Transcript
Page 1: r Kültür y a r Visneli Sükse r y a “CAN” Baba 12.08.1926 ...€¦ · ÖzGeçmişim can-yucel-cizmi Ben ömrümce muhalf yai şadım. Devletçe de menf bir TİP sayi ldıım

Fazıl SAY - İlk Şarkılar ve Güz Şarkıları

Tamamla Bizi Ey AşkTiyatro

Bostanlı Suat Taşer Tiyatrosu 1 Ağustos Çarşamba 2018 - Saat:21:00

Çeşme Açıkhava Tiyatrosu 11 Ağustos Cumartesi 2018 - Saat:21:00

Ayın TavsiyesiVisneli Sükse

AĞUSTOS

11

AĞUSTOS1

AĞUSTOS 2018 SAYI: 149

31 TEMMUZ 2018

Kültür

Karikatür

To be or not to be’ sözünü ‘Bir ihtimal daha var, o da ölmek mi dersin’ şeklinde çeviren, şiirin “Can Baba“sı.Bazen sivri dilli, bazen küfürbaz ama bir o kadar sevgi dolu.

Ağustos ayı, O’nun hem doğduğu hem de ebedi âleme göçtüğü ay. Biz de ağustos ayında ki sayımızda analım istedik Can Baba’yı…Can Yücel, 21 Ağustos 1926 tarihinde ikiz kardeşi Canan ile İstanbul’da dünyaya geldi. Annesi Gülsüm Refika Hanım, babası ise bir eğitimci ve yazar, ileriki yıllarda da genç cumhuriyetin milli eğitim bakanı olan Hasan Âli Yücel’dir. Can Yücel, kız kardeşi Canan ile birlikte Boğaziçi İlkokulu’na gider, ama kardeşiyle devamlı kavga halinde olduğu için aile çözümü Can’ı yatılı okula yollamakta bulur.Babası Hasan Âli Yücel, 1938 yılında Celal Bayar Hükümeti’nin Milli Eğitim Bakanı olunca Ankara’ya taşınırlar; bu kez Taşmektep’e yollanır çocuklar. Can “ahır gibi” der bu okula. Üstelik futbol da oynayamaz. Üstüne bir de “vekil oğlu” muamelesi gelince hiç sevmez okulu. Ortaokul bitince Atatürk Lisesi’ne gider ve burada mutlu olur. Özellikle Cevdet Kudret, Nurullah Ataç gibi hocalarla tanışınca…Okulda Latince öğrenir, Nâzım okurlar. Sınıf arkadaşlarından biri de Gazi Yaşargil’dir. Birlikte yurtdışında okuma hayalleri kurdukları ve bu amaç uğruna harçlıklarını biriktirdikleri can dostu Gazi Yaşargil.Lise bittiğinde Hasan Âli Yücel oğlunu Nazi Almanyası’na göndermek istemediği için Gazi Yaşargil yurtdışına tek başına gider, Can Yücel ise kendisi için harçlıklarından biriktirdiği parasını arkadaşına verir.Can Yücel bir süre Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde Alman filolojisi okur. Üniversitede sol kanatta yerini alır ve Dil-Tarihteki İlerici Gençler Derneği’ne üye olur. Bunlar Hasan Âli Yücel’in kulağına gidince Can Yücel’e Cambridge yolu açılır. Çünkü 1946’da, Türkiye’nin çok partili düzene geçmesiyle birlikte Can Yücel’in muhalifliği daha somut bir kimliğe bürünür.Uzun süre Fransa ve İngiltere’de yaşar. 1953’te yurda döndüğünde Kore Savaşı’na katılan Türk birliğinde askerliğini tamamlar. Londra’da BBC’nin Türkçe bölümünde spikerlik yapar. 1963’te Türkiye’ye döndükten sonra Marmaris’te bir süre turist rehberi olarak çalışır. Ardından İstanbul’a yerleşip bağımsız çevirmen ve şair olarak yaşamını sürdürür.12 Mart döneminde Che Guevara’nın “Gerilla Harbi” ile “İnsan ve Sosyalizm” kitaplarının çevirisi nedeniyle 15 yıl hapis cezasına mahkûm edilir. 1974 affıyla özgürlüğüne kavuşur. İstanbul’da Vatan, Demokrat ve Söz gazetelerinde köşe yazıları yazar. Önce İzmir’e oradan da Muğla’nın Datça ilçesine taşınır. 12 Ağustos 1999’da burada yaşamını yitirir.Öz Geçmişimcan-yucel-cizimBen ömrümce muhalif yaşadım.Devletçe de menfi bir TİP sayıldımOnun için kan grubumRH NEGATİFBu dizeleri Can Yücel’in yaşamının özetidir sanki. Ayrıca “harbi konuşmak”tan söz eder. “Küfür etme özgürlüğü”ne sahip çıkarak. “Türkiye’deki insanların tek özgürlüğü olan küfrü ele vermemek lazım! Sahip çıkmak lazım!” diyerek.Ve bir gün “Anne babadan kalma yarısı yaşanmış ömrü”nü tükettiğinden bu yana nice aşklara, nice isyanlara tercüman olan şiirler bırakır ardında Can Baba… Özlem ve saygıyla

“CAN” Baba12.08.1926 - 12.08.1999

Dünyaca ünlü besteci ve piyanist Fazıl Say'ın; Türk edebiyatının unutulmaz şairlerinin şiirlerini besteleyerek yaptığı şarkı albümlerinden ilki olan “İlk Şarkılar” ve son albümü “Güz Şarkıları” harika bir konserle izleyici ile buluşacak. İlk Şarkılar'da Fazıl Say’ın piyanodaki cesur ve özgün yorumuna, solist Serenad Bağcan’ın güçlü sesi eşlik ediyor. Güz Şarkıları'nda ise muazzam yaratıcı bir yorumcu olan Ece Dağıstan piyanoya hayat verirken, solist Güvenç Dağüstün ise etkileyici sesiyle solist olarak yer alıyor.

"Ali Poyrazoğlu'nun kitabından yola çıkarak yazdığı “Tamamla Bizi Ey Aşk” interaktif bir güldürüdür. Tökezlemiş gönül ilişkilerinin, düzeltilip yerli yerine oturtulmasının yöntemleri üstüne müthiş bir güldürü. Buruşmuş gönül ilişkileri, evilikler nasıl ütülenmeli, eski düzgün haline getirilmeli... “Tamamla Bizi Ey Aşk” dünyanın en tehlikeli konusu “Aşk” üstüne seyirci ile birlikte düşünüyor.

* Bilin

medik b

ir hüzü

n var

içimde

, bir g

aripli

k.

Anladım

ki, ya

ben f

azlayı

m bu şe

hirde

ya da

biri e

ksik.

* Yüz

kızart

ıcı bir

suç d

eğild

ir hırsı

zlık; ça

lınan b

irinin k

albiys

e eğe

r.

* Tab

aklard

a kala

n son

kırınt

ılar gi

biydi

sana o

lan se

vgim

.

Sen b

eni he

p bıra

ktın; b

ense

hep a

rkand

an ağ

ladım

.

* Galib

a yoru

ldum. H

er şey

kada

r, herk

es kad

ar, sen

kada

r…

Kendim

i her k

aybett

iğimde

,

seni d

e kayb

ediyo

r olm

aktan

yorul

dum.

* Değ

işmek

zor; a

ma baze

n ayn

ı adam

olmak

daha

zor…

Hayat ö

yle yü

klenir

ki; ne

kalm

ak iste

rsin, ne

gitm

ek.

O durum

dayım

işte.

* Aşk

da ön

emli o

lan ay

nı eller

i tutm

ak de

ğil,

bir öm

ür hiç

bırak

mamakt

ır.

* Acıla

ra ba

kıp da

küsm

e sevd

alara,

gavu

ra kız

ıp da

oruç

bozul

maz.

Sök a

t kafa

ndan

acab

aları,

kemik a

ynı ye

rden

iki de

fa kır

ılmaz.

Can YÜ

CEL

"Anladım ki; Hayatında birinin olmaması değil,

birinin hayatında olmamakmış yalnızlık..."

Ayın Sözü

’’ Charles BUKOWSKI,,

‘Nemiz varsa,

bağımsız bir devlet kurmuşsak,

hür vatandaş olmuşsak,

şerefli insanlar gibi dolaşıyorsak,

yurdumuzu Batı’nın,

vicdanımızı ve kafamızı Doğu’nun pençesinden kurtarmışsak,

şu denizler bizim diye bakıyor,

bu topraklarda ana bağrının sıcağını duyuyorsak,

belki nefes alıyorsak;

Hepsini, herşeyi 30 Ağustos Zaferi’ne borçluyuz.’

(Falih Rıfkı Atay, ‘Çankaya’ s. 314)

30 AĞUSTOS

“Kurban Bayramınız

Kutlu Olsun...

Top Related