hastalar risalesi
TRANSCRIPT
Birinci Deva
Hastalık,
ömür sermayesini
büyük kârlarla
meyvedâr ve uzun eder.
İkinci Deva
Hastalıkla geçen bir ömür,
ALLAH’tan
şekva etmemek şartıyla,
mümin için ibadet
sayıldığına
rivâyet-i sahîha var.
Üçüncü Deva
Hastalıklar olmazsa,
sağlık ve afiyet
gaflet verir.
Dünyayı hoş gösterir.
Âhireti unutturur.
Kabri ve ölümü hâtırına getirtmek istemez.
Sermaye-i ömrünü
bad-ı heva boş yere
sarfettirir.
Dördüncü Deva
İnsan,
vücudunun mülkiyeti
kendisine ait olmadığından, hastalıktan şikayete
hakkı yoktur.
Hastalık ve elemler
bazı esmânın
ahkâmını gösterdiğinden marifetullah’a
sebebtir.
Beşinci Deva
Bu zamanda hastalıklar,
husûsen
gençler için,
bir
İHSÂN-I İLÂHÎ’DİR,
bir
HEDİYE-İ RAHMÂNÎYE’dir.
Altıncı Deva
Hastalıklar,
geçici elemlerin yanında,
çok büyük
daimî manevî lezzetlere medârdır. Çünkü,
zevâl-i lezzet elem
ve
zevâl-i elem de
lezzettir.
Altıncı Deva
Hastalıklar,
dünyanın
fâni yüzündeki
zevklerin devamsızlığını,
mükemmel bir surette
ihtâr
ve
ders
veriyor.
Yedinci Deva
Hastalıklar,
sıhhattaki
nimet-i İlâhîye’nin lezzetini
ziyadeleştirir.
Çünkü herşey
zıttyla bilinir.
Sekizinci Deva
Hastalıklar,
günahlara karşı
kefârettir.
Asıl büyük
ve
dehşetli hastalıklar:
ALLAH’ı tanımamak,
âhireti bilmemek
ve
günahları düşünmemektir.
Dokuzuncu Deva
Bazen
ölüme vesile
olan hastalıklardan gelen
korku
ve
telaş,
Ancak
ölümün hakiki mâhiyetinin bilinmesi ile
zâil olur.
Onuncu Deva
Merak,
hastalığı ziyadeleştirir.
Eğer
teslimiyet,
rıza
ve hastalığın hikmetlerini düşünmekle o merak izâle edilse,
hastalığın mühim bir kökü
kesilmiş olur
ve hastalık ondan bire iner.
OnBirinci Deva
İnsan,
sabrını
mâzi ve müstakbele
dağıtmazsa,
her
hastalık
ve
musibete
karşı
kâfi gelir.
Onİkinci Deva
Hasta bir mümin,
hastalık zamanında
yapamadığı
daimî virdinin sevâbını
yine kazanır.
OnÜçüncü Deva
Hastalık,
gafleti dağıtmakla,
yirmi senede
kazanılamayacak bir mertebeyi,
bazen
yirmi günde kazandırır.
OnDördüncü Deva
Gözleri görmeyen bir mümin,
kabirde,
sâir ehl-i kuburdan çok ziyade,
o âlem-i nûru
ve
cenneti
temâşâ eder.
OnBeşinci Deva
En ziyâde
musîbet ve meşakkate
giriftâr olanlar,
insanların en iyisi
ve
en kâmilleridirler.
Eğer,
hastalığın manâsı güzel olmasa idi, Hâlık-ı Rahîm, en sevdiği ibâdına
hastalıkları vermezdi.
OnAltıncı Deva
Hastalık,
hayat-ı içtimaiyede
en mühim
ve
gayet güzel olan,
hürmet ve merhameti
telkin eder.
OnYedinci Deva
Hastaların
duâları makbûldür
ve
ALLAH rızâsı için
hastaya bakmak,
mühim bir sevaptır.
Hastalıklar,
duanın vaktidir.
OnSekizinci Deva
İnsanın
sıhhat noktasında,
kendisinden
daha çok hasta olanlara bakıp,
şükür etmesi gerektir.
OnDokuzuncu DevaDâima sıhhat ve afiyette giden yeknesak bir hayat, CENÂB-I
HAKK’IN esmâsına ayinedârlıkta noksân kalır.
Hastalıkların, kıymettâr hayatı safileştirmek, kuvvetleştirmek,
terakki ettirmek, vücuddaki sâir cihâzâtı, o hastalıklı uzvun etrafına muavenetdârâne
müteveccih etmek ve SÂNİ-İ HAKÎM’İN ayrı ayrı
isimlerinin nakışlarını göstermek gibi çok vazîfeleri
var.
Yirminci Deva
Vehmî olan hastalıkların
en
müessir ilâcı,
ehemmiyet vermemektir.
YirmiBirinci Deva
Hastalıklar,
ülfetle gizlenmiş olan
şefkat
ve
dostlukları,
tekrar inkişâf ettirir.
Yirmiİkinci Deva
Nüzül (felç) gibi ağır hastalıklar, mümin için mübarek sayılır.
Mümin,
sırr-ı iman ile
ve teslimiyet ve tevekkül ile,
o ağır nüzül gibi hastalıktan
az bir zamanda
ehl-i velâyetin çileleri gibi
istifade eder.
YirmiÜçüncü Deva
Kimsesiz
ve
garîb
olan hastalara,
herşeye bedel olarak,
CENÂB-I HAKK’IN
nazar-ı merhameti
kâfidir.
YirmiDördüncü Deva
Hastalara,
hususen de
peder
ve
vâlidelere
bakmak,
mühim bir
ticaret-i uhreviyedir.
YirmiBeşinci Deva
Hastalara gayet nâfi bir tiryak: İmanı inkişaf ettirmek,
tevbe,
istiğfar,
Namaz
ve ubudiyet ile
imandan gelen ilâcı
istimâl etmektir.