16 avcının kılıçları serisi - yalnız drow

149
R. A. Salvatore (Avcının Kılıçları) Cilt2 Yalnız Drow YALNIZ DROW ÖNSÖZ "Üç sis, Obould Bol-Ok," diye haykırdı Tsinka Shrinrill gözleri tamamen açık, gözbebekleri delicesine dönerken. Ork kralı ile diğerlerine hitap ettiğinde, gerçek dünya ve tanrıların diyarı arasında bir yerde kaybolmuştu ve böylece konuşmaya başladı: "Üç sis; buharlarını sabah rüzgarına karıştıran Surbrin Nehri'nin uzun hattı, çağrınıza kulak veren Trollmoors'un kokuşmuş dumanı ve uzun zaman önce Fell Pass'ta ölmüş olan atalarınızın ruhlarının rahatsız edici ziyaretleri Dünyanın Omurgası'nın aşağısındaki krallığınızı tanımlıyor... Şimdi sıra sizde Kral Obould Bol-Ok ve bunların hepsi sizin topraklarınız olacak!" Ork şamanı hitabını kollarını havaya kaldırıp iki yana açarak ve inleyerek tamamladı. Ork Tanrısı Gruumsh Tek- Göz'ün adını haykıran diğerleri; onu, aynı şekilde çığlık atıp kollarını kaldırarak ve Ork kralıyla sevgili tanrılarına ait tahta heykelin etrafında geniş bir çember oluşturarak izlediler. Harap olmuş kutsal heykel, Gruumsh'un imgesine hakaret etmek için düşman tarafından kullanılmıştı. Tanrılarını kirletmişlerdi. Obould'un oğlu ve tahtın varisi Urlgen Üçyumruk, hayret, endişe ve şükran dolu bir ifadeyle baktı. Bol-Ok kabilesindeki renkli samanların en küçüklerinden biri olan Tsinka'dan hiçbir zaman hoşlanmamıştı ve aslında Obould'un hazırladığı konuşmayı yüksekten 5 fe-a R.A. SALVATORE atarak yapıyor olduğunu biliyordu. Gözleriyle bölgeyi taradı; hırla-yamaya benzer sesler çıkaran, kızgın ve hayal kırıklığına uğramış bir ork deniziyle karşı karşıya olduğunu fark etti. Hepsi geniş ağızlı, keskin, kırık sarı-yeşil dişliydi. Korku ve heyecan içinde kendisini izleyen kan çanağına dönmüş ve düşmanca bakan gözlere baktı. Durmak bilmeyen itişmeleri izledi ve genellikle aynı şekilde cevaplandırılan, hiddetle savrulan ağır hakaretleri dinledi. Kızgın ve acımasız olan savaşçılar -Dünyanın Omurgası'nda yaşayan tüm orklar böyleydi- diğer ırklar kendilerine ait şehir ve toplumların tadını çıkarırken nemli mağaralarda yaşıyordu. Hepsi Urlgen kadar kaygılıydı; endişe içinde tırtıklı dilleriyle yarık dudaklarım yalıyorlardı. Obould, Kuzey Orkları'nın kaderini ve sefil varlıklarım yeniden şe-killendirebilecek miydi? Urlgen, Shallovvs olarak bilinen insan kasabasına düzenlenen saldırının öncülüğünü yapmış ve oradan büyük bir zaferle dönmüştü. Orklara büyük bir bela olan güçlü büyücünün kulesi devrilmiş; kudretli büyücü, kasaba halkının pek çoğu ve bir yığın cüceyle beraber öldürülmüştü. Ayrıca herkes Mithril Salonu'nun yöneticisi olan Kral Bruenor Battlehammer'm da öldüğüne inanmıştı. Fakat pek çok kişi o kafir heykeli kullanarak Urlgen'in saldırısından kaçmıştı. Önlerinde o ulu heykelin belirdiğini gören Urlgen'in ork kuvvetlerinin çoğu, acımasız tanrılarının imgesine saygılarını göstererek secde etmeye başlamıştı. Oysa hepsi bir hileydi; heykel açılmış ve içinden saf orkların bir kısmını kılıçtan geçiren ve geri kalanların uçarcasına dağlara kaçmasını sağlayan küçük bir cüce ordusu çıkmıştı. Ölmek üzere olan kasabanın savunucularından kaçanlar olmuştu ve -sayıları tahminen dört beş civarında olan- kaçak mülteciler başka bir cüce birliğince karşılanmıştı. Bu birleşik kuvvetler Urlgen'in ordusunu kovmuştu. Ork komutanı fazlasıyla adam kaybetmişti. Bu yüzden, Obould ortaya çıktığında, Urlgen başarısızlığı yüzünden azarlanmayı ve hatta dövülmeyi bekliyordu; zaten zalim babasının alelacele verdiği tepkiler hazırlanan konuşmanın satırları arasında yer alıyordu. Fakat daha sonra, şaşırtıcı bir şekilde, bir takviye birliğinin geli- yalnız drovv ^-^H^- 7 yor olduğu haberi yayıldı. Diğer pek çok kabile yavaş yavaş Dünyanın Omurgası'nm dışına doğru ilerlemeye başlamıştı. O ürkütücü an göz önünde bulundurulunca Urlgen babasının hazır ce-vaplılığına hâlâ hayranlık duyuyordu. Obould savaş alanının mühürlenmesini, bölgenin güney yürüyüşünün bütün izlerinden arındırılmasını emretmişti. Amaç hiç kimsenin Shallows'tan kaçmadığını göstermekti; Obould yeni gelenlere verilecek bilginin ne denli önemli olduğunu biliyordu. Bu yüzden Urlgen'i savaşçılarına talimat vermek üzere görevlendirmişti; kaçabilen tek bir düşman olmamıştı, kimse bunun aksi bir şeye inanmayacaktı. Böylece Dünyanın Omurgası'nm derin kovuklarındaki ork kabileleri koşarak Obould'un yanına gelmişti. Ork kabilelerinin reisleri, Obould'un ayaklarının dibine değerli hediyeler sermiş ve bağlılıklarını kabul etmesi için yalvarmışlardı. 'Kutsal yolculuğuna şamanlar öncülük etti' herkes tarafından söylenen buydu. Cüceler berbat hileleriyle Gruumsh'u kızdırmış, bu sayede Gruumsh'un yandaşları, saygın kabilelerini onları intikama götürecek yola önderlik edecek olan Obould'a göndermişlerdi. Kral Bruenor Battlehammer'ı vahşice katleden Obould, cücelerin kutsal varlıklarına gösterdiği saygısızlığı onlara pahalıya ödetecekti. Urlgen için, tabii ki, bu büyük bir rahatlama olmuştu. O babasından daha uzundu ama ork liderine meydan okuyabilecek kadar güçlü değildi. Obould'un eşsiz gücüne ve yeteneğine ek olarak harikulade bir şekilde işlenmiş, dikenli siyah bir savaş zırhı ve sadece tek bir düşünceyle bile alevler saçan muhteşem bir kılıcı vardı. Hiç kimse, aşırı kibirli olan Urlgen bile, kabile kontrolünü ele geçirmek için ona meydan okumaya cüret edemezdi.

Upload: can

Post on 09-Nov-2015

61 views

Category:

Documents


0 download

DESCRIPTION

avcının kılıçları

TRANSCRIPT

  • R. A. Salvatore (Avcnn Kllar) Cilt2 Yalnz Drow YALNIZ DROW NSZ " sis, Obould Bol-Ok," diye haykrd Tsinka Shrinrill gzleri tamamen ak, gzbebekleri delicesine dnerken. Ork kral ile dierlerine hitap ettiinde, gerek dnya ve tanrlarn diyar arasnda bir yerde kaybolmutu ve bylece konumaya balad: " sis; buharlarn sabah rzgarna kartran Surbrin Nehri'nin uzun hatt, arnza kulak veren Trollmoors'un kokumu duman ve uzun zaman nce Fell Pass'ta lm olan atalarnzn ruhlarnn rahatsz edici ziyaretleri Dnyann Omurgas'nn aasndaki krallnz tanmlyor... imdi sra sizde Kral Obould Bol-Ok ve bunlarn hepsi sizin topraklarnz olacak!" Ork aman hitabn kollarn havaya kaldrp iki yana aarak ve inleyerek tamamlad. Ork Tanrs Gruumsh Tek-Gz'n adn haykran dierleri; onu, ayn ekilde lk atp kollarn kaldrarak ve Ork kralyla sevgili tanrlarna ait tahta heykelin etrafnda geni bir ember oluturarak izlediler. Harap olmu kutsal heykel, Gruumsh'un imgesine hakaret etmek iin dman tarafndan kullanlmt. Tanrlarn kirletmilerdi. Obould'un olu ve tahtn varisi Urlgen yumruk, hayret, endie ve kran dolu bir ifadeyle bakt. Bol-Ok kabilesindeki renkli samanlarn en kklerinden biri olan Tsinka'dan hibir zaman holanmamt ve aslnda Obould'un hazrlad konumay yksekten 5 fe-a R.A. SALVATORE atarak yapyor olduunu biliyordu. Gzleriyle blgeyi tarad; hrla-yamaya benzer sesler karan, kzgn ve hayal krklna uram bir ork deniziyle kar karya olduunu fark etti. Hepsi geni azl, keskin, krk sar-yeil diliydi. Korku ve heyecan iinde kendisini izleyen kan anana dnm ve dmanca bakan gzlere bakt. Durmak bilmeyen itimeleri izledi ve genellikle ayn ekilde cevaplandrlan, hiddetle savrulan ar hakaretleri dinledi. Kzgn ve acmasz olan savalar -Dnyann Omurgas'nda yaayan tm orklar byleydi- dier rklar kendilerine ait ehir ve toplumlarn tadn karrken nemli maaralarda yayordu. Hepsi Urlgen kadar kayglyd; endie iinde trtkl dilleriyle yark dudaklarm yalyorlard. Obould, Kuzey Orklar'nn kaderini ve sefil varlklarm yeniden e-killendirebilecek miydi? Urlgen, Shallovvs olarak bilinen insan kasabasna dzenlenen saldrnn ncln yapm ve oradan byk bir zaferle dnmt. Orklara byk bir bela olan gl bycnn kulesi devrilmi; kudretli byc, kasaba halknn pek ou ve bir yn cceyle beraber ldrlmt. Ayrca herkes Mithril Salonu'nun yneticisi olan Kral Bruenor Battlehammer'm da ldne inanmt. Fakat pek ok kii o kafir heykeli kullanarak Urlgen'in saldrsndan kamt. nlerinde o ulu heykelin belirdiini gren Urlgen'in ork kuvvetlerinin ou, acmasz tanrlarnn imgesine sayglarn gstererek secde etmeye balamt. Oysa hepsi bir hileydi; heykel alm ve iinden saf orklarn bir ksmn kltan geiren ve geri kalanlarn uarcasna dalara kamasn salayan kk bir cce ordusu kmt. lmek zere olan kasabann savunucularndan kaanlar olmutu ve -saylar tahminen drt be civarnda olan- kaak mlteciler baka bir cce birliince karlanmt. Bu birleik kuvvetler Urlgen'in ordusunu kovmutu. Ork komutan fazlasyla adam kaybetmiti. Bu yzden, Obould ortaya ktnda, Urlgen baarszl yznden azarlanmay ve hatta dvlmeyi bekliyordu; zaten zalim babasnn alelacele verdii tepkiler hazrlanan konumann satrlar arasnda yer alyordu. Fakat daha sonra, artc bir ekilde, bir takviye birliinin geli- yalnz drovv ^-^H^- 7 yor olduu haberi yayld. Dier pek ok kabile yava yava Dnyann Omurgas'nm dna doru ilerlemeye balamt. O rktc an gz nnde bulundurulunca Urlgen babasnn hazr ce-vapllna hl hayranlk duyuyordu. Obould sava alannn mhrlenmesini, blgenin gney yrynn btn izlerinden arndrlmasn emretmiti. Ama hi kimsenin Shallows'tan kamadn gstermekti; Obould yeni gelenlere verilecek bilginin ne denli nemli olduunu biliyordu. Bu yzden Urlgen'i savalarna talimat vermek zere grevlendirmiti; kaabilen tek bir dman olmamt, kimse bunun aksi bir eye inanmayacakt. Bylece Dnyann Omurgas'nm derin kovuklarndaki ork kabileleri koarak Obould'un yanna gelmiti. Ork kabilelerinin reisleri, Obould'un ayaklarnn dibine deerli hediyeler sermi ve ballklarn kabul etmesi iin yalvarmlard. 'Kutsal yolculuuna amanlar nclk etti' herkes tarafndan sylenen buydu. Cceler berbat hileleriyle Gruumsh'u kzdrm, bu sayede Gruumsh'un yandalar, saygn kabilelerini onlar intikama gtrecek yola nderlik edecek olan Obould'a gndermilerdi. Kral Bruenor Battlehammer' vahice katleden Obould, ccelerin kutsal varlklarna gsterdii saygszl onlara pahalya detecekti. Urlgen iin, tabii ki, bu byk bir rahatlama olmutu. O babasndan daha uzundu ama ork liderine meydan okuyabilecek kadar gl deildi. Obould'un esiz gcne ve yeteneine ek olarak harikulade bir ekilde ilenmi, dikenli siyah bir sava zrh ve sadece tek bir dnceyle bile alevler saan muhteem bir klc vard. Hi kimse, ar kibirli olan Urlgen bile, kabile kontroln ele geirmek iin ona meydan okumaya cret edemezdi.

  • Geri Urlgen bunu dert etmese de olurdu. Topa gibi dnen rahibelerin nclk ettii amanlar, Obould'a hayallerinin ve arzularnn pek ounu gerekletirme vaadi veriyor ve Shallows'ta -erefli olu tarafndan kazanlan- bylesi bir esiz bir galibiyet elde ettii iin onu gklere karyorlard. Obould tren boyunca Urlgen'e pek ok kez bakt; glmsemesi dilerini ortaya karacak kadar bykt. Bu, birine ikence ederken ald zevki yanstan o korkun glmseme deildi. Obould, Urlgen'den memnundu; her eyden memnundu. tr-a R.A. SALVATORE Sonu olarak Kral Bruenor Battlehammer lmt ve cceler kayordu. Orklar, Shallovvs'ta yaklak bin savasn kaybetmi olsa da saylar katlanarak artmt. stelik daha fazlas da geliyordu; gne na doru trmanyor (pek ou muhtemelen hayatlarnda ilk kez), parlakln yakclna gz krpyor ve dalardan kuzeye; samanlarn, Gruumsh'un, Kral Obould Bol-Ok'un arsna doru ilerliyorlard. "Krallm alacam," diye aklad Obould, amanlar danslarn ve elencesini bitirdiinde. "Dalardaki topraklarla ve sisle iim bittii zaman bize direnen saldracaz. Felbarr Kalesi'ni ele geireceim" diye bard ve binlerce ork byk bir keyifle onu alklad. "Ccelerin Adbar'a kamasn salayacak ve onlar o pis deliklerine tkacam!" Obould ona tezahrat eden bin orkun nnde kvrak hareketlerle kouturarak konumasna devam etti. "Mirabar topraklarn batya tayacam!" diye kkredi ve alklar ykseldi. "Gmay'n adm duyduu an korkudan titremesini salayacam!" Bu kalabal en coturan sz olmutu. Tsinka yce orku skca kavrayp pt; ona kendini ve Gruumsh'un takdislerini sunuyordu. Obould gl koluyla onu kendine doru ekti; kalabaln cokusu daha da artt. Urlgen tezahrat etmiyordu ama Obould'un rahibeyi Gruumsh'un kirletilmi heykelinin durduu rampaya tamasn izlerken kesinlikle glmsyordu. Mirasnn ulaaca bykl dnyordu. Ne de olsa Obould sonsuza kadar yaamayacakt. Yaayacak gibi grnrse de Urlgen bu yanl dzeltecek bir yol bulacandan emindi. 8 rHt R.A. SALVATORE Her eyi doru yaptm. Menzob er ranzan 'n dna yaptm yolculuun her annda, doru ve yanl gsteren harita ve bencillikten uzak bir toplum bilinci bana rehberlik etti. Baarszla uradm anlarda bile, ki herkes baarsz olabilir, yanl admlarm, bilincimi nemsememekten deil yarglardan ya da basit zaaflardan kaynaklanyordu. Orada, bizleri seilmi tanrlarmza, cennet ve umut tanmlarmza yaklatran en stn prensip ve ilkelerin yer aldm biliyorum. Bilincimi terk etmedim ama korkarm o beni aldatt. Ben her eyi doru yaptm. Yine de Ellifain ld ve onu kurtarmak iin harcadm tm aba benimle alay edilircesine boa gitti. Ben her eyi doru yaptm. Bruneor 'un dn izledim ve sanrm sevdiim her ey onunla birlikte dt. Darlarda bir yerlerde benim aptallklarma glen kutsal bir varlk var m? Herhangi bir yerde, herhangi bir kutsal varlk var m? Yoksa hepsi bir yalan, ya da daha beteri, bir kendini kandrmaca myd? Her zaman toplumu dnm; btn iyi olduunda bireyin de iyi olacana inanmtm. Bu, varlmn esas ilkesi ve Menzoberranzan ' terk etmem gerektiini anlamam salayan eydi. imdi, bu ac dnemde, inancmn aslnda kiisel olduunu anlyor ya da muhtemelen bunu kabul etmeye kendimi zorluyorum. Toplum zerine verdiim btn demelerin, aslnda kendimden daha byk bir varla ait olmaya aresizce ihtiya duyduumdan kaynaklanmas ne kadar da ironik... nanlarm ve onlarn doruluunu aklarken aslnda vaiz krssnn nnde bir koyun srs gibi toplananlardan hibir farkm yoktu. Aradm rahatlk ve rehberlikti. Pek ou bunu darda ararken, ben onlarn aksine, kendi iimde bulmak istiyordum. Bu anlaya gre her eyi doru yaptm. Fakat ne byyen far-kndal, ne artan endieyi, ne de ykselen korkuyu yok sayabilirim; bu yzden, demek ki, yanlmm. Ellifain ldyse veya o ksa- 10 yalnz drovv ^\ ck hayatn byle bir karmaa iinde geirdiyse gerisinin ne anlam kalyor ki? Onlarn, yklan kulenin altnda kalp lmelerini izledikten sonra benim ve arkadalarmn kalbimizi dinleyip kllarmza inanmasnn ne nemi var ki? Eer bandan beri haklysam adalet bunun neresinde? Gzel tanrmzn merhameti nerede? Bu soruyu sorarken bile bana bulaan kibirin farkndaym. Bu soruyu sorarken bile ruhumdaki entrikalarn aa ktn biliyorum. 'Dmanlarmdan farkl mym? 'sorusunu sormaktan kendimi alkoyamyorum. Teknik olarak kesinlikle farklym, peki ya uygulamada? Demeler verip kendimi topluma adarken Menzoberranzan 'da braktm rahibelerle tamamen ayn eyi aramyor muydum? Tpk onlar gibi, amacm sonsuz hayat bulmak ve benzerlerimin arasnda ykselmek deil miydi?

  • Withegroo 'nun kulesi sallanp devrildiinde attm admlar boyunca bana rehberlik eden hayallerim de onunla beraber ykld. Sava olmak iin eitilmitim. Pala kullanmadaki uzmanlm olmasayd, beni evreleyen dnyada ok daha basit, daha az sayg ve kabul gren bir oyuncu olurdum, idman ve yetenek imdi bana kalan tek ey; Drizzt Do 'Urden 'in hayat olan bu tuhaf ve dolambal yolda ina etmeye niyetlendiim ksmn temelini de onlar oluturuyor. O kadar sevgi duyduum bu perian yaratklarn bylesi darmadan oluu zerine fkemi serbest brakacam. Bu kaybettiklerimin ifadesi: Ellifain, Bruenor, Wulfgar, Regis, Catti-brie ve aslnda Drizzt Do 'Urden... Buzlm ve Parlt olarak adlandrlan bu palalar imdi benim kendimi tanmlama eklim oldular ve Guenhwyvar yine benim tek yoldam. Yalnzca onlara gveniyor; baka hibir eye gvenmiyorum. - Drizzt Do 'Urden 11 FKE ANIMSATICI Drizzt onun bir tapnak olduunu dnmekten holanmyordu. atal ulu bir sopaya dayanm olan Bruenor Battlehammer'n tek boynuzlu miferi, kara elfn evi olarak kabul ettii kk oyua egemen oluyordu. Mifer, oyuun arka duvar grevini gren ve doal snkta gne alan tek yer olan uurumun hemen nnde duruyordu. Byle durmasn Drizzt istemiti. Miferi grmek istemiti. Varln hibir zaman unutmamay diliyordu. stelik hatrlamaya kararl olduu tek ey ne Bruenor ne de dier arkadalaryd. Drizzt en ok kendine ve dnyasna bu korkun ktl yapan kiiyi hatrlamak istiyordu. Oyua girebilmek iin iki iri kaya parasnn arasndan yzst emekleyerek gemesi gerekmiti; stelik buna ramen zar zor ve olduka yava ilerliyordu. Bu Drizzt'in umurunda deildi; hatta byle olmasn tercih etmiti. Rahatlktan tamamen yoksun olmak ve varlnn hayvans doasn tatmak ona iyi geliyor, ruhunu temizliyordu. Ayrca ona kim olduunu ve hayatta kalmak istiyorsa kim olmak zorunda olduunu hatrlatyordu. Buzyeli Vadisi'nin Drizzt Do'Urden'i, Bruenor ve Catti-brie'nin arkada deildi artk. Montolio de Brouchee'nin Mielikki ruhu ve doasyla eittii korucu da deildi. Yine Menzoberranzan'n dnda gezinen o yalnz 12 YALNIZ DROVV *-*=*f- drowdu. Bir kez daha, kara elf ehrinden ayrlan, onu yanltan ve babasn ldren rahibeleri terk eden mlteciydi. O Avc'yd, Karanhkalt'nn merhametsiz yntemlerini bozguna uratan, igdlerine gre hareket eden ve ork srsne sevgili arkadann lmnn bedelini detecek olan yaratkt. O, hayatta kalmak dnda hibir eyi umursamayan ve Ellifain'in lmnn yaratt acy bir kenara koyan Avc'yd. Bir leden sonra, yana yatk duran miferin zerine yansyan gne nn genilemesini izleyen Drizzt kutsal totemin nnde diz kt. Bruenor yllar nce, Drizzt daha onun hayatna bile girmemiken, miferin zerindeki boynuzlardan birini kaybetmiti ve Drizzt hibir zaman yerine yenisini koydurtamamt; Drizzt'e, bu sa-yede, ban her zaman aada tutmas gerektiini hatrladn sylemiti. Narin parmaklar yukar doru hareket edip krk boynuzun trtkl kenarn hissetti. Drizzt, Bruenor sanki bu karanlk oyukta yan banda meliyormu gibi, miferin deri kuanda hl onun kokusunu duyabiliyordu. Sanki bir baka zalim savatan dnm, ter iinde kalm, ar ar soluk alp veriyor ve yksek sesle glyorlard. Drow gzlerini kapad ve Bruenor'un o aresiz, lmek zere olan imgesini yeniden grd. Withegroo'nun beyaz kulesini, onu kenarlarndan saran alevleri, tek bana kalan bir ccenin tepesinde kouturup durduunu ve ac sonun farkna vararak buruk bir tavrla emirler veriini izledi. Kulenin yana yatp devrildiini ve ccenin yklan talar arasnda kaybolduunu grd. Gzyalarna engel olmak iin gzlerini daha da sk kapad. Onlar yenmeli, uzaklara, ok uzaklara gndermeliydi. u an olduu savada byle duygulara yer yoktu. Drizzt gzlerini ap mifere bir kez daha bakt. fkesinden g alyordu. Baklar, yere saplanm baln arkasndaki girintiye kadar uzanan gne n izledi ve yere atlm botlarn grd. Zayf ve gsz brakan keder duygusu gibi, onlara da artk ihtiyac yoktu. Drizzt kendini yere yzst brakp kayalar arasndaki bir ak- 13 i> R.A. SALVATORE lktan, leden sonra gneine doru kayd. Sonra zplayarak doruldu ve burnunu rzgara dikti. evreye gz att; keskin gzleri gne nn yaratt her glgeyi ve yansmay taryor, plak ayaklar altndaki yerin soukluunu hissediyordu. Drt bir yana geliigzel bir bak attktan sonra, Avc, en yksek tepeye doru hzla komaya balad. Gne bat ufkunda yok olduunda da kenarna ulat ve glgeler uzayp alacakaranlk kmeye baladnda blgeyi izleyerek orada bekledi. Sonunda, uzaklarda bir yerde kamp atei parldad. Drizzt'in elleri, igdsel bir hareketle belinde bulunan kesedeki oniks figrne gitti. Yine de onu dar kartp Guenhwyvar' armad. Bu gece deil. Gece zerine ktke gr daha da keskinleti ve Drizzt, glge kadar sessiz, rzgarl bir sonbahar gnndeki ty gibi uarcasna kotu. Dalardaki patikalarda kendini skm hissetmedi; devrilmi kayalar ve atlaklarla dolu zeminde yavalamayacak kadar evikti. Aalarn yanndan hzla zik zak iziyor ve bunu yle sinsice yapyordu ki;

  • hayvanlarn ou, hatta srekli tetikte olan geyikler bile, onu ne duyuyor, ne de yaklatn fark ediyorlard; rzgarn esintisi onlara kokusunu tamad srece geip gittiini bile anlamyorlard. Bir sre sonra kk bir nehre geldi fakat bir slak tatan dierine yle kusursuz bir dengeyle geti ki talarn en kaygan ksmlar bile onu dremedi. Dadan indii ilk andan itibaren atei neredeyse gremez olmutu fakat rotasn daha oradayken izmiti ve nereye gideceini biliyordu. Sanki iindeki fke, uzun ve emin admlarna tek bana rehberlik ediyordu. Kk bir vadinin karsnda, kaim aalarla dolu bir korunun evresinde kamp ateini bir kez daha grd; stelik bu kez atein evresindeki siluetleri seebilecek kadar yakndayd. Boylarndan, geni omuzlarndan, kamburu kk duru ve hareketlerinden onlarn ork olduunu hemen anlamt. Bir ift, kendi aralarnda tartyordu -ok da artc bir ey deildi- ve Drizzt grtlaks aksanla- 14 yalnz drovv rrdan tartmann kimin nbet tutaca zerine olduunu anlamt. Kimsenin grevi istemedii ve herkesin bunu bir angarya olarak grd aikard. Drow onlara ok da uzak olmayan bir alln arkasna mel-di ve yzne eytani bir glmseme yayld. Tuttuklar nbetin bir nemi yoktu; ister tetikte olsunlar ister olmasnlar onu fark etmeyeceklerdi. Avc'y gremezlerdi. Hayvani nbeti mzran byk bir kayann arkasna drd; parmaklar kilitlenmi, elleri arkasnda birletirilmiti. Eklemlerinden kan ses, krlan dallardan kan atrtdan da fazlayd. Kamp ateine ve onun etrafnda olumu, dinlenen, kokumu yemek artklarna saldran ekillere bakp "Hep Bellig," diye yaknd. "Bellig nbet tutsun. Sen uyu. Sen yemek ye. Her zaman Bellig nbet tutsun." Homurdanmaya, ikayet etmeye ve uzun bir sre daha kamp yerine bakmaya devam etti. Sonunda geri dnd ve kapkara bir yz, karman orman beyaz salar ve bir ift gzle karlat. O gzler! Mor gzler! Alev alev yanan gzler! Bellig igdsel olarak mzrana uzand; ya da sanda ve solunda parldayan bir bak grnceye kadar uzanmak zereydi. Sonra kollarn birletirip baa engel olmak istedi ama kara elfin palasn yakalamak iin fazla yavat. lk atmaya alt ama o anda kavisli baklar nefes borusunu ayran iki derin kesik amt. Bellig lmcl yaralarn skca kapad ama kllar arka arakaya hamleler savurmaya devam etti. lmek zere olan ork, arkadalarnn yanna komak istermiesine dnd ama bacaklarna, kas ve tendonlarn kolayca ayran, yeni bir pala darbesi geldi. Bellig derken kendisini kavrayan ve yavaa aaya, zemine doru eken bir el hissetti. Soluk almas neredeyse imkansz olma- 15 !- R.A. SALVATORE sna ramen hl hayattayd. Kan evresinde koyu krmz bir gl olutursa da hl hayattayd. Katili sessizce uzaklat. "Arsh, sessizce buraya gel, aptal Bellig," Oonta, kamp yerine ok da uzak olmayan, geni bir blgeyi kaplayan karaaacn byk dallarnn birinin ardndan seslendi: "Bunu Figgle ile birlikte sylyorum." "Onun byk bir az var." diye onaylad irkin Figgle. Burunsuz, dudaklarndan biri yrtlm, gri-yeil dileri uzun ve eri br olan Figgle, ork standartlar iin bile olduka gsteriliydi. Genliinde iren bir worga fazlasyla yaklam ve bedelini demiti. "Yaknda onu ldreceim." diye aklad Oonta, nbet arkadana arpk bir glmsemeyle bakarken. Bir mzrak szlerek geldi ve ikisinin arasndaki aaca hzla sapland. "Bellig!" diye bard Oonta, Figgle'la beraber yana doru tkezlerken. "Seni ok yaknda ldreceim!" Oonta, Figgle onu bayla onaylarken, homurdanarak, sallanan mzra ald. "Brak onu," diye bir ses duyuldu. Ork dilinde konuuyordu ama tonlamas bir orkun azndan kamayacak kadar melodikti. ki nbeti de olduklar yerde donup kald ve mzran geldii yne doru dnd. Orada narin ve zarif bir figr dikiliyordu; siyah elleri kalasndayd ve siyah pelerini arkasndan esen gece rzgarnda salnyordu. "Ona ihtiyacnz olmayacak." diye aklad kara elf. "Ha?" dedi iki ork ayn anda. "Neye bakyorsunuz?" diye sordu Oonta'nn kuzeni Broos olan nc bir nbeti. Kenardan, Oonta ve Figgle'in soluna, kara elfin sama doru ilerledi. ki orka bakt ve onlarn donmu baklarn izleyerek drowu grd; o da olduu yerde donup kalmt. "Bu kimin nesi?" 16 yalnz drovv "Bir arkada," dedi kara elf. "Oonta'nn arkada m?" diye sordu Oonta kendi gsn iaret ederek. "Kasabada kuleyi yktnz zaman ldrdklerinizin bir arkada," diye aklad drow ve orklar bu szlerin ne anlama geldiini kavrayamadan kara elfin palas elinde belirdi.

  • Orklar onu takip bile edemediinden ok abuk ve kvrak hareketlerle saldrm olmalyd. de silahlarn orackta, birdenbire bitiverdiini dnmt. Broos, kendisini aydnlatmalarn istercesine Oonta ve Figgle'a bakp "Ha?" diye sordu. Ve karanlk bir ekil yanndan aceleyle geti. lmt. Kara elf, ork ikilisine doru ar ar ilerledi. Figgle biri atall dello tarz, dieri eri bir ift bak karrken Oonta mzra aatan ald. Oonta mzra elinde ustaca evirdi; ucu bir yukar bir aa geliyor ve drowun hareketini kstlyordu. Fakat drow onu iki orkun arasna savurarak mzran altndan kayd. Figgle iki silahn da aa doru tutarken Oonta mzra bouna hareket ettirmeye alyordu. Oysa drow orada deildi. Yukar doru zplam, orklarn arasndan havaya ykselmiti. ki yetenekli sava ork, byk bir baaryla silahlarn deitirmi, evik yarat iki yanndan zorluyordu. Palalar oradayd, ift tarafl uygulanan hzl bir savuturmayla, biri mzra durduruyor, dieri Figgle'in hamlelerini zarife nlyordu. Kara elfin kllan, bir yandan kendisine yaplan hamleleri engellerken dier taraftan da ayaklan ileri geri salmyor, orklarm suratlarnn ortasna sersemletici tekmeler savuruyordu. Figgle yere dm, ynn arm ve kafas karmken kendisine ynelen hamleleri nlemek iin baklarn ne arkaya sallayp duruyordu. Oonta da yana doru ekilmi, mzran havaya savuruyordu. Bilinleri yerine geldiinde kendilerini birbirlerine bakarken buldular. Drow ortalkta gzkmediinden "Ha?" diye sordu Oonta. 17 ^--4*^^* R-A. SALVATORE Figgle birden sarsld; eri palann ucu gsn delip gemiti. Pala aniden ortadan yok olmu, kara elf, orkun yanndan dolarken dier palasn yaratn boazn kesmek iin kullanmt. Byle bir dmanla uramak istemeyen Oonta mzra atm, arkasn dnm ve korku iinde bararak kamp yerine doru koarak kamt. Korku iinde Oonta'nn etrafnda toplanan orklar genellikle i ve bozuk etten oluan iren yemeklerini drt bir yana saarken silahlarn kuanyordu. "Ne yapyorsun?" diye bard bir tanesi. "Kim ldryor?, diye haykrd dieri. "Drow elf! Drow elf!, diye inledi Oonta. "Drow elf ldrmek Figgle ve Broos'u! Drow elf ldrmek Bellig'i." Drizzt, orkun, kaarak klar saan kamp yerine dnmesine izin vermi, zalim yaratn telandan yararlanp kampn sa tarafndaki byk bir aacn glgesine saklanmt. Palalarn kaldrrken etrafa abucak bir gz atm ve bir dzineden fazla yaratk olduunu fark etmiti. Aaca trmanm, Oonta'nn katledilen orku dierlerine anlatn dinlemiti. "Drow elf mi?" diye yanklanyordu birden fazla kiiden kan ses. lerinden biri, Drizzt'in daha nce duyduu bir isim olan Donnia'dan bahsediyordu. Drizzt bir daim ucuna doru hareket etti; yerden on be ayak ykseklikteydi ve orklara neredeyse tam tepelerinden bakyordu. Orklarm gzleri darya; aalar evreleyen glgelere, Oonta'nn hikayesinin onlar bakmaya mecbur kld yerlere bakyordu. Aalarn altndan grlmeyen Drizzt kendi iine, irsi drow glerine, rknn doal bysne doru uzand ve ork grubunun ortasna, kamp yerinin merkezi olan atein tam zerine zifiri karanlk bir kre savurdu. Drow, daldan dala srayarak aa indi; plak ayaklar her dokunuu hissediyor, onu kusursuz bir denge iinde tutuyor, tlsml, hz arttrc halhallar onun abuk admlar atmasn salyordu. 18 yalnz drovv s-^^f Zemine, -karanlk kreye ve siyah derili bir figrn kendilerine doru geldiini fark edip baran sonra da onun olduu tarafa bir mzrak frlatan- krenin evresindeki orklara doru koarak indi. Drizzt, kendisine frlatlan, istese hi zarar grmeden yakalayabileceini dnd, hantal nesnenin yanndan koarak geti. Karsna kan ilk orku baka bir kaltsal byyle karlam; mavi mor alevlerle onun evresini sarm, krenin dnda sendelemesine sebep olmutu. Alevler deriyi yakmamt fakat aslnda yardma bile ihtiyac olmayan, becerikli drow iin hedefi belirginletirmiti. Alevler orkun da dikkatini datmt; aptal yaratk tutuan uzuvlarna bakp korkuyla barmt. Sonra baklarn Drizzt'in olduu tarafa evirmi ve sadece parlayan palay grebilmiti. brnn hemen sanda baka bir ork belirmiti. Drow hi yavalamadan orkun, kendini savunmak istercesine, hzla hareket eden sopasnn altma kaym, palasn yaratn bacaklarna ustaca vurmu ve dizlerinin arkasndan onlar ikiye ayrmt. nleyen ork yere dtnde Avc Drow oktan karanlk krenin iine girmiti. Kaslar ve devinimleri evresindeki seslere ve dokunularna tepki vermi; tamamen igdsel olarak hareket etmiti. Avc, onu grmese bile, plak ayaklarnn altndaki zeminin scaklndan, atein tam olarak nerede olduunu biliyordu. Ayrca ne zaman bir orkun kendisine beceriksizce dokunduunu hissetse palalar hzl ve fkeli bir ekilde hareket edip, yaratklarn yanndan hzla geerken bile, onlara darbeler savuruyordu.

  • Bir sre sonra tek bir orkun bile varln hissetmez, sesini duymaz oldu ama koku alma duyusu arkasnda birinin olduunu sylyordu. Parlt'nn ksa ve kesici bir hamlesiyle bir lk koptu ve ork yere derken bir arpma sesi ykseldi. Avc Drizzt, karanlk krenin br tarafna ne zaman gemesi gerektiini yine igdsel olarak biliyordu. Her naslsa, iinde bir yerlerde, btn admlarn lp bimiti. Kusursuz bir denge iinde, hzla karanlktan kt; baklar, hemen, kendisine doru dncesizce hamle yapan orklara odakland ve aklndan, sava igdleriyle fark etmeden uygulamaya balad hamleleri geirdi. 19 R.A. SALVATORE ne doru ilerledi ve altnda bir mzran basksn hissederek ikili bir hamleyle darbeyi savuturdu. Drizzt'in sivri palalarndan yalnzca bir tanesi bile bu stnkr yaplm mzra koparp atmaya yeterdi ama ilk hamleyi yeterince bastramam ve ikincisinde ba yatay bir ekilde indirmiti. Mzrak salam kalsa da olurdu; gsnde soldan saa hareket eden ve silah yere dren ikinci pala darbesinden sonra bunun bir nemi yoktu. Drizzt'in ayaklar ani bir bulanklkla hareket edip onu dengesini kaybetmi orkun yanma tam ve Parlt, yarat boazndan yakalamt. Drizzt hareketlerine hzn kesmeden devam etti; her adm onu biraz daha sola gtrrd, bylece ikinci orka yaklat ve tam bir dn yapt; Parlt yine yanlamasna bir darbeye nclk etmi, orkun kl tutan kolunu yakalayp bileinden koparm ve silahn havaya savrulmasna neden olmutu. O kuvvetli darbeyi -drow dnn tamamladktan sonra- ikinci pala; Buzlm izledi. Hzl ve sert bir hamleyle yaratn kaburgalarn ayrd. Avc oktan yola koyulmutu. Sallanan bir topuzun altndan geti ve saldrgan bir mzran zerinden zplad; yere inerken ayaklarn gvdesine dayayarak silah altna ald. Parlt'yla ne doru bir hamle yapt ama ork mel-miti. Drizzt, hzn neredeyse hi azaltmadan, palay baparmay-la havaya savurup dndrd ve Parlt hazrlksz yakalanan topuzlu orkun gsn delip geti. Tm bunlar olurken drovvun dier eli ondan bamsz alyor ve mzrakl orkun yukar kaldrd eline nce birinci, sonra ikinci ve nc darbeyi indiriyordu. Parlt'y zenle karan Drizzt yana kayd, lmek zere olan ork ona doru yalpalad ve aya, paralanan koluna smsk yapm olan dier orka takld. Avc oradan hzla ayrlm ve gzne kestirdii bir ift orka doru hzla ilerlemeye balamt. Drizzt, dizlerinin zerinde yana doru kayd; orklar mzrak ve kllarn aa indirerek karlk verdiler. Dizleri zemine dedii anda Drow, kollarn kvrp ayaklarn ekerek, kendini ileri doru yuvarlad. Btn gcyle kendini itip dnmeye devam etti. Hareketin farkna bile varamayan akn ifti 20 yalnz drovv *-3^=f-----^ devirip geti. Drizzt, kusursuz dengesini koruyarak, yumuak bir hamleyle yere, dnp duran orklarn daha da sendelemesini salayan Parlt'nn soluna indi. Drizzt'in silah tayan elleri iki yana akt; Buzlm ile Parlt'nn yerini deitirdi. Bylece silahlar, drowun eriebilecei en uzak noktaya ulap orklarn tam ortasna nian almt. Kolunu evirip silahlar ste ald, sonra tekrar ters tarafa dndrd ve elinin tersiyle onlar frlatt. Orklarn hibiri, hamleye karlk vermek bir yana, kendi silahlarna bile uzanamad. Her iki bak da orklara isabet etmi, onlar devirmiti. Avc oradan hzla ayrld. Orklar, kara dmanlarna direneme-yeceklerini anlam, itiip kakmaya balamt. Hibiri, orklarn ban lgnca yarp karanlk krenin iinden geip geldii yere geri dnen Drizzt'e kar koymaya almamt. O, bu srada, en azndan bir canavarn yere yatp saklandn duymutu. Bir kez daha, dier duyularn egemen olduu dnyann iindeydi; sy hissediyordu, varolan her sesi duyuyordu. Silahlar nnde beliren bir orka nian ald. O srada bir baka hareketin ve yana melen birinin varln hissetti. abucak atlan bir admla atein yanna geldi. Yemek kab ayakl bir sehpann zerinde duruyordu. Onu tekmeleyip uzaklara gnderdi ve aceleyle yola koyuldu. Sihirli kresinin karanlnda, nnde dikilmi duran bir ork, bir dieri kaynayan yemein zerine dklmesiyle inleyip can ekiirken, onun glmsemesini gremiyordu. nnde duran ork ona vahice saldrp yardm lklar att. Orkun fkeli salmndaki rzgar hissedebilen, salntaki akm hesaplayan Avc onun arkasna gemekte hi zorlanmamt. Bir kez daha krenin dna kt ve orku lmcl bir yarayla dne dne yere derken brakt. Krenin evresinde att abuk bir turla kampta sadece iki ork kaldn anlad. Biri, tm kan akp giderken yerde kvranyor, dieri kaynar yemein yaratt yanklar yattrmak iin yerde yuvarlanyordu. 21 R.A. SALVATORE Palalarn kusursuzca hesaplanan darbesi ikisinin hareketine de son verdi. Bylece Avc balad ii bitirmek iin karanlk geceye doru ilerledi. Zavall Oonta bir aacn kenarna dm glkle soluk alp veriyordu. Arkada ona komaya devam etmesi iin yalvarm ve onu geride brakarak uzaklamt. Kamptan bir mil uzaklktaydlar.

  • "Gitmeliyiz!" "Sen gitmelisin!" diye karlk verdi Oonta nefes nefese. Oonta, kabile samannn emriyle, Kral Obould'un zaferine katlmak ve oradan ok da uzak olmayan bir noktada, Gruumsh'un imgesine zarar verenlere kar savamak iin Dnyann Omurgas'ndan ayrlmt. Oonta ccelere kar savamak iin dar kmt; drowlara kar savamak iin deil! Arkada onu yeniden kavrayp kaldrmaya alt ama Oonta birdenbire elini geri ekti. Ban ne edi ve glkle nefes alp vermeye devam etti. Arkalarndan "stediin kadar kal," diye bir ses ykseldi. Bozuk bir ork aksan ve hibir orkun taklit bile edemeyecei melodik bir tonla konuuyordu. Yzn sesin geldii yere evirirken "Gitmeliyiz!" diye itiraz etti Oonta'nn arkada. Bu szlerin sahibinin kim olduunu ok iyi bilen ve artk l olduuna inanan Oonta ban kaldrp bakmad bile. Arkadann "Konuabiliriz," diyerek kara elfe yalvardn ve silahnn yere derken kard sesi duydu. "Ben konuabilirim," diye cevaplad kara elf ve elmas ulu, eytani bir pala karp orkun boazn ustaca kesti. "Senin ses karabileceinden pheliyim." Orktan gelen cevap bouk bir brtyd. Ve dt. Oonta ayaa kalkt ama hl yzn dmanna dnmemiti. Bir 22 YALNIZ DROW e-3 aaca doru ilerledi, ellerini savunmaszca nne drerek ldrc darbenin bir an nce gelmesini umut etti. Drowun scak nefesini ve baklardan birinin ucunu ensesinde, dierini srtnda hissetti. "Bu ordunun liderini bul," dedi drow, "Onu aramaya geleceimi syle, hem de ok yaknda... Onu ldreceimi syle." Palann hzl darbesi Oonta'nn sa kulan kesti. Ork yzn ekitip hrlad, yine de arkasn dnp kamayacak kadar akll ve disiplinliydi. "Syle ona," diye kulana fsldad, "Hepsine syle." Oonta lm saan saldrgana denileni aynen yapacan garantilemek iin cevap vermeye yeltendi. Ama Avc oktan gitmiti. 23 AZM VE CESARET Bir dzine kirli ve yol yorgunu cce hzla yryp grlyor, tm hava artlarnn dvd tal yollarda yarklarn zerinden atlyor, kayalarn kntlarndan ve antik iri ta paralarndan evik hareketlerle kurtuluyordu. Aka hissedilen korkularna ramen birlikte alyor, tkezleyen biri olursa ona yardm etmeye ve yol gstermeye hazr birileri oluyordu. Arkalarndan ork srs geliyordu; bayku gibi tp inleyen iki yzden fazla salyal yaratk vard. Silahlarn tngrdatp havaya kaldrdklar yumruklarn sallyorlard. Ara sra, ilerinden biri kaan ccelere, bir trl hedefi bulamayan, bir mzrak frlatyordu. Orklar ne toprak kazanyordu, ne de kaybediyordu ama cce yakalamaya duyduklar alk, korkmu implerin fark edilir bir aresizlikle kamaya duyduklar arzudan daha az deildi. Geri ccelerin aksine, orklardan biri tkezlediinde arkadalar ona yardm etmek iin hazrda beklemiyordu. stelik tkezleyen bir ork, dierlerinin ilerlemesine engel olduundan yuvarlanma, tekmelenme hatta sn-glenme riskini alm oluyordu. O yzden, ork hatt genilemiti ama nclerle en arkadaki cce arasnda yalnzca bir dzine ork kalmt. Cceler olduka serbest bir arazide yoku yukar trmanmaya baladlar. Salarnda; batda, byk bir sra da uzanyor ama sol- 24 YALNIZ DROVV larnda yine bir serbest arazi yer alyordu. Korkudan da fazlasn hissederek lk atmaya ve komaya devam ettiler. Orklar onlar yakalayp ldrmekle ilgilenmeyip yola odaklansayd ccelerin, nlerinde pek ok seenek olmasna ramen, tek bir ama ve ynde ilerlediini fark ederlerdi. Cceler, tam bir birlik iinde, sra dalarn glgesini geride brakm geni boluklar olan bir ift iri kayann arasna sapmt. Onlar takip eden orklar bu kayalarn ne anlama geldiini bilmiyordu; o iki iri kaya, aslnda tal bir zemin boyunca uzanan ve orkun yan yana geebilecei genilikte olan bir nehir yatann balangcyd. Bu korkun yaratklara gre nehir yata, sadece ccelerin dalp gzden kaybolamayaca anlamna geliyordu. stelik orklar ylesine odaklanmlard ki nehir yatann her iki kenarnda bulunan, talarla kurnazca gizlenmi, ilerindeki ccelerin dary izledii odacklarn varln fark etmemilerdi. lk cce grubu, kazmalar, ekiler, baltalar ve kllarla etraf tarayarak kenarlardaki duvarlardan ileri atldnda nc orklar kanaln- iinde kuyruk oluturmu, ork kuvvetinin yarsndan fazlas giriteki talar amt. Bazlar, zellikle de Thibbledorf Pwent'in rehberlik ettii Karndeen Brigade gibi tipler, balarndaki iri ivili miferler, srtlarmdaki zrhlar ve ivili eldivenler dnda silah tamyordu. Nee iinde ork srsne doru hcum ettiler; kendilerine en yakn yerde bulunan dmann zerine atlayp onu vahice dvyorlard. Bu orklarn bazlar, bundan sadece on gn nce, yerle bir edilen Shallovvs kynde, yine ayn cce grubu tarafndan aynen bu ekilde hazrlksz yakalanmt. Ama o zamann aksine, orklar, dayak yiyip kamam, savaa girmilerdi.

  • Yine de, cceler, bu kayalk kanaln dar alanlarnda savamak iin daha donanmlyd. Stratejilerini nceden belirleyip zemini kendilerine gre ekillendirmiler ve ksa srede galibiyet elde etmilerdi. n tarafn sonundakiler; kanaln giriine en yakn olanlar, abucak bir savunma dzenlemilerdi. Ka iin kullanacaklar kayalar, kanal arkalarndan kapamak ve bylece ieride kalan orklarn ilerini bitirmek ve barikatn te yakasna kaymak iin onlara gereken zaman kazandrmak amacyla zenle kesilmiti. 25 R.A. SALVATORE Onlar tuzaa dren on iki cce, tabii ki annda bir birlik oluturmu ve ork nclerinin saldrsn engellemiti. Ayrca arbedenin ortasnda kalan cceler uyum iinde alm, her biri dierine arka kmt. Bylece, ork saldrsna maruz kalanlar bile yerde kvranrken boazlanmaktan kurtuluyordu. Bunun tersine, yere den orklar tek balarna kalyor ve tek balarna lyordu. "Senin ocuklar iyi i kard Torgar," dedi uzun boylu, geni vcutlu, turuncu sal ve kuana tktrlm olmasayd ayaklarn gdklayabilecek kadar uzun sakall bir cce. Gzlerinden biri mat griydi; Mithril Salonu'nun drow istilasna kar savunulduu srada yaralanmt. Dier gzyse keskin ve canl bir maviyle parlyordu. "Geri birkan kaybetmi olabilirsin." "Kendi neslini korumak iin savarken lmekten daha iyi bir lm ekli yoktur," diye cevaplad, Marki Elastul'un Kral Bruenor Battlehammer'a uygulad batan savma tedaviyle ileden kp (bu ehirden geen uzak akrabalarna selam verme cesaretinde bulunan tm Mirabarran ccelerine bulaan bir hastalk tedavisiydi) Mirabar'dan yeni g etmi olan drt yzden fazla ccenin gl lideri Torgar Hammerstriker. Torgar, uzaktaki sava izlerken uzun, siyah sakaln okad. O fazlasyla garip yaratk; Pikel Bouldershoulder, kanaln giriindeki talar hareket ettirmek ve geri kalanlar mhrlemek iin kulland tuhaf rahip bysyle kavgaya karmt. Yine de bunun geici bir mola olaca aka grlyordu; aptal olmayan orklar ve takviye birlikler onlar arbedenin yanna karacak olan geri dn yolunun izini srmeye oktan balamt. "Mithril Salonu senin bugn, burada yaptn yardm unutmayacak", diye Torgar'a garanti verdi yal, uzun cce. Torgar Hammerstriker, bu vgye ban sessizce sallayarak karlk verdi; Battlehammer Klan'nm sava lideri -Banak Brawnanvil-ne kadar duygulandn grmesin diye yzn konumacya evir-memiti bile. Torgar bu an hayatnn sonuna kadar unutmayacan 26 YALNIZ DROVV - anlad; birka yzyl daha yaasa bile bu deimeyecekti. Atalarnn evi Mirabar'dan uzaklarken duyduu korku, yalnzca, sevgili arkada Shingles McRuff tarafndan nclk edilen, kendi soyundan yzlerce kiinin, Marki Elastul'u kendisini serbest brakmaya zorlayp onu Mirabar dna kadar, bir kez bile arkalarna bakmadan, izlediinde artmt. Torgar kendisi iin doru olan yaptn biliyordu, peki ama ya dierleri iin? Bunu da o zaman anlamt ve sonsuz bir memnuniyet tm kayglarn datmt. O ve soyu, Kral Bruenor'un bunalm ordusundan arta kalanlar gafil avlam, onlarn Shallovvs'un ldrc topraklarndan kamalarn salamt. Torgar ve arkadalar, Beki Vadisi'nin ve Mithril Salonu'nun giriinin kuzeyindeki dalarn kuzeyde kalan yamalarnda, arka koruma erevesini, savunulabilecek son noktaya kadar tutmutu. Bruenor'un hatlarna geri kalar srasnda cceler, onlar takip eden orklarla pek ok atmaya girmek zorunda kalmt. Hatta bu atmalardan bazlarnda orklarn tuhaf mttefikleri olan buz devleriyle bile karlamlard. Ynlerinden sapmadan ve ikayet etmeden savatklar iin, Mithril Salonu cceleri, Bruenor'un evlat edindii iki insan ocuk; Wulfgar ve Catti-brie ve buukluk arkadalar Regis, tabii ki, onlara teekkrlerini sunmutu. Bruenor o zamanlar, tpk imdi olduu gibi, tek bir laf bile edemeyecek kadar yaralyd. Fakat Torgar, tm o yaananlarn sadece bir balang olduunu imdi anlyordu. General Dagnabbit lm, Bruenor gsz ve neredeyse lmek zereyken, Mithril Salonu cceleri en eski ve en deneyimli gazilerinin ynetimi ele almasn istemiti. Banak Brawnanvil bu arya kulak vermiti. Sonra da Torgar'dan yaklamakta olan ork srlerine tuzak kurmasn olduka etkili bir ekilde istemiti. Torgar hemen o anda Mirabar ccelerini Mithril Salonu'na gtrmekle iyi bir i yaptn anlamt. Kendisinin ve tm Delzoun ccesi soyunun bundan byle Battlehammer Klan'na dahil olduunu hemen o anda fark etmiti. "Onlara komalarn iaret et", dedi Banak dnp rahip Rockbottom'a. Cce, Bruenor'u, Shallows'ta, yardm gelmeden ok nce harap olan byc kulesinin yer alt odalarnda canl tuta- 27 --"H^-9 R-A. SALVATORE bileceine inanmt. Rockbottom boumlu parmaklarn sallad ve Moradin'e bir dua mrldand. Rengarenk bir k yamuru yadrd; bunlar yangn karmayan ama kanaln yanndaki ccelerin dikkatini zerlerine ekmeyi baaran belli belirsiz kvlcmlard.

  • Neredeyse bunun hemen ardndan, Torgar'n ekibi, Pwent'in Karndeen Taburu, dier savalar ve Bouldershoulder kardeler, ngrlm rotalarnda ilerlerken, arkalarnda, ok ar, hatta lmcl bir ekilde yaral olsa da, tek bir cce bile brakmadan kanaln kenarlarndan itiip kakarak geldiler. Pikel baka bir deiiklik daha yapmt; rahibin ta ekillendirme bysyle kusursuzca yuvarlatt iri bir kaya, gizlendii yer olan sra dalarn yanndaki bir ta ynndan, gmbrdeyerek hareket etmiti. ne doru kvrlm gl bir cce ls, onu evirip ar srklar kullanarak kayann zorlu zeminde ilerlemesini salyor, hatta bir de onu ok dik olmayan bir yoku yukar sryorlard. Dier cceler saklandklar yerlerden km onlara yardm ediyordu. Bylece iri kaya, ii kolaylatrmak amacyla, uurumda yaratlan bir eimle kanaln sonuna drlmt. Gmbrdeyerek yuvarlanan kaya, tm zemini sarsm ve kanaldaki orklarn geri ekilmeye alrken hep bir azdan lk atmalarna ve birbirlerinin zerlerine dmelerine neden olmutu. Bazlar yere dm, kaya yuvarlanrken onun altnda kalp dmdz olmutu. Dierleri ise, vcutlarnn, yuvarlanan tan hzn azaltaca umuduyla, soydalar tarafndan kayann nne frlatlmt. Sonunda iri kaya, kanaln ucundaki barikatlara arptnda, birka orku ldrmt. Yamacn tepesinde duran Banak, Torgar ve dierleri, dmana beklediklerinden daha byk bir zarar verdiklerini anlayarak memnuniyetle balarn sallamlard. "Mcadelenin ilk art dman bozguna uratmaktr, canlarm," diye sessizce bildirdi Banak; imdiye kadar evirdikleri kk oyun ie yaramt. Banak, Torgar ve Rockbottom'a ie yaramaz gzyle gz krpm sonra da Mirabar gmeninin omzuna hafife vurmutu. "Arkadan Shingle'in yer altnda dvtn duydum," dedi 28 YALNIZ DROVV ---- Banak, "Tpk senin gibi." "Mirabar, tan hem altnda hem de zerinde yer alan bir ehir," diye yantlad Torgar. "Aslnda ben ve soydalarm yukarda savamaya pek alk deiliz", diye cevap verdi Banak. "Orada, size ve Ivan Bouldershoulder'a ihtiyacm olacak; tavsiyeleriniz gerekecek." Torgar, neriyi, ban mutlulukla sallayarak kabul etmiti. Wulfgar ve Catti-brie, Banak ve dier liderlere katlmak iin koarak geldiinde, cceler, kanaln gneyindeki yksek zeminlerde yer alan savunma hatlarn yeniden kurmaya balamt. "Doudaydk," diye nefes nefese aklad Catti-brie. En uzun cceden yarm ayak daha uzun fakat onun kadar gl olmayan bu gen insann varl ccelerin arasnda srtmyordu. Yz geni olmasna ramen narindi. Gr, kaim telli kumral salar omuzlarna dklyordu. Mavi gzleri insan standartlar iin bile bykt. Dolaysyla, her zaman a ve kaln bol kll kalarn altndan bakan ccelerle kyaslandnda ok byk duruyorlard. Kadns gzelliine ramen, Bruenor Battlehammer tarafndan yetitirilmi olmaktan kaynaklanan bir sertlii ve en iyi sava ccelerin arasndayken bile ne kmasn salayan faydac bir yaklam ve gc vard. "O halde elencenin en iyi ksmn kardn demektir," diye cokuyla cevaplad Rockbottom. Aklamas dierleri tarafndan alklar ve erefe kaldrlan kpkl bira dolu bardaklarla karlanmt. "Oooo!" diye onaylad Pikel Bouldershoulder; yeil sakal ve bynn arasndan beyaz dileri parlyordu. "Onlar, tam planladmz gibi, kanalda kstrdk," diye aklad Banak Bravvnanvil. Sesi dierlerinden ok daha ciddi ve sert kyordu. "Birkan ldrdk ve ldrdklerimizden ok daha fazlasnn da kap gitmesini saladk..." Catti-brie'nin yznde beliren etkili ifadeye taklm, sesi gitgide azalmt. "Onlarn tuzana dmemek iin kendi hilelerinize bavurdunuz," diye aklad kadn ve kolunu douya uzatt. "Karmzda b- 29 #-* R.A. SALVATORE yk bir ordu var. Bizi kuatmak iin gneye gidiyor." "Kuzeyimizde byk bir ordu vard," diye kar kt Banak. "Onu grdk. Ka kokumu orktan oluuyor ki?" "Ccelerin savaamayaca kadar ok; bizim saymzn binlerce kat," diye aklad devasa Wulfgar; ses tonu sert, kristal mavi gzleri kskt. nsan arkadalarndan bir ayak daha uzun olan, Beornegar'n olu Wulfgar, ccelere tepeden bakyordu. Beli ince, kasl ve kvrakt fakat gvdesi geni cceler iin bile kalnd. Kollar, gl bir cce baca lsndeydi; kare eklindeki enesi skyd. Bu zellikler ona, tabii ki sert, sakall ahbaplarnn saygsn kazandryordu ama aslnda en ok sayg uyandran, Wulfgar'n sava berraklna sahip gzlerindeki kt. Bu yzden, o konumaya devam ettiinde, btn cceler dikkatle dinledi. "Onlara yandan saldrrsanz, burada kaldnz srece yle olacana hi phem yok, sizi ezip geerler." Rockbottom, "Ph!" diye fkeyle homurdand. "Bir cce o kokumularn beine bedeldir!" Wulfgar bu kendinden emin rahibi grmek iin dnd ama ona bakmad. "O kadar ok mu?" diye sordu Banak. "Daha da ok" diye yantlad Catti-brie. Banak, Torgar'a "Onlar kaldrp harekete geirin," diye emir verdi. "Doruca gneye, bulabileceimiz en yksek yere gidiyoruz." "Bu bizi Beki Vadisi'ne bakan uurumun ucuna tar," diye kar kt Rockbottom.

  • "Savunma blgesi," diyerek onaylad Banak; ccenin endielerine aldr etmiyordu. "Ama kaacak hibir yer yok," diyen Rockbottom kendini hakl karmaya alyordu. "Hi phesiz, kendimizi yaman bir uuruma atyor olacaz." "Ve taarruz kuvvetleri bize saldracak kadar gneye gelemeyecek," diye ekledi Banak. "Ama toprak kaybedersek kaacak hibir yerimiz olmayacak," diye tekrarlad Rockbottom. "Srtmz duvara dayyorsun" Torgar Hammerstriker "Duvara deil, uuruma" diyerek araya 30 YALNIZ DROVV s-4 girdi. "Ben ve ekibim bunda hem fikiriz, hepimizi en ksa zamanda vadi zeminine indirecek kadar ipimiz olacak." "Vadi yzzzz ayak uzaklkta," diye kar kt Rockbottom. Torgar, onun szlerinin hibir nemi yokmuasna, omuz silkti. "Her ne yapacaksanz, bir an nce yapsanz iyi olur," diye araya girdi Catti-brie. "Sen ne yapmamz gerektiini dnyorsun?" diye sordu Banak. "Ork kuvvetlerini grdn. Onlara direnebileceimizi dnmyor musun?" "Korkarm, Beki Vadisi'ne ve onun da ilerisine gidecek kadar akll olmalyz," dedi Wulfgar ve onunla hemfikir olan Catti-brie bayla onaylad. "Mithril Salonu'na geri gitmeliyiz." "O kadar ok ork mu var?" diye sordu Pikel'in ondan daha sert ve sradan olan, sar sakall kardei Ivan Bouldershoulder. O da Mithril Salonu'nun savaa maruz kalan ziyaretilerinden biriydi. Cce, liderlerine daha yakn olabilmek iin arkadalarnn arasndan syrlp ileri kmt. "O kadar ok," diye temin etti Catti-brie. "Fakat Mithril Salonu'na kadar gidemeyiz. Henz deil. Bruenor artk yalnzca Mithril Salonu'nun kral deil. Grevi yle gerektirdii iin Shallows'a gitti. Bizim grevimizde deliimize geri kamak deil." "Bunu yaparsak oumuz lr," diye onaylad Banak. "O zaman, en yksee gidiyoruz; brakn kpekler gelsin. Onlarn koa koa kamalarn salarz, hi pheniz olmasn!" " Oooo!" diye neeyle bard Pikel. Dier tm cceler, bu garip kk Pikel' e bakt. Neredeyse kalasna uzanan sakaln kulaklarnn arkasna atp sayla birlikte ren yeil sal, yeil sakall bir yaratkt. Gl aabeyinden daha yuvarlak hatlar ve narin bir grn vard. Ivan, dier tm cceler gibi, sert ve kabark deri ve metal zrh karm giysiler giyerken, Pikel, ak yeil, basit bir cbbe giyiyordu. Dier ccelerin ayaklarnda demircilerin kvlcm ve kzlerden korunmalarn salayan, orklar ezerken faydal olan ar botlar varken Pikel, ucu ak sandaletlerle dolayordu. Bunlara ramen, ne kadar yararl olduunu dierlerine kantlayan uysal Pikel'de tuhaf bir eyler vard. Onlar 31 }f- R.A. SALVATORE putun iine yerletirip Shallows yaknlarna gtrmek onun fikriydi. Projeyi kendi elleriyle ekillendirmi ve sava boyu, dmanlarn zora sokup mttefiklerini rahatlatan byler yapmt. Btn cceler, gsterdii abann karlnda ona srayla glmsemiti. Wulfgar ve Catti-brie'nin getirdikleri dounun kara haberleriyle cokular azalmt. Ccelere kamp toplama emri verilmi fakat kuzeydeki ork kuvvetleri saldrya geip doudaki takviye birlik zerlerine akn ettiinde sradalara doru yayldklarndan bu i pek de ksa srmemiti. Neredeyse binden fazla cce, yorulmak bilmeden, onlar da eimine gtrecek olan bacaklarn srye srye, talarn arasnda dolanmt. nce , sonra drt bin ayak ykseklie km, yine de glerini kaybetmeden dimdik ilerlemeyi bilmilerdi. imdi douda daha yksek dalar uzanyor, arkalarndaki ork birlii onlar takip etmeye devam etse de, kendilerine saldrmalar ihtimalini azaltyordu. Cceler, attklar her admda nefes nefese kalm, bir milden fazla yol kat etmi, yine de yavalamamlard. Sonunda, Banak'm nc kuvvetleri, Beki Vadisi'ne tepeden bakan -sanki ta daha yeni paralara ayrlm gibi birdenbire dikle-en- uurumun kenarnda belirdi. Onlarn altnda, Rockbottom'n tarif ettii o yz ayan aasnda, Mithril Salonu'nun bat ucunu kesen geni bir vadi; Beki Vadisi uzanyordu. O sabah gkyzn kaplayan sis, orak zeminden ykselen ta stunlar saryordu. Gl ccelerin tipik zellii olan bir disiplinle, savalar, yollarn belirlemek ve savunma alanlar ina etmek iin almaya gitti; bir ksm gevek talarla siperler rerken, dierleri dmann zerine yuvarlanabilecek iri kayalar aryor, geriye kalanlarsa en stn olduklar noktalar, savunma pozisyonlarn ve bunlar en iyi ekilde kullanmalarn salayacak yollar belirliyordu. Torgar, bu srada, en iyi ustalarn ie komu -Mirabar cceleri arasnda bir yn gerek ustalar vard- ve onlara varolan sorunlarn anlatmt; geri ekilmek zorunda kalrlarsa tm cce kuvvetleri bir an nce Beki Vadisi'ne ulatrlmalyd. Mirabar ccelerinin en iyi ustalarnn yzden fazlas uurumun 32 YALNIZ DROW fc-h-

  • bakt yerin uzunluunu hesaplamaya, talann salamln kontrol etmeye, en kolay yollan aramaya ve ccelerin yere inerken durup ip deitirecei dz kntlar incelemeye balad. lk ipler hemen hazrland ve Torgar'n mhendisleri bir sonraki dzenekleri kurabilecekleri dzgn bir yer aramak zere aa kayd. En alak yerlerde drt, en yksek yerlerde ise be farkl ip kullanmak gerekiyordu. Bu korkutucu alan pek ounu aresizlik iinde brakabilirdi. Ama cceleri deil... Sonunda deerli hibir ey bulamayacak olsalar da yllarn tnel kazmakla geiren bu inat halk deil... kan kvlcmlardan birinin zehirli gazlarn yayld bir patlamaya sebep olup olmayacan bile bilmeden, en derin deliklerin kefedilmemi blgelerinde baltalarn etrafa saplayarak ilerleyen bu cesur ve gl halk deil... Soylarnn iyilii iin birbirlerini bile deviren bu toplumcu halk deil... Kral Bruenor'un kuzey savunma hattn oluturan, Mithril Salonu ve Mirabar cceleri iin kullandklar Delzoun soyad ailevi bir badan teydi; onur ve grev demekti. Aa inen mhendis ccelerden birisi ar bir taa takld ve kendini kurtarmaya alrken ipten kayp uurumdan aa; iki yz ayak uzaklktaki lme doru dt. Dierleri durup Moradin'e hzl bir dua okudu ve yapmalar gereken ie devam etti. Tred McKnuckles sar sakaln kemerine sktrd, azna kadar dolu antasn omuzlad ve Mithril Salonu'nun bat kna uzanan tnele doru dnd. "Geliyor musun?" diye sordu, Felban Kalesi'nin sevgili mltecilerinden biri olan arkadana. Nikwillig dnceli bir tavr taknp karanlk tnele bo gzlerle bakt. "Hayr, sanmyorum," diye artc bir cevap verdi. "Beni ldrtacak msn?" diye sordu Tred. "Bir yerlerde, bir ekilde, tm bu yaananlarda Obould Bol-Ok'un kirli parmaklar olduunu sen de benim kadar iyi biliyorsun. O kpek hl havlyor ve hl sryor. Ayrca eer bu ite Obould'un panna varsa gzlerini Felbarr'a diktiini yine benim kadar iyi biliyorsun. Onun asl 33 Jfr-a R.A. SALVATORE istediinin bu olduundan hi phen olmasn!" "Bunlarn hibiriyle ilgili en ufak bir phem yok," diye cevap verdi Nikwillig, "Kral Emerus hikayeleri dinlemek zorunda." "O zaman geliyorsun." "Hayr gelmiyorum. imdi deil. Battlehammer'lar senin kll kn kurtard; tabii benimkini de. arplacak orklarn olduu yer buras, dolaysyla ben de burada kalp onlarla arpacam. Battlehammer'larn yannda yer alacam." Tred, Novillig'in szleri kadar taknd tavr da dnd. Nikwillig, ccelere oranla, her zaman dnen biri olmutu ve dnceleri pek de geleneksel deildi. Fakat Felbarr Kalesi'ne geri dn fikrine kar karken ne srd sebepler, Nikwillig'in her zamanki tuhaflklarn bile ap Tred'i aknla uratmt. Sanki arkadann aklndan geenleri okuyabiliyor gibi "Kendini dn Tred," diye belirtti Nikwillig. "Felbarr'a giden herkes yle yapacak; bunu sen de biliyorsun." "Peki, oraya giden herkesin, yardma ihtiyacmz olduu takdirde, Kral Emerus'u Felbarr Kalesi'nin dna karacan m dnyorsun? stelik ilerinden herhangi birinin Kral Emerus'u Abdar Kalesi'yle konumaya ve Kral Harbromm'u Demir Beki'yi harekete geirmeye ikna edeceini mi sanyorsun?" Nikwillig omuz silkip "Orklar kuzeye hcum ediyor ve Battlehammer'lar onlarla sk bir mcadele iinde... Ayrca Felbarr'n iki ccesi, Tred ve Nikwillig, Bruenor ocuklarnn yannda dimdik yer alyor. Bunlarn hepsi Kral Emerus'u getirmek iin yaplyor ve bu, senin ve benim bu savan savamaya deer olduunu bildiimiz anlamna geliyor. Ayrca, burada kalp Bruenor'un hattna dahil olursak, Kral Emerus Warcrown'a daha byk ve kuvvetli bir arda bulunabiliriz" dedi. Tred, dier cceye uzun ve sert bir bak att; Nikwillig'in artc cmlelerini anlamaya alyordu. Aslnda Mithril Salonu'ndan ayrlmay hi istemiyordu. Bruenor, kafasnn dikine giden bu iki cceye yardm etmek, ilerinde Tred'in kk kardei de olan len halklarnn intikamn almaya alan Tred ve Nikvvillig'e destek olabilmek iin, hi dnmeden tehlikeye atlmt. 34 YALNIZ DROVV San sakall cce, ban arkaya evirip batya uzanan Karanlkalt tnelinin yukarsndaki karanla bakarken derin bir i ekti. "O zaman belki de gidip bcr Regis'i bulmalyz," diye nerdi. "Belki de o, Kral Emerus'a btn haberleri ulatrabilecek birini bulur." "Bylece yeniden Bruenor'un insan ocuklar ve Torgar'n o-lanlaryla beraberiz," dedi Nikwillig; sabrsz tavrnda en ufak bir deiiklik bile yoktu. Tred'in Nikwillig'e kukuyla bakan tavr deiti ve onu hayranlkla izlemeye balad. Bu tuhaf ccenin savamaya bu kadar hevesli olduunu hi bilmiyordu. Nikwillig'in kalbindeki belirgin deiikliin zamanlamas kusursuzdu; Tred'in dncelerini salamlatrmt. Sar sakall ccenin uysal baklar yerini kocaman bir glmsemeye brakt ve omzunda asl duran ar antasn yere indirdi.

  • "Sana ne dndn sorabilirdim ama buna ihtiya duymuyorum," diye belirtti Wulfgar, Catti-brie'ye doru yrrken. Kadn, itiip kakan ccelerin yannda durmu, uurumdan aa bakyordu. Wu)fgar, onun ork kitlesine deil de aalarndaki vahi topraklara baktn fark etti. Catti-brie, uzun, gr salarn arkaya doru tarayp adama doru dnd; Wulfgar'n kristalimsi gzlerinden daha koyu ve farkl tonlarda olan mavi gzleri, dikkatle onu inceliyordu. "Onun nerede olduunu ben de merak ediyorum," diye aklad vahi adam. "lmedi... En azndan bundan eminim." "Nasl emin olabilirsin ki?" "nk Drizzt'i tanyorum," diye cevaplad Wulfgar ve kadnn hatrna zorla glmsedi. "Pwent ortaya km olmasayd hepimiz lm olacaktk," diye hatrlatt Catti-brie. "Tuzaa drlmtk ve evremiz kuatlmt," diye karlk verdi Wulfgar. "Drizzt'in bana byle birey gelmedi ve kolay kolay da gelmez. O hl hayatta, bunu hissedebiliyorum." Catti-brie bu kocaman adamn glne karlk verdi ve elini tuttu. 35 }ts- R.A. SALVATORE "Ben de yle," dedi. "lm olsayd kalbimde onun acsn hissederdim, bu yzden lmediine eminim." "En az benim kadar hissederdin," diye fsldad Wulfgar. "Ama yakn bir zamanda yanmza dnmeyecek," diye devam etti Catti-brie. "Dnmesini istediimizi de dnmyorum. Burada, sahip olduumuz bir dzine savadan biri olur -en iyisi, hi kukusuz- ama orada..." "Orada dmanlarmza korkun bir keder salacak," diye onaylad Wulfgar. "Yine de, yalnz olduunu bilmek canm yakyor." "Kedisi var. Yalnz deil." Arkadana rahatlatc bir glmseme sunma sras Catti-brie'dey-di. Wulfgar kadnn elini skt ve onu bayla onaylad. "kinizin sa taraf tutmanz istiyorum," diyen bouk bir ses duyuldu. ift dnp baktnda Banak Bravvnanvil, rahip Rockbottom ve bir ift baka ccenin kendilerine doru ilerlediini grd. "Orklar geliyor," diye bildirdi cce kumandan. "Bir an nce, biz siper kazamadan, saldrmay planlyorlar; onlara engel olmalyz." ki insan da vahice onaylad. Banak dier ccelerden birine dnp "Sen git ve Torgar'n ustalarndan biriyle konu. Kulaklarn savaa kapayp ilerini yapmalarn syle. Vadiye inecek ipleri olduu anda da hepsini aa gtr," diye emretti. Cce, "A...am...a..." diye kekeleyerek itiraz etti. Sanki Banak onu lme mahkum etmi gibi ban ve ellerini sallad. Banak onun yanna gidip, elini ccenin azna kapayarak onu susturdu. "Senin grevin ilerinde en zor ve en nemli olan," diye aklad kumandan. "Biz burada orklar pataklyor olacaz, hangi cce bunu istemez ki? Sense Regis'i bulup ona bin -hatta olabilirse iki bin- cceye daha ihtiyacmz olduunu syleyeceksin." "Gcmz arttrmak iin bin ccenin yukar trmanmasn m istiyorsun?" diye pheyle sordu Catti-brie; olduklar yere varolanlardan baka hi kimse smazm gibi duruyordu. Wulfgar, kzn aksannn, Banak'n grubunun geliiyle, Cce Dili'ne kaydn fark ederek, ona yan gzle bakt. 36 YALNIZ DROVV s-Si{ Banak, "Aman neyse, imdilik burada yeteri kadar adam var," diye aklad. Banak, azn skca kapad ve bu yzden koyu mavi bir renk almaya balasa da sabrla bekleyen dier ccenin gitmesine izin verdi. "Direnmeliyiz ve bu yzden direneceiz. Ama savatmz bu orklar akll. Hem de ok akll." "Dmanmzn sradalarn evresinden batya bir birlik gndereceini dnyorsun, yle deil mi?" diye sordu Wulfgar ve Banak ban sallayarak onaylad. "Kokumu orklarn ou Beki Vadisi'ne bizden nce varacak," diye cevaplad cce lideri. "O zaman peimizden gelmeleri bile gerekmeyecek. Bizi, alktan lp gidinceye kadar, burada tutabilirler". Banak, bunu sert bir bak atarak syledi ve konumaya devam etti; "Git ve Regis'e, ya da ieride ileri her kim yrtyorsa ona, fazla adamlarn hepsini gndermesini ve buraya gnderdiklerinden daha fazlasn da vadiye, batda bir kuvvet olutunnaya yollamasn syle. Oradan ieri hi kimse girmemeli, beni duyuyor musun?" Mesaj iletecek olan cce, birden, ayrlmaya daha istekli gzkt. Dimdik durup, gl gsn iirdi ve hepsine grevini yapacana dair garanti verdi. O uuruma doru hzla komaya baladnda cce hattndan bir lk ykseldi ve ork hcumunun baladn haykrd. Banak, Rockbottom'a "Torgar'n ustalarnn yanna geri dn" diye emretti, "Sava boyunca almaya devam etmelerini sala ve orklar, hepimizi ldrp, onlara saldrmaya gidinceye kadar durmalarna izin verme!" Kararl bir ifadeyle ban sallayan Rockbottom koarak uzaklat. "Ve siz ikiniz, hepimizin hayat iin, buray koruyun," dedi Banak. Catti-brie, omzunda asl duran ldrc yay, Yrek Avcs Taulmaril'i kard. Ok klfndan bir ok alp yaya yerletirdi. Onun yannda duran Wulfgar muazzam sava baltas Aegis-fang' avucu-nun iine ald.

  • Banak ve dier cceler savunma hattnda toplandnda iki insan birbirine bakp, destek ifadesi olarak balarn sallad ve kayalk da yamacndan hzla onlara doru gelen karanlk srye doru dnd. 37 KEMKLER VE TALAR Kral Obould Bol-Ok dalardan douya uzanan konumlarnn son raporlarndaki tehlikeyi annda sezdi. Perian goblin habercisinin ban ezme isteine direnen byk ork kral, bir elinin parmaklarn esnettikten sonra sk bir yumruk yapt ve her zamanki duruunu ald; derin dnce ve fkeyle dolup tama aras bir ifade taknp, o yumruu uzun dili azna dayad. Aslnda o iki duygu ork liderinin u an iinde yaad duygusal atmay oluturuyordu. Pis ccelerin kutsal Gruumsh Tek-Gz heykeline saklanp sava alanna szmas sonucu Shallows'taki, felaketle sonulanan kuatmaya ramen muharebe gzelce geliiyordu. Kral Bruenor'un lm haberi dzinelerce kabilenin saklandklar deliklerden kaarsna koup Obould'a snmasna neden olmu, belal Gerti Orelsdottr' ve onun stn zekal ayaz devlerini sakinletirmiti. Sonra baz dman kuvvetlerinin orada; Obould'un hatlarnn arkasnda olduu raporu gelmiti. Bir ork kamp datlm, orkla-rn ou katledilmi, kalanlarysa dadaki deliklerine kap gzden kaybolmutu. Obould, rknn davranlarn ok iyi tanyor ve bu kritik anlarda -ve genellikle tm mcadele boyunca- yksek moralin herey olduunu biliyordu. Orklar kuzeydeki dmanlarndan sayca fazlayd. nsanlar ve cceler, hatta elflerle bile bire bir mca- 38 YALNIZ DROVV deleye girebilirdi. Obould, aknlarnn bu son bozgununda ork kuvvetleri arasnda bir koordinasyon eksiklii olduunu ve orklarn rakip kabilelere, hatta bazen kendi kabilelerine bile, gvenmediini biliyordu. Zafer, bu tarz davranlarn yaratt dezavantaj dengeleyebilirdi ama bir grubun katliamn anlatan raporlar onlar dalarn altndaki tnellere gnderip, kendilerini gvence altna almalarn salard. Kt bir zamanlamayd. Obould, baka byk kabilelere ait aman topluluklarnn geliyor olduunu duymu, henz tam anlamyla balamam olan istilasna son vermelerinden korkmutu. En azndan olumsuz dncelere sahip iki dzine aman, ork kralnn birliklerini kesinlikle yok ederdi. Obould nce kendini azarlad sonra da haberci goblinin szlerini yeniden, byk bir dikkatle dnd. Ne olup bittiini abucak anlamalyd. Neyse ki kampta ona gerekten yardm dokunabilecek birisi vard. Obould, goblini ve dier grevlileri yanndan kovarak byk kampn gney ucuna, uzun zamandr bekleyen yalnz bir figre doru ilerledi. "Selam sana Donnia Soldou," dedi dii drowa. Kadn onu selamlamak iin dnd -geliini o konumaya balamadan ok nce hissetmiti ve Obould bunu biliyordu- byl piwafwi 'sinin aa ekilmi kaponu altndan onu szyor; krmz gzleri gergin dudaklar gibi kocaman ve korkun bir glmsemeyle bakyordu. "Byk bir dl istediinizi duydum," diye bildirdi kadn ve yerini deitirdi; beyaz sann bir tutam gznn nne dyordu. Her zamanki gibi gizemli ve ekiciydi. "Gelecek olanlardan sadece bir tanesi," diye srar etti Obould. "Urlgen deliklerine geri kaan cceleri kovalyor. Peki, bu durumda blge kylerini kim savunacak?" "Tek bir zafer mi?" diye sordu Donnia, "Daha hrsl olduunuzu sanyordum." "Mithril Salonu' na, katledilmeye gidemeyiz" diye aklad Obould. "Senin halkn byle bir taktik denememi miydi?" 39 {-Is-* R.A. SALVATORE Bunu yapanlar 'onun' halk olmadndan Donnia bilinli yaplan bu hakarete sadece yksek sesli bir kahkaha atarak karlk verdi. Menzoberranzan drowlar Mithril Salonu'na saldrm ve bu saldr felaketle sonulanmt. Fakat bu rmcekler ehri'nden olmayan ve oray da pek sevmeyen Donnia Soldou'yu neredeyse hi ilgilendirmiyordu. "Bol Di Kabilesi'nin kampndaki katliam duydun mu?" diye sordu Obould. "Karlarnda etin bir rakip -ya da pek ok rakip- varm, evet," diye cevaplad Donnia, "stelik henz hibiri blgedeki iine balamam." "Beni oraya gtr", diye bildirdi Obould; szleri Donnia'y kesinlikle artmt. "Buna kendi gzlerimle tanklk edeceim." "ok fazla sava getirirsen katliam haberinin etrafa yaylmasna neden olabilirsin," diye aklad Donnia. "stediin bu mu?" "kimiz gideceiz," dedi Obould. "Baka kimse gelmeyecek." "Peki ya Bol Di Kabilesi'ni katleden dmanlar orada kol geziyorsa? Fazla risk alyorsun." "Dmanlar orada kol geziyorsa ve Obould'a saldrrsa, onlar fazla risk alyor demektir," diye hrlad Obould ve Donnia'nn, karanlk teniyle tezat oluturan inci beyaz dilerini gstererek glmsemesine neden oldu. "Anlatk o zaman," dedi kadn. "Gidip bu gizemli dmanmz hakknda neler reneceimize bir bakalm."

  • Katliamn olduu yer pek de uzak deildi. Donnia ve Obould olay yerine vardnda yalnzca Ad'non Kareese ile deil, ayn zamanda Donnia'nn iki drow arkada Kaer'lic Suun Wett ve Tos'un Armgo ile de karlamt. "Bir avu saldrgan, baka birey deil," diye aklad Ad'non yeni gelenlere. "Blgede pegasus sren elfler olduunu duyduk ve bu katliam yapanlarn da onlar olduuna inanyoruz." Ad'non konuurken elleri drowlarn gizli koduyla hareket etti ve yalnzca Donnia'nn anlayabilecei bireyler syledi; 40 YALNIZ DROW --- Bu bir drow iiydi. O ve arkadalar Mithril Salonu'nun Kral Bruenor'un, rmcek Kraliesi ve kendi karanlk soyunun tm retilerini terk eden, srad kara elfle arkadalk ettiini bildiinden, Donnia'nn baka bir ey duymaya ihtiyac yoktu. Demek ki, Gerti'nin ayaz devlerinin anlatt hikyelerden sonra phelendikleri gibi Drizzt Do'Urden, Shallows'tan kam ve grne baklrsa Mithril Salo-nu'na geri dnmemiti. "Elfler," diyen Kral Obould'un honutsuz sesi yankland ve bu szck bir hrltya dnt; gl ork, sk yumruunu yine yzne gtrmt. Donnia Soldou, "Kanatl atlarla uuyorlarsa onlar bulmak ok da zor olmayacak," diye garanti verdi. Ork kral ksk ama dolu dolu bir hrlt karmaya devam etti; krmz damarl gzleri pegasus srclerinin birdenbire zerlerine inmesini bekler gibi ufuk izgisini taryordu. "Dier liderlere bunun tek bana yaplm bir saldr olduunu syle," diye nerdi Ad'non. "Donnia ve ben, Gerti'nin endielenmemesini salamaya garanti veriyoruz." "Korkuyu cesarete dntr," diye ekledi Donnia. "Bunu yapanlarn ban getirmeleri iin byk bir ikramiye koy. Bu bile dier kabilelerin senin kuvvetlerine katlmasn salamaya yetecektir." "Hepsinden nemlisi, onlarn tuzaklar kurarak saldran kk bir grup olmas; ki kesinlikle yle duruyor, dierleri iin oluturabilecei tehlikeyi azaltyor," diye devam etti Ad'non, "Bu orklar tetikte deildi; dolaysyla da ldrldler. Bu her zaman byle olmutur, yle deil mi?" Obould'un hrlts kademe kademe azald ve kendisine tavsiyelerde bulunan drowlar bayla onaylad. Sonra, kamp alann ve l orklar incelemek amacyla hareket etti. Drowlar da ona katlp ayn eyi yaptlar. Bu kanatl elf iine benzemiyor, Ad'non'un parmaklar dier drowa aklama yapyordu; geri KaerTic Suun Wett onu dinlemiyordu, gruptan ayrlm kamp alannn dna doru ilerliyordu. Yaralar geni ve uzun; bir elf bann ii deil. Ayrca hibiri okla 41 {f-* R.A. SALVATORE ldrlmemi; Shallows 'un kuzeyine gidip devlerle savaan yzey elflerinin hepsi yksekten oklar atarak savayordu. Tos'un Armgo cesetlerin etrafnda doland; nlerinde eiliyor ve onlar byk bir dikkatle inceliyordu. "Drizzt Do'Urden," diye fsldad dier ne; Obould kendilerine doru geliyor olduundan elleriyle devam etti: Drizzt palay tercih ediyor. Kaer'lic, Obould'dan hemen sonra dnd; dolgun rahibenin parmaklar akyordu: Darda kedi izleri var. Drizzt Do 'Urden, diye bir kez daha iaret etti Tos'un. Urlgen yumruk, kuzeydoudaki bir dan srtndan karanlk ork kitlesinin yokuu silip sprerek kn izliyordu. Cceleri uuruma inelemiti ve onlar unutulmulua mahkum etmekten baka hibir ey istemiyordu. Urlgen, ccelerin sertliine ve alma ahlakna, orada kalmalarna izin verdii srece, savunma glerinin artacan bilecek kadar sayg duyuyordu. Geri kendi ordusu byle bir saldrya hazr deildi; devlerin takviye birliklerinin hibiri henz ork srsne katlmamt ve sava alannda bulunanlarn ou tecrbesizdi. Ayrca sava emri ve liderlik konusunda kafalarnn hl kark olma ihtimali de vard. Urlgen'in ordusu, yaknda, say, silah ve taktiksel olarak glenirdi ama cce savunmas da onlarla birlikte artard. Bunlarn hepsini dnen ve Shallovvs'taki beklenmedik firarn hl acsn eken ork lideri ordusunu ileri karmt. En azndan, saldrlarn ccelerin daha da derinlere inmesini nleyeceini dnmt. Yuvarlanan halk yokuun ucuna geldiinde, ork liderinin yz buruuktu; cceler byk bir fkeyle dar frlam ve orklarn zerine yukardan saldrmt. Urlgen'in ordusunu Shallovvs'ta bozguna uratan harap edici, hzl oklarla birlikte atlan talar ve yuvarlanan iri kayalar onlara nclk etmiti. Urlgen dzinelerce orkun ldn biliyordu. lk yaylm ateinden kurtulmay baaranlar arasnda korkun bir panik ba gstermi, ynlerini armalar ve kor- 42 YALNIZ DROVV kulan ccelerin saldrsn daha da glendirmi, bu sakall korkun halka insans yaratk hattn ikiye ayrma olana vermiti. Geri ekilmeye balayan orklar takviye birliklerin savaa katlmasna engel olmu ve bu karmaa saldrgan ccelere daha ok imkan salamt. stelik oklar hedeflerine ulamaya devam ediyor ve okulara ek olarak ccelerin dousunda ykselen bir figr orklar hareketsiz klyordu. Bir deri bir kemik bir ork "Ne yapacaz?" diye sordu Urlgen'e. Yaratk lgnca kouturuyor, hoplayp zplyordu. "Ne yapacaz?"

  • Baka bir ete lideri koarak geldi. "Ne yapacaz?" diye onu taklit etti. Ve sonra, "Ne yapacaz?" diye baran bir ncs geldi. Urlgen, kayalk yamata durup aada olan vahi sava izlemeye devam etti. Cceler dyordu ama hemen hemen hepsi orklarn tepesine iniyordu. Yakn dv iyice kzmt ve cceler iki savunma grubunu nc taarruz birliklerine dntrrken Urlgen'in orklar dankln koruyordu. nc birlik ileri atlnca ortaya ccelerden oluan kareler km ve hepsi kendi ekseninde kusursuzca dnmt. Her karenin bir sras nclere katlmak iin ayrlm ve onlar daha da kuvvetlenirken geriye kalanlar savunma birliklerine dntrmt. Urlgen onlarn bu hareketlerini gzel bulmutu; o ve babas ork srlerine ayn disiplini verebilmek iin ok uramt ama grlen o ki askerlerinin daha ok yol katetmesi gerekiyordu. Urlgen ccelerin gsteriyi andran manevralaryla ylesine bylenmiti ki yannda dans edip "Ne yapacaz?" diye baran ork kumandanlarn fark etmemiti bile. Sava, ccelerin kesin galibiyetine dnmeye baladnda soruyu tekrar haykrmlard. "Geri ekilin!" diye emretti Urlgen. "Hepsini geri getirin! Gerti'nin devleri buraya gelinceye kadar hepsini geri getirin." Verdii emrin uygulann izleyen Urlgen askerlerinin geri ekilmede savamaktan ok daha baarl olduunu dnmt. 43 - R.A. SALVATORE Kanla kayganlaan talardan aa kaarken pek ou lmt. stelik cceler yanlarna gidip kafalarna indirdikleri darbelerle onlar sonsuza kadar susturuncaya dek inleyen, lk atan ve lmek zere olan bir yn ork vard. Fakat krmzlaan talarn arasnda l cceler de vard ve orklar, doal olarak, kendi kayplanyla pek ilgilenmiyordu. Urlgen onaylar-casna ban sallyordu. Ordusu byyecekti ve ordusunu son cce de bitkin dp lnceye kadar onlarn zerine gndermeye devam edecekti; cceleri orklar ldremiyorsa yorgunluk ldrrd. Ork lideri ccelerin arkasndaki bayrda ne olduunu biliyordu. Onlar keye sktrdn biliyordu. Ya cceler Mithril Salonu'nun dna sel gibi akacak ve bu grubu kurtarmak iin doudan veya batdan dolaarak dnp gelecek ya da savunmay brakp kamaya alacakt. Her iki durumda da Urlgen'in kuvvetleri Obould'un ngrdnden ok daha baarl olabilirdi. Her iki durumda da ykselen ork etesi iindeki Urlgen'in itibar artard. Son gelimeleri deerlendirmek iin rahat bir maaraya ekildiklerinde "Bunu yapann Drizzt Do'Urden olduunu biliyoruz ama Obould'a yzey elfleri olduunu sylyoruz," dedi Tos'un Armgo arkadana. "Bylece Obould'un yzey elflerinden daha ok nefret etmesini salyoruz," diye cevaplad Donnia; bir ucu, heykeli andran siyah yzn apraz kesen, kat kat dklen beyaz salarna deen dudaklarnda nefis bir glmseme vard. "Bunun iin ok da uramamz gerekmiyor," diye bildirdi Kaer'lic. "Hepsinden nemlisi Obould'un kendisine kar olan kara elf-ler olduunu dnmesini engelliyoruz," dedi Ad'non Kareese. "Drizzt'in varlndan zaten haberdar, tabii bir yere kadar," diye aklad Kaer'lic. "Evet ama Obould'un fkesi sonunda bize dnmeden bu sorunun etkilerini azaltabiliriz," dedi Ad'non. "Olaylara bireysel deil 44 YALNIZ DROVV e-|=4. rksal olarak bakyor." "Gerti gibi," dedi KaerTic, "Hepimiz gibi." "Drizzt ve arkadalar dndaki herkes gibi," dedi Tos'un; bu basit ve aikar ifade hepsini aknlk iinde brakmt. Drt drow bir an iin arkalarna yaslanp birbirlerine bakt. Grubun zerinde oluacak herhangi bir felsefi tezahr vardysa da gnn ihtiyalar ve faydac yaklamn arl altnda yok olup gitmiti. "Drizzt Do'Urden tehlikesini ortadan kaldrmak iin bir ey yapmamz gerektiini dnyor musun?" diye sordu Kaer'lic Ad' non'a, "Sence bizim iin bir sorun tekil ediyor mu?" "leride edebileceini dnyorum" diye dzeltti Ad'non. "Onu ortadan kaldrmann pek ok yarar olabilir." "Menzoberranzan da byle dnmt," diye hatrlatt Tos'un Armgo, "ehrin o aptalln sonularndan tamamen syrlabildiin-den pheliyim." "Menzoberranzan sadece Drizzt Do'Urden ile savamad," diye belirtti Donnia, "Leydi Lolth onun lmesini istemez miydi?" Donnia bu soruyu sorduktan sonra grubun rahibesi olan Kaer'lic'e dnm, Ad'non ve Tos'un da onu izlemiti. Kaer'lic bu merakl baklara ban sallayarak karlk veriyordu. "Drizzt Do'Urden bizim sorunumuz deil," dedi KaerTic, "ve onun palalarndan ne kadar uzak durursak o kadar iyi olur. Muhakeme gc Leydi Lolth'un bizden talep ettii en nemli ey ve Obould'u Mithril Salonu'na gtrmek istediim kadar Drizzt Do'Urden ile savaa girmekten kanmak istiyorum. Tm bunlar bu yzden kurgulamadk m? Arzularmz ve planlarmz hatrlyorsunuz, yle deil mi? Mutluluum Drizzt Do'Urden'in palalarndan birinin ucunda sona ermeyecek." "Peki ya o bizim peimize derse?" diye sordu Donnia.

  • "Bizim hakkmzda hibir ey bilmedii srece dmez," diye cevaplad KaerTic. "En iyi yol bu. En sevdiim sava, uzaktan izlediim savatr." Ne yzn Ad'non'a dnen Donnia'nn keyifsiz ifadesini ne de Ad'non'un hayal krkln fark etmek zordu. 45 J-* R.A. SALVATORE Ama Kaer'lic'in ifadesi hepsinden daha ok gze batyordu. "Katlyorum," dedi Tos'un. Mezoberranzan'daki gnlerinden beri Drizzt Do'Urden kendisine kar savaanlar iin ciddi, hatta lmcl bir sorun oldu. Mithril Salonu felaketinden sonra Karanlkalt'nm st kesimlerinde gezinirken Menzoberranzan'la ilgili eitli hikayeler dinledim. Grlen o ki, benim ehrim Mithril Salonu'na saldrdktan sonra, Drizzt, Menzonerranzan'a geri dnm, Baenre Evi tarafndan yakalanp zindana atlm." Baenre Evi, Karanlkalt'da bulunan drowlarca iyi tanndndan bu nefis aklama aknlkla karlanmt. "Yine de, uyanyla bir felakete neden olarak arkadalarna dnm," diye devam etti Tos'un. "O, Leydi Lolth'un zalim bir akas gibi... Korkarm o hain savata bir kaos perdesi vard. Menzoberranzan'daki ou kii Drizzt Do'Urden'in Kaos Leydi'si tarafndan, tamamen istedii gibi ynetildiine inanyor." "Baka tanralara hizmet ediyor olsaydk szlerin kafirlik olarak alglanrd," diye cevaplad Kaer'lic, cmlenin iinde barnan ironiye kkrdad. Donnia, "Buna inanamazsn..." diye tartacak oldu. "nanmak zorunda deilim," diye araya girdi Tos'un, "Drizzt Do'Urden ya bizim anlayabileceimizden daha rktc ve ansl ya da tanr tarafndan korunuyor. Her koulda, onu avlamaya niyetim yok." "Kabul edilmitir" dedi Kaer'lic. Donnia ve Ad'non bir kez daha birbirlerine bakt ama bu sefer sadece omuz silkmekle yetindiler. Banak Brawnanvil, ordularna talimat verirken yannda duran Rockbottom'a "Bu iyi bir oyun," dedi, "Birok kiinin lecek olmas dnda." "Cceden ok ork lecek", diye belirtti Rockbottom. "Birinden yeterince yok ama dierinden ok fazla var. unlara bak. fkeyle savayor, hi ikayet etmeden dayak yiyor ve tanrlar yle istiyorsa lmeye can atyorlar." 46 YALNIZ DROVV . "Onlar sava," diye hatrlatt Rockbottom, "Sava cceler; bu ok ey ifade ediyor." "Evet, tabii ki," diye ona katld Banak, "ok ey ifade ediyor." "Plann onlar alt etti," diye aklad Rockbottom. "Benim planm deildi," dedi cce lideri, "Bouldershoulder'n kardeinin fikriydi -salkl olann demek istedim-, tabii Mirabar'dan olan Torgar'n yardm da vard. Sanrm kendimize iyi arkadalar bulduk." Rockbottom bayla onaylad ve iyi planlanm takm almasn izlemeye devam etti; birbirine kenetlenen oluum uurumdan aa yuvarlanp karlarna kan orklar katlediyordu. Ksa bir sre sonra, "Herhangi bir soyun ocuu nmzdeki birka yz yl iinde buraya gelecek", diye belirtti Banak. Artk sava izlemiyor, sadece talara yaylan l bedenlere bakyordu. "Bu topraklar iin savam olanlarn beyaz kemiklerini grecek. O kemikler kayalarla kartnlabilir ama sonunda biri kp onlarn gerekte ne olduunu anlayacaktr ve tabii bu sayede de burann harika bir sava alan olmu olduunu fark edecektir. O insanlar bizim burada neler yaptmz anlayabilecek mi dersin? Ya da neden yaptmz? Bizim nedenlerimizi bilebilecekler mi? Ya da bizimkilerle o istilac orklarnkiler arasndaki fark grebilecekler mi?" Rockbottom, Banak Bravvnanvil'e uzun uzun ve serte bakt. Bu uzun boylu, gl cce, kendini her zaman zaferden yana tutup Bruenor, Dagna ya da baka bir komutan bask yapmadka sava taktikleri vermese de, Battlehammer Klan'ndaki cceler iin grkemli bir figr olmutu. Aslnda onu dier ccelerden ayran zelliini, pek bilinmeyen ynleri oluturuyordu. Dnyaya farkl bakyordu; gndelik olaylar gelecekte alglanabilecek halleriyle bir btn olarak deerlendiriyordu. Sadan ykselen bir lk ikisinin de o tarafa bakmasn salad; yan taarruz yapan Wulfgar ve Catti-brie'nin muhteem ahenk ve uyumunu grdler. Orklar geliigzel hareket ediyor ve ou, kadnn lm saan yay ve tkenmek bilmeyen oklaryla can veriyordu. O ani saldrdan kurtulmay baaran orklar, barbar Wulfgar'n Bruenor Battlehammer tarafndan yaplan muhteem baltas Aegis- 47 R.A. SALVATORE fang ile dvlmeye baladklarndan daha nce atlan oklarla lm olmay diliyorlard. Banak ve Rockbottom onlara bakarken bile Wulfgar bir orkun kafasna yle sert vurmutu ki yaratn kafatas atlam, barbar Wulfgar' ve dier orklar kan ve beyin banyosu yapmaya mecbur klmt. kinci bir orku ldrmek zere hareket eden bir ok Wulfgar'm yanndan hzla geti; Aegis-fang'm muhteem darbesi geriye kalan iki sendenleyen orka isabet ederek birini yere serdi, tekiniyse uzaklara frlatt. Catti-brie ikinciye ynelmiti; Aegis-fang'n bir hamlesi yerde-kinin iini bitirmiti. "Bu ikisi yzyllar boyu anlatlacak olan hikayeler yazyor," diye belirtti Rockbottom. "Bir noktaya kadar," dedi Banak, "sonra solup giderler."

  • Rockbottom merakl gzlerle ona bakt; somurtkan tavr karsnda aknla dmt. "Kral Bruenor evine giderken," diye aklamaya balad Banak, "Fell Pass'tan geti." Rockbottom bayla onaylad; o kervandakilerden biri de oydu. "Orada hi kemik buldun mu?" diye sordu Banak. "Sayabileceinden de fazla," diye cevaplad rahip. "Uzun yllar nce Fell Pass'taki savata mcadele edenlerin cesaret ve kudret bakmndan dierlerinin zerinde olduunu dnyor musun?" Rockbottom, ban sallayp omuz silkmeden nce, bir an iin dnd. "Adlarn biliyor musun?" diye sordu Banak. "Kim olduklarn ve neyin peine dtklerini biliyor musun? O savata ka ork ve ka yaratk ldrdklerini biliyor musun? Ka tanesinin kucandaki yaral arkadann lmn izlediini biliyor musun? Varmak istedii nokta Rockbottom'u fazlasyla sarsmt. Ccelerin orklar kontrol altnda tutup geri pskrtt sava alanna bakt. "Yamacn aasnda kovalamaca olmayacak!" diye emretti Banak. "Onlar aklsz korkaklara dntrdk" dedi Rockbottom ses- 48 YALNIZ DROVV HJB?fr --- sizce. "Zaten aklszlar," dedi sava lideri cce. "Sadece yaptmz hazrlklara zarar vermek iin geldiler. Dalarn arasnda bu ayak takmn kovalarken hazrlklara ara verilmemeli. Btn adamlarmz geri arp yeniden ie dnmelerini salamalyz. Bu sadece bir atmayd. Byk sava daha balamad." Banak, omzunun zerinden, sarp kayalklara bakt ve mhendislerin Beki Vadisi'ne inmelerini salayacak ip merdivenlerin yapmn aksatmadn umdu. Kavga klmt; ccelerin ou eski pozisyonlarn alrken "Sadece bir atma," diye tekrarlad. Kana bulanm kayalardaki cesetlere ve yarallara bakt. Yaknda tpk birer kaya gibi sert ve sessiz bir ekilde zemini kaplayacak olan kemikleri dnd. 49 SEM SREC zledii yol onu her zaman o noktaya geri gtryor gibiydi. Shallows'taki ta yn Drizzt Do'Urden iin bir ilham kayna, Avc'nn ruhundaki avlanma arzusunu doyuran bir katalizr olmutu. Devrilmi kule ve yklm duvarlarn arasnda dolayor ama kyn gneyine pek gitmiyordu. ren ork tanrsnn harap olmu putunun etrafna bakmak iin cesaretini toplamas birka gnn almt. Korktuu bana gelmi; hayatta kalp kam tek bir kiinin bile izine rastlamamt. Bir sre sonra Drizzt bu blgeyi farkl sebeplerden dolay ziyaret etmeye balad. Oraya her gidiinde, etrafa salm llerin arasnda, ganimet arayyla dolanan orklar bulmay umuyordu. Drizzt, Shallovvs'ta gerekleen ykmn glgesinde ork katletmesinin uygun olacan dnyordu. O akamst arad frsat bulduunu dnd. Guenhwyvar, canavarlarn oralarda bir yerlerde olduunun kant olarak yannda dpedz uzanyordu; stelik Drizzt, kyn kuzeyindeki dar ve derin vadinin -buras devlerin, bir ork saldrsnn balangc niteliinde, Shallovvs'a kaya yadrdklar yerdi- yksek yerlerinde dolanrken, ykntlarn arasnda hareket eden yaratklarn varln hissetmiti. Geri, Drizzt ykntlar ak bir ekilde grdkten sonra o gn orada savamayacan anlamt. Aslnda Shallows'ta orklar vard, 50 YALNIZ DROVV e-^H"- hem de binlerce ork... Onlar kyn yklm gney duvarnn yaknnda bulunan tahta heykelin parampara olmu kalntlar arasnda kamp kurmu zavall yaratklard. Yanndaki Guenhwyvar kulaklarn indirip uzun ve cansz bir ekilde hrlad. Bu, kara elfin yzne bir glmse yayd. Uzun bir aradan sonra ilk defa glmsemiti. "Biliyorum Guen," dedi ve uzanp kedinin kulan okad. "Sabrl ol. Elbet vakti gelecek." Guenhwyvar ona bakp hafife gz krpt, sonra da boynundaki en sevdii yeri okayabilmesi iin ban yana edi. Hrlamas durmutu. Drizzt ise glmsemeye devam ediyordu. Hem kediyi okamaya, hem de vadiye; Slallows harabelerine ve ork srlerine bakmaya devam ediyordu. Her eyi hafzasnda tekrar canlandryor; daha dn olmucasna gznn nne getirerek, kendine hibir eyi unutma olana tanmyordu. Bruenor'un kule ykntlar arasnda aa yuvarlanan grnts... Vadinin karsndan arkadalarna iri kayalar frlatan devlerin grnts... Kasabay istila eden ork srlerinin grnts... Hibiri bunu yaamamalyd; hibiri bunu hak etmemiti. Hepsinin hesab sorulacakt; Drizzt bunu biliyordu. Gerekten...

  • "Kral Obould'un bu rezillikten haberi var m?" diye sordu byk, vahi gzl, ismini kendi soyad olarak tad ork kabilesinin efi Arganth Snarrl. Rengarenk tylerden oluan bal ve beline kadar uzanan diten (bunun iin eitli yaratklardan faydalanlmt) yaplma kolyesiyle Arganth, harap olmu Gruumsh heykeli etrafnda toplanan en dikkat ekici ve renkli tiplerden biriydi; stelik neredeyse kuu andran sesiyle att lklarla ilerinde en grlt olan da oydu. "Anlyor mu? Anlyor mu? Anlyor mu?" diye sordu aman, bir arkadandan brnn yanna hzla zplarken. "Anladn sanm- 51 R.A. SALVATORE yorum! Hayr, hayr sanmyorum. Anlyor olsayd bunu... Bunu... Bunu... Tanrmza edilen kfr... Bu heykeli byle brakmazd! Bu tm fetihlerden daha nemli!" "Tabii fetihler Gruumsh adna yaplmyorsa," diye belirtti Achtel Gnarlfngers, o araya girince Arganth zplamay brakmt. Achtel'in giysileri Arganth'nkiler kadar dikkat ekici olmasa da onunkiler kadar renkliydi; stelik bir de kaponlu krmz bir pelerin ve omzundan kalasna uzanp beline dolanan parlak sar bir kuakla zenginletirilmiti. Kadn, ucunda kuru kafa olan ve Arganth'n bildii kadaryla korkun bir silah olarak kullanlabilecek bylerle donatlm bir kral asas tayordu. stelik bunun yansra, kahverengi kabark sal rahibe, en kalabalk kabileyi simgelediinden muazzam bir arlk tayordu. Blgede kamp kuran altyzden fazla sava onun egemenlii altndayd. Renkli rahip, baklarn zerinden hi ayrmam olan, iri gzl Achtel'e bakt. "Obould'un yapt..." diye srar etti Arganth. "Gruumsh'un an iin hareket ediyoruz," dedi gruptakilerden biri. "Tek-Gz'e zafer borluyuz!" Bu szler byk bir alk ykselmesine neden olmutu. Achtel'e bakmay srdren Arganth dnda herkes tezahrat ediyordu. Yava yava btn gzler tyl bal olan bu titreyen figre dnd. "Yeterli deil," diye srar etti Achtel, "Kral Obould Bol-Ok, Kral Obould Bol-Ok'un an iin hareket ediyor." Homurtular ykseldi. Achtel'in sert baklarn ve aralarnda oluan fikir ayrlnn tehlikesini fark eden Arganth, "Bu bizim yolumuz," diye aceleyle ekledi. "Bizim yntemimiz hep bu oldu, stelik iyi bir yntemdir. Fakat imdi bu heykele yaplan saygszlkla ikisini; Obould ve Gruumsh'u birletirmeliyiz! kisinin zaferi bir olmal!" Dier on bir aman ne tezahrat etmi ne de yuhalamt, sadece orada ylece dikilip tez canl Snarrl samann izlemiti. "Tm kabileler mi?" diye ban sallayarak tereddtle sordu biri. Ork kabileleri, zellikle de uzun zamandr kfr ettikleri biri olan Kral Bruenor Battlehammer'n dtn duyduktan sonra, 52 YALNIZ DROVV e- Obould'un arsna kulak verip bir araya toplanmt ama ordular, hl ve her zaman, bireyselliini koruyordu. Arganth Snarrl, konuan adamn nne zplad; san glgeli gzleri sanki yuvalarndan frlayacakm gibi almt. "Yeter!" diye bard ve her birinin etrafnda, yzlerine bakarak, zplamaya balad. "Artk deil! Artk kabileler ikinci planda! ncelik Gruumsh'ta!" lerinden bir ka tanesi "Gruumsh!" diye hep birlikte bard. "Peki, Gruumsh Obould mu?" diye sakince sordu Achtel. Dier katlmclara oranla her szn dikkatle seiyor ve her hareketini tartyor gibi bir hali vard. "Gruumsh Obould'dur," diye aklad Arganth. "ok yaknda yle olacak, evet!" Adam konumasn bir el hareketiyle tamamlayp ccelerin, Obould'un kuvvetlerinin ortasna dalabilmek iin dalavere evirerek kullandklar, harap olmu Tanr'snn heykelinin etrafnda zplayp dans etti. Berbat ccelerin bu aalk hileyle, Shallows'u istila ederek, yakn zamanda kazandklar zafer tam bir katliama dn-emeden kaanlar olmutu. Ork tanrsnn figrne byle hyanet etmek yzden fazla orkun saygdeer kabilelerine liderlik eden dindar samanlarn terbiye snrlarnn ok tesindeydi. Arganth dans ederken "Gruumsh Obould'dur!" diye ark sylyordu ve bu srad giysili yarata katlan herkes ona elik ediyordu. Achtel hari... Dncelere dalm, sabit duran ork, herkesi iine eken bu dansa katlmayp, bir adm geri ekilmi ve sevgili samanlarn hareketlerini izlemiti. Orklar seyrettike iinde phe uyanmt. Onun bu konu hakkndaki dncelerini ve gvenli evlerinden ayrlp ccelere kar yaplan savaa katlmalarn emreden kabile efine boyun emekte tereddt ettiini herkes biliyordu. O zamana kadar hi kimse onun kararlarn sorgulamaya cret etmemiti. "yilemelisin," diye fsldad Catti-brie babasnn kulana. 53 .___i>~~ R.A. SALVATORE Hibir tepki vermemi ve gnlerdir hi hareket etmemi olsa da Bruenor'un kendisini duyduuna inanyordu. "Orklar seni ldrdklerini sanyor, bunu karlksz brakamayz!" diye devam etti kadn; komada olan cce kraln harekete geirebilmek iin sonsuz bir enerji harcyordu.

  • Catti-brie konuurken Bruenor'un elini skyordu ve bir an iin onun da kendi elini sktn sanmt. Ya da bunu hayal etmiti. Sonra derin bir i geirip ve mum yla aydnlatlan odann duvarna dayal yayna bakt. Uurumdaki sava tekrar balayacandan yaknda yeniden yollara dceini biliyordu. "Bence seni duyuyor," dedi Catti-brie'nin arkasndaki bir ses. Kadn, arkada Regis'e dnerken glmsemeyi baard. Buukluk savatan dolay ypranmt; bir kolu gsne asl ve sarglyd. Bu kol, onu dilerinin arasna alan korkun bir worgun azndan kurtulmay baarmt ama bedelini de demiti. Catti-brie buuklua skca sarlabilmek iin babasnn yanndan kalkt. "Rahipler kolunu hl iyiletiremedi mi?" diye sordu kadn buukluun koluna bakarken. "Aslnda biraz iyiletirdiler," diye canl bir ses tonuyla cevaplad Regis ve iyimserliini gstermek iin mavimsi bir renk alm olan parmaklarn oynatt. "lerini oktan bitirebilirlerdi ama iyiletirici bylerine ve merhemlerine benden daha ok ihtiyac olanlar vard. Benimki o kadar da kt deil." "Sen hepimizi kurtardn Gmbrgbek," dedi Catti-brie tombul buukluun gbek adn kullanarak. "Gidip yardm arma grevini stlendin; Pwent ve olanlarn alp gelmeseydin hepimizi oktan lm olurduk." Regis sadece omuz silkti ve hatta biraz kzard. "Dadaki durum nedir?" diye sordu. "yi," diye cevaplad Catti-brie, "Orklar bizi uca kadar kovalad fakat ounu tuzaa drdk ve hep beraber zerimize geldiklerinde onlar geri pskrttk. Banak Brawnanvil'in, Ivan Bouldershoulder'n ve Mirabar'l Torgar Hammerstriker'n neler yaptn grmeliydin. 54 YALNIZ DROVV *-H-- Ccelerin kareler oluturup orklann kafalannm karmasn saladlar ve sonunda hepsi kap gitti." Regis'in yzne byk bir glmseme yayld, gz Catti-brie'nin arkasnda uzanan Bruenor'a taklmasayd neredeyse kkr kkr glecekti. "Bugn nasl?" Catti-brie babasna bakt ve sadece omuz silkebildi. "Rahipler kurtulabileceine inanmyor," dedi Regis kadna. O da bunu bildiini belirtmek amacyla ban sallad. "Ama ben kurtulacana inanyorum," diye devam etti Regis, "uzun sre kprtsz kalacak bile olsa..." "Bize geri dnecek", diye garanti verdi Catti-brie kk arkadana. "Ona ihtiyacmz var", dedi Regis, sesi neredeyse bir fslt halinde kmt, "Tm Mithril Salonu'nun Kral Bruenor'a ihtiyac var." Koridordan, "Yine de, bu zor zamanlarda taknmamz gereken tavr bu deil," diyen bir ses duyuldu ve ikisi de dnp ieri giren, st ba darmadank, yal cceye baktlar. Ccenin Shallovvs'ta len Dagnabbit'in babas ve Bruenor'un en gvendii kumandanlarndan biri olan General Dagna olduunu hemen anladlar. ki arkada rkm bir ekilde birbirlerine baktktan sonra cesur olunu kaybetmi olan cceyi sevgi dolu gzlerle szdler. "yi bir lmd," dedi Dagna; belli ki dierlerinin aklndan geenleri anlamt. "Hibir cce bundan daha iyi bir ekilde lemez." "Muhteem bir ekilde ld," diye ona katld Catti-brie, "Orklara ve devlere yumruunu sallyordu. Kimbilir ka tanesi onun fkesinin gazabna uramt..." Dagna bayla onaylad; ciddi bir ifadesi vard. Ani bir enerjiyle hem ses tonunu hem de bu ac konuyu deitirerek "Banak orduyu daa kard m?" diye sordu. "Herey kontrol altnda," diye cevaplad Catti-brie, "stelik Kartanesi Dalar'ndaki Ykselen Ruh Katedrali'nden gelen Bouldershoulder kardelerden ve Mirabar ccelerinden de iyi bir yardm ald." 55 R.A. SALVATORE Dagna ban sallayarak "yi, iyi," diye mrldand. "Orada iyi iler baaracaz," dedi Catti-Brie. "Evet, en iyisini," dedi Dagna, "Tnellerin gvenliini salamaya altm iin stesinden gelebileceimden ok daha fazla iim var. Yukarda dikkatimizi datrlarken dmanlarmzn Karanlkalt'na girmesine izin vermemeliyiz." Catti-brie bir adm geriledi ve destek alma umuduyla Regis'e bakt. Banak'n habercileri Beki Vadisi'nin bat ucunu desteklemek amacyla Mithril Salonu'ndan ek kuvvet istemeye geldiklerinde, pek de scak karlanmadklarndan, byle bir ey olabileceini biliyordu. Mithril Salonu'na geri dnp kaleyi tutmak ya da yzeye kp ork srsne direnmek arasnda bir seim sava yapld ortadayd. "Banak hepsini dar karabilsin diye iplerle vadiye mi iniyorlar?" diye sordu Dagna. "Vadi zeminine bir yn ip merdiveni kuruldu bile," diye cevaplad Catti-brie, "Ve Sava Lordu Banak daha fazlasn oktan sipari etti. Torgar'n ustalar hi durmadan alp merdivenleri oluturuyor. Ama Banak yakn zamanda aa inmeyi dnmyor. Eer Beki Vadisi'nin gvende olduunu garanti edebilirsek orklar onu aa atacak bir yol buluncaya kadar dalarda kalacaktr."

  • Dagna anlalmaz bir eyler mrldand, Catti-brie ve Regis onun ne dediini anlamam olsa bile, huysuz yal savann bu durum karsnda heyecanlanmad belliydi. "Ordular ynetenlerin de kesinlikle bu i iin biilmi kaftan," diye garanti verdi Catti-brie. "Doru sylyorsun," diye katld Dagna, "Banak Bravvnanvil'i oraya ben gnderdim ve tm Battlehammer Klan'nda ondan daha iyisi olmadn biliyordum." "O zaman ona ihtiyac olan destei ver." Dagna, Catti-brie'ye uzun ve sert bir bak atp ban sallad. "Seimi yapacak olan kii ben deilim," diye cevaplad. "Rahipler benden tnellerin savunmasn ynetmemi istedi, ben de yle yapyorum. Benden Bruenor'un hkmdarlna vekilharlk yapmam istemediler." 56 YALNIZ DROVV *HH- Konumasn bitirince Regis'e bakt; Catti-brie onun, birden utanm gibi duran, kk arkadana ynelen baklarn izliyordu. Kadn, buuklua "Ne biliyorsun?" diye sessizce sordu. "Sen olman ge-rekti-ini sy...sy-le-dim," diye kekeledi Regis, "Sen olamayacaksan da Wulfgar." Catti-brie akn baklarn nce Dagna'ya sonra yine buuklua evirdi. "Sen mi?" diye sordu Regis'e, "Mithril Salonu'nun vekilharc olarak hizmet etmek iin seni setiklerini mi sylyorsun?" "O seildi," diye cevaplad Dagna, "Onu bu greve atayan kii de bendim. Sana ve vey kardeine saygm sonsuz, iyi leydim; ama hibirimiz Bruenor'un dncelerini Regis'ten daha iyi bilen biri olduunu dnmyoruz." Yzn Regis'e dnen Catti-brie'nin ifadesi kzgndan te eleniyor gibiydi. Buukluun, her zaman takt yakut kolyenin arkasnda kalan gmlek yakasn grebilmek iin hafife ban kaldrd. Sorgulayan baklarnda sakl olan anlam, sanki Catti-brie buuklua, Bruenor'un yokluunda kimin vekil olaca karan verilirken o yakut kolyeyi dierlerini 'ikna etmek' amacyla kullanp kullanmadn yksek sesle sonnu gibi ak ve ortadayd. Regis'in ani yutkunuu ondan da netti. "O zaman szn bir kralnki kadar deer tayor?" diye sordu Catti-brie. "ncelik hakk onda," diye dzeltti Dagna. "Kral'n orada uzanyor olduunu unutma." Huysuz yal cce bayla Bruenor'u iaret etti. "Orada yatyor ve yaknda yeniden aramza katlacak," dedi Catti-brie. "O zamana kadar Regis onun vekili olacak." Koridorun aalarndan birisi Dagna'ya seslendi ve yal cce homurdanarak izin istedi. Bu, tam da kk buuklukla yalnz konumak isteyen Catti-brie'nin ihtiyac olan eydi. Catti-brie ile yalnz kalr kalmaz "B...ben yanl birey yap-ma-dm," diye kekeledi Regis. Yznn ald sekile baklacak olursa kadnn aklndan geen hereyi hissettii anlalyordu. "Kimse yaptn demedi." 57 ^f*^-^ R.A. SALVATORE "Bruenor'a hizmet etmemi istediler," diye huzursuzca devam etti Regis, "Buna nasl hayr diyebilirdim ki? Sen ve Wulfgar dardasnz ve Drizzt ne zaman dner kimbilir?" "Cceler zaten mzden birini dinlemezdi," diye ona katld Catti-brie. "Ama bir buukluu dinlerler. Ayrca Bruenor'un Buzyeli Vadisi zamanndan beri Regis'e gvendiini herkes biliyor. Bu iyi bir seim diyebilirim Vekil Regis. Mithril Salonu iin en iyisi ne ise onu yapacandan eminim. Zaten ama da bu deil mi?.." Regis biraz daha sakinlemi gibiydi hatta glmsemeyi bile baarmt. "Ve Vekil Regis'e gre u an Mithril Salonu iin en iyisi Beki Vadisi'nin bat ucunu korumak iin bin cceyi daha greve armak," dedi Catti-brie, "ve bir dier iki yznn Mithril Salonu'ndan Beki Vadisi'ne ve Sava Lordu Banak'a dalan glendirmesi iin kaynak tamasn salamak." "O kadar ok yedek adammz yok!", diye itiraz etti Regis. "Madenlerin dnda zaten iki grup tutuyoruz ve orklar Beki Vadisi'ne girip evremizi sararsa Banak btn ordusunu kaybeder." "Orklar Surbrin'e inerse..." diye uyarmaya devam etti Regis. "O zaman iyi konulandrlm bir gzc onlar grr," diye cevaplad Catti-brie, "Ayrca bizim mttefiklerimizin ate hattna da girmi olurlar." Regis bir an iin kadnn sylediklerini tartt, sonra da onaylar-casna ban sallad. "ounu ieri sokacam," dedi buukluk, "ve kuvvetlerimizi Beki Vadisi'nden dar gndereceim. Batda gerekten bin cceye ihtiyacmz var m? O kadar fazla m?" "Banak'n sylediine gre en azndan be yz," diye aklad Catti-brie, "Tabii bir sre yalnz kalabilir. Ayrca doru ve salam bir savunma yapabilirlerse sayy biraz azaltabiliriz." Regis onaylad. "Ama madenlerin savunmasndan dn vermeyeceim," dedi, "Orklar yer altna iner ve arpmaya balarsa orada da sorun yaayabiliriz. Bruenor halkna kar sorumluluk tayor, buna katlyorum ama ncelikli olan Mithril Salonu." 58 YALNIZ DROVV e-S^H---

  • Catti-brie'nin baklar Regis'i geip kprtsz yatan sevgili vey babasna ulat. "Anlatk," diye fsldarken dalgnca glmsedi. Siyah ayaklar yavaa aa indi, baparmaklar kirli ve tal topraa deiyor, arln kademe kademe aa veriyordu; bunu yle yava yapyordu ki kusursuz dengesini ve btn sessizliini koruyordu. Dier ayan kaydrarak tekinin nne geirdi; dengeli admlar srdryordu. Sadece bir drow savasnn -stelik en iyi drow savasmn-becerebilecei bir ustalkla afak vaktindeki glgelerin arasndan kayarak Shallows ayrlarnn etrafndaki dzinelerce kamp dolat. Bir adrn yanna kayp, sonra da sessizce iine girip horlayan bir ift orkun yanndan geti. Kara elf, sivri ulu bir pala kullanarak adrn bir ucunu kesip hafif bir rzgar kadar sessiz bir ekilde oradan ayrld. Normalde uyuyan iki orku katletmek iin dururdu ama Drizzt Do'Urden'in aklnda baka bir ey vard; kk ganimetlerle vakit kaybetmek istemiyordu. Uzakta daha byk ve daha ssl bir adr vard; geyik derisinden yaplm bayraklarnn zerindeki mhr ve freskler ork tanrsn simgeliyordu. Ar silahlar kuanm olan l bir ork grubu adrn giriinde nbet tutuyordu. 'Orada kabile reisi yatyor,' diye dnd Drizzt. Bu kabile bir araya toplanm olanlarn en byyd. Avc hafif ve hzl admlarla ilerledi; dengesini her zaman koruyor, daima tetikte duruyordu; zerindeki palalar uzun admlar atan, yuvarlanan, geriye ekilen ve aniden ne yryen bedeniyle uyum iinde hareket ediyordu. Ayak bileklerine takl sihirli balardan dolay silahlarn ylece yannda tutamayacan biliyordu; admlarn hzlandrm; pek ok oday ve kr noktay abucak gemiti; drow annda saldrabilmek iin her zaman