yenivatan aralik 2012

16
1 www.yenivatan.be www.yenivatan.be ARALIK 2012 SAYI : 4 ÜCRETSİZDİR Tutuklu olduğu Jamioulx hapishanesinde gardiyanlar tarafından dövülerek öldürülen Mikail Tekin’in dava- sında son karar açıklandı. Dava ile ilgili yargılanan 3 gardiyan Charleroi Ceza Mahkemesi hakimleri tarafından ölüm olayının bir nefsi müdafaa sonucu meydana geldiği kararı verildi. 8 Ağustos 2009 tarihinde tutuklu olduğu Jamioulx ha- pishanesinde üç gardiyan tarafından dövülerek öldü- rülen Mikail Tekin davasında açıklanan karar herkesi şok etti. Charleroi Ceza Mahkemesi tarafından, otopsi raporu- na rağmen olayın nefsi müdafaa olduğuna karar veril- mesi davanın son karını dinlemek üzere gelen Mikail Tekin’in aile bireyleri, arkadaşları ve yakınlarında şok etkisi yarattı. Belçikalı gardiyanların beraat etmesinin ardından göz yaşlarına boğulan anne Döne Arslan ‘’İşte Belçika’nın adaleti, yazıklar olsun’’ diyerek isyanını dile getirdi. Beraat kararına baba İlhami Tekin ve halası Satı Tekin’de sert tepki göstererek mahkemenin taraflı MİKAİL TEKİN DAVASINDA ŞOK KARAR davrandığını, bu olayda bir Belçikalı hayatını kaybetmiş olsaydı acaba sonuç yine beraat olur muydu diyerek karara tepkilerini dile getirdiler. Baba İlhami Tekin kararı temyiz etmekte kararlı olduklarını, hatta dosyayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi- ne taşıyacaklarını belirtti. TC Brüksel Başkonsolosu Ali Barış Ulusoy, Ceza Mahkemesinin kararını izlemek üzere geldiği Charleroi’da kararın açıklanmasının ardından büyük bir şok geçiren aile bireylerini teselli etmeye çalıştı. Başkonsolos Ulusoy basın mensuplarının so- rularını yanıtlayarak:’’Bu dava başından beri TC Brüksel Büyükelçiliği ve Konso- losluğu tarafından takip edilmektedir. Dava’da bugün son karar verildi. Özel olarak bir şey söylemeyi gerekli görmüyoruz. Ailenin tepkisi ortada. Bu kararın vicdanları rahatlamadığı görülüyor. Bundan sonra aile ile görüşerek hukuk çerçevesinde ge- rekli yolları izlemede aileye destek vermeye devam edeceğiz’’ diyerek görüşlerini yansıttı. Döverek Öldürdüler, ‘’Yemek Yerken Boğuldu’’ Dediler.. - 31 yaşındaki Mikail Tekin, 7 Ağustos 2009 cuma günü namazı çıkışı trafik poli- siyle tartıştığı için gözaltına alındı. Tekin adli karar alınmaksızın hukuka aykırı bir şekilde hapishaneye yollandı. -8 Ağustos günü, polis Tekin’in ailesini arayarak “Oğlunuz yemek yerken boğuldu. Cesedini bir an önce alın” dedi. -Mikail Tekin’in ailesi ve diğer mahkûmların itirazı üzerine yapılan otopside gencin ‘fiziksel şiddet’ sonucu öldüğü belirlendi. -Savcılık bu- nun üzerine üç gardiyanı sorgu- ya alınca diğer gardiyanlar arka- daşlarına destek için grev başlat- tı. Gözaltındaki gardiyanlar bir suçlama veya di- siplin cezası istenmeksizin bırakılırken grev de sona erdi. -Belçika basınına yansıyan bilgilere göre “Tekin gürültü yaptığı için sakinleştirici hücreye (tecrit hücresi) alınırken üç gardiyan tutukluya hâkim olmak durumunda kaldı. -Otopside şiddet izleri bulundu. Soruşturma gardiyanların tavrının koşullara uygun olup olmadığını belirleyecek” denildi. Sonuç gardiyanların bırakılması oldu. -Mikail Tekin’in cenazesi Sivas’taki otopsinin ardından toprağa verildi. -Mikail Tekin’in ölümünde sorumlu tutulan gardiyanların yargılanması 28 Kasım 2012 tarihinde beraat kararı ile son buldu. -Tekin’in ailesi kakları temyize, gerekirse Avrupa insan hakları mahkemesine taşı- maya hazırlanıyor.

Upload: suekrue-saglaoe

Post on 30-Mar-2016

254 views

Category:

Documents


0 download

DESCRIPTION

YeniVatan Gazetesi,Belçika,Brüksel

TRANSCRIPT

Page 1: YeniVatan ARALIK 2012

1www.yenivatan.be

www.yenivatan.be ARALIK 2012 SAYI : 4 ÜCRETSİZDİR

Tutuklu olduğu Jamioulx hapishanesinde gardiyanlar tarafından dövülerek öldürülen Mikail Tekin’in dava-sında son karar açıklandı.Dava ile ilgili yargılanan 3 gardiyan Charleroi Ceza Mahkemesi hakimleri tarafından ölüm olayının bir nefsi müdafaa sonucu meydana geldiği kararı verildi.8 Ağustos 2009 tarihinde tutuklu olduğu Jamioulx ha-pishanesinde üç gardiyan tarafından dövülerek öldü-rülen Mikail Tekin davasında açıklanan karar herkesi şok etti.Charleroi Ceza Mahkemesi tarafından, otopsi raporu-na rağmen olayın nefsi müdafaa olduğuna karar veril-mesi davanın son karını dinlemek üzere gelen Mikail Tekin’in aile bireyleri, arkadaşları ve yakınlarında şok etkisi yarattı.Belçikalı gardiyanların beraat etmesinin ardından göz yaşlarına boğulan anne Döne Arslan ‘’İşte Belçika’nın adaleti, yazıklar olsun’’ diyerek isyanını dile getirdi.Beraat kararına baba İlhami Tekin ve halası Satı Tekin’de sert tepki göstererek mahkemenin taraflı

MİKAİL TEKİN DAVASINDA ŞOK KARAR

davrandığını, bu olayda bir Belçikalı hayatını kaybetmiş olsaydı acaba sonuç yine beraat olur muydu diyerek karara tepkilerini dile getirdiler. Baba İlhami Tekin kararı temyiz etmekte kararlı olduklarını, hatta dosyayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi-ne taşıyacaklarını belirtti.TC Brüksel Başkonsolosu Ali Barış Ulusoy, Ceza Mahkemesinin kararını izlemek üzere geldiği Charleroi’da kararın açıklanmasının ardından büyük bir şok geçiren aile bireylerini teselli etmeye çalıştı. Başkonsolos Ulusoy basın mensuplarının so-rularını yanıtlayarak:’’Bu dava başından beri TC Brüksel Büyükelçiliği ve Konso-losluğu tarafından takip edilmektedir. Dava’da bugün son karar verildi. Özel olarak bir şey söylemeyi gerekli görmüyoruz. Ailenin tepkisi ortada. Bu kararın vicdanları rahatlamadığı görülüyor. Bundan sonra aile ile görüşerek hukuk çerçevesinde ge-rekli yolları izlemede aileye destek vermeye devam edeceğiz’’ diyerek görüşlerini yansıttı.

Döverek Öldürdüler,‘’Yemek Yerken Boğuldu’’ Dediler..- 31 yaşındaki Mikail Tekin, 7 Ağustos 2009 cuma günü namazı çıkışı trafik poli-siyle tartıştığı için gözaltına alındı. Tekin adli karar alınmaksızın hukuka aykırı bir şekilde hapishaneye yollandı. -8 Ağustos günü, polis Tekin’in ailesini arayarak “Oğlunuz yemek yerken boğuldu. Cesedini bir an önce alın” dedi.-Mikail Tekin’in ailesi ve diğer m a h k û m l a r ı n itirazı üzerine yapılan otopside gencin ‘fiziksel şiddet’ sonucu öldüğü belirlendi.-Savcılık bu- nun üzerine üç gardiyanı sorgu- ya alınca diğer gardiyanlar arka- daşlarına destek için grev başlat- tı. Gözaltındaki gardiyanlar bir suçlama veya di-siplin cezası istenmeksizin bırakılırken grev de sona erdi. -Belçika basınına yansıyan bilgilere göre “Tekin gürültü yaptığı için sakinleştirici hücreye (tecrit hücresi) alınırken üç gardiyan tutukluya hâkim olmak durumunda kaldı.-Otopside şiddet izleri bulundu. Soruşturma gardiyanların tavrının koşullara uygun olup olmadığını belirleyecek” denildi. Sonuç gardiyanların bırakılması oldu. -Mikail Tekin’in cenazesi Sivas’taki otopsinin ardından toprağa verildi.-Mikail Tekin’in ölümünde sorumlu tutulan gardiyanların yargılanması 28 Kasım 2012 tarihinde beraat kararı ile son buldu.-Tekin’in ailesi kakları temyize, gerekirse Avrupa insan hakları mahkemesine taşı-maya hazırlanıyor.

Page 2: YeniVatan ARALIK 2012

2 www.yenivatan.be

Bilmek veya bilmemek“Yıl: 2005. Yer: Belçika’nın Ardennes bölgesi. Öğrenciler ve öğretmenler yorucu bir haftanın ardından, içinde bulundukları tabiyat güzellik-lerini daha yakından hissedebilmek için sabah kahvaltısından sonra yürüyüşe çıkmaya karar verdiler. Herhangi bir mecburiyet yoktu. Bu sebepten gitmek isteyenler hazrılanırken geri-de kalanlar konaklama noktasında dinlenmeyi tercih ettiler.

İlkbaharın bütün renklerini görmek mümkün idi. Tabiyat bütün güzelliğiyle saçılıyordu. Neş’e yüzlere yansıyordu. Katılanlar oluştur-dukları küçük gruplar halinde ilerliyor, güncel konular üzerinde konuştukları duyuluyordu. Kimi mezun olduktan sonra alacağı yolu, kimi akşam organize edilecek karaoke gecesinde okumayı düşündüğü parçayı, kimi de sosyal meseleleri tartışıyordu. Sabahın serin havası yavaş yavaş Mayıs ayının sıcağına yerini bıra-kırken yollar kalabalığı bir tepeden başka bir tepeye sürüklüyordu. Giderek gruplar arasında ki mesafe daraldı. Bir süre sonra en önde giden grup durdu ve sesler yükselmeye başladı. Panik havası gözlemleni-yor, yüz ifadelerinden birşeylerin doğru gitme-diği anlaşılıyordu. Adımlar hızlanıyor, olay yerine gelenler şaşkınlıkla yerde ki bedenle karşılaşıyordu. Gelenlere, “kalp masajı yap-mayı bileniniz var mı ?” sorusu soruluyordu. Ancak ne öğretmenler ne de öğrenciler içinde kalp masajı yapmayı bilen çıkmadı.

En yakın hastaneye telefon edildi. Grup bekle-meye koyuldu. Yüzler dondu. Grubun içinden bir öğrencinin hemşire olan annesini arayıp kalp masajının nasıl yapıldığını sorması traje-dinin zirveye ulaştığı an olarak hafızama kazın-dı. Bütün gözler eli telefonda ki kıza yoğunlaştı. Duyduklarını bir şekilde uygulamaya çalıştı. Paniğe karışan davranışlar. Anlaşılmayan ko-nuşmalar... Bir süre sonra siren sesleri duyuldu ve ardından gelen kalın sessizlik”.

“Bilmek veya bilmemek” arasında bir seçimde bulunabilir miyiz ? Faydalı ve faydasız bilgi var mıdır ? Bu sorulara giriş hikayesini okuduktan sonra “hayır” diyebilir miyiz ? Bilginin hayata dair olduğu, bazen dışa yönelik, bazen içe yö-nelik ; bazen dış dünyamızı şekillendirmemizde yardımcı olurken, bazen de içimizde kopan fır-tınaları dindirmede önemli katkılar da bulundu-ğu bir gerçek. Ne var ki, gerçekte zihnimizde bilgiyi kategorize ettiğimiz (sınıflandırdığımız) bir gerçek. Reflekslerimiz sınıflandırmalarımıza göre şekilleniyor. Anı düşünerek karar veriyo-ruz. Bilgi beklentilerimiz karşısında ufalıyor, anlamını yitirebiliyor.

Firdevsi: “bilgi güçtür, bilince yaşlı adamın gönlü hoş oldu” diyor. Kastettiği belirli bir bilgi veya bilgi dalı değildi. Bilmenin insanı güçlü kılacağını ifade etmekle de kalmıyor, hoş tuta-cağını da söylüyor. Hem güçlü hem de hoş...

[email protected]

Yemin ettilerBelçika’da 14 Ekim pazar günü yapılan seçimlerin ardından Schaerbeek Belediyesi’nde yemin töreni heyecanı vardı. Kalabalık bir vatandaş topluluğu tarafından izlenen yemin töreni Belçikalı ve Yerel Türk medyası tarafından ilgiyle izlendi. Belediye Başkanı Bernard Clerfayt´ın başkanlık ettiği oturumda Türk Kökenli adaylar Sait Köse, Sadık Kök-sal, Filiz Güleş, Berrin Sağlam, Burim Demiri, Mahinur Özdemir, Seydi Sağ, Emin Özkara, Derya Alıç, İbrahim Dönmez, Hasan Koyuncu, Döne Sönmez yemin ettiler. Belediye meclis toplantı salonunda yeni seçilen Türk Kökenli adaylar daha önce mecliste görev almış üyelerin yanına oturarak heyecanlarını gidermeye çalıştılar. Meclisin çiçeği burnunda yeni üyelerinden Seydi Sağ, Mahinur Özdemir’in Döne Sönmez, Derya Alıç’ın Hasan Koyuncu ise İbrahim Dönmez’in yanına oturdular. Berrin Sağlam ve Burim Demiri ise yan yana oturdular. Schaerbeek Meclisinin tek sosya-list üyesi(PTB-PVDA) Alex Bernard’ı desteklemek üzere çok sayıda sempatizanı da salonda yerlerini aldılar. Meclisin tecrübeli isimlerinden Encümen Sait Köse” Önümüzdeki dönem meclis çok renkli oturumlara sahne olacak.” şeklinde konuşarak yeni dönemin hayırlı olması temennisinde bulundu. Schaerbeek tarihi günlerinden birini daha yaşadı. Sait Köse’den sonra Sadık Köksal’da Belediye Encümenine seçilmenin sevincini yaşadı.

Saint-JoSSe BelediYe

Başkanı

emir kır Görevde

İlklerin siyasetçisi unvanına sahip olan Emir Kır bu sabah saatlerin-de Brüksel Hükümeti Başbakanı Charles Picqué’nin huzurunda yap-tığı yemin sonrası resmen Saint-Josse-Ten Noode Belediyesi’nin yeni Belediye Başkanı olduktan sonra aynı akşam saat 20:00 da Meclisin ilk toplantısına başkan-lık ederek Meclis üyelerine yemin ettirdi.Eski başkan Jean Demanez ve Hava Ardıçlık’ın meclis üyeliğin-den istifa ettiklerini belirten dilek-çeleri okunarak işleme konuldu.Jean Demanez ve Hava Ardıçlık’ın yerine yedek üyerler Dora İlunga ve Julie Depauw meclis üyeliğine seçildiler. Yemin töreninin ardın-dan meclis üyelerinin oylamasıyla yeni Belediye encümenlerinin se-çimi yapıldı. Yapılan oylama sonu-cunda Emir Kır Başkanlığında

Yeni belediye encümenleri1er (Encümen- Geçlik, sosyal aksiyon, kültür ve aile) Mohammed Azzouzi2eme (Encümen- Kamu çalışmaları, Turizm ve uluslararası ilişkiler) Eric Jassin3eme (Encümen- Yeşil alanlar kamu temizliği, Développement durable) Mohammed Jabbour4eme (Encümen- Spor,sağlık, ticarethaneler) Kadir Özkonakçı5eme (Encümen- Fırsat eşitliği ve kreşler) Nezahat Namli6eme (Encümen- Eğitim, Formasyon, lojman) Philippe Boikete7eme (Encümen- Flamam Eğitimi ve kültürü, din işleri, Cohésion sociale) Beatrice Meulemans Saint-Josse-Ten-Noode Belediyesi’nin altı yıllık yeni Belediye Encümeni oldular. Meclis üyelerinden Kadir Özkonakçı ve Philippe Boikete ilk defa Encümen olmanın sevincini yaşadılar.Saint-Josse-Teen-Node Belediyesinde Başkan Emir Kır ile Nezahat Namlı, Kadir Özkonakçı, Halil Dişli, Döne Dağya-ran, Cevdet Yıldız, Alperen Özdemir, Derya Bulduk meclis üyesi olarak görev yapacaklar.

POLİTİKA

Page 3: YeniVatan ARALIK 2012

3www.yenivatan.be

Yeni Yıl Yeni Umutlarla Gelsin Yeni Vatan Gazetesinin Sevgili okuyucuları sa-vaşların, tabi afetlerin, yoksullukların, işsizlik-lerin yaşandığı ve saymakla bitiremeyeceğim olayların yaşandığı bir yılı daha yolcu etmeye hazırlanırken, yeni bir yıla merhaba dememize az bir süre kaldı.

Tıpkı bir kum saatinden akan kumlar gibi, hızla geçen 365 gün tarihteki yerini almaya hazır-lanırken, İmtihana tabi tutulan insanoğlunun imtihan mekanı olan dünyada yaradılış gaye-sine uygun yaşamalarını, savaşların olmadığı, yeni acıların yaşanmadığı bizi alemdeki diğer varlıklardan farklı kılan insanlığımızı, saygı-yı, sevgiyi, vicdanı, merhameti, adaleti, sosyal paylaşmayı ve dayanışmayı birbirimize karşı önyargısız şekilde yaşamalıyız.

Hatırlamadıklarımız, hatırlamak istemedikleri-mizi giden eski yılla beraber tarihin tozlu rafla-rına gönderelim. İnsan olarak kırgınlıklarımızı, öfkemizi, nefretimizi, insanlığa sığmayacak düşmanlık duygularımızı bir kenara bırakarak yeni yılda yeni umutlara yelken açmalıyız.Yeni yılın öncelikle yaşlı dünyamıza, yaşadı-ğımız Belçika’ya, ülkemize, bolluk ve bereket getirmesini, kalbimizin derin köşelerinde hala saklayabildiğimiz tüm iyi niyetimizi karşılıksız verebileceğimiz, bilgi ve birikimlerimizi, bir lokma ekmeğimizi paylaşabilecek yarınlarında hep bir umut taşıyabileceğimiz bir yeni yıl di-liyorum.

Hüznü olmayan gecelerde, soğuk ve ay ışıksız sığınacak liman arayan sesiz gemiler gibi ya-şanmasın hayatlarımız. Yaşlandıkça yüzümüz-den eksilen gülüşler yeni yılla beraber yerini kocaman sıcacık bir gülümseme ile sevdikleri-mizle yeni umutlarla, yeni yarınlara yeni baş-langıçlar yapalım.

Hayatın güzelliklerini gördüğümüze, koşup yürüyebildiğimize, sevip sevildiğimize, acıda ve kederde bize kucak açan bir ailemiz oldu-ğu, bize bu nimetleri veren yüce yaradana bu nimetleri için şükür edelim. Şimdiye kadarki nankörlüğümüz için af dileyelim. Bize sunulan hayatı en güzel şekilde yaşayalım.

Her yıl olduğu gibi iyisiyle kötüsüyle yaşana-cak bu yıl bizim yılımız olacak. Hayatımızdaki olumsuzlukları bir kenara bırakıp; İnsanlık adı-na mutluluk, sağlık, ve tüm güzellikleriyle yeni bir yılı kucaklamak için ellerimizi ve gönlümü-zü kocaman açalım.Yeni bir yılda kurduğumuz hayallerimize, isteklerimize kavuşacağımız o kapının sihirli anahtarı sizin gönlünüzde saklı. O anahtarı yeter ki kullanmayı becerebilelim.Tüm güzelliklerin yaşanacağı yeni yılın yeni umutlarla gelmesini diliyorum.Mutlu Yıllar...

[email protected]

KÜLTÜR - SANAT

Ölümünün 300.Yılında Itrî Brüksel’de anıldıAvrupa’nın başkenti Brüksel’de büyük Türk bestekârı Itri’nin besteleri seslen-dirildi.Klasik Türk Müziğinin en önemli tem-silcilerinden olan, şair, hattat ve büyük bestekâr Buharizade Mustafa Itri (1640–1712), ölümünün 300. Yılında, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Ku-rumu (UNESCO) tarafından ilan edilen ‘2012 Itri Yılı’ etkinlikleri kapsamında verilen bir konserle Brüksel’de anıldı.

Ressam Itır Örcün Brüksel’de Sergi AçtıEbruya fırçalarıyla yeniden hayat ve-ren Ressam Itır Örcün ebru yağlı boya tekniği ile yaptığı tabloları ilk kez Brüksel’de düzenlenen bir kokteyl ile sergiledi. Türk Kadınlar Derneği Baş-kanı Bilgen Ergen ve yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra Belçika’nın Ünlü piyanistlerinden Jean-Claude Vanden Eynden de serginin açılış kokteyline ka-tılanlar arasındaydı. 1993′den beri ken-di geliştirdiği teknik üzerinde çalıştığını belirten sanatçı Türkiye dışında Fransa, Danimarka ve İran’da da sergi açtığını söyledi.

“BEN RENKLERİMİ EBRUDAN ALIYORUM”

Ben renklerimi ebrudan alıyorum diyen sanatçı, tablo-larında ki çizgileri nasıl çizdiğini merak edenlere şehir plancısı olduğunu söylüyor. Sanatçı Itır Örcün gazeteniz “YeniVatan”a yaptığı açıklamada “Belçika Brüksel’de ilk sergim. Benim resimlerimde isim yoktur. Herkes kendi hi-kayesini anlatır; ama evren, yaşam döngüsü sözlerini de as-lında benim izleyicilerim kolayca buldular. Resimlerimin

özelliği bu, anlatmaya çalıştığım şey de bu. Hiç değilse günde bir on dakika, yarım saat kendimize, içimize, yüre-ğimize ayırıp bazı değerlerimizi kaybetmememiz gerekti-ğini düşünüyorum” dedi.

45.YIL 45 ESER” ADLI SERGİ BRÜKSEL’DE AÇILDIHacettepe Üniversitesi, kuruluşunun 45. yılı etkinlikle-ri kapsamında, büyük bölümü Hacettepe Sanat Müzesi Koleksiyonu’ndan seçilen ‘’Hacettepe Koleksiyonu’ndan Çağdaş Türk Resim Sanatı: 45. Yıl 45 Eser’’ adlı sergi, So-ner Egesel’in klasik gitar resitaliyle açıldı. Türkiye AB Daimi Temsilciliği, Hacettepe Üniversitesi ve Brüksel Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nin ortaklaşa ha-yata geçirdiği sergi 11 Ocak’a kadar ziyaret edilebilecek. Sergi, Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Tun-

cer, AB Brüksel Daimi Büyükelçisi Selim Yenel ve Brük-sel Yunus Emre Türk Kültür Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Ali Köse’nin yaptığı açılış konuşmalarını takiben, Türkiye’nin en önemli gitar sanatçılarından biri olan So-ner Egesel’in sergi için hazırlamış olduğu mini konser ile devam etti. Sergi, verilen kokteyl ertesi sona erdi. Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Tuncer yaptığı açılış konuşmasında: “Hacettepe Üniversitesi, ülke bilim ve sanatını evrensel ölçeğe taşımanın yanı sıra kurumsal ve sosyal sorumluluk ilkesi doğrultusunda düzenlediği kültürel ve sanatsal etkinlikler kapsamında, Hacettepe Sanat Müzesi Koleksiyonu ve ülkemizin önde gelen sanatçılarından sağladığı, seçkin eserler aracılığıyla, kültürel birikim ve değerlerimizi uluslararası platformda kamuoyu ile paylaşmaktadır”dedi. AB Brüksel Daimi Büyükelçisi Selim Yenel ise, ”Brük-sel Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nin salonunda pek

çok güzel serginin gerçekleştirildiğini, bu akşamda iftihar edilecek başka bir sergi ile Türkiye’nin modern sanatının Avrupa da temsil edilmesinden mutluluk duyduğunu” ifa-de etti.

Page 4: YeniVatan ARALIK 2012

4 www.yenivatan.be

ETKİNLİK

BRÜKSEL 2.TOPAKEV ARABAŞI GECESİ DÜZEN-LENDİTopakev Media Kültür Folklor Derneği tarafından Brüksel’de geleneksel olarak düzenlenen ikinci ‘Topakev Arabaşı Gecesi’ yoğun katılımla gerçekleşti. Belçika Türk Dernekler Birliği Brüksel Şubesi toplantı salonunda düzenlenen gecede adeta Emirdağlılar zirvesi yaşandı.Topa-kev Media Kültür Folklor Derneği Başkanı Şükrü Sağlam yaptığı konuşmada,” İç Anadolu’ya özgü bu geleneğimizin Avrupa’daki yetişen yeni nesillerimiz tarafından unutulup yok olmasına engel olabilmek, aynı zamanda birlik beraberliğimizin pekişmesi için bu tür kültürel etkinlikleri geleneksel hale getirmekten mutlu olduğunu” ifade etti. Sağlam, “Brüksel’de ikinci defa düzen-lediğimiz bu etkinliğimizde amacımız, Dernek ve Federasyon Başkanlarımızı, İşadamlarımızı ve siyaset alanında görev yapan hemşerilerimiz ve tanıdık dostlarımızla hem bir araya gelmek, hem de media yayınlarımızdan “yenivatan” gazetemizin yayın hayatına başlamasını kutlamaktı.

İHH-AHİ BELÇİKA AŞURE GÜNÜETKİNLİĞİ DÜZENLEDİİHH-AHİ Belçika teşkilatı tarafından hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem ayının onuncu günü dolasıyla Brüksel’de aşure günü düzenlendi.Aşure ikram edilen davetliler arasında çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisinin yanı sıra Schaerbeek Belediye meclis üyesi Sadık Köksal da vardı.İHH Belçika başkanı Ali Koç Muharrem ayının islam dini açısından önemine de-ğinerek ”Hicret kardeşlik, barış, dostluk, birlik ve beraberlik demektir. İnsanların kaynaşmasına, yardımlaşmasına saygı ve sevgiye vesile olan bu güzel geleneğimizi yaşatmak üzere böyle bir etkinlik düzenledik. Davetimize icabet eden konuklarımı-za gönüllü hanımlar tarafından hazırlanan muharrem ayına özgü aşure tatlısı ikra-mının yanında, İHH nin yapmış olduğu faaliyetler hakkında da bilgi verdik, misa-firlerimize ve organizasyonda emeği gecen bütün arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. ”şeklinde konuştu.

Kış Festivalinde BELTUD Rüzgarı Bu yıl 11.kez düzenlenen Plaisirs d’Hiver (Kış Eğlenceleri) etkinliğine misafir dernek olarak katılan Belçika-Türk Dostluk Derneği (Beltud), Brüksel’in uzun kış akşamlarının uğrak noktası olan festivalde dostluk rüzgarları estiriyor. Geçtiğimiz Cuma günü açılışı yapılan etkinliğe altı kulübe ile katılan Beltud, festivalin ilk gü-nünde Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Joëlle Milquet ve Brüksel Belediye Başkanı Freddy Thielemans’ı ağırladı. Plaisirs d’Hiver festivaline katılan ve sayıla-rı 1,5 milyonu bulması beklenen ziyaretçiler bu yıl Beltud’un kulübelerindeki şark köşesinde bir bardak Türk çayı veya kahvesi eşliğinde soluklanabilecekler. Orga-nizatörlerin daveti üzerine etkinliğe toplam altı kulübe ile dâhil olan Beltud, Türk çayı, oralet, Türk kahvesi ve salep gibi geleneksel sıcak meşrubatların yanı sıra, lo-kum, kuruyemiş, döner, köfte, sarma, mercimek çorbası, şerbetli tatlılar ve gözleme gibi lezzetleri ziyaretçilerin beğenisine sundu. Beş hafta boyunca şehir merkezini şenlendirecek etkinliği renklendiren dönme dolap, atlı karınca ve buz pisti gibi ak-tiviteler, ailece eğlenme imkanı da sunuyor.

Etkinliğimizin geleneklerimizin yaşatıldığı, hayatın telaşından bir araya gelemeyen dostları birleştirdiği bir kültür şenliğine dönüştüğü için çok mutluyum, etkinliğimize katıl-dığınız için hepinize teşekkür eder, saygılar sunarım” dedi. Topakev Media yazarlarından Şair Kamil Sayın gecenin mana ve önemine uygun bir şiir dinletisi sundu. Belçika Türklerinin yaşantısına atfen yazdığı 5o.yıl şiiri katılımcılardan bolca alkış aldı. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren sohbet arasında Mustafa Çavuşoğlu da Türk sanat müziğinden sevilen bir kaç eseri seslendirdi.

Belçikalı Nasrettin Hoca

Brüksel Belediye Başkanı Freddy Thielemans, açılışını bizzat yaptığı ‘Kış Eğlencesi’nde kendisini şark köşesine davet eden Beltud gönüllülerini kırmadı. Belediye Başkanı, Beltud gönüllüsü Didier’in Nasrettin Hoca kılığında ikram ettiği lokumu büyük bir afiyetle Türk kahvesi eşliğinde yedi. Beltud kulübelerinin bir diğer dikkat çekici misafiri ise Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Joëlle Milquet oldu. Isınmak için Türk çayına başvuran Milquet’ye sarma, içli köfte ve ballı lokma tatlısı ikram edildi. Beltud’ün faaliyetlerinden haberdar olan Milquet, derneğin etkinlikte bulunmasından duyduğu memnuniyeti, ‘Burada bulunmakla çok iyi etmişsiniz. Zira bu, faaliyetlerinizi daha geniş kitlelere anlatmanız için çok güzel bir fırsat. Protokol ve siyasetçilerle programlar önemli ama daha güzeli halkla bu şekilde iç içe olmak. Bu da bunun için güzel bir vesile.’ şeklindeki sözlerle dile getirdi.

Page 5: YeniVatan ARALIK 2012

5www.yenivatan.be

BELÇİKA YAŞAM

HALKLAR ARASI DİALOGUN ÖNEMİBundan birkaç ay önce mail kutuma TC Anvers Başkonsolosluğu’ndan, Bet Hesena Asuri-Süryani Derneği’ne yapılacak bir ziyaret ile ilgili elektronik posta geldiğinde çok şaşırmıştım. Programın yapı-lacağı tarihi ve adresi ajandama kaydettikten sonra sabırsızlıkla program gününü bekledim. Ancak gün geçtikçe içimdeki şaşkınlık git gide derinleşmişti. Öyle ya, programın yapılacağı dernek, fazla tanı-madığım Asuri-Süryani cemaatine ait bir dernek olunca. Programın yapılacağı gün, arabaya atlayıp, derneğin bulunduğu Mechelen’e doğru yol aldım. Yine yol boyunca içimde bir tedirginlik. “Acaba nasıl insanlar?”, “Nasıl davranmalıyım?” ve “Hal ve hareketlerim nasıl olmalı?” gibilerinden içimden geçen sorular yol boyunca adeta beynimi tırmala-dı. Programın yapılacağı mekana geldikten sonra, kapıda yapılan ve benim sakinleşmeme sebep olan o güzel ve hoş karşılamadan sonra dernekten içeri-ye girdim. Mechelen civarında ikamet eden Asuri ve Süryani cemaatinin doldurduğu güzide salona daha sonra TC Başkonsolosu Deniz Çakar, Muavin Konsolos Sarp Erzi, Mechelen Belediye Başkanı Bart Somers, Sint-Katelijne-Waver Belediye Baş-kanı CD&V’li Eddy Vercammen, Anvers Belediye Meclis Üyesi Şener Uğurlu gibi önemli isimlerin katıldı. Programın ilk bölümünde yapılan konuş-malarda birlik ve beraberlik adına güzel mesajlara yer verildi. Sıcak ve dostane bir ortamda gerçek-leşen programda folklor ekibinin yaptığı gösteriler, ikram edilen yemekten ve yapılan sohbetlerden sonra dernekten ayrılarak haberi yapmak üzere hoşnut bir şekilde evin yolunu tuttum. Bu ziyaret benim için çok önemliydi. Zira sıkça duyduğum ancak hiç bu kadar yakınlaşamadığım bir cemaati ilk defa bu kadar yakından tanıma fırsatı bulmuş-tum. Öyle ya, Asuri-Süryani cemaatiyle aynı top-raklardan gelmemize ve aynı gurbeti paylaşmamıza rağmen, sanki onların bize, bizim de onlara yönelik önyargıları vardı. Sanki onlar bizi, biz de onları hep düşman gördük. Sanki onların bizi, biz de onları hiç tanımadık. Hatta Saint Josse gibi bir belediye-de sanki aramıza bir set çekilmiş, onlar bizim ma-hallemize, biz de onların mahallesine gitmemişiz. Oysa ki, onlar insan, biz de insanız. Hemde aynı toprakların insanı. Belki dinlerimiz ayrı ama gerek onlar gerekse biz aynı Adem ile Havva’dan geldi-ğimize inanırız. Anladım ki aslında Asuri-Süryani cemaati ile aramızda bir kin veya nefret yokmuş. Birbirimizi hor görmemizin en büyük sebebi sade-ce ve sadece diyalog eksikliğinden kaynaklanmış. Öyle ya, diyalogun olmadığı yerde, halklar ara-sında sevgi, huzur ve barış gibi kavramlar aramak mümkün olur mu? Zaten yeryüzünde halklar ara-sında meydana gelen kavgalar ve savaşlar diyalog eksikliğinden meydana gelmemiş midir? Osmanlı Devleti zamanında Osmanlı dili sırf halklar arasın-da diyalogun iyi olması ve bütün halkların birbirini iyi anlayabilmesi için icat edilmiş. Asırlar boyunca Türk, Ermeni, Asuri-Süryani, Yunan, Yahudi, Arap ve Slav kökenli halklar birbiriyle diyalog kura-rak hep iyi geçinmişler. Ama ne yazık ki Osmanlı Devleti’nin sonlarına doğru dış mihraklar tarafın-dan icat edilen bazı oyunlarla bu halklar arasında diyalog tahrip edilmiş ve sonrasında halklar birbi-rini anlamaz olmuş. Programda Başkonsolos Deniz Çakar’ın Asuri-Süryani cemaatine yönelik özellikle “Siz her daim Türkiye’nin bir parçasısınız burada” demesi çok önemliydi. Belçika’da yaşayan Türkler ile aynı kaderi paylaşan Türkiyeli Asuri-Süryaniler arasında oluşması gereken diyalogun ilk tohumları-nı eken TC Anvers Başkonsolosu sayesinde biraz-cık olsun halklar arası diyalogun önemini anlamış olduk. Programın haberi için Bet Hesena derneği yöneticilerinin beni telefonlar defalarca arayarak teşekkür etmeleri ise beni ayrıca mutlu etti.

[email protected]

8.GÜN’DE YERELMEDYAYI TARTIŞTILARBelçika’nın Başkenti Brüksel’de tek lisans-lı Türk Radyo istasyonu olan Gold FM de Gazeteci Fikret Aydemir ve Kenan Erer ta-rafından hazırlanıp sunulan haber ve yorum proğramı8.Gün de bu hafta Belçika yerel Türk medyasının sorunları tartışıldı.Programa Kanal Avrupa Belçika temsilci-si ve Gündem Haber Baş Editörü Hüseyin Dönmez, Belçika Haber Genel yayın yönet-meni Celil Gündoğdu, YeniVatan Gazetesi

Genel Koordinatörü Şükrü Sağlam, YeniVatan Gazetesi Ha-ber Koordinatörü Cafer Yıldırımer, Yenihaber adına stajer muhabir Kadir Özmen katıldılar.2 saat süren programda yerel medyanın faaliyetleri, haber anlayışları, ekonomik sorunları, örgütlenme konularının yanı sıra haber sitelerinin izlenme, tıklanma oranları ile

medyada etik konusu da kısa olsa gündeme getirildi.Belçika Yerel Türk Medyasının sorunlarının enine boyu-na tartışıldığı canlı radyo programı Başkent Brüksel’de 106,1 Fm Frekansından dinlenirken internet üzerinden ise Belçika’nın değişik bölgelerinden dinleyicilerde soruları ile programa katılarak fikirlerini dile getirdiler.

Kış rahatsızlıklarına karşı bitkiler tavsiye edildiVormingplus-Limburg işbirliğiyle Fedactio üyesi Damla Derne-ği ‘Kış Hastalıklarına Karşı Bitkiler’ adlı bir seminer düzenledi.Vuslat Genk tesislerinde gerçekleşen seminerde verilen eğitim-le, katılımcılar kış aylarında uygun bitkiler ile ilgili bir sunum aldı. Konuk eğitmen Gaby Lormans vücudumuz için yabani bitkilerin bile bir anlamı olduğunu söyledi. Lormans soğuk al-gınlığı ve gribe karşı vücudu güçlendirmek için bitkisel ipuçları verdi. Bunun yani sıra bazı basit öksürük şurubu, yağ ve krem gibi şeyler yaptı.Lormans konuşmasına devam ederek “Grip veya solunum has-

talığı nöbetinden sonrada tekrar kötü hissedilebilinir, bunun için de kuşburnu çayı kullanılabilir dedi. Kuşburnu ‘C’ vita-mini içerir. Ayrıca kuşburnu reçeli kullanabilirsiniz. Avan-tajı şeker içermez ve bu nedenle şekersiz diyet uygulayan kişiler için tavsiye edilebilir olmasıdır.” diye konuştu.Lormans katılımcılara nasıl öksürük ilaçları hazırlanabili-neceğini de öğretti. Bazen birkaç hafta kuru öksürük rahat-sız edici olabiliyor. Sadece çok yorucu değil ve uykusuzda bırakır, aynı zamanda alveoller içinde çok streslidir. Kere-viz çayı bu can sıkıcı öksürüğe yardımcı olur. Yatmadan

önce kereviz çayı içerek rahat bir gece geçirilebilir. Bu çay çocuklar tarafından da kullanılabilir. Ayrıca kerevizin kan dolaşım sistemi için de mükemmel olduğunu belirtti.İnatçı öksürük için iyi bilinen bir çarede kekik çayı diye devam eden Lormans, “Kekiğin hoş özelliğince mukus vardır, böylece daha kolay öksürük olabilir. Ayrıca, kekik, antiseptik ve öksürük refleksini yatıştırır. Çay solunum yolu enfeksiyonlarını ve boğazı yatıştırır. Astımın bile can sıkıcı tahrişlerini yumuşatır. Çam kozalakları ve bal ile güzel bir şurup yapılabilir. Hatta tek çay bile mükemmeldir.” dedi.

Page 6: YeniVatan ARALIK 2012

6 www.yenivatan.be

ETKİNLİK

BİR DUAYEN HİKAYESİBir varmış bir yokmuş...Brüksel’de bir siyasetçi varmış ve siyasette duayenmiş... Onun duayenliği “çok okuyan mı bilir çok gezen mi” deyimine binaen parti parti dolaşıp gezmesindenmiş...Geçtiğimiz aylarda Brüksel’de faaliyet gös-teren Synergie Derneği, New York gezisini müteakip Brüksel’de “Michael Jackson Party” düzenledi. Malum, derneklerin etkinliklerine siyasetçiler de davet ediliyor. Bu etkinliğe de bütün Türk siyasetçiler gibi, parti değiştirmekle tanınmış siyasi kahramanımız da davet edilir ve kendileri de bu davete icabet eder...Michael Jackson Party’de siyasilerimiz öyle pozlar verdiler ki akıllarınca seçim yatırımı yaptılar. Tabi bu fotoğraflar yerli basında da ye-terince yer buldu. Ama en önemlisi, söz konusu siyasetçinin güne damgasını vurmasıydı.

Nasıl mı?Belçika’da değiştirmediği parti kalmayan ve her yeni partiye geçişini, falan parti beni da-vet etti, şartlarda anlaştık öyle geçtim diye meşrulaştırmaya çalışan siyasetçimiz, Syner-gie Derneği’nden gelen davet üzerine soluğu bu partide almış... Bonjurlaştıktan sonra ben geldim demiş. Buyur geç demişler. Geçmiş beklemiş. Özel bir ilgi görmeyince yönetici bi-riyle görüşmek istediğini söylemiş. Oradan bir bayan, buyurun ben yöneticiyim deyince, şart-ları konuşalım demiş... Yönetici bayan ne şartı diye sorunca, ben bu partiye geçip önümüzdeki seçimde bu partiden adaylığımı koymak istiyo-rum demiş. Tabii herkesi bir gülme almış. Me-ğer bizim duayen siyasetçi, Michael Jackson Party’yi Belçika’da yeni kurulan bir siyasi parti sanıyormuş

YILLARDIR HİÇ ÖNERGE VERMEYEN VEKİLİMİZE HAZIR ÖNERGESadece Ramazanda ayında çıkarılan ramazan pidesi gibi seçimlerde bir ay görünüp bir daha görünmeyen ve mecliste konuşmamak ve öner-ge vermemek konusunda Türkiye’nin vekili Hakan Şükür’le yarışan meşhur vekilimiz için biz bir önerge düşündük ve buradan sunuyoruz: “Manneken-Pis diye bilinen Brüksel’deki işe-yen çocuk heykelinin yıllardır işediği ama ya-ralı parmağa işemediği için kaldırılmasını yüce heyetinizden arz ederim.”

ÖĞRETMENLER GÜNÜ BRÜKSEL’DE KUTLANDI

Belçika’nın başkenti Brüksel’deki AB Daimi temsilciliği binasında Büyükelçilik Maslahatgüzarı Oya Yazar Turan öncülüğünde Öğretmenler Günü kutlandı. Kutlamaya Mil-li eğitim müşaviri Sinan Ada, AB daimi elçilik müsteşarı Mustafa Osman Turan, Brüksel başkonsolosu Ali Barış Ulusoy, Muavin Konsoloslar Gizem Türkgenci Sevim, Sarp Erzi elçilik müşaviri Bilge Aslan, Ticaret Müsteşarı Tülug Türakan, Emniyet müsteşarı Hüseyin Tunçoğlu, As-keri Ateşe Albay Ömer Faruk Demirbilek ve birçok öğret-men ile davetliler katıldı.24 Kasım öğretmenler günü programı Türkçe ve Türk Kül-türü öğretmeni Aylin Erdem’in ömrünü vatanına adamış; yüreği milleti ve yurdu için çarpan, milletimizi önce düş-man ordularından temizleyen, sonra cehaletle, bilgisizliğe karşı savaş açan Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk ile hayatta olmayan saygıdeğer öğretmenlerimiz için saygı duruşuna daveti ve akabinde istiklal marşının okunmasıyla başladı.Öğretmenler Günü dolayısıyla konuşan Büyükelçilik Mas-lahatgüzarı Oya Yazar Turan Eğitimin toplumsal kalkın-manın, evrensel değerleri özümsemiş, hür ve demokratik bir millet olabilmenin anahtarı olmasına vurgu yaptı.

EĞİTİM MÜŞAVİRİ SİNAN ADA “ÖĞRETMENLERİMİZİN SORUNLARIÇÖZÜLMELİ

Milli eğitim müşaviri Sinan Ada “Türk toplumuna dillerini, kültürlerini, bizi biz yapan öz değerlerimizi öğretmek; onla-rın ülkemizle olan bağlarını güçlendirerek içinde yaşadık-ları toplumlara uyum sağlamalarına yardımcı olmak üzere 74 öğretmen arkadaşımla birlikte hizmet etmekteyiz. Bura-daki gençlerimizin ve çocuklarımızın başarılı olabilmeleri, hem anadilini hem de yaşadıkları ülkedeki dilini çok iyi bilmelerinden geçmektedir.24 Kasım Öğretmenler gününde Belçika’da görev yapan öğretmenlerimizin sorunlarına da değinmek istiyorum. Burada en önemli olarak, oturum kim-liklerinin alınmasında meydana gelen gecikmeler ve ikamet edecekleri ev temininde yaşanan zorluklar görülmektedir. Tüm öğretmen arkadaşlarımın 24 Kasım Öğretmenler gü-nünü kutlar, yaşamlarında başarı, sağlık ve mutluluklar dile-rim” dedi. Belçika Liege bölgesin de görev yapan Türkçe ve Türk Kültürü öğretmenlerinden Şükrü Kaya, La Louviere bölgesin de görev yapan Türkçe ve Türk Kültürü öğretmen-lerinden Sevda Kubilay da Öğretmenler günü dolayısıyla birer konuşma yaptılar. Öğrencilerden Yusuf Beyazgül “Öğ-retmen”, Deniz Erdem “Öğretmenim” isimli şiirleri okudu-lar. Program sonrası verilen kokteyl de Öğretmenler günün-de Belçika’da görev yapan öğretmenler bir araya gelerek fikir alışverişinde bulundular.

TÜRK GÜZELDENANLAMLI KAMPANYA6 Ocak 2013 Tarihinde Casino Knokke-Heist’te düzenlenecek Miss Belgique 2013 güzellik ya-rışması Finalistleri arasında bulunan Türk kızı Gönül Meral(23)’den örnek davranış.Türk kızı Gönül Meral Güneydoğu Asya ül-kelerinden Kamboçya’daki kimsesiz çocuklar yararına Brüksel’in gözde mekanların dan Bir-mingham Palace da bir yardım kokteyli düzen-ledi.

Kimsesiz çocuklara yardım edeceği için çok mutlu olduğunu dile getiren Miss Belgique 2013 Finalisti Gönül Meral ”Bel-çika Güzellik yarışması komitesi Güneydoğu Asya ülkesi Kamboçya’daki kimsesiz çocuklar için bir okul yapılması için bizlerinde desteğini istediler. Bende bu akşam böyle bir organizasyon düşündüm. Kimsesiz çocuklara bir şevkat eli

uzatacağımız için çok mutluyum” dedi.Birmingham Palace Salonları işletmecisi genç iş adamı Ka-zım Korkmazer’in katkılarıyla düzenlenen etkinliğe Schaer-beek Belediye Encümeni Sadık Köksal, Belediye meclis üye-leri Berrin Sağlam, Derya Alıç, Döne Sönmez, Şevket Temiz, Hasan Koyuncu ve davetli topluluğu katılarak destek verdiler.

HakanCa**21 Aralıkta ne giysem, içim içimi yiyor.. mahşer sonuçta herkes orda olacak...Türk kızı.**21 Aralıkta Şirince’ye gideceklerin tamamı Gidiş-Dönüş bileti almış. Madem kıyamete inanıyorsun, Ce-

hennemden dönmek için bilet mi alınır.**Elindeki telefondan facebook hesabına bakarak yürüyen çocuğa araba çarpıyordu. Durumuna ‘ölüyordum’

yazıp yürümeye devam etti.**Birinin kalbini kazanmak domino taşlarını tek tek dizmek kadar zorken, kaybetmek de tek hareketle tüm

taşları yıkmak kadar kolay.

Page 7: YeniVatan ARALIK 2012

7www.yenivatan.be

POLİTİKA

Veli Yüksel: Flaman Bölgesi ile Türkiye arasındaki bağlar güçlenecekFlaman Başbakan Kris Peeters (CD&V), 17-20 Ekim tarihlerinde Türkiye’ye yapılan resmi ziyaretin Flaman Bölgesi ile Türkiye ara-sındaki ilişkileri güçlendirdiğini kaydetti. Aynı partiden Flaman Bölge Milletvekili Veli Yüksel’in Parlamento’da soru önergelerini cevaplan-dıran Peeters, temaslarının somut işbirliği anlaşmalarını doğurduğunu belirtti. Flaman Başbakan Peeters, Türkiye’de başta Cumhurbaşka-nı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İzmir Valisi Cahit Kıraç ve

GUY CUDELL MEZARI BA-ŞINDA ANILDI14 Ekim belediye seçimlerde büyük bir oy patlama-sı yaparak geçtiğimiz Cuma günü Brüksel Hükümeti Başbakanı Charles Piqué’nin huzurunda yemin ettikten sonra Saint Josse Belediyesi’ne başkan olan Emir Kır, yeni görevine başlamadan önce eski başkanlardan Guy Cudell’in mezarını ziyaret etti.Belediye meclisinin yemin törenine saatler kala, beledi-ye meclisinde yer alacak çalışma arkadaşlarıyla birlikte, 1953 ile 1999 yılları arasında görev yapmış ve her ke-simin sevgisini kazanmış eski belediye başkanlarından Guy Cudell’i mezarı başında andıktan sonra, mezarının üstüne çiçek bıraktılar.Her fırsatta Cudell’e olan sevgisini ve saygınlığını dile getiren çiçeği burnunda Başkan Emir Kır, ekibiyle ger-çekleştirmiş olduğu ziyaret hakkında, “O değerli beledi-ye başkanı birçok kişinin önünü açmıştı ve büyük katkı-ları olmuştu. Böyle bir günde onu hatırlamak istedim.” Dedi.

Sıkıntı çeken girişimcilere ekstra yardımSıkıntı yaşayan işadamlarına yol gösteren derneklere olan başvuruların, gün geçtikçe arttığı görülmekte. İş adamla-rı derneği Efrem, bu yılın sonunda, geçen seneye nazaran iki katı daha fazla yardım talebi beklediğini belirtiyor. Tussenstap, yılın son çeyreğine ulaşmış olduğumuz bu dönemde, taleplerin geçen seneye göre, %40’a ulaştığını belirtiyor. Bu araştırmayı yapmış olan, Milletvekili Güler Turan (sp.a), Başbakan Peeters’e zorluk yaşayan girişim-ciler için ekstra kaynak bulma prosedürünün hızlandırılma yönündeki baskısına devam ediyor. Bu dönemde zorluk yaşayan girişimciler, vzw Efre ve vzw Zenitor’un projesi olan Tussenstap gibi derneklere başvurabiliyorlar. Bu der-nekler, sıkıntıda olan girişimcilere, zor dönemlerinde yol gösteriyor.Milletvekili Güler Turan “Zorluk çeken girişimciler için daha fazla kaynaklara ihtiyacımız var. Uzun sureli avukat-lık deneyimlerime dayanarak, böyle süreçlerde yaşanan problemlerin ve hassasiyetlerin neler olabileceğini çok iyi biliyor ve anlıyorum. Bu yüzden 2009’ da, Flaman parla-mentosunda işbaşı yaptığım günden beri, Başbakana zor-luk yaşayan girişimciler için ekstra kaynak bulma konu-sunda baskı yapmaya başladım. Kısa bir zaman öncesine kadar bu durum daha ziyade göz ardı edildi. Son olarak Başbakanın da bu konuyla alakalı daha duyarlı olduğunu ve daha fazla kaynak bulma konusunda mutabık olduğu-muzu görmek, beni çok memnun etti. Bu derneklerin varlı-ğı, zorluk çeken girişimciler için hayati önem arz etmekte. Herkese ayni destek ve yol gösterme olanakları sağlanması hayati önem arz ediyor. Zor bir dönemden geçen girişimci-ler için de aynı duyarlılık gösterilmesi zorunlu. Başbakan Peeters, komisyonda tehlike bölgesinde olan girişimciler için ekstra kaynak sağlamak konusunda daha fazla ya-pılacağına dair söz verdi. Kendilerine bu konu hakkında vermiş oldukları sözü, önümüzdeki aylarda hatırlatmaya devam edeceğim” dedi.

KISA KISA HABER TURU*************************************

KİMLİKLER ZAMLANDIBelçika’da elektronik kimlik (nüfus) kartı fi-yatında 3 Euro zam geldiği ve bunu Federal Hükümeti’nin dışarıya lanse etmediği ortaya çıktı. Federal Hükümetin bütçe açığını ka-patmak için yöneldiği çeşitli yöntemler saye-sine kasasına yüklü miktarda para aktarmaya hedeflemişi ise gözden kaçmıyor. 2004’de ise elektronik kimlik kartının fiyatı 4 Euro iken, şu anda ise 15 Euro olmasına karşılık 1 Ocak 2013 tarihinde bu rakam 18 Euro’ya çıkarıldı. Federal Hükümetin elektronik kimlik kartları için ayrılan 5 milyon Euro’yu federal bütçeden düşürmesinin ardından, elektronik kimlik kar-tına 3 Euro zam yaparak 18 Euro’ya çıkardığı ortaya çıktı.

YASA DIŞI YAŞAYANLARA PARA CEZASIN-VA (Flaman Milliyetçi Cephe) Partisi Fede-ral Meclis Üyesi ve Doornik Belediye Başka-nı Theo Franken, Belçika’da yasadışı yaşayan göçmenlere 200 Euro idare para cezası ve Bel-çika topraklarını terk etmeleri yönünde karar alınması gerektiğini söyledi.

ELEKTRİK ve GAZ UCUZLUYORBelçika’nın en büyük enerji sağlayıcısı Electra-bel yöneticisi Sophie Dutordoir, ‘1 Ocak 2013 tarihinden itibaren gaz ve elektrik fiyatlarını in-direceklerini’ açıkladı. Belçika’da son yıllarda enerji fiyatlarındaki artış nedeniyle elektrikte 200 bin gazda ise 165 bin müşterisini rakiple-rine kaptıran Electrabel şirket yöneticisi Dutor-doir, elektrik fiyatlarını yüzde 10, gaz fiyatla-rını ise yüzde 16 indirmeye karar verdiklerine belirtti.

ELEKTRONİK ÇAM AĞACI TEPKİ ÇEKTİBelçika’nın başkenti Brüksel’de kentin merke-zine konulan 24 metre uzunluğundaki elektro-nik Noel ağacı turistlerin ve vatandaşların tep-kisini çekti.

Belediye Büyükşehir Başkanı Aziz Kocaoğlu gibi önemli isimlerle görüşme fırsatı bulduğunu anlattı. Söz konusu temaslarda somut işbirliği anlaşmalarının imzalandığını ifade etti. Örneğin, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nda Deniz Ticareti Genel Müdürü Dr. Kpt. Barış Tozar ile Peeters’in ortaklaşa imzaladıkları protokol ile Flaman Bölgesi ile Türkiye’deki limancılık şirketlerin işbirliği kapasiteleri arttırılacak. Ayrıca 2013’ün ilk çey-reğinde Türk sineması ve gastronomiye dair etkinliklerin düzenlenmesi öngörülüyor. Kültürel ve ekonomik işbirliğiBaşbakan ile aynı partiden olan Flaman Bölge Milletveki-

li Veli Yüksel ise Başbakan Kris Peeters’in her iki yöne-tim arasındaki işbirliğinin geliştirilmesine yönelik çabala-rından duyduğu memnuniyeti dile getirerek ‘‘Görüyorum ki Başbakan Peeters’in Flaman Bölgesi ile Türkiye ara-sında oluşturulacak daha sağlam işbirliğine inancı tam. Kendisi, bunun hayata geçirilmesi için hem kültürel hem de ekonomik alanda gerekli tüm adımları atmaya hazır. Elbette lüzumu halinde ben de şahsen bunların biran an önce hayata geçmesi için elimden gelen yardımı esirge-meyeceğim. Planlanan projelerin başarıya ulaşması için var gücümüzle çalışacağız.’’ şeklinde konuştu.

Page 8: YeniVatan ARALIK 2012

8 www.yenivatan.be

Tiyatro Sanatçısı Cengiz Samsun ile Röportaj

“ Karagöz ne basittir ne de çocuk oyunudur. Derin bir kültür içeriğine sahip, ince zeka ve kültür düzeyine hitap eden bir dile sahiptir”

Yeni Vatan: Sanat hayatına nasıl başladınız? Tiyat-roya ilginiz neden geliyor?Sanat hayatım 1997’de İstanbul’da Erkan Yücel Halk Tiyatrosu oyunculuğuyla başladı. Tabi bu profesyonel olan kısmın başlangıcı. Öncesi ilk okul yıllarına kadar gidiyor. Bir çok tiyatrocu arkadaşımın olduğu gibi be-nim bu sanata sevdam okul tiyatrolarındaki rollerle baş-ladı.

Yeni Vatan: Peki Kukla ve Karagöz merakınız konu-sunda konuşalım biraz...İstanbul’da profesyonel sanat yaşamına girince tabi araştırma ve kaynaklara ulaşma olanakları da arttı. Yap-tığım işi daha iyi tanımak, tarihçesini bilmek gerektiği düşüncesi beni araştırmaya okumaya yönlendirdi. Geç-miş merakı beni geleneksel tiyatroya, geleneksel tiyat-roda nihayet Karagöze - Kuklaya götürdü. Öz kültür, öz tiyatro. Bütünlüklü sanatlar. Kesinlikle büyülendim diyebilirim. Tam beni yansıtacak, kendimi ifade edebi-leceğim ve kendimi gösterebileceğim sanat dalları oldu-ğunu gördüm. Bütün oyunu bir kişi oynuyor düşünseni-ze... Karagözcü bütün tipleri konuşuyor, bütün taklitleri yapıyor, tasviri oynatıyor, şarkı söylüyor, dans ediyor, oyun yazıyor, kurgu yapıyor, oynatacağı tasvirleri de kendi yapıyor, boyalarını kendi hazırlıyor... Hatta ya-pımda kullandığımız nevregan denen bıçakları da kendi yapıyor; iyi bir ustaysa.Sanırım aradığımı Karagöz’de buldum. İçine girdikçe de derinleşen bir derya Karagöz. Bir çok kültürü ve bir çok sanatı barındırıyor içinde aynı zamanda. Ve böylece başladı Karagöz- Kukla macerası ve sürüyor hala...

Yeni Vatan: Karagöz ve Hacivat...nedir? Acaba top-lum olarak iyi tanıyor muyuz ?Karagöz bildiğiniz gibi geleneksel Türk gölge tiyatro-sudur. Kökenleriyle ilgili çeşitli fikirler ortaya atılmış-tır. Kesin olarak bilinen kanıtlanan bir bilgi yok henüz ama en kabul gören tez Metin And’ın ortaya attığı tezdir. Metin And’ın söz konusu tezine göre gölge oyunu tek-niğinin Anadolu’ya gelişi 1071’de yılında Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı fethi ile olur. Yavuz Sultan Selim, şere-fine yapılan şenliklerde Memlük gölge oyunu izlemiş ve çok beğenmiş. Sefer dönüşünde gölge oyunu sanatçıla-rını da beraberinde İstanbul’a getirmiştir. Mısır’dan alı-nan gölge oyunu tekniği idi. Yani Memlük gölge oyunu. Tasvirler (kuklalar) saydam olmayıp siyah beyaz yansı-maktaydı. Karagöz olarak son halini 17. yy’da almıştır. Türkler öğrendikleri bu tekniği geliştirmiş, deri işleme ustalığını katmış, boyalarla renklendirmiş süsleme ve renk zevkini katmış ve bugün bildiğimiz Türk gölge oyunu tiplerini yaratmışlardır.. Yaklaşık yüz yıl sonra 17. yy’da bu oyun Karagöz adıyla anılmaya başlamıştır. Karagöz Hacivat tipleri de Mısırdan alınan gölge oyu-

nu tiplerine çok benzemektedir. Karagöz ve Hacivat Mısır gölge oyunundaki Acib ve Garib adlı tiplerin Türkleşmiş halleri gibi görünmektedir. Acib ve Garib tıpkı Karagöz ve Hacivat gibi karşıt kişilerdir. Garip kurnaz ve yoksul. Acib ise şarabı yarattığı için Allaha dua eden bir tip.

Yeni Vatan: Karagöz ve Hacivat çocuk oyunu mu?Maalesef bugün Karagöz unutulmaya yüz tutmuş bir sanat. Çocuk oyunu, basit ve ilkel diye küçümsenip bir köşeye itilmiş. Halbuki Karagöz ne basittir ne de çocuk oyunudur. Derin bir kültür içeriğine sahip, ince zeka ve kültür düzeyine hitap eden bir dile sahiptir. Engin bir tasavvuf kültürü yanında sert, muhalif ilerici bir üslubu, çizgisi vardır Karagöz’ün. Fakat elbette ki çocuklar için yazılmış, çocuklara uygun oyunlar var-dır, oynanmıştır. Biz de çocuklara uygun oyunlar oy-namaktayız. Benim çocuklar için yazdığım, konusu ve tipleriyle belli bir yaş gurubuna hitap eden oyunlarım var. Çocukların bu oyuna ilgisi de olağanüstü…

Yeni Vatan: Çocuklar Karagöz gösterilerinize nasıl tepkiler veriyor?İlgi müthiş. Çocukların katılımı, tepkisi çok sıcak çok aktif oluyor çünkü çocuklar tepki vermekten, düşün-düğünü söylemekten hiç çekinmiyorlar. Çoğu insan

günümüzde bilgisayar ve televizyonla büyüyen ço-cukların Karagöz’e ilgi göstermeyeceğini düşünüyor. Ama aksine çocuklar gölge oyununun büyülü dünya-sına, kendileri gibi saf, komik sevimli dünyaya öyle dalıyorlar ki, bilgisayar televizyon akıllarına bile gel-miyor. Tekrar tekrar izlemek istiyorlar.Çünkü Karagöz’de çocukların istediği her şey bir ara-da : çizgi film, müzik, resim, karikatür, efekt, dans…

Yeni Vatan: Yeterince ilgi ve destek görüyormusunuz?Son dönemlerde ilgi biraz arttı. Sebebi ise Unesco. 2009 yılında UNESCO Karagöz’ü “Dünya Somut Olmayan Kültür Mirası” listesine aldı. TC. Kültür ve Turizm Ba-kanlığı da bu çalışmaya taraf oldu-ğu için bazı ç a l ı ş m a l a r yaptı. Bu, sanatımızın hem dünyada tanınmasına hem ülke-mizde hatır-l a n m a s ı n a neden oldu. Bu çalışma-lar kapsa-mında ben

de UNESCO ve TC Kültür Bakanlığı tarafından Kültür Mirası Taşıyıcısı olarak seçildim.

Yeterli destek derseniz maalesef yok! Biz, Karagöz sa-natçıları hala kendi yağımızda kavruluyoruz. Fakat de-diğim gibi bir nebze de olsa bir kıpırdama var. Biraz da kendi çabalarımla bu sanatı hem yurt içinde hem yurt dışında çeşitli festival ve turnelerle tanıtmaya sevdirme-ye çalışıyorum.

Yeni Vatan: Brüksel Sound of İstanbul Festivaline katıldınız. Genel olarak festivalden umduğunuzu buldunuz mu?Gördüğüm ilgi ve etkinliğe katılım beni çok memnun etti. Hem Türk hem Belçikalı meraklıların hem atölye çalışmasına hem gösteriye olan ilgisi çok güzeldi. Fes-tival sorumlularının bize karşı sıcak, samimi yaklaşımı, kusursuz organizasyonları ile çok memnun kaldım de-meliyim. Çocuklara ve büyüklere iki ayrı atölye çalış-ması yapmak ayrıca büyük bir zevkti.

Yeni Vatan: Festival haricinde Belçika’da mesleginiz alanında çalışmalarda bulundunuz mu?Kısa, fakat yoğun bir program geçirdim. Belçika’daki danışmanımız Ulaş Sarıtaş’ın daha önceden hazırladı-ğı program doğrultusunda çeşitli görüşmelerimiz oldu. Örneğin en önemlilerinden birisi Faslı Mustafa Ben Messaoud ile görüşmemiz oldu. Mustafa iyi bir müzis-yen. Binlerce yıldan beri gelen ‘Guembri’ isimli perde-siz bir enstruman çalıyor. Bu çalgıyla Şaman müziği de yapıyor. Karagöz esas olarak Şaman müziğiyle yapılır fakat günümüzde musiki ağırlıklı yapılıyor. Kendisiyle önümüzdeki dönemde ortak bir çalışma yapma sözü al-dık. Belçikalı geleneksel kukla koleksiyoncuları ve ti-yatrocularla görüşmemiz oldu. Bir kere hepsi Karagöz ‘ü tanıyor!Bunların dışında Belçikalı ve Türk dernekleriyle görüş-melerimiz oldu. Programımız dahilinde sizin, Topakev Media Kültür Folklor Derneği’nin geleneksel arabaşı yemeğine de katıldık .Şunu da söylemeden geçeme-yeceğim. Belçika’ya gelmeden önce küçük bir mide rahatsızlığı geçirme rağmen bu kadar bir güzel çorba içmemiştim. Daha sonra, Ulaş bize derneğiniz hakkında bilgi verdi. Adında folklor ve kültür geçiyor. Emirdağ Folklörünü ve kültürünü Belçika’da yaşatmanız ve baş-ka kültürlerle yapacağınız ortak etkinliklerle evrensel-leşmenizi tavsiye ederim. Günümüzde küreselleşme adı altında tek kültür dayatması var ve bahçenizde tek çeşit çiçek olmasını istiyorlar. Siz önemli görevler üsleniyor-sunuz, başarılar dilerim. Önümüzdeki dönemde, Türk ve Belçikalı sanatseverlerle buluşmak üzere...

Tiyatro Sanatçısı Cengiz Samsun“Karagöz ince zeka ve kültür düzeyine hitap eder”

Röportaj : Şükrü Sağlam

RÖPORTAJ

Page 9: YeniVatan ARALIK 2012

9www.yenivatan.be

BELÇİKA GÜNDEM

TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİNDE YENİPERSPEKTİFLER ELE ALINDIKısa adı TÖSED Olan BUSINESSTURK tarafından “Türkiye-AB İlişkilerinde Yeni Perspektifler” konulu kokteylli toplantıda Türkiye’nin AB macerası mercek altına alın-dı.TUSİAD Brüksel Temsilciliği binasında gerçekleştirilen toplantıda TÜSİAD Avrupa Temsilcisi Dr Bahadır Kaleağası, BUSINESSTURK Belçika Başkanı Yılmaz Özcan ve Avrupa Birliği Nezdinde Türkiye Daimi Büyükelçisi Selim Yenel birer konuşma yap-tılar. Proğram T.C. Brüksel Başkonsolosu Ali Barış Ulusoy, T.C. Anvers Başkonsolosu Deniz Çakar, askeri ateşeler, elçilik müsteşarları ve Belçika’daki seçkin işadamların katılımlarıyla gerçekleşti.

TÜMSİAD ZİYARETLERİ DEVAM EDİYORTÜMSİAD Genel Başkanı Basir Hamarat ve yönetimi TC AB Nezdindeki Daimi Büyükelçi Selim Yenel’e bilgilendir-me ziyareti gerçekleştirdi. Belçika TÜMSİAD tarafından devamlı olarak yapılan “Bürokrasi Bilgilendirme Ziyaretleri” kapsamında gerçekleşen ziyarette yapılan faaliyetler anlatılarak Belçika TÜMSİAD 2013 yılı hedefleri anlatıldı.Çalışmalardan büyük bir memnuniyet duyduğunu dile getiren Daimi Büyükelçi Yenel, Belçika TÜMSİAD’ı yerel ve ulusal basından da yakından takip ettiklerini dile getirerek yapılacak yeni projelere memnuniyetle katılmak istediklerini belirtti.

EMİRDAĞ HEYETİ ECOLE DES ETOİLES’İ ZİYARET ETTİ Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Belçika da bulunan Emirdağ belediye başka-nı Cengiz Pala, İlçe Kaymakamı Akın Ağca ve Emniyet müdürü Ali İhsan Avcı ve Akp ilçe yöneticilerinden oluşan Emirdağ Heyet’i Kısa adı BETİAD olan Aktif Gi-rişimciler Federasyonu Brüksel Başkanı Kenan Sezer ve yönetim kurulu üyeleri ile Brüksel’in seçkin mekanlarından Lale Pide de sabah kahvaltısında bir araya geldi.Emirdağ’ın sorunlarının ele alındığı kahvaltılı sohbet toplantısında Emirdağ’dan gö-çün önlenmesi için Belçika’da bulunan Emirdağlı işadamları Emirdağ’a yatırıma da-vet edildi.Başkan Sezer Kahvaltıdan sonra konukları ile Türk asıllı girişimcilerin ve Belçika

Türk Toplumu’nun olağanüstü gayretleriyle eğitim ve öğretim hizmeti veren Ecole Des Etoiles’i ziyaret ederek gezdirdi. Ziyaret kapsamında okul ve okulun müfredatı hakkında ayrıntılı bilgiler verildi. Emir-dağ heyetinin özellikle Ecole des etoiles de bütün sınıfların akıllı tahtalarla donatılmış olması, robot lego programlama odası, bilgisayar odası, spor ve konferans salonlarının yanı sıra okulda geri dönüşüm ayrıştırma sisteminin henüz ilkokul çağında çocuklara aşılanması büyük bir ilgisi ve beğenisini kazandı.Betiad Başkanı Kenan Sezer tarafından organize edilen kahvaltılı sohbet toplantısına Betiad kurucu başkanı Ahmet Tanrıkulu, yönetim kurulu üyelerinden İskender Kapak-lıkaya, Sami Plakay, ve İşadamı Ali Aktan, Atep Başkanı Metin Edeer, Eyad yöneticisi Necati Şevik eşlik etiler.

BAŞKAN YILMAZ: “KAPIMIZ HERKESE AÇIKTIR”Konferansın ev sahipliğini üstlenen Tösed Başkanı Yılmaz Özcan kurumun faaliyet-leri ve üyelik şartları ile ilgili konukları bilgilendirerek”BUSINESSTURK Brussels 1998 yılında TÖSED adı altında Belçika Türkiye arasında iş dünyası kulübü olarak kuruldu. 2004 yılında Belçika hukukuna tabi, bir kar amacı gütmeyen dernek statü-süne geçti. Kurucu Başkanımız Yaşar Tümbaş, sonraki başkanlarımızdan Prof.Ruşen Ergeç, Serdar Bilgiç, Belin Erbil ve Vakur Dağdeviren oldular. BUSINESSTURK’ün üyeliği, şirket sahibi veya yönetici olmak, serbest meslek sahibi olmak veya akademik alanda çalışmalar yapmak, Türkiye ile kişisel veya kurumsal bağları olan ve derneğin amaçlarını kabul eden herkese kapımız açıktır.BUSINESSTURK Brussels üç temel amaç odaklı olarak çalışıyor. Bunlardan birinci-si Türkiye’nin Avrupa ile bütünleşmesini, daha güçlü özel sektör ilişkileri, akılcı bir tartışma ortamı ve etkin iletişim yolu ile savunmak. İkincisi, kesinlikle partizan olma-yan bir yaklaşım içinde Türkiye dahil Avrupa demokrasi, özgürlükler, hukuk devleti, toplumsal kalkınma ve rekabet gücü yüksek bir ekonomi hedefli değerleri ve girişim-leri desteklemektir. Üçüncüsü ise, üyeler arasında Avrupa ve uluslararası ekonomik çerçevede iletişim ağlarını güçlendirmektir”şeklinde konuştu.BÜYÜKELÇİ YENEL: AVRUPA BİRLİĞİ BİZİ YETERİNCE TANIYAMADIKonuşmasını yapmak üzere TÖSED başkanı Yılmaz Özcan tarafından kürsüye davet edilen AB Daimi Büyükelçisi Selim Yenel “Bu göreve geldiğimde aşağı yukarı bir yıl olacak. O zaman kendime nasıl bir görev içinde olacağım, ne yapmam lazım diye düşünürken, şuna karar verdim; ilişkilerin daha kötüye gitmesini engellemek. Onu açıklıkta söylemek lazım çünkü ilişkilerimiz geldiğimizde çok parlak değildi ve hala

çok parlak değil. İlişkileri düzeltmeye çalışmak gerekiyor. Ama şu andaki uluslararası ortam, Türkiye’deki koşullar, buradaki durum maalesef buna imkan vermiyor. Ama bu demek değildir ki biz pes edeceğiz. Biliyorsunuz zaten elli yıldır bu işin içindeyiz. Gelecek yıl Ankara anlaşmasının ellinci yılı olacak. Elli yıldır bu işte sebat ettik. Üye-lik başvurumuzun da yirmi beşinci yılı. Yirmi beş yıl önce baş vurduk. Dolayısıyla söyleniyor ya, elli yıldır biz bu işin peşindeyiz diye, hayır, bu yirmi beş yıldır. Ama yirmi beş yıl da çok uzun bir süre. Ve on üç yıldır da adayız. Ülkemiz hakkında on beş tane derleme raporu çıktı. Her şeye rağmen Avrupa Birliği bizi yeterince tanıyamadı. Biz de Avrupa Birliği’ni anlayamadık. Bu da enteresan bir durumdur. Çünkü Avrupa Birliği sürekli büyüdü. Altı, dokuz, on iki, on beş diye devam etti ve biz her zaman daimi bir aday olarak kaldık.Şimdiki koşullarda durum nedir? Şimdi siyasi engeller nedeniyle, bir Kıbrıs hala ba-şımızdaki bir sorun. İkincisi Fransa’nın, hatta Sarkozy’nin engellemeleri nedeniyle fasılları açamadık. Üyelik müzakereleri devam edemedi. İki buçuk yıldır, beş dönem başkanlığıdır hiçbir fasıl açılamadı dolayısıyla üyelik müzakereleri bir bakıma tıkan-dı. Ama biz nedense hep üyelik müzakerelerine odaklandık. Aslında sadece üyelik peşinde olmaktan ziyade bizim elli yıldır bir ticaret ilişkimiz vardır. On yedi yıldır gümrük birliği içindeyiz. Ticaret, yatırım, enerji, ulaşım, eğitim, binlerce öğrenci-miz gidip geliyor. Onlardan öğrenciler Türkiye’ye gidip geliyor. Oldukça girift bir ilişkimiz var. Ama üyelik müzakerelerindeki bu tıkanıklık ilişkilerimizin diğer boyu-tunu zehirlemeye başladı. Birçok alanda ilerlemeler yapmıyoruz. Yapmamız gereken adımları atmıyoruz. Onun için ilişkilerin bir şekilde tekrar reset edilmesi lazım ve biz de onun için uğraşıyoruz” dedi.

Page 10: YeniVatan ARALIK 2012

10 www.yenivatan.be

Les faits marquants de l’actualité économique du mois de décembrePour commencer ce petit recueil d’informations pratiques du mois décembre, j’introduirai en supposant que tous les lecteurs se foutent royalement de savoir que Monsieur Gérard DEPARDIEU va déménager en Belgi-que pour échapper aux contraintes fiscales du pays qui fait de lui une grosse fortune. C’est la raison pour laquelle, par ordre d’importance, je relève 2 petits sujets d’importance capitale :

- Electrabel diminue ses prix !En effet, Electrabel S.A, suite à une oligarchie évincée à partir du 1 er janvier 2007, s’est vue perdre plus de 300.000 clients. Cette fuite de clients avait pour raison princi-pale, les tarifs proposés par Electrabel datai-ent toujours de son épopée oligarchique.Après cette diminution de son potentiel « cli-ents », Electrabel change « enfin » son fusil d’épaule et passe à l’offensive en promettant une diminution de ses tarifs au 1 er janvier 2013.L’association des consommateurs Test-Achat estime ce geste d’Electrabel « insuffisant et décevant ». En même temps, en tant que consommateurs de cette denrée très chère (deuxième pays européen le plus cher en matière énergétique), nous pouvons d’ores et déjà assister avec grand plaisir à une guerre des prix. En effet, Luminus et d’autres emboi-tent le pas et annonce des réductions.Il faut absolument garder ce dossier à l’œil et de changer en « papillonnant » de fournisseur en fournisseur. Un petit secret entre nous, à quelques exceptions près, un changement de fournisseur, c’est gratuit !Avant que j’oublie, encore une petite info pra-tique, depuis le 1 er novembre, le distributeur de gaz Distrigas et le fournisseur d’énergie Nuon ont fusionné pour devenir « Eni » dont la maison-mère est italienne. Il faut surveil-ler ce petit chien à 6 pattes, peut-être qu’il fidélisera ses maîtres.- Chômage dégressif : ils l’ont dit, ils l’ont faitDéjà mentionné dans mon premier écrit dans ce journal, le chômage dégressif est en désormais en vigueur.En effet, à partir donc du 1 er novembre 2012, ce système de diminution des allocations de chômage a pris son « start » et va bon train dans son couloir portant le label des mauvai-ses nouvelles aux chômeurs invétérés.D’aucuns devront donc bientôt accuser réception de courrier de l’ONEM ou autres leur invitant à des interview en leur bureau.Un petit conseil aux jeunes n’ayant pas be-aucoup travaillé ou très peu, soit de se tro-uver illico un job ou encore de s’inscrire à des formations professionnelles car celles-ci n’arrêtent pas le droit aux allocations.

[email protected]

EKONOMİ

“DE ULTIEME HALLUCINATIE” HİZ-METE AÇILDI19.yüzyılın ilk çeyreğinde neo klasik tarzda inşa edilen De Ultieme Hal-lucinatie Konağı yeniden aslına sadık kalarak düzenlenip Schaerbeek belediye encümeni ve başarılı işadamı Sait Köse’nin yönetiminde hiz-mete açıldı.Üç ayrı Restaurant bölümünden oluşan geometrik sanat tarzında 1841 tarihinde mimar Paul Hamesse tarafından tasarlanan,1904 yılında hiz-met vermeye başlayıp 18 Aralık 1981 günü kapsamlı bir restarasyon sonucunda yeni sahipleri tarafından “De Ultieme Hallucinatie” ismiyle açılan tarihi konak 18 Aralık 2009 yılında kapanmıştı.Brüksel’deki sanat, siyaset, iş adamlarının açılışta yalnız bırakmadığı Sait Köse konuklarını ağırlamaktan bir hayli mutluydu.“Bu bayram periyodunda, bir dizi hayatın olağanüstü güzelliklerini, se-vinçleri, hoş duyumları ve güzel duyguları hep beraber kendi köşemizde yaşayacağız.” diyerek konuşmasına başlayan ve 1841 yılında inşa edi-len tarihi binanın özgeçmişi hakkında bilgi veren Köse konuşmasının devamında şunları söyledi; “Birinci katta şiirlerle kaplı bir salon bir de içerisinde sembolizmi içeren zengin bir dekorasyona sahip bir müzik salonu bulunuyor. Mademki sembolizmden konuşuyoruz, o halde 9 sayı-

Avrupa Birliği’nin 15 ülkesinden gelen süt sektörü üreticileri, 800 traktör ile Brüksel’e girdi. Traktörleri ile pazartesi günü Brüksel’e giren üreticiler, toplulu-ğun üst düzey yöneticilerinin dikkatlerini süt sektöründe yaşanan krize çekmek için toplandı. Süt sektöründeki üreticiler, yem ve enerji kaynaklarındaki fiyat artışına bağlı olarak yükselen giderler nedeni ile oldukça büyük kayıplara maruz kalıyor.Sütçülerin “Bin traktörle Brüksel’e” adı altında yaptıkları iki günlük eylem, Avrupa Süt Üreticileri Birliği tarafından organize edildi. Brüksel’e düzenlenen

traktörlü baskın nedeni ile şehrin merkezine giden dört tünel polisler tarafından kapatıldı. Ayrıca, Avrupa Komisyo-nu, AB Kurulu ve Avrupa Parlamentosu binalarına giden trafikte sürücüler zor anlar yaşadı. Brüksel’e traktörleri ile Belçika, Fransa, Hollanda, Almanya, Avusturya’dan çiftlik sahipleri geldi.Avrupalı çiftçiler, Avrupa Birliği’nin alacağını duyurduğu tasarruf paketinden sonra daha düşük devlet ödeneği ala-cakları endişesini taşıyor. Süte zam yapılmasını isteyen binlerce çiftçi bugün de eylemlerine devam ediyor. Akşam saatlerinde Brüksel’i terk etmeleri beklenen çiftçiler daha önce de 2009 yılında benzer bir eyleme imza atmışlardı

sının sembolizmine değinmek istiyorum. 9 sayısı bilginin, ruhsalın, bensizliğin, özverinin, duyarlılığın, merhametin, cömertliliğin ve idealin sembolüdür. Tam olarak bu gibi bir işyerinin kapısını aralarken arayacağımız bütün bu nitelik-ler mevcut. 1 ile 8’in toplamı olan 9 sayısı, aynı zamanda Ultieme Hallucinatie’nin kargaşalı hayatında tapıncak bir tarih haline gelen 18 sayısının da sembolüdür. 18 Aralık 1981’de açılışı, 18 Aralık 2009’da kapanışı ve 18 Aralık 2012’de tekrar açılışı gerçekleşmiştir.”

Davetliler arasında yer alan Schaerbeek Belediye Başkanı Bernard Clerfayt ise açılış hakkında şunları söyledi: “Bu tarihi bina maalesef Schaerbeek Belediyesi sınırları içeri-sinde yar almıyor. Bu binayı en dikkat çekici binalar lis-tesine eklemek için sınırları genişletesim geliyor. Burası Brüksel halkının yıllardır etkilemekle biliniyor. Uzun bir süre boyunca buraya bir şeyler içmek üzere, bir şeyler yemek üzere ve arkadaşlarla buluşmak üzere gelmekten zevk alırdık. Bu yüzden burası Brüksel için çok önemli bir merkez olmuştur. Hatta Brüksel’in tarihi mekanlar ha-ritasında da yer alarak, turistlerin uğrak yeri bile olmuştur. Bu yüzden bu mekanı yeniden hayata geçirmek çok önem-liydi. Umarım yeniden o eski günlerine en kısa zamanda kavuşur.”

Üç ayrı bölümden oluşan Restaurant’ta yunan motifleri ve bakır parçaları ve mermer bir şöminenin yanı sıra eğri ay-nalar, kaba kaya kristaller ve tavus kuşlarıyla süslenmiş tavan ve duvar resimleri bulunuyor.Bahçe kısmında mermer zemin üzerinde yosun ve eğrelti otlardan oluşan kaya kütleleri geometrik şekilde yerleşti-rilmiş şeffat tavanlı kış bahçesinde 1930 yıllardan kalma Belçika devlet demiryolları tarafından üretilen sandalye ve masalardan oluşan mobilyalar üzerinde dost sohbetlerinizi

yapabilirsiniz. Çok amaçlı toplantı salonları ve leziz Fran-sız mutfağının seçkin lezzetlerini tadabileceğiniz, dostları-nızı ağırlayabileceğiniz “De Ultieme Hallucinatie” Resta-urant, Brasseri Rue Royale 316 1210 Bruxelles adresinde hizmet vermeye başladı.

BİN TRAKTÖRLE BRÜKSEL’İ İŞGAL ETTİLER

Page 11: YeniVatan ARALIK 2012

11www.yenivatan.be

BİLGİSAYAR SEÇİMİN-DE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN UNSURLAR (2. BÖLÜM)

Bir önceki yazımızda ‘’ihtiyacınızı belirleyin, ondan sonra satın alın’’ demiştik ve çeşitli ürün kategorilerini tanıtmıştık. Bu yazımızda ‘’hangi ihtiyaca hangi bilgisayar ?’’ sorusunu cevaplandıracağız.Laptop’un (dizüstü bilgisayar) ve Desktop’un (masa üstü bilgisayar) arasındaki farkı anla-dınız, ihtiyacınız doğrultusunda bir seçim ya-pabildiyseniz yolu yarılamışsınızdır demektir. Her iki bilgisayar tipinin teknik özellikleri aşağı yukarı ayni ihtiyaçları karşılayacaktır.Öncelikli olarak bakmanız gereken ve bilgisa-yarın temel parçaları olan 4 unsur vardır.1. İşlemci (CPU : Central Processing Unit)2. Ram (Random Access Memory)3. Hard Disk4. Grafik Kartı (Video karti)Bunların detaylarına girmeyeceğim, dileyen internette daha detaylı bilgi elde edebilir.Evde arada sırada internete girmek için kul-lanıyorum diyorsanız, Intel core 2 Duo veya i3 işlemci ziyadesiyle yeterli olacaktır. Bunun yani sıra 2 ila 4 Gb arası ram ve 320 Gb’lik hard disk isinizi görür. Her marka bu özel-liklerde “giriş kategorisi” olarak adlandırılan bilgisayar üretiyor, fiyat aralıkları ise 400 ila 500 € arasında değişir. Marka olarak önere-bileceğim HP “Pavilion” serisi, Acer “Aspi-re” serisi, Dell “Latitude” serisi veya Toshiba “Satellite” serisi.Ofiste veya is yerinizde uzun sure açık ola-cak bilgisayarlarda kaliteyi seçmenizi öne-ririm. Laptop’larda HP’nin “Probook” veya “Elitebook” serileri, Acer’in “Travelmate”, Dell’in XPS, Toshiba’nin “Satellite Pro” veya “Tecra” serileri hem üretimde kullanılan malzeme’nin kalitesi farklı, hem ana kartla-rı daha uzun ömürlü, hem soğutucu sistemi daha sabit (uzun sureli kullanımda ısınma yapmaz). Özellik olarak da ihtiyacınıza göre Intel i3-i5-i7 işlemciler arasında seçebilirsi-niz. Ram olarak en az 4 Gb almanızda fayda var ve Hard Disk (yani veri depolama) yine ihtiyacınız olan kapasitede olabilir. Grafik kartı, bilgisayarın yaptığı işlemlerin sonuçla-rını, CRT monitörler, LCD monitörler ya da projeksiyon cihazları üzerinden bizim algıla-yabileceğimiz şekilde görüntülere dönüştüren bilgisayar parçasıdır. Bu kartlar laptoplarda ve bazı bilgisayarların ana kartlarının üzerin-de olduğu için değiştirme mümkünatı yoktur. O yüzden bilgisayar alırken bu unsuru da göz önünde bulundurmanızda fayda var.Bilgisayar modelleri, markaları veya özellik-leri hakkında sorunuz varsa bana mail yolu ile ulaşabilirsiniz. Bir sonraki sayıda tablet’ler hakkında bilgi vereceğim.

Ahmed Caliskan

MUTLU GÜNLERİNİZ

HATİCE İLE REŞİT MUTLULUĞA İLK ADIMI ATTILARGülbeyaz ve İsmail Salar’ın kızı, genç işadamı Hasan Salar’ın kız kardeşi, Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçiliği Eğitim Müşavirliği´nde sekreter olarak görev yapan Hatice Salar ile Merhume Keziban ve Tacettin Dağcı’nın oğlu Reşit Dağcı görkemli bir nikah töreniyle nişan yüzüklerini taktılar.Yeni Yaşam Düğün Salonu´nda gerçekleştirilen nişan törenine Brüksel Hükümeti Devlet Bakanı Emir Kır, Büyükelçilik Maslahatgüzarı Oya Yazar Turan, yeni Emniyet Müşaviri Hüseyin Tunçoğlu Eğitim Müşaviri Sinan Ada, Schaerbeek Belediyesi Encümeni Sadık Köksal, Schaerbe-ek Belediye Meclis Üyesi Derya Alıç, Marche-En-Famenne Belediyesi Meclis Üyesi Aydın Mola ve birbirinden değerli konuklar katıldılar.

BİF İN MUTLU GÜNÜBelçika İslam Federasyonu Başkanı Mehmet Şenel ve Meral Şenelin kızı Saliha ile BİF in bir önceki Başkanı Mehmet Zeki Bayraktar ve Kezban Bayraktar’ın oğlu Fatih Bayraktar dünya evine girdiler.Anvers’te bulunan Türkuaz Düğün Salonu’nda gerçekleşen düğün törenine Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Oya Yazar Turan, İGMG Genel Başkanı Kemal Ergün, Milletvekili Fatma Pehlivan, Senatör Güler Turan, Saint Josse Belediye Başkanı Emir Kır, Schaerbeek Belediye Encümenlerinden Sadık Köksal ve Sait Köse, Eğitim Müşaviri Sinan Ada, İGMG Yönetim Kurulu, BİF Yöne-tim Kurulu ve BİF’e bağlı teşkilatların başkanları, yöneticileri ve diğer davetliler katıldılar. Fatih Yılmaz ve Serhat Eren’in birlikte okudukları Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlayan düğünde, Başkan Mehmet Şenel

Alanya RTBF de tanıtıldıBrüksel Kültür ve Tanıtma Mü-şavirliğince bu yıl ocak ayında katıldığı Brüksel 2012 Turizm Fu-arı yapılan tanıtım yanında, med-ya temsilcilerinin ağırlanmasında turizm sektörünün destekleriyle güzel sonuçları izlemeye devam ediyoruz.

Evliliğe giden yolda ilk adımı atmanın mutluluğunu yaşayan çiftin yüzükleri takıldı ve yüzüklerin kurdelesi Bakan Emir Kır tarafından kesildi. Burada çifte ilk “İkinizi ve ailelerinizi tebrik ediyorum. Ömür boyu mutluluklar diliyorum. Ayrıca da hep beraber düğününüzde herkesi bekliyoruz ve o gün de güzel bir coşkuyla evliliğinizi kutlayacağız. Şimdiden iki ai-

leyi ve sizleri kutlarım” dedi. Nikah töreni, Saint Josse Ulu Cami İmamı Zekeriya Çelik’in okuduğu dua ile ve kesilen pastanın ardından yerel sanatçılardan Gülabi Kubat’ın oku-duğu oyun havalarıyla geç saatlere kadar devam etti. Yeni-vatan Belçika ekibi olarak evliliğe ilk adımı atan Hatice ile Reşit’e bir ömür boyu sürecek mutluluklar diliyoruz.

ve Zeki Bayraktar birer konuşma yaparak, davetlilere ka-tılımlarından dolayı teşekkür ettiler. Maslahatgüzar Oya Yazar Turan ise yaptığı konuşmada “BİF in değerli baş-kanlarının evlatları Saliha ve Fatih’in bu özel günlerinde sizlerle birlikte bu mutluluğu paylaşmaktan mutlu oldum. Bayraktar ve Şenel ailelerini tebrik ediyor, genç çiftlere de

ömür boyu mutluluklar diliyorum.” Dedi.İslam Toplumu Milli Görüş Genel Başkanı Kemal Ergün ve İGMG eski Üni Başkanı Celal Tüter da birer konuşma yaparak, gençlere tavsiyelerde bulundular. Daha sonra ila-hilerle devam eden düğünün son bölümünde, BİF in ku-rucularından Hasan Ünal tarafından okunan dua okundu.

BELÇİKALILAR ALANYA GÜNEŞİ İLE ISIN-DILAR

Belçika’nın devlet kanalı RTBF’de yayınlanan Guy Lemaire’in sunduğu seyahat programında Antalya-Alanya yöresini tanıtan 21 dakikalık TV filmi yayınlandı. Prog-ramda Alanya Kalesi, Tersane, Damlataş Mağarası, Safari turları, Yat gezileri, Alanya Pazarı, Alanya Plajları, doğal ve tarihi zenginlikleri görüntülerle verilirken, soğuk Pazar gününde, evlerinden çıkamayan Belçikalılar Alanya’nın güneşi ile sıcak bir gün yaşadılar.

TANITIMDA TURİZMCİLERLE MÜKEM-MEL İŞBİRLİĞİBrüksel Kültür ve Tanıtma Müşaviri Kenzi Güzel Çulha-oğlu;’ Fuar sırasında RTBF televizyon kanalında yayın-

lanan seyahat program yapımcılarından oluşan grubun Antalya-Alanya’da çekim çalışmalarını yapabilmeleri için ağırlama, ulaşım, rehberlik alanlarında standımızdaki turizm sektörümüzle işbirliği yaparak, programın hazır-lanmasını sağlandığını açıklarken; başta ALTİD Başkanı Gülçin Güner olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür-lerini iletti.

SIRADA YENİ PROJELER VE YENİ İŞBİR-LİKLERİ VARProgramın Ocak 2013 içerisinde LA UNE ve TV5 Europa’da 4 defa daha yayınlanacağını belirten Kenzi-oğlu; aylar süren bu çalışmanın sonucunun memnuniyet verici olmasının yanı sıra birçok yeni projeyi de sektör temsilcilerinin sponsorluğunda gerçekleştirebileceklerine inandığını söyledi

Page 12: YeniVatan ARALIK 2012

12 www.yenivatan.be

KISA VADELİ KİRA SÖZLEŞMESİ : TUZAK-LARDAN UZAK DUR-MAK İÇİN

Özel konutlar için yapılan kısa vade-li kira sözleşmeleri üç yılı aşamaz. Uzun vadeli sözleşmenin aksine, daha zor son bulur.Yanlış bilgilendirme üzerine, ev sa-hiplerinin çoğu kısa vadeli sözleş-menin daha güvenli olduğunu tahmin ediyorlar.

Bazı tavsiyelerim:• Sözleşmenin temel şartları: yazılı olması, vadesi üç yılı geçmemesi ve kaydedilmiş olması,• Başlangıç ve bitiş tarihlerini belirt-mek,• Fesih (iptal) maddesi bulunmayan sözleşmelerde iki tarafında (ev sahi-bi/ kiracı) kontrata son verme hakkı yoktur,• Sözleşmenin son bulabilmesi için, fesih maddesinin içeriğinde üç aylık uyarı bulunuyor. Uyarının sözleşme-nin bitmesinden üç ay önce taahhütlü mektupla(lettre recommandée) karşı tarafa gönderilmesi gerekiyor.• Bildirim (préavis) izni verildiği ayı takip eden ayın ilk günü yürürlüğe girer.• Sözleşme sadece bir kez yazılı ola-rak yenilenebilir, ve aynı koşullar altında olarak. Toplam süre üç yılı geçemez.• Zamanında uyarı bildirilmezse, ya da kiracı evde kalırsa ve ev sahibi bir şey yapmaz ise, aynı şartlar altında yeni sözleşme yapılsa dahi, sözleşme dokuz yıllık sayılır. Ve bu başlangıç kısa sözleşmenin başlangıç tarihin-den itibaren sayılır.• Bu durumda, kira ve diğer koşullar ilk kısa vadeli sözleşmenin koşulları değişmeden devam eder.Ev sahibi sözleşmenin sonunda bir şey yapmaz ise, ve kiracı halen evde oturuyorsa, bu sözleşme dokuz yıllık olur.

Tabi, kiracı bir şey ödemiyorsa ev sa-hibinin birkaç seçeneği var. Önce ta-ahhütlü mektupla bir uyarı gönderir, sonra mahkemeye başvurur.

[email protected]

BRÜKSEL’DE SOSYAL GÜVENLİK BİLGİLENDİRMESEMİNERİ DÜZENLENDİ14 Aralık 2012, Cuma günü saat 18:30’da, Yunus Emre Kültür Merkezinde, T.C. Brüksel Başkonsolosluğu’nun eşgüdümünde” Sosyal Güvenlik Bilgilendirme Semineri” düzenlendi.Belçika’da yaşayan Türk vatandaşlarını yakından ilgilendiren Türkiye ve Belçika’daki sosyal güvenlik, çalışma ve emeklilik konularında Brüksel Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşaviri Metin Tosun tarafından sinevizyon gösterisi eşliğinde

Türkiye’de ve Belçika’daki emeklilik ve sosyal haklar ko-nusunda detaylı bilgiler sunuldu.-Yurtdışında yaşanan süreler karşılığında Kadın ve Er-keklerin Türkiye’de emek-liliğinde prim ödeme ve yaş sınırları, başvuru işlemleri, emeklilik sonrası uyulması gereken hususlar..-Türkiye ve Belçika da emeklilerin sağlık hizmetle-rinden yararlanma koşulları,-Türkiye’ye kesin dönüş ya-pacak emeklilerin durumları, ve Türkiye’deki genel sigor-ta uygulamaları başlıklardan oluşan konuları detaylı olarak vatandaşlara anlattı.

BAŞKONSOLOS ULUSOY ”HER TÜRLÜ SO-RUNUNUZ İÇİN BİZE ULAŞIN”Başkonsolos Ali Barış Ulusoy seminer öncesi vatandaşlar-dan her türlü sorunları için başkonsolosluğa sosyal medya ve internet aracılığı ile de ulaşmalarını istedi.Başkonsolosluğun Hukuk danışmanı tarafından her Çar-şamba ve Perşembe günleri saat 10:00-13:00 saatleri ara-

sında ücretsiz olarak vatandaşlara Hukuk Danışmanlığı sunulduğunu,

Eğitim müşavirliği Rehber öğretmeni tarafından her pazartesi 10:30-12:30 arası 025139420 nolu telefondan önceden randevu almak ko-şulu ile çocukların eğitimden kaynaklanan sıkıntıları için bireysel psikolojik danışman-lık hizmeti verildiğini,Önümüzdeki ilk seçimlerde yurtdışında yaşayan vatan-daşlarımızın oy kullanabil-meleri için adreslerini bir dilekçe ile güncellemeleri

gerektiği açıklamasında bulundu.Seminer sonrası vatandaşların “emeklilik”, ”sağlık sigor-tası”, ”adres” konularında sordukları sorularda cevaplan-dırıldı.Seminere Başkonsolos Ali Barış Ulusoy ve Brüksel Büyü-kelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşaviri Metin To-sun, Muavin Konsoloslar Gamze Algün, Sinem Türkgenci Sevim, Yunus Emre Türk Kültür Merkezi Müdür Yardım-cısı Dr. Ali Köse ve vatandaşlar katıldı.

HIRSIZLIKLA MÜCADELE İÇİN BİLGİ ALDILARMol Damla Derneği, son yıllarda artış gösteren hırsızlık konusuyla ilgili bir toplantı düzenledi. Toplantıya ka-tılan vatandaşlar, konuşmacı olarak gelen Baş komiser Arozola’dan konuyla ilgili bilgi aldılar. “2011 yılında 102 hırsızlık olup, bu yıl bu sayı daha da artarak 110’a yüksel-di. % 70 evin arka tarafından, % 27 ön taraftan ve %2.7 camdan evlere giriliyor. Bir hırsızın içeriye girebilmesi için sadece 30×30 santim yeterli” diyerek sözlerine baş-layan Arozola, hırsızları önlemek için çok önemli ipuçları

verdi. Ses ve video malzemeleri, antikalar, tablolar gibi nesneleri göz önüne koyulmaması gerektiğini ayrıca para, mücevher ve değerli eşyaların da ev yerine bankada daha güvenli olduğunu ve bir hırsızın genellikle sadece bir kaç

dakikaya ihtiyacı olduğunu da anlattı. Paspas altı gibi kla-sik yerlerden kaçınılması gerektiğini ve ev anahtarlarımızı güvendiğimiz bir şahsa emanet etmenin daha güvenilir bir yol olacağını belirtti.

SOSYAL YAŞAM

Page 13: YeniVatan ARALIK 2012

13www.yenivatan.be

BELÇİKA YAŞAM

CROSSING STADININ RESMİ AÇILIŞI YAPILDIBundan kısa bir süre önce tadilat çalışmalarından sonra yeni haline kavuşan Schaerbe-ek in tarihi Crossing Stadı’nın resmi açılışı bir törenle yapıldı.Schaerbeek Belediyesi Spordan Sorumlu Encümeni Sait Köse’nin büyük çalışması doğrultusunda birkaç yılda yenilenen ve yeniden kullanılmaya başlayan stadın resmi açılış töreninde yoğun katılım gerçekleşti.Schaerbeek Belediye Başkanı Bernard Clerfayt, Adalet Bakanı ile Beliris Başkanı ün-vanına sahip olan Laurette Onkelinx ve projenin öncüsü Schaerbeek Belediye Encüme-ni Sait Köse başta olmak üzere, Brüksel Hükümeti Milletvekili Emin Özkara, Schaer-beek Belediyesi encümenleri ile meclis üyeleri, Belçika’da bulunan Emirdağ Belediye Başkanı Cengiz Pala ve ilçe Kaymakamı Akın Ağca, İlçe emniyet müdürü Ali ihsan Avcı ve Schaerbeekli vatandaşlar törene katıldılar.Soğuk hava koşullarına rağmen yoğun bir katılımla stadın giriş bölümünde gerçekleş-tirilen açılış töreninde, Belediye Başkanı Clerfayt, Bakan Onkelinx ve Encümen Köse birer konuşma yaptılar. Konuşmaların ardından stadı yaptıranların anısına, stadın giriş koridorunda bulunan duvara monte edilmiş anıt panoyu da temsili olarak açtılar.Stadın Resmi açılış töreninin ardından RC Schaerbeek ile SMS Lumbeek takımları arasında oynanan lig maçı nın başlama vuruşu Onkelinx, Clerfayt, Sait Köse tarafından yapıldı.

BURAK ARSLAN ‘SENSİZLİK’ İSİMLİALBÜMÜNÜ TANITTIMüzik dünyasına profesyonel bir geçiş yapan genç sanatçı Burak Arslan, ilk albümü olan ‘Sensizlik’ onuruna yaptığı gecede, sevenleriyle bir araya geldi.Sevilen mekan Pianno’da düzenlenen ve genç sanatçının en önemli destekçilerinden olan grup sorumlusu Volkan Erenoğlu’nun sunuculuk yaptığı gecede, geleceğin yıldızı Burak sahne alarak ilk albümündeki parçaları seslendirdi.Parçalarını seslendirmeden önce, çalışma arkadaşlarına ve kendisine maddi ve manevi olarak destek veren herkese teşekkür eden Burak, yaptığı konuşmada “Bu albümde emeği geçen, sevgisini, duasını, ilgisini eksik etmeyen tüm sevdiklerime ve can taneme binlerce kez teşekkürler.” dedi.Ayrıca gecenin düzenlenmesi için kolaylık sağlamasından dolayı kürsüye davet edile-rek onurlandırılan Schaerbeek Belediye Encümeni Sait Köse, burada yaptığı konuşma-da Türk toplumu bütün alanlarda, gerek ticarette gerekse siyasette, yani bütün aklımıza gelen her alanda o kadar büyük başarılar elde etti ki artık Belçika’daki Türk toplumu da Avrupa’da parlayan bir yıldız oldu. Sanatta da çok değerli sanatçılar çıkarıyoruz. Örnek vermek gerekiyorsa bugün Türkiye’de ünü ile kendini aşmış Kubat ve Hadise gibi yıldızlarımız var. Bu arkadaşlarımız eğer yükselebiliyorlarsa sizlerin destekleri sa-yesinde yükseliyorlar.”

ATEP’ten Tapmaz’a tebrikziyaretiATEP yönetim kurulu üyeleri 14 Ekim yerel seçimlerinde Gent Büyükşehir Belediyesi encümenliği görevine tekrar seçilen Resul Tapmaz’a bir nezaket ziyaretinde bulanarak, seçimdeki başarılarından dolayı tebrik ettiler.Metin Edeer Başkanlığındaki Mustafa Sönmez, İlyas Sarı, Hakan Gücenmezden oluşan ATEP Heyetini Resul Tapmaz makamında kabul ederek yakın ilgi gösterdi.Ziyarette Metin Edeer ”ATEP olarak Belçika’daki yerel seçimlerde başarı gösteren adaylarımızı tebrik amaçlı zi-yaretlerimizin ilkini Gent Büyükşehir Encümeni Resul Bey’le gerçekleştiriyoruz. Ziyaretlerimizde ATEP in açılı-mını ve programını tanıtma fırsatı da bulduk. Sizleri tebrik ediyoruz ve başarılarınızın devamını bekliyoruz” şeklinde konuştu.Konuklarını sıcak bir atmosferde karşılayan Gent Büyük-şehir Belediyesi Encümeni Resul Tapmaz ATEP in ziya-retinden oldukça memnuniyet duyduğunu ifade ederek” Halkı refah, eşit haklar, sağlık ve spor bölümleri sorum-luluk alanım içerisinde olacak; sivil toplum örgütleri ile de paralel çalışmalar içerisinde olacağız, sizlerin yanınızda olacağım” dedi. Resul Tapmaz misafirlerine Gent beledi-yesini gezdirdi ve bilgiler verdi. ATEP Önümüzdeki gün-lerde ziyaretlerine devam edecek.

Albümünde yer alan ‘Hani Bir Gün Olur Da’, ‘Sensiz Sığamıyorum Bu Şehre’ ve ‘Görmeden Duymadan’ isimli parçalarını seslendirmek üzere konser veren Burak salonda kendisini dinlemeye ve desteklemeye gelen herkesin beğenisini topladı. Konserden sonra albüm satışları yapıldı ve çiçeği burnunda sanatçı, yeni hayranlarıyla ilk albümünü imzalayarak resim çekinmenin heyecanını yaşadı.Burak Arslan’ın çalışma arkadaşlarından Haluk Yılmaz, Güven Çalık, Alen Roberto, Evren Ceyhan, Pınar Türker, Falcon, işadamlarından Gencağa Arslan, Mustafa Sonkaya, Hamdi Çalışkan ve yerel sanatçılardan Adnan Kotaoğlu, Gülabi Kubat, Halil Akyüz ve Kürşat Zengin davetliler arasında yer alan isimler oldu.

Page 14: YeniVatan ARALIK 2012

14 www.yenivatan.be

Ahmet Tanrıkulu,İskender Kapaklıkaya,Kenan Sezer Belkad Başkanı Abbas Uçar ve Yön.Kur.ÜyeleriBrüksel Milletvekili Mahinur Özdemir,Brüksel Başkonsolosu Ali Barış Ulusoy

Pembehanım derneği gönüllüleri Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Tuncer, YTKM Müdürü Rahmi Göktaş ile

Miss Belgique Yarışmasında Finalist Gönül Meral,Korkmazer ailesi ile

Türk Kadınlar Derneği Bşk.Bilgen Ergenve Yön.Kur.Üyeleri Mahinur Özdemir, Sait Köse,Seydi Sag, Sadık KöksalSaint-Josse Bl.Meclis Üyesi Cevdet Yıldız,

Soner Yıldız, Sedat Tekes

Saint-Josse Bel.Encümeni Kadir Özkonakçı ve Ailesi Ressam Sevim Ünal, Ressam Nerkiz ŞahinSchaeerbek Bel.Encümeni Sadık Köksal, Brüksel Bel.Meclis Üyesi Şevket Temiz

CEMİYET HABERLERİ

Page 15: YeniVatan ARALIK 2012

15www.yenivatan.be

Page 16: YeniVatan ARALIK 2012