cd-ekİtap-noetİk akil (14)-mustafa karnas...cd-ekİtap-noetİk akil (14)-mustafa karnas 4...

177
CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 1

Upload: others

Post on 05-Jan-2020

35 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

1

Page 2: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

2

Ezoterik Kainat

Mustafa KARNAS

Page 3: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

3

Ezoterik Kainat

Mustafa KARNAS

Yayına Hazırlayan/Kapak tasarım

NOETİKART

Baskı:

1.Baskı MART 2019

Yayıncı Sertifika no:

32792

CD-EKİTAP ISBN

978-605-7617-66-8

Basıldığı Yer:/Yayıncı:

Noetika Medya Yayıncılık Danışmanlık Bilişim

Turizm Sanayi ve Tic a.ş

akıltaşı kitapları/akıltaşı yayınları

Kamara Ofisleri-İstasyon Yolu Sok. No: 3

Altıntepe-Maltepe-İstanbul

Telefon: (0553) 764 82 55

mail: [email protected]

(Tüm Hakları Noetika A.Ş/Akıltaşı Kitapları’na

aittir. İzinsiz Yayınlanamaz)

Page 4: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

4

EZOTERİK KAİNAT GİRİŞ…

EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN

METAFİZİK OLMAK….. Metafizik bir insan nasıl olunur? Metafizik olmak. Bütüncül düşünmek ile başlar. Oysa

insan zihni fraktal(parçalı) olarak düşünmeye alışmıştır. Hayatı fraktal olarak algılamak, GİRİŞİMLERİ anlık olarak belli sebep-sonuç

ilişkilerine bağlamak ile olur. Çünkü zihin ancak SÜREÇLERİ parçaladığı zaman algısal

hale gelebilmektedir. Oysa GERÇEKLEŞEN her ne olursa olsun, bütüncül bir sürecin uzantısı olarak

gerçekleşmiştir. Başımıza gelen her neyse, o anda o konuyla muhatap şeyle bağını kurarız,

oysa metafizik akıl öyle düşünmez, gerçekleşenin bir döngünün süreçleri olduğunu bilir.

Bu durumu daha iyi anlatabilmek için şu süreçlere bir göz atalım. Her şeyin başlangıçta bir nokta halinde

başladığını bilelim. Geri kalan her şey bu noktanın kendini AYNEN kopyalaması ve

kopyaları ile sürekli GİRİŞİM içinde olması ile gerçekleştiğini bilelim. İşte bu bakış açısı BÜTÜNCÜL yani

METAFİZİK bakış açısıdır. O andan itibaren ise spiral-küresel bir şekilde

çoğalmakta olan BİLGİ ÖRÜNTÜSÜ noktalar kendi içlerinde sürekli etkileşim halinde

Page 5: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

5

oldukları için birbirilerini sürekli

dönüştürmektedir. Birden fazla YÖRÜNGSEL hareketin çok

merkezlilik içinde hareketleri söz konusudur. Spiral hareketin nedeni akışın SPİN atmasından kaynaklanmasıdır. Akışın spin

atmasına neden olan ise YÖRÜNGELERİN sürekli birbirleri ile KATIŞIM halinde olmasından kaynaklanır. Bir çeşit…radyo

istasyonu dalgasına benzer durum. Bu hareket her yöne doğru olduğu için de

küreseldir. Hem spiral hem de küresel hareket ileri doğru hareket ettiği için, her yöne spin atarak büyümekte, genişlemekte olan

sistemler aynı zamanda bir yönde ilerlemektedir.

Bu KAİNAT döngüsünün aynısı İNSAN ALGISINDA da gerçekleşir. Tersine sistem ile düşünmeye başlarsak,

meseleyi daha kolay anlamış oluruz. DİYELİM Kİ….karşı cinsten birine AŞIK oldunuz…..Bu durumun açıklamasını değişik şekillerde

yapar ZİHİN… hatta RUHEŞİMİ buldum noktasından……Materyal bakış açısına kadar

geniş bir yelpazede ZİHİN kendini konumladırır. METAFİZİK AKIL ise bu durumu şöyle

yorumlar. Bu olayın tohumları çok zaman önce bir şekilde atılmıştır ve olay gerçekleşir.

Şu tohum atma meselesine bir bakalım; Bir kişinin diğerine aşık olması, bir başkasından nefret etmesi, bir iklimden hoşlanması,

Page 6: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

6

diğerinden hoşlanmaması, atak, girişken

insan olması, tembel, yavaş insan olması…..vesair….bütün bunların tamamı

METAFİZİK AKIL için …………BİLGİ GİRİŞİMLERİNDEN….başka bir şey olmadığıdır….

Yani yaşadıklarımız bir METAFİZİK AKIL için SADECE BİLGİSEL GİRİŞİMLERDİR….. Bir metafizikçi SONUÇLAR karşısında

doğrusal etkileşime girmez. Olanların birer GİRİŞİM olduğunu bilir. Denklemin unsurları

ya da yapısını değiştirince ALGININ da değişeceğini bilir. Yani hayatı kontrol eder. Bu tavır aslında, bir VELİ tavrıdır.. İşte

bütüncül bakmak, insanın güzel bakması ile başlar. Güzel bakmak BİLGİ ile ETKİLEŞİME

ya da GİRİŞİME girmemek anlamına gelmektedir. Hayata BİLGİ-AKIL düzleminde değil de AKIŞIN enerjisini hissederek

bakmaktır. İşte, bu döngülerin akışlarını düşündükçe olay izdüşümleri içinde yaşamakta

olduğumuzu anlarız. Mesela …bir konuya ÜZÜLMEK….konusunu inceleyelim. …O

hissin..tohumu belki de iki hafta önce atılmıştır…yani…insan AN içinde ÜZÜLMEZ yada SEVİNMEZ…..işlem bir zaman önce

başlar ALGIYI doldurduğunda HİSLER çerçevelenir ve adı

konur…ÜZÜLMEK..SEVİNMEK…Oysa olaylar evreninde olayın izdüşümü çoktan başlamıştır. Bir insanın KESKİN bir HİS ile

Page 7: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

7

karşılaşması o konu ile ilgili döngünün içine

düşmesi yani O BİLGİ KÜMESİ ile ÖRÜNTÜ oluşturması anlamına gelir.

Bir şeyi ELDE ETMEK ile gelen SEVİNÇ….konusuna bakalım…. O elde etme-sevinç bilgisi zaten kendi başına akmakta olan

BİR BİLGİ KÜMESİDİR…Yani bir döngüdür….Bir zaman sonra kişi bir şeyi elde ettiğinde döngünün bir parçası

olur…SEVİNİR… Buna şöyle basit bir örnekle anlatalım…bir

oyunun içinde olmayan oyuncu için hangi akışın gerçekleştiğinin bir önemi yoktur. Diyelim ki..ALTILI GANYAN denilen at yarışı

oyununu oynamış bir oyuncu..O anda bütün döngü ile girişim halindedir ve olayların

izdüşümü bile henüz gerçekleşmemiş geleceğe bile düşer. Diyelim ki bu kişi. Ganyanın birinci

ayağına…Adı…Makbule olan ..dişi atı…TEK..BANKO YAZDI….Aslında atın geliri yok. Çok sürpriz bir AT….Ve at…yarışı

kazandı….O anda artık bir döngü başlar…..hem de kuvvetli bir döngü…Aslında

adam ZİHİNDE Kİ ALGISAL BİLGİ KÜMESİNE düşmüştür..gerçeklik aslında bu kadar basittir….

Annesi ile atı özdeşleştirir….buradan bir kutsanma çıkarır..Artık HEM KAZANMAYI-

HEM DE KAZANAMAMAYI aynı anda düşünerek..hem sevinç hem de ACI çekmektedir…

Page 8: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

8

İkinci ayakta da diyelim ki, MANİSALI diye bir

at olsun. Adam da Manisalıdır…Bu atı da yazmış olsun ve at yarışı kazansın..hem de

çok sürpriz bir şekilde…Artık döngü giderek daha da fazla derinleşir. Bundan sonrası için ise üç, dört beşinci

ayaklara değişik numaralı atları yazsın, çok sayıda at yazmış olduğu için hepsinde de kazansın…

Son ayakta da tesadüf bu ya…Nişanlısı Ayfer’in adı olan at TEK olarak yazsın..

Eğer Ayfer gelirse…Çok büyük para kazanacaktır…Milyon lira… Yarış başlar ve yarışı kazanan… Güneşin

Kızı..adında bir at olur…Ayfer isimli at, sonuncu olmuştur.

Artık adamın ZİHNİ bu BİLGİ ÖRÜNTÜSÜNÜN derinliğine düşer….Onun ZİHNİNDE….nişanlısı AYFER

bitmiştir……….Bu kişi artık güneşten de pek hoşlanmaz..Güneşli havalarda dışarı çıkmaz.. Bu hikayede gerçekte olan biten adamın

zihninin BİLGİ ÖRÜNTÜSÜ içinde sürüklenmesidir.

İlk BAĞLAM bilgisi ise…zaten orada olay evreninin içinde izdüşümü halinde…adeta bir örümcek ağı gibi durmaktaydı….Adamın

UĞURLARA inanması….Şans oyunu içinde macera araması vesair………..zaten sistemi

başlatmıştı. İşte bir metafizikçi hayatı bu şekilde fraktal bir şekilde algılamaz.

Page 9: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

9

Büyük resme bakar….Sonsuz uzamın

parçasının içinde bir nokta olduğunu ve bütün BİLGİ ÖRÜNTÜLERİNİN sadece

akmakta olan matriksler olduğunu bilir…. Ne fazlaca sevinir ne de fazlaca üzülür…..Akışın rengine bürünür, akışa

direnmez….Buna savrulma denir. O zaman hakim olan ne BİLGİ ne de ALGI olur. Çünkü artık algılamayı bırakmıştır

metafizikçi. Baktığı şey olmaya başlamıştır. Kuşa bakarken kuş, denize bakarken

denizdir…Asla kendisi değildir. Kendisi her an bir şeylere dönüşmektedir…. Ezoterik kainat da diğer kainatlar gibi

akarken, metafizik ışımasını matriks evrenlere bir akış içinde salınıma sokar. Böylece, GİZİL

olan her şey madde evreninde madde içinde kendince bir alan içine yerleşir. İşte, Hz.Mevlana gibi gönül insanlarının tecelli

de buldukları gizemler, sırlar bu metafizik değerlerdir. Güzel bakan bir insanın gözleri yaratıcının gizemi ile baktığından ALGIDA

güzellik görünür. Bir metafizikçi güzel bakar, çünkü ZİHNİ bilgi

örüntülerinin dolanıklıkları ile kirlenmemiştir. Hakim ve Hüküm…………… Dirayetli olmak bir metafizikçi için temel bir

karakteristik durumdur. Dirayet, akmakta olan döngülerin bir noktasından diğerine geçiş

yaparken bütün muhtemelleri düşünerek, akıl ederek, hissederek, sakin, dengeli bir şekilde hareket etmektir.

Page 10: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

10

Bu durumu trafikte araç kullanmaya

benzetebiliriz. Trafikte araç kullanmak için önce araç kullanmayı bilmek ve ehliyet almak

gerekir, aracın uzmanlar tarafından sağlam olduğunun söylenmesi lazım. Aracın hız kapasitesi saatte 300 km olsa bile, bütün

potansiyelin kullanılmayacağının bilinmesi gerekir. Trafiğin durumuna göre durmak, kalkmak yavaşlamak, hızlanmak, sollamak

gerekir. Başka sürücülerin hatalarından etkilenmemek için dikkatli olmak gerekir.

Yani, bir noktadan, başka bir noktaya gidebilmek için dirayetli olmak gerekir. Bilgi, akıl, izan, ahlak, prensip, ustalık sahibi olmak

gerekir. Bunu spiritüel ve ruhsal hayata uygularsak

şöyle bir sonuçla karşılaşırız. Bir metafizikçi bilir ki, yaşadığı toplumda başkalarının eksiklikleri, kendisi için tehlike

oluşturabilir. Zihni kirlenebilir, bundan dolayı ALGISINI kontrol altına alır ve her şeyi algılamaz. Kirlenmemek için algısını bazı

sistemlere kapatır, böylece dolanıklığa girmez. Bilir ki, döngülerin zamanları vardır. Önünde

ki araç yavaşsa…yani bazı insanlar ve durumlar onun ilerlemesini ve döngüyü yakalamasını engelliyorsa…….onlardan

kurtulur….uzaklaşır….bu ZİHİNSEL prangalardan kurtulmak demektir…..Mesela

kendi bağlaşıklarımız olan en yakınlarımızın….kendi beklentilerini sürekli çoğaltmaları ve sizden taleplerinin ısrarla

Page 11: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

11

fazlalaştırmaları ve sizi kifayetsiz duruma

getirdikten sonra da sizi yetersizlikle suçlamaları gibi durumlar…..sizin önünüzde

ki….engellerdir…burada..sollama yapılması ve engelin aşılması gerekir…..yani kaynaktan uzaklaşmanız gerekir….çok insan bunu

yapamaz..adeta öndeki ya da yanda ki araca bağımlıymış gibi onun hareketlerine uygun davranmaya çalışır..bu durumda kendi

amacından da uzaklaşmış olur.. Bu durum her şey için böyledir. Aslında bu

bilgilerin manifestosu hemen hemen bütün kutsal kitaplarda bulunmaktadır. Çeşitli kavramlar altında bir metafizikçi tarif edilir.

Tevekkül, dirayet, gönül kapısı, marifet..türü…ilahi kavramlar bu nedenle

vardır. Bir manifestodur, yol işaretidir. Bir insanın bir şeyi yapıyor ya da yapmıyor olması büyük resim için bir anlam taşımaz.

Çünkü büyük resim sadece ortaya çıkan enerji alanının niteliğine bakar. İşlerin ve olayların tasnif edilerek, üzerine insani

değerler katılıp, önem dereceleri verilmesi insani bir meseledir.

Sıradan bir insanın, kuşlara yem atıyor olmasının metafizik enerji değeri, bir profesörün yazdığı akademik makaleden daha

değerli olabilir bütüncül sistem için. Çünkü, hareketin kendisinden çok enerjisi

önemlidir. Eğer işin üzerine yüklenen enerji düşük enerjiyse, kişinin yaptığı işin insani

Page 12: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

12

değerinin yüksek olması büyük resim için bir

şey ifade etmez. Büyük resim aynı zamanda bir yansıtıcı

olduğu için aldığını çoğaltarak geri gönderir. Bir kişinin dinginlik ve sükunet içinde akıyor olması ve bunun sürekli olması o kişinin bu

yönde enerji üretmesi ile olduğu içindir. Bu enerjiyi ne yaparak ürettiğinin büyük resim için bir önemi yoktur.

Ezoterik Kainat nerededir? Bir kuşun kanat çırpışında, bir gülümsemede,

bir çocuğun saf bakışında, bir çiçeğin renginde, bir bilgenin kelamındadır… Ezoterik Kainat ile nasıl bağ kurarız?

Zihnimizi algılara kapatarak bağ kurarız. Bir çiçeğe bakarken o çiçek

hakkında…koparsam..masamda güzel dururdu…sevgilime hediye edeyim…fotoğrafını çekip, paylaşayım…şeklinde geliştirilen

düşünceler, ÇİÇEK İLE ALGI halinde yani BİLGİ dolanıklığı içinde olmanız demektir. Sorgusuz, beklentisiz sadece onun güzelliğine

HAYRET içinde bakın…Bir anda çiçek size sırlarını ifşa etmeye başlar. Çünkü

ZİHNİNİZDE onun için temiz bir sayfa açmışsınızdır. O çiçek ezoterik bilgisi ile oraya bağlanır.

Böylece, sizin ön düşünceleriniz ile çiçeğin ezoterik bilgileri kirletilmemiş olur. Bu bağ

artık diğer ezoterik hallere açılan bir kapı haline gelir. Her ezoterik karşılaşmada ZİHİN

Page 13: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

13

bu bilgi kümesine başvurur, böylece ezoterik

bir döngünün içine girersiniz.. Bu her hareket için de böyledir. Bir taş

ustasının taşı kesmesini aynı şekilde izlemek, bir adamın balık tutmasını aynı şekilde izlemek..

Bütün bunlar Ezoterik Kainat’a açılan kapılardır.

Page 14: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

14

EZOTERİK KAİNAT

ALEF (TümAn) KONUMU

Yüksek Bilinç Alanı İnsanlığın en kadim soruları “Nereden geldik, nereye gidiyoruz, ben kimim ve bu işler nasıl

oluyor? Şeklindedir.Acaba neresi, Yüksek bir bilinç alanı olarak kabul edilebilir? Nereden geldik sorusunun cevabı ise, bir yerden

gelmemiş olmamızdır. Sadece tek bir mekan içinde, dönüşmekte olan mekana bağlı olarak

bizlerin de dönüşüyor evrensel (ilahi) yasalara bağlı olarak değişiyor olmamız bizim bir yerden gelip, bir yere gittiğimiz şeklinde algı

yanılsaması içinde olmamıza neden olmasıdır. Evrenlerin akmasının bir neticesi olarak,

akmakta olanın içinde olmak suretiyle, sürekli değişmekte ve dönüşmekte olan matriks alanlar içinde insan bir ZİHİN BEN olarak

kaçınılmaz olarak, bir döngüden diğerine düşerek-yükselerek ya da geçişerek bir halden diğerine geçmektedir. TÜmAn konumu

akmakta olan bütünün kendisidir ki yaratılmış yasalara bağlı olarak bir

hercümercin (kaos) kendini bir sonraki hale dönüştürme (düzen) ve akabinde yeniden dualitenin bir gereği olarak kendine dönmesi

ile bir Git-Gelin içinde ki noktaların tamamıdır ki. Gelecekte bir zamanda bu durum MUTLAK

HERŞEYİN TEORİSİ denilen teoriye bağlanarak izah edilecektir. Bu durumda HERŞEYİN TEORİSİ bütün kainat yasa ve

Page 15: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

15

teorilerini kendinden doğuran bir çeşit TEMEL

YASA olarak kendini bina etmiştir.

Evren Nasıl Bir Yer? Sorusunu inceleyelim.

Akan Evrenler Bizce kainat denilen alan “Akan Evrenler”den oluşmuştur. Akan Evrenler’e Boyut Evrenleri

de diyebiliriz . Evrenlerin akıyor olması bize bir istikametin

varlığını göstermektedir. İstikamet ise bir döngünün varlığına işaret etmektedir. Zannedildiğinin aksine akmakta olan

evrenlerin akışı bir yönden bir yöne olacak şekilde tasarlanmış olamaz çünkü uzamda bu

şekilde algılanıyor olmasına rağmen maddelerin çekim alanları ve içlerinde ki çekim-itim denilen tanrısal sistemlerin

varlıkları düşünüldüğünde kırılmaların olması söz konusudur ki, bu durumda matriks alan bir döngüsel sistem olarak, hareketin ilk

başlangıcında gerçekleşen spinin son noktasının yine çıktığı yer olacağı açıktır ki bu

durumda şeylerin kendilerine dönmeleri kaçınılmaz bir sonuçtur. Şeylerin yaratımda ki ilk çıkış alanları

kendilerine yaptıkları bir yolculuk şeklinde değerlendirildiğinde bütün maddesel ve soyut

sistemlerinin tamamının doğduğu yere dönme şeklinde bir ilahi sistemin parçası oldukları söylenebilir.

Page 16: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

16

Akan Evrenler sistematiği bir ilahi yasa olarak

kabul edilirse bu durumda, üretilmiş olan her bir değerin de bu ilahi sistemin bir parçası

olarak kendi döngüsünü yaratması ve kendine bir şekilde uzun ya da kısa bir yol yaparak dönmesi, kaçınılmazdır. Ancak kendine

dönmekte olan ve yaratılmış ya da üretilmiş hareketin unsurları güzergahta yaşayacağı karşılaşmalar sırasında kendini yeniden

dönüştürerek yeniden spinlere girmesi durumunda meydana gelecek olan geometri

bir daire şeklinde olmak yerine bir spiral şeklinde olacağı açıktır ki, bir spiralin başlangıç noktasına geri dönmesi ise spiralin

yönünü kendine doğru çevirmesi ile olacaktır. İşte bu noktada irade devreye girmekte ve

irade marifeti ile spirale yön vererek noktada ki benin mevcuda ulaşması sağlanması gerekmektedir.

Akan evrenler sistematiğinde ki Farklı yaratık türleri farklı algılama düzlemlerinde olabilir.

Onların neyi, nasıl algıladıklarını bilmiyoruz!!! Ama insan milletinin algı kodları bilgisine

sahibiz. Anlatacaklarımız da insan milletinin algı kodları çerçevesinde olacaktır. İnsanın evrensel konumu sadece bir nokta’dır Bu

nokta, diğer noktalar “başkalarının bilinci” ile birbirlerine TümAn alanında ve TümAn

maddeciği (Noos) ile “matriks bir şekilde bağlanmıştır.

Page 17: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

17

Bu durumu izah etmenin bir yolu da, insanın

kendini bir vesile sistematiği içinde İRADE ve MUTLAK BÜTÜNLÜK yapısalının bir örgüsü

olarak, üretilmiş zamanların ve eşyanın zamanı üretmesinden dolayı algısının da bu yönde değişmesi şeklinde kendini

konumlandırması ile ZAMAN BAĞI VE ALGISININ bir yanılsama sistematiği olarak kendini MUTLAK BİLİNÇ BEN dışında bir

yerde üretilmiş zamanlarda konumlandırması ile YARATIMDAN gelen temel ezoterik

özelliklerini yitirdiğini gözlemlemekteyiz. Bir İNSAN sistemi kendini ZAMANSIZLIK boyutunda konumlandırdığında, kendi özü

denilen sistemin içeriği olarak yeniden düzenler ki bu durumda ALEF konumunda ki

kendisi ile AVATAR kendisi arasında bir EZOTERİK BAĞ kurulmuş olur…

Birey Bilinç.. Resim adeta bir balıkçı ağına benzer. Ağın düşüm

yerleri “kişisel bilinç” alanıdır. Bu matriks sistemde her “birey bilinç” diğerleri ile sürekli

etkileşim içindedir. Bir şeyin hareketi bütünü değiştirir. Bütün de yeni veri tabanı ile bütünü değiştirir. Yani “bilinçler evreni”

dediğimiz bu alanda her bir nokta matriks alanda sürekli etkileşim içinde olduğundan

burada bir “Belirsizlik Paradigması” konumu ortaya çıkar. Birey-Bilinç ile matriks bilinç bitmek bilmeyen bir etkileşim ve dönüşüm

Page 18: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

18

içinde olduğu için bu alanın kaderi “Belirsizlik

Paradigması” olarak şekillenir. BELİRSİZLİK PARADİGMASI bir Akan evrenler gerçekliği

olarak karşımıza çıkmaktadır. Dış Dünya algısının sadece insanın zihninde gerçekleşiyor olması, mutlak gerçekliğin

olmadığını ve her bir algının kendi gerçekliğini yaratıyor olması şeklinde değerlendirilebilir. Birey bilinç dışında bir şeyin varlığından söz

etmek zaten kolay olmasa gerek. Algının BİLGİ-BİLİNÇ MATRİKS sistematiği dışında bir

yerin dışında gerçekleşmemesi gerçeğini göz önüne aldığımızda HOLOGRAFİK BİLGİ SİSTEMATİĞİNİN dışından bir gerçekliğin

olmadığı yönünde bir algı geliştirmek durumunda kalırız ki bunun KUANTUM

DÜZLEMİNDE bir değerlendirme ile gerçekte MADDENİN KENDİSİNİN OLMADIĞI sadece spin yapmakta ve boşlukta bir döngünün

parçası olan diğer hareketlerin dışında SABİT hissedilebilir BİR MADDENİN OLMADIĞI, sadece KUVVETLERİN kişinin algısında böyle

bir durum yarattığı gerçeği ile yüz yüze kalırız ki, bu durum da insanın aklını karıştırır. Eğer

madde yoksa gördüğümüz beş duyu organımız ile hissettiklerimiz nedir? Sorusu ile karşı karşıya kalırız. Hissettiklerimiz ise sadece

AKIMLARIN zihnimizde ki bilgisel karşılıklarından başka bir şey değildir. Yani

gerçekte her şey sadece BİLGİ DÜZLEMİNDEDİR…

Page 19: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

19

Belirsizlik Paradigmasındaki Bilinç Evreni

Bu bilinç matriksi tam bir “anlam” evreni yaratır. Birey bilinçlerin birbirine bağlanarak

oluşturduğu matriks alana “Bilinç Evreni” denir. Kafanızda iyice netleşsin diye resmedelim. Balıkçı ağı şeklindeki bu evren

“belirsizlik” konumunda, düz bir yüzeyden küp, elips, küre ve diğer şekillere benzeyen formlarda büyük boşluk (Kainat) içinde

hareket etmektedir. BİLİNÇ EVRENİ, üretilmiş olan algının, üretilme modeli DÖNGÜSEL

BAĞLAR üzerinden gerçekleştiğinden ZİHNİN değişik döngülerin bir parçası olarak SAVRULMA-SÜRÜKLENME-BÜTÜNLEŞME-

AYRILMA-AYRIŞMA VE KATIŞMA gibi durumlarda yeni gerçeklikler içine düşmesi

kaçınılmaz olmaktadır. ALGININ PARADOKSAL ya da PARADİGMAL yeniden kendini konumladırma halleri içinde meydana

gelen diğer gerçeklikler de sadece bir BİLGİ olarak ZİHNİN kendisinde kendini yeniden biçimlendirir ki bunların izdüşümlerinin ALT-

KENDİ olan AVATAR-BENin algı düzlemi olan beş duyunun elektro-kimyasal sistematiği

içine düşmesi ile yeniden kendini madde-enerji şeklinde biçimlendirmesi DUYGULANIM-AKIL-İRADE gerçekliği bilgi

örüntüsünü yaratır. Yani, her AVATAR-ZİHİN ezoterik evreni kendi gerçekliğinde algılar ki,

rüya gibi soyut tamlanmamış sistemlerin de uzamları bu ZİHNE İZDÜŞÜM olarak yansıması ile AVATAR ZİHİN bir yandan kendi

Page 20: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

20

ezoterik kainat algısını yaratırken, diğer

yandan da bu algı diğer algıların savrum ya da sürük sistemlerinin bir parçası olarak spinsel

döngüsel süreçlerle beslenerek geri besleme yapar . Bu durumda bize algının ve ezoterik evrenin anlıksal dönüşümleri ile potansiyelleri

ve muhtemelleri arasında SINIRSIZ ve HESAPSIZ bir şekilde kendini HER AN yeniden örüntülediğini gösterir.

Bilinç Evreni..

Yani, “Bilinç Evreni” Akan Evrenler’den biridir. İnsan ile ilgili diğer bir evren ise “Olaylar Evreni”dir.

Bu evrende olaylar şekillenmekte ve yine matriks bir alanda “olaylar evreni” ile bilinç

evreni bir karşılaşma yaşadığı için insan bilinci bir olayı yaşamış gibi algısında değişiklik yaşar. Birey insanın bilinci sadece

bir noktadır. Bu nokta birbirinin içinde akmakta olan üç evrenin “(bilinç-olay-zaman)”karşılaştıkları ve üç noktanın birbiri

içine geçtiği anda oluşan tek noktaya biz (Alef Noktası-Alef Alanı (Zone) deriz.

Derin gerçeklik sadece bu noktada gerçekleşir ve konum bir anlam kazanır. BİLİNÇ EVRENİ sistematiği kendini bir

yandan MUTLAK BİR GERÇEKLİK şeklide konumlandırırken, örüntünün bilgi

düzleminde anlıksal ve kadersel bir sistemin uzamında gerçekleştirmesi ile OLAYLAR

Page 21: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

21

EVRENİNİN çekim kuvvetinin dışında

gerçekleştirmesi imkansız hale gelir. Bir yandan zihinsel akışların ve maddesel

savrumların izdüşümlerinin spinsel olarak bilgi-bilinç düzleminde döngünün bir uzamı olarak algısal periferide kendini

konumladırması bu izdüşümlerini mutlak gerçekliğin yansıması olarak biçimlendirirken, ALGI kendini olaylar evreninin kendini

yeniden konumladırması ve ortamı yeniden düzenlemesi kaçınılmaz olur. Olaylar evreni

YARATICI ile İNSAN (RUH) arasında, BAŞLANGIÇTAN önce, TANRI KATI’nda gerçekleşmiş bir AKİT üzere konumlandırır.

BİLGİ-BİLİNÇ sistematiğinin bir diğer ayağı olarak OLAY burada kendini var eder ve

olaylar eşyanın kendine dönme arzusu sırasında DÖNGÜNÜN tamamlanması yönünde kendine doğru yaptığı yolculukta

MUTLAK KADERİN kendini tecelli ettirmesi yönünde yasaya uyması hareketinin bir sonucu olarak gerçekleşir ki. Bu gizemin

DÜĞÜM NOKTASI kaçınılmaz olarak DOĞUM-ÖLÜM sistematiğinin OLAYLAR EVRENİNİN

varlık sebebi olarak kendini konumladırmasıdır. Ezoterik KAİNAT kendini ve varlığını döngünün sürdürülebilmesi için

kaçınılmaz olarak, ilk hareket olan DOĞUM ve son hareket olarak ise ÖLÜM güzergahında

OLAYLAR EVRENİNİ bütünün bir parçası haline getirmiştir. Diğer olaylar ise bu iki mutlak olayın uzamı olarak kendini

Page 22: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

22

gerçekleştirir. Bu da TAMAMLANMA,

ÇÖZÜNME şeklinde çok sayıda hallerden hallere geçer…

Sürekli Yaşanan Karşılaşmalar… İnsan bilinci diğer iki evrenle sürekli karşılaşmalar yaşar. Bu karşılaşmalar art

arda, peşi sıra geldiği için hem bir anlam hem de bir bütünlük, bir öykü taşır. Biz bu

duruma “Bilinç Öyküsü” diyoruz. Sürekli gerçekleşmekte olan döngülerin varlık sebebi ise hareketin düştüğü olaylar evrenindeki

OLAY UFUKLARININ birey zihnin gözlem uzamı içinde olmasından kaynaklanmaktadır.

Periferi bu yönde, bir küresel algının yarattığı SONSUZLUK algısının sınırlarında gerçekleştiği için bir gözlemci olarak zihnin

algısal konumunun periferik bir sistemin döngülerinde örüntülenmesinden kaynaklanır. Mutlak kader bağları ile izdüşümsel kader

bağları bu noktada emerji-algı düzleminde bağ kurduğu için kurulmuş olan bağların algısal

konumları AYNI ENERJİ düzleminde gerçekleştiğinde, algı artık kendi gerçekliğinde değil de bir konumlandırılmış gerçekliğin

içinde algılandığından, gerçekleşen herşeyi, sürem sisteminin bir uzamı olarak

algılanmasına neden olur. Algı değişince SÜREM de değişeceğinden. Algının sadece bilgi-algı olduğu gerçeğini akıldan

Page 23: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

23

çıkarmamak sureti ile istenen algının yeniden

elde edilmesinin mümkün olduğu ve ZİHNİN potansiyelleri içinde olduğunu bilmek

yeterlidir.

Bilinç Öyküsü-Olaylar Evreni Bilinç Öyküsü’nün oluşabilmesi için birey bilincin, olaylar ve zaman evrenleri ile her

karşılaşmasında meydana gelen “anı” bir sonraki anıya bağlanır ve böylece bir kişinin

“Hayat Öyküsü meydana gelir. Olaylar evrenini “Katı bir etkileşim” olarak meydana getiren kuvvet ise “Birey-Bilinç” evrenin

birbirine bağlanarak oluşturduğu matriks alandır.

YARATICI da bilmiyor olabilir mi? Sorusuna bir karşılık olarak bu denklemi ortaya koymak gerekebilir, olayların gerçekleşmesi eşyaların

kendi içlerinde ürettikleri zamana bağlı olarak geliştiğinden bir HÜKÜM olarak yasayı kendine bağlayan dönüştürücü sistematik de

bu yönde potansiyellerin ve muhtemellerin birer olay örgüsü olarak biçimsel süreçleri

ancak gerçekleştikten sonra algılanacağından muhtemel ve potansiyellerin örüntülerinin bir noktadan diğerine üretilmiş bir gerçekliğin

içine düşmesinin bağlamları BİLİÇ ÖYKÜSÜ halini gerçekleştirir ki, henüz BİLİNÇ-BEN bu

gerçekliği algılamadan önce TANRISAL SİSTEM de gerçekleşeni algılamış olur. Bundan dolayı YARATICI bir MUTLAK

Page 24: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

24

gerçekliği yaratmış olduğu bilinçlerden çok

daha önce bilir. Üretilmemiş gerçeklik zuhur etmediği sürece muhtemel ve potansiyellerin

nasıl bir bağlam oluşturacağı da TANRI KATI için bir sır olarak kalması mümkündür çünkü İZLEM olaylar evrenine henüz düşmemiştir.

Bir YARATIM sürecinin uzamda kendinin örüntüsel bir bağ ile mutlak döngünün içinde, döngüsüzlüğe (TAMAMLANMIŞLIK-

HAREKETİN DURMASI) (-273) bağlaması ya mutlak bir ölümün ya da mutlak bir doğumun

gerçekleştiğini göstermektedir. Bu bir bilgidir ve bir katışım olarak diğer bilgiler ile artık örüntüsel bir bağlam içinde değildir şeklinde

konumlandırma ile EZOTERİK KAİNAT sisteminin dışına ötelenmiştir. Artık, artı-eksi

akışın içinde yer almaz ETKEN ya da EDİLGEN değildir. Bir hesabın parçası olarak değerlendirme dışındadır.

Matriks Kaynak… Olayları yaratan bilinç ve bilinçlerin ta

kendisidir ama olaylar evreni ilk hareket enerjisini yaratıcıdan almıştır. İlk yaratıcı

dokunuş ile hareketlenen olaylar evrenine bir sonraki hareketi veren ise bilinç evreninde gerçekleştirilen hareketlerdir ve bu

hareketlerin enerji kaynakları arasında ; istek, arzu, hayal gücü, ihtiras, aşk, sevgi, tutku,

kıskançlık, harislik, açgözlülük gibi soyut kavramların oluşturduğu matriks bir kaynak vardır.

Page 25: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

25

BAĞLAMSAL sistematiğin bir parçası olarak

HALLER bir enerji boyutunun uzamında gerçekleşen olayların UFUKSAL dönüşümleri

olarak değerlendirildiğinde, MATRİKS kaynak olarak DUYGULANIMLAR üretilmiş enerjiler sistematiği olarak hem BİREY-BEN olarak

kişinin kendi döngüsünün bir uzamında döngünün AKIŞ sistematiğini düzenlemesi, SAVRULMA-SÜRÜKLENME yapısalında

kendini tanımlaması ya da TAMLAMASI ile gerçekleşir. Bu alan MATRİK KAYNAK bir

alandır ve AVATAR ile ZİHİN yaşam enerjisini buradan alır. Bu bağ koptuğunda ya da MATRİKS kaynak kendi uzamının dışına

düştüğünde kaynak ortadan kalkar ve ÖLÜM gelir. Bir yaprağın sarararak dalından

düşmesinde ki süreç, noktanın kaynaktan kopuşu için bir örnek olarak gösterilebilir.

Olaylar Evreninin Akışı... Bilinç evreni bir yöne hareket ederken, olaylar evreni karşı yönde hareket etmektedir.

Birbirlerinin içinden geçerler. Sonra kıvrılarak bir çember oluşturur ve kendine döner.

(Kuyruğunu Isıran Kadim Semboller bilgisinde; Yılan/Bilgelik ve Tanrıyı simgeler). Çünkü İLAHİ TASARIM kendini karşılaşmalar

üzerinden konumlandırmaktadır. Alef noktası konumunda bulunan MUTLAK-BİLİNÇ BEN

kendini Ezoterik Kainat ile bir AĞ bağı şeklinde konumladırdığından akmakta olan evreni, rüzgarda savrulmakta olan bir balıkçı

Page 26: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

26

olarak değerlendirebilir. Olaylar evreni ise

ortaya çıkan karşı rüzgarlardır. Bu durumda, eğer AĞ olaylar evreninin dışındaysa bu

durumda ALGI neden olayların içinde yaşadığımız şeklinde gerçekleşiyor? Sorusunun cevabı şu şekildedir.

Çünkü bu algı SÜREGENLİKTEN kaynaklanmaktadır. Sadece doğmuş olma algısını fark etmekle olayların akışı

başlamıştır, diğer olaylar da uzamda gerçekleşecektir. Bir örnek verecek olursak;

tenimizde hissettiğimiz rüzgar ile, tenimizde hissedeceğimiz rüzgar arasında gerçekleşmişlik ve gerçekleşmemişlik bağı

vardır. Biri diğerini takip ettiğinden, birini diğerinin aynısı ya da devamı olarak algılarız.

Hareket spiral bir döngü olarak devam ettiğinden, bu spiral döngünün yönünün küresel olarak algılanması gerekmektedir.

Çünkü geçişken olan sistemler, döngünün, her yöne kendisinin de içinden geçtiğini gösterir. Her yöne hareket den döngüsel bir

spiral içinde bulunan ALEF konumunda ki BİREY-BEN bu düzlemde kaçınılmaz olarak

olaylar evreninin içine düşmektedir. Olaylar evreninde ki olayların gerçekleşmesi ise ZİHNİN sınırsızlık ve boyutsuzluk

konumundan kaynaklanmaktadır. Kuantum Mekaniğinde ki, EŞGÜDÜMLÜLÜK YASASI bu

durumu İKİZ ELKTRONLAR ile izah eder. Birbirinden sonsuz bir mesafe ile uzaklıkta bulunan İKİZ ELEKTRONLARIN biri

Page 27: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

27

konumunu değiştirdiğinde, diğeri de mesafe

hesaplamaksızın aynı şekilde konumunu değiştirmektedir.

Bundan dolayı ALEF konumunda ki ben kendi yerinde sabit dururken, EŞGÜDÜMLÜLÜK yasasına bağlı olarak diğer kendisi uzamda

olaylar evrenine düştüğünde, kendisi de olaylar evrenine düşmüş olur.

Noktasal Alanlar. (Alef Boyutu)…

Yatay bir çember ile dikey bir çemberin birbiri içinde hareket etmesi gibidir. Daha doğrusu kürelerin birbirleri içinde hareket etmesi

gibidir. Kendi noktasal alanlarında sonsuz sayıda karşılaşmalar yapması “bütüncül

öyküyü” oluşturur. Geriye sadece “zaman” bağlantısı kalır. Matriks alanlar YARATIM süreçlerinden başka bir şey değildir. Yaratım

ise SÜREKLİLİK arz etmektedir. Noktaların adeta kendini kopyalayarak kendinden yeni ağlar kurması şeklinde durum tanımlanabilir.

Buna ALEF boyutu deriz. Alef sadece bir çeşit TESİSAT gibidir. Su ya da elektrik tesisatına

benzer. Üzerinden İLAHİ enerji geçmediği sürece ne bir uzamın ne de döngünün bir parçası haline gelebilir. Bundan dolayı da ne

ALGILAR NE DE ALGILANABİLİR. Mesela henüz tanımadığınız bir insanı sevmeniz

mümkün müdür? Sorusunun cevabı ….EVETTİR…çünkü sizin sevdiğiniz kişi değil onun matriks alanıdır. Bu durumda bu

Page 28: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

28

alanda mekanda bulunan, bu matriks ile

örüntüsel bağ kurmuş olanlar sizin tarafınızdan sevilme potansiyeline sahiptir.

Sevme ve sevilme denilen OLAYLAR EVRENİNE düşmesi ise ancak sizinle yapacağı bir KARŞILAŞMA ile olabilir ki buna ALEF

NOKTASININ kendini akışa bırakması denebilir.

Zaman Evreni… Zaman evreni de çapraz bir açı ile diğer iki

evrenin matriks ağında aynı şekilde hareket eder. Böylece sadece bir “nokta” olan Birey-Bilinç kendi bilinç evreni ile etkileşim içinde

bulunarak bütünden etkilenirken aynı zamanda da bütüne etki eder ve bir “Bütün

Bilinç Evreni” matriksi “Belirsizlik” konumunda devinir. ZAMAN yaratılmış mıdır? Sorusunun cevabı şu şekildedir.

Hayır..ZAMAN bir maddesel yapı ya da enerji matriks sistematiği gibi yaratılmamıştır. Onun sadece potansiyeli yaratılmıştır. Zaman

eşyanın bir potansiyeli olarak kendini var etmektedir, eşya ve uzam olmaksızın zaman

da kendini var edemez. Zamanın yaratılması eşyaların birbirleri ile uzamda kurdukları algısal bağlar üzerinden şekillenir. Kişinin

herhangi bir eşya ile kurduğu duygulanım ya da süreçsel bağ o anda zamanı yaratır ve kişi

o zamanın içine düşer. Zamanı olaylar evreninin içinde bulunan eşyaların olaylar potansiyelleri çevrimiçi yapar. Buna örnek

Page 29: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

29

olarak. ..Hamama giren terler…anekdotunu

gösterebiliriz. Kişinin sıcak karşısında terlemesi, hamamın da sıcak olması orada o

kişi için İLGİLİ ZAMANI ortaya çıkarır.

Alef Konumu.. Birey-Bilinç- anda- olaylar evreni ile karşılaşırken aynı anda zaman evreni ile de

karşılaşır. “An’da” “Alef” konumunda artık bilinç, olaylar evreninden aldığı algıyı zaman

matriks de konumlandırdığı için Birey Bilinç bir “öykü” oluşturur. Bu öykü trilyonlarca “Alef” anında elde edilen “ancık”

parçacıklarının birbiri ardına bağlanması ile olur. İzdüşümsel bir gerçeklik olarak

gerçekleşen bu mimari ALEF konumunda ki benin AVATAR ile kurduğu yapının bir uzamı olarak gerçekleşir. AVATAR ile mevcudu

deneyimleyen ALEF sistemi, uzamı ile Ezoterik Kainat üzerinden bilgiyi akışa bırakır ve onun dönüşmesini sağlar. Uzmanın bilgisi İLAHİ

sistemin bilgisidir. Bu şekilde tamlayan-tamlanan bir döngünün parçası olarak bir

halden diğerine düşerek kendini de dönüştürür.

Mana (Anlam) Evreni… Bir de dördüncü boyut dediğimiz “mana”

evreni vardır. Bu boyut matriksi de etkileşim halindedir Bu evrende “kavramlar” yaratılmıştır. Bu matriks alanda aynı döngü

Page 30: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

30

içinde hareket eder. Ancak insan milletini

bağlayıcı “Bilinç-Olay-Zaman” evrenlerinin kuruluş anayasası olan yasalardan biri sebep-

sonuç ilişkisiyken “mana” alemi yani TümAn alanında bulunan yaratımlar herhangi bir sebep-sonuç ilişkisine bağlanmazlar. Bu

durumu, sıcak yağın içine atılan etin kızarması şeklinde örnekleyebiliriz. BEN bir ilahi tasarım olarak etin yağda kızarması gibi

bir potansiyele sahiptir. Yağın ve ateşin yanma ve yakma potansiyeli ise bir şekilde

SOYUTUN, mananın, anlamın dönüştürme kapasitesi olarak değerlendirilebilir. Böylece MANA alemi ile bağlaşıklık haline gelmiş bir

ZİHİN aklını orada ki soyut enerjisi ile dönüştürür ve İLAHİ uzamın bir parçası

olarak MANANIN HALLERİNE düşer. Yaratıcı; bu alemin yasasını sebeplere

bağlamıştır. Mana aleminde olanlar ise nedensiz yaratılmıştır. Bundan dolayı kendi matriks alanında bulunan insan milletinin

bireyleri, kendilerinden soyutlanmadan “mana” alemine geçiş yapamazlar. “Kendinden

Soyutlanmak” Kendinden vazgeçmek anlamına gelir ki, biz bu duruma “Vazgeçmenin Paradigması” diyoruz. Ancak bu

konumdaki bir birey bilinç “Alef” konumunda TümAn denilen alanda “soyut boyut” ile

temasa geçerek o alandan beslenmeyi sağlayabilir. NEDENSİZLİK konumu, NEDENSELLİK konumunun bir çeşit

Page 31: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

31

dualitesidir. NEDENSİZLİĞE düşen bir

NEDENSELLİK onun rengine boyanır ve bu renk ile ZİHİNSEL olarak kainatın diğer

boyutları ile bağlam kurabilir. Bundan dolayı, zihne MANA aleminden düşen soyut KAVRAMLAR eğer kendi bağlamında

içselleştirilebilir ve dualitenin rengine boyanmadan değerlendirilebilirse, mananın gizemli anlamları da kişiye açık hale gelir ve

PERDELER GÖZDEN kalkar.

Kendinden Vazgeçmek ile Sırların Bilgisine … Kendinden Vazgeçmek kavramı, değişik

zamanlarda, “Ölmeden Ölmek” manasında anlam kazanmıştır. “Ölmeden Ölmek”

konumu kendi varlığının sebep-sonuç ilişkisi durumundan kurtarmak, kendinden soyutlanmak, kendinden kurtulmak anlamına

gelir. Buna, mucizelere inanmak ve mucizeleri geçekleştirme bilgisine sahip olmak da dahildir. Kendiden vazgeçmek döngünün

sürüklemesine rıza göstermek anlamına gelmektedir. VAZGEÇMEK tevekkül razı ve

rıza sisteminin bir uzamıdır. Böylece ZİHİN artık geleceği kendisinde örüntülemekten vazgeçerek, akışın bir parçası olur. Buna

sürekli bir düşme hali diyebiliriz ki, bu hal her yöne düşme şeklinde bir harekettir.

Page 32: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

32

Anlamsızlık Konumu…

Kadim bilgelik sanatı bu tür bilgiler ve kaynaklarla doludur. Bu konum aslında

basitmiş gibi görünen ama son derece zor bir süreç olan “Anlamsızlık” konumunda bulunmayı gerektirir. Algının, “Anlamsızlık”

boyutunda hapsedilmesi ile soyutlanmanın ve soyutlamanın ilk adımı da atılmış olur. Akan evrenler içinde gerçekleşen anlam

boyutlarında, anlamsızlığa düşen ZİHİN saflaşmaya doğru yol alamaktadır. Saflaşma

ise ruhun nihai amacıdır. Anlamsızlık boyutuna düşen bir ZİHİN kendinde olan bir potansiyel ve muhtemelin ortaya çıkmasına

neden olur ki bu da kişinin adeta saflaşarak melekleşmesi şeklinde bir haldir.

Akan Evrenler’deki Alef (TümAn) Konumu “Alef” komunda bilinç o anda yeni bir matriks

ağ oluşturarak Akan Evrenler’den biri olan mana alemine bir çengel atmış, bir kanal açmış olur. O anda Birey-Bilinç, kendi Alef

konumunda bir sarmal elde edeceğinden “Anlamsızlık” enerjisi mana alemi ile kurulan

köprü olur. Bu köprüden Birey Bilince akan bilgi ve enerji bu alemin alamet-i farikalarından (işaret-sembol-simge) olan

“metafizik” ve “parapsikoloji” gibi alanların temel bilgisi ve bilimini oluşturur.

Gelmemiş Bilimler…

Page 33: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

33

Elbette çok daha fazla bilgi ve bilim bu

alemden, birey-bilinç alemine geçmeyi beklemektedir. Biz bu bilimlere “Henüz

Gelmemiş/Doğmamış Bilimler diyebiliriz. Bunların bazılarını ilk öncüller olarak buraya ilave edelim:

Bazı, “elçilerin” suyu şaraba dönüştürmesi, suyun üzerinde yürümesi, denizi ortadan ikiye bölmesi diğer benzeri mucizeler bu kaynaktan

gelen ilimler ile gerçekleştirilmiştir. (Eşyanın tabiatını değiştirme bilimi).

Gelmemiş bilimler… Gelmemiş bilimler içinde en önemlisi ALEFOLOJİ’dir. Bu öyle bir bilim dalıdır ki,

NOKTA’nın sırları ile ilgilidir. Noktanın sırrını çözmek Ezoterik Kainatın

sırrını çözmek anlamına gelir. Bu bilim için en önemli inceleme konusu ZİHİN Mİ, NOKTADIR, YOKSA NOKTA MI

ZİHİNDEDİR…konusu.. Bir HOLOGRAFİK sistem olarak ZİHİN..YA DA SONSUZ SAYIDA ZİHİN pekala tek bir nokta

halinde bulunuyor olabilir. Gerisi ise sadece SİMÜLASYON….

Algıladıklarımız nedir? Sorusunun cevabı….IŞIMA olabilir. BİLGİ IŞIMASI…. Sadece BİLGİ varsa……gerisi nedir…

Bütün bunlar bu bilimin konuları içinde olacaktır..

Kader konusunu inceleyecek bilim dalı FATUMALOJİ’dir.

Page 34: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

34

Önemli bir konudur. Kader matrikslerinin

hangi sistematiklere göre kendi yasalarını ve döngülerini inceleyip bir düzene bağlayacaktır

bu bilim. En azından İradi Kader ile insan potansiyellerinin bilinmeyen kısımları ortaya çıkarılabilir.

Paradigmaloji bilimi ise, paradigmaların meydana gelme biçiminin döngüsel bir şekilde nasıl gerçekleştiğini ortaya koymaktadır.

Basitçe bir insanın, bahçesine bir erik ağacı fidanı dikmekle başlattığı İRADİ KADER

örüntüsünün bağlamlarını ortaya koyabilir.

Kader Belirsizlik Konumunda Kendi Örgüsünü gerçekleştirir..

Kaderin kendi kendine örgüsü durumu söz konusudur. Kader, kendini özellikle “Belirsizlik Paradigması” içinde gerçekleştirir.

Kainatın matematiği aynı zamanda varlıkların bağlı olduğu yasalara karşılık gelir. Birey Bilincin Kader Yapılanması da “Bu

Anlamsızlık ve Belirsizlik “ paradigmasında şekillenirken matrikslerin birey-bilinç ile

örtüştüğü noktada meydana gelen akım Kader Döngü’sünün şeklini belirler. Belirsizlik sistematiği içinde gerçekleşen kader bir

örüntünün ALGIDA belirgin hale gelmesinden ibarettir. Yani bir sürecin ALGIDA donmuş—

bitmiş-tamamlanmış olması yani GÖZLEMLENMİŞ olması onu KADER olarak konumlandırır. Mesela bir kişinin belli bir kişi

Page 35: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

35

ile onu adeta bir RUHEŞİ şeklinde algılamak

suretiyle evlenmesi sürecin donması anlamına gelir ki bu sürmekte olanın RUHEŞİ çerçevesi

içinde dondurulması şeklinde TAMLANMASI HALİDİR. Gözlem olduğu sürece kader bir tamlama içinde donar kalır. Bir sonra ki süreç

başlayana kadar bu böyle devam eder. Birey-Bilinç Ölümsüzdür…

Birey-Bilinç yani nokta kainat ölçütleri içinde ölümsüzdür, sonsuzdur, kalıcıdır. Bilinmeyen,

artık kainatın son bulacağı ana kadar matriksler birbirine bağlı olduğu ve matriksleri noktaları bir araya getirmesinden

dolayı noktalar ve matriksler de kainat kadar sonsuzdur.

Bir kavram olarak ÖLÜMSÜZLÜK hali de TANRISAL BİR KONUMUN TAMLANMIŞ, gözlemlenmiş halinden başka bir şey

Kainatın Kuruluş Yasaları

Kainat, TümAn boşluğunda çeşitli matrikslerin, yaradılış yasaları ile

çerçevelenmiş birlikteliğinden meydana gelmektedir. Birey-Bilinç bu yaratılış yasalarına bağlı olarak (zaman-mekan-olay)

örgüsü içinde bir “algı” boyutuna düşer. Algı boyutunu matriks birliktelik, özellikle olaylar

evreni belirler. Böylece Birey-Bilinç bir “Avatar” olarak bir insan bedenini kullanırken

Page 36: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

36

gerçekte o Avatar bende de evren

matrikslerinin ilişki ağında şekillenir.

Avatar Nedir? (Bu arada şu Avatar meselesine bir açıklık getirelim):

Yüzeysel olan ve hiçbir şeyi derinliğine inceleme gereği duymayan mankurt beyinler Avatar kavramı ile Avatar filmi ve dolayısı ile

George Lucas’ (Yönetmen)ı öncül hale getirebilir. Avatar (kavramı-sözü-kelimesi ve

bilgisi Lucas tarafından keşfedilmemiş ya da icat edilmemiştir. Avatar kavramı Hint efsanelerinde geçer; yani kavramın geçmişi en

az 10 bin yıl var. Hint tanrıları dünyaya inebilmek için insan şeklini alırlar. Bu durum

onların inancında ruhların enkarne yani (tekamül et için beden değiştirmeleri) olabilmek için öldüklerinde yeni bedenlere

girmesi durumu için de kullanılır. Yani et-kemikten topraktan yapılmış olan beden ruhların, tanrıların Avatar’larıdır.

Ruhların Bineği; Avatar…

Kelimenin kökeni Sanskritçe’dir. Bu inanca göre Avatar beden sadece ruhların bineği olarak yaratılmıştır. Bu inancın kökeni ise

kayıp Lemurya kökenlidir. Naacal denilen Lemurya (Mu) medeniyetinin bilge

misyonerleri binlerce yıldan beri dünyanın bir çok yerine gitmiş oraları kolonileştirmiş ve kendi dil, din ve bilim ile tekniklerini buralara

Page 37: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

37

götürmüştür. Bu medeniyetler arasında

öncelikli olarak Uygur, Mısır ve Sümer medeniyetleri bulunur. Yunan medeniyeti

daha sonra gelir. Naacal Tabletleri…

Naacal tabletleri Tibet manastırlarında bulunmuş ve çözülmüştür. Bu tabletlerden elde edilen bilgilere göre”Avatar” kavramı gibi

Hint milletlerinin zamanında kullandığı şimdi ölü olan Sanskritçe dili de Lemurya

kökenlidir. Lemurya medeniyetinin varlığı 70-200 bin yıl kadar eski olduğuna dair inançlar vardır.

Yok olan Kıta..

20 bin yıl önce kadar (dağların yerkürede oluşmaya başladığı üçüncü evre sırasında meydana gelen depremler ve volkan

patlamaları nedeniyle kıtanın üzerinde yaşayan 64 milyon insan ile birlikte yok olduğu söylenmektedir.)

“An” Enerjisi paketçikleri…

Bir Avatar bedende doğum-ölüm sirkülasyonu belli sayıda “an” enerji paketçiklerinin bir şekilde konserve edilerek Avatar’ın geçici

belleğine yerleştirilmesi ile olur. Bundan dolayı “TümAn” konumu ezoterik öğretide

“yaşandı-yaşanıyor-yaşanacak” algısı içinde konumlanır. Zaten her şey başlamış ve bitmiştir ve Diğer yandan da sürmektedir ve

Page 38: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

38

sürecektir. (zamansal sıçramalar algıda

farklılıklara neden olur zaman-mekan bağı).. Sistemin enerji paketçikleri şeklinde olmasının

açıklaması yine döngü teorisi içinde yapılabilir. Çünkü uzamın izdüşümsel olarak algılanması alanın küresel paketçikler

şeklinde olması ile sağlanabilmektedir. Böylece, geçişler birbirleri üzerinde ve içinde akışsal bir OLAY UFKU oluşturur. Bu olmazsa

algı da olmaz. Buna bir örnekleme olarak şu durum gösterilebilir; Bir gemi yolculuğunda,

okyanus üzerinde, gemi ilerlemesine rağmen ufuk çizgisi değişmesine rağmen OLAY UFKU olarak ufuk çizgisi süreklilik arz etmekte ve bu

şekilde uzamda süreklilik sağlanmaktadır. Enerjinin kendini küresel paketçikler şeklinde

konumlandırması da uzamın süreklilik arz etme talebinden kaynaklanmaktadır.

Avatar, şekillendiricidir…

Bilinci taşıyıcısı olan Avatar beden kendi konumunda aynı zamanda şekillendiricidir.

Yaratıcının yasalarına bağlı olarak bilinç çok sayıda farklı Avatar bedenlerle, matriks alanlarda, farklı boyutlarda etkileşimlere girer.

Avatar, uzamları dönüştürme kabiliyetine sahiptir. Bu durumu şöyle örnekleyebiliriz.;

keskin bir bıçağın kesme potansiyelini bildiğimizden, ekmeğinden kesilme potansiyelini bilgi bağlamında bildiğimizden

Page 39: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

39

dolayı, bıçak ile ekmeğin bir araya gelmesi ile

bizde ki KESME BİLGİSİNİN örtüşmesi sonucu ekmeği bıçak ile keserken, sadece bilgi

eşyayı dönüştürür..oysa bilginin kendisi maddesel konumda biçimlendirilmediği sürece bir bilgi boyutu olarak maddi gerçeklik

dünyasına düşemez. Bilginin kendi bağlamından çıkarılması ise AVATAR’ın bu bilgi örüntüsü üzerinden TALEPLERİNİN

olması gerçekliği hareketinden işlem gerçekleşir. Bundan dolayı Ezoterik Kainatta,

AVATAR, irade denilen şeyin marifeti ile bilgiyi eşyaya dönüştürür, eşyayı da bilgiye. Avatar için TEK KELİME ile İRADE şeklinde bir

tamlama yapabiliriz.

Soyut Malzeme… Subtil (soyut): Yani soyut malzeme de gerçekte bir malzemedir ama yaradılışın başka bir

yasasına bağlı olduğundan soyut-madde ile kaplanmıştır. Sonuçta o da bir madde olan bilinç olduğu için bu durumda çok sayıda

farklı bilgisayarların aynı bilinç-merkez tarafından yönetilmesine benzer.Ya da anne

bir köpeğin memelerinden beslenen yavru köpeklerin haline benzer. Annenin sütü belirli miktardadır. Bazı köpek yavrularının sütü çok

içmesi diğerlerinin aç kalmasına neden olur. Soyut malzeme nötrinolar vasıtası ile SOYUT-

MANA aleminden bir şekilde çevrimiçi olan kavramsal değerlerdir ki, buna İLHAM mekanizması da denebilir. Soyut malzeme,

Page 40: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

40

Ezoterik kainatta döngünün içinde olan

matriksel uzamların döngüler üzerinde birbirlerine sıçramaları ile gerçekleşir ki buna

KUANTUM SIÇRAMA denmektedir. Böylece MANANIN soyut yapı formlar ALEF noktasında kendi döngüsü içinde bulunan BEN ile İlham-

rüya ve benzeri döngüler içinde birbirine tamlar ve BİLGİ, bilgi bağlamında resim ya da söz olarak farklı bir gerçekliğin içine düşerek

İZAH edilebilir hale gelir. İZAH edilebilir hale gelmesi ile soyut malzeme

KAOS sürecinden, tamlanmak suretiyle DÜZEN durumuna geçer ki bu da filozofların..” KAOSU, DÜZENE

DÖNÜŞTÜRME….yani İZAH edilemeyeni izah etmesi suretiyle bir döngüsel sisteme

dönüştürür. Böylece SOYUT, somuta dönüştürülürken sadece İZAH edilmiş olması ile kendi gerçekliğini insanın gerçekliği haline

getirir ki buna bağlamından koparılmak denir. Artık sistem başlamıştır ve ENTROPİ yasası devrededir. Bu şekilde KAVRAM ilahi-MUTLAK

NİTELİĞİNİ değiştirmiş ve gözlemcinin GÖZLEMSEL mekanının hapishanesinde bir

mahkum olarak işaretlenmiş durumdadır. İşaretlenmiş olanlar ise insan-avatar mekaniği içinde sembolizasyonun bir parçası haline

geldiğinden, varlığını sadece orada, sembolizasyon trafiği içinde konumlandırır ki

bu da bize algılanan şeylerin GÖZLEMCİNİN, gözlem hapishanesinde bulunanların dışında bir şey olmadığını göstermektedri.

Page 41: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

41

Deneyimler Yaşamak…

Bilinç, kendi TümAn konumunda çeşitli boyutlarda “Avatar” bedenler kullanarak

“deneyimler” yaşarken enerjisi de “aletsiz” bir şekilde dağılmış olur. Çünkü bilinç farklı konum ve süreçleri deneyimlemek ister.

Deneyimlenmek, bir gözlemci olarak avatarın, semboller trafiği üzerinden sembollerin oluşturduğu seçenekler matriksinde yol

alması ile izah edilmektedir. Bu durumu, hareket halindeki bir trenin penceresinden

bakmakta olan gözlemcinin, gözlem süreci ile anlatabiliriz. Bir noktasal, bağlamdan, diğerine sürüklenmekte olan gözlemci bu

süreç içinde sadece bir noktayı diğerinde kıyaslamak sureti ile deneyimler yaşamaktadır

ki bu da sadece yanılsamaların deneyimi olarak kalır. Gerçek gözlem ise kişinin trenden indikten sonra ki sabitinden yaptığı

gözlemlerdir. Hareket eden bir trendeki, gerçekliği zaman-hız akışı belirlerken, gözlemci o süreçte deneyimleme adı altında

sadece zihinin akmakta olan sürece uyumlanmak için çaba göstermekten başka

bir şey yapamadığından algısı sahte bir gerçekliği deneyimlemekten başka bir şey yapmamıştır. Kendi gerçek deneyimlenmesini

ise sadece kendi üreteceği zamanve akış hızı içinde gerçekleştireceğinden gözlemci olarak

AVATAR-BEN sadece kendi döngüsü içinde gözlemlediklerini MUTLAK KENDİ GERÇEKLİĞİ olarak deneyimlemiş olur.

Page 42: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

42

Kısaca, deneyimlerimizin kendi

deneyimlerimiz olması için kendi zamanımızı kendimizin yaratması gerekmektedir.

Avatar’ın Mal Mülk Düşkünlüğü

Bir Avatar’ın bu dünyada mal, mülk servet, şöhret vesaire sahibi olması TümAn alanında sadece enerji paketçikleri olarak algılanır.

Çünkü asıl olan madde değil, madde ve ortamın bilinç üzerinde meydana getirmiş

olduğu enerji alanıdır. Eğer maddenin enerji alanında yarattığı etkileşim yapısı bireyin mutlak bilincini sağlıyorsa bu iyi bir

durumdur. (Maddenin kendisi değil ama duygusal etkisi

Mutlak-Bilinç-Ben tarafından algılanır-Yani maddenin insan üzerindeki duygusal etkisi bir enerji değer (subtil değer) olarak TümAn

konumundaki, matriksteki MutlakBilinç-Ben tarafından algılanır). Bir uzamsal sorunsal olarak kendini gösteren ARZU-İSTEK

sistematiğinin AVATARIN mal-mülk düşkünlüğü şeklinde kendini göstermesi,

AVATARIN kendi uzamı ile ters düşmesi ile ortaya çıkan bir enerji-mekan durumudur. AVATAR, artık bir sembolizasyon trafiği

üzerinden kendini gerçekleştirebildiği için, sembollerin MALLAR üzerinde gerçekleştirdiği

ENERJİ bir besin kaynağı olarak AVATAR üzerinde bir HABİTAT oluşturduğu için, sadece bir MALIN (Mesele Hız-Lüks şeklinde

Page 43: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

43

sembolize edilen bir JAGUAR MARKA

arabanın ya da pahalı bir PIRLANTA taşın) semboller diziminde bir ANLAM yapısı

oluşturması, AVATARIN, döngüsel mekan enerjilerinin karşılanması gereksiniminin bu habitattan beslenmesi nedeniyle önem

kazanır. AVATARIN mal-mülk düşkünlüğünün temelinde yatan gerçek sadece HABİTAT gerçekliğidir. Başka bir bağlamda HABİTAT,

mesela bir akademisyen için Doçentlik, Profesörlük gibi şeyler olurken, başka bir

HABİTAT için, Binbaşılık generalik gibi dereceler de olabilir. AVATAR bir HABİTATTAN beslenmek zorunda olduğu için seçenekleri

sadece uzamından alabilir. Eğer AVATAR, mistik bir sistem üzerinden beslenme trafiğine

girmişse, burada da gerçekleşen dereceler ya da MAKAMLAR da aynı işlevi görmektedir. Bir AVATARIN, mistik sistemde kutsanma arzusu

ile bir diğerinin pahalı bir şey satın alarak kendini kutsama çabası arasında ENERJİ-MEKAN bağlamı olarak bir fark

bulunmamaktadır. Bundan dolayı mal-mülk düşkünlüğü sadece bir habitat DENKLEMİ

olarak kabul edilebilir ki, mistik sistemler de bu şekilde kendini konumlandırmıştır. Sadece gıda maddeleri farklıdır ama amaç her zaman

arzuların doyurulması şeklinde tezahür etmektir.

Page 44: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

44

Ying Yang…

Diğer yandan Ying-Yang teorisinde olduğu gibi ne kadar çok maddesel etki o kadar az

metafizik etki anlamına gelir. Bundan dolayı kadim bilgiler her zaman maddeler soyutlanarak manevi değerlerini çoğaltmaya

çalışmıştır. Arınma düşüncesinin temelinde yatan faktörler de bunlardır. Arınmak, genellikle

maddeye olan eğilimi temsil eden duygulanımlardan kurtulmaktır. İhtiras,

sahiplik, kıskançlık, kibir gibi duygulanımlar “madde” üzerinde şekillenir. Bir yerde ÇOĞALMAK isteyen başka bir yerde

EKSİLMEK durumundadır, hem enerjinin sakınımı hem de Bileşik kaplar sistematiği

maddenin düzenini bu şekilde tasarlamıştır. Enerjilerin tamamı bir MUTLAK SABİTTİR…ne artar ne de eksilir. Sadece dönüşür, yer

değiştirir. Bir mekanın enerji potansiyeli o maddenin mevcut enerjisinin, dönüşme potansiyelinden başka bir şey değildir. Bir

AVATAR olarak insan, kendini çerçevelemediği sürece herhangi bir enerji alanını kendi

mekanı haline getiremeyeceğinden o alanın enerjisini kullanamaz. Yapılması gereken ise; sadece mekan bağı ile bir enerji potansiyel

hale geçer. Bu hale geçmek suretiyle diğer enerjileri dışlamış da olur AVATAR. Artık

mevcudu belli olduğu için potansiyeli de bellidir. Bir Avatar diğer enerji alanlarını da kullanmak istiyorsa kendinden yani mevcut

Page 45: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

45

enerji sisteminden vazgeçerek kendi

döngüsünün dışına çıkar ve Ezoterik Kainatın tamamına açık hale gelir ama bu durumda

artık kendisi olmadığından, TAMLANMAMIŞ haldedir ki, bu durumda yeni bir bağ kurana kadar artık kendisi değildir.

Madde Arzusundan Soyutlanmak… Bu duygulanımlardan kurtulmanın yolu da

madde arzusundan soyutlanmak şeklinde vuku bulur. Böylece matriks TümAn alanında

bulunan Mutlak-Bilinç-Birey kendi gerçek metafizik gıdasına Avatar-Beden içinde bulunan kendi sublimal bilincinin ürettikleri

değerler ile elde eder.

Salt Gerçelik… Çünkü salt gerçeklik, herhangi Avatar-Beden

içinde bulunan sublimal Mutlak-Birey-Bilinç değil, aksine matriks alandaki “ana” birey bilinçtir. Kainat içinde bulunan Mutlak-Birey-

Bilincin içinde bulunduğu akan evrenler konumu yasalarının gereği Avatar-Bilinci

yeryüzünde, ana birey bilincin formunu; yansıma şeklinde algılar. Bundan dolayı kadim bilgeler yeryüzündeki hayatı gerçek

hayatın yansımaları olarak kabul ederler.

Yansıma, Yanılsama… Bu dünyanın geçici ve bir yansıma, yanılsama olduğuna inanan öğretiler, gerçek birey

Page 46: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

46

bilincin anayurdunun Akan Evrenler konumu

içinde, Kainat ortamında olduğunu bilirler. Diğer yandan bu devasa Akan Evrenler

konumu da toplam kainatı herhangi başka bir noktasında sadece bir “nokta” kadar görünür.

Akan Evrenler Bilinci Oluşturur… Akan Evrenler’in oluşturduğu bilincin anayurdu olan mekan bile kainat düzleminde

sadece bir nokta kadar algılandığından “makro ve mikro kozmos” teorisi

şekillenmiştir. Kuantum düzeyinde gerçekleşen mikro dünyada da atomaltı parçacıklar olan

kuantların davranış modelleri, hem var hem yok konumunda kendini gösterir. Gözlemcinin

kuantum boşluğunda alanı gözlemlemesi sırasında, nereden geldiği belli olmayan BEKLENMEYEN MADDE kuant aniden alanda

kendini herhangi bir sebep-sonuç ilişkisine bağlı olmaksızın var ederken, aynı şekilde bir anda ortadan kaybolması gözlemcinin alanı

nereden gözlemlediği konusunda şüpheli bir durumun ortaya çıkmasına neden olur.

Kuantlar nereden gelmiştir nereye gitmektedir. Bu durum da bize gözlemci olarak insanın çoklu evrenleri de her an gözlemleyecebileceği

konusunda bir fikir verir. Akan evrenler sistematiği bize büyük kainatın akışının

resmini verirken, aslında büyük kainatın insanın gözlerinin önünden birer nötrino akışları olarak akıyor olması gözlemcinin

Page 47: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

47

bütün matriks alanları gözlemleyebileceği

konusunda bir akıl oluşturmaktadır. Bu durumda çoklu evrenler sistematiğinde,

gözlemci olarak insan değişik vibrasyonlarda akmakta olan farklı evrenlerle ÖRÜNTÜSEL BAĞLAR kurmak suretiyle bir çeşit ASTRAL

GEÇİŞ yaşayabilir. Bu durumda çoklu evrenleri hem uyanıkken hem de uykuda rüyada ya da değişik VECD hallerinde

gözlemleme ihtimali bulunmaktadır ki kadimlerin kendilerini sürekli VECD halinde

tutma arzuları muhtemelen EZOTERİK KAİNATIN değişik alanları ile BAĞLAŞIKLIK haline gelerek ortaya çıkan ÖRÜNTÜDE bilgi

ağı kurma durumunu izah etmektedir. VECD hali ya da uyanık bir akıl, diğer

evrenlerle temasın kapısı gibi görünmektedir. Zihnin bir şekilde santrifüje alınarak değişik ya da önceden bilinen bir şekilde SALINIMA

bırakılması yine Ezoterik Kainata açılan kapı olacaktır. Akan evrenlerle temasın bir salınım

sistematiği içinde gerçekleşebileceğini açıkça söyleyebiliriz. Ancak örüntünün bizimle

kuracağı bağın enerji boyutunda olduğunu ve enerjinin bir şekilde yorumlanarak ifade edilmesi gerektiğini de bilmek gerekir. Diğer

türlü bir çeşit anlamsız soyut resimlerle karşı karşıya kalma durumu gerçekleşir ki çoğu

insan zaten rüyalarında bu tür paradokslarla karşılaşmaktadır.

Page 48: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

48

Zihnin en çok da derin uykuda ciddi

salınımlara girdiği bilimsel bir gerçektir. Ancak rüyalardan edinilen bilgilerin konvert

edilmesi için zihnin bu tür durumlara karşı hazırlıklı olması gerekir…

TümAn-Alef Alanı… Yeryüzünde yaşayan Avatar birey-bilincin bir

sublimal kopyası olan yeryüzünde doğmuş ve ölecek olan bir Avatar-beden içindeki “enerji”

bile atom altı parçacıklarına kadar küçülerek orada bir TümAn (Alef) alanı oluşturmaktadır. Maddeyi oluşturan atomlar birer nokta iken

bu noktalar içinde büyük birer evren olduğu insanlar tarafından farkına varılsın diye

Parçacık Fiziği bilgisi bazı bilim adamlarına verilmiştir. Tüm-An alef alanını meydana getiren madde

nedir? Sadece bir bilgi ÖRÜNTÜSÜDÜR şeklinde bu soruya yanıt vermek gerekir. Yapısı ise SPİRAL DÖNGÜ modellemesi

şeklindedir. DURMAKTA olan yoktur…İSTİKRAR halinde olan yoktur.

Ezoterik Kainat’ta İSTİKRAR yoktur salınım sürekli bir devimim halindedir ve döngüsel bir SPİRAL sadece belli, bilgi örüntülerini belli

çerçeveler içinde YARATABİLMEK için Ezoterik kainat’ın değişken matriks bilgisi ve enerjisini

kullanır ki, bu bilgi ve enerji yaratılmış olan her şeyin yaratıcının onların üzerine yüklediği enerjilere kendi anlamlarını katarak ve onları

Page 49: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

49

eksilterek ya da çoğaltarak ya da farklı anlam

renklerine boyayarak yeniden büyük matriks alana katması ile gerçekleşir. Böylece

sabitlenen belli bir bilgi olmadığı ve alanın İSTİKRASIZLIK konumunda gözlemlenebileceği ortaya çıkar.

Bu durumda AVATAR-BİLİNÇ sadece döngüsel süreçlerin kendini tekrar edişinden başka bir hayatı yaşamamış olurlar..

Bu durumu bir örnekle açıklamak gerekirse, durum şöyledir: Bir dairesel hat üzerinde

RİNG seferi yapan bir otobüs sizin bulunduğunuz durakta durur ama siz o otobüse binmek yerine beklemeyi tercih

edersiniz. Otobüs yeniden sizin bulunduğunuz noktaya geldiğinde RİNG sisteminin içine

düşersiniz. Her defasında iki tercih vardır ya bineceksin ya da bekleyeceksiniz. Ancak her binmenin sonunda diğer tarafta otobüsten

inmek ve beklemeye devam etmek ya da binmemek suretiyle döngünün parçası olmamak seçenekleri arasında kalacaksınız.

Ancak her defasında seçtikleriniz ne olursa olsun ne siz ne de otobüs aynı olacaktır. Her

defasında döngü sonraki matrikslerin enerjileri ile boyanacağından içerik aynı olmasına rağmen ZARF hep değişecektir.

Bu durumda, zarfın değişmiş olmasının sizde gerçekliğin değiştiği konusunda bir izdüşüm

bırakacağı ortadadır. Belirleyici olanın ZARF değil de MAZRUF olduğunu anlayanlar, MAZRUFA ulaşmak için ZARFın değişkenliğini

Page 50: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

50

kendi gözlemleri ile istediği şekle çevirir.

Çünkü insanın kaderi ZARF üzerine değil MAZRUF üzerine yazılmıştır. İnsan kendi

kaderinin uzamı ya da izdüşümü olmaktan kaçınamaz. YAŞANMASI gereken YAŞANMALIDIR.

Bir Noktadan TümAn’lara… Böylece Akan Evrenlerin oluşturduğu devasa

alanın bile kainat ortamında sadece bir nokta olduğu gerçeğinden yola çıkarsak ulaşacağımız adres; Her şeyin, “TümAn” adı

verilen “Alef” konumunda olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz. Kaderin/yazgının/yazının

şekillendiği alan ALEF/TümAn alanlarıdır. Ezoterik kainat içinde kader potansiyellerin kendini gerçekleştirme muhtemellerinden

başka bir şey değildir. Bir enerji-boyut sistematiği olarak KADER, bilinç enerjinin her noktada kendini dönüştürme potansiyelinin

meydana gelmesi şeklinde açıklanabilir. Potansiyellerin kendi muhtemelleri ile

döngüsel bağ kurmaları ve bunu yüksek oranda yapmaları kişinin kaderinin ZENGİN-BOLLUK-BEREKET şeklinde tezahür etmesini

sağlarken, kişinin kendi kaçınılmaz döngüleri ile kurduğu örüntüsel bağların zayıflığı da

aynı kaderin YOKSUNLUKVE YOKSULLUK izdüşümüne düşmesine neden olur.

Page 51: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

51

Avatar-zihnin, kendi döngüsel kaderi ile

kurabileceği bağın en yüksek potansiyeli sadece İZDÜŞÜMSEL gerçekliktir. Diğerleri

yoktur onun için. Hakikat sadece Tanrı katında olduğu için HAKİKATın sadece izdüşümü avatar-zihnin kadersel ve döngüsel

nasibi olarak tasarlanmıştır. Bu durumu basit bir örnekle açıklarsak, durum şuna benzer; Bir alanda çok sayıda EŞYA-OLAY

bulunmaktadır, bir kamera da belli bir zaman döngüselliği içinde hepsinin üzerinde belli bir

süre durur ve o görüntüyü AVATAR-ZİHNE aktarır…resmin aktarıldığı alan izdüşümsel alandır. İzdüşümsel alan insanın diğer

alanlarla kurduğu bilgisel örüntü olarak değerlendirilebilir. Mesela; Bir insanın bir

çiçeği koklaması ve kokuyu koku hafızasına alması bir izdüşümsel alan yaratır. Bir insanın başka bir insana aşık olması yine

izdüşümsel alandır. Bir insanı hırs ve harislik noktasında fesatla örüntü kurması da onların bilgisi ile örüntüsel alan kurmak anlamına

gelir. Yani kişinin her düşünce ve hareketi iradi olduğu için her hareketi yeni bir

izdüşümsel alan yani bir çeşit ekran yaratır. İşte meydana gelen her bir örüntüsel ekran alanı sadece o alan için çekilmiş olan

HAKİKAT katında ki görüntülerin (enerji boyutunun konvert edilerek düşünce ve his

haline getirilmesi) yansıması bu alanlara olur. Böylece kişi tarafından yaratılmış olan her çeşit izdüşümsel ekran için uygun görüntü

Page 52: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

52

oraya yansıtılır. Kişi sadece burada seçtikleri

ya da yaptıkları ekranı seçer. O ekrana ne düşeceği bir program çerçevesinde

gerçekleştiğinden o durum KAÇINILMAZ KADERDİR ama kişinin birim zamanda bilgi ile kurduğu bağ ile gerçekleştirdiği izdüşümsel

ekran alanı ise İRADİ kaderdir. Kişinin kendi örüntüsel geleceğinde ki muhtemel izdüşümsel alanları anlayabilmesi ise kendi

döngülerini sorgulaması ile anlaşılabilir. Kişi, bunu anlayabilmek için kendi zihinsel

merkezine belli bir örüntüyü almalı ve buradan uzaklaştıkça ya da buraya yaklaştıkça meydana gelen değişkenleri

ölçtüğünde meydana gelen olayları analiz ettiğinde kendi DOĞRU YOLUNU bulabilir.

Döngüler kişinin kaderidir, kişilerin döngülerle kurduğu bağ ise kaderin negatif ya da pozitif yansımasını şekillendirir.

Yani bir ağın düğümü olmak kaçınılmazdır ama hangi düğümü olacağınız ise iradidir.

Bir Mekan Olarak. Alef.. Artık yaratıcının Bilgelik Okulunun sırlarından birini daha biliyoruz.

Kader denilen yapı da sadece bir “matriks” alandır ve ortak bilincin oluşturduğu “Alef”

mekanında dükkan açmıştır. Bu bilgiyi öğrendik, artık bu bilgi ile neler yapabileceğimize bir göz atalım. Mekan

Page 53: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

53

gerçekliğinin kişi için gözlemlenebilir olması

için kişinin zihninde ki şablon bilgisel sistem ile karşılaşmalar sırasında ortaya çıkan eşya

bilgisi ile kurulmuş olan örüntesel bağ arasında bir ANLAM bütünlüğü sağlanmalıdır ki, bu ANLAM bilgisinin bulunduğu mekan ise

HİKMET alanıdır. Hikmet demekle var olmuş ve var olacak her şeyin bilgisinin zaten mevcut olduğu ya

eşyanın kendisinin ya da eşyanın bilgisinin belli bir öncelikle zihinde kendini göstermesi

ile birlikte bir diğerinin ona bağlı olarak kendini gerçekleştirdiğini söyleyebiliriz. Böylece, “insan Düşüncelerinden de

Sorumludur.” Cümlesi doğru olarak kabul edilir. Çünkü, bir zihin belli bir kavram

üzerine kendi enerjisini koymaya başladığı andan itibaren bu kavram ile enerjinin oluşturduğu örüntü KAÇINILMAZ olarak o

olayın gerçekleşmesini sağlar. İşin bir ayağı KAVRAM diğer ayağı ise ANLAM ENERJİSİdir.. Mekanların ortaya çıkması olay örüntüleri ile

gerçekleşir, bir olay örüntüsünün gerçekleşmesi bir dizi kararlar silsilesinin

ürettiği mekan enerjisi ile ortaya çıkar. Bilgi, anlam, enerji ve buna bağlı olarak ortaya çıkmış olan mekan bir döngünün

parçası olarak artık entropiye açık hale gelir ki, süreç sırasında, olayın her bir negentropi

durumu yeni bir mekan örüntüsüne neden olur. Her yeni bağlanma (negentropi) ile birlikte, hareketi meydana getiren bütün

Page 54: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

54

değerler de buna bağlı olarak kendini

değiştirir, dönüştürür.

Bütün Zamanları Aynı Anda Yaşamak… TümAn(Alef) konumundaki Mutlak-Birey-Bilinç hem geçmişi hem bu anı hem de

geleceği aynı anda yaşamaktadır. Bu paradoks şu şekilde izah edilmelidir. Varsayalım ki elimizde bir matematik problemi var. Bu

problemle karşılaştığımız an şu andır. Ama problemin sonucunu bildiğimiz an çözüm

anınla da karşılaşırız, bu da anın gelecek zamanıdır. An’ın gelecek zamanında problem çözdüğünüz anda bulunduğumuz konumdan

baktığımız zaman problemle ilk karşılaşma artık geçmiş zamandır. Bir an içinde böylece

aynı anda üç farklı zaman algılanmış olur. Zahir görünen evrende her ne kadar sadece tek bir zaman AN olarak algılanıyor olsa da

ZİHİN gerçekliğinden yaşanmakta olan ÇOK SAYIDA ZAMAN konumunun ürettiği değişik enerji sistemleri ile her an iç içe olan zihin

DOLANIKLIKLAR üretmektedir. Bu na Kuantum Dolanıklığı diyebiliriz.

Hangisi gerçek deneyimlerdir, bedensel duyu organların algısal sistemleri ile gerçekleştirdiği deneyimler mi, yoksa zihinsel olarak

gerçekleşen soyut deneyimler mi? Her ikisi de doğru. Çoklu zamanlar deneyimi ise

gerçekte..GELECEK..adını verdiğimiz bilinmeyen bir matriks örüntü üzerinde insan zihninin gerçekleştirdiği yansıtmalar da

Page 55: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

55

deneyimlemelere girer.Zihnin zamansal

süreçlere bağlı olmaksızın hayali olarak gerçekleştirdiği bu düzenekler de kendi

gerçekliğini yaratır ve yaratılmış bu suni gerçeklik de aslında vardır, var olmasının tek nedeni ise var olduğu şeklinde hayal edilmiş

olmasıdır ve kendi enerjisini üreterek kaynağına yansıtma yapar. Bu şekilde gerçekleşen GERİ YANSIMALAR bir şekilde

kaynak zihni etkiler. Etki olumlu ya da olumsuz anlamda olabilir.Bu örgüm aslında

AKIL HASTALIKLARI şeklinde değerlendirilmekte olan süreçlerin de yapı taşlarının süreçlerini de belirler. Aslında RUH

ve AKIL hastalıkları denilen sistemler enformasyon yansımalarından başka bir şey

değildir. ENFORMASYON YANSIMASI bir çeşit radyasyon gibi kendini gösterir. Nasıl ki her madde bir parça radyasyon barındırır içinde

ve kendiliğinden hiçbir işleme tabi tutulmadan IŞIMA gerçekleştirir. Enformasyon da KAVRAMSAL bir kalıba döküldüğü zaman

artık çerçevelenmiş, tanımlanmış ve tamlanmış olduğu için mekan-enerji bağı

tamamlanmış olur. Yani , döngüsel bir hareketin parçası olarak kendini sürekli tekrar eder. Bu durumda HASTALIK olarak

nitelendirilir. DELİ, dediklerimiz AYNI ANDA çoklu zamanlarda yaşayan insanlardır. Bu bir

modeldir mutlak gerçeklikte, çünkü çoklu zamanlarda yaşamak asıl olandır, bu tür çoklu zamanlar deneyimlerini serinkanlı bir

Page 56: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

56

şekilde gerçekleştirebilen zihinler akıllarını

yitirmeden bilgiyi yerli yerine yerleştirerek diğer gerçeklikleri özümseyebilir.

Alef: Hem Bir Alan Hem de Konumdur… Birey-Bilinç (avatar bilinç) toplu bilinçlerin

kaderlerinin şekillendiği mekan-konum TümAn (Alef) konumudur. Alef noktası hem bir alan hem de konum olduğu için zaman ve

olaylar evrenini etkilemektedir. Ama bir de perdenin arka tarafı var. O tarafı da

inceleyelim. Bilginin üretilmesi modellemesi ile sistemin kanonlarını incelemekle başlayalım;

Örüntü alanında atılmış her bir düğüm ya da çözülmüş her bir düğüm, yeni bağlamların

üretilmesine ve buna bağlı olarak bilginin sürekli TAMLANARAK yolculuğuna devam etmesine neden olur.

Herhangi bir gözlemci tarafından gözlemlenen bir alanın gözlemcinin kendi TEMEL ve mevcut bilgileri ile alanı TAMLAMASI ile

başlayan bilginin yolculuğu, TAMLANMIŞ bir model olarak yoluna devam ederken

GÖZLEMCİNİN gözlemlerini dile dökmesi YAZMASI yada ANLATMASI ile bilgi ZİHİNDEN, kelimeye dökülmek suretiyle bir

kez daha TAMLANMIŞ olur. İkisi artık aynı şey değildir. Zihinde bağlamlarını daha geniş bir

alanda salınmakta olan ZİHİNSEL bilgi kelimeye dökülmekle birlikte DONDURULMUŞ hale gelir.

Page 57: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

57

Sonrası ise bu DONDURULMUŞ olanı

duyanların o örüntüyü tekrar TAMLAMASI ile yeni bir enerji ile adeta bir topa vurularak pas

edilmesi gibi, top bir ayaktan diğerine tekmelenerek her defasında yeniden tamlanır. Bundan dolayı (RÜYALARINIZDAN SÖZ

ETMEYİNİZ şeklinde bir inanç mevcuttur. Rüyalar belli bir DUYGULANIM üzerine kendilerini konumlandırır ve hafıza

sisteminden benzer bağlaşık bilgileri birbirine bağlayarak senaryoyu kurgular.

Rüyaları nasıl görürüz? Rüyalar bildiklerimiz içinde kendini biçimlendirir. Yani rüyalarımızın mekanı bildiklerimizdir. Ancak

bu bildiklerimizi sadece maddesel dünyanın deneyimleri üzerinden bir KENDİM-BEN

deneyimlemesinin ötesinde, Alef Ben ve diğer Kolektif zihinsel sistemlerden ve farkında olmadığımız EZOTERİK ve METAFİZİK

değerler de rüyaların şekillenmesinde etkili olur. Rüyalar Ezoterik Kainat’ın hem olay örgülerini

hem de olay izdüşümlerinin de etkisindedir her zaman. Bu uzamlar rüyalara mecburen

ZİHİN tarafından konvert edilerek düşürülür. Başka da bir formül yoktur zaten. Bir enerji paketçiği olarak, başka enerji sitsem yol ve

paketçiklerini kullanarak rüyalarımıza düşürülen bilgi-enerji paketçikleri açıldığında,

kendilerine en yakın bağlaşıklar ile örüntülendiği için çoğu zaman rüyalarımızın içeriği saçma sapan bir şekilde gelişir ama bu

Page 58: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

58

saçmalığın içinde ki detaylar, işaretler ve

sembollerin iyi yorumlanması sayesinde rüyaya düşen gelecek bilgilerinin içerikleri

çözülebilir. Bizim için mevcut bir gerçeklik olmamasına ve geleceğin bizim matrikslerimiz ve

bağlaşıklıklarımızın matrikslerinin birbirleri ile örüntülenerek inşa edilecek olmasına rağmen OLASILIKLAR dünyasında ZAMAN mefhumu

daha farklı olduğu için bu muhtemeller UZAMDA gerçekleşmiş gibi görünür.

Bu durumu izah etmek için şu örneği gösterebiliriz: 2 artı 2 kaç yapar sorusuna muhatap olan kişi

..O anda hem geçmişi hem anı hem de geleceği bir arada yaşar.

Geçmişi yaşaması, geçmişte bu sorunun cevabını öğrendiği yani soru ve cevap formülünü ZİHİN matrikslerine yerleştirdiği

ana gider ki bu GEÇMİŞtir. Sorunun sorulduğu zaman Andır, soruya vereceği CEVAP zihninde olduğu için, cevap da

belli olduğunda gelecekte vereceği cevap anda zaten zihinde verilmiştir.

İşte rüya sistematiği de bu şekilde yürür. Bir insan her an mevcut belli bir matriks içindedir, ve bu durumu onu diğer

matrikslerle etkileşim içinde gösterir. İşte ANDAKİ bu durumun muhtemelleri, yani

kombinasyonları AKIŞ içinde zamansızlığa düşer ve çok sayıda muhtemel ANDA vardır zaten.

Page 59: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

59

Bu düşme insan zihnine rüyalar vasıtası ile

düştüğünde, o kişinin muhtemelleri konusunda bazı sonuçlar ortaya düşmüştür.

Bu durumu bir de şu örnekle anlatalım. Çok uzun zamandan beri belli bir şeyi satın almak için para biriktiren bir kişinin,

muhtemelleri arasında yeterli para biriktirdikten sonra o şeyi alacağı vardır, hem de kuvvetli bir şekilde. Çünkü para o şey için

biriktirilmektedir. Diyelim ki bu yüz birim para olsun ve kişi kasaya 99 sonrası diğer bir

birimi koyduğunda 100 birim para mevcut olduğu anda onun muhtemeller alanında izdüşümü başlar ve kişi kendini rüyasında o

şeyi satın alırken görür. Rüyalar çok farklı sistematikleri ve bilgi

örüntülerini kullanan mekanizmalardır bu mekanizmalar arasında akış sistemleri de vardır. Bu sistemler arasında Ezoterik

akışların bilgi dolu nötrino kümeleleri ile zihin örüntüler oluşturduğunda bu kez de sert aydınlanmalar yaşanabilir. Bu kişinin zihninin

sert bir şekilde uyarılması ile o bağlamda bulunan bilgi kümelerinin muhtemellerinin

hızla çoğalması anlamına gelmektedir. Bu durumun diğer adı da İLHAM ya da HİKMET sistematiğidir. Bir insan ZİHNİNİN

ezoterik kainat ile örüntülenmesi çoğu zaman mekansal bir bağ ile oluşmaktadır.

Mesela belli bir konu ile rüyaya yatan kişi o konuyla ilgili şiddetli bir enerjiyi alemlerde salınıma soktuğu için bu konuyla ilgili bilgiler

Page 60: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

60

adeta bir mıknatısa yakalanmış gibi soyuttan

çekilerek kişinin zihnine düşürülür ve onlar orada bağlamlarla etkileşime girerek kendini

dönüştürürler. Enerjiler aynı olmasına rağmen ZİHİNLERin farklılığı bilgiyi de dönüştürür. Bir sanatçı için

düşen enerjinin zihin bağlamı farklıyken, belli bir konuda karar almaya çalışan birinin ki de farklıdır.

Bundan dolayı peygamberler, alimler gibi insanlar için RÜYAYA yatmak çok önemlidir.

Şairler de rüyalarında ki enerjileri şiire dönüştürürler. Bu sistemde Ezoterik kainat sistemine kendi

zihninizden nasıl bir ağ ile bağlam kurduğunuz önemlidir. Dolanıklık ürünü olan

KORKULAR ve ENDİŞELERİNİZ katışıma girerse sonuç olarak KORKULAR büyüyerek geri düşürülür ve bu yönde bir döngü oluşur.

Çoğu akıl karışıklıklarının nedeni de bu trafiği oluşturmuş olmasıdır. Korkuları ya da benzer değerleri katışım ve etkileşime sokan zihin

bunun bağlaşıklıklarını Ezoterik sistemden toplayarak geri döndüğünde bu enerjinin

ağırlığı altında çöker kalır. Buna depresyon, bunalım, psikoz vesair denmektedir. İşin aslı ise ZİHNİN bilgi örüntülerinin, BİLİNÇ

tarafından artık organize edilemiyor olmasında kaynaklanır. Yani AKIL şaşmıştır.

Normal dünya içinde Korteks beyin bu sistemi GÖZARDI ederek kendini konumlandırır. Yani kendini yeniden konumlandırır. Kendine bir

Page 61: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

61

KURGU dayatır ve o bilgi örüntüsünde kendini

gerçekleştirir. Mesela, bu sistemi uygulayamayan bir ZİHİN

yataktan bile çıkamaz. Her yer tehlikelerle doludur. Kafasına saksı düşebilir. Bir araba çarpabilir, birinin

şiddetine maruz kalabilir. Ama zihin bu muhtemellerin hepsini yok sayar ve KİŞİ gündelik hayatın akışı içine karışır.

Bu durum aynen Ezoterik Kainat sistemi ile örüntülendiğinizde de geçerlidir. O aleme

akışınız sırasında kuvvetli olumlu metafizik değerlerle AKIŞ içine girdiğinizde bununla ilgili örüntüler size geri döner.

İlahi sistemlerin bir çoğu EZOTERİK KAİNAT gerçekliğini anlatabilmek için değişik

metaforlar kullanmışlardır. Bunların içinde bilinen ve en etkilisi olan ise Hz.Süleyman tarafından kaleme alındığı iddia

edilen GOETİA isimli eserdir. Bu eser, çeşitli maji törenlerinden, sistemlerinden ve burada konu edeceğim DEMONLARDAN söz eder.

Demonlardan söz ederken, onları kişileştirir, onlara birer isim ve özellikler verir. Bu

demonlar kötü enerjilerdir ama yararlı tarafları da vardır kitaba göre. Her biri değişik işler konusunda uzmandır,

içlerinde felsefe öğreten, fal öğreten, şiir öğreten, sanat öğreten, savaşçılık öğreten

Demonlar bile vardır. Gizli sırları da bilirler. Hazinelerin yerlerini, bulutlara yağmur

Page 62: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

62

yağdırmayı, bulutları bir yerden başka bir yere

taşımayı, insanları uzaktan etkilemeyi..vesair. Bunlara ulaşmak için de çeşitli majik

ayinlerin yapılması, belli ritüellerin, belli düzenler içinde gerçekleştirilmesi, belli sihirli cümlelerin belli tonlarda söylenmesi gerekir.

Toplu halde yapılan ayinler de vardır. Ve bu Demonlar çağrıldığında gelirler ama her biri korkutucu şekildedir. Aslan kafalı, kurt

kafalı, yılan kuyruklu vesairdir… Geldiklerinde başka bir sihirli cümle söylenir

ve demon göze normal görünür. Onunla pazarlığa girişilir. Böylece onun kişiye bir şey vermesi sağlanır.

Burada beni düşündüren şu oldu; Bu konu başka nasıl anlatılabilirdi ilkel zihinli

insanlara. Mesela, elektiriği nasıl anlatabilirdik. Ya da manyetik alanları. Elektiriği gösterme

şansımız yoktu, bir kablodan geçiremiyorduk, bir düğme ile kontrol edemiyorduk, suni olarak üretemiyorduk. Yıldırımlar elektirik

üretiyor. İşte bunu ancak Tanrıların öfkesi demonların laneti şeklinde izah edebilmişlerdi.

Oysa bütün bu sistemler Ezoterik Kainatın enerji alanlarıdır. Ve o enerji alanları bu şekilde ilkel akla uygun

olarak efsaneleştirilmiştir. Bu durum bize bu demon listesinin bilgisi doğrultusunda

Ezoterik Kainat içinde bulunan enerji örüntülerini anlatmaktadır.

Page 63: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

63

Pekala, bu durumda bu majikal sözler, ayinler

ne oluyor. Onların, demonlarla aslında bir ilgisi yoktur. Kişi bütün o işlemleri kendi zihni

için yapmaktadır. Odaklanma sağlanma, belli değerde enerjiler üretme şeklinde düzenlenmiş olan sistemlerdir.

Oruç tutmak, dua okumak, namaz kılmak, ibadet etmek, değişik ibadet şekilleri de aynı anlamda kullanılmaktadır. Kişinin kendi

ZİHİN yapısını düzenlemesi, bu madde dünyasından kendi zihnini soyutlaması.

Zikir, hatta tespih çekmek bile bunu sağlar. İşin aslı beyindedir. Odak kaymasının sağlanması Korteks İradenin kontrolünde olan

frontol-işlemci beyinden odağın kaydırılarak motor kortekse ve limbik sisteme

bağlanmasıdır bütün bu çabalar. İşin aslı da..toplamda HOMULUS sistemine bağlanmaktır ki bu kapı EZOTERİK KAİATA

açılan kapıdır. Odak, önce motor sonra limbik sistemine bağlandığında kişi VECD haline geçer. Burada

üretilen BELLİ tipteki enerji ile örüntülenen zihin için artık kanallar açılmış durumdadır.

İnsan ZİHNİNİN temel kusurlarında biri de aşırı uyarımlar durumunda kalarak sürekli tetikte durmasıdır..yani Korteks beyin..frontol

lob..suyun üzerinde kalmaktır her zaman….. Derinlere girmenin tek yolu. Suyun

yüzeyinden kurtulmaktır. Suyun içine dalabilmek ise başka bir sistem olduğundan………….

Page 64: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

64

Akış kaçınılmaz olarak MUTLAK ODAK ile

sağlanmaktadır. İşte bu nedenle ibadetler, ayinler, zikirler,

dualar vardır………………..

Alef (TümAn) konumundaki Mutlak-Bilinç-Ben Alef(TümAn) alan-konumunda matriks

sistemde bulunan Mutlak-Bilinç-Ben, artık birey bilince “BEN” demeye başlayacağız.

Sadece soyut olan diye nitelendirebileceğimiz gelişmeler ile interaktif (karşılıklı etkileşim) bir devinim içinde değildir. Avatar beden Korteks

İrade ile yaşadığı deneyimleri de kendine katmaktadır. Korteks İrade beyne ait bir

konumdur. Bilinç beyin ise doğrudan Alef konumundaki “Ben” matriksine bağlıdır. Yani içimizdeki diğer bir ses olan (Homulus) bizdeki

vicdani, soyut değerleri ve bilgeliği temsil eder. Avatarın dünyada bulunma nedeni dünyasal gerçekliği deneyimlemek katışım ve etkileşim

ile kendinde ki bilgi örüntüsünü kendi muhtemellerine dönüştürmek, dualite

evreninde ki o evren burası oluyor, Ezoterik (gizil) evrenden düşmekte olan MONO tek fazlı bilgi örüntüleri yani (MUTLAK HAKİKAT)

KAÇINILMAZ olarak dualite evreninin kapanına yakalanıyor, gözlemlenebilir olması

için İKİ FAZLI hale geliyor, kendisinin hem negatif hem de pozitif yönü ortaya çıkıyor.Avatarın varlık nedenlerinden bir diğeri

Page 65: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

65

olan VESİLE olma sistematiği ise, hem dualite

evreninin sürekliliğini sağlamak hem de ezoterik kainat ile dualite evreni arasında

bağın devamlılığını üzerine kurulmuştur. Yani bu evren ile Ezoterik Kainat arasında kurulacak bağ ile HAKİKAT katına bir yol

bulunmaktadır. Bu durum adeta UZAY YOLU filminde ki IŞINLANMA prosedürüne benzer. Işınlama aslında yok etme ve yeniden

yaratmaktır. Sistem şu şekilde çalışır. Işınlanacak olan kişinin tüm zihin-beden

bilgileri kopyalanır ve o bilgiler bir kuantum bilgisayara yüklenir, sonra başka yerde bu bilgiler ışığında maddeler bir araya getirilir ve

kişi yeniden yaratılır. Burada önemli olan kopya yaratıldıktan sonra diğerinin yok

edilmesidir. Yoksa her ışınlanma sonrası aynı kişiden sonsuz sayıda ortaya çıkar. Oysa ALEF KONUMUNDA Kİ MUTLAK BİLİNÇ

BEN bir bilgi örüntüsü olarak, kendinden sürekli çoğaltmakta ve çoklu evrenlere kendinden göndermektedir. O evrenlerde yeni

örüntüsel bağlar kuran çok sayıda avatar zihin bu bilgileri HOMULUS kapısı üzerinden

orjinale göndermekte ve orijinal de kendini yeniden kendi kaderinin herhangi bir muhtemeli üzerinden dönüştürmektedir.

Böylece mutlak bilinç ZAHİRİ (görünen) kainatın tamamını maddesel avatar ile

deneyimlerken kendini Ezoterik Kainat içinde tutabilmektedir.

Page 66: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

66

İşte, bir avatar olarak insan, burada ki

deneyimleri ile ve bu deneyimleri bütüne katmak suretiyle aynı zamanda Ezoterik

Kainatı da değiştirmektedir. Ve Ezoterik Kainat da aynı şekilde hem görünür hem de görünmez halinde kalmak suretiyle ya kendini

açık etmekte ya da dış evrenlerden gelen bilgi izdüşümleri ile etkileşim sonucu muhtemelleri yaşarken TANRI yeni gerçekliği diğer her şeyde

daha önce zamansızlığın sınırında bir yerde BİLMEKTEDİR.

Yani yaratılmış olanın serüveni tamamlanmadan Tanrı bile sonucu zamansızlık boyutunda bilememektedir.

Zamansızlık içine düşecek olan dış evren bilgileri TANRI BİLGİSİ ile boyanacağından

niteliğini ve özelliğini yitireceğinden, Tanrı dış evrenlerden gelen bilgiyi ZAMANSIZLIK sınırında bir yerde gözlemlediğinden, bir

döngünün son hali TANRI tarafından bile bilinmemektedir. Tanrının bir şeyi biliyor olması,

muhtemellerini biliyor olmasından kaynaklanmaktadır. Bu şekilde Tanrı zaten

her şeyi bilmektedir. Bundan dolayı elifi elifine belli bir kaderi yoktur bir insanın. Sadece muhtemellerinin izdüşümleri vardır. Bir şey

gerçekleşmeden AN evvel, daha kimse bilmeden Tanrı bilir. Zaten zamansızlık

konumunda olan Tanrı böylece geçmişi ve geleceği bilir.

Page 67: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

67

Tanrının konumu BİLMEK anlamının ötesinde

bir konumdur. İşte bu nedenle TANRI AKLI insan aklı için ulaşılmaz bir alandır.

Korteks Beyin ile Bilinç Beyin Arasında ki

İletişim… Korteks Beyin ile Bilinç Beyin arasında ise bir iletişim trafiği mevuttur. Ancak çoğu zaman

Korteks Beyin oluşturduğu kuvvetli bir irade ile kendini bilinç beyin olan mutlak yapıdan

uzak tutmaya çalışır. İçimizdeki bitmek bitmeyen zihinsel ve duygusal çatışmaların nedeni de bu durumdur. Korteks irade

dünyadaki hayata tutunabilmek için sayısız çakalca oyunlara girişirken diğer yandan

mutlak ben onun aldığı kararlara karşı durmaya çalışır. Birinin hayatta kalma çabası diğerinin metafizik alanını kirletmektedir.

İLK İNSANLAR VE KORTEKS …..Bilime göre; insanın korteks beyni, medenileşmeye başladığı yani dış dünya ile uyum içinde

olmaya çabaladığı için bir süreç sonucunda ortaya çıkmıştır. İLK İNSANLARDA korteks

beyin bulunmuyordu, sadece İD ile yani AMİGDALA ile idare ediyorlardı. Belki bu durum TARİH ÖTESİNDE

gerçekleşen büyük yıkım (MU Kıtasının yok olması) sonrasında ilkelleşen beyinlerin

sonraki süreçlerinde oluşturduğu korteks beyinler için söylenebilir ama gerçek İLK İNSANLAR bir beyne bile ihtiyaç duymazlardı.

Page 68: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

68

Buna BEYİNSİZLİK durumu diyebiliriz. İnsan

gördüğü gibi düşünür…………maalesef…..Diğer

muhtemelleri yok sayar. Bu durum da o durumlardan biridir. ADEM-MERKEZİYETÇİ günümüz insan aklı. Ezoterik

sistemlerin tamamı da bu şekilde. MERKEZİ sistemler üzerinden gerçekleşen durumlar olarak kabul etmektedir. Yani, merkez olarak

BEYİN, beynin iletişim yolları olan SİNİR sistemi….

Bundan dolayı tıbbiye ilmi elindekine bakarak değerlendirme yapmış ve insanı şöyle özetlemiştir:

SİNİR SİSTEMİ…..Merkezi BEYİN

DOLAŞIM SİSTEMİ….Merkezi Kalp BOŞALTIM SİSTEMİ….Merkezi Bağırsaklar.. Filan…………

Oysa HOMULUS kapısı gerçekten de açık olan ve MUTLAK-BİLİNÇ BENLERİ İLE bu kapıdan

AÇIK İLETİŞİM halinde olan ilk insanlar için farklı bir gerçeklik gerekiyordu…

BEYİNSİZLİK………..MERKEZİN olmaması… BEYNİ olmayan birinin doğal olarak KORTEKS denilen sınırlı beyni hiç olmaz değil mi……….

Her bir noktası MUTLAK-BİLİNÇ olan İLK İNSANLAR, dış dünya ile bir enerji beden ile

iletişim kurardı. Yani organsızdılar ve her bir noktaları birbirlerinin aynıydı. Bir çeşit sıvı-su formatındaydılar.

Page 69: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

69

Bundan dolayı uzamları

sınırsızdı..şekillenmeleri sınırsızdı, İHTİYAÇSIZLIK halindeydiler. Tek işleri kainat

ile bilgi örüntüsü kurmaktı. Bunu da yapıyorlardı. Onlara ne oldu? Büyük Yıkım ne anlama

gelir? Bu durum nasıl izah edilmelidir? Bu durum şu şekilde izah edilmelidir; Birbirlerinin içine geçmiş sonsuz sayıda spiral

döngüleri düşünün; Bu spiral döngüler içinde yer alan bir NOKTA düşünün. İşte bu nokta

sonsuz sayıda çekim alanı içinde yine sonsuz sayıda değişik kuvvetin çekim alanları ve yörüngelerinde birinden diğerine çekilerek ya

da itilerek değişik izdüşümleri ve olay evrenlerine düşer.

Zaten zaman da bu noktanın diğer bilgi örüntüleri ile kurduğu bağlamdan ortaya çıkar ki: bu bağlam sadece ANLAM ile

yüklendiğinde bir şey ifade eder. İLK İNSANLAR BİRER BİLGİ ÖRÜNTÜSÜ olarak zamansızlıktan zaman bağlamına

dönüştüğünde BİLGİ ÖRÜNTÜSÜ olarak kendileri görünen evren ile etkileşime girmeye

başlamıştı. Buna ENTROPİ deriz….yani İLK İNSANLARIN kaçınılmaz kaderi EŞYA İLE KURDUKLARI

BAĞDAN meydana gelen ZAMAN gerçekliğine düşmeleriydi.

Dualite mekanı olan BURASI onları dönüştürmeye başladığında sadece SÜREÇ VE UZAMIN dışında bir şey kalmamıştı.

Page 70: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

70

Entropinin durdurulması için ise negentropi

yapılması gerekiyordu. Bu durum bir çeşit yarışa benziyordu. Fıtratında çürümek olan

bir elmanın çürümesini engellemek gibi bir şey. Çürümesi kaçınılmaz ama süreç uzatılabilir…….yani soğutarak. Bir yandan

buranın gerçekliğini deneyimlemek…bu deneyim SON DERECE ÖNEMLİDİR… Muhtemelen kainatta bulunan tek DUALİTE

EVRENİ burası……………İlginç bir macera gibi…….bu evreni deneyimlemek için kendi

özelliklerinden vazgeçmek gerekiyordu……….. Bilginin buzdolabına kaldırılması gerekiyordu ki bozunum yavaşlatılsın….ACABA….sonsuz

bir şekilde çalışacak bir buzdolabı nasıl üretilebilirdi.

İLK İNSANLAR ÇOK AKILLIYDI……kendini tazeleyen buzdolapları……BÖYLECE ……doğan ve ölen İNSANLAR yaratıldı..Yani

Avatarların simulasyonları.. Ölmek ve dirilmek suretiyle bilgi kendisi için hiç bozulmayan bir sistem yaratmış oldu. İşte

deneyim bilgisini bu buzdolaplarında tutmaya başladılar. Buna bilim GENETİK

KODLAR..IRSİYET…VESAİR demekte…. İşte bu alt Avatarlar….ÖLMEK denilen bir MEFHUM ile karşı karşıya kaldığından,..her

doğumda yeniden uyumlanmak için KORTEKS BEYİN denilen sistem kendi kendini

geliştirmek zorunda kaldı…

Page 71: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

71

DOĞMAK VE ÖLMEK ile milyarlarca insan

belli bilgileri bir sonra ki kuşağa taşımakla görevli. Bu arada İLK İNSANLARA ne oldu…

Değişik döngülerin parçaları olarak ezoterik kainatın uzamlarına noktasal olarak dağıldılar. Ya da bazıları, değişik buzdolapları

içinde yaşamakta, değişik zamanlarda ortaya çıkmakta, işlerini görüp yeniden buzdolaplarına giriyor da olabilir…Şu uyuyan

KEHF suresinde izah edilen zatlar bende böyle bir çağrışım oluşturuyor..

Mutlak Bilinç Ben’in Uzantısı..

Bu dünya dediğimiz mekanda Avatar bedenin, Korteks irade marifeti ile gerçekleştirdiği

olaylar o dünya üzerindeki kaderini belirler. Avatar beden her ne kadar Mutlak Ben’in bir uzantısı olsa da sadece bir matematiksel

denklem olarak, denklemin sol tarafında yer alan işlemler, eşittirden sonrasını belirlemektedir.

TECELLİ SİSTEMATİĞİ………… Hangi kadere bağlanmak?

Ezoterik de dahil BAĞLAMSIZLIK içinde tek bir nokta yoktur bütün içinde. Son nokta olarak avatar-insan…yani korteks beyin

sahibi sizler…elbette sizler de ganimetten pay almalısınız.

Sizin bu işlerden ganimetiniz ise; ETKİLEŞİM VE KATIŞIM sonrası ortaya çıkan HAZ-HİS duygusu…..

Page 72: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

72

Arada ki farkı anlatalım. Mesela iki bardak

suyu bir sürahi içine döktüğümüzde, suyun etkileşimi ve katışımı su moleküllerinin

birbirlerine katılmaları şeklinde gerçekleşir. Oysa, iki metali birbirine sürttüğümüzde ortaya bir değişkenlik çıkar. Yeni bir durum

yeni bir enerji meydana gelir. Buna fıtrat diyoruz…eşyanın fıtratı… İşte FITRAT SAHİBİ olmak koca kainatlarda

sadece İNSANOĞLUNA verilmiş bir özelliktir…. Daha doğrusu bu madde evreninde olan her

şey için geçerli bir durum ama konumuz düşünen beyinler olduğu için konumuz siz oluyorsunuz…

İşte sizin bu trafikten elde ettiğiniz kazanç fıtratınız üzerinden size gelmektedir. Çünkü,

İLK İNSANLAR fıtrat sahibi değillerdi. Hepsi aynıydı, binlerce noktanın bir araya gelmiş haliydiler. Asla kendileri değillerdi. Bütün

evrenlerin parçasıydılar. Algıları yoktu, sonsuz devinim içinde BİLGİ ÖĞÜTÜYORLARDI… Mutlak sonsuzluk içinde, mutlak yalnızlık

içinde ve mutlak dinginlik içinde sadece bütünün parçası olmak……Acayip bir

durum… Oysa dualite evreninin yani bizim evrenin başka türlü de deneyimlenmesi

gerekiyordu…Araç sizsiniz…deneyimleme sırasında elde edilen ÜRÜN yani BİLGİ onların

olurken HAZ ve HİS sizlere kalıyor. Avatar insan asla sonsuza kadar deneyimlediği bilginin sahibi

Page 73: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

73

olamayacak…..Çünkü HAFIZA İ BEŞER

NİSYAN İLE MALÜLDÜR…yani İnsan hafızasının UNUTMAK gibi bir arızası vardır.

Zaten KADİM DİLDE…İNSAN…UNUTAN CANLI anlamına gelir… Unutuyoruz çünkü, unutmak suretiyle yeni

bilgileri deneyimliyoruz ama kendimiz için değil İLK İNSANLAR için… Şimdi diyeceksiniz ki..madem durum bu…Bu

cennet-cehennem-ahiret konusu nasıl olacak. Şöyle olacak; Cehennemde odun yoktur,

herkes kendi odununu yanında getirir. Yani cehennemin olmadığı yer zaten cennettir. Bu durumda mesele yanında odun

getirmemektir. Arada ki farkı söyleyelim………….Cennete ya

da cehenneme gidecek olan siz değilsiniz ki…neden kafanıza takıyorsunuz…Oraya gidecek olan İLK İNSANLAR……………..Bazıları

onlara RUH diyor… İşte içinizde ki, o tanımlayamadığınız hep bir iç sesiniz olarak duran ve zaman zaman

VİCDAN denilen ve siz kötü bir şeyler yaptıkça isyan eden o VİCDAN RUHUN yani İLK

İNSANIN kendisidir. Ne yapsın, senin korteks beynine bağırıp duruyor,..BENİMLE UYUM İÇİNDE OL….diye.. Ama o ruh bir tek sizden

sorumlu değil, daha çok sayıda avatarı var sizin gibi.

Hayret bu açıklama şu soruya da yanıt vermiş oldu:

Page 74: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

74

Bu kadar insan ama sınırlı sayıda RUH var.

Nasıl oluyor bu. İşte böyle oluyor. Bir tane ruh çok sayıda

avatarı kontrol ediyor. Değişik evren ve zamanlarda. Hayret, bazıları da kendilerinin cennete ya da

cehenneme gideceğini zannediyor…. Oraya gidecek olan sizin VİCDANINIZ…..siz değilsiniz…

Korteks İrade ile BEN… Korteks irade ile “BEN” içimizde ki uzantısı olan Bilinç usta bir şekilde işbirliğine girdiği

zaman Avatar Bilinç artık nasıl yaşaması gerektiğini öğrenmeye başlar. Denklemi nasıl

değiştireceğini, ne yaparsa ne olacağını öğrenmiş olur. Çünkü bu ete-kemiğe bürünmüş olsa bile Avatar beden sadece bir

enerji paketidir ve bütün diğer enerji yapılarından etkilenir ve onları etkiler. Korteks iradenin varlık sebebi eşyanın tabiatı

ile açıklanmaktadır. Korteks beyin bir entropi ve negentropi sistematiği neticesinde

kaçınılmaz olarak ortaya çıkmaktadır. Zaten insanın sistematik olarak ölmesinin sebebi de budur. Kainatlar İSTİKRARSIZLIK üzerine

kurulmuş olmasına rağmen dualite evreni denilen burada canlıların doğuyor ve ölüyor

olmaları bir üst evrenin entropi ve negentopisinden başka bir şey değildir. Basitçe açıklarsak. İnsan denilen canlı büyük

Page 75: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

75

sistemin bir hücresi gibidir, yerine taze hücre

gelerek büyük sistemin ömrünü uzatabilmek için bu hücrenin ölmesi yani tazelenmesi

gerekiyor. Şimdi neden öldüğünüzü anladınız. Aslında dualite evreninde üst sistemler de bir üst sisteme göre sadece bir hücredir ve üst

sistemler de ölerek yerine yenisinin gelmesini sağlar ama bu durum EZOTERİK KAİNATı bağlamaz çünkü orası başka yasalara bağlıdır

ve devam edecektir. İkincil beyin olarak ortaya çıkmış olan

KORTEKS BEYİN …amacı dış dünyaya uyumlanmak olmasına rağmen….diğer yandan kendisi de negentopiye

girerek..anlamsızlığa anlam katmak üzere devinime girer…kendi varlık sebebini

kutsallaştırmak ister. Burada oluşturduğu ETİKET-BEN devreye girer ve dünyasal sistemin ürettiği KÜLTÜR

değerleri..buna dinler de dahil…mutlak gerçeklik olarak tarif etmeye çalışır. Oysa dinin varlık sebebi zaten KORTEKS

beynin RUHA uyumlanmasını sağlamaktır. Sonucun, yani ürünün kendisinin değil de

manifestosunun önemsenmesinin nedeni budur. Üretilmiş olan bütün kültür değerlerin

MUTLAK GERÇEKLİKTEKİ tek anlamı NİHAİ ürüne ulaşmaktır. Mesela dinlerin ortaya

koyduğu manifestoların amacı da mutlak ürünü ortaya koymaktır.

Page 76: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

76

Bu ürünler sırasıyla

şunlardır….VİCADAN..İMAN…DUA..İBADET..TEVEKKÜL….

Yani Tanrı katından indirilmiş kitaplar dualite evrenine düşerken kelimeye indirgenmiştir ve esas olan kelimenin kendisi değil ürettiği

enerjidir. Bu esas sonucu ortaya nihai ürün çıkmadığı sürece o avatar yanlış yerde durduğunu bilmelidir.

Diğer yanda, kültür değerleri olarak, filozofi, bilim ya da diğer değerler de birer FAZ

yapısalından başka bir şey olmaması gerekirken, kendilerini MUTLAK gerçekliğin yerine koymaya çalışır.

Örneğin; Bir sanatçının kendi VİCANINDAN yani RUHUNDAN aldığı İLHAM sonucu ortaya

koyduğu eserin kaynağını kendi MAHARETİ ya da DEHASI şeklinde açıklaması bir nihai ürünün üretilmemesi anlamına gelir. Burada

nihai ürün TECELLİYAT olmalıdır. Sanatçı kendine ilham edilenin TECELLİYAT esaslı olduğunu anlamalıdır. Böylece kendi

ruhuna, iyi enerjiler yükleyebilir. Böyle durumlarda dualite evreni hemen karşıtlığını

üretir ve sanatçı KİBRE kapılır. Böylece alan kısa devre yapar. Bundan dolayı dinsel manifestolar sıkça KİBRE düşmemeyi

önemser. Zaten insanın başının secdeye gelmesi de bir

çeşit KİBİRDEN ARINMA çalışmasıdır. Arınmanın esası temizlenme üzerine kurulmuştur. Kirlenmek kaçınılmaz

Page 77: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

77

olduğundan sürekli arınmak da mecburidir..

Öyle ben bir kere arındım haydi eyvallah demek olmaz.. Çünkü kirlenmek sürekli

olduğunda ki buna ENTROPİ denir, temizlenmek de sürekli olmalıdır. Arınmak da örüntüler ile yeni bağlar kurmak

anlamına gelmektedir. Her kurulan yeni bağlam bir çeşit arınma getirir.

Duygulanım Kaymaları…

Bu duruma delil olarak birkaç örnek gösterebiliriz; Herhangi, kuvvetli bir elektro manyetik enerji

akımına maruz bırakılan insanda çok sayıda değişiklik gözlemlenmektedir. Karakter ve

kişilik değişikliği, çok sayıda davranış bozukluğu, duygusal kaymalar vesaire. Kaymalar örüntüsel KERTERİZlerin yani

TEMEL prensiplerin olmamasından kaynaklanır. Gözlemci, gözlemlediği alanda kendi aklındakini görmek istediği için suni bir

gerçeklik yaratmak için başka bilgi örüntülerine başvurur, böylece merkezi

kaymış olur. Adeta buz üzerinde dengesiz bir şekilde kaymakta olan birinin tutunmak için bir şeyler aramasına benzer durum. Yanlış

olan buz üzerinde bulunmak ya da buz üzerindeyken tutunmaya çalışmaktır.

Ya prensip olarak buz üzerinde bulunmamak gerekir ya da buz üzerindeyseniz kendinizi savrulmaya bırakmanız gerekmektedir.

Page 78: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

78

Tutunmaya çalışmak sürekli yeni tamlamalar

yapmanıza neden olur ki, tamlama yapmaya çalışırken yetersiz bilgi örüntülerinden

beslenmek insanda ŞÜPHE ve KAYGI oluşmasına neden olur. Bir insanın sürekli EMİNSİZLİK sorunu

yaşamasının altında yatan gerçeklik budur. Duyglanım kaymaları….birini severken…..o sevgiden emin olmamak..bir şeyi

yapmışken…ondan emin olmamak şeklinde kendini gösterir.

Duygulanım Kaymalarının esas nedeni kişinin yaratılış fıtratından yani kendi doğasından uzak düşmesidir.

Korteks İradenin Oluşma Şekli…

Peki, bunlar nedir? Elektro manyetik enerji etkisi altında kalan insana ne oluyor da bir bozulum yaşıyor. Olan biten sadece Korteks

iradenin yapı taşlarının bozulmasıdır. Bu yapı taşları insanın ta kendisini oluşturmaktadır. Milyonlarca bilgi ve deneyim aktarı ile

şekillenmiş bir değerler bütünü haline gelmiştir Korteks. Korteks beyin tüm bu

bilgileri işleyerek beynin ilgili bölümlerine (Loblar) titiz bir şekilde yerleştirmiştir. Korteks beyin denilen sistem bir KORTEKS

İRADE üretmiştir. Korteks İradenin ne olduğunu anlayabilmek için onu kendi zıttı ile

anlatmakla başlayalım işe:

Page 79: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

79

Korteks iradeyi NEFS denilen mutlak akmakta

olan TEMEL ezoterik enerji ile karıştırmamak gerekir.

NEFS denilen sistem yaratılıştan beri var olan bir sistemdir. Bütün ZAHİRİ evrenlerin var olmalarını sağlayan sistem NEFS denilen

sistemdir. Bu sistem kaynağı yaşatmak üzere kendini konumlandırır. İlahi bir modeldir. Bir çeşit eksi sonsuzluktan gelip artı sonsuzluğa

akmakta olan bir yol-yolcu gibidir. Gücünü de gözlemcinin kendi gözleminden alır.

Gözlemcinin alanı tamlarken nefsini yani kendi mevcudiyetini kaçınılmaz olarak gözlemlediği alana koyması ile oluşur. Bundan

dolayı gözlem marifetiyle dönüştürülen her alan üzerinde gözlemcinin NEFS enerjisi

bulunmaktadır. Zaten dualite evreni denilen bu evrene düşen her şey kendini kaçınılmaz olarak kendi karşıtlığı ile düzenlerken İRADE

denilen mekanizma da ortaya çıkar ki. İrade, NEFS karşısında bir çeşit DİRENÇ sistemi gibidir.

Nasıl ki, elektrikten ışık enerjisi alabilmek için ampul denilen içinde bir direnç teli olan

sistem elektrik enerjisinin akmasına engel olarak kendini soğuk metalden sıcak ışıyan metale dönüştürürken bir enerjinin açığa

çıkmasına neden olur. İRADE…yani sözünü ettiğimiz İLAHİ sistemin

bir parçası olarak ortaya çıkan bu iradenin kavramsal MODU ise YAŞAMA ARZUSUDUR….bu yaşama arzusu denilen

Page 80: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

80

sistem bütün ZAHİRİ kainatın temel taşlarıdır.

Ama bu bilginin kendisi EZOTERİK (GİZİL) kainattan düşen Tanrısal bilgilerin (ilahi

Modellerin) zahiri evrende dualite gerçekliğine dönüşmesinden başka bir şey değildir. Ezoterik kainatta MONO sistemler

olduğundan oranın gerçekliğinde NEFS-İRADE aynı EZOTERİK maddeden başka bir şey değildir. Sadece ZAHİR ile karşılaşması

onlarda karşıtlık yaratır. Oysa korteks beyin denilen, temelinde insanın

dünya ile kendini uyumlama çabası üzerinde kendini bir UR şeklinde geliştiren bir çeşit kanser hücresi gibi kendi gerçekliğini

yaratmıştır ki bu MODEL hiçbir şekilde İLAHİ sistemin bir uzantısı değildir. Oradan ZAHİRE

düşen bir sistem değildir. Kendiliğinden gelişmiştir. Bir çeşit ATIK ENERJİDİR…imha edilmesi gerekir. Zaten bundan dolayı

ölüyoruz….ölmek suretiyle KORTEKS İRADE de sonsuz evrenlerde dolaşma hürriyetinden men edilmektedir.

Çünkü bu gerçeklikte bir çeşit atık madde olarak ortaya çıkan KORTEKS BEYİN İLE

ONUN ÜRÜNÜ OLAN KORTEKS İRADE sadece burada ki zamansal sürece bağlı olarak kişinin ölmesi suretiyle ortadan kalkar.

Durumu daha iyi izah edebilmek için bir örnek verelim;

Örneğin…VİCDAN….denilen kavram ilahi bir modeldir. Yani kişinin kendisi ile hesaplaşmasıdır. Bu hesaplaşmanın temelinde

Page 81: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

81

yatan ise RUHUN-KORTEKS ile

hesaplaşmasıdır. …VİCDAN: değerlendirme yaparken İLAHİ MODELLERİ yasa olarak

kabul eder. Vicdanına başvurmuş kişi için durumu değerlendirmek İÇSEL bir yolculuktur.

Ancak..KORTEKS İRADENİN kendisi ile hesaplaşması..ACIMAK üzerinden şekillenir ki. Burada acıyan kişinin, diğeri ile kurduğu

bağlam ÜSTÜNLÜK-AŞAĞILIK bağlamıdır. Yani bu değer, suni olarak etiketler üzerinden

ortaya konulmuş bilgi örüntüleridir. Kişi, kendini diğerinden üstün hissettiği için ona ACIR ve ona bir şey verir ya da onu bağışlar.

Yani bir çeşit hastalıklı DURUŞTUR… Korteks beyin, kendi iradesini yani KORTEKS

iradeyi ortaya koyarken BİR AKIL kullanmaz..kullandığı değer sadece MANTIKtır. Bir değerlendirme süreci sadece

MANTIK ile yapılır ki….Maddeciler buna STRATEJİK AKIL denir….aslında stratejik AKIL denilen sistem KAYPAKLIK

modellemesinden başka bir şey değildir. Stratejik Akıl denilen Mantık yürütme

sisteminde suje, yani değerlendirmeyi yapan kişi, kendi örüntüsel bağlamları ve mekanları kendine göre bir yargı ile değerlendirir ve alanı

çerçeveleyerek kendince bir sonuca giderek bir KARAR alır. Bu karar onun olaya karşı

duruşunu belirler. Yargı ise..AZ VERMEK..ÇOK ALMAK…üzerine kurulmuştur. Çünkü Korteks beyin ürettiği

Page 82: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

82

kültür ile kendini dönüştürmüştür. Az enerji

ile çok iş yapmak..şeklinde. Bundan dolayı KORTEKS

beyin………..YARAR…kavramı üzerinden kendini konumlandırır. İradesini bu şekilde ortaya koyar. Bir mantık içinde hareket eder.

Oysa İlahi Modellemede, SOYUTLAMA VE SOYUTLANMA bulunmaktadır. Suni dengeler yoktur ilahi modellemede, ilkeler, temel

prensipler ve yapı taşları vardır. Korteks İradenin temel yanlışlarından biri

de…zaten İNSAN irrsayoneldir….kavramı buradan gelmiştir. Ölümlü olduğunu bilmesine rağmen, ölümsüzmüş gibi yaşaması

açmazından kaynaklanmaktadır. Ölümlü olan bedene can veren sistem olan RUH enerjisini

yok sayarak bu dünyada yaşamaya çalışır. Ölümsüz olan ruha bu dünyadan ağır yükler yükler, vicdanını kötü enerjiler ile doldurur,

oysa kişinin VİCDANI, onun ruhunun insanda ki tek uzantısıdır. İşte bu uzantı ile bağlarını koparır, onu kendinden uzaklaştırır, ölümsüz

olanı CEHENNEM sıkıntısına sürükler. Vicdanı kişiden soyutlanmasını ve

soyutlamasını talep ederken, KORTEKS irade direnir; Ve adeta kendisini bir beden olarak..et-kemik

olarak sonsuz var edebilmek için ANLAMSIZ bir savaşa girer. Formüller, modeller arar.

Korteks irade YALAN RÜZGARLARININ üzerinden kendini şekillendirir.

Page 83: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

83

Bu yalan rüzgarlarının KAVRAMLARINI

inceleyerek konuyu daha açık hale getirebiliriz.

İnsanın bilgi-kavram modellemesi YA İLAHİ KAVRAMLAR ya da ZAHİR kavramlar üzerinden gerçekleşir. İlahi kavramlar

kendilerini hemen belli ederler. Çünkü bu kavramlar verilmiştir. İnsan tarafından üretilmemiştir. Zaten üretilmesi imkanı da

mevcut değildir. Sadece bir ilahi modelin uzamı olacak

kavramların bu dünyada insan tarafından üretilmesinin bir mekanizması ya da alanı bulunmamaktadır.

Bu kavramlara verilecek örnekler şunlardır….karşılarında da Korteks beyin

tarafından üretilmiş o kavramların kopyalanması vardır..

İlahi Kavram- İnsani kavram İZZET- Onur NASİP- Başarı

TEVEKKÜL- Eziklik VİCDAN- Acımak

DİRAYET- Strateji Buradan, bir şeyi….ALLAH ADINA

YAPMAK….kavramını anlamaya çalışmaya gidelim…

………….Bismillahirahmanirrahim….Allah’ın adıyla…

Page 84: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

84

Yani İlahi modellere bağlı olarak

yaşamak..yapmak…gerçekleştirmek…

Korteks irade, bir şeyi ALLAH adına yapmaz, yapamaz. Çünkü ürettiği mantıkta hemen YARAR arar. Bu durumu bir hikaye ile

örnekleştirelim. -İslam’ın ilk zamanlarında, bir Yezidi Müslüman olur ve Allah’a dua etmeye başlar,

çünkü hemen ödüllendirilmek istemektedir. Bir zaman sonra isyan eder. Ve kendini

Müslüman yapan kişiye gider ve şöyle der; -Hani senin Allah’ın her dua edenin, dualarını kabul ederdi. Ben bana 50 altın versin diye

günlerdir dua ediyorum.

Diğeri, ona 50 altın uzatır ve adamı gönderir ve Allah’a şöyle der: Onun dualarının karşılığı olan ödülleri bana ahrette ver.

İşte iki farklı akıl budur….

Korteks iradenin ALLAH inancı da bu mantık çerçevesinde şekillenir. Bir YARAR

gözetir..Alırsa inanır, almazsa inanmaz. Oysa İlahi modellemede, kişinin ZAHİR

olandan EZOTERİK olana geçebilmesi için soyutlama ve soyutlanma yaşaması

gerekmektedir. Korteks iradenin milyonlarca hatalı kodu vardır. Bunların bazılarını sayalım:

Page 85: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

85

Makam- mevki-Onaylanma-kutsanma-

Beğenilme-Arzulanma-Tüketme-Kalıcı olmaya çalışmak- Bilinmek- Kibir-Başarı- vesair…..

Hata kodları yaşamın sürekliliğini sağlar. Hata yapmakla alan boşaltılır, böylece boşalan alana yeni enerjiler dolar ve mekanın

çürümesi engellenir. Neden hata yapıyoruz? Sorusu dramatik bir sorudur, aslında. Gerçekte bir hata yoktur

ortada ya da hata yapmak kaçınılmazdır. Çünkü sürekli değişmekte olan dış

matrikslere uyum sağlamak için çabalayan insan sistemi yeni dengeler ile uyum sağlayana kadar ALGIDA hatalı olarak

gözlemlenmektedir. Hata…gözlem ile gözlemci arasında ki bir

algıdan başka bir şey değildir. Bunu şöyle bir örnekle açıklayalım. Musluğu açarak, akacak sudan bir bardağı

doldurmaya çalışırken, suyun etrafa sıçraması durumu hata olarak gözlenir. Çünkü amacı oluşturan kodlar önceden bellidir, suyu israf

etmeden bardağı doldurmak. Oysa zaten akmakta olan bir pınardan

bardağı doldururken kimse suyun bardaktan taşmasına aldırmaz. Bu hata kodu olarak şablon haline gelmemiştir zihinde.

Böylece sayısız HATA kodu örneği verebiliriz. Oysa, zaman zaman eğrinin doğrusuna denk

gelmesi için hataların da yapılması gerektiği açıktır.

Page 86: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

86

Hata kaçınılmazdır. Hata zaten ALGISAL bir

durumdur. Bu durumda hatalardan ders çıkarmak diye

bir şey nasıl olabilir? Hatalardan ders çıkarma konusuna…yaklaşık deneyimler…diyebiliriz….

Çıkarılmış dersin kendisi de bir HATA kodu olarak hayata geçebilir. Bu ihtimal her zaman vardır…

Diyelim ki; Çok sevdiğiniz, kalbinizi açtığınız biri tarafından aldatıldınız. Bu size çok acı

verdi. Sonradan karşınıza çıkan ve size kalbini açan birine siz artık kalbinizi açamaz hale gelmiş olabilirsiniz. Sizin böyle davranmanızın

nedeni, sadece benzer deneyimin aynı şekilde gerçeklememesi yönünde KORTEKS

İRADENİN sizi zorlamasıdır. Oysa hata kodu…O ihtimalin her zaman olabileceği, önemli olan kalbin açılmasının

değil…onun asla zarar görmemesi üzerine ZİHNİ konumladırmaktır. Yani kalbi kapamak yerine kalbin incinmesini engellemek doğru

hareket olacaktır. Çünkü ZİHİN kendini değişken dış matrikslere

uyumlamaya çalışırken iki seçenekten birini kurmak zorunda kalır. Konumlandırmayı ya… MANTIK SİLSİLESİ üzerinden yaptığı AKIL

YÜRÜTME ile yapar ya da METAFİZİK AKIL kullanarak…uyumlama yapar…

Mantık KURMAK demek stratejik AKIL kullanmak anlamına gelmektedir. MANTIK, varsayımlar ve ALGISAL kodlar üzerinden

Page 87: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

87

paradigmayı kurar. Bir çeşit mühendislik

yaparak kar-zarar hesabı yapar. Bundan dolayı..sistemi AKILCILAŞTIRIR….ya

da kendince yeniden düzenler. Oysa MANTIK kurmak, değişmekte olan sistem üzerine fraktal perspektif kurmaktan başka bir şey

değildir. Metafizik uyumlama ise kişinin kendini bütüncül sistem içinde belli bir PARADİGMA

üzerine konumlandırmasıdır. Mesela, amacı GÜZEL BAKABİLMEK olan bir

metafizikçi için dış dünya matriks akışları ile kurduğu BAĞLAM da bu yönde olacaktır. Güzel bakış enerjisinin sürekliliğini sağlamak,

korumak ve beslemek için DİRAYET mekanizmasını kullanır.O zaman kişiler,

mekanlar, durumlar, değerler artık önem kazanmaz. Araç sürer gibi sadece kendi paradigması içinde ilerledikçe, dış matriks

yine değişir ama bu kez GÜZEL BAKANIN konumuna göre kendini değiştirmek zorunda kalır. İşte buna metafizik uyumlama denir ve

bu sistemde ne MANTIK ne de MÜHENDİSLİK aklı vardır. Çünkü kar-zarar hesabı yapmaz.

Karşılaşmalar ve Uyum Alanları

Herhangi bir karşılaşma sırasında ne yapacağını hangi enerji paketini devreye

sokacağını bilmektedir. Biz bunu Avatar’ın dış dünya ile kurduğu “Uyum Alanı” diyebiliriz. Böylece Avatar, yani insan sosyal bir yapı

Page 88: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

88

içinde kendi varlığını sürdürebilmektedir.

Ancak kuvvetli bir manyetik enerji bombardımanı sonrasında Korteks yapı hafıza

olarak kaydettiği bilgiler üzerinde kontrolünü kaybeder. Trafik karışır. KORTEKS İRADE…..nedir sorusunun

cevabı….MANTIK kurmaktır. Mantık, çerçevelenmiş belli bir alan içinde kalan denklem unsurları üzerinden hesap

yapmaktır.

Duygulanım Bozuklukları… İlgisiz enerji paketçikleri ilgisiz alanlara bağlanır. Manyetizma, Avatar’ın enerji akışı

dengesini bozar. Böylece ortaya karışık bir durum çıkar. Nevroz, psikoz, davranış

bozukluğu, duygusal bozukluk şeklinde tarif edilen durum, kişinin kaygı, endişe, korku, gibi sistemlere girmesine neden olur.

(Bu arada sıkça yapılan bir hatayı burada düzeltmiş olalım: Kaygı ile endişenin aynı şey olduğu sanılmaktadır: Değildir. Endişe bizim

kontrol ettiğimiz alanlarda gerçekleşmesi muhtemel olumsuzluklar üzerine güttüğümüz

vesvese (iç konuşmalardır). Kaygı ise başkalarının kontrol ettiği alanda güdülen vesvesedir. Örneklerle anlatalım: Yarın sabah

sınavınız var: Ya sabah kalkamazsam? Sorusu endişe için iyi bir örnektir. Kaygı ise, “Ya

sabah bindiğim otobüs kaza yapar da ben sınava giremezsem? Sorusudur.

Page 89: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

89

Örneğin bir makam ya da mevkiyi hasbelkader

işgal eden bir zat-ı muhterem KİŞİLİĞİNİ BU makam ve mevkiye yansıtması gerekirken

KORTEKS irade bu kişiyi; MAKAM ve mevkisini kişiliğine yansıtır. Bu kişinin davranışları ve düşünceleri değişir.

Firavunlaşmaya başlar. Bir amir, müdür, baş, olarak davranır. Etiketin içini doldurmaya çalışır. Yani soyutlama yapmaz.. o makamı

ALLAH’ın adına kullanmak yerine, kendi adına kullanmaya başlar.

Sonra o makam altından çekildiğinde hayata küser, isyan eder, bunalıma girer, intihara kadar gider.

İşte bu kadar basittir. Bir koltuk, bir insan aklını bu kadar kolay ele geçirir. Çünkü

etiketlerin de eşyanın da kendine göre GÜCÜ bulunur. İşte; İki iradenin burada ÇATIŞMASINI

görebiliriz; İlahi irade, kişiye VİCDANI doğrultusunda hareket etmesini söylerken Korteks irade YARAR üzerine kişiyi zorlar.

Bu etiketler neden vardır, nerede ne şekilde üretilmiştir?

MÜDDET VERİLEN………………….. Müddet verilen kişi şeytandır…bir sisteme MÜDDET vermek suretiyle, onun

dinamiklerine de MÜDDET verilmiş olur. Zaten dualite evreninin varoluş nedeni bu

mücadeledir… MÜDDET demek…zaman bağlamının kurulması yönünde özgürlük anlamına da

Page 90: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

90

gelir. Gerçek zaman olmadığı için zamanın

üretilmesi gerekmektedir. Çünkü zamanın kendisi değil, bilgisi yaratılmıştır. Yaratılmış

olan bilginin kendini ZAMAN olarak algılanabilir bir şekilde gerçekleştirmesi demek gözlemcinin mekan ve eşya ile UZAM

konumunda bağlam kurması ile olur. Yani eşya ile mekan yoksa ZAMAN da yoktur. Bundan dolayı eşyanın bilgisi ile zamanın

bilgisini kullanarak onların arasında kurulan bağlam ile bir yandan eşya ortaya ZAHİR

olarak çıkarken, eşyanın zaten MEKANSIZ düşünülemeyeceğinden yola çıkarsak, her ikisi de aynı şekilde gerçekleşir. Bir insan bir

alanı bilgi bağlamında gözlemlerken orada eşya kendi mekanı ile birlikte soyuttan

somuta düşerek ZAHİR halini alır. Bu durumda MÜDDET denilen sistemde de..bu sistemin eşyaları ve mekanları da

soyuttan ZAHİRE düşer ki bunu gerçekleştiren ŞEYTANİYYE delinen sistematiktir.

Elbette Kuantum ve diğer bilimler bu Şeytaniyye alanı için bilimsel bir terim

üretirler. Kara madde-karanlık madde vesair-belki de gri madde…her neyse artık…. Bu denklemde, Bu kez de ZAMAN-MÜDDET

kendi eşyasını ve mekanını üretir ki…İNSAN zihni bu işin mekanıdır zaten. Yani üretilmiş

olan bu tür ZAHİRİ etiketlerin tamamı………..MÜDDET…denilen sistemin esiridir KAÇINILMAZ olarak….

Page 91: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

91

Aaaaaa.bak sen..bilimcilere kalmadan ben

buldum o kavramı….Neymiş………..ENTROPİ….ÇÜRÜM

E…..BOZUNUM….. Allah işini bilir…………….Şeytanın batı literatüründe ÇÜRÜK ÇİLEK…ile sembolize

edilmesi de ilginçtir. Yani, bozunuma uğramakta olan sistemlerin kurucusu bozunum ile cezalandırılmış yani

MÜDDETLENDİRİLMİŞ şeytan tarafından üretilmiştir.

Şimdi yeniden düşünün…..o MÜDDET kavramlarını… BAŞARI…….ZENGİNLİK….MAKAM..MEVKİ…K

UTSANMA…..ONAYLANMA….SAYGINLIK Nereye kadar…..Ölene kadar, hatta daha da

öncesi… Şaşırtıcı olan bazı insanlar var mı, yaş bayağı bir kemale ermiş 80-90 olmuş hala bu

etiketler üzerinden kendilerini konumladırmaktalar… Nasıl bir KİBİR…nasıl bir kendini

beğenmişlik..nasıl bir vesair…bir ayağı çukurda..hala dünyalık peşinde….hala

onaylanma..kutsanma…. MÜDDET kavramından devamla…….. MÜDDET nedir? Sorusunun cevabını

bulabilmek için bazı sistematiklerde derinleşmek gerekir.

Müddet….belli bir bilgi örüntüsünün…yani DENKLEMİN……Belli temel yasalar ile sınırlandırılması anlamına gelmektedir.

Page 92: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

92

MÜDDET….kıyamet ile sınırlandırılmıştır. Bu

durumda MÜDDET …denilen mekan alanınız KIYAMETE kadar…DİKKAT..SONSUZA

KADAR DEĞİL…..sürebilmesi için mekaniğinde kıyamete kadar olma potansiyeli taşıyan modellerle GİRİŞİM içinde olması

gerekir ki..GİRİŞİM modellemesi de bir YASALAR dizinidir. Yani MÜDDET sahibi…ZAHİRİ olan her şeyin içindedir

KAÇINILMAZ olarak yoksa kendini KIYAMETE kadar taşıyamaz.

O halde ŞEYTAN hangi bilgi doğrultusunda kendi değerlerini üretebilir….Yine KAÇINILMAZ olarak SOYUTU kopyalaması

gerekir….Çünkü başka bilgi yok..ZAHİRİ BİLGİ…İLAHİ bilginin kopyalanmasından

başka bir şey değildir…Yani HAKİKAT’in kopyalanması sonucu ZAHİR değerler ortaya çıkar.

Mesela FİRAVUNLUK makamı…TANRI modellemesidir. Bir insanın ZİHİN kalıplarını değiştiren ŞEYTAN….hem o insanı hem de

bağlaşıklıklarını bu SAHTE değerlere inandırır ve suni bir gerçeklik oluşturur…

Alt firavunlar da makam mevki sahibi olan diğerleridir ve özünde her biri işgal ettikleri makamların gücü oranında etiketlerinin

verdiği güç kadar firavunlaşırlar. Hatta masum görünenleri de vardır ki: bir

anne-babanın çocuğuna şekil vermeye çalışması da minik bir firavunluktur. Hatta

Page 93: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

93

TOPLUM MÜHENDİSLERİ de Tanrıcılık

oynarlar.. Kendini SEÇKİN-SEÇİLMİŞ-BİLGİLİ-ÖNEMLİ-

DEĞERLİ-SÜPER AKILLI-SOYLU gibi etiketlerle süsleyenler, diğerleri üzerinde firavunluk yapmak, tanrıcılık oynamak

isterler. İnsanın kullandığı bütün değerlerin ki biz bunlara ARKETİPLER deriz…sembolizmdir

bunlar…..İnsanın MÜDDET verilmiş olanın üfürmesiyle tanrının işlerini modellemesinden

başka bir şey değildir. Şeytan icadı dedikleri şey işte tam da budur…SEMBOLİZM………..

Korteks irade elinde ki malzeme ile TESLİM…olmak yerine TANRI’yı modellemek

ister…Korteks beynin uzama uyum çabasının altında yatan suni gerçeklik içinde BİRİKTİRMEK-TOPLAMAK-SAKLAMAK-SAHİP

OLMAK üzerinden kendini….GÜVENDE…hissetmek gibi bir yanılsaması vardır oysa İLAHİ MODEL bunun

karşısına TEVEKKÜL etmeyi koyar. İnsanın, yani Korteks beynin kendini

KUVVETLİ hissetmesi için….ULAŞMAK-BAŞARMAK-ELDE ETMEK-SAHİP OLMAK..gibi suni değerler üzerinden

konumlandırması çabasının karşısında İLAHİ MODEL NASİP sistematiğini koyar.

NASİP nedir? Sorusunun cevabı şöyledir: Başkalarının vazgeçtikleri senin NASİBİNDİR.. şöyle örnekleyelim…

Page 94: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

94

Bir masa düşünün masanın etrafında belli

sayıda kişi var ve her birinin elinde de birer kap var. Masanın üzerinde ise değişik türde

pirinç, fasulye gibi bakliyatlar var. Herkes kabını değişik bakliyatlar ile doldurur ama geride hala değişik birkaç bakliyattan bir

miktar kalmıştır. Kişi, kabını başka bir bakliyatla doldurmak istediğinde, kabını masaya boşaltmak durumunda kalır. Böylece

onun vazgeçtiği masanın malı olur. Onun vazgeçtiğini alabilmek için senin de kendi

kabındakinden vazgeçmen gerekir. Sistem bu kadar basit aslında. Sadece değerler farklı..

Mesela, çok para kazanmak ya da çok başarı kazanmak isteyen kişiler….Zamanlarından,

neşelerinden, sağlıklarından, ve daha bir çok şeylerden vazgeçerler.. Mesela birinin çok bilgili olmasının ya da bir

işte çok marifetli olmasının nedeni o kişinin diğer şeylerden vazgeçmesi ile olmuştur. Dikkatini elindeki ne vermiştir.

Ama günümüzde hemen hemen herkes, bardağını sadece PİRİNÇ VE BEZELYE ile

doldurmak istediğinde ki. Buna PARA-BAŞARI diyelim…..herkes ona talip olunca, diğer şeyle masada öylece durmakta. Mesela BİLGİ-

MARİFET gibi şeyler..Benim gibiler de o masada duranlara talip olduğumuzda biz

BİLGE siz de BAŞARILI ya da VARLIKLI oluyorsunuz. Durum aslında kısaca böyle.

Page 95: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

95

Birilerinin vazgeçtikleri diğerlerinin

NASİBİDİR.

Enerji Salınımları… Soyut ile somutun arasında kalmak ve

salınımların esareti altında olmak ise KORTEKS İRADE ile İLAHİ İRADENİN çatışmasından başka bir şey değildir.

Metafizik Uyumlanması Yapılmamış kişiler ki hemen herkes bundan muzdarip durumdadır.

Salınımların içinde kalmaktadır. Sinir, öfke nöbetleri, titremeler, saldıranlıklar, kontrolsüz davranışlar da bu halin belirtileri

arasındadır. (Toplam bütün motor sinir sistemi arızalarını kapsar diyelim de temiz iş

olsun.) Bu enerji dalgalarından biri de Nötrino rüzgarlarıdır. Bu güneş patlamalarının

yarattığı ve dünyayı etkisi altına alan manyetik enerji salınımları değişik zamanlarda, değişik kuvvetlerde dünyaya

ulaştığı zamanlar insanla adeta toplu bir şekilde cinnetin eşiğine kadar gelmektedir.

Enerji salınımları örüntüsel mekanlar ortaya çıkarır. Bağlanmak üzere kurulmuş olan sistem, her bir salınım gerçekleştirdiğinde

bilgi örüntüsünü ortaya koyduğu zaman ortaya çıkan mekan ya savrulma ya da

süreklenme için ZAMAN yaratır. Suje olarak kişi bu alanlardan birinde bulunmak zorundadır zaten. Bu duruma örnek olarak;

Page 96: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

96

Bir dala tutunmadan, tuttuğu diğer dalı

bırakmayan maymunları gösterebiliriz. Sistem tutunma, bağlanma ve örüntülenme üzerine

kurulmuştur. Bir kişinin, bir alana çekim olarak girmesinin süreci, mevcutta bağlı olduğu alanla kurduğu

bağın kuvveti ile bağlantılıdır. Enerji salımları DÜŞÜNCE-ZAHİR-ANLAM VE ÇEVRİME sokma şeklinde gerçekleşir.

Düşünceden, düşünceye gerçekleşen enerji, salınımları, dış dünyayla bağlantılı gibi

görünmesine rağmen, gerçekte tamamen sujenin ZİHNİNDE gerçekleşir. Bir kişinin bir halden diğerine geçmesi tamamen ZİHİNSEL

bir süreçtir. Sevinç halindeyken duyduğu bir haber ile keder haline geçmesi sujenin

HABERE (iletişime-bilgiye)olan bağı ve bağlamını göstermektedir. Salınımlar kendiliğinde, döngüsel alanların

yörüngelerinin birbirlerine temas etmesi ile RANDOM bir şekilde gelişebilir ki buna DIŞ MATRİKS ETKİSİ deriz. Örneklersek;

rüzgarların şekli ve şiddeti bir insanı serinletebilir ya da zatürre edebilir. Rüzgarın

mekan ile ilişkisinden ortaya çıkan sonuç DÖNGÜSEL RANDOM harekettir. Ancak diğer yandan sonsuz sayıda alan

tamlaması olan ENFORMASYON üretimi de bu sisteme katkıda bulunur. Günümüz MODERN

insanı ÜRETİLMİŞ ENFORMASYONLARIN salınımlarına, örümcek ağına yakalanır gibi yakalanmıştır.

Page 97: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

97

Çoğu üretilmiş enformasyon da ÇAPARİ

şeklinde alanda kendini gösterir. Açık alana gönderilen karmaşık enformatik enerjiler bir

şekilde yörüngeler meydana getirir ve bu salınımlar sujelerin gündelik hayatını tamlayarak sujelerin ZAMANI İYİ, KÖTÜ,

MUTLU, NEŞELİ, KEDERLİ vesair..geçirmesine neden olur. Enerji salınımlarının bilgi transferleri olduğu

bir gerçektir. Çoğu hastalık da hastalığın bilgisinin transferleri ile diğerlerine geçer.

Sonuçta BİLGİ ÖRÜNTÜLERİ sürekli SALINIM halinde olan ve suje ile sujenin mekanlarını TAMLAYAN sistemlerdir.

Tamlanmayan hiçbir şey algılanamaz. Algılanmış olan her şey tamlanmıştır.

Çerçevelenmiştir. Enerji Alanlarına Etki Etmek…

Böyle zamanlarda daha çok suç işlenmekte daha çok insan akli melekesini yitirmektedir. Manyetik etkiyi anlamamızın nedeni Avatar’ın,

yani insanın davranışlarının “enerji” ile nasıl değiştirilebileceğini göstermektir. Bu durumun

tersi de doğrudur. İnsan kendi davranışları ile enerji alanlarını, yani Mutlak Ben’in üzerinden akan evrenlerde bulunan enerji alanlarına etki

ederek kendi kaderini yani hayattaki (dünya) sürecine kendi istediği şekilde bilinçli bir yolla

şekil verebilir.

Page 98: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

98

Yapılması gereken ilk ve en önemli işlem

Korteks irade ile Mutlak Ben arsında kuvvetli bir köprü kurmaktır. Elbette buna denge

unsurunu da eklemek gerekir. Size bu sayfalar ile “NASIL” olgusunu aktarıyoruz. Yani nasıl “mutlu” olacaksınız?

Mutluluğun Matematiği… Öncelikle “mutluluk” denilen sistemin bir

açıklamasını yapmamız gerekli. Modern bilim artık birçok şeyi çözmüş durumda. İnsana

mutluluk hissini sağlayan bir küme hormondan söz etmektedir. Bunlar arasında Endorfin, Serotonin, Dopomin (İnsanın hayat

yakıtı) gibi hormonlar bulunmaktadır. Beynin belli bölgeleri bunları salgılamakla görevlidir.

Bu bölgelerin bu hormonları salgılayabilmesi için beynin hafıza bölümüne referans olarak başvurmaktadır. Beynin loblarındaki hafızada

“mutluluk” ile ilgili bilgilerle dış dünyadan gelen verileri eşleyerek ve işleyerek uygun bir bağlantı kurduğu anda mutluluk

hormonlarından birini salgılamakta böylece sinir sistemlerine akan bu elektrik dalgası

insanın kendini mutlu hissetmesini sağlamaktadır.

Mutlak Bir Deposu Yok… Beynin bu bölgesi hangi mutluluk hormonunu

hangi olaylar/karşılaşmalar sırasında salgılaması gerektiğini nereden biliyor? Sonuçta bu hormonların mutlak bir deposu

Page 99: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

99

yok. Beyin, bedende bulunan bazı maddeleri

işleyerek bunları hormonlara dönüştürüyor. Beyin hangi maddeyi, ne kadar miktarda

işleyeceğini ve hangi olay için salgılayacağını nereden biliyor? Sorusu karşısında modern bilim, bütün bu bilgilerin DNA ve RNA’ya

işlenmiş olduğunu ve beyin tarafından DNA-RNA’nın bilgi bankası olarak kullanıldığını söylüyor.

Kainatta bu kadar benzersiz bir SİSTEM varmı dır? Gerçekten de merak ediyorum. Bu kadar

yoğun ZİHİNSEL enerji üretimine MUHTAÇ olan insanın kendisi midir, yoksa BİRŞEY bu enerjilere ihtiyaç mı duymaktadır.

İNSAN da neden böyle bir bilgi var? Neden mutlu olmak zorunda. Neden bir çeşit

salgıların, hormonların esiri edilmiş durumda insan. İşte İnsan denilen Avatarın esaretlerinden biri de budur. Duygulanımlara

bağımlı olmak. Ama bu sistemde bile tuhaf bir mizah var. Üretilmiş olan enerji gerçekte atık

enerji……………ATIK ENERJİ….ÇİŞ gibi…TER gibi…..

Enerjiyi üreten insanın kendisi olmasına rağmen, enerji KULLANIM amaçlı değil………….ATIK amaçlı…O halde insan

mutluluk enerjisi adı altında neyi üretiyor. Bu durumu bir inceleyelim.

Bu konuyu da tersine mühendislik sistemi ile inceleyelim;

Page 100: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

100

YAŞAMA SEVİNCİ……..burası ulaşılması

gereken nokta. Bütün mutluluk sistematiği YAŞAMA SEVİNCİ denilen…bir

HAL…durumuna ulaşmak için kurulmuş. Neden gerekli? Çünkü YAŞAMA SEVİNCİ olmayacında..AVATAR kendini yok etmeye

başlıyor. Yani zihin-beden bütünlüğü bozuluyor…..ANLAM…kalmıyor ve sistem kendini YOK ETMEYE başlıyor…Ardından

HASTALIK ve HIZLI ölüm geliyor….NEDEN….. Demek ki YAŞAMAK ….YAŞAMA SEVİNCİ

ile….YAŞAMA SEVİNCİ……ANLAM ile kendini gerçekleştiriyor…. Yaşama Sevinci için sistem

kurulmuş……Elektro-Kimyasal sistem……………YANİ ENERJİNİN

DÖNÜŞÜMÜ…..DÖNÜŞTÜRÜLMESİ…BİR KONVERT SİSTEMİ mevcut………… Kimyasal sistemin harekete geçebilmesi için

elektrik olarak uyarılması gerekiyor….Üretilmesi gerekenler ise MUTLULUK hormonları…..elektrik sistemleri

dış dünyadan gelen bilgilerin ZİHİN-BEYİNdeki bilgi ağları ile örtüşerek…BELLİ bir

sistemi harekete geçirmek…. Mesela SEVİLMEK-BEĞENİLMEK kavramı…..bir kişi bu yönde dış dünyadan

uyarıldığı ZAMAN ki…bu belli hareket ve sözlerle ve akışlarla olur…Bu bilglierin

şablonu insan zihninde olduğu için BİLGİ-BİLGİ örtüşmesi sağlanır ve mekanizma harekete geçer….

Page 101: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

101

Yani sistem bilgiyi ELEKTRİK enerjisine

dönüştürür. Bunların hepsi de BEŞ duyu organı ile yapılır. Alınan bilgi elektrik

enerjisine dönüştürüldükten sonra, beyin bu enerjiler ile belli organları harekete geçirir ve o organlar yine bedende ki malzemeleri

kullanarak başka çeşit bir elektrik enerjisi üretir. Bu enerji ZİHİN-BEDEN sistemine dağılır ve kişi kendini iyi hisseder.

İşte işin püf noktası da burada. Kişinin kendini MUTLU hissetmesi de bir ENERJİ

üretir. Bu enerji atık enerjidir. Bu nereye gider. Bu insanın kendi kullanımında olan bir enerji değildir. MUTLULUK hissinin enerjisi

yeniden sisteme dönmez. Eğer dönseydi. Bu kez SİSTEM mutlak bir sistem olur, aynı

enerji DÖNGÜ içinde sürekli kendini tekrar ederdi. Oysa YAŞAMA SEVİNCİ sürekli dış enerjilerle beslenmesi gereken bir sistem.

Bu durumda İNSANIN MUTLU olurken ortaya çıkardığı ENERJİ…………EZOTERİK SİSTEM için gerekli olan bir enerjidir.

Mutlu olmaya mecbur bırakılmış olan insan MUTLU olma sisteminden kendini

uzaklaştırdığında ÖLÜM onu yakalamakta. Böylece potansiyeli olan yeni bir Avatar-insan onun yerine geçmekte ve üretim devam

etmektedir. Bu da insanın neden ölümlü olduğunu

anlatmaktadır. YAŞAMA SEVİNCİ olmadan yaşamanın imkansız hale getirildiği insan aslında

Page 102: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

102

MUTLULUK ENERJİSİ üretmeye

programlanmış bir makine gibidir. Artık üretemez hale geldiğinde ise ÖLÜM onu

yakalamakta ve ıskartaya çıkartmaktadır. MUTLU olmadan hayatta kalmanın bir yolu yoktur.Belli bir noktada MUTSUZLUK

örüntüsüne düşmüş ve yeniden mutluluk enerjisi üretemeyen bir kişinin durumu sönmekte olan bir balona benzemektedir.

Deliğin büyüklüğü o kişinin hızla hastalanmasına neden olur.

Bunlar Ezoterik sistemin mutlak, değişmez yasalarıdır….

Mutlak Yasalar ve DNA-RNA Modern bilime DNA-RNA denilen sistem

“hangi mutlak yasalara” bağlı olarak bu veri tabanını oluşturmuş durumda? diye sorduğumuzda yanıt yok. İşte modern bilimin

tıkandığı yer de burası. İnsanlığın gelişmesi (evrimleşmesi) sırasında bu bilgilerin DNA-RNA’da olduğunu söylemelerine rağmen bu

açıklama yeterli olmuyor. Çünkü DNA-RNA ya da beyin “mutluluk” denilen bir konumu

kendine ulaşılması gereken bir hedef olarak tayin ediyor.

Mutlak Bir Mutluluk Kodu… Modern bilim bu sorunun yanıtını veremiyor.

Bir diğer bağlaşık soru ise “mutluluk konumunun” kodları nedir? Hangi yasayı, kendine Kanon olarak kullanmakta ve Kodeks

Page 103: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

103

ile referansları nedir? Mutlak bir “mutluluk

kodu” var mıdır? Yoksa kişiden kişiye değişmekte midir bu durum?

Ancak öncelikli soru şu; DNA-RNA, neden insan bilincine “mutluluk” denilen kimyasal tepkimeyi ulaşılması gereken

hedef olarak göstermektedir? İnsan neden mutlu olmak ister? Beynin beyni nedir?

Bilmemiz gerekenler arasında “mutluluğun” ne olduğu da bulunmaktadır. Bu soruyu

kendinize sorun. Eminim, mutluluğun ne olduğunu bir “kavram” boyutunda açıklayamayacaksınız. Sebep-sonuç ilişkisi

kurarak, “aşkımı bulduysam, param varsa, evim varsa, sağlıklıysam, huzurum varsa

mutluyum” şeklinde açıklamalarda bulunacaksınız.

İnsanın Varlık Nedeni; Mutlu Olmaktır Artık biliyoruz ki, insanın varlık nedeni “mutlu” olmaktır.

Şimdi, diğer soruyu soralım. Mutlak mutluluk var mıdır?

Şimdi de işlemi tersine çevirelim. Son durum olarak “mutluluk” bir “his”tir. Doğrudan sinir sistemlerine etki eder. Ya da

şöyle diyelim; sinir sistemi üzerindeki “belli form ve miktarda” (enerji değerinde) elektrik

hareketi “mutluluk” hissini vermektedir. Belli form ve miktar kodu belirleyicidir. Bir formül olduğu için matematik değer taşır. Yani bir

Page 104: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

104

denklemdir. Söz konusu olan son eylem

enerjisi beyin tarafından sinir sistemine gönderilmiş olan akımdır. (OM-Neden acaba

bu elektrik alanına (OM) değeri yani tarih öncesi bir tanrının adı verilmiştir? O da ayrı bir soru)

Devam edelim……… Bu elektrik enerjisini meydana getiren ise hormonların kimyasal bileşimleridir. Beyni bu

bileşimi üretmeye sevk eden ise yine sinir sisteminin dışarıdan bir şekilde uyarılmış

olmasıdır. Bu da duygusal bir durumdur. Sistemi yine başa çevirelim….

İnsanın duyu organları dış dünyadan çeşitli uyarımlar alır. Bu veriler beyinde işlenir ve

daha önce beyin tarafından belirlenmiş “mutluluk” çekmecesine bağlanır. Yani mutluluk kodları daha önceki deneyimlerden

sağlanan bilgi ile ona uygun bir kutucuk oluşturulmuştur. Aynı, benzer ya da yakın uyaranlar doğrudan bu bölgeye bağlanır. Bu

uyaran-elektrik karşılaşması beyinde işlenir ve bu eylemin gerektirdiği hormonlar

salgılanır. Hormonlar belli bir elektrik akımına neden olur ve böylece sinir sistemi harekete

geçirilmiş olur. Ve böylece beynin başka bir bölgesinde bu elektrik akımı “mutluluk” hissi

yaratmış olur. İşte bu konum, ani mutluluk konumu insanın ulaşabileceği en yüksek zirve, amaç olarak

Page 105: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

105

“bir şekilde” insan DNA-RNA’sına

kodlanmıştır. İnsan “mutluluk” için vardır. Alef (TümAn)

konumundaki “Mutlak Bilinç Ben”in dünyadaki Avatar bedene yüklediği misyon “mutlu” olmasıdır.

Şifre konum “mutluluk”tur. İnsan(Avatar) neden ölür? Sorusunun yanıtı da buradadır. Misyon sona erdiği an Avatar

kendini yok etmek için geri sayım başlatır. Burada karşılıklı etkileşim söz konusudur.

Beyin artık “mutluluk hormonu” özellikle Dopomin (hayat enerjisi) üretemediği için “misyon” sona erer. Ya da uyaranların artık

beyin üzerinde etkisi kalmamıştır. Bu duruma yaşlanmak da diyebiliriz.

Mutluluk Sadece Bir Enerji Konumudur…

Artık biliyoruz ki; mutluluk denilen konum bir enerji değerinden başka bir şey değildir. Ve bir kurala yasaya bağlıdır. Bu yasa “mutlak” bir

yasadır ve kodları bellidir. İnsan nedir? Dünyaya neden gelmiştir?

Sorularının karşılığını verdik. İnsan, Alef (TümAn) konumunda bulunan MutlakBen’in Avatarıdır ve dünyada bulunma

nedeni ise “mutluluk” enerjisi üretmektir. Mutlu olma potansiyeli bittiğinde ise varlığını

sona erdirmeye programlanmıştır.

Page 106: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

106

(Diğer ölüm türlerini bu konseptten ayrı

tutuyoruz ve konuyu “Ölüm” bölümünde açıklayacağız.)

Bu durumda bütünleşik bir konsept kurmamız gerekmektedir. Aynı, yer çekimi, suyun kaldırma gücü, etki-tepki (momentum)

yasaları gibi milyarlarca “göksel yasa” irili ufaklı sistemle birbirine etki ederek yeni yasaları üretmektedir. Bu durum renkleri

birbirlerine karıştırarak başka renkler ve tonlar bulmaya benzer.

Toparlarsak……. Evrende, yaratılıştan sonra belirleyici olan

durum yasalardır ve bunlar değişmez enerji konumlarıdır. Enerji sistemleri yasalar

çerçevesinde hareket eder, farklı enerjiler karşılaşmalar yaşadığında ortaya çıkan enerji durumunun da bir yasası vardır.Yani enerji

alanlarını yapısı bağlı oldukları yasalar değişmez kurallara bağlıdır. İki yasanın birbirinden etkilenmesi durumunda ortaya

çıkacak olan yeni enerji konumu da daha önce yasalarla belirlenmiştir. (Yaratıcının

Mutlakiyet Konumu) Belirlenmemiş olan tek şey hangi enerji alanının, hangi enerji alanı ile etkileşime

gireceği meselesidir.

Külli Kader, Cüzi Kader… Alef (TümAn) konumundaki Mutlak-Bilinç-Ben yaratıcının ortaya koyduğu yasaları

Page 107: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

107

değiştiremez ama enerji alanlarına etki ederek

onların dönüşmesine ve bir başka forma girmesine etki edebilir. Yeni form da zaten

önceden belirlenmiş yasalara göre şekillenir. (Yaratıcı her konumu (muhtemelleri) bilir. Hiçbir şey ondan saklı değildir)

Çünkü evrende her şey kendi enerjisinin en son halini almaktadır. (Temel yasalardan biri de budur.) Böylece değişmekte olan bir enerji

alanını tanırsak, son durumda alacağı şekli de biliriz. Yaratıcının evreni konumlandırdığı

yasalar birliğine KÜLLİ İRADE (KADER) insanın bu denkleme yine yasalar çerçevesinde etki etme durumuna da CÜZİ

İRADE (KADER) diyebiliriz.

Yeniden “mutluluk” kavramını incelemeye devam edelim……

Mutluluk bir enerji konumudur. Belli bir yasası vardır 2 artı 2 dört eder şeklinde değişmez bir kurala bağlıdır.

Mutluluk, kader ile bağlantılı bir durumdur. İnsanın kaderi “mutluluk” kavramı kafesi ile

sınırlandırılmıştır. İnsan mutlu olmaktan daha yüksek bir enerjiye çıkamaz. Sınırı budur. (Ömer Hayyam’ın isyan etmesinin

nedeni de budur. O mutluluktan daha fazlasını istemiştir.)

Enerjisinin zirvesi budur. Tetik çekilmiş ve mermi namludan çıkmıştır. Merminin düşeceği yer bellidir. Kendisine uygulanan

Page 108: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

108

enerjinin izin verdiği ölçüde yol alacaktır.

Merminin kaderi önüne herhangi bir şey çıkmazsa enerjisinin tükendiği yere kadar

gitmektir. Dünyada yaşayan “insan” denilen Avatar-

bedenin “Mutlak Ben” tarafından tetiği çekilmiştir. Kader nedir sorusuna da artık yanıt vermiş olduk? İnsanın dünyadaki

misyonu-kaderi “mutlu olmak” ise ve bütün bu program bunun üzerine şekillenmişse,

insan kendisinden sadece “mutluluk” üretmesi beklenen bir beden-köleden başka bir şey değildir. İşin ilginç kısmı ise Avatar

insanın bu görevi büyük bir şevkle yapmak istemesidir.

Hal böyleyse…. Alef (TümAn) konumundaki Mutlak-Bilinç-

Ben, Avatarının, yani insanın mutluluk üretmesini istiyorsa, neden onların “mutsuz” olmasını engellemiyor. Yoksa Mutlak-Bilinç-

Ben’in bu süreci yönetme gücü yok mudur? Ya da insanın misyonu “mutlu” olmaksa insan

neden “mutsuzluğa” bu kadar meyillidir. Bu da Korteks beynin kusurlarında biridir. Kendisi ile açmaza düşen beyin. Kalıcılığı

mücadele etmek yönünde konumlandırır. Oysa kadimler kalıcılığın mücadeleyi

bırakmak şeklinde olduğunu çok uzun zamandan beri söylemektedir.

Page 109: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

109

Kadim Sorulara, Yanıtlar

Artık başka diğer soruları sormanın zamanı geldi…….

Bunlar kadim sorulardır. İnsan kendinin farkında olduğundan beri bu soruları sormaktadır. (Neden soruyorsa?)

Ayni soruları bir de biz soralım….

Bir yaratıcı var mıdır? Varsa ne zamandan beri vardır?

Yaratıcı kimdir? Yaratıcı neyi yaratmıştır? Yaratıcı neden yaratma gereği duymuştur.

Kainat nedir? Evrenler nedir?

Yaratıcının kainat ve evren yasaları nedir? İnsan bütünün neresindedir? İnsan nedir?

İnsanın varlık amacı nedir? Neden doğuyoruz, neden ölüyoruz, neden?

Bu soruların bazılarını zaten yanıtlamış bulunuyoruz. Geride kalanlara bir bakalım….

Şimdi iki yöntemle bu soruları inceleyeceğiz. Önce tümdengelim yöntemini kullanalım.

Bir yaratıcı vardır ve “YASAYI” yaratmıştır.

Yasa, kainatın kendisidir. Yaratıcı insan onu algıladığından beri vardır. (tecelli sayesinde insan yaratıcının farkındadır.) Doğanın

Page 110: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

110

izdüşümü ve yasaları insan üzerinde TECELLİ

ETKİSİ sağlar… Bütün mesele bir NOKTANIN yaratılış

mekanizmasını anlamaktan geçmektedir. Basit bir mantıkla düşünüldüğünde bir nokta sadece bir noktadır ancak, tek bir noktanın

yaratılması için bütün bir kainat yaratılmıştır. Bir noktanın var olabilmesi için döngüsel bir sistem gereklidir. Tanrı 'nın kendi enerjisini

bir noktanın üzerine koyabilmesi için noktanın CAN sahibi olması gerekir ki. Bu

durumda NOKTA sadece döngüsel bir salınım içinde CANLI haline gelebilir. Döngüsel salınım için ise bir ağ şeklinde sonsuz sayıda

nokta bir arada olmalıdır ki ilk yaratılacak olan nokta kendini bir yörüngeye

bağlayabilsin. Yaratıcı bütün sistemi TECELLİ SİSTEMATİĞİ üzerine kurmuş olduğu için elindeki tek

malzemeyi kainatın malzemesi olarak kullanır bunu da çoğaltarak yapar yani ilk madde TANRI MADDESİDİR….ki bu İLK Madde

kendini HAKİKATLER evreninde EZOTERİK KAİNAT içinde konumlandırmaktadır.Burada

bizim izdüşümünde yaşamakta olan bizler ise TECELLİ denilen sistemde yani YANSIMANIN içinde yaşamaktadır. Bazı modern

araştırmacılar zaten bu evreninin SİMÜLASYON olduğunu ve insan ZİHNİNİN

bilgiyi algılaması şeklinde gerçekleştiğini ve bizim madde olarak algıladığımız hiçbir şeyin

Page 111: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

111

gerçek olmadığını söyler ki bu iddia hiç de

yabana atılacak bir iddia değildir. Çünkü madde özü gereği gerçekte birbiri ile

temas etmezken ALGI iki maddenin birbirine dokunduğu şeklinde ALANI düzeltir. Algıyı yeniden konumlandırır.

Bu duruma örnek olarak göz kırpmaları konusunu gösterebiliriz. Araştırmacılar bir insanın bir günde 160 bin kez göz kırptığını

söylerler bu sürenin ise bir günde birkaç saat olduğunu söylenmektedir. Yani açık algımız

günde birkaç saat kör olmasına rağmen beyin, daha önceki bilgileri ile algıyı düzeltir ve akışkan gözlem ve algı oluşmasını salgılar.

Aslında iki elimiz birbirine dokunmaz ama DOKUNMA ALGISINI oluşturmak için beyin

düzeltme yapar. Çünkü maddeler kendi içlerinde sürekli devinim içinde olduklarından akışkan olanın birbiri ile teması mümkün

değildir. Yani algılarımızın birer simülasyon olma ihtimali mevcuttur.

Bu durumda aslında YARATICININ ZİHNİNDE yaşadığımız bir bilgi örüntüsü olduğumuz

gerçeği de ortadadır. Bu da bize bir yaratıcının olduğunu göstermektedir. Bilginin kendisinin varlık nedeni sadece

bilginin örüntüsel alan ile kurduğu bağın uzamı ya da izdüşümü olması nedeni ile bilgi

ZAHİR evrende sadece TECELLİ üzerinden kendini gerçekleştirebilir.Buna örnek olarak HAKİKATLER evreninde yani MUTLAK

Page 112: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

112

evrenlerde var olan TANRININ maddelerinin

bir başka evrene yaratım süreci ile yerleştirilmesi o maddenin ya çoğaltılarak ya

da yansıtılarak ortaya konması ile gerçekleşir. Bu durumda bir YANSITMA varsa eğer, yansıtılmış olan MADDE ancak yansıtılmış

olan bir zihin içinde olabilir. Buna örnek olarak şunu gösterebiliriz. Bilirsiniz tv ve sinema dünyasında BLUEBOX

denilen yeşil ya da mavi bir perde vardır, birini bu perdenin önüne koyup görüntüsünü

çektiğimiz zaman arka plana istediğimiz görüntüyü sonradan yerleştirebiliriz çünkü kamera mavi-yeşil görüntüyü

algılamadığından arka planı boş bırakır. Arka plan olarak bir manzara görüntüsünü

filme aldık ve bu manzara görüntüsünün içine birkaç insan ve hayvan yerleştirmek istiyoruz…………….

Bunu yapabilmenin tek yolu insan ya da hayvanların görüntülerini çekmektir. İnsanın kendisini o görüntünün üzerine yerleştirmek

mümkün değildir. Bu durum da buna benzemektedir. Evrenler

eğer sadece gözlemsel ya da algısal birer yansıma ise ki biz buna bilgi örüntüleri diyoruz, bu durumda bir MODEL olarak

GİRİŞİM ancak kendi benzeri ile olabileceği için GÖZLEMCİNİN yani sujenin de aynı

şekilde bir yansıma olması gerekmektedir. GİRİŞİM MODELLEMESİ aslında, madde diye algıladığımız alanların bilgi örüntülerinin

Page 113: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

113

döngüsel hareketler içinde karşılaşmaları

sırasında birbirleri ile bilgi alışverişinden ortaya çıkan yeni YUMRU bilgiler şeklinde

tezahür eder ki, bunlar da birer döngüsel ve yörüngesel bağlam içinde bütünün içinde yeni GİRİŞİMLER ortaya koyar.

Buna basit bir örnek verecek olursak…SİLSİLEYİ şu düzlemde kurmamız gerekir;

…..kendi halinde evinden sakince oturmakta olan birine bir haber gelir, bir yakını ölmüş ya

da hastalanmıştır. Kişi bu haberi başka insanlarla paylaşır. Bu paylaşma belli çerçeveler yasalar içinde yapılır, komik olana,

fıkra anlatana gülünür, acı bir şey anlatana kederlenilir…YASA böyle..FITRAT yasası… İşte

bir bilginin belli şekilde belli yasalara göre iletişime sokulması bir GİRİŞİM MODELLEMESİDİR….Böylece bu bilgi, çok

sayıda suje ile etkileşime girerek, kendini sürekli yeniden konumlandırır böylece süreklilik ve döngüsel yapı oluşur. Bu MODEL

diğer modellere üstün geldiğinde ise BÜTÜN ALGISI bu şekilde oluşur.

Mesela savaş ortamlarında insan davranış ve düşünceleri farklıdır. Felaketler yaşandığında farklıdır. Bayramlar yaşandığında farklıdır.

Oysa bir yerde sadece bir kişi ya savaşın ya da barışın fitilini bir cümle söylemek suretiyle

tetiklemiştir. Bu enerji sujelerle GİRİŞİM yaparak bir bütün oluşturmuştur.

Page 114: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

114

Yaratıcı, kainatta var olan bütün Alef (TümAn)

konumlarını kapsayacak şekilde bütün Alef konumlarına kendini dağıtmıştır.Çünkü

dağıtacak başka bir materyal bulunmamaktadır. Eğer olsaydı ya TANRI olmazdı ya da birden fazla Tanrı olurdu ki, biri

diğerinin üretmiş olduğunu işleme koyabilsin. Bir Maddesel süreç olarak Tanrı, kendini MADDE olarak konumlandıramayacağı için

YANSIMA şeklinde konumlandırabilmektedir. Bundan dolayı bir TECELLİ bilgisi ortaya

çıkmıştır. Bu durumda; mesela bir ÇİÇEK TANRININ yansıması olmanın dışında bir şey olamaz. İlk

bilgisi ile son bilgisi de her türlü girişimi, yani insanın bir çiçekten başka bir çiçek çıkarması

da sadece bir potansiyelin ortaya çıkarılmasından başka bir şey değildir. Bir çiçeğin rengini değiştirmek TANRI bilgisinin

bir başka bağlamına ulaşmaktan başka bir şey değildir. Saklı olan hazinenin ortaya çıkarılmasıdır. YARATIM bir kere yapılmıştır

ve kalan diğer süreçler sadece GİRİŞİM MODELLEMESİ olarak bilginin yeniden

örüntülenmesinden başka bir şey değildir. Matrisk kainat, yaratıcının ta kendisidir. Her

bir noktada mevcuttur ve bütün noktaları kapsar. Noktanın içindeki noktadır. Yaratıcı

kendi kendini üreten bir enerjidir. Enerjisinin matriks kainat içindeki Alef (TümAn) konumlarında dolaştırarak matriks alanlarda

Page 115: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

115

etkileşim içine girer. (Siz mutluluk enerjisini

yaratıcı için üretiyorsunuz, son tahlilde). MUTLULUK, içeriği sadece bilgi-enerjisi olan

bir sistemdir. Akışların içine enerjilerin birer GİRİŞİM MODELLEMESİ olarak, izdüşümler ve olayların yörüngelerine girmek zorundadır.

Yoksa kainatlar içinde varolan noktalar birbirine tutunamaz. Bu görünmez ağ (BİLİM BUNA KARA MADDE YA DA KARANLIK

MADDE DEMEKTE…YANİ BİLİNMEYEN MADDE)

Noktaların yörüngesel bağlamda salınım içine girmesine CANLILIK denir, bir GİRİŞİM modellemesi OLARAK noktaların kendi

devinimleri içinde belli bir enerji üretmeleri gerekmektedir ki, akış sağlanabilsin. Bu

enerji hangi enerji olabilir. Yani bir nokta olarak kainata enerji salınımı verebilecek tek bilgi örüntüsü, diğer enerjileri dönüştürme

kabiliyeti ve kifayeti olan bir konum olmalıdır ki bilinen ZİHİNden başka bir sistem mevcut değildir, bütün bilgileri işleyebilecek ve

dönüştürebilecek olan. Diğer bütün maddeler bilgiyi ancak sınırlı bir şekilde dönüştürebilir

ki bu ısıtma soğutma gibi/benzeri basit süreçlerdir. Oysa İNSAN denilen ZİHİN sistemi sadece bir

gözlemci olmak suretiyle bile kendi yapısı gereği NEFS/DİRENÇ/İRADE sistemi

üzerinden kendi modellemesi içinde davranır. İşte kainatın bu enerjiye ihtiyacı vardır. MUTLULUK, ZİHİNDE gerçekleşen bir süreç

Page 116: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

116

olduğu için, ZİHİN enerji denilen soyut

metafizik enerji ancak kainatın geri kalanında bir kuvvet olarak akabilir.

Mutluluk enerjisi üretimi zaten bütün mekanizma, malzeme ve unsurları ile insanda mevcut olan bir sistemdir. Sadece değişik bilgi

örüntülerine bağlanarak kendi potansiyelini açığa çıkarması yeterlidir. İlave bir malzeme ya da girişime ihtiyacı yoktur. Sadece

sevinmeli, sadece GİRİŞİM içinde olması yeterlidir. Bilinen hiçbir CANLI bu tür bir

GİRİŞİM MODELLEMESİNE sahip değildir. Belki de hayvanlarda alt düzeyde olabilir ki. Bu da kainat sistemine katılmaktadır.

Yani sonsuz sayıda noktalardan meydana gelmiş olan kainat içinde bir nokta olan ZİHİN

sadece mutlu olmak suretiyle (yani gözlemci mutluysa, gözlemlediği alanı da öyle gözlemler) kainatın sürekliliğini sağlar.

SERPENTER Matriks alanlardaki Alef konumlarında

dolaştırdığı enerjinin dönüşümü hali ile her defasında yeni bir süreç yaratır. (Bu durum

kadim bilgelikte “Kuyruğunu ısıran Yılan “Serpenter” ile simgelenmiştir. Bütün mistik efsanelerde, “DÖNÜŞÜM ve BİLGELİK yılan ve

kuyruğunu ısıran yılan ile gösterilmiştir. Böylece DÖNGÜ yani ÇEMBER tamamlanır.

Bütün mistik öğretilerde ÇEMBER önemli bir sembol olarak gösterilmiştir.)

Page 117: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

117

Bilgi bir model olarak sonsuz devinimde

döngüsel bir alandadır. Bundan dolayı YARATICI ile YARATILMIŞ olan iç içe geçmiş

durumdadır, adeta TANRI kendisini de dolaşıma, etkileşime ve katışıma sokmuş gibidir. Kendinden çoğaltarak yarattığı ilk

nokta ile kendisi arasında doğrudan bir BAĞ olduğu için o nokta üzerinden yaratmış olduğu her şey ile döngüsel bir yapı

içindedir..(BİR AYET: HEPİNİZ, ALLAH’a döndürüleceksiniz……….)

Döndürülmek demek, tek noktanın yeniden TANRI ile bütünleşmesi anlamına gelir ki, diğer her şey zaten bir simülasyon. Belki de

bütün kainat o tek noktanın içinde İZLEMSEL bir alandan başka bir şey değildir.

ZİHİN çeşitli girişimler ile enerjiyi-bilgiye-bilgiyi enerjiye ve hepsini değişik kavramlara dökerek etiketlemekte ve filozofi

geliştirmektedir. Böylece, SERPENTER modellemesi ortaya çıkmıştır. Sembolizm insan ZİHNİNİN tek

kusurudur ki…ancak bu şekilde kendisinden üstün bir YARATICININ var olduğu ortaya

çıkabilir. İnsan ZİHNİ bir enerji örüntüsünü ya da bilgi örüntüsünü ANCAK sembolizm üzerinden anlatabilir. Anlatabilmek gibi bir

kusuru olan insan ZİHNİ yine diğer ZİHİNLERE bilgi akışını bir GİRİŞİM olarak

geçirebilmesi için METAFİZİK olanı sembolleştirir.

Page 118: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

118

Döngünün damgası, daire, çember,

kuyruğunu ısıran yılandır. Nokta, tanrı, noktayı çevreleyen daire kainattır.

Üçgen bir çeşit TESLİSi ifade eder. TANRI-NOKTA(RUH)-İNSAN (AVATAR)…. İşte insan gözlemlediği her şeyi sembolize

eder. Bütün simya ve astronomi ile dinsel semboller adeta birbirinin izdüşümüdür. TANRI-YARATICI bir METAFİZİKTİR…ama

insan kainatı madde boyutunda algıladığında ancak sembolizm ile arayı kapatmaya çalışır.

AKAN EVRENLER..MUTLULUK ENERJİSİNİ ÜRETMEK…………

Evrenler akmaktadır. Her birisi farklı yasalarla konumlandırılmış yapılardır bu

AKAN EVRENLER’in. İnsan denilen yapı ise Mutlak-Bilinç-Benin Avatarıdır. İnsanın varlık amacı “mutluluk” enerjisini yaratmaktır.

ŞABLON 1: Yaratıcı, kainat (enerji anayasası) Akan

evrenler ( Enerji Yasaları), Matriks Alanlar (Mutlak-Bilinç-Ben’lerin birbirleriyle interaktif

etkileşime girdiği yer, Alef (TümAn) konumu Mutlak-Bilinç-Ben’in bir enerji paketi olarak Akan Evrenler içindeki konumu, Avatar

(Dünyada yaşayan insanlar), maddenin Kuark alanı (sonsuz boşluk) ……buraya kadar

tümden geldik. Şimdi de tüme varalım…

Page 119: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

119

ŞABLON 2

Kuark boşluk (mikro kozmos) , atom-hücre (kodlanmış yapı taşı) Avatar-Beden (Korteks

Kabuk- Üç İdareci Beyin- Üç Sinir Sistemi- Mutlak Benin Uzantısı (Homulus-Bilinç), Mutlak-Bilinç-Ben (Alef matriksine bağlı),

Mutlak Bilinç Ben’lerin (Alef TümAn’larının oluşturduğu matriks bilinç evreni), Bilinç Evreni, Olaylar Evreni- Zaman Evreni’nin

oluşturduğu Akan Evrenler, bu evrenlerin bağlı olduğu diğer soyut anlam evrenleri,

kainat (enerji yasaları)……….son olarak ise Yaratıcı…………

Böylece yaratıcı konumundan mikro-kozmosa yani minik kainata, oradan da yaratıcıya

ulaşmış olduk. Bu durumda kainat içinde bulunan her türlü

enerjinin Tanrılaşmış olduğunu, Tanrının da bütün enerji sistemlerinde kendini TECELLİ ettirdiğinden dolayı kendini enerji haline

getirdiğini söyleyebiliriz. Bu bir döngüdür. Kainat içinde bulunan en ufak nokta

Tanrısallaşmış, Tanrı da bir enerji alanı olarak kendini dönüştürmüştür.

Hal böyleyse insanın meselesi nedir?

Tanrı Enerjisi, Tanrılaşmış Enerji, Tanrının Enerji Formu, Enerjinin Tanrı Formu

Page 120: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

120

Tanrılaşmış bir enerji ortamı denilen kainat

üzerinde bulunan her şey üzerinden geçerek interaktif iletişime giren Tanrı enerjisi bir

Avatar olarak kullanılan insanın da enerji alanından geçerek dolaşım sağlar. Her bir enerji alanı önceden yaratıcı tarafından

tasarlanan işleri yapmakla yükümlü olduğu için İLAHİ PLAN gereği bütünün talep ettiği “mutluluk” enerjisini üretmekle görevlidir.

İlahı Plan gereği insan “mutluluk” enerjisi

üreterek dolaşmakta, döngüde yürümekte olan Tanrı enerjisine değer katmak zorundadır. Bundan dolayı dünyada bulunan

her şey insanın “mutlu olması” için yaratılmış ve bir araya getirilmiştir. Dünyadaki her şey

insan mutlu olsun diye vardır. Çünkü Tanrısal enerjinin kullandığı enerjilerden biri de bu enerjidir.

Böylece insan ürettiği enerjiyi Tanrı enerjisine katarak, Tanrının bir parçası olmaktadır.

İnsan Avatarın doğma nedeni yeni taze bedende “mutluluk” enerjisi üretmek içindir.

Ölme nedeni ise artık bedenin bu enerjiyi üretemeyecek kadar eskimiş olmasıdır.

Çeşitli kutsal metinlerde konu edilen şeytan, nefis, gibi konular doğrudan Avatar beden

tarafından üretilmiş olan “Korteks İrade” ile ilgilidir. Korteks beyin bu sistemin isyancısı

Page 121: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

121

durumundadır. Dinsel metinler onun için

“nefs” demektedir.

Korteks iradenin sorunu bir gün mutlaka öleceği (yok olacağı) gerçeğini bilmesidir. Çünkü bu irade sadece bu dünyada bu

dünyanın işlerini idare etmek için inşa edilmiş bir sistemdir. Ancak o da Tanrısal enerji ile interaktif olduğu için konunun farkındadır.

Bilinç denilen Avatar beden ile Alef konumundaki Mutlak-Bilinç-Ben arasındaki

iletişimi sağlayan sistem (Homulus) ile çatışması da buradan kaynaklanmaktadır.

Bilinç, Avatar sisteme “nasıl mutlu olacağını” bütün kodları ile açıkça ortaya koymaktadır.

İnsanlar mutlu olsun diye dinler yaratılmış, ahlak kuralları koyulmuştur. Soyut değerler sisteme yerleştirilmiştir. İnsanın

doğumundan, ölümüne kadar geçecek süre içinde “mutlu” olması için her şey “rızk” yaratılmıştır.

Tevekkül (Rızkın geleceğine dair mutlak inanç-

biriktirme kaygısının olmadığı alan) içinde rızkını bekleyerek, düzenli çalışarak, bir aile kurarak aile ortamını sürdürerek, dua ederek,

ibadet ederek yaşadığı sürece “mutlu” olacaktır. Sonra Bilinç (Homulus)Avatar beden

toprağa dönüşürken, özüne yani Alef (TümAn) konumundaki “Mutlak-Bilinç-Ben’e geri dönerek orada kalacaktır.Elbette diğer başka

Page 122: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

122

Avatar bedenler yaratarak döngü mutlak

patronun istediği sürece devam ettirilecektir.

Korteks iradenin ilahi düzene isyanının arkasındaki bir soyut bilinç değil de, bir madde varlık olarak sonsuza kadar var olma

talebi bulunmaktadır. Çükü bu dünyanın tatlarından ayrılmak istememektedir. Böyle “isyankar şeytan” kavramı dini metinlerde yer

almıştır.

Şeytan, Adem’e secde etmediği için lanetlenmiştir.

Bu metaforda “Adem” Mutlak-Bilinç-Ben, şeytan ise Korteks İradedir.

(Şimdi bazı sivri akıllılar, şeytanın Adem’den önce yaratıldığını söyleyecektir) Tanrı konumunda “zaman mefhumu” olmadığı

için her şey ayı anda yaratılmıştır. Yani, Tanrıya göre, onun konumuna göre her şey bir anda yaratılmış ve yok edilmiştir.

Bu Avatarlar dünyasında bütün Avatarlar aynı

an içinde yaratılmış ve yok edilmiştir durumdadır.

Yaratıcı “mutlak iradesini koyarak kainat yasasını yerleştirdi. İlahi döngü başladı.

Avatarların işlerine karışmadığı için Avatarların Korteks iradelerinin işlerine de karışmıyor. (İnsana kendi iradesi ile “günah

Page 123: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

123

işleme” hakkı verilmiştir.Tövbe kapısı da

açıktır)

Mutlak-Bilinç-Ben ile Korteks İrade Arasındaki Ölümcül Savaş

Mutlak-Bilinç-Ben ilahi sisteme bağlıdır ve Tanrısal vicdanın Avatar içindeki sesidir. İlahi sistem ise kılıcını mutlak bir biçimde indirmez

Avatar’a. Nasıl olsa bir Avatar gidecek, bir Avatar gelecektir. Mutlak-Bilinç-Ben için

Avatar’ın bir önemi yoktur çünkü Avatar beden öldüğünde bilinç Alef(TümAn) konumunda yaşamaya devam edecektir. Ama

YOK OLACAĞINI bilen Korteks irade sadece bunu bildiği için isyan halindedir.

İnsan denilen Avatar’ın mutsuzluk kaynağı Korteks irade denilen canavardır.

Korteksin yapısı ve işlevi şu şekildedir;

“Prefrontal korteks frontal lobun korteksi ve

altında bulunan beyaz cevher en üst düzeydeki davranışların bütün bileşenlerinin bağlantılarını yapan ve onları bütünleştiren, önemli duyu ve motor sistemlerinin arasındaki geri bildirim döngülerinin ve bağlantılarının yer aldığı alandır.

Dış çevreden posterior korteks aracılığı ile taşınan bilgiler ve limbik sistem üzerinden gelen iç yapılarla ilişkili bilgiler frontal lobun

Page 124: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

124

prefrontal korteks adı verilen ön bölümlerinde kesişmektedir. Bu nedenle prefrontal korteks bütün kaynaklardan gelen bilgilerin düzenlendiği ve birleştirilip ortaya çıkarılacak davranışa karar verildiği yerdir. İnsan prefrontal korteksi bütün sinir sistemi aktivitelerinde bilgileri dikkatlice toplar, bütünleştirir, formülleştirir, uygular, denetler, değişiklikler yapar ve yargılar. Prefrontal korteks hacmi insanda en büyüktür, memelilerde evrimsel süreçte aşağıya inildikçe küçülür. Preforantal korteks gelişim sırasında en uzun gelişimi süren kısımdır. Ergenliğe kadar miyelinizasyonu devam eder.” (BİLİMSEL*ALINTI)

Bilinç İradesi ile Korteks İrade İki Bağımsız Konumdur

Korteks irade, Bilinç benden uzaklaştıkça daha da fazla canavarlaşmaktadır. Gerçekte Korteks irade kendi başına bir bilinç

sayılabilir. (Şimdi başka “zeki” beyinler hemen şu soruyu

soracaktır. Tanrının derdi ne? O zaman Avatarları hepsi “isyan etmeyecek” şekilde yaratılsın. Bütün insanlar “mutlu” olsun ve

her şey yolunda da olsun Tanrının bu kadar gücü yok mudur?

Yanıtı şu: Tanrının kendisi bile kendi varlık yasasına bağlıdır. Bu yasa da “her şey zıttı ile

Page 125: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

125

beraber bulunur.” Yani eti-tepki yasası….

Avatar’ın mutlu olabilmesi için ve bu enerjiyi üretilebilmesi için “ters” enerjiye ihtiyaç

vardır. Bu ters enerji de İRADE denilen tuhaf mefhumdur. Mutluluk enerjisinin ortaya çıkabilmesi için İRADENİN yasa karşısında diz

çökmesi gerekir. Ancak o zaman mutluluk enerjisi ortaya çıkmaktadır. ÇATIŞMA VE ÇÖZÜM matematiğinin sonucu “mutluluk

enerjisi ortaya çıkar. Bütün ilahi senaryo bu çatışma üzerine kurgulanmıştır.

İşte bu tuhaf davranışlarda bulunan Korteks irade bu dünya üzerinde hiç ölmeyecekmiş

gibi yaşamaya çalışmakta ve sürekli adına mal-mülk-servet denilen tuhaf şeyleri

biriktirmektedir. Tevekkül denilen inanç sisteminin tam tersi davranmaktadır. Tanrı kendisine mutlak

inanç ve güveni Tevekkül kavramı üzerine oturtmuştur, Kendine imanın kesin ölçütüdür Tevekkül.

(Tuhaftır ki; en çok İMANLI gibi görünenler en çok mal biriktirenler oluyor. Ya da en çok mal

biriktirenler en çok İMANLI gibi görünüyor.) TEVEKKÜL bir haldir…..bir şeyin hal olabilmesi için..Sujenin mevcut mekan ile

mutlak bağlaşıklık (iman-inanç) içinde olması gerekmektedir ki buna TESLİMİYET deriz.

Burada, açıkça görülmesi gereken durum şudur; Tanrının yaratımlarından bazıları da HALLERDİR…..bunlar ilk yaratım sırasında

Page 126: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

126

yaratılmıştır, yani insan tarafından bilginin

başka potansiyellere dönüştürülmesi ile elde edilmemiştir. Mesela insan bir vahşi bitkiyi

evcilleştirerek tarım yaparsa o bitkinin potansiyellerinden birini açığa çıkartmış olur. Ancak, TEVEKKÜL denilen HAL…bağımsız ve

bağlamsız bir HALDİR…ilk yaratım sırasından beri hiç değişmeden özgünlüğünü korumuştur…

Bundan dolayı, İnsanın ZİHİNSEL potansiyellerinden biri olan HALE

girmek…yani….mekanla TAM TESLİMİYET bağlamında bir GİRİŞİM olan TEVEKKÜL etmek ile insan kendini dönüştürmektedir.

İnsanın kendini dönüştürmesi demek MEKANIN potansiyellerini kullanması

anlamına gelmektedir. İnsan kaçınılmaz olarak bağlamlar içindedir. Mekan örüntüsü vardır. Başka girişim

modellemeleri ile örüntü değiştirir. Bu duruma birkaç örnek ile açıklık getirelim; Mesela, Hz.İbrahim ateşe atıldığı zaman,

YANMASI….o alan ile örüntü halinde olmaması anlamına gelmektedir. Ateş, ateşi

yakamaz. Ateşe atılan odunun yanmasının tek nedeni odunun mekan ile bütünleşememesi yani ATEŞLEŞEMEMESİNDEN

gelmektedir…İşte burada TEVEKKÜL devreye girer. Tanrının kendini koruyacağına iman

eden peygamber, ATEŞ olmuş ve yanmamıştır. Sadece TESLİM olmak, İMAN ETMEK VE İNANMAK suretiyle kendisinde ki ATEŞ olma

Page 127: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

127

potansiyelini ortaya çıkarmıştır. Yoksa,

TANRI, onu o anda korumamıştır. Tanrı zaten ilk yaratımda bu potansiyeli ona vermek

suretiyle (bütün insanlara verilmiştir) sadece TEVEKKÜL etmek suretiyle mevcut mekanla bütünleşme potansiyelini vermiştir. Bu sadece

o anda ortaya çıkar.

Şalter İndiğinde Oysa şalter indiğinde yani Mutlak-Bilinç-Ben

Avatar bedenden ayrıldığında Korteks irade artık Avatar beden ile birlikte yok olacak ve Mutlak-Bilinç-Ben ise o Korteks iradenin

hafızasından tek bir anıyı bile yanında götüremeyecektir. Korteks irade ne yaşadığını

ne de öldüğünü bilecek. Onun için sonsuz yaşam yok. “Mutlu Olmak” mutluluk enerjisi üretmek gibi

ilahi misyonu olan Avatar insan üzerine yüklenmiş olan ilahi misyondan adeta kaçmak ister gibi mutluluk enerjisi üreten olaylardan

kendini uzak tutarak yaratıcıya isyan halindedir.

Bu kitabın konularından birinin “Korteks İrade” olmasının nedeni de budur. Kitap,

insan beyninin SONSUZLUK DÖNGÜSÜ’ne hoş geldiniz.

Page 128: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

128

Sonsuzluk Döngüsü. İnsan Beyni Nasıl

Çalışır? Kader-Korteks İrade Meselesi Paradigmanın doğası onun herhangi bir

kurallar silsilesi olan ilahi yasalar dizinine bağlanmış olmasıdır. Bir paradigmanın o anki konumu, sonsuz sistemde her zaman

düzleminde, belirgin bir halde şekillenmiştir. Her konum, aynı zamanda eşittirden sonrasında ne olacağını göstermektedir. Buna

insanın KADER’i diyebiliriz. Denklemin içindeki unsurlar değişmediği sürece sonuç da

değişmez. Burada, ALINYAZISI sistematiğini inceleyelim; Her belli bir kişi için, değişmez bir şekilde

onun KADERİNE yazılmış bir gelecek var mıdır. Yaşananlar daha önceden yazılmış ve

değiştirme irade ve gücümüzün olmadığı olaylar mıdır? ELBETTE DEĞİLDİR….

Öncelikle ALINYAZISI ile KADER kavramlarını incelemeye alalım. İkisi aynı şey midir? DEĞİLDİR…

ALINYAZISINI bir manifesto şeklinde değerlendirelim. Bir dizin, bir kurallar silsilesi,

bir yapı. Mesela bir köprü inşa edilirken belli bir MANİFESTO kullanılır. Köprü bu manifestoya göre yapılır. BU KÖPRÜ-

MANİFESTOSUDUR… ALINYAZISI meselesi de buna benzer. Değişik

HALLER için birer manifesto yani ALINYAZISI mevcuttur.

Page 129: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

129

Haller ilk yaratım eseri ÖZGÜN konumlardır

değişmez. Kurallar bellidir. ATEŞ ısıtır, soğuk üşütür şeklinde…..

Bu durumu şu şeklide örnekleyelim. Bir camın üzerine çeşitli çok sayıda ALINYAZILARININ yazılmış olduğu kağıtları

yapıştıralım. Ver her kağıdın arkasına bir insan geçsin ve ALNINI kağıdın tam arkasına yerleştirsin. O anda baktığınızda O AN için o

kişinin ALINYAZISI budur. Ama o insan bir şekilde yer değiştirir ve camın başka bir yerine

geçerse bu kez de ALINYAZISI o kağıtta yazan olur. Bir kişinin burada İRADESİ söz konusudur.

Kendini değiştirmek suretiyle……….kendini değiştirmek mekan ve bilgi ile kurduğu

GİRİŞİM modelini değiştirmek şeklinde………….kendi ALINYAZISINI değiştirir.

Bir diğer benzetme de şu şekilde olabilir. Satranç ya da Dama oyununun tahtasını düşünün 36 kare vardır. Bu karelerin her

birinin ALINYAZISI vardır. Bir kişi o karelerden birinde bulunmak zorundadır. O

mevcut anda karelerden birindedir oranın YAZISINA mecbur kalır ama, bir başka kareye geçtiğinde YAZI değişir. Sadece mekan

değiştirmekle, yaşam tarzı değiştirmekle, bakış açısı ve perspektif değiştirmekle bile

ALINYAZISI değişir. O kadar basit şeylerle değişir ki….Mesela sürekli sizi değersizleştiren, küçümseyen,

Page 130: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

130

kıran biri ile ilişkinizi kesmek ve size değer

veren biri ile dost olmak bile bütün ALINYAZISINI değiştirir…günlük rutini

değiştirmek suretiyle ALINYAZISI değişir. Çünkü her örüntünün farklı bir yazısı vardır ve siz sürekli değişerek yazıyı değiştirirsiniz.

Başkalarının sizinle kurduğu bağ ve bağlamlar da bu yazıyı değiştirir. KADER meselesi ise EŞYANIN TABİATI ile

ilgilidir. Bu durumu SU örneği ile açıklayalım. SUYUN kaderi onun potansiyelidir.

BUHARLAŞIR-DONAR- KARIŞIR vesair. İşte FITRAT denilen eşyanın ÖZÜ onun kaderinin muhtemellerini sınırlar.

Mesela bazı kişileri 332332 karesi olan bir satranç tahtasının üzerindedir, bazıları da

sadece 44 ………… Potansiyelleri ve muhtemelleri sujenin hangi mekanlar ile örüntüleneceğini ve matriksler

kuracağını belirler. Bu da onun kaderidir. ERKEK DOĞURAMAZ…kaçınılmaz kaderdir…potansiyeli yoktur…………

Bunun gibi…

Kaderi Değiştirme Gücü Avatar insanın kendi kaderini değiştirme gücü bulunmaktadır. Ama değiştirilmiş olan

KADERİN kendisi değildir. O kaderin bir potansiyelinden diğerine geçiş yapılması

anlamına gelmektedir. Yapılması gereken tek şey içinde bulunduğu paradigmadan bir başka paradigmaya geçilmesidir.

Page 131: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

131

Bunu bir örnekle anlatalım. Kaçınılmaz olarak

bir binanın içindesiniz bu durum sizin KADERİNİZ….ama duruma göre binanın

odaları içinde dolaşmanız ise sizin İRADENİZ içindedir. Mesela sıcak havada serin bir odaya geçebilirsiniz…Soğuk havada da sıcak bir

odaya, çok ışıkta, loş bir odaya geçmek gibi… Binanın muhtemel ve potansiyellerini kullanmak ALINYAZISINI değiştirmektir. Bir

odaya girmekle o odanın kaderine bağlanırsınız.

ÖLÜM MESELESİ…. Ancak mutlak hesabı bilmenin yolu Alef

(TümAn) konumundaki Mutlak-Bilinç-Ben’in konumunu bilmekle olur. O düzlemde bu

paradoks ölümle ilgili bölümdür. Bu dünyanın işlerinden sorumlu olan matriks

evrenin enerji yapısını TümAn konumunda “O an” içinde kimlerin öleceğini bilinç nüvelerini kendine geri alır. Böylece Avatar beden ölmüş

olur. Matriks Alef (TümAn) evreni bir kalp atışı süresi içinde aynı kaderin yaptığı gibi çarpar.

Yani “an” içinde genişler ve tekrar büzülür. Alef evreninden genişlemiş hali kaosa işaret eder. Matriks evrenin içine büzülmesi durumu

ise düzen anlamına gelir.

Kainatın Akan Evrenler’inden biri olan insanın içinde yaşadığı Alef evreni büzüldüğünde, kapandığında ise kaos sırasında değişmiş olan

Page 132: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

132

enerjiler paradigmasını ilahi yasaların

sınırlandığı çizgiye geri çeker. Matematik değerini sıfırlar.

Bu durumu açıklayacak bir örnek vermek gerekirse;

Kapalı durumda denklemin sol tarafında hangi değerler olursa olsun fark etmez, eşittirden sonrası hep “0”dır (SIFIR). Evren

açıldığında ise kaos sırasında değerler değiştiği için evrenin sıfır konumu da değişmiş

olur. Evren sistemi sıfıra çevirmek için denklemin sol tarafındaki değerleri değiştirir. Böylece olaylar meydana gelir. Enerjiler

değiştiğinden her an yeni bir paradigma başlamış olur.

Bu eylemin etkisi dünya denilen yerde yaşayan Avatar insanın (bizlerin) yapısını, enerjilerinin matematik değerlerini değiştirir.

Böylece random (rastlantısal) gibi görünen ama ilahi yasalar sistemine bağlı değişimler olur. Hastalıklar, kazalar, mucizevi bir şekilde

komaya girmeler, komadan çıkmalar ve diğer bütün olaylar.

Olaylar Evreni’nin hareketleri ile zaman ve Mutlak-Bilinç-Ben’in kesiştiği Alef (TümAn)

alanlarında bu an yaşanır. İşte insanın dünyadaki yaşamının kaderi bu şekilde

belirlenir.

Page 133: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

133

Konuyu daha iyi anlayabilmek için Matriks

Boşluk Sistemi’nde olaylara bakabilmek gerekir. Günümüzde bu ölçeğe bazı

araştırmacılar, genel olarak Kuark Boşluğu ya da evreni demektedir. Bu açıklama kısmen doğrudur ancak evrenin tanımlanmasında son

durak Kuark Konumu değildir.

Kuark Konumu Mikro-Makro kozmos enerji formlarından

sadece birisi Kuark konumudur. Kuark konumu ne Olaylar Evreni ne de Alef matriksi konumlarını açıklayabilecek forma sahip

değildir. Belirleyici özelliği yoktur. Belirleyici konum yani evreni konumlandıran

yapı “RAA” konumudur. RAA konumu hem evrenin tamamını kapsar hem de enerjinin son durağıdır. Yani Kara Delikler’ine en

dibinde bulunan yapıdır. RAA bilinç enerjisidir. Enerjiye, enerji veren ilk hareket kuvvetini veren yapıdır ve tamamen soyut

malzemeden oluşmuştur. Ölçülemez, varlığı kanıtlanamaz ama bilinir. Çünkü bu sistem

kendini “Bilmek” ile ifade eder. (Artık Neden bildiğimizi de biliyoruz.Bilmek neden insanın düsturudur herhalde

anlaşılmıştır.)

Page 134: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

134

BİLMEK MESELESİ…

Nereden ve nasıl biliyoruz? Bilmek, başkaları ile olur…Bildiklerimiz ancak

dil yolu ile muhataba geçirildiğinde biliyor hale geliyoruz. Biz kendi zihnimizde değil, başkalarının zihninde bildiğimizi biliyoruz.

Bildiklerimiz konusunda bir ONAY almadığımız zaman bir şey bildiğimiz yok. İsteyen bunu bir deneyebilir. Kendi başına

düşünmekte olan bir kişi asla belli bir şeyi çerçeveleyemez. Bilmek bir bilgi örüntüsünü

çerçevelemek anlamına gelir. Örüntü tamlandığı zaman İNSAN BİLMEK durumuna geçer.

Bu durum, bir gölden kaplara su doldurmaya benzer. Suyu kabımıza aldığımız zaman suyu

çerçevelemiş yani tamlamış oluruz. Su artık, bir bardak su…bir sürahi su….bir avuç su….bir kova su halini alır..

İşte insanın bilgi ile kurduğu, kurabileceği tek bağ budur. Bildiğimizi nerede biliyoruz? Sorusunun

cevabı ise başkalarının aklında biliyoruz. İşte bu durum da İNSANIN KAÇINILMAZ

kaderlerinden biridir. Bilmek, başkalarında bilmek. Hatta kendimizi bile başkalarında biliyoruz.

Kendimiz hakkında oluşturduğumuz bütün bilgi de başkalarından, yani dış dünyadan

gelmektedir. O halde herkes AYNI şeyleri farklı şekilde biliyor da…nasıl oluyor da

Page 135: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

135

anlaşabiliyoruz…İşin aslı

ANLAŞAMIYORUZ………….. Birbirimize yaklaşıyoruz ama yaklaştıkça

uzaklaşıyoruz. Belli bir noktadan sonra her YAKLAŞIM ardından İTİM getiriyor. Bundan dolayı her zaman yabancılarla değil de çok iyi

tanıdıklarımız ile ANLAŞMAZLIĞA düşeriz. Bu da ilginç bir SİSTEMDİR….. Bu acayip bir mıknatısa benzer, demiri

kendine çekmekte ama tam da kavuşacağı sırada İTİME geçip kendinden

uzaklaştırmaktadır. Bu sistemi ÇÖZDÜĞÜM zaman..kahkahalarla gülmüştüm…Ezoterik Kainat işini

biliyor..demiştim. Gerçekten de biliyor.

Çünkü sistem kendini yeniden üretime konumlandırmış durumda. İnsanın MUTLULUK DÖNGÜSÜ içinde kendi enerjisini

sürekli KENDİNDEN üretmesini engelliyor. Eğer öyle olsaydı orada KAPALI DEVRE bir sistem oluşacak ve iki kişi arasında sürekli

karşılıklı üretim sağlanarak MUTLULUK halinin kendi kendine MUTLULUK üretmesini

sağlayacaktı. Bu temel olarak ENGELLENMİŞ bir sistemdir… O durumda artık zihinsel ARAYIŞ bitecek ve

TAMAMLANMIŞ noktasında KISIR DÖNGÜYE düşülecekti.

Oysa sistemin derdi İNSANIN MUTLAK MUTLULUĞU değil…en azından bu dünyada

Page 136: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

136

değil. Bundan dolayı da MUTLAK MUTLULUK

sadece CENNETE VAAT EDİLMİŞTİR. Ezoterik sistem MUTLULUK halinin ürettiği

enerjinin tekrar insan tarafından kullanılmasını engellemiştir. Yani insanın sürekli kendi kanı ile beslenmesi

engellenmiştir. Yerine ise………………..DÖNGÜSEL sistem getirilmiştir.

Üretim EZOTERİK KAİNAT için olacaktır….

Kuantum Bilimi…. Modern bilim Kuantum Fiziği’ni keşfetti, Kuantum evreni ile bu evrenin “olasılıklar”

konumunu tarif etti. Bulmaya çalıştığı ise bu parçacıkları bir arada tutan kuvvet, yani

“Tanrı Parçacığı” da denilen tutkal-madde. (CERN deneylerinin bu amaçla yapıldığı kamuoyuna duyurulmuştur. İki yüksüz

protonun, dışarıdan müdahale marifeti ile hızlandırılarak birbirine çarpıştırılması. Bu çarpışma sonrası ortaya çıkacak olan enerjiler

arasında bu tutkal-madde aranacak. Aramaya devam etsinler ama nafile orada bulacakları

bir şey yok. (Şu Korteks İrade varlığını sonsuza kadar sürdürmek için ne numaralar çeviriyor?

Görüyorsunuz değil mi? Binlerce bilim insanı, milyarlarca dolar harcayarak “olmayan bir

şeyi” arıyorlar. Olsaydı onlardan önce biz bilirdik böyle değerli bir bilgiyi)……

Page 137: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

137

Bu madde aslında yukarıda anlattığım

MADDEDİR…Yani İnsanın MUTLULUK HALİNİN ürettiği enerjidir. İşte bu madde

Karanlık-Kara madde olarak nitelendirilmektedir. Bu enerji ZAHİR maddeyi bir arada tutan BATİN maddedir.

Ester’dir… Gerçekte Tanrı Maddesi Var mı?

Gerçekte böyle bir madde yok. Sadece düşünce (hayal) sistemi var. Evrende her şeyi

bir arada tun TUTKAL-MADDE KOLLEKTİF EVRENSEL DÜŞÜNCE SİSTEMİ’dir. Sayıları sonsuz olan Mutlak-Bilinç-Ben’lerin

ürettiği düşünceler evrenlerin matriks alanlarında her şeyi birbirine bağlamaktadır.

Diğer ölçülebilen her türlü enerji de dahil sadece ortak düşüncenin ürünüdür. Kemale ermiş insan kişilerin ürettiği saf, yalın

düşünceler Mutlak-Bilinç-Ben tarafından Alef(TümAn) konumunda rafine edildikten sonra bu sisteme katılmaktadır.

Sistemin nasıl çalıştığına yeniden bir göz atalım; bir çeşit süzgeç olduğunu düşünün, ya

da kum eleği gibi bir elek. Üretilmiş olan ne kadar METAFİZİK öge varsa ki…bu ögeleri…mutluluk, sevinç, yaşama sevinci,

hayret, hasret, sevgi, şefkat, dinginlik, huzur gibi değişik RUH HALLERİ ile bunların

olumsuz tipleri olan keyifsizlik, sıkıntı, endişe, kaygı, özellikle KORKU, fesat, haset ….türünden enerji hisler üretildikçe bunlar

Page 138: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

138

kainatın enerji sistematiğine dahil olur. İşte

seviyelerine göre bu enerjiler yükselir ve Ezoterik Kainatın değişik dereceli

katmanlarına ulaşırlar. Ancak eleklerden geçemeyenler geri düşerler ki, bunlar ZAHİRİ evren katlarında dolaşarak yine yaşayanlara

ulaşarak onların ZİHİN VE RUH yapı-formalarını bozmaya başlar.

Bildiğimiz evren sadece bir düşünceler matriksidir. Diğer her şey dünyadaki enerjinin

madde formları olan insan ve eşya ile doğal varlıkları da sadece belli yasalara bağlı maddeleşmiş enerjilerdir. Ve hepsi de matriks

düşüncenin ürünüdür. Madde evreninin varoluş nedeni Avatar insanların “mutluluk”

denilen enerji formunu üreterek matriks sisteme vermeleri için DÜŞÜNCE tarafından yaratılmıştır.

DÜŞÜNCE NEDİR? Sorusunun cevaplarını METAFİZİK silsile içinde aramak gerekir. İlahi olan sistemin KAVRAMLARI ile

düşünenler. Yani baz olarak bu değerleri alarak bu değerlerin üzerine düşünce inşa

edenler sonunda toplam düşünce sisteminde İLAHİ sistemin parçası olurken, düşüncelerini OLUMSUZ KAVRAMLAR üzerinden inşa

ederek, bunlara bağlı KORKU örüntüleri oluşturanlar, ilahi eleklerden geçemeyen ağır

enerjiler üretirler böylece bu enerjiler yine merkezine geri düşerek sahibini bozarlar.

Page 139: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

139

Düşünce algıların yeniden düzenleme

işleminden başka bir değildir gerçekte. Algı ise seçenekler üzerinden insan zihnine ulaşır.

Muhtemeller, potansiyeller ve seçenekler her nokta için özel bir örüntü oluşturur. Mesela, belli KAVRAMLAR için zaten hazır belli

şablonlar vardır ve bu kavramlar bu şablonlara bağlanarak beklenen örüntüyü yaratır.

KORKU kavramı üzerinden düşünürsek. Buna bağlı olarak, şüphe, kaygı, endişe,

tedirginlik, güvensizlik şeklinde ilk bağlanmalar yaşanır ki, birbiri ardına dizilmiş olan bu kavram-enerji gurupları hemen

dolanıklık içine girerek BİLGİ VE DENEYİM üzerinden yeniden kendini tekrar ederek kişiyi

adeta bir dipsiz kuyunun, kara deliğin içine çeker. Oysa, KORKU zaten bir kavram olarak

boşlukta belli bir bilgi örüntüsü oluşturmaktadır. Adeta yaşayan bir varlık gibi, sanki sivrisinek gibi sokacak adam arar.

Birçok kavram bu şekilde yüklüdür ve matrikste dolaşır kendine kurban arar, her

bağlanmada ise muhatabının hayal ve bilgi gücünü kullanarak onun korkuyu yani kendisini çoğaltmasını ve yaymasını sağlar,

böylece korku hissi düşünceler üzerinden salgın gibi bir kişinin zihninden diğerine

geçer. Bunu bütün olumsuz kavramlar için düşünebiliriz.

Page 140: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

140

Teslimiyet

Bu dünyadaki her şey ve her kural ile bilgi tamamen insanın mutluluğu için var

edilmiştir. Teslimiyet:

Avatar insanın ”mutluluk formülü” aslında oldukça basittir. TESLİM OLMAK. Teslimiyet; bütün ilahi dinler insana, yaratıcıya teslim

olmanı öğütler. Dini metinler bunu telkin eder. İnancın ve imanın en önemli şartı

TESLİM OLMAKTIR. Takva, nasip, rızk ve tevekkül etmek gibi kavramların hepsi teslim olmak üzerine şekillenmiştir.

Avatar insandan (KUL) fazla bir şey beklenmez. Yapması gereken tek şey

“DOĞMAK-BÜYÜMEK-ÖLMEK”tir. Bu süreç içinde de kendisini MUTLU edecek uğraşlarla meşgul olmaktır. Çalışmak, ibadet etmek,

cemaatleşmek, aile kurarak yeni nesillere vesile olmak, aileyi bir arada tutmak, yaşlanınca da ölerek yerini YENİ NESİL

Avatarlara bırakmaktır.

İnsan sadece ihtiyaçlarını örecek kadar maddi olarak zenginleşse “mutlu” olması için yeterli olacaktır.

Ama Korteks irade insanın bütüncül sisteme

teslim olmasını istemez, kaybedeceğinin bile bile büyük sisteme karşı koyar. Bedenin ve

Page 141: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

141

beynin idaresini Mutlak-Bilinç-Ben’in elinden

alarak kendi iradesini koymak ister. Bu trajik durumu bir hikayeye bağlayalım:

Lanetlenmiş Çocuk Hasan Sabbah denilen tarihi şahsiyetin

hayatını incelediğimizde ilginç sonuçlarla karşılaşırız: Aslında onun hayatı BATINİLİĞİN bir çeşit

deneyimlenmesi gibi bir durumdur. ZAHİR (Görünen) ve BATİN (Gizil) arasında ki

kavramsal çatışmalar insan zihnini ve aklını kullanmaya başladığından beri vardır. AKIL kullanmak…meselesini inceleyelim.

NOOS denilen..bilgi sisteminde….BİLGİNİN kökeninin AKIL olduğu söylenir. Buna

NOETİK AKIL denir. Diğer görüş ise BİLGİNİN üretildiği yönündeki klasik görüştür. Yani deneyimlerimiz sonucu bilgiyi elde

ederiz….şeklinde inanış vardır. Hangisi doğrudur…sorusunun cevabı aslında AKIL, bilgiyi keşfeder..şeklinde olmaldır..

Filozofi nedir? Bir filozof ne iş yapar? Sorusunun cevabı bu duruma bir açıklık

getirmektedir aslında. Filozofi, KAOSU, DÜZENE (YASAYA) bağlama işidir. Kaos, yani tamlanmamış,

açıklanmamış, bir yasaya bağlanmamış ama gözlemlenmekte olan bir alandır. Mesela,

Çekim yasası, kütle çekimi yasası, suyun kaldırma kuvveti, sıvıların yoğunluğu, bileşik kaplar teorisi, ve diğer bütün bilinen doğa

Page 142: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

142

yasaları. Hep vardılar. Hep gözlemleniyor ve

deneyimleniyordu ama bir filozof bu KAOS gibi durmakta olan alanı çerçeveleyip, açıklayıp,

yasaya bağladığında KAOS, düzene bağlanmış oldu. İşte bir filozofun işi kaosu düzene bağlamaktır.

Aslında ise; ortada bir kaos da yoktur. Çünkü alan tanımlanamadığı için gözlemci için KAOS olarak algılanır. Oysa Kaos ve Düzen arasında

bile belli bir yasa vardır. Bir sistemin sürekli entropi ve negentropi halinde olması durumu

bile bunu açıklar. Bundan dolayı kainatta sadece istikrarın olmadığı yönünde bir düşünce geliştirebiliriz ama sürekli KAOS ya

da sürekli düzen söz konusu değildir. Bundan dolayı AKAN EVRENLER bilgisi vardır.

Akmakta olan aynı zamanda spinler atarak dönmekte olan olduğu için gözlemci bu hareketlerin tamamını aynı anda

gözlemleyemediği için algıladıkları ya spin ya döngüsel ya da akış olarak görünmektedir. Oysa bütün bu hareketlerin hepsi aynı anda

gerçekleştiğinde döngüler bile akmakta olan içinde spin bir hareketin yörüngeye etki

etmesi ile her defasında sistemi entropi ve negentropiye zorlar. Algı her şeyi bir düzen içinde akmakta şeklinde değerlendirirken

aslında kainat her an yeniden yaratılır, yeniden yok edilir. Hiçbir zaman bir an öncesi

mevcut değildir. Ancak gözlemci de bir an öncesinin bilgisi hafıza sisteminde kaldığı için beyin yeni bilgi ile anıyı birleştirerek onlara

Page 143: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

143

anlamsal bütünlük sağlar böylece akış

istikrarlı olarak algılanır. Buradan Hasan Sabbah meselesine dönelim;

Sabbah’ın çocukluğu ve gençliği sırasında yani 900’lü yılların sonlarına doğru Yakın Asya coğrafyasında BATINİLİK akımı

ZAHİRİLİK inancına karşı ciddi ivmeler kazanmış ve toplulukları etkilemeye başlamıştı. Elbette, Batınilik yeni

keşfedilmemişti. Kadim bilgelikten geliyordu bu sırlar ve çok eskiydi.Kökeni Mu kıtasına

kadar dayanıyordu. Klasik inancın karşısına dikilmişlerdi. Kelimelerin arkasında gizemler arıyorlardı. Eski Yunanda ve diğer

toplumlarda da Batıni inanç sistemi coğrafyanın mevcut yaygın dini içinde bir

mezhep olarak kendini gösteriyordu. Elbette bu görüş İslam coğrafyasında kendini gösterirken, mevcut dinin parametrelerini

kullanıyordu. Gerçekte ise bu durum adeta bir lanet gibiydi. İnsan, kainatın tamamının hakikatine AKIL

yolu ile ulaşabileceğini biliyor ama yanı zamanda AKLININ sınırlarının buna

yetmeyeceğini hissediyordu. İşte bu açmaz BATINİ olana akılları bunalımlara sokuyordu. Gerçek sınır ise ÖLÜM sınırıydı. AKIL artık bu

noktadan sonra AKILSIZ kalıyordu. Ölüm sonrası bilgisinin İZAFİ olması ise

korkutucuydu…Aslında insan sonsuz yaşam yani tanrılaşma peşindeydi, BİLMEKLE lanetlenmişti.

Page 144: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

144

Bilmekle lanetlenenler arasında Hasan

Sabbah da vardı. Bilmek, tanrı ile hesaplaşma, ona karşı koyma, ona meydan

okuma şeklinde de kendini ortaya koyabiliyordu. Bunun adına da BİLİM demeye başlamışlardı.

Tanrının yarattığı kainat yasalarını keşfediyor olmayı, tanrıyı keşfetmek ve ona ulaşmak, aynılaşmak ve tanrılaşmak şeklinde zihinsel

örüntülere sokuyordu bu insanları. Oysa tanrı sınırı bedeni ÖLÜMLÜ yaratmak suretiyle

koymuştu zaten.

“Lanetlenmiş çocuk ile babası denizin kenarında kumsaldadır. Çocuk hafifçe suyun

içine girer ve kumdan kaleler yapmaya başlar. Ancak minik dalgalar gelerek onun özenle yaptığı kumdan kaleleri yıkar. Bu yapma-

yıkılma işlemi defalarca tekrar edince, babası duruma müdahale etme gereği duyar: -Çocuğum kumdan kalelerini suyun dışına

yap ki dalgalar onları yıkmasın.

Çocuk ise babasına şöyle karşılık verir; -Ben kalemi buraya yapacağım, Tanrı denizini geri çeksin.”

Bu hikayenin kıssası şudur;

Kumdan kaleler Avatar insanın hayatını temsil eder. Öyle ya da böyle onun yaptığı her şey yok olacaktır. Örnekleri çok…Tufan ve deprem

Page 145: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

145

ile göklerden yağan ateş efsaneleri bu konuda

yeterli kaynak sağlar. Dünyanın çeşitli evreleri olmuştur. Birinci evre, ikinci evre

gibisinden.Önce okyanuslar var, sonra düz karalar, arkasından dağlar gelir. Buzul çağı dönemleri vesaire.

Bu dönemler sırasında, Avatar insanlar çeşitli “medeniyetler” kurmuş. Binalar, kuleler yükseltmiş, doğanın içine etmiştir. Doğa da

intikamını almıştır. En eski efsane Lemurya kıtası, günümüz Pasifik denizinde olduğu

iddia ediliyor Büyük gelişmiş medeniyet tarihi en yeni 70 bin yıl, en eski 200 bin yıla adresleniyor. Günümüz modern medeniyetin

atası, 20 bin önce yok olmuş, dünya üçüncü evreye yani dağların oluşması evrenine

girdiğinde. Atlantis kıtası da öyle. İddialara göre, Lemurya’nın yani Mu medeniyetinin mirasçısı Atlantis, onlar da gelişmiş medeniyet

kurmuşlar. O da aynı şekilde yer hareketleri ile yok olmuş. Daha böyle yüzlerce yok edilen, yok olan medeniyetler, ülkeler, şehirler var

dünyanın tarihinde ama ibret alan yok. Herkes hala mal-mülk peşinde. Sen ne

dikersen dik, diktiğin sadece denizin içindeki kumdan kaledir. Tanrı deninizi geri çekmeyeceğine göre, senin kumdan kaleler

kesinlikle yıkılacaktır. Bu durum bize entropi yasasının ilahi bir

düzen olduğunu göstermektedir. Bir enerji sistemi, herhangi bir anda akışta bir örüntü halindedir akış sürdüğü için de sürekli yeni

Page 146: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

146

örüntüler kurduğu içinde entropi

(bozunum)..negentropi (yeniden düzen) karşılıklı olarak birbirlerini düzenlemektedir.

Bu düzen sadece İNSAN ZİHNİNİN algısı için bu şekilde düzenlenmiştir. Çünkü bir gözlemci olarak insan, bir kuantum alanını

gözlemlediği zaman, sadece zihninde ki örüntünün orada ki diğer gerçekliğinin ortaya çıkmasını sağlar. Zihnin entropi-negentropi

yasasına düzenlenmiş olan insan ZİHNİ alanın içeriği ne olursa olsun onu DUALİT (yani ikili

hale getirir) kaçınılmaz olarak. Süreçleri üreten insan zihnidir. Adeta sonsuz aynalar gerçekliğinde yaşıyormuş gibi AVATAR-ZİHİN

karşılaşmalı bir döngünün içinde kendini ALGILAR. Matriksin hangi noktasında olursa

olsun İNSAN için ŞÜPHE-ÜMİT bir arada kendini gerçekleştirir. Biri önce diğeri de ondan sonra ama anın bir sonra ki anında bir

diğerini gerçekleştirir. İnsan zihni bir ÜMİT alanı gözlemlediği anda bir sonra ki aşaması onu KAYBETME korkusudur. Tersi de

doğrudur. İşte KADER sistematiğinin en önemli

yasalarından biri de budur. Adeta ZİHİN bir çeşit ALGI HAPİSHANESİNE düşmüş gibi, ürettiği her ne varsa anında ZITTINI üreterek

insan zihnini DOLANIKLIĞA sokmaktadır. Bir şeyin sadece üretilmesi ya da ortaya

çıkarılmış olması onun kaderini belirler..yani yok olacaktır…DUALİTE…evreni…kendini bu şekilde gerçekleştirir.

Page 147: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

147

Oysa EZOTERİK KAİNAT sistematiğinde bu ve

diğer ALGISAL yasalar işlemez. Çünkü Ezoterik Kainatta insan gözlemci konumunda

değildir. Gözlemci konumunda ki insan kendi ZİHNİNDEKİLERİ algısal gerçekliğe sürüklerken, Ezoterik Kainat sistematiğinde,

insan ne algılar ne de gözlemler. Orada olan HAKİKATIN bir enerji akışı olarak ALEF ZİHİNDE kendini göstermesidir. Yani bilgi

bozunuma uğramadan doğrudan akar. Aslında peygamberlerin durumu da buna

benzer. Ayet şeklinde peygamberin zihnine aktarılan bilgiler, orada hiçbir bozunuma uğramadan kelimeye bu şekilde dökülür.

Peygamber zihninin Ezoterik Kainat ile doğrudan bağı vardır.

Hasan Sabbah hikayesinden devam edersek: Diğer bakış açısı ise Korteks iradenin neden

isyankar olduğunu açıklar. Çocuk, Tanrının,denizini geri çekmeyeceğini ve kumdan kalelerinin yıkılacaklarını bilerek

isyan etmeye devam etmektedir. İnsanın bilerek isyan etmesi durumu da zaten aynı

sistematiğin bir uzantısıdır. İnsanın bu yaratıcıya karşı olan bu küslük halinin tek nedeni sürekli ZİHİNSEL KIRILMALAR

yaşayarak, sorgulamalar içine girmesidir. Yani HAKİKAT BİLGİSİNİN izdüşümünden

uzaklaşması buna neden olmaktadır. BATINİ hareket bu yönden bozunuma uğramış bir harekettir. İşin aslı Batıni düşünce sistemi

Page 148: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

148

HİKMET İLMİ olarak ortaya çıkmış, Allah’ın

tecelli sistemini anlamak üzere kendini konumladırmıştır. Birçok İslam alimi ki

bunların içinde Hz.Mevlana gelir, Batıni ilmin HİKMET kısmında Allah’a bağlı olarak düşünceler geliştirirken, özellikle kendisinin

bir filozof olmadığını, her ne söylüyorsa Peygamber efendimizin ve Kuranın ışığı altında söylediğini belirtmiştir.

Diğer sapkın Batıni filozoflar ise Tanrının Hikmet ilminin sırlarını AKIL yoluyla

keşfettikçe, o aklın da ilhamın da Allah izniyle gerçekleştiğini unutarak TANRILAŞMA-ÖLÜMSÜZLÜŞME şeklinde metaforlar

üretmişlerdir. Günümüzde ki bütün NEW AGE adı ile

kendini etiketleyen çok sayıda ki spritüel akımların içinde bulunan insanların durumu da bu şekildedir. Kutsanma ve Tanrılaşma

arzusu. Bunları onlara yaptıran da kendi başına hareket etmeye çalışan Korteks İradedir.

Sürekli isyan halinde olmasının nedeni ise AKIL sahibi olması ama GÖNÜL sahibi

olmasından kaynaklanmaktadır. AKIL ile çok yol alınır AMA EZOTERİK KAİNAT’I anlama işi GÖNLÜN matriks akışların döngüleri ile

salınıma girmesi olur. Bu durumu gelmek ise; GERÇEKLEŞENİN her

ne olursa olsun……sadece kaçınılmaz bir AKIŞ olduğunu anlamak ile olur.

Page 149: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

149

Ezoterik Kainat sistematiği, insanın BİLMEK

konumunda artık BİLMEMEK konumuna geçmesi ile kendini o ZİHNE açar. Yani

SAFLIK……….. Bilmek, bir bilgi hakkında bilgi sahibi olmak değildir. Bilmek, bir bilgi örüntüsü ile

DUYGULANIM ETKİLEŞİMİNE girilmiş olmasıdır. Çünkü bu durumda gerçekte kaçınılmaz bir

durumdur. ZİHİN bütün bilgi alanları ile GİRİŞİM halindedir. GÖZLEM-ALGI-

İZDÜŞÜMLERİ bilmeyi kaçınılmaz hale getirir. Bilmek, örüntü alanını ANLIKSAL olarak çerçevelemek anlamına gelir. Bu FRAKTAL

bilgi alanı ile etkileşime giren ZİHİN hemen bir GİRİŞİM MODELİ oluşturur..Korkar, sevinir,

üzülür,isyan eder, sever, aşık olur…vesair. İşte bütün bunlar rolünden kurtulamamış ve film çekimleri bitmesine rağmen karakteri reel

dünyaya taşıyan AKIL NOKSANI oyuncunun yaptığı gibi bir durumdur. Kurgunun esiri olmuştur. Kurgu ile GİRİŞİM

halindedir. GİRİŞİM halinden uzaklaştıkça, insan

Ezoterik Kainatın bilgi örüntüsüne daha fazla yaklaşır. Oranın AKIŞLARI o kişiye açık hale gelir. VELİLİK makamı böyle bir yerdir.

Bu GİRİŞİM dünyasında…HİKMEK halinde bulunmak VELİLİKTİR….

Page 150: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

150

Ezoterik Kainat

Meselelere bir açı verebilmek için, herhangi bir konumun baz olarak alınması gerekir.

Meseleye nereden bakacağız? Elimizde sadece iki değer bulunmaktadır. Gözlem ve bilgi. Biz Avatar insanların, şimdilik somut

evrenimizden başka bir şeyi gözlemleyemiyoruz. Bilim böyle bir şey. Bir de bilgi tabanlı yani Avatar insanlardan bazı

duyarlı olan kesime EZOTERİK KAİNAT sisteminden gönderilen soyut bilgiler var.

Bütün yapı, gerçekte ezoterik (gizil) bir yapıdır. Yani madde ve enerjinin kendisi bile yoktur. Mutlak Düşünce’nin ürünüdür her şey.

Malzeme düşünce olunca bütün enerji yapıları “düşünce kavramı” ile bir kan kardeşliği bağı

kurmak zorunda kalır. Bizzat kendisi tarafından üretilmiş enerji, düşünceyi etkileyebiliyorsa, bir ilk hareket sağlayıcı olan

düşüne de enerji alanlarını etkileyebilir anlamına gelir. Mutlak Döngü’dür bu kurumun adı. O halde ne oldu da kainat diye

bir sistem var.

Bizlerin algıladı o sonsuz genişlikte olan evrenler sistemi sadece bir noktadan ibarettir. Bu nokta Alef’tir. Noktanın kendisi diğer her

şeyin yapısıcısıdır, mimarıdır.Geçekte noktadan başka bir şey yoktur. Var olan her

şey o noktanın yansımasıdır. Bir iğne deliğinden yansıtılan ışık gibi yayılmaktadır.

Page 151: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

151

Gözlemci gerçekte neyi gözlemlemektedir?

Bunu kendisi de bilmez. Yaşam enerjisi alınmış Avatar insan sadece bir ceset haline

geldiğinde, Alef (TümAn) konumundaki Mutlak-Bilinç-Ben kendi uzantısını merkezine çekmiştir.

Soru şu; Avatar inan hangi bilinci ve iradesi ile gözlemler yapmakta ve bununla kendine

bir hafıza oluşturarak “Benlik” sahibi olmaktadır. Elbette bu işi Mutlak-Bilinç-

Ben’in uzantısı ile yapmaktadır. O uzantı ona sadece “can” denile yaşam enerjisini sağlar. O sadece kontrol paneli gibi davranır. Avatar

insan ürettiği “mutluluk” enerjisini Mutlak-Bilinç-en’e taşır. O halde, Avatar insanın

şalteri indiğinde geriye bir şey kalmaz. Artık onun için kainat yoktur. Gözlem ve hafıza yoksa hiçbir şey yoktur.

Bir insan öldüğünde, artık onun için gözlem yoksa bütün Avatar insanların aynı anda

şalterinin indirilmesi durumunda artık geride bir değer de kalmaz. Gözlemci yoksa

gözlemlenen de yoktur. Daha da açıklayıcı olmak için konuya farklı varyantlarda yaklaşalım.

Örnekler;

Bir çizgi hat üzerine belirli aralıklarla yerleştirilmiş çok sayıda gözlemci karşılarında duran şeyi gözlemlemektedir. Her bir gözlemci,

Page 152: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

152

önünde bulunan diğer gözlemcileri de

kadrajına alarak bütünü gözlemlemektedir. En son sırada ise Avatar insan vardır. Avatar

bir şekilde gözlemi bıraktığında (öldüğünde) artık onun için bir şey yoktur. Ancak bir önceki Mutlak-Bilinç-Ben Alef(TümAn)

konumunda gözlemlemeye devam ettiği için Avatar ile aynı yere bakmasına rağmen onun algıladığı sadece matriksler olur, gözlemini

Avatar gibi maddesel boyutta yapmaz. Yani, Avatar her şeyi somut-madde boyutunda

algılarken, Mutlak-Bilinç-Ben soyut algı durumundadır. Avatarlar toptan imha edildiği zaman “son

evrenler” de ortadan kalkar. Gözlemci yoksa gözlenen de yoktur. Gözlenen her şey sadece

gözlendiği için vardır ve gözlendiği sürece vardır. Kesin bir yasadır bu durum. Bizim gözlemlediğimiz somut evrenler sadece biz

gözlemlediğimiz için vardır. Gerçekte ise yoktur. Bu şaşırtıcı durum insan AKLININ

alamayacağı bir durumdur. Elma ısıran birine, aslında ELİNDE BİR ELMA yok demek

gibi bir şey. Gerçekten de o ELMA yoktur. Sadece o elmanın bilgisi vardır. İşte MADDENİN EZOTERİK hali budur.

Hani, şu ünlü CİNLER üzerine söylenen bilgi var ya…Onlar da aynı alanda bizimle birlikte

yaşıyorlar ama farklı titreşimleri olduğu için biz onları göremiyoruz şeklinde………..

Page 153: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

153

Ezoterik Kainat ile bağımız da aynı o

şekildedir. Bütün Kainatlar iç içe geçmiş durumdadır. Ezoterik Kainattan bir çeşit

nötrino akışları gibi akmakta olan BİLGİ VE ENERJİ paketçikleri bu evrene düştüğünde ALGI tuzağına yakalanır ve bilgi gözlemcinin

rengine bürünür. Bazı ALGILAR HİKMET…konumunda olduğu için….BİLGİ onların algısına düşerken

bozunuma uğramaz, HAKİKAT bilgisi olarak kendini gösterir. VELİ kişi bu durumu

zihninde BERRAK bir şekilde yaşarken VECD haline gelir ama ne zaman bilgiyi kelimelere dökse, bilgi yeniden ALGI tuzağına düşer.

Sonuçta…ALGI duyanın, okuyanın algısıdır. Orası fraktal bir yapıdır..

Gözlemlenen Matriks Alanlar Gerçeği

Alef (TümAn) konumundaki Mutlak-Bilinç Ben’in durumuna bakarsak; Onun gözlemlediği ise “A” konumundaki

matriks alanlardır. Zaman-Olaylar ve Mutlak Ben evrenlerinin oluşturduğu matriks

alanlarda bulunan Alef (TümAn) noktasından geriye kalan her şeyi gözlemler. Bir şekilde bu matriks alanda kabul edildiğinde ise geri

kalan her şey de artık gözlemlenmediği için yok olmuştur.

Enerjinin Alef(TümAn) konumu DÜŞÜNCE’dir. Yani DÜŞÜNCE BİLİNCİ, BİLİNÇ

Page 154: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

154

DÜŞÜNCESİ’dir. Sonrasında ise başka

yapılarda olan matriks evrenler gelir ve her bir evren başka “bilinç konumlar”ına sahip

olduğu için geride kalan her şeyi o konumda gözlemler. Tek tek bütün bu evrenlerin ortadan kaldırıldığını düşünürsek geriye

sadece bir nokta kalır. Artık en başa dönülmüştür.

Her şeyin başlangıcında olan mimarın ta kendisi nokta kendine geri dönmez. Her şeyin

başlangıcı olan mimarın ta kendisi olan nokta kendine geri döner. BEN KULLARIMI BİLİNMEK İÇİN YARATTIM

Tanrı, ilahi güç, noktadır. Nokta bilinmek

(gözlemlenmek istedi) ve kullarını (bilinçli evrenleri ve içindekileri yaratır. Yani bütün bu ezoterik kainatın içindeki matriks evrenleri ve

gözlemcilerle birlikte yaratmasının nedeni yaratıcının kendi kendini gözlemlemek istemesinden kaynaklanmaktadır. Tanrı

kendisidir. Kainat ise aynadaki görüntüsüdür. Tanrı, kendi aynasında kendine baktığı için

kainat vardır. Tanrı kendini gözlemlemeyi bıraktığı anda yani Tanrı, aynaya bakmaktan vazgeçtiğinde zaten var olmamış her şey de

yok olacaktır. (Kıyamet zaten yaşandı)

Tanrı kendisine yarattıklarının, gözlemlerinden bakar. O gözlemlerin hepsi aynadaki görüntüler gibidir. Değişik gözlem

Page 155: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

155

konumlarındaki farklı yapıların gözlemleri bir

araya gelerek noktanın içinde ne olduğunu, noktanın kendisine gösterir. Tanrı kendini

bilmek istediği için bilinmesine (gözlemlenmesine) izin verdi. Bundan dolayı zaten her bir gözlemci zaten tanrının

kendisidir. Gözlemledikleri de Tanrının kendisidir.

Gözlemcilerden bir diğeri de dünyada yaşamakta olan biz Avatarların kontrolünü

sağlayan Mutlak-Bilin-Ben’dir. Avatar insanın gözlemlediği hiçbir şey yoktur. Avatarın gözünden somut matriks sistemi gözlemleyen

Avatarın içindeki Mutlak-Bilinç-Ben’in kendisidir. Bu durum uzağı görmek isteyen

birinin uzak gözlüğü, yakını görmek istediğinde de yakın gözlüğü takması durumuna benzer. Gözlemleyen Avatar’ın

içindeki Mutlak-Bilinç-Ben’in kendisidir. Avatarın gözü ise sadece gözlüktür. Başka da bir ihtimali yoktur zaten. Mutlak maddeyi

görmek göz ile değil gönül denilen metafizik sistem ile olur.

Avatarların Kaç Beyni Bulunur? Avatarların içinde iki beyin bulunur. Birinci beyin (Bilinç Beyin-Homulus) Mutlak Bilinç-

Ben tarafından kontrol edilir. Ve Avatarın misyonu olan “mutluluk” enerjisini üretmek

için onu yönlendirmeye çalışır. Diğer beyin olan Korteks Beyin ise Avatar insanın kendi kendine bu somut dünyada hayatta

Page 156: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

156

kalabilmek için ürettiği bir çeşit (tümör)

beyindir. Korteks beyin ile Bilinç Beyin Avatarın iradesini ele geçirmek için kıyasıya

savaşır. Bazen biri, bazen diğeri sistemi yönetir.

Birbirleri ile iletişim içinde oldukları için Korteks yapı da “Tanrı” bilgisine sahiptir. Korteks yapı her ne kadar bu somut dünyanın

işleri için “öğrenerek ve deneyimleyerek kendini geliştirmesine rağmen maddesi

Tanrıdan olduğu için o da Ezoterik Kainatın farkındadır.

Tanrı Ezotrik Kainat denilen aynaya baktığında bir noktanın yansıması olarak

kendini devasa, sonsuz bir kainat olarak görmektedir. BU yaşayan ve dönüştürmekte olan bir görüntüdür. Bir nokta halinin bir

ezoterik kainat şeklinde tecelli etmesi, kainatın bir noktadan ibaret olduğunu ortaya koymaktadır.

Diğer yandan tanrının bir yansıması olarak

kainat içinde tecelli den bir nokta da (Bilinç Ben) Tanrının ta kendisi olduğu için, Mutlak-Bilinç-Ben Tanrıdır ve kendinin farkındadır,

somut dünya için ürettiği Avatar insanın içine kendini uzattığında kendisi ile onun arasında

bir kanal açtığında Avatar insanlar da artık Tanrı olmuştur. (Vahdet-i Vücut Teorisi)

Page 157: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

157

Avatar insanın ölmesi, şalterin inmesi,

Mutlak-Bilinç-Ben’in ona uzattığı kanalı geri çekmesi ile olur. Bundan dolayı Avatar insan

Tanrısal özelliğini de yitirmiş olur. Tanrının baktığı aynada o Avatarın görüntüsü silinmiş olur. Dünyada yaşadığı sürece biriktirdiği anı

parçaları da hafızası ile birlikte yok olur. (Korteks Hafızanın Biriktirdikleri). Mutlak-Bilinç-Ben Avatar insanın biriktirdiği Avatar

insanın Korteks hafızasında biriktirmiş olduklarını asla kendine katmaz. O anılar

Korteks beyin içinde loblarda gizlenmiştir ve sadece Korteksi hafızasıdır.

Ölüm İle Kayıtlardan Düşen Avatar Ölüm ile birlikte kayıtlarda düşer ve onun

varlığı hiç olmamış gibi kabul edilir. Yaşarken Tanrının aynasında olan Avatar insan öldüğünde HİÇLİĞE karışır. (Bu durumu

bildikleri için zaten, Ömer Hayyam, Hasan Sabbah İhvan-ü Safa müritleri ve daha bir çok Batıni isyan halindeydi Hatta bir şekilde

Mevlana dahi içten içe bu gerçekliği biliyor kabul edemiyorlardı. Burada ki anılarını da

yanlarında götürmek istiyorlardı. Avatar olmak onlara ağır geliyordu.

Yeri gelmişken anlatalım. Mevlana Celaleddin Rumi’nin tarikatçılığı zaten baba mirası bir

tarikatçılıktır. İlk eğitimlerini babasından almıştır. Horasan zaten o dönemde bir filozoflar merkezi, doğunun, batının, kuzeyin

Page 158: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

158

ve güneyin bütün filozoflarının uğrak

yerlerinden biri. Düşüncelerin birbirine karıştığı ciddi bir merkez. Horasan o dönemler

Türklerin kontrolünde olan bir yer. Zengin bir bölge. Her türlü düşünce ve dine açık. Hint kökenli Budist dinlerin de etkisi görülüyor.

Şemsi Tebrizi, yani Mevlana’nın yakın dostu da oralarda eğitim almış bir adam.

Sonrası ise tuhaf. Pek bahsedilmez ama Mevlana o dönemlerde bir çeşit isyan halinde,

babasının ölümünden sonra şeyhlik postuna oturmuş ama dünya işleri ve siyasetle oldukça meşgul bir adam. Öğretinin izinden ayrılmış.

Bir çeşit iç isyan yaşıyor ama o isyanını içinde gizli tutuyor, Hasan Sabbah, Farabi ya da

Ömer Hayyam gibi isimler açık isyan halindeyken o kendini dünya işlerine vermiş, dönemin siyaset ve devlet adamlarına (Alaattin

Keykubat) siyasetnameler yazıyor. Daha “Mesnevi” yazılmamış, zaten yazmaya da niyeti yok. Farkındalık içinde çünkü ne yapsa,

her şey boş.

Bu boş vermişlik sırasında Şems’i Tebrizi diye biri çıkıp geliyor. Bir Naakal Şems’i Tebrizi Lemurya öğretisinin misyonerlerinden biri

mabedin en önemli öğreticilerinden. Halvete giriyorlar bir süre. Şems’i Tebrizi zaten,

Mevlana’dan 30 yaş kadar daha yaşlı. Kulağını çekiyor Mevlana’nın izine oturtup bir bir anlatıyor, onu hizaya getiriyor. O zaman iç

Page 159: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

159

isyanından kurtuluyor Mevlana kendine

geliyor. Bir hizmetkar, bir köle olduğu gerçeğini ve yaşanan her şeyin burada

kalması gerektiğini kabulleniyor. Mevlana üzerine bir aşk, meşk geyiği

tutturmuş gidiyor, birileri, dünyalık yapmak isteyen yazarlar okuyucu kadın milletinin ek yerlerini biliyor. Aşk geyiğini, Mevlana gibi

biriyle birlikte anıp kitapçı raflarında ayağa vurdurduğunda dünyalık tamam. Kitabı

okuyan Hatun kişi de sadece kitabı okuduğu için AŞK’ı anladığını düşünüyor. Alayı “artiz” olmuş bunların. Nasıl kafa koparacaklarını

biliyorlar. Bir tutam ondan, bir tutam bundan. Al sana bir kitap. Neyse….

Şems’i Tebrizi öldürülmüş diyorlar. Palavraya bak. Ölü ressamın resimlerinin daha çok para yapması gibi ölü Tebrizi de iyi para yapıyor

herhalde. O kıçı kırık tekke artıkları Şemsi Tebrizi gibi ölümsüz bir Naakal’ı nasıl öldürecek? Olacak şey mi?

Avatar Olmayan İnsanlar Avatar insan deyip durduk Bizim geyiğimiz de bu. Diğer yandan işaretini de yanına koyduk

anlayana. Ama anlamayana şöyle diyelim. Avatar olmayan insanlar da var bu yerkürede.

Doğrudan matriks dışından olanlar. Bir çeşit bağımsızlar, gözlemciler, derleyiciler, topalayıcılar, yol göstericiler. Bu kadar

Page 160: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

160

maymun tavırlı Avatara bir miktar da bakıcı

lazımdır değil mi? Bu da büyük resmin sadece bir parçası. Onlar da başka matrikslerin

insanları. Gelip gidiyorlar işte. Hani şu gelip giden adamlar efsaneleri var ya, Hızır gibi. Bunun gibi bir şey. Onlar Avatar değil. En

azından, “mutluluk” enerjisi üretmekle görevlendirilmiş köleler değil. Elbette onlar da gelip giderken Avatar bedenler kullanıyorlar

ama tek kullanımlık elbiseler bunlar. Üstelik Korteks İrade geliştirmek diye bir meseleleri

de yok çünkü SAF’lar. Mevlana ondan sonra yazmış Mesnevi’sini. Hatta o söylemiş başkası yazmış. Ama ne kitap. Her şeyi açık ediyor

anlayana ama içi hep ezik. Mesnevi’nin her satırında hissediliyor bu küslük. Bir can

dostun bir can dosta küsmesi gibi. O da belki de Tebrizi gibi bir Naakal yani Avatar olmayan biri olmak istemiş. Belki de kıskançlığı var.

Çünkü artık olma imkanı yok. Acısı burada, her satırında var bu his Mesnevi’de.

Kaldığımız yerden devam edelim…… Hint inançlarına Nirvana’ya ulaşmak HİÇ’liğe

ulaşmak şeklinde tarif edilmiştir.) Yani bu dünyanın olan burada kalır. Avatar insanın Korteks iradesi bir şekilde bu

gerçekliğin farkındadır ve isyanının gizemli nedeni de budur. O beden olarak öldükten

sonra bile Tanrının aynasında bulunmaya devam etmek istemektedir.

Page 161: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

161

Ezoterik Kainat Nasıl Bir Yer?

Başlangıç Nokta

Ezoterik Kainat’ın başlangıcı “nokta”dır. Nokta küresel bir alan içinde yedi katlı bir kuşağı içinde barındırır. Tanrı kainatın her noktasını

kendine ayna yapmıştır. Nokta, her yöne sonsuz açılarda bir merkezde bulunmaktadır.

Birinci kuşak Tanrı katıdır. Bu kuşakta, Tanrı kainatın var

olma-işleme prensiplerini ayarlayan değişmez yasaları yapar. Diğer bütün sistemlerin yasalarının bağlı bulunduğu AnaYasa katı

burasıdır.

İkinci Kuşak: Bilgi katıdır. Burada her şeyin bilgisi bulunur. Bütün yasalar bu bilginin ışığı altında yapılır.

Üçüncü kuşak “Tanrı Maddesi” diyebileceğimiz, enerjinin

kendini çoğalttığı yerdir. Bütün Ezoterik Kainat yaşam enerjisini buradan alır.

Dördüncü kuşak “Hayal” kuşağıdır. Ve her nokta buradaki

enerjiden faydalanarak kendi hayal gücünü geliştirir, kuvvetlendirir. Burası interaktif bir

alandır. Dışarıdan gelenleri de kendine katarak oradan diğer yerlere de hayal kuvvetini gönderir. Bir çeşit hayal takas alanı

Page 162: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

162

gibidir. Tanrının hayalleri de diğer matriks

alanlara buradan gider.

Beşinci kuşak Düşünce kuşağıdır. Tanrı düşüncesi ile diğer alanlardan gelen düşünceler burada bir araya

gelir, buradan diğer alanlara, noktalara yayılır.

Altıncı kuşak Soyut evrenler kuşağıdır. Burada soyut bilinç

yaratıklar kendi matriks alanlarında bulunurlar. Bunla arasında Takyon enerji yapıları olan Melek yaratıklar vardır. Avatar

insanlar tarafından en çok bilinen soyut yaratıklardır. Nokta enerji formları şeklinde

matriks bir şekilde birbirine bağlanmış halde yaşarlar. Sayıları trilyonların üzerindedir. Her biri önceden kodlanmış, değişmez emir ve

yasalara bağlıdır. Ezoterik Kainat düzenini sağlamak üzere yaratılmışlardır. Kendi iradeleri yoktur, yasayı eksiksiz uygularlar.

Soyut evrenler kuşağında bulunan diğer matriks alanlarda varlığı bildirilmiş 32 soyut

varlık daha bildirilmiştir. Bildirimin dışında kalan başkaları da olabilir.

Yedinci Kuşak Son olarak Akan Evrenler kuşağıdır ki, burada

Mutlak-Bilinç-Ben ile Olaylar ve Zaman Evrenleri bulunurlar. (Konuyu zaten anlatmıştık)

Page 163: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

163

(Kutsal metinlerde sık sık anlatılan yedi gök

konusu kısaca bu şekildedir.

Sistem Nasıl Çalışıyor ve İlahi Aşk?

Zaman zaman, özellikle Kortes İrade Avatar beden üzerindeki kontrolünü (uyku ve benzeri anlarda) azalttığında Mutlak-Bilinç-Ben’in

RAA bağlantısı merkez beyne yoğun Nötrino enerjisi göndererek hafıza loblarına etki eder

ve onun (temel yasaları) hatırlamasını sağlamaya çalışır. Rüya, kabus hatta gündüz rüyaları böyle sıralarda yaşanmaktadır. RAA

beynin Mutlak bilince teslim olarak sadece “mutlu olmaya” çalışmasını sağlamaya çalışır.

Genellikle Avatar bedenin uyanık hali Korteks İrade uyku hali ise RAA iradesi altındadır.

Bundan dolayı Avatar bilinç sürekli kendisi ile çatışmalar yaşar. Diğer yandan Avatar bilinç Alef (TümAn) konumundaki Mutlak-Bilinç-Ben

matriksine bağlı olduğu için teorik olarak Ezoterik Kainat’ın bütün alanları ile bağlantı

halindedir. Astral seyahat da denilen Ezoterik Kainat’ın katları ile trans aksiyon ve interakif konumlama sırasında Korteks beyin diğer

katlara soyut enerji (düşünce-hayal) gönderebildiği gibi o katlardan ve matriks

alanlarından kendisine doğru akan çeşitli soyut enerjilere (bilgi-hayal) açık hale gelir. Böylece her katın bilgisine sahip olur. Alanları

Page 164: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

164

gözlemler ve deneyimler. İnsanlık tarihi

boyunca birçok bilge, rahip, evliya türü Mutlak Bilinç üstadı Avatar-beyin o katlardan

edindiği bilgileri kaleme alarak Avatar insanlara Ezoterik Kainat’a teslim olmaları için öğütler vermiştir. Binlerce sembol ve

kavram binlerce yıldan beri hep aynı şeyi söylemiştir. Teslim ol ve mutluluğunu elde et. Çünkü bu üstatlar mutlaklığın Alef

konumunda olduğunu bilmektedir.

Korteks İradenin Çığlıkları “Ölmeden ölmek” kavramı Avatarın bütün

bilincini Korteks iradenin hükmünden kurtararak RAA bağına mutlak ve koşulsuz

bağlanmasını yani “ilahi aşkın” bütün Avatar bilinçlerini ele geçirmesi olarak yorumlanmıştır. Kendinden vazgeçen Korteks

bilinç kendi varlığını RAA konumuna terk eder. (Mevlana’nın Allah aşkı ile erimesi) Artık “ilahi aşk” ile sürekli mutluluk enerjisi

üreten bir makine gibidir.

Arınma, derin yoğunlaşma, Korteks iradeyi etkisiz hale getirme. Artık Korteks irade beyin üzerinde etkili değildir. Koruma kalkanları

kalkmış ya da zayıflamıştır. Alef (TümAn) konumundaki Mutlak-Bilinç-Ben’in Avatar

insanının beyincik denilen bölgesinde bulunan RAA noktası (Homulus), buradan sinirler vasıtası ile beynin bütün noktalarına

Page 165: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

165

enerjisini akıtır. Alanları tamamen kendi

matriks enerjisi ile doldurur. Bir ağacın dalları, bir sarmaşık gibi beynin her noktasına

hat atar, milyonlarca çengel ve kanca bütün alanlara yayılır.

Zaten kendi matriks alanında, Alef (TümAn) konumunda Ezoterik Kainat ile bağlantılı Mutlak-Bilinç-Ben Olaylar Evreni ile çeşitli

karşılaşmalar yaşamaktadır. Karşılaşmaların bilgileri ve enerjileri bir yandan Avatar beyne

akarken diğer yandan üstat haline gelmiş olan Avatar bilinçli bir tercih yaparak kendi iradesini talepkar bir şekilde Mutlak-Bilinç-

Ben üzerine yerleştirir. Kuvvetli bir tutku ile Mutlak-Bilinç-Ben’i harekete geçirir.

Matriks evrenlerde sürekli gözlemci olma hali ise VECD halidir. Burada gözlemci-gözlemci konumundan çıkarak İZLEMCİ haline gelir.

Yani kuantum alanını kendi gözlemleri ile gözlemlemez. Herhangi bir duygulanım bilgi örüntüsü içinde olmadığı için alanı kendi

rengine boyamaz ve HAKİKAT tüm gerçekliği ile ona görünür hale gelir.

Soyut Evrenlere Atılan Kancalar, Açılan Kanallar

Onun çeşitli kancalar ile Akan Evrenler kuşağına geçmesini sağlar. Soyut evrenler

kuşağına girebilmek için çeşitli bazlı enerji paketçikleri kullanılır. Bu durum askerlerin kendi ararında kullandıkları (parola-işaret)

Page 166: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

166

durumunun bir benzeridir. (Dualar-ayinler-

sihirler-büyüler) yani sesle yapılan işlemler. Soyut evrenin matriks alanlarını Avatar

insana açar. Avatar inanın bu rituelleri Mutlak-Bilinç-Ben üzerinden soyut evrelerdeki matrikslerine atılan kancalardır. Böylece

buradan hem bilgi hem de soyut varlık enerjisi alınır. Bunlar çok sayıda enerji kümeleridir.

Bunların içinde bilinen ise EZOTERİK BİLGİ ve ENERJİ taşıyıcısı olan

Nötrinolardır.Nötrinolar adeta bir çeşit MELEK formunda tarif edilmiş sistemler gibidir. Sürekli akışın içinde halde hale girerek. Her

defasında içine düştükleri alemin formuna girerler onlar için anlamı bilgiler haline

gelirler. Bu durumu bir benzetme ile açıklamaya çalışalım;

Bir göl düşünün…ACAYİP bir GÖL…dışarıdan bakıldığında içinde balık görünmüyor ama oltayı içine attığınızda ve geri çektiğinizde

oltada bir balık ortaya çıkıyor. Nasıl oluyor bu iş….

Basit…Çünkü gölün içinde gölleşmiş..su halinde duran enerji, içinde ki YASAL EZOTERİK KODLAMA nedeniyle, suyun dışına

çıktığında yani oltada suyun dışına çıktığında GÖZLEMCİNİN BEKLENTİSİNE UYGUN hale

geliyor. Gözlemci alanı kendi isteğine göre dönüştürmüş oluyor. İstediği bir lüferse lüfer

Page 167: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

167

ortaya çıkıyor….Yani sistemde NİYET

mekanizması çalışmış oluyor. Ama çoğu insan görmediğine inanmadığı için

gölde balık yok zannediyor. OLTA atma gereği duymuyor ve gölün kenarında bir ömür boyu bekliyor. İşte o zaman BİLGİ ön plana çıkıyor

ve onun bilgisini veriyor…SADECE OLTAYI at ve NİYET et diyor. Kadim bilgelik ve bilgiler zaten bu nedenle

vardır. O gölün içinde balık olacak potansiyel enerjinin varlığını İNSAN MİLLETİNE

anlatmaya çalışır. Ama insan sadece gördüğüne YEMİN ettiği için asla göle inanmaz.

Göle inanmak……………tuhaf bir şekilde gölden çıkan balığı da sadece balığı tutan

gördüğü için de…kimse o kişinin gölden balık çıkardığına yine inanmaz. Oysa o kişi gölden balığı çıkarır…onu yer …ve

beslenir…Sonra da o gölü MEKAN tutar..bir kez başlamıştır….nasıl olacağını bilmektedir.. Diğer insanlar ona güler…alay etmeye

çalışır…. İsterseniz resme tekrar bakın…………………..

Bir göl kenarında bir İNSAN suya oltalar atmış bekliyor. Sonra oltaya bir şey takıldığını hissedip çekiyor. Görünmeyen balığı iğneden

alıyor, görünmeyen bir tavada kızartıyor ve yiyor…

Siz olsanız ne derdiniz bu insana………….DELİ…………

Page 168: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

168

Oysa , o sadece HAKİKAT gerçekliğinin içinde

SAVRULUYOR…. Ezoterik Kainat ile bağlam içinde olmak bu

şekilde gerçekleşir. ASLA…ŞAHİDİNİZ olmaz…….. Kendi gerçekliğinize

inanırsınız……………….AMA….. Sonuçları belirgin olur….Sizin neden hiç ACIKMADIĞINIZI anlamaya çalışırlar. Çünkü

sizi bir şey yerken gören yoktur. Oysa siz de acıkmakta ama gölde ki GÖRÜNMEYEN

BALIKLAR ile beslenmektesiniz. GÖRÜNMEYEN BALIKLARIN NİYETİ…..

Siz, NİYET ettiniz de…balıklar NİYET etmedi mi acaba. Siz burada gözlemciyseniz

Görünmeyen balık da orada gözlemci.Onun NİYETİ….nedir acaba.. EYVALLAH……….Görünür Olmak….Yani

görünmeyen balığın görünür hale gelmesi sadece sizin onu yakalamanız ve yemeniz ile olacaktır. Bu durumda balık da SİZİ NİYET

etmiştir. Böylece bir iki farklı ALEMDE NİYET

edilenlerin meydana getirdiği GÖRÜNMEZLİK GÖLÜ içinde buluşan iki farklı alemin unsurları bütüne hizmet etmek üzere ENERJİ

TAKASINA girerler. Sadece enerji değildir…bilginin HALDEN HALE geçmesi de

bu şekilde gelişir. Metafizik öğretinin temeli de bu bilginin aktarılmasıdır zaten. Görünmez olana NİYET

Page 169: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

169

etmek Korteks AKIL ile değil EZOTERİK ve

METAFİZİK akıl ile düşünmek. Görünmeyen balıkların DİLEĞİ…Onlar bir

enerji formu halindeyken gerçekleşir. Onu da dileyen siz olmaktasınız elbette, METAFİZİK AKIL ile…Görünmez enerjileri görünür hale

getiren GÖRÜNMEZLİK gölünü NİYET etmeye başladığınız andan itibaren görünmez olan metafizik ve Ezoterik bilgiler dönüşmeye

başlar. Mekanlar ve anlamla oluşmaya başlar. Bu da sadece siz buna inandığınız ve olmasını

NİYET ettiğiniz için olur. Bu durum adeta sizin değişik NİYETLERİNİZİN bir araya toplanarak bir

anlam oluşturmasına benzer.

Düşünceler Evreni…. Bir sonraki evren ise düşünceler evrenidir. Buraya yine aynı şekilde bilinç arınmasını

tamamlamış üstatlar girebilir. Yol yine aynı şekildedir. Ben’in soyut alanı geçip düşünceler evrenine ulaşabilmesi için üstadın mutlaka

belli çerçeveleri olan düşünceler üretmesi gerekmektedir. Paradigmal olan bu

düşünceler bir mimar-mühendisin mükemmel bir yapı oluşturmasına benzer. Üstat tarafından üretilmiş bu düşünceler sarmal bir

döngü ile ilerleyerek oluşturduğu matriks sistem ile “Düşünceler Evreni”ne ulaşır.

Burada “eşyanın bilgisi” hakkında bir şeyler öğrenir. Eşyanın sırları vardır. Bu evren bu sırların açık edildiği yerdir.

Page 170: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

170

Ve Avatar insanların ürettiği bütün bilimlerin bilgileri buradan alınmıştır. Matematik, fizik

gibi soyut bilimlerin bilgileri buradan alınmıştır. Temel yasalar nasıl buradan verildiyse, geleceğin bilim dallarının yasaları

da buradan verilecektir. Eşyanın isimleri, Eşyanın bilgisi, eşyanın sırları denilen kavramlar bilimlerdir.

Daha büyük üstatlar ise daha öteleri hayal

etmiştir. Ezoterik Kainatın bir sonraki katı hayaller evrenidir. Üstat, hayal gücü ile bu kata ulaşır. Yine arınma ve derin odaklanma

ile bu sağlanır. Bu katta üstadın hayal gücü bu katın matriks alanlarından enerjisini alır,

kendinde olanı oraya katar. Tanrısal dokunuş, yaratıcılık, ilham kabiliyetleri buradan alınır ve dünyaya getirilir.

Ezoterik Kainat’ın bir sonraki yani beşinci katı “bilgi evrenleri” katıdır. Burada her şeyin

bilgisinin içinde oluğu kitap bulunur (mecazi anlamda kitap yok orada sadece enerji

alanları vardır). Burada Ezoterik Kainatın bütün sırlarının bilgisi vardır. Düşünceler katındaki bilgilerden farklı olarak burada

kainatı mutlak yasalarının dinamiklerinin yasalarının bilgisi bulunur. Bir sonraki yani

altıncı kat ise yaratıcı enerji katıdır. Bu evrenin matrikslerinden “Her şeyin” yaşam enerjisi üretilir. Buradan Ezoterik Kainata

Page 171: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

171

dağıtılır. Buraya ulaşma imkanı bulan bir

üstat ise artık “olma” gücüne kavuşmuştur. Yani İsa Mesih gibi, ölülere can verip

diriltebilir. Ne kadar isterse o kadar yaşar. Ölmek istediğinde ölür, dirilmek istediğinde dirilir. Her ne istiyorsa o olur.

Bilinci, bir yaprak, bir toz parçası, bir ağaç dalı, bir kartal, bir melek (matriks alanlarda her ne varsa) o olma enerjisine sahip olur. Bu

evren ona “olma” enerjisi verir. Sonraki kat ise Tanrı katıdır. Bu katı Tanrının enerjisinin ve

yasalarının oluşturduğu matriks alandır. Burada “her şey” ve “TümAn’lar birbirine dönüştürür. Bütün Ezoterik Kainat içinde ne

varsa hepsi bu alada aynı anda hem yaratılmakta hem de yok edilmektedir. Mutlak

ve sonsuz dönüşüm ve döngü.Her şeyin ve bütün Ezoterik Kainatın tam ortasında ise bir nokta hacminde Tanrının kendisi vardır.

Şimdi de baştan başlayalım.

Tanrının Aynası Tanrı nokta olmayı yeterli görmektedir ta ki

bir aynada kendini görmek isteyene kadar. Tanrı noktaydı, nokta Alef’ti. Alef ilk noktaydı. “Ol” denildi ve Ezoterik Kainat oldu. Kainat bir

yasaya bağlandı. Tanrı enerjisi ile bir anda hepsi oldu. Tanrı içindekileri, bir noktanın

içindekileri genişletti ve yaydı. Orada kendine baktı, kendini gördü. Kendisi sonsuz enerji, sonsuz bilgi sonsuz hal, sonsuz düşünceydi.

Page 172: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

172

Bunları sonsuz sayıda noktalara dağıttı. İlk

nokta kendisiydi. Mutlak Bilinç. Son Nokta da Mutlak-Bilinç-Ben ve onun Avatar insan

içindeki RAA noktası oldu. Tanrının Aynası kadim bilgelik için muhteşem bir metafordur. Bir çok anlamsız ve

açıklanamaz gibi duran durumları AÇIK VE NET bir şekilde ortaya koyar. Tanrının bir nokta halinde bir AYNA yaratmak

dışında açıklanabilir bir sistem olamazdı. Yaratılan tek bir şey kendini konumladırmak

için kendini çoğaltmak durumundaydı. Tanrının bilinmek isteme arzusu………..aslında yine bir METAFORİK

ilahi bir bilginin izdüşümüdür. Bu durum başka nasıl açıklanabilirdi.

Bir başka gerçeklik de bu aleme düştüğü için SEMBOLLER üzerinden kendini tanımlamak zorunda kalır.

Tanrının aynası……….bilgisi…AYNA metaforu ile kadim bilgelik tarafından SEMBOLİZE edilmiştir. Sembolleştirmek ile enerji düşük

hale getirilmiştir. Oysa elbette İNSAN ZİHNİNİ üst düzeylere getirdikçe SEMBOLİZMDEN

uzaklaşır ve HAKİKAT bilgisine kelimeler ile değil…HALLER içinde girer ki o zaman AYNA metaforu ortadan kalkar.

İLK bilgi TANRI bilgisidir, görünemezlik alanında İNSAN GÖZÜNE görünür HALE

gelmiş olan her durum, kaçınılmaz olarak en düşük enerji halinde bulunmaktadır.

Page 173: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

173

Enerji halinin değiştirilmesi ise insanın kendi

zihnini değiştirmesi ile gerçekleşir. Bundan dolayı METAFİZİK olmak bir çok EZOTERİK

kapıyı açmaktadır.

Page 174: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

174

SON SÖZ…..

Metafizik olmak, görünmez olanı görünür hale

getirmektir. Görünmezlik alemi Ezoterik kainattır. Görünmez olanı görünür hale getirmek METAFİZİK İNSANIN potansiyelleri

arasında olan bir HİKMETTİR. Kadim bilgelik, anlatımlar, sembolizasyon, betimleme ve tanımlama ve tamlamalar ile

HAKİKAT gerçekliğini anlatmaya çalışmış, bilgiyi İNSAN ORTALAMA AKLININ

anlayabileceği şekilde yeniden tasarlamıştır. Oysa bilginin size ulaştırılmakta ki amacı, bilgiyi olduğu hali ile almanız değildir.

Bilgiden İLHAM alarak kendi METAFİZİK gerçekliğinizi yakalamanız METAFİZİK için bir

amaçtır. Tanık olduklarınıza, başkaları tanık olamayacak, siz gördüğünüz için başkaları da

göremeyecek. Görünmezlik alanından size düşenler sizi beslerken sadece SONUÇLAR ortaya çıkacak.

Bilgelik…dinginlik…iç huzur ….gibi değerler bir METAFİZİKÇİNİN kazanılmış değerleri

olacaktır. Ezoterik Kainat…………İNSAN MİLLETİNİN……….mutluluk enerjisi

üzerinden……..YAŞAMA SEVİNCİ….kazanmasını istiyor….Ancak o

zaman…………Kainatlarının devamlılığı söz konusu olabilir.

Page 175: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

175

Son gözlemci de artık var olmadığı zaman

KAİNATLAR DA KENDİ İÇLERİNE DÜŞECEK ve BİR NOKTA haline gelecektir.

O zaten bir NOKTA halindedir. Gözlemci olarak İNSAN onu sonsuz uzamda büyük bir MEKAN olarak gözlemlemektedir.

Page 176: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

176

Yazar Hakkında

Mustafa Karnas, 1962 yılında İstanbul’da doğdu ve Suriçi’nin gizemli semtlerinden biri

olan Samatya’da büyüdü. Lise eğitimini İstanbul’da tamamladıktan sonra Avusturya’nın Viyana kentine giderek

gazetecilik eğitimi aldı. Avusturya’da, Türkekspres ve Der Türkische Reporter isimli Türkçe ve Almanca dillerinde

yayımlanan ve Avusturya’daki Türk göçmenlerine hitap eden gazeteleri

yayınlamanın yanı sıra, Avusturya’nın en büyük iki haber dergisi olan News ve Wiener dergileri için “Exclusive Reporter” olarak ses

getiren çeşitli araştırmalar ve röportajlar yaptı. Mustafa Karnas’ın Ezoterik (Gizil) Bilimlere

ilgisi 1979 yılında başladı. O dönemde çeşitli “metapsişik cemaatler” ile kurduğu ilişkilerin ardından, ilk kez 1983 yılında gittiği

Avusturya’da Ezoterik alanında özellikle Metafizik, Para-Psikoloji ve Okült alanlarında sertifika eğitimleri aldı.

Bilmenin “disiplinler arası bir çaba olması” gerektiğini düşündüğü için Mustafa Karnas

çeşitli bilimler konusunda incelemeler yaptı. Eğitim ve bilgi birikimleri; Tarih, Ezoterik Tarih, Dinler Tarihi, Genel Tarih, Psikoloji,

Sosyoloji, Sembol Bilim, Gösterge Bilim, Edebiyat ve Sinema üzerine şekillendi.

Mustafa Karnas, 1995 yılında Avusturya’dan Türkiye’ye döndü. Bir yandan gazetecilik mesleğini çeşitli sektörel dergiler yayınlayarak

Page 177: CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS...CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS 4 EZOTERİK KAİNAT GİRİ… EZOTERİK KAİNAT’I ANLAMAK İÇİN METAFİZİK OLMAK…

CD-EKİTAP-NOETİK AKIL (14)-MUSTAFA KARNAS

177

sürdürdü, diğer yandan da Ezoterik araştırma

çalışmalarını sürdürdü. Mustafa Karnas, son dönemlerde çalışmalarını

ağırlıklı olarak “Aklın Sırları” konusunun araştırmalarına verdi. Dünyada ilk kez “Korteks İrade” kavramını

ortaya atarak, bu kavram üzerinden “Aklın Şifreleri”ni çözme çabalarına girişti. Noetik Bilim üzerine Türkiye’de ilk kez kitap yazan ve

geleceğin bilim dallarından biri olan Omnoloji konusunda da çalışarak Noetik ve Omnoloji

bilimlerin esaslarını birleştirerek yeni okumalar yapan Mustafa Karnas, Ezoterik konusunda da ciddi çalışmalar yapmaktadır.

İngilizce ve Almanca bilen Mustafa Karnas, aynı zamanda Art Goetia (Gizem Bilim) ile Art

Paulina (Melek Bilim) konularında da çalışmalar yapmaktadır. 2001 yılında yoğun olarak yazmaya yönelen

Mustafa Karnas, çeşitli sinema filmi senaryoları, romanlar, öyküler, araştırma ve Kişisel Dönüşüm kitapları yayınlamıştır.