gemİcİ dİlİ ÇaliŞtayi “bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora /...

118

Upload: others

Post on 04-Sep-2019

18 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir
Page 2: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞIYayınevi Sertifika No: 29993

Bu dokümanın tüm yayın, yayım, tercüme, iktibas hakları saklıdır. Tanıtım amacıyla, kaynak göstermek üzere yapılacak kısa alıntılar dışında Deniz Kuvvetleri Komutanlığının yazılı izni olmadan elektronik, mekanik, fotokopi ve benzeri yollarla çoğaltılamaz, dağıtılamaz ve yayınlanamaz.

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI“Bildiriler”

Page 3: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

18 OCAK 2019

Page 4: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

Page 5: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

18 OCAK 2019

Page 6: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

6

Page 7: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

7

İÇİNDEKİLER

Açılış Konuşması (E) Tüma. Cem GÜRDENİZ-Koç Üniversitesi Denizcilik Forumu Direktörü 9

1.OTURUM - Türk Denizcilik Kültüründe Gemici Dili

Prof.Dr.Mustafa PULTAR - Türk Gemici Dilinin Kaynakları 3(E) Dz.Kur.Alb.Ali Rıza İŞİPEK - Osmanlı Gemici Dili Yazılı Kaynakları 16Öğ.Yb.Gökhan ATMACA -Osmanlı Gemi Jurnallerinde Gemici Dili 33Dr.Çimen Günay ERKOL -Türk Edebiyatında Denizcilik Kültürü: Şiirlerde Gemiciler 36

2.OTURUM - Gemici Dili Edebiyatı

(E) Öğ.Alb.Rüstem KURTOĞLU - Türk Şiirinde Gemici Dili 51Edhem DİRVANA - Yatçılık ve Yeni Terim İhtiyacı 60Prof.Dr.Ömer BOZKURT - Türk Denizcilik Diline Meslek Dışından Bakış 63

3.OTURUM - Türk Gemici Dilinin Canlı Tutulması

Emekli Kaptan Refik AKDOĞAN - Türk Deniz Ticaret Filosunda Gemici DilininKullanımına Yönelik Riskler 75D.Por.Asb.Kd.Bçvş.Ömer ÇEÇEN - Donanmada Gemici Dilinin Kullanımına Yönelik Riskler 88(E) Dz.Alb.Derya Şerif YARKIN - Gemici Dilinin Canlı Tutulması 101

Kapanış Konuşması 107

Page 8: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

Page 9: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

İnsanoğlunun ilk deniz yolculuğu bundan 60.000 yıl önce başlamıştır. Bu süre zarfında gemici dili ya da denizcilik dili diye adlandırabileceğimiz bir kültür oluşmuştur. Denizcilik gücünün ruhunu denizcilik kültürü oluşturur ve deniz kültürünün en önemli yapı taşı yani omurgasını da denizcilik dili meydana getirir. Bugün bu çalıştayda gemicilikten ticarete, balıkçılıktan sismik araştırmalara, deniz harekâtından yelkenciliğe ve akla gelen yüzlerce değişik alanda karşımıza çıkan bir dilden bahsedeceğiz.

Son yıllarda yaşadığımız yeni teknolojinin dilimize kazandırdığı terimler ile temel bilimlere ve teknolojinin her alanıyla içiçe geçmiş, kaynakları itibariyle sınırsız zenginliği olan bir dilden bahsedeceğiz. Bu arada yeni teknolojinin yarattığı kelime karmaşası yerine entelektüel tembellik ile Türkçeleştirme yapmadan olduğu şekilde dilimize aktarmış olduğumuz yeni sözcükler üzerinde duracağız.

Kendi dilimiz içinde yeni Türkçe eski Türkçe çelişkileri yaşanırken ayrıca Bahriye ile ticaret filosu arasında da kelimelerin yanlış telaffuzu çelişkisi karşımıza çıkmaktadır. Televizyonda bile zaman zaman izlediğimiz film ya da dizilerde yanlış telaffuz edilen denizcilik ile ilgili birçok kelime görmekteyiz. Bunları bizim ve sizlerin çabalarıyla düzeltebiliriz. “Bu dili yüceltmek, düzeltmek ve daha ileri taşımak için neler yapabiliriz?” bunun yol haritasını burada belirleyip bu çalıştayı sona erdireceğiz.

(E) Tüma. Cem GÜRDENİZ-Koç Üniversitesi Denizcilik Forumu Direktörü

AÇILIŞ KONUŞMASI

Page 10: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

10

Page 11: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

1

BİRİNCİ OTURUMTÜRK DENİZCİLİK

KÜLTÜRÜNDE GEMİCİ DİLİ

Page 12: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

2

Page 13: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

3

TÜRK GEMİCİ DİLİNİN KAYNAKLARI

Prof.Dr.Mustafa PULTAR

Artık yaşamımızın ayrılmaz bir parçası durumuna gelmiş olan sanal dünyada “deniz dili” ya da “denizcilik terimleri” gibi birşeyler ararsanız, “abebe-bikila” müstear adlı kullanıcının yazmış olduğu şu cümlelerle karşılaşırsınız: “Söylemesi çok keyifli terimlerdir, İnsana farklı bir dünyanın tadını yaşatırlar” (Ekşisözlük).

Deniz dili olarak adlandırdığım altdil, işte o keyifli ve farklı dünyada dolaşan, yaşayan insan topluluklarının konuştuğu, yazdığı ve okuduğu iletişim ortamıdır. Kaynağını birçok farklı etkinlikte, meslekte ve uzmanlık alanında bulan çeşitli terim, deyim ve sözcüğün birbirleriyle kaynaşarak oluşturduğu bu kendine özgü altdil, başka toplulukların altdillerinde görülmeyen özellikler gösterir. İster çeşitliliğinden söz edin ister karmaşıklığından, ister zenginliğinden dem vurun ister eklektik olmasından, başka hiçbir altdilin, deniz dilimizin (DD) gösterdiği özelliklere haiz olmadığı kolayca öne sürülebilir. Bu özellik de onu tüm altdiller arasında eşsiz yapar.

Bu yazıda DD’in kaynakları, kökenleri ve halen varolan sorunları üzerinde durduktan sonra DD’e ilişkin kültür süreçlerini ele alıyor ve bir öneri ile bitiriyorum.

DD’in Kaynakları

DD’in ilk bakışta öne çıkan en belirgin özelliği, içerdiği terim, deyim ve sözcüklerin çok sayıda etkinlik alanından kaynaklanıyor olmasıdır. Bu sözcükler yalnızca geldikleri alanın kapsamı içinde kalmaz; DD’i kullanan herkesin ortaklaşa kullandığı dil dağarcığının içeriğini oluşturur. DD’i zengin bir altdil olarak niteleyebilmemizin nedeni bu özelliktir.

DD’in zenginliği ve çeşitliliği hakkında bir fikir verebilmek için, DD’e kaynaklık eden çeşitli etkinlik alanlarını ve bu alanlarda içerilenler arasından rastgele alınmış birkaç örnek terim, deyim ya da sözcüğü diziler biçiminde aşağıya çıkarıyorum. Bu dizileri, sunmakta olduğum izlenimci bir tablonun küçük fırça darbeleri olarak düşünebilirsiniz. Bu darbeleri gözlerken önem verilmesi gerekli olan husus, önce bu dizilerin kaynaklandığı etkinlik alanlarının çeşitliliğine; sonra da tecâhül-i ârif ile (anlamlarını önemsemeden ya da bilmiyormuş gibi davranarak) gerek seslenim (fonetik),

Page 14: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

4

gerek yapı (semantik) olarak birbirlerinden farklılıklarına ve çeşitliliklerine dikkat etmektir.

Denizcilikten söz edildiğinde ilk olarak akla gelen iki alan vardır: ticaret (konişmento / gümrük / avarya) ve askerlik (torpito / amiral / taret). Bu iki alan denizde var olmanın temel göstergeleridir ve denizci bir ulus olarak nitelenebilecek toplumların belirleyici ve değişmez özellikleridir.

Öte yandan, denizle ilgili balıkçılık (açıntı / dalyan / avlak / madrabaz), dalgıçlık (apoşi / vurgun / nargile), madencilik (platform / kırıntı / yumru), armatörlük (acente / ipotek / donatan) ve gemicilik (elleçleme / daneç / mayna), sigortacılık (inçmari / kloz / prim) gibi diğer alanlar, ticaret ve askerliğin yanında ikincil olarak kalır ama, DD’e bunların içeriklerinden gelen sözcükler çeşitlilikleri bakımından DD’in zenginliğinin önemli öğelerini oluşturur. Aynı şeyi gemi yönetimi (jurnal / vardiya / ikinci), spor (regata / makon / kurbağalama), arama-kurtarma (varagele / meydey / tahlisiye) ve bürokrasi (ruhsat / sörvey / bildiri) gibi ilgili alanlardan kaynaklananlar için de söylemek mümkündür.

DD’in önemli bir diğer kaynağı, yukarıda sözünü ettiğim etkinlikler sırasında kullanılan araçlardır. Bu kapsamda en önde gemiler (şilep /muhrip /RORO) ve bunların hareketini sağlayan araçlar (makina / yelken / kürek) olmak üzere, gemilerin kullandığı limanlar (kreyn / baba / antrepo), çeşitli donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir sırasında kullanılan âletlerden de (radar / GPS / kerteriz pusulası) söz edilebilir.

Page 15: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

5

Gündüzleri engin bir mavi ya da gri boşluğun içinde, geceleri kara bir sonsuzluğun ortasında, herhangi bir yönü bir diğerinin tıpatıp aynısı olan evrende nerede bulunduğunu kestirebilmek, gitmeyi amaçladığı yere nasıl ulaşabileceğini bilmek, oraya doğru yolda iken ne gibi hava ve deniz koşullarıyla karşılaşabileceğini önceden tahmin edebilmek, her denizcinin bilgi dağarcığında olması gereken yaşamsal becerilerdir. Coğrafya (dil / kıta /arktik), kartografi (irtisâm/ kerte / boylam) ve meteoroloji (kümülüs / cephe / alçak) terimleri, denizcinin bu sorunları çözmede kullanacağı kavramları ifade eden sözcüklerdir ve DD’in diğer bir ilginç bölümünü oluştururlar. Altında seyrettiği gökkubbeyi anlatan gökbilim (takımyıldız / demirkazık / tutulum), üstünde yol aldığı mavi enginin sırlarını anlatan denizbilim (izotermal / abis / akıntı) ya da botanik ve ihtiyoloji (erişte / karabatak / grampus) terimleri denizcinin dünyasının o hoş sedâları için verilebilecek diğer örneklerdir.

Gerçi denizde kullanılan teknolojilerin bir bölümü bilimin gelişmesinden çok daha önceleri vardı. Örneğin yelken, aerodinamiğin oluşturulmasından çok önce denizcilik teknolojisinin ayrılmaz bir parçasıydı. Ancak giderek bilimsel bulgularla içiçe geçmekte olan teknoloji, DD’e kaynaklık eden bir diğer bileşen olarak belirginleşmektedir. Zamanla gelişmiş olan makineler (kazan / manifold / dizel), navigasyon âltleri (sekstant / enlem seyri / yükseklik / sonar), gemi tasarımı (tûlânî makta/ maket / pervâne), inşaat yöntemleri (kızak / ıskarmoz / döşek) ve iletişim araçları (semafor / mors / INMARSAT) kendileriyle beraber getirdikleri terimler ile DD’in zenginleşmesine yol açmıştır.

Türkçede birçok alanda hayvan adlarından türetilmiş terimler bulunmaktadır; bu olgunun en sıklıkla görüldüğü alan da denizdir. DD’in en ilginç terimlerinden bazıları hayvan adlarından (tersmaymun / kuzucuk / bülbül) kaynaklanmaktadır. Bu oluşuma benzer biçimde denizbilimine katkıda bulunmuş kişilerin adlarından (bofor / merkator / kaningam), denizcilikte kullanılan bazı araçları icat ederek patentlerini almış olan kişilerin adlarından (kenter / kinistin / markoni) ya da belirli araçların marka adlarından (minimaks / aldis / rapala) kaynaklanan terimler de dikkat çekmektedir. Birçok terimin kaynağı ise coğrafî yer adlarında (sardalya / bermuda / griniç) bulunmaktadır.

Page 16: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

6

Buraya kadar örneklerini sunduğum kaynakların dışında DD’in içeriğine kaynaklık eden sayısız denizci ya da gemici unvanı; manevra ve arma adları; gemi kısımlarının, yelkenlerin, halatların, bağların, dikişlerin, yönlerin, rüzgârların ve deniz durumunun adları; balıklar, bitkiler, yıldızlar, selviçeler ve diğerleri gibi kaynakları da unutmamak gerekir.

DD’in Kökenleri

DD’in ikinci dikkat çekici özelliği, bu altdilde kullanılan terim, deyim ve sözcüklerin kökenlerinin çok çeşitli dillerde bulunmasıdır. Gerçi bu nitelik bir dereceye kadar Türkçenin de genel bir özelliği ise de DD’de daha belirgin olarak ortaya çıkmaktadır. DD’in kökenleri hakkındaki yaygın bir kanı DD’in genelde İtalyanca ve Yunanca kökenli olduğu yönünde ise de bu kanının genelde geçerli olduğu söylenemez. Gemicilik terimlerimizin bir çoğunun, tarihsel olarak Akdeniz’in ortak ticaret dili olan lingua franca’da yer almış olması böyle bir kanının yerleşmesine neden olmuştur. DD hakkında yapılmış olan ender etimolojik çalışmalardan önemli birinin (Kahane, Kahane ve Tietze) bu yargının oluşmasında etkin olmuş olduğu kanısındayım.

Page 17: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

7

Ayrıca, yukarıda da işaret ettiğim gibi, DD gemicilik dilinden ibaret olmadığı için diğer dillerden köklenen terimleri göz önünde bulundurmak gereklidir.

Moğolcadan başlayarak (yosun / kaburga / karakol), Orta Asya’dan gelen eski Türkçe sözcükler (deniz / ada / kayık / demir / yıldız), günümüz Türkçesi (boğaz / çatlak / burun / baş / çene / gömlek) ile birlikte DD’in önemli bir bölümünü oluşturur. Bu terimlerin birlikte kullanımı ile zaman içinde çok ilginç deyimler (dokuz oturak oturmak / dana yatmak / palavra vardiya / kıçının üstünde durmaz) de ortaya çıkmıştır.

DD’de yer alan Arapça (dâire / havuz / medâr) ve Farsça (üstübeç / çalpara / endâze) kökenli sözcüklerin bir bölümü özellikle denizle ilgili alanlardan kaynaklanmış değildir ve genel kullanım dilimizdeki sözcükler yoluyla yerleşmiş sözcüklerdir. Öte yandan İtalyanca (fatura / çavalya / usturmaça), Venedikçe (uskunca / çımariva / fırtına), Cenevizce (volta / armada / filador) ve İspanyolca (ambargo / mayıstra / karakol) kökenli terimler çoğunlukla lingua franca’da da kullanılmış olan gemicilik ve askerlik terimleridir. Küçük ölçekli ticaret, balıkçılık ve dalgıçlık gibi uğraş alanlarından kaynaklanan terimlerin ise Grekçe (atlas / ağripar / balyoz), Yunanca (voli / varil / falaka), Rumca (aspita / ığrıp / ırgat) ve Bizansça (kalafat / kadırga / barbariça) kökenli olduğu söylenebilir.

Yirminci yüzyılın başlarında, Türkçemizdeki genel terminoloji değişimine koşut olarak, DD’de Arapçadan gelen birçok Osmanlıca terimin yerine Fransızcadan kaynaklanmış olan terimlerin (deplasman / depresyon / musilaj) kullanılmaya başlamış olması belirgin olarak gözlenmektedir. Ayrıca, yüzyılın başında Osmanlı bahriyesinde yapılan ıslahât girişimlerinin ve buharlı makine teknolojisinin girişi sonucu İngilizce (heç / fayrap / motorbot) kökenli terimlerin de yerleşmiş olduğu görülmektedir.

DD’in Sorunları

Çok sayıda kaynak ve kökenden gelen terimlerle oluşan DD’de gözlenen çeşitlilik ve karmaşıklığın önemli sorunlar da doğurması, hiç şüphesiz, beklenmesi gereken bir olgudur. Bu sorunların en önemlisi terimler arasında ve söylenişlerinde gözlenen farklılıklardır. Türkçemizin sürekli olarak geçirdiği değişiklikler sonucu DD’de aynı kavramların farklı zamanlarda farklı biçimlerde karşılandığı (mevki > konum / rehber >

Page 18: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

8

kılavuz / irtifâ > yükseklik ya da yükselim) görülmektedir. Türkçe terimler ile yabancı dillerden gelen terimlerin gösterdiği farklılık (maimahreç > deplasman / pürmeçe > spring / muvâzi > paralel) da bu oluşumun bir başka görünümüdür.

Öte yandan, Türkçenin Arapça harfler ile yazımından Latin harfleri ile yazımına geçilmesi sonucunda, Arapçada sesli harflerin yazımındaki belirsizliğin doğurduğu, örneğin و (vav) harfinin “o”, “u”, “ö” ya da “ü” olarak okunabilmesi gibi farklılıklar, birçok karmaşıklığa neden olmuştur. Buna göre قونطره terimi, “kontra” olarak mı okunmalı yoksa “kuntra”, hattâ “kuntura” olarak mı? Benzer biçimde Arapça harflerin yazımında varolan nokta farklılığı, ف (fe) ile ق (ke) , ن (ne) ile ت (te) ve ب (be) ile ی (ye) arasında okuma zorlukları doğurmuş ve bunun sonucu birçok terimin yeni yazıya yanlış olarak aktarılmış olması sonucu doğurmuştur. Örneğin, İngilizcedeki Elliot’s eye terimi eski yazıyla “ایلیوت” olarak çevrildikten sonra, hem “ilyot kasası” hem de “ilyon kasası” olarak okunmuştur. Buna benzer bir farklılık da Yunancadaki β(“beta” ya da “vita”) harfinin yeraldığı terimlerde “b” ile “v” farklılığına (balyoz > varyoz / baril > varil / barka > varka) yol açmıştır.

Page 19: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

9

Dilde seslenimde doğal olarak oluşan değişimler de terimlerde farklılıklar sonucunu doğurmuştur: (çarmıh > çarmık / laşka > laçka / tiramola > tramola / konişmento > konşimento) gibi.

DD’e çeviri yoluyla girmiş terimlerin bazıları aynı yabancı terimin karşılıkları olduğu halde farklı çevrilmişlerdir: (hook > yatırma ya da yaprak / deadwood > rıhtım, yığma ya da takoz) gibi. Bu farklılık, çevirinin yapılmış olduğu dönemlerin farklılığından kaynaklanmış olabileceği gibi, çeviriyi yapan kişilerin DD’i yeteri derinlikte bilmemelerinden de kaynaklanmış olabilir.

Buna karşılık, aynı sözcüğün farklı kavramları karşılaması dilde sık sık gözlenen genel bir olgudur; bu olguya DD’de de rastlanmaktadır. Ancak bu oluşum, terimlerde (mercan / volta / posta / ıskarmoz / iskele / yastık) görüldüğü zaman, kullanımları ile ne kastedildiğinin anlaşılması, dilin semantik (sözcük bilgisi) alanından çok pragmatik (kullanım bilgisi) alanına kalmaktadır.

Öte yandan, DD’de belirli kavramların birbirinden farklı terimlerle karşılandığı da görülmektedir: (cihaz > âlet > aygıt / gelgit > medcezir / kasırga > orkan). Bu farklılıkta Türkçenin genel olarak kısa bir süre içinde çok hızlı değişmiş olduğunun etkisi görülebilir ki bu olgu Türkçemizin yaygın olarak gözlenen karakteristiklerinden biridir. Benzer biçimde, aynı kavramın, deniz etkinliklerinin farklı alanlarında, örneğin ticaret ile askerlikte kullanımı arasında, farklı terimlerle karşılandığı da görülmektedir: (bombires > cıvadıra / çırçıl > kafa / çördek > mandar).

DD’in Kültürü

Bir toplumun kültüründe birleştirici unsurların en önde geleni, hiç şüphesiz, o kültürün dilidir. Dilin nasıl oluştuğu, öğrenildiği, öğretildiği ve nesiller arasında nasıl aktarıldığı (kültürleme - enculturation), toplumun içinde nasıl yayıldığı (kültürel yayılma - cultural diffusion) ve farklı toplumların kültürleri arasında ne gibi geçirgenlik gösterdiği (kültürleşme - acculturation) gibi konular, dilin kültür konularını oluşturur. Bu süreçler DD’in de kültürel sorunları arasında ele alınmalıdır.

Page 20: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

10

Kültürleme

DD’in kültürüne kültürleme süreci açısından bakıldığında, bu sürecin birincil olarak, fiilen deniz alanında yaşayan kişiler arasında sözel olarak iş başında gerçekleşmekte olduğunu görüyoruz. Bu yolla edinilen DD kültürünün birikimi ve kişiler arasında aktarımı ise eğitim ve yazılı ya da sanal ortamdaki kaynaklar aracılığıyla olmaktadır.

DD’de kültürlemenin önemli bir kanalı olan eğitim, farklı kademelerde hem doğrudan deniz konuları ile ilgili eğitim kurumlarında hem de yaygın eğitim kurumlarında yer almaktadır. Ülkemizde DD’in eğitiminin yer aldığı düşünülebilecek, yüksek öğretim düzeyinde 12 fakülte, meslek eğitimi alanında 14 meslek yüksek okulu ve 35 meslek lisesi, yaygın öğretimde ise çeşitli eğitim merkezleri ve kurslar bulunmaktadır. Son yıllarda denizcilik eğitimi genel olarak gelişme göstermekte ise de ülkenin büyüklüğü ve nüfûsumuzun büyük bölümünün denize yakın yerlerde yaşamakta olduğu gözönüne alındığında, DD’in eğitiminin verilebildiği eğitim kurumlarının yeterli olduğu öne sürülemez. Denizle ilgili konular genel ilk ve meslek eğitimi dışındaki orta eğitimde nerdeyse hiç yer almadığı gibi, medyada bu konulara gösterilen ilgi de yok düzeyindedir.

Page 21: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

11

Bu ilgisizlik de DD’in toplumda yayılmasına engel oluşturan unsurların en önemlilerinden biridir.

İkinci olarak, yazılı ya da sanal iletişim ortamları kapsamında ise aşağıdaki kaynaklar söz konusu olabilir:

• Kitaplar - Deniz ve denizcilik konularında son 20 yılda 250’yeyakın kitabın yayımlanmış olduğu tahmin edilmektedir. Bunların arasında doğrudan DD ile ilgili az sayıda kitap (Yarkın v.d.; Pultar, Denizin Dili … ), bilimsel ve teknik konularda eserler, eğitim kitapları, çeşitli anılar ve edebî eserler yer almaktadır. Bu kadar geniş bir tür alanı içinde, yılda yalnızca 10 ilâ 15 kitabın yayımlanmış olması bu kaynak kanalının ülkemizde ne kadar sınırlı kaldığını göstermektedir.

• Basılımeslek dergileri (Deniz (Deniz Kuvvetleri Dergisi) / DenizTicareti Dergisi /Gemi ve Deniz Teknolojisi Dergisi / Naviga / Yelken Dünyası / Yeni Deniz Mecmuası / Yacht Türkiye) - Bu dergilerin bazıları açık satış, bazıları ise yalnızca abonman yoluyla okuyucuya ulaşmaktadır.

• Habersiteleriyadaportallar(7Deniz/NetaDeniz/SualtıGazetesi)- Bu kaynakların içerikleri daha çok meslekî haberlere yönelik olup DD kültürlemesi açısından pek de önemli görünmemektedir.

• Bloglar (Alesta Vira / Gezgin Korsan / YelkenTur / Balıkavı) -Sayıları 200’ün üzerinde olan bu kaynakların, giderek DD’in kültürlemesi açısından en önemli kanal olma niteliğine dönüşmekte olduğu kolayca öne sürülebilir.

Genel olarak yorumlanırsa, bu kaynakların başka toplumların deniz dilleri ile karşılaştırıldığında, çok sınırlı kaldığı öne sürülebilir.

DD’de kültürleme açısından en önemli kanallardan bir diğeri de edebî eserlerdir. Üzülerek söylemek gerekir ki, Türkçede bu kanal hiç de zengin değildir. Denizle ilgili eserler vermiş oldukları belirtilegelen birçok edebiyatçı, denizi, kıyıdan bakan bir kişi olarak algılamış ve eserlerinde onu başkişilerinin yaşamının arka planı ya da çeşitli yönleri için bir metafor olarak kullanmanın ötesine gitmemişlerdir. DD’i doğrudan ağırlıkla kullanan edebî eserlerimiz ise kıt denecek düzeydedir. Bu tür eserler vermiş olan edebiyatçılar arasında ancak Halikarnas Balıkçısı, Zeyyat Selimoğlu,

Page 22: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

12

Yaman Koray, Oktay Sönmez ve İhsan Oktay Anar’dan söz edilebilir. Ayrıca, Balıkçı dışında, bu yazarların toplumun genelinde, hatta denizcilik camiâsında dahi, yaygın olarak bilindiği ve okunduğu da söylenemez. Edebî eserlerimizin DD içeriği açısından çok kısıtlı kalmasının nedenlerinin arasında, yazarların kullanabileceği ansiklopedik bir DD sözlüğü yazılmamış olmasını önde gelen bir eksiklik olarak görüyorum.

Nesiller arasında DD’in sürekliliği açısından en önde gelen maddî aktarım ortamları, hiç şüphesiz denizcilik ve ilgili alan sözlükleridir. Bu açıdan da büyük eksikliklerimiz olduğu bir gerçektir. Genel olarak DD’in mevcut sözlükleri yabancı dillerden, özellikle İngilizceden çeviri niteliğinde meydana getirilmiştir. Dolayısıyla, deyim ve terimlerin karşılıkları, DD’de kullanılan tekil deyim ve terimler olmaktan çok, bunların açıklamalarını içeren ibareler biçiminde yer almıştır.

Türkçede DD ile ilgili olarak derlenmiş ilk sözlük Mekteb-i Fünûn-i Bahriye-i Şahâne’de gemicilik hocası olan kolağası İsmail Hakkı’nın 1874yılında yayımladığı Gemicilik Fenni adlı kitaptır. Büyük ölçüde İngilizce bir eserden çevirilmiş olan bu kitap tam olarak bir sözlük düzeninde olmamakla birlikte, ansiklopedik bilgiler de içermesi bakımından önemli bir kaynaktır. Daha sonraları, Beşiktaş’taki Deniz Müzesi’nin kuruluşunu gerçekleştirmiş olan Binbaşı Süleyman Nutkî’nin Istılahât-ı Bahriye adlı çevirisi ve DD’in ilk gerçek sözlüğü olarak niteleyebileceğimiz Kâmus-i Bahrî adlı eseri yayımlanmıştır.

Page 23: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

13

Kamûs- Bahrî’ye yirminci yüzyılın ortalarına kadar başka bir sözlük eklenmemiştir. Bu sözlüğün bir türevi ve büyük ölçüde çevirisi niteliğinde olan Gemici Dili (Gürçay) uzun yıllar tek kaynak olarak kalmıştır. Daha sonraki yıllarda yayımlanmış denizcilik sözlükleri ise tek elin parmaklarıyla sayılabilecek kadar az olmuştur. Üstelik, bunlar genelde özgün derleme olmaktan çok, yabancı denizcilik sözlüklerinin çevrilmesi yoluyla gerçekleştirilmiştir (örneğin Akdoğan; Baş). Sanal ortamda yaygın olarak görülmeye başlanmış olan sözlükler ise, Deniz Kuvvetleri tarafından hazırlanmış olan bir gemicilik sözlüğünden (“Deniz Kuvvetleri …; “Denizcilik Terimleri “) türeyen ve bunun kopyaları olarak tekrar tekrar yayımlanan İnternet sayfaları niteliğindedir. Bu sözlüklere ek olarak sınırlı sayıda ilgili alan sözlüklerinden de söz edilebilir (Bingel; Sarıeyüpoğlu v.d.; Sarıoğlu ve Yücelen; Pultar, Deniz Balıkları ... ).

Öte yandan ülkemizde DD’e ilişkin bir dil çalışma grubunun olmaması çok çarpıcı bir eksikliktir. Bu konuda önderlik etmiş olması gereken Türk Dil Kurumu tarafından şimdiye kadar yayımlanan

55 terim sözlüğü arasında bir tek denizcilik terimleri sözlüğünün olmaması özellikle dikkat çekmektedir.

Kültürel Yayılma

DD ile günlük genel dil arasında olabilecek kültürel yayılma (diffusion) açısından bakıldığında, bu sürecin yaygın sonuçları olmadığı görülmektedir. Günlük kullanımda olan ve DD’in sözcüklerinden kaynaklanan deyim (balık istifi / makaraları koyvermek / yelkenleri suya indirmek / zıvanadan çıkmak) sayısı çok azdır. Argoda ise DD’den kaynaklanan (iskele babası / façasını açmak / bocurgat yapmak) yayılma biraz daha fazla olup bunun nedenlerini belki de denizcilerin oldukça kapalı camialar içinde yaşayarak ürettikleri jargonun toplumun benzer altkültürlerine kolayca geçişinde aramak gerekebilir.

Kültürleşme

Kültürleşme (acculturation) açısından bakıldığında, DD, günlük Türkçemizde de açıkça gözlediğimiz gibi İngilizcenin yoğun kültürel etkisi altındadır. Deniz diline çoktan yerleşmiş terimlerin bazıları İngilizceleri ile değiştirilmekte (kaporta > heç / reis > skiper / pürmeçe > spring)

Page 24: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

14

olup, bazı yeni kavramlar ise tümüyle İngilizceleri (leydap / balp / AIS) tarafından karşılanmaya başlanmıştır. Tabii, bu gelişmede, İngilizcenin artık küresel bir lingua franca özelliği kazanmış olmasının etkisi büyüktür. Zaten günümüzde, birçok diğer alanda olduğu gibi, uluslararası denizlerde İngilizce dışında bir dilde iletişimde bulunmak mümkün değildir. Bu gerçek de DD’in hızla bu yönde değişimine zemin yaratmaktadır. Bu olguda etkin olan âmillerden biri de dışarıdan almakta olduğumuz yeni ve hızla gelişen teknolojilerin kendilerine özgü terimleri de beraberlerinde getirmeleridir.

DD ile İlgili Bir Öneri

Çeşitli sorunlarına yukarıda değinmiş olduğum DD hakkında bilinçli iyileştirme çabalarında bulunmak gereği açıkça ortaya çıkmıştır. Bu konuda yapılabilecekler arasında birincil önerim, deniz ile ilgili tüm etkinlik alan ve kurumlarının fiilen ve maddeten katkıda bulunarak oluşturacağı özerk bir “Deniz Kültürü Enstitüsü (DKE)”nün kurulması ve deniz kültürünün çeşitli alanlarıyla görevli çalışma grupları biçiminde örgütlenmesidir. Bu yönde Koç Üniversitesi’nin kurmuş olduğu denizcilik forumu KÜDENFOR’u çok önemli ve desteklenmesi gereken bir girişim olarak görüyorum.

DKE bünyesinde DD ve kültürü ile ilgili sorunları belirlemek ve gidermek amacıyla denizci, tarihçi ve dilbilimcilerden oluşturulacak bir çalışma grubu, öncelikle

DD’in kökeni, gelişimi, farklılaşması ve yayılması hakkında araştırmalar yürütmeli,

DD’deki çeşitli sorunları gidererek çağdaş bir standart deniz sözlüğü derlenmesine yönelik çalışma ve yayınlar yapmalı,

ansiklopedik bir deniz sözlüğü hazırlanması için girişimde bulunmalı,

derlenecek olan bu sözlüklerin ve içerdikleri terim, deyim ve sözcüklerin deniz dünyasına yayılması amacıyla, basılı ve sanal kanallar aracılığıyla dağıtımı kolay ve ucuz yayınlar yapmalı, ve aynı amaçla çeşitli yerlerde, özellikle eğitim kurumlarında, kulüplerde ve marinalarda tanıtım konuşmaları ile görsel medyada programlar ve diziler yapılmasını sağlamalıdır.

Page 25: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

15

Kaynakça

Akdoğan, Refik. Türkçe İngilizce Türkçe Açıklamalı Ansiklopedik Denizcilik Sözlüğü. İstanbul: yay. y. (Günlük Ticaret Gazetesi Tesisleri), 1988.

Baş, Münip. Denizcilik Sözlüğü. İstanbul: Akademi Denizcilik, 2011.

Bingel, Ferit. “Deniz Biyolojisi ve Balıkçılık”. http://www.ims.metu.edu.tr/DenizSozluk/index_tr.html Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Gemicilik Sözlüğü. Ankara: Deniz Kuvvetleri Komutanlığı

Basımevi, 1991.

“Denizcilik Terimleri”. http://www.dzkk.tsk.tr/icerik.php?icerik_id=201&dil=1 Ekşisözlük. “denizcilik terimleri”. https://eksisozluk.com/denizcilik-terimleri--184942. Gürçay, Lütfi. Gemici Dili. İstanbul: T.C. Deniz Basımevi, 1962.

İsmailHakkı.GemicilikFenni. İstanbul:Mekteb-iFünûn-iBahriye-iŞahaneHurûfâtMatbaası,1874.

Kahane, Henry; Renée Kahane ve Andreas Tietze. The Lingua Franca in theLevant. Urbana, IL.: University of Illinois, 1958. Tıpkıbasım İstanbul: ABC Kitabevi, 1988.

Küçükşahin, Fahrettin. Ansiklopedik Bilimsel ve Teknik Denizcilik Sözlüğü: Türkçe/ İngilizce. İstanbul: Akademi Denizcilik, 2003.

Nutkî, Süleyman. Istılâhât-ı Bahriye. İstanbul: Matbaa-i Bahriye, 1905.

-----. Kamûs-i Bahrî. İstanbul: Matbaa-i Bahriye, 1917. Çeviriyazısı haz. Mustafa Pultar, Kamûs-i Bahrî: Deniz Sözlüğü. İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2011.

Pultar, Mustafa. Deniz Balıkları Sözlüğü. İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2012.

-----. Denizin Dili - Denizin Yazısı: İstanbul: Amatör Denizcilik Federasyonu, 2010. Sarıeyüpoğlu, Mustafa v.d. Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları,

2009.

Sarıoğlu, Kenan ve İbrahim Yücelen. İngilizce-Türkçe Meteoroloji Terimleri Sözlüğü. İstanbul: İstanbul Teknik Üniversitesi Matbaası, 1970.

Yarkın, Derya Şerif; Serpil Beril Baylan ve Derya Buğra Yarkın. Deryâ İçredir Deryâyı Bilmez. Ankara: Telgrafhane Yayınları, 2015.

Page 26: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

16

OSMANLI GEMİCİ DİLİ YAZILI KAYNAKLARI

(E) Dz.Kur.Alb.Ali Rıza İŞİPEK

Denizcilik tarihini yazmak istediğinizde 4T’ye hakim olmanız gerekmektedir. Bunlar sırasıyla ;

* TİPOLOJİ : Gemilerin tipleri, donanımı, silahları

* TABİYE : Deniz taktikleri

* TEKNOLOJİ : Gemide kullanılan sistemler ve özellikleri

* TERMİNOLOJİ : Kullanılan lisan yani gemici dilidir.

Bu 4T’ye hakim olmadığınızda ise maalesef özellikle deniz harp tarihimiz ile ilgili bir eser yazmakta oldukça büyük sıkıntılar ile karşılaşırsınız. Türkiye’de bu kadar geniş ve uzun tarihimiz ile ilgili olarak yeterli sayıda eser üretilememiş olmasının en önemli sebebi budur.

Tarihimizde gemici dili ile ilgili yazılı kaynaklar arasında üç eseri ön plana çıkarabiliriz. Bunlar sırasıyla ;

a. Piri Reis’in Kitab-ı Bahriyesi, 16. yüzyıl,

b. Katip Çelebi’nin Tuhfetü’l-Kibar Fi Esfari’l Bihar (Deniz Savaşları HakkındaBüyüklereArmağan)isimlieseri,17yüzyıl

c. İsmailHakkıtarafındanyazılmışolanGemicilikFennikitabıdır.

Piri Reis seyir sanatı ile ilgili modern çağ öncesi yazılmış olan 1521 tarihli Kitab-ı Bahriye’nin yazarıdır. Kitap Akdeniz’deki belli başlı, liman, körfez, ada, yarımada, boğaz ve barınaklar ile her bir limandaki su kaynakları, yaklaşma rotaları, sığlıklar, seyir tehlikeleri hakkında detaylı bilgiler vermektedir. Akdeniz’in ilk plot kitabı olarak kabul edilebilir.

Halen dünyadaki birçok ülkenin müze ve kütüphaneleri ile bazı özelkoleksiyonlarda Kitab-ı Bahriye’nin yaklaşık 50 adet kopyasının mevcut olduğu bilinmektedir.

Page 27: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

17

Giriş ve son bölümünü hariç tutarsak, Kitab-ı Bahriye başlıca iki ana bölümden oluşmaktadır diyebiliriz. Birinci bölüm konuların şiir biçimindeki yazılımla anlatıldığı “Nazım Bölümü”dür. Bu bölümde rüzgar çeşitleri, pusula kullanma teknikleri, liman ve kıyı hatları hakkında detaylı bilgiler veren portolanlar, yıldızlardan faydalanarak yön bulma ve büyük okyanuslar ile onların çevresindeki kara parçalarının özelliklerinden bahsedilmektedir..

Bu kısımlar, Piri Reis tarafından fasıl olarak adlandırılmıştır ve her bir faslın başına anlatılan konuyu özetleyen bir başlık konulmuştur.. Örneğin; “Bu Fasılda Kaptan Ağzıyla Fırtına Anlatılır” veya “Bu Bölümde Okyanus’ta Kullanılan Yıldızlar Küresi Anlatılır” gibi. Piri Reis bu bölümde yedi denizden bahsetmekte ve bu denizleri şu şekilde sıralamaktadır ;

Bahr-i Çin – Güney Çin DeniziBahr-iHint-HintOkyanusuBahr-i İran : Basra KörfeziBahr-i Rum : AkdenizBahr-iKolzum:HazarGölüBahr-i Zenci : Umman DeniziBahr-i Batı Atlas Okyanusu Nazım bölümünde yazmış oldukları aslında denizcilere birer öğüttür

ve zamanın gemici dili hakkında bizlere çok güzel örnekleri sunmaktadır. Bunlardan eğitim, fırtına ve rüzgarlar ile ilgili olan birkaçını sıralayalım ;

HerkesidenizdenanlarsanmasenSakın hepsi anlar sanma işindenEy hürmet sahibi deniz ehli ona derler ki O deniz ilmini tam bilir belkiO bütün mevsimlerin halini bilmelidir Ayın gökte yürüyüşünü öğrenmelidir. HeryoldabirmürşidikamilgerekBir denizci ilim ile amil gerek Öğrenmeli her işi hep noksansızKi denizde kazasız yol bulasızTedbirdensonra,bırakırlarişiHakka.Böylece işleri yürür hep saat ve dakikaİşit şimdi fırtınanın aslını

Page 28: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

18

Oluşunu gelişini faslını Yeldir o, eser gerçi ey yarTürlü şekil, çeşit çeşit ismi var Muhalif rüzgar vardır çok sert eser Yağmur rüzgarı derler kamçılar geçer Dalga kabarır yay gibi, aşar taşar Fikirler ve akıllar onu görünce şaşar HeybetlegemiyedalgabindirirDinle gel sana anlatayım bu nedir Sürer atı istemediği yolaHakbilir,sonundaneişlerolaYa batırır denizde ya vurur taşaEy Allahım, sakın gelmesin bu iş başa Eğer bir limana girer ise kurtulur Tövbe eder her şeye asiliği unutur.Fırtına işte budur söyledim Kudretimle size tarif eyledimDinle şimdi, rüzgarları diyeyim Onları da size hep bildireyim Başlıca rüzgarlar ki azizimDört tanedir rüzgarlar ki, kaydettim Biri şarktır ki doğu, öteki kuzey şimal Biri garptır ki, batı, ötekini güney al Aslı bu dört rüzgardır ey bahtiyar Ötekiler bundan olur aşikarOnun için pusulada bu dördünün çizgisi Siyah ile kalın çizmek gemicinin adeti Ki kara çizgi cümlesinin başıdır Ötekiler hepsi onun eşidir.Bu dört rüzgar kırmızı ile yazılır Karayel-Şoluk-Lodos-Poyraz anılır İşte bunlar da ayrılırlar, sekiz olur yel

Page 29: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

19

İkinci bölüm ise tamamıyla portolan haritaları ve seyir önerilerinden oluşur. Akdeniz, Kitab-ı Bahriye’de 207 fasıla ayrılarak anlatılmıştır. Akdeniz’in anlatımı, ayrıca 226 harita ile pekiştirilmiş, gerekli yerlerde, haritalar üzerine yazılı bilgiler eklenmiştir. Müteakip kopyalarda farklı sayıda haritanın mevcudiyetini görmekteyiz. Bazı kopyalarda ise sadece haritalar veya sadece metin kısmı bulunmaktadır.

Gemicilik dili ile ilgili ikinci kaynağımız ise 17. yüzyılın önemli isimlerinden biri olan Katip Çelebi ( 1609 – 1657 ) tarafından kaleme alınmıştır. Katip Çelebi’nin en önemli özelliği ise imparatorluğun bekası ve geleceği için donanmanın en önemli unsur olduğunu en iyi kavrayan, döneminin çok ötesinde olarak jeostratejik öngörüleri bulunan bir düşünür olmasıdır. Özellikle İnebahtı savaşı sonrası donanmadaki ve yönetimdeki aksaklıkları en erken anlayan ve bu gidişata dur diyebilmek için sürekli olarak çareleri öngörmesi bunun en önemli göstergesidir.

Katip Çelebi’nin konuya yaklaşımını özetleyen sözlerini aşağıdaki paragrafta görebiliriz:

“Gizli değildir ki, bu Osmanlı Devleti’nde en büyük dayanak olup şanına iş-güç edinip önem verilmek ön sırada bulunan deniz işleridir. Zira, bahtı gelişen devletin revnak ve unvanı (şan ve şeref) iki karaya (Anadolu ve Rumeli) ve iki denize (Akdeniz ve Karadeniz) hükmetmektedir. Bundan başka Osmanlı ülkesinin çoğu adalar ve kıyılar olduğundan hele saltanatın yöresi, yani İstanbul’un velinimetinin iki deniz olduğunda hiç şüphe yoktur. Bu kadarını elde tutmak, gözetip korumak denizlerin bulunmasına bağlı olduğu için geçmişte büyük himmet (kalb-i, samimi gayret) ederlerdi. Bugün de önemli olan gafleti koyup yine elden geleni yapmaktır. Ulu Tanrı başarı versin. Bundan sonra öğütleri söylemeğe başlayalım.”

Katip Çelebi, “Tuhfetü’l-Kibar Fi Esfari’l Bihar (Deniz Savaşları HakkındaBüyüklereArmağan)”adlı eserindedenizcilerebazı tavsiyelerdebulunmaktadır. Bu tavsiyeler, aslında bir dönemi dolaylı olarak sorguladığından, Türk Deniz Tarihi açısından belge niteliği taşımaktadır.

Katip Çelebi tavsiyelerini 40 başlık altında toplamaktadır. En çok önem verdiği konular, denizciliğin bir ilim, bir disiplin olarak kabul edilmesi

Page 30: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

20

üzerinde odaklanmaktadır. Katip Çelebi’nin;ilk öğüdü, Denizcilik bilgisi sınırlı olan Kaptan Paşa ve diğer önemli

komutanların, mutlaka tecrübeli denizcilere danışmaları gereği üzerinedir. Bu konunun, 1571 yılında yaşanan İnebahtı yenilgisinde, Yeniçeri Ağası iken Kaptan-ı Deryalığa atanan Müezzinzade Ali Paşa’nın yapmış olduğu hatalar nedeniyle dile getirildiği tahmin edilmektedir. Bilindiği üzere, Ali Paşa muharebe öncesinde Donanmanın Sol Kanat Komutanı Cezayir Beylerbeyi Uluç Ali Reis’in ikaz ve uyarılarını dikkate almamıştır.

2’nci öğüt, İnşa süresinin kısa olması nedeniyle, mümkün olduğunca Donanma gemilerinin, İstanbul Tersanesi’nde inşa edilmesi üzerinedir.

3‘üncü öğüt, Gemilerin lojistik açıdan tam olarak donatılmalarının gereğini ortaya koymaktadır.

4’üncü öğüt, Donanma gemilerinin ilerisinde mutlaka keşif maksatlı gemi görevlendirilmesini dikte etmektedir.

5’inci öğüt, Donanmada 200 parça gemi olursa, bunun iki kol (hat) halinde tertiplenmesinin faydalı olacağını açıklamaktadır.

6’ncı öğüt, Denizde öğlenden sonra bir liman yakınında bulunuluyorsa, o limana girilerek, geceyi limanda geçirmenin faydalarını anlatmaktadır.

7’nci öğüt, Boğaz dışında bulunulduğunda, seyre çıkmadan önce sabah namazının kılınması gerektiğini vurgulamaktadır.

8’inci öğüt, Forslu gemi komutanlarının (baştarda reisleri) tecrübeli denizciler arasından seçilmesinin önemine işaret etmektedir.

9’uncu öğüt, Donanma içerisinde bastardaların (sancak gemisi, kadırga tipi, 26-30 kürekçi oturağı, çift kürekli) yavaş gitmelerinin faydalı olacağını belirtmektedir.

10’uncu öğüt, Bey gemilerinin (Rodos, Midilli, Sakız gibi Kaptan Paşa eyaletinin sancak beylerinin gemileri, Kaptan Paşa komutasındaki asli Donanma unsurlarını desteklerler.), bastardaların önünde bulunmalarının önemine dikkat çekmektedir. Baştardalar için süratin önemli olmadığı vurgulanmaktadır.

11’inci öğüt, Gemilerin münavebeli olarak yağlanmalarını, bir grubun nöbetçi kalmasını, bu ihmal nedeniyle ağır zayiatlar verildiği anlatmaktadır.

12’nci öğüt,DonanmaNavarin’de ikenHaçlıDonanmasının keşfi içinMesine’ye gemi gönderilmesinin faydalı olacağını belirtmektedir.

13’üncü öğüt, Mesine’de Haçlı Donanması bulunmuyorsa, Kaptan

Page 31: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

21

Paşaların denize açıldıklarında, yorgun ve güçsüz personeli 15 parça gemi ile birlikte Navarin’de bırakmalarını dikte etmektedir.

14’üncü öğüt, Navarin’den denize çıkıldığında 15 günlük su ikmali yapılması ve fırtına nedeniyle Donanmanın gece dönme ihtimaline karşı, şehrin yüksek sırtlarında gece boyunca ateş yakılması için tedbir alınması üzerinedir.

15’inci öğüt, Gemilerin gece fırtına çıktığında, müsademe riskine karşı gece boyunca fenerlerini yakmalarının faydalı olacağını belirtmektedir.

16’ncı öğüt, Donanmanın sığlıklar ve seyir engelleri nedeniyle Ege Adaları arasında, ihtiyaç olmadıkça seyir yapmamalarını dile getirmektedir.

17’nci öğüt, Donanmanın başka bölgelerde bulunduğu durumlarda, Ege Adalarını korumak için 10 parça geminin görevlendirilmesini talep etmektedir.

18’inci öğüt, Donanmanın sisli ve puslu havalarda kıyıya yakın seyrettiğinde, uygun bir bölgede demirlemesini, açık denizde seyredildiğinde ise, Kaptan Paşanın bastardasında mehter marşları çalınmasını, böylelikle gemilerin dağılmasının önlenmesini açıklamaktadır.

19’uncu öğütte, Reislerin deniz ilmini iyi bilmeleri, harita ve pusuladan anlamaları, bu konuda hevesli olmaları dile getirilmektedir.

20’nci öğüt, Gemicilerin sınava tabi tutulmasını ve başarılı olanların ödüllendirilmesini, böylece diğer denizcilerin teşvik edilmesini anlatmaktadır.

21’inci öğütte, Düşman donanmasının açık denizde, Donanmamızın ise, sahile yakın olduğu durumlarda muharebeden kaçınılması belirtilmektedir. (Inebahtı da Kılıç Ali Paşa’nın (Uluç Ali Reis) ısrarına rağmen, Kaptan-Derya Ali Paşa Donanmayı sahil kesiminde tertiplemiştir.)

22’nci öğüt, Düşman kalyonlarına çatışmanın başlangıcında çatma ile yanaşılmamasını, öncelikle uzun menzilden dümen ve direklerinin hedef alınmasını belirtmektedir.

23’üncü öğüt, Kaptan Paşa’nın sancak gemisinin muharebe hattının gerisinde, 3 gemi ile pruvadan, iki gemi ile pupadan emniyet alınmasını dikte etmektedir. (İnebahtı’da Kaptan Paşanın sancak gemisi ileri hatta yer almıştı.)

24’üncü öğüt, Kaptan Paşa ve Baş Komutanların (Serdar), bulundukları gemiyi, hiçbir nedenle terk etmemeleri gereğini vurgulanmaktadır.

25’inci öğüt, Kaptan Paşanın, mutlak surette muharebeyi sevk ve idare edecek bir mevkide bulunmasını, düşmanla çatma suretiyle temas etmekten

Page 32: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

22

kaçınmasını dikte etmektedir. (İnebahtı’da Ali Paşa, bu tür zorlaması nedeniyle şehit edilmiştir.)

26’ncı öğütte, Bey gemilerinden 100 gayrimüslimin çıkarılarak, yerine 100 Türkün konulması ifade edilmektedir. (daha önceki isyanları nedeniyle)

27’nci öğütte, Gayrimüslimlerin güvenilmez oldukları vurgulanarak, kürekçilerin (forsalar) Türk ve gayrimüslimler arasından karışık olarak seçilmesi talep edilmektedir.

28’inci öğütte, Donanmanın büyük seferleri öncesinde, Ege Adalarında konuşlu gemilerin keşif maksatlı olarak önceden muhtemel harekat alanlarına gönderilmesine işaret edilmektedir.

29’uncu öğüt, Savaşanların moral ve motivasyonun bozmamak için, şehit ve yaralıların derhal sarılarak ambarlara taşınması gereğini belirtmektedir.

30’uncu öğüt, Düşman gemisi bütünüyle teslim alınmadan, ganimet toplanmaması gereğini açıklamaktadır.

31’inci öğüt, Gemi sualtından isabet aldığında, yaranın bez parçaları, sarık vb. cisimlerle kapatılmasının faydalı olabileceğini ifade etmektedir.

32’nci öğütte, Topçuluk sanatının maharetle yapılmasının önemine işaret edilmektedir.

33’üncü öğüt, Barutun neminin alınması gereğini vurgulamaktadır.34’üncü öğüt, Düşman gemilerinin yelkenlerini yakmak üzere çalışmalar

yapılmasını ve aynı konuda karşı tedbirler geliştirilmesini dikte etmektedir.35’inci öğüt, Daha önce denenmiş askerler dururken, yeni levent

istihdam etmenin fayda sağlamayacağını ifade etmektedir.36’ncı öğütte, Kalyon sınıfı gemilerin Boğazdan çıktıktan sonra

Donanmaya fazla bir katkı sağlamadıkları belirtilmektedir.37’nci öğütte, Donanmanın hafif ve hızlı gemilerden oluşturulmasının,

rüzgara tabi olan kalyonlardan oluşan düşman donanmasına karşı üstünlük sağlayacağı belirtilmektedir.

38 ve 39’uncu öğütlerde, Ele geçirilen düşman kıyılarında kaleler inşa edilmesi ve bu suretle düşmanın etkisiz hale getirilmesinin önemi vurgulanmaktadır.

40’ıncı ve son öğütte, “Osmanlı padişahları ve Kaptan Paşaların sefer ve savaşlarının okunması, dinlenmesi ve bunlardan dersler çıkarılmasının önemi ile bu konuda gaflete düşmenin yaratabileceği tehlikeler” vurgulanmaktadır.

Katip Çelebi’nin yukarıdaki tavsiyelerinden bazılarının günümüzde

Page 33: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

23

de geçerli olduğunu kabul edebiliriz. Bu tavsiyeleri aslında Türklerin İlk “Donanma Devamlı Talimatı” olarak kabul etmemiz yanlış olmayacaktır.

GemicidilikonusundakiüçüncükaynağımıziseİsmailHakkıtarafından1874 yılında yazılmış olan ve Mektebi Fünun Bahriye-i Şahane HurufatMatbaası’nda basılmış olan “Gemicilik Fenni” kitabıdır.

Kitap aslında 1868 yılında İngiltere’de basılmış olan “ Seamanship “ isimli kitabın tercümesidir. Kitapta yer alan tüm çizimler de yine bu kitaptan birebir olarak alınmıştır. 400 sayfalık bu kitabın, dönemin en önemli gemileri olan kalyonlar ile ilgili en detaylı bilgileri kapsadığını ifade edebiliriz. Kitap içinde yer alan bazı başlıklar, kitabın içeriği hakkında fikir vermesi açısından aşağıda özetlenmiştir.

Direk ve Seren ve Yelkenlerin İsimleriYelkenin AksamıAna veya Sabit Armanın BeyanıBağların EnvaiİskandilAltınınTarifiyleHalatıÜzerindeKulaçAlametlerininTayiniSelviçelerin BeyanıDikiş ve Cevizlerin Beyanı ÜçKollu ve Sağa Bükülü BirHalata KasaDikmenin Suret-i Ameliyatı

HalatİmaliMakara Sapanlarının DonanımıArma Donanımına Dair MeselelerSerenlerin DonanımıCunda Yelkenlerine Mahsus Olan Bastonların BeyanıCivarda DonanımıPalangaların BeyanıArma Doldurmanın UsulüArmaya Dair Bazı EsileSelviçe Yani Müteharrik Armanın DonanımıSelviçelerin BeyanıSarnıçlar ile Sefere ve Kumanya Vesairenin BeyanıKapakveFırkateynveZırhlıSefain-iHarbiyesininTakdimatıileAletve

Edavat-ıLazımesininHangiMahallereVazveİstifOlunduğuYatılacak Mahallerin ve Bunlara Manend Mevkilerin BeyanıAna Sereni Bordadan İçeriye Almanın UsulüTopların Sefineye Ne Vecihle Ahz Olunduğu

Page 34: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

24

Sandal veya İstimlançın Ne Vecihle Ref Olunup İçeriye AlındığıYelkenlerin Ne Vecihle İdare Olunduklarına DairYelkenlerin Ne Vecihle Toplandıklarının TarifatıYelkenlerin Cümlesi Birden Ne Vecihle Bağlandıklarının UsulüYelkenleri Camadana Örmenin UsulüBabafingo ve Kontra Serenlerinin Ne Vecihle Albura Olunduklarının

BeyanıYelkenlerin Ne Vecihle Sarıldığının TarifiCunda Yelkenlerinin BeyanıFilikaların Tarif ve Taksimiyle Usul-ü İdareleriYelken ile Müteharrik Filikaların Usul-ü İdareleriDemir ve Zincirlerin Tarifiyle Ne Vecihle Donandıkları ve Hangi

Mahallere Vaz ve İstif Olundukları Beyanındadır.Zincir ile Demirlerin Usul-ü İdareleriBir Donanmayı Çifte Demirde Yatırmanın UsulüPusulanın Usul-ü İstimaliBüyük Baston Değiştirmek UsulüBabafingo Çubuğunu Değiştirmek UsulüGabya Serenini Değiştirmek UsulüManevra-i BahriyeYelken ileMüteharrikOlanBir SefineninNiçin İleriyeDoğruHareket

Ettiğinin BeyanıSefinenin Borina Kaçtığının SebebiUskur ve Sefain ile Orsa Alabanda Tıramola Manevrasının İcrasıÇifte Demir ile Yatılmakta İken Demirleri Kaldırıp Denize Azimet

Etmenin UsulüYelkenlerinTakımlarınınHazırlanmasıYan Mataforalarının Albura OlunmalarıDemir Kaldırıldıktan Sonra Sefineyi Yelken ile Tahrik Etmenin Usulü

DemiriSalpa Etmenin UsulüYelkenleri Rüzgara Uydurmanın UsulüBabafingonun Rüzgar Üstü İskotası Kesildiği AndaRüzgar Üstü İskota Yakasına Merbut Anele Kırıldığı AndaRüzgarÜstüDümenHalatıKesildiğiAndaBüyük Baston Kırıldığı AndaSefine Rüzgarın Cihetine Kaçıp Yelkenleri Kapattığı VakitteDümen Sakatlandığı Vakitte

Page 35: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

25

OSMANLI GEMİ JURNALİNDE GEMİCİ DİLİ

Öğ.Yb.Gökhan ATMACA

Klasik Latince’de “gün geçtikçe anlamına” gelen “diurnus” sözcüğü, Geç Dönem Latincesi’nde “günlük” anlamında “diurnalis” olarak kullanılmış, 1600’lı yılların başında İngilizce’de “journal” olarak “kişisel günlük” anlamında karşımıza çıkmıştır. 1728 yılından beri de Fransızca’da “journal” sözcüğü “günlük yayın” anlamında kullanılmaktadır. 1

Jurnal belirli bir döneme ait olayları kronolojik sıraya göre listeleyen belge olarak Fransızca’da tanımlanmaktadır.2 Jurnaller gemide olayların kayıt altına alındığı resmi defterlerdir. Jurnal sözcüğünün Türkçemize girişi ile Osmanlı modernleşmesi arasında koşut bir durum karşımıza çıkmaktadır.

İlkdenizokulunun1773’deCezayirliGaziHasanPaşa’nıngayretleriyleBarondeTott’a “Hendesehane“adıylakurdurulmasıbiryanayenipadişahIII. Selim (1789-1807), Nizâm-ı Cedîd olarak adlandırılan ayrıntılı bir yenilik programını uygulamaya koyarken yabancı uzmanlar da Osmanlı yelkenli gemi inşa teknolojisine birçok katkıda bulunmuşlardır. Kaptan-ı DeryaKüçükHüseyinPaşa’nıngirişimleriileFransa’dangetirilenilkmimarve yardımcılarının yeni teknikle gemi inşasına başlamalarıyla Osmanlı gemi yapım teknolojisinde yeni bir dönem açılırken3 bahriye terminolojisinde de değişimler gözlemlenmeye başlanmıştır.

Başta Fransız gemi inşa mühendisi Le Brun, İsveçli mühendis Rhodéolmak üzere birçok mühendis, mimar, kalafatçı, demirci, teknik ressam, makara yapımcısı, demirci, doğramacı, gemi topçusu, yelkenci, deniz subayları Osmanlı Donanması’nda teknik ve askerî hizmetlerde bulunurken Hendesehâne’de gemi inşa dersleri verip 22 Ekim 1784 tarihinde yenidenyapılanan Deniz Mühendishânesi’nin eğitim programı ile talînmâmesinin hazırlanmasında etkin olmuş, Rhodé ise kuru havuz dışında gemi inşatezgâhları yapmıştır.4

Sultan III. Selim (1789-1807), tersane ve donanmada yaptığı yenilikleri bir düzen altına almak için 1804 Bahriye Kanunnâmesi’ni yürürlüğe sokmuştur. Bu kanunnâme ile yenilikler için gerekli olan parayı sağlamak üzere Bahriye HazînesiveTersaneEminliğikaldırılarakyerineUmûr-ıBahriyyeNezâretiadlı bir makam kurulmuştur. Umûr-ı Bahriyye Nâzırı ile Kaptan Paşa

Page 36: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

26

arasında işbölümü yapılmış, nâzır tüm malzeme alımlarından ve Kaptan Paşa ise donanmanın techizi, düzeni, disiplini, cephanenin gerektiği gibi sarfı hususlarında sorumlu tutulmuştur. Kanunnâme Bahriye personelinin görev talimâtı olup maaş, terfi vs. ve Bahriye Mühendishânesi’ndeki eğitimi düzenliyordu. 5

Bahriyedeki büyük modernleşme hareketinin temelini oluşturan Nizam-ı Cedid sürecinde donanma literatürüne “jurnal” sözcüğünün büyük dönüşümün yanı sıra kayıtlama sistematiği içinde doğal olarak yerleştiğini görürüz. Osmanlı donanmasında gemilerde jurnal tutma usulü III.Selim döneminde 1796 yılında başlamıştır. Bütün gemilere kaide ve jurnal dağıtımı bu yıl başladığı görülür.6

III.Selim’in tahttan indirilip öldürülmesinden sonra uzun süre sekteye uğrayan Osmanlı modernleşmesi Mora ayaklanması sırasında ve devamında Osmanlı-Mısır filosunun Navarin Limanı’nda ağır bir yenilgiye uğraması gibi olaylarla ciddi darbeler almış; II.Mahmud’un iktidarının ortalarında Osmanlıların yeni gelişen buharlı teknoloji ile tanışması 1827 yılının Ağustos ayında İzmir’e gelen Kaptan Kelly’nin getirdiği 1828’de envantere giren Swift ve1829’daenvanteregirenHyltonJollifgemileriaracılığıileolmuştur.

1https://www.etymonline.com/journal(n.). 2https://tr.glosbe.com/fr/tr/journal.3Tuncay ZORLU (2008), “III. Selim ve Osmanlı Deniz Gücünün Modernleşmesi”, Ed. Zeki Arıkan-Lütfü Sancar, 73.4ZORLU, agm, 275.5AliİhsanGENCER(2001),Bahriye’deYapılanIslâhâtHareketleriveBahriyeNezâreti’ninKuruluşu(1789-1867),115.6BOA, Ymtv, Belge Nu:20/99.

Page 37: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

27

Osmanlı Devleti’nin ilk buharlı gemisinin adlandırılması ise Fransızca buhar teknesi anlamında “bateau à vapeur” tamlamasından yalnız “vapeur (vapör)”, “buhar, buharlı” kelimesinin alınması ve Türk ağzında “vapur”a çevrilerek buhar kuvvetiyle işleyen gemi yerine kullanılmasıyla gerçekleşmiştir.7

II.MahmuddönemindeAmerikalımühendislerHenryEckworth,ForsterRhodes ve Redhouse’u tersanede gemi yapımlarında görürken İngilizce kavramların da yavaş yavaş yer kazanmaya başladığı görülmektedir.

Hünkar İskelesi Antlaşması’nın 8 Temmuz 1833 tarihindeimzalanmasından sonra İngiltere’nin Osmanlı Donanması’na eğitim yardımı verme gayretleri dikkat çekicidir.8 Osmanlı Bahriyesi’nde 1839 yılından 1914 yılına kadar yedi İngiliz amiral görev almıştır. Bunlardan ilki “Yaver Paşa” olarak anılan Binbaşı Sir Wake Walker’dir. Abdülmecid döneminde 1839 yılında albay rütbesi ile Osmanlı Bahriyesi’nde görevlendirilen Walker’in en önemli hizmeti, Bahriye Mektebi’nin çağdaş düzeyde gelişmesi için yapmış olduğu çalışmalarıdır. İkincisi olan Mirliva (Tuğamiral) rütbesi ile Osmanlı Bahriyesi hizmetine giren ve “Müşavir Paşa” olarak anılan Adolphus Slade, Türkiye’de on yedi yıl kalmış ve bu sürenin beş yılını donanmada, gerisini Bahriyenin yönetimi, personel yetiştirilmesi, tersane düzeni ve Bahriye Mektebi’nin çağdaş bir düzeye getirilmesi konularında yaptığı çalışmalarla geçirmiştir.9

Abdülmecid dönemi ile yoğunlaşan buharlı gemiye geçiş sürecinde gerek uskuru ve gerek pervaneli vapurların armasına gerekli olan yelken takımları mükemmel surette mevcut olduğu hâlde uygun hava olsun olmasın vapur kapûdânlarının hiçbir zaman yelken kullanmayarak seferlerini daima makine çalıştırarak tamamlamakta oldukları ifâde edilmiştir. Ciddi oluşan masraf ve hasarın önü alınmak üzere vapur-u hümâyûnların seyr ü seferlerini düzenlemek üzere Şurâ-yı Bahriyye tarafından 21 Mayıs 1859 tarihli bir talimât kaleme alınmıştır.10

1859 yılında tutulmaya başlanan jurnallerde vapurların kalkış yerinden varış yerlerine kaç gün zarfında ulaştığı, kaç saat çarh işletilip kaç kazan yakıldığı saat saat gösterilmeye başlanmıştır. Bu kuralla kömür sarfının önüne geçilmeye çalışılmış ve günümüzde de harp gemilerinde tutulmaya devam eden makine jurnali tutma usulü uygulamaya başlanmıştır.11

Page 38: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

28

Sultan Abdülaziz döneminde donanmanın modern tipteki harp gemileriyle yenileştirilmesinin yanı sıra, çoğunluğu İngiliz olmak üzere Deniz Kuvvetleri’nin çeşitli birimlerine yabancı danışman, teknisyen, işçi ve subay alınması konusu üzerinde de ısrarla durulmuştur. 1868 yılında İngilizBahriyesindenAlbayAugustusCharlesHobartbeş yıl süreMirliva(Tuğgeneral) ile “Kumanda Meclisi Azalığı”, 1869’da Ferik (Koramiral) rütbesi ile Liman Başkanlığı, “Bahriye Islahât Komisyonu Başkanlığı”, 1877’de de tarihinde Osmanlı Bahriyesi Nezareti Kurmay Dairesi’ne başkan olmuştur.12

II.Abdülhamid döneminde 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında HobartPaşa Karadeniz’de, Kafkasya’da Ruslara karşı Kara Kuvvetlerinin lojistik ve personel desteğini sağlamıştır. Hobart Paşa 11 Ocak 1881’deVezirlik ve Müşirlik (Büyük Amirallik) rütbesine yükseltilerek Donanma Komutanlığına atanmıştır.13

7Nurcan BAL (2005), “İlk Buharlı Gemi Türkiye’de Ne Zaman Kullanılmıştır?”, Deniz Kuvvetleri Dergisi, 594, Kasım: 92.8GENCER, age, 132.9FahriÇOKER(1988),“OsmanlıBahriyesindeİngilizIslahHeyetleri”,DenizKuvvetleriDergisi,Sayı:541,.16.10Nurcan BAL (2010), XIX. Yüzyılda Osmanlı Bahriyesinde Gemi İnşa Teknolojisinde Değişim: Buharlı Gemiler Dönemi, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 196.11BAL, a.g.t, 199.12AfifBÜYÜKTUĞRUL(1983),OsmanlıDenizHarpTarihi,C.III,255.13ÇOKER, agm, 17.

Page 39: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

29

Daha sonra İngiliz Amiral Felix Wood, 1869 yılında Bahriye Mektebi’nde seyir öğretmeni olarak göreve başlamış, dört yıl bu görevi yaptıktan sonra 1874 yılında Binbaşı rütbesi ile Hüdavendigâr okul gemisine atanmıştır.1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi’nde Osmanlı filolarının Karadeniz’dekideniz harekâtına katılmış; özellikle Tuna Nehri’nin kıyı savunmasındaki başarılı hizmetleri dolayısıyla Miralay (Albaylık) rütbesine yükseltilmiştir. Albay Woods, 20 Mart 1883 tarihinde Mirlivalık rütbesine yükseltilerek, “Paşa” unvanını almıştır. Önceki görevlerini sürdürmekle beraber Bahriye Mektebi’nde mevcut uzmanlık sınıflarına ek olarak “Torpido” sınıfını kurmuş ve bu sınıfın öğretmenliğini yaparak Osmanlı Bahriyesi’nin ilk torpidocularını yetiştirmiştir. Padişahın Fahri Yaverliği ile de onurlandırılarak 10 Ekim 1886’da Feriklik (Koramiral) rütbesine yükseltilen ve 26 Eylül 1896’da Padişah emrindeki “Askeri Yüksek Teftiş Kurulu” üyeliğine atanan Woods Paşa, 1886’dan sonraki hizmetini Padişah ve saray emrinde sürdürmüş, Sultan II.Abdülhamid’in tahtan indirilmesiyle elli yıla yakın bir hizmetten sonra 1909 yılının Temmuz ayında emekliye ayrılmıştır.14

Amerikalı bir danışman olan Ransford D.Bucknam, Mecidiye Kruvazörünün Amerika’dan getirilişi sonrasında donanma müfettişliğine getirilmiş, Asar-ı Tevfik zırhlısını Almanya’dan getirmiş, amiralliğe terfi etmiş ve II.Adülhamid’in tahttan indirilişi ile ülkesine dönmüştür. II.Meşrutiyet döneminde Douglas Gamble, Arthur Limpus ve Pigot Williams amiral rütbesi ile danışmanlığa devam etmişler bunun yanında Alman Deniz Kuvvetlerinden ayrılıp da görev alan Alman Von Starke ve Kalau Von HofedeOsmanlıdonanmasındagörevyapmışlardır.

Tüm bu yüzyıl boyunca özellikle İngiliz danışmanların etkisiyle Bahriye terminolojisinde ve gemici dilinde İngilizce sözcüklerin devşirilmiş halleri büyük konuşma ve yazı diline yerleşmeye başlamıştır. Bunun en somut hallerini doğaldır ki arşiv belgeleri içinde gemi jurnallerinde görülmektedir.

Komutanlığımız bünyesinde bulunan Deniz Tarihi Arşivimizde 186 geminin 1618 adet jurnali mevcuttur. Çeşitli bölümlerde fonlanan 718 seyir, 378 liman, 316 makine, 45 işaret, 22 sefain, 29 muhasebe (maaş/evrak), 10 topçuluk, 15 vukuat rapor emir ve 22 demirbaş eşya (cephane) jurnali bulunmaktadır.

Page 40: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

30

Eldeki jurnaller 1804-1936 yılları arasını kapsar. En eski seyir jurnalinde geminin adı mevcut olmayıp en son kayıtlı olan jurnal ise Nusret Mayın gemisi ait 1 Ocak 1935-18 Aralık 1936 tarihli seyir jurnalidir. Jurnal sayılarına bakıldığında özellikle Sultan Abdülaziz ve I.Meşrutiyet sonrası seyir ve harekat durumuna bağlı olarak ciddi artışlar olduğu gözükmektedir.

Bu süreç içinde kayıt altına alınmış jurnallerden farklı dönem ve gemilerden gemici dilini kullanımı ile ilgili çeşitli örnekler şöyle verilebilir:

II.Mahmud Dönemi

Ahter Guleti (16 Nisan 1836)

Ley-i mezburda nöbetçi Mülazım Ahmed ve Şerif Çavuş ve iki onbaşı ve on sekiz nefer ile akşamcı olub iktiza eden mahallere taksim edib dikkat üzere vardiya olunur iken iskanca vardiya mahallerine İsmail Mülazım ve Mehmed Çavuş ve iki onbaşı ve on sekiz nefer ile nöbetçi olup sabaha değin dikkat ve basiret üzere vardiya edilmiş olunub iş bu jurnal kaydolundu.

29 Zilhicce 1251.15

14Uğur ÇAKIL(1943); “Woods Pasha” Deniz Mecmuası, C.55, Sayı:368, 89.15DTA, Gemiler, 3 Nolu Defter, Ahter Guleti Jurnali, 5.

Page 41: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

31

Abdülmecid Dönemi

Mesudiye Kalyonu(13 Nisan 1840)

Tarihi yevm-i Pazartesi fi 10 S. Sene 1256

Tarihi yevm-i mezbûr ale-s-sabah Medîne-i İskenderiye Limanında ber-lenger-endâz ve ikâmet üzere iken af-tâbın tulû’ıyla ve Ser-asker sefînesine nazaran tüfeng endâhte ile ve sancaklar keşîde olunub ve sütûnun beyliği aşağı ahz ve asâkir-i merkûmların şorbalarını tevzî’ ve nöbete memûr Kör Halil Yüzbaşı bölüğüyle nöbete girüb ve cümlesi âmâde olduklarındankalyon-ı hümâyûndan kırmızı alâmet tarafından flama 18 beher 33 beher 491 ve bu işarete mebni mezkûr sefînelerden nöbet filûkalarını matlub virûdıyla ve hastalar içün ve taşra irsâl ol-hinde def ’a keşîde-i flama beher 26 beher 149 ve bu işarete mebni mezkûr sefînenin kuyûdâtını matlûb ve hastahane nöbetçisi olmağla ve hastahâne ayrı ve kuntra mizana gabya takımları mâ-babasını ta’lîmi itdirilüb ve yine paydos ve saat 4 kararlarında ve asâkir-i merkûmların ta’âmlarını itâ olunub ve bir filûka ab-ı lezîz virûd ve sefînenin derûnunu güzelce tathîr olub ve iskança vardiya-ı merkûme nöbetçiler nöbete hurûcı ve yerine nöbete memûr İyâze Mülâzımın bölüğüyle nöbete çıkub ve cümlesi amâde olduklarından ve saat 10 mürûruyla devletlû Mustafa Paşa hazretleri virûd-ı sefîne olub ve asâkir-i merkûmelerin ahşâm ta’âmlarını itâ olundıkda ve bir filûka âb-ı lezîz virûd ve saat 11 kararlarında devletlû Mustafa Paşa hazretleri filûkasına rükûben ve taşra râhi ve gurûb-ı af-tâbıyla kalyon-ı hümâyûndan bilâ-alâmet tarafından beher 269 ve tüfeng endâhte ile ve sancaklar ile babafingolar aşağı ahz ve ezânî-i Muhammediye kırâat ve namazlar edâ olunub ve yevm-i mezbûre ahşâmcı nöbete memûr Tobuzayak Mehmed Yüzbaşı bölüğüyle nöbete duhûl ve nısfe’l-leylde iskança vardiya-ı merkûme nöbetciler nöbetden hurûcı ve yerine nöbete memûr Memiş Yüzbaşı Kapûdâna bölüğüyle nöbete çıkub ve cümlesi âmâde olduklarından ve ahşâmdan tâ-be ve sabaha değin ve bundan başka vukûâta dair bir nesne zuhûr itmeyüb işbu mahalle kayd-ı jurnal olundı.16

Abdülmecid Dönemi

Burc-ı Şeref Korveti (14 Ocak 1859)

PazargecesiEskiİslambolpişegahındabirincibölükdeMülazımHasanAğa bölüğüyle nöbetçi bulunarak nöbete dikkat-i vardiya olunup sabaha

Page 42: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

32

değin bir nesne zuhura gelmediği kaydolundu. 2 Kanun-ı Sani 1275.17

Abdülaziz Dönemi

Fırat Korveti (25 Ekim 1866)

3 Teşrin-i Evvel 1282

İş bu yevm-i Perşembe ale’s sabah Tersane-i Amire pişegahında şamandırada bağlı iken akşamüzeri sekizde Büyük Liman pişegahında azimet olunub o gece aram edib nöbetçi bulunan Yüzbaşı Mustafa Ağa nöbetçileri mahallerine tevzi edib kuyudat jurnal kılındı.18

Abdülaziz Dönemi

İclaliye Korveti (2 Şubat 1872)

2 Kanun-ı Sani 1275

Ale’s sabah asker yataklarından kıyam edib kendilerine ait bataryaları temizledikden sonra askerin guşt venan-ı aziz tayınları için Tersane-i Amire’ye bir filika gönderilib lüzumu olan eşya getirilmişdir. Sefine-i hümayun mürettebatından 9 nefer hastahanededir. Bade’l zeval askere kılıç talimi icra edilmişdir.

21 Kanun-ı Sani 1287.19

16DTA, Gemiler, 2772, Mesudiye Kalyonu Seyir Jurnali, 140. 17DTA, Gemiler, 53 Nolu Defter, Burc-ı Şeref Korveti Jurnali, 1. 18DTA, Gemiler, 296 Nolu Defter, Fırat Korveti Jurnali, 1.19DTA, Gemiler, 352 Nolu Defter, İclaliye Korveti Jurnali, 3.

Page 43: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

33

II.Abdülhamid Dönemi

Musul Vapuru (2 Nisan 1878)

21 Mart 1294 yevm-i Salı saat dörtte Semadirek’den devr-i çarh ile hareket olunup Limni’ye yol verilmişdir. Yevm-i mezkur saat yedide lodos rüzgarı şiddetlenip ve sefine dahi ileri hareket etmediğinden yevm-i mezkur saat sekizde eski mahallimize muvasalat olunup vakt-i fayrab bırakılmışdır. 23 Mart 1294 leyl-i Perşembe saat birde Semadirek’den devr-i çarh ile hareket olunup Limni’ye yol verilmişdir. Saat on buçukda Limni’ye muvasalat olunup ocaklar çekilmişdir.20

II.Abdülhamid Dönemi

İzzeddin Vapuru (29 Nisan 1905) 16 Nisan 1321 Saat 1: Gelibolu feneri bordalandı.

Saat 2: Doğanarslan feneri bordalandı.

Saat4.30:Horafeneribordalandı.

Saat 9.45: Emir Ali Adası bordalandı.

Saat 11.30: Ayastefanos feneri bordalandı.

Saat 12.00: Arya sancak edildi.21

V.Mehmed Reşad Dönemi

Barbaros Zırhlısı (2 Ağustos 1910)

Saat 6.45’te Komodor Ramiz Bey’in taht-ı kumandasında olarak avn-il HakklaDersaadet’emüteveccihenhareketolundu.

8.30’da Nara burnu dolaşılarak rota verildi. Torna 60. 10.35’te Gelibolu feneri bordada mürur edildi.

10.50’de tebdil-i rota edilerek gündoğusu 1.3/4 poyraza seyr olundu. 11.35’te Doğanarslan bordaya alındı.” 22

BarbarosZırhlısı(5Haziran1911)

Page 44: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

34

Saat 5.15: Zat-ı Şahane gemiye teşrif buyurarak 21 top ile selamlandı. Saat 5.25: Vira demir edildi.

Saat 5.45: Ahırkapı feneri bordalandı.

Saat 6.10: Pruva hattı teşkil olundu.”23 Sivrihisar Torpidobotu (8 Ağustos 1915)

Saat 05.10: Bolayır önünde zırhlı Barbaros düşman tahtelbahir tarafından torpillenerek pruvasından ve sancak tarafından eğilmiştir. 12 dakika zarfında meyli artarak birden bire alabora olarak gark olmuş ve mürettebatından 200 kadarı denizden tahliye edilmiştir. Bu esnada taht-ı muhafazasında iki transport götüren Basra torpidosu olay yerine gelerek ol dahi mürettebattan 100 kadarını tahliye ettikten sonra Gelibolu’ya müteveccihen seyr olundu.

Saat 08.00: Gelibolu iskelesine aborda olundu. Mağruk zırhlı Barbaros mürettebatından zinde olanlar Gelibolu’ya çıkarılmış, mecruh olanlar ise Lapseki hastanesine nakledilerek Gelibolu’dan hareket edildi.

Saat 08.35: Lapseki önünde demirlendi. Lapseki hastanesine çıkarılan mecruha sefineden 5 adet fanila, battaniye ve 1 adet yastık verilmiştir.

Saat 09.30: Lapseki’den vira demir edilerek hareket edildi.”24

Çeşitli dönemlerini aktarmaya çalıştığımız ağırlıklı olarak rika yazı tarzı ile tutulan Osmanlı gemi jurnallerinde görüldüğü gibi kayıt biçimi, tümce kalıpları ve kullanılan sözcüklerde farklılaşmalar yaşanmıştır.

20DTA, Gemiler, 359 Nolu Defter, Musul Vapuru Jurnali, 1.21DTA, Gemiler, 463 Nolu Defter, İzzeddin Vapuru Jurnali, 1.22DTA, Gemiler, 3640, Barbaros Seyir Jurnali, 20 Ağustos 1326, 5.23DTA, Gemiler, 3640, Barbaros Seyir Jurnali, 23 Mayıs 1327, 174.24DTA, Gemiler, 4457, Sivrihisar Seyir Jurnali, 26 Temmuz 1331, 78.

Page 45: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

35

19.yüzyılın içinde iyice etkisi belirginleşen Tanzimat sürecinden konuşma dili ve resmi yazışmalar nasıl etkilenmiş ise gemi jurnalleri de etkilenmiştir. Bu süreç zarfında tümce kuruluş yapısı değişim gösterirken bir çeşit “Lingua franco” olan Akdeniz ve Levant havzasında kullanılan gemici dilinin etkisini eskilerden hala getirdiğini görmekteyiz. Temel komut ve manevraya hükmeden sözcükler kalıplaşmış olarak bu dil birikiminden etkilenmiştir.

Yenileşme dönemi ile başlayan danışmanların da etkisiyle önce Fransızca ve daha sonra İngilizce etkisi ile devam eden süreçte 20.yüzyıla girdikten sonra tümce kalıpları basitleşmiş, günlük konuşmaya yakınlaşmıştır. Gemicilik tekniğinin değişmesi ve makinanın devreye girmesi ile birlikte bu alandaki sözcük boşluğu genelde İngilizce’den karşılanmıştır.

Ancak bu evrimin içinde önceden de bahsettiğimiz gibi temel gemici terim ve deyimleri bahriyelilerin kullanım sahalarında hep var olmuş ve yazılı metinler olan jurnallere örneklerde de gördüğümüz gibi işlenmiştir.

Sonuç olarak Osmanlı bahriyesinin yazılı kaynaklarının başında gemi jurnalleri dün olduğu gibi bugün de yaşayan bir unsur olarak dilin ortak mirasa dönüşmesinin en kalıcı unsurları olarak kalacak bizlerin görevi de devletin ve ulusun bize emanet ettiği bu yazılı kaynağı bizden sonra gelen çocuklarımıza emanet etmek olacaktır.

Page 46: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

36

TÜRK EDEBİYATINDA DENİZCİLİK KÜLTÜRÜ: ŞİİRLERDE GEMİCİLİK

Dr.Öğretim Üyesi Çimen Günay ERKOL

Türkçe edebiyattaki şiirlerde “gemi” imgesi çok sık kullanılmıştır. Aşk, sonsuzluk, ölüm, yalnızlık gibi duyguların denizin “engin”liği ile anlatılması, yaşamın fırtınaya tutulmuş bir “gemi”ye benzetilmesi, denizde karşılaşılan “fırtına” gibi bazı metaforlar, pek çok şiirde görülmektedir. Bu tip şiirlerin ilk akla gelenlerinden biri Yahya Kemal Beyatlı’nın ünlü “Sessiz Gemi” 1 şiiridir; bu şiir, yine zihinlere kazınan bir başka şiire, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “Rıhtımda Uyuyan Gemi”2 şiirine ilham vermiştir. Nâzım Hikmet’in3 memleket hasretini anlattığı şiirlerinde de deniz ve gemi imgelerinin sıkça kullanıldığı göze çarpar. Sayıları çoğaltılabilecek bu örneklere karşın, “gemici”lerin ele alındığı ve “gemici dili”nin kullanıldığı şiirlerdahakısıtlısayıdadır.HernekadarOsmanlıdönemindekimişâirlerdeniz seferlerine eşlik ederek bir çeşit yazıcılık4 görevi üstlenmişlerde de, bu tarihsel iç içe geçişin, denizcilik, gemicilik pratiğine ilişkin bazı detayların Türkçe şiirlerde derinlikli olarak görüldüğü çok fazla sayıda örnek ürettiği söylenemez.

Ben bu yazıda, birkaç örnekten yola çıkarak, gemicilerin şiirlerde nasıl çizildiğini tartışmaya açacağım. Bu konudaki öncü çalışmaları yürüten isimlerden biri olan Âmil Çelebioğlu, gemiciler ile ilgili örnekleri üçe ayırarak incelemiştir. Çelebioğlu, hem Divan hem de Halk edebiyatınabakmış ve “denizciliğe dair kelime ve tabirlerin doğrudan veya benzetmelerle kullanıldığı şiirler, deniz ve denizciliği ilgilendiren her konuda methiye veya hikâye nevinden müstakil olarak yazılmış ya da bir eser içinde yer alan parça şiirler, gemici diliyle yazılmış şiirler” olmak üzere üç grup ayırt etmiştir.5 Çelebioğlu’nun tasnifinin de gösterdiği üzere, şiirlerin bazılarında gemicilik ile ilgili terimlere ve gemici diline daha detaylı yer verilmekte, bazılarında ise gemici kimliği bir hikaye içine yerleştirilmekte ancak şiirin dili, bu mesleğe ilişkin özel terim ve söyleyişlerle donatılmamaktadır.

Klasik Osmanlı Divan şiirinde deniz bir bolluk, bereket simgesidir. Su vahdeti, sahil ise dünya nimetlerini simgelemektedir. Gemiciler de bu çerçevenin içine yerleşirler. Deniz, ilahı güce, Tanrı’ya ulaşmak için geçilmesi

Page 47: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

37

gereken bir engel olarak simgelenir. Örneğin, Fuzulî’nin Hz.Muhammediçin yazdığı ve klasik şiirin 16.yy’daki üstün örneklerinden biri olarak kabul edilen ünlü “Su Kasidesi”nde, su imgesi tasavvufî aşkın işareti olarak karşımıza çıkar. Suyun amacı, Hz. Muhammed’in mezarına ulaşmaktır.6 Kimi zaman, deniz aşılacak bir engel değil, içinde yitip gidecek bir sonsuzluk olarak belirir: 17.yy’da yaşamış Ani Fatma hanım, bir gazelinde gönül gemisinin “gam denizi”nde kaldığından söz eder.7 Kimi sultanlara yazılan kasidelerde, övülen kişinin kudretini belirtmek için, kişilerin karaların ve denizlerin hâkimi olarak anıldığını veya denize benzetildiğini de görürüz. Örneğin, 17. yüzyıl şiri Nailî-i Kadîm, IV. Murad’ın adaletini anlatırken onun “cömert”liğini denize benzetir.8

1Artıkdemiralmakgünügelmişsezamandan/Meçhulegidenbirgemikalkarbulimandan/Hiçyolcusuyokmuşgibisessizcealıryol/Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol. Yahya Kemal Beyatlı. Kendi Gökkubbemiz. İstanbul: YKY, 2003. s. 59.

2Rıhtımdauyuyangemi/Hatırladınmıengine/Gidipdegelmeyenleri/Beyhudebekleyenleri.AhmetHamdiTanpınar.Şiirler.İstanbul: YKY, 2002, s.493Gemiler gider aydın ufuklara gemiler gider!/Gergin beyaz yelkenleri doldurmaz keder/Elbet ömrüm gemilerde bir gün olsun

nöbete yeter/Ve madem ki bir gün ölüm mukadder/Ben sularda batan bir ışık gibi/Sularda sönmek istiyorum!/Denize dönmek istiyorum!/Denizedönmekistiyorum!NâzımHikmetRan.

4Örneğin, 1889’da II. Abdülhamid’in emriyle Japon İmparatoru’na iade-yi ziyaret yapmak için İstanbul’dan yola çıkan ve 1890’da, dönüş yolunda, Kuşimoto açıklarında tayfuna yakalanarak batan Ertuğrul Fırkateyni’nin seyir defterini 19.yy şâirlerinden Ali Ruhi bey tutmuştur.

5Âmil Çelebioğlu “Eski Türk EdebiyatındaGemiyle İlgili Şiirler ve BazıHusûsiyetler”,OndokuzMayısÜniversitesi EğitimFakültesi Birinci Tarih Boyunca Karadeniz Kongresi Bildirileri (13-17 Ekim 1988), Samsun 1988, s.s.17-47.

6Metin Akar. Su Kasidesi Şerhi. Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, 1994.7Bilür kim hatır-ı viranım abad itmeden kaldı/Kalupdur bahr-i gamda fülk-i dil yok sahil-i maksud (Bilir ki yıkık gönlüm şen

etmeden kaldı/ Gönül gemisi gam denizinde kalmıştır, ulaşılacak kıyı yok) Reşad Ekrem Koçu. İstanbul Ansiklopedisi. Cilt 2. İstanbul:1947. s.523.

8Muhit-i ma’deletin şeb-çerâg-ı rahşânı, Cihân-ı mekrümetin bahr-ı gevher-endâzı /Adalet muhitinin ışık saçan meş’alesi, cömertlikdünyasınıninciatandenizi(dir).NâilîDivanı.Haz.Halukİpekten.Ankara:AkçağYayınları,1990.s.48.

Page 48: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

38

Bu çerçeveye gemicilerin nasıl yerleştirildiğini, ünlü dilbilimci Andreas Tietzse’nin “16. Asır Türk Şiirinde Gemici Dili” (1951) makalesinde incelediği örneklere değinerek göstermek mümkün.9 Üç makaleden oluşan bu yazı dizisinin bu ilk yazısında Tietzse, önce Âgehî kasidesini değerlendirir; onu bir başka şâirin kasidesi ile tarz olarak karşılaştırır; daha sonra ise bu kasideye yazılmış iki tahmisi ele alır. Âgehî, Vardar’da doğmuş, Gelibolu’da öğretmenlik yapmıştır. Asıl adı Mansur Çelebi’dir (vefatı 1577). Âgehî, bir divan sahibi değildir; şâirin az sayıdaki şiirlerine 16. ve 17. yüzyılda derlenmiş şiir mecmualarında rastlanmaktadır. İncelemeye söz konusu olan kasideyi Piyale Paşa’nın ilk seferi (1555) ile Kanuni’ni n ölümü (1566) arasında yazdığı tahmin edilmektedir. Âgehî bu kasidesiyle Kanunî Sultân Süleyman’ın iltifatına nail olmuştur.

Âgehî kasidesinde klasik şiirin söz oyunları (ayrılık denizi, sabır gemisi vb. tabirler kullanılması), gemici dili ve kültürü ile başarılı bir şekilde iç içe geçirilmiştir:

1. Çekdürüp fırkatanı bizden ırağ oldu sen Bahr-i firkade niçe furtunalar çekdüm ben

Sen, fırkatanı çektirip bizden uzağa gittin, ben ayrılık denizinde nice fırtınalarla boğuştum (fırkata: savaş gemisi)

2. Sen yıkarsın bu yakalarda gönüller şehrin Dil ü can mülkini yağma edici sensin sen

Sen bu taraflarda gönül şehrini yıkarsın, gönül ve can şehrini yağma eden sensin sen!

3. Bâd-i aşkun alavand eyledi sabrum gemisin İlevend oldu gönül tıflı senün derdünden

Aşkının rüzgârı sabır gemimi batırdı, gönül çocuğu senin derdinden levent oldu. (levent: denizci askerler)

Âşığa nasihat veren, aşkın felsefesini yapan beyitler, şiir boyunca yine gemicilik terimleri ile iç içe geçer. Tietzse, bu kasideyi deniz muharebesine eşlik eden ve denizcilik terimlerini şiirde kullanan ilk şâirlerden biri olarak değerlendirilen Yetimî’nin kasidesi ile karşılaştırır ve nispeten daha realist olan bu kasideye karşın, Âgehî kasidesini daha divan şâirlerine özgü söz

Page 49: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

39

oyunlarıyla “süslü ve hisli” bulur. Karşılaştırmaya konu olan Yetimî ise İstanbulludur. Aşık Çelebi, Yetimî’nin kullandığı tabirleri garip bulduğunu tezkiresine bir not olarak düşmüştür. Bu da şiirlerinin döneminde çok kabul görmediği anlamına gelir.

9Andreas Tietzse. Türkiyat Mecmuası 1951, s.s. 113-122

Page 50: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

40

Yetimî’nin tarzındaki farklılık hemen hissedilir. Onun şiirinin klasik Divan şiirindeki aşk şiiri havasından kurtulduğu, daha savaşçı, akıncı bir ruh ile yazıldığı görülmektedir.10

Gel deniz yüzlerini kâfire teng eyleyelüm

Sayha-i tûb ile dem-beste vü deng eyleyelüm

Allâh Allâh deyü gülbang ile ceng eyleyelüm

Gel donanmaya gidüb azm-i Fireng eyleyelüm

Gelin, denizin yüzünü kâfire dar edelim,

Top gümbürtüleriyle soluğunu keselim, aklını başından alalım,

Allâh Allâh! diyerek gülbank çekip savaşalım

Gelin, donanmaya gidip Frenk üzerine gidelim.

Ceyş-i İslâm ile Sultân Süleymân karadan

Bahr u ber fethine asker yüridi bir aradan

Görelüm alnumuza her ne ki yazdı Yaradan

Gel donanmaya gidüb azm-i Fireng eyleyelüm

Sultân Süleymân (Kânûnî), İslâm askeri ile karadan yola çıktı,

Denizlerin ve karaların fethi için, asker yürüdü,

Allah’ın alnımıza ne yazdığını görelim,

Gelin, donanmaya gidip Frenk üzerine gidelim.

Yetimî ile Agehî’nin benzer bir şekilde karşılaştırmasına, Tuncay Tuncel’in Osmanlı Şiirinde Gemicilik Terimleri başlıklı çalışmasında da yer verilmiştir.11 Burada da Tuncel, Yetimî’nin sadece bir “şâir” gibi değil, “şiir yazan bir denizci” olarak görülebileceğini, çünkü “donanma ve denizcilik” hayatının izlerinin şiirlerinde çok açık ve vurgulu olduğunu söyler. Ancak Tuncel, daha sanatlı yazan ve kabul gören Agehî ile birlikte, şiirde denizcilik

Page 51: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

41

terimlerini kullanmanın adeta bir moda olduğunu ifade eder. Bu konuda yeni çalışmalar da üretilmektedir.12 Dolayısıyla, klasik şiirin “gemici dili” üzerine çalışmak için verimli bir alan olduğu görülmektedir.

Klasik şiirde deniz için kullanılan kimi deyimler, 19.yy’daki romanlarda da görülmektedir; zira, bu dönemde roman, henüz onu tam anlamıyla tanımayan Osmanlı yazarları için bir “ara tür” özelliği gösterir. Roman türünü “yerli”leştirmeye çalışan yazarlar, klasik şiirdeki söyleyişlerden, sahnelerden yararlanırlar. Tanzimat romanlarında mekan çoğunlukla İstanbul olduğu için, deniz ve denizle ilgili metaforlar, Boğaziçi’nin haşmetini ortaya koymak için kullanılır. Deniz savaşları, esir düşme, deniz kazaları gibi temaların merkezde olduğu romanlar da yazılmıştır. Örneğin, Ahmed Midhat’ın Alexander Dumas’ın Monte Kristo’sundan uyarladığı 1874-75 tarihliHasanMellahveZeyl-iHasanMellah’ındadaolaylardenizdegeçerveaçık deniz seyahati ile esir ticareti konusunda bilgiler verilir. Ahmed Midhat denizler üzerinde karşı karşıya gelen farklı dinlere ve milletlere mensup kişiler üzerinden döneme damgasını vuran egemenlik savaşını resmeder.

10HalilErdoğanCengiz.“DivanŞiirindeMusammatlar,”TürkDiliDergisi-TürkŞiiriÖzelSayısıII(DivanŞiiri),S.415-416-417/Temmuz-Ağustos-Eylül, 1986, s.310-312.11Tuncay Tuncel, Osmanlı Şiirinde Gemicilik Terimleri. İstanbul: Kökler Derneği Yayınları, 2014.12Kaplan, Yunus. “Klasik Türk Şiirinde Denizcilik Terimleriyle Yazılmış Bilinmeyen Şiirler” Electronic Turkish Studies. Fall 2015, Vol. 10 Issue 16, s.s. 807-826.

Page 52: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

42

Servet-i Fünûn döneminde, deniz giderek daha romantik bir imgeye dönüşür. Bu dönemi etkisi altına alan baskıcı atmosferin de etkisiyle deniz, edebiyatta bir kaçış ve özgürlük simgesi olarak boy göstermeye başlar. Döneminin ünlü bahriyeli yazarı Mehmed Rauf (1875-1931)13, Servet-i Fünûncuları etkisi altına alan Yeni Zelanda’ya toplu göç hayalinde başı çeken isimlerdendir. Özgürlüğü sembolize eden bir unsur olarak deniz imgesi, Cumhuriyet dönemi edebiyatına da geçer. “Cumhuriyet Dönemi Türk Şiiri’nde Gemi” başlıklı çalışmasında Salim Çonoğlu, Cumhuriyet dönemi şiirlerinden deniz teması etrafında dönen pek çok örnek vermektedir. Ancak, bu makalede ele alınan şiirlerde de “gemici” bir figür olarak belirginleşmez. Deniz, Çonoğlu’nun makalesinde ele alınan örneklerin de gösterdiği gibi, yolculuğa çıkanın veya karada kalıp el sallayanın gözünden anlatılmakta, bir “yalnızlık”, “kimsesizlik” ifadesi olarak kullanılmaktadır.

Bu dönemde “gemici dili” konusunda ele alınabilecek yapıtlar arasında, Milli Edebiyat şâirlerinden, asker bir ailenin çocuğu olan Enis Behiç Koryürek’in şiirleri öne çıkar. Enis Behiç Koryürek, 1893 yılında İstanbul’da doğmuştur. Babası, Emekli Doktor Yarbay İsmail Behiç Bey’dir. Uzun yıllar Makedonya’da askerî doktor olarak görev yapmış ve daha sonra 1909 yılında İstanbul’a gelmiştir. Şâirin Annesi, Trabzonlu bir asker kızı olan Faika Hanım’dır.

Koryürek’in ünlü şiiri “Gemiciler” savaşlarla toprak kaybedilen, Osmanlı’nın çöküşünün hızlandığı bir dönemde, Balkan savaşlarının ertesinde yazılmıştır.14 “Gemiciler” (1)’de korkusuz savaşçılar olarak gemiciler karşımıza çıkar; vatan savunmasından ziyade, daha fetihçi denebilecek bir Turan ülküsü dile getirilir. “Venedikli Korsan Kızı”nın bir parçası olan bir de “Gemiciler 2” şiiri bulunmaktadır. Burada ise gemiciler, ganimetçi bir figür olarak belirmektedir:

Venedikli korsan kızı, Ey Akdeniz yıldızı!

Varım, yoğum senin olsun, ey gönlümün hırsızı!

Herkesalırhissesinibukazançlısavaştan:

Kimi elmas, inci buldu, kimi gümüş yatağan...

Bu kısmetler ayrılırken benim hakkım kalmasın;

Page 53: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

43

Venedikli korsan kızı, sen de benim payımsın!15

Koryürek’in yapıtları üzerine çalışan Kazım Çandır, “şâirin denizle ilgili şiirleri kaleme almadan önce uzun süre Osmanlı denizcilik tarihini okumuş olduğunu ve konuyla ilgili kitaplardan terim bağlamında çok faydalandığını” belirtir.16 Koryürek ile ideolojik olarak zıt düşen bir şâirin de savaşçı gemici imgesi etrafında dönen şiirlerinde, benzer cesaret ve korkusuzluk imgeleri yaratması ilginçtir. Nâzım Hikmet’in “Bir Gemici Türküsü”ndekadın, ganimet değildir; klasik Osmanlı şiirine dek uzanan bir imge olan “ulaşılamayan sevgili”nin bir örneği olarak belirir. Ancak gemici, “uçsuz bucaksız” bir alemde korkusuz, dirençli, ölüme meydan okuyan bir figür olarak anlatılmaya devam etmektedir.17

13Yazdığı erotik romanlar nedeniyle İkinci Meşrutiyet’in ilanından sonra yargılanan ve askerlikten ayrılmak zorunda kalan Mehmed Rauf, deniz subayı olarak Girit ve Almanya’ya gönderilmiş, 1895’te Kiel kanalının açılış töreninde Almanya’da bulunmuştur.

14“Gemiciler”, (1915), Türk Yurdu , İstanbul, 12 Mayıs 1331/25 Mayıs 1915, Yıl: 5, nu.83, s.2576-2577.15EnisBehiçKoryürek“Gemiciler2”,Donanma(24Haziran1915):s.811.16KazımÇandır.“EnisBehiçKoryürek’inHarpEdebiyatıKonuluŞiirleriÜzerineBirİnceleme”ÇankırıKaratekinÜniversitesi

Karatekin Edebiyat Fakültesi Dergisi http://dergipark.gov.tr/download/article-file/18013017NâzımHikmetRan.“BirGemiciTürküsü”(... )Başüstündebirgemicikorosu/sugibi,rüzgârgibi,yıldızlargibibirtürkü

söylüyor/yıldızlar gibi/rüzgâr gibi/su gibi bir türkü./Bu türkü diyor ki, “Korkumuz yok!/İnmedi bir gün bile gözlerimize/bir kış akşamı gibi karanlığı korkunun.”/Bu türkü/diyor ki,/”Bir gülüşün ateşiyle yakmasını biliriz/ölümün önünde sigaramızı.”

Page 54: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

44

Yetimî’nin tarzındaki farklılık hemen hissedilir. Onun şiirinin klasik Divan şiirindeki aşk şiiri havasından kurtulduğu, daha savaşçı, akıncı bir ruh ile yazıldığı görülmektedir.18

Gel deniz yüzlerini kâfire teng eyleyelüm

Sayha-i tûb ile dem-beste vü deng eyleyelüm

Allâh Allâh deyü gülbang ile ceng eyleyelüm

Gel donanmaya gidüb azm-i Fireng eyleyelüm

Gelin, denizin yüzünü kâfire dar edelim,

Top gümbürtüleriyle soluğunu keselim, aklını başından alalım,

Allâh Allâh! diyerek gülbank çekip savaşalım

Gelin, donanmaya gidip Frenk üzerine gidelim.

Ceyş-i İslâm ile Sultân Süleymân karadan

Bahr u ber fethine asker yüridi bir aradan

Görelüm alnumuza her ne ki yazdı Yaradan

Gel donanmaya gidüb azm-i Fireng eyleyelüm

Sultân Süleymân (Kânûnî), İslâm askeri ile karadan yola çıktı,

Denizlerin ve karaların fethi için, asker yürüdü,

Allah’ın alnımıza ne yazdığını görelim,

Gelin, donanmaya gidip Frenk üzerine gidelim.

Yetimî ile Agehî’nin benzer bir şekilde karşılaştırmasına, Tuncay Tuncel’in Osmanlı Şiirinde Gemicilik Terimleri başlıklı çalışmasında da yer verilmiştir.19 Burada da Tuncel, Yetimî’nin sadece bir “şâir” gibi değil, “şiir yazan bir denizci” olarak görülebileceğini, çünkü “donanma ve denizcilik” hayatının izlerinin şiirlerinde çok açık ve vurgulu olduğunu söyler. Ancak Tuncel, daha sanatlı yazan ve kabul gören Agehî ile birlikte, şiirde denizcilik

Page 55: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

45

terimlerini kullanmanın adeta bir moda olduğunu ifade eder. Bu konuda yeni çalışmalar da üretilmektedir.20 Dolayısıyla, klasik şiirin “gemici dili” üzerine çalışmak için verimli bir alan olduğu görülmektedir.

Klasik şiirde deniz için kullanılan kimi deyimler, 19.yy’daki romanlarda da görülmektedir; zira, bu dönemde roman, henüz onu tam anlamıyla tanımayan Osmanlı yazarları için bir “ara tür” özelliği gösterir. Roman türünü “yerli”leştirmeye çalışan yazarlar, klasik şiirdeki söyleyişlerden, sahnelerden yararlanırlar. Tanzimat romanlarında mekan çoğunlukla İstanbul olduğu için, deniz ve denizle ilgili metaforlar, Boğaziçi’nin haşmetini ortaya koymak için kullanılır. Deniz savaşları, esir düşme, deniz kazaları gibi temaların merkezde olduğu romanlar da yazılmıştır. Örneğin, Ahmed Midhat’ın Alexander Dumas’ın Monte Kristo’sundan uyarladığı 1874-75 tarihliHasanMellahveZeyl-iHasanMellah’ındadaolaylardenizdegeçerveaçık deniz seyahati ile esir ticareti konusunda bilgiler verilir. Ahmed Midhat denizler üzerinde karşı karşıya gelen farklı dinlere ve milletlere mensup kişiler üzerinden döneme damgasını vuran egemenlik savaşını resmeder.

18HalilErdoğanCengiz.“DivanŞiirindeMusammatlar,”TürkDiliDergisi-TürkŞiiriÖzelSayısıII(DivanŞiiri),S.415-416-417/Temmuz-Ağustos-Eylül, 1986, s.310-312.19Tuncay Tuncel, Osmanlı Şiirinde Gemicilik Terimleri. İstanbul: Kökler Derneği Yayınları, 2014.20Kaplan, Yunus. “Klasik Türk Şiirinde Denizcilik Terimleriyle Yazılmış Bilinmeyen Şiirler” Electronic Turkish Studies. Fall 2015, Vol. 10 Issue 16, s.s. 807-826.

Page 56: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

46

Az sayıda örnekle genelleme yapıyor gibi görünmek pahasına da olsa, suları aşan, savaşan bu korkusuz “erkek kahraman”ın denizci/gemici imgesinin temel unsuru olduğunu söylenebilir. Bu kahraman figürüne aslında toplumsal cinsiyet konusuna da dikkat ederek yaklaşmamız gerekir. Şiirlerde çizilen erkeklik portresinin, günümüzde “toksik erkeklik”21 kavramı ile ifade edilen erkekliğe ne ölçüde benzediği, ne ölçüde şiirlere konu edilen “savaşçı, ganimetçi figür”ün koruyucu, kollayıcı bir kahraman figürüne dönüştüğü tartışılmalıdır. Bu tartışmalarla, denizin neden bu erkeklerin korkusuzluğunun, kahramanlığının anlatıldığı şiirlerde de ısrarla melankolik bir simge olduğu sorusuna bir cevap bulabilir, neden bütün bu korkusuzluk atmosferinde hala intihar ve ölüm düşüncelerini çağrıştırmaya devam ettiği sorusuna daha etraflıca yaklaşabiliriz. Bu “güç” vurgusu, erkekler için bir kaygı unsuruna dönüşmekte; farklı ideolojik görüşlere mensup olan veya farklı yüzyıllarda yaşamış yazarların yapıtlarında da ödenen bedeli gösterir şekilde, yalnızlık, kimsesizlik, melankoli, ölüm gibi temalarla belirgin bir alt metin oluşturmaktadır.22

Osmanlı edebiyatının 1896-97 yıllarında mektuplaşan iki kadın yazarı Emine Semiye ve Nigâr hanım’ın mektuplarındaki bir anekdot, deniz seyahatlerine çıksalar da, kadınların denizde yadırgandıkları bir kültüre ve tarihe sahip olduğumuzu göstermektedir. Emine Semiye mektuplarında, çıktığı Selanik seyahatinden söz eder ve kaptanla yaptıkları sohbette, “coğrafya bilgisi” ile kaptanı şaşırttığını not düşer. Kaptan “daha önce böyle bir Türk kadınına rastlamadığını” söylemiştir. Bu sözden cesaret alan Emine Semiye ise kaptanı, “aramızda felsefe bilenler de var” diyerek daha da köşeye sıkıştırmıştır.23 Gerek kadınların denizde yadırgandığını gösteren bu anekdot, gerekse denizin ağırlıklı olarak “erkekler” için geçerli bir alan olduğunu gösteren şiirler, hayata ilişkin problemlerimizi çözmek ve gerek karada gerekse denizde daha sağlıklı bir gelecek kurmak için, öncelikle daha eşitlikçi bir zihniyete ihtiyaç duyulduğunu gözler önüne sermektedir.

21Bu kavram, saldırgan, rekabetçi, şiddete eğilimli ve erkek olmayanları ezmeye, onlara üstün çıkmaya çalışan bir tür erkekliği tanımlar.

22Çimen Günay-Erkol. “İllet, Zillet, Erkeklik: Eleştirel Erkeklik Çalışmaları ve Türkiye’deki Seyri” Toplum ve Bilim 145 (2018): 6-32.

23Şefika Kurnaz. “Emine Semiye ile Nigâr hanım’ın Mektuplaşmaları.” Turkish Studies 2/4 (2007): 631-646.

Page 57: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

47

Page 58: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

48

Page 59: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

49

İKİNCİ OTURUM

GEMİCİ DİLİ EDEBİYATI

Page 60: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

50

Page 61: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

51

TÜRK ŞİİRİNDE GEMİCİ DİLİ

(E) Öğ.Alb.Rüstem KURTOĞLU

Gemici Dili İle Karşılaşmam Nasıl Oldu?

1983 - 2007 yılları arasında Deniz Lisesi Komutanlığı’nda Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni olarak görev yaptım. Deniz Lisesi’nin özel konumu, denizciliğe yönelik bir meslek lisesi oluşu, beni hep düşündürmüş; önüme özgün hedefler koymama yol açmıştır.

Edebiyatı seven, edebiyatı yaşamının bir ayrılmazı kılan öğrenciler yetiştirme hedefinden hiç kopmadım. Yapıp ettiklerimde hep bu amaç vardı. Öğrencilerin hem edebiyatı, hem de meslekleri olacak denizciliği sevmelerini istiyordum. Bu katmerli hedefe ulaşmada, deniz temalı edebi metinleri keşfetmem uzun sürmedi.

Edebiyat ders programının elverdiği durumlarda, sevgili öğrencilerimle birlikte yıllarca deniz yazıları okuduk; metinler üzerinde çalışmalar yaptık. Dil ve anlatım çözümlemeleri sırasında gemici dili terimleriyle karşılaşmanın, tan ışma-nın heyecanını yaşadık. Gemici terimleri sözlükleri de gündemimizdeydi, Gemicilik Dersi öğretmenleriyle eşgüdüm kurmalar da...

Sonuçta deniz metinlerinden oluşan bir derleme-inceleme, ‘’Denizlerin, Türkiyem!’’ adıyla 2016’da yayımlanabildi. Metinlerde geçen ve özellikle gemicilik terimlerine özgülenen bir sözlük ekleme önerim, o günlerde kabul görmemişti. Bu nedenle kitabın 2. baskısını, bir sözlükle zenginleştirmekten vazgeçmiş de değilim.

Türk Şiirinde Gemici Dili Bilgisi

Türk şiirinde gemici dili bilgisini, ‘’Denizlerin, Türkiyem!’’ adlı derleme-inceleme türündeki kitabımda geçen 36 şairden, 61 şiiri inceleyerek kotarmaya çalıştım.

İnceleme Konusu Olan Şiirler ve Şairleri

Page 62: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

52

(1) Sabahattin Kudret AKSAL,* “Deniz Konuştu’’, (s.15)* ”Çekirdek’’, (s.92-93)* “Denize Karşı’’, (s.94)* “Liman Direkler Yelken’’,(s.94)(2) Melih Cevdet ANDAY,* “Senden Utanıyorum’’, (s.16)(3) Ali Mümtaz AROLAT,* “Bir Gemi Yelken Açtı’’,(4) İlhan BERK,* “Kayık’’, (s.52)* “Bir Deniz Kurdu’’, (s.53)* “Yaşlı Gemiciler’’, (s.54)(5) Yahya Kemal BEYATLI,* “Deniz Türküsü’’, (s.147)(6) Cemal SÜREYA,* “Bir Kentin Dışardan Görünüşü’’, (s.185)(7) Necati CUMALI,* “Deniz’’, (s.23)* “Akdeniz’’, (s.24)* “Ada’’, (s.176)(8) Rakım ÇALAPALA,* “Uzaklaşan Gemi’’, (s.148)

(1) Faruk Nafiz ÇAMLIBEL,* “Levendler’’, (s.55)(2) Cevat ÇAPAN,* “Girit’ten Bir Mübadil’’, (s.116)(3) Ergül ÇETİN,* “Ölürsem’’, (s.97)

Aşağıda inceleme konusu olan şiirler, şairleriyle eşleştirilmiştir:

Page 63: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

53

(4) FazılHüsnüDAĞLARCA,* “Denizden Gelen’’, (s.25)(5) Arif DAMAR,* “Av’’, (s.136)(6) Zeki Ömer DEFNE,* “Kıyıdaki Tekne’’, (s.98)(7) İlhan DEMİRASLAN* “Denizi Çizmek’’, ( s . 117)(8) Ahmet Muhip DIRANAS,* “Denizi Özleyen Çocuklar’’, (s.99)(9) Baki Süha EDİPOĞLU,* “Kara Sevda’’, (s.118)(10) Ahmet Cevat EMRE,* “Küçük Gemi’’, (s.149)(11) Bedri Rahmi EYUBOĞLU,* “Deniz Türküsü’’ (s.26-27)* “Bir Gemi Vardı’’, (s.150)

(1) Orhan Veli KANIK,* ‘’Denizi Özleyenler İçin’’, (s.105)* ‘’HürriyeteDoğru’’,(s.119)* ‘’Gün Olur’’, (s.120)* ‘’Açsam Rüzgâra’’, (s.121)* ‘’Bir Duyma da Gör’’, (s.122)* ‘’Gemilerim’’, (s.153)* ‘’Ayrılış’’, (s.153)* ‘’İçinde’’, (s.185)(2) Enis Behiç KORYÜREK,* ‘’Gemiciler’’, (s.60)(3) Cahit KÜLEBİ,* ‘’İşte Şu Gördüğüm Deniz’’, (s.34)* ‘’Denizin Getirdikleri’’, (s.35-36)(4) NÂZIMHİKMET,* ‘’Denizin Üstünde Ala Bulut’’, (s.39)* ‘’Yıl1920veArhaveliİsmail’inHikâyesi’’,(s.61-64)* ‘’Bir Gemici Türküsü’’, (s.65-66)

Page 64: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

54

(5) OKTAY RİFAT,* ‘’Gece Gündüz’’, (s.39)* ‘’Sandalda’’,(s.123)(6) OrhanSeyfiORHON,* ‘’Gemi’’, (s.154)(7) HalitFahriOZANSOY,* ‘’Denizde Ay’’, (s.40)(8) ÖZDEMİR ÂSAF,* ‘’Denizimiz’’, (s.40)* ‘’Pay’’, (s.155)(9) Kemal ÖZER,* ‘’Deniz Orakçısı’’, (s.71)(10) Ziya Osman SABA,* ‘’Deniz Kıyısındaki Kulübe’’, (s.106)(11) Sennur SEZER,* ‘’Denizciye Sorular’’, (s.41)* ‘’Limandan Ayrılan Gemicinin Şarkısı’’, (s.81)(12) Oktay SÖNMEZ,* ‘’Ben, Gemi, Sonsuz Bir Şiirim Denizlerde’’, (s.160-161)* ‘’O Gemiler Başkaydı’’, (s.162-163)* ‘’Sığmıyorum İçimdeki Denizlere’’, (s.164)(13) AhmetHamdiTANPINAR,* ‘’Rıhtımda Uyuyan Gemi’’, (s.168)(14) Cahit Sıtkı TARANCI,* ‘’Robenson’’, (s.181)(15) Ömer Bedrettin UŞAKLI,* ‘’DenizHasreti’’,(s.112)(16) HüseyinYURTTAŞ,* ‘’Denize Dön’’, (s.44-45)* ‘’Abdül’’, (s.113)* ‘’Orada Olmak’’, (s.114)(17) Can YÜCEL,* “HayırsızAda’’,(s.182-183)

Page 65: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

55

İncelenen Şiirlerde Geçen Gemicilik Terimleri

İncelenen 61 şiirde geçen gemicilik terimleri, aşağıda alfabetik olarak listelenmiş; kimi terimler, kimi şiirlerle örneklendirilmiş; şiirlerdeki terimler koyu dizilmiştir:

A : açık,ada, ağ, Akdeniz, alabora olmak, alesta, arma;

ÖLÜRSEMÖlürsemKayaların döşünde dağılanDalgalar gibi ölmeliyim.

Bir yarın başında Ömür geçiren Kekiğin dibine gömün beni...

ÖlürsemBir mart yemişinin yaprağına Kazıyın adımıAdımla birlikte çiçeklensin Yaşadıkça kayalarda...

ÖlürsemMavi deniz taşlarından bir diki dikin tepeme Oyulsun dursunRüzgârın taşıyıp getirdiği hüzünle...

ÖlürsemBir deniz köpüğüne sarın beniGömün beni Akdeniz mavisine Akdeniz mavisine(Ergül ÇETİN, Türk Dili, Nisan 1982)

B: balık, balıkçı, baltabaş gemi, Barbaros, başaltı, başüstü, bodoslama, bordo, bumba;

Page 66: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

56

C: -Ç : çapa, çıpa;D: dalga, dalyan, demir almak, deniz, deniz kızı, deniz kurdu, deniz yolu,

denizci, derya, direk, dümen, dümen suyu;E: engin;F: fener, fırtına;G: gemi, gemici;

AYRILIŞBakakalırım giden geminin ardından; Atamam kendimi denize, dünya güzel; Serde erkeklik var, ağlayamam. (Orhan Veli KANIK, 1990, s.108)

Ğ: -H:harpgemisi;I:ıskarmoz;İ: -K: kaptan, karantina, karayel, kayık, kıyı, korsan, körfez, kürek;

KAYIK-Deniz karıştı, dedi, sağlama almalı seni. Deryaya güven olmaz.Sanki, yanıbaşında biriyle dertleşiyor gibi konuşuyor kayığıyla. Palamarlarda, ıskarmozlarda gidip geliyor elleri. Çıpaya uzanıyor. Uzanırgibi bir buluta. Neden sonra, ‘’ Şimdi korkma!’’ diyor, eğilip kayığın kulağına. İtip bulutu,inip kalkan dalgaları. Göğü, kuşları. Böyle karantinaya alıp denizin üstünü Sonra bizim yanımızda gelip duruyor.-Artık hiçbir şey olmaz bizim ihtiyara,diyor. Eline yüzüne karışmış akşamı silkiniyor. (İlhan BERK, 333, 2007)L: lapina, levent, liman, lodos;M: makine, martı, mavna, meltem, mercan, mil (deniz);GÜN OLURGün olur, alır başımı giderim,

Page 67: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

57

Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim,Yelkovan kuşlarının peşi sıra.

Dünyalar vardır, düşünemezsiniz; Çiçekler gürültüyle açar; Gürültüyle çıkar duman topraktan.

Helemartılar,helemartılar,Herbirtüylerindeayrıbirtelaş!..

Gün olur, başıma kadar mavi; Gün olur, başıma kadar güneş;Gün olur, deli gibi!..(Orhan Veli KANIK, 99, 1990)

O : olta; Ö : -P : palamar, patalya, projektör, pupa;R : reis, rıhtım, rota;S : sahil, sandal, seren; Ş : şamandıra, şilep;T : taka, taret, tekne, torpido; U : -Ü : -V : vapur, vira demir;y : yeke, yelken, yelkenli, yelkovan kuşları; z : zıpkın.

Page 68: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

58

c. Taranan Denizcilik - Gemicilik Terim Sözlükleri

*Dz.K.K.lığı, Denizcilik Terimleri Sözlüğü, Ankara, Dz. K.K Kh. Basımevi, 1999.

*GÜRÇAY, Lûtfi, Gemici Dili, İstanbul, Deniz Matbaası, 1943.

3. Sonuç ve Değerlendirmea. Denizcilik Sevgisini Kazandırmada Edebiyatı İşe KoşmaDenizciliğin sevdirilmesi ve yaygınlaştırılması, denizcilik ile edebiyatın

buluşturulmasını gerektirir. Edebiyatın yol açıcı, anahtar, kılavuz işlevi; denizcilik alanında da işe koşulmalı; edebiyatın olanakları, birikimleri denizcilik alanına ağdırılmalıdır. Denizcilik; hayatı anlamanın, hayatı sevmenin bir kılavuzu olan edebiyatla ilişkisini hızlandırarak sürdürmelidir.

Bu kapsamda;Herokulun, her sınıfınınders kitaplarına gemicilik-denizcilikmetinleri,

belli bir düzen içinde dağıtılmalı; metin-yaşam bağıntıları kurmada, okurun deniz ile olan ilişkisi öne çıkarılmalıdır. Metin çözümlemeleri, deniz sevgisi vermeye yönelik olmalıdır.

Metinlerde geçen denizcilik terimlerinin anlam bilgileri, açık seçik veril-meli; önerilen kaynaklar arasında, çok iyi hazırlanmış gemici terimi sözlükleri gösterilmelidir.

b. Gemici Dili Sözlüklerini Güncelleştirme, Zenginleştirme; Yeni Sözlükler Üretme

Bu konuda söyleyeceklerimi, demin yukarda andığım ve inceleme olanağı bulduğum iki sözlüğün verilerine dayandırıyorum.

(1) Terim yazımında ortak bir yol izlenmeli; okur, ‘’alabora olmak’’ mı, ‘’albura olmak’’ mı; ‘’ıskarmoz’’ mu, ‘’iskarmoz’’mu, ‘’torpido’’ mu, ‘’torpito’’ mu gibi ikilemlerle karşı karşıya bırakılmamalıdır.

(2) Terim sözlükleri arasında tutarsızlıklar sonlandırılmalı; bir sözlükte yer verilen bir terime, öteki sözlükte de yer verilmelidir. Örneğin,’’Barbaros”, “dalyan”, “karayel”, “ağ’’ gibi terimlere sözlüğün birinde yer verilmiş, öbüründe yer verilmemiş. Sözlüklerdeki bu tür çelişkilere son verilmelidir.

(3) Aynı sözlükte “Akdeniz’’ kavramına yer verilmesini; fakat ‘’Karadeniz’’ kavramına yer verilmemiş olmasını çelişkili bir durum olarak görmek gerekir.

Page 69: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

59

İkisi de deniz, ikisi de Türkiye’nin denizi. Birisi var, birisi yok. Sözlükler bu tür çelişkili durumlardan arındırılmış olmalıdır.

(4) İncelenen deniz şiirlerinde geçen, fakat incelenen her iki sözlükte de anılmayan terimler var. Örneğin aşağıdaki terimleri her iki sözlükte de göremiyorsunuz: heyamola, ığrıp; istavrit, izmarit, karagöz; istiridye, karides, midye; balıkçıl, karabatak, yelkovan kuşları; Hayırsız Ada, Sedef Adası;Kerempe Feneri, Rumeli Feneri; Robenson...

c. Sonuç :Sonuç olarak, Deniz Edebiyatı ile Denizcilik Terim Sözlükleri, deniz

okulları ölçeğinde, incelenmeyi gerektiren konular olarak öne çıkmaktadır. Dikkatlerin bu konular üzerinde yoğunlaşması dileklerimle...

4. Kaynakça

BERK, İlhan, Aşk Tahtı 1976 - 1982 Toplu Şiirleri -II, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları, 2007.

ÇETİN, Ergül; ‘’Ölürsem’’, Türk Dili, Nisan 1982. Dz.K.K.lığı, Denizcilik Terimleri Sözlüğü, Ankara, Dz. K.K. Kh. Basımevi, 1999.

GÜRÇAY, Lûtfi, Gemici Dili, İstanbul, Deniz Matbaası, 1943.KANIK, Orhan Veli, Bütün Şiirleri, İstanbul, Adam Yayınları, 1990. KURTOĞLU, Rüstem, Denizlerin, Türkiyem!, İstanbul, Toroslu Kitaplığı, 2016.

Page 70: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

60

YATÇILIK VE YENİ TERİM İHTİYACI

Edhem DİRVANA

DeğerliKuzeyDeniz SahaKomutanım,DenizHarpOkuluKomutanım,Amirallerim, Komutanlarım, genç denizci kardeşlerim ve denizci dostlarım hepinizi saygıyla selamlıyorum. Öncelikle böyle bir çalıştaya ev sahipliği yaptığı için Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ve Deniz Müzesi Komutanlığına şükranlarımı sunarım. Çocukluğumdan beri ziyaret edip hayaller kurmama vesile olan benim için adeta kutsal olan mekanda sunum yapmaya davet eden kıymetli Amiralim, ülkemize mavi vatan bilincini asılayan Sayın Cem GÜRDENİZ’e de sonsuz teşekkür borçluyum.

Konuşmama hepimizin zihnine ve kalbine denizciliği Türk’ün büyük ülküsü olarak yerleştiren Ulu Önder Atatürk’ün denizciliğin bizler açısından hayati önemini tam anlamıyla tasvir eden sözleriyle başlamak isterim. Zira bu farkındalık sayesinde şu an buradayız.

1937 Meclis açılış konuşmasından:

“...Denizcilik sadece ulaştırma işi değil, iktisadi iş olarak anlaşılacak ve tersaneler, gemiler, limanlar ve iskeleler inşaa edilecek, deniz sporları kulüpleri kurulacak ve korunup geliştirilecektir. Çünkü: Topraklarının ucu deniz olan bir ulusun sınırını, halkının kudret ve yeteneğinin hududu çizer. En uygun coğrafi konumda ve üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye; endüstrisi, ticareti ve sporu ile en ileri bir denizci ulus yetiştirmek yeteneğindedir. Bu yetenekten yararlanmasını bilmeliyiz. Denizciliği, Türk’ün büyük ulusal ülküsü olarak düşünmeli ve onu az zamanda başarmalıyız…”

Bu konuşma tarihe düşülmüş bir nottur ve şimdiye kadar bir Türk devlet liderinin denizciliğin çok boyutlu önemini en iyi vurguladığı konuşmadır.

Halklardenizcidoğmazdenizciyapılır.Birhalkıdenizciyapacakolandasivil toplum örgütleri, eğitim kurumları ve devlettir. Bunu yapabilmek için de ortak bir dile ihtiyaç vardır. Denizcilik kültürü denizcileşmenin omurgası sayılır. Donanmanın işi savunma ve güvenlik üretmektir ama doğal olarak tabiî ki deniz kültürünün gelişiminde önemli bir rol oynar, adeta lokomotifidir. Ama

Page 71: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

61

olokomotifibesleyen,DenizHarpOkulu’nagidecekyakıtınkaynağıdadenizkültürüne aşina bir millettir.

Çocuk yaştan itibaren başlaması gereken denizle ilgili algı yönetimi de bu güzel ülkenin vatandaşları olarak bizlerin kaderidir. Ülkemizin, doğudan batıya geniş coğrafyasında sahip olduğu zengin genetik yapısının doğru yönlendirildiğinde en iyi denizcileri yetiştirecek kapasitede olduğuna şüphe yok.

Denizci kültürünün yayılmasında etkin rol oynayan yatçılık ve amatör denizcilik hakkında kısa bir bilgi vermek istiyorum.

Tarihte denizcilik ilk çağlardan beri yapılsa da keyif için denize açılma olgusu 17. asır sonrasında ortaya çıkmıştır. Türkçe Yatçılık terimi de İngilizce Yachting’den türetilmiş olup bu kelime ise Flemenkçe kökenlidir. 17 yüzyılda Hollandalı denizcilerin korsan avlama ve savaşlarda kullandıkları Jaghtship(Avgemisi) tipi yelkenliler yüksek süratleri nedeniyle, mesaileri dışında keyif için kullanılması moda oluyor ve dünyada yatçılık kavramı işte böyle oluşuyor. O dönemlerde sadece ayrıcalıklı bir kesimin ve onlara hizmet edenlerin bu vesileyle icra ettiği bir aktivite zamanla Yat Yarışçılığı ve Amatör Denizcilik olarak daha geniş kitlelere ulaşıyor.

Meşhur denizci Joshua SLOCUM’un 1895’te çıkıp 3 sene sonra tamamladığı ilk solo dünya turu ile amatör denizcilik dünyada hızla yayılıyor.

SLOCUM emekli olana kadar uzun yol kaptanlığı yaparak dünyayı dolaşmış, emekliliğindeyse arkadaşları tarafından şaka niyetine hediye edilen hurda bir yelkenliyi adam edip tek başına dünya turunu tamamlamış. Maceraları hala okuyanlara ilham veriyor.

Ülkemizde de yatçılık 20.yy. basında yine ayrıcalıklı bir zümre tarafından icra edilirken (tabi o dönemin koşullarını da unutmamak lazım) , Sadun ve Oda BORO çifti 1965’te başlayıp 1968’de bitirdikleri dünya turu ile Türk amatör denizciliğinin de önünü açmış ve ülkemizde bu sektörün gelişiminde bir mihenk taşı oluşturmuşlardır.

Ülkemizin ekonomisinin gelişmesi, alım gücünün artması ve yerli üretim imkânları geliştikçe bu sektör daha da gelişecektir.

Amatör denizcilikte kullanılan terimler genellikle İngilizce’den Türkçe’ye

Page 72: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

62

devşirilmiştir. Bunlardan bir kısmına Türkçe yeni kelimeler üretilmiş olsa da son yıllarda bu kelimelerin bile tercih edilmeyip doğrudan doğruya İngilizcelerinin kullanıldığını görmekteyiz. Bu biraz da bizim milletçe pratik olana yönelme konusundaki tabiatımızla da alakalı olabilir. Yat yarışçılığı da anglo sakson kültürde yoğunlukla gelişmiş ve modern yarış tekneleri oralarda icat edildiği için, kelimelerin çoğunluğu bu ülkelerden gelmektedir.

Anadilimizin çok şükür hala Türkçe olduğu bir ülkede yaşadığımıza göre ortak bir yatçılık lisanının güncellenmesi ve kullanılması denizcilik kültürünün gelişimi açısından önemini korumaktadır. Her ne kadar ticarigemicilik terminolojisi oturmuş olsa da amatör denizcilikte hala eksiklikler bulunmaktadır. Bu sebeple yeni kelimeleri tespit edecek ve Türkçeleştirecek bir kurulun oluşturulması gereklidir. Bu kurulda donanma ve özel sektörden seçilecek yatçıların olması, denizcileşmenin her adımında olduğu gibi burada da sivil ve askeri iş birlikteliğinin devamlılığı açısından önemlidir.

Şimdiye kadar ülkemizde yatçılığın gelişimine çeşitli boyutlarda hamilik yapmış donanmamızın bundan sonra da bu konuda ilerlemeye vesile olacağına güvenim tam.

Konuşmamı bitirirken, değerli Türk Deniz Subayı ve tarihçisi Ali Haydar Emir ALPAGUT’un denizcileşmemizle ilgili sözlerini sizinle paylaşmak isterim. “Denizler tükenmez bir servet ve kuvvet kaynağıdır. Osmanlı milletinin tabiatında ise denizcilik olmayabilir. Ancak öyle bir memleket stratejik politik ve ekonomik durumu itibariyle denizlere hakim bir milletle var olmak ihtiyacındadır. Osmanlı asyası kendisine böyle bir sahip buluncaya kadar keşmekeşten kurtulamayacaktır. İnsanlar tabiatın kanunlarına uymazlarsa yaşayamazlar. Osmanlı Türkleri ya denizci olmaya veya eski vatanlarının kızgın çöllerinde çobanlık olmaya mahkûmdur.”

Bu arada Sayın ALPAGUT’un torunu Alp ALPAGUT da ülkemizin yetiştirdiği en başarılı yelkencilerdendir, defalarca madalya sevincini bize yaşatmış, sonrasında İtalyanlar tarafından kıymet bilinip milli takımlarının başına transfer edilmiştir. Halen İtalyan Laser milli takımının koçluğunuyapmaktadır. İstediğimiz zaman bunları başarabiliyoruz. Yatçılığın gelişmesiyle doğan ihtiyaçları karşılayabileceğimizi düşünüyorum. Bu ihtiyaçları karşılayabilmemiz için de lisanı kavramamız gerektiğine inanıyorum. Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.

Page 73: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

63

TÜRK DENİZCİLİK DİLİNE MESLEK DIŞINDAN BAKIŞ

Prof.Dr.Ömer BOZKURT

“Yeryüzünde söylenmemiş söz, yazılmamış düşünce yoktur” anlamında yaygın kullanılan bir aforizma vardır. Kuşkusuz bütün aforizmalar gibi, bunu da hem doğrulayacak hem de yanlışlayacak birçok kanıt bulunabilir.

Yapacağım konuşmanın bu aforizmayı doğrular yönde olmasından korkarım. Bunun iki nedeni var. Birincisi daha bu sabah Sayın Amiral GÜRDENİZ’in açış konuşmasında, ardından Sayın Profesör PULTAR’ın sunumunda, benim üzerinde durmayı düşündüğüm bazı noktalara bilgece değinmiş olmalarıdır. İkinci nedense, konuşmama, biri 17. yüzyılda, ikisi 20. yüzyıl başlarında, son ikisi de yakın tarihlerde bu konuda yazanların bana yol gösterecek olmalarıdır. Katip Çelebi’den Süleyman NUTKİ’ye, Joseph CONRAD’dan Mustafa PULTAR’ a ve Sezar Atmaca’ya kadar, bu konuda düşünce üretmiş birçok kişiye başvuracağım.

1- MESLEK DİLİ GENEL DİL

Konuşmamın birinci bölümüne yön verecek denizci Süleyman NUTKİ Beydir. 1917 yılında Kamus-i Bahri adlı değerli eserini tamamlamış sıra ona bir Mukaddime kaleme almaya gelmiştir. İlk cümlesini şöyle yazar: “Her memleket gemicileri beyninde ıstılahat ve tabirat-ı muhtelife ve garibe ile mahlut ayrıca bir lisan tedavül etmektedir.”1

Burada Süleyman NUTKİ’den ve Kamus-i Bahri’den söz açınca, bu değerli eserin çeviri yazısını gerçekleştiren ve böylece geniş kitlelerin onu okuyabilmesine imkan sağlayan Mustafa PULTAR’ a teşekkür etmeden geçmek olmaz.

Demek ki mesleki bilginin uzmanlaşması, eylemin özgül beceriler gerektirmesi ve giderek karmaşıklaşması, araçların gelişmesi ve değişmesi, genişleyen özel bir terminoloji, bir sözcük dağarı, bir ağız, bir dil doğurur. Bu genel dilin içinde mesleğe özel dildir. Sadece denizcilik için değil, örneğin demircilik için de böyle bir gereksinim söz konusudur.

Bu dil, kesinlik, verimlilik, etkinlik ve tasarruf arayışının sonucunda ortaya

Page 74: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

64

çıkar ve o özellikleri taşıyan/sağlayan bir iletişim biçimi yaratır. Böylece soru sorma, bilgilendirme ve komut verme türleri genel dilin dışına taşar. Meslek dilleri evrensel ve tarihsel nitelik taşır.

Muhtemelen Fenikeli denizcilerin dili de, Sidon ve Byblos kenti ahalisinin günlük dilinden farklıydı. Biraz önce belirttiğim gibi birçok başka mesleğin de özel dilleri vardır. Böylece eğer kısmi bir sonuç cümlesi yazmak gerekirse, denizci-yazar Joseph CONRAD’a başvurabiliriz:

“Bir teknik dil yüzyılların deneyimiyle mükemmellik derecesinde işlenmiş ve amacına kusursuz biçimde uyar bir araçtır.”2

II. TÜRK DENİZCİLİK DİLİNİN BAZI ÖZELLİKLERİ

Katip Çelebi şöyle yazıyor: “Müslümanların Diyar-ı Rum’u fetihleri ve denizlerde seyre çıkmaları yakın zamanda gerçekleştiği için, gemilere ve denize ilişkin terimlerin ve adların bazıları İspanyolca, bazıları İtalyanca, bazıları da Rumcadır; bunları istedikleri gibi alıp kullanmışlardır.”

Katip Çelebi’den 350 yıl kadar sonra Türk denizcilik dilinin bu özelliği aynen sürmektedir

1SüleymanNutki,Kamûs,-iBahrî,(HazırlayanMustafaPultar)TürkiyeİşBankasıKültürYayınları,İstanbul,2011.368s.2Denizden Yansıyan Anılar İzlenimler, (Çev. Ömer Bozkurt), Everest Yayınları, İstanbul, 2018, s. 75.

Page 75: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

65

a) Bu dilde yabancı kaynaklı sözcükler çoktur, hattâ çoğunluğu oluşturduklarını söylemek yanlış olmaz. Bunlar genel olarak Akdeniz çevresinde konuşulan dillerden kaynaklanmıştır. İspanyolca ve İtalyanca ile onun varyantları Ceneviz ve Venedik dillerinden bir de Rumca’dan alınmıştır. Ön Asya’da gerek Karadeniz kıyılarında, hattâ Boğaz’da ve Kostantiniyye’de, gerekse Ege Adaları’nda ve Kıbrıs’ta Cenevizlilerin ticaret kolonileri bulunuyordu. Bu ticaret kolonileri için denizin ve denizcinin önemini vurgulamak bile gereksiz.

Öte yandan Batı Anadolu’nun özellikle Ege kıyılarında yaşayan nüfusun denizcilikle ilgisi, hattâ bunların Osmanlılar tarafından bu mesleki becerilerinin değerlendirildiği de biliniyor. Böylece hem Rumca hem de o dil vasıtasıyla, İspanyolca, Katalanca, Portekizce ve Oksitan dilinden unsurlar yüzyıllar boyunca Türk denizcilik diline nüfuz etmiştir. Öte yandan Felemenk kaynaklı bazı sözcüklerin de Fransızca-Oksitanca yoluyla Akdeniz Lingua Franca’sına eklenmiş olduğu düşünülebilir.3

Aslında o dilin, Türkçeleştirilmesi söz konusu değildir. Bu dilin ve dönemin denizciliğinin bir mirasıdır. Dolayısıyla belki sadece bazılarında birörneklik sağlanarak korunması gerekir. Yalnız Katip Çelebi’nin öngöremeyeceği husus, 19. yüzyıldan başlayarak İngilizcenin baskın niteliğidir.

Aslında çeşitli ulusların gemicilik dillerindeki bu geçişimler de evrensel bir olgu gibi görünüyor. Bütün dillerde yabancı kaynaklardan gelen sözcükler var: Denizcilik dilleri, sanki gemiler ve gemicilerle beraber o sulardan bu sulara, bir kıyıdan ötekine taşınmış, taşınıyor gibidir. Norman kökenli sözcükler, Felemenkçe kanalıyla İngilizceye- Fransızcaya geçmiştir.

Bir Fransız yazar 1830’larda ülkesinde bir “anglomanie” (İngiliz hayranlığı ve onlar gibi yapma eğilimi) başladığını, sonraları bunun bir “anglofolie” (İngiliz çılgınlığı) düzeyine çıktığını belirtmektedir.4 Gerçekten 1830’lar, bütün denizlerde Pax Britannica’nın hüküm sürdüğü yıllardır. James Clark ROSS Antarktika sularında keşifler yapmakta, William PARRY, gemilerini Svalbard’da bırakıp, şalupa ve kızakla Kuzey Kutbuna ulaşmayı denemekte, Robert FITZROY, gemisi Beagle’a Charles DARWIN’i de almış, Macellan Boğazı’nda ve Rio de la Plata’da hidrografya çalışmaları sürdürmektedir. Daha öncesinde, 1811-12 yıllarında, Francis BEAUFORT, Anadolu’nun güney kıyısını açınsamıştı.5 Denizlerin efendisi Birleşik Krallık dünyanın

Page 76: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

66

herhangi bir yöresinde işine gelmeyen gelişmelere karşı derhal donanmasını göndermektedir. Çin’e karşı Afyon Savaşı’nın tarihi 1839’dur. İşte bu koşullarda Fransızcada İngilizcenin etkileri yoğun biçimde duyulmaya başlar.

Osmanlı donanmasında ilk İngiliz komutan Baldwin Wake WALKER(daha sonra Yaver Paşa) 1839- 1845 yılları arasında görev yapmıştı. Türkçe denizcilik dilinde de İngilizce etkileri de muhtemelen onunla görülmeye başlar. Bu konuda dikkat çekilmesi gereken nokta, Osmanlıca yazım biçimi nedeniyle bu sözcüklerin köklü bir biçimde deforme edilerek kullanılmasıdır.

Burada bir ayraç içinde belirtmek gerekir ki, yabancı sözcüklerin yaygınlığı zaten genel Türkçenin de özelliklerindendir. Ali PÜSKÜLLÜOĞLU’nun Türkçedeki Yabancı Sözcükler Sözlüğü6 500 sayfadır, içinde

10.000 kadar giriş vardır. Bu durumda, kabaca kullandığımız her dört sözcükten biri yabancıdır. Mühendislik ve müzik için olduğu gibi, mineralojiden jeolojiye durum budur.

b) Fakat günümüzde artık İngilizcenin etkisi bizde de çılgınlık boyutuna ulaşmıştır. Bunun en güzel ve neredeyse karikatür niteliğindeki örneklerini, Mustafa PULTAR’ın Denizin Dili Denizin Yazısı kitabında bulabilirsiniz. O buna Türklişleşme diyor.

3Bunailişkinörnekleriçin,HenryveRenéeKahaneileAndreasTietze’nindeveseriLinguaFrancaintheLevant,(abcKitabevi,İstanbul 1988, 752 s. ) çok değerli bir kaynaktır.4Pierre Boucher. http://www.lavoile.com/langue.htm (22.12.2018)5Bkn. Francis Beaufort, Karamanya, (çev. Ali Neyzi ve Doğan Türker) Suna-İnan Kıraç AkdenizMedeniyetleri Araştırma Enstitüsü yayını, Antalya, 2002. 316 s.6Arkadaş Yayınevi, Ankara, 2012.

Page 77: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

67

İngilizce çılgınlığı ile gözden düşen ve yazık olan sözcüklerimiz de var. İngilizce sözcükleri benimseme sanki mutlak bir zorunluluğa dayanmıyor gibidir. Diyelim ki denizciliğimiz için yepyeni bir kavram, bir araç söz konusudur da bu nedenle İngilizcesini kullanıyor değiliz çoğu zaman. Varolan Türkçe sözcükleri de İngilizce karşılıklarıyla değiştiriyoruz. Bunun en güzel örneklerinden bazıları şöyle sıralanabilir. Kılavuz-pilot, su çekimi-draft, yük-kargo, havuzluk- kokpit, ayak-foot/feet. Yolcu gemisi ya da gezi gemisi-kruz gemisi/kruvaziyer gemisi/cruise gemisi; seyir yerine navigasyon. Yelkenciler birçok başka örneği bir çırpıda sayabilirler. Gözden düşen sözcüklerden biri de şileptir. Unutulup gitmiştir; şimdi kargo gemisi deniliyor. Artık sadece bazı şairleringeçenyüzyılınortalarındayazdıklarıdizelerdekaldı:AttillaİLHAN’ın“Ben Sana Mecburum”undan bir dize: “Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden”; ya da NazımHİKMET’inPirayeİçinYazılmış:“Saat 21-22 Şiirleri”nden: “Bense hasretinle dolu/ ve büyük yolculukların sabırsızlığıyla yüklü/yatıyorum demirli bir şilep gibi Bursa’da…”

Şilep sözcüğünün de Türkçe olmadığı söylenecektir. Doğrudur, kimilerine göre Almanca kaynaklıdır. Ama soru/sorun şu: biz böyle her 100 yılda dil/sözcük mü değiştireceğiz? Elli yıl sonra şilebin diyelim ki Çincesini mi kullanacağız?

a) Yabancı sözcüklerin bozularak kullanılışı: Nedeni, Süleyman NUTKİ Bey’de, yukarıda değindiğimiz Mukaddime’de şöyle yazıyor: “Osmanlı lisanının şivesi ve aheng-i telaffuzu ıstılahat-ı bahriyemizin mehazı olan Avrupa lisanlarına muhalif ve imlamız gayri mazbuttur (sağlam değildir, belirli değildir) .”

NUTKİ’nin bu gözleminin en güzel örneklerinden biri istimdir; bir başkası istop emek. Yeniçeşmeli Hafiz Faik Efendi’in Muhbir- Sürur fırkateynininBombay seferine ilişkin anılarından kullanılan “makine istaper etmek” , “kazanlar fayrap etmek” sözlerini şimdi tebessümle okuyoruz. Şu ki, bunlar duyulduğu biçimde, Osmanlıca yazıya geçirilen sözcük ve terimlerdir. Daha sonra bu kez, hurufat-ı Arabiyye’den Lâtin alfabesine geçişi sırasında ortaya çıkan okuma farklılıklarını da bunlara eklemek lazım: kuntra-kontra, lumbar-lombar, lumbuz –lomboz… Bunları yukardaki düşünceyle açıklanabilecek hususlardır.

Page 78: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

68

Ancak eklemek gerekir ki, çağdaş İngilizceden yeni alınan sözcüklerde de aynı sorunlar yaşanabilmektedir.

b) Bir başka özellik, terimlerin ve sözcüklerin kullanılışında birörnekliğin olmayışıdır. Buna en iyi örnek camadan –camadana sözcüğü ve ondan türetilen camadanavurma terimidir.Hemyelkenecamadanvurmak,hemdeyelkenicamadana vurmak biçiminde kullanıldığı olmuştur. Oysa birinde camadanı yelkene vurmak, ötekinde, yelkeni camadana vurmak söz konusudur. Ayrıca camadan basma terimi de kullanılıyor.

Sözcüklerin farklı yazımlarına/kullanımlarına gelince; kontra- kuntra, tramola- tremola-tiremola, dirisa-dirise-diriça-diritze gibi örnekler verilebilir. Gene bu çerçevede, kimi gereksiz kullanımlara, tekrarlara rastlanabilmektedir. Bir örnek: “…rüzgârın keşişlemeden dirise edip poyraza dönmesiyle yırtılıp…” burada rüzgârın yön değiştirmesi aynı cümle içinde hem dirise etme hem de dönme terimleriyle ifade edilmektedir.

c) Öte yandan gözlenen bir başka olay uydurma sözcüklerdir. Buna bir örnek olarak, denizcilik işletme alanında sanırım ders kitabı olarak da kullanılan bir kitapta rastladığım terimi anmak istiyorum.: “dedike terminal”. Yazar İngilizce dedicated ortacını, Fransızca ortaç yapımında kullanılan birsoneklekullanmaktadır.KaldıkibuterimindoğruFransızcaortacı“dédié”dir.

Bu sözcük böylece üç dilin de dışında kalmaktadır. Yazarın belli bir şirket gemilerine ya da yük türüne “ayrılmış liman” ya da “ayrılmış rıhtım” demek istediği anlaşılmaktadır.

Fakat bu durum, yabancı sözcüklerden, hiçbir dilde olmayan sözcükler yaratmak, Türkçe’de yaygın biçimde görülür. Bunun en güzel örneklerini Sermet Sami Uysal’ın Türkçe’de Yaratılan ‘Fransızca’ Sözcükler…7 adlı eserinde

Page 79: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

69

bulmak mümkündür.d) Türk denizcilik dili konusunda üzerinde durmak istediğim son nokta

kolaya kaçma eğilimidir. Yabancı sözcüklerin genel dildeki kullanım ve anlamlarını göz ardı ederek, sanki ayrı bir anlam taşıyormuş gibi, bir teknik terim sayarak olduğu gibi kullanmak eğilimindeyiz. Örneğin İngilizce‘de sadece kutu, kap vs. anlamına gelen container’ı, yük kutusu, ya da kutuyük şeklinde değiştirmekten uzak duruyoruz. TEU ve FEU’yu aynen kullanmak da bize doğal geliyor. Yirmi ayak eşdeğeri (YAE) ya da Kırk ayak eşdeğeri (KAE) kullanmak mümkün, Fransızlar örneğim EVP ve EQP diyorlar.

Kısmi sonuç: Türk denizcilik dili ilgililerce, ne konuşurken ne de özellikle yazarken yeterince önemsenmektedir. Bu çalıştayı örnek göstererek bu yargı eleştirilebilirse de gerçek ortada. Ama bu dilin standartlaşması, sağlamlaştırılması konusunda çabaharcayan meslekten ya da amatör denizciler de yok değil. İşte Süleyman NUTKİ’den, Lütfi GÜRÇAY’dan

R efik AKDOĞAN Kaptan’a kadar, Mustafa PULTAR’dan Sezar ATMACA’ya kadar bir ok isim akla geliyor.

II. BU DURUMUN NEDENLERİ NELER OLABİLİR?

Türk denizcilik dilinde bu yabancı sözcük egemenliğinin sürüyor olması, bir bakıma genel Türkçe ile koşutluk ortaya koymaktadır. Yukardaki gözlemler bütünüyle genel Türkçe için de geçerlidir. Bu eğilimin dışında kalmış gibi görünen tek alan, sanki bilişim alanı gibi görünüyor. Gerek yazılım gerekse donanımla ilgili Türkçe bilişim-bilgisayar dilinde, son kırk yılda, demek ki neredeyse bu teknolojinin ülkemizde yaygınlaşmasıyla birlikte çok önemli gelişmeler gözlenmiştir. Buna ilişkin bir not olarak, bu başarının kaynağında, tek olmasa da öncü isim olarak Profesör Aydın Köksal’ın adının öne çıktığını belirtelim.

Bu durumun kaynağında kanımca başlıca dört neden görülebilir.

Birincisi soyut bir endişedir: Türkçe günlük dilden alınacak bir sözcüğün o nesneyi veya o kavramı ifade edemeyeceği endişesi. Oysa dil bir sözleşmedir. Bir ses birimi (phonème) dizisi genel anlaşmayla, bir kavram ya da nesneyi ifade eder hale gelir. O nedenle birçok yabancı dilde denizcilik terimini günlük dilden bazı sözcükleriye, bunların anlamlarından biri, özel kullanımları

Page 80: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

70

biçiminde karşılamak mümkündür.

İkincisi sanıyorum ki zihinsel tembellik, kolaycılıktır. Ders kitabında “konteyner shifting operasyonu” biçimde, Türkçe, Fransızca ve İngilizce unsurlardan oluşmakla birlikte bu üç dilin hiçbirinde doğru olmayan bir cümle yazabilen, biraz düşünse buna pekâlâ kutuyük kaydırma işlemi diyebilir. Böylece muhtemelen yabancı dil bilmeyen öğrencileri de onu daha iyi anlayacaklardır. TEU FEU örneğini daha önce vermiştik.

Sanıyorum ki üçüncü neden yazı toplumu olmakta zorlanışımızdır. Bu ülkemizin yaygın bir özelliğidir. Belge yaratmak, saklamak ve sonra bunu kullanmak ne yazık ki ne Osmanlıların ne de hatta Cumhuriyet Türkiyesi ’nin öne çıkan bir özelliği olabilmiştir. O zaman ne oluyor: kulaktan öğreniyoruz. Bu dilde standartlaşmayı önleyen bir husustur. Cumhuriyet öncesinde okuma yazma bilenlerin sayısı pek az olduğu gibi, bilenlerin de tarih ve tekâmül bilincinden biraz uzak kaldıkları anlaşılıyor.

Bu yabancı terimler özellikle İngilizce çılgınlığının belki dördüncü bir nedeni, herkese nasip olmayan/ gizli bir beceriye/bilgiye sahip olma gösterisi biçiminde ifade edilebilir. Başka bir deyişle gösteriş merakıdır.

7Türkçe’de Yaratılan “Fransızca” Sözcükler ve Türkçe’de Anlamları Değiştirilen Fransızca Sözcükler.YKY, İstanbul, 2014.

Page 81: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

71

II. PEKİ NE YAPMALI ?

Denizcilik dilinde yabancı sözcüklerin işimize geldiği, kulağımıza geldiği gibi kullanmayı sürdürecek miyiz? Yabancı teknolojilerle birlikte yabancı sözcükleri de benimseyecek miyiz? Bu önemli çalışma ve iletişim aracını kendi haline mi bırakmalıyız? Bir etkinlik ve verimlilik aracı olarak, nasıl olsa kendiliğinden düzelir mi demeliyiz?

Yoksa bu özel dili geliştirmek ve mükemmelleştirmek için gönüllü ve örgütlü bir çaba içine mi girmeliyiz? Ama bu durumda da dilin özgürlüğünü, konuşan ve kullananlara zorla hiçbirşey kabul ettirilemeyeceğini akıldan çıkarmamak gerek. Fakat burada bilgisayar/bilişim dilindeki gelişme belki yol gösterici olabilir.

Ama en azından, bu dili yazılı olarak kullananların ve o yazılı malzemeyi yayınlayanların özenli davranmalarını bekleyebiliriz. Sezar Atmaca, haklı olarak “yüzlerce yıllık birikim ve deneyimin ürünü bir dili yaşatmak her denizcinin (yayıncının) tarihe karşı borcudur” demektedir.8 Bu noktada özellikle yayıncı kuruluşların istihdam ettikleri editörlerin seçimini ve bilgilendirilmesini, bunun acısını çekmiş biri olarak, çok önemli buluyorum.

Bitirmek için belirtmek istediğim son nokta, özel dillerdeki, meslek dillerindeki gelişmelerin genel dili de geliştirdiğidir. Dolayısıyla denizcilik mesleğini icra edenler, mesleklerine ilişkin sözcük dağarını, ağzı, iletişim kiplerini geliştirirken genel dile de katkıda bulunmaktadırlar. Bir dilin sözcük dağarı ne kadar genişse, o kadar ayrıntılı bir ve kesin bir iletişim sağlanabilir. Ayrıntılı ve kesin dil, yeryüzü algısının, anlayışının, deneyiminin ve bilgisinin gelişmesi ve aktarılması için zorunludur. Bu noktaya dayanarak, denizcilik dilini bilinçli olarak geliştirmeye girişenlerin, ya da sadece o dili kullananların katkıları genel olarak Türkçe için değerlidir.

Page 82: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

72

Page 83: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

73

ÜÇÜNCÜ OTURUM

TÜRK GEMİCİ DİLİNİN CANLI TUTULMASI

Page 84: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

74

Page 85: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

75

TÜRK DENİZ TİCARET FİLOSUNDA GEMİCİ DİLİNİN KULLANIMINA YÖNELİK RİSKLER

Emekli Kaptan Refik AKDOĞAN

Gemici dili denilince, Türk denizcilerinin işlerinin gereği kullandıkları Türkçe- İngilizce özel sözcükler, konuşmalar ve yazışmalar olarak anlıyoruz.

Hiçkuşkuyokkiinsanlarınbirbirleriyleanlaşmalarıiçindilyanikonuşmaen önemli bir araçtır. Konuşma özürlü olanlar bile işaretlerle konuşmaya çalışmaktadırlar. Çünkü insanların yaşamlarında konuşmanın yaşamsal önemi olduğu inkar edilemez. Bu nedenle devletler dillerini etkinleştirerek yalnız edebiyatta değil teknolojide de piyasaya hakim olmaya çalışmaktadırlar. Bu konuda diyebiliriz ki denizcilikte İngilizler çok ileri gittiklerinden ve hatta bir zamanlar denizcilikle dünyaya egemen olduklarından İngilizce denizcilerimizin ikinci dili olmuştur.

Türkler Asya’dan Anadolu’ya M.S sekizinci yüzyılda at sırtında gelmeye başladıklarında, Akdeniz ve Karadeniz’de Rum, İtalyan, Arap ve İspanyol denizciler hakim olduklarından Türk denizciliğinin dili, bu milletlerin denizci dillerinin karışımından oluşmuştur. Türkler yabancı ülkelere ticaret gemilerini göndermeye başlayınca, ticaret gemilerinin o pazarda iş yapabilmeleri için, ticaret denizciliğini ve dilini iyi bilmeleri kaçınılmaz olduğunu görülünce, Türk denizcileri zorunlu olarak önce iyi İngilizce sonra da deniz ticaret İngilizcesini yani gemici dilini öğrenmek zorunda kalmışlardır.

Günümüzde uluslararası ticaret denizciği İngilizcesi o kadar gelişmiş ve yaygınlaşmıştır ki, bu konuda başarılı olmak için İngilizce dil bilgisi ticaret denizcilerinin ana dili haline gelmiştir. Ticaret denizcileri iyi İngilizce dil bilgisi ile birlikte deniz ticaret İngilizcesini yani gemici dilini iyi bilmedikleri takdirde bu mesleği tam olarak yapamamak, yani denizde para kazanamamak riski ile karşı karşıya kalmaktadırlar.

Yanılmıyorsam 1953 tarihinde birleşmiş milletler tarafından kurulan ve ilk adı IMCO olan ve sonra IMO ya dönüştürülen uluslararası denizcilik örgütü tarafından denizlerde güvenlik IMO tarafından sağlandığından ve yönetildiğinden, ülkemiz de bu örgütün kararlarına uymak zorundadır. Bu örgütün dili İngilizce olduğundan yabancı limanlara giden Türk gemileri, liman devleti tarafından İngilizce konuşarak kontrol edildiğinde (PSC), Türk

Page 86: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

76

bayraklı gemiler tatmin edici cevaplar vermediği takdirde limana alınmayarak eksiklerini tamamlayıncaya kadar iş yapamama riski ile karşı karşıyadırlar. Alıkonulma (detain) dediğimiz bu olayda Türk gemileri maalesef en başlarda bulunmaktadır.

Uluslararası ticaret denizciliğinde tüm taşıma sözleşmeleri İngilizce yapılmaktadır. Yükler ya konşimento ya da charter party sözleşmeleri ile taşınır. gerek konşimentolar ve gerekse charter party ler kendine özgü gemici dili ile yapıldığından, bu dili ofiste ve gemide çalışanlar bilmediği takdirde, gemi taşıdığı yükten kâr beklerken zarar etme riski ile karşı karşıya kalabilir. Ticaret gemileri çalışırken sigorta edilerek deniz tehlikelerine karşı teminat altına alınırlar.

Yapılan sigorta poliçelerinin de kendine özgü gemici dili İngilizce olup bunlar iyi bilinmediği, meydana gelen kazaların tüm işlemleri kendine özgü gemici dili ile yapıldığından ve bu işlemler ofiste ve gemide çalışanlar tarafından iyi anlaşılamadığı takdirde gemi sahibi gemiyi tamamen kaybetme rizikosu ile karşı karşıya kalabilir.

IMO’nu yayınlamış olduğu “Standard Marine Navigational Vocabulary” ve “ International Regulation Preventing Collisions at Sea” gibi İngilizce yayınlanmış kararlarını, gemici dilini iyi bilmeyerek anlayamadığımız takdirde denizde birçok kazalara sebep olacağımızdan, denizlerde ticaret gemisi çalıştıramamak ve hatta borçlanmak rizikosu ile karşı karşıya kalmak kaçınılmaz olabilir.

Yabancı denizlerde çalışan gemiler, hava ve tehlike raporlarını İngilizce alırlar. Bu raporların da kendine özgü gemici dilini bilmediğimiz takdirde gemi birçok rizikolarla karşı karşıya kalabilir.

Günümüzde Türk denizcilik okullarından mezun olan Türk çocuklarının yabancı bayraklı gemilerde çalışması mümkün olduğundan bu denizcilerimizin başarılı olmaları için güzel bir İngilizcenin yanında iyi bir gemici dilini de bilmeleri başarılı olmanın değişmez koşuludur. İyi İngilizce ve gemici dilinin bilmeyenlerin iş bulmaları zor olacağı gibi, iş bulanlar ise hep İngilizce yapılan konuşmaları anlamadıklarında kazaya uğrama, yaralanma, sakatlanma ve hatta yaşamlarını yitirme rizikosu ile karşı karşıya kalabileceklerini üzülerek söylemek zorundayız.

Page 87: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

77

Yukarıda, gemici dilini ve bunların İngilizcesini bilmediğimiz takdirde bir ticaret gemisinin daima büyük rizikolarla karşı karşıya kalabileceğini göstermeye çalıştım. Bu konuyu iyi bilebilmek için de bu ülkede yayınlanmış olan gemici dili sözlüklerinin eksiksiz, yanlışsız ve ihtiyaca cevap verecek şekilde yazılması ve bunların denizcilik okullarında iyi öğretilmesi kaçınılmazdır.

Bunu sağlamak amacıyla, ticaret gemilerinin ihtiyacına cevap verebilmek için 1975 ve 1976 yıllarında “İngilizce –Türkçe ansiklopedik denizcilik sözlüğü”nü ve “Türkçe- İngilizce ansiklopedik denizcilik sözlüğünü” nü ve “English for the Merchant Marine” kitabını ve Türk denizciliğini ve gemici dilini Türk çocuklarına ulaştırabilmek için on sayı çocuk dergisi yayınladım. Ayrıca çalıştayı düzenleyenlerin gemici dilinin ticaret denizciliğinde kullanılmasında riziko görmeleri nedeniyle Türk Deniz Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’nın 4 nolu yayını olan “Gemici Dili” kitabını taramanın yararlı olacağını düşündüğümden, ulaştığım sonucu aşağıda dikkatlerinize sunuyorum.

MÜHENDİS KAPTAN REFİK AKDOĞAN’IN GEMİCİ DİLİ KİTABI HAKKINDA GÖRÜŞ VE DÜŞÜNCELERİ

A-ABANOZ AĞACI: Günümüzde gemici dili ile bir ilgisi yoktur-ABLİ: Günümüzde çok önemli olarak yük bumbaları için kullanılır.

Anlatılmamış, büyük eksiklik.-AÇEVELE TUTMAK: Torig, to rig olacak.-ADİ PALANGA: Tornosil ?-ALABANDA: Su kesimi diyerek farklı bir tanımlama getirmiş. Ticaret

gemilerinde bordanın iç yüzeyine denir.-AL BERABER: ….way together ayrı olacak-ALBURA- Alabora-ALESTA GEMİ: Hazır gemi deyimi kullanılmaktadır. Kısa zamanda

Page 88: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

78

yüklemeye başlayacak gemi. Promt Ship.-ANAFOR: Counter Current olacak. Arada – olmayacak.-ALLAH’INİŞİ:Allah’tangelendenilmektedir.-AMBAR: Adet zikredilmemeli. İki ambar arasındaki bölmenin su geçirmez

olması şart mıdır ?-AMBAR AĞZI: Beş metreden küçük olmaz demek şart mıdır?-AMBAR AĞZI AĞI: Ticaret gemilerinde böyle bir şey kullanılmamaktadır.-AMBAR AĞZI KAPELESİ: Kapele yerine muşamba deyimi

kullanılmaktadır.-AMBAR BUĞUSU: Condensation bitişik olacak-ANA GÜVERTE: Bu deyim çok önemli. Yeni kurallara, kararlara göre

anlatılmalı.-ANA KOLONALAR: Sanırım yelken devrinden kalma deyim. Günümüzde

pek duyulmuyor.-ANELE: Ring demek yeterli-APAZLAMA: Sadece abreast demek yeterli-ARİZİİNHİRAF:Tamanlatılmamış.-ASTARYA MÜDDETİ: Charter party ye atıf yapılmalı.-SÜRASTARYA (DEMURRAGE): Charter party’ye atıf yapılmalı.-AŞAĞIYA SEYİR: Current sailing’e akıntı seyri demek daha güzel olur.-AVANS NAVLUNU: Değişik bir tanımlama.-AVARYA DİSPEÇÇİLERİ: Küçük’e hususi, büyük’e müşterek demek daha

doğru olur.-AYAK UCU: Nadir.-AYI BACAĞI: Wing and wing

Page 89: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

79

B-BALYA: Çuvallı yük demek daha doğru olur-BALYAHACMİ:Gemininçuvallıyükalmakapasitesi.-BASTA: Ticaret gemilerinde kullanıldığı duyulmamıştır.-BASTIRMAK: to splice, sinking…-BAŞ DİREK: Pruva direği denilmektedir. Fore Mast.-BAŞ GÖNDER: Pruva gönderi-BAŞ PİK SARNICI: Baş pik tankı. (ticaret gemilerinde sarnıç sözcüğü

kullanılmaz). Ayrıca müsareme müsademe olmalı ve müsademe yerine çatışma sözcüğü kullanılmaktadır.

-BAŞTANALMAK:Headfast,baştanbağlamaktır.Rüzgarsözkonusuisehead wind demek daha doğru olur.

-BEDEL FLAMASI: Tekrar flaması demek daha doğru olur.-BEDEN KİLİDİ: Shakle, shackle olacak-BEZ FAÇUNA: Su yerine, örneğin bir kurtağzında ileri geri oynayan halatı

aşınmadan korumak için demek daha doğru olur.-BIRAKILMA: Yerine, terk kullanılmaktadır.-BIYIK: Sakal la karışmış mı? Martingale deyince?-BİR SANTİM BATMA TONASI: Bir pus batırma tonu da kullanılmaktadır.

Ayrıca Arapça mesaha ve satıh sözcüklerinin yerine de Türkçelerinin kullanılması güzel olur.

-BOĞMA SALABURUN PATASI: Gringle yerine cringle olacak?-BORDA: Side demek daha doğru olur.-BORDADA TESLİM: Free alongside doğru, free on. Board yanlış. Free on

board, bordada değil geminin içinde teslimdir.-BORDA FENERLERİ: İki mil mesafeden görünecek ifadesine gerek

yoktur. Colreg de ne diyorsa odur.- BORDA FENERLİKLERİ: Borda fenerleri siperlikleri olacak. Side lights

screens.-BORDAHALATLARI:Açmaz,koltukhalatlarıdemekdahagemiciceolur.

Borda istikameti demek yanlış anlamalara neden olabilir. Kemere yönünde demek daha doğru olur.

-BORDALAMAK: at abeam.-BORDA MATAFORASI: Boom, side boom olacak. Günümüzde ticaret

gemilerinde borda mataforası yoktur.-BOSA: Yalnız demir için değil halatlar için de kullanılır.-BOSA TUTMAK: Stroppering, stoppering olacak

Page 90: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

80

-BOŞALTMA: Daha çok discharging kullanılmaktadır. Yapılan açıklama yanıltabilir.

-BÖLME: Duruş kabiliyetlerini artırmak ne demek?-BÖLME KAPORTASI- Watertiht, watertight olacak.-BUMBA: Yalnız yelkenler anlatılmış. Yük için anlatılmamış, büyük

eksiklik.-BURGATAMETRE (SOUNDİNG ROD) İskandil çubuğu ile karışmıyor

mu?-BÜYÜK AVARYA: Müşterek avarya denilmeli. Tanımlaması york-antwerp

kurallarına göre yapılır.

C-CAN KURTARAN FİLİKASI: Artık hep can filikası diyoruz. çoğu

fiberglastır. Kurallara göre yapılır ve donatılır.-CAN YELEĞİ: 7,5 kilo demiri 24 saat …. demek bence yanlış olabilir.

Kurallar değişiyor.-CAYRO PUSULA: Repeiter repeater olacak.

Ç-ÇELİK BAŞI: Pdkruva pokruva olacak-ÇİPOSUZ GÖZ DEMİRİ: Stockless bower anchor demek daha doğru olur.

D-DAVLUMBAZ: Şimdi köprüüstü anlamına kullanılıyor.-DAVLUMBAZ FENERİ: Böyle bir fener colreg de var mı?-DEMİR NÖBETÇİSİ: Ticaret gemilerinde yoktur.-DEMİR TARAMAK: İngilizcesi anlaşılamadı. Dragging the anchor demek

doğru olur.-DEMİR ZİNCİRİ: Gable, cable olacak. Zincir uzunluğu kurallara göre

saptanır.-DENİZE ELVERİŞLİ GEMİ: Sea worthy, seaworthy olacak-DENK: Ticaret gemilerinde denk sözcüğü yerine Balya ya da çuvallı yük

sözcükleri kullanılır.-DENİZ KAZASI RAPORU: Sea protest, deniz raporu.-DEVAMLI SÜR’AT yerine, sıvırya hız, sür’at demek daha gemicice olur.-DİREK: Mast demek daha doğru olur.-DOKUZ OTURAK OTURMAK: Bir geminin baştan kıça kadar oturması.

Page 91: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

81

İngilizcesi?-DUBA’NIN İngilizcesi house boat(?) mu? yerine barge ya da lighter

sözcüklerini kullanıyoruz.-DÜDÜK( 2.) Düdük çalmak demek daha doğru olur. tanımlaması ?-DÜMEN SUYU FENERİ: Ticaret gemilerinde yoktur.

F-FİLİKA: Ticaret gemilerinde böyle bir filika yoktur. Şimdiki can filikaları

kurallara göre yapılır.-FIRDÖNDÜLÜ BASTİKA (SAYFA 148) Fırdöndülü kurtağzı olacak.-FİŞKA ANELESİ: Tackle, shackle olacak-FIŞKA MATAFORASI. Fish davit olacak.

G-GAZNOFİSKİ: Ticaret gemilerinde de vardır. Sayfa 168 de gaznefiske

gaznofiski olacak-GEMİ SAHİPLERİ: Ship ovner shipowners olacak. Ship holder

kullanılmamaktadır.-GLADORA: Tanımlaması ticaret gemilerine uymuyor. Çok değişik.

Ticaret gemilerinde gladora ambar içinde kattır.-GOMİNA: Günümüzde 1852 metre olarak kabul edilmiş deniz milinin

onda biridir.-GÖNDER: Ticaret gemilerinde cıvadra gönderi tabiri kullanılmaz.-GÖRÜŞ MİKYASI: Görüş çizelgesi demek daha doğru olur. Ölçüler

kontrol edilmeli.-GÖZ LOÇASI: Göz demiri loçası.-GÖZYÜKSEKLİĞİ:Heipht,heightolacak.-GROSTON:Hacimölçüsüolduğundantonyerinetonilatodemekdoğru

olur.-GÜVERTELER:Harpgemilerindeböylemi?Ticaretgemilerinegörede

güverteyi anlatmak lazım

H-HAFİF MAİMAHREÇ yani light displacement ton, ticaret ve savaş

gemileri için ayrı ayrı anlatılsa iyi olur. Ticaret gemilerinde hafif yerine boş sözcüğü kullanılır.

-HAKİKİYÜKSEKLİK:Helght,heightolacak.

Page 92: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

82

-HARİTAİRTİSAMLARI:DiliçokArapçaolduğugibigemicidiliiledebirilgisi yoktur. Ayrıca proiections de projections olacak.

-HARİTAREMİZ….rumuzmuolacak?-HAVALIDÜDÜK:Orgah?....

I-ISKARMOZ- Ahşap teknelerde eğri denilir.-İSTİKAMET(COURSE): Ticaret gemilerinde rota için istikamet sözcüğü

kullanılmaz. Ayrıca son satırdaki botayı, rotayı yapınız.

İ-İDAREDEN ACİZ: Kumandadan aciz. Colreg’e bakmalı.-İHMAL HÜKMÜ: Negligence clause. Bir deniz sigorta sözcüğü olup

tanımlaması poliçeye göre yazılmalıdır.-İKİNCİ SİLYON: Grandi silyonu mu?-İSKELE BORDA FENERİ: Rakam vermek doğru değil yanıltabilir. Colreg’e

atıf yapılmalı.-İSTİF ARALIĞI: Yitik hacim. Tarifi de yeniden yazılmalı. Broken stowage.

K-KABA KOMPAS: DEAD RECKONING. Açıklaması değişik. Ticaret

denizciliğinde kaba kompas mevki demek, pusula ve parakete ile yapılan seyir sonunda haritaya konulan mevkidir

-KABURGA: Ticaret denizciliğinde kullanılmıyor. Gemilerde posta, ağaç teknelerde eğri denilir.

-KABİN-: Ticaret gemilerinde kamara denilir-KALASTRA: Gradle değil cradle olacak-KALOMA BOŞUNU ALMAK- İngilizcesi kontrol edilmeli.-KALOMA VERMEK: Ease yerine pay, pay out, slack, slack away, veer, veer

away kullanmak daha doğru olur.-KAMPANA: Büyük zil deyimi ticaret gemilerinde kullanılmaz. Kampana

özellikle demirleme işlerinde ve yangın ihbarında, saat bildiriminde kullanılır.-KANA rakamları başka, plimsol mark başkadır. Kana rakamları başta

ve kıçta geminin çektiği suyu gösterirken, plimsol mark geminin bordasının ortasında, örneğin yaz,kış, tropik bölgelerde geminin nereye kadar yük alacağını gösteren sınırlardır. Load lines.

-KAPLUMBAĞA:Hâlâkullanılmaktadır.

Page 93: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

83

-KARŞILA: Velm, helm olacak.-KASTANYOLA: 238. Sayfadaki resim ve tanımlaması günümüzdeki

kastanyolaya uymamaktadır.-KAVANCA: Jibe, gybe olacak-KAZAZEDE GEMİ- Kazaya uğramış tüm gemiler.-KERYE: Klips, clips olacak-KIÇ GÖNDER: Rota fenerleri ticaret gemilerinde yoktur.-KIÇ KASARA: Vasat (orta kasara) ile kıç kasaranın birleştirilmesi şart

değil. Ticaret gemilerinde çok ender görülür.-KIÇ PİK SARNICI: Kıç pik tankı. Ticaret gemilerinde sarnıç sözcüğü

kullanılmaz. Ayrıca kıç pik tankında kıç müsademe,yani çatışma perdesi yoktur.

-KILAVUZ İSKELESİ: Deyimi yerine şeytan çarmığı ya da kılavuz çarmığı demek daha güzel olur. Jacob Ladder.

-KISA SEFER: Run yerine voyage daha doğru olur-KIYI ÇATLAKLARI: Kalaş denizler demek daha gemicice olur. Ayrıca

sırf, surf olacaktır.-KOLTUKHALATI:Gemininbaşvekıçomuzluklarındansahiledikolarak

verilen halatlar. Stopper yerine breast rope demek daha doğru olur.-KONTRABAND- Kaçak mal.-KONTRA GÜVERTE- Ticaret gemilerinde şimdi böyle bir güverteye pek

rastlanmamaktadır.-KULAÇ: Geminin, gominanın olacak. Ayrıca rakam kontrol edilmeli.-KÜÇÜKAVARYA-Hususiavaryademekdahadoğruolur.

L-LAŞİN: Geminin içindeki ve dışındaki (güvertesindeki) yüklerin….-LİGA: Relf, reef olacak. Son satırdaki cakadan, camadan olacak.-LOÇA:Hqwse,hawsepipeolacak-LOKMALI BAKLA- Studed link

M-MAPA hareketsizdir.-MATAFORA: Günümüzde ticaret gemileri daha çok “free fall” mataforayıkullandıklarından bu matafora da anlatılsa iyi olur.-MAYNA: Pawse, pouse ?

Page 94: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

84

N-NAL KASA: Splite, splice olacak.-NAVLUN: Freight -taşıma ücreti-NAYLONHALAT-Verilenrakamlargünümüzdedoğrumu?-NETHACİM:Yerinenettonilatodemekdahagüzelgemicidiliolur.-NET KAPASİTE: Ruhsatlı su çekimi ? Bakınız net tonilato.-NET KİRA- Şimdi bu fios ile tanımlanmaktadır.-NET TONİLATO- Şimdi yasaya göre tarifi var.-NORMAL MAİMAHREÇ- Bu deyim ticaret gemilerinde kullanılmaz.

Boş ve yüklü maimahreç ya da deplesman denilir.-NUCUMİ AY, NUCUMİ GÜN: ve diğerleri. Bu Arapça sözcükler hâlâ

kullanılıyor mu?

O-OMURGA: Çelik gemi inşaatında postalar döşeklere bağlanır. Döşekler

omurgayı da içerir.-OMUZLUK: Quarter kıç omuzluktur. Baş omuzluk bow dur.-OMUZLUK PALAMARI- Breast rope demek daha doğru olur. Spring line

pürmeçe dir.-OPSİYONLU YÜK: Yükleten ya da gönderilenin yükün boşaltılacağı

limanı sonra bildirme hakkı.-OTURAK PANÇALU: Praçolu ya da paraçolu denilmeli.

P-PARAMPET: Çok değişik bir tanımlama yapılmış.-PATENTA:İngilizcesi“freeptatique”olacak.charterdenilmiş?-PATRİSA: Sadece geriye doğru.-POLİKONİK İRTİSAM: İrtisam yerine Türkçe sözcük konulmalı. gemici

diliyle ne ilgisi var?-PONTON: Tanımlaması günümüzde değişik.-PORSUN: Savaş gemilerinde kullanılır. Ticaret gemilerinde güverte

lostromosu denilir.-POSTA: Frame. Alt ucu omurgaya değil döşeklere bağlanır. Ticaret

gemilerinde bu konuyla ilgili olarak ıskarmoz sözcüğü hiç kullanılmaz.-PUNTEL- Değişik tarif.-PUPA FENERİ: Milini belirtmemek doğru olur. Colreg’e atıf yapılmalı.-PUS: Inch, yani 2,54 mm. anlamında kullanılır.

Page 95: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

85

-PUSULA TASHİHİ: Yalnız direklerden değil başka yöntemlerle demıknatısi pusulanın hatası bulunarak düzeltme yapılabilir.

-PÜRMEÇE- Rıhtıma bağlı bir geminin başından kıçına doğru ve kıçından başına doğru verilen palamar halatları. Spring.

R-RIHTIM:Quay,pier,docksözcüklerinindebelirtilmesiiyiolur.-ROTA FENERİ: Ticaret gemilerinde kullanılmaz.-RÜZGARHOROZU-Paneldeğilpinelolacak.-RÜZGARLIK: İngilizcesi başka Türkçesi başka.

S Ş-SAF GÜNLER: Saf?-SAĞLIK LİSTESİ: Bill of health denilince patenta oluyor. Tanımlama

değişik. Araştırma yapmak gerekiyor. Ayrıca healt, health olacak.-SAFİ TONİLATO: Net tonilato denilmektedir.-SALPA: Short stay kısa kaloma demek. Ticaret gemilerinde demir sancağı

yerine demir küresi kullanılır.-SALYAFORA: Sufficien, sufficient olacak-SANCAK BAŞ OMUZLUK: Starboaurd, starboard olacak-SANCAKVEİSKELEYİDAHAİYİTANIMLAMAKGEREKİR.-SANCAK KIÇ OMUZLUK: Tarifi yanlış?-SAPMA: Sapma halinde sigortacı sorumluluktan kurtulur denilmemeli.-SERBEST POLİÇE: Tanımlamasını deniz sigorta poliçesine gör yapmak

lazım.-SEREN BOSASI: Yourd, yard olacak.-SEREN TİRİZİ: Gatten, batten olacak.-SEYİR: Navigation, sailing-SEYİR YARDIMCILARI: Aid, aids olacak-SİLYON FENERİ- Colreg’e göre demek doğru olur.-SİNTİNE GÜVERTES ?: Ticaret gemilerinde böyle bir güverte yoktur.-SİS BORUSU: Yerine sis düdüğü demek daha doğru olur. Ayrıca tuzağı,

tüzüğü olacak.-SUGA ETMEK: Nope, rope olacak.-SUGALI RİGAVO BAĞI: Dinch, clinch olacak.-SUNİ UFUK: Antificial, artificial olacak.

Page 96: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

86

-SÜRME İSKELE: Gang board, gangway (arada virgül olacak)-Şekildeki (sayfa 357) mesafe feneri grandi silyon feneri olacak.-Sugra resminde sugraların okla gösterilmesi iyi olur.-ŞAPKA KIRMIZISI: Böyle bir renk colreg de var mı?

T-TAHLİYEVETAHMİL:Yerineboşaltmaveyüklemedemekdahagüzel

olur.-TAMİR KABUL ETMEZ GEMİ: Irreparible, irrepairable olacak.-TAN SÜRESİ: Monning, morning olacak.-TAZMİNATMEKTUBU:Hukuksalbirkonu.İyiaraştırmakgerekli.Yoksa

teminat mektubu mu?-TAVA: Ower, tower olacak.-TEHLİKEIŞIĞI-?-TIRAKA TUTMAK- ot, to olacak.-TIRMIK : Sayfa 380, resimde var metinde yok.-TOKA SANCAK: Colars ,colors olacak-TON: 2240 libre ya da 1o16 kg olarak anlatmak yanlış olur. Bu long ton

dur. Metrik ton var, short ton var.-TONAJ: Tonilatodur (Ağırlık ölçüsü değil hacim ölçüsüdür). 2,83 m3 bir

tonilatodur.-TRAKATAHTASIVETRAKABAĞI:Resimdevar,metindeyok.Sayfa

377.

U Y Z-USTURMAÇA: Ferder, fender olacak.-UZUN TON: Uzun ton yerine büyük ton denilmektedir. Ayrıca Englist,

English olacak.-YALANCI BACA: Fannel, funnel olacak.-YAN YELKENLERİ: İkinci satırdaki seren, sanırım randa olacak (Çünkü

seren yelkenler yan yalken değildir.)-YASLAMAK:snto,onto.guayquay.dueto,duetoolacak.-YEDEK BABASI : Spare bitt yerine towing bollard demek daha gemicice

olur.-YEDEK(LEME) FENERLERİ: Colreg’e göre demek doğru olur.-YOLA ELVERİŞLİ GEMİ: İngilizcesi seaworthiness denilince denize

elverişli gemi demek daha doğru olur.

Page 97: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

87

-YÜKLEMEHATTIMARKASI:Line,markolacak.-YÜKLEME SÜRESİ: Demurrage demek çok yanlış. Astarya günleri,

laytime. Taşıma sözleşmesinde belirtilir. Bu süre aşılırsa demurrage yani sürastarya oluşur.

-YÜKLEME AĞI VE YÜKLEME PLATFORMU sayfa 408 de var ama metinde yok.

-YÜKLÜSUHATTI-Gemininbordasında,ortadaolanplimsolmarkdagösterilen çeşitli yükleme sınırları (load lines).

-ZATÜLKÜRSİ ve diğerlerinin Türkçeleri kullanılmalı.-ZQ (HANGİ SÖZCÜKLERİN KISA YAZILIŞI OLDUĞU

AÇIKLANMALI): Ayrıca elevstion, elevation ve obove, above olack-ZİRVE: Gemici dili ile bir ilgisi yok.

NOTLAR:

1- İmla hataları gösterildi ama gözden kaçanlar olabilir. Tekrar kontrol edilmeli.

2- Bazı gemici dili resimde var, metinde yok.3- Gemici dili denilince argosuz olmaz. Argo gemici dilinin de bu kitapta

belirtilmesi iyi olur diye düşünüyorum. Örneğin : “alabanda çekmek, al voltanı, façası bozuk, karga tulumba “ gibi

4- Günümüzde gemi tipleri çok değiştiğinden zamanımıza uygun gemici diline de yer vermek gereklidir. Burada söz konusu olan gemici dili kitabı, daha çok 19. yüzyıl yelkenli gemilerle ilgili gemici dilini çok güzel anlatmaktadır.

5- Kaptan Refik AKDOĞAN’ın “Türkçe -İngilizce, Türkçe açıklamalı ansiklopedik denizcilik sözlüğü” taranarak bu gemici dili kitabı daha da güncelleştirilerek zenginleştirilebilir.

Page 98: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

88

DONANMA GEMİCİ DİLİNİN KULLANIMINA YÖNELİK RİSKLER

Por.Asb.Kd.Bçvş.Ömer ÇEÇEN

Gemi bünyesindeki donanım ve araçları kullanıma her an hazır bulundurmak içingereklibilgilerinuygulanmasına“gemicilik”denir.Hermeslekgurubununkendi arasında kullandıkları, kendilerine has bir terminolojisi ve dili mutlaka vardır. Denizcilik gibi çok eski bir geçmişi ve tarihi olan meslek dalının ayrı bir dili bulunmaktadır. Denizcilerin kullandığı dile “gemici dili” denir.

Gemici dili bir denizcilik kültürüdür. yüzlerce yıllık bir birikim ve kültürün sonucu ve eseridir. Bahriyeli olarak başarımızın temel dayanağı; hem geçmişten gelen geleneklerimize, hem de geleceğimize aynı anda sahip çıkmamızdır.

-Bismillah funda/vira: Gemi demirinin atılması/alınması için komutan tarafından b/ü verilen, emirdir.

-Bismillah bando/hisa: Gemiden vasıtayı indirmek/almak, mayınları dökmek, usturmaçaları bordaya atmak için verilen emirdir.

-Bismillah salvo: Gemi toplarının atışı için verilen emirdir.

Herbahriyelininmesleğiileilgiligörevvekonulardadenizcigibikonuşmasıve söyleneni anlaması gerekir.

Kuşaktan kuşağa bu çok önemli örf ve âdetin taşınmasında bizlere büyük sorumluluk düşmektedir. Komutan tarafından emirler bu dile uygun olarak verilir. Kullanılmayan terimler, unutulmaya yüz tutmaktadır.

Terimler ve deyimler sadece bir ülkeye veya bir bölgeye ait olması doğal olarak düşünülemez. Sadece gemilerde ve donanmada değil, Dz.K.K.lığının tamamında gemici dilinin biz denizciler için görevlerimizi en iyi şekilde yapabilmenin yanında çok kıymetli bir kültür hazinesi olduğu unutulmamalıdır.

Askeri Okullarda Öğrencilere Yeterli ve Gerekli Gemici Dili Eğitimi Verilmekte midir?

MSÜDHOveDAMYO’dagemicidilininyeraldığıgemicilikdersihangiyarıyıllar ve kaç ders/saati verilmektedir?

Page 99: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

89

DENİZ HARP OKULUNDA:

1. SINIF GEMİCİLİK 1-2 Y.Y : 30 D/S + 30 D/S = 60 D/S

2. SINIF GEMİCİLİK 4 Y.Y : 30 D/S = 30 D/S

3. SINIF GEMİCİLİK 6 Y.Y : 30 D/S = 30 D/S

4. SINIF GEMİCİLİK : YOKTUR

TOPLAM : 120 D/S

DENİZ ASTSUBAY MESLEK YÜKSEKOKULUNDA:

1. SINIF GEMİCİLİK 1-2 Y.Y : 30 D/S + 30 D/S = 60 D/S

2. SINIF : YOKTUR

TOPLAM : 60 D/S

NOT: Uçak bakım branşı hariç tüm branşlar görmektedir.

Porsun Astsubay Öğrenci1. SINIF GEMİCİLİK1-2 Y.Y: 30 D/S + 30+60 D/S = 120 D/S2. SINIF GEMİCİLİK3-4 Y.Y: 135 D/S + 135 D/S = 270 D/STOPLAM : 390 D/S

Page 100: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

90

YAKIN TERİMLER/KELİMELER

Iskaça : Direk ve puntellerin topuklarının güverte üzerinde oturduğu yuvalara denir.Iskarça : Bir liman içinin gemilerle dolu ve manevra sahasının pek az olduğu liman halidir.

Alarga: Bir gemi veya deniz aracının sahile yanaşık olmayıp, açıkta bulunması haline “Alarga”, “Alargada” denir. Bir deniz aracının o anda gemiye veya sahile yanaşması istenmiyorsa serdümene “Alarga” denir. Bunun manası, çağırıncaya kadar deniz aracının açıkta bekleme durumunda kalmasıdır.

Algarna: denizde ağır yükleri kaldırmak için dubalar üzerine konmuş vinçlerdir.

Kerte : Pusula kartının ayrılmış olduğu 11 derece 15 dakikalık 32 kısımdan her bir ine denir.

Kerye : Madeni halatların çımalarına kasa yapmak veya bu halatları eklemek amacıyla kullanılan kilitlerdir. Halat çımasına kasa dikişi yapmaya lüzumkalmadan halat çıması beden üzerine yatırılır ve iki veya üç yerinden kerye konularak sıkıştırılır. Keryelerin somunları hep aynı tarafa gelmelidir.

Kavalye/kavale : Kasa ve halat dikişlerinde kollar arasını açmakta kullanılan, uçları sivri ağaç veya demirden yapılmış gereçlerdir. Geminin sualtı kısmında kullanılmak üzere sert ağaçtan yapılan çivilere ve halat çımalarına yapılan külah şeklindeki örgülere de kavalye denir.Kavaleta : eski gemilerde, demirleri vira etmek için gemi içinde yapılan donanım ile, demir zincirinin ırgatta oturduğu yuvalara denir.

Albura: Herhangi bir şeyi aksi tarafa çevirmek, altını üstüne getirmek manasında kullanılan bir terimdir. Filika veya deniz araçlarının matafora kalastrasından kaldırılıp dışarı vaziyete, dışarı vaziyetten içeriye alınmasına denir. Verilen komut aracın tipine göre; Albura Filika, Albura Kik, Albura Bot şeklindedir.

Alabura/alabora:Bir gemi veya vasıtanın yan yatarak devrilmesine denir.

Page 101: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

91

Iskalarya : Yelkenli gemilerde direklere çıkmak için çarmıkların aralarına yatay olarak bağlanmış ince halat veya demirden olan çubuklardır. Şeytan çarmıhların basamaklarına da aynı isim verilir.

İstiralya : Direk ve çubukları baş tarafından gemi omurgası istikametinde tutan sabit armalardır. İstiralyalar lif veya tel halatlardan yapılırlar. Ana direk üzerindeki istiralyaya ana istiralya, gabya çubuğu üzerindekine gabya istiralyası, babafingo çubuğundakine babafingo istiralyası denir.

Deste : Halat ve zincirlerin gergin durumuna denir.

Destemora : Bir direğin üzerindeki çubuğu yerinde sabit tutmak için direğin zıvanasına geçirilen, ağaç veya demirden yapılmış iki delikli çemberdir.

Salya etmek : Bir şeyi bir taraftan bir tarafa aşırmak suretiyle çekmektir.

Salta etmek : Gergin bir vaziyette bulunan bir halatı biraz koyverip kaçırmak manasında kullanılır. Bu kaçırmaya salta vermek de denir.

Fundo/funda : Bir şeyi denize atmak, bırakmaktır. Funda etmek. Demirlemek, demirlemek için demirin denize bırakılmasına denir.

Cunda : Yatay serenlerin her iki tarafının uçları ile direk, çubuk ve gönderlerin uç taraflarına denir.

Lumbar : Yelken gemilerinde, top namlularının bordadan dışarıya çıkmaları için açılmış olan kare şeklindeki kısma denir. Gemilerin iç kısımlarına ışık girmesi için açılan dikdörtgen şeklindeki kısımlara denir.

Lumbarağzı : Gemilerin sancak ve iskele taraflarında bulunan borda iskelelerinin üst tabanlarının bulunduğu yer hizasındaki güverte kısmına denir. Gemilere giriş ve çıkış yerlerini belirten lumbarağzı terimi, kara birliklerince de benimsenmiş ve birlik ve kurumların giriş ve çıkış kapılarına da lumbarağzı denilmiştir. Lumbarağızlarından sancak tarafta olanı binbaşı ve daha yüksek rütbedeki subaylarla sancak subayları ve amiraller tarafından, iskele lumbar ağzı ise binbaşı rütbesine kadar olan subaylarla astsubaylar ve erler tarafından

Page 102: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

92

kullanılır.

Uskunca : Top namlularını temizlemek için birbirine viralı olarak geçen ve bir ucunda tel fırçası bulunan göndere denir.

Uskundura : Çift pervaneli gemilerin pervaneleri hizasında ve su kesiminin biraz yukarısında bulunan ve küçük deniz araçlarının su çekmesi sebebiyle pervanelere yaklaşmalarını önleyen yarım daire şeklindeki çıkıntılardır.

Karavela : Herhangi bir şeyin veya durumun içinden çıkılmaz bir hal almasını anlatan, karışıklığı ifade eden bir terimdir.

Manevela : Ağır bir cismi yerinden kaldırmak için kullanılan gönderlerdir. Demirden yapılmışları da mevcuttur.

Salpa : Vira demir sırasında demir memesinin deniz dibi ile temasını kestiği andır. Demirin salpa durumunu alması ile gemi, demirli gemi durumunu kaybeder ve seyir halindeki gemi durumuna gelir. Bu anda baş gönderdeki demir sancağı arya edilir.

Yalpa : Denizlerin bordalar istikametinde gelmesi sonucunda geminin kemereleri istikametinde hareket etmesine denir.

Neta : Tertip ve düzen anlamında kullanılan terimdir.Neta etmek : dağınık ve düzensiz bir yeri tertip ve düzene sokmak.Neta batarya : gemi personelinin, manga ve bataryalarını temizlemeleri, düzene sokma işlemlerine denir.

Veta : Palangalardaki halatın makaralar arasında kalan kısmıdır.

Lava : Bir yere yanaşmış olan kürekli veya küreksiz bir teknenin kürek veya motorunu kullanmadan ve bulunduğu yerden açılmadan biraz ileri veya geriye kayması için verilen komuta denir. Çek yisa et, boşunu al, anlamında da kullanılır.

Lavra : Mataforaya asılan veya karaya çekilen araçların sintinelerinde bulunan suyun akıtılması için omurgaya yakın viralı tapasıyla açılan deliğe denir.

Page 103: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

93

Maça : Bosaların uç kısımlarında kullanılan, küçük bir darbe ile tuttuğu bosanın açmasını sağlayan bir nevi kilittir.

Usturmaça : Gemilerin, aborda olmaları sırasında, boyalarının sıyrılmaması, kaplamalarının ezilmemesi için yanaştıkları taraftaki bordalarından sarkıttıkları, esnek halat veya sentetik maddelerden yapılmış değişik tiplerdeki yastıklardır.

Ispasa : Bir palanganın eskimiş olan rigavosunu çözerek donanım üzerinden alıp çıkarmak ve tirentisini rigavo yapmak işlemidir.Ispavlo : Piyan yapmak için kullanılan ve liflerin bükülmesiyle elde edilen ince iplere denir.

Roda/kangal etmek : Boştaki halatların güvertede halka şeklinde sarılarak bulundurulması. Rota : geminin üzerinde gittiği farazi çizgiye denir.

Vardasilo : Gemi giriş/çıkış iskelesi üzerinde yer alan ve gemilerin adı ile borda numarasının yazılı olduğu matafyonlu brandaya denir.

Vardamana : borda iskelelerine yanaşan araçlardan gemiye çıkacakların tutunmaları için alt tavadaki puntelden sarkıtılan halattır.

Hisa : Herhangi bir şeyi yukarıya kaldırmak, çekmek için verilen komuttur. Yisa : Bir halatı topluca çekmeye denir.

Bosa : Demir loçaya oturduktan veya zincire yeteri kadar kaloma verildikten sonra zincir ve demirin ağırlığını ırgat üzerinden kaldırmak için güverte üzerindeki mapalara kilitlenmiş, uçları maça kilitli, kısa zincirdir.

Sansabosa : Fırtına çıkmasının muhtemel olduğu veya fırtınalı havalarda tek demirde yatarken demirin taraması ihtimaline karşı ikinci demirin deniz dibine oturacak şekilde atılmasıdır. Bu durumda ikinci demirin zinciri bosaya vurulmaz.

Mürsele kiliti : Pürmeçe tutmakta, pürmeçe halatının çımasını zincir baklasına kilitlemekte kullanılır. Diğer kilitlere nazaran ayrı bir yapıya sahiptir. Bedeni dahauzunvehafifeğridir.Harbisiyuvasınaoturduktansonraharbiüzerindeki

Page 104: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

94

siğile yarım tur attırmak suretiyle harbi kilitlenir. Alaportekiz piyan bağı: iki halatın beden veya çımalarının yan yana bağlanması ve sıyrılmaması için yapılan bağ. Buna “mürsele bağı” da denir.

Karamusal : Çift demir atmış bir geminin zincirlerinin, geminin salması sebebiyle birbirine dolaşmaması için kullanılan, özel olarak yapılmış bir fırdöndüye bağlı olan ve dört adet lokmasız baklası bulunan düzendir. Karamusal fırdöndüsü de denilir. Karamusal vurmak : çifte demir atmış bir geminin kalomasından ötürü, zincirlerinin birbirine dolanmasını önlemek amacıyla karamursal fırdöndüsü ile bağlanmasıdır.

Fora : Bir yere bağlanmış veya kasası geçirilmiş bir halatın bağının çözülmesi veya kasasının çıkarılması işlemidir. Genellikle komutta olarak kullanılır. Baş halat fora gibi.

Matafora : Gemi araçlarının gemiye alınmaları veya denize indirilmeleri için kullanılan demirden yapılmış, baş tarafları dairevi şekildeki kaldırma aracıdır.

Irgat : Demirli gemilerin zincirini almada, sahile verilmiş halatların boşunu almada kullanılan; stim, motor, elektrik veya elle çalışan güverte makinelerine denir. Elektrik ile çalışan ırgatların şaftları güverteye dik, stimle çalışan ırgatların şaftları ise güverteye paralel olur, daha ziyade şileplerde kullanılır.

Bocurgat : Küçük tonajdaki tekneleri karaya çekmek ve ağır cisimleri sürüklemekte kullanılan ağaçtan yapılmış, yatay kollu, makinesiz çalışan ırgatlardır.

Burgata : Bitkisel halatların kalınlık ölçü birimdir. Bir halatın çevresinin uzunluğunu o halatın burgatasını gösterir.1 Burgata, 1 pus veya 2,54 cm eder.

Gurcata : Ana direk üzerine çanaklık kurmak için mauna kolları üzerine omurgaya aykırı olarak yerleştirilen ağaç kütükler. Yelken teknelerinde direkten inen istralyaları açmak için kullanılan kollara denir.

Iskarça : Bir liman içinin gemilerle dolu ve manevra sahasının pek az olduğu liman halidir. Iskarmoz : 1. Kürekli teknelerde, küreğin bağlanması veya oturması için, ay veya çubuk şeklindeki

Page 105: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

95

Metal veya ahşap malzemelere denir. 2. Ahşap teknelerde postaya verilen isimdir.

GEMİCİ DİLİNDE HAYVANLARLA İLGİLİ BENZETMELER

Kurtağzı: Gemi veya deniz araçlarının güvertesine yerleştirilmiş, içinden halat vermek için kullanılan üzeri açık yuvalara denir.

Domuz tırnağı: Bir tarafı anele, mapa veya bakla üzerine takılmak için iki tırnaklı çatal olarak, diğer tarafı aneleli, demir kancaya denir.

Ayı bacağı: Çifte yan yelkenlerin ıskotalarının birini sancak, diğerini iskeleden kullanarak pupa rüzgârla seyretmektir.

Mandagözü: Geminin sadece baş ve kıç bodoslama üzerinde bulunan kalın halatların ve yedeklemede kullanılan zincirlerin geçebileceği büyük halat loçalarıdır.

Koç boynuzu: İnce ve halatların, selviçelerin ve buna benzer sabit olmayan donanımların bağlanmaları ve kullanılmadıkları zamanlarda neta bulunmaları için küpeşteler ve alabandalar üzerine sağlamca monte edilmiş boynuz şeklindeki, maden veya sert ağaçtan yapılmış malzemelerdir.

Sıçan kuyruğu: Bir halatın çımasını inceltmek suretiyle istenilen yerden geçebilmesini sağlamak amacıyla, halat kollarının her dikişten sonra sırasıyla kesilmesiyle yapılan işlemdir.

Kaplumbağ: Eski tip gemilerde güverte loçalarının arkasında, loça ve ırgat arasında zinciri tutmaya yarayan bir çeşit bosadır.

Bülbül: Makaraların altında bulunan ve palanga donatıldığında, donatılan halatın çımasının bağlandığı radansa veya mapaya denir.

Yumurta bosa: Mayın gemilerinde bulunan tarama telinin üzerinde istenilen noktaya ait veya bombalı makası sabitlemek için kullanılır. İki parçadan yapılmıştır; ana gövde: çelikten yapılmış olup, sıkıştırıcının ve telin içeri girmesi için beden üzerinde açılmış bir kanalı bulunur. Bosanın arka kısmı

Page 106: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

96

geniş ve etli, ön kısmı yumurta biçiminde konik yapılmıştır. Sıkıştırıcı: birbirine menteşeli iki parçadan meydana gelmiştir. Pirinçten yapılan iç kısım tel halat bükümlerine göre kanallı ve setli olarak yapılmıştır.

Lavra: Filika ve daha düşük teknelerde sintineye biriken suların akmasını sağlayan kapaklı deliklere denir.

Kazayağı: Herhangibiryüküdengelikaldırmakiçinüçveyadörtkamçılı,kamçıuçlarında kanca bulunan bir nevi sapandır.

Kazboynu: Gemilerdeki bumbaları, bir dikmeye veya güverteye bağlamak amacıyla, bumba direğinin alt ucu olan topuk kısmını, direğe bağlayan kısmına denir. Kaz boynu, bumbaya üç düzlem üzerinde hareket olanağı sağlar.Pelikan maça: Gemilerde akaryakıt istasyonlarında alıcı probun bağlandığı ve akaryakıt gemisinden verilen taşıma telin kitlendiği maçadır.

Kedi yolu: Kasaralar arasını birbirine bağlayan, ana güverteden yüksekte olan ve yan yana iki kişinin geçebileceği genişlikteki yol. Kedi yolları daha çok ana güvertenin yağlar ve yakıtlar nedeniyle kaygan olduğu tanker sınıfı gemilerde kullanılır.

Karga yuvası: eski gemilerde gözcülük maksatları için gemilerin pruva direklerinin üzerinde bulunan gözetleme yerlerine denir.Akrep: vira edilen bir zincirin demir ırgat kavelata (gomina kapan) yuvalarının sıkışmasını önleyen iki çatallı bir demirdir.

Atnalı kasa: dublin yapılmış bir halatın iki tarafındaki bedeni üzerine istenilen uzunluktaki bir halatın çımaları ile yapılan kasaya denir. Parçalı kasa veya falakalı kasa da denir.

Balıksırtı güverte: deniz ve yağmur sularının güvertede birikmemesi için ana güverteler hafif şekilde dış bükey olarak yapılır. Bu tip güvertelere balıksırtı güverte denir.

HALK ARASINDA KULLANILAN GEMİCİLİK DİLİ(Toplum İçinde Gündelik Yaşamda Konuşmalarda)

Page 107: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

97

Abramak1. Fırtınalı havalarda veya kaba denizlerde gemi veya deniz aracını sevk ve idare edilebilmek.2. Kontrol altına almak, komuta altında tutmak, üstesinden gelmek. Halkarasında:Zor bir işin üstesinden başarı ile gelmek.« sen bu işi abradın »

Zıvanadan çıkmakDik olarak durması gereken direk veya dikmelerin topuk kısımlarının kare veya yuvarlak şekilde yontulması ile meydana gelen kısımdır.Halkarasında:Sinirli, öfkeli, aklını yitirmiş gibi davranmak. Denetlemez durma gelmek. «bu iş zıvanadan çıktı. Bana bak artık sen artık adamakıllı zıvanadan çıktın.»

Bodoslama girmekTekne omurgalarının baş ve kıç taraflarından yukarıya doğru uzanan çelik, dövme demir veya ağaçtan yapılmış kısımlarıdır.Halkarasında:Söyleyeceğini, sözü dolandırmadan kabaca, direk söylemek etmek.Maça’nın yemesiBosaların uç kısımlarında kullanılan, küçük bir darbe ile tuttuğu bosanın açmasını sağlayan bir nevi kilittir.Halkarasında:«Maça’n yiyiyorsa yap/gel, sağda solda söylediklerini yüzüme söyle.» cesaretin olması, gücün bulunması.

Aborda olmakBir gemi veya deniz aracının iskeleye, rıhtıma, diğer bir gemi/deniz aracı üzerine bordasını vererek yanaşmasıdır.Halkarasında:«Kızın güzelliğini görünce hemen aborda oldu.»

Dümen kırmakDeniz araçlarının rotalarını değiştirmek için teknelerin kıç taraflarında bulunan dikeysatıhlardır.Halkarasında:«Zoru görünce hemen dümen kırdı.»

Page 108: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

98

Volta atmakHalatı bir yere sarmak veya babaya, koçboynuzuna kuralına uygun şekildebağlamayadenir.Halkarasında:«Sürekli aşağı yukarı gidip gelme, yürüme, dolaşma, voltasını almak; kaçmak, savuşmak, çekilmek.»

AlabandaGemi ve deniz araçlarının su kesiminden yukarıda bulunan iç kısımlarına denir. Sancak/iskele alabanda, dümeni sonuna kadar çevirmek.Halkarasında:«Alabanda atma; adamakıllı azarlamak, fırçalamak, paylamak, haşlamak»

TrakaGemi bordalarında personel çalıştırmak üzere özel olarak hazırlanmış enli tahtalaradenir.Halkarasında:Argoda kullanılan «başlatma senin trakana» karşısındakine gözdağı verme, meydan okuma, aşağılama.Faça bozmakGeminin su hattının belirtildiği borda ile karinanın birleştiği hatta denir. Geminin yüklü ve boş su kesimleri arasındaki veya her iki durumda deniz suyunun bordada bıraktığı izler arasındaki dik mesafedir. Bordaya nazaran daha koyu bir boya olan siyah ile boyanır.Halkarasında:Façalı; havalı, gösterişli. Façası olmak; havalı gösterişli olma. Façasını almak/çizmek; birini mahcup etmek, bozmak.

OmurgaGemi postalarının alt uçlarının üzerinde birleştiği pruvadan pupaya kadar uzanan çelik veya en sağlam ağaçtan yapılmış olan kısmına denir.Halkarasında:Omurgalı; sağlam, güvenilir anlamında kullanılır.

Yelkenleri suya indirmekRüzgâr tesiriyle hareket eden gemilerde rüzgârı toplamak için meydana getirilmiş ve kullanıldığı yerlere göre değişik biçimlerde olan bez yüzeylerdir.Halkarasında:Yelken açmak/basmak; yola çıkmak için hareket etmek. Yelkenleri suya

Page 109: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

99

indirmek; direnmekten vazgeçip karşısındakinin dediğini benimsemek.

Armuz tutmakGüverte döşeme tahtalarının veya ahşap teknelerde borda kaplama tahtalarının uzunlamasına birleştiği yerlere denir.Halkarasında:Kişilerin bir hizada durmalarını temin için ayakkabı burunlarını bir hizaya getirmeleridir.

Vurgun yemekDalgıcın çok derinlerdeki suyun basıncı ile birden su yüzeyine çıkma durumunda uğradığı inme veya ölüm.Halkarasında:Birine veya bir şeye vurulmuş, bağlanmış, sevmiş olan, sevdalı, aşık.

Tornistan yapmakGemi veya teknelerin makinelerini çalıştırarak geriye doğru gitmesine denir. Halkarasında:Geriye dönmek, vazgeçmek, tersine dönmek.

Gam almakHalatlarınbedenleriüzerindebükülmelerinedenir.Zincirindeniziçerisindekidolaşmasına da gamba denir.Halkarasında:Tasalanmak, kaygılanmak, üzüntü duymak, sıkıntı içinde bulunmak.

Hırça mapasına dayanmakZincirin, zincirlikte kalan çımasının kilitlendiği, omurgaya konulmuş mapalardır. Kısa olarak hırça da denilir.Halkarasında:Bir kimsenin sabrının sonuna gelmesi, dayanamaz duruma gelmesi, sabrının kalmaması ve tükenmesi.

Tiriz çekmekUfak teknelerin ve şamandıraların, çarpma ve sürtünme sebebiyle hasar görmemeleri için dış kenarlarına takılan, tahtadan, kalın halattan ve sert lastikten yapılmış çıkıntı, yumru.

Page 110: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

100

Tiriz/çırpı çekmek: alabandanın güverteden 10-15 cm yüksekliğinde bir hat çekilerekboyanması.Halkarasında:Ensiz tahta. Duvar kenarlarını boyama.

Page 111: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

101

GEMİCİ DİLİNİN CANLI TUTULMASI

(E) Dz.Alb.Derya Şerif YARKIN

Tüm dünyada denizciler, diğer herhangi bir işkolunun üyeleri gibi, kendi işlerini yaparken, birbirleriyle, yalnız kendilerinin anlayabildikleri bir “dil” kullanırlar. Bizler, işte bu dil’e “Gemici Dili” adını veriyoruz. Ancak, Sayın Pultar’ın son dönemde haklı olarak özellikle vurguladığı üzere, bu dil’e “Deniz Dili” adını vermek, daha kapsayıcı bir yaklaşım. Dolayısıyla ben de bu tanımı kullanmak istiyorum.

Denizcilik uygulamalarında, karşılıklı iletişimi etkin kılabilmek ve dolayısıyla hızlı ve güvenli uygulamayı sağlayabilmek için kullanılan “Deniz Dili”, denizciliğe yeni başlayanlar için tamamen yepyeni ve çok farklı bir dünya.

Olağan günlük yaşamımızda farklı bir anlaşma aracı olan “Deniz Dili”ni doğru öğrenip doğru kullanmak için sadece var olan terimleri ezberlemek, yeterli bir çözüm değil, anlayarak öğrenmek tabii ki en uygunu. Bunun için de elbette bol bol okuma yapmak gerekiyor. Terim çeşitliliği açısından “kırk kapıya kırk değnek vurarak” yaşamış ve gelişmiş Deniz Dili’mizin söz varlığı Türkçemiz kadar engin. Dolayısıyla, ulusal Deniz Dili’mizi araştırarak öğrenmek, denizciyi hem bazen yüzyıllar öncesine uzanan çok zevkli bir yolculuğa çıkarıyor hem de sözcüklerin kökenlerini çözerek, hangi terimin nereden ve hangi koşullardan türediğini görmek, söz konusu terimi daha iyi anlamaya ve öğrenmeye yardımcı oluyor, işi zevkli kılıyor.

Günümüzdeki birçok “Denizci Ulus”la karşılaştırıldığında, bizim denizcilik tarihimiz, oldukça eski dönemlerde başlamış olmasına ve hatta askeri denizcilik alanında, Akdeniz’de, uzunca bir süre üstünlük ve egemenlik de sağlamış olmamıza karşın, gel gelelim ulusal “Deniz Dili”miz yabancı dillerin fazlasıyla etkisinde kalmış. Ama bu sorun yalnızca biz Türklere mi özgü, hayır. Akdeniz’e kıyısı olan tüm ülkelerin denizcileri de aynı sorunu yaşıyor. Dolayısıyla, Akdeniz’e komşu ülkelerin denizcileri için bu “ortak sorun”, Akdeniz’de ortak bir Deniz Dili’nin ortaya çıkmasına neden olmuş.

Bugün kullanmakta olduğumuz ulusal “Deniz Dili”miz, tarihte, Göktürklerden günümüze kadar her dönemde giderek zenginleşmiş ve Akdeniz’e çevre ülkelerin denizcileriyle paylaşa paylaşa da yaygınlaşmış.

Atalarımız, tarih sahnesine çıkmalarıyla birlikte suyun önemini kavramışlar

Page 112: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

102

ve onu “azîz” olarak kutsamışlar. Sonuçta, denizi ve denizciliği, bir “dünya egemenliği hedefi” olarak benimsemişler.

Türklerin, daha 11. yüzyılda kaleme alınmış iki önemli eseri olan Divânü Lugati’t-Türk ve Kutadgu Bilig’de, deniz ve denizle ilgili çok belirgin unsurlar bulunuyor. Örneğin; “tengiz”, “tengiz köpügi”, “tering tengiz” gibi, bizler tarafından, bugün bile kolaylıkla anlaşılabilen bu terimlerin varlığı ve yaygın kullanımlarına karşın ilk atalarımızın büyük bir kısmı, yaşadıkları Orta Asya coğrafyasında, ne yazık ki henüz büyük denizi görmemişlerdi.

1071 yılında Anadolu’ya gelen Türkler, uzun süre İç Anadolu’da yerleşik kalmışlar. Dolayısıyla, bu uzunca bir süre içinde de deniz ve denizcilikle bir bağlantıları olmamış, doğal olarak.

Türklerin, “Selçuklar” adı altında, ilk kez denizle tanışmaları, 13. Yüzyılda, Akdeniz’deki Alanya ve Antalya liman kentleri ile Karadeniz’deki Sinop’un ele geçirilmesi sayesinde başlıyor. Ne ilginç değil mi. Atalarımız, Anadolu’nun içlerine ilerleyip iyice yayılmadan önce, deniz kıyısına varmayı hedefliyorlar.

Doğal olarak, işte bu uygulama sonucunda, güneyde Cenevizli tüccarlarla başlayan ilişkiler, Venedik dili ve İtalyanca terimlerin kazanılmasına neden oluyor. Benzer biçimde, kuzeyde Pontus’lu Yunanların kullandıkları terimler de günlük konuşma biçimini etkilemeye başlıyor.

14. yüzyılda, Türklerin, Ege Denizi’nde artan denizcilik etkinlikleri, Osmanlıların Gelibolu’da tersane kurmaları sonucunda artık iyice gelişmiş bir düzeyde. Bu dönemde Türklerin, “deniz”, “ada”, “gemi”, “sal”, “kayık”, “yelken” gibi tümüyle Türkçe kökenli denizcilik terimlerini ürettiklerini ve kullandıklarını görüyoruz. Bunların yanı sıra olağan günlük yaşamda kullandıkları ve yine özgün Türkçe kökenli kelimelere benzeştirme yoluyla elde ettikleri “boğaz”, “burun”, “akıntı”, gibi yeni terimler de yaygınlaşmaya başlıyor.

15. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Osmanlı donanması, gemi sayısı ve gemilerin boyutları olarak büyümeye başlayınca, bu gelişme, tüm Akdeniz’de diğer ülkelerle olan ilişkileri arttırarak, Deniz Dili’nin de gelişmesine yardımcı olmuş.

Akdeniz’de, denizciler arasındaki terim paylaşımı, diğer bir deyişle “terim değişimi” sonucunda oluşan yeni Deniz Dili, diğer bir tanımıyla “Lingua

Page 113: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

103

Franca” yani “ortak dil”, birkaç küçük ayrıcalık dışında, dönemin denizciliğinde önemli bir yeri olan İngiltere ve İskandinav ülkelerinin deniz dilleriyle asla benzeşmez.

Ama Fransızca, güneyden komşu olduğu Akdeniz’de kullanılan bu ortak Deniz Dili’nden oldukça etkilenmiş, hatta bu ortak dili, yaptığı katkılarla etkilemiştir de. Günümüzde Fransızca, İtalyanca ve İspanyolca denizcilik terimlerinin büyük bir çoğunluğunda şaşırtıcı düzeyde benzerlik vardır ve bu terimler, tüm Akdeniz’de yaygın olarak kullanılmaktadır. Aynı benzerlik İtalyanca, Yunanca ve Türkçe denizcilik terimleri için de geçerli.

Aynı dil ailesi içinde yer almaları nedeniyle, birçok ortak denizcilik terimi İspanyolca ve Portekizcede de benzerlik gösteriyor. Arapların, Kuzey Afrika üzerinden İspanya’ya yaptıkları seferler ve buralarda yerleşmeleri sonucunda, İspanyolca ve Portekizce terimlerin karşılıklı olarak bu uluslar arasında değişimle kazanıldığını ve dolayısıyla Türklerin de bundan dolaylı olarak etkilendiğini söyleyebiliriz.

Günümüzde kullanılmakta olduğumuz Deniz Dili, gemilerdeki araç ve aygıtlarla ilgili olarak Arapça kökenli fazla terim içermese de gökbilimle ilgili terimler ile gezegen ve yıldız adları Arapça. Teknik terimlerde ağırlık Venedik dili, İtalyanca ve (özellikle de balık adları) Yunanca.

Bu kısa açıklama bile Deniz Dili’mizi kullanan, konuşan denizcilerimizin tarihi maceralarını ve hangi uluslarla ne tür ilişkiler kurduklarını apaçık ortaya koymakta, bu vesileyle ulusumuzun kültür ve düşünce dünyası ile Türkçemizin kavramlar dünyasındaki zenginliğini de gözler önüne sermektedir.

Ülkemizin Dünya üzerindeki o eşsiz “geostratejik” veya daha güzel tanımıyla “Denizci Ülke” konumuna karşın, bizler, her ne kadar hâlâ bir “Denizci Ulus” olamamışsak da, denizcilerimizin, Akdeniz’e komşu diğer ulusların denizcileriyle ortak dil “Lingua Franca” olmuş özel bir jargonları var. Ancak, bu jargona sahip çıkan, onu yaşatmaya çalışan yazarlarımız, günümüzde, ne yazık ki (veya “doğal olarak”) oldukça az.

Zaten, eski dönemden günümüze bilgi aktarımı sırasında yapılan eksiklik ve yanlışlıklar yüzünden de birçok gemicilik ya da denizcilik terimimiz ya

Page 114: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

104

tümüyle yitirilmiş, ya da (genellikle) anlamsız bir biçime dönüşmüş. Bir de buna günümüzde giderek yaygınlaşan ve doğru mu, yoksa yanlış mı diye hiç araştırmadan gelişigüzel kullanılan (hatta yazılan/yayımlanan) İngilizce deyimlerin yarattığı karmaşa da eklenince…

Bu konuda ilk yapılması gereken eylem, eldeki mevcut bilgiler derlenip, sınıflandırılmalı. Günümüzde, gemicilik işlevlerinin kapsamı genişledikçe, denizcilerin yaşamına katılan, kullanıma alınan her yeni terim, Deniz Dili terimi olarak kabul görüyor ki, bu en büyük yanlışlık ve kaos. Örneğin; asker kökenli sözlük yazarları top, torpido ve diğer silahları da kapsama alırken, ticaret gemisi kaptanları sigortacılık, uydu haberleşmesi gibi konulara ait terimlere ağırlık vermişler. Elektronik ve makine konuları ise başlı başına sorun. Ya balıkçılık ve su ürünleri, ya yıldızlar ve gezegenler… Dolayısıyla, hangi terimin Deniz Dili Sözlüğüne alınması gerektiği, öncelikle ve özenle üzerinde durulması gereken ve kesin sonuç üretilmesi beklenen bir husus.

Bırakınız yalnızca teknik terimleri, düşündürücü, ince esprili ama her yönüyle deniz ve denizcilik sevgisiyle yoğurulmuş Atasözlerimiz, deyimlerimiz ve sadece biz denizcilere özgü ilginç argo sözcüklerimizle, güzel Türkçemizin gelişimine de küçümsenmeyecek katkı sağlamış olan Ulusal Deniz Dili’miz, halen içinde bulunduğu bazı olumsuzluklara ve önemli eksikliklere rağmen, ulusumuzun Somut Olmayan Kültürel Miras hazinesidir. Dolayısıyla, bu kültürel mirasın öncelikle korunması ve hemen sonrasında artık bugünü aşıp gelecek kuşaklara aktarılması gerektiğini değerlendiriyorum.

Günümüzde ulusal Deniz Dilimizin terimlerini kullanarak roman, hikaye, şiir ve hatta makale yazanların sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Bu kişileri, Deniz Dilimizi daha yaygın biçimde kullanmaları yönünde heveslendirmek, bu konuda üretecekleri özel yapıtları/çalışmaları desteklemek adına ödüllendirmek, kolay olduğu kadar özendirici ve kısa vadede etkin sonuç alınabilecek bir çözüm yöntemi… Ayrıca, böylesi bir uygulamayla, söz konusu çalışmaların sertifikalandırılması da sağlanabilecektir görüşündeyim. Deniz Müzelerimizi bu konuda bir çalışma başlatmaya davet ediyorum.

Sonuç olarak, Türk Deniz Dili, tümüyle yitirilmeden, bilimsel destek sağlanarak, hemen ve ciddi biçimde ele alınmalıdır. Bu bağlamda çözüm için üniversitelerin desteği aranmalı, bu destek mutlaka sağlanmalıdır. Örneğin; denizciliğimiz ve deniz tarihimize yönelik uygulamaları sayesinde, günümüzde

Page 115: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

105

arzu edilen bir altyapıya sahip olduğu bilinen Koç Üniversitesi’nde, konunun çoklu disiplin veya disiplinlerarası etkinlikler gerektirdiği gerçeğinden hareketle, ya bir enstitü ya da bir kürsü altında, yasal ve bilimsel statüye dayalı (dolayısıyla desteklenebilir) biçimde örgütlenilmesi sağlanabilir görüşünü taşıyorum ve öneriyorum. Çünkü, tartıştığımız bu çok önemli konunun acil çözümünün, kişisellikten kurtarılıp, etkin eşgüdüm ve yakın işbirliğiyle kalıcı çözümlerin üretilebileceği örgütlü bir bilimsel yapıyla gerçekleştirilebileceğine inanıyorum.

Konumuz, boyutlarının uzandığı ufkun derinliğine bakıldığında, bir çalıştay ile çözüm üretilebilecek alelade bir sorun veya kolay bir işlev değil. Dolayısıyla, bugünkü gibi özel ve çözüm odaklı birlikteliklerin, daha yoğun bilimsel çalışmalarla ve araştırmalarla desteklenerek çoğaltılması gerektiği görüşündeyim. İlkini bugün coşkuyla yaşadığımız Türk Deniz Dili Çalıştaylarının, geleneksel bir yapıya kavuşturularak yinelenmesini öneriyorum.

İçinde bulunduğumuz bu çalıştayın düzenlenmesi ve sorunun tartışılması bile rüzgarı artık kolayına aldığımızın bir işareti, pruvamız neta olsun. Aganta burina burinata…

Page 116: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

106

Page 117: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir

GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI

107

Gemici dili ya da denizcilik dili konusunda bir harekât planı çizilmesi, Deniz Kuvvetlerinin bünyesinde bir yuvarlak masa oluşturarak bu konudaki çalışmaların devam ettirilmesi gerekmektedir. Bu alanda yeni bir sözlük hareketi çalışmasının başlatılması kaçınılmazdır. Bu gibi çalışmalarda özellikle kurum mantığıyla hareket edilmesi elzemdir. Bu çalışmaları takip edebilecek bir kurum oluşturulmasının ve bu işi takip edecek bir enstitü kurulmasının kolay bir süreç olmayacağını biliyorum. Bu yüzden bu gibi büyük ölçekli çalışmaların bu alana gönül veren kişilerle yapılabileceği kesindir. Özellikle günümüzde gemici dili üzerine basılan kitaplar kapsamında bunlardaki yanlış telaffuz edilen kelimelerin düzeltilebilmesi için yayınevleri ile koordineli çalışmak gerekmektedir. Yine TV programları, yatçılık ve ticaret alanında yanlış telaffuz edilen kelimelerin düzeltilmesi de gereklidir. Bu alanda çalışma yapan kişi sayısının az olması deniz kültürünün gelişmesi açısından yapılacak çalışmaları sekteye uğratmaktadır. Bu bağlamda çok sayıda gönüllüye ihtiyaç vardır. Bu alanda kullanılan denizcilik dilinin ingilizce olması kelimelerin yanlış telaffuz edilmesine neden olmaktadır. En ciddi sorun ise gençlerin kullandığı denizcilik dilinin Türkçeleştirilmesi meselesi olacaktır. Bugün burada başlattığımız bu süreç bu dilin gelecek kuşaklara aktarılması açısından en büyük hizmeti verecektir.

(E) Tüma. Cem GÜRDENİZ-Koç Üniversitesi Denizcilik Forumu Direktörü

KAPANIŞ KONUŞMASI

Page 118: GEMİCİ DİLİ ÇALIŞTAYI “Bildiriler” - dzkk.tsk.tr · donanımları (demir / matafora / kaplumbağa), güvenlik araçları (can filikası / EPIRB / atnalı simit) ve seyir