demokrat parti yerel seçim beyannamesi 30 mart 2014

89

Upload: nedim-turbil

Post on 12-Mar-2016

248 views

Category:

Documents


5 download

DESCRIPTION

 

TRANSCRIPT

Page 1: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014
Page 2: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

Page 3: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

Page 4: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

Bir "seçim" olacak; yalnız mahalli idareyi belirleyen değil, yolsuzluğa, haksızlığa, baskı ve zulme karşı "Milli" iradeyi

belirleyen...

Bir "seçim" olacak; derdi "geçim" olan bir "Millet"in hakkını gasp eden ve tüm imkanlarını zapt edenlere karşı “Millet” diyen…

Bir "seçim" olacak; Hakk ile aldatıp, paraya ve makama, bu dünya malına aldananlara karşı “hak” diyen…

Bir "seçim" olacak; “ben” diyene karşı “Biz” diyen…

Page 5: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

Biz Millet ile var olduk,

Millet ile “Biz” olacağız…

Taşlara kazınmış hizmetlere mazhar olan bir geleneğin

emanetçileri olarak sözü, yeniden Millet’e teslim etmek için varız, var

olacağız.

68 yıllık köklü bir gelenek içinde, Türkiye’nin tarihinden sökülüp

atılamayacağımız gibi Millet’in sinesinden de koparılamayacak bir hareketiz.

Sinesinde “Vatan” olan bir dervişiz, Fikrimiz de MİLLET zikrimiz de…

68 yıldır, “fikri Millet, zikri Millet” olan bizler, bugün de Millet’i ve

Millet’in, Vatan’ın bekasını kendine dert edinmiş, söz söylemeye değil sözü

sahibine, sözü Millet’e vermeye gelmiş bir hareketin neferleriyiz.

Türkiye’nin teminatıyız…

Emanet aldığımız fikri ve ahlaki mirasla, sahip olduğumuz ve

Türkiye’yi 47 sene yöneten misyon, yarınlar için de ülkenin en büyük

ümididir. Bu bilinç ve bu tecrübe ile yoluna devam etmiş biz demokratların

varlığı; bugün işine gelenin atıfta bulunarak referans gösterdiği, Menderes’in

ve Özal’ın bıraktıklarının ve ortaya çıkardıkları Türkiye’nin teminatıdır.

1946’da Türkiye’nin en önemli meselesinin Demokrasi olduğu

kanaati ile ve buradan hareketle yola çıkan bu Dava, geçmişte olduğu gibi

bugün de, Türkiye’nin tartışa geldiği ve çözemediği her meselenin

Page 6: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

temelinde, işlerliği olmayan sözde demokrasinin, sözde

demokratların olduğu bilincindedir.

Demokrat misyonun, göreve geldiği her dönem, Türkiye için

olduğu kadar, jeopolitik çevresi için de barışın korunduğu, yalnız iç politikada

değil dış politikada da insan haklarının ve eşitliğin savunulduğu dönemler

olmuştur.

Gücünü Millet’ten alan bir hareket olarak Demokrat anlayış,”hak”

temelli her düzenlemenin toplumsal barışa katkı yapacağını, sahip olduğu

farklılıklara rağmen “Millet” olmayı başarmış, bu ülke topraklarında yaşayan

her bireyi daha da özgürleştireceğini bilerek varlığını sürdürmektedir.

Bu Millet, her daim Muzaffer olacaktır

Demokrasi temelli, yani İnsan hakları temelli bu ülke meseleleri;

meselelerin asıl “hami”si olan Millet tarafından neticeye

kavuşturulabilecektir. Büyük Milletimizin, geçmişte olduğu gibi içinde

bulunduğu her türlü sıkıntı, sorun ve engeli aşmasının yolu Milleti yeniden

egemen kılmaktır. Tarihin her safhasında bu coğrafyada türlü sorunların

üstesinden gelmiş bu Millet, gücü kendinde bulduğunda inşallah yeniden ve

yeniden muzaffer olacaktır.

İşte bu gerçeklikten hareketle, Millet var olduğu sürece mücadele

ve nihayetinde Millet’in memnuniyeti var olacaktır. Bu noktada Demokrat

Parti, Millet’in varlığı ile var olmaya devam edecek ve ilelebet en temel

Page 7: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

meselesi Millet’in kazanan olduğu bir ülkenin ve sistemin inşası

olacaktır. Elbette ki, Demokrat Dava’nın derdinin Millet olması, bu davayı

birilerine her daim “dert” edecektir.

YETER! Söz MİLLETİN…

Unutulmamalıdır ki, bu Dava’nın, Demokrasi’yi Türkiye’de temin ve

tesis etmeye başladığı günden beri, kendine kılavuz edindiği “Yeter! Söz

Milletin” kavramı, bugüne dek, Millete karşı bir takım uğraşlar içinde olanlara

dur demenin izahıdır. Millet’i düşman belleyen, Millet aşkımız sebebiyle

Demokrat Dava’yı da düşman bellemiş ve Demokrat dava ile mücadele

etme kılıfı altında Millet ile kavga etmiştir.

Demokrat Parti, 68 yıl boyunca, kendisinden korkanların değil,

Millet’in iktidarından korkanların hedefi olmuş, ancak her ne şartta olursa

olsun Millet’in sinesindeki o kut’lu sevgi ile korunmuştur.

Geçmişte, bu Dava’yı hedef alırken aslında Millet’i hedef gözetmiş

olanların, türlü kumpas ve hainliklerle yargılayarak, tutsak ederek ve hatta

alçakça katlederek yıldırmaya çalışmalarına rağmen son nefeste “Millet’in

Mutluluğu”nu dileyen bir anlayışın, bugün karşılaştığı sorunlar Millet adına

daha da vahimdir.

İçinde bulunduğumuz dönemde, bir taraftan Demokrasi narası

atan bir taraftan da, adeta, Askeri darbelere ve muhtıralara imrenenlerin

Page 8: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

hükmü altında olan Millet, tarihinin en büyük sınavlarından birini

vermektedir.

Bu iktidar, Darbecilere ”rahmet” okutmaktadır

En klasik söylemi ile bir darbenin, gerçekleştiği ülkeyi onlarca sene

geriye götürdüğü düşünülürse, mevcut iktidar ve zihniyet Türkiye’yi çağlar

önce dahi görmediği bir baskı ortamına sürüklemiştir. Aynı zamanda bu

baskı ortamında iktidar, “Alın teri kurumadan hakkı teslim etmek” inanışını

bir kenara bırakmış, hak edene hakkını vermemiş üstelik görüldüğü üzere

Millet’in hakkına da kast etmiştir.

Bu DAVA, “MİLLET” Davasıdır

Unutulmamalıdır; bu dava 1946’da varlık emrini Millet’ten almış,

onun için onunla çalışmış ve nihayet Millet ile özdeşleşmiştir.

Bugün yılmak, bugün bu davaya sahip çıkmamak; geçmişte bu

Dava uğruna, Millet’in selameti uğruna, idama “sessiz” yürüyen, “Hakk’ın

takdiri” diyerek her türlü sıkıntıda sabreden Büyüklerimizin hatırasına

hakaret olacaktır.

Millet yolunda halisane çalışanlara Allah’ın yardımcı olacağına olan

inancımız tamdır.

Page 9: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

İşte bu duygu ve düşüncelerle Yerel Seçimleri “bir Adım” olarak

değerlendiriyoruz.

Yerelin değil , GELECEĞİN Seçimi

30 Mart 2014 Yerel Seçimleri, Millet'in çalınan dününe karşı, geleceğini

kurtarmanın ilk adımıdır, ikinci bir adımı atmanın şartıdır. Mevcut durum

itibariyle, “varlık” sancısı çeken bir “Millet”in var olduğuna beyandır.

30 Mart Yerel Seçimleri, birçok nitelemenin aksine bir yol ayrımından ziyade,

kurtuluşun başlangıcıdır.

Bu nedenle tarihi bir fırsat önümüzde durmaktadır. Bu seçim, sadece yerel

yöneticilerin belirleneceği değil, gelecek nesillerin nasıl bir Türkiye’de

yaşacağına da karar vereceğimiz bir seçim olacaktır.

2000’li yıllar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, istikrarı sağlayacağı

düşünülen bir veri olan sayıca üstün olmanın kifayetsiz kaldığı, ve bu

üstünlüğe sahip olan siyasal parti’nin Türkiye’nin her zamankinden daha çok

ihtiyaç duyduğu siyasi ve iktisadi istikrarı getiremediği yıllardır.

2000’li yıllar, tıpkı, askeri “müdahale” dönemlerinde olduğu gibi kargaşanın,

huzursuzluğun ve güvenlik açığının en yüksek seviyede seyrettiği ve

hukukun üstünlüğünün ayaklar altına alındığı, demokrasinin sadece

Page 10: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

Sandık’tan ibaret sayıldığı, sonradan demokrat olduğu her halinden belli

olan ehliyetsiz kişilerin yönetimindeki “kayıp yıllar” demektir.

2000’li yıllar, rant ekonomisi öncelikli, kaynakların çarçur edildiği, borçla

büyüme modeliyle yapısal sorunlarımızın çözülemediği verimsiz yıllar

demektir.

Dünya’da Yeni Bir Çağ, Türkiye’de ORTAÇAĞ

Dünya’da “milenyum/yeni bin yıl” beklentisinin demokrasi ve insan hakları

konusunda yoğunlaştığı 2000’ler Türkiye’de, ”darbelere istinaden” var olan

demokratik anlayışın yaşandığı, insan hak ve hürriyetlerinin alaşağı edildiği

ve beklentilerin bu sebeple her daim düşük olduğu yıllar demektir. Türkiye,

Demokrat Parti ve devamı niteliğindeki Partilerin 1950 – 60, 1960 - 70 ve

1980 - 90 dönemlerinde sağladığı, demokratik gelişme, kişi hak ve

hürriyetleri yönlü iyileşme ve iktisadi açıdan, o dönemlerin ortalama büyüme

hızını dahi yakalayamamış siyasi ve iktisadi istikrarsızlığın kıskacında bir

ülke haline getirilmiştir.

Seçilmiş Diktatörlük

Mevcutta olan ve “demokrasi” olduğu iddia edilen sistem, Demokrasinin

olmazsa olmazı “Halk”ı, dışlayan ve yürütme erkini “seçilmiş diktatör”

durumuna getiren bir sistemdir. Yönetim, öngörülen ideal sistemin güvencesi

olan “Kuvvetler Ayrılığı” prensibi hiçe sayılarak otokrasiye evrilmiştir.

Page 11: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

10 

Yasama ve denetim mekanizması olarak varlık gösteren TBMM, çoğunluk

oyları sayesinde bir “Başbakanlık” kurumu haline gelmiştir. Bağımsız olması

gereken her kurum ve organ, çeşitli baskı unsurları kullanılarak kendilerine

bağlanmış ve sistemin güvenilirliğini derinden sarsacak, Vatandaşın,

kafasındaki devlet tahayyülüne balta vuracak eylemlere girişilmiştir.

Basına Baskıda 1 Numara…

Hali hazırda vatandaşın “vekil” tayin ettiği kişilerin vatandaşa vekalet

etmemesi/edememesi neticesinde vatandaşın sesini duyurmak için,

vatandaşa “ses” duyurmak için uğraşan, demokrasinin teminatlarından basın

da, ya yandaş hale getirilmiş ya da susturulmuş ve mahkum edilmiştir.

Halkın refahını önemseyen anlayış terk edilmiş, “cefa” çektiklerini iddia

edenler halkın hakkı ile semirmiştir. İktisadi açıdan bakıldığında, birçok

sektörde bir “zihniyet” tekeli oluşmuş, küçük esnaf yok olmaya bırakılmıştır.

Memleketin önemli ve stratejik varlıkları, Millilikten uzak “ferdi” kaygı ve

ilişkilerle yabancıların eline geçmiş, vatandaşın emeği ve hakkı peşkeş

çekilmiştir.

Page 12: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

11 

Vatandaşın “haber” alma özgürlüğünü yönlendiren bu anlayış, “dış borç”

algısını IMF ile bir tutmuş, her geçen gün büyüyen iç ve dış borçları, birçok

meselede uyguladığı strateji ile “saklayarak” unutturmuştur.

Üreten değil tüketen Türkiye…

Üretmeden tüketen, kazanmadan harcayan bir sistemin sağlayıcısı olarak

tek kazanan olmak istemiş ancak Millet’in kaybetmesine neden olmuşlardır.

“ya bizdensin ya düşman” anlayışı…

Millet’i hep mağdur etmiş, ancak mağdur maskeleri ile Millet’in samimi

duygularından nemalanmayı gayet iyi bilmişleridir.

“Kendi felahlarını Millet’in felaketinde aradıkları”nı beyan edercesine, kendi

siyasi çıkar ve ihtirasları uğruna memleketi etnik bir ayrışmaya sürüklemeye

çalışmışlardır. Memleketin 40 yıllık meselelerini başka isimlerle

adlandırdıkları yetmemiş, memlekete sorun çözücü tayin etmeye

kalkmışlardır. Memleketi “bizden olanlar/olmayanlar” denklemine mahkum

ederek toplumsal barışı zedelemiş ve bu gibi suni meselelere suni çözümler

oluşturarak siyasi rant peşine düşmüşlerdir.

Page 13: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

12 

Yerel YÖNETİMLER

Türkiye bugün “Sosyal Devlet”in gereklerini “hizmet” olarak halka satan,

politik pazarlamalarına, yapmak zorunda olduklarını ürün yapan bir iktidar ile

karşı karşıyadır. Devlet’in asli görevlerini, bir “lütuf” görerek halkın

samimiyetini kullanmak konusunda oldukça başarılı olan iktidar, Yerel

Yönetim konusunda da “görev”i lütfeden bir anlayışa sahiptir.

İşlerine geldiğinde atıfta bulundukları Batılı Demokrasilerde ve

yönetimlerdeki idarelerin görevleri, mevcut iktidarın yetkilileri tarafından bir

“lüks” kabul edilmektedir.

Belediyelerin, kanun ile

yüklendikleri sorumluluk ve

görevlerini yerine getirirken

dahi bunu bir propaganda

aracına dönüştürmeleri,

kafalarındaki “yerel

yönetim” olgusunu anlamak

için de yeterli gelmektedir.

5393 Sayılı Belediye

Kanununun 14. Maddesi, Belediyelerin görevleri ile alakalıdır. Bu maddeye

göre Belediyelerin görevleri şunlardır;

Belediyeler, 

vatandaşın 

hayatını 

kolaylaştıran ve 

bireyin hayat 

standardını 

yükseltmek için 

görev yapan 

kurumlar olmalıdır

Page 14: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

13 

a) İmar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; coğrafî ve kent

bilgi sistemleri; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık; zabıta, itfaiye, acil

yardım, kurtarma ve ambulans; şehir içi trafik; defin ve mezarlıklar;

ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar; konut; kültür ve sanat, turizm ve tanıtım,

gençlik ve spor; sosyal hizmet ve yardım, nikâh, meslek ve beceri kazandırma;

ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerini yapar veya yaptırır. (Mülga son

cümle: 12/11/2012 6360/17 md.) (…)(Ek cümleler: 12/11/2012-6360/17 md.)

Büyükşehir belediyeleri ile nüfusu 100.000’in üzerindeki belediyeler, kadınlar ve

çocuklar için konukevleri açmak zorundadır. Diğer belediyeler de mali durumları

ve hizmet önceliklerini değerlendirerek kadınlar ve çocuklar için konukevleri

açabilirler.

b) (…)

(1) Devlete ait her derecedeki okul binalarının inşaatı ile bakım ve

onarımını yapabilir veya yaptırabilir, her türlü araç, gereç ve malzeme

ihtiyaçlarını karşılayabilir; sağlıkla ilgili her türlü tesisi açabilir ve işletebilir;

mabetlerin yapımı, bakımı, onarımını yapabilir; kültür ve tabiat varlıkları ile tarihî

dokunun ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekânların ve işlevlerinin

korunmasını sağlayabilir; bu amaçla bakım ve onarımını yapabilir, korunması

mümkün olmayanları aslına uygun olarak yeniden inşa edebilir. (Değişik ikinci

cümle: 12/11/2012-6360/17 md.) Gerektiğinde, sporu teşvik etmek amacıyla

gençlere spor malzemesi verir, amatör spor kulüplerine ayni ve nakdî yardım

yapar ve gerekli desteği sağlar, her türlü amatör spor karşılaşmaları düzenler,

yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece

alan öğrencilere, sporculara, teknik yöneticilere ve antrenörlere belediye meclisi

kararıyla ödül verebilir. Gıda bankacılığı yapabilir.

(2) (Ek fıkra: 12/11/2012-6360/17 md.; Değişik: 12/7/2013-6495/100 md.)

Belediyelerin birinci fıkranın (b) bendi uyarınca, sporu teşvik etmek amacıyla

Page 15: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

14 

yapacakları nakdi yardım, bir önceki yıl genel bütçe vergi gelirlerinden

belediyeleri için tahakkuk eden miktarın; büyükşehir belediyeleri için binde

yedisini, diğer belediyeler için binde on ikisini geçemez. (İptal fıkra: Anayasa

Mahkemesi’nin 24/1/2007 tarihli ve E. 2005/95, K. 2007/5 sayılı Kararı ile. )

Hizmetlerin yerine getirilmesinde öncelik sırası, belediyenin malî durumu ve

hizmetin ivediliği dikkate alınarak belirlenir.

Belediye hizmetleri, vatandaşlara en yakın yerlerde ve en uygun

yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda engelli, yaşlı, düşkün ve dar gelirlilerin

durumuna uygun yöntemler uygulanır.

(3)Belediyenin görev, sorumluluk ve yetki alanı belediye sınırlarını kapsar.

–––––––––––––––––––––

(1) Bu maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan "Okul öncesi eğitim kurumları

açabilir;..." ifadesi Anayasa Mahkemesi’nin 24/1/2007 tarihli ve E. 2005/95, K. 2007/5 sayılı

Kararı ile iptal edilmiştir. (2)12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı Kanunun 17 nci maddesiyle bu

bendin birinci cümlesinde yer alan “sağlıkla ilgili her türlü tesisi açabilir ve işletebilir;”

ibaresinden sonra gelmek üzere “mabetlerin yapımı, bakımı, onarımını yapabilir;” ibaresi

eklenmiştir. (3) 25/4/2013 tarihli ve 6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle, bu fıkrada yer alan

“özürlü” ibaresi “engelli” şeklinde değiştirilmiştir. 9474

Belediye meclisinin kararı ile mücavir alanlara da belediye hizmetleri

götürülebilir. 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu hükümleri saklıdır.

(Ek fıkra: 1/7/2006-5538/29 md.) Sivil hava ulaşımına açık havaalanları ile bu

havaalanları bünyesinde yer alan tüm tesisler bu Kanunun kapsamı dışındadır.

Page 16: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

15 

“Lütfen” Belediyecilik

Bugün iktidarın mevcut belediyecilik anlayışı, kanunun belediyelere emrettiği

işleri “lütfen”” yerine getirmekte ve halkı kandırmaya yeltenmektedir. Dahası,

belediyecilik ve yerel yönetimler konusunda mevcut anlayış, kanunun

kendilerine işaret ettiği şekle uygun –büyük bir memnuniyetle- sınırlı

kalmakta, üreticilikten uzak durmaktadır. Eleştirildikleri vakit akıllarına

getirdikleri kanun hükümlerini, kanunun gereğini yerine getirirken

unutmaktadırlar. Buradan hareketle ortaya çıkan, iktidarın katkısı ile gelişmiş

olan, mevcut belediyecilik anlayışının aslında kısır olduğu gerçeğidir.

Page 17: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

16 

BİRLİKTE YÖNETECEĞİZ

Demokrat Parti olarak, bir bütün halinde, sistemin değişmesi ve gerçekten

“hizmet” verebilmesi için gayret etmek isteği ve azmi ile varız.

140 yıllık bir yerel yönetim geleneği olan ülkemizde, sürekli bir reform

beklentisi içinde olan yerel yönetim sistemi tartışma konusu olmaktan ve

hizmet edemez halinden çıkarılacaktır.

Yerel yönetimlerde en temel mesele, çok fazla yasal düzenleme ile görev

alanlarının belirlenmiş olmasıdır. Belediyelerimizin iş, işlem ve görevlerini

belirleyen onlarca kanun bulunmaktadır. Belediyeler, İl Özel İdareleri ve Köy

İdareleri arasında bir türlü netleştirilemeyen görev ve yetki karmaşası vardır.

Belediyecilik, yol, köprü, kavşak inşası ve yardım paketleri ile İl Özel

İdareleri köy yolları ve iş hanları ile köy idareleri ise imece ve salma ile

özdeşleşmiştir. Demokrat Parti’nin belediyecilik anlayışının farkı işte bu

noktada ortaya çıkmaktadır. Demokrat Parti, belediyeciliği, sürdürülebilir

kentleşme idealinin ısrarlı takipçisi, İl Özel İdarelerini, yerel kalkınmanın itici

gücü, köy idarelerini yeniliklerin ve kalkınmanın köylere intikal aracı olarak

kabul etmektedir.

Yerel Yönetimlerin, görev ve yetkileri ile orantılı gelir kaynaklarına sahip

olması sağlanacak, görev ve yetki karmaşası ortadan kaldırılacaktır.

Page 18: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

17 

Demokrasimizin vazgeçilmez unsuru olan yerel yönetimlerimizin temel

niteliğini adeta olumsuzluklar oluşturmaktadır. Bunları şu şekilde özetlemek

mümkündür;

Katılımcılıktan, şeffaflıktan, verimlilikten uzak bir yönetim

yapısı

Merkezi yönetim ve yerel yönetimlerin kendi arasında

görev ve yetki karmaşası

Merkezi yönetim ve yerel yönetim birimleri arasında

görev ve yetkiler ile orantısız kaynak bölüşümü

Mevzuatın, dağınık ve karmaşık olması

Hizmet kalitesinin istenen düzeyde olmaması

Kırtasiyeciliğe dayalı bir bürokratik anlayış

Bürokratik büyüme ve hantallık

Siyasi yozlaşma, yolsuzluk ve çürüme

Yöneten-Yönetilen arasındaki güvensizlik

İnsan kaynakları politikasında liyakat sisteminin

yerleştirilememesi

Merkezi yönetim ile aynı fikriyatta olmayan ya da

merkezi yönetimden olmayan belediyelerimiz ve yerel

yönetimlerimizin yaşadığı büyük mali kaynak sıkıntısı

Kentsel planlama eksikliği ve imar sorunları

Kent yönetiminde rant sisteminin asli unsur olması

Page 19: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

18 

Yerel yönetimler, sadece kentin güncel ve yapısal sorunları ile ilgilenen kurumlar

olmamalıdır. 

Köy yönetimleri ve paydaşlarına yetersiz destek

neticesinde “zorunlu” göçün engellenememesi

Çarpık kentleşme ve gecekondulaşmanın önüne

geçilememesidir.

Demokrat Parti bu süreci tersine çevirme

gayretindedir.

Yerel Yönetimleri, doğrudan

demokrasinin unsuru olarak kabul

eden Demokrat Parti, bu birimleri

sürdürülebilir kentleşme ve yaşanabilir

şehirlerin kurucusu haline getirecektir.

Demokrat Parti, yerel yönetimleri, sadece

kentin güncel ve yapısal sorunları ile ilgilenen

kurumlar olarak tanımlamamakta, insan odaklı yerel yönetim anlayışını esas

almaktadır.

Demokrat Parti’nin yerel yönetimler anlayışının olmazsa olmaz temel ilkeleri;

Açıklık, verimlilik, sosyal hizmetlerin yaygınlaştırılması, modern şehircilik ve

katılımcılık olacaktır.

Açıklık: Yerel Yönetimlerde yapılacak tüm hizmetler,

hizmetlerin gerekçeleri, hesapları halka açık olacaktır.

“Kerameti kendinden menkul” kararlar bizim yerel

Page 20: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

19 

yönetim anlayışımızda mümkün değildir. Bizim için

kanuna ve yasalara uygunluk tek başına yeterli değildir,

aynı zamanda alınan kararlar ve uygulamalar

konusunda kamu vicdanını tatmin etmek temel

hedefimizdir. Millet’in, aldığı hizmet ile alakalı kafasında

hiçbir soru işareti kalmaması vatandaş ile yönetimin

bağının kuvvetlenmesine vesile olacaktır.

Verimlilik: Yerel hizmetlerde verimliliği temin için her

türlü önlem alınacak, tüm kentlerimiz halka hizmet

noktasında çağdaş standartlara kavuşturulacaktır. Yalnız

kanuna odaklı işlerin değil, vatandaşın beklentilerine

cevap verecek şekilde üreten bir sistemin inşası

gayretimiz olacaktır.

Sosyal Hizmetlerin yaygınlaştırılması: Belediyelerin

en önemli faaliyet alanlarından biri, ilgili yerin

sakinlerine, yeterli ve talepleri karşılayacak ölçüde,

sosyal hizmet götürmektir. Mevcut anlayış, sosyal

hizmeti lütuf olarak görmekte dahası “canı isterse” bir

hale dönüştürmektedir. Anayasal olarak ifade bulan

“Sosyal Devlet” ilkesi, yerel yönetimlerin de

sorumluluklarını yerine getirmesi ile anlam bulacaktır. Bu

noktada Demokrat Parti, sosyal devlet ilkesinin gereğini

yerine getiren, dahası sosyal hizmeti önceleyen bir

belediyeciliğin temini taraftarıdır.

Page 21: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

20 

Modern Şehircilik: Demokrat Parti modern şehirleri

Avrupa Birliği için değil, “Millet” için kuracaktır.

Bulvarlarından sokaklarına, kamusal alanlarından

binaların görüntüsüne, mahalle, meydan, caddeler,

parklardan, belediye hizmetlerinin niteliğine kadar her

alanda insani veriler ve

“Millet”in talep ve

ihtiyaçları esas alınacaktır.

Her vatandaşımızın

yaşadığı şehir ile barışık

olması, o şehirde yaşıyor

olmaktan mutlu olması

bizim temel hizmet

anlayışımızdır.

Geride kalanlardan ayrı

olarak, Demokrat Parti,

Modern Belediyecilik ve

Yerel Yönetim anlayışında

bir görüşü belirtmekte,

suni bir takım

düzenlemelerle değil

kalıcı, çevreye, insana ve

doğaya dost, hayatı

kolaylaştıran bir zihniyeti

savunmaktadır.

Demokrat Parti’nin “modernite” anlayışı, yüksek katlı binalardan ve teknoloji ile donatılmış “Alışveriş Merkezleri”nden, israfa dayalı ve pervasızca planlanan lüzumsuz ışıklandırmalardan, kıt kaynaklar üzerine kurulu şehir süslemelerinden ve hayvan istismarına aracılık eden “hayvan hapisaneleri”nden, gerçekçi olmayan ve “aldatıcı” üst yapı çalışmalarından, doğa ve çevre için olmayan peyzaj düzenlemelerinden ibaret değildir.

Page 22: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

21 

Katılımcılık: Türkiye’de Merkezi Yönetimin kronik

meselesi olan katılım, yerel yönetimlere de sirayet etmiş

ve oldukça ciddi bir hal almıştır. Mevcut belediyecilik

anlayışında halk, hizmeti alan ve aldığına razı olmak

zorunda olan “kitle” olarak görülmektedir. Sistemin

kökten aksak olması durumun asıl sebebidir.

Yatay örgütlenme, modern toplumları geleneksel

toplumlardan ayıran en temel ölçütlerden biridir.

Geleneksel toplumlarda yukarıdan aşağıya bir hiyerarşi,

modern toplumlarda ise yatay ve eşitlikçi bir örgütlenme

esastır. Modern toplumlardaki hiyerarşi bütünüyle işin

görülmesine yöneliktir ve hiçbir şekilde insanların

değerlerine ilişkin bir ayırımı ima etmez

Demokrat Parti olarak, katılımcılığı engelleyen anlayışı

reddediyoruz.

Yerel Yönetim anlayışımız “birlikte yönetim”i esas alan

bir yaklaşıma dayanacaktır. E-belediyecilik yoluyla,

Millet’i soyut bir düşünde olmaktan çıkartıp, somut bir

gerçeklik olarak siyasete katmak hedefimizdir. Biz her

hizmeti halka danışarak var edeceğiz. Böylelikle,

hizmetler hem kamu vicdanının bir ürünü olacak hem de

ortak bir dayanışma ruhu, ortak bir şehirlilik kimliği

üzerinde şekillenecektir.

Yerel Yönetimlerde ayrıca verimlilik ölçütünün

uygulanmasını, toplam kalite anlayışına itibar edilmesini,

Yerel Yönetim anlayışımız “birlikte yönetim”i esas alan bir yaklaşıma dayanacaktır 

Page 23: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

22 

üretkenliği esas alacak düzenlemelerin yapılmasını

sağlayacağız.

Yerel Yönetimler ile alakalı düzenlemede görev ve

işlevler yeniden değerlendirilecek, faaliyetlerde,

merkeziyetçilik yerine yerellik ilkesi uygulanacak ve

bürokratik zihniyet yerine de demokratik anlayış hakim

olacaktır. Ve nihayet yerel yönetimlerde “malumat-

talimat” ilişkisi yerine “müzakere ve istişare” ilkesi geçerli

olacaktır. Bu yeni anlayış yerel yönetimlerde en kısa

sürede yeni örgütlenmeleri de getirecektir.

Yerel yönetimlerin etik kuralları çerçevesinde,

faaliyetlerini sürdürmeleri için genel ilke ve kararları

almakla görevli, yerel yönetimlerin şeffaflık ve dürüstlük

ilkesi çerçevesinde faaliyet göstermelerine ilişkin

esasları belirleyecek “Yerel Yönetimler Etik

Komisyonları” kuracağız.

Yerel yönetimlerin uygulamaları konusunda,

vatandaşların şikayetlerini çözüme kavuşturmak için tüm

belediyelerde “Ombudsman Büroları” tesis edeceğiz.

Yerel Yönetimlerde toplam kalite yönetiminin

uygulanması için, üst düzeyde uyum sağlama ve destek

görevini yürütecek bir “Yerel Yönetimler Kalite Konseyi”

oluşturacağız.

E-belediye hizmeti yanında, Demokratik Kitle örgütleri

tarafından seçilecek bir konseyin, belediyenin her türlü

Page 24: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

23 

işlem ve eylemini denetlemesi için bir “Yerel Yönetimler

Denetim Komisyonu”nun kurulmasını sağlayacağız

Yerel yönetimlere, merkezi yönetim bütçe ve fonlarından

aktarım yerine, yerel yönetimlerin kendi kaynaklarını

oluşturmaları için gereken yasal düzenlemeleri

gerçekleştireceğiz.

Demokrat Parti olarak, Millet ile “bir” olacak, “biz” olacak ve

bu Memleketi beraber yöneteceğiz. Özlenen, beklenen, istenen

bir yönetim anlayışı ile “Yeniden Büyük Türkiye” idealinde

Türkiye’yi birlikte inşa edeceğiz.

Page 25: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

24 

DOST YÖNETİM, DOST BELEDİYECİLİK

Demokrat Partili Belediye Başkanları, yerel yönetimlerde siyasi tansiyonu

düşürerek, hepimizin kardeş ve eşit yurttaş olduğu anlayışına dayalı yönetim

anlayışı sergileyecektir. Toplumsal ilişkilerin “dostluk” bilinci ile şekillenmesi

için gayret edecektir.

Herşeyden önce İNSAN’a DOST…

Demokrat Partili Belediye Başkanları, ranta odaklanmış, yolsuzlukla,

yağmalayarak yönetme anlayışına son verecek ve Belediyeleri, kamu

yararına çalışan şeffaf ve hesap verebilir bir anlayışla yeniden

yapılandıracaktır. Kamuya, kamu malına “Dost” belediyelerin tesisi için çaba

sarf edecektir.

Demokrat Partili Belediye Başkanları hukukun üstünlüğünü ön planda tutan,

adı gibi Demokrat olan ve katılımcı yönetim anlayışı tesis edecektir. Yerel

Yönetimlerden başlayarak “Hukuka dost” bir idarecilik için çalışacaktır.

Demokrat Partili Belediye Başkanları kültürel belediyecilik anlayışıyla, kültür,

sanat ve eğitim merkezlerini bireylerin gündelik hayatlarının bir parçası

haline getirecektir. Sanata, sanatçıya saygılı ve Dost bir idarecilik

sergileyeceklerdir.

Demokrat Partili Belediye Başkanları, Sosyal Devlet ilkesinin bir gereği

olmaktan öte, insana duyduğu sevgi ve eşitlik duygusu ile sosyal

Page 26: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

25 

ÇEVREYE DOST…

belediyecilik anlayışını yerleştirecek, ihtiyaç sahiplerine yönelik sosyal

yardımları daha da arttıracak ve başta şehitlerimizin yakınları olmak üzere,

yoksulların, engellilerin ve gazilerimizin sorunlarını çözecek ve her zaman

onların yanında olacaktır. Her ne şekilde

olursa olsun yardıma muhtaç olanın Dostu

olan yöneticiler olacaklardır.

Demokrat Partili Belediye Başkanları,

çevre dostu belediyecilik anlayışıyla,

sorumluluklarının bilincinde hareket

ederek, bireyin çevreye duyarlılığını

arttıracaktır…

Demokrat Partili Belediye Başkanları, sağlıklı bir yaşam için, sporu

özendirecek, mevcut anlayışla kontrolsüz olarak tesis edilen “açık hava”

spor alanlarının kontrollü ve bilinçli kullanılmasını sağlayacaktır. Spora ve

sporcuya dost, kendi ile barışık nesillerin yetişmesini temin edecek

yöneticiler olacaklardır.

Demokrat Partili Belediye Başkanları öğrencilerimizden başlayarak, tüm

vatandaşlarımızın kişisel eğitimine önem verecek, eğitime dost bir anlayış

sergileyeceklerdir.

Page 27: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

26 

Demokrat Partili Belediye Başkanları yaşlılarımıza dost olacak, onların

şahsında geçmişine sahip çıkacak ve yaşlı bakım evlerinin sayısını arttırıp,

yaşlılarımızın ihtiyacına yönelik olarak faaliyet gösteren merkezlerin tesisini

sağlayarak bir nebze olsun borç ödemeye gayret edecektir. Yaşlı bakım

evleri, yaşlılarımız için kolay ulaşılabilir ve isteyen herkesin yararlanabileceği

bir şekilde yeniden tanzim edilecektir.

Demokrat Partili Belediye Başkanları hayvan haklarına, tıpkı insan haklarına

gösterdiği saygı gibi saygı gösterecek, hayvana dost olacaklardır.

Hayvanlara karşı her türlü şiddet, zulüm ve işkencenin karşısında yer

alacak, hayvanlara karşı işlenen suçlar konusunda yetkileri dahilinde en

ciddi cezai yaptırımları uygulayacaklardır. Özellikle sokakta yaşamak

zorunda olan hayvanlarımıza çağdaş ve modern barınaklar kuracaklar ve bu

tesislerin halkın hayvanlarla olan ilişkisini kuvvetlendirecek yerler olmasını

sağlayacaklardır.

 

             Hayvanlar, Kentin sorunu değil, SAKİNLERİDİR 

Page 28: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

27 

YEREL YÖNETİMLER POLİTİKAMIZ

Türkiye’de Yerel Yönetim denkleminin mevcut en önemli sorunlarından bir

tanesi, her ne kadar genel tanımı itibariyle “gönüllülük esasına dayalı” göç

olarak nitelendirilse de aslına bakıldığında, zorunlu sebeplere dayanan ve

akıbeti tasarlanmamış göçtür. Kırsal kesim ve köyden, genellikle “geçim”e

dayalı sıkıntılar sebebiyle ve/veya fırsat eşitsizliği odaklı kaygılarla yapılan

bu “zorunlu göç”, mevcut Yerel Yönetim sorunlarının temellerindendir. Büyük

kentlere “zorunlu” göç eden nüfusun taleplerine yerel yönetimler hazırlıksız

yakalanmışlardır. Göç alan yerleşim yerlerindeki yönetimler, göç eden

nüfusun ihtiyaçlarına cevap verecek tesis ve imkana sahip değillerdir

Tasarlanmış Kentler…

Kentlerin sunduğu geçim kaynakları, sahip oldukları nüfusu dahi tatmin

edemezken, öngörülemeyen ve tasarlanmamış bu nüfus artışları, kentlerde

oluşan işsiz kitlesine katkıda bulunmuştur. Kentlerin, geleceği öngöremeyen

yönetilme anlayışı, sorun çözme kabiliyetline sahip olmamaları, kendi öz

kaynaklarının oluşturulamaması, kanun ve mevzuatlara dayalı olarak sahip

oldukları imkansızlıkları ve bunun yanında, göç veren bölgelerin

yönetimlerinin ve merkezi yönetimin, kırsalda ve köyde, fırsat eşitliğini temin

edemeyen politikaları, kırsal nüfusun hayat standartlarını yükseltecek

politika ve uygulamalardan bir haber olmaları uyum sorununu ortaya

Page 29: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

28 

çıkarmaktadır. Bu uyum sorununa bağlı olarak, göçe sebep olan sorunların

ortadan kalktığı sağlıklı ve yaşanabilir mekanlar olması beklenen kentler,

sağlıksız ve kaçılası yaşam alanları haline gelmiştir.

Uygarlık kavramı kentlerle ve yaşamla doğrudan bağlantılıdır. Kentlilik

bilinci, yaşanılan alanların mahiyeti ile değil, yaşayan kişilerin ve yaşam

alanını yöneten idarecilerin sahip olduğu anlayış ile alakalıdır. Kentlilik bir

zihniyet meselesidir. Çoğu zaman kentlerde yaşayan kişilerin ve/veya

idarecilerin dahi kentlilik bilincinden oldukça uzak olduğu, buna nazaran

“kent”e göç eden bireylerin yeni yaşam alanlarına sunduğu bir zihniyettir.

Dolayısıyla kent, büyük binalar, asfalt yollar, fıskiyeli kavşaklardan oluşan

inşa alanlarına verilen isim değil bir yönetişim anlayışına verilen isimdir. Bu

durumda uygarlığı besleyen kentler, kentliler ve kentlilik kavramlarıdır.

Bireylerin örf, adet ve geleneklerini yaşayabildikleri, paylaşabildikleri,

nesillere aktarabildikleri, sosyo-kültürel ihtiyaçlarını özgürce

karşılayabildikleri, her konuda fırsat eşitliğine sahip oldukları, özgür ve eşit

eğitim imkanlarına ulaşabildikleri, “hakları olan” ücretsiz sağlık hizmetlerini

alabildikleri, kültürel ve mimari mirasın korunduğu, ulaşımın ve barınmanın

insani ölçekte olduğu, doğanın korunduğu ve çevreye duyarlılığın

savunulduğu, solunabilir hava, içilebilir su imkanlarının bulunduğu, şeffaf,

katılımcı, paylaşımcı anlayışla halkın yönetime ortak olduğu kentler

Demokrat Partinin hedefidir.

Page 30: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

29 

1-EKONOMİK KALKINKAMANIN DİNAMİĞİ OLARAK

KENTLER

Bir ekonomi politik konusu olarak kentler aynı zamanda rekabet gücü

politikalarının da odağında yer alacaklardır. Kentler, kendi özgün kapasiteleri

ve olanaklarının yanı sıra kendi iradeleriyle yönelecekleri alanlarda da

desteklenecek, ürün ve üretimleri ile dinamiklerine bağlı olarak varlık

gösterecekleri sektöre göre rekabet edebilmelerinin ve büyümelerinin önü

açılacaktır.

Ülkelerin, dışa açılma, küresel

pazarlarla bütünleşme faaliyet ve

gayelerinin odağında kentler de yer

almaktadır. Bu açıdan ülkelerin, en

önemli mukayeseli üstünlüğü, kentli ,

kent kültürü ve kentliliğin taşıdığı

rekabet gücüdür.

Gelecekte, küresel sermayeye en geniş imkânları sunan, yeni teknolojilerin

ortaya çıkardığı iletişim altyapı olanaklarına sahip ve diğer altyapı

sorunlarını çözmüş, nitelikli insan kaynağı barındıran kentler, yatırım için

tercih edileceklerdir.

Bu amaçla teşvik politikalarında ve altyapı yatırımlarında bu temaları ve

rekabet inceliklerini gözeten yerel-bölgesel ve sektörel tercihler yapılacaktır.

 

Kazanan ve hatta 

rekabete KATILAN kentler

Page 31: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

30 

2-YIĞILMIŞ KENTLERE TASARLANMIŞ ÇÖZÜMLER

Yarım yüzyılı aşan yoğun bir iç göç yüzünden, çevresi süratle genişleyen ve

bu yüzden özellikle metropollerde çözümü çok güç sorunlarla karşılaşan

kentlerimiz, bugün tutarlı bir planlamaya, ihtiyaçları karşılayabilecek

yeterlilikte bir alt yapıya, iş ve eğitim imkanlarına, sosyal ve kültürel tesislere

her zamankinden fazla ihtiyaç duymaktadır.

Nüfusunun %70’inden fazlası kentlerde yaşayan bir ülke olarak Türkiye için

“Kentleşme Süreci Yönetimi” büyük bir öncelik oluşturmaktadır.

Kentlerdeki ekonomik, kültürel ve sosyal hayatın devamlılığını sağlamak ve

kalitesini iyileştirmek, kentlerde yaşayanların, su, alt yapı, gıda, trafik,

sosyal, kültürel ve dini

tesisler, yeşil alanlar, spor

tesisleri, okullar,

üniversiteler, öğrenciler

için barınma olanakları ve

bu gibi ihtiyaçların

karşılanmasına yönelik meseleler, kent siyasetinin de odak noktası haline

gelmiştir.

Kent yönetimini “rant” yönetimi olarak gören, her karış toprağı arazi rantının

konusu haline getiren, kentin paydaşlarını, küçük esnafını ranta kurban

eden, yeşil alanları dahi anlamsız ve yakışıksız beton yığınları ile dolduran,

Öğrencilerin ve bireylerin 

imkansızlıkları, kimse için “imkan” 

olmayacak. 

Page 32: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

31 

tarihi ve kültürel değerleri hiçe sayan, çevreye kayıtsız mevcut kent yönetimi

anlayışı, kentlinin yaşam kalitesini de olumsuz etkileyen bir hal almıştır.

Ülke nüfusuna kıyaslandığında büyüklüğü itibariyle ülkenin genel nüfusu

üzerinde de etkisi kaçınılmaz kentlerin devasa hale gelen sorunlarını

çözümü, ülke genelinde bir refaha zemin hazırlayacaktır.

Demokrat Parti tümevarım mantığı ile önce insan diyerek Yerel Yönetim

meselesine yaklaşmakta ve sorunları insan odaklı olarak ele

almaktadır/alacaktır.

Sorunun asıl muhatabının insan/birey olduğundan hareketle, çözümde

bireyin, aktif olarak yer almasını sağlayacak bir kent yönetiminin inşası

amaçlanmaktadır.

Page 33: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

32 

2.1-UYDU KENTLER

Yoğun göç alan, yığılmış kentler için çözüm; büyük metropollerin dağınık,

tanımsız, kalabalık ve sürekli tüketimi teşvik eden yapılarının, daha da

geliştirilmesi yerine, çevresinde yeni kentsel alanlar oluşturularak, tanımlı ve

düzenli, çözüm sistemleri düşünülerek var edilmiş kentler inşa edilmesidir.

Bireyin ve toplumun fiziki, sosyal ve kültürel çevresiyle bir bütün olması,

etkileşim içerisinde kendi gelişimini sürdürmesi gerekliliğinden hareketle,

uydu kentler, önce ''insan'' düşünülerek tasarlanacaktır.

Uydu kentler, metropollere, hızlı raylı ulaşım sistemleri ile bağlanacaktır.

Böylelikle kentlerde yığılma yerine yayılma sağlanacak, tarımsal faaliyetlerin

gerçekleştirilmesine imkan sağlayacak tarım alanlarına kavuşulacak ve

çöküntü haline gelmiş kentlerin ''yeniden yapılanması'' mümkün olacaktır.

Ülkemizde, kent yaşamının en önemli meselelerinden biri olan alt yapı

sorunu, uydu kentlerin, öngörülü ve “baştan” tasarlanan yapıları ile aşılacak,

alt yapı onarımı için “çarçur” edilen kaynaklar başka alanlarda

değerlendirilecektir.

Uydu kentler, bireyin kentten beklediği her ihtiyaca cevap verecek şekilde

tasarlanırken, bir yandan da öz kaynak oluşturulabilecek bir yapıya sahip

olabileceklerdir.

Page 34: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

33 

Mevcut hali ile ülkemizde uydu kent kavramı “dikey şehirleşme”dir. Büyük ve

yüksek binalarda, toplumsal ilişkilerden kopuk bireylerden oluşan “site”

anlayışı ile ortaya çıkan uydu kent mantığından öte, bireylerin sosyo-kültürel

özelliklerine uygun, toplumsal ilişki ve dayanışmayı temin edebilecek bir

uydu kent uygulaması gereklidir.

2.2-YENİ KENTLER

Türkiye sahip olduğu maddi ve manevi tüm kaynaklarını verimli bir ekonomi-

politik iklime kavuşturarak, tüm potansiyel kaynaklarını harekete geçirerek

kalkınabilir. O halde birinci öncelik bu iklimi kurmaktır. İklimi kurmanın

dinamiği ise, kentleşme fırsatları yaratmaktır. Toplumun, modern üretim

teknikleri çerçevesinde ortaya çıkan yeni ihtiyaçlarını karşılayacak yeni

kentler kurmanın gerekli olduğu inancı ile hareket eden Demokrat Parti’nin,

Yerel Yönetimler konusunda ilk gayreti bu iklimi kurabilmek olacaktır.

Öncelik, Anadolu’nun güneydoğusu ve doğusu olmak üzere, ekonominin

kalbinin attığı, tasarladığımız bu yeni kentlerle, Anadolu’nun dört bir yanı

“cazibe merkezi” olacaktır. Yatırım konusunda atıl kalmış bölgelerde Yerel

yönetimlerin, kendi kaynaklarını oluşturma imkanları belirlenecek, tarım

ve/veya sanayi alanında mevcut potansiyeline göre, bir kaynak oluşturma

stratejisi izlenecektir.

Page 35: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

34 

Bu yeni kentler, bölgesel özelliklerini

ve yaşayan bireylerin sosyo-kültürel

özellikleri yansıtan, bir taraftan çağa

ayak uyduran teknolojik imkanları

barındıran ancak, bölgenin geçmişi

ve kültürel zenginlikleri ile bağları

koparmayan bir şekilde ortaya

çıkacaktır.

Bölgenin topografik ve demografik yapısı ile uyum içinde var olacak bu yeni

kentler, turizm sektörü için de bir “tercih” sahası haline getirilecektir.

Oluşturulacak kentler, ezbere bir inşa politikası ile değil, bölgenin

karakteristik özelliklerini yansıtacak bir sistemle yapılandırılacaktır.

Bu yeni kentler, bugünkü anlayışın sahip olduğu, her bölgede aynı

özelliklerde ortaya çıkan ve bölgeyi değil inşa eden kurum yada firmayı

belirten şekilde değil, kentin kurulduğu bölgeyi yansıtan yapılarla hayat

bulacaktır.

YeniBinalardeğil,YeniYAŞAMALANLARI

Page 36: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

35 

Türk

iye,

sah

ip o

lduğ

u “c

evhe

r”e u

laşt

ırıla

cak

ve b

u sa

yede

D

ünya

’nın

en

önem

li ta

rım ü

retic

isi v

e sa

tıcıs

ı olm

ası s

ağla

naca

ktır.

2.3-TARIM KASABALARI

Kırsal kesimden gelen ve siyasi iradelerin ortaya

çıkardığı “imkansızlıklar” dolayısıyla bir nevi

“zorunlu” olan göçü engellemek ve/veya

stabil/durağan hale getirebilmek için, köylere

yatırım yaparak kırsal üretimi desteklemek maliyetli

olacaktır. Ancak “Yüksek maliyet” söylemini içinde

barındıran “imkânsızlık” gerekçeleri ile hareket

etmek, köylülerimizi belli bir hayat standardına

mahkûm etmek demektir.

Buradan hareketle, Dünya’daki teknolojik yenilikler

göz önünde bulundurularak, çağın teknolojik

gelişim ve gereksinimlerine ayak uyduran ve

nihayetinde rekabet edebilen tarım politikaları

geliştirme zorunluluğu bulunmaktadır. Bu nedenle,

gerek köylümüzün yaşam standardını yükseltecek,

gerekse ekonomik kazancını arttıracak ve

Türkiye’yi sahip olduğu “cevher”e ulaştırarak

Dünya’nın en önemli tarım üreticisi ve satıcısı

olmasını sağlayacak tarım kasabaları

oluşturulacaktır.

Page 37: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

36 

Dünya’nın, kullanılabilir ve içilebilir su miktarı, ekilebilir toprak alanları

oldukça sınırlı ve sabittir.

Sabit su ve sabit toprak gerçeğine karşılık planlanamayan, kontrol altına

alınamayan, hızla artan dünya nüfusunun varlığı, kısıtlı imkanların daha da

sorunlu hale gelmesine neden olmaktadır. Yaşamın başladığı ilk günden

1950 yılına kadar dünya nüfusu 2 milyara ulaşmış iken 2000 yılına

gelinen sadece 50 yıllık periyotta, üç misli artarak 6 milyara ulaşmıştır.

Önümüzdeki yıllara ait veriler ve tahminler ise son derece ürkütücü

boyuttadır.

Tarım kasabaları, yöresel topografik özelliklere göre, ortak enerji, makine,

sulama olanakları, ortak üretim ve ortak pazarlama mekanizmalarının

geliştirilerek ortak yönetilmeleri ile sağlanacaktır.

Belirlenecek olan “Yeni Tarım/İklim Politikaları”na göre, hangi tarım

kasabasında, hangi ürünün üretiminin, maliyet ve üretim imkanları açısından

daha elverişli olacağının belirlenmesi sağlanacaktır. Ortaya çıkan sonuca

göre, Tarım İthalatı ve İhracatını içeren ''tarım üretim planlaması' tarım

kasabalarının planlamasına veri teşkil edecektir.

Page 38: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

37 

3-REKABET EDEN KENTLER

Her bir kent, bulunduğu bölgenin sahip olduğu, coğrafi, topografik ve

demografik özellikleri dikkate alınarak yeniden tasarlanacaktır. Kentlerin

ekonomik gücünü teşkil eden her tür iş gücü, mal ve hizmet, en ideal maliyet

hesaplarına göre şekillenen üretim mantığı ile nihai hale gelecek, serbestçe

dünya pazarlarında dolaşabilmesinin önü açılacaktır.

Bunun modern, teknik ve en verimli aracı borsalardır. Uluslararası borsalar

sayesinde, söz konusu kentler, ticari niteliklerine göre hedefe alınmış

yabancı kentler, sahip olduğu pazarlara göre ülkeler ve dünya ticaret

kurumları arasında mal, iş gücü ve hizmetler iki yönlü ve tam serbestlikle

hareket edeceklerdir. Böylece kentler, kendi ekonomik kaynaklarını yaratıp,

birbirleriyle rekabet edebilen bir yapıya kavuşacaklar, kendi başarıları

ve ''girişimci özgürlüğü'' ile ön plana çıkararak kendi ekonomik modellerini

yaratacaklardır.

Page 39: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

38 

4-KENTSEL RANT HALKA KAZANDIRILACAK

Bugün ülkemizde karar verici mekanizmalar ve mülk sahipleri kentsel rantın

sahibi olmaktadırlar. Hedefimiz şehircilik finansman sistemini yeniden

yapılandırarak kamusal alanda doğan rantın, ortaklaşmasını sağlamaktır.

İzlenen yanlış kentleşme politikaları sonucunda yayılarak değil, yığılarak

büyümenin yarattığı düzensiz trafiğin, yüksek konut fiyatlarının, işlemeyen

sağlık ve eğitim hizmetlerinin ve benzeri birçok alanda ortaya çıkan

sorunların bedelini doğrudan halkın kendisi ödemektedir.

Kamusal rantın, halka yönlendirilmesinde yapılacak işlem öncelikli olarak,

ülke çapında, arazi envanterinin çıkarılması olacaktır. Bu nedenle, kadastro

işlemlerini özel sektöre bırakarak, ülke genelinde harita ve kadastro

çalışmaları başlatılacak ve iki yıl içerisinde kadastrosu yapılmamış yer

kalmayacaktır.

Kentlerin gelişimine yönelik olarak kamu arazileri değerlendirilecektir.

Kamulaştırma oluşturulacak, ''arsa geliştirme politikaları'' halkın çıkarları

doğrultusunda etkin bir biçimde kullanılacaktır. “Yap-sat”cılık son bulacak,

tüm sosyal ve kültürel alanları barındıran ''insan odaklı yaşam alanları''

kurulacaktır.

Page 40: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

39 

5-BAŞINI SOKACAK KONUT DEĞİL, YAŞANACAK KENT

Konut sorunu, plansız ve amaçsızca konut üretmekle üstesinden gelinecek

sorun değildir. Amaç, üretilen konutların, asıl mağduriyet yaşayan dar ve

orta gelirli sınıfa ulaştırılmasıdır. Toplumun büyük kesimini oluşturan alt ve

orta gelir düzeyine sahip vatandaşlarımız, paylaşımdaki adaletsizlikler ve

ekonomik zorluklar nedeniyle konut sahibi olamamaktadır.

Derme-çatma bir yaşam…

Merkezi idarenin önlem olarak organize ettiği kurum ''TOKİ'' ise başarılı

olamamıştır. ''TOKİ'' asıl yapması gereken yerine adeta müteahhitliğe

soyunmuştur. Devletin imkan ve imtiyazları ile dar ve orta gelirli ailelere

konut yapması amacı ile ortaya çıkan TOKİ, amacını aşmış, yine devletin

imkan ve imtiyazlarını kullanarak konutlar yapmış ancak kaliteden ödün

veren ve yalnız barınacak alan inşa etmekle kalmıştır. TOKİ, tüm inşai

faaliyetlerini özel sektöre devir edecek, denetleme ve yönlendirme görevini

ifa edecek bir hale getirilecektir.

TOKİ’nin esas görevi, yerel yönetimler ortaklığı ile içinde sosyal konutları da

içeren ''yaşam bölgeleri'' oluşturulmasına, planlanmasına ve uygulanmasına

öncülük etmek olacaktır.

''Yaşam bölgeleri'' içindeki sosyal konutlarla birlikte her türlü alt yapısı

belirlenmiş, tamamlanmış, bireyin ve toplumun her kesiminin, tüm

Page 41: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

40 

günlük/yaşamsal ihtiyaçlarının karşılandığı, çarşısının, pazarının olduğu,

sağlık ve eğitim hizmetlerinin bulunduğu, park, spor alanları ve ibadet

mekânlarının düşünüldüğü, sosyal ve kültürel aktivitelerin organize

edilebileceği merkezleri barındıran yaşam alanları olacaktır.

Page 42: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

41 

6-KENTSEL “DEĞİŞİM”

TOKİ’nin ve Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın başlattığı “Kentsel Dönüşüm”

sistemi yeniden ele alınacak ve aslına uygun hale dönüştürülecektir. Plansız

başlanan bu dönüşüm projesi kentliyi, inşaat firmaları ile muhatap etmiş ve

projenin başladığı günden beri mahkemelerde mağdur olan kitleleri ortaya

çıkarmıştır.

Kentsel Dönüşüm, mevcut merkezi yönetim ve

yerel yönetimlerdeki muadilleri tarafından yanlış

anlaşılmış ve ruhundan uzak halde uygulamaya

koyulmuştur.

Kentsel Dönüşüm, bir kentli oluşturma

gayretidir. Ancak ülkemizde devasa binalarda kopuk ilişkileri olan topluluklar

var etme şeklinde cereyan etmiştir/etmektedir.

Yık-yap mantığı ile Kentsel dönüşüm gerçekleştirileceği düşüncesi oldukça

yanlıştır. Merkezi yönetimin, Kentsel Dönüşümü devşirdiği ülkelerde, yaşam

standardının yükseltilmesini amaçlayan ve özgün tasarıma sahip bir anlayış

mevcuttur. Plansız, tasarımsız ve sadece yıkıp, yerine yenisi ve daha

büyüğünü yapmak şeklinde ortaya çıkan mevcut sistem, Dünya’da bir ilke

neden olacak ve “Kentsel Dönüşüm”ün dönüşümü gerektirecektir.

Kentsel dönüşümde, kişi kent bilincine, kendi sahip olduğu dinamikleri en

yüksek seviyede koruyarak ulaşır.

 

Gelişerek değişen Yaşam 

alanları 

Page 43: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

42 

Kısacası kentsel dönüşüm, devasa bloklardan oluşan ve dikine şehirleşen

alanlar inşa etmek olmayacaktır.

Demokrat Parti’nin kent tanımı, bir yapısal nitelikten ziyade bir fikri derinlik

taşımakta ve bilinci anlatmaktadır. Dolayısıyla Demokrat karolarla beraber

ortaya çıkacak kentler, topraktan ve doğadan, taşa ve beton yığınlarına bir

dönüşüm değil doğa ile, kültür ile, gelenek ile bir arada bir değişim

geçirecektir.

Page 44: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

43 

7-ENGEL-SİZ- OLACAĞIZ

Kent’i ve yerel yönetim organizasyonlarını, bir rant sahası gören anlayışın

farkında olmadığı bir diğer konu da kentin, bireylerin sorun ve ihtiyaçlarına

cevap verir nitelikte olması gerektiğidir.

Mevcut anlayış sorunlara çözüm oluşturmak yerine sorun üretmek ve dahası

makul bir yaşama “engel” olmaktan öteye geçememektedir.

Bencil değil “BİZ”cil olacağız

Kent hayatının tasarlanması sırasında tasarımcıların başarılı olmalarına

“engel” olan “bencillik” oldukça önemli bir sorunu daha ortaya çıkarmaktadır.

Yerel Yönetimlerde adalet ve eşitlik kaygısı son derece önemlidir. Tasarımın

eşitliği ve adaleti gözeten bir biçimde yapılması “engel”leri kaldıracaktır.

Fiziki ve/veya zihinsel engellere sahip olan bireylerin bu engelleri, engelsiz

yaşam süren diğer bireylerin sahip olmadıkları farkındalıklar neticesinde

ortaya çıkmaktadır.

Mevcut yerel yönetim anlayışlarındaki diğer sorun, birçok engeli aşabilen

engelli bireylere yönelik, kolaylık sağlamak bir yana onları “unutmak” yer

almaktadır.

Page 45: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

44 

Demokrat Parti olarak temel gaye, eşitlik ilkesi çerçevesinde engelli

vatandaşlarımız için ''engelsiz yaşam olanakları'' sunmaktır. Engelli

vatandaşlarımızın özgür ve mümkün mertebe en asgari seviyede yardım ve

destekle kentsel yaşamlarını sürdürebilecekleri fiziki altyapılar

oluşturulacaktır.

Ayıran değil Kayıran yönetim

Engelli vatandaşlarımızın kent yaşamında etkin rol alabilmelerine, kendilerin

en iyi anlayan olarak yine kendilerinin kontrolünde ve yönlendirmesinde

yaşam alanları oluşturulmasına, siyasete ve yönetime daha büyük oranlarda

katılabilmelerine olanak sağlayacak planlamaların hayata geçirilebilmesi

amacıyla belediyelere bütçe tahsis edilecek ve gerçekleşmeleri, yine

periyodik olarak kendileri tarafından takip edilip, değerlendirilecektir.

Bu ve benzeri hizmetlerin sınırsız sağlanabilmesi amacıyla “ayrımcılığın

önlenmesine dair kanun”un Anayasal manada korunması sağlanacak ve bu

kanunun konusu olan durumlarda gerekli cezai yaptırımlar istisnasız

uygulanacaktır.

Page 46: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

45 

8-LİDER GENÇLİK LİDER TÜRKİYE

2012 sonu itibariyle 75 milyon 627 bin 384 olan Türkiye nüfusunun yüzde

16,6'sını (12 milyon 591 bin 641 kişi) gençler oluşturmaktadır. Genç nüfus

ise yüzde 51,1 oranında genç erkeklerden, yüzde 48,9 oranında genç

kadınlardan meydana gelmektedir.

Nüfus projeksiyonlarına göre, 2023 yılında genç nüfusun toplam nüfus

içindeki oranının yüzde 15,1'e, 2050 yılında yüzde 11,7'ye, 2075 yılında ise

yüzde 10,1'e düşeceği tahmin edilmektedir.

Seçilmiş ülkelere göre genç nüfusun toplam nüfus içindeki oranı

incelendiğinde, 2011 yılında 15-24 yaş grubundaki genç nüfus oranının

yüksek olduğu ülkelerden birinin Türkiye (yüzde 16,8) olduğu görülmektedir.

TÜİK'in İstatistiklerle Gençlik 2012 çalışmasına göre, gençlerde işgücüne

katılım oranı yüzde 38,2, işsizlik oranı ise yüzde 17,5 düzeyinde

bulunmaktadır. Türkiye'de genç nüfusun yüzde 14,2'si evlilikle tanışmış

durumda iken Genç erkeklerde bu oran yüzde 5,5'e gerilerken, genç

kadınlarda yüzde 23,2'ye çıkmaktadır.

Page 47: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

46 

GENÇLERİMİZ Seçim 

dönemlerinde bayrak 

asan, alkış tutan “iş 

gücü” değil,  Memleketin 

Gerçek GÜCÜDÜR 

Gençlerle GENCECİK YÖNETİMLER

Rakamlar, Gençlerin önemini anlatmak konusunda tek başına yeterli

kalmayacaktır.

Dünya’nın kalanına kıyaslandığında Türkiye sahip olduğu Genç nüfus ile

birçok bakımdan avantajlı konumdadır. Yaşlanan dünya nüfusu Türkiye’nin,

Gençler ile alakalı sahip olduğu potansiyeli fark etmesi için bir fırsattır.

Mevcut yerel yönetimler anlayışında gençler,

seçim dönemlerinde alkış tutan ve/veya

bayrak ve flama asan bir “iş gücü”

olarak görülmekte, yönetimde söz

sahibi olmak bir yana söz söylemeye

dahi cesaret edemeyecek hale

getirilmektedir.

Türkiye’nin en önemli meselelerinden biri de,

bireyleri yaş ve cinsiyete göre ayıran ve buna göre konumlandıran

zihniyettir. Gençler, içinde bulundukları yaş aralığına göre bir muamele ile

karşılaşmakta, sahip oldukları birikim yaşları ile orantılı tutulmakta ve hak

etmedikleri bir anlayışsızlıkla karşılanmaktadırlar. Düşüncenin değerini, yaş

ile, deneyimin süresel uzunluğu ile bir tutan anlayış, Gençleri “küçük”

olmakla “itham” etmekte ve ne “büyük” işler yapacaklarını

görememektedirler.

Page 48: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

47 

Gençleri Lider yaparak, küresel ve bölgesel manada, hem siyaseten hem iktisaden LİDER TÜRKİYE’ye ulaşılacaktır.

Tarihimizde, Gençlere ne büyük işler düştüğü, ne büyük işler başardıkları

örnekleri ile mevcuttur. Genç bir komutan olarak Fatih Sultan Mehmet’in

yaptıkları, Mustafa Kemal’in gençliğindeki başarıları örnek olmalıdır.

Kültürümüzde Gençler Yönetimde söz sahibi

olurken ebeveynler “ak sakallı” olmuş,

tecrübeleri ile yol göstermiş ve yaşlarını

önemsemeden gençlere güvenerek

memleket emanet etmişlerdir.

Buradan hareketle, Gençlik, Demokrat

Parti’nin Yerel Yönetimlerde olduğu gibi

ülke yönetiminde de birinci önceliğidir.

Gençleri Lider yaparak, küresel ve bölgesel

manada, hem siyaseten hem iktisaden LİDER

TÜRKİYE’ye ulaşılacağı bilincinde kadrolarla hareket eden Demokrat Parti,

gençliği bir yaş aralığı değil “taze” bir fikriyat olarak, dinamizm olarak

görmektedir.

Yerel Yönetimlerde Gençler, bizimle, yalnız oy veren ve sandıkta “katılan”

olmayacak, yönetime bizzat dahil olarak, yönetim ile alakalı süreçlere katkı

sunacaklardır.

Page 49: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

48 

Demokrat Partili kadrolarla oluşacak yerel yönetim sisteminde Gençler, adı

“gençlik” ile başlayan farklı kümelenmeler ile dışlanmayacak, ait oldukları

yerde, toplumun eşit paydaşı olarak yer alacaklardır.

Karar alma süreçlerinde, hususiyetle kendilerini ilgilendiren meselelerde,

mümkün mertebe tamamının görüşüne başvurularak yer alacaklardır.

Page 50: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

49 

9-ARAÇ ULAŞIMI DEĞİL İNSAN ULAŞIMI

Kent içi ulaşımda temel hedefimiz, güvenli ve konforlu bir ulaşım sağlamak,

ulaşım süresini ve maliyetini azaltmak, kentin farklı yerlerinde oturan bireyler

için ''ulaşımda eşitlik'' temin etmek ve çevreye en az zarar veren teknolojiyi

kullanmak olacaktır. Ulaşım konusunun ana unsuru ''insan'' olduğuna göre

bu hedeflere ulaşabilmek için öncelikle yapılması gereken de, ulaşım

alışkanlıklarının değiştirilmesi yoluyla insanı “ulaştırmak” olacaktır.

Trafikte, bireysel ulaşım araçları (Bisiklet vb) ve toplu taşım araçları gibi

ulaşım olanakları özendirilecek, kent düzeyinde etkin bir ulaşım hizmetinin

sağlanabilmesi için, kentin tamamını kapsayacak bir “Ana Plan” dahilinde

planlama, uygulama ve denetime kadar her türlü yetki tek otoritede

toplanacaktır. Otoparklar çoğunluklu olarak kent merkezlerine değil, kent

merkezine ulaşan toplu taşıma araçlarının başlangıç noktasına yapılacaktır.

Trafik yoğunluğunun fazlaca yaşandığı bölge ve zaman dilimi dikkate

alınarak süreli yaya trafiği uygulamalarının yanında, kent ve yerleşim

alanlarının merkezlerinde, bölge sakini ve esnaf düşünülerek, sabit

yayalaştırma uygulamalarına gidilecektir.

Kent içinde, her açık alanın özel sektör tarafından otopark olarak

kullanılmasının önüne geçilecek, belirli şartlar dahilinde bu alanların

kullanım amacı saptanacak ve otopark işletmeleri yerel yönetimlerin kendi

kaynaklarını kullanmasında aktif birer araç haline gelecektir.

Page 51: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

50 

Trafikteki sorunların yalnız araç odaklı olmadığından hareketle, trafik eğitimi

konusunda yerel yönetimlerin katılımı ile halkın eğitilmesi sağlanacaktır.

Ulaşım araçları ile ilgili tartışılması ve düzenlenmesi gereken bir diğer

mesele de çevreye verdikleri zararlardır. Çevre kirliliğine neden olan yanmış

yakıtın, çevreye vereceği zararın en aza indirilmesi sağlanacaktır. Bununla

alakalı tedbirlerin alınması ve taşıtlarda bu yönde yapılan düzenlemelerin

denetlenmesi sağlanacak, belirlenen yönergelere uymayan taşıtlar için, yetki

dahilinde cezai işlem uygulanacaktır.

Çevreye kirliliğinin yanında fosil yakıt kullanan araçların birçoğunun verdiği

bir diğer zarar gürültü ile ilgilidir. Gürültü kirliliğine sebep olan taşıtların, buna

sebep olan deformasyonlarının giderilmesi ya da bilinçli olarak gürültüye

sebep olan aksam kullanan araçların bu aksamlardan arındırılması için

gerekli yasal düzenlemeler yapılacaktır.

Page 52: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

51 

10-KOMŞULUK İLİŞKİLERİ, MAHALLELİLİK VE

MUHTARLIK

Örf, adet ve geleneklerimizin şekil bulduğu, yaşadığı ve geliştiği, bireye en

yakın çevre, önce ailesi sonrada komşularıdır. Komşuluk ilişkilerinde,

sadece ''selam'' la kalmayıp yaşamı paylaşmak noktasında üzerinde

durduğumuz en önemli konu, insani ve beşeri ilişkilerin geliştirilmesidir.

Komşu komşunun yüzüne muhtaçtır

Kentleşme sürecinin yanlış düzenlemenin ve hayat geçirilmesi ile durma

noktasına gelen komşuluk ilişkileri, yeni yapılanma ile özendirilecek,

komşuluğun yaşaması için mahallelerde sosyal faaliyetlere hız verilecektir.

“Komşusu açken karnı tok yatan bizden değildir” anlayışı ile mukaddes

kabul ettiğimiz komşuluk müessesesinin yeniden tesisi toplumsal barışa ve

yardımlaşmaya da katkıda bulunacaktır.

Hemşerilerimiz muhtarlık çatısı altında mahallelerinin her türlü imar,

güvenlik, alt yapı kararlarında görüş verebileceği ve kamuyu ilgilendiren

konularda belediye meclislerinde söz sahibi olacakları ''yerel insiyatiflerin

danışılması'' konusunu içeren ''yerel yönetimler ve demokrasi'' kanunu ile

katılım ve paylaşım sağlanacaktır. ''Muhtarlık hizmetleri'' yeni bir düzenleme

ile birey ile yerel yönetim arasına da ve birey ile merkezi yönetim arasında

iletişimi kolaylaştırmayı amaçlayan bir yapıya kavuşturulacaktır.

Page 53: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

52 

Muhtarlık müessesesi, temsili niteliğinden çıkıp daha fazla icra görevi

yürütecek ve mahallelinin yönetime katılımı için gayret edecektir.

Mahallelilik bilincinin yeniden oluşması için sosyal dayanışmayı artacak

etkinlikler ve projeler gerçekleştirilecek, yeni kentler de özlem duyduğumuz,

bu, komşuluk ve mahalle anlayışı ile şekillenecektir.

Page 54: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

53 

11-“BİR” YAŞAM

Yerel yönetimlerin en önemli görevlerinden biri de renk, dil, din, ırk, cinsiyet

farkı gözetmeksizin, her bireye eşit hizmet sunmaktır. Bireyin sahip olduğu

farklılıkların, bireylerin temel hak ve özgürlüklerini kısıtlamasına engel olmak

da yerel yönetimlerin sorumluluk sahalarından olmalıdır.

Bireylerin doğumundan ölümüne kadar, temel hak ve hürriyetleri

çerçevesinde, yerel yönetimlerin sorumluluk alanına giren her mesele, en

uygun şekilde çözülmelidir.

Yerel yönetimler, katılanların farklılıklarını zenginlik olarak değerlendirmeli,

farklılıklar üzerinden siyasete izin vermemeli ve bu farklılıkları göz önünde

bulundurmadan hizmet götürmelidir. Toplumsal barışın pekişmesi için

toplumu oluşturan bireylerin farklılıkları üzerine kurulu yerel yönetim ve

merkezi yönetim anlayışı terk edilmeli, farklılıkları bir kenara bırakarak

“insan” olmak paydası üzerinden hareket edilmelidir.

Page 55: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

54 

12- YÖNETİM DEĞİL YÖNETİŞİM

Halkın yönetilen değil yöneten olmasının amaçlandığı, dahası ortaya çıkan

olgunun, bir tarafın yönetimini değil tüm kesimlerin “birlikte” yönetimini ifade

etmesi ve buna uygun hareket edilmesi temel gayemizdir.

Burada iki nokta önemlidir. İlk olarak, tabandan tavana bir karar verme

süreci izlemek, birkaç tane gönüllü bileşeni, yerel yönetim toplantılarına

çağırmak şeklinde anlaşılmamalıdır. Bireylerin ve bireylerin belirli amaçlar

dahilinde yerel yönetim kapsamı içinde kurdukları organizasyon ve

örgütlerin, kentin ve yerleşim yerinin yönetiminde, mikro ölçekten makro

ölçeğe ulaşan bir süreçte, duyarlı ve etkili olabilmelerini sağlayacak

koşulların oluşturulmasıdır. İkincisi, yönetişime geçiş aslında standart bir

seyire sahip değildir. Gelişmiş ve işler bir demokrasiye sahip ülkelerde

standart, her yerde aynen uygulanabilen bir yönteme sahip olmayan

yönetişim olgusu, bir süreç olarak, toplumsal ve bireysel davranışlardan,

yönetim ve işletme alışkanlıklarından, kültürel özelliklerden etkilenir ve daha

önceki yerel yönetim sisteminden miras kalan özelliklerle çeşitlenerek her

sistemde kendini yeniden tanımlar.

Yönetişim anlayışının tesisi ile demokrasinin güçlendirileceği organlar

oluşturulacaktır. Halkın kentin geleceğine yön verecek projelerin elde

Page 56: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

55 

edilmesi ve uygulanması aşamasında her il ve ilçede, yerleşim yerinde söz

sahibi olacağı ''kent konseyleri'' oluşturulacaktır.

Kent konseyleri ile paralel çalışan “Yerel Gündem 21” Eylem Programı

çerçevesinde “hemşeri danışma ve dayanışma evleri” kurularak,

sürdürülebilir kalkınma programlarının elde edilmesinde gönüllü hemşeriler,

meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, konusunda uzman

kişiler, sendikalar ve iş dünyasının mutlak içinde olacağı yatay ortaklıklar

oluşturulacak ve merkezi yönetim tarafından desteklenecektir.

“SEDAM” adıyla “Semt Danışma Merkezleri” oluşturularak yerel

demokrasinin güçlendirilmesi ve birlikte karar almanın ortaya çıkardığı

“Hemşerilik Bilinci”nin geliştirilmesi sağlanacaktır.

Page 57: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

56 

13- YAŞAYAN TARİH KORUNAN DOKU

Kentlerde bulunan tüm tarihi, kültürel ve mimari mirasa sahip yapılar,

sokaklar, meydanlar aslına uygun olarak restore edilecek, korunması ve

yaşatılması sağlanacaktır.

Yerleşim yerlerinde, bölgenin tarihi ve kültürel özellikleri ile iklim şartları ve

coğrafi özelliklerine uygun olarak ortaya çıkmış olan yapıların, aslına uygun

olarak “yeniden inşa”sı sağlanacak, tahribatları giderilecek ve zamana yenik

düşmelerinin önüne geçilecektir.

Yalnız yaşatan değil YAŞAYAN KENTLER

Yaşayan kentler, kent ve yerleşim yerlerinin sahip olduğu tarihin yaşatılması

ile mümkün olacaktır.

Mevcut anlayışta görüldüğü üzere, tarihin bizlere bıraktığı mirası “çanak

çömlek” olarak nitelendirip, ranta engel görmek yerine, basılan her toprağın

kıymetini bilerek yaşamak bilinci oluşturulacaktır.

Yerel Yönetimlerin asli sorumluluklarından biri tarihlerine ve “yöresel” olana

sahip çıkmaktır.

Page 58: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

57 

Sahip olduğu değerleri ve gelenekleri “eski” olmakla nitelendirmek yerine

gelişen ve değişen dünyaya tanıtmak, yöresel güzelliklerin bilinmesini

sağlamak öncelikli meselelerimizdendir.

Yerel Yönetimler, katılanlarının tarihsel ve kültürel eğitimlerini merkezi

idareye bırakmak yerine bölgelerinde bu yönlü eğitimin sorumluluğunu

alacaklardır.

Yöneticiler, tarihi dokunun ve kentin kültürel özelliklerinin yaşatılması

sırasında uzman kişilerle çalışacak, ferdi istekleri ile kent idare etmekten

uzak duracaklardır.

Yerel Yönetimin idare merkezleri, hastaneler, okullar, park ve bahçeler ve

tüm diğer kamusal alanlar, bir standarda göre değil bölgesel özelliklere ve

bölgenin dokusuna göre inşa edilecek ya da düzenlenecektir.

Demokrat Parti olarak, geçmişi öğretmen kabul eden kadrolarımız ile kentin

ve yörenin, tarihi ve karakteristik dokusuna sahip çıkılacak ve korunacaktır.

Page 59: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

58 

Gülümseyin… 

Burası YENİ 

EVİNİZ 

14-SOMURTAN DEĞİL GÜLÜMSEYEN KENTLER

Yerel yönetimde mevcut sistem beton yığınlarından oluşan bir anlayışı

barındırmaktadır.

Rantsal dönüşüm anlayışı ile büyük binalar,

anlamsız yapılar, karmaşık sokaklar ve

yollarla, bireyin yaşamını

kolaylaştırmaktan ziyade birçok

zorluğu barındıran yönetimler yok

olmaya mahkumdur.

Özellikle kentler, doğaya ve çevreye

inat gelişimleri ile insan sağlığını da

olumsuz etkilemekte, mutsuz bireyler

yaratmaktan öteye gidememektedir. Kent

yaşamı, insanın hayatına olumlu katkı yapacak dinamiklerle örülmüş gibi

görünse de aslında gerçek manada olumsuzlukların merkezi haline gelmiş,

kırsalın imkansızlıklarından yakınan kentli, kırsalı bir çözüm olarak görmeye

başlamıştır.

“köye gidip soğan yetiştirmek” gibi deyimlerle atıfta bulunulan aslında

kırsalın sadeliği, doğa ile iç içe oluşu, bireye verdiği dinginlik ve istatistiki

verirler ışığında, kırsaldaki bireyin daha sağlıklı bir yaşam sürmesidir.

Page 60: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

59 

Kentler mevcut yönetim anlayışı ile “somurtmakta”dır. Kentin barındırdığı bu

“kasvetli” hava bireyin sağlığına ciddi manada olumsuz etki yapmaktadır.

Kent yaşamının insanda oluşturduğu stres, başta birçok psikolojik rahatsızlık

olmak üzere hastalıklara neden olmaktadır.

Kentin somurtan ve hayatı zorlaştıran bu yönetim anlayışı Demokrat

Parti’nin kadroları ile nihayete erecektir. Sadece seyretmek için değil

yaşamak için yeşil alanların olduğu, beton yığınlarının değil yeşilin ve

çevrenin korunduğu, karmaşa ve keşmekeşten uzak bir hayatın yaşandığı

“gülümseyen” kentler Demokrat Parti ile ortaya konacaktır.

Özellikle kent yönetiminde, bir takım peyzaj çalışmaları ile süslemek yerine

gerçek manada yeşilin oluşturulduğu alanlar tesis etmek temel

hedeflerimizdendir.

Çevreye dair düzenleme ve uygulamalarla hava kirliliği ve çevre kirliliği

konusunda ciddi adımlar atılacak, kırsalın “doğal” yapısına duyulan özlem

bir nebze de olsun unutturulacaktır.

Kente yakın bölgelerde ve mümkün mertebe kent merkezinde, bireyin ve

özellikle genç nesilin toprak ile bağının devamını sağlayacak yaşam

alanlarının yanında, hobi bahçeleri ile de toprağa dokunan, koruyan bir

toplum meydana getirilecektir.

Kentin, nüfus yoğunluğunun yanına eklenen, taşıt ve konut yoğunluğu, yeni

bir planlama ve imar çalışması ile seyreltilecek çocuklarımıza oyun

Page 61: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

60 

oynayacak, gençlerimize zaman geçirecek ve kentler yaşlılarımıza geçmişi

anımsatacak bir silüete bürünecektir. Kent stresten uzaklaştığı vakit birey de

huzura kavuşacaktır.

Bireyin ve toplumun soluyabileceği nitelikte temiz hava ve içebileceği

nitelikte su ile yaşabileceği doğanın sunulması, korunması ve sürdürülmesi

birincil sorumluluğumuz olacaktır.

Gülümseyen kentlerin inşası gülümseyen bir nesilin şartıdır.

Page 62: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

61 

15- HER BİREY BİR KİTAP

Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri de okuma yazma ve düzenli kitap

okuma oranının çok düşük seviyelerde olmasıdır.

2011 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığınca hazırlanan "Türkiye Okuma

Kültürü Haritası"ndaki bilgilere göre, Türkiye'de nüfusun %30'u okuma

yazma bilmezken, düzenli kitap okuyanların oranı ise %0.01’de kalmıştır.

Gelişmiş ülkelerle aramızda oldukça önemli bir fark bulunduğu da bir

gerçektir. Örneğin İngiltere ve Fransa’da düzenli okuma alışkanlığı oranı

%21’ler civarındadır.

Okuma alışkanlığı, çocukların zihinsel, duygusal ve sosyal gelişiminde

önemli kadar, yetişkinlerde de toplumsal ilişkileri etkileyecek derecede

önemli olmaktadır.

Türkiye’nin tartıştığı birçok mesele okuma alışkanlığının olmaması ile de

bağlantılı olabilir. Zira toplumsal barışın ve işler bir demokrasinin sağlanması

için de okumak ve dolayısı ile anlamak/anlaşmak önemlidir.

Yerel yönetimler bu konuda da sorumluluk sahibidir. Ancak bir zihniyet

meselesi olarak, okuyan birey sorgulayacak ve dolayısıyla biat etmeyecektir.

Bu nedenle kimi zaman bilinçli olarak bu konu irdelenmemekte ve çözümü

için çaba sarf edilmemektedir.

Page 63: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

62 

Demokrat Parti olarak, asli amacı demokrasinin tesisi olan kadrolarımızla,

okuyan, sorgulayan ve dolayısıyla meselelere dahil olan bireyler ve nesiller

yetiştirmek, yetişmesine katkıda bulunmak temel gayelerimizdendir.

Yerel yönetimlerimizle, belirlediğimiz bu temel gaye için kent ve halk

kütüphanelerinin kurulmasını hedef haline getirmekteyiz. Yönetime katılan

bireylerimiz kütüphanelerimizin kurulmasında da katkıda bulunacak ve yerel

yönetimlerin liderliğinde “okunan” kütüphaneler kuracaklardır.

Kentlerimiz, kitapla ve yazarla sadece, fuarlar vasıtası ile tanışmayacak,

düzenli etkinliklerle okuma alışkanlığına kavuşacaktır.

Page 64: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

63 

16- ÇEVRE”BİZ”

Günümüzde doğa ile eş anlamlı kullanılan “çevre” kavramı oldukça geniş bir

yelpazede ele alınmalıdır. Çevre dendiğinde bahis konusu olan, doğaya dair

ve insan eli değmemiş değerlerdir.

Günümüz dünyasında, insanın “kıt kaynak” kaygısı/bahanesi ile elini

çekmediği “çevre” artık alarm verir bir hale gelmiştir. İnsanın bitmek

tükenmek bilmeyen arzu ve istekleri, dahası sadece rant ve sefa uğruna

taciz ettiği çevre, niteliğini, üretkenliğini yitirmiş ve can çekişmektedir.

Yerel Yönetimler çevre konusunda büyük sorululuklara sahiptir.

Bir yerleşim yerinde, çevre kirliliğine neden olan birçok durum yerel

yönetimlerin denetim yetkisi kapsamındadır. Fabrikaların ve sanayi

kuruluşlarının atıkları, bireyin atıkları, alt yapı eksiklikleri, ağaç ve yeşil

katliamları, hayvan istismarları vb birçok meselede yetkili olan belediyeler

çoğu zaman görevini yapmamakta ya da şahsi bir takım emeller nedeniyle

yapamamaktadır.

7 Bölgesinde 4 iklime aynı anda sahip olan Türkiye gibi ender ülkeler, çevre

konusunda ciddi mahiyette anayasal düzenlemeler yaparken Türkiye bu

konuda da geri kalmıştır.

Page 65: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

64 

Demokratik aksaklık neticesinde, hali hazırda insan hakları konusunda da

sınıfta kalan ülkemiz, hayvan hakları konusunda da olumlu bir gelişme

kaydedememiştir.

Bireylerin sorumsuzluğu ve pervasızlığının üzerine yerel yönetimlerin

“banane”ci anlayışları eklendiğinde, ortaya vahim bir manzara çıkmaktadır.

Sokak hayvanlarının maruz kaldığı şiddet, yaban hayata yönelik hunharca,

tutum bireysel olduğu kadar yönetimseldir de.

Belediyelerin rant kaygısı ile katlettikleri ormanların yanında bireyin olumsuz

katkısı, ormanların “çevre”de değil masallarda yer alan efsaneler haline

gelmesine neden olmuştur.

Ağaç, bir yaşamdır. Rant beklentisi için yok edilen yeşil alanın yerine

“yenisi”nin yapılacağı vaadi halkla ve doğa ile dalga geçmekten ibarettir.

Demokrat Parti, insanı önemsediği kadar çevreyi de önemsemektedir.

İnsanın çevreden ayrı anılamayacağının bilinci ile çevreye saygı duyan ve

koruyan nesillerin varlığını temin etmek sorumluluğu ile hareket edecektir.

Demokrat Parti “Çevreyi yaşat ki insan yaşasın” diyerek, çevrenin

iyileştirilmesi ve korunması için çalışacak kadrolarla geleceğe

hazırlanmaktadır.

Kent yaşamı içinde, çevre ile bağı kopan bireyin ,çevreye duyarlı hale

gelmesini sağlayacak bir eğitim sistemini ve düzenlemeyi elzem

Page 66: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

65 

görmektedir. Bunun için, kuruluş ve faaliyet gayesi, çevre olan Sivil Toplum

Kuruluşları, üniversiteler ve uzman kişilerle “Çevre Komisyonları” kurulacak,

çevrenin korunması için alınması gereken önlemler, yapılması gerekenler bu

komisyonla beraber karara bağlanacaktır.

Merkezi yönetimin yetkisi dahilinde olan ancak yerel yönetim sınırlarında

yaşayan paydaşları etkileyen çevresel konularda, merkezi yönetime gerekli

bilginin verilmesi ve uyarıların yapılması için de çalışacak bu komisyonlar,

bireylerin çevreye duyarlı olması için de düzenli olarak halkın

bilinçlendirilmesine yönelik toplantılar düzenleyeceklerdir.

Page 67: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

66 

17- “EĞLENCE TERAPİSİ” ALANLARI

Rekreasyon ana hatlarıyla bireyin, bedensel ve ruhsal gelişimine katkı

sağlayan, kendi isteği ve iradesi ile katıldığı, bireysel olarak veya grup içinde

yaptığı, pasif veya aktif olarak iştirak ettiği ve etkinlik sonunda da mutlu

olduğu serbest zaman etkinlikleridir.

Terapatik Rekreasyon; bakım evleri, çocuk esirgeme kurumları, hastaneler,

cezaevleri, rehabilitasyon merkezleri ve özel eğitim kurslarında yapılan

bedensel ve ruhsal gelişim amaçlı etkinliklerdir.

Terapatik rekreasyon, Tedavi Dinlenme olarak ya da “Eğlence Terapisi”

olarak adlandırılmaktadır. Dinlenme ve eğlence hizmetleri ile, akıl hastalığı

olan insanlar da dahil olmak üzere bir çok hastalık ve engelli gurubunun

tedavisinde uygulanan yöntemlerdir.

Dünya genelinde Tedavi amaçlı rekreasyon konusunda birden çok tanım

yapılmıştır

Yapılan araştırmalar bir çok hastalık ve engel gurubunda terapatik

rekreasyon yönteminin başarısını ispatlamıştır. Kanser gibi çare

bulunulamamış hastalıklar üzerinde bu teknik ve yöntemlerle, hastalık

gidişatı yavaşlatılmış ve hatta hasta bireylerinin önemli bir bölümünde

iyileşme gerçekleşmiştir. Terapatik rekreasyon teknikleri hastalık yada engel

sahibi bireylerde iyileşme yönünde belirtiler gösterirken hastalık yada engel

potansiyeline sahip bireylerde önleyici terapi olarak kullanılabilmektedir. Batı

toplumlarında terapatik rekreasyon hizmetleri tedavi edici niteliğinin yanında

Page 68: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

67 

önemli bir biçimde önleyici mekanizma olarak boy göstermektedir. Bu

ülkelerde faaliyet gösteren kurum, enstitü ve merkezler suç işleme

potansiyeline sahip bireyler de dahil olmak üzere önleyici hizmete önem

vermektedirler.

Terapatik rekreasyon hizmetleri günümüz dünyasında öneminin anlaşılması

gereken bir alternatif tıp bilimi sayılabilir. Kullandığı tekniklerin başarısı göz

önünde bulundurulduğunda tıbbi bakımın hastalıklarda tek başına yeterli

olmayacağı anlaşılacaktır.

Mevcut yerel yönetimlerin “rekreasyon alanı” olarak belirttiği yerler, peyzaj

çalışması yapılmış park ve bahçelerden ibarettir.

Eğlenerek Yaşayacak, Sağlıcakla kalınacak…

“Yeniden oluşturma” şeklinde Türkçe’ye çevirebileceğimiz rekreasyon

tanımı, henüz Tıp alanında da ülkemizde karşılık bulmamaktadır. Spor bilimi

içinde ayrı bir dal olarak ortaya çıkan rekreasyon, Batılı yönetimlerde

“tedavi” niteliği ile öne çıkarken, ülkemizde “estetik” kaygılarla yer

almaktadır.

Yerel yönetimlerin, birkaç ağaç ile düzenlediği her alanı rekreasyon alanı

olarak nitelendirmesi, bu dalın ruhuna aykırıdır.

Gelişmiş ülkelerdeki yerel yönetimler anlayışında halka yönelik spor

rekreasyon kavramı içinde yer alır. Rekreasyon, bireyin, mesleki, ailevi

toplumsal görevlerini ifa ettikten sonra, hür iradesi ile seçebileceği bir

Page 69: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

68 

dinlenme ve eğlence ve birikimlerini arttırma faaliyetlerinde bulunması,

kendini “yeniden oluşturma” etkinliklerine katılmasıdır.

Gelişmiş Batılı demokrasi ve yönetimlerde belediyeler park ve rekreasyon

birimi ile spora hizmet eder. Bu birimler, bireye bütün etkinlikleri tek elden

etkili ve verimli olarak sunmak imkanına sahiptir. Gelişmiş ülkelerde bu

hizmetlerin yerel yönetimlerce yapılması ve düzenlenmesi gerektiği kabul

edilmiştir.

Demokrat Parti olarak, insan sağlığını önceleyen bir anlayışla, var edilecek

rekreasyon alanlarının, rekreasyonun ruhuna uygun olması hedefi ile

hareket edeceğiz.

Yalnız peyzaj mimarlarının değil, spor adamlarının, tıp doktorlarının ve

konusunda uzman kişilerin “danışman”lığı ile bu alanların oluşturulması ve

amacına uygun kullanılmasını sağlayacağız.

Page 70: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

69 

18- SPORTMEN YÖNETİM

Yürürlükte olan 1982 Anayasası’nın “Gençliğin Korunması” başlıklı 58’inci

maddesinin ikinci fıkrasında, “Devlet’in, gençleri alkol düşkünlüğünden,

uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan

ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alacağı” düzenlenmiştir. Bunun

yanında 59. Madde ile Devlet’in, her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve

ruh sağlığını geliştirecek tedbirleri alacağı, sporun kitlelere yayılmasını

teşvik edeceği ve başarılı sporcuyu koruyacağı belirtilmiştir.

Spor, bireylerin ruhsal, bedensel ve zihinsel olarak gelişimlerine yarar

sağladığı gibi sağlıklı olabilmenin de temel şartlarındandır. İnsana dair

farklılıklardan ayrı olarak tüm farklılıkların, bir yerde, eşit şekillerde bir araya

gelmesine olanak sağlayan yapısı ile spor toplumsal ve küresel barışa da

katkı sunmaktadır. En güzel tanımı ile spor Dünya’nın “ortak dil”i haline

gelmiştir.

Türkiye’de diğer birçok alanda olduğu gibi spora dayalı meselelerde

merkeziyetçi bir anlayış ile faaliyet göstermektedir. Bu, sporun gelişmesine

olumsuz etki yaparken, sporun tanımı içinde yer alan olumlu tarafının geniş

kitlelere ulaşmasına da engel olmaktadır.

Yerel yönetimler gelişmiş ülkelerde, alt ve üst yapı ile alakalı meselelerini

halletmiş ve katılanlarına belirli ölçütlerde hayat şartları sunmuş, demokratik

hayat düzenine sahip yapılardır.

Page 71: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

70 

Bir çağdaşlık ve gelişmişlik verisi olarak spora, batılı ülkelerde gereken

önem verilmiştir. Bu ülkelerdeki yerel yönetimler, yetkileri ve imkanları ile

paydaşlarına verecekleri spor hizmetini uzun zaman önce planlamış ve

uzmanların katılımı ile uygulamaya koymuşlardır.

Türkiye’de spora dair en önemli sorunlardan biri de yerel yönetimden

merkezi yönetime aktarılan yanlış yönlü kaynak aktarımıdır. Demokrat Parti,

bu yanlışlığın sporun gelişmesi ve özendirilmesi önündeki en önemli

engellerden olduğu bilinci ile sporu ele almaktadır.

Halkın, diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi azami şekilde spor

faaliyetlerinden yararlanması en temel haklardandır.

Demokrat Partili Yerel yönetimler, yönetimlerin sorumluluk sahası içinde

faaliyet gösteren amatör ve/veya profesyonel spor kulüpleri ile bağların

kuvvetlenmesini amaçlamaktadır. Kadrolarımız, bu kulüplerle

koordinasyonlu bir şekilde hareket ederek bu kulüplerin kendi kaynaklarını

oluşturmasını sağlayacaktır.

Yerel Yönetimlerin spora yönelik faaliyetlerinde Demokrat Partili

kadrolarımıza, kurmayı planladığımız ve uzmanlardan oluşan “Spor

Koordinasyon Kurulları” yardımcı ve yön gösterici olacaklardır.

Page 72: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

71 

Yerel Yönetimlerimizde, yerel spor kulübü üyesi bireylerin, ulaşım gibi

hizmetlerden indirimli yararlanması sağlanacak ve sporun özendirilmesi

amacı ile özel sektörle de birlikte çalışılacaktır.

Park ve bahçelere düzensizce yerleştirilen ve bireylerin bilinçsizce

kullanması neticesinde kalıcı sakatlanmalara neden olan/olabilecek spor

aletleri ile alakalı her mahallede halk, düzenli olarak uzmanlar tarafından

eğitilecek ve bilinçli olarak spor yapmaları sağlanacaktır.

Yöresel özellik taşıyan spor dalları ve bu dallara bağlı faaliyet gösteren

kulüpler desteklenecek, geçmişten günümüze “tarihi” nitelik taşıyan spor

dallarının yaşatılması sağlanacaktır.

Page 73: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

72 

19- KADIN ELİ DEĞMELİ

Mevcut siyasi ve idari sistem eşitsizlikler üzerine kurulmuştur.

Özellikle de siyasi hayatta temsil olgusu gündeme geldiğinde, bu eşitsizlikler

daha belirgin şekilde ortaya çıkmaktadır.

Bu eşitsizlikler çeşitlilik göstermektedir. Ancak Türk toplumu gibi toplumlarda

siyasi alanda en temel eşitsizlik, cinsiyet ve yaşa dayalı olarak ortaya

çıkmaktadır. Batılı ve demokrasinin beşiği kabul edilen birçok ülkeden önce

Kadın’a seçme ve seçilme hakkını teslim etmiş bir ülke olarak Türkiye,

Kadın Erkek eşitliği konusunda maalesef bu ülkelerden geri kalmıştır. Çok

partili dönemden bu yana Türk Kadını siyasette, ortalama olarak %1.3

oranında temsil edilmiş, buna karşın Erkek %98.7’lik oranla “söz” söyleme

hakkına erişmiştir. Demografik olarak birbirine yakın olan kadın ve erkek

nüfusu dikkate alındığında durumun vahameti daha net bir biçimde ortaya

çıkmaktadır.

Yerel yönetimlerin sorumluluğundaki ve yetkili oldukları birçok hizmetin

odağı kadınlardır. Dolayısıyla, kadınların yerel yönetimlerin karar

organlarında temsil edilmesi ve katılımcılığı son derece önemlidir.

Ülkemizde, yerel yönetimlerin karar organlarında kadınların temsil oranı çok

düşük seviyelerde ve hatta parlamenter kadın oranından da düşük

kalmaktadır.

Oysa yerel yönetimler, halka merkezi yönetimlerden daha yakın kurumlar

olması dolayısıyla aslen daha eşitlikçi bir yapıda olmalıdır.

Page 74: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

73 

Yer

el Y

önet

imle

rde

oluş

turu

laca

k

“K

adın

Eli

” bi

rim

leri

ile

yön

etim

in z

eraf

ete

kavuşm

ası

sağl

anac

aktı

r.

Kadının siyasette yer almasına engel teşkil eden

görüşün başında, siyaseti bir erkek kurumu görmek

yanlışı yatmaktadır.

2009 yerel seçim sonuçları incelendiğinde, belediye

başkanlarının %0,88’inin, belediye meclis üyelerinin

%4,2’sinin, il genel meclisi üyelerinin %3,25’inin

kadınlardan oluştuğu görülmektedir. Yıllara göre temsil

oranları incelendiğinde, yukarı yönlü bir hareket

gözlense de, kadınların yerel düzeyde temsilinin hala

çok düşük oranda olduğunu bilinmektedir.

Türkiye’deki durum, Dünya'daki diğer ülkelerin yerel

yönetimleri ile kıyaslandığında, kadın temsili oranları

konusunda daha da vahim bir tablo ortaya çıkmaktadır.

Birleşmiş Milletler’in verilerine göre, kadınların yerel

düzeyde temsili açısından Türkiye’nin 33 ülke arasında

32. sırada yer aldığı görülmektedir. Gelişmiş ülkelerde

merkezi yönetimin paydaşı olan, kadın oranı ile yerel

yönetimde temsil edilen kadın oranı paralellik

gösterirken, Türkiye’de bu iki oran arasında ciddi bir fark

bulunmaktadır.

Kadınların temsil adaletsizliğinin öznesi olmasına yol

açan temel etken ataerkil kültür yapısıdır. Bunun

Page 75: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

74 

yanında, kadının siyasette yaşadığı katılım ve temsil sorununun bir diğer

nedeni de genel anlamda cinsiyet eşitsizliği ile alakalıdır. Cinsiyet

eşitsizliğinin çok derin şekilde ortaya çıktığı eğitim alanı, eksik temsilin

nedenleri arasında sayılabilir. Ayrıca, kadınlara, toplum tarafından atfedilen

aile içi “rol” kadının, siyasetin gereği olan uzun mesaiye karşılık

verememesine ve dolayısıyla çok zaman, siyaset dışı kalmasına neden

olmaktadır. Bir önemli konu da siyaset kurumunun sınırlarının erkekler

tarafından şekillendirilmiş ve geliştirilmiş olmasıdır.

Türkiye’nin cinsiyet eşitsizliği ile anılan mevcut durumu, yerel yönetim

anlayışının değişmesi ile farklılaşacak ve olumlu bir hal alacaktır. Kadının,

siyasette var olmasına, yerel yönetimde katılan olmasına engel olan ve

yalnız cinsiyete bağlı olarak açıklanan nedenlerin ortadan kalkması için

kadrolarımızın çalışması sağlanacaktır.

Yerel Yönetimlerde yer alacak Demokrat Partili idarecilerimiz “Kadın Eli”nin

sihrini hesaba katarak, kentin ve/veya bahis olunan yerel yönetimin

şekillenmesinde Kadınların karar verici olmasına özen göstereceklerdir.

Yerel Yönetimlerin karşılaştığı birçok sorun “Kadın Eli” ile çözüme

erişebilecektir. Bu bakımdan, kadının karar ve icra görevlerini yerine

getirebilecek şekilde yönetimde söz sahibi olmasına gayret edilecektir.

Yerel Yönetimlerde oluşturulacak “Kadın Eli” birimleri ile yönetimin zerafete

kavuşması sağlanacaktır.

Page 76: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

75 

Kadının, mesai imkanları düşünülerek çalışacak birimlerle, kadının, yerel

yönetime katılımı kolaylaştırılacaktır.

Cinsiyete dayalı eşitsizlikler sebebi ile ortaya çıkan eğitim eşitsizliklerinin

önüne geçmek için, kadınlarımızın kişisel eğitimlerine, gelir adaletsizliğinin

önüne geçmek için ise mesleki eğitimlerine yönelik kurs ve okullar

açılacaktır.

Kadına yönelik şiddetin engellenmesi konusunda yerel yönetimlere de

sorumluluk yüklenmiştir. Kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılmasına

ilişkin olarak yerel yönetimler Sivil toplum kuruluşları ile koordineli

çalışacaktır. Kadın sığınma evleri konusunda merkezi yönetim, nüfusu

50.000’den fazla olan yerel yönetimlere yetki vermiştir. Dolayısıyla her yerel

yönetimin kadın sığınma evi açma yetkisi bulunmamaktadır.

Kadın sığınma evi açma yetkisine sahip yerel yönetimlerde, bu birimlerin

ihtiyaçları ve taşıması gereken şartlar, mevzuatın emrettiği ölçütten ziyade,

bölgesel ve kültürel anlamda kadının ihtiyacına cevap verecek nitelikte

olacaktır.

Kadın sığınma evlerinin temininde temel amaç olan barınma ve korunma

sağlamanın yanında, kadının gelişimine yönelik aktivitelerin yer alacağı

tesisler oluşturulacaktır.

Bu sığınma evlerinin yanında daha kapsamlı hizmet vermek üzere, fiziksel,

duygusal, cinsel ve ekonomik istismara uğrayan kadınların psiko-sosyal ve

ekonomik sorunlarını çözecek, varsa çocukları ile birlikte ihtiyaçlarını

karşılayacak, geçici bir süre kalabilecekleri yatılı tesisler oluşturulacaktır.

Page 77: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

76 

Kadınların kalkınma fırsat ve olanaklarından eşit biçimde yararlanmaları

sağlanacaktır. Özellikle çalışan kadınlara hizmet verecek kreş ve anaokulu

gibi tesisler kurulacaktır.

Kadınlara, doğum öncesi ve doğum sonrası “Süt Yardımı” adı ile, gelişimleri

için elzem olan anne sütünü uygun zaman ve imkanlarla çocukların almasını

sağlayacak mesai düzenlemeleri ve yardımlar yapılacaktır.

Kadınların sokakta maruz kaldıkları şiddete engel olmak kaydıyla, güvenlik

ve ulaşım imkanları yeniden düzenlenecek, özellikle gece, karanlıktan

faydalanılarak artan saldırılara engel olmak için sokak ve cadde

aydınlatmalarının düzenli kontrolü ve güçlendirilmesi sağlanacak,

kameralarla 24 saat izlenen bir sistem tesis edilecektir.

“Acil şiddet hattı” ve Danışma merkezleri ile Kadına yönelik şiddete karşı

birimler oluşturulurken, belediye bünyesinde faaliyet gösterecek “Pembe

Masa”larla şiddet gören kadınlara psikolojik destek verilecek ve yetkili

birimlerin koordinasyonu sağlanacaktır.

Kadınlara, sahip oldukları becerileri gelire çevirebilecekleri fırsat ve gelir

adaletsizliğine engel olacak, üretim ve satış imkanları yaratılacaktır.

Belediyeler bünyesinde faaliyet gösterecek “Kadın Yaşam Merkezleri” ile

kadınların spor yapmaları özendirilecek, “hobi kursları” ile kişisel

gelişimlerine katkıda bulunulacaktır.

Page 78: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

77 

20-GELECEĞE YATIRIM

Şüphesiz ki çocuklarımız hayattaki en değerli varlıklarımızdır. Geleceğin

onlarla şekilleneceği bilinci ile yerel yönetimlerin sorumlulukları daha da

büyük olmaktadır.

Türkiye’nin sosyal sorunlarının içerisinde en önemli yeri muhakkak ki “sokak

çocukları” ve “çocuk işçiler” almaktadır.

Yapılan araştırmalara göre, ülkemizde 0-6 yaş arası 300’e yakın

çocuk anneleriyle birlikte cezaevinde kalmaktadır, yaş ortalaması

ağırlıklı olarak 14-18 yaş olan 2 bin 300 çocuk ise çeşitli suçlardan

cezaevinde bulunmaktadır. 15 yaşından küçük 4.9 milyon çocuk,

ulusal yoksulluk sınırının altında yaşarken, canlı doğan her bin

bebekten 39’u bir yaşını doldurmadan hayatını kaybetmekte,

çocukların yüzde 17’si ise temiz içme suyuna erişememektedir.

Araştırmalar, sokakta çalışma yaşının 7 ile 11 arasında olduğunu,

sokakta çalışan ya da yaşayan çocukların yüzde 95’inin ise erkek

olduğunu göstermektedir. TBMM’de kurulan “kayıp ve mağdur

çocuklar”la ilgili araştırma komisyonunun geçen yılki raporuna göre

ise ülkemizde haber alınamayan çocuk sayısı 2 binleri geçmiş

durumdadır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre,

yaklaşık 17 milyon çocuğun 1 milyonu çalışmaktadır.

Page 79: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

78 

Türkiye’de çalışan çocuk sayısı, 6-14 yaş grubunda 292 bin civarında iken,

bu sayı 15-17 yaş grubunda 601 bin kişi civarındadır. 6-17 yaş grubunda

“çalıştırılan” çocukların yüzde 44,8’i kentlerde, yüzde 55,2’si kırsalda

yaşamaktadır. Yaş grupları itibarıyla 6-14 yaş grubundaki çocukların yüzde

97,2’si, 15-17 yaş grubundakilerin ise yüzde 74,7’si okula devam etmektedir.

Ülkemizde 42 bin çocuğun sokakta yaşadığı ancak gayri resmi rakamlarla

200 bine yakın çocuğun sokakta yaşamını sürdürmeye çalıştığı

belirtilmektedir.

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’ndan edinilen verilere göre;

Türkiye’deki sokak çocuklarının tam sayısı hakkında net bir bilgi yoktur

ancak gecekondu yaşamının çocuğun sokağa inmesiyle doğru orantılı bir

etken olduğu, yalnızca İstanbul’da 625 bin çocuğun sokak çocuğu olma

riskiyle karşı karşıya olduğu belirtilmektedir.

Çocuklar kadar MASUM YÖNETİMLER

Demokrat Partili yönetimler, hangi şekilde olursa olsun, istismara ya da

ihmale uğramış çocukların rehabilitasyonu ve tedavileri için, özel olarak bu

konuda faaliyet gösterecek, konunun uzmanları ile birlikte oluşturulmuş

merkezler meydana getirecektir. Başka yönetim anlayışlarındaki

muadillerine nazaran, bahse konu olan çocukların yalnız barınmalarını

sağlayan değil topluma kazandırılmalarını amaçlayan merkezler olacaktır.

Page 80: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

79 

Bu merkezler ile çocuk istismarı ve ihmalinin önlenmesine ilişkin programlar

geliştirilecek, konu ile ilgili, halkta bilinç oluşmasını sağlayacaklardır.

Çocuk işçilere yönelik olarak, yerel yönetimlerimiz, öncelikle çocukların

çalışmasına neden olan şartların tespitini sağlayacak, ilgili şartlar ortadan

kaldırılacak ve çocuk işçiliğine son verilecektir.

Çocuk işçiliğinin en önemli nedeni yoksulluk olarak tespit edilmiştir. Bu

bakımdan “çocuk işçi” sorununa engel olmak için yardıma muhtaç ailelere

destek birimleri kurulacak, aile fertlerinden işsiz yetişkinlerin istihdam

edilmesine, bakıma muhtaç olanların bakımının sağlanmasına ve hasta

olanların tedavilerine yönelik geniş kapsamlı çalışma yapılacaktır. Bu

çocukların çalışma hayatından alınarak eğitime yönlendirilmesi

sağlanacaktır.

Sokakta çalışan çocuklarla ilgili olarak öncelikle ailelerle temas kurulacak,

aile odaklı sorunların ortadan kaldırılması amaçlanacaktır. Bu çocukların

içinde eğitim ve öğretim hayatından geri kalmış olanlar mümkünse okullara

yönlendirilecek değilse okuma yazma bilmeyenler için kurslar temin

edilecektir. Tüm çalışmalara rağmen sokakta çalışmaya devam eden

çocuklar için, sağlıklı beslenebilecekleri, sağlık kontrollerinin yapılacağı, spor

ve animasyon faaliyetlerinde bulunabilecekleri, meslek edindirme kursları ile

kalıcı mesleklere sahip olabilecekleri merkezler de tesis edilecektir. Bu

tesislerde ailelere yönelik psikolojik danışma, tedavi ve yönlendirme

hizmetleri de verilecektir.

Page 81: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

80 

21- GEÇMİŞİNE SAHİP ÇIKAN YÖNETİMLER

2012 yılında 65 ve daha yukarı yaştaki nüfus oranı %7,5’tir. Nüfus

projeksiyonlarına göre bu oranın 2023 yılında %10,2, 2050 yılında %20,8,

2075 yılında ise %27,7’ye yükseleceği tahmin edilmektedir.

2012 yılında 65 ve daha yukarı yaştaki nüfus oranının en yüksek olduğu

bölge Ege Bölgesidir (%16,5). Yaşlı nüfusun daha yoğun olarak yaşadığı

diğer bölgeler, sırasıyla İstanbul (%14), Akdeniz (%11,7) ve Doğu Marmara

(%9,9) bölgeleridir. Yaşlı nüfus oranı en düşük olan bölge, Kuzeydoğu

Anadolu Bölgesi’dir (%2,6).

2012 yılında 65 ve daha yukarı yaştaki kadın nüfusun %52,4’ünün eşi ölmüş

iken erkek nüfusun %13,7’sinin eşi ölmüştür. Yaşlı kadın nüfusun %42,2’si

evli iken erkeklerin ise %82,7’si evlidir.

2011 yılında emekli ve dul-yetim aylıklarından yararlanan erkeklerin oranı

%67,4, kadınların oranı ise %28,5’tir. Diğer sosyal transferlerden yararlanan

yaşlı kadınların oranı %58,6 iken erkeklerin oranı %1,7’dir.

Türkiye, sahip olduğu kültürel miras dolayısıyla yaşlısına daha çok değer

vermektedir. Batılı yönetimlerde bireyin sorumlulukları yönetimlerce

devralınmışken ülkemizde yaşlısı ile ilgilenmek bir etik kural niteliğindedir.

Dolayısıyla, başka ülke devletlerinde mevcut, yaşlılara dair sorunlarla

ülkemizdeki sorunlar değişiklik arz etmektedir. Ülkemizin sahip olduğu

Page 82: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

81 

muhafazakar kimlik neticesinde yaşlısı ile kuvvetli bağa sahip bireyler

yetişmekte, diğer ülke devletlerinde “bakım” konusunda yapılan

düzenlemeler ülkemizde farklı şekilde cereyan etmektedir.

Yaşlılarımız ile alakalı temel mesele imkansızlıklar nedeni ile toplumdan

soyutlanmalarıdır. Yaşlılara hizmet verecek tesis ve merkezlerin eksikliği

yerel yönetimlerin bu konudaki sorumluluklarını yerine getirmediğinin

kanıtıdır.

Demokrat Parti olarak kadrolarımızla, her insanın bir gün yaşlanacağından

hareketle yaşlılarımıza sahip çıkacağız. Yaşlılarımızın, gündelik yaşamdan

kopmadan yaşayabilmesi için yaşlılarımızın ulaşım imkanlarının

iyileştirilmesi sağlanacak, yalnız ücretsiz ulaşım imkanı ile değil, kendileri

için tasarlanmış taşıtlarla seyahat etmelerine imkan sağlayacak alt yapılar

temin edilecektir. Barınma ihtiyacı olan yaşlılarımız tespit edilecek kendileri

için en uygun barınma koşullarına kavuşturulacaklardır. Barınma imkanı

bulan ancak bakıma ihtiyaç duyan yaşlılarımıza, uzman sağlık ve bakım

ekipleri ile düzenli olarak ulaşılacak ihtiyaçları karşılanacaktır. Toplumla iç

içe yaşamalarına olanak sağlayacak organizasyonlar, yerleşim ve gezi

alanları, serbest zaman alanları tesis edilecek, yaşlılarımızın bu alanlara

fiziki erişimleri gerçekleştirilecektir. İhtiyaca cevap verecek ölçüde

Huzurevleri açılacak ve huzurevleri ile alakalı denetim mekanizmaları

işletilecektir.

Page 83: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

82 

Yaşlıları, yönetime dahil edecek, bu sayede hem tecrübelerinden istifade

edip hem de onların sosyal hayattan kopmasını önleyecek “İhtiyar Meclisi”

organize edilecek, bu meclislerin tavsiye kararı vermeleri sağlanacaktır.

Page 84: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

83 

22- YOKSULDAN YOKSUN YÖNETİM

Türkiye, sahip olduğu dini, kültürel ve ahlaki değerler itibariyle yoksulun ve

yoksunun yanında yer alan insanları ile anlam bulmaktadır. Yardımlaşmayı

toplumsallığın ilk şartı görerek hareket etmiş insanları ile Türkiye, yardıma

muhtaç olanın ve mazlumun yanında olmayı kendine adeta bir görev

bilmiştir.

Türkiye’de TÜİK’in yayınladığı ve 2012 yılına ait olan verilere göre, 2011’de

her 1000 kişiden 14’ünün günlük harcaması

2,15 doların altında iken, bu sayı 2012’de 6 kişiye gerilemiştir.

Yapılan başka bir araştırmaya göre, mevcut şartlarda ülkemizde dört kişilik

bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken

gıda harcaması tutarı

(açlık sınırı) 1.100 lira olarak belirlenmişken, gıda harcaması

ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve

benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarı

(yoksulluk sınırı) ise 3.500 lira olarak saptanmıştır.

Sorun YOKSULU YÖNETİMLER

Demokrat Parti olarak yerel yönetimlerde, yoksulluğun önlenmesine yönelik

ilk adımımız, işsizliğin engellenmesi, gelir dağılımındaki adaletsizliğinin

önüne geçecek tedbirlerin alınması ve yeni iş sahaları açmak olacaktır.

Page 85: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

84 

Artan gıda fiyatları ve gıda israfları, yoksulluğu tetiklemektedir. Dolayısıyla

gıdada keyfi fiyat artışlarının önüne geçilecek israfın önlenmesi için halkın

bilinçlenmesi sağlanacaktır. Yerel Yönetimlerimiz, geri dönüşümü mümkün

atıklar için geri dönüşüm tesisleri kuracak ya da özel sektörü teşvik ederek

kaynakların daha akıllıca kullanılmasını sağlayacaktır.

Yoksulluğa negatif etki yapan politikalardan vazgeçilecektir. Yanlış

politikalarla tarıma yapılan düşük destek yükseltilecek, sanayileşmedeki

aksaklıklar giderilecek ve bölgelerin sahip olduğu istihdam potansiyelleri

ortaya çıkarılacaktır.

Yolsuzluklar, yoksulluğun temel nedenlerinden biridir. Yoksullukla

mücadelede ilk hedef yolsuzluğun ortadan kaldırılması ve emeğin gerçek

karşılığını bulması olacaktır.

Yoksulluğun bir diğer nedeni de planlanamayan ve öngörülemeyen nüfus

artışı ile istihdam artışının dengesizliğinden kaynaklanmaktadır. Aşırı nüfus

artışı yaşanan ülkelerde yoksulluğun önemli bir sorun olduğu bilinmektedir.

Doğum kontrolü ve aile planlamasından yoksun ülkelerde yoksulluk

kaçınılmaz bir gerçektir. Bu bakımdan aile planlaması konusunda bireye

eğitim verilmesi sağlanacak, kontrolsüz nüfus artışının önüne geçilmeye

çalışılacaktır.

Page 86: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

85 

Yoksul kesime ve dar gelirlilere yönelik gıda, yakacak, barınak, giyim, sağlık

yardımları yapılırken yoksul ailelere mensup öğrencilere eğitim yardımında

bulunulacaktır.

Yoksulluğu engellemek için yardımların yanında dar gelirlilere iş imkânı,

meslek edindirme kursları gibi alanlarda da destek hizmetleri sunulacaktır.

Yoksullukla mücadele amacıyla projeler gerçekleştirilecek ve yoksulların

topluma uyumları için sosyal ve ekonomik yardım programları

uygulanacaktır.

Yoksullukla mücadele için uygulamaya konulan eylem planlarında

sürdürülebilirlik ilkesi asli şart olacak ve yoksulluğun kökten yok edilmesi için

çalışılacaktır.

Page 87: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

86 

TUTUN ELİMİZİ

Demokrat Parti, halka hizmeti Hakk’a hizmet olarak bilenlerin partisidir.

Demokrat Parti siyasette merkezi ve sağduyuyu temsil eder...

Türkiye Cumhuriyetinin üniter yapısını ve rejimin temel niteliklerini

koruyarak, insanımızın hak ve özgürlüklerini genişletmek ve demokrasimizi

olgunlaştırmak temel gayemizdir.

Demokrat Parti, milliyetçi, muhafazakar, sosyal adaletçi ve serbest piyasa

ekonomisini savunan felsefe üzerine kurulmuştur.

Fikir ve ifade, din ve vicdan ile teşebbüs hürriyetlerinin en geniş manada

tesisine dayanan, özgürlükçü yaklaşıma sahip tek partidir.

Demokrat Parti modernlikle muhafazakarlığın, milliyetçilikle evreselliğin,

ekonomik liberalizmle sosyal adaletçiliğin, devletin temel nitelikleri ile milletin

vazgeçilmez değerlerinin, bireyin özgürlük alanı ile kamusal çıkarların,

özlemler ve beklentilerle imkanların, en ideal şekilde buluştuğu bir Türkiye’yi

hedeflemektedir.

Geçmişte değiştirdiği Türkiye’yi gelecekte de değiştirmeye, insanı merkeze

alıp geliştirmeye ve Yeniden Büyük Türkiye’ye ulaşmaya yeminlidir.

İşte bu nedenle, uzattığımız eli, bu Memleketin toprağı kadar temiz, “Millet”e

hasret duyan bu eli tutun…

Page 88: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014

  

87 

Page 89: Demokrat Parti Yerel Seçim Beyannamesi 30 Mart 2014