2016

ÇELİK İHRACATÇILARI BİRLİĞİ

SEKTÖRE İLİŞKİN GÜNLÜK HABERLER

www.cib.org.tr

2

HABER BAŞLIKLARI

Günlük İhracat Rakamları. (TİM)

Empire State, ABD'ye İhracatı Tetikler mi? (Hürriyet)

Türkiye’nin Toplam Nihai Mamul Üretimi % 5.3 Artarken Nihai Mamul Tüketimi %9.3 Yükseldi. (TÇÜD)

AB Otomotiv Piyasası 2016 Yılına İyi Başladı, Satışlar Yükseldi. (TÇÜD)

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci: TTIP Anlaşmasına Dahil Olmak İçin Mücadele Ediyoruz. (AA)

Amerika Demir Çelik Enstitüsü’nün (AISI) Yeni Başkanı Nucor’un CEOsu John Ferriola Oldu. (Steel Guru)

İran ile Dış Ticarette 100 Milyar $ Hedefi. (Dünya)

ABD’den 5 Ülkeye ‘İhracat’ Gözaltısı. (Dünya)

Petrol "Stok" Verisi Öncesi 45 Doların Altında. (BloombergHT)

Dünya İkinci Çeyreğe Zayıf Başladı. (BusinessHT)

Elitaş ve Çetinkaya Faiz İndirimini Konuştu. (Fortune Turkey)

İran'dan Türkiye'ye Ortaklık Teklifi. (Milliyet)

Üçüncü Köprü Bağlantı Yolları İhalesi Bugün. (Dünya)

Fed'den Faiz Artışı Sinyali. (AA)

Otomobil ve Hafif Ticari Araç Pazarı Yüzde 4,3 Daraldı. (Dünya)

Merkez'den Enflasyon Değerlendirmesi. (Reuters)

100 Milyon Dolarlık İşlem Bile Yok. (Reuters)

Avrupa Komisyonu, Türkiye İçin Büyüme Tahminini Yükseltti. (Reuters)

ÇELİK İHRACATÇILARI BİRLİĞİ SEKTÖRE İLİŞKİN GÜNLÜK HABERLER 04.05.2016

3

Günlük İhracat Rakamları: (TİM 04.05.2016)

Empire State, ABD'ye İhracatı Tetikler mi? (Hürriyet 04.05.2015) Vahap Munyar Türkiye ihracatçılar Meclisi'nin (TİM) hedef pazar gördüğü ülkelerde "Ticaret Merkezleri" girişimine önce geçen yıl temmuz

ayında İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Murat Akyüz'le gittiğim Panama'da

tanıklık ettim.

Akyüz, Panama'daki Colon Serbest Bölgesi'nde showroom-ofis olabilecek bazı binaları gezdi, kira bedelleri için ön bilgiler

aldı:

- Ekonomi Bakanlığı yurtdışı ofis, showroom ve fuarlar için destek veriyor. Bu desteği daha derli toplu alanlarda

değerlendirmek istiyoruz. Örneğin, Colon Serbest Bölgesi'nde açacağımız bir Ticaret Merkezi, ihracatçılarımız için kalıcı

showroom imkanı yaratır.

Bu arayışa ikinci tanıklığım. TİM Başkanvekili ve Çelik İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Mustafa Çıkrıkçıoğlu ile birlikte

Dubai'deki "Ortadoğu Çelik Kongresi"ne gittiğimizde gerçekleşti. Çıkrıkçıoğlu. TİM Genel Sekreter Yardımcısı Bahadır

Öztanyel ve Türkiye'nin Dubai Ticaret Ataşesi Serdar Kumbaracı ile birlikte ön anlaşması imzalanan binayı gezdi.

Mart ayının ilk yarısında Fransa'nın Cannes kentindeki gayrimenkul fuarı MIPIM'den dönerken uçakta TİM Başkanı Mehmet

Büyükekşi ile ticaret merkezlerini konuştuk:

- İlk "Türk Ticaret Merkezi "ni Tahran'da açıyoruz. Orada kalıcı yer edinmek için firmalardan epey talep var.

- Moskova'daki TOBB-TİM hedeflenen başarıya ulaşmadı. Oradan çıkarılan dersler oldu mu?

- Elbette gereken dersler çıkarıldı. Şimdilik gündemimizde ticaret merkezleri için mülk edinmek yok. Hedef pazar

gördüğümüz ülkelerde uygun binaları kiralayıp, ihracatçılarımıza kalıcı adresler oluşturmayı planlıyoruz.

Ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Washington seyahati sırasında ABD'li yatırımcılara dönük düzenlenen

buluşmada Büyükekşi ve bazı ihracatçı birlik başkanları, New York planını aktardı:

- New York'a "Türk Ticaret Merkezi" için yer bakmaya gidiyoruz.

En son Şeref Özgencilin kızı Özlem Özgencil'le birlikte organizasyon yükünü üstlendiği, Yavuz Canevi'nin Başkanlığını

yürüttüğü "Forum İstanbul 2023 Platformu"nun 5-6 Mayıs'ta gerçekleşecek konferansı için buluştuğumuzda Büyükekşi'ye

"Türk Ticaret Merkezleri "nde son durumu sordum:

4

- Tahran'daki "Ticaret Merkezi'nde 6 sektörden şirketler kalıcı showroom, ofis açıyor. İkinci açılış Dubai'de olacak. New

York'ta 14 binaya baktık. Bunlar arasında Time Square'de bir bina ile Empire State de vardı.

Empire State'de Türk Hava Yollarının (THY) 71' inci katta bulunduğunu belirtti:

- Biz 14'üncü kata baktık. New York sonrası ABD'de Chicago, Los Angeles ve Miami'yi düşünüyoruz. Bunların arkasından

Almanya, İngiltere, Japonya, Etiyopya gelecek.

Bu merkezlere Ekonomi Bakanlığı'nın desteğini anımsattı:

- Harcamaların yüzde 70-75'ini Ekonomi Bakanlığı karşılayacak. Şirketler, 3 günlük dış fuar bedeline 1 yıllık kalıcı yer fırsatı

yakalayacak. "Forum İstanbul 2023" Başkanı Yavuz Canevi, "Yeniden Konumlanmaya Kararlı Dönüşüm Sürecinde Bir

Türkiye" başlıklı konferansla ilgili şu mesajı verdi:

- Hedefimiz Cumhuriyetimizin 100'üncü yılını, 2023 u onur duyacağımız bir yıla dönüştürmek.

Büyükekşi, şu saptamayla destek verdi:

- Devir "lokomotif" olma, trenin nereye gideceğini belirleme devri...

Empire State'de "Ticaret Merkezi" açmak, ABD'ye ihracatı tetikler mi?

"Lokomotife katkı yapar mı?

Türkiye’nin Toplam Nihai Mamul Üretimi % 5.3 Artarken Nihai Mamul Tüketimi %9.3 Yükseldi: (TÇÜD 03.05.2016)

Ham çelik üretiminin % 1.9 artışla 7.55 milyon tondan 7.67 milyon tona ulaştığı Ocak- Mart döneminde, Türkiye’nin toplam

nihai mamul üretimi, %5.3 oranında artışla 9.1 bin ton seviyesine yükseldi. Diğer taraftan, 2016 yılının ilk çeyreğinde

Türkiye’nin toplam nihai mamul tüketimi %9.3 artışla 7.8 milyon ton seviyesinden 8.5 milyon tona çıktı.

2016 yılının Ocak-Mart döneminde uzun ürün üretimi, geçen senenin aynı dönemine kıyasla % 5.4 oranında büyüyerek 6.2

milyon ton seviyesinden 6.5 milyon ton seviyesine yükselirken, aynı dönemde uzun ürün tüketimi %13.13 oranında

yükselişle 3.8 milyon tondan 4.2 milyon tona ulaştı.

İlk çeyrekte yassı ürün üretimi, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %5 oranında artışla, 2.4 milyon tondan 2.5 milyon tona

yükselirken, aynı dönemde Türkiye’nin yassı ürün tüketimi %5.6 oranında artışla 3.9 milyon ton seviyesinden 4.2 milyon tona

çıktı.

AB Otomotiv Piyasası 2016 Yılına İyi Başladı, Satışlar Yükseldi: (TÇÜD 03.05.2016) Avrupa Çelik Derneği (Eurofer) tarafından yayımlanan “Avrupa Çelik Piyasası ve Ekonomisi Görünümü 2016-2017 – 2.

Çeyrek Raporu’na” göre, AB otomotiv piyasası 2016 yılına iyi başladı. Binek araba kayıtları, 2016 yılının ilk çeyreğinde % 8.2

oranında arttı. Fransa ve İtalya çift haneli üretim artışı elde ederken, diğer piyasalarda da büyüme eğilimi devam etti.

Rapora göre, 2016 yılının ilk iki aylık döneminde, ticari araç kayıtları keskin bir artış gösterdi. Toplam ticari araç satışı ,

yüksek talep gören kamyon satışlarındaki patlamanın etkisiyle, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %15.4 yükseldi.

2015 yılının son çeyreğinde, %10.3 oranında artan otomotiv sektöründeki üretim, 2015 yılının tamamında %8.3 büyüdü.

2016-2017 yıllarının otomotiv sektörü için olumlu geçmesinin beklendiği, ancak 2014 ve 2015 yıllarında kaydedilen büyüme

hızına ulaşılmasının mümkün görülmediği tahmin ediliyor. AB’nin binek otomobil talebindeki yukarı yönlü seyrin, 2016-2017

yıllarında devam etmesi öngörülüyor. AB’nin otomotiv ihracatına ilişkin beklentiler ise belirsiz görünüyor.

5

Raporda belirtilen verilere göre, AB’nin, otomobil parçaları da dâhil toplam üretiminin, 2016 yılında %3, 2017 yılında ise

%3.8 oranında artması bekleniyor.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci: TTIP Anlaşmasına Dahil Olmak İçin Mücadele Ediyoruz: (AA 03.05.2016)

Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci, "ABD ile AB arasında müzakereleri süren Transatlantik Ticaret ve Yatırım

Ortaklığı anlaşmasına dahil olmak için mücadele ediyoruz." dedi.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, yaz tatilinde Türkiye’ye gelecek vatandaşların gümrük kapılarında zorluk

çekmemesi için Tek Durak Projesi'nin hayata geçeceğini belirterek, “Projedeki amacımız işlemlerin tek bir yerden başlayıp

tek bir yerden bitirilerek hızlı bir şekilde kapılardan içeri girilmesi veya çıkılması.” dedi.

Tüfenkci, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Almanya’da, tarihi Heidelberg kentindeki kaleyi gezerek yetkililerden bilgi

aldı.

"TTIP anlaşmasına dahil olmak için mücadele ediyoruz"

Tüfenkci, Türk vatandaşlarına Avrupa’ya vize muafiyeti hakkı kazandırılması noktasında Türkiye’nin üzerine düşeni yaptığını

ve çalışmaları büyük oranda tamamladığını dile getirdi.

Vize muafiyetinin Türk girişimcilerin daha kolay ticaret yapmasının yolunu açacağını belirten Tüfenkci, şöyle devam etti:

“Sadece vize muafiyetinin kalkması bize ekonomik anlamda çok şey kazandırmaz. Takip ettiğimiz ve önemsediğimiz ABD ile

AB arasında müzakereleri süren Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) anlaşmasına dahil olmak için mücadele

ediyoruz. Buna Türkiye taraf olmazsa bildiğiniz gibi Avrupa ile yaklaşık 20 yıl önce Gümrük Birliği Anlaşması yapmıştık. Ama

ikili anlaşmalarla bu anlamda sistematik sorunlar ortaya çıkmaya başladı. 2017 başında da Gümrük Birliği Anlaşması’nın

uyumlu hale getirilmesi noktasında hem hükümetimizin hem de AB’nin kararı var. Bunları da birleştirdiğimizde bizim Avrupa

ile olan ticari ilişkilerimizin önümüzdeki yıllarda daha da önem arz edeceğini görmek için kahin olmaya gerek yok.”

Tek Durak Projesi

Yaz sezonuyla birlikte gümrük kapılarındaki yoğunluğu önlemek amacıyla yoğun çalışmalar yapıldığını dile getiren Tüfenkci,

“Tek Pencere Sistemi'ne geçeceğiz. Tek Pencere Sistemi ile kapılardaki beklemeyi azaltma adına özellikle farklı farklı

6

kurumlardan ihracatçımızın ve ithalatçımızın kapı kapı dolaşması yerine elektronik ortamda bir yerden başvurup ve işlemi de

bir yerden sonlandırabilmesini hedefliyoruz.” diye konuştu.

Gümrük kapılarından geçmek isteyen vatandaşlar için ise Tek Durak Projesi'nin hayata geçirileceğini aktaran Tüfenkci, "Tek

Durak Projesi'ndeki amacımız işlemlerin tek bir yerden başlayıp tek bir yerden bitirilerek hızlı bir şekilde kapılardan içeri

girilmesi veya çıkılması." ifadelerini kullandı.

Amerika Demir Çelik Enstitüsü’nün (AISI) Yeni Başkanı Nucor’un CEOsu John Ferriola Oldu: (Steel Guru 03.05.2016)

Amerika Demir Çelik Enstitüsü Yönetim Kurulu, Nucor Firması Yönetim Kurulu Başkanı, Başkanı ve CEOsu John Ferriola’yı

Mayıs 2017 tarihine kadar Enstitü’nün yeni Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçti.

Yönetim Kurulu Başkanı seçimi, Salt Lake City, Utah Grand America Hotel’de bu hafta gerçekleştirilen 124. Olağan Genel

Kurul ile eşzamanlı yapılan AISI Yönetim Kurulu toplantısında gerçekleştirildi.

AISI CEOsu ve Başkanı Thomas J Gibson, “ John kendini işine adamış bir kişi ve sektörümüzün açık sözlü bir

savunucusudur. Çalışanlarını ve tedarik zincirini seçilmiş yetkilileri ile birlikte özellikle adil olmayan ticaret konusunda çelik

sektörüne adamıştır. Bütün bunlar AISI’nin müdahil olduğu konulardır. Mevcut zorlu ekonomik ortamda ihtiyacımız olan

politika değişikliklerin yapılmasına yardımcı olacak bu enerji ve savunuculuğa kendini adanmışlıktır. John’un liderliği dünya

çapında tanınmıştır. Çünkü kendisi gelecek yıl Dünya Çelik Birliği’ne de başkanlık yapacaktır. Önümüzdeki 12 ay boyunca

AISI’ye rehberlik edeceği için John’a minnettarız” dedi.

Ferriola, “ AISI çatısı altında beraber çalışarak özellikle politika cephesinde birçok olumlu adım attık. Fakat daha yapılacak

çok şey var. Yönetim Kurulu’ndaki meslektaşlarımın başkanlık konusunda bana güvendikleri ve inandıkları için onur duydum.

Endüstrimiz adına ortak bir görüş oluşturulması için çalışıyoruz. AISI’de oluşturulacak politikalara ve piyasaya ilişkin

aktivitelere rehberlik edeceğim için gurur duyuyorum. Çelik endüstrisini temsil edeceğim ve bu sektörde çalışan kadın ve

erkek işçilerin ruhlarındaki dinamizimden faydalanacağım için gurur duyuyorum” dedi.

AISI yeni Yönetim Kurulu üyelerini ve üst düzey yönetim kadrolarındaki değişikleri de duyurdu: AK Steel CEOsu Roger

Newport ve Tenaris Tamsa Başkan Yardımcısı Guillermo Vogel AISI başkan yardımcısı ve yetkilileri olarak seçildi. Altos

Hornos de Mexico, S.A. Satış ve Pazarlama Başkan Yardımcısı Luis Landois Garza AISI Yönetim Kurulu’na seçildi.

Ternium Mexico CEOsu, Maximo Vedoya AISI Yönetim Kurulu’na seçildi.

İran ile Dış Ticarette 100 Milyar $ Hedefi: (Dünya 03.05.2016) İşbirliği fırsatlarını değerlendirmek için 70 kişilik bir heyetle Tahran’a giden İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan,

“Türkiye-İran Modeli ile dünyaya örnek bir büyüme yaratabiliriz. Bankaların reel sektörle ortak bir arayış içinde olması ve

ölçülü risk alması önem taşıyor. Gümrüklerde yüksek geçiş ücreti, ulaşım yetersizliği, yüksek doğalgaz fiyatları gibi sorunlar

çözüldüğünde iki ülke dış ticaret hacmi 100 milyar doları bulabilir” dedi.

Gezide İran Teknoloji ve Sanayi bakanları ile özel toplantılar düzenlendi, Türk firmaları 202 İranlı firma ile ikili görüşmeler

yaptı.

Türkiye sanayi üretiminin üçte birinden fazlasını gerçekleştiren İSO, ambargoların kalkmasıyla dünyanın gözünün çevrildiği

İran’a heyet gezisi düzenledi. Geniş katılımla başkent Tahran’a düzenlenen geziye, İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal

Bahçıvan, İSO Meclis Başkanı Zeynep Bodur Okyay ile birlikte oda üyesi 70’ye yakın sanayici katıldı. İSO’nun 65 yıllık tarihi

boyunca ilk kez yurtdışına heyet ziyareti gerçekleştirmesi bakımından önem taşıyan gezide, Erdal Bahçıvan ve Zeynep

Bodur Okyay, Türkiye ile Ekonomik İlişkilerden Sorumlu Teknoloji ve İletişim Bakanı Dr. Mahmoud Vaezi ve İran Sanayi,

Maden ve Ticaret Bakanı Mohammad Reza Nematzadeh ile özel görüşme gerçekleştirdi. İSO heyeti ayrıca Tahran Ticaret,

Sanayi, Madenler ve Tarım Odaları’nı ziyaret etti. 44 Türk firması, 202 İranlı firma ile 400’e yakın ikili görüşme

gerçekleştirirken, başta otomotiv, enerji, tekstil, maden ve gıda olmak üzere çok sayıda sektörde işbirlikleri fırsatları arandı.

Erdal Bahçıvan, Tahran ziyaretine ilişkin yaptığı açıklamada, iki ülkenin ve özel sektörlerinin sahip olduğu potansiyelin

kazan-kazan modeli ile çok daha ileri bir noktaya taşınacağına inandığını söyledi. Bahçıvan, “İki ülke hükümetleri arasında

7

30 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmi hedefi olmasına rağmen, yakın gelecekte doğru bir bakış açısı oluşturmamız halinde

bunun 100 milyar doları bulacağından şüphe duymuyoruz. GSMH’yi 1.5 trilyon dolara çıkararak dünyanın ilk 10 ekonomisi

arasına gireceğiz. İran da 400 milyar dolarlık ekonomik büyüklüğünü ambargo sonrası 1 trilyon dolara çıkarabilir. Gelecek 10

yıl içinde dünyanın en büyük ekonomileri arasına girmiş iki kardeş ülke olabiliriz” dedi.

“Türkiye-İran Modeli, bölge ve dünya barışına katkı sağlar”

Türkiye ve İran’ın sahip olduğu ortak değerler ve potansiyel ile “Türkiye-İran Modeli” yaratarak dünyaya örnek olacağının

altını çizen Bahçıvan, “400 yıllık komşuluk kültürü ve benzer demografik yapıya sahibiz. İyi eğitimli gençlerimizi teknoloji gibi

nitelikli konularda seferber edebilirsek, gerek bölge coğrafyası gerekse dünya barışı için büyük bir kazanım elde ederiz. Mal

alıp satan değil; üretimde, birikimde, teknolojide bütünsel bir yaklaşımla Türkiye-İran dostluğu oluşturmamız gerekiyor.

Üniversite-sanayi ve teknokent işbirlikleri ile meslek liselerinde yaptığımız çalışmalarımızla İranlı meslektaşlarımıza model

olabiliriz. İşbirliklerimizle gençlerimiz Silikon Vadisi yerine İstanbul ya da Tahran Vadisi’nde ileri teknolojide iki ülkenin

ekonomisine katma değer yaratacak yenilikler geliştirebilir. Bu noktada finans sektörünün mevcut süreci iyi değerlendirip

ölçülü risk alması önem taşıyor. Bankaların reel sektörle ortak bir arayış içinde olması gereklilik arz ediyor. Ayrıca

gümrüklerde gözetimin kaldırılması ve supalana geçilmesi önem taşıyor. Türk araçlarının karşılaştıkları ayrımcı uygulamalar,

ödedikleri yüksek geçiş ücreti, ulaşım ağlarının yetersizliği de ticareti olumsuz etkiliyor. İki ülke ticaretinde doğalgaz

ticaretinin daha da gelişmesi için diğer ülkelere göre daha pahalı olan İran doğalgazının uygun bir fiyat seviyesine çekilmesi

olumlu olacak.”

İran Masası kurulacak

Ziyaret sırasında İSO’da bir İran Masası kurma kararı aldıklarını belirten Bahçıvan, “İki ülke sorunlarını İranlı

meslektaşlarımız ile çözmeye talibiz. Böyle bir çalışma sadece ithalat-ihracat için değil karşılıklı yatırım yapmak isteyen iş

insanlarına ciddi hizmet olacak. İSO olarak İran iş dünyası ile aramızdaki köprünün Türkiye ayağı olma görevine talibiz. Bu

çerçevede Tahran Ticaret, Sanayi, Madenler ve Tarım Odası ile altı ayda bir balans ayarı yaparak sorunları çözme

noktasında bir araya gelmek istiyoruz” dedi.

Vaezi: Ambargo sonrası öncelik Türkiye’nin

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan ile özel görüşme gerçekleştiren İran’ın Türkiye ile Ekonomik İlişkilerden Sorumlu Teknoloji ve

İletişim Bakanı Dr. Mahmoud Vaezi, ambargo kalktıktan sonra ilişkileri geliştirmek istedikleri ilk ülkenin Türkiye olduğunu

söyledi. Zor dönemlerde İran’ın yanında olanları hiçbir zaman unutmadıklarının altını çizen Vaizi, “Bizim ne kadar

ihtiyaçlarımız varsa bunların hepsini öncelikle Türkiye’den temin etmek istiyoruz" ifadesini kullandı.

8

Vaezi, özel sektörün önünü açmak için ellerinden geleni yapacaklarını, öncelikle bankacılık sorunlarını çözeceklerini, gümrük

işlemlerini ve ulaşımı rahatlatacaklarını bildirdi. Vaezi, “Doğalgaz ve petrolde sizinle çalışmaya, şu anda aldığınız elektriğin

üç-dört katını vermeye hazırız. Aynı zamanda Türk bankalarına tüm kapıları açmak ve burada şube açmalarını sağlamak

istiyoruz. İran bankaları da Türkiye’de şubeleşebilsin” diye konuştu.

ABD’den 5 Ülkeye ‘İhracat’ Gözaltısı : (Dünya 03.05.2016) ABD Hazine Bakanlığı, Kongre’ye sunduğu uluslararası ekonomik ve döviz kuru politikalarına ilişkin yarıyıl raporunda; beş

ülkedeki ekonomik aktiviteyi ve uygulayacakları kur politikalarını yakından izleyeceğini bildirdi. Büyük çoğunluğu dış fazla

veren Çin, Japonya, Güney Kore, Tayvan ve Almanya’nın iç talebi artırmak için çok güçlü çabalarının olmadığı, kur

politikalarının da küresel ekonomide var olan sorunları içinden çıkılmaz hale sokabileceği vurgulanıyor. ABD, ekonomi

politikalarını takip etmek istediği, büyük çoğunluğu dış fazla veren Çin, Japonya, Güney Kore, Tayvan ve Almanya’yı yeni bir

izleme listesine aldı. ABD Hazine Bakanlığı, Kongre’ye sunduğu uluslararası ekonomik ve döviz kuru politikalarına ilişkin

yarıyıl raporunda; söz konusu beş ülkedeki ekonomik aktiviteyi ve uygulayacakları kur politikalarını yakından izleyeceğini

bildirdi.

Söz konusu ülkelerin iç talebi artırmak için çok güçlü

çabalarının olmadığı, kur politikalarının da küresel

ekonominin hâlihazırda var olan sorunlarını içinden

çıkılmaz hale sokabileceği vurgulanıyor. Ancak,

bakanlık, raporunda herhangi bir ticaret ortağını

döviz manipülatörü olarak adlandırmadı.

Tarife savaşı’ riski… ‘

Kongre’nin geçen yıl onayladığı yasa, ABD Hazine

Bakanlığı’na ABD sanayisini tehdit eden ekonomik

politikaların düzeltilmesi için yaptırımlar uygulanması

yetkisini veriyor. İzleme listesindeki bir ülkenin ABD

Hazinesi’nin olmazsa olmaz dediği üç kuralı ihlal

etmesi ve uyarılara rağmen izlediği politikada

herhangi bir düzeltmeye gitmemesi durumunda,

Washington yönetimi söz konusu ülkeye karşı

yaptırım silahını devreye sokabiliyor. İzleme

listesindeki Çin, Japonya, Güney Kore, Tayvan ve

Almanya’nın bugüne kadar üç kuraldan en az ikisini

ihlal ettiği savunuluyor. Dünyanın iki numaralı

ekonomisi Çin’in ise son yirmi yıl içerisinde ise birçok

kez 3 kuralı ihlal ettiği öne sürülüyor. Ancak, Beyaz Saray yönetimi genelde ekonomik yaptırımlar yerine diplomatik ikna

çabalarına başvuruyor. Zira, cezai işlemler tehlikeli bir ‘kısasa kısas tarife savaşının’ fitilini ateşleme riski taşıyor.

Japonya’ya yakın takip

İhracatçı ülkelerin yurtiçinde talebi artırmak için yeterince şey yapmayarak, büyüme için ihracata bel bağlamaya devam

ettikleri, ihracatı artırmak için para birimlerinin ucuzlatılmasına güvenilmesinin bir kur savaşına dönüşebileceği endişeleri

devam ediyor. Bilindiği gibi Çin bu konuda eleştiri oklarını üzerine çeken ülkelerin başında geliyor. Çin, üretim sektörünü

desteklemek için son yirmi yılda para biriminin değerini bilerek düşürmekle eleştiriliyor. Ancak Uluslararası Para Fonu (IMF)

gibi yuanın oldukça adilane değerde olduğu görüşünde olanlar da var. Ancak ABD’nin son dönemde gözü Çin’den ziyade

Japonya’da… ABD Hazine Bakanlığı, Japonya’nın yene müdahale etme riski endişelerini taşıyor. ABD’ye göre dolar/yen

paritesi “sistemli” ve bu durum, ülkelerin G-7 ve G-20 döviz taahhütlerini yerine getirmeleri açısından önem taşıyor.

Petrol "Stok" Verisi Öncesi 45 Doların Altında: (BloombergHT 03.05.2016) Petrol fiyatları, ABD'de yükselmesi ve seksen yılı aşkın sürenin en yüksek seviyesinde kalmaya devam etmesi beklenen

ABD petrols tokları verisi öncesi, varil başına 45 doların altında kaldı.

9

Vadeli petrol kontratları New York'ta, önceki iki seansta yüzde 2.7 düştükten sonra fazla değişmesi. Bloomberg'in anketine

katılan ekonomistlerin tahmin meydanına göre, Çarşamba günü Enerji Enformasyon İdaresi'nin açıklayacağı ABD petrol

stokları verisinin geçen hafta 500,000 varil artış göstermesi bekleniyor. İran'da Dana Energy Co., Başkan Muhammad

Iravani'nin yaptığı açıklamaya göre, ülkede petrol ve doğalgaz arama hakları için telif verme konusunda Avrupa ve Asyalı

şirketlerle görüşmeler yapıyor.

Petrol bu yıl, 2003 yılından bu yana en düşük seviyesini görmesinin ardından, ABD'de üretimin düşmesi ile birlikte küresel

arz fazlasının azalacağı beklentisi ile sıçrama yaptı. verilere göre, Petrol İhraç Eden ülkeler Topluluğu2nun (OPEC) üretimi

geçen ay, Irak ve İran'daki artışların etkisi ile yükseldi.

Sydney'de CMC Markets baş analisti Ric Spooner, "Fiyatlar ne kadar yükselirse, yüksek seviyelere ulaşmış stoklara olan

duyarlılığı o kadar artıyor," dedi ve "OPEC'in üretimin arttığına ilişkin haberler rahatsız edici. Bu durum, ABD'de üretimin

düşmesinin etkisini gideriyor" şeklinde görüş bildirdi.

Haziran vadeli Batı Teksas petrolü (WTI), Nymex piyasasında, 4 sent düşerek, Hong Kong saati ile 09.01'de varil başına

44.74 dolara indi. Kontrat Pazartesi günü 1.14 dolar düşerek 44.78 dolardan kapanmıştı. Toplam işlem hacmi 100 günlük

ortalamanın yaklaşık yüzde 77 altındaydı.

Temmuz vadeli Brent petrolü, Londra merkezli ICE Futures Europe piyasasında, 12 sent düşerek varil başına 45.71 dolara

indi. Kontrat dün 1.54 dolar düşerek 45.83 dolardan kapandı. Küresel gösterge Brent petrolü, ABD göstergesi WTI'a göre 31

sent primli işlem gördü.

Dünya İkinci Çeyreğe Zayıf Başladı: (BusinessHT 03.05.2016) Asya ülkelerinde imalat sektörü Nisan'da zayıf bir büyüme kaydederken, Euro bölgesi imalat sektörü de fiyatlardaki

gerilemeye rağmen bundan ancak biraz daha iyi bir performans göstererek ikinci çeyrekte küresel ekonominin zorlandığına

işaret eden bir görüntü çizdi.

Japonya'da imalat sektörü faaliyetleri geçen ay meydana gelen depremin de etkisiyle son üç ayın en hızlı daralmasını

kaydederken, Hindistan imalat sektöründe büyüme dört ayın en düşük seviyesine indi; Çin'de ise yatay kaldı.

Euro bölgesi imalat PMI ise zayıf bir artış gösterdi ve birinci çeyrekte yüzde 0.6 büyümüş olan bölge ekonomisi için pek de

güçlü olmayan bir resim çizdi.

Hali hazırda yetersiz talep ve arz fazlasının yarattığı baskıyla mücadele eden küresel imalat sektöründen bu ay gelen

rakamlar, küresel ekonomide son dönemde görülen hızlanmanın devam etmesinin zor olacağını ve para politikasıyla

ekonomiye destek verilmesinin konusunun yeniden gündeme geleceğine işaret ediyor.

Euro bölgesi imalat PMI verisinin sadece 0.1 puan artışla Nisan ayında 51.7'ye yükselmesi Avrupa Merkez Bankası'nın

(ECB) tekrar gevşettiği para politikası ve değeri gerileyen para birimi Euro’nun henüz imalat sektörü üzerinde etki

yaratmadığını gösteriyor.

10

Euro bölgesi içine bakıldığında imalat sektörü İtalya ile artan yerel ve dış talebin olumlu etkilediği Almanya'da hızlı yükse ldi.

Fakat Fransa'da son bir yılın en hızlı daralmasını kaydetti.

ECB'nin canını özellikle sıkacak konulardan bir tanesi ise imalatçıların yeni müşteri çekmek için fabrika çıkış fiyatlarında

devam ettirdiği sert indirimler oldu. Mart ayında 2010'dan bu yana en sert düşüşü kaydeden fabrika çıkış fiyatları Nisan'da en

sert ikinci keskin düşüşü kaydetti.

Elitaş ve Çetinkaya Faiz İndirimini Konuştu: (Fortune Turkey 03.05.2016) Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, yeni göreve gelen Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya ile görüştüklerini söyledi.

Elitaş Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, "Yeni göreve gelen Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya ile bakanlığımızın

yeni binasında görüştük. Sayın Murat Çetinkaya ile MB'nın para politikalarını konuştuk ve kendisine hayırlı olsun dileklerimi

de ilettim" dedi.

Bakanlıktan yapılan açıklamada ise şu bilgiler verildi:

11

"Geçtiğimiz ay Merkez Bankası başkanlığına atanan Murat Çetinkaya, Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş’ı makamında ziyaret

etti. Gerçekleşen nezaket ziyaretinde genel ekonomik konjonktür, faiz oranlarında indirim ve diğer ortak politikalar ön plana

çıkan başlıklar oldu; bu konularda atılacak adımlar için istişareler yapıldı."

Elitaş geçen ayki toplantısında Merkez Bankası'nın faiz koridorunun üst bandında indirime gitmesini değerlendirirken,

"Piyasa beklentilerine herhalde yakın bir oran olarak gerçekleşti, ama ben heyecanlandırıcı bir indirim oranı olduğu

kanaatinde değilim" demişti.

Elitaş, faiz oranının biraz daha yatırımcının içindeki "yatırım yapma zevkini" tetikleyecek bir rakama doğru inmesi gerektiğini

söylemişti.

İran'dan Türkiye'ye Ortaklık Teklifi: (Milliyet 03.05.2016) İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) İran ziyaretinde Türkiye’ye birlikte Otomobil üretme önerisi geldi. İSO Yönetim Kurulu

Başkanı Erdal Bahçıvan ticaret ve yatırım imkânlarını değerlendirmek amacıyla iş dünyasından 70 kişilik heyetle Tahran’ı

ziyaret etti. Bahçıvan’la görüşen İran Sanayi, Maden ve Ticaret Bakanı Mohammad Reza Nematzadeh, iki ülke arasındaki

işbirliklerini artırmak istediklerini söyledi.

Nematzadeh, “İki ülke iş insanlarının ortak yatırım yapması için İran’da dört yeni sanayi bölgesi oluşturuyoruz. Yüzde 50-50

ortaklıkla yeni bir otomobil tasarımı yaparak dünyaya ihraç edebiliriz” dedi. Türkiye ile ekonomik ilişkilerden sorumlu

Teknoloji ve İletişim Bakanı Dr. Mahmoud Vaezi de ambargo sonrası ilişkileri geliştirmek ve ihtiyaçlarını temin etmek

istedikleri ilk ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.

‘ABD, AB’ye Baskı Yapıyor’

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Birliği (AB) arasında müzakereleri süren Transatlantik Ticaret ve Yatırım

Ortaklığı Anlaşması’nın (TTIP) 240 sayfalık taslak metni çevre örgütü Greenpeace tarafından basına sızdırıldı. Metne göre

çevre duyarlılığı ve tüketici hakları konusunda AB taviz vermeye zorlanıyor. Washington’ın AB’yi Avrupa’da daha fazla

Amerikan tarım ürününün satışını mümkün kılmadığı takdirde Avrupa’da üretilen otomobillerin ABD’ye ihraç edilmesini

kolaylaştıracak süreci bloke etmekle tehdit ettiği ileri sürülüyor.

Üçüncü Köprü Bağlantı Yolları İhalesi Bugün: (Dünya 04.05.2016) Yavuz Sultan Selim Köprüsü bağlantılı yollarından Kurtköy-Akyazı ve Kınalı-Odayeri kesimleri için planlanan

ihaleler bugün yapılacak

12

Yavuz Sultan Selim Köprüsü bağlantılı yollarından Kurtköy-Akyazı ve Kınalı-Odayeri kesimleri için planlanan ihaleler bugün

gerçekleştirilecek.

Kuzey Marmara Otoyolu Projesi kapsamındaki Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün bağlantılı yollarından Kurtköy-Akyazı ve

Kınalı-Odayeri kesimleri için yarın ihale yapılacak. 26 Ağustos'ta hizmete girmesi beklenen Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün

bağlantı yollarının ise 2018 sonunda tamamlanması hedefleniyor.

Köprünün bağlantı yolları için ilk olarak 6 Mart 2015'te yapılacağı açıklanan ihale, 6 Mayıs 2015'e ertelenmişti. Ardından,

firmaların talebi üzerine Kurtköy-Akyazı ve Kınalı-Odayeri kesimlerinin ayrı tarihlerde ihale edilmesine karar verilmişti.

Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle Kuzey Marmara Otoyolu Projesi'nin Kurtköy-Akyazı kesimi işine ait ihale için 30 Haziran

2015 olarak belirlenen tarih, daha sonra 31 Ağustos 2015'e, devamında ise 1 Mart 2016'ya ertelenmişti. Projenin, 7 Temmuz

2015 olarak açıklanan Kınalı-Odayeri kesimi işine ait ihalesine ilişkin tarih de önce 7 Eylül 2015, daha sonra da 8 Mart 2016

olarak değiştirilmişti.

Söz konusu ihalelerin, 4 Mayıs'ta yapılacağı açıklanmıştı.

İhalelerin ardından Yavuz Sultan Selim Köprüsü bağlantı yollarının yapımla ilgili giderleri, işi üstlenecek firmalara ait olacak.

Bölünmüş yol ağı artıyor

Türkiye'nin bölünmüş yol ağı son 12 yılda hızla arttı. 2003 yılında 6 bin 101 kilometre olan bölünmüş yollar, 24 bin 280

kilometreye, bin 714 kilometre olan otoyollar, 2 bin 289 kilometreye, 311 kilometre olan köprü uzunluğu, 465 kilometreye ve

50 kilometre olan tünel uzunluğu da 263 kilometreye ulaştı.

2023 yılına kadar 6 bin 328 kilometre bölünmüş yolun, 5 bin 892 kilometre otoyolun hizmete girmesi hedefleniyor.

Fed'den Faiz Artışı Sinyali: (AA 03.05.2016)

San Francisco Fed Başkanı Williams ve Cleveland Fed Başkanı Mester, yaptıkları açıklamalarla haziranda faiz artışına

gidilebileceği sinyalini verdi.

13

ABD Merkez Bankası (Fed) San Francisco Şubesi Başkanı John Williams, ülke ekonomisinin beklenen iyileşmeyi

göstermesi halinde haziranda faiz artırımını destekleyeceğini söyledi.

Williams, Bloomberg Radyosuna verdiği mülakatta ABD ekonomisine ve para politikasına ilişkin değerlendirmelerde

bulundu.

Büyümenin ve enflasyonun yüzde 2 hedefine yaklaşması ve güçlü istihdamın artışının devam etmesi durumunda haziranda

faiz artışına gidilmesinin uygun olacağını belirten Williams, buna karşın, gelecek verilerin fikrini değiştirebileceğini vurguladı.

San Francisco Fed Başkanı Williams, Fed'in ekonominin beklenenden daha zayıf bir performans göstermesi durumunda

beklemeye devam etmesi gerekebileceğini kaydederken, faiz kararının verilere dayanacağını yineledi.

Şu anki Fed Başkanı Janet Yellen'in, San Francisco Fed Başkanı olduğu dönemde Araştırma Direktörü görevinde bulunan

Williams, Yellen'in görüşlerine destek vermesiyle tanınıyor ve bu nedenle piyasalar tarafından yakından takip ediliyor.

"Beklemek daha fazla dalgalanma yaratabilir"

Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester de Florida'da düzenlenen para politikası konferansında faiz artışını ertelemenin

risklerine dikkati çekti.

Mester, faiz artışına gitmek için piyasaların sakinleşmesini beklemenin daha fazla dalgalanma yaratabileceğini dile getirdi.

Mester, Fed'in para politikalarını belirleyen Federal Açık Piyasa Komitesinde (FOMC) bu yıl oy hakkı bulunan üyeler

arasında yer alıyor. San Francisco Fed Başkanı Williams ise rotasyon kuralı çerçevesinde gelecek yıl oy hakkı kazanacak.

Aldığı kararlarla sadece Amerikalıları değil, tüm dünyayı etkileyen FOMC üyeleri yaklaşık 6 haftada bir Washington'da

toplanıyor. FOMC’nin toplantı bildirileri ve bundan 3 hafta sonra yayımlanan toplantı tutanakları, küresel piyasaların

sabırsızlıkla beklediği gelişmelerin en başında geliyor.

FOMC'nin bir sonraki toplantısı 14-15 Haziran'da Fed'in Washington'daki merkezinde yapılacak.

Otomobil ve Hafif Ticari Araç Pazarı Yüzde 4,3 Daraldı: (Dünya 03.05.2016)

ODD verilerine göre; otomobil ve hafif ticari araç pazarı nisanda yüzde 7.3 daraldı. İlk 4 aylık daralma ise yüzde 4.3 oldu.

14

Otomobil ve hafif ticari araç satışları Nisan ayında yüzde 7.3 daralırken, ilk dört aylık daralma yüzde 4.3 oldu. Satışlar Nisan

ayında 84,887 adet olurken, 4 aylık satışlar ise 253,373 adet oldu. Toplam pazar Mart ayında yüzde 0.4, Ocak-Mart

döneminde yüzde 2.8 gerilemişti.

Otomotiv Distribütörleri Derneği'nin yayımladığı verilere göre Ocak-Nisan döneminde pazarın ağırlığını oluşturan otomobil

satışları yüzde 1.9 gerileyerek 193,539 adet oldu. Hafif ticari araç satışları ise yüzde 11.6 daralarak 59,834 adete indi.

Sadece Nisan ayına bakıldığında ise otomobil pazarı yüzde 6.5 daralarak 65,618 oldu. Hafif ticari araç pazarı ise Nisan

ayında yüzde 9.9 gerileyerek 19,269 adete indi.

ODD yıl sonu pazar hedefini değiştirmeyerek 900,000-950,000 aralığında bıraktı.

Merkez'den Enflasyon Değerlendirmesi: (Reuters 04.05.2016) TCMB, nisan ayı enflasyon rakamlarına ilişkin değerlendirme yayınladı.

Merkez Bankası (TCMB), nisan ayında çekirdek göstergelerin ana eğilimlerindeki iyileşmenin sürdüğünü ancak yıllık

enflasyonlarındaki düşüşün halen sınırlı kaldığını belirtti.

TCMB Nisan ayı fiyat gelişmeleri raporunda tüketici fiyatlarının yüzde 0.78 artarken, yıllık enflasyonun 0.89 puan azalarak

yüzde 6.57'ye gerilediğine dikkat çekildi.

Rapor şöyle devam etti:

"İşlenmemiş gıda enflasyonunda süregelen yavaşlama tüketici enflasyonu üzerinde belirleyici olmaya devam etmiştir. Döviz

kurlarının yıllık enflasyon üzerindeki birikimli etkileri azalmaya devam etmektedir."

100 Milyon Dolarlık İşlem Bile Yok: (Reuters 03.05.2016)

Ernst & Young'ın paylaştığı bilgilere göre, birleşme ve satın almalar ilk 4 ayda beklentilerin çok altında kaldı. Cantekinler, "27

Nisan itibariyle işlemler rekor seviyede yavaş ve toplamda 1 milyar doların altında" dedi.

15

Uluslararası danışmanlık şirketi Ernst & Young'ın (EY) Türkiye Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler, ilk

dört ayda iç ve dış gerilimler ve özellikle yurtiçindeki bombalı saldırıların etkisiyle yatırımcı ilgisinin azaldığını, birleşme ve

satın almaların beklentilerinin çok altında kaldığını söyledi.

Trendin toparlanması için özelleştirmelerde nasıl bir yol izleneceğinin önemli olacağını belirten Cantekinler, büyüme

hikayesinin olmamasının yanı sıra iç güvenlik endişelerinin, özellikle Avrupalı yatırımcıların ilgisinin azalmasında etkili

olduğuna dikkat çekti.

EY, Türkiye'de değeri açıklanmamış işlemlerle birlikte toplam birleşme ve satın alma hacminin geçen yıl 15 milyar dolar

olduğunu ve işlem hacminin bu yıl da aynı paralelde olmasını beklediklerini açıklamıştı. Geçen yıl tüm dünyada işlem sayısı

ve hacmi rekor seviyeye yükselirken Türkiye'de, özellikle büyük çaptaki kamu kaynaklı işlemlerin gerçekleşmemesi

nedeniyle işlem hacmi azalmıştı.

İlk 4 ayda işlem değeri 935 milyon dolar

Reuters'ın sorularını yanıtlayan Cantekinler, Türkiye EY kurumsal finansman ekibinin hazırladığı rapora işaret ederek, "İlk

dört aya bakıldığında 27 Nisan itibariyle işlemler rekor seviyede yavaş ve toplamda 1 milyar doların altında. Bu dönemde en

büyük işlem Mars Group'un satışı oldu. Onu dışarı çıkardığınızda bedeli açıklanmayan işlemler içinde de yüksek montanlı

işlem yok; neredeyse 100 milyon dolarlık işlem bile yok" diye konuştu.

687 milyon dolar Mars’ın satışından geldi

EY raporuna göre, bu yıl 27 Nisan itibariyle açıklanan işlem değeri 935 milyon dolar oldu, ancak bu tutarın 687 milyon doları

Mars Entertainment Group'un Güney Koreli CJ-CGV ve ortaklarına satışından geldi.

Diğer büyük işlemler ise Şanlıurfa HES'in işletme hakkı devrinin 87.3 milyon dolara Rönesans Enerji'ye, Tortum HES'in

işletme hakkı devrinin 46.5 milyon dolara Tayfurlar Enerji'ye, Polinas Plastik'in ise yüzde 49'unun 40.5 milyon dolara İsmet

Ambalaj'a satışı oldu.

Rapora göre, Mars işlemi nedeniyle en yüksek tutarlı anlaşma eğlence sektöründe gerçekleşirken, bunu 136 milyon dolar ile

enerji, 68 milyon dolarla imalat, 9 milyon dolarla kimya ve 4 milyon dolarla perakende sektörü izledi.

Adet bazında en fazla işlem ise 12 şirketle bilişim, 7 şirketle imalat, 5 şirketle enerji sektörlerinde gerçekleşti.

16

Yabancı bekle-gör modunda

Cantekinler, birleşme ve satın alma işlemlerinin bu yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı döneminin altında kalmasının

nedenlerini şöyle açıkladı:

"Türkiye'nin yakın coğrafyasında devam eden savaş ve belirsizlik nedeniyle Avrupalı yatırımcıların ilgisinde bir daralma var.

Tabii ki her zaman doğru işlem ilgi çeker o ayrı. Uzakdoğu'dan belirsiz bir ilgi var daha az etkilenmiş görünüyor. Piyasadaki

hammaddesi dövize bağlı bir çok sektörde dövizdeki hareketle marj daralmaları görünüyor... Özellikle şehir merkezlerinde

yaşanan patlamalar istekli yatırımcılarda da iştahı azaltıyor. Şu anda tam ilgilerini kaybettiler diyemeyiz ama bekle-gör

modundalar."

"Büyük montanlı özelleştirmeler gerçekleşirse o zaman geçen yılki büyüklüğü yakalarız. Birleşme ve satın alma işlemleri ilk

dört ayda bizim de beklentimizin altında kaldı" diyen Cantekinler, "Sadece bomba olayı da değil, jeopolitik risk de var;

yurtdışından Türkiye'nin nasıl göründüğü de önemli" diye konuştu.

Beklenen özelleştirmeler

Önümüzdeki dönemde beklenen özelleştirmeler arasında Aliağa Kombine Çevrim ve Gaz Türbinleri Santrali, limanlar, Kuzey

Marmara otoyolu projesi, Türk Şeker Fabrikaları, İGDAŞ, Halk Emeklilik ve Halk Sigorta, PPP hastane projeleri, İSPARK yer

alıyor.

Özel sermaye fonları tarafında da görünümün şu an için çok parlak olmadığını söyleyen Cantekinler, bu fonların yaptıkları

yatırımlardan çıkmakta zorlandıklarına dikkat çekti.

Avrupa Komisyonu, Türkiye İçin Büyüme Tahminini Yükseltti: (Reuters 03.05.2016)

Komisyon, Türkiye'nin büyüme tahminini 0,1 puan artırdı.

Avrupa Komisyonu Türkiye ekonomisinin bu ve gelecek yıl kaydedeceği ekonomik büyümeye ait tahminlerini 0.1 puan

yükseltirken, net ihracatın bu yıl büyüme üzerinde aşağı yönlü baskı yaratacağını belirtti.

Avrupa Komisyonu dün yayımlanan Avrupa Ekonomik Tahminleri adlı rapora göre 2016 ekonomik büyüme tahminini yüzde

3.5'e, 2017 büyüme tahminini ise yüzde 3.7'ye yükseltti. Komisyon bir önceki tahminlerini şubat ayında açıklamıştı.

17

Raporda Türkiye'de ekonomik büyümede itici gücün geçen yıl iç talep ve tüketim olduğuna dikkat çekilerek, "Ekonomik

aktivite düşük petrol fiyatları, destekleyici para politikası ve devlet kontrolündeki maaşlardaki artış kaynaklı olarak ılımlı

artacak. Kısmen Rusya'nın yaptırımları, iç ve yakın dış coğrafyada istikrarsız güvenlik durumu nedeniyle net ihracat

büyümeyi aşağı yönlü etkileyecek" denildi.

Hükümetin 2016 ve 2017 resmi büyüme tahmini yüzde 4.5 ve yüzde 5 düzeyinde bulunuyor.