Pazar9 Aralık, 1973

Y,1: 21 - Sayı: 7923 Fiati: 25 Mil,

Dizilip Basıldığı Yer : t Basımevi

ı - J 8*-: B2951 — Deh.: 210 142. Gırne Caddesi, Letkoşa

BozkurtSahibi ve Genel Yayın Müdürü:

CEMAL TOGAN Sorumlu Yazı İşleri Müdürü

SADİ C. TOGAN( fU t t Ü K f a % 4 ¿d lJ d İ f€ Ldl fyCLjete

SEVDİĞİNİZ SKOŞ..

ansaSKOŞ.

Yürütme Kurulu'nun Limasol'da yapılan Taşra Toplantısında Denktaş açıklamalarda bulundu

Tiirkler de Kuraklık Primi alacakTürkiye den beklenen tohumlar yakında geliyor

Hastahane inşaatına, yeni şartlarla başlanıyorLIMASOL:

Kıbrıs Türk Yönetimi Yürüt­me Kurulu dün Cumhurbaş- kan Yardımcısı ve Türk Yöneti mi Başkanı Rauf Denktaş'ın başkanlığında Taşra toplantıla rından birini daha Limasol’da yapmıştır. Toplantıda bir konuş­ma yapan Denktaş, taşra top­lantılarının yapılması sayesin de Türk toplumunun hislerini, isteklerini öğrenmek ve bunun yanında Türk Yönetiminin yap makta olduğu ve yapmak iste­diğini taşra temsilcilerine açık lamakta olduğunu belirtmiştir. Siyasi durumda, toplumumu- zun kararlı tutumu, direnişi ve Anavatanımızın desteğiyle ile r leme kaydettiğimizi belirten Denktaş, Kuraklık konusuna da değinerek üç dört güne ka dar Türkiye'den gelmesi bek­lenen tohumluk buğdayın ada miza varacağını söylemiş ve önceki günkü Beşli Görüşme­lerde Rum Temsilciler Meclisi Başkanının açıkladığına göre, kuraklık primi Türk ve Rumla- ra aynen verileceğini ve bu­nun gerçekleşmesi için de il gili dairelere direktif verild i­ğini belirtmiştir.

SIYASI DURUMSiyasî duruma da değinen

Denktaş, toplumumuzun sabrı, tutumu, direnişi ve Anavatanı­mızın da desteğiyle davamızda büyük ilerleme kaydettiğimizi belirterek, konuşmasına şöyle devam etmiştir:

“ Siyasî alanda, Kıbrıs Türk Toplumu, m illi direnişi, sabrı, tahammülü ve davasına bağlı­lığı sayesinde gerilememiştir; ilerleme kaydetmiştir denile­bilir. Bizim zaten sizlere da­ima söylediğimiz ve vaad et­tiğimiz de budur. Fiili ve siya­sî durumda gerileme olmaya­caktır. İdari durumumuzu, e li­mizdeki imkânlarla daha iyiye götürme çabasından vazgeçme­yeceğiz ve bunu hızlandıraca­ğız. İktisadî durumu elimizdeki imkânlarla ve halkımızın anla­yışı, katkısı, inancı ile daha iyiye götürme çabasında azim­le yürüyeceğiz. Elini vicdanına koycbilen ve koyan, imkânları­mızı ve karşılaştığımız müşki- lâtları bilen kişiler, zanneder­sem halkımıza vermiş olduğu­muz bu sözde durduğumuzu te- yid edecektir. Beşli görüşme­lerin sınırladığı siyasî durumu­muz ne Elemdedir? sorusuna verilecek şu cevabımız vardır: Cemaatımıza lâyık olacak bir hal çaresini bulmak çabası içerisindeyiz. Cemaatımızın e- sas temel haklarını koruyacak bir anlaşma yapmak; can ve mal emniyetini sağlayacak bir düzen içerisinde Kıbrıs Türle Toplumunun iktisadı gelişmesi­ni engellemeyecek bir hal ça­resi, İktisadî gelişmesine yer* dımcı olacak bir hal çaresi ara­mak peşindeyiz. Bu rejim veya aradığımız bu hal çaresi iki toplumun varlığına dayanan ortaklığına dayanan, bağımsız­lığı daimi kılan ve dolayısıyle Türkiyenin garantisini devam ettiren, gerektiren bir hal ça­residir ve Türkiyenin de büyük millî bir davası olan Kıbrıs meselesinde, Türkiye Iİ0 müş­tereken takip etmekte olduğu­muz bir siyasetin önqördüğü bir sonuç peşindeyiz. Bunu te­min etmek için halkımızın için­de bulunduğu siyasî, İktisadî, sosyal durumu da kasle almak­tayız ve bütün iyi niyetimizle

Rauf Denktaş'ın başkanlığında yapılan Leymosun'daki Taşra Toplantısından bir görünüş. (Resim: ENFORMASYON)en erken bir zamanda tatmin­kâr bir sonuç almak çabası içerisindeyiz. Fakat daima söy­lediğim gibi süratle olumlu bir sonuç almak ihtiyacımız ve arzumuzdur, hiçbir zaman top­lumumuzun büyük fedakârlık­larla korumuş olduğu ve koru­maya devam ettiği, temin ede­mediği takdirde muhakkak ada­dan silinip süpürüleceği hak­ları heba etmek, bunlar üze­rinde taviz vermek seklinde anlaşılmamalıdır.Biz temel hak larımızın ne olduğunu biliyo­ruz; çünkü bu haklar 1960 an­laşmaları ile saptanmış, Ana­vatanımız tarafından garantilen­miş haklardır. Bunların çerçe­vesi dahilinde daha düzenli, iki toplum arasında daha az sürtüşmeye mahal verecek, iki toplum arasında gönüllü işbir­liğini, eşit şartlar altında iş­birliğini teşvik edecek ve daha önce de söylediğim gibi can ve mal emniyeti açısından ta­mamen tatminkâr olacak bir şekildir. Bunların nereye ka­darını temin edebileceğiz so­rusuna cevabı, masa başında görüşmeyi yapan ben değil, bu hakları müdafaa etmekte olan, direnişi ile bu hakları koruma­ya çalışan siz halkımız, günlük yaşantınız ile vermektesiniz ve vereceksiniz. Hiçbir hal çare­si, halkın benimsemediği, ve­yahut koruyamadığı esaslar ile dolu ise geçerli olamaz, daimi olamaz..’’

İÇ İDARE MESELESİDaha sonra konuyu iç idare

meselesine getirmek istediğini bildiren Rauf Denktaş, se­çimlerden bu yana, faşistlik ve diktatörlük içinde kıvranan bir toplum olduğunu dünyaya yay­mak ve bu propagandayı de­vamlı surette iç ve dış dünya­ya duyurmak modası meydana gelmiştir” dedikten sonra ko­nuşmasına şöyle devam etmış-

*̂ “2__3 merkezin bilinçli birşekilde yaymaya gayret ettiği bu propagandanın tek bir ne- ticesi olmuştur; o da ?“ dur : Rum basınına ve Rum liderli­ğine fırsat verilmiştir, Denktaş masa başında birşeyler müda­faa ediyor ama, bu müdafaa ettikleri Türk Toplumunun, azm lık olan Türk Toplumunun is­tekleri değildir, çünkü Denk­taş Türk azınlığının çok kucuk bir azınlığını temsil eden bir güçtür artık.. Karşısında işte

KIBRIS TÜRK CEMAATININ HAK VE İMTİYAZLARI10 YILDAN BERİ İHLÂL

EDİLMEKTELEFKOŞA

Evrensel İnsan Hakları Be- yannamesi’nin Birleşmiş M il­letler tarafından kabulünün 25. yıldönümü münasebetiyle ken­disinden konuya ilişkin bir de meç vermesi rica edilen Cum hurbaşkan Muavini ve Kıbrıs Türk Yönetimi Başkanı Rauf Denktaş, şunları söylemiştir:

“ Kıbrıs Türk Cemaatinin te ­mel haklarım yeniden tahak­kuk ettirmek için 10 seneden beri sarfettlğimiz gayretler ve bu yönde yaptığımız ve hala

da yapmakta olduğumuz feda­kârlıklar bu ulvi Pren3.ıp,‘ek]g olan bağlılığımızı kesinlikle c-antamaktadır. Kıbrıs ta Türk Cemaatinin hak ve imtiyazları 10 seneden beri Rum ida leri tarafından kasten ihlâlle tahrip edilmektedir. Artıkbu hakların en erken bır za manda iadesi İÇİ" dahV ® zal qayret sarfetme zamanı g mistir Tarihi önem taşıyan bu

, n „ „ haklarına İlişkinPrensiplere sözde cemile yap makla hiçbirşey kazanamayız .

görüyorsunuz kimler vardır. Halk onlarladır; dolayısıyle masa başında Denktaş'ın talep lerini kaale almayabilirsiniz..' desin.. Bu iç durumumuzda, se­çimlerden bu yana yaratılmış olan bu hava herhalde ne bu havayı yaratanlara fayda veri­yor (çünkü bu havayı yaratan­ları da biliyorsunuz), bizi de, arkadaşlarımızı da biliyorsu­nuz) ne de toplumumuza fayda veriyor. Çünkü toplumumuz dış dünyaya karşı kendi idare­sine, kendi haklarına sahip çık­mış, birlik ve beraberlik için­de olan bir toplum şeklinde göıüldüğü sürece güçlüdür. Böyledir esasında.. Fakat bu toplumu, parçalanmış, ezilmiş, tamamen bitmiş, diktatör bir idare altında inim inim inleyen ve bu idareden kurtulmak için karşı taraftan küçük bir işaret bekleyen bir toplum halinde göstermek, herhalde davaya, dolayısıyle topluma yararlı o l­mamaktadır. Bunları bir pole­mik açmak için söylemiyorum. Fakat biz her gün aleyhimize yapılmakta olan yayınlara her qün cevap vermeyi, bu fedakâr halkı devamlı bir çalkantı içi­ne itmek olarak mütalâa ettiği­mizden cevap vermiyoruz ama, ryda • vılda bir, bu gibi top­lantılarda herşeyi halkımızın önütıe sermeyi de vazife bili-

HARCAMALARI KISITLAMA ZORUNLUGU

Halen uygulanmakta olan bütçenin seçimlerden önce ha­zırlanmış olan gütçe olduğunu belirten Denktaş, çeşitli neden le rle bütçenin tümünün gel­memiş olduğunu, böylelikle programlaştırılan inkişaf büt­çelerinin bir kısmını durdur­mak zorunluğunun hasıl oldu­ğunu bildirerek sözlerine şu şekilde devam etmiştir:

“ M isli görülmemiş bir ku­raklık karşısında kaldık. Rum tarafının vaitlerine rağmen,

Halûk Bayiilken Dedenesle Kıbrıs Konusunu Görüşecek

LEFKOSA:Dışişleri Bakanı Halûk Ba-

vülken NATO Bakanlar Konse- vi'rin Sonbahar toplantılarına katılmak üzere dün sabah Bruk sel'e gitmiştir. Bavulken Bmk sel'di- Yunanistan Dışişleri Ba kanı Dedenes’le Kıbrıs konusu nu da görüşecektir. Bu görüş­mede Türkiye’nin Lefkosa Bü­yükelçiliği Maslahatgüzar, Bu. yükelçi Asaf İnhan la Yunanis­tan'ın Lefkosa Büyükelçisi La- pakns da hazır bulunacaktır.

Biivükelcl Asaf İnhan bu a- maola bııoün sabah uçakla Bel cika’ya hareket edecektir.

Türk toplumuna kuraklık tazmi­natı verip vermeyeceği konu­sunda tereddütlerimiz olduğu için yine harcamaların bir kıs­mını kısıtlamak zorunda kal­dık. Bu toplumumuza ve dava­mıza karşı olan mesuliyetimi­zin bir icabıydı. Bu nedenle karşımıza çıkıp da, ‘şu şu şu işler vaad edilmişti, yapılma­dı; dolayısıyle sîz verdiğiniz sözden döndünüz' diyenler ol­duğunda, yine bir-iki merkezde oluyor, verilecek cevabımız şu dur: Biz halkımıza şuurlu ve mesuliyetli bir şekilde esas ihtiyaçlarına öncelik vermek ve bu ihtiyaçları herhanqi bir tehlike karşısında karşılayabi­lecek bir durumda olmak Huşun cesi içerisinde hizmet etmek­teyiz. Politik yatırım açısından işleri ele almıyoruz ve halkı­mıza devamh surette gidişat ve nedenler hakkında bileti verdiğimiz için de vanlış anla­şılmadığımıza eminiz.”

Ortak Pazar üyesi 9 ülke ara­sında diğerlerinden ayrı bir tutum takınan ve petrol ambar, gosuna rağmen İsrail yanlısı politikasını sürdürmekte olan Hollanda, bugün ambargodan en çok zarar gören ülkedir. Araplar, savaş sırasında İsra­il'e silâh ve gönüllü taşıdık­ları için HollandalIlara petrol ihracatını durdurmuşlardı. Re­sim, Hollanda Başbakanım işi­ne bisikletle giderken yansıt­maktadır.

rı vuwüT i*i‘

LEFKOŞA BÖLGE KOMUTANLIĞINDAN

17 Aralık 1973 Pazartesi günü saat 10 da Yusuf Kaptan Stadında Mükeüef Mücahitlerin yapacağı Ye­min Merasimine başta eski mücahitler olmak üzere bü­tün halkımız davetlidir.

KURAKLIK PRİMLERİDaha sonra bölge ihtiyaçları

üzerinde duran Rauf Denktaş, kuraklık konusunda karşı tara­fa her türlü kolaylığın göste­rildiğini bildirmiş, “ buna rağ­men aradan zaman geçti, ekim mevsimi başladı, Rum çiftçisi­ne vardımlar verilmeye başla­dı. Türk çiftçisine karma köy­lerde b ile yarrdımlar verilme­di. Roma Konferansından he­men evvel aldığımız bir haber de, Rum Yönetiminin bu yar­dımları vermemek için yeni bir oyuna tevessül ettiğini gör. dük. Bu yardımlardan 10 yıllık köy borçlarını kesme yoluna gideceklerini işittik. Roma’da Kİiridis’le yapmış olduğumuz temaslarda, bu yolun yanlış olduğu üzerinde durduk. Bun­dan 2—3 gün önce almış oldu­ğumuz bir haberde, bu görüş­ten Rum idaresinin vazgeçmiş olduğu ve yardımların hiçbir tefrik gözetilmeksizin Türk ve Rum çiftçisine aynen verilece­ği gibi, dünkü (geçen günkü) toplantıda Kliridis bu kararı te- yid etti ve gecikme olmaksızın Türklere ve Rumlara yardımla­rın verilmesi için çıkarılan ka­rara ilâveten ilg ili dairelere bu tazminatın süratle Türklere de intikal ettirilmesi için di­rektif verildiğini açıkladı.. Dün yanın önünde ve Birleşmiş Mil­letler Temsilcisinin huzurunda da teyid edilen bu vaitleri siz­lere duyuruyorum. Şunu göster mek için duyuruyorum: Biz si­ze primler verilecektir dediği­mizde, işte bu şekilde teminat­lar aldığımızda bu vaidi yapı­yoruz, bu sözü naklediyoruz. Bize bu vaidi veren taraf ver­miş olduğu sözden dönerse ve primlerinizi vermezse, bu bi­zim sizi aldattığımız mânasına alınmamalıdır. Yine karşı tara­fın İktisadî harb siyasetinde yeni bir hamleye geçmiş ol­duğuna İşaret etmelidir.." de­miştir

MÜJDE

Türkiye'den istenen tohumlu­ğun, şap hastalığı behanesiyle konan ambargo yüzünden Kıb­rıs’a zamanında getirilemediği­ni. ancak halen Ankara ve Mer sin'de bu tohumluğun Kıbrısa nakledilebllmesi için çalışan görevliler olduğunu bildiren Denktaş, birkaç güne kadar to­humluğun Kıbrısa ulaşmış ola­cağını müjdelemiştir.

TATMİN EDİCİ NİTELİKLER

Denktaş'ın konuşmasını ta­mamlamasından sonra Leymo- sun Kaza Amiri ilçenin sorun­larını kapsayan raporu okumuş tur. Yürütme Kurulu Üyeleri, raporda belirtilen sorunlar üzg rindeki faaliyet ve görüşlerini açıklamışlar, ilg ililerin sorduk ları soruları cevaplandırmışlar­dır, Leymosun Kaza Amiri ile öteki ilg ililer, Yürütme Kurulu Üyelerinin verdikleri izahatın kendilerini tatmin edici nitelik te olduğunu söylemişlerdir. Raporun okunmasından sonra Denktaş yeniden söz almış ve eğitim sorunumuzun plân ve programa göre ayarlandığını söylemiş, Evkafın kalkınmamız dakl büyük rolünü belirtmiş ve Anavatanın bize hediye ettiği Lefkoşa Türk Genel Hastahane- sinin yeni şartlar altında yapı­mına tekrar başlanacağını açık lamıştır.

Bugün Türkiye’de Mahalli Seçimler Yapılacak

, ANKARA:Bugün bütün Türkiye'de ma­

halli seçimler yapılacaktır. Sa­at 08.00’den itibaren sandık başına gitmeye başlayacak olan seçmenler, 1623 belediye baş­kanı seçeceklerdir. Belediye meclislerine toplam 22,132; ¡1 genel meclislerine de toplam 1726 üye seçilecektir. Bugün köylerde seçilecek muhtar sa­yısı 8,117 dir; mahalle muh­tarlarının sayısı ise 35,172’dir. Bu arada seçime katılan siyasî partilerin sözcüleri, radyo pro­paganda konuşmalarının sonun­cularını dün öğleden sonra yapmışlardır.

İSRAİL BARIŞ İÇİN ARAPLARA TOPRAK

VERMYE HAZIRTel-Aviv — İsrail Ulaştırma

Bakam Simor Peres, Araplar­la bir barış anlaşması yap­mak için toprak tavizleri ver­meye hazır olduklarını, ancak Doğu kanadında bir Filistin devleti kurulmasına izin ver­meyeceklerini belirtmiştir.

Peres, bir grup Siyonist l i ­derlerinin toplantısında yaptı­ğı konuşmada şunları söylemiş tir:

"Gerçek bir barış anlaşma­sı için biz, işgal altındaki top rakların bir kısmından çekil­mek gibi tavizler vermeye ha zırız. Ancak bırakmaya hazır ol duğumuz topraklar karşılığın­da Araplardan istediğimiz, sa vaş siyasetlerini barış siyase­tine dönüştürmeleridir."

Peres, Cenevre’de yapılma­sı kararlaştırılan Ortadoğu Ba rış Konferansının karışık so­runları ele alacağını ve konfe ransın zor olacağını belirte­rek şöyle devam etmiştir:

“ örneğin hiç birimiz ülke­mizin doğusunda yeni bir Filis tin devleti görmek Istemiyo-

Boğazicinie Türklük Yırdı Lokali iısa ediliyor

BOĞAZİÇİ:

6 Aralık, 1973 Perşembe ak­şamı Boğaziçi'nde yapılan bir toplantıda Köy Kulübü Boğaz­içi Türklük Yurduna bir Lokal yapılması kararlaştırılmıştır Köyün sosyal ve kültürel İhti­yaçlarına da cevap verecek şekilde İnşa edilecek olan Lo­kal için ilk gecede £860.— ba ğış taahhüt edilmiştir.

Büyük bir köylü kalabalığı­

nın katıldığı toplantıda Türk1 Cemaat Meclisi Başkanı İsmail Bozkurt, Lârnaka Milletvekille­ri ve Geçitkale Bölge Komutanı da hazır bulunmuştur.

Teşkil edilen Komite, T.C.M Başkanı İsmail Bozkurt’u fahrî başkanlığa. Lârnaka Milletvekl) lerini de fahrî üyeliğe almış ve Ingilteredeki köylülerden bağış toplamak için Inglltereye bir temsilci göndermeye karaı vermiştir.

Amerika nın en büyük tirajlı siyasi dergisi TIME’a göre

YUNANİSTAN’IN YENİ CUNTA LİDERİ BERİA’YA BENZİYOR

New York — “ Time” dergi­si Yunanistan’da yeni cuntanın kuvvetli adamı Tuğgeneral Di mitros Yuanldis'i, Stalln Rus- yasında gizli polis örgütünün başı Lavrenti Beria’ya benzet­miştir.

Dergi, Yunanistan ile ilg ili uzun bir yazısında, bu ülkede demokrasinin qeleceğlnln cok karanlık olduğunu yazmakta ve ülkeyi devlet başkanı olan General Fedon Glzlkis’in de­ğil. Yuanldls'ln yönetmekte ol duğunu kaydederek şöyle de­vam etmektedir.

“ Yuanldis’ln tasavvurlarının ne olduöunu şimdiden kestir­mek zordur. Bazı gözlemcilere aöre, bu general son derece katı ve koyu bir yabancı düş­manıdır. Yunanistan ve Kıbrıs tan başka ülke görmemiştir. Yunanistan'ı, Kaddafi Libya'­sının Avrupa’daki bir esi hali ne cıetirmesl mümkündür. Her ne olursa olsun. Yu"anistan'- da demokrasiyi yakın bir aele- cekte geri getirmesi beklene­mez.”

ııırfatraııiifaifaMiif|ifaıı«ııiııaıııııiHiHaııııı«ııi!iaııiı

Türk Cemaat Piyangoları

Türk Cemaat Meclisi Piyan­goları 8.12.73 keşidesinde ka­zanan numaralar şunlardır:

TAM BİLET (100 mil)

10526 £100011686 10005675 5000861 20Son üç rakamı 108 4Son üç rakamı 435 2Son üç rakamı 987 1

YARIM BİLET (50 MU)10526 £50011686 5005675 2500861 10Son üç rakamı 108 2Son üç rakamı 435 1Son üç rakamı 987 500 mil

tMlııiMaııaııııııııiııiıııııııııııııııııııııııııııııııııııauıııaııaııeıııııııııııııııııııııııiLi iBiiBirBiiBiıııiBinıiBiıırmiBiiBitBiJiMHBi»»ıiııiBiiBiiBinıiBiıaııııiBtıaıiBiiBiıaııaııııiBiı

Petrol Avrupalı’ nın en büyük sorunu oldu

Hollanda’ da araba başına 15 litre benzin verilecek

li belirttiOrandı, daha az petrolle deAMSTERDAM den itibaren Araba başına haf

Hollanda Başbakanı Enerji tada 15 litre benzin verilece- bunalımı i le ilg ili tedbirleri a- ğini belirtmiştir. Bu tarihtegıklarken 7 Ocak 1974 tarihin- benzinin karneye bağlanmış o-

ItB lllliatlBllllia ilIlllflB lIB IIIlılllIM B IIIlllllllllllB illllln lIlllllllB llllia ilIllIllIlllllllia illllln illllllllllllllllia ilB

I S â v i î

/ : * •

j&,4| V î Sb-

n *y s*f

m- i ,

v s •

/

Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün basın suçu nedeniyle bir sü­redir İstanbul’da Sağmalcılar Cezaevinde bulunan eski m illet­vekillerinden gazeteci ve yazar Çetin Altan’ı affettiği açıklan­mıştır. Adalet Bakanı Hayri Mumcuoğlu, Cumhurbaşkanının Anayasadaki yetkisine dayanarak Çetin Altan’ı affettiğni, tahliye edilmesi İçin İstanbul Cumhuriyet Savcılığına talimat verildiği­ni söylemiştir. Gözlerinden rahatsız olan Çetin Altan’ın Cum hurbaşkınnıca affedilmesi İçin basın kuruluşlarınca teşebbüse geçilmişti. Resim, Çetin Altan’ı yansıtmaktadır.. Çetin Altan, 18 Temmuz, 1972 tarihinden beri Sağmalcılar Cezaevinde Hü­kümlü bulunuyordu. Altan, 13 Aralık Perşembe günü tahliye edilecektir.

lacağını bildiren Hollanda Baş bakanı, Pazar günleri uygula­nan özel araba kullanma yasa ğına da son verileceğini söyle mlştir.

Çeşitli Ajans haberlerine gö re Federal Almanya Başbaka­nı Willy Brandt petrol krizi do layısıyle alınan tedbirleri b ir facia gibi görmemek gerekti­ğine değinerek daha az petrol le de yaşanabileceğini kaydet mlştir. Federal Almanya Ekono mik İşler Bakanı ise. endüstri ülkelerinin petrol bunalımı yüzünden petrol İhraç eden ül kelere karşı boykot tedbirleri almamalarını istemiştir.

Ingiltere'de gazetecilerle bir konuşma yapan Shell şir­keti genel müdürü, gelecekte petrol kapasitesinin ne olaca ğına değil fiyatının ne olaca­ğına önem vermek gerekir de­miştir. Müdür, Iran ve Nijerya nın yaptıkları gibi petrolün a- çık artırma İle satılması gittik çe yaygınlaşacak olursa bu du rumun petrol ithal eden ülke­lerin ödemeler dengesi İçin büyük yük olabileceğine işa­ret etmiştir. Şirket müdürü va r il başına yapılacak 1 dolarlık artışın Ingiltere ödemeler den gesi açığını yılda 400 milyon Sterlin artıracağını öne sür­müştür.

Bu arada Flnlândiya Ticaret ve Endüstri Bakanı, Arap ülke­lerine bir geziye çıkmıştır. Bakan bu gezisi sırasında ül­kesinin ihtiyaçlarını belirtmek üzere Suudi Arabistan ve Kü- veyt'e uğrayacaktır.

•ıııuiHifiaııiıihııaMauaıiBiıauauaııaııaııvııaııatıa

■ bugünh a v aBugün hava bütün bölgeler­

de sürelerle güneşli ve deği­şik bulutlu olacak, ancak özel­likle batı bölgelerinde muhte­melen sağanak halinde yağış­lar husule gelecektir. Hava sı­caklığı 19 derece santlgrata yükselecektir. Rüzgârlar batı­dan mutedil olarak esecek, sa­hil bölgelerinde zaman zaman şiddetini artıracaktır. Lefkoşa Hava Alanında gsçen akşam kaydedilen en düşük ve dün kaydedilen en yüksek hava sı­caklıkları 10 İle 18 derece santigrattı.

( B O Z K II R T t

düşünceler /İşsizlikKıbrısta özellikle son yıllarda or­

taya çıkan işsizlik sorunu biraz da adama göre iş bulunamamasını n doğmaktadır. Gerek Türk toplumun - da, gerekse Rum toplumunda uzun yıl larm kişilerin dilek ve özgürlükleri ile Eğitim imkânlarının bolluğunda ya tırılmış olan sistemsiz gelişim bugün­kü sorunu doğurmuştur. Nitekim Rum basın haberlerine göre halen Rum kesimlerinde 1174 fakülte mezu nu işsiz vardır. Bunların 116 sı mate­matik, 127’si Ingiliz filolojisi, l l ’i tica ret, 214'ü teknik eğitim okullarından mezun olanlar ve geriye kalanlar da çeşitli dalların mezunlarıdır.. Onlara kadro bulmak Rum idaresi için bir sorun haline gelmiştir.

Türk tarafında fakülte mezunu iş sîzlerin sayılarının kesinlikle ne ka­dar olduğunu bilmiyoruz. Ancak bu konuda Türk yönetiminin tedbir ola rak aldığı bir prensip kararlarının ça­lışmadığı gerçeğini görmekteyiz. Ni­tekim:

— Türkiye’de mezun olan kişilere çalışma imkânı verilecek ve istihdam sorunu bu şekilde halledilecektir dendi ği halde bunun ne büyük külfet oldu ğu hemen hemen gerçekleşmesi im­kânının bulunmadığını bizzat o badire lerden geçenler tarafından ifade edil­mektedir. Bunun yanısıra adada Amm e Hizmeti Komisyonu çok yanlış bir uygulanmayla münhalleri doldururken mezunları mezun oluş ve adaya geliş sıraları içinde yerleştirmeyi prensip olarak kabul edeceğine tam aksine

Sorunuen yeni mezunlara kadro vermekte­dir. Bugün adada dör beş yıldır bekle yen fakülte mezunu vardır. Buna kar şılık adaya geleli bir iki ayını doldur mamış olan kişilerin işe alındıkları da bir gerçektir!. Ancak işsizlik soru nunun hemen yanıbaşında büyüyen bir başka sorun her yıl gelişip duracak tır ki Yönetim bir zamanlar “nasıl na­mütenahi şekilde Türkiyeye konten ■ jansız öğrenci gönderip bugünkü bu - nalımlara neden olmuşsa yarın da bugunkü tutumundan dolayı bir b)aşka bunalıma neden olacaktır*'.. Şöyleki:

— Bu yıl Türkiye’ye giden lise me - /unlarının pekçoğu fakültelere gireme mişler ve dönüp adaya gelmişlerdir. Çoğu yeniden mücahit olmuş bazıları aile ocağına yeniden kapılanmıştır. Derinliğine girmeden diyelim ki ya ■ kında bir lise mezunları bunalımı baş gösterecektir. F]akülte mezunu belki başka ülkelerde özellikle Türkiyede is tihdam edilecek bir düzeye ulaştırıla­bilir. Am a lise mezunu için böyle ted birler söz konusu değildir. Onların önümüzdeki yıllarda yüzlercesi daha mezun olacak, binler onbinler çoğalıp duracaktır- Bu konuda neler yapıl • makta, nasıl tedbirler alınmaktadır bi lememekteyiz. Bildiğimiz kadarı ile sorun Eğitim üyeliğinin de değildir. Başlıbaşına Yönetimin üzerine eğilip konuyu gözden geçirmesi ve esasa bağlaması zorunluğu vardır.-

ıÇETÎNEL

DOKTOR İLÂNIKulak, Burun ve Boğaz Mütehassısı

DR. BURHAN NALBANTOĞLU her cumartesi günü M ağusa'da Salâmis yolundaki Suna E. Mehmet Kliniğinde hasta kabulüne başlamıştır.

Önemle duyurulur.

Teklif KabulüSinir ve Ruh Hastahanesinin:

Elektrik tesisatının yenilenmesi için te k lif kabul edilir.

Teklifler engeç 13 Aralık, 1973 Perşembe günü ö.e. saat 09.00’a kadar İhale Komisyonu Teklif Kutusuna atılmalıdır.

Bu tek lifle ilg ili bilgi ve şart lar Sağlık İşleri Üyeliğinden temin edilebilir.

Ihale Komisyonu Maliye ve İktisadi İşler

Üyeliği

Londra’ da alış-verişYalnız £c 71.050 mil

(Gidiş-Dönüş)Şimdi, Londra’da kişli aliş-veriş yapmanin

Akraba ve dostlari görmenin, emsalsiz, mevsim törenlerini izlemenin tam zamanidir.

British airwaysYbu’ll be in good hands.

I X I X i t A

YUNANİSTAN NEREYE GİDİYOR ?Pazar günü erken saatler-

de, Başkan Papadopulosü, 1967'de Yunanistan'ın demok­ratik sistemini ve siyasi lider lerin i bir köşeye süpürürken olduğu gibi sessiz ve kansız bir biçimde kendisini de götür düler. önce kendisinin bozdu ğu sadakat yolunu şimdi ken­di arkadaşları izlemektedir­ler ve buradaki kurban da kendisidir.

Polis başı olan, General Yannidis ki yeni başkan ve başbakanın gerisindeki gerçek güç olarak görünmektedir. Yu nanistan’ ın parlamenter siste­me dönüp dönemeyeceği hak kında arzusunun olup olmadı­ğını bilmek mümkün değildir. Pazar günü başkanı, başbaka­nı tutuklayan subaylar, başba­kan ve sivil hükümetini ser­best bırakmışlar ve 1967'de Albay Papadopulosü destekle yen ordu birlik komutanlarını, güvenlik kuvvetleri şeflerini görevlerinden uzaklaştırmış- lardır. Onlar şimdi ilk "devri- min" ilkelerine göre hareket ettiklerini, ülkeyi kaostan kur tarıp, "güçlü” parlâmenter bir demokrasi yaratmanın şart larını hazırlayacaklarını hâlâ iddia etmektedirler.

Subaylar arasındaki huzur­suzluk homortuları aylardan beri duyulmaktaydı. Onların 'devrimine' 'ne olmuştu? 1967 de, bir adama sınırsız iktidar vermek ve onun başkanlık makamına önceden hazırlan­mış bir referandumla geldiği­ni doğrulamak için mi baş kal dırmışlardı?

Başkan, 17 kasımda orduya öğrenci ayaklanmasını bastır­ması için emir verince kamuo yunun sempatisinin bölündü­ğünü görüp harekete geçme­yi daha fazla erteleyemeye­ceklerini anladılar.

Darbenin beyni görünürün­deki adam olan General Yan­nidis, Albay Papadopulos'un ilk yanlışlıklarının farkına va­ran ve ilk işaretleri veren ki şiydi. 1967’de ordu subayları hükümet ve yönetimdeki bü­tün k ilit noktaları ellerine ge­çirmişlerdi. Albay Papadopu- los başbakanlık, General Pat- takos iç güvenlik, Albay Ma- karezos ekonomi işlerini yü­rütüyorlardı. Bay Papadopulos bu yılın başlarında bir tek kendisinin lide rliğ i altında ül keyi yönetebileceğine ve Yu rıanistan’ı güdümlü bir demok­rasi altında birleştirebileceği, ne inanabilirdi. Ve o, be lirli bir şekilde liberalleştrme ted birleri alarak, tamamen sivil bir hükümet atayarak ve er­ken seçimler için söz vere­rek Avrupa ve Birleşik Ame­rika'yı memnun etme çabala­rına girişmişti. Fakat onun iktidrının temeli değişmemiş­ti.

Onun iktidarı, silâhlı kuv­vetlerin sadakati üstünde du­ruyordu. O, hiç bir zaman po püler bir destek ve kişisel gü ven sağlayamamıştı.

Yeni askeri yöneticiler işe, çok değişik bir biçimde baş­ladılar.

Fakat rejim bu noktadan sonra nereye gidecektir? Bazı generaller Paris'te sürgünde olan eski başbakan’ın (Kara- manlis) gelip hükümetin başı­na geçip ve yeni bir anayasa uygulayarak durumu düzeltebi leceklerini sanıyorlar. Diğer yanda General Yannidis, 1967' de Papadopu'os tarafından a- çıklanan, Yunanistan'ın temiz­lenmeye ihtiyacı olduğunu ve Yunanlıların “ yeniden - eğitil­mesi’’ gerektiği hakkındaki inançlarını devam ettirmek is teyeceği görünümündedir. Bu çalışmalar yapılmadan Yunan­lıların bir demokrasi çalışma­sına geçmesi, (ona göre) dü­şünülemez.

Sağa veya sola kaymadan otoriter bir rejimi devirmek kolay değildir. Biz bile Ingil­tere’de birçok ih tilâ l görmü­şüzdür. Parlâmenter demokra­sinin geliştiği birçok yerlerde bile, bu çalkantılı dünyanın farkına varamadığı benzer o- laylar olmaktadır. Komünist rejim ler, herhangi bir askeri rejim kadar otoriter olup libe ralleştirme hareketlerinin ken di ideolojilerini silip süpüre­ceğini görmektedirler. Bay Pa padopulos, Yunanistan'a bir yol bulması için bir fırsat ver

me.ye gayret ettiğini iddia et mişti. Fakat bu, Yunanlıların komuta edebileceğinden de

fazla bir iç-disiplir.i gerekli kılmaktadır .

ECONOMIST

ARAPLARI NPETR0L SİLÂHI­NA KARŞI BATI NE GİBİ TEDBİRLER ALABİLİR?

Arapların petrol silâhla iarını kullanmalarının etki­leri yavaş yavaş kendini göstermeye başladı Şimdi beliren bir soru da batının bu silâha karşı nasıl bir mücadele verecekleri ve bunun ne derece etkin ola cağıdır- Bu konudaki ilk adımı eğer Arapların am­bargosu devam ederse A rap— Amerikan ilişkileri nin bozulacağını bildirerek Kissinger attı- Suudi Ara bistamn buna karşı tepkisi ise, petrolü yüzde 80 kadar kısmak ve fiyatları varil başına 15 dolara çıkarmak tehdidi idi. Bunlar karşılık lı blöfler olabilir mi? Belki. Ancak Araplann blöfleri şimdilik daha etkin ve da ha gerçeğe yakın gibi gö zükmektedir

Batı Ne Yapabilir?Petrol üreten Arap ülke

lerinin bu tavırlarına karşı batı ne yapabilir? Etkileri yıllar sonra ortaya çıkacak, dahi olsa Arap endüstriyel gelişimine verilen sermaye yatırımını durdurmak olabi lir- Ancak böyle bir durum batıyı en verimli pazarlar ■ dan yoksun kılacak, dış ya tırımın en kârlı olduğu böl gelerden çekilmesini geti ■ recektir

Arap ülkeleri genellikle batının sanayi mallarına bağımlıdır. Ancak bunların ihracatının durdurulması bu ülkelerin hemen Sovyet ve Doğu Avrupa mallarına yönelmelerini doğuracaktır ki bu da doğal olarak batı için oldukça kötü bir geli şim olacaktır- Batı ülkeleri böyle bir şeyin olmaması için yıllar boyunca çalış maktadırlar.

Buğday ambargosu mu?Amerika Arap ülkelerine

sattığı buğdaya ambargo koyabilir- Ancak o zaman da Kanada ve Avustralya gibi buğdaymı satacak pa zar arayan ülkeler için bir fırsat olacaktır ve Araplar yine bir güçlükle karşılaş mış olmayacaklardır- Ame rika ve Avrupanin bu buğ day ülkeleri ile ortak bir politika içine girmesi ise ol dukça güç ve olanak dışı dır Çünkü bu ülkeler zaten Amerika ile ekonomik çı kar çatışmaları içindedir ve Araplar bu çatışmalardan faydalanmasını çok iyi bi leceklerdir.

Tek ihtimalTek bir ihtimal vardır

Arap parasına darbe vur mak- Birincisi batı ülkeleri küçük Arap ülkelerine yap tığı iktisadi yardımı durdu rabilir- İkincisi Amerika ve Ingiltere, petrol üreten Arap ülkelerinin banka dengelerini kendi ülkele rinde dondurabilirler- Ban kalardaki bu paralar petrol üreten ülkelerin sermaye dolanmalarının dörtte üçü nü teşkil ettiğinden, böyle bir dondurma işlemi bu ülkelerin üretimlerini yüz ae 25 düzeyde düşürür. Ve bu yol Arap ülkelerine karşı kullanılacak en etkin silâh olacaktır.

Ancak bunun gerçekleşe bilmesi için Amerika, Fran sa, Ingiltere gibi ülkelerin ortak bir politika gütmele ri gerekmektedir Ve bu nun Arapların ambargola­rında daha ileri gitmesin - den korkan Ortak Pazar ül keleri tarafından engebene bileceği ihtimali her zaman vardır-

“ THE SUNDAY TELEGRAPH”

ZAFER SİNEMASIBugün 2.30 ve 8.15 de

Sinemamız şaheser filmler serisine devam ediyor.- Türk Beyaz Perdesinin En Güçlü Oyuncuları- FİLİZ AKIN eşliğinde en güzel Revü Sahneleri- İNCİ ÇAYIRLI’nın en güzel Şarkıları- Senelerce unutamıyacağınız çok değişik bir konu.- Muhtelif Lisanlara tercüme edüip dünya'da büyük

ilgi uyandıran herkesin muhakkak görmesi gere­ken film.

A Y R I L I K

FİLİZ AKIN — EDİZ HUN — EKREM BORA

İ l â v e t e n

Şimdiye kadar gördüğünüz KARATE filimlerinin en muhteşemi, baştan sona kadar heyecan kasırgası ve

hareketü

THE FİLE OF HER0RS

Bunları Bilin..ÇOCUĞU KORKUTMAK

İYİ DEĞİLDİR

Bazı ana babalar çocuklarını, "öcü var'' diye korkuturlar. Çocuğu korkutmanın ilerideki hayatı için son derece zararlı olduğunu söyleyen Doktor Klaus Moltke "Küçükken korkak yetiştirilen ço cukların ilerj yaşlarında kendilerine güvenleri ol maz. Meselâ okul sıralarında derse kalktıkları za­man aşırı derecede heyecanlanır ve söyliyecekle- rini bilemezler ve bu tutumları hayatları boyunca onların yakalarını bırakmaz." demektedir.

İNGİLİZ DOKTORLARININ AÇIKLADIĞINA GÖRE:

FAZLA İÇKİ İÇEN ERKEKLER KISKANÇ OLUYOR!

İngilterede doktorlar fazla içki içen erkekle rin kıskanç olduklarını açıklamışlardır. Ingiliz doktorlarına göre içki içen erkekler kendilerine gü venlerinj kaybetmekte, bu yüzden eşlerinden şüp he etmeye başlamakladırlar, içkiye düşkün olan erkekler meyhanelerde içerlerken, evlerinde ye - ineklerinin beklediğini düşünmekle beraber, "Eşle­rinin dırdırından” bıktıkları için eve gitmek iste­mediklerini öne sürmektedirler. Oysa eve gitmek istememelerinin asıl gerekçesi artık alkole alış - mış olmalarıdır.

Seks Güçleri AzalıyorDoktorlar öte yandan alkolün seks gücünü a *

zalttığını öne sürmektedirler. Alkolikler iss bunu k&bul etmediklerinden eşlerinin kendilerine soğuk davrandıklarını düşünerek başka birisiyle ilişkile­ri olduğunu sanmaktadırlar. Bundan sonra alkol yüzünden kıskanç olan erkekler, bu kıskançlık yüzünden daha fazla içmeye başlamaktadırlar.

BAZI TEMİZLİK MALZEMESİ EKZAMAYA YOL AÇIYOR

Halk sağlığı konusunda araştırmalar yapan bi­lim adamlarının bildirdiğine göre, bazı temizlik malzemeleri derisi hassas olan hanımlarda ekza • ma meydana getirmekledir. Özellikle bulaşık ve çamaşır yıkayan hanımların mutlaka lâstik eldj ven kullanmaları gerektiğine işaret eden uzman ■ lar "Ellerinde ekzama çıktığını gören hanımların mutlaka bir den doktoruna baş vurmaları lâzım dır" demektedirler.

BEYİN DAMARLARINDA DA KİREÇLENME GÖRÜLEBİLİR

"Beyin damarlarının kireçlenmesi ihtiyarlık sırasında rastlanan hastalıkların başında gelir, diye söze başlayan Profesör Doktor Erich Warem şöyle devam ediyor: "Bu hastalıkları uzaklaştır * mak ağır ve kalorilj yiyeceklerden uzaklaşıp pro teini bol yiyecekleri tercih etmekle gerçekleşebj lir. Aşırı şişmanlık ve yüksek tansiyon beyin da imarlarının kireçlenmesine sebep oldukları için bunların bir doktor tarafından ortadan kaldırılma­sı gerekir. Her gün açık havada yapılan gezilerin de faydası büyüktür."

Diploma Kaybı1964— 1965 ders yılında Lef-

ke Cengiz Topel Erkek Sanat Enstitüsünden almış olduğum 52 no'lu diplomamı kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur.

MUZAFFER TURGUT

Kiralık EvFazla çocuğu olmayan b'r

aile için normal bir hane kira­lıktır.

Müracaat:Marmara Bölgesi

21'nci Sokak Kürşat Tilki BakkaliyesiGALERİ VENÜS

Bu Günden itibaren Hizmetinize Girmiştir.

HANIM GİYSİLERİKÜÇÜKLER İÇİN EN GÜZELİ

ERKEKLER İÇİN SON MODA

GALERİ VENÜS’de(Eski Kitapçı Yavuz Karşısı)

LEFKOŞA

Hanımlar.9 — 9

"N

Sr í a

¡¡Kili iHANIMLAR, AŞIRI

TİTİZLİKTEN KAÇININ!Hemen hemen hiç bir

kadın yoktur ki, diş ma­cununun kapağını Kapa madiği, ceketini, panto­lonunu dolaba asmadı - ğı, traş olduktan sonra lavaboyu temizlemedi - ği için kocasının başı - nın etini yemesin. Ama bazıları bu tür davranış ları gülünç denecek Ka­dar aşırıya götürürler.

Boşanma mahkeme - lerinde sık sık titizlikle r\ yüzünden kocalarını başka yerlerde huzur a ramaya iten kadınların hikâyelerini dinlemek mümkün, örneğin Siri- sl yıkadıktan sonra u zun bir süre kocasının çöp tenekesini kullan masına izin vermiyor. Bir başkası ise kabarttı­ğı düzelttiği kuş tüyü yastıkların bozulmaması için kocasını yerde otur tuyor. Hatta sabaha de­ğin evi temizleyeceği i çin erkeği geceyi dışar da geçirmeye gönderen­ler bile var. Kocasına, çocuklarına kapının dı­şında ayakkabılarını çı­karttıran, onları salona sokmayan kadınlar ise çevremizde sık sık rast ladığımız tiplerden.

Psikologlar aşırı tit iz ­liğin, mutsuzluk, ya da tatminsizliğin belirtisi

olduğunu ileri sürüyor - lar. Evliliklerinde hayal kırıklığına uğrayan ka - dınlar bir suçluluk duy gusuna kapılıp, eşleri ile en büyük ortak nok­taları olan yuvalarını en küçük noktasına ka­dar temiz tutarak bu duygularını gizlemeye çalışıyorlar. Bir kısmı - nın titiz liğ i ise can sı kıntısından ileri geli - yor. Yapacak şey bula - madıkları için ellerin - den süpürgeyi, toz be zinj düşürmüyorlar.

Aşırı titiz ve evlerin­den başka hiç bir şey düşünmeyen kadınla - rın kocaları ihmâl edil­dikleri duygusuna kapı tarak yalnızlıklarını baş ka yerlerde gidermenin yollarını arıyorlar. Böy- lece bir evlilik daha, gereksiz yere mahkeme salonlarında sona eri - yor.

Uzmanlar böyle ka dınların kocalarına, eş - lerini hemen çok geç i kalmadan bir psikologa j götürmelerini tavsiye j ediyorlar. Çünkü aşırı j titiz lik tedavi edilmez - ] se insanı deliliğe kadar j sürükleyecek bir hasta- i lık olarak nitelendirdi liyor.

( B U Z K U R T )■

§ A H I N SİNEMASI12 ARALIK ÇARŞAMBADAN İTİBAREN

Uzun süre hafızalarınızdan silinmiyecek olan, son

yılların en güzel, en heyecanlı, en hareketli polisiye

filmi ile huzurlarınızda...

FRANSA’DAN AMERİKAYA EROİN KAÇIRAN BÜYÜK

BİR ŞEBEKE İLE NEW YORK POLİSİNİN GÖZE GÖZ, DİŞE DİŞ AMANSIZ MÜCADELESİ...

Soluk Kesici Bomba Gibi Bir Film

' i

THEFRENCH CONNECTION

(FRANSA’DAN GELEN ADAM)

— Renkli ve Türkçe Yazılarla —

•:«>•:«> •:«> >:«o»x >:«<>:♦>

Dünyanın içine düştüğü petorl bunalımı

karşısında yeni metotlar arayan

KANADA, ŞİMDİ DE KUMDAN PETROL ÜRETMEYE BAŞLADI

LUmanlcr tarafından bol petrol ihtiva ettiği tespit edilen ve petrol üretimine başlanan siyah kum, yukardaki fotoğrafta gö­rülüyor. Normal kuma göre simsiyah olan bu kumdaki petrol oranı çok yüksek.

Son Ortadoğu savaşından sonra ortaya çıkan petrol bu­nalımı, batılı ülkeleri daha de ğişik enerji kaynakları arama­ya yöneltmektedir. Bunlar ara sında en hızlı faaliyeti ise Avrupa ülkeleri göstermişler ve Kuzey denizinde petrol ku­yuları açmaya başlamışlardır. Ancak Kanada şimdiye dek hiç alışılmamış bir sistemle ü l­kenin kuzeyinde, Alberta eya­letinin Athabasca nehri dolay larında bulunan özel bir kum­dan petrol elde etmeye baş­lamıştır. "Eğer bir gün ener­ji yokluğundan lâmbalar söne­cekse, bu neden bizim ülke­mizde olsun" diyen Kanada

Enerji Bakanı Donald Mc Do- nald, özel kumdan petrol elde eden tesislerin çalışmalarını hızlandırmıştır.

Bahsedilen kum içinde bol miktarda petrol ihtiva etmek­te ve bu kum tabakalarının kalınlığı 70 metreyi bulmak­tadır. Dev kazıcılar vasıtasiy- le araziden alınan kum yürü­yen bandlar aracılığı i le fab­rikaya ulaşmakta burada kay­nar su ile yıkanan kum içinde ki petrolü suya bırakmakta daha sonra suyun üstüne çı­kan petrol rafinerilere sevk edilmektedir. Bu yolla elde edilen petrol daha ucuza mal olmaktadır.

Ş A H İ N S İ N E M A S IBugün 2.30 ve 8.15 de

KALİTELİ FİLMLER ZİNCİRİNE BİR YENİSİYLE DEVAM EDİYORUZ.

P A R A

ŞEMSİYE TEMİZLİĞİYağmurdan lekelenmiş şemsiyeleri temizle

me|< için, şemsiye açılır. Ilık amonyaklı suya batı­rılmış bir süngerle bütün sathı silinir. Yine açık olarak kurumaya bırakılır. Kuruduktan sonra so­ğuk sirkeli suya batırılan bir süngerle bütün sat­hı tekrar silinir. Kaldırmadan önce açık olarak, ı kincj defa kurumaya bırakılır.

AKLINIZDA BULUNSUN— Ellerinizin beyaz ve gri renge boyanmış kapı veya tahta eşya üzerinde nasıl kötü izler bira tı­ğını bilirsiniz. Tahta eşyanız böyle lekelendiği za man çiğ bir patatesi ikiye bölün ve leken yer e re hafifçe sürün. Lekeler temizlenecektir.— Dörtte bir ölçüde amonyak ilâve edılırn.;* su ı elbiselerin yağlı kısımları temizlenir.— Yemek yerken masa üzerine damlayan veya dökülen meyve suyu lekesini çıkarmak ıçm, e men üzerine tuz serpin leke yıkamada çıkacaktır-

TÜRK SİNEMASININ EN GENÇ OYUN- CULARIYLE MEYDANA GETİRİLMİŞ EN GÜZEL AŞK FİLMİ.

HER GENCİN BAŞINDAN GEÇEBİLECEK BİR HİKAYEYİ DİLE GETİREN, SEZONUN BEKLENEN FİLMİ !.

BU FİLM SEYİRCİNİN ARADIĞINI BU­LACAĞI TİPTE BİR FİLM OLMUŞTUR.

AŞK, KOMEDİ, GÖZYAŞI, MACERA !VE NİHAYET !...

HER ŞEYİN BAŞI VE SONU, BEŞİKTEN MEZARA HERKESİN TUTKUSU

“ P A R A ”PARA'da genç kızların ve herkesin sevgilisi TARIK AKAN. Büyük kabiliyet PERİ­

HAN SAVAŞ, YALÇIN GÜLHAN ve SEVDA KARACA rol aldılar.

P A R A F İ L M İ N İ M U T L A K A G Ö R Ü N Ü Z .

i l â v e t e n

Soluk kesici bir ajan filmi.YENİ RENKLİ SİNEMASKOP

A S I A P 0 L S E C R E T S E R V İ C E

.inlimiKOÇ BURCU: (21 Mart . 20 Nisan) His alanında biiyüma istidadı gösterebilecek bir anlaşmazlığı zamanında önle yeblleceksiniz. Moraliniz dü­zeliyor.BOĞA BURCU: (21 Nisan • 20 Mayıa) Bir hia bağının da ha da kuvvetlenmesi gereki­yor. Bunu sağlayacak çabala­rı göstermelisiniz. Şansınız biraz açılacak.İKİZLER BURCU: (21 Mayı, . 20 Haziran) Ortada sıkılacak, ya da üzülecek ciddi bir me sele yok. His hayatınızda öz­lemini çektiğiniz denge sağ­lanmıştır.YENGEÇ BURCU: (21 Hazi­ran - 20 Temmuz) özel ve sosyal hayatınız zaman za­man sakin, zaman zaman da hareketli, özellikle bu dö­nemde tartışmayın.ASLAN BURCU: (21 Tem­muz - 20 Ağustos) His haya­tınızda küçük bir durgunluğa rağmen durumunuz iyidir. Sosyal ilişkileriniz her za­mankinden sağlam.BAŞAK BURCU: (21 Ağustos - 20 Eylül) Sosyal hayatınız bu dönemde çok daha büyük bir sempatiler ortamı içinde görünüyor. Ama hlslerde bl raz yanılma..

TERAZİ BURCU: (21 Eylül ■ 20 tıom) Bu dönemde soğuk kanlılığınızı muhafaza etme­lisiniz. Çünkü çevrenizde ba­zı çatışmalar her an meyda­na gelebilir.AKMEP BUHCU: (21 Ekim - 20 Kasım) His hayatınızdan birtakım şüpheleri tama­men atmaıisımz. Mutluluğu­nuz büyük çapta buna bağlı. Sinirleriniz zayıf YAY BURCU: (21 Kasım - 20 Atalık) Sonuçlardan çok e- min olmadan bazı meselele­rinizde elemeler yapmayınız. Biraz zamanın geçmesini bekleyiniz.OĞLAK BURCU: (21 Aralık - 20 Ocak) Bu dönemde özel­lik le kendi kişisel meselele­rinizi karşı tarafa açmayınız. Sakıncalı durumlar har an ortaya çıkar.KOVA BURCU: (21 Ocak - 20 Şubat) Araya giren, beklen­medik bir olay, hia alanında ki gerginliği dağıtacak. Her iki taraf için de bir rahatla­ma var.BALIK BURCU: (21 Şubat - 20 Mart) His hayatınız olduk ça istikrarsız. Bir karar al­makta tereddüt gösteriyorsu­nuz. Oysa, hislerinize açık­lık kazandırınız.

bulmaca? İ r a d y O B1 2 3 4 5 6 7 b

□ □ □ □ □ □ ■ D□ u c n r ıO O lC M J O Dl o o o o m o DOCX Jl M J

8

g a n a■ ■ □ □ □ □ □ o□ o o o o o o o

Soldan sağa:1— Eski Yunan mitolojisinde tanrıların kullandığı içkinin adı, 2— Bir göz rengi. Bir hayvan, 3— Bir toplumda ay rı bir birleşme gösteren grup. Bir mevsim, 4— Çağrı şım.. Numaranın kısa yazılı­şı, 5— İnandık veya öyledir anlamında bir söz, 6— Birnota. Bir tanesi. 7— Bir bük mü belirten ve anlatan söz, 8— İlkbahar girerken hava­da, suda ve toprakta meyda­na geldiği sanılan sıcaklık yükselişlerine verilen ad (çoğul).Yukarıdan aşağıya:

1— Çiçeklerin balözüne verilen isim, 2— Odun kömü rünün makbul olanı, 3— Ku­ral. Bin metrenin kısa yazılı şı, 4— Bir tartı aygıtı, 5— Bir renk.. Etsiz ve zayıf, 6— Seçmeden istenen. Akıllı, 7— Çanakkale'nin bir ilçesi. Sahip, 8— Amerika’da yaşa­yan bir cin$ hörgüçlü yaban öküzü.. Erkek.Dünkü Bulmacanın Çözümü Soldan sağa:1— Paradoks, 2— Aladağ, 3—ı Sm. Almak, 4— Talk. Asâ, 5— Ana, İçel, 6— TDK Te, 7— Kamarot, 8— HG. Ozan.Yukarıdan aşağıya:

1— Pastal, 2— Alman. Kg 3—>Ra. Lata, 4— Adak. DMO 5— Dal. İkaz, 6— Oğmâç. Ra 7— Aseton, 8— Sakalet.

» kbu gece

BAYRAK RADYOSU

Sabah yayını:06.24 I. Marşı M. Marşı 06.27 Açılış ve program06.30 Sabah Müziği06.50 Bir Nükte - Bir Işık 06.55 Solistler Geçidi07.15 Enstrümental Müzik07.30 Türküler . oyun

havaları08.00 Haber Bülteni08.10 Şarkılardan bir demet08.45 Evin Saati09.00 Seçme şarkı ve

Melodiler09.30 Haftanın Plâkları10.30 Şiir ve Sohbet10.40 Solistler - topluluklar11.00 Plâk Yarışı12.00 Kısa Haberler 12.05 Bülent Oral okuyor12.25 öğle Melodileri12.45 Leyleğin Getirdikleri13.00 Bugün İçin

Seçtiklerimiz13.15 Reklâm Kervanı13.30 Haber Bülteni13.40 Reklâm Kervanı13.50 Türk Müziğinden

Melodiler14.00 Roman saati:

Yaprak Dökümü —8—14.25 İki Şarkı14.30 Kapanış.Akşam yayını:15.57 M. Marşı15.59 Açılış ve program16.00 Sanatçılardan

Birer Şarkı16.30 Popüler Müzik17.00 Sevilen Sesler —

Sevilen Şarkılar17.30 Pazar Varyetesi18.30 Haber Bülteni18.40 Şarkılar • oyun

havaları19.10 Hafit Türk Müziği19.30 Yurttan Sesler20.00 Spor Dünyası20.15 Ritimler20.30 Müzikli Bulmaca21.00 Seçme Hikâyeler:

Tekir ile Bekir Yazan; Ahmet Hikmet Müftüoğlu

21.10 Hafif Müzik21.30 lurk Müziği

Özel Programı22.00 Dans Müziği22.30 Haber Bülteni22.40 Aiâeddin Yavaşça'dan

şarkılar23.00 Kapanış.

6.00 Açılış, haberler hava raporu

6.05 Haftanın ilk günü 6.10 Müzikal Antoloji 6.30 Çarli Çaplin 6.55 Yunan dokümanterleri

ve kısa filim ler7.20 Milletlerin tüccarları8.00 Haberler, hava raporu8.20 Günlük Magazin 8.45 Müzik programı 9.15 Tam boyda filim

"Cinayet Benim Tatlım" 1944 de çevrilen ve ko­nusunu Raymond Chand-

Nöbetçi EczahaneENVER

Atatürk Meydanı

ler’in romanından esra­rengiz bir cinayeti konu alan bu filimde Dick Po­well, Ann Shirley ve Claire Trevor oynamakta dirlar.

10.50 Haberler, hava raporu.

34

Çocukluk neremde? Bana “ Sen Zev^®.ın d‘ . D O 1V[ A Ndaha hirkac aün evvel, inliyordun kol arım ğ \ İJ Â f i 1 1

— Çocukluk neremde? Bana ben *<■yordun daha birkaç gün evvel, inliyordun, ko arım da. "Zevk ilâhı" diye çağırıyordun beni. Buğun ç cuk" diyorsun? ,. ,

Sesimi çıkarmadım. Ne dıyeb‘L1,r5J seOnu sevmediğim halde orada hala Ş

bep olarak neyi gösterebildim ?

Bugün Nut, benimle evlenm ek istediğim ^babasiuna söyliyecek. Heyecan içinde. Fakat aba^ Bep meseleyi iyi bir gözle k a rşı 'ayacağından, fah'Ç de onun gibi ernm değilim. H®yfc , CL. Me- kat, Nut'la evlenmek aklıma en son 9 ar7l|quna ha rakım, Noan'ın cevabı. Oğlunun hiç r bjr ta-yır demiyen Noan, böyle bir meseled V|r takınacak?

Noan, Nut'la uzun bir zaman konuştuklarda benimle görüşmek arzusunda oidugjuı bek,jyecek-

Beni akşam üzen, asma bahçes

Daha yanına gitmeden neleri söyüyeceğ’

y°rUNoa„ oğlunu seviyor. Nu. onun yeğâne çocuğu.

Yazan: SUZAN SÖZENC A Ñ E R A■ P f f l I I m İ m i l

Muazzam topraklar üzerinde yayılan Ruytaysung a-siretinin tek vârisi. . ,

Oğluna karşı olan sevgisi, saadeti uğruna her sevi feda edecek kadar engin. Fakat bu meselenin mahiyeti tamamiyle başka. Bu meselede ben varım. Ben nasıl bir insanım? Oğlunu mesut edecek vasıf- lam malik miyim? Bana emniyet edebilecek mı? Bir L ira ? reisine ideal eş olabilecek miyim?

Ne kadar ne kadar haklı Noan bu düşüncelerinde! Dünyada bu işe en az lây.ki varsa o da muhakkak k, benim! Bunu anlamış mı acaba.

Nut âşık. O haklı. Ya ben.

Asma gül bahçesinin, karlı dağlara bakan tara- , J „"¡L a ufukta kaybolurken, buluşuyoruz. fmdDar dudaklarında her zamanki bilinmez bir te­

bessümü ile bana bakıyor.Üstünde her zaman giydiği gri renk elbiselerden

biri.Arkaya taranmış düz kumral saçları rüzgârla ha

fif dağılmış, akşam güneşinin aydınlattığı soluk ten­li yüzünde beni her sefer aynı hislerle sarsan bir mâna.

Zarif yapılı, muntazam vücudunun, belki de ye gâne kaba yeri olan kaim elini uzatıp parmaklarımı içine alıyor.

Kartal bakışlı gözleri ruhumu tarıyor, en derin lerine kadar.

Birbirimize dalmış duruyoruz. Hangimizin daha evvel konuşacağını, ne konuşacağım düşünüyormu * şuz gibi.

Etrafımızda koyulaşan dağ akşamının pembe a-

kisleri.Batan güneş, yapraklarda son buselerini bırakı -

yor. Uzakta, çok uzakta, dağlarda sürülerini topla - yan bir çobanın kaval sesi..

Gurubun bütün şehvetini toplıyan asma gül bahçesinde yalnızız. Tabiat sanki hesaplı bir irade i- le bizi baş başa bırakmış.

Sanki bu an, yeryüzünde en mühim olan, duygu­muz.

Noan, avucunda tuttuğu elimi usulca bırakarak, kelimeleri, tane tane işitilen yavaş bir sesle:

— Nut seni seviyor. Sen ise beni seviyorsun. Sanera! diyor.

Ruhumu delen kartal bakışlı gözlerinin ta içine bakarak:

— Evet! diye haykırıyorum. Seviyorum! Ezel - den beri!

İçini çekiyor:

— Zavallı Nut.. Diyor. Zavallı oğlum!İsyanla:— Zavallı Nut değil! Zavallı ben, diye haykırıyo-

rum.

(devamı var)

Müzik - Sinema - Sağlık - Sanat - Çocuk-Mizah

— Daktiloda yazı yazmasını da biliyor mu acaba?KOLAYLIKYılbcşından beş on gün önce, New York’un

pek tanınmış bir kitap mağazası alış veriş yapmak için sıra bekleyen müşterilerle tıklım tıklım dol­muş, etraf ana-baba gününe dönmüştü. Üstelik, yeteri kadar tezgâhtar olmadığından müşteri sa ■ yısı her an biraz daha artıyor, iğne atılsa yere düşmeyeceği için bazıları sokakta bekliyordu. Bu telâş arasında birden telefon çaldı, Alıcıyı kulağı na götüren tezgâhtar kız, bir süre karşıdaki sesi dinledikten sonra, kitap raflarına şöyle bir göz atarak:

— Evet efendim, dedi. Aradığınız kitap biz­de var. İsim ve adresinizi bildirirseniz hemen gön deririz.

Telefondaki ses cevap verdi:— Ne adresi bayan, ben karşınızdaki telefon

kulübesindeyim. Siz kitabı mağazanın önüne bıra­kın, geçerken alırım.

— Şiddetin hüküm sürdüğü aileden bıktım artık.

ASKERİ PLÂN!Subay sevgilisine, görevli olduğu üssü gez -

diriyordu. Genç çift, üssün enteresan köşelerin - den biri olan atış poligonuna gelince durdular, i- r il j ufaklı hedeflere ateş ederek, eğitim yapan su bayları seyretmeye koyuldular. Kız birden, yakı - nında patlayan bir tüfeğin sesinden korktu, kendi­ni subayın kolları arasına attı.

Etraftan yükselen kahkahaları duyunca da, u- tancından kıpkırmızı kesilerek subaya:

— Affedersiniz, dedi, birden öyle korktum ki!..

— Zararı yok şekerim, hadi gel şimdi de ağır top atışı yapılan yere gidelim...

Mantar YemeğiKüçük bir çocuk tele­

fon ediyordu. Doktor, hemen bizim eve gelir misiniz?

— "Evinizde hasta bi ri mj var?”

— "Hayır, sağlam o- larak bir kişi var. Yara­mazlık yaptığımdan, ba­na mantar yemeğinden yedirmediler de.”

Haberin OlsunNişanlıydılar. Genç

kız biraz romantik bi - raz da muhafazakârdı. Bir gün erkeğe şöyle dedi:

— Gerektiğinde insan fedakârlık etmesini, nef sine de hâkim olmasını bilmelidir.. Bak meselâ ağabeyim bunca yıllık tiryaki olduğu halde si­garayı bıraktı.. Ya sen?

— Ben mi? Ben de fedakâr bir insan oldu­ğumu ispat için seni bir süre öpmeyeceğim..

Dediği gibi de yaptı. Daha sonra üç defa bu luştular. Tenha yerlere gittiler.. Fakat erkeğin sözü sözdü.. Öpmüyor " du kızı bir türlü. Niha - yet dördüncü buluşma - larında nişanlısı şöyle dedi:

— Haberin olsun sev­gilim, ağabeyim sigara­ya tekrardan başladı...

Söylemesi Bendenİki kadın konuşuyor­

lardı:— Ne zaman dişçime

gitsem kil otu m kaybo­luyor.

— Nasıl olur?— Bilmem ki.. Dişi -

mi oyarken ağrı duyma yayım diye beni uyutu­yor. Sonra eve geldi - ğimde kilotumu bulamı yorum.

— Benden sana söy lemesi.. Bir daha gidi - sinde morfin yap'ırma. Hem işin tadını çıkarır­sın hem de kilotun kay bolmaz.

İskoç CimriliğiIskoçyalı Angus, kız

arkadaşıyla birliktp ge - ce geç saatlere kadar gezip tozduktan sonra eve gelince henüz uyu mamış olan babası sor­du:

— Ne o oğlum, gene kız arkadaşınla beraber miydin?

— Evet babacığım, a- ma sen neden öyle üz­gün duruyorsun?

• — Hüiç!.. Bu gecenin sana kaça patladığını düşünüyorum da!..

— Boş yere canını üz me babacığım, beş on liradan fazla gitmedi.

— Eh, neyse fazla de ğilmiş!.

Oğlan cevapladı:— N’aparsın baba kı­

zın bütün parası o ka­dardı!..

- Sizit. kocsttuMü* bmtmki gibi boştomunyor.

ÖNCE DÜKKÂNİhtiyar yahudi olmak üzereydi. Bütün aile, ar

tık son dakikalarım yaşayan babalarının etrafın * da toplanmıştı. İhtiyar, bütün gücünü toplayıp, du yulur duyulmaz bir sesle konuştu:

— Hepiniz burada mısınız? Rebeka, sevgili ka­rım?.

— Buradayım..— Oğlum Mişon?

— Evet babacığım, buradayım..— Ya Yasef?— Buradayım babacığım..İşte o zaman bir mucize oldu. İhtiyar gök gür­

ler gibi bir sesle haykırdı:— Hay Allahın belâları. Dükkânı kime bıraktı­

nız be?..

SENEDE BİR GÜNSeksoloji profesörü konuşmasının sonunu

şöyle bağladı: Gördüğünüz gibi insanların duyduk­ları seksüel arzu herkeste aynı şiddette ve aynı zamanlarda olmuyor. Örneğin, kimi kişiler bu arzu yu hergün duyuyorlar. İçinizde bu durumda olan­lar elini kaldırsın lütfen.. Hemen hemen salonun yarısı elini kaldırdı.

— Güzeeel dedi profesör. Görüyorum ki ço­ğunluk bu gruptan. Bazıları ise gün aşın cinsel birleşme isteği duyarlar. Yine epeyce el kalktı ha vaya.

— Bazıları haftada bir.. Bir kısım dinleyici el kaldırdı.

— Bazıları, artık iyice yaşlanmış olanlarımız ayda bir seksüel arzu duyarlar.. Sekiz el kalktı ha vaya..

— Artık bu arzunun bitmek üzere olduğunu, senede bir heyecanlanmak gösterir diye devam et­ti profesör. O sırada arka sıralardan biri heyecan la el sallamağa başladı.

— Demek siz senede bir heyecan duyuyorsu­nuz. Eh, bu da yaşınıza göre olağan sayılır; dedi Profesör.. Ama nedir bu haliniz, telâşınız kuzum?

El sallayan adam, gözlerinin içj sevinçten gü­lerek seslendi:

— Bugün, bugün!...

Baha’sını Görmüş Dilini ısırmısGenç kız hayatında

ilk defa bir gece kulü­büne gitm iştir. Ertesi sabah annesine anlatır: “ Babamın beni uyarma­da hakkı varmış.”

“ Niçin? Baban ne söy lemisti?"

“ Orada görmemem gereken şeyleri göre - ceğimi söylemişti.”

“ Peki sen ne gördün?” “ Babamı!”

YanlışlıkBerber: “ Evvelce sizi

traş etmiş miydim?” Müşteri: “ Hayır, yanı

lıyorsunuz. Yüzümdeki izler Birinci Harpten kalma izlerdir."

İlil

Hollyvvood'un en kor kulan dedikodu yazarı zehirlenme belirtileri gösterdiği için hastane ye kaldırılır. Bir sinema yıldızı bunu haber al.ın- ca, “ zehirlenmiş mi?" diye sorar, “ Herhalde dilini ısırm ıştır!”

Yarın Gelsene— “ Sevgilim, seni

görmek için, sel deme - dim, çağlayan demedim okyanuslar demedim, hepsini aştım geldim!.”

— “ İnanıyorum canım Yarın da gelsene.”

— “ Peki, şayet yağ - mur yağmazsa...

REKLÂM DEĞİL GERÇEKAİLE PAZARI petkilileri, saygıdeğer halkımızın

göstermiş olduğu yakın ilgiye teşekkürlerini arze - derken, halkın hizmetinde olmaktan büyük kıvanç duymaktadır.

Yoğun hayat pahalılığına rağmen, ferahlatıcı ucuzluk ve ortam AİLE PAZARI’nda oluşmaktadır. Pazarımıza teşrifiniz herkes gibi sizin de yararınıza olacaktır.

Gerçek Halk Yararı AİLE PAZARI’ndaAile Pazarı Kumsal’da Mehmet Akif Caddesinde(Hüseyin Zabit Oto Boyahanesi karşısında)

GÜMRÜKSÜZ EŞYA MI SATIN ALMAK İSTİYORSUNUZ ?!

K B S(KAPTAN BONDED STO R E ):

GÜMRÜKSÜZ EŞYA SATIMINDA TEK TÜRK MÜESSESESİDİR.

Mağusa, Tel: 62937

LOEL İçkileri TÜRK KESİMLERİ Genel Bayiliği

Türk Kesimlerinde dağıtıma bir hafta sonra başlıyoruz.

LOEL içkileri Türk Kesimleri Genel Bayiliği

MUSTAFA H. BULLİCİ ve OĞULLARI

Tel: 76980 Lefkoşa.

CANDAŞ TİCARETEVİNDE BÜYÜK UCUZLUK

Bayram dolayısıyle tüm çeşitlerde büyük fiyat indi­rimi yaptığımız} Sayın müşterilerimize müjdeleriz.

NOT: SW ALLOW ve SALAMİS Gömleklerinin şimdi Türk kesimi genel acenteliğini aldığımızı ve bunların da ucuz satışa dahil olduğunu bildiririz

Bayramda şık ve ucuz giyinmek için CANDAŞ Tica- ret°vine koşunuz.

CANDAŞ TICARETEVİ31. Kadınlar Pazan - Lefkoşa

Tel: 64874

Iıy *

1 *;î;KULLANINIZ

İlk Bahar Daima Evinizde

Evinizin, İşyerinizin ferahlı olmasını

istiyorsanız

AKARSU LOSYONLARI, İLKBAHAR ve SAMBAY'ı

Lütfen AKARSU Tiketine dikkat ediniz.

m u u j ı M J Z !

Ehliyet almanın çok kolay bir yolu vardır.

Bu yol, TEKİN BİRİNCİ ŞOFÖR OKULU'ndan geçer. Ayla.ca eğitim yapmanız, defalarca imtihana girme­niz gerekmez. İşi ehline, tecrübeli ellere bırakınız ve ehliyetinizi cebinizde bili­niz. Yeniden, kısa bir süre için uyguladığımız indirimli fiyatlarımızdan faydalanı-

TEKİN BİRİNCİŞOFÖR OKULU 180, G1RNE CADDESİ

VE GİRNE YOLU (ASPAVA) LEFKOŞA

Satılık ArabaCQ 212 kayıt numaralı,

SIM CA 1000, jyi durumda bir araba satılıktır-

Müracaat:PIRLANTA DİKİMEVİ

(Bozkurt Basımevi Yanı) Lefkoşa.

Satılık BuldozerlerÇok iyi durumda, çalışır vazi

yette son model 150 H.P. gücün de INTERNATIONAL marka zin­c irli 2 adet buldozer satılıktır.

İsteklilerin şahsen Balalan (Blâdaniso) köyünde Ahmet Mehmet Mikkoya veya Mağusa’ da Eren Ticaretevine (Tel. 62937 111 e) müracaatları rica olu­

nur.

BARİKAT AÇILDIİsrail'den yeni gelen ünlü humus ustasıMUHAMMED İSMAİL

BARİKAT LOKANTASINDA nefis HUMUS SALATASI, HUMUS ÇORBASI, SANDUVİÇ ve TOSTLAR hazırlıyor

BARİKAT LOKANTASILokmacı Barikatı karşısı Kurtbaba Sokak No. 49 LEFKOŞA

ELEMAN ARANIYORMüessesemizde çalışabilecek

terzi kalfası erkeklere ve ayrı­ca terzilikten anlayan kız ve er­kek elemanlara ihtiyaç vardır. İstekliler aşağıdaki adrese mü­racaat edebilirler.

PIRLANTA DİKİMEVİ Girne Caddesi - Lefkoşa.

KONAK SİNEMASIBugün 2.30 ve 8.15 de

A Y R I L I KFİLİZ AKIN, EDİZ HUN, EKREM BORA

“ THEY CALL ME TRINITY”KARATE — KAVBOY VE KOMEDİ

Aradığınız herşey bu filmde.

iİr ' Rpi •*" *9* 1...

ARSA SATIŞIKermiya'da Girne yolundan

120 yarda içeride, Kermlya ana yolu üzerinde yola karşı 60 ayak derinliği, 72 ayak büyüklü ğünde bir arsa satılıktır.

Maktu fiyat £4,500 (dört bin beş yüz lira)

Müracaat: Selçuk Osman JET TURİZM

Nebil Nabi Eczanesi karşısı Lefkoşa

:“ X K ~ X "X "X “ X “ X “ X ~ X “ X “ X “ X ~ X “ X « X ” X«».

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK DUVAR TAKVİ­Mİ HÜRRİYET 1974 TAKVİMLERİ GELDİ

TÜRKİYE'DE İLK DEFA4 TABLOLU RENKLİ KARTON

864 RENKLİ BÜYÜK SAYFA HÜRRİYET TAKVİMİNDE NELER VAR ?

1200 Çeşit Makale 380 Renkli Fotoğraf

500 Karikatür... 100 Fıkra.,Her Ay Özel Aylık İlâveler

Ayrıca Her hafta Pazar ilâvesiHer Hafta Yıldız Falı ve Çapraz kelime Bilmecesi..

Her gün Niyet, Güzel Söz, Yemek Listesi, Çocuklara isim.. Şiirler, Şarkılar

Ve 4 Tefrika Roman...Zavallı Nazan, Günah Bende mi? Şüphe A’emberL Aşk

Hasreti.Yeni yılda evinizi süslemek, bilgi hâzinenizi zenginleştirmek, paranızı

değerlendirmek istiyorsanız şimdiden Türkiye’nin en büyük DUVAR TAKVİMİ HÜRRİYET 1974 takvimini ayırtınız.

Fiyatı: Adanın her tarafında HÜRRIYET'in sizler için tesbit ettiği fiat üze­rinden toptan ve perakente satılacaktı--. Perakente Fiyatı: 600 Milfl

Kıbns Genel Tevziatcılan:HAZIM REMZİ HÜRRİYET TICARETEVİ

Saray Oteli Altı, Lefkoşa

RUMVurulan eski özel polis

Rum gazetelerinin bildirdiğin« mir« jRobas isminde 29 yaşmda bir eski özel dcL 8“ 0* Lim°sol'da Avraampaydos etmesini beklemek üzere arabalı i f lunda' ^ i n işindenaraba ıçmde geçmekte olan meçhul şahıslar dugu bir yetde' baŞk° *>*rai anmış tır Robas. kendisine otomatik bir ^ K f î S 011 vu,ularak ağır surette ya­ve kolundan yaralanmıştır. Derhal h a s t a h a n ^ T ateŞ 8onucu*da, başndan tir. Olum tehlikesini atlattığı bildirilmektedir Y kaldmlan Robas ameliyat edilmiş-

FILELEFTHEROS gazetesinin bildirdiğine göre, aslen Skarino köyünden olup şimdi Limasol’da oturan Avraam Robas, geçmişte bir ara ortadan kaybolmuş fakat daha sonra ortaya çıkmıştı. Ge­çen ayın 17'sinde polis tarafın­dan tutuklanan Robas daha son­ra serbest bırakılmıştı. Bir ara özel polislik de yapmıştır.

EDEK Partisinin organı TA NEA gazetesi, Robas'ı vuranların Grivasçı olduklarını iddia etmek­tedir. TA NEA'nın verdiği bilgiye göre Robas, eskiden Grivas’çı- tarla birlik olan bir kimse idi. Fakat daha sonra onların gözün­den düşmüş ve Grivasçılar Ro- tas'ın polisle işbirliği yaptığın­dan şüphe etmişlerdir.

AGON gazetesi, Robas’m vu­rulması haberini yedi sütun üs­tüne manşet olarak yayınlamak­ta ve Robas'ı, “ siyasî inançları belirsiz’’ bir kimse olarak nite­lemektedir. AGON'a göre sui- kastçiler Robas’a yaylım ateşi açmışlardır. Robas bir mucize kabilinden kurtulmuştur. AGON şunları da bildirmektedir:

"Bütün belirtiler, suikast te­şebbüsünün nedenlerinin siyasî olduğunu göstermektedir. Sanıl­dığına göre olayın fa illeri, Eoka B. Teşkilâtı üyeleridir. Maksat­ları da teşkilât aleyhindeki ha­reketlerinden dolayı Robas’ı ce­zalandırmaktı.”

öte yandan Grivas’çı ETHNIKI gazetesi, Limasol'da geniş ölçü de dolaşan söylentilere atfen, Robas’ı öldürme teşebbüsünün geçe lerde Ayos Konstantinos köyü yakınında Aetofolya tepe­sinde bir Eoka gerillâ grubu ile Yedek Polisler arasında meyda­na gelen çarpışma ile iliş k ili olduğu bildirilmektedir. Gazete bu hususta daha fazla bilgi ver­memektedir.

LİMASOL'DA ARAMA VE TUTUKLAMALAR

FILELEFTHEROS gazetesi aşa- zıdaki haberi vermektedir:

"Dün Limasol kasabasında ve ilçesinin bazı köylerinde, polis tarafından aramalar yapılmış ve altı kişi tutuklanmıştır. Bu ara­da, Askata taşocağı depoların­dan büyük miktarda dinamitin çalınması i le ilg ili soruşturma­ların kolaylaştırılması için bir-, çok kimseler de sorguya çekil­mişti.

Altı kişi, aynı dinamit hırsız­lığı ile ilg ili olarak tutuklanmış­lardır. Aramalar sırasında Die- rona Orman İstasyonu yakınla­rındaki Kakomallis dağlık bölge­sinde bir de saklanma yeri bu­lunmuştur.

Aramaların yapıldığı köyler, Pareklişa, Mazokambo, Moni, Pirgo, Askata ve Eptagonya'dır.

Kakomallis bölgesinde bulu­nan saklanma yerinde kimse yoktu. Bunun bir süre önce ter- kedildiğini gösteren belirtiler bulunmuştur. Saklanma yeri ha­vaya uçurulmuştur.

Dünkü aramalar sırasında tu­tuklanan altı kişi Lefkoşa’ya 9e‘ tirilmişlerdir. Tutukluluk kararı için bunların bugün mahkemeye sevkedilmesi beklenmektedir.

Bu arada öğrenildiğine göre dün, beş kişi daha tutuklanmış­tır. Bunlar, kanun dışı bir teşki­lâta üye oldukları gerekçesi ile haklarında açılan soruşturmala­rın kolaylaştırılması için tutuk­lanmışlardır.”

Limasol bölgesindeki dünkü aramalar ve tutuklamalar hak­kında, öteki gazeteler de aynı yolda haberler yayınlamaktadır­lar.

Gazetelerin verdiği başka bir hebere göre, dün Limasol Mesa Yitor.ya yolu üzerinde açık bir sahada, çeşit ölçüde 70 adet mermi bulunmuştur. Limasol Rum polisi bu mermileri vaki bir ihbar üzerine bulmuştur.

çeşitli olaylar

Rum gazeteleri, çeşitli olay­lar hakmda aşağıdaki haberleri vermektedirler:

Lârnaka polisine yapılan bir şikâyete göre, önceki akşam saat 24.00 sıralarında Lârnaka’da Andreas Georgiu Pirgos isminde bir şahsın arabasına, başka bir araba içinde geçmekte olan meç hul şahıslar tarafından ateş açıl mıştır. Pirgos'un arabasına, evi­nin dışında parkedilmiş olduğu sırada ateş açılmış ve arabaya tahminen 120 liralık (Kıbrıs lira­sı) hasar olmuştur. Bu olayın , edenlerinin siyasî olmadığı sa­nılmaktadır.

— Lefkoşa Genel Hastahane- sinin avlusunda çukur açmakla meşgul olan İnşaat Dairesi işçi­leri dün iki elbombası bulmuş­lardır. Bombaları polisin patla­yıcı maddeler uzmanı tarafından zararsız hale getirilm iştir.

— HARAVGI gazetesinin b il­dirdiğine göre, Lârnaka ilçesinin Ksilofagu köyünde "Grivas'çılar tahriklerine devam etmekte o- lup", önceki gün köyün solcu spor kulübünün futbol sahasını traktörle sürerek tarlaya çevir­mişlerdir.

— MESIMVRINI gazetesinin bildirdiğine göre, Grivas’çı ta­nınmış kaçaklardan Eleftherios Papadopulos’un başır.a 5,000 lira (Kıbrıs Lirası) mükâfat vadedil- miştir. MESIMVRINI, bunun giz­li tutulduğunu haberine ekle­mektedir. Gazeteye göre polis­lere, Papadopulos’u gördükleri yerde vurup öldürmeleri emri verilmiştir.

Bilindiği gibi Papadopulos Ep- tagonya köyünde kabarık bir dosyası bulunan şahıstır.

— MESIMVRINI gazetesinin verdiği bir başka habere göre, Makarios, Yedek Polislerden son ra şimdi de Cumhurbaşkanlığı Muhafız Kıtasına yedek kuvvet­ler kaydetmek yoluna gitmiştir. Gazete, bunları “ Yedek Pretor- yanlar” olarak adlandırmıştır.

SUİKAST SANIKLARININ DURUŞMASI

Rum gazetelerinin bildird:ğine göre, geçenlerde Magosa ilçe­sinde Ay Sergi köyü yakınlarında Makarios’a karşı düzenlenen son suikast teşebbüsü ile ilg ili ola­rak tutuklananların duruşmasının Magosa’da değil de Lefkoşa da yapılması hususunda Başsavcı'- nın Yüksek Mahkemeye yaptığı müracaat kabul edilmiştir. Rum

gazetelerinin bu hususta bildir­diklerine göre, suikast yerinde yakalanan Kiryakos Çekuras ile daha sonra tutuklanan diğer dört Magosa’hnın ön duruşması, gü­venlik nedenleri i le Lefkoşa'da yapılacaktırr. Polis tarafından mahkemede açıklandığına göre, duruşmanın Magosa'da yapılması halinde, sanıkların maskemeye götürülürken kaçmaya teşebbüs edecekleri veya başkaları tara­fından kaçırılacakları hakkında ihbar alınmıştır.

ÖZEL DOKTORLAR ÖRGÜTLENDİLER

LEFKOŞA:

özel hekimlerle diş hekim­leri, “ kendi zümre sorunlarının çözümü için izlenecek yolları saptamak üzere” dün öğleden sonra saat 15.30'da Kardeş Oca ğı Lokalinde bir toplantı yap­mışlardır. Adanın her tarafın­dan gelen özel doktorların işti- raki ile yapılan toplantıda, şu doktorlardan oluşan bir tem­silci heyeti seçilmiştir:

Operatör Dr. Yüksel A. Tüc- catoğlu

Dr. Reşat Necmettin Dt. Erdoğan Mirata Dr. Oskay Alp Dt. Erdoğan Malyalı

SATILIK EVTrafik Yolu üzerinde, Şehil

Hikmet Rezvan sokakta 3 yatak odası, misafir ve yemek odaları, çift tuvalet, sıcak - soğuk su tesisatı olan bahçeli bir ev sa­tılıktır. Müracaatların yukarıdaki adrese yapılması rica olunur.

İlânFasıl 224 Gayri Menkul Mal

(Tasarruf, Kayıt ve Takdiri kıy­met) kanununun 24’üncü mad­desi.

Yorgoz sakinlerinden Haşan İbrahim Lâptalı, Yorgoz kariye- sinde Kipos mevkiinde kâin 565 kayıt numaralı tahtinde V/Hari- ta XI/26 kıta 45 tarla 2 dön. 1 evlek. Kâmilen hissesi Girne Tapu Dairesinin S 2485/71 nu­maralı satış takriri ¡le Kormacit sakinlerinden Antonis llia losif ve değeri £400.- ya satmaya muvafakat etmiş olduğu ilân olunur.

DİPLOMA KAYBI1960—1961 ders yılında Ata­

türk Kız Enstitüsünden almış olduğum diplomamı kaybettim.

Yenisini alacağımdan eskisi­nin hükmü yoktur.

ÜMRAN HÜSEYİN Tuzla — Lârnaka

Sistemli bir sürüş eğitimi ve kısa zamanda ehliyet temini için

UMUTŞoför Okulu

NOT- Öğrenci ehliyeti imtihanı için ’ öğrencilerimizden herhangi bir

ücret talep etmiyoruz. ‘İBRAHİM ÇAKIN — SAİT SARSILMAZ ■i Şaban Paşa (Girne Cad.) Uysal Kitabevi karşısı ,

Dah. Tel: 630u e f z o ş a . _________ ________

1974 YILI TAKVİMLERİ GELDİ

Lıö fATLI MAARİF, rAKVİMt RAGIP CEP,

YIm Âa RIFMMİSA, Takvimleri gelmiş ve satışa arzediimiştir.

Tnntan ve Perakente Satış;HÂ7FM REMZİ HÜRRİYET TİCARETEVt HAZIM«»ra U Oteli Altı, Lefkoşa.

( B O Z K U R T )

BARIŞ MANÇ0 KIBRIS’A GELİYOR--------------------— --------------------------------------- SAYFA: 5

ÇİN VE FRANSA ALEYHTE OY KULLANDI

Ünlü ses yıldızı Barış Manço, gazetemize gönderdiği bîr yazıda, yaknda Kıbrısa gelece­ğini bildirmektedir. Manço, mektubuna ilişik olarak bir de İmzalı resmini göndermiş­tir. Barış Manço'nun gazetemiz aracılığı ile müzikseverlere ilettiği mesajında şu satırlar yer almaktadır:

İSTANBUL — 4.12.1973.Sevgili Bozkurt okurları, sayılı gün çabuk bitermiş derler. Doğruymuş meğerse. 18 ay sırtımda taşıdığım şerefli üniformamı 3 gün önce çıkardım. Tüm Kıbrıslı kardeşle­rimi nasıl özledim anlatamam. Vatani görevim sırasında yavru vatandan gelen binlerce mektup ve sıcak sevgi bulutlarına cevap vermek için... Yakında geliyorum I."

Anavatandan Sevgilerle, BARIŞ MANÇO

Bir Fransız televizyon uzmanının Amerika izlenimleri

AMERİKA’DA TELEVİZYON, SEYREDİLMEK­TEN ÇOK SADECE BAKILAN BİR ŞEY OLDU

Fransız Televizyonu 2- kanal yayınlarında görevli M. Emmanuel de la Taille, 3 yıl kadar Amerikada mu habir olarak çalıştıktan Isonra 15 gün önce Fransa ■ ya dönmüştü. Birçok arka daşları M. de laTaille'm eşi ğini aşındırarak Amerika izlenimlerini öğrenmek is­tediler- Aşağıda bu konuş malardan bir kısmını veri yoruz.

— Amerikada geçirdiğim 3 yıl benim için çok heye­can verici ve ayni zaman da çok yararlı oldu- Orada Vietnam savaşının son yıl­larım zencilerin ayaklan - malarını gençliğin bunalı - mini ve nihayet Watergate olayını yaşadım- Bu son olay bütün Amerikalılara tesir etti ve bilhassa Ame­rikanın kendi kendisi ile barışmasını sağladı- Ancak bütün bunları Nixon ödedi. A m erikadak i yaşantın ız

son u cu n d a ne g ib i iz len im ler ed in d in iz?

— Mesleki yönden her yerde zenginlikle karşılaş­tım- Amerikalıların pratik hisleri, Amerikanın daima yer aldığı önemli uluslara­rası işleri kolay kavrama larını sağlıyor. Ancak bugü nün Amerikası düne kıyas la biraz daha değişik. Zan nedildiği gibi bu ülkede ya şayan insanlar artık nefes nefese çalışmıyorlar- Aksi­ne, şimdi Amerikalılar va kitlerini rahatça değerlen direbiliyorlar- Hatta diyebi lirim ki bu gün Amerika yavaş fakat iyi örgütlen­miş bir ülkedir. Ote yan dan Amerikalılar şimdiye kadar yaptıkları yüklü ça lışmanm sonuçlarından ya­rarlanarak iş dışındaki zevklerini geliştirmeyi gö- reniyorlar. Mutfağın, şara bin, bisikletin ve yolculu ■ ğun tadını çıkarıyorlar.

A m erika nasıl bir ü lkedir?

— Bir gazetecinin Ameri kada çalışması Avrupadan daha kıymet veriyorlar, orada basın mensuplarına daha kıymet veröiyorlar Gazeteci, Amerikalının gö zünde Anayasanın bekçisi­dir. Bütün kapılar onun önünde kolayca açılır öte yandan Amerikalıların fikir lerini AvrupalIlardan daha

rahat ve açık bir şekilde açıklayabilme özellikleri var. Yaptığım röportajlar da bunu açıkça farkettim-

— Amerikada televizyon seyircisinin seçme şansı pek çok. Sayıları 12 civarın da olan kanallar günde 24 saat yayın yapar- Hergün ortalama 15 film arasında bir seçme yapmak müm­kün- Filmlerin çoğu yeni

Amerika'da Houston Bilim­sel Araştırma Merkezlerinde yapılan incelemeler sonucun­da bilim adamları, sigara iç­tikleri takdirde kansere yaka­lanabileceklerini çok önceler­den ortaya çıkarabilecek bir kan tahlili bulmuşlardır. He­nüz ilk safhalarında olan bu metodun, şimdiye kadar yapı­lan deneyler sonucunda yüz­de 45 oranında doğru olduğu meydana çıkmıştır.

İRSİYET İLE KANSER Araştırmalar sonucunda in­

sanların, irsiyetleri ile kanser hastalığına yakalanma arasın-

| da bir İlişkinin bulunduğu anla­şılmıştır. Bu irsiyet durumu kandaki ak yuvarcıklarında be­lirmektedir ve yeni geliştiri­len bir tahlil ile ortaya çıkarı labilmektedir.

YAPILAN ARAŞTIRMALAR Yapılan araştırmalarda, kan

daki ak yuvarcıklar benzpyrene li sıvı içinde beş gün müddet le büyütülmüştür. Penzyprene tütün içinde bulunmakta ve kansere yol açan maddelerin başında gelmektedir. Bu araş­tırmaların sonucunda insanla­rın, kanları açısından ve kan­sere karşı dirençleri bakımın­dan üçe ayrıldıkları ortaya çı­karılmıştır.

PP olarak tasniflenen kişi­ler kansere çok çabuk yakala- nabilmektedirler. Bu kişilerin ak' yuvarcıkları içindeki enzim ler, benzpyrene’i, kansere çok daha etkili bir biçimde yol a- çan diğer bazı maddelere dö­nüştürmektedir. İncelenen kişi terden yüzde 10’u PP'dir.

RR olarak tasniflenen kişi­lerde ise ciğer kanserine kar şı belirli bir direnç vardır. Bu kişilerin ak yuvarcıkları ben- zyprene ile reaksiyona gir­

dir- Ancak show programla T| bence yetersiz, televiz­yon oyunları ise ilginç de ğil. Buna karşılık haber ve­rici yayınlar çok iyi hazır lanmış- Özet olarak şunu söyleyebilirim ki televiz - yon artık Amerikada karşı sına geçip de seyredilen bir araçtan ziyade sadece görülen bir eşya haline gel miştir.

memektedir. İncelenen kişiler den yüzde 45’i RR’dir.

RP olarak tasniflenen kişi­ler ise, üstteki iki üç nokta­nın ortasındadırlar. Bunların kanser hastalığına tutulma’a- rında etkidş bulunan daha başka hangi unsurların olduğu henüz ortaya çıkarılmamıştır.

KANSERLE ÖLÜM RR“ LERDE AZ

Arcak bilim adamları RR'- lerin kesinlikle kansere tutul mayacağı gibi bir sonuç çıkar madıklarnı fakat onlarda kan­serden ölme oranının diğerle­rine nazaran daha az olduğu­nu söylemektedirler. Öte yan­dan PP şeklinde tasniflenen kişilerin hemen sigarayı bı­rakmaları tavsiye edilmekle birlikte sigara içmedikleri tak dirde kansere tutulmayacakları gibi bir durumun da bulunma­dığını belirtmektedirler. Bu kişiler benzpyrene maddesini, sigaradan başka yollarla da a- labilirler. Ancak henüz başka hangi maddelerin bu zenzpyre ne'i ihtiva ettiği bilinememek tedir.

Bu araştırmalar Teksas'da- ki Houston Bilimsel Laboratu- varlarında yapılmaktadır. Her insan üzerinde uygulanan test 35 liraya mal olmaktadır.

Toprak Kayması Sonucu 10 Kişi Öldü

Meksika’nın başkenti Meksi­ko şehrinde dün sabaha karşı büyük bir toprak kayması ol­muştur. Toprak kayması sonu­cu 10 kişi ‘ölmüş 10 kişi ağır yaralanmış, 5 ev de toprak al­tında kalmıştır. Yetkililer ev­lerde bulunanların hayatların­dan endişe edildiğini belirt­mişlerdir.

KANSER TESTLERİ SİGARA TİRYAKİLERİNİ ÇOK ÖNCE­

DEN UYARABİLECEK

Birleşini; Milletlerde Nükleer dene­meleri yasaklayanı karar alındı

NEW YORK:Birleşmiş M illetler Genel

Kurulu silâhsızlanma konusun­da bir dizi karar tasarısını ka­bul etmiştir. Genel Kurul bu yolda aldığı kararlardan birin­de elinde nükleer silâh bulu­nan ve atmosferde nükleer de­nemeler yapan devletlerin bu denemelere derhal son verme­sini İstemiştir. Verilen habere göre, karar tasarısı 7'ye karşı 65 oyla kabul edilirken Fransa ve Çin Halk Cumhuriyeti ka­

rarın aleyhinde oy kullanmış­lardır.

Birleşik Amerika, Sovyetler Birliği ve Ingiltere İse çekim­ser kalmışlardır. Kararda nük­leer denemelerin kısmen ya­saklanması andlaşmasının üze. rinden 10 yıl geçmesine rağ­men özellikle Birleşik Ameri­ka ve Sovyetler Birliğinin nük­leer denemelerin tamamen ya­saklanması konusunda faal olarak görüşmelere boşlama­dıkları hatırlatılmıştır.

ENERJİ BUNALIMI ÇİN’Lİ İÇİN BiRŞEY İFADE ETMİYOR

Okulda öğrenciler, dairelerde memurlar, fabrikada işçiler ısıtılmayan işyerlerinde

palto ile çalışıyorlarPEKİN — Bütün batı dünya­

sını, yaklaşmakta olan kışın da etkisiyle kara kara düşün­dürmekte olan petrol, başka bir deyişle enerji bunalımı, so kaktaki Çinli için hemen hiç bir şey ifade etmemektedir.

Ancak bu "Umursamazlık", 800 milyon nüfuslu Çin'in pet­rol kaynaklarının çok bol ol­masından veya Arap şeyhleri­nin, Çin'e istediği kadar pet­rol alması hususunda teminat vermiş olmalarından İleri gel memektedir. Petrol bunalımı açısından Çin’in ve Cinli'nin durumu tek kelime ile ifade edilmek istenirse, söylenecek

söz, "Çinli petrolü ne yap­sın?" olacaktır. Gerçekten de, Çlnde benzin tüketecek özel otomobil yoktur. Taksiler par­makla sayılacak kadar azdır. Çinlinin taşıt olarak sahip ola bileceği en büyük lüks bir bi­siklettir ve o da adale gücü ile çalışmaktadır. Çinliler ka­lorifer yakmazlar. Okullarda öğrenciler, dairelerde memur­lar ve fabrikalarda İşçiler, kı şın sıcaklık dışarda (—20) de rece bile olsa, bina İçinde paltoları ile oturur ve yatar­ken. üzerlerindeki kat kat yünlülerin sadece bir kısmını çıkararak yatağa girerler.

BOĞAZİÇİ TÜRKLÜK YURDU LOKAL İNŞAATI

İLK BAĞIŞ TAAHHÜT LİSTESİ1. İsmail Bozkurt £50.0002. Mustafa Ali Dede 25.0003. Aydan Bozkurt 30.0004. Doğan Ahmet 25.0005. Ahmet Kâni 25.0006. Ali Dede Mustafa 25.0007. Fahri İbrahim 25.0008. Mustafa Tansel x 25.0009. Cahit Mustafa 25.000

10. Haşan Hilmi 15.00011. Kâmil Ahmet 15.00012. Aziz M. Aziz 15.00013. Cafer İbrahim 12.00014. Ahmet Etem 15.00015. Hüseyin Arat 25.000İC. Bayram İbrahim 10.00017. Yusuf Abdullah 10.00018. Salih Yusuf 10.00019. İbrahim Abdullah 15.00020. Salih K. Mustafa 10.00021. Hüseyin Yusuf 25.00022. Dr. Halûk Avni 30.00023. Mustafa Güryel 30.00024. Mahmut Elmas 3.00025. Kâmil Cemal 15.00026. Emir H. Mani 12.00027. Mehmet Yusuf İbiş 10.00028. Sezai İbrahim 3.00029. Mehmet Bayram 10.00030. Talât Yurdakul 20.00031. Davut Osman 15.00032. Osman M. Aziz 20.00033. Emir Y. Skrfsa 12.00034. İbrahim M. Ali 12.00035. Özkan Bozkurt 20.00036. Hamza Derviş 6.00037. Yusuf K. Mustafa 6.00038. Yusuf Kemal 6.00039. Mehmet S. Hüseyin 3.00040. Ace Whittich 1.00041. Bölge Komutanlığı (ilk bağış) 44.00042. Lütfi M. Ali 55.00043. Aysel Haşan 5.00044. Nadire Doğan 5.00045. Ayten Hüseyin 5.00046. Şerife M. Dede 5.00047. Hayriye A. Etem 5.00046. Aysel Mahmut 5.00049. Rahme Bozkurt 5.00050. Kıymet Ahmet 5.00051. Lâtife Davut 5.00052. Rahme Hamza 5.00053. Ayşe Haşan 5.00054. Emine A. Dede 5.000£5. Melek Yusuf 5.00056. Mehmet Kavuni 5.00057. Zübeyir Etem 20.00058. Turgut Yusuf (Taşkent) 5.000

£860.000

NOT: 1. Kemal Yusuf (Yapıcı) 1 haftalık çalışma 2. Halide Aziz için eşi Aziz Mehmet 1 gün

traktörü ile çalışma.

Teklif KabulüLefkoşa Türk Genel Hastaha-

ne İnşaatı İçin:Çok miktarlarda: a) Conduit boru (siyah ve gal

vanize), b) Çimento (açık ve ambalâjlı) (c) Dere çakılı (kırık ve yuvarlak), d] Briket kumu, e) Deniz kumu, f) Deniz çakılı yuvarlak, g) Vraşola.

Teklifler en geç 13 Aralık, 1973 Perşembe günü ö.e. saat 09.00'a kadar L.T.G.H. Projesi Satınalma Komisyonu Teklif Ku tuşuna atılmalıdır.

Bu teklifle İlgili bilgi ve şart lar Ortaköy Şantiye Şefliğinden temin edilebilir.

L.T.G.H.. PROJESİ Satınalma Komisyonu Başkanlığı

Maliye ve İktisadi İşler üyeliği

ilânFasıl 224 Gayri Menkul Mal

(Tasarruf. Kayıt ve Takdiri kıy­met) kanununun 24’üncü mad­desi.

Girne sakinlerinden Stavris Konstanti Yukarı Girne karlye- slnde Yoflrin mevkiinde kâin 933 — 934 kayıt numaralı tahtinde V / Harita XII / VI 455 Blok F bir dön. tarla ile ağaçlar kâmilen hissesi Girne Tapu Dairesinin S 2632/73 nu. maralı satış takriri ile Lefkoşa sakinlerinden Vasos Hr. Marki- dls ve defleri £4.100. ve satma­ya muvafakat etmiş olduğu İlân olunur.

Lig Lideri ıliin başarısızdı

Mağuso Türk Gücü, YAKile puanlan paylaştı

YAK beraberliği ancak 77. dakikada sağlayabildiYER: Taksim Sahası.

YENİCAM İ: Taner, Salih, Dokuz, Soner, Haşan, A l kan, Riaif, Turgay, Veli, Enver, Zihni.

TÜRK GUCU: Mustafa, Ramadan, Ali, Raif, Fik • ret, Ozdemir, Sadi, Necat, Tungay, Yalçın, Halil.

YÖNETENLER: Ayer Yakup, BabUr Nihat, Ke­mal Gönde.

ERGUN A Y D O G A N

Magosa’dan gelen Türk Gücü fırtınası Lefkoşa’da ‘na- mağlûj, lider Yenicami "yekolay unutamıyacağı korkulu dakikalar yaşattı; Siyah - Be yazlıların bir puanını alıp gö türdü.

Doğrusunu söylemek gere­kirse daha bir hafta önce kendi sahasında, kendi seyir cisi önünde Gönye li'den tam üç gol yiyen Türk Gücü’nden kısa sürede böylesine üstün başarı beklenmiyordu. Hatta karşılaşmadan önce ısınma esnasında konuşmak fırsatı­nı bulduğumuz oyuncular bi­le neticeyi ‘başka türlü' dü - şünüyorlardı. Tabu oyun baş layınca iş başka oldu. Türk Gücü kolay yutulabilecek lok malardan olmadığını göster - di. Oyunun bitmesine 13 da­kikanın kaldığı ana kadar hem üstün oynadı, hem 1 — 0 galip oynadı.

Yenicami’ye gelince; en ya- k n takipçisi Doğan Türk Birliği’ni Limasol’da dört golle i

yenden takım havasından u- zaktı. Golü yediği 60. daki - kaya kadar demenip toparla namadı; ‘namağlûp’ liderliği­ne yaraşan bir oyun tuttura­madı.

Maçın hakemi Ayer Yakup ise geçen hafta Lefkoşa’da oynattığı Çetinkaya — Baf Ülkü Yurdu maçında başarı­nın doruğuna ulaşan Ayer Yakup değildi dün. Bir ev­velki başarısını silip süpüre­cek bir idare gösterdi. MAÇIN ÖZETİ

Karşılaşmaya saat 14.50’de Yenicami’nin vuruşuyla baş­landı. Takımlar ilk dakikalar dan itibaren, karşıt klı gol aradılar. Siyah - Beyazlılaı kendilerinden emin; Mağusa hlar hırslıydı. Bu h-rs oyun sonuna kadar devam etti.

35. dakikada Enver’in sür­düğü topa müdahale etmek isteyen kaleci Mustafa rakibi ile çarpışarak yaralandı. An cak tedavisi yapılarak oyuna devamı sağlandı.

NEJAT

İKİNCİ DEVREİkinci devreye

Türk Gücü fişenk gibi girdi. 5. dakika dolarken yapılan bir akında Yenicami’ıiiler topu elle tuttular. Ceza vuru şunu Nejat yaptı ve çok gü­zel bir vuruşla topu Yenica- mi ağlarına gönderdi C1 ■— 0)

Golden sonra Türk Gücü daha da açılırken Yenicami beraberliği sağlama çabası içine girdi. 15. dakikada Si­yah - beyazlılar Turgay ın ye rine Sabri’yi alarak rakip ka leye hücuma geçti. Bu hü - cumlar esnasında peşpeşe komer vuruşları kazandı. Tam iki dakika top ayaktan ayağa, kafadan kafaya Türk Gücü kalesi içinde gitti geldi Son vuruşu Enver yaptı da tehlikeli bir dalış yapan ka­leci Mustafa topa hakim ol­du.

Tehlike atlatılınca hücum sırası Sarı . Yeşilliklere geldi. Yenicaminin kalesine birkaç kez süzüldüler ama sonuca gidemediler. Bu arada kas- di hareketler oldu, hakemin müsamahakâr ve anlaşılmaz tutumu yüzünden düşenin kalkanın haddi hesabı biline medi.

25. dakikada YAK’lı Raif kale önünde topa kafa ite hakim olamayınca sinirinden eliyle müdahale ettıi.

32. dakikada Yenicami beklediğine, kavuştu. Ceza saha-

mşı ‘ ” ‘

■ ' i mm42. dakikada Enver komer

çizgisine yakın bir yerden yaptığı sert bir vuruşla topu kale direğinin sınırından avu ta gönderdi.

Mağusa

sı dışında ilerleyen Veli ra­kiplerinin yaklaşmasına fır - sat vermedi ve 30 metreden topu direkt kaleye gönderdi. Top ağlardaydı. Ve bu bera­berlik demekti (1 — 1).

Beraberliği sağlayan Lider bu defa ga’ıibiyet peşinde koş mağa başladı; iyice Türk Gü cü sahasına yerleşti, ancak Yeşil - Sanlı müdafiler buna imkân vermedi.

90. dakika dolarken, Türk Gücü ‘namağlûp’ liderden bu yıl ilk puanı alan takım ol - mak şerefine nail oldu. (1-1).

GENÇ TAKIMLAR Genç Takımlar karşılaşma­

sı da yine aynı sonuçla 1 — 1 berabere sona erdi.

VELİ

“YENİ BİR RUH”Maçtan sonra konuştuğu -

muz Türk Gücü Antrenörü Dincer Raif bize şunları söy ledi:

“Ruhsuz bir takım halline geldiğimiz İçin haftalardır ten kide uğruyordük. Bu maçta bizce önemli olan yenmek ve ya yenilmek değildi. Biz mü­cadelemizi takımımıza ruh kazandırabilmek için verdik ve arkadaşlarda bu ha,tj gör dük. Artık müsterihiz. Bu baş'angıçla gelecek haftalar­da istediğimiz yere gelebilece ğimize inanıyorum.”

Dün Lefkoşa da yapılan kar şılaşmacÇa lider Yenicami’den daha üstün oynayan Türk Gücü’nün fedakâr müdafiler i takımlarına gol yedirmemek için cansiperane çalıştılar ve başarılı oldular, işte Enver - Ramadan mücadelesi. (RESİM: ERGUN AYDOGAN)

GENÇLİK GUCU MASA TENİSİ TAKIMI AÇIKLANDI

Hakemsiz Kalıyor

LEFKOŞA:

Masa Tenisi Federasyonu tarafından ilk defa düzenle - nen ve bu ay içinde yapıla - cak olan Kulüpler arası Ma­sa Tenisi Şampiyonasında Gençlik Gücü’nü temsil ede­cek Masa Tenisi Takımı açık lanmıştır. Yapılan açıklama ya göre Gençlik Gücü Masa Tenisi Takımı Kemal Mü - ntir, Aydın Kemal ve Osman Talât Didi’den kurulmuştur. Yedekte ise Tamer Mümtaz bulunmaktadır.

ANKARA:Başkent Ankara’da 49 yaş

nedeniyle emekliye aynlan futbol hakemleri Federasyon Başkanı Haşan Polat’ı bir muhtıra ile uyararak ‘Türki ye yakın bir gelecekte fut • bolda hakemsiz kalacaktır. En seçkin hakemler emekli­ye ayrılıyor. Koruduğunuz ha kemlik müessesesi birdenbi • re çökecek” demişlerdir. GİDECEKLER k im l e r

Muhtıra konusunda bilgi veren emekli hakemlerden Veli Necdet Anğ:

— ‘‘Cezmi Başar, bendeniz

emekliye ayrıldık. Bizi ömeı Karadağ izledi. En seçkin ha kemlerden Nevzat Tansuk, Nihat Özbirgül, Ertuğrul Ay- bay FJFa listesine alınmama lan nedeniyle istifa ettiler. 1974’te Dünya Kupasındamaç yönettikten sonra Do ■ ğan Babacan’in hakemliği bı­rakacağını öğrendik. Aynca İbrahim Fırla, Sedat özsel - çuk ve Muzaffer Sarvan da yaş haddinden emekli olacak lar Bu ayrılmalar üst kademe için yeri doldurulmayacak büyük bir boşluk olacaktır'’ demiştir.

,li!aua'!iıııııııııııııııııai!BMaıtıııiiiııııııaiTtııııııııııııııi!iııiııııııg[it!ii(iaııtıııtıaıııııatıııııııııııııaıııi!Biiııııııaııai!iuıi!«ıııııııııııBtl''B'!i''>' a a a a ı anua a "a anaııaııaııaııaiiBııaııaııaıiBi'i ı aııananaı a ı lana a ı ı ' nauaııaııııuıtiHina

1. Lig’in 5. haftasında bugün 4 karşılaşma varTakımlar puan alma varışında

BOZKURT SPOR SERVİSİ

Birinci lig’in beşinci haftasında bulunmaktayız bugün- Takımlardan üçü deplasmana çıkarken beşi de kendi sahalarında ve kendi seyircileri önünde oynamaktadırlar. Bugünkü maç larm en heyecanlı geçecek olanı şüphesiz ki iki Leymosun takımı arasında yapıla­cak maç olacakıtr. Bu iki ezeli rakibin kendi sahaların da ve kendi seyircileri önünde yapacakları maç. her zaman olduğu g ib i bugün de büyük bir heyecan kasırgası içinde geçmeğe namze ttir. Diğer takımlarımızın karşılaşmalarının normal bir seyir içinde geçmesi beklenmektedir- Biri ev sahibi olmanın avantajı içind e oynarken diğer takım da deplasmanda olmanın güçlüklerini yenmiye çalışa-

Ikinci devrenin beşinci da kikası dolarken Nejat’ın ayağın dan mağflûp duruma düşen Yenicami özellikle onbeşinc i dakikada oyuncu değiştirere k hücuma geçti, ilk hedefleri beraberlikti. Üst üste kazan ılıklan korner vuruşlarıyla Tü rk Gücü kalesini sıkıştırdı­lar. Resimde tehlikeli bir akı nda Mustafa’nın kesin müda leşi.

f (RESİM: ERGÜN AYDOGAN)

çaktır-

ÇETİNKAYA — YALOVALig’in başında yaptığı her

üç karşılaşmayı da kaybet -ı ııiıır ııııa ıııııa ıııııiııııııııa ıııııa ıııııııııııa i'i ııa ııa ııiıiB iııııııııııııii^ ııııııa ıııııa ııa ’i ı ı ı ı - 'i ı ı ı ı ı ı ı ı i ı ıi ıı ı ııa ı ıın iıı ii 'i i i i ıı ıı ıı ıı ı ıı ıı ıa ııa iiı ıı ıı ıı ii iı ıa ıı ı ıı ıı ıı ıı ıı ıı ıı ın ıı ıa

Baf Kurtuluş Lisesi Orta­okul Kızlar Voleybol

Şampiyonu oldu

Ortaokul Kızlar Voleybol Ş »mpiyonu Baf Kurtuluş Lise si Voleybolcuları şampiyon olduktan sonra görülüyorlar. (RESİM: ERDAL AKPINAR)

SPOR TOTO SONUÇLARIBirmingham - Newcastle 1-0 Burnley - Norwich 1-0Chelsea - Leicester 3-2Coventry - Wolves 1-0Derby - Arsenal 1-1Everton - Liverpool 0-1Ipswich - Leeds 0-3Man. Utd. - South’ptom 0-0 QPR - Sheff. Utd. 0-0Tottenham - Stoke 2-1West Ham - Can. City 2-1 Cardiff - Nott’m F. 1-1 Chalisle - Blackpool 2-3 Hull - Crystal P. 3-0Millwall - Luton 0-1Nottc C. - Orient 2-4Portsmouth - Bristol C. 1-0 Preston 1 Bolton 2-1Sheff. Wed. - Middlesbro 2-2 Sunderland - Aston Villa 2-0 Swindon - Fulham 1-1 West Brom - Oxford U. 1-0 Aldershot - Halifax 2-1Boum’m’th - Camb’ge U. 1-0 Bristol R. - Southend 4-0 Chest’field - Hereford 1-1 Hudd’field - Oldham 2-1Plymouth - Wrexham 1-2Port Vale - Grimsby 1-1Rochdale - Blackburn 1-2Tranmere - Brighton 4-1Walsall - Shrewsburti 2-0 Watford - Charlton 1-3 York - Southport 4-0Bradford C. - Brentford 1-1 Bury - Swansea 0-2Chester - Torquay 1-1Crewe - Doncaster 4-0 Darlington - Peterboro 2-2 Exeter - Newport 0-1Gillingham - Colchester 4-1 Hartlepool - Barnsley 1-2 North’ptan - Lincoln 1-0 Rotherham - Workington 1-1 Scunthorpe - Mansfield 5-3 Ayr - Fhlkiik 1-0Cdltic - Dundee U. 3-3Dumbarton - Dunf’mline P Dundee - Rangers PEast Fife - Hearts 00 Hibernian - Arbroath Motherwell - Clyde Partick - Aberdeen S. Johnst’ne - Morton Airdrie - Montrose p

ERDAL AKPINAR

Orta Okullar Voleybol mü sabekalarmın yan final ve fi­nal maçlan dün Lünasol’da yapılmş ve Ingiliz Koleji’ni yan finalde; Namık Kemal Lisesini de finalde mağlûp eden Baf Kurtuluş Lise Kız Voleybol Takımı Şampiyon olmuştur.

YARI FİNALYan Final maçlarının ilki

Baf Kurtuluş Lisesi ile Ingiliz Koleji arasında olmuş Baf

Kurtuluş Lisesi setleri 15 — 6 ve 15 — 11 alarak 2 — 0 galip gelmiş finale yüksel - miştir.

Finale yükselecek ikinci takımı tesbit edecek ikinci karşılaşma Namık Kemal Li sesi ile Lefkoşa Kız Lisesi arasında xüi Çok çe - kişmeli geçen bu maçta Na­mık Kemal Lisesi setleri 15 — 12 ile 16 — 14 alarak finale yükselmiş; Baf Kurtu fuş Lisesi ile finali oynama­ya hak kazanmıştır.

FİNALŞampiyon Takımı tesbit

edecek olan karşılaşmanın ilk setini N. Kemal Lisesi 15 — 12 alıp 1 — 0 öne geç­mişse de başansını sürdüre memiş Baf Kurtuluş Lisesi ikinci ve üçüncü seti 15 — 7 ve 15 — 2 alarak 2 — 1 ga­lip gelmiş Orta Okul Kızlar Voleybol Şampiyonu olmuş - tur.

Maçtan sonra Şampiyon Baf Kurtuluş Lisesi’ne Dr. Ayten Salih tarafından Hüse­yin Ruso Şildi verilmiştir.

ı ü v ‘

tikten sonra geçen hafta Ülkü Yurdu’nu mağlûp ede rek heybesine ilk iki puanı koyan Çetinkaya bugün Tak sim Stadında morali daha da yüksek olarak çıkacak ve geçen haftanın başansını tekrarlamak isteyecektir, öte yandan Yalova ise deplasman da ve güçlü bir rakip karşıı sın da oynamasına rağmen heybesindeki koskocaman dört puan onun en büyük da yanağı olacaktır. Puan yö - nünün takıma sağladığı avam tajın verdiği moral üstünlüğü ile oymyacak olan Yalova her halde en azdan bir puan demiyecek iki puan için oy - nıyacaktır.

GÖNYELİ — G. GÜCÜ Şimdiye kadar yaptığı dört

karşılaşmadan ancak dört puan alabüen Gönyeli bugün ev sahibi olarak Ali Naci Ka racan stadında Gençlik Gü­cü ile karşılaşacaktır. Gön - yeli iki hafa önce kendi sa has nda Doğan Türk Birliği­ne yenilmesine rağmen geçen hafta Mağusa’da Türk Gücü nü kendi sahasında mağlûp etmesini bilmiş olmanın ha­vası içinde çıkacaktır sahaya bugün. Kendi sahasında ko­lay oyun vermiyen Gönyeli’- nin bugün yapacağı maç ger çekten önemlidir. Çünkü bir hafta önce kendi sahasında mağlûp olarak iki puanı Do­ğan Türk Birliği’ne kaptır - maştır, öte yandan Gençlik Gücü’ne gelince.. Geçen haf­ta da deplasmanda oynıyan ve heybesinde Yolava’dan bir puanla dönen bu genç ve enerjik oyunculardan kurulu takımın iki puanına daha da puan katmak için sahaya ine ceği aşikârdır.

TÜRK OCAĞI —DOĞAN TÜRK BİRLİĞİ

Yukarıda belirttiğimiz gibi bu günün en ilginç maçı Leymosun'da Sedat Simavi stadında oynanacak ve iki esse |i rakibin yapacağı karşılaş­ma olacaktır. Bu iki Leymo­sun takımının kendi saha - lannda Ve kendi seyircileri önünde yapacakları maçı hangi takımın kazanacağını

söylemek pek de kolay ol - masa geren, şimdiye katlar yaptığı dört karşılaşmadan neyoesıinde dört puanı a saha ya inecek olan Türk Ocağı ­na karşılık, heybesinde Deş puan ile lig iaerliginde iddi­alı bir takım olan Doğan Türk Birtiği vardır. Puan yo nünden aralarında fazla oır fark bulunmayan bu iki L^y mosun takımının alacağı so­nuç şüphesiz ki diğer takım ların ve ayni zamanda kendi kaderleri üzerinde büyük rol oymyacaktır.

)LKÜ YURDU — LEFKEUıkü Yurdu bugüne kadar

aptığı döı t karşüaşmadan ncak üç puan toplamasına ıgmen güçlü Lefke karşısın a ev sahibi olmanın avanta mı değerlendirmeye ve iki uan daha heybesine koyma- a çalışacaktır. Lefke'nın ise ahaya lig cetvelindeki duru ıuna yaraşır bir oyunla pu nlarını artırmak ve lig ikin iliğini korumak için çıkaca ı şüphenizdir. L»ike bugün eybesindeki altı puanla dep ısınanda oımasına rağmen ıhat bir oyun çıkarması ge 3itmektedir ama bu rahat vun havasına girmesi şüphe tür çünkü ülkü Yurduna uan kaptırmamak için çök jha heyecanlı bir atmosfer inle oynaması oa muhte - ıeldir.Bizce bu hafta eşit şartlar

:inde yapılacak olan karşı - usrnalan, kendine hakim lan, asabileşmiyen, sahaya idece kendi oyununu temiz ir şekilde ortaya kaymak • fakım maçı KBr

FENERBAHÇE : 1GIRESUNSPOR : 1

İSTANBUL:Dün Birinci Türkiye Ligi­

nin erteleme maçında Gire - sunspor’la Fenerbahçe 1 — 1 berabere kalmıştır.

G. Saraylı yöneticiler, Brian Birch u susturabilmek için, kendisine bir yardımcı çalıştırıcı bulmağı karar verdiler

Galatasaray, Ingiliz antrenör Brian Birch’in yanına bir tek­nik direktör aramaktadır.

Eski futbolculardan birini Brian Blrch'in yanına teknik direktör olarak koymak isteyen yöneticiler bu şekilde antrenö rün hem konuşmasını kesecek lerir.i, hem de takım şeklinde hata yapılmıyacağını belirtmek tedirler.

ö te yandan 3 yıl takımı şampiyon yapan Ingiliz antre nörün takımı tek başına yönet tiği için işine karışmak istemi yen ve teknik direktöre karşı olan yöneticiler de bulunmak­tadır. Bu nedenle Galatasaray Yönetim Kurulu bu konuda ke sin bir karar verememektedir.

Tenis Milli TakımıLüksemburg’ laKarşılaşacak

ISTANBUlu

Tenis milli takımı Davis Kupası için 28 — 30 Aralık tarihlerinde İstanbul’da Lük- semburg takımı ile karşıla - şacaktır. Tenis Miilli Tak'tnJ îstanbulda kamp çalışmaları nı südürmektedir.

2., 3. ve 4. KümedeBugünkü Maçlar

üçüncü ve Dördün - ıe Lig maçlarında bu karşılaşma yapıla - fikstüre göre bu hal­laçları şöyledir: KÜME

ışa’da: Küçük Kay -- Pile (Sabah); Lama

B __ Dumlupınanudu’nda: Beyarraudu ü; Akıncılarda: Akın Binatlı.0 LİGşa’da: Yorgoz - V»; Mehmetçik'te N ^-— Dlizkaya; Tatlısu- ısu — Mormenekşe,da: Yfeşilova — *e'

Şafak H. $ P [Boğaziçi’^

AT YARIŞLARI TAHMİNİ

1. Eskimo, Koukla, Yeri

ino, Asterikos, P®-

i.astatis ,

İI£7. Houjeylan, Kifah, ^ros,