dinvehayat - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/d03292/2007/2007_2/2007_2.pdf · 2015. 11. 4. ·...

5
TDV - İSTANBUL MÜFTÜLÜĞÜ DERGİSİ SAYI: 2 • YIL: 2007 DINVEHAYAT YAYlN YÖNETMENi YAYlN mORDiNATÖRÜ AVCI ERDEMÜ EDiTöR KarimaCESUR YAYlNEKiBI Ahmet BENSiZ DavutÖZGÜL Emine ARSlAN KelimeCESUR YÜKSEL ARICI SalimSELVi PARILDAR TASHIH SORUMYJSU Omer Faruk GRAFIK TASARlM ABY AJANS 0212 5313787 BASlM YERI w TARIHI TDV va Oslim Son. Sit. 358. Sk. Na: 11 Yenimahalle/ ANKARA Tel: (0312) 354 91 31 Faks:{0312) 354 91 32 ISBN:97i-975-389-505-7 Ankara 2007 DAA mM TDVYay. Mar. va Cad. Nq: 1411 Divanyolu Eminiinii/ISTANBUL Tel: (0212) 518 46 04 Faks: (0212) 518 83 07 hukuki-bilimsal yazodanno aillir. PARA iLE SAlliMAZ Bismillahicrahmarucrahtm Rabbimize sonsuz hamd, Efendimiz• e saJat ve selam olsun. istanbul özel dizi olarak ikincisi ile Birinci eserimiz Peygamberimizin mllnasebetiyle etkinlikler çerçevesinde Nisan Tükenmeyen Ümidi Peygamberimiz'e" ithafiyla Diyanet olmak üzere eserin kendilerine ilim ve Diyanet mensubu görevlilerimiz takdirlerini ve teklifterini ifade Bunlar bizim için sizlere daha iyiyi sunabilmek ve eksilderimizi giderebilmek edid unsur gayretimizi Ismi Hilemete Çatn /Yaratan Rabbinin Oku olan ikinci eserimiz, Kur'an tarihi, ilk dönemden itibaren devam eden hafizhk müessesesinin önemi ile biifiz olma yöntemleri, tarih boyunca öirend profiJinin din adanumn toplum içindeki Kur'an yaz Kur'an kursJannda veli gibi talim ve dair makalelerin ve edebiyat, sanat ve mOsikiye yönleri ile ilgili olmak üzere, yetkin yazarlar kaleme 30'u makaleyi Aynca Kur'an bir ekol olan Abdurrahman Gürses Hocaefendi'yi konu portre bölümümüzün ve kurraJanndan Miktad Temiztürk ile zevkle kanaatindeyiz. Kur'an'a hUnnetin örneklerini ve istanbul muhafaza edilen ilgili makaleleri ise bölümümüzde üzere Diyanet okullann tatile tamamlayan Kerim olmak üzere, zamanda ve ahlü:a dair temel bilgileri için yurt Yaz Kur'an Kurslan dönemini zamanda verilecek olan bu ve istenilen düzeyde verimin için ve veli zaruri Bir bu amaca da yönelik olmak üzere eserimizin ümid ediyoruz. Bu eserin fikirleri ve makaleleri ile bulunan akademisyenJere, bizlere sunan Halit Ömer minyatürlerin temin edilmesinde her türlü IDV Merkezi KUtUphane Müdürü Fatih ve personeline, Diyanet ve görsel malzeme basJa ve tasanm süreçlerinde olan herkese sunuyoruz. ve berekedi ümidiyle ...

Upload: others

Post on 23-Mar-2021

7 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: DINVEHAYAT - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D03292/2007/2007_2/2007_2.pdf · 2015. 11. 4. · Akkuş Hoca'yı da davet eder. Davete çok sayıda bakan, milletvekili ve hatta Atatürk'ün

TDV - İSTANBUL MÜFTÜLÜĞÜ DERGİSİ

SAYI: 2 • YIL: 2007

DINVEHAYAT

YAYlN YÖNETMENi Pnıf. Dı. Mushıliı ~RICI

YAYlN mORDiNATÖRÜ Kadri~ AVCI ERDEMÜ

EDiTöR KarimaCESUR

urilllll.aııur@lm•1.mm

YAYlNEKiBI Abdiilbırim YAT~IN

Ahmet BENSiZ DavutÖZGÜL

Emine ARSlAN KelimeCESUR Malımat YÜKSEL Musıokim ARICI

SalimSELVi Sümııyya PARILDAR

TASHIH Alımat KARATAŞ

~KLAM SORUMYJSU Omer Faruk ŞENTURK

GRAFIK TASARlM ABY AJANS 0212 5313787

BASlM YERI w TARIHI TDV Yay)ı\at. va Tıc. işi.

Oslim Oıııak Son. Sit. l.Cııd. 358. Sk. Na: 11 Yenimahalle/ ANKARA Tel: (0312) 354 91 31 Faks:{0312) 354 91 32

ISBN:97i-975-389-505-7 Ankara 2007

DAA mM TDVYay. Mar. va Tıc. iıl. isıonbull.Şb

Klodfaıeı Cad. Nq: 1411 Divanyolu Eminiinii/ISTANBUL

Tel: (0212) 518 46 04 Faks: (0212) 518 83 07

Yayınlanan yıııılaıın hukuki-bilimsal sorumluluğu yazodanno aillir.

PARA iLE SAlliMAZ

Bismillahicrahmarucrahtm Rabbimize sonsuz hamd, Efendimiz• e saJat ve selam olsun. istanbul Müftülüğü'nün özel dizi olarak başlattığı yayınların ikincisi ile

karşınızdayız. Birinci eserimiz yayın gnıbunun yoğun çalışmasıyla Peygamberimizin doğum yıldönümü mllnasebetiyle yapıJan etkinlikler çerçevesinde Nisan ayında "insanlığın Tükenmeyen Ümidi Peygamberimiz'e" ithafiyla huzurlannızda olmuştu. Başta Diyanet işleri Başkanımız olmak üzere eserin kendilerine ulaştığı ilim adamlarımız ve Diyanet mensubu görevlilerimiz beğeniJerini, takdirlerini ve teklifterini ifade etmişlerdir. Bunlar bizim için sizlere daha iyiyi sunabilmek ve eksilderimizi giderebilmek adına tefYİk edid unsur olmuş, gayretimizi arttınnıştır.

Ismi Hilemete Çatn /Yaratan Rabbinin Adıyla Oku olan ikinci eserimiz, Kur'an eğitimi tarihi, ilk dönemden itibaren başlayıp devam eden hafizhk müessesesinin önemi ile biifiz olma yöntemleri, tarih boyunca öirend öğretici profiJinin sunulması, din adanumn toplum içindeki saygınlığı, Kur'an öğretiminde veli-öğrenci-öğretici ilişkisi, yaz Kur'an kursJannda veli sorumluluğu gibi Kur'an'ın talim ve hıfzına dair faydalı olacağını umduğumuz makalelerin yanında; Kur'an'ın aniaşılmasına ve Kur'an•ın edebiyat, sanat ve mOsikiye yansıyan yönleri ile ilgili olmak üzere, alanında yetkin yazarlar tarafından kaleme alınan 30'u aşkın makaleyi içernıektedir. Aynca Kur'an eğitiminde bir ekol olan Abdurrahman Gürses Hocaefendi'yi konu edindiğimiz portre bölümümüzün ve İstanbul kurraJanndan Miktad Temiztürk ile yaptığımız söyleşinin zevkle okuoacağı kanaatindeyiz. Ecdadımızın Kur'an'a gösterdiği hUnnetin örneklerini ve istanbul Müft:UlüğU'nde muhafaza edilen taş baskılarla ilgili makaleleri ise arşiv bölümümüzde sunuyonız.

Bilindiği üzere Diyanet İşleri Başkanlığı okullann tatile girnıesiyle ilköğretimini tamamlayan çocuklanmızın, başta Kur'in-ı Kerim olmak üzere, aynı zamanda akatdiınize ve ahlü:a dair temel bilgileri öğrenmeleri için yurt çapında Yaz Kur'an Kurslan dönemini başlatmaktadır. Kısıtlı zamanda verilecek olan bu eğitimin çocuklarımızı sıkınadan yapılabilmesi ve istenilen düzeyde verimin alınabilmesi için öğretici, öğrenci ve veli işbirliği zaruri olmaktadır. Bir yanıyla bu amaca da yönelik olmak üzere yayınJadığımız eserimizin faydalı olmasını ümid ediyoruz. Bu eserin oluşmasında fikirleri ve makaleleri ile katkıda bulunan değerli akademisyenJere, fotoğraf arşivini bizlere sunan Sayın Halit Ömer Camcı'ya, minyatürlerin temin edilmesinde her türlü kolaylığı sağlayan IDV isl~m Araştınnalan Merkezi KUtUphane Müdürü Sayın Fatih Çardaldı'ya ve personeline, Diyanet çalışanlanna, yazılı ve görsel malzeme sağlanması, yayına hazırlık, basJa ve tasanm süreçlerinde katkısı olan herkese şükranlanmızı sunuyoruz.

Allah'ın çabşmalarımızı hayırlı ve berekedi kılması ümidiyle ...

Page 2: DINVEHAYAT - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D03292/2007/2007_2/2007_2.pdf · 2015. 11. 4. · Akkuş Hoca'yı da davet eder. Davete çok sayıda bakan, milletvekili ve hatta Atatürk'ün

HATIRAT

Kur'an Egitim Tarihinden

VERİLMİŞ BİR "SÖZ" VE Hocaefendi esiret günlerinin,

KUR. AN' AADANAN BİR ÖMÜR özellikle Ramazan ayında

yapılan işkencelerin bitmesi

er şey Kur'an hizmetine dair verilen

bir "söz" ile başlar. Hasan Akkuş

Hocaefendi ı. Dünya Savaşı esnasında

eğitimini yanda bırakarak soluğu cephede alır.

Kur'an'ın nazil olduğu yer olan Hicaz' da esir

düşer. Çiteli gUnler başlar, tilrlU işkencelere maruz

kalır. ilmi kadar güreşte de rakiplerine aman tanımayan hocaefendinin spora olan tutkusu,

onu bedenierin güçsüz düştü~ü bu esaret döneminde güçlü vüa.ıduyla ayakta tutar.

& Haziran '07 •

için Allah'a çokça yalvarır ve

kurtulması durumunda, "öıruünün sonuna kadar

Kıır'an'a hizmet edeceğine ve Allah'ın kelimım

herkese öğreteceğine" dair söz verir. Allah'ın

lütfu ile hiç ummadığı bir anda esiret sona erer

ve İstanbul'a dönünce Arap Camii'nde imam

olarak göreve başlar.

Bir süre sonra Nuruosmaniye Camii için açılan

imamlık imtihanını kazanarak bu camiye baş

imam olur. Hocaefendi burada Kur'an ö~retimini sürdürürken, ilk Diyanet işleri Başkanı olan Rıfat

Börekçi, lazının nişanına Burgazada'ya Hasan

Akkuş Hoca'yı da davet eder. Davete çok sayıda

bakan, milletvekili ve hatta Atatürk'ün de iştirak

edeceği söylenir. Bunun üzerine hocaefendi

Amavutköy' den bir sandal kiralayacak, sanğı ve

cübbesiyle Burgazada'ya gider. Adaya vardığında

Gazi'yi bekleyen kalabalık sanklı, cübbeli bir

kişiyi karşılannda görünce hayal kınklığına uğrar.

Merasim esnasında Hocaefendi aşr-i şerifler ve

ilahiler ile cemiyete katkıda bulunur. Merasirnin

akabinde devrin lasıth imkanlanndan dolayı

davetliler adadan geri dönmek için vasıta bulamayıp sıkıntı yaşarlar. Hocaefendi davetlilere

sahilde kendisini bekleyen sandaim emirlerinde

olduğunu belirterek, onlan sandala davet eder.

Hocaefendi sandala binince sarığı dibbeyi çıkanp

Page 3: DINVEHAYAT - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D03292/2007/2007_2/2007_2.pdf · 2015. 11. 4. · Akkuş Hoca'yı da davet eder. Davete çok sayıda bakan, milletvekili ve hatta Atatürk'ün

bir kenara koyarak milletvekilleri, bakanlar,

siyaset ve iş dünyasının önde gelen isimlerinden oluşan seçkin zümreyi yolaıluk boyunca, gazel,

kastdelerle mest eder. İlk önce sank dlhbesi ile karşıianna çıkan bir imama karşı ön yargıları ile

hareket eden topluluğun bu dUşüneesi Hoca'nın maharetleri ve hoş sohbeti ile muhabbete döner. O'na her isteğini yerine getireceklerini belirterek

bir isteği olup olmadığını sorarlar. Yıllardır aradığı fırsatı yakalayan Hocaefendi, onlara esaret

yıllannda yaşadıklarını anlatarak orada Rabbine verdiği sözü yerine getirmesine yardımcı

olmalannı ve bu doğrultuda Nuruosmaniye'de

yürüttüğü çalışmaları, resmi bir kurs açmak

suretiyle devamı noktasında yardım talep eder. Milletvekillerinden kurs için "izin belgesi"

hususunda yardıma olunmasını rica eder. Orada bulunan devlet erkanı bu talebi memnuniyetle

kabul ederek yardım edecekleri sözUnU verirler. Bir "söz"le başlayan bu kutlu yolculuk Nuruosmaniye Kur'an Kursu'nun Cumhuriyet

döneminin ilk resmi Kur'an kursu olarak 1934 yılında açılması ile devam eder. Kurs bu güne

kadar hizmetini sUrdürmUş ve hala sürdürmeye

devam etmektedir. Hatıra, Nuruosmaniye Camii emekli mlle.ızini Necati Yarnan tııralindan alcıanlmıştır.

SÜLEYMAN HiLMi TUNAHAN'DAN ...

yardımcısı -vekilharcı- Ali Dayı girdi içeriye. Efendi Hazretleri: "Ne var ne yok Ali Dayı?" diye

sordular. Ali Dayı, tekmil veren bir nöbetçi çavuşu edasıyla maruzitını sıraladıktan sonra: "Fırına ekmek, firma ekmek parasını istiyor efendim?"

deyip bitirdi. Üstad hazrederi bir dünya ndebenin

bütün masraflarını kendileri temin ettikleri için zaman zaman darlığa düşebiliyorlardı. Ali Dayı öyle söyleyince, azıcık murikabeden sonra, bendenize: "Hifiz Emre, yanında paran var mı

evladım?" buyurdular. Ben de "Evet efendim, var!" diyerek, yol

paramı ayırdıktan sonra cebimde bulunan 1300 lirayı kendilerine takdim edince, Bakara sOresinin

Emekli MüftU Mehmed Emre Hoca anlatıyor: 145. iyetiyle ikram ve iltifatta bulundular bana: Sivrihisar Müftüsü iken, bir Ramazan Bayramı "Kimdir o ki Allah'a güzel bir ödünç versin de,

mUnasebetiyle üstadımı ziyarete varmıştım. -Allah da onu- kat kat bir çok arttırsın. Allah -Sohbetimiz sırasında üstidımızın emektar kimini- daralnr, -kimini- genişletir. Siz -hepiniz-

HuiND '111 ·<il>

Page 4: DINVEHAYAT - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D03292/2007/2007_2/2007_2.pdf · 2015. 11. 4. · Akkuş Hoca'yı da davet eder. Davete çok sayıda bakan, milletvekili ve hatta Atatürk'ün

ancak ona döndürülüp götürüleceksiniz". Bu

ayeti okuyarak dua buyurdular. Sonradan o parayı

bana i5:de ettiler ve ben o tarihten sonra hiç

darlık çekmedim. O yüce hazretin benim gibi

bir kimseden istikrazda bulunması Cenab-ı

Hakk'ın bana bir lütfudur. Zira o büyük velinin

bana olan duası sebebiyle hayatta hiçbir darlık

gönnemiş ve evimizde bolluk ve bereket devam

etmiştir.

Mustafa Özdamar, Hadim-lll Kur'an Üstııd Sllleyman Hilmi 1\ınaban

(Kırlc: Kımdil Yayınevi) s. 79-80.

GÖNENLİMEHMET EFENDİ'DEN ...

--.. ~-

istanbul'un camileri Gönenli'nin üniversitesi,

bitişikteki harabe medreseler ise yurtlarıdır.

Anadolu'nun mahrumiyet bölgesinden gelmiş

olan fakir köy çoa.ıklan bu yurtlarda kalır. Gönenli

bu yurtların hem levazıması, hem müfettişi, hem

de müderrisidir. Halk da mütevelli heyeti. Her

caminin çevresi öğrencilerle dolup taşar. Yatsı

namazında ise Sultanahmet Camii ihtiyaç temini

için buluşma yeridir. Mihraptan cemaate yönelen

Hocaefendi, sayamayacağı kadar ihtiyaç sahibi

öğrencilerle yüz yüze kalır. İstekler ise; "Ceketim

yok, ayakkabı m yok, hastayım doktor ilaç yazdı,

alacak param yok. Fırıncı ekmek vermiyor,

borrumuru ödeyemedik, sabah ekmeği nereden

($) Haziran •ırı

alacağız?" şeklindedir. Hocaefendi tek tek bu

istekleri temin ederdi. Nasıl mı; Hocayla

karşılaştığım bir gün yüzünde bir burukluk

hissederek; "Bir sıkıntınız mı var?" diye sordum.

"Fınncıların geçen ayki paralarını ödeyemedim.

Haber göndermişler, 'bizim de imka:nımız sınırlı.

Hocaefendi eğer parayı ödemezse ekmek

veremeyeceğiz çocuklara', demişler. Bu evlatlar

aç kalırsa ne yaparız? Bari tez bir müşteri çıksa

da evimizi satabilsek Müşteri de hemen çıkmıyor

ki!" dedi. Ertesi gün yüzündeki burukluk gitmiş,

tatlı bir tebessümle çıktı karşıma. Bana "Tahmin

ettiğin gibi, gece dua edip gözyaşları içinde

yattım. Sabah erkenden biri kapımı çaldı.

Cüzdanını uzatıp ihtiyacım olan parayı almaını

söyledi. Ben elimle almamakta ısrar edince, o

kendi eliyle bir miktar para çıkarıp bana uzattı.

Ben parayı alırken birden kaybolduğunu gördüm.

Baktım ki para borcumun tamamını teşkil

etmektedir. Bu ayı da böyle geçirmiş olduk.

Gelecek ay için Allah Kerim" diye cevap verdi.

Bu yıw Alırnet Şalıin'in Zaman Gazmsi16.02.200:Z tarihli yazısından alınmıştır.

Page 5: DINVEHAYAT - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/D03292/2007/2007_2/2007_2.pdf · 2015. 11. 4. · Akkuş Hoca'yı da davet eder. Davete çok sayıda bakan, milletvekili ve hatta Atatürk'ün

ABDURRAHMAN GÜRSES

HOCAEFENDİ'DEN ... Abdurrahman Gürses Hocaefendi'nin Haseki

Eğitim Merkezi'nde ders verdiği dönemde

hocarun, isminin zikredilmesini istemediği emekli

bir imam sık sık Hocaefendi'yi ziyarete gelirdi.

Ancak bu kişi meslektaşları arasında safça

davranışlarından dolayı hafife alınır, pek de

sevilmezdi. Birçokları onun akli problemi

olduğunu düşünür, ona iltifat etmezdi. Bu hoca

Haseki'ye başında fötr şapka, yağmur yağmasa

bile elinde haston gibi şemsiyesinin çıkardığı tık

tık sesleriyle Hocaefendi'yi ziyarete gelirdi.

Öğrenciler çıkan bu seslerden bu kişinin geldiğini

anlar ve bundan pek hoşnut olmazlardı.

Hocaefendi o zat gelirken yerinden kalkar, kapıyı

açar ve onu saygıyla karşılardı. Öğrenciler

hocaefendinin bu kişiye gösterdiği istirhamı çok

yadırgamakla beraber kimliğini de merak eder,

fakat Hocaefendi bu adama değer veriyorsa

bunun bir hikmeti vardır diye de düşünürdük.

Ders okurken lüzumsuz sözler eden, gerekli

gereksiz söze dalan bu kimseye Hocaefendi hiç

kızmaz eliyle nazik bir şekilde tenefftisü

beklemesini söyler, tenetrtis esnasında da

sigarasını ve kahvesini ikram ederdi.

Hocaefendi'nin 1977 veya 78 yılında Kur'an

okumak için İslam Zirve Konferansı'nın açılışına

gitmesi gerekiyordu. Öğrencilerin derste olduğu

bir vakitte hoca eşyalannı toplamış yol çıkıyordu.

Ancak birden geri dönerek beni çağırdı. Elini

omzuma atıp "Kuzum! Falanca hafız efendi geldiği

zaman sana görev veriyorum, denli densiz ne

zaman gelirse hürmet ve saygıda kusur etmeyin.

Hemen karşılayın, oturtun, sigarasını temin edin,

kahvesini acele bir şekilde getirin. Herkes ona

biraz mecnun gözüyle bakar ama ne olursa olsun

o, geçmişte de şimdi de ehl-i Kur'an'dır. Hele

gençliğinde çok güzel Kur'an okurdu. Öteden

beriden konuşur, çocuk gibidir, sizin hoşunuza

gitmez, onun konuşmalarına bakmayın" dedikten

sonra tekrar dönüp; "Bak sana emanet ediyorum,

o ehl-i Kur'an'a hizmette ve saygıda kusur etme"

diyerek kurstan ayrıldı. Ardından yarım saat

kadar geçmeden o zat kursa geldi. Hocaının

verdiği vazifeyle hemen çıktım ve onu karşıladım.

Gelen emekli hocanın, "Hocaefendi yok mu?"

sorusuna öğrenciler "Efendi hazretleri yoksa

biz varız ya!" diye cevap verdiler. Ben de onu

Hocaefendi'nin koltuğuna oturtarak sigarasını

ve kahvesini ikram ettim. Hocaefendi'nin neden

olmadığını ona izah ettim. Bu yarı mecnun zat;

"Eee, yonılmazdım bilseydim, ama iyi oldu sizinle

muhabbet ettik'' diyerek geldiği gibi gitti.

Öğrencileri her zaman şuna şahit olmuşlardır

ki, Abdurrahman Gürses Hoca'nın insanlara

bakışında, insanları sevişinde, insanlara değer

vermesinde ve de cemiyet içinde oturup

kalkmasında kıstas hep Kur'an olmuştur .•

Bu hatıra Aburrahman Gürses Hoca'nın talebelennden Süleymaniye

Camii imam-hatibi Mehmet Sevinç tarafindan aktanlmıştır.

Hozinn'07 $