harita mühendisliği
TRANSCRIPT
HaritaMühendisliğiYüksek Lisans
i
ÖZET Yüksek Lisans Tezi COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİNDE MULTİMEDYA Fatma BÜNYAN ÜNEL Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı Danışman : Yrd.Doç.Dr.İ.Bülent GÜNDOĞDU 2006, 95 Sayfa Jüri : Yrd.Doç.Dr. İ.Bülent GÜNDOĞDU
Yrd.Doç.Dr. Ali ERDİ Yrd.Doç.Dr. S.Savaş DURDURAN
Teknolojinin gelişmesi ile internet üzerinden bilgi iletimi ve paylaşımının sağlanması, Kartografya bilimine de bir çok yenilikler getirmektedir. Bu yeniliklerden bazıları multimedya, sanal gerçeklik, animasyon ve simülasyon gibi sunum teknikleridir. Sayısal ortamda bulunan veriler, sunum tekniklerine göre hazırlanarak internetten kullanıcılara aktarılmaktadır.
Bu çalışmada, Multimedya Kartografya (MK)’dan yola çıkarak, Coğrafi Bilgi
Sistemleri (CBS)’nde Multimedya konusu ele alınmıştır. MK’nın; harita, grafik, metin, ses ve görüntüler (resim, video) gibi bölümleri ayrı ayrı incelenip, hangi programlarda düzenleneceği araştırılmıştır.
Çalışmada, CBS ve MK ilişkisi değerlendirilerek, multimedyanın CBS’ye
sağladığı faydalar ve sorunlar irdelenmiştir. Multimedya özelliğine destek veren CBS yazılımları araştırılmıştır. CBS’de Multimedya için iyi bir sunum ortamı olan internet, incelemeye alınmıştır. İnternet üzerinden yayınlanan Türkiye ve dünyadaki CBS’de multimedya örnekleri analiz edilmiştir. Bu araştırma ve incelemeler sonucunda Netcad 4.0 GIS ve MapInfo Professional 7.0 programlarında örnek uygulamalar sunulmuştur.
Anahtar Kelimeler : Kartografya, Coğrafi Bilgi Sistemleri, Multimedya, İnternet.
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
GRAVİTE ÖLÇÜLERİNİN İNDİRGENMESİ
VE
GRAVİMETRİK JEOİDİN BELİRLENMESİ
Fatma Nur YALDIZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği
Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
2006, 101 Sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
Yrd.Doç.Dr.Aydın ÜSTÜN
Fiziksel jeodezinin asıl amacı, yeryuvarının gravite alanının belirlenmesidir. Bruns; fiziksel jeodeziyi “en geniş anlamda yükselti yüzeylerini belirlemek” olarak tanımlamıştır. Yeryüzü “jeoit” adı verilen bir eşpotansiyel yüzey olarak tanımlanabilir.
Bu çalışmada ilk olarak fiziksel yeryüzünde yapılan gravite ölçülerinin jeoide indirgenmesi için kullanılan yöntemler sınıflandırılarak değerlendirilmiş, daha sonrasında indirgenmiş değerlerin jeoit belirleme uygulamalarında kullanılması açıklanmaya çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: gravite, artık arazi modeli, izostasi, jeoit, En küçük karelerle kolokasyon, Hızlı Fourier Dönüşümü
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ YARDIMIYLA KANSER HARİTALARI ÜRETİMİ
VE KONYA ÖRNEĞİ
H.Canan KORKUT GÜNGÖR
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim dalı
Danışman : Yrd.Doç.Dr.Gülgün ÖZKAN
2006, 149 Sayfa
Kanser hastalığı, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından biridir. Bu
nedenle hastalığa etki eden nedenlerin araştırılması hastaya ve sağlık kurumlarına
yarar sağlayacaktır. Bu çalışmada, uygulama alanları gün geçtikçe artan, Coğrafi
Bilgi Sistemi’nin sağlık alanında entegrasyonu hedeflenmiştir. MapInfo 7.8 yazılımı
kullanılarak, Konya ili ve ilçeleri için kanser haritaları üretimi yapılmıştır. Kanser
hastalığının görüldüğü yerler, görülme sıklığı, hangi türün daha çok nerelerde
görüldüğüne dair, C.B.S yardımıyla analizler yapılarak nedenleri araştırılmıştır.
Çalışmanın, hastalığın takip edilmesinde hızlı ve güvenilir bilgiye ulaşmada, sağlık
sektörüne yardımcı olacağı düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler : CBS , Hastalık, Kanser , Kanser Türleri, Sağlık
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
MODEL GENELLEŞTİRMESİNDE ALAN ÇİZGİ GEOMETRİK DÖNÜŞÜMÜ
Hüseyin Zahit SELVİ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Prof.Dr. Mehmet YERCİ
2006, 66 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Mehmet YERCİ
Prof.Dr. Cevat İNAL
Doç.Dr. İ. Öztuğ BİLDİRİCİ
Genelleştirme, kavram olarak, ayrıntı açısından zengin olan gerçek dünya tanımlamasının içeriğinin azaltılmasını gerektirir. Bu azalma objelerin hem geometrisini hem de özniteliklerini etkiler. Model genelleştirmesi sonucu alan-çizgi, alan-nokta, çizgi-nokta gibi geometri değişimleri ortaya çıkar. Bu tez kapsamında bu dönüşümlerden yaygın kullanım alanına sahip olan alan-çizgi dönüşümü üzerinde durulacaktır. Alan objeler birbirlerinden çok farklı geometrik özelliklere sahip olduklarından, her alan obje için geçerli olan bir alan-çizgi dönüşüm yöntemi henüz üretilememiştir. Bundan dolayı günümüzde çeşitli alan obje tipleri ve ihtiyaçlara uygun farklı modeller geliştirilmiştir. Bazı yöntemler uygulama zamanının kısalığına, bazıları doğruluğa, bazıları da bilgisayar belleğinin optimal kullanılmasına öncelik vermişlerdir. Bu çalışmada alan-çizgi dönüşüm yöntemlerinden beş tanesi ve çift çizgi tek çizgi dönüşüm yöntemi ayrıntılı olarak incelenecektir. Uygulama bölümünde ise üçgenleme yöntemi esasına dayalı geliştirilen alan çizgi dönüşüm yazılımı detaylıca anlatılacaktır. Anahtar Kelimeler: model genelleştirmesi, geometrik dönüşüm, topoloji, coğrafi bilgi sistemi
ÖZET
Sayısal Arazi Modeli genel olarak, yeryüzünün bilgisayarda yapılacak işlemlere esas olmak üzere, sayısal olarak temsil edilmesidir. Günümüzde, maden, harita, jeoloji ve inşaat gibi bilim dallarında yapılan çalışmalarda kullanılmaktadır.
Sayısal Arazi Modeli, yersel veya fotogrametrik ölçümlerle veya haritaların sayısallaştırması yoluyla toplanan verilerin bilgisayar ortamında değerlendirilmesiyle elde edilmektedir. Ancak günümüzde bu şekilde üretimin yanısıra, Sentetik Açıklıklı Radar (SAR) görüntülerinin bilgisayar ortamında değerlendirilmesi suretiyle de Sayısal Arazi Modeli üretimi yapılabilmektedir.
Sentetik Açıklıklı Radar (SAR) görüntülerinden Sayısal Arazi Modeli (SAM) doğrudan elde edilemez. Bu görüntülerden, öncelikle Sayısal Yükseklik Modeli (SYM) elde edilir. Ardından bu SYM kullanılarak SAM üretmek için gerekli olan dayanak noktalarının koordinatları (x, y, z) elde edilir. Daha sonra bu koordinatlar kullanılarak bilgisayar ortamında SAM elde edilir.
Anahtar Kelimeler: Radar, sayısal arazi modeli, sayısal yükseklik modeli, yapay açıklıklı radar, radar sistemleri, uzaktan algılama
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
KAMPÜS NİVELMAN AĞINDA DEĞİŞİK BAZ UZUNLUKLARINA GÖRE
NİVELMAN-ELİPSOİDAL YÜKSEKLİK FARKLARININ
KARŞILAŞTIRILMASI
OĞUZ KAYA
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi Ve Fotogrametri Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Y.Doç.Dr. Ayhan CEYLAN
2006, 76 Sayfa
Juri: Y.Doç.Dr. Ayhan CEYLAN
İnsan hayatının her alanında büyük değişmeler meydana getiren teknolojik gelişmeler, harita bilgilerinin üretilmesinde kullanılan yöntem ve veri oluşturma biçimini de değiştirmiştir.
Son yıllarda yaygın olarak kullanılan uydu bazlı konum belirleme tekniklerinden olan GPS; ölçü işlerinin süresini ve maliyetini azaltmış, hassasiyetini artırmıştır. GPS’ te konumlandırmalar mutlak veya rölatif olarak üç boyutlu jeosentrik koordinat sisteminde yapılmaktadır. Bu sistemde koordinatlar istenildiğinde bir referans elipsoit üzerine dönüşümü yapılmaktadır. GPS ile elde edilen elipsoidal yükseklik bilgileri geometrik anlamdadır. Elipsoidal yüksekliklerin pratik kullanımları için ortometrik yüksekliğe dönüştürülmesi gerekmektedir. Bu dönüşüm için jeoit yüksekliklerinin belirlenmesi gerekmektedir. Jeoit yüksekliklerinin belirlenmesinde gravimetrik yöntem, astrojeodezik yöntem ve analitik yöntem (yüzey geçirme) uygulanmaktadır.
ii
Jeoit tüm dünya yüzeyi için tam olarak modellendirilememektedir. Bu nedenle oluşan belirsizliklerin ortadan kaldırılması için çeşitli jeoit belirleme yöntemleri geliştirilmiştir. Ülkemizde Harita Genel Komutanlığınca belirlenen ve şu anda kullanımda olan TG–03 jeoidi hesaplamalarda kullanılmaktadır.
Bu çalışmada kurulan test ağında klasik yöntem olarak isimlendirilen geometrik nivelman ve GPS ölçüleri yapılmıştır. Ayrıca HGK’ dan test ağındaki noktalara ait TG-03 jeoid yükseklik değerleri satın alınmıştır. Noktaların ölçü değerleri sonucu bulunan jeoit yükseklikleri ve TG–03 jeoit yükseklikleri test ağındaki baz uzunluklarına göre karşılaştırması yapılmıştır. Aralarındaki değişimin kısa baz uzunlukları için anlamlı olmadığı belirlenmiştir. Sonuç olarak elipsoidal yükseklik farkının nivelman yükseklik farkı olarak kullanılabileceği belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Nivelman, GPS, Ortometrik Yükseklik, Elipsoidal
Yükseklik, Jeoit Yüksekliği
Selim ADIBELLİ, Türkiye’de İkinci Kadastro Tasarımı, Yüksek Lisans Tezi
ÖZET
Bugün hem dünya hem Türkiye, gelişen sermaye akımları ve bilgi teknolojilerinin etkisi altında, büyük değişim noktasındadır. Türkiye, dünya ile bütünleşebilmek için Dünya Ticaret Örgütü içerisinde yerini almak zorundadır. Türkiye Avrupa Birliğine katılım süreci ve çabası içerisindedir. Kadastroya yeni bir yaklaşımla, hem dünyadaki gelişmeleri değerlendirerek ve hem de Avrupa Birliği yaklaşımı içerisinde kadastroyu yeni baştan düzenleme ihtiyacı vardır. Bu yaklaşımla kadastro hizmetlerinin;
• Kadastro ve tapu hizmetleri; vergi, yargı, kentleşme ve imar uygulamaları, kamulaştırma,
arsa ve arazi düzenlemesi, yeryüzü ile ilişkili mühendislik projelerinin hazırlanması ve araziye uygulanması, toplumsal, turistik ve ekonomik planlama gibi toprakla ilgili her tür tasarım ve uygulama için temel alt yapı bilgileri niteliğindedir. Bu niteliği nedeniyle tüm kamu kurum ve kuruluşlarının çalışmalarında bu bilgi ve belgelere gereksinim bulunduğu,
• Kamulaştırma, emlak vergisi, alım-satım harçların yararlanılacak taşınmaz değerleme
işlemlerinin yapılması ve izlenmesi ile görevlendirilmesi, • Tapu ve kadastro bilgi ve belgelerinin üretimi, arşivlenmesi ve güncellenmesinde, bu
hizmetlerin kendi kendini finanse edebilecek yapıda düzenlenmesi, • Mülkiyet ve topoğrafik bilgileri de içeren, bilgi teknolojileri destekli mekânsal boyutlu,
Tapu Kadastro Bilgi Sistemi oluşturulması, Türk Medeni Kanunu’nda öngörülen sınır güvenliğini sağlayabilecek yer kontrol noktaları ağlarının kurulması ve yaşatılması,
hedefleri göz önünde tutularak, Türkiye kadastrosunun yeniden yapılandırılması çalışmalarının planlanması öngörülmektedir.
Sistem standartlarında yeni bilgilerin toplanması çalışmaları içerisinde ikinci kadastro çalışmalarının yeri önemlidir. Bu nedenle ikinci kadastro çalışmalarının tasarlanması ve uygulamaya geçirilmesi gerekmektedir.
Bu çalışmada, Türkiye kadastrosunun tarihsel gelişimi, mevcut durumu, mevcut
durumdaki eksikleri, problemleri ve günümüz kadastrosundan beklenenler ortaya konmuştur. Türkiye kadastrosunun mevcut problemlerinin çözümü için yapılması gerekenler ortaya konulmuştur. Bu noktada gelecekte mevcut kadastronun nasıl olması gerektiği, şu andaki kadastral sistemin çağdaş kadastro sistemine dönüştürülebilmesi için günümüzde alternatif bir çözüm olarak ortaya atılan ikinci kadastro’nun nasıl yapılacağı, uygulanabilirliği ve kapsamının ne olması gerektiği konusunda bir tasarım yapılmaya çalışılmıştır. Seçilen çalışma alanında yapılan ikinci kadastro çalışmalarının sonuçları değerlendirilerek öneriler getirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Kadastro, Kadastro problemleri, Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi, İkinci Kadastro
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
Mühendislik Yap lar ndaki Deformasyonlar n S- Transformasyonu le
Belirlenmesi
Ve Bir Uygulama
Sibel ÇAKIR
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Anabilim Dal
Dan man : Prof.Dr. Cevat NAL
2006, 105 Sayfa
Jüri : Prof.Dr. Cevat NAL
Yrd.Doç.Dr.Bayram TURGUT
Yrd.Doç.Dr.Ayhan CEYLAN
Deformasyon ölçmeleri büyük mühendislik yap lar n n kontrol edilmesi,
deformasyon sebebiyle meydana gelebilecek felaketlerin önlenmesi yada iddetinin
en aza indirilmesi ile bu tesislere yap lan ulusal yat r mlar n korunmas bak m ndan
son derece önemlidir. Özellikle büyük barajlar n çevresindeki de i ikliklerin ve
gövde davran lar n n sürekli izlenmesi, bunlar n projede öngörülmeyen de i imlerin
belirlenerek gerekli önlemlerin al nmas zorunlulu u vard r. Bu ise baraj n yap lmas
a amas nda ba layan ve ömrü boyunca süren gözlemler ve ölçülerle sa lan r.
Bu çal mada, ubat1998- ubat 2000 y llar aras nda yatay ve dü ey de i imlerin
izlenmesi için yap lan Dicle Baraj ndaki deformasyon ölçümleri ve sonuçlar ele
al nm t r.
Anahtar Kelimeler: Deformasyon, Analiz, S-transformasyonu, Dengeleme, Dicle
Baraj
iii
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
UYDU ALTİMETRE VERİLERİNDEN YARARLANARAK
GRAVİTE ALANI BELİRLEMEK
Kenan BAYRAK
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü
Danışman : Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
2007, 82 Sayfa
Juri: Prof.Dr. Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr.Bayram TURGUT
Yrd.Doç.Dr.Ayhan CEYLAN
Bu çalışma, yüksek doğruluklu jeoid belirlemek için kullanılan başlıca veri olan gravitenin altimetre verilerinden yararlanarak belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Kıyı bölgeleri ekonomik olarak değerli ve nüfus olarak kalabalık yerler olduğu için mühendislik uygulamalarına kıyı bölgelerinde daha çok ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle, jeoidin bu bölgelerde hassas olarak bilinmesi önemlidir. Denizlerde gravite verisi ölçmenin maliyeti yüksek olduğundan, kıyı bölgelerinin jeoid yükseklikleri hassas olarak belirlenememektedir. Uydu altimetre tekniğinin özellikle son 15-20 yıl içerisinde yaygın olarak kullanılması ile denizlerdeki gravite verisi eksikliği günümüzde giderilebilmektedir. Bu çalışmada, uydu altimetre tekniğinin gelişimi, ölçüm prensibi ve hata kaynakları tanıtılmaktadır. Uygulama bölgesi olarak Ege Denizi seçilmiş ve hesaplamalar, En Küçük Kareler ile Kolokasyon (EKKK) yöntemi ve kaldır-yerine koy tekniği kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmada, Danimarka ulusal uzay merkezinden alınan 15 yıllık altimetre verileri kullanılmıştır. Hesaplamalarda GRAVSOFT paket programı (Tscherning v.d, 1994) ve Generic Mapping Tools (GMT) yazılım paketleri kullanılmıştır. Anahtar kelimeler: Altimetre, En Küçük Kareler, Kaldır-Yerine Koy, Jeoit, GPS
ÖZET
Toplumsal gelişmeye bağlı olarak, kent ve kentlilerin istemleri ve beklentileri
artmaktadır. Kente ilişkin verilerin ve bilgilerin toplanması, depolanması ve analiz edilerek
sunulmasının geleneksel yöntemlerle olanaksızlaşması karşısında bir çözüm olarak “Kent
Bilgi Sistemleri” geliştirilmiştir.
Bu çalışmada, kent bilgi sistemi tanımı, amaç, kapsam ve uygulama alanlarına ait
bilgiler yer almaktadır.
Dünya’da KBS (Kent Bilgi Sistemi)/CBS (Coğrafi Bilgi Sistemi) uygulama çalışmaları
incelenmiştir.
Dünya da KBS (Kent Bilgi Sistemi) uygulayan ülkelerden Amerika, Kanada, Almanya,
Avusturya, Hollanda, Fransa, İsveç, Norveç, İspanya, Yunanistan, İngiltere, Hong Kong’un
KBS sistem yapısı irdelenmiştir.
Dünya da ulusal düzeydeki CBS faaliyetleri ve ilgili ulusal kurullar ile Uluslar arası
düzeydeki CBS faaliyetleri ve ilgili Uluslar arası kuruluşlar hakkında bir araştırma yapılarak,
dünyadaki KBS/CBS’lerin genel bir değerlendirmesi yapılmıştır.
Türkiye’de KBS (Kent Bilgi Sistemi) uygulayan şehirler Ankara, İstanbul, İzmir, Aydın,
Antalya, Alanya, Bursa ve Eskişehir incelenmiş, bu şehirlerde KBS kurulmasının amaç,
uygulama ve yararlarından bahsedilmiş, KBS uygulayan şehirlerde veri, donanım, yazılım,
personel, veri paylaşımı ve koordinasyon konularında karşılaştırma yapılmıştır. Türkiye’de
Kent Bilgi Sistemi uygulamalarında karşılaşılan belli başlı sorunlar (veri, idari ve yönetimsel,
ekonomik, hukuki, koordinasyon sorunları) incelenerek genel bir durum değerlendirmesi
yapılmıştır.
Türkiye’de kurum ve kuruluşlarda oluşturulan CBS (Coğrafi Bilgi Sistemi) faaliyetleri
irdelenerek mevcuttaki sistem karmaşasından bahsedilmiştir.
CBS (Coğrafi Bilgi Sistemi) ‘de haritaların önemine değinerek, harita yapan veya
yaptıran kurum ve kuruluşlardan bahsedilmiş, mevcuttaki harita bilgi altyapısı ortaya
konularak yaşanan sorunlar açıklanmıştır.
Mevcuttaki harita altyapısının genel bir değerlendirmesi yapıldıktan sonra yaşanan
karmaşanın ortadan kaldırılabilmesi için Harita Bilgi Bankası kurulmasının gerekliliği ortaya
konularak, HBB (Harita Bilgi Bankası) sistem tasarımı yapılmıştır.
Kayseri’de seçilen bir pilot bölgede, Netcad yazılımının CBS ortamında bir Kent Bilgi
Sistemi uygulaması yapılmıştır.
Çalışma sonunda teorik ve pratik çalışmalardan elde edilen deneyimlerin sonuçlarına ve
sistem oluşturmaya yönelik önerilere yer verilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Coğrafi Bilgi Sistemi, Kent Bilgi Sistemi, Harita Bilgi Bankası
ÖZET Ülkemizde yıllardan beri devam eden kadastro çalışmaları tamamlanmak üzeredir. Kullanılan sistem iki boyutludur. Arazinin üstünde veya altında bulunan objelerden mülkiyete konu olabilecek hak ve mükellefiyetler tam olarak belirlenememekte ve siciline kaydedilememektedir. Bu durum gittikçe değerlenen toprak ve hızla gelişen kentsel yaşamda sıkıntılara neden olmaktadır. Bu nedenle üç boyutlu kadastro ve üç boyutlu kadastroya duyulan ihtiyacı araştırmak gerekmektedir. Mevcut kadastral yapı, uygulayıcı kurum olan Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, yasal mevzuat, üç boyutlu kadastro çeşitleri incelenmelidir. Dünya devletlerinde de araştırılan bu konu ülkemizde de akademik olarak araştırılmaktadır. Bir coğrafi bilgi sistemi mantığı ile hareket edilerek parsel bazlı olarak sistem hazırlanmalı ve uygulamaya geçilmelidir. Üç boyutlu kadastronun tam olarak oluşturulamaması mevcut coğrafi bilgi sistemlerinde üç boyutlu sonuçlar elde edilmesini engellemektedir. Hazırlanan bu çalışmada, Kapadokya bölgesindeki doğal yapının getirmiş olduğu kayadan oyma odalar, altından yol geçen binalar, enerji nakil hatları vb. objelerden hareketle üç boyutlu kadastro yapılmasına duyulan ihtiyaç belirtilmiştir. Arazi üzerinde araştırma yapılarak bulunan bu objeler resimlenmiş ve kadastral durumlarına ulaşılmıştır. Oluşturulan sistem tasarımı ise tamamen görsel olarak hazırlanmıştır. Mevcut yasal mevzuat ve uygulayıcı kurum da incelenmiştir. Anahtar kelimeler : Kadastro, üç boyutlu kadastro, CBS, Kapadokya
ABSTRACT The cadastral surveys that have been in progress in our country for several years are about to be complete. The system in use is two-dimensional. For objects below or above the land, the rights and obligations subject to proprietorship can’t be clearly determined and are unable to be recorded on the registry. This situation conceives many problems with the increasing value of land and rapid development in urban life. This requires the authorities to examine three dimensional cadastre and the need for it. The current cadastral structure, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü which is the operating establishment, legal regulations, types of three dimensional cadastre should be analyzed. This subject is being researched academically in our country as well as other world states. It is a must to proceed with geographical information and a parcel basis system. The absence of a complete three dimensional cadastral system prevents current geographical information systems to obtain three dimensional results. In this study, the emphasize is on the need to prepare a three dimensional cadastral system through the analyze of graved rooms in the natural structure of Kapadokya area, roads that go below the buildings, energy transfer lines etc. The objects were illustrated and a cadastral condition was reached through a research of the land. The system design created was prepared in a complete visual way. The current legal regulation and the operating establishment was also studied. Keywords: Cadastre, Third dimension in cadastre, GIS,Cappadocia
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
GRAVİTENİN BAZI JEODEZİK PROBLEMLERDE KULLANIMI
Evren ÇANKAYA TONGUR
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Jeodezi Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
2010, 53 sayfa
Jüri: Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
Doç.Dr. Galip OTURANÇ
Yrd.Doç.Dr. Aydın ÜSTÜN
Jeodezinin amacı, yeryuvarının çekim alanını belirlemektir. Yeryuvarının şeklinin
belirlenmesinde esas olan jeoidin bulunmasıdır. Jeoidi belirlemek için gravite değerinin
bilinmesi gerekir. Gravite, çekim kuvvetinin ve merkezkaç kuvvetinin bileşkesi olan top-
lam kuvvettir. Bu çalışmada gravitenin temel ilkelerinden, indirgeme ve ölçme yöntemle-
rinden bahsedilmiştir. Jeodezide gravitenin en önemli uygulama alanları açıklanmıştır.
Uygulama olarak Konya, Karaman, Niğde ve Aksaray illerinin kuşatan bir bölgede enlem,
boylam ve deniz yüksekliği bilinen noktalarda EGM08 modeli kullanılarak gravite değer-
leri belirlenmiştir. Bulunan gravite değerine boşlukta gravite ve Bouguer indirgemesi ya-
pıldıktan sonra grid enterpolasyonu yapılarak grid bölgesinde tekrar boşlukta gravite
anomalilerine dönüş yapılmış ve haritalandırılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Jeoit, Gravite, Gravite indirgemeleri, Gravite ölçme yön-
temleri, Bouguer indirgemesi, Boşlukta gravite indirgemesi.
iv
ÖZET
YÜKSEK LĐSANS
InSAR YÖNTEMĐYLE DÜŞEY YÖNLÜ
YÜZEY DEFORMASYONLARININ BELĐRLENMESĐ: KONYA ÖRNEĞĐ
Fatma CANASLAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Aydın ÜSTÜN
2010, 60 Sayfa
Jüri
Yrd. Doç. Dr. Aydın ÜSTÜN Doç. Dr. Đ. Öztuğ Bildirici
Yrd. Doç. Dr.Ekrem Tuşat Son yıllarda interferometrik yapay açıklı radar tekniği, yeryüzünde meydana gelen deformasyonların incelenmesinde yeni bir araç olarak kullanılmaktadır. Üretebildiği yüksek kaliteli topografya bilgisi ile deformasyon belirlenmesinde jeodezi bilimine yeni bir yön getiren bu teknik, geri dönen sinyallerin gecikmelerini kullanarak sinyal işleme tekniğiyle bunları yüksek çözünürlüklü görüntülere dönüştürmektedir. Aynı zamanda, diğer yöntemlerden farklı olarak geniş bir çalışma alanı sağlamakta ve santimetre hassaslığında sonuç vermektedir. Bu nedenle de yerbilimi araştırmacıları, söz konusu bu tekniği başta yer kabuğu deformasyonu çalışmaları olmak üzere diğer alanlarda da uygulamaktadırlar.
Bu açıklamalar ışığında hazırlanan tez çalışmasında ise Konya Kapalı Havzası için zeminde meydana gelen zamana bağlı yükseklik değişimlerinin InSAR yöntemiyle incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda, interferometrik yapay açıklıklı radar tekniği meydana gelen zemin çökmelerinin incelenmesi için kullanılmış ve bunun için de ENVISAT uydusuna ait radar görüntü çiftlerinden Haziran 2006’dan Haziran 2009’a kadar olan dönemi kapsayan 16 interferogram oluşturulmuştur. Oluşturulan interferogramlar benzeşim düşüklüğü ve atmosferden kaynaklandığı düşünülen sinyal gecikmeleri içermesine rağmen üç yıllık süreçte gözlenen konum değişikliklerinin, beklenildiği gibi radar bakış yönünde yaklaşık 113 milimetreye ulaşan zemin çökmelerini ortaya çıkardığı tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Radar, yapay açıklıklı radar, radar sistemleri, uzaktan
algılama, radar görüntüleri
ii
ÖZET
YÜKSEK L İSANS TEZİ
YERSEL LAZER TARAYICILARIN DEFORMASYON
ÖLÇMELER İNDE KULLANILAB İLİRLİĞİ ÜZERİNE BİR ÇALI ŞMA
Mustafa GÜMÜŞ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisli ği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Ayhan CEYLAN
2010, 84 Sayfa
Juri : Yrd. Doç. Dr. Ayhan CEYLAN
Prof.Dr. Cevat İNAL
Yrd. Doç. Dr. Atilla ÖZÜTOK
Lazer sistemlerinden elde edilen bilgiler gerçek ile uyumludur. 3 boyutlu geometrik ve görsel bilgiler, hızlı ve düşük maliyetle lazer tarama sistemleri ile elde edilmektedir. Lazer teknolojisinde nesne, yansıma yoğunluğu verisi içeren 3 boyutlu nokta verisi olarak elde edilmektedir. Nokta bulutlarının kaydedilmesi, birleştirilmesi, inceltilmesi, nokta boşluklarının doldurulması, filtrelenmesi ile nesnelerin 3 boyutlu modelleri oluşturulmaktadır. Oluşturulan bu modeller üzerinden, mühendislik uygulamaları için gerekli her türlü veriye ulaşılabilmektedir.
iii
Bu çalışmanın amacı köprü, baraj vb. büyük yapılardaki deformasyon izlemelerinde Yersel Lazer Tarama teknikleri kullanılabilirli ğinin araştırılmasıdır. Bu tür büyük yapıların davranışlarını izlemek ve deformasyon miktarlarını tespit etmek amacıyla çeşitli klasik yöntemler uygulanmaktadır. Bu yöntemler statik, dinamik ve fiziksel yöntemler olarak sınıflandırılmaktadır. Deformasyon ölçme yöntemleri ortak özelliği deformasyon izlemesi yapılacak olan yapı üzerinde tesis edilen yeterli sayıdaki referans ve obje noktalarının konumlarının çeşitli ölçme araçları yardımıyla yeterli doğrulukta ölçülmesidir. Doğal olarak bu noktaların sayısı artığında ölçmeler için harcanacak olan sürede artmaktadır. Deformasyonlarının izlenmesinde seçilen referans ve obje noktalarının sayısı klasik ölçme yöntemlerinde kısıtlı iken lazer tarayıcıların kullanımında böyle bir sorun söz konusu değildir. Çünkü yersel lazer tarayıcılar oldukça çok sayıda noktaya sanal ortamda ulaşmaya imkân sağlamaktadır. Deformasyon analizinde kullanılan sınırlı nokta sayısı yerine tüm yapıya daha çok sayıda noktalardan yararlanma imkânı ortaya çıkmaktadır.
Uygulama da yersel lazer tarayıcı ve klasik yöntemle 2’şer periyot ölçü yapılmış ve yapılan ölçümlerle her periyot arasında 3 boyutlu koordinat dönüşümleri yapılmış ve bu dönüşümlerde sonra ölçüler tekrar değerlendirilip uyuşumlu ve uyuşumsuz ölçüler ayıklanıp deformasyon olan noktaların deformasyon miktarları, yönleri tespit edilmiş ve her iki ölçme yönteminde de birbirlerine yakın değerler elde edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Yersel Lazer Tarama Teknolojisi, Nokta Bulutları,
Deformasyon ölçmeleri, Deformasyon analizi
i
ÖZET
YÜKEK LİSANS TEZİ
TÜRKİYE’DE TORPAK REFORMU POLİTİKALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ
Nuh TOKLU
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
HARİTA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
2010, 165 sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat İNAL
Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
Yrd. Doç. Dr. Mithat DİREK
Kırsal alanın geliştirilmesi ve kalkındırılması için toprak ve insan ilişkilerini
komple düzenleyecek reformcu bir yaklaşım içerisinde bulunmak gerekmektedir.
Günümüzde artık dünyadaki tüm politikaların küresel olarak belirlendiği bir
dönemde bulunmaktayız. Bu dönemde ülkemizin tarım politikaları da şüphesiz ki
Avrupa Birliği, Dünya Bankası, Uluslar arası Para Fonu gibi global ölçekte faaliyet
alanları bulunan örgütler ve gruplar tarafından yönlendirmelerle oluşmaktadır.
Tarımın temel öğelerinden olan toprağın bir sömürü aracı olarak kullanılması,
üzerindeki toplumsal baskıyı bunun sonucu olarak da siyasi baskıyı artırmıştır. Bu
nedenle “toprak reformu” sürekli gündemde kalmaktadır. Ülkemizde cumhuriyetin
ilk yıllarından itibaren gündemde olan toprak reformunun farklı uygulamaları
olmuştur. Bu çalışmada toprak reformunun özellikle dünyadaki uygulamalara göre
benzerlikleri ve farklılıkları da incelenmiş, ülkemiz için uygulanabilir bir toprak
reformu modeli oluşturulmuştur.
Anahtar Kelimeler: Toprak Reformu, toprak düzenlemesi, tarım toprakların
kullanımı.
iv
ÖZET
YÜKSEK L İSANS
FOTOGRAMETR İDE KÜRESEL YÜZEYL İ
OBJELERİN RESİM ÇEK İM VE DEĞERLENDİRME TEKN İKLER İ ÜZERİNE
DENEYSEL BİR UYGULAMA
Pınar BACAKSIZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisli ği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
2010, 54 Sayfa
Jüri
Prof. Dr. Ferruh YILDIZ Yrd. Doç. Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
Yrd. Doç. Dr. Havva ALKAN BALA
Yersel Fotogrametri uygulamalarında nesne koordinat sistemi ve resim koordinat sistemi arasındaki bağ farklı değerlendirme yöntemleri ile kurulabilmektedir. Bu yöntemler çalışılacak nesnenin büyüklüğüne, konumuna, nesnedeki derinlik farklarına, kullanılacak yazılım ve donanıma, beklenen doğruluk ve sonuç ürüne göre tercih edilmektedir. Bu çalışmada küresel yüzeyli nesne olarak kubbe seçilmiş ve Selçuk Üniversitesi Kampus Camisi çalışılmıştır. Fotogrametrik değerlendirmede kullanılacak resimler 2,25m boyunda, 4 m2 alana sahip bir uçurtma, Pentax Optio A30 kamera ile çekilmiştir. Çalışma alanının ölçüleri, kubbelerin dayandığı yüzey alanı 1502,14m2, eni 39.31m, boyu 42.40m dir. Nesne yüksekliği 31m dir. Fotogrametrik değerlendirme Topcon Image Master programı ile yapılmıştır. Bu yöntemle elde edilen çizimlerin mimari röleve için uygun olduğu görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Küresel yüzeyli obje, Topcon Image Master, Resim
çekimi, Fotogrametrik değerlendirme, Uçurtma.
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
Global Jeopotansiyel Modeller Đçin Yüksek Dereceli Legendre Fonksiyonlarının Sayısal Olarak Đncelenmesi
Nevin Betül AVŞAR
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Aydın ÜSTÜN
2009, 76 sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat ĐNAL Jüri: Doç. Dr. Đ. Öztuğ BĐLDĐRĐCĐ
Yeryuvarının gravite alanının belirlenmesi ve modellenmesi, fiziksel jeodezinin temel konularının başında yer alır. Jeodezik gözlemleri doğrudan etkileyen ve yeryuvarının şeklini belirleyen gravite alanı, çekim ve merkezkaç kuvvetlerinin bileşkesiyle oluşan bir vektör alanıdır. Söz konusu kuvvetler irrotasyonel olduğundan skaler büyüklükler (çekim ve merkezkaç potansiyelleri) ile ifade edilebilirler. Merkezkaç potansiyeli, astrojeodezik gözlemler yardımıyla belirlenebilir. Ancak yeryuvarının kitle yoğunlukdağılımı tam olarak bilinmediğinden çekim potansiyelini doğrudan belirlemek zordur. Bu zorluğu aşmanın yolu, onun matematiksel özelliklerini ortaya çıkarmaktır. Yeryuvarının dışında çekim potansiyeli harmonik bir fonksiyondur. Bu nedenle çekim potansiyelinin belirlenmesi problemini, yeryuvarının dışında konuma bağlı harmonik bir fonksiyon bulunması şeklinde tanımlayabiliriz. Harmonik fonksiyonlar da seriye açılabildiğinden, çekim potansiyeli yakınsak bir seri ile ifade edilebilir. Uygulamada yeryuvarının dış çekim alanı ve fonksiyonellerini belirlemek için, global jeopotansiyel modeller kullanılır. Bu modellerin açınım dereceleri arttıkça, harmonik
serilerde yer alan Legendre fonksiyonlarını hesaplamak güçleşir. Yineleme bağıntıları Legendre fonksiyonlarının sayısal değerlerinin bulunmasını kolaylaştırmaktadır. Ancak, sorun IEEE 754 standartına göre kayan noktalı sayıların bilgisayar belleğinde saklanabilme sınırları ile ilgilidir. Bu çalışma ile, günümüzde EGM08 ile maksimum açınım derecesi 2190'a kadar yükselen global jeopotansiyel modellerin mevcut bilgisayar olanaklarıyla değerlendirilmesinde Legendre fonksiyonları kaynaklı soruna, bir çözüm geliştirilmeye çalışılmıştır. Bu amaçla öncelikle fiziksel jeodezide harmonik serilerle ilişkili olarak Legendre fonksiyonları temel matematiksel özellikleriyle ele alınmış ve sayısal davranışları incelenmiştir. Daha sonra tam normalleştirilmiş Legendre fonksiyonlarının kullanılmasının, hangi derecelere kadar başarılı olduğu gözlemlenmiştir. Sonuç olarak, en güncel jeopotansiyel model olan EGM08 baz alınarak, normalleştirilmiş Legendre fonksiyonlarının değerlerinin mümkün olan en geniş aralık ile temsiline imkan sağlanmıştır. Bunun için IEEE 754 genişletilmiş çift duyarlıklı sayı formatından yararlanılmıştır. Anahtar kelimeler: Legendre fonksiyonları, Küresel harmonikler, Tam normalleştirme, Yineleme bağıntıları, Çekim potansiyeli
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
COĞRAFĠ BĠLGĠ SĠSTEMĠ YARDIMIYLA
GSM BAZ ĠSTASYONLARINDA ELEKTROMANYETĠK ALAN
KĠRLĠLĠĞĠNĠN TESBĠTĠ VE KONYA ÖRNEĞĠ
Osman UYGUNOL
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. S.Savaş DURDURAN
2009, 65 Sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat ĠNAL
Yrd. Doç. Dr. S. Savaş DURDURAN
Yrd. Doç. Dr. Musa AYDIN
Son yıllarda cep telefonlarının kullanımındaki hızlı artış, her yıl çok sayıda yeni baz
istasyonunun planlanmasını ve kurulmasını gündeme getirmektedir. Bunun sonucu olarak
çeşitli tartışmalar ve şikâyetler ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle elektromanyetik kirliliği
belirlemek ve ciddi bir problemin olduğu bölgelerde bu kirliliği uygun bir yöntemle kontrol
altına almak amacıyla elektromanyetik kirlilik haritaları oluşturulmaya başlanmaktadır.
Bu çalışma, CBS yardımı ile problem kaynaklarının ortaya konulması, çözüm
yollarının üretilmesi ve elektromanyetik kirliliğin haritalar üzerinde gösterilmesini
amaçlamaktadır. Çalışma sayesinde, Konya ili Selçuklu, Karatay ve Meram merkez
ilçelerinde bulunan GSM baz istasyonlarının oluşturduğu elektromanyetik alan değerlerinin
ölçümü gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler CBS ortamına aktarılıp, sorgulama ve
istatistiksel analiz gibi klasik veritabanı işlemlerini, görselleştirme ve haritalar tarafından
sağlanan mekânsal analizlerle birleştirerek, bölgenin elektromanyetik kirlilik haritası
oluşturulmuştur. Böylelikle elektromanyetik kirliliğin yoğun olduğu bölgeler belirlenip, baz
istasyonlarının okul bahçeleri, kreşler, hastaneler, parklar gibi toplu yaşama ve kullanım
alanlarına kurulmasının insan sağlığı açısından araştırılması ve gerekli önlemlerin alınması
amacı doğrultusunda, ilgili kurum ve kuruluşlar için bir karar destek aracı olarak, bölgede
yapılabilecek çalışmalarda kullanabilme imkânı sağlanmıştır.
Anahtar Sözcükler: Coğrafi Bilgi Sistemi, Risk tahmini ve analizi, Çevre, Elektromanyetik
Kirlilik, Konumsal Analiz
ÖZET
YÜKSEK L ĐSANS TEZĐ
ÜÇ BOYUTLU KADASTRO ÜZER ĐNE BĐR ÇALI ŞMA
Ömer YURDAKUL
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisli ği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
2009, 83 Sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat ĐNAL
Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
Yrd. Doç. Dr. Şaban ĐNAM
Üç boyutlu kadastro, arazinin 3 boyutlu mülkiyetini kayıt altına almanın yanında,
kent planlama, arazi modelleme, mühendislik projeleri, vergi toplama, afet yönetimi,
kültürel ve doğal varlıkları koruma, çevre koruma gibi kadastro dışındaki değişik
alanlarda yürütülen çalışmalar için gerekli olan üç boyutlu konumsal verileri
sağlamak ve üç boyutlu konumsal çözümlemelerin yapılmasını olanaklı kılmak ile
yükümlüdür.
Bu çalışmada kadastrosu 2 boyutlu yapılmış bir alanda 2 boyutlu veri setlerine 3.
boyutun eklenmesi ile karma kadastro yapılarak 3B kadastrosunun önemi dile
getirilmeye çalışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: 3B Kadastro, Kadastro, 3B Kadastro Modelleri, Tescile Konu
Haklar, CBS
i
ÖZET
YÜKSEK LĠSANS TEZĠ
BALERĠNLERĠN AYAK KEMĠKLERĠNDEKĠ ORTOPEDĠK
DEĞĠġĠKLĠKLERĠN FOTOGRAMETRĠK TEKNĠKLERĠ ĠLE METRĠK
ANALĠZĠ
Hatice ÇATAL
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. ÖzĢen ÇORUMLUOĞLU
2010, 73 Sayfa
Bu çalıĢma, balerinlerin ayaklarındaki deformasyonları tıp fotogrametrisinde
digital görüntü iĢleme tekniklerini kullanılarak metrik analizini yapmak için
hazırlanmıĢtır. Bale sanatçıları ve bale ya da herhangi bir spor branĢıyla
ilgilenmeyen kadınların ayakları arasındaki farklılık biyometrik oranlar esas alınarak
ayak ve ayak bileği dört (parmak kemikleri (14), tarak kemikleri (5), bilek kemikleri
(7), susam kemikleri (2)) gruba ayrılıp karĢılaĢtırılmasıyla hesaplanmıĢtır.
ÇalıĢmaya gönüllü 5 balerin ve 5 sedanter kadın dahil edilmiĢtir. Gönüllülerin sağ
ve sol ayakları olmak üzere toplam 20 ayak kullanılmıĢtır. Gönüllülerin sağ ve sol
ayaklarının aksiyal görüntüsü multidedektör bilgisayarlı tomografi (MDBT)
cihazından alınmıĢtır. Elde edilen görüntüler interaktif bölümlendirme ve manuel
bölümleme ile düzenlenerek aksiyal kesitli görüntüleri 3-boyutlu görüntüye çeviren
ii
program tarafından digital görüntü iĢleme adımları takip edilerek her bir kemik
kendisine ait katmanlara atılarak ayrılmıĢtır. Katmalara ayrılan 28 kemik için ayrı
ayrı biyometrik ölçümler, istatistiksel analizler yapılmıĢtır. Tıbbi görüntü olan
bilgisayarlı tomografi (BT) fotogrametrik temeller esas alınarak bir resim gibi
değerlendirilmiĢtir. BT görüntülerinin 3-boyutlu rekonstürksiyonu ile elde edilen
sonuçlar hekimlerin mevcut bilgilerine katkı ve yeni bir bakıĢ açısı kazandıracağı
öngörülmektedir. Bu çalıĢma ile balerinlerin ayaklarındaki deformasyonlar
hesaplanmıĢtır. Ayrıca her bireyin sağ ve sol ayaklarına ait değerlerinde farklılıklar
olduğu belirlenmiĢtir. Dolayısı ile balerinlere ve sedanter kadınlara ait ayak ölçüm
değerlerinin birbirinden farklı olması reddedilemez bir gerçektir. Bu çalıĢma, bale
sanatçılarının ayaklarında karĢılaĢacakları herhangi bir rahatsızlıkta doktorların tanı
ve tedavi sürecinde hızlı ve doğru karar vermesine yardımcı olacaktır. Yapılan
çalıĢma sadece bale değil tıbbın pek çok alanı ile ayaklarını aktif Ģekilde kullanan
sporcu ve dansçıların da karĢılaĢabilecekleri sakatlık ve yaralanmalarda
kullanılabilecektir. Ayrıca risk bölgeleri ve zamansal değiĢimleri izlenebilecektir.
Anahtar Kelimeler: Ayak, Bale, Digital Fotogrametri, MDBT, Tıp
Fotogrametrisi, 3-Boyutlu Modelleme
iii
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
KÜRESEL KONUMLAMADA GLONASS’ IN KULLANILABİLİRLİĞİNİN
ARAŞTIRILMASI
Salih ALÇAY
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği
Danışman: Prof.Dr. Cevat İNAL
2010, 95 Sayfa
Günümüzde uydularla konum belirlemede en gelişmiş sistem GPS olmasına rağmen,
GLONASS da yeni atılan uydularıyla, GPS ile birlikte kullanılabilmesinin yanı sıra yalnız
olarak da kullanılabilmektedir.
GLONASS’ in yeniden hayata geçirilmesiyle birlikte yüksek duyarlılıklı GLONASS ve
GPS/GLONASS alıcıları üretilmektedir.
GLONASS’ in global konumlamada kullanılabilirliğini araştırmak amacıyla 4 çalışma
gerçekleştirilmiştir. İlk çalışmada, GPS/GLONASS alıcılarıyla donatılmış IGS istasyonları
arasında farklı uzunluklarda 4 baz oluşturulmuştur. Bazlar, 4 saatlik 8 saatlik ve 24 saatlik
ölçü süreleri göz önüne alınarak değerlendirilmiş ve analiz edilmiştir. İkinci çalışmada
iv
GPS/GLONASS alıcılarıyla donatılmış 6 IGS istasyonundan oluşan bir ağ belirlenmiştir. 24
saatlik, 6 saatlik ve 12 saatlik ölçü süreleri göz önüne alınarak değerlendirme
gerçekleştirilmiştir. Üçüncü çalışmada Konya mücavir alan sınırları içerisinde 7 noktalı bir
ağ oluşturulup, 6 saatlik ölçülerin ardından değerlendirme gerçekleştirilmiştir. Dördüncü
çalışmada ise tekrarlanabilirliği araştırmak amacıyla 4 IGS istasyonundan oluşan bir ağ
belirlenmiş ve 10 günlük gözlemler değerlendirilmiştir. Tüm çalışmalarda değerlendirmeler
GPS, GPS/GLONASS ve GLONASS gözlemleri kullanılarak ayrı ayrı gerçekleştirilmiştir.
Değerlendirmelerde Bernese 5.0 akademik analiz yazılımı kullanılmıştır. Elde edilen
sonuçlara göre uzun süreli oturumlarda GLONASS gözlemlerinin özellikle ağ yaklaşımında
kullanılabileceği ancak GLONASS uydu sinyallerinden kaynaklanan problemler
olduğunda(Sayısal Uygulama III) ise yalnız kullanılamayacağı gibi GPS/GLONASS
sonuçlarını da olumsuz etkileyebileceği görülmüştür.
Anahtar Kelimeler : GPS, GLONASS, IGS, rms
ii
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
KENTSEL DÖNÜŞÜM UYGULAMALARINDA ÇOK AMAÇLI YAKLAŞIM,
İNEGÖL KENTİ ÖRNEĞİ
Aslı BAŞARIR
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Şaban İNAM
2010, 167 sayfa
Kentsel alanlar ekonomik, sosyal, kültürel, fiziksel ve politik nedenlerle etkilenerek
değişmektedir. Bu değişikliğin olumlu olması için bir modele ihtiyaç duyulmaktadır.
Kentsel dönüşüm uygulamaları bu değişikliğin pozitif etkilere sahip olması için sistematik
bir model niteliğindedir. Bu model kentsel alanların değişimi için stratejik kararlar
sağlamak üzere geliştirilmelidir. Bunun için öncelikle, kentsel alanlardaki sorunlar
tanımlanmalı ve bir model yardımıyla çözümler üretilmelidir. Bu tezde, kentsel alanlar için
kalıcı, kaliteli ve yaşanabilir çözümler sunan kentsel dönüşüm model arayışı
sunulmaktadır.
Bu çalışmanın amacı, ilgili literatürün taranması yoluyla örneklerin tespiti ve
irdelenmesidir. Tezin teorik kısmı yedi bölümden oluşmaktadır. Tez konusu ilk üç
bölümde açıklanmaktadır. Dördüncü bölümde, çalışmanın ana vurgusu olan “kentsel
dönüşümün kapsamı” geniş bir şekilde ele alınmıştır. Beşinci bölümde, Türkiye ve
dünyadaki kentsel dönüşümün süreci ve gereksinimleri anlatılmıştır. Ayrıca kentsel
dönüşümün başarısı, stratejileri, sorunları ve (sosyal, ekonomik, hukuksal, planlama, vb.)
iii
boyutları detaylı olarak incelenmiştir. Altıncı bölümde, kentsel dönüşümün proje adımları
(kentsel dönüşüm alanının belirlenmesi, hazırlık aşaması ve uygulama aşaması)
tanımlanmıştır.
Çalışmanın yedinci bölümünde, ekonomik, yönetimsel, yasal, sosyal, kültürel
boyutlarını içeren bir çözüm tablosu (kentsel dönüşüme çok amaçlı yaklaşım)
oluşturulmuştur. Bu tablo kentsel dönüşümün tüm boyutları için bir etki puanlaması
sağlamaktadır. Bu bölümden sonra Türkiye ve dünyadaki kentsel dönüşüm uygulamaları
içinden on beş örnek, etki değerleri ile çözüm tablosu üzerinde incelenmiştir.
Sekizinci bölümde, Bursa İli, İnegöl İlçesi yerleşiminde çok amaçlı kentsel dönüşüm
yaklaşımı incelenmiştir. İlk olarak Bursa ve İnegöl’ün demografik, ekonomik, fiziksel ve
sosyal yapısı analiz edilmiş ve birbirleriyle ilişkilendirilmiştir. Daha sonra araştırma ve
ölçme metotları kullanılarak kentsel dönüşümün doğrudan etkileyeceği alanda yaşayanların
sorunları ve beklentileri tanımlanmıştır. İnegöl kentsel dönüşüm alanı kentsel dönüşüme
çok amaçlı yaklaşım altında on beş kentsel dönüşüm uygulaması dikkate alınarak
değerlendirilmiş ve seçilen bölgede kentsel dönüşüme gerek olup olmadığı saptanmıştır.
Sonuçta, İnegöl örneğinde yapılacak bir kentsel dönüşüm projesinde ne olması gerektiği
irdelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Kentsel Dönüşüm, Kentsel Dönüşümün Boyutları, Kentsel
Dönüşüme Çok Amaçlı Yaklaşım Tekniği ve Etki Değerleri
iv
ÖZET
YÜKSEK LĠSANS TEZĠ
TÜRKĠYE‟DE MEVCUT HARĠTA ALTLIKLARIN
ĠYĠLEġTĠRĠLMESĠ VE BĠLGĠ SĠSTEMLERĠNE ENTEGRASYONU
Melek IRAK
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. Ali ERDĠ
2010, 89 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Hükmü ORHAN
Yrd. Doç. Dr. Ali ERDĠ
Yrd. Doç. Dr. ġaban ĠNAM
Ülke yönetiminde, planlama çalıĢmalarında, taĢınmazların vergilendirilmesi ve
mülkiyetin güvence altına alınmasında harita ve haritaya dayalı ürünler vazgeçilmez
altlıklardır. Ülkemizde haritacılık faaliyetlerini yürüten birçok kurum bulunmaktadır.
Bu kurumlar birbirinden bağımsız çalıĢmalar yapmıĢ olmalarına rağmen altlık olarak
kullandıkları verileri sadece Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün ilgili birimlerinden
temin etmektedirler.
Kadastrodaki altlıkların doğruluğu, kurumlar tarafından üretilecek olan haritaların
ne derece doğru yapıldığını göstermektedir. Bu nedenle kadastrodaki altlıklar
haritacılılık sektörü için son derece önemli hale gelmektedir. Kadastrodaki mevcut
haritaları, doğruluğu yüksek haritalar haline getirebilmek için yenilemeye veya
güncelliğini teknik yetersizlikler nedeniyle kaybetmiĢ haritaları ise yeniden üretme
yoluna gidilmelidir.
Uygulama bölümünde haritacılık faaliyeti yürüten kurumların kullandıkları harita
altlıkları incelemiĢ, tüm bu kurumların faaliyetlerinde kadastral haritaları baz alarak
çalıĢmalarını yürüttükleri anlaĢılmıĢtır. Uygulama için 1000 hektarlık alanın hâlihazır
haritası yapılarak grafik olan kadastro paftaları sayısallaĢtırılmıĢ ve ülke koordinat
v
sistemine çevrilmiĢtir. Yapılan çalıĢmalar neticesinde arazi ile kadastronun altlık olarak
kullandıkları paftalar arasında uyuĢumsuzluk olduğu tespit edilmiĢtir. Bu nedenle
mevcut kadastro paftalarının yetersiz kaldığı, ilgili paftaların güncellenmesi ve
yenilenmesi gerektiği anlaĢılmıĢtır. Yeni üretilecek pafta standartları sadece kadastroya
altlık olarak kalmayıp diğer kurumlarında ihtiyaçlarını karĢılayacak Ģekilde tek bir
sistemde 3 boyutlu sayısal kadastral paftaların üretilmesi gerekmektedir.
Anahtar kelimeler: Harita Altlıkları, Kadastro, yenileme, sayısallaĢtırma
OZET
Yuksek Lisans Tezi
Farklı Cevresel Kosullarda GNSS Gozlemlerindeki Sinyal Yansıması Etkisinin
Incelenmesi
Sefa YALVAC
Selcuk Universitesi
Fen Bilimleri Enstitusu
Harita Muhendisligi
Danısman: Yrd. Doc. Dr. Aydın USTUN
2010, 57 sayfa
Juri: Yrd. Doc. Dr. Ismail SANLIOGLU
Juri: Doc. Dr. Ihsan OZKAN
Sinyal yansıması, GNSS gozlemlerini etkileyen diger hata kaynaklarından farklıdır.
Cunku sinyal yansıması, alıcının kuruldugu cevre ile iliskili oldugundan, diger hata
kaynakları gibi dogrudan modellenerek olculerden cıkarılamaz. En buyuk karakteristik
ozelligi ardısık gunlerde, yuksek korelasyonla kendini tekrar etmesidir. Sinyal
yansımasının kod olculeri uzerindeki birkac metreye varan bozucu etkisinin, ileri analiz
teknikleri kullanılarak tespit edilerek giderilmesi gerekir.
Uyarlanabilir suzgecler bir veri grubunda kendini duzenli olarak tekrar eden sinyalleri
gurultuden ayrıstırma yetenegine sahiptir. En kucuk kareler algoritmasını kullanarak
kendini optimize edebilen bu suzgecler yer bilimlerini ilgilendiren pekcok uygulamada
guclu bir sayısal arac olarak kullanılmaktadır. Bu calısmada GNSS kod olculerindeki
sinyal yansıması etkisi uyarlanabilir suzgec kullanılarak cıkarılmıstır. Suzme isleminden
sonra, nokta konum dogrulugunda metre seviyesinden desimetre seviyelerine varan
basarı elde edilmistir.
ii
Anahtar kelimeler: Sinyal yansıması, Uyarlanabilir suzgecler, GNSS, En kucuk
kareler, Gurultu ayrıstırma
iii
OZET
Yuksek Lisans Tezi
Astrojeodezik Nivelman ile Yerel Jeoit Belirleme: Konya Ornegi
Yener TUREN
Selcuk Universitesi
Fen Bilimleri Enstitusu
Harita Muhendisligi
Danısman: Yrd. Doc. Dr. Aydın USTUN
2010, 69 sayfa
Juri: Prof. Dr. Cevat INAL
Juri: Yrd. Doc. Dr. Ayhan CEYLAN
Uc boyutlu jeodezik uygulamalarda, GPS olculeriyle turetilen elipsoidal yuksekliklerden
ortometrik yuksekliklere gecis icin jeoidin bilinmesi gereklidir. Global anlamda
homojen veri kumesi gereksinimi nedeniyle jeoit yerin tamamı icin yeterli cozunurlukte
hesaplanamamakta, ancak belli bir bolgeye ait yeterli sıklıktaki veriler sayesinde yerel
olarak belirlenebilmektedir.
Bu calısmanın konusu 40x70 km’lik alanı kapsayan altı noktalı bir GPS agında
gerceklestirilen astronomik gozlemler ve cekul sapması bilesenlerine dayalı astrojeodezik
nivelman uygulamasıdır. Soz konusu agda onceki GPS calısmaları ile ITRF
koordinat sisteminde yuksek dogrulukta kartezyen koordinatlar elde edilmis, bu
koordinatlar GRS80 elipsoidine iliskin jeodezik cografi koordinatlara donusturulmustur.
Aynı noktalarda Kern DKM 3-A universal teodoliti ile yıldız gozlemleri sonucu
astronomik enlem ve boylam icin sırasıyla 0.3′′ ve 1′′ dogrulugunda konum bilgisi
elde edilmistir. Zaman olcumundeki zorluklar nedeniyle boylamdaki konum dogrulugu
enlem olcmelerine gore biraz daha dusuk cıkmıstır. Ag noktaları arasındaki kesit
boyunca jeoit degisim degerleri karsılıklı olarak hesaplanmıstır. Altı noktalı bu GNSS
ii
agında, 15 bazın astrojeodezik yukseklik farkı serbest nivelman agı gibi dengelenmis
ve olculerin uyusumlu oldugu gorulmustur. 15-70 km arasında degisen baz uzunlukları
nivelman agı dengelemesinde ters agırlık olarak goz onune alınmıs ve 15 km’lik uzunluk
icin 2.6 cm’lik karesel ortalama hata elde edilmistir. Calısma sahasının buyuklugu goz
onune alındıgında, astrojedezik yontemin diger jeoit belirleme yontemlerine gore zaman
ve maliyet acısından buyuk kazanc sagladıgı sonucuna varılmıstır.
Anahtar kelimeler: Astrojeodezik nivelman, Astronomik gozlem, Cekul sapması,
Kern DKM 3-A, Zaman olcmesi, Yerel jeoit modeli.
iii
i
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
CBS AMAÇLI YER KONTROL NOKTALARI BİLGİ SİSTEMİ OLUŞTURMA
VE KONYA KENT BÜTÜNÜNDE BİR UYGULAMA
Fatih SARI
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Ali ERDİ
2010, 124 Sayfa
Juri : Yrd.Doç.Dr. Ali ERDİ
Prof.Dr. Cevat İNAL
Yrd.Doç.Dr. S.Savaş DURDURAN
Bu çalışmada farklı koordinat sistemlerinde bulunan, farklı kurumlar tarafından üretilen
yer kontrol noktalarının CAD programlarına ihtiyaç duymadan Coğrafi Bilgi Sistemi
yazılımları içerisinde doğrudan kullanabilmek ve yönetimini sağlamak amacıyla sözel bilgi
ve röper krokileri ile birlikte veritabanına kaydedilerek Konya ili yer kontrol noktaları bilgi
ii
sistemi oluşturulmuştur. Her kurum, yapmakla yükümlü olduğu projeleri yürütürken kendi
sabit noktalarını tesis ettiğinden farklı koordinat sistemlerinde ve farklı tiplerde noktalar
oluşmaktadır. Uygulama kapsamında Konya ili Selçuklu, Meram ve Karatay ilçelerinde farklı
koordinat sistemlerinde bulunan TUTGA noktaları, 5 tür nirengi sistemi, 2 tür poligon
sistemi, yükseklik kontrol noktaları (RS) ve tüm noktaların röper krokileri çeşitli temizleme
işlemlerinden geçirilerek belirli standartlara sahip hale getirildikten sonra veritabanına
kaydedilmiştir. Böylece farklı sistemlerde bulunan noktalar tek bir sistemde birleştirilerek
farklı sonuçlar üretilmesinin önüne geçilmiştir. Oluşturulan veritabanının etkin kullanımını
sağlamak amacıyla ArcGIS programına ToolBar eklenerek veritabanına erişim ve sorgulama
işlemleri gerçekleştirilebilmektedir.
Veritabanında bulunmayan ancak koordinat değeri hesaplanacak olan noktaların ED50-
IMAR ve ITRF dönüşümlerini gerçekleştirmek adına koordinat dönüşümü içeren bir ara
yazılım eklenmiştir. Hazırlanan program sayesinde başka bir işlemine gerek kalmadan
koordinat dönüşümleri yapılabilmektedir. Röper krokilerinin de veritabanına eklenmesi
suretiyle yer kontrol noktalarına ait tüm değerlere kolay ve ulaşılabilir hale gelmiştir.
Oluşturulan internet tabanlı sorgulamalar ile kullanıcı istediği anda nokta koordinatı ve röper
krokilerine ulaşabilecektir.
Gerçekleştirilen veritabanı ve yönetim araçları ile kent bütününde tüm noktalar için
birliktelik sağlanmış, noktalara getirilen standartlar ile veri kalitesi artırılmaya çalışılmıştır.
Sağlanan kolaylıklar, internet sorgulamaları ve kazandırılan standartlar sayesinde çağdaş ve
modern altlıklar oluşturma yolunda büyük bir adım atılmış olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Coğrafi Bilgi Sistemleri, Yer Kontrol Noktaları, Koordinat
Dönüşümleri
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
ARAZİ DÜZENLEME SONUÇLARININ ANKETLERLE ANALİZİ
Hasan ÇEVİK
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
HARİTA MÜHENDİSLİĞİ ANABiLiM DALI
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
2010, 61 sayfa
Jüri: Doç.Dr. Mehmet Fedai KAYA
Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
Yrd. Doç.Dr. Şaban İNAM
Avrupa Birliği’ne uyum aşamasında olan ülkemizin farklı konularda eksikleri olduğu gibi arazi toplulaştırma projelerinin uygulanmasında da eksikleri vardır. Türkiye’de yapılan toplulaştırma projelerinden, sadece dağınık halde bulunan tarlaların birleştirilmesi ile bu tarlalara yol ve su ağının ulaştırılması anlaşılmaktadır. Altyapı çalışmaları ile sosyal ve kültürel çalışmalar maalesef Türkiye’de istenilen seviyede değildir. Bunun en büyük sebeplerinden biri de toplulaştırma projeleri için yeterli ödeneğin ayrılmamasıdır.
Araştırmada arazi toplulaştırma projesinin anket sonuçlarının analizi yapılmış olup, yapılan analizlerin sonuçları incelenmiş ve çıkan sonuçlar tartışılmıştır. Çıkan sonuçların etkilerinin hangi yönde olduğu, yapılan çalışmalar sayesinde ortaya çıkmıştır. Çalışmada arazi toplulaştırma projelerindeki faydaların yanı sıra projenin yapımı sırasında karşılaşılan sorunlar da irdelenmiştir. Bu tez çalışması kapsamında incelenen projeler; Burdur ilinin merkez ilçesine bağlı Kozluca kasabası, Isparta ilinin merkez ilçesine bağlı Bozanönü köyü ve Konya ili-Güneysınır ilçesi Alanözü kasabası Arazi toplulaştırma projeleridir.
Anahtar Kelimeler: Arazi Toplulaştırma, dağıtım, kırsal toprakların kullanımı, dağıtım
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
Uydu Tabanlı Mobil Takip Sistemleri
Kemal UZEL
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman : Doç. Dr. İ. Öztuğ BİLDİRİCİ
2010, 98 sayfa
Jüri : Doc. Dr. İ. Öztuğ BİLDİRİCİ Yrd. Doç. Dr. Aydın ÜSTÜN Yrd. Doç. Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
Geçmişten bugüne mühendislik teknolojileri insanoğlunun hayatını önemli ölçüde
kolaylaştırmaktadır. Özellikle yer bilimleri, iletişim teknolojileriyle birleşerek
kullanıcıların mekândan bağımsız olarak her türlü bilgiye sınırsız ulaşabilme ve
kullanabilme olanağı tanımaktadır. Yeni nesil teknolojiler kendi avantajlarının yanı sıra
diğer sektörel uygulamalar için önemli bir kaynak olarak görülmektedir. Mobil cihazların
bu teknolojilere paralel olarak hızla gelişmesi, yeni mobil uygulamaların ortaya
çıkmasına imkân tanımaktadır. Son yıllarda mobil cihazların en önemli bileşenlerinden
biri kuşkusuz GPS teknolojisidir. GPS, konum belirlemekte kullanılmasının yanında pek
çok disiplin için farklı kullanım alanları olan önemli bir teknolojidir. Tez konusunu
oluşturan Mobil Takip Sistemleri; arazide hareket halinde bulunan mobil cihazların anlık
olarak izlenmesi ve yönlendirilmesini kapsayan bir çalışmadır. Mobil Takip; cihaz
üzerinde bulunan GPS konum bilgilerinin anlık olarak iletişim merkezine aktarılması,
veritabanında saklanması ve konumsal verilerin anlık olarak görüntülenmesi aşamalarını
içermektedir. Mobil yazılım Visual Studio.NET ortamında Windows Mobile işletim
sistemi olan cihazlar için geliştirilmiştir. Ayrıca cihazların anlık olarak
görüntülenebilmesi için Google Maps API ile web harita uygulaması hazırlanmıştır.
Sonuç olarak düşük maliyetli bir Mobil Takip Sistemi geliştirilmiş ve test edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Mobil Takip Sistemi, Coğrafi Bilgi Sistemi, GPS, Web Harita,
Mobil Programlama
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
HARİTA PROJEKSİYONLARINDA DEFORMASYON ANALİZLERİ
Osman Sami KIRTILOĞLU
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. İsmail Bülent GÜNDOĞDU
2010, 92 Sayfa
Jüri: Yrd. Doç. Dr. İ. Bülent GÜNDOĞDU
Prof. Dr. Cevat İNAL
Doç. Dr. İ. Öztuğ BİLDİRİCİ
Bu çalışmada öncelikle harita projeksiyonu teorisi, projeksiyonlardan kaynaklanan
deformasyonlar ve bu deformasyonların analizi ve görselleştirilmesi konuları detaylı olarak
ele alınmıştır. Deformasyon analizlerinin gerçekleştirilmesi için yapılan uygulamada,
deformasyonların miktarının hesaplanabilmesi için MATLAB yazılımında yardımcı bir
program geliştirilmiştir. Deformasyon değerlerinin hesaplanmasında yeryüzünün tamamının
gösterildiği projeksiyonlar üzerinde durulmuş ve hesaplamalarda bu projeksiyonlara ait
eşitlikler kullanılmıştır. Bu amaçla yeryüzü küre olarak kabul edilmiş ve hesaplamalarda
kolaylık açısından yarıçapı 1 birim olarak değerlendirmeye alınmıştır. Uygulamaya konu
olan noktalar orijinal yüzeydeki coğrafi ağın kesişim noktaları olarak seçilmiştir. Görsel
analizlerin sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için 5⁰x5⁰ coğrafi ağ kesişim noktaları
değerlendirmeye alınmıştır. Bu noktaların her birine ait projeksiyon koordinatları ve
deformasyon değerleri program yardımıyla hesaplanmıştır. Hesaplanan deformasyon
değerleri, noktadaki maksimum uzunluk deformasyonu , noktadaki minimum uzunluk
deformasyonu , meridyen boyunca uzunluk deformasyonu , paralel boyunca uzunluk
deformasyonu , maksimum açı deformasyonu ω ve alan deformasyonunun değeri p,
şeklindedir. Projeksiyonlara ait deformasyon değerleri hesaplandıktan sonra bu değerlerin
öncelikle niceliksel olarak nasıl analiz edileceği incelenmiştir. Daha sonra deformasyon
değerlerinin görsel olarak analizi detaylıca ele alınmıştır. Bu kapsamda Tissot endikatrisi,
eşdeformasyon eğrileri metodu, renk metodu ve grid ağının deformasyon analizinde
kullanımı incelenerek seçilen projeksiyonlara uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlarla seçilen
projeksiyonlar detaylı bir karşılaştırmaya tabi tutulmuştur. Yapılan karşılaştırmalar
sonucunda yeryüzünün tamamının gösterildiği projeksiyonların, hangi amaçlar için daha
uygun olduğu incelenmiştir.
Uygulamada ele alınan silindirik projeksiyonlar yerkürenin tamamının gösteriminde,
gerek kutup bölgelerinde meydana gelen deformasyon miktarları, gerekse dış meridyenlerin
doğru parçaları olarak gösterilmesi ve Dünyayı kapalı bir dikdörtgen şekli ile temsil etmesi
nedeni ile pek kullanışlı değildir. Yerkürenin tamamının gösterildiği haritaların üretiminde,
tüm loksodrom hatlarını düz hatlar olarak gösteren, denizcilik, havacılık ve yeryüzünde
hareketlerin yönlendirilmesi için kullanılan Mercator projeksiyonu gibi özel amaçlar
haricinde, en uygun projeksiyonlar bu amaç için özellikle oluşturulan gerçek anlamda
olmayan azimutal ve silindirik projeksiyonlardır. Bu gibi projeksiyonlarda kutup bölgelerinde
meydana gelen deformasyon miktarları ve dış meridyenlerin yeryüzünün şeklini anımsatması
amacıyla karmaşık eğriler olarak oluşturulması nedeni ile gerçek anlamlı projeksiyonlara
nazaran daha kullanışlıdır.
Anahtar Kelimeler: Kartografya, Harita Projeksiyonları, Harita Projeksiyon
Deformasyonları, Tissot Endikatrisi, Deformasyon Analizleri, Deformasyonların Kartografik
Gösterimi
iv
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMİ (CBS) YARDIMI İLE TAŞINMAZ
DEĞER HARİTALARININ OLUŞTURULMASI VE ESKİŞEHİR
ÖRNEĞİ
Selçuk ÜNLÜ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr.Ali ERDİ
2010, 206 Sayfa
Jüri
Yrd.Doç.Dr.Ali ERDİ
Yrd. Doç. Dr. Gülgün ÖZKAN Yrd. Doç. Dr. Rahmi AKSOY
Türkiye’de, özellikle 2004 yılının son çeyreğinden itibaren ekonomideki
istikrarın devam edeceği kanaatinin oluşması, bankaların konut kredisi faiz oranlarını düşürmesi ve vadelerini arttırması konut kredilerine olan talebi önemli ölçüde arttırmış ve buna bağlı olarak da gayrimenkul sektörü hareketlenmiştir. Gayrimenkul sektörünün gelişmesi taşınmaz değerinin ekonomi içerisinde önemli bir yer tutmasına sebebiyet vermiş olup, gerçek değer arayışı, alım- satım devir ve takaslarda bedel tespiti ile finansal sektörde yeniden yapılandırmaya bağlı olarak banka aktiflerinin objektif kriterlere göre analizi gibi etkenler; konusunda uzman, tarafsız, güvenilir firmalar ve uzmanlar tarafından hazırlanan ve varlıkların gerçek değerini yansıtan raporların önemini arttırmıştır. Bilişim teknolojilerindeki gelişmelere paralel olarak CBS kavramı da diğer birçok ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de son yıllar içerisinde taşınmaz mal değerlemesinde kullanılmaya başlanmıştır.
Günümüzde bilişim teknolojileri özellikle CBS teknolojileri ve uygulama alanları önemli ölçüde gelişme göstermiştir. Bu gelişmeyle birlikte CBS teknolojisinin taşınmaz değerlemesinde kullanımı ortaya çıkmıştır. Taşınmaz değerleme yöntemlerinde, taşınmaza ilişkin veri tabanının oluşturulması ve bu veri tabanında konumsal bilginin ağırlıklı olması CBS’ nin taşınmaz değerlemesindeki rolünü arttırmıştır.
v
Konuma bağımlı mekansal analiz yapılabilmesi doğrultusunda coğrafi bilgi sistemi tekniğinden yararlanılarak hazırlanan bu çalışmada; model olarak belirlenen alanda, taşınmazların üzerinde var olan, medeni kanundan kaynaklanan haklar, taşınmazın öznitelik bilgileri (imarlı olup olmaması, cinsi vs.), imarlı ise imar özellikleri, taşınmazın konumsal özellikleri (yerleşim yerine yada kent merkezine uzaklığı gibi) daha birçok parametre dikkate alınarak bir model geliştirilmiş olup vergiye esas rayiç değerlerin yeniden hesaplanması ve buna bağlı olarak belediyelerin gelir vergilerinin arttırılması ve değerleme raporlarına altlık oluşturacak materyallerin temin edilerek taşınmaz değerleme çalışması vasıtasıyla taşınmaz değer haritalarının oluşturulması ve taşınmazların değerlerinin tespitinde CBS’nin kullanımı hakkında bilgi verilmiştir.
Bununla birlikte Eskişehir İli Tepebaşı ilçe merkezinde, 26 mahallede yapılan anket çalışmalarında mahallede ikamet eden kişilere parselin değerine etki eden faktörlere yönelik sorular yöneltilmiş, verilen cevaplar kullanılarak faktörler ağırlıklandırılmış ve her taşınmaza ait puanlama yapılmıştır. Bütün ağırlık katsayıları ve parsellerin rayiç değerleri belirlendikten sonra Nominal Değerleme Yöntemi tablosu hazırlanmıştır. Taşınmazlara ait puanlar ve katsayıların çarpımı ile nominal birim değeri hesaplanmıştır. Sisworld yazılımında yapılan bu işlem daha sonra dış ortama aktarılarak mapinfo programında sokak rayiç değerleri ile ilişkilendirilerek yeni rayiç değerler elde edilmiştir, böylece cbs yazılımı ile yeni rayiç değerler ve buna bağlı olarak piyasa değeri rayiç değerlerin örtüşmesi sağlanmış ve nominal değerleme yöntemi kullanılarak elde edilen sonuçlar anlatılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Değerleme, Gayrimenkul, Nominal Değerleme, Eskişehir,
Tepebaşı Coğrafi Bilgi Sistemleri
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
GRAVİTENİN BAZI JEODEZİK PROBLEMLERDE KULLANIMI
Evren ÇANKAYA TONGUR
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Jeodezi Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
2010, 53 sayfa
Jüri: Yrd.Doç.Dr. Bayram TURGUT
Doç.Dr. Galip OTURANÇ
Yrd.Doç.Dr. Aydın ÜSTÜN
Jeodezinin amacı, yeryuvarının çekim alanını belirlemektir. Yeryuvarının şeklinin
belirlenmesinde esas olan jeoidin bulunmasıdır. Jeoidi belirlemek için gravite değerinin
bilinmesi gerekir. Gravite, çekim kuvvetinin ve merkezkaç kuvvetinin bileşkesi olan top-
lam kuvvettir. Bu çalışmada gravitenin temel ilkelerinden, indirgeme ve ölçme yöntemle-
rinden bahsedilmiştir. Jeodezide gravitenin en önemli uygulama alanları açıklanmıştır.
Uygulama olarak Konya, Karaman, Niğde ve Aksaray illerinin kuşatan bir bölgede enlem,
boylam ve deniz yüksekliği bilinen noktalarda EGM08 modeli kullanılarak gravite değer-
leri belirlenmiştir. Bulunan gravite değerine boşlukta gravite ve Bouguer indirgemesi ya-
pıldıktan sonra grid enterpolasyonu yapılarak grid bölgesinde tekrar boşlukta gravite
anomalilerine dönüş yapılmış ve haritalandırılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Jeoit, Gravite, Gravite indirgemeleri, Gravite ölçme yön-
temleri, Bouguer indirgemesi, Boşlukta gravite indirgemesi.
iv
ÖZET
YÜKSEK LĐSANS
InSAR YÖNTEMĐYLE DÜŞEY YÖNLÜ
YÜZEY DEFORMASYONLARININ BELĐRLENMESĐ: KONYA ÖRNEĞĐ
Fatma CANASLAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Aydın ÜSTÜN
2010, 60 Sayfa
Jüri
Yrd. Doç. Dr. Aydın ÜSTÜN Doç. Dr. Đ. Öztuğ Bildirici
Yrd. Doç. Dr.Ekrem Tuşat Son yıllarda interferometrik yapay açıklı radar tekniği, yeryüzünde meydana gelen deformasyonların incelenmesinde yeni bir araç olarak kullanılmaktadır. Üretebildiği yüksek kaliteli topografya bilgisi ile deformasyon belirlenmesinde jeodezi bilimine yeni bir yön getiren bu teknik, geri dönen sinyallerin gecikmelerini kullanarak sinyal işleme tekniğiyle bunları yüksek çözünürlüklü görüntülere dönüştürmektedir. Aynı zamanda, diğer yöntemlerden farklı olarak geniş bir çalışma alanı sağlamakta ve santimetre hassaslığında sonuç vermektedir. Bu nedenle de yerbilimi araştırmacıları, söz konusu bu tekniği başta yer kabuğu deformasyonu çalışmaları olmak üzere diğer alanlarda da uygulamaktadırlar.
Bu açıklamalar ışığında hazırlanan tez çalışmasında ise Konya Kapalı Havzası için zeminde meydana gelen zamana bağlı yükseklik değişimlerinin InSAR yöntemiyle incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda, interferometrik yapay açıklıklı radar tekniği meydana gelen zemin çökmelerinin incelenmesi için kullanılmış ve bunun için de ENVISAT uydusuna ait radar görüntü çiftlerinden Haziran 2006’dan Haziran 2009’a kadar olan dönemi kapsayan 16 interferogram oluşturulmuştur. Oluşturulan interferogramlar benzeşim düşüklüğü ve atmosferden kaynaklandığı düşünülen sinyal gecikmeleri içermesine rağmen üç yıllık süreçte gözlenen konum değişikliklerinin, beklenildiği gibi radar bakış yönünde yaklaşık 113 milimetreye ulaşan zemin çökmelerini ortaya çıkardığı tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Radar, yapay açıklıklı radar, radar sistemleri, uzaktan
algılama, radar görüntüleri
ii
ÖZET
YÜKSEK L İSANS TEZİ
YERSEL LAZER TARAYICILARIN DEFORMASYON
ÖLÇMELER İNDE KULLANILAB İLİRLİĞİ ÜZERİNE BİR ÇALI ŞMA
Mustafa GÜMÜŞ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisli ği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Ayhan CEYLAN
2010, 84 Sayfa
Juri : Yrd. Doç. Dr. Ayhan CEYLAN
Prof.Dr. Cevat İNAL
Yrd. Doç. Dr. Atilla ÖZÜTOK
Lazer sistemlerinden elde edilen bilgiler gerçek ile uyumludur. 3 boyutlu geometrik ve görsel bilgiler, hızlı ve düşük maliyetle lazer tarama sistemleri ile elde edilmektedir. Lazer teknolojisinde nesne, yansıma yoğunluğu verisi içeren 3 boyutlu nokta verisi olarak elde edilmektedir. Nokta bulutlarının kaydedilmesi, birleştirilmesi, inceltilmesi, nokta boşluklarının doldurulması, filtrelenmesi ile nesnelerin 3 boyutlu modelleri oluşturulmaktadır. Oluşturulan bu modeller üzerinden, mühendislik uygulamaları için gerekli her türlü veriye ulaşılabilmektedir.
iii
Bu çalışmanın amacı köprü, baraj vb. büyük yapılardaki deformasyon izlemelerinde Yersel Lazer Tarama teknikleri kullanılabilirli ğinin araştırılmasıdır. Bu tür büyük yapıların davranışlarını izlemek ve deformasyon miktarlarını tespit etmek amacıyla çeşitli klasik yöntemler uygulanmaktadır. Bu yöntemler statik, dinamik ve fiziksel yöntemler olarak sınıflandırılmaktadır. Deformasyon ölçme yöntemleri ortak özelliği deformasyon izlemesi yapılacak olan yapı üzerinde tesis edilen yeterli sayıdaki referans ve obje noktalarının konumlarının çeşitli ölçme araçları yardımıyla yeterli doğrulukta ölçülmesidir. Doğal olarak bu noktaların sayısı artığında ölçmeler için harcanacak olan sürede artmaktadır. Deformasyonlarının izlenmesinde seçilen referans ve obje noktalarının sayısı klasik ölçme yöntemlerinde kısıtlı iken lazer tarayıcıların kullanımında böyle bir sorun söz konusu değildir. Çünkü yersel lazer tarayıcılar oldukça çok sayıda noktaya sanal ortamda ulaşmaya imkân sağlamaktadır. Deformasyon analizinde kullanılan sınırlı nokta sayısı yerine tüm yapıya daha çok sayıda noktalardan yararlanma imkânı ortaya çıkmaktadır.
Uygulama da yersel lazer tarayıcı ve klasik yöntemle 2’şer periyot ölçü yapılmış ve yapılan ölçümlerle her periyot arasında 3 boyutlu koordinat dönüşümleri yapılmış ve bu dönüşümlerde sonra ölçüler tekrar değerlendirilip uyuşumlu ve uyuşumsuz ölçüler ayıklanıp deformasyon olan noktaların deformasyon miktarları, yönleri tespit edilmiş ve her iki ölçme yönteminde de birbirlerine yakın değerler elde edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Yersel Lazer Tarama Teknolojisi, Nokta Bulutları,
Deformasyon ölçmeleri, Deformasyon analizi
i
ÖZET
YÜKEK LİSANS TEZİ
TÜRKİYE’DE TORPAK REFORMU POLİTİKALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ
Nuh TOKLU
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
HARİTA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
2010, 165 sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat İNAL
Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
Yrd. Doç. Dr. Mithat DİREK
Kırsal alanın geliştirilmesi ve kalkındırılması için toprak ve insan ilişkilerini
komple düzenleyecek reformcu bir yaklaşım içerisinde bulunmak gerekmektedir.
Günümüzde artık dünyadaki tüm politikaların küresel olarak belirlendiği bir
dönemde bulunmaktayız. Bu dönemde ülkemizin tarım politikaları da şüphesiz ki
Avrupa Birliği, Dünya Bankası, Uluslar arası Para Fonu gibi global ölçekte faaliyet
alanları bulunan örgütler ve gruplar tarafından yönlendirmelerle oluşmaktadır.
Tarımın temel öğelerinden olan toprağın bir sömürü aracı olarak kullanılması,
üzerindeki toplumsal baskıyı bunun sonucu olarak da siyasi baskıyı artırmıştır. Bu
nedenle “toprak reformu” sürekli gündemde kalmaktadır. Ülkemizde cumhuriyetin
ilk yıllarından itibaren gündemde olan toprak reformunun farklı uygulamaları
olmuştur. Bu çalışmada toprak reformunun özellikle dünyadaki uygulamalara göre
benzerlikleri ve farklılıkları da incelenmiş, ülkemiz için uygulanabilir bir toprak
reformu modeli oluşturulmuştur.
Anahtar Kelimeler: Toprak Reformu, toprak düzenlemesi, tarım toprakların
kullanımı.
iv
ÖZET
YÜKSEK L İSANS
FOTOGRAMETR İDE KÜRESEL YÜZEYL İ
OBJELERİN RESİM ÇEK İM VE DEĞERLENDİRME TEKN İKLER İ ÜZERİNE
DENEYSEL BİR UYGULAMA
Pınar BACAKSIZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisli ği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
2010, 54 Sayfa
Jüri
Prof. Dr. Ferruh YILDIZ Yrd. Doç. Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
Yrd. Doç. Dr. Havva ALKAN BALA
Yersel Fotogrametri uygulamalarında nesne koordinat sistemi ve resim koordinat sistemi arasındaki bağ farklı değerlendirme yöntemleri ile kurulabilmektedir. Bu yöntemler çalışılacak nesnenin büyüklüğüne, konumuna, nesnedeki derinlik farklarına, kullanılacak yazılım ve donanıma, beklenen doğruluk ve sonuç ürüne göre tercih edilmektedir. Bu çalışmada küresel yüzeyli nesne olarak kubbe seçilmiş ve Selçuk Üniversitesi Kampus Camisi çalışılmıştır. Fotogrametrik değerlendirmede kullanılacak resimler 2,25m boyunda, 4 m2 alana sahip bir uçurtma, Pentax Optio A30 kamera ile çekilmiştir. Çalışma alanının ölçüleri, kubbelerin dayandığı yüzey alanı 1502,14m2, eni 39.31m, boyu 42.40m dir. Nesne yüksekliği 31m dir. Fotogrametrik değerlendirme Topcon Image Master programı ile yapılmıştır. Bu yöntemle elde edilen çizimlerin mimari röleve için uygun olduğu görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Küresel yüzeyli obje, Topcon Image Master, Resim
çekimi, Fotogrametrik değerlendirme, Uçurtma.
iv
ÖZET
YÜKSEK LĠSANS
ġERĠTVARĠ PROJELERDE ORTOMETRĠK YÜKSEKLĠK HESABI ĠÇĠN BĠR
YAKLAġIM
Hüseyin Bora GÜRSES
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. Ayhan CEYLAN
2011, 68 Sayfa
Jüri
Yrd. Doç. Dr. Ayhan CEYLAN
Prof. Dr. Cevat ĠNAL
Doç. Dr. Galip OTURANÇ
Günümüzde mühendislik hizmetlerine yönelik projelerde nokta yüksekliklerinin veya yükseklik farklarının
belirlenmesinde uygulanan en geçerli yöntem GPS/Nivelman tekniğidir. Söz konusu teknik, uygulamada doğrudan
doğruya kullanılamayan GPS elipsoidal yüksekliklerinin ortometrik yüksekliklere dönüĢtürülmesi esasına dayanır.
B.Ö.H.H.B.Ü. Yönetmeliğinde bu iki yükseklik sistemi arasındaki dönüĢüm için iĢaret edilen yöntemlerde, elde
edilecek sonuçların doğruluğu seçilen dayanak noktalarının ağ içerisindeki konumuna bağlıdır. Karayolu, demiryolu,
kanal vb. mühendislik projelerindeki yer kontrol noktaları, genellikle sınırlı (1-2 km) geniĢlikte Ģeritvari bir alan
içerisinde dağılması nedeniyle çalıĢma alanı içerisinde sağlıklı bir yüzey modelinin oluĢturulmasını
güçleĢtirmektedir. Bu tür Ģeritvari mühendislik projelerinde, geçki boyunca polinom yüzeyi modeline alternatif olarak
ardıĢık dayanak noktalarından En Küçük Kareler yöntemine göre kollokasyon (EKKK) ile geçirilecek polinom eğrisi
modeli bir yaklaĢım olarak düĢünülebilir.
Bu çalıĢmada, yaklaĢık 210 km uzunluğundaki Konya-Polatlı (Ankara) Hızlı Tren Projesine ait
GPS/Nivelman verileri En Küçük Kareler ile kollokasyon (EKKK) yöntemini esas alan polinom eğrisi yaklaĢımını
inceleme amacıyla kullanılmıĢtır. Projeye ait yer kontrol noktaları, bu çalıĢmanın amacına uygun olarak dayanak ve
kontrol olmak üzere sınıflandırılarak, kontrol noktaların ortometrik yükseklikleri, farklı dereceden eğri ve yüzey
polinomu geçirmek suretiyle elde edilen yerel jeoit modeli yardımıyla hesaplanmıĢtır. Ayrıca, aynı noktalardaki
ortometrik yükseklikler, bu çalıĢmada önerilen EKKK göre polinom eğrisi yaklaĢımı ile hesaplanmıĢtır. EKKK
yöntemi, modelden arta kalan düzeltmelerin sinyallerinin kestirilmesinde önemli bir avantaj sağlamaktadır. Bu
sayede ortometrik yükseklikler, modelden elde edilen değer ve kestirilen sinyalin toplamı biçiminde ifade
edilmektedir. Kollokasyon probleminde Hirvonen fonksiyonu kovaryans fonksiyonu olarak öngörülmüĢtür. Bu
fonksiyonda geçen kritik uzaklık değeri deneysel yolla saptanmıĢ ve en iyi sonuçlara 8.1 km‟lik kritik uzaklık değeri
ile ulaĢıldığı görülmüĢtür. Uygulama alanında dayanak noktalarının yüzeye dağılımı uygun olmadığından yüzey
modelinde üst derecelere çıkılamamıĢtır. 1. ve 2. derece yüzey modelleri ile elde edilen değerler ile gerçek değerler
arasındaki farklara iliĢkin standart sapma ±10.02 cm, eğri yaklaĢımında ise daha üst dereceden (6.dereceye kadar)
polinomum eğrisi geçirilebilmesine rağmen farklara iliĢkin standart sapma ±7.20 cm hesaplanmıĢtır. Diğer yandan, 2.
dereceden eğri polinomu ile EKKK yaklaĢımında ise farklara ait standart sapma ±1. 9 cm olarak elde edilmiĢtir.
Kollokasyon yönteminin bir diğer avantajı da polinom derecesinin çok yüksek seçilmesi zorunluluğunu ortadan
kaldırmasıdır. Sonuçlar göstermektedir ki karayolu, demiryolu vb. geçki boyunca gerçekleĢtirilecek projelerde
GPS/Nivelman tekniğine dayalı ortometrik yükseklikler, polinom yüzeyi yerine En Küçük Kareler ile Kollokasyon
yöntemini esas alan eğri yaklaĢımı ile daha yüksek doğrulukta elde edilebilmektedir.
Anahtar Kelimeler: GPS/GNSS, kollokasyon, mühendislik ölçmeleri, nivelman, ortometrik yükseklik.
iv
ÖZET
YÜKSEK LĠSANS
CBS yardımıyla Batimetrik Haritaların OluĢturulması ve Değerlendirilmesi
Üzerine Bir ÇalıĢma: Altınapa Barajı (Konya) Örneği
Ġlke EKĠZOĞLU
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. Ayhan CEYLAN
2011, 87 Sayfa
Jüri
Yrd. Doç. Dr. Ayhan CEYLAN
Prof. Dr. Ali BERKTAY
Doç. Dr. S. SavaĢ DURDURAN
Baraj, göl ve göletlerde daha fazla suyun toplanabilmesi, su kirliliğinin önlenmesi, su
kaynaklarının korunması ve hizmet ömürlerinin uzatılmasına yönelik tedbirlerin alınması için bu tür
tesislerin güncel topografik durumlarının belirlenmesi ve rezervuar depolama kapasitelerindeki değiĢimin
bilinmesi kullanıcılar için oldukça önemlidir. Baraj, göl ve gölet gibi su ortamlarını en fazla tehdit eden
olaylardan birisi bu ortamlara su akıĢını sağlayan akarsularla taĢınan birikinti malzeme (rusubat)
nedeniyle su tabanında oluĢan sediment birikimidir. Bu durum, özellikle bazı göl, gölet ve barajların
zamanla dolmasına, kirlenmesine, alan-hacım kaybına ve ekonomik ömürlerinin kısalmasına sebep
olmaktadır.
Bu çalıĢma, Altınapa baraj gölünün etkin kullanılması ve yönetilmesi için gerekli olan güncel
topografik ve batimetrik veriler ile göl rezervuarının su seviyelerine göre yüzey alanları ve hacimlerinin
değiĢiminin tespit edilmesi ve Altınapa baraj rezervuarına ait Baraj Bilgi Sistemi oluĢturulmasına
çalıĢılmıĢtır.
Göl rezervuarının depolama kapasitesindeki değiĢimlerin belirlenebilmesinde gölün 2009
yılındaki güncel sayısal yükseklik modeli ile 1984 yılındaki sayısal yükseklik modeli kullanılmıĢtır.
Göl‟ün sayısal yükseklik modelleri ve göl rezervuarına ait alan ve hacim hesaplamaları ArcGIS 9.2
yazılımı ile gerçekleĢtirilmiĢtir. Yapılan hesaplamalar sonucunda, 25 yıllık süreçte, sediment birikimi
nedeniyle gölün depolama kapasitesinin %12,7 azaldığı tespit edilmiĢtir.
Baraj bilgi sisteminin oluĢturulmasında, topografik ve batimetrik veriler ile birlikte göl ve
çevresine ait bitki örtüsü, jeolojik yapısı, barajda daha önceki yıllarda gözlenen su değerleri, yağıĢ
miktarları v.b. öz nitelik bilgileri ilgili kurumlardan temin edilerek veri tabanı oluĢturulmuĢtur.
Anahtar Kelimeler: Baraj, baraj bilgi sistemi, batımetrik ölçmeler, hidrografik ölçmeler,
sediment,
iv
ÖZET
YÜKSEK LĠSANS
COĞRAFĠ BĠLGĠ SĠSTEMLERĠNĠN KARAYOLU UYGULAMALARI
ÜZERĠNDEKĠ ETKĠLERĠ
Osman Salih YILMAZ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. Gülgün ÖZKAN
2011, 71 Sayfa
Jüri
Yrd. Doç. Dr. Gülgün ÖZKAN
Yrd.Doç.Dr. Ayhan CEYLAN
Doç.Dr. Osman Nuri ÇELĠK
Bu çalışmada Coğrafi Bilgi Sistemleri yardımı ile karayolu uygulamaları yapılması
planlanmıştır.
Pilot bölge olarak Yozgat ili, Melikli, Davutlu ve Yedişehirli köyleri seçilmiştir. Bu
bölgelerin seçilme amacı arazi yapısının dağlık olması, ayrıca köy yapılaşması açısından
kalabalık bir yapı sergilemesidir.
Çalışma için seçilen yazılım ArcMap 9.3 yazılımıdır. Sisteme amacı yerine
getirebilmek için büyük çapta sözel veri tabanı ve bu veritabanı ile ilişkili raster ve vektör
veriler aktarılmıştır.
Oluşturulan Coğrafi Bilgi Sisteminde veri tabanına ayrıca Kadastral durum, köy
yolları, dereler, orman arazileri, yer kontrol noktaları, binalar, jeolojik katmanlar
aktarılmıştır. Veritabanına aktarılan iki boyutlu vektör verilere yükseklik bilgisini
kazandırabilmek için raster veriler aktarılmış ve yükseklik bilgileri elde edilmiştir.
Çalışmada güzergah tayini yapılmış, profiller oluşturulmuştur. Şev hesaplama için arayüz
ilave edilmiştir.
Çalışmada oluşturulan Coğrafi Bilgi Sisteminin Karayolu uygulamalarında bize ne
tür avantajlar sağlayacağı, ekonomik güzergahın tespitinin yapılabileceği uygulamalar ile
anlatılmıştır.
Karayolu uygulamaları amaçlı oluşturulan sistemde, veritabanı ile veriler arasındaki
standarttın birçok uygulamalara altlık ve örnek oluşturabilecek nitelikte olduğu
düşünülmektedir.
Köy yerleşimi ve köy kalkınması üzerine aktif rol oynayan kuruluşlar, Coğrafi Bilgi
Sistemi‟ni kullanarak faaliyetlerini sürdürebileceklerdir. Bu sayede köy yerleşimi üzerinde
ortak payda sağlanarak, yapılan herhangi bir değişiklik anında güncellenebilecek yapılan
çalışmalarda hız, ekonomi vb. faydalar sağlanabilecektir.
Anahtar Kelimeler: Coğrafi Bilgi Sistemleri, Yer Kontrol Noktaları, Güzergah, Şev Açısı
iv
ÖZET
YÜKSEK LİSANS
KARAYOLLARI ETÜT VE RROJE ÇALIŞMALARINDA MOBİL
HARİTALAMA SİSTEMLERİNİN KULLANILABİLİRLİĞİ
Harun ÇELİK
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Doç. Dr. Murat YAKAR
2011, 61 Sayfa
Jüri
Prof. Dr. Gönül TOZ Prof. Dr. Ferruh YILDIZ Doç. Dr. Murat YAKAR
Günümüz teknikleri ile üretilen şeritvari haritaların üretim aşamasında yol açtığı zaman ve para
kaybı, gelişmekte olan lazer teknolojisine ilgiyi artırmıştır. Bu çalışmada klasik ölçme sistemleri ile mobil
lazer ölçme sistemlerinin kıyaslaması ve mobil lazer ölçme sistemlerinin karayolu etüt proje
çalışmalarında kullanılması halinde elde edilecek avantajları değerlendirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Fotogrametri , harita , lazer, lidar, mobil, ölçüm.
vii
ÖZET
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Türkiye’deki Ticaret Yolları Üzerinde Bulunan Han ve Kervansarayların Fotogrametrik Belgelenmesi ve Coğrafi Bilgi Sistemine Entegre Edilmesi
Ahmet TELCİ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Doç Dr. Murat YAKAR
2011, 180 Sayfa
Jüri
Prof. Dr. Ferruh YILDIZ Doç Dr. Murat YAKAR
Doç. Dr. Hacı Murat YILMAZ
Kültürel mirasın korunması ve bu mirasın gelecek nesillere aktarılarak kültürel etkileşimi gelecek nesillerde yaşatılmasına zemin hazırlanmıştır. Bu kültürel eserlerin gelecek nesillere aktarılması ile ilgili gerekli teknik dokümanları ve bu dokümanların hazırlanmasında gerekli olan çalışmalara kolaylıkla erişebilmek amaçlanmıştır.
Bu çalışmada bu kültürel mirasın aktarılmasında önemli bir araç olarak dijital fotogrametri ile coğrafi bilgi sistemlerinin (CBS) birlikte kullanılması ile Han bilgi sistemi (HANBİS) oluşturulmaya çalışılmıştır.
Türkiye üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde günümüze kadar gelebilen Selçuklu dönemine ait Han ve Kervansarayların sayısı, nerede oldukları, ulaşım olanakları ve koordinat bilgileri gibi bilgiler üretilmeye amaçlanmıştır.
Han bilgi sisteminin oluşturulmasındaki amaç kültürel mirasın korunması ile birlikte bu mirasın yaşatılması içindir. Bu kültürel mirasların fotogrametrik belgelenmesi ve bunların CBS ortamına entegre edilmesiyle birlikte kullanıcı olan kişilere güncelleştirme olanağı sağlayacağı için uygun bir veri tabanı şeklinde hazırlanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Han bilgi sistemi, han, kervansaray, coğrafi bilgi sistemi, dijital
fotogrametri,
iv
ÖZET
YÜKSEK LĐSANS TEZĐ
DENĐZLĐ KENT BĐLGĐ SĐSTEMĐ TASARIMI
VE FAYDA/MALĐYET ANALĐZĐ
Ünal ESER
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Doç. Dr. S. Savaş DURDURAN
2011, 128 Sayfa
Jüri
Doç. Dr. S. Savaş DURDURAN Doç. Dr. Tayfun ÇAY
Doç. Dr. Mehmet ÇETE
Kentsel alanlarda yerel yönetimler tarafından yürütülen teknik hizmetler açısından, mevcut yazılı belgelere ilave olarak güncel harita tabanlı konumsal bilgilere de hızlı bir şekilde erişim büyük önem taşımaktadır. Bu anlamda Kent Bilgi Sistemleri (KBS) teknolojisi kentsel yönetimler için etkin bir karar-destek aracıdır. KBS, yerel yönetimlerin ihtiyaç duyduğu, kent kapsamındaki her türlü grafik ve öznitelik bilgiyi organize eden ve yöneten konumsal tabanlı bir bilgi sistemidir.
Tez kapsamında Türkiye’de KBS (Kent Bilgi Sistemi) uygulayan Konya, Ankara, Đstanbul, Đzmir, Aydın, Antalya, Alanya, Bursa, Eskişehir, Trabzon ve Fatih Belediyeleri incelenmiş, bu şehirlerde KBS kurulmasının amaç, uygulama ve yararlarından bahsedilmiştir. Ayrıca, KBS (Kent Bilgi Sistemi) uygulayan Amerika, Kanada, Almanya, Avusturya, Hollanda, Fransa, Đsveç, Norveç, Đspanya, Yunanistan, Đngiltere, Hong Kong, Çin, Tayvan gibi ülkelerin KBS çalışmalarından da bahsedilmiştir.
Denizli Belediyesi’nin, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 11’inci maddesi uyarınca kendisine bağlanan belde ve köylerle nüfusu ve yüzölçümü artmıştır. Belediye sorumluluk sahasının büyümesi sebebiyle öncelikle bağlanan belde ve köylere ait numarataj bilgileri, imar planları, kadastral haritalar gibi verileri elde etme yönünde bir çalışma yapılmıştır. Bu elde edilen verilerin; veri standartlarının olmadığı gözlenmiştir. Toplanan verilerin ArcGIS 9.3 yazılımıyla kullanılabilir hale getirilmesinde Denizli Belediyesi Kent Bilgi Sistemi personeli aktif rol almıştır. Bunun sebebi; hem sistemin kurulduktan sonra güncelleme işlemlerini devam ettirebilmek, hem de sistemi firmalara bağımlı olmaktan kurtarmaktır.
Yapılan çalışmalarla KBS tasarımı yapılmış ve Fayda-Maliyet analizi sonuçları somut olarak çıkarılmıştır. Ayrıca, toplanan verilerin web üzerinden halka, intranet üzerinden de belediye personeline sunumu için Asp.NET platformunda C# dili kullanarak arayüz uygulamaları oluşturulmuştur. Anahtar Kelimeler: Kent Bilgi Sistemi, Yerel Yönetimler, Coğrafi Bilgi Sistemi, ArcGIS, Fayda-Maliyet Analizi
iv
ÖZET
YÜKSEK LĐSANS TEZĐ
KIRSAL KALKINMADA KADASTRAL ALTYAPININ ÖNEMĐ; TÜRKĐYE VE AVRUPA BĐRLĐĞĐ ÜYESĐ ÜLKELER ÖRNEĞĐNDE KONUNUN ANALĐZĐ
Necdet ŞAHĐNER
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd.Doç.Dr.Şaban ĐNAM
Yıl 2011, 83 Sayfa
Jüri Yrd.Doç.Dr. Şaban ĐNAM
Doç.Dr. Süleyman Savaş DURDURAN Yrd.Doç.Dr. Oğuz ÖZBEK
Günümüzde kırsal kalkınma politikaları entegre projeler çerçevesinde
gelişmektedir. Bu doğrultuda AB, kırsal kalkınma politikalarını 3 temel amaç
çerçevesinde şekillendirmekte olup, bu temel amaçlardan biri arazi yönetiminin
desteklenmesi hususudur. Bu amaç FIG’in 1995 yılında yayımladığı Kadastro
Raporu'ndaki kadastro tanımı ile paralellik göstermektedir.
Arazi yönetimi, söz konusu bu entegre projelerin ana bileşenini oluşturmaktadır.
Kırsal kalkınma politikalarını AB müktesebatı çerçevesinde şekillendiren Türkiye ile
birlikte, ekonomisi tarıma dayalı bütün ülkelerin, tarımdan arazi planlamaya kadar
yaşamın pek çok alanında en önemli konumsal eleman olan kadastro parseli
altyapılarını bu amaca hizmet edecek standarda getirmeleri, gelecekleri açısından önem
arz etmektedir.
Kadastro ve Kırsal Kalkınma olgularının Türkiye ve AB üyesi ülkelerdeki
gelişim süreci ve mevcut durumuna değinerek, günümüz kadastro ve kırsal kalkınma
anlayışı çerçevesinde, kırsal kalkınmada kadastral altyapının öneminin, ulusal ve uluslar
arası belgeler ile Türkiye ve AB üyesi ülkelerdeki kırsal kalkınma uygulama örnekleri
kapsamında ortaya konulması amaçlanmıştır.
v
Bu amaç doğrultusunda, günümüzde kadastro ve kırsal kalkınma denilince ne
anlaşıldığı, konuya ilişkin Türkiye ve AB üyesi ülkelerdeki gelişimin ve mevcut
durumun ne olduğu hususlarına değinilecek; kadastro ve kırsal kalkınma ilişkisi, ulusal
ve uluslar arası belgeler ve uygulamalar üzerinden analiz edilecektir.
Anahtar Kelimeler: Kırsal Kalkınma, Kadastro, Arazi Yönetimi, Avrupa
Konumsal Veri Altyapısı (INSPRE), Tarım Reformu Uygulama Projesi (ARIP), Arazi
Parseli Tanımlama Sistemi (LPIS)
iv
ÖZET
DOKTORA TEZİ
ORTA ÖLÇEK ARALIĞINDA BİNALARIN
KARTOGRAFİK GENELLEŞTİRMESİ
Serdar ASLAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Prof.Dr.İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
2011, 107 Sayfa
Jüri
Prof.Dr. Necla ULUĞTEKİN Prof.Dr. Cevat İNAL Prof.Dr. İ.Öztuğ BİLDİRİCİ Yrd.Doç.Dr. Aydın ÜSTÜN Yrd.Doç.Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
Ülkemizde 1:50 000 ve 1:100 000 ölçekli haritalar, 1:25 000 ölçekli sayısal verilerden kartografik genelleştirme ile üretilmektedir. Coğrafi veri/bilgi üreticileri için, harita üretim süresinin ve maliyetinin azaltılması son derece önemli olmaktadır. Dolayısıyla genelleştirme işlem adımlarının otomasyonu kaçınılmazdır. Bu tez çalışmasında, türetme topografik haritaların üretiminde önemli işlem adımlarından biri olan bina objelerinin genelleştirilmesi ve otomasyonu ele alınmıştır.
Bina objelerinin tipikleştirilmesi için Mesafe ve Açı Yöntemleri geliştirilmiştir. Geliştirilen bu yöntemler kırsal alanlardaki bina objelerinin tipikleştirilmesi için uygulanmıştır. Mesafe ve Açı yöntemlerinde; bina objeleri arasında türetme ölçekte olması gereken minimum mesafe de dikkate alınmaktadır. Aynı veri, Ağ temelli basitleştirme yöntemi ile de tipikleştirilmiş ve sonuçlar karşılaştırılmış, geliştirilen Mesafe ve Açı Yöntemlerine benzer olduğu görülmüştür. Ayrıca, bina objelerinin türetme ölçekte yol ağları ile işaretlerinin çakışma problemleri için bir öteleme algoritması da geliştirilmiştir.
Uygulama sonuçlarını daha iyi değerlendirebilmek için aynı veri, 5 uzman kartograf tarafından bilgisayar ortamında klasik yöntemle (elle) genelleştirilmiştir. Uygulama sonuçları klasik yöntem sonuçları ile karşılaştırıldığında, sonuçların oldukça iyi olduğu görülmüştür. Ayrıca, geliştirilen yöntemlerle yapılan tipikleştirme ve öteleme sonuçlarında; bina objelerinin aralarında olması gereken minimum mesafe kriterlerini daha iyi sağladığı görülmüştür. Geliştirilen yöntemlerin türetme topografik haritaların üretiminde ve otomasyon süreçlerinin oluşturulmasında doğrudan kullanılabileceği değerlendirilmektedir.
Anahtar Kelimeler: Bina genelleştirmesi, otomatik genelleştirme, öteleme, tipikleştirme, topografik harita üretimi.
iv
ÖZET
DOKTORA TEZİ
ARAZİ DÜZENLEMESİ ÇALIŞMALARINDA MEKANSAL KARAR DESTEK
SİSTEMLERİ KURULUMU VE UYGULAMASI
Mevlüt UYAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Doç. Dr. Tayfun ÇAY
2011, 176 Sayfa
Jüri
Doç. Dr. Tayfun ÇAY Prof. Dr. Ferruh YILDIZ
Doç. Dr. Bilgehan NAS Doç.Dr. Saffet ERDOĞAN
Doç. Dr. S. Savaş DURDURAN
Arazi düzenleme (toplulaştırma); parsellerin konumu, dağıtım kuralları, atama işlemleri gibi süreçleri kapsayan karmaşık bir çoklu kriter problemidir. Bu problemi çözmek için etkili bir çözüm prosedürü sağlayacak tekli bir cevap bulunmamaktadır. Yeniden dağıtım işlemi, çeşitli kriterlerin yerine getirilmesini ve bazı koşulların dikkate alınmasını gerektiren bir işlemdir. Elbette tüm koşulları cevaplamak mümkün değildir. Ayrıca arazi toplulaştırma işlemi birçok eşit ölçekte olmayan kriterlerin ve amaçların uyarlamasını gerektirir. Dağıtım işlemleri için bilgisayar desteği ülkemizde uygulama anlamında çok fazla dikkate alınmamıştır.
Bu çalışma kapsamında arazi düzenlemesi çalışmalarında kullanılmak üzere ilgili alandaki öncül verilerin kolaylıkla işlenebileceği, haritalı gösterimlerle desteklenen ve düzenleme sonrası yeni bloklara arazi sahiplerinin yeni parsellerinin tahsisinde çeşitli kriterleri dikkate alarak en uygun dağılımı verecek şekilde karar vericilere en üst düzeyde karar desteği sağlayacak Coğrafi Bilgi Sistemine (CBS) dayalı bir Mekansal Karar Destek Sistemi (MKDS) sistem tasarımı gerçekleştirilmiştir.
Arazi düzenlemesi çalışmalarında planlama ve karar vermeye yardımcı olmak üzere tasarladığımız AT_MKDS V 1.0 yazılımı, sistemin veritabanından elde ettiği bilgileri en uygun biçimde analiz ederek hem sürecin hızlanmasına hem de daha kolay karar vermeye yardımcı olabilecektir. Ayrıca etkin bir arayüz çalışması ile de bu sonuçların kullanıcıya en iyi görsel tasarımı sunması sağlanmıştır.
Sadece program kullanıcısına değil aynı zamanda planlayıcılara ve de işletme sahiplerine de erişebilen bir ekran dili kullanan tutarlı ve kullanıcı dostu bir karar destek sistemi yapısı oluşturulmuştur. Çok kriterli karar verme metotlarından biri olan ve seçim problemlerinde yoğun olarak kullanılan Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP) yöntemi tercih ağırlıklarını belirleyebilmek için, tasarlanan yazılıma entegre edilmiştir. Sistem, dağıtıma esas olarak çiftçi tercihlerini almaktadır.
Tasarlanan yazılım ile yapılan arazi toplulaştırma çalışması mülakat esaslı ve blok öncelik esaslı dağıtım sonuçları ile karşılaştırılmış ve daha iyi sonuçlar alınmıştır. Sonuçlar çiftçilere anket yoluyla sorulmuş; işletmelerin mülakat esaslı dağıtım modelinden % 66.1, blok öncelik esaslı dağıtım modelinden % 81.4, MKDS esaslı dağıtım modelinden ise % 89.9 oranında memnun olduğu görülmüştür. Ayrıca tasarlanan sistemin arazi toplulaştırma projeleri için pahalı ticari yazılımlara göre kullanıcılara daha ekonomik bir çözüm olacağı düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Analitik hiyerarşi süreci, arazi düzenlemesi, dağıtım, mekansal karar destek
sistemi.
vii
ÖZET
YÜKSEK LĠSANS
ORTOFOTO HARĠTA ÜRETĠMĠ VE COĞRAFĠ BĠLGĠ SĠSTEMĠNDE VERĠ
KAYNAĞI OLARAK KULLANIMININ ARAġTIRILMASI
Tülay TUFAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Yrd.Doç.Dr. Ali ERDĠ
2011, 128 Sayfa
Jüri
Yrd.Doç.Dr. Ali ERDĠ
Prof.Dr. Hükmü ORHAN
Doç.Dr.Süleyman SavaĢ DURDURAN
BiliĢim dünyasındaki baĢ döndürücü son geliĢmeler sayesinde artık yeryüzü küçülerek bir
bilgisayar ekranına sığmıĢ ve insanoğlu dünyayı kuĢbakıĢı olarak gözlemleyecek duruma gelmiĢtir.
Dünya üzerindeki karmaĢık yapıyı düzenlemek ve sosyal, ekonomik ve kültürel sorunları çözümlemek
konuma dayalı karar verme süreçlerinde destek olmak amacıyla Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) hızla bilgi
teknolojilerindeki yerini almıĢtır. Coğrafi Bilgi Sistemleri sayesinde dünya üzerindeki coğrafi verilerin
toplanması, saklanması, sorgulanması, analiz edilmesi, planlanması ve sorunlara çözüm bulunması çok
daha rahat bir Ģekilde gerçekleĢmektedir. Ancak bunu yapabilmesi için uygun konumsal veri kaynağına
ihtiyaç vardır.
Aynı zamanda havadan görüntü alım tekniklerinin ilerlemesiyle uydu ve hava fotoğraflarının
kullanılabilirliği artmıĢtır. Bu tezde yeryüzünün havadan görüntülenmesi ile üretilen ortofoto haritaların
Coğrafi Bilgi Sistemlerinde veri kaynağı olarak kullanılmasının araĢtırması yapılmıĢtır. Ayrıca ortofoto
harita üretimi yapan kurumlar incelenerek, durum değerlendirilmesi yapılmıĢ ve ortofoto harita
üretiminde Avrupa standartları incelenerek, standartlaĢmanın önemi belirtilmiĢtir.
Anahtar Kelimeler: Coğrafi Bilgi Sistemi, Ortofoto Harita, Ortofoto Web Servisi, Standartlar
HaritaMühendisliğiDoktora
ÖZET
DOKTORA TEZİ
İNTERNET TABANLI CBS’NİN
SİVİL VE ASKERİ AMAÇLI ACİL DURUM UYGULAMALARINDA
KULLANILMASINDA YENİ BİR YAKLAŞIM
İbrahim ARAS
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman : Prof.Dr.Ferruh YILDIZ
2009, 112 Sayfa
Jüri : Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
Prof.Dr. Ali BERKTAY
Yrd.Doç.Dr. Engin KOCAMAN
Bilgi çağının kaçınılmaz gereksinimlerinden olan bilginin toplanması, derlenmesi, analiz edilmesi ve sunulması fonksiyonları, günümüzde kendisine en çok yer bulan araştırma ve geliştirme konularıdır. Bilgisayar teknolojisinde meydana gelen gelişmeler, veri depolanması, veri düzenlenmesi, veri paylaşımı, verinin yeniden değerlendirilmesi ve veri analizi ile birlikte geçmişten geleceğe yönelik çok önemli ve ayrıntılı modelleme, araştırma ve analizler yapma imkânı yaratmıştır.
Coğrafi bilgi sistemlerinin bu avantajlarının yanında, artan verilerin tutarlılığı, tekrar edilmesi ve sunumu konularında sorunlar baş göstermiştir. Bu sorun, en etkili küresel iletişim aracı olan internet ve konumsal bilginin bütünleştirilmesiyle aşılmaya çalışılmaktadır.
Bu çalışma, günlük hayatımızın bir parçası haline gelen internet ile coğrafi bilgi sistemlerinin sunduğu avantajları birleştirmek suretiyle acil durum uygulamalarında istenilen sonucu en kısa sürede almayı ve gelişmeleri anlık olarak ve internet bağlantısı bulunan her yerden takip etmeyi sağladığından işlemlerde hız, doğruluk ve erken müdahale imkânı sağlamaktadır.
Bu çalışmada internet tabanlı CBS’ de kullanılan uluslararası standartlar incelenmiş, yapılan uygulamada arazinin temel karakteristik özellikleri derlenmiş ve bir arazi kesimine
yönelik geniş çaplı araştırma yapılmıştır. Arazi kesiminin eğimi, jeolojik yapısı, üzerinde bulunan bitki örtüsü, yerleşim yerleri ve su kaynakları gibi birçok farklı disiplinin ihtiyaç duyduğu veriler toplanarak ortak payda oluşturulmaya çalışılmıştır. Araştırma sonucu elde edilen bilgiler, çeşitli sorgulama ve analiz fonksiyonlarında kullanılarak geleceğe yönelik tahmin ve önleme faaliyetlerinde kullanılabileceği gibi, geleceğe yön verecek geçmişteki uygulama sonuçlarının görülmesi bakımından da önemlidir.
Uygulamada kullanılan coğrafi verilerin kullanım maksatlarına göre ayrışması yapılmıştır. Örnek olarak askeri bir harekât için düşünülen karayolları ve yol yapıları bilgilerinden aynı zamanda sivil kullanım maksadı ile de yararlanılabilir. Aynı şekilde Türkiye İstatistik Kurumunun yayınlamış olduğu bölgesel eğitim durumları, çalışma bölgesinde gerçekleştirilen ekonomik faaliyetler, bölgenin medeni hal durumu, il, yaş ve cinsiyet durumu, hane halkı büyüklüğü durumu ve özürlü durumu da çalışmada sorgulamalı ve grafiksel olarak yer almıştır.
Anahtar kelimeler: CBS, internet, internet tabanlı CBS, standartlar, arazi, arazi karakteristikleri, sunucu, istemci.
ÖZET
Doktora Tezi
ARAZİ DÜZENLEME ÇALIŞMALARINDA BULANIK MANTIK UYGULAMASI
Fatih İŞCAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY
2009, 157 Sayfa
Jüri: Yrd. Doç. Dr. Tayfun ÇAY (Danışman) Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
Prof.Dr. Novruz ALLAHVERDİ Prof.Dr. Cemal BIYIK Yrd. Doç. Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
Arazi düzenleme projelerinin en önemli adımlarından biri dağıtım
çalışmalarıdır. Türkiye’de arazi toplulaştırma projelerinde dağıtım işlemleri çiftçi
tercihlerine (mülakat) göre yapılmaktadır. Ayrıca, mülakata dayalı dağıtım modelinin
yanında birçok bilimsel araştırmalarda dağıtım işlemi için matematik modellere
dayalı optimizasyon çalışmaları da yapılmıştır. Ancak, dağıtım işlemi için kesin bir
matematiksel model bulunmadığı için çok farklı çözümler önerilmiştir.
Son zamanlarda, insan düşünce yapısını modelleyebilen ve matematiksel
modellerin oluşturulmasının imkânsız olduğu durumlarda kullanılabilen bulanık
mantık yöntemi, diğer mühendislik dallarında olduğu gibi harita mühendisliği
alanındaki problemlerin çözümünde de kullanılmaya başlanmıştır.
Bu çalışmada; bulanık mantık yönteminin, kesin bir matematiksel modeli
bulunmayan arazi düzenleme çalışmasının dağıtım aşamasında uygulanabilirliği
araştırılmıştır. Ayrıca, arazi dağıtımını işletmelere ait en büyük ve en büyük ikinci
parselleri dikkate alarak yapan blok öncelik esaslı dağıtım modelinin de sonuçları
elde edilmiştir. Bulanık mantık ve blok öncelik esaslı dağıtım modellerinden elde
edilen sonuçlar mülakat esaslı dağıtım modelinden elde edilen sonuçlarla
karşılaştırılmıştır. Ayrıca, çiftçilerle anket yapılarak 3 farklı dağıtım modelinden
hangisini tercih ettikleri ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Elde edilen dağıtım sonuçlarına göre; dağıtım sonrasında oluşan parsel ve hisse
sayısı, işletme başına düşen ortalama parsel sayısı ve ortalama parsel büyüklüğü
yönlerinden bulanık mantık esaslı dağıtım modeli diğer iki modele göre daha başarılı
sonuçlar verdiği tespit edilmiştir. İşletmelere verilen parsel sayısı yönünden
değerlendirildiğinde ise blok öncelik esaslı dağıtım modeli daha başarılı sonuçlar
verdiği tespit edilmiştir. Ancak, akrabaların birbiri ile olan ilişkileri yönünden
değerlendirildiğinde; mülakat esaslı dağıtım modeli, bulanık mantık ve blok öncelik
esaslı dağıtım modellerine göre daha başarılı sonuçlar vermiştir. Süre ve maliyet
yönünden değerlendirildiğinde ise blok öncelik ve bulanık mantık esaslı model,
mülakat esaslı dağıtım modeline göre daha az maliyetle ve daha kısa sürede
tamamlanabileceği tespit edilmiştir. Anket sonuçlarına göre, anket yapılan
işletmelerin % 80.5’i bulanık mantık esaslı dağıtımdan, % 64.1’i blok öncelik esaslı
dağıtımdan ve % 50’si mülakat esaslı dağıtımdan memnun oldukları tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Arazi düzenlemesi, dağıtım, işletme, mülakat, blok öncelik
esaslı dağıtım, bulanık mantık
i
ÖZET
Doktora Tezi
WEB TABANLI OTOMATĠK GPS VERĠ ĠġLEME SĠSTEMĠ TASARIMI
Süleyman Sırrı MARAġ
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. Ġsmail ġANLIOĞLU
2010, 142 sayfa
Jüri: Prof. Dr. Cevat ĠNAL
Prof. Dr. Novruz ALLAHVERDĠ
Doç. Dr. Ġ. Öztuğ BĠLDĠRĠCĠ
Doç. Dr. Bahadır AKTUĞ
Yrd. Doç. Dr. Ġsmail ġANLIOĞLU
GPS gözlem ve çözüm tekniklerinde yeni yaklaşım ve yöntemlerin geliştirilmesi ile
hassas sonradan hesaplama yöntemi kullanılarak nokta konum bileşenlerini elde
etmek birçok disiplin için önemli hale gelmiştir. Deprem mühendisliği, jeofizik ve
sismoloji çalışmaları, depremlerin önceden tahmini ve erken uyarı sistem tasarımları,
deformasyon ve plaka hareketlerinin izlenmesi, jeodezik noktaların hassas
konumlarının belirlenmesi gibi alanlarda GPS (Global Positioning System)
teknolojilerinin yoğun olarak kullanılması gerekmektedir. Son yıllarda küresel veya
ulusal alanda Sürekli Ölçen Referans İstasyonları (SÖRİ) ağlarının kurulması ve
gerçek zamanlı kinematik GPS ağı çözüm metodu ile birkaç cm duyarlı konum
belirleme pratik hale gelmiştir. Gerçek zamanlı kinematik GPS ağı yardımı ile
konum belirlemede cm mertebesinde alınacak sonuçlar bir çok alanda yeterli
olmaktadır. Ancak küresel veya ulusal alanda yapılacak yüksek duyarlık gerektiren
konum belirleme çalışmalarında gerçek zamanlı kinematik GPS ağı çözüm yöntemi
yeterli olmayacaktır. Kullanıcı hassas konum bileşenlerini elde etmek için referans
ağlarındaki istasyonların gözlem verisi ile kendi verisini güncel ve gelişmiş bilimsel
yazılımlarla sonradan hesaplamak zorundadır.
Bilimsel amaçlı yazılımlar için kullanıcının GPS ve yazılım konusunda bilgi ve
deneyimli olması gereklidir. Bu yazılımlar kullanılarak yapılacak değerlendirmelerde
değiştirilecek her bir parametre ya da kullanılacak yanlış stratejiler elde edilecek
sonuçlarda önemli farklılıklar meydana gelmesine neden olacaktır. Bununla beraber
farklı disiplinlerde çalışıp sadece hassas konum bileşenlerine ihtiyacı olan
araştırmacıların GPS ve/veya proses konusunda bilgisi de olmayabilir. Bu durumda
yapılacak hesaplamalarda ve oluşturulacak veri tabanlarında farklı datumların ve
koordinatların ortaya çıkması kaçınılmaz olacaktır. Küresel veya ulusal ağlardan
sorumlu merkez kurum tarafından gerçek zamanlı hesap hizmetinin kullanıcılara
sunulmasında yarar vardır.
ii
Yukarıda bahsedilen fayda ve gereklilikler düşünülerek küresel veya ulusal bazda
hassas post-proses ve analiz yapabilen web-tabanlı otomatik GPS veri işleme sistemi
oluşturulmuştur. Sistem geri planda (sunucuda) tanınmış bilimsel yazılımlardan
Gamit/GlobK‟yi kullanmaktadır. Sadece Linux komut ortamında çalışan yazılımın
web ortamında kullanıcıların hizmetine sunulabilmesi için Gamit/GlobK‟nin birçok
betiğinde değişiklik yapılmış, ilave birçok yazılım ve betikler gerçekleştirilip sistem
aktif hale getirilmiştir. Sonuç olarak web tabanlı otomatik GPS veri işleme sistemi,
kullanıcının internet üzerinden gönderdiği RINEX formatlı statik ölçü verisini,
sürekli çalışan referans istasyonları ile birlikte otomatik prosese tabi tutup, sonuç ve
analizleri kullanıcıya göndermektedir. Tez kapsamında hazırlanıp web-tabanlı olarak
çalışan sistemin diğer benzer sistemlerle sonuçları karşılaştırılmış proses süresi
ölçülmüştür.
Anahtar kelimeler: Sonradan hesaplama, Gerçek Zamanlı Kinematik GPS Ağı,
Sürekli Ölçen Referans İstasyonları
i
ÖZET
Doktora Tezi
NBC (NÜKLEER, BĐYOLOJĐK, KĐMYASAL) TEHDĐDĐNE TOPOĞRAFYANIN ETKĐLERĐNĐN ARAŞTIRILMASI VE OLUŞACAK RADYOAKTĐF YAYILIM ĐÇĐN BĐR
MEKÂNSAL KARAR DESTEK SĐSTEMĐ GELĐŞTĐRMESĐ.
Abdullah DEĞER
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman : Prof.Dr.Ferruh YILDIZ
2010, 83 Sayfa
Jüri: Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
Prof .Dr. Sıtkı KÜLÜR
Yrd.Doç.Dr. Engin KOCAMAN
Yrd.Doç.Dr. Murat YAKAR
Yrd.Doç.Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
Teknoloji iyi maksatlarla kullanılırsa insanlık için büyük bir nimet, kötü maksatlarla kullanılırsa kitleleri yok edebilecek büyük bir külfet olabilmektedir. Örneğin, patlayıcı maddeler yol yapımı için kullanılabileceği gibi terörist eylemlerde de kullanılmaktadır. Nükleer teknolojiler enerji maksatlı kullanılabildiği gibi, 2.Dünya Savaşında kitleleri yok eden, etkileri nesiller boyu süren bomba olarak da kullanılmıştır.
Bilimsel ya da teknolojik tehlikelerin panzehiri yine bilim ve teknolojidir. Bu çalışmada dünya üzerindeki tüm canlıları tehdit eden nükleer tehlikenin yayılımı modellenip, simüle (benzetim) edilmeye çalışılmış, böylece kriz masası yöneticilerine mekânsal bir karara destek sistemi oluşturulmaya çalışılmıştır.
Çalışma altı bölümden oluşmaktadır. Đlk bölümde konuya duyulan ihtiyaç ve tezin amacı vurgulanmaya çalışılmıştır. Đkinci bölümde yapılan kaynak araştırması, Üçüncü bölümde Nükleer, biyolojik, kimyasal silahların ve teknolojilerin özellikleri ile simülasyonun ne olduğu hakkında özet bilgi verilmiştir. Tez için hazırlanmış olan uygulama hakkında bilgi dördüncü bölümde sunulmuştur. Beşinci bölümde yapılan testler ve son bölümde uygulamanın sonuçlar paylaşılmıştır.
Anahtar kelimeler: KBRN, NBC, simülasyon, mekânsal karar destek sitemi,
i
ÖZET
Doktora Tezi
Yüksek Yapıların Farklı Sensörler İle Tam Ölçekli İzlenmesi ve Dinamik Parametrelerin Belirlenmesi
Cemal Özer YİĞİT
Selçuk Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Prof. Dr. Cevat İNAL
2010, 132 sayfa
Mühendislik yapıları beklenen hizmet ve yaşam süreleri boyunca maruz
kalacakları olası yükleri karşılayabilecek şekilde tasarlanır ve inşa edilirler. Kule,
gökdelen vb. yüksek yapıların tasarımında, az katlı yapıların aksine, yapıya dinamik
yük olarak etkiyen depremin yanı sıra, rüzgâr yüklerininde göz önüne alınması
gereklidir. Yüksek yapıların, deprem yüküne karşı dirençli olabilmesi yapının
olabildiğince hafif-ağırlıklı ve esnek olmasını, şiddetli rüzgârlara karşı yapının
dirençli olması ise yapının rijitliğinin olabildiğince yüksek olmasını gerektirmektedir
ve her iki yük değerine karşı dayanıklı bir yapının tasarlanması gereklidir. Yapıların
sismik ve rüzgâr gibi dinamik yükler karşısındaki davranışlarının farklı kabiliyetlere
sahip sensörlerle tam ölçekli izlenmesi, yapıların doğal frekansları, mod şekilleri ve
sönüm değerlerine ilişkin dinamik parametrelerin belirlenmesi, yapı sağlıklarının
ii
değerlendirilmesi, proje kabullerinin kontrol ve kalibrasyonu yanında, gelecek
projelere ışık tutan değerli bir veri ve bilgi alt yapısı oluştururlar.
Bu çalışmada, çok katlı betonarme yüksek bir mühendislik yapısının rüzgâr ve
sismik yükler karşısındaki dinamik tepkileri GPS ve eğim sensörü kullanılarak eş
zamanlı olarak izlenmiştir. Birbirinden farklı özelliklere sahip, 4 tanesi rüzgâr yükü
ve 1 tanesi sismik yük olmak üzere toplam 5 farklı veri setinin zaman ve frekans
analizleri, Hızlı Fourier Dönüşümü (HFD) ve bir dizi sinyal filtreleme teknikleri
kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Analizler sonucunda, yapının doğal frekanslarının
belirlenmesi ve her iki sensörün yapının dinamik davranışlarını yakalama
kabiliyetleri açısından katkıları, eksiklikleri, avantaj ve dezavantajları karşılaştırmalı
bir yaklaşımla ele alınmış ve tam ölçekli izleme projelerinde sensör entegrasyonuna
ilişkin önemli bulgular elde edilmiştir. Ayrıca yapının tam ölçekli izleme sonucu elde
edilen frekans değerleri ile analitik modelden elde edilen değerleri karşılaştırılarak
yapının analitik modelinin doğruluğu değerlendirilmiştir. Bu çalışma ile ayrıca
yapıya etkiyen rüzgâr ve sismik yük tiplerinin yapı üzerindeki dinamik cevaplarının
benzerlik ve farklılıkları değerlendirilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Yüksek yapıların tam ölçekli izlenmesi ve analizi,
Dinamik rüzgâr ve deprem yükü, GPS ve eğim sensörü, Sayısal filtreler
iv
ÖZET
DOKTORA TEZİ
YERSEL LAZER TARAYICI NOKTA BULUTLARININ FOTOGRAMETRİK VERİLERLE BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLMESİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA
Cihan ALTUNTAŞ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Prof. Dr. Ferruh YILDIZ
2011, 74 Sayfa
Jüri Prof. Dr. Ferruh YILDIZ
Prof.Dr.Şirzat KAHRAMANLI Prof.Dr.Sıtkı KÜLÜR
Prof.Dr.Hüseyin Gazi BAŞ Doç.Dr.İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
3B konum verisi ölçme ve modellemede kullanılan en son teknik lazer tarama yöntemidir ve obje modelleme, tarihi eserlerin belgelenmesi, kentsel ve mimari planlama, deformasyon ölçmeleri gibi pek çok mühendislik uygulamasında yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak 3B modelleme uygulamalarında lazer tarama verilerinin yanında fotogrametrik bilgilere de ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle lazer tarayıcılara yüksek çözünürlüklü kamera takılmakta ve birlikte kullanılmaktadır. Tarama alanının konum bilgileri lazer tarayıcı ile ölçülürken doku bilgileri de fotoğraf ile kaydedilmektedir. Kameralar lazer tarayıcılara bütünleşik olabileceği gibi sonradan da takılabilir. Yersel lazer tarama verilerinin işlenmesinde en önemli adım aynı cisim için farklı noktalardan bindirmeli olarak yapılan ve her birisi tarayıcı alet merkezli yerel bir koordinat sisteminde olan nokta bulutlarının ortak bir koordinat sisteminde birleştirilmesidir. Bu çalışmada Ilris 3D lazer tarayıcısı üzerine Nikon D80 kamera takılmış ve lazer tarayıcı nokta bulutları bu kameradan alınan fotoğraflarla birleştirilmiştir. Ayrıca lazer tarayıcı noktaları kameradan alınan fotoğraf yardımıyla renklendirilmiştir. Bunun için öncelikle oluşturulan test alanı yardımıyla lazer tarayıcı koordinat sisteminde kamera konum parametreleri 0.27 piksel karesel ortalama hata ile hesaplanmıştır. Uygulama kısmında tarayıcı üzerindeki kameradan alınan fotoğraflarla nokta bulutları farklı tekniklerle birleştirilmiş ve sonuçları diğer yöntemlerle karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak, fotoğraflarla nokta bulutlarının birleştirilmesi iteratif en yakın nokta ve 3B benzerlik dönüşümü yöntemlerine göre daha yüksek doğrulukla yapılabilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Yersel lazer tarayıcı, Fotogrametri, Sensör birleşimi, Nokta bulutu, 3B dönüşüm, Digital kamera
iv
ÖZET
DOKTORA TEZĠ
TARĠHĠ SÜRECĠNDE IRAK’TA MÜLKĠYET YAPISI VE KADASTRO
Nihad HASSAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Birinci DanıĢman: Yar.Doç.Dr. ġaban ĠNAM
Ġkinci DanıĢman: Prof.Dr. Cemal BIYIK
2011, 218 Sayfa
Jüri
Birinci DanıĢman: Yrd.Doç.Dr. ġaban ĠNAM
Ġkinci DanıĢman: Prof.Dr. Cemal BIYIK
Prof.Dr. M. Alaaddin YALÇINKAYA
Doç.Dr. Tayfun ÇAY
Doç.Dr. Hakan KARABÖRK
Uluslararası Haritacılar Birliği (FIG) tarafından 1998 yılında yayınlanan ve
geleceğin kadastrosunu tanımlayan Kadastro 2014 raporu, kadastroya, özellikle de
kadastral verilerin yönetimi anlayıĢına yeni bir vizyon getirmiĢtir. Bugün özellikle
geliĢmiĢ ülkelerde, bu vizyonun hayata geçirilmesi amacıyla çalıĢmalar
yürütülmektedir. Bu bağlamda Irak‘ta kadastro çalıĢmaları 1932 tarih ve 50 sayılı 'Arazi
Hukukunda Tesviye Kanunu' ile baĢlamıĢ; çeĢitli yıllarda mevzuatta yapılan
değiĢiklikler ile günümüze kadar gelinmiĢtir.
Bu çalıĢmadan amaç; Irak‘ta Çok Amaçlı Kadastroya olan ihtiyacı ortaya
koymak, Irak‘taki uygulamalarda karĢılaĢılan mülkiyete iliĢkin problemlerin çözümüne
yönelik olarak Kadastro 2014 raporu yaklaĢımını incelemek ve Kerkük örneği ile Irak
Cumhuriyetinde uygulanabilirliğinin teknik Ģartlarını ve veri altyapısını oluĢturmaktır.
Bu doğrultudan Türkiye‘de ve Dünyadaki bazı örnek çalıĢmalar da irdelenerek,
oluĢturulması muhtemel çok amaçlı kadastro hakkında araĢtırmalar yapılmıĢ Kerkük
için uygun olan yöntemler analiz edilmiĢtir. Konunun Irak Cumhuriyetinde yeni olması
nedeniyle mevcut sistemde kullanılan ve mevzuat içerisinde kalan çözüm yolları
araĢtırılmıĢtır.
Bu çalıĢma ile bir fikir, bir yol haritası ortaya konulmaya çalıĢılmıĢtır. Böylece
hem mevcut durumda atıl bulunan taĢınmazlar ekonomiye kazandırılacak, hem de
hukuki sıkıntılara çözüm yolları açılmıĢ olacaktır.
Belki ―Çok Amaçlı Kadastro‖ Irak‘ta hemen uygulanabilir değildir veya
ekonomik olarak maliyeti oldukça yüksek bir proje olabilir. Ancak zamanla kurumların
yavaĢ yavaĢ teknolojik imkanlardan da istifade ederek geliĢtirecekleri sistemler ile buna
geçiĢ sağlanacaktır.
Anahtar Kelimeler: Çok Amaçlı Kadastro, Mülkiyet, Tapu Sicili, Kadastro
iv
ÖZET
DOKTORA TEZİ
ORTA ÖLÇEK ARALIĞINDA BİNALARIN
KARTOGRAFİK GENELLEŞTİRMESİ
Serdar ASLAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Prof.Dr.İ.Öztuğ BİLDİRİCİ
2011, 107 Sayfa
Jüri
Prof.Dr. Necla ULUĞTEKİN Prof.Dr. Cevat İNAL Prof.Dr. İ.Öztuğ BİLDİRİCİ Yrd.Doç.Dr. Aydın ÜSTÜN Yrd.Doç.Dr. Taner ÜSTÜNTAŞ
Ülkemizde 1:50 000 ve 1:100 000 ölçekli haritalar, 1:25 000 ölçekli sayısal verilerden kartografik genelleştirme ile üretilmektedir. Coğrafi veri/bilgi üreticileri için, harita üretim süresinin ve maliyetinin azaltılması son derece önemli olmaktadır. Dolayısıyla genelleştirme işlem adımlarının otomasyonu kaçınılmazdır. Bu tez çalışmasında, türetme topografik haritaların üretiminde önemli işlem adımlarından biri olan bina objelerinin genelleştirilmesi ve otomasyonu ele alınmıştır.
Bina objelerinin tipikleştirilmesi için Mesafe ve Açı Yöntemleri geliştirilmiştir. Geliştirilen bu yöntemler kırsal alanlardaki bina objelerinin tipikleştirilmesi için uygulanmıştır. Mesafe ve Açı yöntemlerinde; bina objeleri arasında türetme ölçekte olması gereken minimum mesafe de dikkate alınmaktadır. Aynı veri, Ağ temelli basitleştirme yöntemi ile de tipikleştirilmiş ve sonuçlar karşılaştırılmış, geliştirilen Mesafe ve Açı Yöntemlerine benzer olduğu görülmüştür. Ayrıca, bina objelerinin türetme ölçekte yol ağları ile işaretlerinin çakışma problemleri için bir öteleme algoritması da geliştirilmiştir.
Uygulama sonuçlarını daha iyi değerlendirebilmek için aynı veri, 5 uzman kartograf tarafından bilgisayar ortamında klasik yöntemle (elle) genelleştirilmiştir. Uygulama sonuçları klasik yöntem sonuçları ile karşılaştırıldığında, sonuçların oldukça iyi olduğu görülmüştür. Ayrıca, geliştirilen yöntemlerle yapılan tipikleştirme ve öteleme sonuçlarında; bina objelerinin aralarında olması gereken minimum mesafe kriterlerini daha iyi sağladığı görülmüştür. Geliştirilen yöntemlerin türetme topografik haritaların üretiminde ve otomasyon süreçlerinin oluşturulmasında doğrudan kullanılabileceği değerlendirilmektedir.
Anahtar Kelimeler: Bina genelleştirmesi, otomatik genelleştirme, öteleme, tipikleştirme, topografik harita üretimi.
iv
ÖZET
DOKTORA TEZĠ
GPS DESTEKLĠ MOBĠL YERSEL FOTOGRAMETRĠ SĠSTEMĠ
Ġbrahim ASRĠ
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. ÖzĢen ÇORUMLUOĞLU
2011, 107 Sayfa
Jüri
Doç. Dr. Mustafa TÜRKER
Doç. Dr. Ġbrahim KALAYCI
Doç. Dr. S.SavaĢ DURDURAN
Yrd. Doç. Dr. ÖzĢen ÇORUMLUOĞLU
Yrd. Doç. Dr. Taner ÜSTÜNTAġ
GeliĢen algılayıcı sistemler ve hızla artan konumsal bilgi ihtiyacı karĢısında
harita yapım sistemlerinin de vizyonu sürekli değiĢmektedir. Buna paralel olarak
günümüz harita üretim sektörü için hareketli platformlar üzerinde birkaç farklı
algılayıcının bir araya geldiği doğrudan konum bilgisini üreten sistemler
geliĢtirilmektedir.
Bu sistemlerin en belirgin kombinasyonu ise GPS ve Fotogrametri tekniklerinin
birlikte kullanılmasıdır. Bunun yanında bu teknolojilerin pahalı algılayıcılardan
oluĢması araĢtırmacıları düĢük maliyetli sistem kullanımına yönetmektedir.
Bu tez çalıĢmasında pahalı sistemlere nazaran oldukça ucuz maliyetli konumu
belirlenecek noktanın yanına varmadan doğrudan konum bilgisi üretecek GPS Destekli
Mobil Yersel Fotogrametri Sistemi tasarlanmıĢ, oluĢturulmuĢ, testleri yapılmıĢ ve
görüntü eĢleme tekniği ile de desteklenmiĢtir.
Anahtar Kelimeler: Mobile Harita Yapımı, GPS, Fotogrametri, DüĢük
Maliyetli, Görüntü EĢleme, Sanal Kamera, Sanal Kontrol noktası
iv
ÖZET
DOKTORA TEZĠ
SIKIġTIRILMIġ RASTER GÖRÜNTÜLERĠN FOTOGRAMETRĠK
OTOMASYONDA KALĠTE VE DOĞRULUK ÜZERĠNDEKĠ ETKĠLERĠNĠN
ARAġTIRILMASI
Ekrem UÇAR
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
DanıĢman: Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
2011, 101 Sayfa
Jüri
Prof.Dr. Ferruh YILDIZ
Prof.Dr. F.Gönül TOZ
Doç.Dr. Hakan KARABÖRK
Doç.Dr. Murat YAKAR
Y.Doç.Dr. Engin KOCAMAN
Sıkıştırılmış veriler veri depolama ve iletimi aşamasında sıklıkla
kullanılmaktadır. Fazla sayıda görüntü kullanımını gerektiren fotogrametrik
çalışmalarda kullanılan sıkıştırılmış görüntülerin, çalışmada elde edilcek doğruluğu ve
görüntü kalitesini ne şekilde etkilediğinin belirlenmesi önem arzetmektedir. Bu
çalışmada sayısal hava kamerası ile 1:20.000 ve 1:65.000 ölçekli, analog hava kamerası
ile 1:26.000 ölçeğinde elde edimiş hava fotoğraflarının kullanılması ile fotogrametrik
blok oluşturulmuştur. Mevcut görüntüler, JPEG2000 ve MrSID görüntü formatlarına
10:1, 20:1, 40:1 ve 80:1 sıkıştırma oranları kullanılarak sıkıştırılmıştır. Her blok için
orijinal ve sıkıştırılmış görüntüler kullanılarak fotogrametrik triangülasyon işlemi
gerçekleştirilmiştir. Fotogrametrik triangülasyon sonrası oluşturulan stereo modeler
üzerinden belirlenen kontrol noktalarının üç boyutlu koordinat ölçmeleri
tamamlanmıştır. Radyometrik bozulma miktarlarının tespit edilebilmesi amacıyla
orijinal görüntüler ile sıkıştırılmış görüntüler arasındaki fark değerleri hesaplanmıştır.
Bu değerler kullanılarak karesel ortalama hata, ortalama hata ve pik sinyal gürültü oranı
değerleri elde edilmiştir. Genel olarak bakıldığında, aynı sıkıştırma oranında JPEG2000
görüntülerinin, MrSID görüntülerinden daha iyi geometrik ve radyometrik sonuçlar
sağladığı belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Görüntü Sıkıştırma, Kayıpsız ve Kayıplı Sıkıştırma
Teknikleri, Görüntü Sıkıştırmada Geometrik ve Radyometrik Doğruluk, JPEG2000 ve
MrSID.
OZET
DOKTORA TEZI
Global Yerpotansiyel Modellerinin Spektral YontemlerleDegerlendirilmesi ve Jeoit Belirleme Icin Yerel Olarak Iyilestirilmesi
R. Alpay ABBAK
Selcuk Universitesi Fen Bilimleri EnstitusuHarita Muhendisligi Anabilim Dalı
Danısman: Yrd. Doc. Dr. Aydın USTUN
2011, 88 sayfa
JuriYrd. Doc. Dr. Aydın USTUN
Prof. Dr. Cevat INALProf. Dr. I. Oztug BILDIRICI
Doc. Dr. M. Onur KARSLIOGLUDoc. Dr. Ugur DOGAN
Bilim ve teknigin gelismesiyle birlikte, farklı kurumlar tarafından her yıl onlarca globalyerpotansiyel modeli olusturulmaktadır. Yeryuvarının dıs cekim alanını temsil eden bu modellerglobal anlamda homojen olarak dagılmıs uydu ve yersel gravite olcmelerinin sentezi olarakkarsımıza cıkar. Bu calısmada soz konusu global yerpotansiyel modellerinin degerlendirilmesi veiyilestirilmesi icin gerekli islem adımları acıklanmıs ve bu bilgiler ısıgında bolgesel olcekte bir jeoitbelirleme calısması gerceklestirilmistir. Global yerpotansiyel modellerinin degerlendirilmesindedıs ve ic dogruluk olcutleri kullanılmıs, ozellikle model cozunurlugune baglı dogruluk arastırmasıyapılmıstır. Ic dogruluk analizinde son zamanlarda gundeme gelen spektral yontemlere (araclara)yer verilmistir. Karsılastırmalar sonucunda GRACE uydu misyonu verilerine dayanan modellerdaha iyi sonuclar verdigi ve karsılastırma icin secilen modeller arasında yerel jeoit belirleme icinen iyi referans modelin ITG-GRACE2010S oldugu degerlendirilmistir. Bunun devamında sınırlısayıda yersel gravite gozlemleri (22 km2’ye bir nokta) cozume katılarak bu model KTH (IsvecKraliyet Teknoloji Enstitusu) yaklasımı yardımıyla iyilestirilmistir. Iyilestirme sonucunda KonyaKapalı Havzası’nı kaplayan (37◦ ≤ ϕ ≤ 39◦ ve 31.5◦ ≤ λ ≤ 35.0◦) 68 000 km2’lik alanda 3′ × 3′
cozunurluklu gravimetrik bolgesel jeoit modeli KJ2011 elde edilmistir. Yeni model (KJ2011)GNSS/nivelman verileriyle hem mutlak hem de bagıl olarak degerlendirilmistir. KJ2011 modelininmutlak ve bagıl dogrulugu sırasıyla ±5.6 cm ve 1.7 ppm olarak hesaplanmıstır. Buna karsınTurkiye sınırlarında en iyi sonucları veren EGM2008 global kombine modeli ile yapılan analizlersonucunda EGM2008 modelinin proje sahasında mutlak ve bagıl dogrulugu sırasıyla ±7.8 cm ve1.8 ppm olarak belirlenmistir. Bu sonuclar global modellerin, yerel veriler yardımıyla iyilestirilecegive bu iyilesmenin her ne kadar yerel verilerin yeterli sıklık ve kapsamda olmamasına karsın anlamlıdegerlere ulasabilecegini gostermistir.
Anahtar kelimeler: Yerpotansiyel Modeli, Spektral Degerlendirme, Modifiye Edilmis
Stokes Fonksiyonu, Yerel Iyilestirme, KJ2011 Jeoit Modeli
ii
iv
ÖZET
DOKTORA TEZİ
ARAZİ DÜZENLEMESİ ÇALIŞMALARINDA MEKANSAL KARAR DESTEK
SİSTEMLERİ KURULUMU VE UYGULAMASI
Mevlüt UYAN
Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Harita Mühendisliği Anabilim Dalı
Danışman: Doç. Dr. Tayfun ÇAY
2011, 176 Sayfa
Jüri
Doç. Dr. Tayfun ÇAY Prof. Dr. Ferruh YILDIZ
Doç. Dr. Bilgehan NAS Doç.Dr. Saffet ERDOĞAN
Doç. Dr. S. Savaş DURDURAN
Arazi düzenleme (toplulaştırma); parsellerin konumu, dağıtım kuralları, atama işlemleri gibi süreçleri kapsayan karmaşık bir çoklu kriter problemidir. Bu problemi çözmek için etkili bir çözüm prosedürü sağlayacak tekli bir cevap bulunmamaktadır. Yeniden dağıtım işlemi, çeşitli kriterlerin yerine getirilmesini ve bazı koşulların dikkate alınmasını gerektiren bir işlemdir. Elbette tüm koşulları cevaplamak mümkün değildir. Ayrıca arazi toplulaştırma işlemi birçok eşit ölçekte olmayan kriterlerin ve amaçların uyarlamasını gerektirir. Dağıtım işlemleri için bilgisayar desteği ülkemizde uygulama anlamında çok fazla dikkate alınmamıştır.
Bu çalışma kapsamında arazi düzenlemesi çalışmalarında kullanılmak üzere ilgili alandaki öncül verilerin kolaylıkla işlenebileceği, haritalı gösterimlerle desteklenen ve düzenleme sonrası yeni bloklara arazi sahiplerinin yeni parsellerinin tahsisinde çeşitli kriterleri dikkate alarak en uygun dağılımı verecek şekilde karar vericilere en üst düzeyde karar desteği sağlayacak Coğrafi Bilgi Sistemine (CBS) dayalı bir Mekansal Karar Destek Sistemi (MKDS) sistem tasarımı gerçekleştirilmiştir.
Arazi düzenlemesi çalışmalarında planlama ve karar vermeye yardımcı olmak üzere tasarladığımız AT_MKDS V 1.0 yazılımı, sistemin veritabanından elde ettiği bilgileri en uygun biçimde analiz ederek hem sürecin hızlanmasına hem de daha kolay karar vermeye yardımcı olabilecektir. Ayrıca etkin bir arayüz çalışması ile de bu sonuçların kullanıcıya en iyi görsel tasarımı sunması sağlanmıştır.
Sadece program kullanıcısına değil aynı zamanda planlayıcılara ve de işletme sahiplerine de erişebilen bir ekran dili kullanan tutarlı ve kullanıcı dostu bir karar destek sistemi yapısı oluşturulmuştur. Çok kriterli karar verme metotlarından biri olan ve seçim problemlerinde yoğun olarak kullanılan Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP) yöntemi tercih ağırlıklarını belirleyebilmek için, tasarlanan yazılıma entegre edilmiştir. Sistem, dağıtıma esas olarak çiftçi tercihlerini almaktadır.
Tasarlanan yazılım ile yapılan arazi toplulaştırma çalışması mülakat esaslı ve blok öncelik esaslı dağıtım sonuçları ile karşılaştırılmış ve daha iyi sonuçlar alınmıştır. Sonuçlar çiftçilere anket yoluyla sorulmuş; işletmelerin mülakat esaslı dağıtım modelinden % 66.1, blok öncelik esaslı dağıtım modelinden % 81.4, MKDS esaslı dağıtım modelinden ise % 89.9 oranında memnun olduğu görülmüştür. Ayrıca tasarlanan sistemin arazi toplulaştırma projeleri için pahalı ticari yazılımlara göre kullanıcılara daha ekonomik bir çözüm olacağı düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Analitik hiyerarşi süreci, arazi düzenlemesi, dağıtım, mekansal karar destek
sistemi.