geÇmİŞten gelecege ahlak -...

17
. ® ?niversitesi No: 23 Islami Ilimler Fakültesi No: 01 . GELECEGE A. AHLAK Editör Doç. Dr. Ünal

Upload: others

Post on 03-Aug-2020

4 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

. ® ~artın ?niversitesi Yayınlan No: 23

Islami Ilimler Fakültesi Yayın No: 01 .

GEÇMİŞTEN GELECEGE A.

AHLAK

Editör Doç. Dr. Asif~ Ünal

Bartın-2015

Page 2: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

Ç).~.Q PAUL BLOOM VE EVRİMSEL BİR RASTLANTI OLARAK

AHLAK

Özet

Yrd. Doç. Dr. Osman Zahid çiFçr Arş. Gör. Nuri ÇİÇEK ..

Bu çalışmada Yale Üniversitesi'nde PsikoJoji_ profesörü olan ve kendisine ait psikoloji laboratuannda dinin ve ahlakın kaynağına dair deneysel çalışmalar yapan Paul Bloom'un ahlakın kaynağına dair göıüşleri ele alınacaktır. Çalışmayı farklı kılan taraf; Natüralist bir dünya görüşüne sahip olan Paul Bloom'un, Türkçe yazında hiç ele alınmamış olmasına rağmen, uluslar arası" bilim camiasında yaptığı deneyler ve ulaştığı sonuçlarla dikkatleri üzerine çekmiş olınası ve diğer natüralist görüş sahibi bilim adamlarından farklı tezler öne sürmesidir. Bloom'un ahlakın kaynağı ile ilgili göıüşü; ahlakın doğuştan geldiği yönündedir. O tezini bebekler ve çocuklar üzerinde yaptığı deneylerle ispat ettiğine inanmakta ve doğuştan gelen bu özelliği biyolojik adaptasyonun bir yan ürünü olarak görmektedir. Ahlfilcın evrimsel bir rastlantı olarak görülmesi, ülkemizde üzerinde çalışılan bir konu olınamasına rağmen, uluslar arası bilim camiasında çokça tartışılmakta ve bu fikrin fikir babalarından biri olarak da Paul Bloom görülmektedir.

Anahtar Kelimeler: Paul Bloom, Evrimci Ahlak, Evrimsel Rastlantı, Spandrel

Abstract

Paul Bloom who seapproach on thesource of morality will be discussed in this study is a psychology professor at Yale University and conducts experimental studies about the source of religion and morality in his own psychology laboratory. Thepart of the study that makes it different from others is that Paul Bloom having a naturalisticpoint of view has attracted much attentionin the intemational scientific community by means of his experiments and results and has put forward different arguments from other scientists

Aksaray Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi (Din Felsefesi), [email protected]. tr

•• Aksaray Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi (Felsefe), [email protected]

- 121 -

Page 3: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

having a naturalisticpoint of view although his approach has never been discussed in Turkish literature. Bloom's point of view regarding the source of morality is that morality is innate. He believes that his argument has been provedby his experiments on infants and children and he interprets that the innate feature is a by-product of biological adaptation. The idea of an evolutionary accident of morality has been substantially discussed in the intemational scientific community and Paul Bloom is seen as the one of founding fathers of this idea although it has not been studied yet in our country.

KeyWords:Paul Bloom, Evolution of Morality, Evolutionary Accident, Spandrel

Giriş

Ahlak kelimesinin kendisinden türetildiği Arapça "hulk11 (veya huluk) kelimesi ile İngilizcede ahlak karşılığında kullanılan "moral" kelimesinin türetildiği Latince "moralis" kelimelerinin anlamlan birbirine yakınlık gösterir. . Gerek Arapça hulk, gerekse Latince moralis kelimesinin her ikisi de "huy, karakter, hal ve hareket tarzı" gibi manalara gelir. 1 Ahlak bir toplumda insanların birbirleriyle olan ilişkilerini düzenlemek amacıyla geliştirilmiş olan kural, ilke ve değerler bütünü olarak da tanımlanabilir.2 '

Ahlak, bir kişinin, bir grubun, bir halkın, bir toplumsal sınıfın, bir ulusun, bir kültür çevresinin vb. belli bir tarihsel dönemde yaşamına giren ve eylemlerini yönlendiren inanç, değer, norm, buyruk, yasak ve tasanınlar topluluğu ve ağı olarak karşımıza çıkar. Bu bakımdan ahlak, her yanda yaşamımızın içindedir; o, tarihsel olarak kişisel ve grupsal / toplumsal düzeyde yaşanan bir şeydir, ona her tarihsel dönemde, her insan topluluğunda mutlaka rastlanz.3

Terim olarak ise, ahlfilcı.n üç farklı şe!<llde kullanıldığı gözükmektedir. Ahlak ile ya umum1 bir hayat tarzı; ya bir grup davranış kuralı; ya da sözünü etti~ hayat tarzı ile davranış kuralları üzerinde yapılan fikri bir araştırma. dile getirilir. Mesela Budist ahlfil<:ı veya Hıristiyan ahlakı derken birinci tarzda; meslek ahlfil<:ı veya iş ahlakı derken de ikinci tarzda _kullanılır. Üçüncü tarzda kullanıldığında ahlak, felsefenin bir kolunu yani ahlak felsefesini ifade eder.4

1 Kılıç, Recep, "Ahlakı Temellendirme Problemi'', Felsefe Dünyası Dergisi, Sayı 8, 1993,s. 67.

2 Cevizci, Ahmet, Felsefe Sözlüğü, Say Yayınlan, İstanbul, 2012, s. 16. 3 Özlem, Doğan, Etik, Notos Kitap Yayınevi, İstanbul; 2014, s. 22. 4 Kılıç, A.g.m., s. 68.

- 122 -

Page 4: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

Ahlak felsefesi, Yunanca ( ethos - töre, ahlak) tabirinden gelir. Ahlaki olanın özünü ve temellerini araştıran bilim ve insanların davranışları ile ilgili problemleri inceleyen felsefe dalı olarak tanımlanabilir.5 Ahlak felsefesinin temel amacı bireyi vesayet altına almayacak, aksine toplum içinde diğerleriyle birlikte yaşarken bireyin kendini nasıl kendi olarak gerçekleştirebileceğine ya da neyse o olarak varolabileceğine ilişkin yolları göstermektir.6

Ahlfilc felsefesi, felsefe tarihinde ortaya atılan ahlfilc anlayışlarını da ele almaktadır. Bu ahlak anlayışları kısaca şu şekilde sınıflandırılabilir: Ahlaklı olmayı mutlu olmakla eş değer gören mutluluk alıltıkı, Kant'ın savunuculuğunu yaptığı vazife alıltıkı, hiçbir genel ahlakın bize yapacağımızı söyleyemeyeceğini iddia eden varoluşçu ahltık anlayışı, toplumca ve dince belirlenmiş olan ahlaki değerleri değiştirmek isteyen ahltıkszzlık ahltıkı, başkaları için yaşamayı ahlfilc olarak kabul eden sosyolojik alı/tık, ahlakın kaynağını ruhi temayül ve bu temayüllere yön vereİı şuur olarak kabul eden psikolojik ahltık, insan davranışlarını bedenin bazı fonksiyonlarına bağlayarak açıklayan evrimci ahlfık7ve ahlakın din tarafından şekillendirildiğini iddia eden dinsel ahlô.k.

Çalışmamızın öznesi olan Paul Bloom, sayılan ahlfilc anlayışlarından evrimci ahlfilc anlayışına sahip olmasına rağmen diğer evrimcilerden farklı düşünmektedir. Bu çalışmada diğer ahlfilc anlayışlarına değinmeden, Paul Bloom'u etkileyen evrimci ahlak anlayışından kısaca bahsetmek;.söylemek istediklerimizi daha anlaşılır bale getirecektir.

Evrimci ahlak, insanin biyolojik evrimiyle ilgili açıklamaları ahlak teorisinin temeline oturtmaktadır. Sosyal Darvinizmin bir parçası olan bu teoriye göre ahlak duygusu ve ablfilci kurallar; doğal seleksiyonun, en uyumlu/güçlü/iyi olanın hayatta kalması ilkesine göre şekillenınektedir.8 Evrimci ahlak anlayışı, organik dünyada var olan ve doğal ayıklanmayla sonuçlanan acımasız savaşın insanı var ettiğini ve bu sürecin adil ve yasal olduğunun insanlar tarafından kabul edilmesi gerektiğini söylemektedir.9

Bu teori, evrim sürecinin insanlara iyi olma eğilimi aşıladığını

s Bolay, Süleyman Hayri. Felsefe Doktrinleri ve Terimleri Sözlüğü, Akçağ Yayınlan, Ankara, 2004, s. 23.

6 Pieper, Annemarie, Etiğe Giriş, ,çev. Veysel Atayman - Gönül Sezer, Ayrıntı Yayınlan, İstanbul, 1999, s. 21.

1 Erdem, Hüsaınetti.n, Ahlak felsefesi, Hüer yayınlan, Konya, 2009, s. 45-57. 8 Gündoğdu, Hakan, ''Evrimci Etiğin Sorunları ve AntonyFlew", Muhafazakar

Düşünce, Yıl 9, Sayı 36, 2013, s.17-18. 9 Changeux, Jean - Pierre,, Etiğin Doğal Temelleri, çev. Nermin Acar, Doruk

Yayınlan, Ankara, 2002, s. 35.

- 123 -

Page 5: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

öne sürmekte ve bu eğilimi ahlaki duygu olarak görmektedir. Ahlaki duygu, birey ve grupların doğal seleksiyonda sağ kalmalarını ve üremelerini artıracak koşullar oluşturan bir adaptasyondur. Bencil bireylerin varlığı insan topluluklarını zayıflatacağı ve yok edeceği için doğal seleksiyonda ayıklanmakta ve insanlar "iyi olmaya" evrilmektedir. Bu nedenle ahlaklı olmayı doğaüstü güçlere bağlamaya, vahiy yoluyla ortaya çıktığını söylemeye veya saf akılla keşfedilebileceğini savunmaya gerek yoktur. 10

1. Paul Bloom

Paul Bloom, Yahudi bir ailede, 1963 yılında Kanada'nın Montreal şehrinde doğmuştur. Lisans eğitimini McGill üniversitesinde tamamlamış, doktorasını MIT' de yapmıştır. Yale Üniversitesi Psikoloji kürsüsünde profesör olan Bloom, ahlakın ve dinin kaynağına yönelik çalışmalarıyla tanınmaktadır. Özellikle eşi Karen Wynn'ınlaboratuarlarında yaptığı deneysel çalışmalar, ahlakın kaynağına yönelik iddialarının temelini oluşturmaktadır. Yale Üniversitesi'nde oluşturmuş ·olduğu ekol, kendi.si gibi, ahlakın kaynağına yönelik çalışmalar ve deneyler yapmaya devam etmektedir. Çalışmaları dünyanın en saygın bilimsel dergilerinden olan Nature ve Science'da yayınlanan Bloom, aynı zamanda New York Ti.ıiıes ve AtlanticM9,nthly gibi popüler medya organlarında da yayın yapmaktadır. Felsefe ve Psikoloji Derneği'nin eski başkanı, Behavioraland Brain Sciences d~rgisinin editörü olan Bloom'un kitapları; "How ChildrenLearntheMe~gs of Words", "Descartes' Baby: How theScience of Child DevelopmentExplains WhatMakes us Human", "JustBabies: Theürgins of GoodandEvil" ve "How PleasureWorks"dür. Bloom neredeyse bütün çalışmalarında; sanatın; dinin ve ahlakın üzerinde özel olarak durup, yetişkinlerin ve çocukların fiziksel ve sosyal dünyayı nasıl anlamlandırdıklarını anlamaya odaklanmıştır. Dünyayı natüralist bakış açısıyla ele alanBloom'a, yaptığı deney ve araştırmalar birçok ödül kazandırmıştır.11Bloom'un "How Pleasure Works" adlı eseri "Hazzın Bilimi" olarak Alfa Yayınlan tarafından tercüme edilmiştir. Dilimize çevrilmiş başka herhangi bir çalışması yoktur.

10 Aksun, Türker, "Seküler Hümanizm ve Etik Anlayışı", Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe Anabilim Dalı YayınlanmainıŞ Yüksek Lisans Tezi, An.kara, 2012, s; 63.

11 www.acikders.org.tr/course/view.php?id=l20; (Erişim =İ'arihi 10.o3.2015) oyc.yale.edu/psychology/psycl 10; (Erişim Tarihi 10.03.2015) pantheon.yale.edu/-pb85/Paul_Bloom.html; (Erişim Tarihi 10.03.2015) en.wikipedia.org/wik:i/Paul_Bloom _(psychologist) (Erişİıİı Tarihi 10.03.2015)

-124 -

Page 6: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

2. Paul Bloom'un Ahlak Anlayışı

Paul Bloom, Piaget, Freud, Kohlberg gibi gelişim psikolojinin babası sayılabilecek kişilerin iddia ettikleri gibi bebeklerin ahlaka ilişkin hiçbir ön bilgileri olmadan dünyaya geldikleri, "amoral hayvanlar" oldukları görüşüne katılmadığını söyleyerek, bu durumu bebekler üzerinde yapılan deneylerle yanlışladığını iddia etmektedir. Kendisi evrimci bir bakış açısına sahip olmasına rağmen ahlakın evrimiyle ilgili olarak evrimci ahlak anlayışından farklı görüşlere sahip olan Bloom, evrimci ahlakı savunanların aksine, ahlakın evrim ve kültürün etkisiyle oluştuğunu söylemekte~. Ahlaki gelişim ne sadece evrime ne de sadece kültüre bağlanabilir. İnsanda ahlaki davranma altyapısı mevcuttur, kültür var olan bu potansiyeli şekillendirmektedir. Bebekler üzerinde yapılan deneyler göstermektedir ki bebekler diğer hayvanlar gibi bomboş bir zihinle dünyaya gelmemektedir. Onlarda doğuştan temel ahlaki düşünce, ahlaki yargı ve ahlaki duygu bulunmaktadır. İyi ve kötü yargısı insanın iliklerine işlenmiş durumdadır. Ancak bu ailenin ahlak gelişiminde etkisi olmadığı anlamına gelmez. Ahlakın gelişiminde sosyalleşme de büyük önem taşımaktadır. Modem psikolojide var olan, ahlakın aile içerisinde oluştuğu fikri ise bu durumda yanlış olmaktadır. Bloom'a göre, ahlak potansiyel bir güç olmasaydı, ailenin ahlak evrimine yönelik yapacağı çok bir şey yoktur. 12

Bloom, modem psikolojinin düştüğü bu hatanın nedenini, bebekler üzerinde çalışma yapma olasılığının yok sayılmasına

bağlamaktadır. Bebekler· üzerinde deney yapmak gerçekten de zordur. Onlar fareler gibi labirentekonulamazlar veya kuşlar gibi bir yeri gagalamaları onlardan beklenemez. Ancak 1980'lerin başında bilim adamları bebekler üzerinde de araştırma yapılabileceğini keşfettiler. Bebeklerin iç dünyalarında olan şeyler, gözleri aracılığıyla dışarıya yansımaktaydı. Onlar, şaşırdıkları zaman veya bir şeyi ilginç buldukları zaman uzun uzun bakmaktaydılar. 13 Bu keşif, bilim adamlarına onların iç dünyalarına ulaşma fırsatı verdi. Bebeklerin hangi durumlara şaşırdığını tespit ederek onlar üzerinde de deney

12 Bloom, Paul, "Tbe Moral Life ofBabies", The New York Times Magazine, 5 May 201 O. Erişim: http://www.nytimes.com/20 l 0/05/09/magazine/09babies-t.html(Erişiın Tarihi 18.03.2015)

13 Spelke, E. S.,&Cortelyou, A.·, "Perceptual aspects of social knowing: Looking and listening in infancy''. In M. E. Lamb& L. R. Sherrod (Eds.), bıfa11tsocialcog11itio11: Empiricala11dtheoreticalco11siderations. Hillsdale, NJ: Erlbaum, 1981. · Erişim:

http://www.wjb.barvard.edu/-lds/pdfs/perceptual%20aspects%20of%20social%2 Oknowing%20looking%20and%20listening%20in%20infancy.pdf(Erişim Tarihi 03.04.2015)

- 125 -

Page 7: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

yapılabilirdi. 14

Bu yöntemle yapılan deneyler, yıllarca modem psikoloji adına okutulan birçok şeyin yanlış olduğunu ortaya çıkardı. Çünkü bilinenin aksine bebekler, doğa yasaları ve fizik kuralları ile ilgili birçok ön bilgiye sahip olarak dünyaya gelmekteydi. Psikologlar, özellikle de Elizabeth Spelke,yaphğı deneylerde bebeklere havada kendi kendine asılı duran nesneler gösterdiğinde veya masanın üstünde duran nesnenin masa çekildiği halde düşmediğini gösterdiğinde bebekler oldukça şaşırmışlardır. Onlar doğuştan yer çekimi kanununu bilmekte ve nesnelerin düşmesini beklemektedirler.15

Bir başka çalışmada beş aylık bebeklerin basit matematik işlemlerden de haberdar olduğu ortaya çıktı. Bu deneyde, bebeklere bir kukla gösterilip perdenin arkasına saklanmış, daha sonra bir kukla daha gösterilip o da aynı perdenin arkasına saklanmışhr. Perde açıldığında bir veya üç kukla görmek bebekleri şaşırtmışhr. Bebekler iki kukla beklemektedir.16

.

Yine psikologlar; bebekleı:in .insanların zihninden geçenlerle ilgili de fikir sahibi olup olmadıklarını anlamak için '·de aynı yöntemi kullandılar ve başarılı oldular. Cansız nesnelerle insanları birbirinden ayıran bebekler, in.sanlardan kendilerine katılmalarını ·bekl<:!mekte, kahlmadıkları takdirde canlan sıkılmaktadır. Hareketli bir cansız obje sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan insan, onlarla ilgilenmediği zamanda caı::ı.ları sıkılmaktadır. 17Y eni araşhrmal.ar, bebeklerin gerçek bir zihinsel yaşam anlayışına sahip

14 Blooın, Paul, "The Moral Life of Babies'', The New Yoı;k Times Magazine, 5 May 2010. Erişim: http://www.nytimes.coni/2010/05/09/magazine/09babies­t.html (Erişim..Tarihi 18.03.20i5)

15 Speıke, E. S.,Bom, W. S., &Chu, F., "Perception ofmoving, sound ing objects by four-month-old infants", Perceptioıı, 12, 719-732, 1983. Erişim:

· http://www.wjh.harvard.edu/-lds/pdfs/perception%20of%ı20moving, %20soundin g%20objects%20by%20four°/o20month%20old%20infants.pdf (Erişim Tarihi 03.04.2015) Kellman, P. J.,Spelke, E. S., &Short, K., "Infant perception of object unity from translator motion in depth and vertical translation'', Clıild Develop111e11t, 57, 72-86, 1986. Erişim: - · http://www.wjh.harvard.edu/-lds/pdfs/Infant%20perception%20of%20object%20 unity%20from%20translatory%20motion%20in%20depth%20and%20vertical%2 Otranslation.pdf (Erişim Tarihi 05.04.2015) Elizabeth Spelke'in konuyla ilgili diğer çalışmalan için bakınız: http://www.wjh.harvard.edu/-lds/index.html?spelke.html(Erişim Tarihi 15.03.2015) -

16 Wynn, Karen, "Addition And Subtraction By Human İnfants", Natııre 358, 749 -750 (27 August 1992); Doi:l0.1038/358749a0

17 Bloom, Paul, "The Moral Life of Babies", The New York Times Magazine, 5 May 20 l O. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.html (Erişim Tarihi 18.03.2015)

- 126 -

Page 8: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

olduklarını göstermiştir. Onlar cansız nesnelerden itme çekmeye bağlı hareket beklerlerken, insanlardan arzu ve isteklerine göre rasyonel hareketler beklemektedirler. Yapılan araştırmalar, onlann bir nesnenin konumu değişse bile aynı nesneyi aradıkları sonucunu ortaya koymuştur. 18

Bloom, kendisi gibi bilişsel psikologlann yeni ilgi alanının bebeklerin ve küçük çocuklann bilişsel kapasiteleri ile ilgili araştırma yapmak olduğunu vurguladıktan sonra, bebeklerde var olan fiziksel ve doğa yasalarına yönelik ön bilginin, ahlak yasaları için de geçerli olup olmadığım araştırmanın gerekliliğinden bahsetmektedir. Fizik yasaları değişmez ahlfilc yasaları her kişiye· ·ve topluma göre değişebilmektedir. Evrensel ablak yasaları tartışmalı bir konudur ve ahlakın evrenselliğini kanıtlayacak bir delil de yoktur. Buna rağmen bebeklerde ahlak yasalarına yönelik bir bilinç mevcutmudur?19Bu soruya Bloom olumlu cevap vermekte ve ekip arkadaşlarıyla beraber yaptığı deneyleri buna delil olarak göstermektedir.

a. Bebeklerde Ahlak Deneyleri

Bloom ve ekip arkadaşları, bebeklerde ahlaki tutumlann varlığının olup olmadığını ölçmek için Yale Üniversitesi Psikoloji Bölümünde bebek laboratuan kurmuşlardır. Burada ebeveynlerin izinleri alınarak ve onlann yardımları talep edilerekbebekler üzerinde çalışmalar yapılmaktadır. 20

Bebeklerin ahlak hakkında ne düşündükleri ile ilgili ilk araştırma Bloom'undaaralarında bulunduğu bir grup psikolog tarafından bahsedilen laboratuarda yapılmıştır. Bu araştırmada yardım ve engelleme hususunda bebeklerin ne düşündüğünü belirlemeye odaklanılmış,bebeklere geometrik şekillerin bir topa yardım ettiklerini ve onu engellediklerini gösteren bir animasyon izlettirilmiştir. Tepeye çıkmaya çalışan bir top ve bu topun çıkmasına yardımcı olmaya çalışan bir karenin olduğu düzenek ile tepeye çıkmaya çalışan topu engelleyen bir üçgenin bulunduğu bir düzeneği içermekte olan animasyonu bebekler izledikten sonra; bebeklere başka bir animasyonda topun kendisini destekleyen kare ile kendisini engelleyen üçgeri arasında seçim yaptığı ve birisinin yanına doğru gittiği bir animasyon daha izlettirilmiştir. 9-12 aylık bebeklerin, topun kendisini engelleyen üçgenin yanına gitmesini şaşkınlıkla

18 Onisbi, K. H.,Baillargeon, R., &Leslie, A. M. (2007). 15-month-old infants detect violations in pretend scenarios. Acta Psycbologica, 124(1), 106-128.

19 Bloom, Paul, "Tbe Moral Life of Babies", Tbe New York Times Magazine, 5 May 2010. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.htrnl (Erişim Tarihi 18.03.2015)

ıo http://www.yale.edu/infantlab/Welcome.htrnl(Erişim Tarihi 22.03.2015)

- 127 -

Page 9: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

karşıladıkları görülmüştür. Onlar, topun kendisini engelleyen üçgenin değil, kendisine yardım eden karenin yanına gitmesini beklemekte; tersi olunca şaşkınlık belirtileri göstermektedir.21 Bu deney, bebeklerin sosyal etkileşimler üzerine tahminlerini anlamak için tasarlanmış olup, onların ahlak kapasitelerini ölçmemektedir. Ancak bize ahlaki kapasite ile ilgili de bilgi vermektedir. Bu deneyin ahlaki kapasite ile ilgili verdiği bilgi, bebeklerin bir şeyin iyi diğer şeyin kötü olduğunu kavrayabiliyor olmalarıdır. 22

Aynı laboratuarda, yine Bloom ve arkadaşları tarafından yapılan bir başka deneyde animasyon bir film değil, üç boyutlu bir kukla gösterisi kullanılarak yukarıdaki deneyin aynısı telcrarlanmış veçocukların topun yukarıya çıkmasına yardım eden kareye mi yoksa üçgene mi yönleneceği tespit edilmiştir. Çocukların neredeyse tamamının yardımsever kareyi almaya yöneldiği görülmüştür.Bebeklerin bu tercihlerinin ne kadar bilinçli olduğunu ölçmek için, aynı deneyenötr bir karakter ilave edilmiş,bebeklerden nötr karakterle yardım eden ye engelleyen arasında tercih yapmaları istenmiştir. Bebekler, yardım eden ile nötr kalan arasında tercih yaparlarken yardım edeni; engelleyen ile nötr kalan arasında tercih yaparlarken ise nötr kalam seçmişlerdir.Bu araştırmalar, bebeklerin her zaman iyi karakteri seçtiğini kötüden ise kaçtığını göste~ektedir. Onlar -yardım edeni ıyı, engelleyeni ise kötü olarak görmektedirler.Bebeklerin bu tercihleri daha büyük çocuklar tarafından da teyit edilmiş, onlar da aynı tercihlerde bulunmuşlardır.23

Bir başka çalışmada ise; bebeklere bir kuttiyu açmaya çalışan bir kukla ile ona kutuyu açmasında yardım eden ve kutuyu açmasıİıı engelleyen kuklalar gösterilııiiştir. Bebeklerin kutuyu açmaya yardım eden kuklayı j~rcih ettikleri, kutunun açılmasını engelleyen kukladan ise ka.çindıkları görülmüştür.Yine başka bir çalışmada ise top oynayan iki kukladan birisinin topu alıp kaçtığı bir gösteri izlettirilmiş ve bebekler topu alıp kaçan. kuklaları tercih etmemişlerdir. Bu da bebeklerin iyi ve kötü davranış arasındaki farkı bildiklerinin bir göstergesidir.24

21 Kuhlmeier, V.,Wynn, K., & Bloom, P. (2003). Attribution of dispositional states by 12-month-old infants. Psychological Science, 14, 402-408.

22 Bloom, Paul, "The Moral Life of Babies", The New York Times Magazine, 5 May 2010. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/rnagazine/09babies-t.html (Erişim Tarihi 18.03.2015) .

23 Bloom, Paul, "The Moral Life ofBabies'', The New.York Times Magazine, 5 May 201 O. Erişim: http://www.nytimes.com/20 l 0/05/09/magazine/09babies-t.html (Erişim Tarihi 18.03.2015)

24 Hamlin, J.,Wynn, K., &Bloom, P. (2007). Social eviı.luation by preverbal infants. Nature, 450, 557-559.

- 128 -

Page 10: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

İyi ve kötü olarak belirledikleri karakterlere karşı bebeklerin tutumlarının nasıl olacağını tespit edebilmek içinonlara; iyileri ödüllendirebilecekleri, kötüleri ise cezalandırabilecekleri bir deney düzeneği hazırlanmış ve deneyin sonunda 21 aylık bebeklerin iyi gördükleri karakterleri ödüllendirdikleri, kötü gördüklerini ise cezalandırdıkları sonucuna ulaşılmıştır. Bebeklerin adalet dağıtırken nasıl davrandığı şu şekilde anlaşılmıştır: Bebeklere kutuyu açmaya çalışan bir kuklayı engelleyen başka bir kukla gösterilmiş,daha sonra engelleyen kukla kutu açmaya çalışırken ona yardım eden ve onu engelleyen iki kukla gösterilmiştir. Bebekler burada kötü davranışta bulunan kuklanın da kötü davranış görmesini · isteyerek, engelleyen kuklanın kutuyu açmasını engelleyen kuklayı tercih ettikleri görülmüştür.25

Bloom'a göre bu araştırmalar, bebeklerinde bir ahlak anlayışının olduğunu göstermektedir. Onlar iyiyi ve .kötüyü ayıracak donanıma sahip olarak dünyaya gelmektedirlerve adalet duygulan vardır.

Yetişkinler kadar onlarda ahlaki duygulara sahiptirler. 26

Peki, bebekler dünyaya gelirken sadece iyi özellikleri mi yanlarında getirmektedirler? Yoksa kötü özellikler de doğuş~ insanla beraber var olmakta mıdır? Bloom, bu soruların da cevabını aramakta ve deneyleri görüşlerini desteklemek için kullanmaktadır. O, yaptıkları deneyler neticesinde kötü özelliklerin de doğuştan insanla beraber geldiğini bulduklarını iddia etmektedir.

3 aylık, 11 aylık ve 12 aylık bebeklerde yapılan araştırmalar göstermektedir ki bebeklerde bile ön yargılar vardır ve bunlar kötü davranışlara kapı açmaktadır. 3 aylık bebekler kendi ten renklerine yakın olanları, 11 aylık bebeklerkendileriyle aynı yemeği tercih edenleri, 12 aylık bebekler ise kendileriyle aynı dili konuşanları tercih etmektedirler. Daha ilginç olan ise kendileri gibi olanları kayırmakta, onlar söz konusu olduğunda adalet anlayışlarını değiştirmekte, kendi grupları lehine davranmaktadırlar. 27

Bloom'a göre, tam bir ahlakın göstergesi tarafsızlıktır. Her şeye, her durumda tarafsız olmaktır. Ben istediğim için böyle cevabı, adaleti göstermez. Yapılandeneylerin ilk kısımlan bunu bize vermektedir.

25 Hamlin, J. K.,Wynn K., Bloom, P., &Mahajan, N., (2011). How infants and toddlers react to a.ntisocial others. PROCEEDINGS OF THE NATIONAL ACADEMY OF SCIENCES OF-THE UNITED. 108, 19931 - 19936.

26 Bloom, Paul, "The Moral Life of Babies", The New York Times Magazine, 5 May 2010. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.html (Erişim Tarihi '18.03.2015)

27 Bloom, Paul, "The Moral Life ofBabies", The New Yoı:k Times Magazine, 5 May 2010. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies-tbt:ml (Erişim Tarihi 18.03.2015)

- 129 -

Page 11: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

Adalet duygusu bebeklerde vardır ve bu duygu dinlerin tarif ettiğiyle uyumludur. Ancak insanlar doğuştan kötü özellikleri de beraberlerinde getirmektedirler. Onun için aslında ahlakın kültürden etkilenen de bir tarafı vardır. Ahlak nasıl oluşur sorusunun cevabı, "rasyonel içgüdüler" ve "kültürel öğelerle" şeklinde cevaplanabilir. Onun iç4ı tanrısal bir müdahale aramanın gereği yoktur. İnsanlarda iyi ve kötü potansiyel olarak vard.ırve kültür bunun şekillenmesinde önemlidir. İnsanda var olan iyi kötü potansiyeli ise evrimsel bir rastlantı sonucu ortaya çıkmıştır.28

b. Evrimsel Bir Rastlantı Olarak Ahlak

Bloom, ahlak anlayışını ortaya koyarken ahlaki duyguların evrenselliğine vurgu yaparak, bu duyguların sadece kültürün etkisiyle ortaya çıkamayacağını söylemektedir. Ona göre insanlar her yerde doğru ve yanlış duygusuna sahiptir. Zulüm eylemleri ile masum hatalar arasında aynın yapmayan; adalet, sadakat, nezaket gibi kavramlara yer vermeyen; .insanların iyiler ve kötüler olarak kategorize edilmediği bir toplum bulamazsınız. Bu noktada evrimsel evrenseller mantıklıdır. Doğal seleksiyon insanları, hayatta kalmak ve refah içinde yaşamak için, çevrelerine karşı duyarlı ve nazik ,olmaya zorlamıştır. Diğer insanlarla birlikte yaşarken onları kategorize etmek, yaşam için gereklidir. Tüm bunlar temel ahlaki ilkele~doğuştan geldiğiniortaya koymaktadır. Aynca . bilim insanları, şefkat dürtülerinin ve duygularının çok erken yaşta oluştuğunu ortaya koymuşlardır. Bunlar tam olarak ahlaki ilkeler olmasa da onlara kapı açmaktadır. Buna bir örnek olarak başkalarının acılarından acı

hissetme duygusunu verebiliriz. "İnsanlar ve Hayvanlarda Duyguların İfadesi" adlı kitabında Darvin'in, ·.anlattığı örnek tam da bunu ifade etmektedir. Darvin'in oğlu henüz 6 aylıkken hemşiresi tarafından kandırılmıştır. Hemşire her zamankinden farklı olarak yüzüne acıklı bir ifade yerleştirince Darvin'inoğlu da ağlamaklı olmuş, depresif davranışlar sergilemiştir. Bu tepkide evrimin izleri görünmektedir. Bir fareye eziyet etmek istenildiğinde diğer farelerin sesi dinletilir. Bebeklerde öyledir. Onlara kasetten ağlayan bebek sesleri dinletildiğinde ağladıkları görülmüştür. Hatta yeterli fiziksel özelliklere sahip olduklarında bebeklerin ağlayan diğer bebekleri teselli etmek için okşadıkları veya ellerine bir şeyler verdikleri gözlenmiştir. Bu primatlarda da ayru şekildedir. Saldırıya uğrayan bir primat,diğerleri tarafından teselli edilme~e ve yaralan tımar

28 Bloom, Paul, "'Ibe Moral Life ofBabies", The New York Times Magazine, 5 May 201 O. Erişim: http:/ /www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies-thtml (Erişim Tarihi 18.03.2015)

- 130-

Page 12: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

edilmektedir.29

Bebekler bu il.kel ahlaki tavırları bilerek sergilemiyor olabilirler. Ancak bu davranışlar acıkınca ağlamak, idrar torbası dolunca boşaltmayı istemek gibi ahlfilda ilgisi olmayan davranışlardan

farklıdır. Başkasının acısllll hissedebilmek bu davranışlara örnektir. Bunlardan tam bir ah.lak yasası çıkar denemese de empati gıbi duygular olmadan da ahlfilci ilkelerin oluşturulamayacağı aşikardır.

Bloom, insanları ahlaklı veya ahlaksız olmaya yönlendiren bilinç durumunun doğuştan olduğunu söylemekte ve bu teziyle dinsel ahlak anlayışlarıyla benzeşmektedir. Bu durumun farkında olan Bloom, ahlfilcla ilgili görüşlerini aktarmadan önce dinsel ahlfilcla ilgili görüşler serdetmiş kişilerden alıntılar yapmakta ve daha sonra kendisinin onlardan farklı düşündüğü noktalan ortaya koymaktadır.

Bloom, evrimin önde gelen savunucularından olan bazı araştırmacıların da,Russel Wallace gibi, ahlakın doğuştan geldiğini iddia ettiklerini aktarmaktadır. Örneğin Wallace'a göre, insanda var olan bazı kapasiteler doğal seleksiyonla açıklanamamaktadır, bunlar için Tann'nın müdahalesigerekmektedir.Yine ''Hıristiyanlık Hakkında En Güzel Şey Nedir?" adlı kitabının yazarı DineshD'souza, kitabında evrimin birçok şeyi açıklayamadığını vurgulamaktadır. Ona göre; nezaket, yardımlaşma ve incelik gibi ahlaki erdemler · doğal seleksiyonla açıklanabilirken; başkaları için yapılan büyük fedakarlıkların doğal seleksiyonla bir açıklaması yoktur. Mesela otobüste birine yer vermenin, vaktini ve parasını uzak memleketlerde tanımadığı kişiler için feda etmenin, kan bağışı yapmanın doğal seleksiyonla bir açıklaması yapılamaz. Bunlar evrimin ve bilişsel

psikolojinin konusu değildir. Ruhumuzda bulunan, Tanrının sesidir.30

Bloom'a ·göre, Wallace ve D'Souza gıbi kişilerin fikirleri ciddiye alınmalıdır. Özellikle D'souza ile Bloom'un aynı şeyleri düşündüğü anlaşılmaktadır. Bloom'un evrimci ahlak anlayışından ayrıldığı nokta, tam da D 'souza gibi, doğal seleksiyonla izah edilemeyecek fedakarlık duygulandır. Başkalarına yardım etmek için zaman ve enerji harcamak, fedakarlık yapmak da bu şekil~edir. Küçük çocukların bir yere ulaşmaya çalışan yetişkinlere yardım etmek için canhıraş bir uğraş içerisine girdikleri tespit edilmiştir. Herhangi bir teşvik edici unsur veya ödül olmamasına rağmen

29 Bloom, Paul, "The Moral Life of Babies", The New York Times Magazine, 5 May 2010. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.html (Erişim Tarihi {8.03.2015)

30 Bloom, Paul, "The Moral Life of Babies'', The New York Times Magazine, 5 May 201 O. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.html (Erişim Tarihi 18.032015)

- 131 -

Page 13: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

sergilenen bu çabanın doğal seleksiyonla bir izahı yoktur. Ancak Bloom, D'souza gibi, doğal seleksiyonla açıklanamayan durumları doğaüstü bir güce bağlamaya niyetli değildir. Ahlak bizebahşedilmiş olabilir mi? sorusunu soran Bloom, bu soruya olumsuz cevap vermektedir. Ona göre,yüksek fedakarlıkları doğal seleksiyon açıklayamayacak gibi görünmektedir. Aynca bütün insanların ortak kabulü olan ahlaki ilkeler de mevcuttur. Uzak ülkelerdeki yabancı insanların yaşayışını önemsemek, ezilenlerin yanında olmak gibi. Aynca sadece insanlar ıçm değil, hayvanlar ıçm de birçokfedakarlıklaryapan insanlar mevcuttur. Ancak ırkçılık, cinsiyet ayrımcılığı, kölelik gibi kötü davranışlar nereden kaynaklanmaktadır? Eğer bu ilkeler yaratılışın bir göstergesiyse daha fazla yaratıcılığa ait iz olması gerelanez mi?31Bloom'un bu görüşlerinden, onun 'kötülük problemi'nden dolayı D'souza gibi teist düşünürlerden ayrıldığı anlaşılmaktadır. Eğer Tanrı olsaydı insanın doğuştan beraberinde getirdiği kötü özellikler olmazdı düşüncesi Bloom'u dinsel ahlaktan uzaklaştrrmaktadır.

Evrimci ahlakın, ahlaki duyguların oluşumuyla ilgili açıklayamadığı noktalar olduğunu belirten ve dinsel ahlaktan da kötülük probleminden dolayı uzaklaşan Bloom, kendi ahlak aıi.layışını ortaya koyarken· yine evrimci biyologlardan devşirdiği kavramlan kullanmaktadır. Ahlfilan ve dinin neşet ettiği kaynağın çıynı olduğuna vurgu yapan Bloom, bilişsel psikolojinin verilerini kullanarak teorisini desteklemekte ve bu iki olgunun evrimsel bir rastlantının yan ürünleri olduğunu söylemektedir. Bloom'un evrimsel rastlantıdan ne anladığını ortaya koyabilmek için, bir kavramı izah etmek gerekmektedir: Spandrel Olgusu.32 Biyolojik bir terim .. olan Spandrel olgusu evrim teorisinde canlıların vücutlarındaki doğal seçilimi izah ederken kullanılmaktadır. Doğal seçilimde adaptasyon olarak açıklanmayan evriln;ıelerSpandrel olarak açıklanmaktadır. Spandrel özel bir işlev için doğal

seleksiyon tarafından önceden şekillendirilen ancak sonradan başka bir işlev için seçilmiş bir karakter veya doğal seleksiyon tarafından doğrudan bir eylemden köken almayan bir özelliğin mevcut kullanımıdır.33Spandrel, temeld~ ·adaptasyon olmayan önemli

31 Blooro, Paul, "The Moral Life of Babies", The New York Times Magazine, 5 May 2010. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.html (Erişim Tarihi 18.03.2015)

32 Bloom, Paul, Religion, Morality and Evolution, Annual Review of Psycology, New Haven, Yıl 63, s. 185.

33 Gould Stephen Jayand Vrba, Elisabeth S. Exaptation - a missing term in the science of form, Paleobiology, 8(1), 1982, pp. 5.

- 132 -

Page 14: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

evrimsel özelliklerin temel kategorisi ya da yan ürünler olarak tanımlanır. Bu yan ürünler sonrasında faydalı amaçlar ve ikincil kullanımlar için seçilebilirler.34

Bloom ablak anlayışını ortaya koyarken Spandrel olgusundan yararlanmakta ve biyolojik bir terimi felsefeye aktararak doğa

bilimleriyle felsefe arasında bir köpıii kurmaya çalışmaktadır. Bloom, 'ahlaklı olmak kişiyi eş veya sosyal partnerler olarak daha çekici kılmaktadır'35 fikrinin ahlakın evrimiyle ilgili yeterli bir açıklama olmadığını söylemektedir. Ona göre evrimle açıklanamayan ahlaki duygular mevcuttur. Bu nedenle ahlak evrimsel bir rastlantının yan ürünüdür. Ahlaki duygular, sadece ·doğal seleksiyonla açıklanamamaktadır. Onlar doğal seleksiyon sürecindeortaya çıkan Spandrellerdir. Bir özelliğin evrilmesi, onun her zaman o işe yarayacağı anlamına gelmeyebilir. Mesela insanlar bebek yapmak için cinsel olarak uyarılmaya evrilmişolmalarına rağmen, pomo izlediklerinde de uyarılmak:tadırlar. Benzer şekilde başkaları için yapılan fedakarlıkların da başka anlamları olabilir.36Bloom'a göre; evrimci bir gözle baktığımızda, hayattaki iyi şeylerin birçoğunun aslında rastlantısal olduğunu görebiliriz. Mesela; insanların hiç görmedikleri uzak ülkelerdeki hiç tanımadık.lan, belkide asla tanıyamayacaklan, yabancılara yardım etmek adına enerjilerini, paralarını, zamanlarını bazen de kanlarını feda ettikleri göıiilmektedir. Evrimin bakış açısıyla bu duruma bakıldığında, kişinin genlerine bunun hiçbir faydası yoktur. Hatta kaynak israfı ve intihardır. Böyle bir özelliğin evrimleşmiş olması düşünülemez. Bu özellikleri taşıyanların, doğal seleksiyona göre yok olması gerekir. Ancak durum öyle değildir. Her toplumda bu özellikleri taşıyan insanlar vardır. Peki, bu özellikler nasıl evrimleşmiştir? Bu durum, Bloom' a göre, aslında hiç de anlaşılmayacak gibi. değildir. Çünkü uzak yerlerdeki tanınmayan kişiler için kendinden bir şeyleri feda etme özelliği, büyüle ihtimalle, soyut muhakeme ve empati gibi diğer uyarlanabilir özelliklerin bir yan ürürıüdür (Spandreldir). Aynı şekilde sanatsal bir tablodan veya filmden insanların keyif alması da adaptasyon açısından bir avantaj ortaya koymamaktadır. Bunlardan keyif alma hissi de bir yan üründür. Üç boyutlu resimlere tepki vermek üzere evrimleşmiş olan insan beyni, bir yan ürün olarak, iki boyutlu

34 http://cogweb.ucla.edu/Debate/Gould.html (Erişim Tarihi 01.04.2015) 35 Bloom, Paul, "Religious Belief as an Evolutionary Accident'', The Believing

Primate, Editörler Jeffrey SCHLOSS ve Michael J. Murray, New Yorlc, s. 119. 36 Bloom, Paul, ''The Moral Life of Babies", The New York Times Magazine, 5

May 2010. · Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.html (Erişim Tarihi 18.03.2015)

- 133 -

Page 15: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

resimlere de tepki vermektedir.37

Sonuç

Özetle söylemek gerekirse, Bloom, bebeklerin dünyaya gelirken belli donanımlan beraberlerinde getirdiklerine inanmaktadır. Bu donanımlardan birisi de ahlfil<lı olma duygulandır. Ancak cevaplanması gereken de bir soru vardır: Mademki bebekler bu kadar zengin bir anlayışla dünyaya geliyorlar o halde neden bu kadar cahil ve çaresiz görünüyorlar? Bloom'a göre bu soruya onlann bir günlük bilgileri bile kullandıklarını söyleyerek cevap verilebilir. Bu kadar hızlı öğrenebilen bir sistem için daha önceden kurulmuş olan bir sistem gereklidir. Yapay zeka çalışmalan da göstermektedir ki; boş zekayla hiç bir şey öğrenilmemektedir. Bebeklerin daha akıllı olabilmeleri, onların zaten akıllı olarak dünyay~ geldiğini göstermektedir.38

Görüşleri genel olarak evrimci ahlak anlayışıyla örtüşen

Bloom, iki açıdan evrimci ahlakı savunanlardan ayn1maktadır: a. Evrimci ahlakı savunanlar, ahlakın evrimini de biyolojik

yöntemlerle açıklamakta ve adaptasyon olarak görmektedirler. Bloom ise ahlakın adaptasyon değil, Spandrel olduguuu vurgulamakta -~ ve evrimci ahlak anlayışının ana akımından aynlmaktadır.

b. Evrimci ahlakı · savunanlar ahl~kın oluşumunda tek etkenin biyolojik süreçler olduğunu savunurl.arken, Bloom, ahlakın oluşmasında biyolojik süreçler kadar ailenin, çevrenin ve kültürün de etkili olduğunu savunmaktadır. ·

BlooJI?. ahlakın_ doğuştan olmasını kötülük probleminden dolayı evrime bağlamaktadır. Yaptığı alıntılara dikkat edilecek olursa iyi duygulann Tannnın sesi olduğunu söyleyenlere ıtırazı,

bebeklerinaynı zamanda kötü davranma duygusunu da beraberlerinde getirmeleri nedeniyledir. Oysa bu, İslam kültüründe ahlakın gelişimiyle ilgili kabullerle uyuşan bir durumdur. "Sonra da ona kötülük ve takva kabiliyetini verene yeİnin olsun ki," mealindeki Şems suresi 8. Ayetten de anlaşılacağı üzere insap., tam da deneylerde ortaya konulduğu gibi, iyilik ve köt:Ülük potaİısiyeli ile doğmaktadır. "Her doğan, fıtrat üzerine doğar. Sonra, anne­babası onu Hıristiyan, Yahudi veya ·Mecusi yapar" mealindeki

37 Bloom, Paul, Is God an Accident?,The Atlantic Montly, Aralık 2005, s. 106-107. 38 Bloom, Paul, "The Moral Life of Babies'', The New York Times Magazine, 5

May 2010. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.html (Erişim Tarihi 18.03.2015)

- 134 -

Page 16: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

Fıtrat hadisi39 ise insanın ebeveynlerinin etkisi işlem iyi ve kötüyü seçtiğini söylemektedir. Yani doğuştan var olan potansiyel kültürle şekillenmektedir. Bloom yaptığı araştırmalardan ahlfilrnı

kaynağının evrimsel bir rastlantı olduğu sonucunu çıkarmış olsa da, akla İslam anlayışındaki "fıtrat'' kavramı gelmektedir.

Kaynakça

Aksun, Türker, "Seküler Hümanizm ve Etik Anlayışı'', Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Felsefe Anabilim Dalı Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2012.

Bloom, Paul, "The Moral Life ofBabies", The New York Times Magazine, 5May 2010. Erişim: http://www.nytimes.com/2010/05/09/magazine/09babies­t.html(Erişim Tarihi 18.03.2015)

Bloom, Paul, "Religious Belief as an Evolutionary Accident", The Believing Primate, Editörler Jeffrey SCHLOSS ve Michael J. Murray, New York, Oxford UniversityPress, 2009, s. 118-127.

Bloom, Paul, Religion, Morality and Evolution, Annual Review of Psycology, New Haven, Yale University, Yıl 63, s. 179-199. Doi: 10.1144/annurev-psych:.120710-100304

Bloom, Paul, Is God an Accident?,The Atlantic Montly, Aralık 2005, s. 105-112.

Bolay, Süleyman Hayri, Felsefe Doktrinleri ve Terimleri Sözlüğü, Akçağ Yayınlan, Ankara, 2004.

Cevizci, Ahmet, Felsefe Sözlüğü, Say Yayınlan, İstanbul, 2012. Changeux, Jean - Pierre, Etiğin Doğal Temelleri, çev. Nermin

Acar, Doruk Yayınlan, Ankara, 2002. Erdem, Hüsamettin, Ahlak felsefesi, Hüer yayınlan, Konya,

2009. Gould, Stephen Jay and Vrba,.Elisabeth S. Exaptation- a missing

term'in thescience of form, Paleobiology, 8(1), 1982, pp. 4-15. Gündoğdu, Hakan, "Evrimci Etiğin Sorunları ve AntonyFlew",

Muhafazakar Düşünce, Yıl 9, Sayı 36, 2013, s. 17-44. Hamlin, J. K.,Wynn K., Bloom, P., &Mahajan, N., (2011). How

infants and toddlers react to antisocial others. Proceedıngs Of TheNatıonal Academy Of Scıences Of TheUmted. 108, 19931 -19936.

Kellınan, P. J.,Spelke, E: S., &Short, K., " Infant perception of object unity from translator motion in depth and vertical translation", Clıild Development, 57, 72-86, 1986. Erişim:http://www.wjh.harvard.edu/~Ids/pdfs/Infant°/o20perception%20of

39 Buhan, cenaiz 92; EbiiDavut, sünne 17; Timıizi, kader 5

- 135 -

Page 17: GEÇMİŞTEN GELECEGE AHLAK - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D239808/2015/2015_CIFCIOZ_CICEKN.pdf · 2018-07-25 · sürekli hareket ettiği zaman ilgileri kaybolurken, onlara bakan

%20object%20unity%20from%20translatory%20motion%20in%20depth %20and%20vertical%20translation.pdf (Erişim Tarihi 05.04.2015)

Kılıç, Recep, "Ahlakı Temellendirme Problemi", Felsefe Dünyası Dergisi, Sayı 8, 1993,s. 67-78.

Kuhlmeier, V.,Wynn, K., &Bloom, P. (2003). Attribution of dispositional states by 12-month-old infants. PsychologicalScience, 14, 402-408.

Onishi, K.H., Baillargeon, R., & Leslie, A. M. (2007). 15-month-old infants detect violations in pretend scenarios. Acta Psychologica, 124(1), 106-128.

Özlem, Doğan, Etik, Notos Kitap Yayınevi, İstanbul, 2014. Pieper, Annemarie, Etiğe Giriş, çev. Veysel Atayman- Gönül Sezer,

Aynnh Yayınlan, İstanbul, 1999. Spelke, E. S.,&Cortelyou, A., "Perceptual aspects of social knowing:

Look.ing and listening in infancy". In M. E. Lamb& L. R. Sherrod (Eds.), Infant social cognition: Empirical and theoretical considerations. Hillsdale, NJ: Erlf?aum, 1981. Erişim: http://www.wjh.harvard.edu/-lds/pdfş/perceptua1%20aspects%20of>/o20s

ocial%20knowing%20look.ing%20and%20listening%20in%20infancy.pd f(Erişim Tarihi 03.04.2015)

Spelke, E. S.,Bom, W. S., &Chu, F., "Perception of moving, soll!1d ing objects by four-month-old infants'', Perception, 12, 719-732, 1983. Erişim: _: . http://www.wjh.harvard.edu/-lds/pdfs/perception%20of>/o20moving, %20 sounding%20objects%20by%20four%20ı:µonth%20old%20infants.pdf(Er işim Tarihi 03.04.2015)

\ . Wynn, Karen, "Addition And Subtraction By Human Infants'',

Nature 358, 749 - 750 (27 August 1992); Doi:l0.1038/358749a0 www.acikders.org.tr/course/vi~w.php?id=120; (Erişim Tarihi

10.03.2015) . oyc.yale.edu/psychology/psycllO; (Erişim Tarihi 10.03.2015) pantheon. yale.edu/-pb85/Paul _ Bloom.html; (Erişim T~

10.03.2015) en. wikipedia.org/wiki/Paul_ Bloom _(psychologist) (Erişim Tarihi

10.03.2015) http://cogweb.ucla.edu/Debate/Gould.html (Erişim Tarihi

01.04.2015) / . http://www.wjh.harvard.edu/-lds/index.html?spelke.html(Erişim

Tarihi 15.03.2015) http://www.yale.edu/infantlab/W elcome.html(Erişim Tarihi

22.03.2015)

- 136-