40 hadİs 1. هُلَْلحََتَيْلَف ءٍيْشَ وَْأ هأضأرْعأ نْمأ ......

40 HADİS

هأ أو شيء فليتحلله .1 رضأ ن عأ يهأ مأ خأ من كانت له مظلمة لأ

نه اليوم قبل أن ل يكون رهم إأن كان له عمل مأ ينار ول دأ دأ

نه بأقدرأ مظلمتأهأ وإأن لم تكن له حسنات ذ مأ خأذ صالأح أ خأ

أ

ل عليهأ بأهأ فحمأ ن سي أئاتأ صاحأ مأ

Rasûlüllâh (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır:

“Kimin üzerinde kardeşine karşı ırz veya başka bir şey sebebiyle hak varsa, dinar ve

dirhemin bulunmadığı [kıyamet] gün gelmezden önce daha burada iken helalleşsin. Aksi

takdirde o gün, sâlih bir ameli varsa, o zulmü nispetinde kendinden alınır. Eğer hasenatı yoksa

arkadaşının günahından alınır, kendisine yüklenir.”

(Buhâri, Mezalim 10, Rikak 48)

2.

ين " ذنب إأل الديدأ كل هأ " يغفر لألش


“Şehidin kul hakkı hariç bütün günahları bağışlanır.”

(Müslim, İmâre, 119)

3.

قال إأذا ابتليت عبدأي بأحبأيبتيهأ فصبر عوضته " إأن للا

نهما الجنة "مأ

“Allah Teâla, Ben kulumun iki gözünü kör ettiğimde eğer buna sabrederse, bu sabrın

karşılığında ona cenneti veririm buyurdu.” (Buhari, Merda, 7)

4.

ن نصب ول وصب ول هم ول حز يب المسلأم مأ ول ن ما يصأ

وكة غم أذى ول بأها إأل يشاكها ، حتى الش ن كفر للا مأ

خطاياه


“Yorgunluk, sürekli hastalık, tasa, keder, sıkıntı ve gamdan, ayağına batan dikene

varıncaya kadar Müslümanın başına gelen her şeyi Allah, onun hatalarını bağışlamaya vesile

kılar.” (Buhârî, Merdâ, 3)

5.

مرأ عجبا " خير وليس ذاك ه كل المؤمأنأ إأن أمره لأ حد إأل لأ

لألمؤمأنأ إأن أصابته سراء شكر فكان خيرا له وإأن أصابته

"ضراء صبر فكان خيرا له

Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

“Müminin her haline şaşılır. Çünkü onun yaptığı her işte hayır vardır. Bu durum sadece

müminler için geçerlidir. Mü’min başına gelen zenginliğe şükrederse bu onun için hayırlıdır.

Eğer mü’min başına gelen fakirliğe sabrederse buda onun için hayırlıdır.” (Müslim, Zühd, 64)

6.

يامةأ أكثرهم على صالة أولى الناسأ بأى يوم القأ

Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

"Kıyamet gününde insanların bana en yakın olanı onların bana en çok salâvat-ı şerife

okuyanıdır."

(İbn Hibban, Sahih, c.3. s.192. H. No. 911)

7.

م أنف نده فلم يصل أ على رغأ رجل ذكأرت عأ

Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır:

“Ben yanında zikredildiğim zaman bana salavat getirmeyen kimsesinin burnu sürtülsün”

(Tirmizi, Davet, 110)

8.

المظلومأ ودعوة المسافأرأ ثالث دعوات مستجابات دعوة

هأ ودعوة الوالأدأ على ولدأ


“Üç dua vardır ki kabul edilmesinde şüphe yoktur. Mazlumun duası, yolcunun duası, babanın

çocuğuna olan duasıdır.”

(Ebu Davud, Vitir, 29)

9.

أ فأي سخطأ ، وسخط الرب أ فأي رأضى الوالأدأ رأضى الرب

الوالأدأ


“Allah’ın rızası, anne ve babanın rızasındadır. Allah’ın öfkesi de anne babanın öfkesindedir.”

(Tirmizî, Birr, 3)

10.

أن يجأده مملوكا فيشترأيه فيعتأقه ل يجزأي ولد والأده إأل


“Hiçbir evlâd babasının hakkını ödeyemez. Şayet onu köle olarak bulur ve satın alıp âzâd

ederse, babalık hakkını ödemiş olur.”

(Müslim, İtk, 25)

11.

عليهأ وسلم: أي أ صلى للا أن رجال سأل رسول للا

الم على السم الطعام، وتقرأ اإلأسالمأ خير ؟ قال : تطعأ

من عرفت، ومن لم تعرأف

“Abdullah İbn Amr İbn As (r.a.) şöyle demiştir:

Bir adam Rasûlullah (s.a.s.)’e: İslam’da hangi amel daha hayırlıdır, diye sordu.

Rasûlullah (s.a.s.)’de: “Yemek yedirmen, tanıyıp tanımadığın kimselere selam vermendir”

buyurdu.”

(Buhari, İman, 20)

12.

نوا حتى تحابوا ل تدخلون " نوا ول تؤمأ .الجنة حتى تؤمأ

الم كم على شىء إأذا فعلتموه تحاببتم أفشوا السأول أدل

"بينكم

Rasülüllâh (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır:

"İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız.

Size, yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir iş göstereyim mi? Aranızda selamı yayın."

(Müslim, İman, 93)

13.

ب أحدكم وهو قائأم فليجلأس فإأن ذهب عنه " إأذا غضأ

الغضب وإأل فليضطجأع "


“Sizden biriniz öfkelendiğinde eğer ayaktaysa otursun, eğer kızgınlığı hala devam ediyorsa

uzansın buyurdu.”

(Ebû Dâvud, Edeb, 4)

14.

يطانأ وإأن " ن الش الغضب مأن النارأ إأن يطان خلأق مأ الش

ب أحدكم فليتوضأ " النار بأالماءأ فإأذا غضأ وإأنما تطفأ


"Öfke şeytandandır, şeytan da ateşten yaratılmıştır, ateş ise su ile söndürülmektedir; öyleyse

biriniz öfkelenince hemen kalkıp abdest alsın." (Ebû Dâvud, Edeb, 4)

15.

أي الناسأ أفضل ، قال : من طال عمره وحسن عمله ،

قال : أي الناسأ شر ، قال : من طال عمره وساء عمله.


“İnsanların en hayırlısı, ömrü uzun, ameli güzel olandır. İnsanların en kötüsü, ömrü uzun

ameli kötü olandır.”

(Abdürrezzâk, Musannef, XIX, 27)

16.

ن العجزأ ، وأعوذ بأك مأ هم إأنأ ي أعوذ بأك مأن الهمأ والحزنأالل

ن غلبةأ ، وأعوذ بأك مأ ن الجبنأ والبخلأ ، وأعوذ بأك مأ والكسلأ

، وقهرأ الرأ جالأ ينأ الد


“Allah’ım, tasa ve hüzünden sana sığınırım. Âcizlik ve tembellikten sana sığınırım. Korkaklık

ve cimrilikten sana sığınırım. Borç altında ezilmekten ve düşmanların kahrından da yine sana

sığınırım.”

(Buharî, Deavât, 36)

هم إأن أي .17 الل

بك وحب عمل يقر أب إألى حب أك ك حبك وحب من يحأ أسأل


“Ya Rabbi! Senden sevgini, seni sevenlerin sevgisini, seni sevmeye yaklaştıran amellerin

sevgisi istiyorum.”

(Bezzâr, Müsned, II, 112)

18.

يمان بأضع " ون أو سبعون بابا أدناها إأماطة الذى اإلأت وسأ

ن والحياء شعبة مأ رأيقأ وأرفعها قول ل إأله إأل للاعنأ الط

يمانأ "اإلأ


“İman 60 veya 70 küsur şubedir. Onun en alt seviyesi yolda sıkıntı veren bir nesneyi

kaldırmaktır. En üst seviyesi ise La ilahe illallah sözüdür. Bu çerçevede haya imandan bir

şubedir.”

(İbn Mace, İman, 57)

19.

ن كالمأ النبوةأ " ا أدرك الناس مأ م إأذا لم الولىإأن مأ

ئت تستحيأ "فاصنع ما شأ


“Önceki peygamberlerin sözlerinden insanlara ulaşan şey; ‘’Utanmıyorsan dilediğini yap’’

sözüdür.”

(Ebû Davud, Edeb, 7)

20.

آكأل الر أبا ومؤكأله لعن النبأي صلى هللا عليهأ وسلم

ده وكاتأبه وشاهأ


“Rasûlüllâh (s.a.s.) faiz yiyene, yedirene, şahit olana ve yazana lanet etti.”

(Müslim, Müsâkât, 105)

21.

فإأن أكل الر أباليأتأين على الناسأ زمان ل يبقى أحد إأل "

ن بخارأهأ "لم يأكله أصابه مأ


“Bir zaman gelecek insanların büyük bir kısmı faiz yiyecek faiz yemekten sakınan kişiler ise

en azından tozundan etkilenecektir.”

(Ebû Davud, Buyu, 3)

22.

دع ما يرأيبك إألى ما ل يرأيبك

Rasûlüllâh (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır: “Şüpheliyi bırak şüphesize bak”

(Buhari, Buyu, 3)

23.

ماتة " رأ الش يك ل تظهأ خأ فيرحمه لأ " ويبتلأيك للا


“Müslüman kardeşinle alay etme. Allah ona merhamet eder de sana bela ve musibet verir.”

(Tirmizi, Sıfatü’l-Kıyame, 54)

24.

من عير أخاه بأذنب لم يمت حتى يعمله


“Kim Müslüman bir kardeşinin ayıbından dolayı kınarsa onu yapmadan ölmez.”

(Tirmizi, Sıfatü’l-Kıyame, 53)

25.

نه ل أحدكم عمال أن يتقأ إأذا عمأ تعالى يحأب إأن للا


“Sizden biri sağlam bir iş yaptığı zaman Allah onu sever.”

(Taberanî, Mucemü’l-Evsad, I, 275)

26.

دا فتخلأفه ل تمارأ أخاك ول ده موعأ تمازأحه ول تعأ


“Müslüman kardeşinle münakaşa etme, onun hoşuna gitmeyecek şakalar yapma, yerine

getiremeyeceğin sözler verme.”

(Tirmizi, Birr ve Sıla, 58)

27.

ئة الحسنة تمحهااأتقأ للا ـي ـأ عأ الس حـيثما كنت وأتبـأ

وخالأقأ الناس بأخلق حسن


“Nerede olursan ol Allah’a karşı gelmekten sakın; yaptığın kötülüğün arkasından bir iyilik

yap ki bu onu yok etsin. İnsanlara karşı güzel ahlakın gereğine göre davran.”

(Tirmizî, Birr, 55)

28.

دق يهدأي إألى البأر أ وإأن البأر يه الص أدأي إألى الجنةأ وإأن إأن

ب يهدأي إألى الكذأيقا وإأن د أ الرجل ليصدق حتى يكون صأ

ب حتى الفجور يهدأي إألى النارأ وإأن الرجل ليكذأالفجورأ وإأن

ابا أ كذ ند للا يكتب عأ


“Doğruluk iyiliğe ve iyilik de cennete götürür. Kişi, doğru söyleye söyleye doğru sözlü diye

yazılır. Yalancılık kötülüğe, kötülük de cehenneme götürür. Kişi yalan söyleye söyleye kezzâb

(çok yalancı) diye yazılır”

(Müslim, Birr, 103)

29.

ينأ دخل " ن ثالث الكأبرأ والغلولأ والد من مات وهو برأيء مأ

"الجنة


“Kim şu üç şeyi yaparsa cennete giremez bunlar; kibir, kamu malı yeme ve borçlu ölmek.”

(Tirmizi, Siyer, 21)

30.

منأ استعملناه على عمل فرزقناه رأزقا فما أخذ بعد ذلأك

فهو غلول


“Kim bir göreve atanır ve bir maaşa kavuşursa, hakkından daha fazlasını alması kamu malı

yemesi anlamına gelir.”

(Ebû Davud, Haraç, 10)

31.

نه " ب مأ بأهأ خيرا يصأ "من يرأدأ للا


“Allah kimin hakkında hayır murat etmişse onun başına bela ve musibetleri verir.”

(Buhari, Merda, 1)

32.

هأ ومالأهأ ما يزال " هأ وولدأ نةأ فأي نفسأ البالء بأالمؤمأنأ والمؤمأ

يئة وما عليهأ خطأ "حتى يلقى للا


“Erkek olsun kadın olsun her mü’min kimsenin kendisine, çocuğuna ve malına devamlı

olarak bela ve musibet iner. Kişi bunlara sabrederse günahsız olarak Allah’a kavuşur.”

(Tirmizi, Zühd, 56)

33.

ينأ فإأنما أهلك من كان يا أيها الناس إأياكم والغلو فأي الد أ

ينأ فأي الد أ قبلكم الغلو


“Ey insanlar aşırılıktan sakınınız. Sizden öncekilerin helak olma sebebi dinde aşırı

gitmeleridir.”

(İbn Hıbban, Sahih, IX, 183)

34.

ن فإأن الظن أكذب الحدأيثأ إأياكم والظ


“Zandan sakınınız çünkü zan sözün en kötüsüdür.”

(Buhari, Vesaya, 5)

35.

إألى سئأل النبأي صلى هللا عليه وسلم أى العمالأ أحب

أ قال ن العم اأكلفوا "وقال ."أدومها وإأن قل "للا الأ ما مأ

يقون "تطأ

“Rasûlüllâh (s.a.s.)’a şöyle bir soru soruldu; Hangi ibadet Allah’a daha sevimli gelmektedir.

O da azda olsa devamlı olanıdır ve gücünün yettiği amelleri yüklenin buyurdu.”

(Buhari, Rekâik, 18)

36.

ن رن مأ شيئا ولو أن تلقى أخاك بأوجه المعروفأ ل تحقأ

طلق


“Müslüman kardeşinin yüzüne gülmek bile olsa hiçbir iyiliği küçük görme.”

(Müslim, Birr ve’s-Sıla, 144)

37.

أ إأنك بنا قالوا يا رسول للا إأن أي ل أقول إأل " قال .تداعأ

"حقا

“Sahabilerden bir kısmı Rasûlüllâh’a sen şakamı yapıyorsun dediler. O (s.a.s.)’da, ‘’Ben şaka

yaparken sadece doğruları söylerim.’’ dedi.”

(Tirmizi, Birr ve’s-Sıla, 57)

38.

ن عبد " مسلأم يدعو ما مأ يهأ بأظهرأ الغيبأ إأل قال لأ خأ

ثل "الملك ولك بأمأ

“Bir Müslüman, Müslüman kardeşinin arkasından dua ettiğinde melekler Allah sana da bir

mislini versin diye dua ederler.”

(Müslim, Zikr ve’d-Dua, 86)

39.

أ ـ صلى هللا عليه وسلم يصوم عاشوراء كان رسول للا

ويامره

“Peygamber (s.a.s.) aşure günü oruç tutardı arkadaşlarına da tavsiye ederdi.”

(İbn Mace, Sıyam, 41)

40.

باوا و تبا غضو ا ول تحاسد ل أ د ل تدابروا وكونوا عأ للاأ

إ خوا نا

ر أخاه فوق ثالثأ ليال ل لأمسلأم أن يهاجأ ول يحأ


“Birbirinize buğuz etmeyiniz, birbirinize sırt çevirmeyiniz, birbirinize haset etmeyiniz. Ey

Allah’ın kulları kardeş olunuz. Bir Müslümanın Müslüman kardeşine üç günden fazla

küsmesi helal değildir.”

(Buhari, Edeb, 62)

40 hadİs 1. هُلَْلحََتَيْلَف ءٍيْشَ وَْأ هأضأرْعأ نْمأ ......

Documents