petrol plus dergisi -23-

2 PETROL PLUS - ŞUBAT 2012

İmtiyaz SahibiOdaklı Yayıncılık Tanıtım ve Sanayi Ticaret Ltd. Şti.

Adına Nurhan SAĞIR

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüAhmet KUT

[email protected]

Yayın Grubu Başkanı Özay SAĞIR

Genel Yayın Yönetmeni

Murat FIRAT

EditörBerna SAN

Art DirektörBurak Altunbaş

Dağıtım Planlama ve KoordinasyonEthem KUT

Reklam KoordinatörüEmin ESER

[email protected]

Hukuk MüşaviriAv. Murat KurtAv. Uğur Kızılca

YÖNETİM MERKEZİ

Odaklı Yayıncılık Tanıtım Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

Tatlısu Mah. Seyhan Sk. Elalmış Cad. No:7 D:1 Şerifali - Ümraniye / İSTANBUL

Tel: (0216) 527 32 62 Faks: (0216) 527 32 [email protected]

Abone ve Okur [email protected]

BASKI ve CİLTİstanbul Basım

0(212) 454 31 71

Baskı Tarihi24.02.2012

Bu dergi tüm Türkiye’de dağıtılmaktadır.

Basın Kanunu’na göre Yerel Süreli Yayın’dır.

Fiyatı: 10 TLYıllık Abonelik: 100 TL

(Fiyatlara KDV Dahildir. Yıllık gönderimlerde kargo fi yata dahil, tek gönderimlerde dahil değildir.)

“Petrol Plus Dergisi’nde yayınlanan yazı ve çizimlerin

her hakkı mahfuzdur. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez”

“Yayımlanan tüm yazılaın sorumluluğu yazarlarına, ilanların sorumluluğu ilan verene aittir.


Akaryakıt sektörünün gündemi çok hızlı değişiyor. İntifa, tek tip motorin, promosyon, otomasyon vs. derken son birkaç sene göz açıp kapayıncaya kadar geçti. Son yılların değişmeyen tek gündem maddesi ise kanun değişikliği.

Kanun değişikliği uzun zamandır sektörün en önemli gündem maddesi. Sektör temsilcileri, çeşitli platformlarda kanun değişikliğini yoğun biçimde tartışıyor. Sektör temsilcilerinin bu konuda yaptığı çalışmaların temel hedefinde; Kanunda görülen eksikliklerin giderilmesi ve zaman içerisinde değişen koşullara göre Kanunun yeniden şekillendirilmesi var. Diğer bir ifadeyle sektör, Kanunun zamanın ruhuna uygun hale getirilmesini istiyor. Zira sektörde yaşanan birçok sorun ancak bir kanun değişikliğiyle çözülebilecek nitelikte.

Bilindiği gibi TOBB Sektör Meclisleri bünyesinde sektörün tüm tarafl arı bir araya gelerek, yoğun bir çalışmanın ardından ortak bir kanun değişikliği metni ortaya çıkardı. Bu metin geçtiğimiz günlerde EPDK tarafından Bolu’da düzenlenen “Petrol Sektör Değerlendirme Toplantısı”nda kamu otoritesiyle paylaşıldı.

Toplantı, ele alınan konular itibariyle, hiç kuşkusuz sektör ve EPDK açısından çok önemliydi. Ancak bu toplantıyı daha önceki değerlendirme toplantılardan ayıran çok önemli bir ayrıntı vardı. O da; yoğun programına rağmen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın bizzat toplantının bir bölümünü yönetmesiydi. Bakan Yıldız’ın akaryakıt sektörüne göstermiş olduğu bu yakın ilgi, sorunların çözümüne bir adım daha yaklaşıldığı inancını güçlendirdi.

Öte yandan EPDK Başkanı Hasan Köktaş, toplantıda yaptığı konuşmada, “Akaryakıt sektöründe artık yeni bir model ya da sistemin tartışılması gerektiği” yönündeki değerlendirmesi ile, son yıllarda dost sohbetlerinde konuşulan ancak yüksek sesle kimsenin söylemeye cesaret edemediği “dağıtım sisteminde yeni bir model arayışı”nın da startını vermiş oldu. Sektöre yeni bir model dayatılması yerine, sektörün tüm tarafl arının kendi aralarında tartışarak, üzerinde uzlaşacakları bir model benimsenmelidir. Aksi takdirde sektörün benimsemediği bir modelin uygulanması, beraberinde çok daha büyük sorunları getirebilir.

Saygılarımla...

Murat FıratGenel Yayın Yönetmeni

PETROL PLUS - ŞUBAT 2012 3


İçindekiler

Tam sayfa: 24x33 / yatay - 1/2: 24x14,5 / dikey - 1/2:12x29 / 1/4: 11,5x14,5Reklam Ebatları

Reklam İndeksi

T U R P A K . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 4 5

T O R A P E T R O L . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . A . K . İ .

A Y T E M İ Z . . . . . . . . . . . . . . . . . . A . K .

TÜRKİYE PETROLLERİ.....................Ö.K.İ.

S P E E D Y . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 1

S O İ L . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 3

P O W E R W A X . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 9

I P A C K . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 2 4 - 2 5

A C U R A . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 2 9

E A E . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 3 1

K O R U R . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 3 5

G A S T U R K E Y. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 3 9

“Petrol Sektör Değerlendirme Toplantısı”nda konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, sektörün idari para cezalarının yüksekliğinden şikayetçi olduğunu belirtti.

EPDK Denetim Dairesi Başkanı Mehmet İbiş, Kurumun 2011 yılında petrol piyasasına yönelik gerçekleştirdiği denetim faaliyet-lerinin sonuçlarını ilk kez Petrol Plus’a açıkladı. Konuya ilişkin Petrol Plus Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Murat Fırat’ın sorularını yanıtladı.

“Cezalar Daha

Makul Hale

Getirilecek”10 16

TOBB Türkiye Petrol ve Petrol Ürünleri Sanayi Meclisi, Ankara’da TOBB Birlik Merkezi Sosyal Tesisler Toplantı Salonu’nda, TOBB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi İlhan Parseker ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Harun Karacan’ın katılımlarıyla toplandı.

Enerji sektörünün en etkin sivil toplum örgütlerinden olan PETFORM’un 3 Şubat 2012 tarihinde gerçekleştirilen Yıllık Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda yeni Yönetim Kurulu belirlendi.

Petrol Ürünleri Meclisi,

“10 Numara Yağ”da

Daha Ciddi

Önlemler İstedi

PETFORM Yönetim

Kurulu Başkanlığı’na

Orhan Duran seçildi30

TABGİS Akaryakıt Bayileri Toplantısı 8 Şubat’ta İzmir Kaya Termal Otel’de düzenlendi. Ege Bölgesi’nde bulunan yaklaşık 300’e yakın bayi temsilcisi katıldığı toplantıda 2011 yılında sektörün gündemini meşgul eden konular değerlendirildi.

22

Akaryakıt sektörünün hızla büyüyen dağıtım şirketlerinden S Oil’in 1. Bayi Toplantısı Antalya’da gerçekleştirildi. Bayilerin yoğun katılımıyla gerçekleşen etkinlikte 2011 yılı değerlendirilirken, geleceğe ilişkin hedefl er de belirlendi.

3632

Ege Bölgesi

Bayileri TABGİS

Toplantısında

Buluştu

S Oil Bayileri

Antalya’da

Buluştu

“Kaçak Yakıt

Lisanslı Tesisler

Dışına Kayıyor”

Haberler

Petrol Sektör Değerlendirme Toplantısı

Söyleşi: EPDK Denetim Dairesi Başkanı Mehmet İbiş

Analiz: PÜİS Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ve

Genel Sekreteri Güner Yenigün

Ege Bölgesi Bayileri TABGİS Toplantısında Buluştu

Petrol Ürünleri Meclisi, “10 Numara Yağ”da Daha

Ciddi Önlemler İstedi

PETFORM Yönetim Kurulu Başkanlığı’na

Orhan Duran seçildi

S Oil Bayileri Antalya’da Buluştu

TOBB LPG Meclisi’nden Kaçak Tüplü Gaz Dolumları

Artışına Acil Önlem Uyarısı

BP Türkiye, Milli Olimpiyat Takımı’na ve 5 Milli

Sporcuya Sponsor Oldu

Gas Turkey 5. Yılında Daha Çok Katılımcı Daha Çok İş

Bağlantıları Vaat Ediyor

Söyleşi: Tora Petrol Satış Müdürü Alper Ocak

6

16

10

20

22

30

32

36

40

42

44

46

5PETROL PLUS - ŞUBAT 2012


Haberler

BP Türkiye Akaryakıt Pazarlama Müdürlüğü’ne Deniz Gü-loğlu atandı. Yeni görevine 1 Aralık 2011 tarihinden geçerli olmak üzere başlayan Güloğlu, bu görevi dolayısıyla BP Türkiye Liderlik Ekibi’nin de üyesi olacak.

Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler ile İşletme bölümlerinden mezun olan Deniz Güloğlu iş hayatına P&G Türkiye pazarlama departmanında başladı.

Sonrasında hızlı tüketim sektöründe pazarlama alanında çeşitli kademelerde görevler üstlenen Güloğlu son olarak, Kraft Foods Türkiye’de Pazarlama Müdürü olarak görev yapıyordu.

Deniz Güloğlu kariyeri süresince marka ve ürün geliştirme, fiyatlandırma, marka konumlandırması ve iletişim strateji-lerinin oluşturulması projelerine liderlik etti.

Tora Petrol yeni web sayfasıyla müş-

terilerine hizmet vermeye devam

ediyor. Tora Petrol‘ün yenilikçi ba-

kış açısını yansıttığı web sitesinde

TORA’ya ait ürün ve hizmetler, yeni

projeler ve firma ile ilgili her türlü

bilgi ve haberler de yer alıyor.

Tora ‘ya ait sosyal paylaşım sitelerinde-

ki (www.facebook.com/pages/Tora-

Petrol/154139194655556,twitter.

com/#!/torapetrol,www.youtube.

com/user/ToraPetrolVideo ) sayfa-

larında ise sektöre ilişkin haber ve

gelişmeleri takip edebilir; öğrenmek

istediklerinizi sorabilir, düşüncele-

rinizi paylaşabilirsiniz. Siteye www.

torapetrol.com adresinden ulaşmak

mümkün.

BP Türkiye Akaryakıt Pazarlama Müdürlüğü’ne

Deniz Güloğlu Getirildi

Tora Petrol’ün Yenilenen Web Sayfası

Hizmete Girdi

Tora Petrol, uzun ömürlü, üstün

özellikli ürünleri ile akaryakıt sek-

töründe dünyanın en saygı değer

üreticisi olan Gilbarco Veeder-

Root’un 2 Şubat’ta Barcelona’da

düzenlenen distribütör toplan-

tısından geçen yıl olduğu gibi

bu yıl da ödül ile döndü. Avrupa

Satış ve Pazarlama Direktörü Ga-

reth Kaminski-Cook tarafından

takdim edilen “2011 yılı En İyi

Tank Otomasyon Satış Perfor-

mansı “ ödülünü Tora’yı temsilen

yönetim kurulu üyeleri Özgün

Mutlu ve Ertüm Tüfekçi aldı.”

Gilbarco Veeder-Root’tan

Tora’ya “Tank Otomasyon Satış

Performansı” Ödülü

Soldan sa a: Andreas Wenzel – Avrupa Distribütör Direktörü,Özgün Mutlu, Stephen Moule – EMEA Ba kan , Ertüm Tüfekçi,

Meltem Güne li – Bölge Direktörü,Gareth Kaminski-Cook – Avrupa Sat ve Pazarlama Direktörü


Haberler

TP Petrol Eğitim ve Organizasyon Şefliği’nin organize ettiği, ‘Satın Alma ve Satış Yöneticileri için Sözleşmeler Hukuku’ konulu eğitim programı, Tür-kiye Petrolleri Petrol Dağıtım AŞ’nin Genel Müdürlük binasında gerçekleş-tirildi. Konferans salonunda yapılan ve iki gün süren eğitim programına bölge temsilcileri ve saha müdürleri-nin yanı sıra, Hukuk Müşavirliği, şirket içi satış ekibi ve ilgili personel katıldı. İlk gün Avukat Ceyda Cimilli Akaydın, katılımcılara ‘Sözleşmeler Hukuku’ ile ilgili genel bilgiler verdi.

Bilgi İşlem Müdürlüğü’ne bağlı Oto-masyon Şefliği’nden Uzman Özgür Buyrukçu ise otomasyon merkez

izleme programı olan ‘Centromat’

hakkında dinleyicileri aydınlatıcı bil-

giler verdi.

Programın ikinci gününde Avukat

Ceyda Cimilli Akaydın, ‘Sözleşmeler

Hukuku’ ile ilgili bilgiler vermeye

devam ederken, öğleden sonra şirke-

tin kendi sözleşmeleri üzerinden TP

Petrol Hukuk Müşaviri Mustafa Yalçın

ve danışman avukatlar tarafından

bölge temsilcileri ve saha müdürlerine

seminer verildi. Katılımcılar, eğitim-

den memnun kaldıklarını, özellikle

bazı detayları atlamamak için bu tür

seminerlerin çok faydalı olduğunu

ifade etti.

Shell & Turcas, eğitime çok güçlü bir katkı daha sağlıyor. Shell & Turcas’ın Derince’de bulunan ik i katlı binası, düzenlenen imza töreniyle özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklar için okul haline getirilmesi amacıyla Kocaeli Valiliği’ne devredildi.

Gerçekleştirdiği sosyal sorumluluk projeleriyle toplumsal değer yaratan Shell & Turcas, çok an-lamlı ve örnek bir adım daha attı. Shell & Turcas, Derince’de bulunan binasını, okul haline getiril-mesi için Kocaeli Valiliği’nin kullanımına verdi. Devredilen iki katlı bina, özel eğitime ihtiyaç duyan çocukları, okula kavuşturacak. Okulun adı Shell & Turcas Eğitim Uygulama Okulu ve Eğitim Merkezi olacak.

Kocaeli Valiliği’nde düzenlenen imza töreninde, Kocaeli Valisi Ercan Topaca ile Shell & Turcas Petrol CEO’su Jacek Dziembaj anlamlı projenin ilk adımını attılar. Törene ayrıca, Kocaeli İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat İspirli, Shell & Turcas Petrol Yönetim Kurulu Üyesi Erdal Aksoy, Shell & Turcas Petrol Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Tecmen ve Shell & Turcas Petrol Derince Madeni Yağ Üretim Tesisi Tedarik Zinciri Müdürü Onur Akcan katıldı.

En önemli yatırım gençliğe ve eğitime yapılan yatırımdır

Törende bir konuşma yapan Shell & Turcas Petrol CEO’su Jacek Dziembaj, “Shell & Turcas, kuruldu-ğu 2006 yılından bu yana Türkiye’de her zaman sorumluluk anlayışıyla hareket etmiştir. Bu anlayış çerçevesinde, toplumsal gelişime çok güçlü katkı-lar sağlayan Shell & Turcas, desteğini bu kez özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklar için çok anlamlı bir adıma dönüştürdü. Elimizdeki kaynakları hal-kın kullanımına açarak bu ülkenin bireylerine ve toplumsal refaha katma değer sağlamış oluyoruz. Okula dönüştürülmek üzere Kocaeli Valiliği’nin kullanımına devrettiğimiz bu bina, çocuklarımızın hayata daha güçlü sarılmasını sağlayacaktır” dedi.

Shell & Turcas Petrol Yönetim Kurulu Üyesi Erdal Aksoy ise; “Shell ve Turcas 170 yıllık tecrübelerini Türkiye’de daha güçlü devam edebilmek için bir-leştirdi ve dünya çapında birliktelik oluşturdu. Türk Petrol ve Shell’in Türkiye’de çok önemli hizmetleri vardır. Bu hizmetler devam edecektir. Bu ülkedeki en önemli yatırım gençliğe ve eğitime yapılan yatırımdır. Bu hizmet de artık Shell & Turcas’ın bir okuludur” diye konuştu.

Bina, gerekli düzenleme ve tadilat işlemlerinin ardından öğretime açılacak. Shell & Turcas Eğitim Uygulama Okulu ve Eğitim Merkezi’nde Shell & Turcas tarafından toplumsal bilincin artmasına yönelik eğitim çalışmalarının yapılması da he-defleniyor.

TP Petrol’den Sözleşmeler Hukuku Semineri

Özel Eğitime İhtiyaç Duyan Çocuklar,

Shell & Turcas’ın Anlamlı Desteğiyle Okula

Kavuşacak


Haberler

Türkiye LPG sektörünün öncü kuruluşu İpragaz

ile Turkcell, yaptıkları iş birliği ile Turkcell’in “Akıllı

Kadınlar” kulübü üyelerine çok özel bir kampanya

sunuyor. Birinci ve ikinci fazı ile Akıllı Kadınlar

Kulübü’nden yoğun ilgi gören ve yüz binleri ge-

çen katılımı ile çok başarılı olan kampanyanın 3.

fazı 1 Şubat’ta başladı. Bu çifte avantajlı kampan-

yada, tüketiciler 12 kg’lık İpragaz mutfak tüpüne

59,90 TL’lik özel indirimli fiyatla sahip oluyorlar. Bu indirimin yanı sıra, kampanyadan faydala-nanlara, günlük 20TL/50dakikalık konuşma da İpragaz tarafından hediye ediliyor.

İpragaz ve Turkcell’in kampanyası 1 Şubat – 31 Mayıs 2012 tarihleri arasında geçerli olacak ve kampanyadan Akıllı Kadınlar Kulübü üyeleri faydalanabilecek.

İpragaz ve Turkcell’den

“Akıllı Kadınlar” Kulübü

Üyelerine Çifte Avantaj

BP Portekiz, İngiltere, Avusturya, Polonya, Hollan-

da, Belçika, Türkiye, Çin ve Güney Afrika’daki LPG

tüpgaz, dökme gaz, ve bazı ülkelerdeki toptan

satış iş kollarını satmayı planladığını açıkladı.

Yapılan açıklamaya göre, bu satışa dahil olan

varlıklar arasında LPG depolama terminalleri, tüp

dolum tesisleri, müşteri listeleri, işletme lisansları

ve lojistik ekipmanları da bulunuyor.

Karar, geçtiğimiz yıl BP tarafından global olarak

yapılan LPG strateji analiz çalışması sonucunda

alındı. Bu analiz çalışmasında, LPG tüp ve dök-

me gaz iş kolunun, bu alanda yatırım yapmayı

isteyebilecek başka şirketlere daha fazla fırsatlar

sağladığı sonucuna varıldı. BP, Rafinaj ve Pazarla-

ma faaliyetlerini, sürdürülebilir pazar büyümesi

sağlayabileceği iş alanlarında yoğunlaştırmaya devam edecek.

BP, Avrupa’daki otogaz faaliyetlerini şirket bünye-sinde tutarak, bu operasyonları Akaryakıt Değer Zincirleri iş koluna entegre edecek. Aynı zamanda rafineri operasyonlarını destekleyen LPG toptan satış faaliyetlerini de bünyesinde tutmaya devam edecek.

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan BP Rafinaj ve Pazarlama Başkan Yardımcısı Tufan Erginbilgiç: “BP, Avrupa LPG otogaz sektöründe önemli bir oyuncu olmaya devam edecektir. Otogaz, Akaryakıt Değer Zincirleri vasıtası ile istasyonlarda müşterilere sunduğumuz hizmetlerde stratejilerimiz ile uyum-lu. Ayrıca, rafinerilerimize bağlı olan LPG toptan satış operasyonlarımız, BP bünyesinde devam edecektir.” dedi.

Sözlerini “Bu faaliyetleri satın alacak şirketlerin,

mevcut varlıkları iyi bir şekilde kullanarak işlerini

büyüteceklerini, ve hem müşterilere hem de diğer

paydaşlara daha da iyi faydalar sağlayacaklarına

inanıyoruz” diye sürdüren Erginbilgiç, “Dünya

klasmanında akaryakıt değer zincirleri geliştirerek,

Pazardaki pozisyonumuzu daha iyi kullanmak

ve müşterilerimize entegre bir hizmet sunmak

istiyoruz” dedi.

LPG tüp ve dökme gaz faaliyetleri, satış süreci ta-

mamlanana kadar global bir iş kolu olarak çalışma-

ya devam edecek. BP, bu satışın piyasada önemli

bir talep sağlayacağını tahmin ediyor. Satışın 2013

sonuna kadar tamamlanması hedefleniyor.

BP, Global LPG Tüp ve Dökme Gaz

İş Kolunu Satışa Çıkartmayı Planlıyor

Delta Petrol Yönetim Kurulu Baş-kanı Dr. Osman Kaldırım, Genel Müdür Gültekin Çınar ve Makine Mühendisi Ömer Kaldırım; UGE-TAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ümit Doğay Arınç ve UGETAM Genel Müdür Serkan Keleşer’e ziyarette bulundu.

Taraflar arasında, son yıllarda en verimli sektörlerden biri olan

boru sektörü ile ilgili değer-lendirmeler yapıldı. Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ümit Doğay Arınç ve Genel Müdür Serkan Keleşer, boru sektöründe gerçekleştirmiş olduğu yenilik ve projeler hakkında Delta Yönetici-lerine bilgi verdi. Ziyarette ayrıca sektör ile ilgili karşılıklı bilgi ve görüşler paylaşıldı.

Delta Petrol, UGETAM’ı

Ziyaret Etti


Güncel

EPDK, geleneksel sektörel değerlendirme top-

lantıları kapsamında petrol sektörünün ilgili tüm

taraflarıyla Bolu’da bir araya geldi. 17-18 Şubat

2012 tarihleri arasında Bolu Gazelle Resort’ta

gerçekleştirilen “Petrol Sektörü Değerlendirme

Toplantısı”na Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı

Taner Yıldız, EPDK Başkanı Hasan Köktaş, EPDK

İkinci Başkanı Mustafa Yılmaz, Kurul Üyeleri Fatih

Dönmez, Celal Ustaoğlu, Daire Başkanları, PİGM

Genel Müdürü Selami İncedalcı, TOBB Yönetim

Kurulu Üyesi İlhan Parseker ile PETDER, ADER,

AKADER, PÜİS, TABGİS ve TÜPRAŞ yetkilileri katıldı.

Sektörün kanun değişiklik önerilerinin kapsamlı

bir şekilde ele alındığı toplantıda, 10 numara yağ,

kaçak akaryakıt, haksız rekabet ve piyasayı bozan

uygulamalar, piyasa işleyişi ile ilgili sorunlar ma-

saya yatırıldı.

“Sektör, TOBB

şemsiyesi

altında ortak

akıl üretiyor”

Toplantının açılışında

bir konuşma gerçek-

leştiren TOBB Yöne-

tim Kurulu Üyesi İl-

han Parseker, toplantının petrol sektörü açısından

çok önemli olduğunu belirterek, “Enerji ve Tabii

Kaynaklar Bakanımız Taner Yıldız, EPDK Başkanı-

mız Hasan Köktaş ve Kurul Üyelerimizi aramızda

görmekten duyduğumuz mutluluğu sektör adına

ifade etmek istiyorum. Sayın Bakanımız her zaman

sektörümüze gereken ilgiyi göstermiş ve her za-

man yanımızda olmayı gerçekten bize gösterdiği

ilgi ve alaka ile belli etmiştir. Kendisine sektör ve

TOBB adına teşekkür ediyorum” dedi. TOBB bünye-

sinde faaliyet gösteren önemli sektör meclislerin-

den bir tanesinin Petrol Sektör Meclisi olduğuna

dikkat çeken İlhan Parseker, şöyle devam etti:

“Petrol Sektör Değerlendirme Toplantısı”nda konuşan

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, sektörün

idari para cezalarının yüksekliğinden şikayetçi

olduğunu belirterek, sektörün kanundaki

ceza maddelerine ilişkin önerilerinin EPDK

tarafından dikkate alınacağı ve kanun

düzenlemesiyle beraber cezaların daha

makul hale geleceğine inandığını söyledi.

nda konuşan

dız, sektörüünn

ayetçi

i

K

.. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Taner Y ld z


Güncel

“Bugün burada sektörü temsil eden tüm taraflar

mevcut. Eskiden herhangi bir kanun değişikliği

gündeme geldiğinde sektörün değişik aktörleri

taleplerini değişik şekillerde ortaya koyarlardı.

Dağıtıcılar ayrı bayiler ayrı rafinerici ayrı talepte

bulunurdu. Ancak bu sektörün her aktörü mev-

cudiyetini sürdürürken, ortak uzlaşı içerisinde tek

bir sonucu ortaya koyabilmek için sektör kendi

arasında TOBB şemsiyesi altında bir araya geldi.

Böylece de Petrol Sektör Meclisinde bu söyledi-

ğimiz sektörün farklı taraflarının ortaya çıkarttığı

bir ortak müşterek alanı oluştu. Bu meclis, son 1

yıldan bu yara çok yoğun bir şekilde 5015 sayılı

Petrol Piyasası Kanunu üzerinde çalışarak, Kanu-

nun uygulanmasındaki aksaklıkları ortaya çıkardı.”

“Sektör çok zor bir dönemden

geçiyor”

Petrol sektörünün çok zor bir dönem geçirdiğinin

altını çizen İlhan Parseker, “Maliyenin vergi me-

murluğunu yapan bu sektörün hak ettiği itibarı

hak ettiği geliri elde etmeye ve hak etmediği yük-

sek cezaları sırtından atmaya ihtiyacı var. Sizin de

bu kanaatte olduğunuza inanıyoruz. Bu sektörün

ayakta kalarak, dağıtıcı ve bayisiyle dünyanın en

iyi hizmetini vermeye devam etmesi gerekiyor”

şeklinde konuştu.

“Sayın Bakanın

toplantıya katılımı akaryakıt

sektörüne gösterdiği ilgiyi

gösteriyor”

PETDER Yönetim Ku-

rulu Başkanı Ahmet

Erdem ise, böylesi

bir toplantının or-

ganizasyonunda yer

almaktan duydukları

memnuniyeti ifade

ederek, toplantının

başarılı geçmesi te-

mennisinde bulundu. Yoğun programı içerisinde

toplantıya iştirak eden Enerji ve Tabii Kaynaklar

Bakanı Taner Yıldız’a özellikle teşekkür eden Ah-

met Erdem, “Bu katılımınız sektörümüze göstermiş

olduğunuz ilgi ve alakayı gösteriyor” şeklinde

konuştu.

“Bu buluşma önemli bir ihtiyacı

karşılayacak”

EPDK İkinci Başkanı Mustafa Yılmaz da, toplantıda

piyasa uygulamalarına yönelik tüm problemleri

karşılıklı olarak değerlendirme imkanı bulacakla-

rını belirterek, “Bu toplantıyı önemli kılan diğer bir

husus da, Sayın Bakanımızın katılımları ile sektö-

rümüzün önümüzdeki dönemde gerçekleştirmesi

planlanan kanun değişikliliğine ilişkin görüş ve

önerilerinizi dinlememiz olacaktır. Bayi, dağıtıcı

ve rafineri şirketleri olmak üzere sektörün tüm

ilgil i kesimlerinin

üst düzey katılımla-

rı ile düzenlenen bu

buluşma önemli bir

ihtiyacı karşılamak-

tadır. Dolayısıyla bu

toplantının gerçek-

leşmesinde katkısı

olan herkese teşek-

kür ediyorum” dedi.

“Her geçen gün sistem ve piyasa

daha çok oturuyor”

Toplantının “Kanun Değişikliği Önerileri ve Sektör

Taraflarının Ortak Sorunlarına Çözüm Arayışları”

başlıklı ilk oturumu Enerji ve Tabii Kaynaklar Taner

Yıldız’ın başkanlığında gerçekleştirildi. Sektörün

tüm paydaşları ile bir arada bulunmaktan duydu-

ğu memnuniyeti ifade eden Bakan Yıldız, “Bizim

9 yıldan beri yürüttüğümüz çalışmalar tamamen

diyalog ve iletişim üzerine kuruludur. Bugüne

kadar birçok defa bir araya geldik ve problem-

lerimizi paylaşarak bu problemlerin azalmasına

gayret ettik” dedi. Her geçen gün sistemin ve


Güncel

piyasanın daha çok oturduğunu ifade eden Bakan

Yıldız, “Fakat bu, dinamik olan petrol sektörünün

problemlerinin tamamen biteceği anlamına gel-

miyor. Problemler tabii ki olacaktır. Ama bunların

giderilmesi esastır. Akaryakıt ve LPG sektörünün

satışından sağlanan toplam verginin milyar TL’ler

mertebesinde olduğunu göz önüne alırsak,

kamunun da en büyük gelir kapısının bu sektör

olduğunu söyleyebiliriz ve bu sektörün önemini

bir kez daha anlamış oluruz” diye konuştu.

“Akaryakıt sektörü dış piyasa

risklerine en açık sektörlerden

bir tanesi”

TOBB, PETDER, ADER, AKADER, PÜİS,

TABGİS ve TÜPRAŞ’ın yanına kamuyu da

koyarak ortak bir dil tesis ettiklerini vurgu-

layan Bakan Yıldız, “Petrol sektörü, aslında

piyasa yapılanması nedeniylede dış piyasa

risklerine en açık sektörlerden bir tanesidir.

Söz konusu piyasa sektörünün büyüklüğü

geçtiğimiz yıllarda oluşan fiyat dalga-

lanmalarına baktığımızda çok daha net ortaya

çıkmaktadır” dedi. Bakan Yıldız, şöyle devam etti:

“2011 yılında ham petroldeki en düşük ve en

yüksek fiyatlara bakmamız aslında bu olayımızı

daha da güçlendirmektedir. Ham petroldeki varil

başına farkın 35 dolar civarında olduğunu görü-

yoruz. En yüksek 120 dolarlara kadar çıktı ve en

düşükte 92 dolarlara kadar indi. Toplam arz ve

talebin sabit olduğunu düşünürsek, bu sektörün

dalgalanmaya, piyasaya etkilerine ve siyasal is-

tikrarsızlığa ne kadar açık sektör olduğunu daha

iyi anlamış oluyoruz. Tabii bizim politikamız bu

fiyatlar üzerinde iç piyasada bir baskı oluştur-

mak üzerine kurulu değildir. Bizim amacımız;

bütün fiyat dalgalanmalarından nihai tüketiciyi

korumaktır. Bunun için gerek iç piyasayı gerekse

dış piyasayı izleyip ona göre son derece dinamik

adımlar atmak durumundayız.”

“Özel sektörün mutlaka makul

oranda kar etmesi lazım”

Serbest bir piyasayı gözetmekle beraber, kamu,

özel sektör ve nihai tüketiciden oluşan üç ayaklı

mevcut sistemin tüm ayaklarının kazançlı olduğu

bir yapıyı kurmak zorunda olduklarının altını çizen

Bakan Yıldız, “O yüzdendir ki özel sektörün mutla-

ka piyasa şartlarında belirli bir oranda makul bir

karı edebilmesi lazım. Ama dediğim gibi bu karın

makul bir oranda kalması lazım” dedi.

“Akaryakıt kaçakçılığıyla

mücadeleyi yoğun biçimde

sürdürüyoruz”

Akaryakıt kaçakçılığıyla mücadele konusunda

akaryakıt sektörünün hassasiyetini çok yakinen

bildiğini ifade eden Enerji ve Tabii Kaynaklar Baka-

nı Taner Yıldız, akaryakıt kaçakçılığıyla

mücadele konusuna Hükümet olarak

da özel bir önem verdiklerini kaydetti.

Kaçakla mücadelenin merkezi hükümet,

maliye, denetim ve yerel yönetim boyut-

larının da bulunduğunu söyleyen Bakan

Yıldız, konuya ilişkin şunları söyledi:

“Gümrük ve Ticaret Bakanımız Sayın

Hayati Yazıcı’nın başkanlığında top-

lanan izleme grubu mutlaka gerekli

tedbirleri alacak ve bunları kamuoyu ile

paylaşacaklardır. Biz bu manada Enerji

ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olarak bütün bağlı,

ilgili ve ilişkili kurumuşlarımız ve EPDK ile birlikte

koruyla ilgili çalışmalarımızı yoğun bir şekilde

sürdürüyoruz. Tabii ki ulusal marker başta olmak

üzere kullandığımız diğer yöntemlerin akaryakıt

kaçakçılığı ile mücadelemizi daha da etkin hale

getireceğine inanıyorum.”

“Otomasyon sistemini son derece

önemsiyoruz”

Otomasyon sistemleri ve piyasa izleme meka-

nizmalarının gittikçe yerine oturarak akaryakıt

kaçakçılığı ile mücadele anlamında kamunun

işini kolaylaştıracağını ifade eden Bakan Yıldız,

“Yaklaşık 50 dağıtım şirketi, 100’e yakın terminal

noktası ve 13 bine yakın da bayi ve işleyen bir

ağ bütün bu sistemin bütünlüğünü oluşturuyor.


Güncel

Uzaktan izleme ve denetim sürecinin ilk parçası

olan dağıtıcı-bayi ayağını oluşturan otomasyon

sisteminin işletimini son derece önemsiyoruz”

diye konuştu.

“10 numara yağ sorununu çözmek

için bir genelge yayınlayacağız”

Akaryakıt sektörünün önemli sancılarında bir ta-

nesinin akaryakıt harici ürünler ile ilgili olduğuna

dikkat çeken Bakan Yıldız, bu konuyla alakalı ka-

munun daha hızlı ve aktif olmasının gerektiğinin

altını çizdi. Şu ana kadar yapılan vergi ve ithalata

yönelik düzenlemelerin bu konudaki sorunları

belli bir oranda kontrol altına alındığını belirten

Bakan Yıldız, şöyle konuştu:

“Ancak burada bir boşluk var. 10 numara yağ satan

satıcıların değerlendirdiği bu boşluğu kapatacağı-

mızı da söylemeliyim. Nedir o boşluk? Şimdi EPDK

lisans verdiği noktaları denetliyor. Ama 10 numara

yağ satışı, lisanslı noktaların 500 metre ilerisine

taşındı. Böylelikle bu faaliyeti denetimin bir nevi

dışına çıkarmış oldular. Ama biz gerek valilikleri-

miz gerekse il özel idarelerimiz ve belediyelerimiz

vasıtasıyla bunları denetliyoruz. Mutlaka bu de-

netim mekanizmasını bir genelge ile oluşturup

bu sorunu çözeceğimizi söylemeliyim. Bu konuda

kamunun çözüme ulaşmak konusunda yavaş

gittiğini burada bir kez daha vurgulamam lazım.

Tabii sektörün son kullanıcı yükümlülüklerine

ilişkin önerileri de var. Bunların da mutlaka dikkate

alınacağı ve değerlendirileceğine inanıyorum.”

“Kanun değişikliğiyle birlikte

cezalar daha makul hale gelecektir”

Sektörün idari para cezalarının yüksekliğinden

şikayetçi olduğuna işaret eden Bakan Yıldız, sek-

törün kanundaki ceza maddelerine ilişkin önerile-

rinin EPDK tarafından dikkate alınacağı ve kanun

düzenlemesiyle beraber cezaların daha makul

hale geleceğine inandığını söyledi. Bakan Yıldız,

“Tabii bunların haricinde kalacak olan idari para

cezaları içinse orantılılık ilkesinin ön planda bulun-

durulması gerektiğini düşünüyorum. Yerel kamu

yararının tespiti ve bu anlamda adil bir dengenin

oluşturulması tabiî ki temel politikalarımızdan

bir tanesi. Bu tür kavramların tanımların daha

da sınırlarının netleştirilmesi ve şekillendirilmesi

kanaatindeyim” dedi. Biz her zaman bu sektörün

yanındayız ve hemen yanı başındayız” dedi. Prob-

lemleri gidermenin kamunun, piyasayı işletmenin

de özel sektörün görevi olduğunu belirten Bakan

Yıldız, denetim mekanizmalarının her türlü istis-

mara karşı doğru kurulması gerektiğini söyledi. Ba-

kan Yıldız, “Bu ülke hepimizin ve bu ülkede dürüst

ve doğru çalışan insanların kazanabileceği paralar

var. Ve bunun legal yollardan ve kamu nezdinde

açık, şeffaf bir şekilde olabileceğine hep beraber

inanıyoruz” dedi.

Toplantının ikinci bölümüne Hasan

Köktaş başkanlık etti

Toplantının öğleden sonraki bölümü ise EPDK

Başkanı Hasan Köktaş’ın başkanlığında gerçek-

leştirildi. Bu bölümde “Gerçek Akaryakıt Tedarik

Maliyetinin Altındaki Satışlardan Kaynaklanan

Haksız Rekabet ve Piyasayı Bozan Uygulamalara

Çözüm Arayışı” ve “Piyasa İşleyişi ile İlgili Sorunlar

ve Çözüm Önerileri” başlıklı oturumlarda maliyet

altı fiyatlarla yapılan satışlar, 10 numara yağ, oto-

masyon sistemi, ulusal stok zorunluluğu, ikincil

mevzuatın sadeleştirilmesi, biyoyakıtlara ilişkin

düzenlemeler, LPG istasyonları için kilometre

tahdidi uygulaması, piyasa denetimi gibi konular

ele alındı.


Güncel

“Modelin Yeniden Analiz

Edilmesine İhtiyaç Var”

Sektör temsilcileri toplantıyı Petrol Plus Dergisi’ne değerlendirdi :

“Sektör olarak düşünce

beklentilerimizi en iyi

şekilde anlattığımıza

inanıyoruz”

“Kanun değişikliği

için daha fazla zaman

kaybedilmemeli”

Toplantıyı Petrol Plus’a değerlendiren EPDK Baş-

kanı Hasan Köktaş, “Bu toplantı, 5015 sayılı Petrol

Piyasası Kanunu değişikliğine yönelik TOBB Petrol

Sektör Meclisinde sektörün tüm kesimlerinin

katkılarıyla oluşturulan ortak metnin politika

geliştiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına

sunulması açısından son derece verimli oldu” dedi.

Piyasa işleyişine yönelik sahadaki uygulamalara

ya da mikro sorunlara takılmak yerine, 5015 sayılı

Petrol Piyasası Kanunu’nun yasalaştığı günden

bugüne kadar geçen zamanda oluşan yeni ihti-

yaçları da dikkate alarak modelin yeniden analiz

edilmesine ihtiyaç olduğunu vurgulayan EPDK

Başkanı Köktaş, “Dağıtıcılar ile bayiler arasındaki

ilişkilerin bundan sonra nasıl yürümesi gerektiği,

bu konuda düzenleyici kurumun nasıl bir pozisyon

alması gerektiği konularının yeniden değerlen-

dirilmesinde yarar görüyoruz” şeklinde konuştu.

PETDER Genel Sekreteri Erol Metin:

“Çok faydalı bir toplantı oldu. Başta Enerji ve Tabii

Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, EPDK Başkanı Hasan

Köktaş, Kurul Üyeleri olmak üzere toplantıya ka-

tılan tüm katılımcılara çok teşekkür ediyoruz. Bu

toplantı, sektörün uzun zamandır üzerinde mesai

harcadığı çalışma konularını hem Sayın Bakan hem

de EPDK yetkilileriyle paylaşma açısından iyi bir

fırsat oldu. Sektör olarak bu fırsatı iyi değerlen-

dirdiğimiz kanısındayım.

Kanun değişikliği önerileri içerisinde sektörün

üzerinde çok ısrarlı durduğu maddelerden bir

tanesi; ulusal marker-kaçak petrol ilişkisiydi. Bu

ilişkinin tek yönlü ve tek ölçüme dayalı yürümesini

doğru bulmuyoruz. Bu görüşümüzü Sayın Bakan

ile paylaştık. Bir ürünün kaçak akaryakıt olarak ka-

bul edilmesi için bunun başka bir takım metotlarla

desteklenmesi gerektiğini ifade ettik. Bu konudaki

düşünce ve beklentimizi sektör olarak doğru bir

şekilde hem Sayın Bakanımıza hem de EPDK yetki-

lilerine aksettirebildiğimizi düşünüyorum. Kanun

değişikliğine ilişkin tüm önerilerimiz tabii ki süreç

içerinde değerlendirilecektir.

Toplantının EPDK ile ilgili olan bölümde ise, 10

numara yağ, kaçak akaryakıt, haksız rekabet ve

piyasayı bozan uygulamalar, piyasa işleyişi ile ilgili

konular ele alındı. EPDK ile sektör zaten sık sık

değişik platformlarda bir araya geliyor ve durum

değerlendirmesi yapıyor. Bu toplantı daha önce

EPDK ile yaptığımız durum değerlendirmelerinin

bir tekrarı niteliğinde oldu. Sorunlarımızı ve çö-

züm önerilerimizi bir kez daha ifade etme imkanı

bulduk. İnşallah bu toplantının olumlu sonuçlarını

önümüzdeki günlerde hep birlikte görürüz. Uzun

zamandan bu yana ilk kez Enerji ve Tabii Kaynaklar

Bakanlığı, EPDK ve sektörün bu kadar üst düzey

katıldığı ve motivasyonun en üst seviyede olduğu

bir toplantı yapıldı. Bu nitelikteki bir toplantıdan

da olumlu sonuçların çıkacağına inanıyoruz. Sek-

törümüzün bazı sorunlarına ilişkin siyasi otoritenin

çok ciddi bir duruş sergileyeceği izlenimi edindik.”

AKADER Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Bölünmez:

“Kanunla ilgili yapılacak değişiklikler toplantının

en önemli gündem maddesiydi. Daha önce TOBB

bünyesinde yapılan mevzuat değişikliği çalışma-

ları masaya yatıldı. Faydalı bir toplantı oldu. Kanun

değişikliği inşallah bu yıl Meclis’ten geçecektir.

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu çıktığından bu

yana uygulamada görülen eksiklikler de bu kanun

değişikliğiyle birlikte giderilecektir. Bu değişikliğin

bir an önce yapılması. Daha fazla zaman kaybedil-

memesi gerekir. Kayıt dışıyla mücadele konusu

toplantının bir diğer önemli gündem maddesiydi.

Bu konuda da daha etkin bir mücadele için neler

yapılabileceği konuşuldu. Bu anlamda da faydalı


Güncel

“Enerji Bakanımız

kanun değişikliği

için elinden geleni

yapacağını söyledi”

“Sektörde yaşanılan

sorunları tüm

şeff afl ığı ile gözler

önüne serdik”

bir toplantı oldu. Sonuçta bizler aynı teknenin

içerisinde yol alan taraflarız. Taraflardan birisi de

EPDK. EPDK’nın, her zaman olduğu gibi, bundan

sonra da düzenleyici ve denetleyici rolünün gerek-

lerini en iyi şekilde yerine getireceğine inanıyoruz.”

PÜİS Genel Başkanı Muhsin Alkan:

“Toplantı çok üst düzey bir katılımla gerçekleşti.

Sayın Bakanımız başta olmak üzere EPDK Başkanı,

Kurul Üyeleri ve EPDK bürokratları ile sektörümü-

zün tüm katmanları toplantıya iştirak etti. Her şey-

den önce özellikle Sayın Bakanımıza çok teşekkür

ediyoruz. Hava şartlarının kötü olmasına rağmen

bir gece önce Bolu’ya geldi. Ertesi gün de top-

lantının öğleye kadarki kısmına bizzat başkanlık

etti. Toplantının, Sayın Bakanımızın başkanlığında

yapılan kısmı fevkalade sıcak ve samimi bir havada

geçti. Kanun değişikliği önerilerimizin tamamını

Sayın Bakanımıza güzel bir şekilde izah ettik. Sa-

yın Bakanımız da kanun değişikliğinin yapılması

için elinden geleni yapacağını ifade etti. Öğleden

sonra EPDK Başkanı Sayın Köktaş’ın başkanlığında

toplantıya devam edildi. Ancak Sayın Köktaş, ma-

alesef gündemdeki konuların enine boyuna tartı-

şılmasına yeterince müsaade etmedi. Bu nedenle

öğleden sonraki bölümünün çok verimli geçtiğini

söyleyemeyiz. Böyle bir toplantıda her şeyin açık

ve net konuşulması gerekirdi. Bazı konular çok hızlı

geçildi. Dolayısıyla anlatmamız gereken daha çok

konu varken bu konuları yeterince anlatamadık. İki

gün sürmesi planlanan toplantı 1 gün içerisinde

bitirildi. Bu tip toplantıların planladığı şekilde,

programa uygun biçimde yapılması gerekir. Ayrıca

tüm sektör temsilcileri ve ilgili tüm taraflar bir ara-

dayken konularımızın enine boyuna tartışılması

gerekirdi. Toplantıda bazı konularda belki fikir

sahibi olundu ancak bir netice alınamadı. Bu tip

toplantıların sonunda bir sonuç bildirgesi hazır-

lanması gerekir. Ancak bu da yapılmadı.”

TABGİS Yönetim Kurulu Başkanı Ferruh Temel Zülfikar:

“Bu toplantının en önemli yanı bugüne kadar yapı-

lan en geniş katılımlı toplantı olmasıydı. İlgili tüm

tarafların ve sektörün tüm oyuncularının bir arada

olması itibariyle hem sektör için çok olumlu bir

adım hem de bundan sonraki yapılacak toplantılar

için önemli bir basamak oldu. Taraflar sektörde

yaşanılan sorunları tüm şeffaflığı ile gözler önüne

serdiler. Bu bakımdan bu toplantı bizler için büyük

önem taşıyor. Burada yıllardır gerek TOBB’da ge-

rekse diğer platformlarda tartışıp bir noktaya ka-

dar getirdiğimiz mevzuat değişikliği önerilerimizi

masaya yatırdık, tartıştık ve belli başlı bir takım

maddelerde de mutabık kaldık. 5015 sayılı Petrol

Piyasası Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren

sektörün karşılaştığı sorunların gözler önüne

serilmesi açısından çok olumlu bir toplantı oldu.

Buradan yola çıkarak mevzuatta bir takım değişik-

liklerin bir an önce yapılmasının gerekliliğini çok

iyi anlattığımızı sanıyorum. Bu mevzuat değişik-

liği artık kaçınılmaz bir hale gelmiştir. Mevzuatta

değişmesi gereken en önemli maddelerden birisi,

kaçak akaryakıt tanımının değiştirilmesidir. ‘Suçu

ispat edileni kadar herkes masumdur’ ilkesinden

yola çıkarak, meslektaşlarımızın aslında suçsuz

oldukları halde karşılaştıkları bir takım problem-

lere çözüm aramak adına önerilerimiz oldu. Bunlar

kesinlikle kaçakçıyı korumak adına değil, dürüst

çalışan meslektaşlarımızı korumak adına yapılan

önerilerdir. Diğer taraftan toplantıda sektörün

daha sağlıklı çalışmasını sağlayacağını düşündü-

ğümüz bir takım önerilerimizi de paylaştık.

Özellikle Sayın Bakanımız, EPDK Başkanı ve Kurul

Üyeleri ile EPDK bürokratlarının katılımıyla bu

toplantı fevkalade verimli oldu. Sayın Bakanımızın

şu anda piyasadaki kaçak ve illegaliteye özellikle

dikkat çekmesi de biz sektör oyuncuları tarafından

fevkalade olumlu karşılandı.

Sektörde bir takım sistem veya model değişiklik-

leri görüşülecekse bugün bunun zamanı değildir.

Akaryakıt sektörü tamamen şeffaf ve dört dörtlük

işler bir hale getirildikten sonra bu tip tartışma-

ların yapılmasının daha faydalı olacağı kanaa-

tindeyiz. Tüm eleştirilere açık olan bu sektörün

eleştirilerden arındırıldıktan sonra yeni bir sistem

ve model arayışının konuşulmasının daha doğru

olacağını düşünüyorum.”


Söyleşi

EPDK, kurulduğu günden bu yana,

ağırlıklı olarak piyasa oyuncularına

kestiği cezalarla kamuoyunun

gündemine geldi. Enerji piyasası

dışında bu kadar yoğun denetime

tabi tutulan ve sıklıkla ceza kesilen

bir başka sektör daha yok. Enerji

sektörünün sürekli cezalara maruz

kalmasının temel nedeni nedir? Bu

bağlamda sektörün düzenlemelere

uyum sorunu olduğunu düşünüyor

musunuz?

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nda denetim,

inceleme ve soruşturmalar, 4628 sayılı Elektrik

Piyasası Kanunu, 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası

Kanunu, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu ve

5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piya-

sası Kanunu ile ilgili Yönetmelikler doğrultusunda

yapılmaktadır. Elektrik ve doğal gaz sektörlerinde

programlar dâhilinde Kurumumuz personeli eliyle

denetimler yapılabilmektedir. Bu piyasalar ayrıca,

Kurumca yetkilendirilmiş bağımsız denetim ku-

ruluşları tarafından da denetlenmektedir. Bunun

yanında doğal gaz piyasasında, yapılan şebeke

yatırımlarının denetimi için Kurumca yetkilendiril-

miş teknik denetim şirketleri bulunmaktadır. Aynı

şekilde elektrik piyasasındaki yatırımların teknik

açıdan denetlenmesi için de mevzuat çalışmaları

tamamlanmıştır. Bu piyasada da Kurulca yetkilen-

dirilecek bağımsız denetim firmaları tarafından

teknik anlamda denetimler yapılabilecektir. Petrol

ve LPG piyasalarında ise, işbirliği protokolü yapı-

lan İçişleri Bakanlığı (Emniyet Genel Müdürlüğü,

Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik

Komutanlığı), Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı personeli tarafın-

dan denetim yapılmaktadır. Yapılan denetimlere

zaman zaman Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan da

personel iştirak edebilmektedir.

Enerji piyasasının düzenleyicisi olarak Kuru-

mumuz, öncelikle piyasanın kanunlarına ve bu

kanunlara göre hazırlanan yönetmelik, tebliğ v.s.

ikincil mevzuata uyulmasını sağlamakla görevlidir.

EPDK Denetim Dairesi Başkanı Mehmet İbiş, Kurumun 2011 yılında petrol piyasasına

yönelik gerçekleştirdiği denetim faaliyetlerinin sonuçlarını ilk kez Petrol Plus’a açıkladı.

Konuya ilişkin Petrol Plus Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Murat Fırat’ın sorularını

yanıtlayan Mehmet İbiş, 2011 yılında lisanslı her akaryakıt istasyonunun en az 1 kez

denetlendiğini belirterek, “Caydırıcı düzeyde yüksek cezalar uygulanmaktadır ve

piyasa aktörleri bu cezaların tereddütsüz uygulanacağının farkına varmış durumdadır.

Bu sebeple kaçak yakıt çoğunlukla lisanslı tesisler dışına çıkmakta ve karışım yakıtlar

şeklinde ucuz fi yattan piyasaya sürülmesine çalışılmaktadır” dedi.

“Ulusal marker uygulaması ile birlikte akaryakıt kaçakçılığının tamamen bitmesini beklemek fazlaca iyimser bir yaklaşım olur. Ancak, ulusal marker akaryakıt kaçakçılığı ile mücadelede önemli bir katkı sağlamıştır. Özellikle lisanslı tesislerde kaçak yakıt satılması

ciddi oranda azalmıştır ve süreç içerisinde azalmaya devam edecektir”

“Kaçak Yakıt Lisanslı Tesisler

Dışına Kayıyor”

EPDK Denetim Dairesi Ba kan Mehmet bi


Söyleşi

Yasal düzenlemeler, piyasanın sağlıklı bir yapıda

işlemesi ve hem tüketicilerin hem de lisans sahip-

lerinin haklarının en iyi şekilde korunduğu, şeffaf

ve hesap verilebilir bir çerçeve içinde faaliyet

gösterilmesinin temini için yapılmaktadır. Bu dü-

zenlemelere uyulmaması piyasanın sağlıklı

işleyişini sekteye uğratacaktır ki, bu sebeple

denetimlerin yapılması ve mevzuata aykırı

faaliyet gösterenlere idari açıdan yaptırım

uygulanması zaruridir. Gerek kanunlarda

gerekse ikincil düzenlemelerde, sektörün

uyum sorunu yaşayabileceği veyahut yeni

duruma kendisini adapte etmesinin zaman

alabileceği konulara ilişkin olarak belli geçiş

süreleri zaten tanınmakta olup, bunun öte-

sinde düzenlemelere nüfuz etme konusun-

da sektörde bir uyum sorunu olabileceğini

düşünmüyoruz. Nihayetinde kanunların

bize verdiği görevleri yine aynı kanunlarla veril-

miş yetkiler çerçevesinde icra etmeye çalışıyoruz.

Bunun neticesinde bir takım sektör oyuncusunun

idari yaptırımla karşı karşıya kalması istenmeyen

bir durum olmakla birlikte denetimin doğal bir

sonucu olarak karşılanmalıdır.

2011 yılında gerçekleştirdiğiniz

denetim faaliyetlerine ilişkin

sonuçları ve sayısal verileri bizimle

paylaşır mısınız?

2011 yılında petrol piyasasında lisanslı her akarya-

kıt istasyonu en az 1 kez denetlendi, ulusal marker

ölçümleri yapıldı, akaryakıt kalite izleme sistemi

(AKİS) kapsamında teknik düzenlemeler açısından

incelenmek üzere numuneler alındı. Kurumumuz

tarafından lisanslandırılmış ve 32 ilde yerleşik

rafinerici, dağıtıcı ve depolama lisansı sahiplerine

ait 112 adet akaryakıt deposunda 41 ayrı ekip ile

Mayıs ayı içinde eş zamanlı olarak ulusal marker

denetimi gerçekleştirildi, aynı zamanda fiili en-

vanter sayımı yapıldı. Söz konusu denetimlere

Kurumumuz personeli ile birlikte Emniyet Genel

Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sanayi

ve Ticaret Bakanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı,

Gümrük Müsteşarlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı

personeli iştirak etti. Denetim neticesinde de-

polarda bulunan akaryakıtlarda yapılan ulusal

marker test sonuçları “geçerli” olsun olmasın,

depolarda bulunan tüm akaryakıt türlerinden

numune alınarak, ilgili teknik düzenlemeleri haiz

olup olmadığının tespiti için analiz edilmek üzere

ilgili akredite laboratuarlara gönderildi. Alınan

sonuçlara göre idari işlemler yürütüldü.

Bunun yanında, Kurumumuz tarafından lisanslan-

dırılmış ve 47 ilde yerleşik 274

adet madeni yağ lisansı sa-

hibine ait üretim tesisleri ile

23 adet fason üretim ve atık

üretim tesisleri olmak üzere

toplam 297 tesiste, Kurumu-

muz personeli, protokolcü

kuruluşlar personeli ve Gelir

İdaresi Başkanlığı personeli

katılımlarıyla toplam 56 ekip

oluşturulmak suretiyle Şubat

ayı içinde bir denetim gerçekleştirildi. Bahse konu

denetimlerde, madeni yağ üretim lisansı bulunan

tesislerin lisanslarında belirtilen ürünler dışında

üretim yapıp yapmadıkları, madeni yağ lisansı

alınması gerektiği halde lisans almadan faaliyet

yapılıp yapılmadığı, madeni yağ satış noktalarında

işyeri açma ve çalışma ruhsatı ve vergi mükellefi-

yet kaydı olmadan faaliyet yapılıp yapılmadığının

tespiti ile kullanım amacı akaryakıt olup madeni

yağ adı altında üretim ve satışı yapılan

yerlerin belirlenmesi hedeflendi. 5015

sayılı Kanuna aykırı faaliyet tespitlerine

idari işlemler yapıldı. Petrol piyasasının

geneline bakıldığında, yapılan denetim-

ler neticesinde toplam 1272 adet gerçek/

tüzel kişi hakkında idari işlem tesis edildi.

Aynı şekilde sıvılaştırılmış petrol gazları

piyasasında, lisanssız faaliyet gösterilip

gösterilmediği, otogaz istasyonlarında

tüp dolumu yapılıp yapılmadığı veya

tüp dolumunu yarayan aparat bulunup

bulunmadığı, sorumlu müdür ve yetkili personel

çalıştırılıp çalıştırılmadığı, tesislerin sigorta yapılıp

yapılmadığı, tesislerin izinsiz olarak başkalarına

kullandırılıp kullandırılmadığı vb konularda,

protokolcü kuruluşlar eliyle denetimler icra edil-

miştir. Bu denetimler neticesinde 2011 yılında

246 adet gerçek/tüzel kişi hakkında idari işlem

tesis edilmiştir.

Elektrik ve doğal gaz piyasalarında bağımsız

denetim yaptırma yükümlülüğü bulunan tüm

lisans sahipleri -yaklaşık 320 civarındadır ve piya-

sanın büyük bir kısmını oluşturmaktadır- Kurulca

yetkilendirilmiş bağımsız denetim kuruluşları

vasıtasıyla 2011 yılı için bağımsız denetime tabi

tutuldu. Denetim sonuçları 2012 yılı Nisan ayına

kadar raporlanarak Kurumumuza gönderilecek.

Bunun yanında, ilgili Dairelerden gelen talepler

doğrultusunda, mevzuata aykırı faaliyet gösterdiği

değerlendirilen bir kısım lisans sahibi hakkında

idari soruşturmalar başlatıldı. Bunlardan 2011

yılı içinde neticelenenlere bakıldığında, elektrik

piyasasında faaliyet gösteren 6 adet lisans sahibi,

doğal gaz piyasasında faaliyet gösteren 6 adet

lisans sahibi hakkında, verilen ihtar süreleri içinde

mevzuata aykırı durumlarını tam olarak gidereme-

dikleri için idari para cezaları uygulandı.

“2011 yılında petrol piyasasına yönelik gerçekleştirilen denetimler neticesinde toplam 1272 adet gerçek/tüzel kişi hakkında, LPG piyasasına yönelik gerçekleştirilen denetimler

neticesinde ise 246 adet gerçek/tüzel kişi hakkında idari işlem tesis edildi”


Söyleşi

Akaryakıt piyasasında, özellikle

maliyetin altındaki fiyatlarla

yapılan satışların sektörde haksız

rekabete yol açtığı ifade ediliyor.

Mevzuatta maliyetin altındaki

fiyatlarla satış yapılmasının

önünde bir engel bulunmuyor.

Ticari mantığa aykırı olduğu ifade

edilen bu tür satışların yapıldığı

noktalara ne gibi bir denetim

uyguluyorsunuz?

Öncelikle petrol piyasasında kullanıcılara akarya-

kıt satışı yapılabilmesi için bayilik lisansı alınması

gerektiğinin bilinmesinde fayda var. Mevzuata

göre dağıtıcılar tarafından bayilere “tavsiye edi-

len fiyatlar” söz konusu. Kurumumuz tarafından,

geçmişte örneği yaşandığı gibi, bir tavan fiyat

belirlemesi olmadığı sürece de sizin de belirttiği-

niz gibi maliyetin altında dahi satış yapılmasında

yasal açıdan bir engel yok. Biz Kurum olarak petrol

piyasasında yaptığımız denetimlerde öncelikle,

faaliyet gösterenlerin lisanslı olup olmadığına

bakıyoruz. Sözünü ettiğiniz gibi, maliyetin altında

veya düşük fiyatlarla akaryakıt satılan yerlerin

lisansı yok ise, bu yerlerde akaryakıt satışını mü-

hürleme suretiyle zaten durduruyoruz. Bunun dı-

şında, lisanslı istasyonlarda satılan akaryakıtla ilgili

olarak da, gerek ulusal marker kontrolü gerekse

satılan akaryakıtın kalitesine dönük kontrollerimiz

süreklilik arz etmekte. Denetimlerimiz bununla da

kalmıyor, satılan akaryakıtın yasal yollardan temin

edilmediğine dair şüphe, ihbar vs. bulunan tesisler

için muhasebe kayıtlarına kadar inilerek bağlı bu-

lunduğu dağıtıcısı dışında başkaca kaynaklardan

akaryakıt temin edilip edilmediğine de bakıyoruz.

Tüm bu kontrol ve denetimlerin neticesinde yasal

çerçeve dışına çıkıldığının tespiti halinde gerekli

olan idari işlemler tesis ediliyor.

Özellikle son dönemde, başta ‘10

numara yağ’ olmak üzere, çeşitli

isimler altında yapılan kayıtdışı

faaliyetlerin arttığı biliniyor.

Piyasadaki illegal faaliyetlerle

daha etkin mücadele için ne

gibi adımlar atılması gerektiğini

düşünüyorsunuz? Bu bağlamda

2012 yılında denetim modelinizde

bir değişiklik olacak mı?

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu ve konu ile

ilgili ikincil mevzuat ile madeni yağın üretimine

ilişkin lisanslandırma zorunluluğu getirilmiştir.

22/12/2010 tarih ve 2957 sayılı Kurul Kararı ile

de hangi Gümrük Tarife İstatistik Pozisyon (GTİP)

numarasına sahip ürünlerin “madeni yağ” ola-

rak kabul edileceği belirlenmiştir. İlgili teknik

düzenlemelere ve standartlara uygun madeni

yağların piyasaya arzı sonrasında dolaşımında

ve kullanımında herhangi bir kısıtlama bulunma-

maktadır. Bu nedenle standartlara uygun olarak

üretilmiş ve nereden temin edildiğine dair fatura

vb. belgesi de bulunan madeni yağların piyasada

dökme veya teneke ambalajlar içinde satışı ile ilgili

olarak 5015 sayılı Kanun hükümleri uyarınca idari

anlamda bir işlem yapılamamaktadır. Ancak, stan-

dartlara uygun madeni yağların araçlarda yakıt

olarak kullanıldığının tespiti halinde, 5015 sayılı

Kanun kapsamında herhangi bir idari yaptırım

uygulanamamakla birlikte, emisyon değerlerine

uygunsuzluk yönünden Çevre ve Şehircilik Ba-

kanlığının ilgili mevzuatı, ÖTV kaybına sebebiyet

verilmesi yönünden ise Maliye Bakanlığının ilgili

mevzuatı çerçevesinde işlem yapılabilecektir.

Bunun yanında, lisanslı akaryakıt bayilerine ait

istasyonlarda dökme olarak madeni yağ ya da

akaryakıt harici ürün bulundurulduğunun tespiti

halinde, ilgili lisans sahibi hakkında “tağşişe yara-

yan ürün bulundurma” fiilinden ötürü idari para

cezası uygulanmaktadır. Aynı şekilde, akaryakıt

harici ürünlerin ithalatı ve yurt içinde faturalı ola-

rak satışı da serbesttir. Ayrıca, petrol piyasasının

ilgili mevzuatı uyarınca, bir numune hakkında idari

işlem yapılabilmesi için, numunenin kullanıcıya

ait depodan değil, lisanslı satıcıya/tedarikçiye ait

tank, pompa, depo, tanker gibi yerlerden alınması

gerekmektedir. Satıcı/tedarikçi lisanssız ise, onlar

hakkında yalnızca lisanssız faaliyetten idari işlem

yapılabilmekle birlikte, bunun için de satılan mad-

denin akaryakıt olması gerekmektedir. Oysa ma-

deni yağ satışı için yukarıda da değinildiği üzere

lisans gerekmemekte olup, bu türden durumlarda

lisanssız faaliyetten de işlem yapılamamaktadır.

Dolayısıyla, bu türden yağların (karışımların)

araçlarda yakıt maksatlı tüketim için kullanılması

durumunda dahi, bu araçların yakıt depolarından

numune alınması ve bu numunelerin analiz sonuç-

larına göre kullanıcılar hakkında 5015 sayılı Kanun

“Kurumumuz tarafından, geçmişte örneği yaşandığı gibi, bir tavan fi yat belirlemesi olmadığı sürece maliyetin altında dahi satış yapılmasında yasal açıdan bir engel yok.

Biz Kurum olarak petrol piyasasında yaptığımız denetimlerde öncelikle, faaliyet gösterenlerin lisanslı olup olmadığına bakıyoruz”

“Ulusal marker uygulamasının başlangıcından Eylül 2011 tarihine kadar geçen süre boyunca ortalama olarak %85,9 oranında ‘geçerli’ sonucu ve buna karşılık %14.1 oranında

ise ‘geçersiz’ sonucu elde edildi”


Söyleşi

kapsamında idari anlamda yaptırım uygulanması

mümkün gözükmemektedir. 2012 yılında da Kuru-

mumuz görev ve yetki sınırları içerisinde konu ile

ilgili denetim faaliyetlerimiz çizmeye çalıştığım bu

çerçeve içinde kalmak kaydıyla devam edecektir.

Zaman zaman ulusal marker

uygulamasının başarısız olduğu

yönünde bir takım iddialar

gündeme getiriliyor. Siz ulusal

marker uygulamasının, akaryakıt

kaçakçılığının önlenmesi açısından

başarıya ulaştığını düşünüyor

musunuz?

Ülkemizde ulusal marker uygulaması, 01/01/2007

tarihi itibariyle rafineri çıkışı, gümrük girişi ve

biodizel üretim tesislerinde benzin, motorin ve

biodizel türlerinin işaretlenmesi suretiyle başla-

mış olup; söz konusu uygulamanın başlangıç yılı

itibariyle ulusal marker saha kontrol cihazı (XP

Cihazı) ile toplam 63.336 adet ölçüm yapılmış ve

bu ölçümlerin 10.674 tanesinde (%16,9) “geçersiz”

sonuç elde edilmiştir. 2008 yılında ise, sahada bir

önceki yıla oranla yapılan ölçüm sayısı %23 ora-

nında artarak 77.981 ulusal marker ölçümü gerçek-

leştirilmiş ve 2007 yılının Haziran-Aralık aylarında

elde edilen geçersiz ölçüm yüzdesine neredeyse

eşit oranda bir değer elde edilmiştir (%16,8). Saha-

da yapılan ölçümlere ilişkin en çarpıcı sonuçların

elde edildiği yıl 2009 yılı olmuştur. Bir önceki yıla

oranla saha ölçüm yüzdesi yaklaşık %11 oranında

artış göstermekle birlikte, bu yıla ait geçerli öl-

çüm oranı anlamlı

bir şekilde artarak

%90’ları bulmuştur.

Ulusal marker uy-

gulamasının başla-

dığı tarihten 3,5 yıl

sonra yani 2010 yılı

içerisinde de 2009

yılında yapılan öl-

çümlere yakın sa-

yıda (84.218) saha

kontrol cihazlarıyla

ölçümler yapılmış

ve yıl içerisindeki

bu ölçümlerin top-

lam %12,5’inde geçersiz sonuç elde edilmiştir.

2011 yılı Ocak-Eylül aylarını kapsayan periyotta

ise, gerçekleştirilen 60.679 ölçümün %86’sında

geçerli sonucuna ulaşılmıştır. Uygulamanın baş-

langıcından Eylül 2011 tarihine kadar geçen süre

boyunca ortalama olarak %85,9 oranında geçerli

sonucu ve buna karşılık %14.1 oranında ise geçer-

siz sonucunun elde edildiği görülmektedir.

Ulusal marker uygulaması ile birlikte akaryakıt ka-

çakçılığının tamamen bitmesini beklemek fazlaca

iyimser bir yaklaşım olur. Ancak şunu söylemek

gerekir ki, ulusal marker akaryakıt kaçakçılığı ile

mücadelede önemli bir katkı sağlamıştır. Özellikle

lisanslı tesislerde kaçak yakıt satılması ciddi oran-

da azalmıştır ve süreç içerisinde azalmaya devam

edecektir. Zira caydırıcı düzeyde yüksek cezalar

uygulanmaktadır ve piyasa aktörleri bu cezaların

tereddütsüz uygulanacağının farkına varmış

durumdadır. Bu sebeple kaçak yakıt çoğunlukla

lisanslı tesisler dışına çıkmakta ve karışım yakıtlar

şeklinde ucuz fiyattan piyasaya sürülmesine çalışıl-

maktadır. Bunun için tüketicinin bilinçlenmesinde

de fayda vardır. Ucuz fiyattan alındığı için ilk etapta

karlı gibi görünen bu türden yakıtlar kullanıldığın-

da zamanla araçlara zarar vermekte ve daha büyük

maddi kayıplara neden olmaktadır. Dolayısıyla

tek başına tedbirler almanın yetmediği, tüketici

bilincinin artmasının akaryakıt kaçakçılığıyla mü-

cadeleye katkı yapacağı söylenebilir.

Son olarak akaryakıt ve LPG

sektörlerine vermek istediğiniz bir

mesaj var mı?

Kanunların Kurumumuza verdiği görevlerin yine

aynı kanunlarla verilmiş yetkiler çerçevesinde yeri-

ne getirilmesine çalışıldığının bilinmesini isterim.

Aynı şekilde, piyasa aktörlerinin de kanunlardan

ve ikincil mevzuattan kaynaklanan kendi hak ve

yükümlülüklerini doğru tespit etmesi ve buna

göre davranması büyük önem arz etmektedir.

Görevlerimizi yaparken piyasaların daha sağlıklı

ve tarafların haklarının en iyi şekilde korunduğu

bir yapıda faaliyet göstermesini amaçlamaktayız.

Bunun temini için bir takım sektör mensubuna ida-

ri anlamda yaptırım uygulanmasının istenmeyen

fakat aykırı davranış tespiti halinde uygulanması

zaruri olan bir sonuç olduğunu tekrar vurgulamak

isterim.


Analiz

Akaryakıt istasyonları ülkemizde gördükleri işlevler

nedeniyle birer kamu hizmeti gören kuruluş niteli-

ğindedir. Ancak tabii ki, bunlar ticari işletmedir ve

ana amaçları da kar elde etmektir.

Ne yazık ki, bugün petrol piyasasında kurulu olan

sistemin çarpıklığı başta olmak üzere, aşağıda

irdeleyeceğimiz birkaç nedenle akaryakıt bayileri,

-kamu hizmetleri baki kalmak kaydıyla- kar etme

ana amacından uzaklaşmış ve hiç abartmadan ifade

ediyorum ki, kar yerine, zarar eder hale gelmişlerdir.

İddia ediyorum ki, çoğunluğu birkaç büyük şehri-

mizin merkezlerinde kurulu yüksek volümlü 1000

civarındaki istasyonunu dışarıda bırakır isek geriye

kalan istasyonların tamamı, bugün kendilerine

tanınan kar payları ile kesinlikle zarar etmektedirler.

Yukarıdaki iddiamızın temelinde 3 tane neden vardır.

Lafı hiç uzatmadan ana başlıklar halinde bunları

sıralıyorum:

1. Bilindiği gibi, bugün petrol piyasasında kurulu

sistem uyarınca, bayilerin kar payları dağıtıcılar

tarafından belirlenmektedir. EPDK dağıtıcı+bayiler

için AB ülkeleri ile yaptığı kıyaslama sonucunda, belli

bir kar payına izin vermekte, bu toplam kar payının

aşılmasına da müsaade etmemektedir. Ancak, bu kar

payının hangi oranda ve ne şekilde paylaşılacağı ko-

nusuna da müdahil olmaması nedeniyle, bayinin kar

payı tamamen dağıtıcının insafına kalmaktadır. Oysa,

kamu petrol piyasasından çıkarken, bu paylaşım %53

bayi, %47 ise dağıtıcı olarak belirlenmiş,

2009 yılındaki Tavan Fiyat Uygulamasında

ise bu oran EPDK tarafından bayi aleyhine

değiştirilmiş ve %50, %50 paylaşım oranı

getirilmiştir. Bugüne geldiğimizde ise bu

paylaşım, yine bayi aleyhine olmak kay-

dıyla bir kere daha değiştirilmiştir. Ancak,

bu defa bayi, dağıtım için tanınan toplam

kar payından ne oranda pay aldığını da

bilemez bir hale gelmiştir.

Bayinin kar payının dağıtıcısı tarafından

belirlenmesi bir yana, bu oranın ne oldu-

ğunun dahi bayi tarafından bilinememesi, bayinin

konumunun mevcut sistemde hangi seviyelerde

görüldüğünün en açık göstergesidir. Bu durum ticari

etiğe sığmadığı gibi, akaryakıt bayileri tarafından

Karsız Ticaret

Olur Mu?

PÜİS Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Sekreteri Güner Yenigün akaryakıt sektörü bayilerin daralan kar marjlarını ve bunun nedenlerine ilişkin değerlendirmelerini Petrol Plus Dergisi okuyucuları için kaleme aldı.

TARİH

TARİH

05.01.2007

11.01.2012

05.01.2007

11.01.2012

K.BENZİN (95 Oktan)

K.BENZİN (95 Oktan)

MOTORİN

MOTORİN

2.132

3.517

1.802

3.065

0.17

0.17

0.16

0.16

%7.98

%4.83

%8.88

%5.22

CİNSİ

CİNSİ

DAĞITICININ BAYİYE

SATIŞ FİYATI (TL)

DAĞITICININ BAYİYE

SATIŞ FİYATI (TL)

BAYİ KAR PAYI

(TL)

BAYİ KAR PAYI

(TL)

BAYİ KAR ORANI

BAYİ KAR ORANI

PÜ S Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Sekreteri Güner Yenigün


Analiz

da “meslek onurlarının çiğnenmesi” olarak değer-

lendirilmektedir.

2. Dağıtım kesimine ve dolayısıyla bayilere tanınan

kar payı, maktu olarak belirlenirken, gerek akarya-

kıtın maliyetindeki artışlar, gerekse genel ve işlet-

me giderlerindeki yıllar itibariyle meydana gelen

yükselişler, hiçbir şekilde dikkate alınmamaktadır.

Nitekim, aşağıdaki basit tablolardan da görüleceği

üzere, 2007 yılının Ocak ayında bayilerin gerek

benzinde, gerekse motorindeki maktu kar payları

ile 2012 yılının Ocak ayında yani bugünkü maktu

kar payları arasında hiçbir değişiklik söz konusu

değildir. Bir başka ifadeyle, 5 yıl öncesindeki bayi kar

payları ne ise, bugün de aynıdır. Oysa aynı dönemde

bayilerin dağıtıcılarından motorin alış maliyetindeki

artış %70, benzinde ise %65’tir. Dolayısıyla bayilerin

kar payları, 2007 yılından bugüne kadar motorinde

%70, benzinde ise %65 gerilemiştir. Bu kar payları

akaryakıtın sadece çıplak alış maliyet fiyatlarına göre

hesap edilmiştir. Bunun üzerine, akaryakıt istasyon-

larındaki genel ve işletme giderlerini ve 5 yıl içinde

bu giderlerde meydana gelen artışları da hesaba

ilave ettiğimizde, artık ortada bir kar payından söz

etmek mümkün olamaz. Olsa olsa zarardan ve bu

zararın işletmenin kapanmasına kadar uzayacak

olumsuz bir dizi etkilerinden söz edilebilir.

3. EPDK, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun ken-

disine tanıdığı yetki uyarınca, sektör katmanlarına,

erişilebilir en yakın dünya piyasalarını da baz alarak,

kar paylarına bazı sınırlar getirmektedir.

Konunun bu yönü, gerek Kanun yapıcının öngör-

düğü hüküm, gerekse bu hükmün EPDK tarafından

uygulanış şekli açısından yanlışlarla doludur.

Her şeyden önce, EPDK kıyaslamayı AB ülkelerindeki

fiyatlarla yaparken, ülkemizde AB ülkelerine naza-

ran, özellikle bayi katmanındaki genel ve işletme

giderlerindeki artıları göz ardı etmektedir. Bu çok

yanlıştır. Çünkü piyasa fiyatlarını çıplak fiyatlar

üzerinden karşılaştırarak, hesaplamayı buna göre

yapmak kesinlikle hatalı bir tutumdur. Ülkemiz, AB

ülkelerine göre giydirilmiş fiyatlarda, gerek genel,

gerekse işletme giderlerinde rakamsal ve adet

olarak artı birçok kaleme sahiptir. Örneğin, özellikle

kredi kartlı satışlar dolayısıyla, bu nevi satışların bayi

kasasına ortalama 1 ay sonra girmesi nedeniyle,

ciddi boyuttaki finansman masrafl arı, Avrupa’da he-

men hiç olmayan promosyon masrafl arı, Avrupa’da

%83 oranında kurulu olan self servis uygulamasının

ülkemizde hemen hemen hiç olmaması nedeniyle

yüksek olan personel giderleri, ülkemizdeki is-

tasyonların 24 saat açık olması nedeniyle elektrik

sarfiyatının yüksek olması ve elektrik fiyatlarının da

AB ülkelerine nazaran üst seviyelerde bulunması

sonucunda, her istasyon için ciddi boyutlara ulaşmış

olan elektrik fiyatları ve buna benzer bazı giderleri

sayabiliriz.

Öte yandan, konunun gözden kaçırılmaması gere-

ken bir yanı da şudur. EPDK’nın dağıtım katmanının

kar payında herhangi bir esnemeye gitmesi halinde

dahi, bu durum, bayinin kar payının artacağı anla-

mına gelmez. Bir başka ifadeyle, bayinin kar payı

dağıtıcı tarafından tek tarafl ı olarak belirlendiği süre-

ce, EPDK’nın dağıtım kesiminin kar

payında daha yüksek rakamlara

izin vermesi, bayinin kar payında

bir artış meydana getirmeyecektir.

Dolayısıyla artık bayinin kendi

kar payını kendisinin belirlemesi

zamanı çoktan gelmiştir. Bu ya-

pılmadığı takdirde, kar paylaşımı

açısından bugünkü çarpık yapı

devam edecek, sonunda da hala

sağlıklı oyuncuların hakim olduğu petrol piyasası-

nın, çok sağlıksız bir yapıya dönüşmesi kaçınılmaz

olacaktır.

Yukarıdaki unsurlar göz önüne alındığında, ülkemiz-

de özellikle bayi kesiminin karlılık açısından ne denli

bir darboğazda olduğu bir kez daha ortaya çıkar.

Belki, bu yazımızın konusu dışında gibi görünse

de, sektörümüz ve ülkemiz ekonomisi açısından

önemli olduğuna inandığım bir konuya temas

etmek istiyorum.

Artık ülkemizde de benzin üzerindeki yüksek vergi

makul seviyeye indirilmeli ve böylece benzin hem

ulaşılmaz fiyatlarından daha makul seviyelere

çekilirken, rafinerilerimizin ürettiği benzinin dahili

vergilerden hariç olarak yurt dışına pazarlanması

yerine, iç piyasada tüketilmesi sağlanmalıdır. İlk

bakışta bu düzenleme, devlet hazinesine giden

vergi gelirlerinde bir düşme yaratacağı şeklinde

algılansa da, özellikle cari açık açısından söz konu-

su düzenlemenin getireceği faydalar çok daha üst

seviyede olacaktır. Bu çerçevede, bugün bazı AB

ülkelerinde benzin fiyatı ile motorin fiyatı hemen

hemen eşitlenmiş, hatta bazı ülkelerde, benzin

fiyatı motorin fiyatının az da olsa altına çekilmiştir.

Bunun sonucunda, Avrupa ülkelerinde benzin fiyatı

nedeniyle hala kullanılır bir akaryakıt ürünüdür.

Sonuç olarak, bu konudaki önerimiz, benzin ve mo-

torin üzerinden alınan vergilerin hiç değilse eşitlen-

mesidir. Böylece, akaryakıt sektörüne ve akaryakıt

kullanıcılarına, dolayısıyla ülke ekonomisine olumlu

yönde katkı sağlanması mümkün hale gelecektir.


Güncel

Otomasyon sistemi ve mutabakatlar, saha denet-

lemeleri ve kesilen idari para cezaları, kaçak ve

hileli akaryakıt ile bayilerin kârlılık problemlerine

ilişkin pek çok konunun irdelendiği toplantıda

ayrıca EPDK Petrol Piyasası Dairesi Başkanı Taner

Mutlu, TSE İzmir Ex Laboratuarı Müdürü Tacettin

Akgün, bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İzmir

İl Müdürlüğü Ölçü ve Ayarlar Servisi Sorumlusu

Alper Marasalı, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ruh-

sat ve Denetim Müdürü Sibel Çoban ve TABGİS

Hukuk Danışmanı Av. Aykut Aydoğan’da birer

sunum yaptılar.

TABGİS İzmir İl Temsilcisi Galip Atar’ın yönettiği

toplantının açılış konuşması yapan TABGİS Genel

Başkanı Ferruh Temel Zülfikar, 2011 yılında tüm

dünyada yaşanan olaylar neticesinde yüksek

seyreden petrol fiyatlarının ülkemizdeki petrol

fiyatlarını da etkilediğini kaydetti. 2011 yılında

vatandaşın artan fiyatlardan bayileri sorumlu tut-

tuğuna işaret eden Zülfikar, sendika olarak medya

aracılığıyla fiyata etki eden unsurlar hakkında

gerçekleştirdikleri bilgilendirmeler sayesinde,

vatandaşın akaryakıt bayilerine yönelik tepkisinin

azaldığını vurguladı.

Petrol sektörünün kıymeti bilinmeli

Bayilerin mevcut kar oranlarıyla varlığını uzun

süre devam ettirmesinin gün geçtikçe imkansız

hale geldiğini de sözlerine ekleyen Ferruh Temel

Zülfikar, sektör olarak her defasında AB ülkeleri ve

ABD ile kıyaslandıklarını ancak bu ülkelerin aksine

Türkiye’deki satışların yüzde sekseninin kredi kartı

TABGİS Akaryakıt Bayileri Toplantısı 8 Şubat’ta İzmir Kaya Termal

Otel’de düzenlendi. Ege Bölgesi’nde bulunan yaklaşık 300’e yakın bayi

temsilcisi katıldığı toplantıda 2011 yılında sektörün gündemini meşgul

eden konular değerlendirildi. Açılış konuşması TABGİS Genel Başkanı

Ferruh Temel Zülfi kar gerçekleştirdiği toplantıda EPDK Petrol Piyasası Dairesi

Başkanı Taner Mutlu da bir sunum yaptı.

Ege Bölgesi Bayileri TABGİS

Toplantısında Buluştu

TABG S Genel Ba kan Ferruh Temel Zülfikar


Güncel

ile sağlandığını ve ödediklerini komisyon yanı sıra

paranın bayinin hesabına da 4 gün sonra yansı-

dığının göz ardı edildiğine işaret etti. Türkiye’nin

aksine sözü geçen ülkelerde tüm hizmetlerin

self servis olduğuna da dikkat çeken Zülfikar,

Türkiye’de yaklaşık 250 bin kişiye istihdam sağ-

layan petrol sektörünün kıymetinin

bilinmesi gerektiğini de dile getirdi.

Çözüm paketi hazırladık

Konuşmasında kaçak ve hileli akarya-

kıt ile bayilerin kârlılık problemlerine

de değinen Zülfikar, “Gerek sektörün

karlılık sorununu, gerekse kaçak ve

hileli akaryakıt sorununu çözebilecek

en etkili reçete akaryakıt fiyatları üze-

rindeki maliyet unsuru oluşturan ver-

gilerin düşürülmesidir. Peki, bugünkü

ortamda bu mümkün müdür? Hayır,

değildir. Bu nedenle TABGİS olarak kaçak ve hileli

akaryakıt sorunu olmak üzere fiyatların aşağıya

çekilmesine katkısı olabileceğini düşündüğümüz

çözüm paketini hazırlayarak ilgili bakanlıkların

kapısını çalmaya başladık.”

ÖTV kaynakta tahsil edilmeli

Sendika olarak 10 numara yağ konusunda yıllardır

mücadele ettiklerini nihayetinde 2011 yılında

bu sorunla ilgili olumlu sayılabilecek gelişmeler

yaşandığını da hatırlatan Ferruh Temel Zülfikar,

“EPDK madeni yağın üretimini ve satışını denetim

altına alan ve akaryakıta alternatif olarak kulla-

nılmasını yasaklayan önemli bir tebliğ yayınladı.

Daha sonra da Maliye Bakanlığımız madeni yağ-

ların ÖTV’sini artırdı. Ancak ne yazık ki bu sorun

çözülmesinde ÖTV artışı da yeterli olamadı. Çünkü

yıllardan beri önerdiğimiz çözüm önerilerimiz bu

defa da bu ürünleri ham madde olarak kullanan

sanayicilerimize teşvik olsun diye uygulanan tecil

terkin yönteminin kurbanı oldu.

Bizim çözüm önerilerimizden bir tanesi tecil terkin

yöntemiyle teşvik verilmesi yerine bu ürünleri it-

hal edenlerle ham madde olarak kullanan gerçek

sanayicinin iyi ayırt edilmesi noktasındadır. Bu

ayrım ise en iyi ÖTV’nin kaynakta tahsil edilmesi

yöntemiyle yapılabilir. Yani üretimini belgelerle

ispatlayan gerçek sanayiciye ÖTV iadesinin vergi

daireleri tarafından sonradan yapılması gerekir”

dedi.

Bioyakıt kararıyla

sektöre bir sorun daha

kazandırıldı

Geçen yıl alınan yerli tarım ürünle-

rinden elde edilen yağlarla akarya-

kıtın belli oranda harmanlanması

kararı alındığını, kararın gerekçesi-

nin de son derece makul olduğunu

kaydeden Zülfikar, alınan kararla

sektöre bir sorun daha kazandırıl-

dığını belirtti. Zülfikar, “Bu kararla

cari açığa katkı da bulunulması

hedefleniyordu. Ancak ne yazık ki

çok önemli bir detay atlandı. O da ülkemizin tıpkı

petrol ve petrol ürünlerinde olduğu gibi ham yağ-


Güncel

lar bakımından da yüzde 75 oranında net ithalatçı

olduğu gerçeğiydi. Hadi ham yağı ithal etmeyelim.

Bu yağı biz üretelim desek. Ekim alanımız yok,

tarımsal arazimiz de yeterli değil. Bunu biz değil,

bizzat Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Sayın

Mehdi Eker söyledi.

Bizim endişemiz bio dizel üretimini gerekçe

göstererek yasa dışı ürün için kullanılan yağların

ithalinin artış göstermesi ve üstelik kaçakçıların

teşvik uygulamasından da yararlanma noktasın-

dadır” şeklinde konuştu.

Sorunların temelinde yüksek

vergiler yatıyor

Deniz araçlarından ÖTV alınmaması nedeniyle

deniz yakıtlarının deniz araçları yerine, kara

taşıtlarının kullanımı için piyasaya sürüldüğüne

de değinen Zülfikar, “Bugün istasyonlarımızda

sattığımız motorin fiyatı ile deniz taşıtlarındaki

motorin arasında yüzde 71,5 gibi çok ciddi bir

fark vardır. Buraya kadar bahsettiğim sorunları-

mızın hepsinin temelinde akaryakıt üzerinden

alınan yüksek vergiler yatıyor. Ne yazık ki verilen

teşviklerde birilerinin iştahını kabartıyor. Piyasada

kaçak ve hile başını alıp gidiyor. Tüm bu sorunlar

her yıl devletimizi 5 milyar TL vergi kaybına uğra-

tıyor. TABGİS olarak devletimizin böyle bir kayba

uğramasına gönlümüz hiç razı değil. Ama yaptığı

milyarlık yatırımlara rağmen, karını her gün biraz

daha fazla kaçakçı ile paylaşmak zorunda kalan ba-

yilerin bugünkü durumuna da hiç razı değiliz. Biz

kirli ellerini bayilerin cebine atanlarla mücadele

ediyoruz. Bu nedenle bir çözüm paketi hazırladık

ve ek olarak Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şim-

şek ile paylaştık. Ekonomi Bakanımız Sayın Zafer

Çağlayan ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız

Taner Yıldız’a çözüm önerilerimizi ve bayilerin

yaşadıkları sorunları anlattık. Son olarak Gümrük

Bakanlığı Müsteşarımız Sayın Ziya Altunyıldız’la

görüştük. Bu görüşmelerimizi Sayın Başbakana

kadar devam ettireceğiz. Şimdiye kadar yapılan

görüşmelerden de anlıyoruz ki bir yerlerde fark

edilmeyen noktaları biz bu makamlara taşıdık ve

farkındalık yarattık. Ayrıca yaptığımız çalışmalar

sadece kaçak ve hileli akaryakıtın satışın önlenme-

sine yönelik değildir. Yasa dışı ürünleri araçlarında

yakıt olarak kullanana da doğayı kirletmesinden

ötürü caydırıcı ve tehdit ceza verilmesini sağlaya-

cak önerilerimizde olacaktır” dedi.

Ülkemizde akaryakıt ürünlerinin üretim, tüketim

ve ithalat, ihracat dengeleri arasında sarsıcı bir

fark olduğuna da değinen Ferruh Temel Zülfikar,

“Ülkemizde en fazla üretilen ürün benzin olmasına

rağmen, en fazla verginin benzin ürünlerinden

alınması nedeniyle tüketimde ne yazık ki sorun

yaşıyoruz. Benzin fiyatının yüksek oluşu nedeni ile

ülkece ürettiğimizin ancak yarısını tüketebiliyoruz.

Elde kalan yarısını da yaklaşık 1 TL civarı fiyatlarla

ihraç etmek zorunda kalıyoruz. Öte yandan benzin

pahalı diye kullanamayan vatandaşlarımız, fiyatı

düşük olan motorine ve lpg’ye yöneliyor. Oysa ne

motorini ne de lpg’yi biz üretiyoruz. Biz lpg’nin

yaklaşık yüzde 85’ini motorinin de yüzde 70’ini

ithal ediyoruz. Şimdi ortaya çıkacak denkleme

göz atacak olursak. Ülkede en fazla tüketilen ürün

motorin ve lpg ancak her iki ürünün de temin edi-

lişi ithalat yolu ile olduğundan yüksek maliyetlere

katlanmak durumunda kalıyoruz. Bir tarafta yüzde

yüzünü ürettiğimiz benzin ancak onu da alınan

yüksek vergi nedeniyle tüketemiyoruz. Düşük

fiyatlara ihraç ederek elden çıkartmak zorunda

kalıyoruz.

Biz TABGİS olarak benzinin ÖTV’sini düşürelim.

Buradaki açığı en fazla ithal ettiğimiz ürünlere yan-

sıtalım. Yani ürettiğimizi tüketelim diyoruz. Eğer


Güncel

ürünler arasında vergi dengelemesini yaparsak,

toplanan vergide her hangi bir kayıp yaşanma-

yacağı gibi kaçakçılığın ve cari açığın azalmasını

da sağlayabiliriz. Böylece hem ülkemize, hem de

sektörümüze büyük bir katkıda bulunmuş oluruz”

şeklinde sözlerini sürdürdü.

Mücadelenin en önemli ayağını

denetleme mekanizmasının etkin

çalışması oluşturuyor

Sorunlarla mücadelenin en önemli ayağını denet-

leme mekanizmasının etkin olarak çalışmasının

oluşturduğunu ifade eden Zülfikar, yollarda ra-

fineri fiyatının altında motorin satanlara yönelik

denetimlerin atlanmaması gerektiğine de vurgu

yaptı. “TABGİS olarak

uzun yıllardır piyasa-

da maliyetin altında

satılan akaryakıtın

nereden temin edil-

diğinin denetlenme-

si gerektiğini söy-

lüyoruz. Bu sorunla

mücadele de taban

fiyat uygulamasının

yürürlüğe girmesi

yönünde çalışmala-

rımızı sürdürüyoruz.

Tabiî ki sadece is-

tasyonların ve ana

dağıtıcıların denet-

lenmesi değil, bir

yandan da sektör oyuncuları dışında karanlık

faaliyetleri sürdüren tüm yasa dışı odaklarında

etkin denetlenmesine yönelik mevzuat çalışma-

larımızı da sürdürüyoruz” dedi. Zülfikar, sözlerine

şöyle devam etti:

“Bayilik kurumunun ortadan kaldırılmasının yük-

sek fiyatlarının önlenmesinde tek çözüm yoluymuş

gibi gösterilmesini ve böylece bir kandırmayı

sırf kendi çıkarları adına kamuoyunu yanıltarak,

kanunu ihlal ederek, piyasa ile haksız rekabete

girerek yapmaya çalışanlara bizler TABGİS olarak

tüm varlığımızla karşı koyacağız. Onlara hiçbir ba-

yinin hakkını yedirmeyeceğiz. Nitekim bu konu ile

ilgili mücadelemizi hukuka taşımış bulunmaktayız.

Biz hukuksal alanda karşı karşıya gelmiş olmakta

bulunduğumuz herkes çok iyi bilmelidir ki bizim

davamız sizlerin hakkıdır. Bayinin hakkı içindir.”

Promosyon yasağı kararı kapsam

ve uygulama açısından eksik

Akaryakıt ve LPG sektörlerine getirilen promos-

yon yasağına da değinen Ferruh Temel Zülfikar,

“Alınan yasa kararını yerinde ve akaryakıt sektörü

için anlamlı bir karar olmakla birlikte kapsam

ve uygulama açısından eksik bulmaktayız. Şuan

itibari ile yasak, promosyonlarda kendini yeteri

kadar hissettirmemekte ve türlü yollardan ana

dağıtıcıların merkezi sistemine dayalı promosyon

alma uygulaması devam etmektedir. Yasa kararının

amacına ulaşabilmesi için kapsamın tekrar gözden

geçirilmesi yönünde EPDK’ya gereken müracaatı

yapmış bulunmaktayız” dedi.

Ulusal marker sorunu kanun

değişikliği ile çözülebilir

Ulusal marker konusunda pek çok bayinin haksız

yere suçlandığını da hatırlatan Zülfikar, bu so-

runun ancak kanun değişikliği ile çözülebilece-

ğini belirtti. Zülfikar, 5015 sayılı kanunda kaçak

akaryakıtın tanımının değiştirilmesi ve akaryakıt

istasyonlarında yapılan testler neticesinde ürünün

uygun olmadığı tespit edilse bile hemen mühür-

leme yapılmaması gerektiğini kaydetti.

Kilometre tahdidi konusunda da değerlendirme-

lerde bulunan Ferruh Temel Zülfikar, kilometre

tahdidinin amacı doğrultusunda sağlıklı bir şekil-

de işlerlik sağlamasının sektörün en büyük ihtiyacı

olduğunu dile getirdi. Zülfikar, ayrıca TSE 12800

standardının Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın yü-

rürlüğe koyduğu Binaların Yangından Korunması

Hakkındaki Yönetmeliğin akaryakıt istasyonları

ile ilgili emniyet mesafeleri öneren çizelgesinin

12820 standardı ile tamamen çeliştiğine de işaret

etti ve TABGİS olarak yürüttükleri hukuki mücadele

sonucunda emniyet mesafelerinin iptal edildiğini

dile getirdi.

Yapılan düzenlemelerle bayilere

hareket imkanı tanındı

Toplantıda bir konuş-

ma gerçekleştiren EPDK

Petrol Piyasası Dairesi

Başkanı Taner Mutlu ise

bayilerin daha etkin ça-

lışmalarını temin etmek

amacıyla 2011 yılı içeri-

sinde önemli mevzuat

değişikleri yaptıklarını

hatırlatarak, bu değişik-

liklerdeki temel ilkenin

bürokrasinin azaltılarak

idari işlemlerin kolaylaş-

tırılması ve mevzuatın pi-

yasanın dinamik yapısıyla

uyumlu hale getirmek

olduğunu kaydetti.

Lisans başvurularında

istenen bir takım belgelerin artık talep edilmedi-

ğini ifade eden Mutlu, yapılan düzenlemeler ile

bayilere piyasada daha etkin bir şekilde hareket

imkanı tanıdıklarını kaydetti.

Taner Mutlu ayrıca, madeni yağ ile ilgili olarak da

bir takım düzenlemelere imza attıklarını vurguladı.

2011 yılı içerisinde kapasite raporunun beyan edil-

mesini zorunlu hale getirdiklerini belirten Mutlu,

“Kapasite raporu, üretim etkinlik belgesi olarak

nitelendirdiğimiz bu belgelere getirmeyenlere

lisans vermiyoruz. Bu uygulamamız 1 Ağustos

2011 itibari ile başladı. Şu anda da madeni yağ

lisans sahipleri bir yıl içerisinde bu üretim yetkinlik

belgesini getirmezlerse lisanslarını iptal edeceğiz.


Güncel

Şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bu düzenlemeden

sonra madeni yağ lisans başvuruları oldukça azal-

dı. Türkiye’nin gerçek madeni yağ üreticileri zaten

hizmetlerini devam ettirecektir. Diğerleri ise bu

uygulama ile piyasadan bertaraf olacaktır” dedi.

Bayi sayısı azaldı

2005 yılında ki yoğun lisanslandırma faaliyetlerin-

den ardından günümüze kadar 1300 firmaya lisans

verdiklerini beyan eden Taner Mutlu, 2009,2010 ve

2011 yıllarında sırasıyla 1007, 1192 ve 1927 firma-

nın lisansını sonlandırdıklarını dile getirdi. 2011

yılında bir önceki yıla göre, bayi sayısında ilk defa

bir azalma yaşadıklarını söyleyen Mutlu, bu azal-

madaki birinci etmenin istasyonsuz bayiliklerde 5

yıllık lisans süresinin, ikinci etmenin ise otomasyon

sisteminin kurulması için verdikleri süre olduğunu

kaydetti. Mutlu, “2011 yılı otomasyon sistemlerinin

kurulumlarının tamamlanması için verdiğimiz süre

sona erdiğinde yaptığımız çalışmalarda gördük ki,

yıl içerisinde fiili olarak faaliyetine devam etmeyen

ancak halen lisanslı olarak görünen çok sayıda bayi

bulunmasından dolayı dağıtıcılar otomasyonlarını

tamamlayamadıkları bayilerin sözleşmelerini fesih

etme yoluna gittiler. Tabiî ki ekonomik nedenlerle

de bayiliklerine son veren bayilerimizde bulun-

maktadır” dedi.

Otomasyon sistemi bayileri

güçlendirecektir

Türkiye’deki akaryakıt satışlarının otomasyon

sistemi sayesinde düzenli olarak izlendiğini ve

gerekli analizlerin yapıldığı kaydeden Taner Mut-

lu, “Otomasyon sisteminin sektörümüzün dürüst

çalışan bayilerini daha da güçlendireceğine dair

güvenimiz tamdır. Otomasyon sistemleri sayesin-

de, dağıtıcı şirketlerimizle olan karşılıklı güven

ilişkisinin daha sağlam temellere oturmasını bekli-

yoruz. Ayrıca dünyadaki örneklere baktığımızda da

otomasyon sistemlerini etkin kullanan işletmelerin

operasyon maliyetlerinde önemli düşüşler yaşan-

dığı ortaya çıkmaktadır” şeklinde konuştu.

Sağlıklı rekabet ortamının sağlanması için saha

denetimlerinin tüm hızıyla devam ettiğini de dile

getiren Mutlu, “2011 yılında yapılan ulusal market

denetiminde istasyonlarımızda yüzde 91 oranında

başarı sağlanmıştır. İnanıyoruz ki geriye kalan yüz-

de dokuzluk kısım sektörde kalıcı olmayan zaten

kalıcı olamayacak bayilerimizdir. Devletimiz bu

konuda gerçekten ciddi çalışmalar yapmıştır” dedi.

İlk defa ‘Akaryakıt Kalite Haritası’

çıkarıldı

EPDK Petrol Dairesi Başkanı Taner Mutlu, yaptığı

sunumda Türkiye’de dolaşımda bulunan akarya-

kıtın kalitesinin izlenebilmesine imkan sağlayan

‘Akaryakıt Kalite Haritası’nın ilk defa çıkarıldığına

işaret etti. Haritaya göre denetimlerde markersız

çıkan ürünlerin tamamına yakını teknik standart-

lara aykırı bulundu.

Yaklaşık dört saat süren toplantı sonucunda

TABGİS Genel Başkanı Ferruh Temel Zülfikar ko-

nuşmacılara birer plaket takdim etti.


Güncel

Toplantıda, 10 numara yağ ile ilgili piyasa faa-

liyetleri konusunda bir konuşma yapan TOBB

Türkiye Petrol ve Petrol Ürünleri Sanayi Meclis

Başkanı Muammer Ekim, ÖTV ve tecil terkin me-

kanizmasındaki değişikliklere değinirken, revize

edilen madeni yağ imalatı kapasite kriteri ve

üretim yetkinlik puanı uygulamalarının, 10 nu-

mara yağ sorununu azaltmak için yeterli olmadı-

ğını savundu. Ekim, geniş kapsamlı ve yaptırımı

yoğun saha incelemelerinin ilgili Bakanlıklar

tarafından yapılması gerektiğini bildirdi.

Düzenleme 10 numara yağ

sorununun çözümüne fayda

sağlamadı

Toplantıda, Madeni Yağların Ambalajlanması ve

Piyasaya Sunumu Hakkındaki Tebliğ’in kurumsal

üreticilerin maliyetleri ile bürokrasiyi arttırdığı ve

ihracatı engellediği öne sürüldü.

Bu nedenle, özellikle ihracata yönelik sınırlayıcı

hükümlerin yürürlükten kaldırılmasını isteyen

sektör temsilcileri, “Düzenlemenin 10 numara

yağ sorunun çözümünde herhangi bir fayda

sağlamadığı”nın EPDK’ya yazılı olarak iletilmesini

talep ettiler.

Sektör eylem planı hazırlanacak

Toplantıda, piyasada 10 numara yağın kullanımı

ile oluşan haksız rekabet ve kayıt dışı akaryakıtın

neden olduğu etkileri azaltmak için de TOBB Tür-

kiye Karayolu Yolcu Taşımacılığı Meclisi ve TOBB

Türkiye Ulaştırma ve Lojistik Meclisi ile sektör

eylem planı hazırlanması ve çözüm önerilerinin

uygulanmasına karar verildi.

Öte yandan toplantıda, akaryakıt istasyonlarının

kurulumunda yangın ve acil durumlarda uyulması

gereken standartları belirleyen, rakamsal değer-

lerin gözden geçirilerek, ilgili Danıştay kararı da

dikkate alınarak, binaların yangından korunması

yönetmeliğinde gerekli değişikliklerin yapılmasını

teminen ilgili bakanlık nezdinde talepte bulunul-

masına karar verildi.

Petrol Piyasası Kanunu’nda yapılması önerilen

değişikliklere yönelik çalışmaların da ele alındığı

toplantıda, ulusal marker ve kaçak petrol tanımı-

na ilişkin madde ve kaçakçılık dışındaki cezaların

ötelenmesine ilişkin öneri maddelerinde görüş

birliğine varıldı.

Petrol Ürünleri Meclisi,

“10 Numara Yağ”da Daha

Ciddi Önlemler İstediTOBB Türkiye Petrol ve Petrol Ürünleri Sanayi Meclisi, Ankara’da TOBB Birlik

Merkezi Sosyal Tesisler Toplantı Salonu’nda, TOBB Yönetim Kurulu Sayman

Üyesi İlhan Parseker ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Harun Karacan’ın

katılımlarıyla toplandı.


Güncel

Türkiye arama – üretim sektörü ve doğal gaz piya-

sasında faaliyet gösteren 51 enerji şirketini çatısı

altında buluşturan PETFORM (Petrol Platformu

Derneği), Yıllık Olağan Genel Kurul Toplantısı’nı

Ankara Sheraton Otel’de gerçekleştirdi. Yüksek bir

katılımla gerçekleştirilen Genel Kurul’da Yönetim

ve Denetleme Kurulu seçimleri de gerçekleştirildi.

Genel Kurul’un hemen ardından gerçekleştirilen

ilk Yönetim Kurulu toplantısında PETFORM Yöne-

tim Kurulu Başkanlığı’na Genel Energy Baş Danış-

manı Orhan Duran seçildi. Bir önceki dönemde

PETFORM Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini

yürüten BosphorusGaz CEO’su Metin Şen ise Yö-

netim Kurulu Başkan Yardımcılığına getirildi. Gaz

Grubu Başkanı İbrahim Akbal ile Arama – Üretim

Grubu Başkanı Aytaç Eren’in ise yeni dönemde de

bu görevlerini sürdürmelerine karar verildi.

“Türk Petrol Kanunu’nun 2012

yılı içerisinde yasalaşmasını

bekliyoruz”

Genel Kurul’un ardından PETFORM’un 2012 yılı he-

deflerini Petrol Plus Genel Yayın Yönetmeni Murat

Fırat’a anlatan PETFORM Yönetim Kurulu Başkanı

Orhan Duran, “Bilindiği gibi 3 Şubat’ta yapmış ol-

duğumuz Olağan Genel Kurulumuzda üyelerimiz

teveccüh göstererek bize oy verdiler. İlk yaptığımız

Yönetim Kurulu toplantısında da Yönetim Kurulu

Üyelerimiz PETFORM Yönetim Kurulu Başkanlığı

görevini üstlenmem konusunda hemfikir oldular.

Göstermiş oldukları teveccüh dolayısıyla hem

Genel Kurul hem de yeni Yönetim Kurulu üyeleri-

mize teşekkür ederim” dedi. 2007 yılından bu yana

TBMM gündeminde bekleyen 5574 sayılı yeni Türk

Petrol Kanunu’nun 2012 yılında parlamentodan

geçerek yasalaşması konusunda PETFORM olarak

kanuna yapıcı katkılarda bulunmak için yoğun

bir çalışma içerisinde bulunacaklarını ifade eden

Duran, “Bu konuda bize düşecek her türlü görevi

üstlenmeye hazırız. Daha önce de yaptığımız gibi,

bu kanunla ilgili görüş ve önerilerimizi, Enerji ve

Tabii Kaynaklar Bakanlığımıza ileteceğiz ve kendi-

leriyle yakın bir çalışma içinde olacağız. Ümidimiz

ve beklentimiz; 2012 yılı içerisinde yeni Türk Petrol

Kanunu’nun yasalaşmasıdır” şeklinde konuştu.

“Maliyet bazlı fiyatlandırma işler

hale getirilmeli”

Arama – üretim sektöründe faaliyet gösteren

şirketlerin yanı sıra doğalgaz piyasasında faaliyet

gösteren çok sayıda şirketin de PETFORM çatısı al-

tında bulunduğunu belirten Duran, “Maliyet Bazlı

Fiyatlandırma Mekanizması’nı, doğal gaz piyasa-

sında şeffaf, rekabetçi, sürdürülebilir bir yapının

oluşturulması yolunda ön şart olarak görüyoruz

ve piyasada sağlıklı bir fiyatlandırmanın oluşması

için yapıcı görüş ve önerilerimizi ilgili taraflarla

PETFORM Yönetim Kurulu

Başkanlığı’na Orhan Duran SeçildiEnerji sektörünün en etkin sivil toplum örgütlerinden olan PETFORM’un 3

Şubat 2012 tarihinde gerçekleştirilen Yıllık Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda

yeni Yönetim Kurulu belirlendi. Genel Kurul’un hemen ardından

gerçekleştirilen ilk Yönetim Kurulu toplantısında PETFORM Yönetim Kurulu

Başkanlığı’na Genel Energy Baş Danışmanı Orhan Duran seçildi.

Orhan Duran


Güncel

paylaşmaya devam edeceğiz.” dedi. Piyasanın

sağlıklı bir yapıya kavuşabilmesi için BOTAŞ’ın fa-

aliyetlerine göre iletim, ticaret ve depolama olarak

ayrıştırılarak yeniden yapılanmasının kilit önemde

olduğunu vurgulayan Duran, şöyle devam etti:

“Bugün piyasanın ihtiyaçlarını yeterince

karşılayamayan SCADA ve EBT (Elektronik

Bülten Tablosu) altyapısının iyileştirilmesi

yönünde mutlaka gerekli yatırımların

yapılması yönünde beklentilerimiz var. Bu

yatırımların hızlı bir şekilde gerçekleştiril-

mesinin sistemin optimum çalışması için

zorunlu olduğunu düşünüyoruz. Bunun

yanı sıra Enerji Borsası’na geçiş sürecini

de çok önemsiyoruz. Geçtiğimiz yıl Gaz

Grubumuz altında bu konuya münhasır

oluşturduğumuz Çalışma Grubu faaliyet-

lerini yoğun bir şekilde sürdürüyor. Enerji Borsası

çalışmalarında doğal gaz ile elektrik piyasalarının

eşgüdümünü sağlamak için Enerji Ticareti Derneği

(ETD) ile yakın istişare içerisindeyiz. Ayrıca, daha

önceki PETFORM yönetimlerinin yaptığı gibi,

TBMM Enerji Komisyonu, Enerji ve Tabii Kaynaklar

Bakanlığı, EPDK, Rekabet Kurumu, Hazine ve diğer

ilgili kurum ve kuruluşlarla yakın temasımız devam

edecek. Enerji sektörünün en güzide sivil toplum

örgütlerinden biri olarak, gerek arama – üretim

sektörü gerekse de doğal gaz piyasası bazında

görüş ve önerilerimizi ilgili kurum ve kuruluşlarla

paylaşacağız. PETFORM olarak daha sağlıklı bir

enerji piyasasının oluşması için elimizden gelen

katkıyı koymaya çalışacağız.”

“Ruhsat yükümlülüklerini

denetleyecek bir mekanizma

oluşturulmalı”

Daha sağlıklı ve etkin bir enerji piyasası için

PETFORM’un üzerine düşen görevleri sonuna ka-

dar yerine getireceğinin altını çizen Orhan Duran,

“Bu yönde hazırlayacağımız özel raporları ilgili

kurum ve kuruluşlar ile paylaşmayı sürdüreceğiz.

PETFORM olarak Türkiye enerji sektöründeki mev-

cut etkinliğimizi daha da arttırmayı hedefliyoruz”

şeklinde konuştu. PETFORM’un gündeminde yer

alan konularla ilgili 2012 yılında olumlu mesa-

feler kat edileceğine inandıklarının altını çizen

PETFORM Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Duran,

şöyle devam etti:

“Yukarıda belirtilen konulardaki gerçekleşme-

lerin ülkemiz adına artı değerler getireceğine

inanıyoruz. Örneğin, Türk Petrol Kanunu ile ilgili

görüşlerimizi ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaş-

maya devam edeceğiz. Türk Petrol Kanunu’yla

ilgili önemsediğimiz hususlardan bir tanesi

ruhsatların verilmesiyle ilgili soyut kriterler. Bir

takım ruhsatların, o ruhsat alanında yeterince

yatırım yapmayan kişi veya kurumlara verilmesi

konusunda daha dikkatli davranılmasını ve hatta

bunun engellenmesini arzu ediyoruz. Bu konuda

gerçekten yatırım yapacak şirketlerin öne çıkma-

sını istiyoruz. Ayrıca ruhsatı kim kazanmışsa, o

ruhsatın getirdiği yükümlülüklerin yıllar bazında

yerine getirilip getirilmediğini kontrol edebilecek

bir mekanizmanın işlerlik kazanmasını talep

ediyoruz. Ruhsatın vermiş olduğu yüküm-

lülükleri yerine getirmeyenlere de cezai

bir müeyyide uygulanmasının yeni Petrol

Kanunu’nda yer almasının gerekli olduğunu

düşünüyoruz. Bu sayede gerçekten yatırım

yapma arzusu içinde olanlarla, bir şekilde bu

işe girip, doğru dürüst yatırım yapmadan al-

dığı ruhsatı terk edenler arasında bir farklılık

yaratılmış olacaktır.”

“Arama yatırımları teşvik edilmeli”

Türkiye’deki arama yatırımlarının arttırılması ve

bu yatırımların teşvik edilmesi gerektiğini ifade

eden Orhan Duran, “Petrol Kanunu’nda yerli ve


Güncel

yabancı yatırımcıları teşvik edecek unsurların yer

alması gerekir” dedi. Ciddi beklentilerin olduğu

Karadeniz deniz sektöründe majör şirketlerle

gerçekleştirilen aramalardan şu ana kadar maa-

lesef başarılı bir sonuç elde edilemediğine ifade

eden Duran, “Her şeye rağmen Karadeniz’deki

arama çalışmalarından elde edilen yeni verilerin

gelecek yıllarda yapılacak olası yeni arama çalış-

maları için önemli olduğunun altını çizmek isterim.

Şimdi yine ulusal petrol şirketimiz önderliğinde

Akdeniz’de yeni arama çalışmaları yürütülecek

önümüzdeki yıllarda. Antalya açıklarında, Mersin

ile İskenderun Körfezlerinde ve Kıbrıs açıklarında

ruhsat alanlarına ilgi duyabilecek yabancı şirket-

lerin yatırımlarının önümüzdeki yıllarda önemli

olabileceğini düşünüyorum. Dolayısıyla gerek

kara alanlarında ve özellikle deniz alanlarında

yatırımların desteklenmesinin önemli olduğunu

vurgulamak istiyorum” diye konuştu. Türkiye’nin

kara alanlarında Orta Doğu ülkelerindeki gibi

büyük petrol rezervlerine sahip bir ülke olma-

dığını kaydeden Duran, “Bugün itibariyle deniz

sektöründe sadece Batı Karadeniz’de belli bir

miktar ticari gaz keşfi ve üretimi var. Ek olarak,

bugün gaz depolama tesisine dönüştürülen

Kuzey Marmara sahasıdır. Beklentimiz, özellikle

Akdeniz’de önümüzdeki süreçte yapılacak arama

ve sondaj çalışmalarıyla gerçek bir petrol ve doğal

gaz ithalatcısı konumundaki ülkemizin ihtiyacının

karşılanmasına katkı sağlayacak düzeyde petrol

ve doğal gazın keşfedilmesidir” dedi. Arama ve

devamında olası potansiyel yapıları test edecek

sondaj çalışmaları yapmadan ‘petrol veya doğal

gaz vardır ya da yoktur’ denilebilmesi mümkün

değil. Aramacının, yeni teknolojileri uygulayan,

deneyimli multidisipliner bir ekip anlayışı ile

çalışan, hedefine odaklanan, pozitif düşünen ve

yatırım öncelikleri belirlenmiş bir strateji anlayışı

ile başarıyı yakalayabileceğini ” vurguladı.

PETFORM YÖNETİM KURULU

Yönetim Kurulu Yedek Üyeleri

DENETLEME KURULU

Denetleme Kurulu Yedek Üyeleri

Temsilci

Orhan Duran

Metin Şen

Aytaç Eren

İbrahim Akbal

Arif Aktürk

Aykut Tanır

Mete Baysal

Batu Aksoy

Cenk Pala

Erdoğan Arkış

Hasan Erbil Doyuran

Nusret Cömert

Gökhan Yardım

Kıvanç Zaimler

Levent Bilgin

Halil Aktaş

Mehmet Yaşınkaya

Murat Kalay

Turcas Petrol

E.ON Ruhrgas

Palmet Enerji

EWE Enerji

Shell Enerji

Angoragaz

EnerjiSA

Doğal Enerji

Aladdin Middle East

EgeGaz

N.V.Turkse Perenco

Yönetim Kurulu Yedek Üyesi





Asil Üye

Asil Üye

Asil Üye

Yedek Üye

Yedek Üye

Yedek Üye

Genel Energy

BosphorusGaz

Güney Yıldızı Petrol

EgeGaz

NaturGaz

SOCAR Turkey Enerji

Zorlu Doğal Gaz

Başkan

Başkan Yardımcısı

Arama – Üretim Grubu Başkanı

Gaz Grubu Başkanı

Yönetim Kurulu Asil Üyesi



Üye Şirket Ünvan


Güncel

Akaryakıt sektörünün hızla büyüyen dağıtım şir-

ketlerinden S Oil’in 1. Bayi Toplantısı Antalya’da

gerçekleştirildi. Lara Fame Otel’de düzenlenen

toplantıya S Oil Yönetim Kurulu Başkanı Senan

İdin, S Oil Yönetim Kurulu Üyeleri, S Oil Genel

Müdürü Dr. Ayhan Erdem, şirket yöneticileri, Tür-

kiye genelindeki 300’e yakın S Oil bayisi ve şirket

çalışanları katıldı. 2011 yılının değerlendirmesinin

yapıldığı ve geleceğe ilişkin hedeflerin masaya ya-

tırıldığı iki günlük etkinlikte, S Oil bayiler stres attı.

“S Oil, bayilerine değer veren

büyük bir ailedir”

Toplantının açılışında bir konuşma gerçekleştiren

S Oil Yönetim Kurulu Başkanı Senan İdin, S Oil aile-

sinin her geçen gün büyüyen ve bayilerine değer

veren bir aile olduğunu belirterek, “Biz bayilerimizi

özenle seçiyoruz ve bayilerimize verdiğimiz sözleri

sonuna kadar yerine getirmeye özen gösteriyoruz”

dedi. S Oil’in bayileriyle birlikte büyüme konusun-

da kararlı bir dağıtım şirketi olduğunu vurgulayan

İdin, “S Oil bayrağını ülkenin dört bir yanında

dalgalandırıp, S Oil’in kaliteli hizmet anlayışını

tüketicilerle buluşturacağız” şeklinde konuştu.

“18 Eylül sürecinde en fazla bayi

transferi yapan ikinci şirketiz”

Daha sonra söz alan S Oil Genel Müdürü Dr. Ayhan

Erdem ise, şirketin yatırımları ve geleceğe yönelik

hedeflerine ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. 18

Eylül 2010 tarihi itibari ile intifa ve benzeri söz-

leşmelerin 5 yıl ile sınırlandırılması sonrasında,

sektörde en fazla transfer yapan 2. dağıtım şirketi

olmanın haklı gururunu yaşadıklarını belirten Dr.

Ayhan Erdem, “Bu transferler sonrası ailemize

katılan bayilerimizin sektörde bize güç ve değer

kattığını ifade etmek isterim. Sözleşmelerin 5

yıl ile sınırlandırılması sonrası; yapılan anlaşma

koşullarının, ne dağıtıcıya ne de bayiye yaradığını

söyleyebilirim. Panik havasında, bayi sayılarını,

pazar paylarını korumaya çalışan dağıtıcı firmalar

ile piyasadan bayi ve volume almak isteyen diğer

dağıtıcı firmaların uygulamış oldukları yatırım stra-

tejilerinin doğruluğu yeni tartışmaları beraberinde

getirmiştir” değerlendirmesinde bulundu.

“Bayilerimize verdiğimiz sözlerden

hiçbir zaman geri dönmedik”

Düşen karlılık, artan finans maliyetleri ve TÜPRAŞ

esaslı kar marjları ile yapılan anlaşmaların, bir yıl

içerisinde 54 olan dağıtıcı sayısını 43’e düşürdü-

Akaryakıt sektörünün hızla büyüyen dağıtım şirketlerinden S Oil’in 1. Bayi

Toplantısı Antalya’da gerçekleştirildi. Bayilerin yoğun katılımıyla gerçekleşen

etkinlikte 2011 yılı değerlendirilirken, geleceğe ilişkin hedefl er de belirlendi.

S Oil Bayileri Antalya’da Buluştu

S Oil Yönetim Kurulu Ba kan Senan din


Güncel

ğüne dikkat çeken Dr. Erdem, şöyle devam etti:

“Şunu özellikle belirtmek isterim ki; bilançoları

zarar yazan TÜPRAŞ esaslı anlaşma yapan dağıtıcı

firmaların sözlerinde duramamalarının yarattığı

güvensizlik bizlerin kıymetini ortaya çıkarmıştır.

Kar paylaşım modelini seçen biz ve siz değerli S

Oil bayileri; marka sözdür. Söz de itibardır. Tüm

bayilerimize verdiğimiz sözlerden hiçbir zaman,

zarar dahi etsek, geri dönmedik, dönmeyeceğiz

de. Bu konunun özellikle altını çizmek istiyorum.

Bizler her zaman, doğru yerde, doğru bayiyi bulma

stratejimizi sektörde uyguladık. Sizler seçilmiş

değerli S Oil bayilerisiniz.”

“Bölgesel gelişmeler Türkiye petrol

sektörünü de olumsuz etkiliyor”

Dünya ve Türkiye’deki ekonomik gelişmelere iliş-

kin değerlendirmelerde de bulunan S Oil Genel

Müdürü Dr. Erdem, “Arap Baharı” olarak nitelen-

dirilen sürecin Türkiye’yi derinden etkilediğini

belirterek, “Bu süreçte ticari ilişkiler zarar gördü,

siyasi gerilimler doğdu, insani sorunlar yaşandı.

Libya’dan çekilmek ekonomiyi kaçınılmaz olarak

sarstı. Petrol fiyatlarındaki artış cari açığı büyüttü.

Türkiye, Suriye’den gelenlere sığınma ve barınma

imkânı sağlamak zorunda kalıyor. Krizin derinleş-

mesi Türkiye’yi daha da fazla etkileyeceğe benzi-

yor” dedi. Ayrıca, İran ve Suriye’deki hareketlilik,

AB’nin İran’a petrol ticaretindeki yaptırımı, Euro

bölgesinde yaşanan Yunanistan krizi, global re-

sesyon gibi konuların da petrol fiyatlarına önemli

etkileri bulunacağını ifade eden Dr. Erdem, 2010-

2011 yıllarında akaryakıt sektöründe yaşanan

gelişmelere ilişkin de, şunları söyledi:

“2010 yılında; intifa ve bayilik sözleşmeleri 5 yıl ile

sınırlandırıldı. 10 ppm motorine geçiş sağlandı.

ÖTV artışı oldu. Toplamda 12.713 bayiden 639

tanesi firma değiştirdi. Bu dönemde 66 bayi trans-

feri ile en fazla bayi transferi gerçekleştiren ikinci

firma olduk. 2011 yılında ise; EPDK, katkılı motorin

fiyatlarına müdahale etti. Socar-Turcas işbirliğinde

İzmir-Aliağa’da rafineri temeli atıldı. 10 numara

yağa tedbir olarak ÖTV düzenlemesi yapıldı. 10

numara yağ satışından Türkiye’nin 3 yıllık kaybı 3,5

milyar TL civarındadır. Bunun dışında yine 2011’de

akaryakıt ürünlerine yerli tarıma dayalı biyoyakıt

katılması zorunluluğu getirildi. Ayrıca akaryakıt

istasyonlarında otomasyon zorunluluğu da 2011

yılı içerisinde başladı.”

S Oil Genel Müdürü Dr. Ayhan Erdem


Güncel

“İhrakiye satışlarımızı hızla

arttırıyoruz”

2011 yılında S Oil olarak, tüm istasyonlarda tank

ve pompa otomasyonu kurduklarını belirten

Dr. Ayhan Erdem, “Bu arada ürün çeşitliliğimizi

arttırdık. Kurumsal kimlikli bayi sayımızı arttırdık.

52 yeni istasyon açtık. 212 bin m3 toplam satış

gerçekleştirdik. 500 ton madeni yağ satışı ger-

çekleştirdik” dedi. 2010 yılında başlayan ihrakiye

satışıyla ilk yılda toplam 4.960 m3 ile Türkiye pazar

payının yüzde 2’sini elde ettiklerini bildiren Dr.

Erdem, 2011 yılında ise; birçok ikmal noktasından

yaptıkları 7.771 m3’lük satış ile S Oil’in bu alandaki

pazar payını yüzde 3’e yükselttiklerine dikkat

çekti. Bugün İskenderun’dan Mersin’e; Mersin’den

Kuşadası’na kadar tüm sahil şeridinde ikmal ger-

çekleştirdiklerini belirten Dr. Erdem, 2012 yılında

8.000 m3’lük ihrakiye satışı gerçekleştirmeyi he-

deflediklerini söyledi.

“Banka promosyonlarına

hız verdik”

Bazı bankalarla promosyon konusun-

da işbirliğine gidildiğini de bildiren S

Oil Genel Müdürü Dr. Erdem, Ziraat

Bankası ile yürütülen “Başakkart” uy-

gulamasında, motorin ve madeni yağ

satışlarında 150 güne kadar ödeme

kolaylığı sağlandığını ve sisteme 111

adet S Oil bayisinin dahil olduğunu kaydetti. Dr.

Erdem, Denizbank ile yapılan protokol çerçeve-

sinde ise, peşin alışlarda anında yüzde 5 indirim;

extrede öteleme avantajı sağlandığını ifade etti. S

Oil’in 2012 yılı hedeflerine de değinen Dr. Ayhan

Erdem, yıllık toplam 200.000 m3’lük satış gerçek-

leştirmeyi hedeflerini söyledi. 300 bayi sayısına

ulaşmayı planladıklarını anlatan Dr. Erdem, yıl

sonuna kadar 20 adet de S Gaz bayiliği vermeyi

düşündüklerini kaydetti.

Prof. Dr. Alkin bayilere ekonomik

gelişmeleri anlattı

Daha sonra ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin, Türkiye

ve dünya ekonomisindeki gelişmeler ve sektörün

ekonomik boyutuna ilişkin bir sunum gerçekleş-

tirdi. Bayilerin yoğun ilgiliyle izlediği sunumda

bayiler Prof. Dr. Alkin’e birçok soru yöneltti. S Gaz

ve Mepsan yetkilileri tarafından da birer sunum

gerçekleştirilen toplantıda ayrıca 2011 yılının

en başarılı bayilerine birer plaket verildi. Ünlü

şovmen ve radyocu Yavuz Seçkin’in sunuculuk

yaptığı gala gecesinde ise bayiler, ünlü şarkıcı

Petek Dinçöz’ün seslendirdiği şarkılarla hoşça

vakit geçirdi.


Güncel

TOBB Türkiye Sıvılaştırılmış Petrol Gazı Meclisi

Başkanlık Divanı, sektörün gündeminde yer alan

sorunları iletmek üzere Enerji ve Tabii Kaynaklar

Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Zafer Benli’yi ma-

kamında ziyaret etti.

Görüşmede, ülkemizde sıvılaştırılmış petrol gaz-

ları piyasasının oluşumundan itibaren mevzuat

ve standartlar ile kontrol altında tutulduğuna

işaret eden Meclis Başkanı Yağız Eyüboğlu, ürün

güvenliğinin her zaman birinci öncelik olarak ele

alındığını kaydetti. Son dönemde yayımlanan

EPDK raporlarına ve sahadan alınan geri bildi-

rimlere atıfta bulunan Eyüboğlu, güvenlik riskini

büyüten kaçak tüplü gaz dolumlarına acil önlem

alınması gerektiğini vurguladı.

Görüşmede, sektöre ilişkin mevzuatta yapılmakta

olan değişiklikler, sektörün sağlıklı gelişimi ve

kontrolü için denetimlerle sağlanacak disiplin

ortamı ve LPG’nin enerji politikaları içindeki yeri

gibi gündemde yer alan pek çok konu ele alındı.

TOBB Türkiye Sıvılaştırılmış Petrol Gazı Sektör

Meclisi’nin sektörün tamamına yakınını temsil

eden bir yapıda olduğunu belirten TOBB Türkiye

Sıvılaştırılmış Petrol Gazı Meclisi Başkanı Yağız Eyü-

boğlu, meclis bünyesinde oluşturulan mevzuat,

teknik, oto gaz ve tüplü gaz gibi alt komitelerin

sektörün gündemindeki birçok konuya titizlikle

eğildiğine dikkat çekti.

Enerji politikaları içinde LPG hak

ettiği yeri almalı

Meclis Başkanı Eyüboğlu, sosyal yaşam ve enerji

politikaları alanlarında dengeli uygulamaların

yapılabilmesi için, çok güçlü bir alternatif olan

LPG’nin hak ettiği yeri alması gerektiğini belirterek

“Tüplü gazın üzerindeki vergi yükünün doğal gaz

ve elektrik ile eşdeğer tutulması sektörel gelişim

açısından değerlendirilmeli” dedi.

Ziyarette Sektör Meclisi Başkanlık Divanı tarafın-

dan gündeme getirilen bir diğer konu ise doğal

gaz kullanımına geçilmeyen mahallelerde faaliyet-

te bulunan sanayi işletmelerinin doğal gaz kulla-

nan işletmelerle rekabet edebilmesi için gereken

yasal düzenlemelerin yapılması oldu.

LPG Piyasası Kanunu” ve “İkincil

Mevzuat” yeniden ele alınmalı

LPG sektörünün, 5307 Sayılı LPG Piyasası Kanunu

ve ikincil mevzuat ile ilgili talep ve önerilerinin

dikkate alınmasının son derece önemli olduğunu

dile getiren Eyüboğlu, özellikle daralan tüplü ve

TOBB LPG Meclisi’nden Kaçak

Tüplü Gaz Dolumları Artışına

Acil Önlem UyarısıTOBB Türkiye Sıvılaştırılmış Petrol Gazı Meclisi Başkanı Yağız

Eyüboğlu, oto gaz istasyonlarında kaçak tüplü gaz dolumlarında

artış görüldüğünü söyledi. Eyüboğlu, söz konusu kaçak uygulamaların sektörel

disiplini ve güvenliği tehlikeye sokan boyutlara ulaştığı uyarısında bulundu.


Güncel

dökmegaz pazarında kaynakların doğru nokta-

larda kullanılabilmesi ve mevcut sorunlarının

çözülebilmesi için önerilen değişikliklerin en kısa

zamanda devreye alınmasını istedi.

Eyüboğlu, Kanun kapsamındaki cezaların, sektör

oyuncularını yıkıcı mahiyette değil, caydırıcı nite-

likte olması gerektiğine işaret ederken, akaryakıt

sektörü ile LPG sektörünün büyüklüklerine orantılı

olarak, idari para cezalarının yeniden belirlenmesi

talebinde bulundu.

TOBB Türkiye Sıvılaştırılmış Petrol Gazı Meclisi

Başkanı Yağız Eyüboğlu, otogaz istasyonlarında

tüp dolumu ve tüp dolumuna yarayan aparat

bulundurulması ve 5015 Sayılı Petrol Piyasası

Kanunu’ndaki gibi bayilere 1/5 istisnası getirilme-

sinin de sektörün beklentileri arasında olduğunu

ifade etti.

Stok yükümlülüğü 10 günle

sınırlandırılmalı

Eyüboğlu şöyle konuştu: “Ulusal stok bulundurma

mükellefiyetinin LPG sektörü için 10 günlük stok

ile sınırlandırılması, ayrıca şirket stoklarında yer

alan tüp içi LPG miktarı ile yolda gemi ve tanker

üzerinde bulunan tüm LPG ürünlerinin ulusal

stok miktarı içinde değerlendirilmesi sektörün en

önemli beklentilerinden birisidir”.

LPG kontrolü ihtisas

gümrüklerinden yapılmalı ve

kontroller arttırılmalı

Başkanlık Divanı tarafından yapılan değerlendir-

mede, ülkeye girişi yapılan LPG’nin kontrolünün

ihtisas gümrüklerinden yapılmasının ve bu kont-

rollerin arttırılmasının LPG’nin kalitesinin güvence

altına alınması anlamında önemli olduğu belirtildi.

Bununla birlikte, uygulama sürecinde gecikmeleri

engelleyici, süreci kolaylaştırıcı şekilde ihtisas

gümrüğü sayısının arttırılmasının önemli olduğu

ifade edildi.

Aerosol sanayiinde denetimler

arttırılmalı

Aeresol sanayinde kullanılan LPG’de uygulanan

vergi indirimleri nedeniyle yaşanan kayıpların ve

kaçakların engellenmesi için denetimlerin arttı-

rılmasını isteyen sektör temsilcileri, bu anlamda

Bakanlığın desteğini istedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar

Yardımcısı Zafer Benli ise, sektörün sorunlarının

mutlaka gündeme alınacağını bildirirken, belirti-

len hususlar için ayrı ayrı resmi yazılar yazılmasının

girişimlerin başlatılması için önemli olduğunu

ifade etti.


Güncel

Bu yıl ülkemizdeki faaliyetlerinin 100. yılını kutla-

yan BP Türkiye, 2012 Londra Olimpiyat Oyunları

öncesinde, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi ile

imzalanan anlaşma çerçevesinde Milli Olimpiyat

Takımı’nın enerji sponsoru oldu. Sponsorluk an-

laşması, düzenlenen bir imza töreni ile duyuruldu.

BP Türkiye, daha önce de Türkiye Milli Paralimpik

Komitesi’ne sponsorluk desteği sağlayacağını

açıklamıştı.

BP Türkiye’nin Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’ne

sağladığı destek, 2016 sonuna kadar 5 yıl boyunca

sürecek. Ayrıca, düzenlenen basın toplantısında

BP Türkiye, Olimpiyat takımında yer alan 5 milli

sporcuyu da destekleyeceğini açıkladı. BP Türkiye

tarafından desteklenecek olan marka elçisi spor-

cular; Rıza Kayaalp – Grekoromen Güreş, Nazlı

Çağla Dönertaş – Yelken, Gülşah Kocatürk – Judo,

Mete Binay - Halter ve Göksu Üçtaş - Jimnastik

oldu.

Sponsorluk çerçevesinde BP Türkiye 5 yıl boyunca

Milli Olimpiyat Komitesi araçlarına BP akaryakıt-

ları temin edecek. Belirlenen milli sporculara ise

BP Türkiye, Milli Olimpiyat

Takımı’na ve 5 Milli Sporcuya

Sponsor Oldu

Türkiye’deki faaliyetlerinin 100. yılını kutlayan BP ile

Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi arasında sponsorluk

anlaşması imzalandı. Sponsorluk çerçevesinde BP

Türkiye, 2016 sonuna kadar Türkiye Milli Olimpiyat Takımı’na enerji sponsoru

oldu.BP Türkiye, Milli Olimpiyat Takımı’nda bulunan 5 milli sporcuyu da

destekleyeceğini açıkladı. BP, Türkiye adına yarışacak milli sporculara olimpiyat

oyunlarına hazırlanmaları ve kendilerini geliştirmeleri için destek olacak.

GÖKSÜ ÜÇTAJimnastik


Güncel

Olimpiyatlara hazırlanma ve kendilerini geliştirme

çerçevesinde destek sağlayacak. Türkiye Milli

Olimpiyat Komitesi Başkanı Uğur Erdener, basın

toplantısında yaptığı konuşmada, BP Türkiye’ye

bu girişimi için teşekkür ederek, “Türkiye Milli

Olimpiyat Komitesi olarak 2008 yılında 100.

yılımızı kutladık. 100.yılını bu sene kutlayan BP

Türkiye’nin sporu desteklemesi, bunun özellikle

de Olimpiyat Oyunları düzeyinde olması son de-

rece mutluluk verici. BP Türkiye’nin bu girişiminin

Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi vasıtasıyla Türk

sporunun gelişmesinde ve sporcuların hayallerini

gerçekleştirmelerinde büyük rol oynayacağına

inanıyoruz” dedi.

Düzenlenen törende bir konuşma yapan BP Türki-

ye Ülke Başkanı Can Suphi ise, BP’nin 2012 Londra

Olimpiyat Oyunları ile Paralimpik Oyunları resmi

akaryakıt ve gaz sponsoru olduğunu belirterek

şunları söyledi. “BP Türkiye olarak Türkiye Milli

Olimpiyat Komitesi’ni desteklemekten büyük bir

mutluluk ve onur duyuyoruz. Bu yıl Türkiye’deki

faaliyetlerimizin 100. yıldönümü. 2012 Londra

Olimpiyat Oyunları’yla aynı yıl kutladığımız bu

yıldönümü için, Türk Milli Takımlarıyla tek yürek

olmaktan daha anlamlı bir kutlama düşünemi-

yoruz. Bütün Olimpiyat takımlarımıza ve milli

sporcularımıza başarılar diliyoruz.”

Basın toplantısında konuşan BP Türkiye Akaryakıt

Ülke Müdürü Richard Harding ise, “Hedefimiz

Türkiye’nin spor alanındaki başarılarına, gençlerin

spor yapmaya teşvik edilmesine ve olimpiyat-

lardaki başarılara katkıda bulunmak. BP Türkiye

ailesi olarak tüm çalışanlarımızla, bayilerimizle

ve iş ortaklarımızla çok gururlandığımız bu des-

tek, inanıyorum ki tüm müşterilerimizi de çok

heyecanlandırıyor. Tüm sporcularımızı yürekten

destekliyor ve başarılar diliyoruz” dedi.

NAZLI ÇA LA DÖNERTAYelken

GÜL AH KOCATÜRKJudo

RIZA KAYAALPGüre

METE B NAYHalter


Güncel

Türkiye’den tüm dünya ülkelerine ihracat imkanı

yaratması açısından zamanla gaz ve gaz ekipman-

ları ticaretinin merkezi haline gelen Gas Turkey,

Senexpo Uluslararası Fuarcılık’ın organizatörlü-

ğünde gerçekleşecek. Doğru katılımcı ve doğru

ziyaretçiyi bir araya getirmeyi başaran fuar, 5.

yılında da LPG, CNG ve LNG’ye dair tüm yenilik-

lerin sergilendiği ve fırsatların değerlendirildiği

yer olacak.

Yaklaşık 2,3 milyon aracın otogaz kullandığı ve

yılda 250.000 civarında araç dönüşüm kitinin sa-

tıldığı ülkemizde Gas Turkey, otogaz dönüşümü

yapmak isteyen ziyaretçiler için kaçınılmaz fırsatlar

sunarken, katılımcılar için de yeni iş bağlantıları

sağlayacak.

Geçtiğimiz yıl sektörün büyük buluşmasını gerçek-

leştiren Gas Turkey’de, toplam 134 firma yer aldı.

ABD, Almanya, Arjantin, Belçika, Çek Cumhuriyeti,

Çin, Fransa, G. Kore, İran, İspanya, İtalya, Hollanda,

Kanada, Litvanya, Makedonya, Norveç, Polonya,

Tayland, Yeni Zelanda’dan 52 yabancı firmanın

katılım gösterdiği fuar, 5.572 m2 alanın üzerinde

gerçekleşti. Fuar, 1.014’ü yabancı, toplam 11. 749

profesyonel ziyaretçi tarafından gezildi.

Enerji sektöründe ekonomik ve çevreci ürünlerin

sergilendiği Türkiye’nin ilk ve tek LPG, CNG, LNG

Fuarı; KOSGEB, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı,

Türkiye LPG derneği, ODİDER, ÇMO, KMO, Botaş,

TOMDER, GAZDER, ALSİAD, MMO, Enerji Ekono-

misi Derneği gibi dernek ve odalar tarafından

destekleniyor.

Dernek ve odaların desteği, yurtdışı acenteleri ile

yürütülen ortak çalışmalar, yerel ve ulusal basında

yapılan tanıtım çalışmaları ile performansını her

geçen yıl arttıran fuarda, Avrasya Bölgesi’ne yatı-

rım yapmak isteyen çok sayıda firma, bölgedeki

yatırım olanaklarını keşfetmek amacıyla yer alacak.

Her geçen yıl artan performansıyla sektördeki

yerini sağlamlaştıran fuar, 4 gün boyunca ziyaret-

çilerine ev sahipliği yapacak.

Gas Turkey 5. Yılında Daha Çok Katılımcı

Daha Çok İş Bağlantıları Vaat EdiyorDüzenlendiği her yıl sektörün gündemine yön veren Gas Turkey / 5. Uluslararası

LPG, CNG, LNG Fuarı, 29 Mart – 01 Nisan 2012 tarihleri arasında

CNR Expo Fuar Alanı’nda, sektörün liderlerini buluşturuyor.

Fuar Profili

• LPG, CNG, LNG Sınai Gazlar Üretici ve

Dağıtıcı Firmalar

• Otogaz Kit Üreticileri, Distribütörleri

• Otogaz Dönüşümcüleri

• İstasyon Ekipman Üretici ve

İthalatçıları

• Tüp Dolum Tesisi Ekipman Üreticileri

• Basınçlı Kaplar Üretici ve İthalatçıları

• Gaz Ölçüm Cihazları

• Gaz Depolama, Taşıma Sistemleri

• Mühendislik, Proje ve Taahhüt

• Yazılım Firmaları

• Sektörel Basın Yayın Kuruluşları ve

Dernekler


Söyleşi

Tora Petrol Satış Müdürü Alper Ocak ile keyifli

bir sohbet gerçekleştirdik. Yurtdışında çalıştıkları

ülkelerin sayılarını artırmak istediklerini ifade eden

Ocak, “Şu an itibarı ile dört ülke ile çalışıyoruz ve

bu sayıyı 2012 de 10’a çıkarmak istiyoruz” diyor.

Kısaca kendinizden ve

Tora Petrol’ün sektördeki

yolculuğundan bahsedebilir

misiniz?

1997 yılında Gazi Üniversitesi Makina Mühendis-

liği Bölümünden mezun olduktan sonra ilk olarak

doğal gaz sektöründe çalıştım. Sektöre 2000 yı-

lında Yenen Mühendislik’te Şantiye Koordinatörü

olarak başladım. Yaklaşık 7 sene bu pozisyonda

çalıştıktan sonra Tora Petrol’de saha uygulamaları

sorumlusu olarak 2009 yılına kadar çalıştım. Bu

tarihten itibaren de Tora Petrol’de Satış Müdürü

olarak görevime devam etmekteyim.

Sayısal verilerle Tora Petrol’ün

sektördeki konumu hakkında bilgi

verebilir misiniz?

1998 yılında kurulan Tora Petrol akaryakıt istas-

yonları, petrol, doğal gaz, lpg ve

endüstriyel tesislerine ekipman,

montaj ve bakım hizmetleri ver-

mektedir. Yaklaşık 120 kişilik idari

ve teknik kadroya sahiptir. Petrol

sektöründeki başarılı çalışma-

larımızdan sonra 2011 yılında

Gilbarco, Vedeer Root ile anlaşa-

rak Türkiye temsilcisi olduk. Bu

anlaşma ile birlikte Gilbarco’nun

yeni nesil Horizon pompaların

satışını ilk olarak Türkiye’de ger-

çekleştirdik. Şu an itibarı ile satış

grafiğimiz sürekli yükselerek de-

vam etmektedir. Perakende satı-

şın yanı sıra ana dağıtım firmaları

ile de kurumsal Horizon pompa

anlaşmaları yaptık.

Akaryakıt sektörüne

yönelik ürün gamınızdan ve

gerçekleştirmiş olduğunuz

çözümlerden bahsedebilir misiniz?

Tora Petrol, sektöre mühendislik çözümler üreten

bir firma olarak hizmet sunmuş ve sunmaya da

devam edecektir. Müşteri odaklı ve yüksek kaliteli

ürünlerle desteklediğimiz firmamız sektöre,

• İSTASYON BAKIMLARI,

• GİLBARCO DİSPENSER,

• UPP ALTYAPI İŞLERİ

• THOMAS TANK CİDAR KONTROL SİSTEMLERİ,

• RED JACKET DALGIÇ POMPA

• SAHA ELEKTRİK UYGULAMALARI,

LED AYDINLATMALAR,

• WASHTEC YIKAMA MAKİNALARI

• FIBRELITE MENHOL KAPAKLARI

• VEEDER ROOT TANK OTOMASYON SİSTEMİ

2012 yılı Tora ve bayileri için eksikliklerini giderme ve doğru stratejiler

belirleme planlarıyla geçecektir. Hedefl eri doğru bir şekilde belirleyip, doğru

kişilerle çalışıldığında başarı kendiliğinden gelecektir.

Başarımızı Planlı ve Doğru

İşler Yapmamıza Borçluyuz

Tora Petrol Sat Müdürü Alper Ocak


Söyleşi

ürünleri ile hizmet vermektedir. Tüm dünyada

kalitesi ve güvenilirlikleri ile kabul görmüş bu

temsilciliklerimizle hemen hemen tüm ana dağı-

tım şirketleri ile kapsamlı bir şekilde çalışıyoruz.

Satış ve pazarlama konusunda

stratejiniz nedir?

Rekabetin yoğun olduğu sektörümüzde hayatta

kalabilmek ve verdiğimiz hizmetin kalitesinin

sürekli olarak artırabilmek için satışlarımızı artırıp,

maliyetlerimizi düşürmeyi planladık. Tora Petrol

olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra

da dürüst, şeffaf ve sözüne güvenilir bir şekilde

prensiplerimizden ödün vermeden satış ve hiz-

metlerimizi gerçekleştirmek istiyoruz.

Satış sonrası hizmetlere bakış

açınızı öğrenebilir miyiz?

Müşterilerimiz öncelikle, satın aldıkları ürünü

sorunsuz kullanmak istemektedirler. Ayrıca

önem verdikleri ikinci bir konu ise, ürünle ilgili

bir şikayetleri olduğunda, en kısa sürede, hiç

değilse şikayetlerini aktarabilecekleri bir ilgili bu-

labilmektedir. Kullanıcının şikayetinin dinlenmesi,

kendisine açıklayıcı bilgi verilmesi, çoğu zaman

müşteri ile iyi ilişkilerin sürdürülmesine yardımcı

olmaktadır. Müşterilerinin bu ihtiyacının farkında

olan firmalar, müşterilerin dilek ve ihtiyaçlarını

aktarabilecekleri, gerektiğinde 24 saat hizmet

veren bir sistemin olmasını ister. Müşterilerimize

24 saat destek veren 444 87 44 nolu hattımız ile

müşterilerimiz bizlere kolayca ulaşabilmektedirler.

2011 yılında firmanız nasıl bir

performans gösterdi? 2012 için

pazar büyüme beklentiniz nedir?

2012 yılı hedefl erinizi öğrenebilir

miyiz?

2011 yılında baktığımızda, bir önceki yıla kıyasla

daha başarılı geçti. Bu başarının ana sebebi ise

planlı ve doğru işler yapmamızdır. Yaptığımız

araştırmalar neticesinde 2012 yılının 2011’den

piyasalar açısından daha zor bir yıl olacağını gös-

teriyor. Dolayısıyla 2012 yılı için 2011’den daha

fazla bir büyüme olacağını tahmin etmiyorum.

2012 yılı Tora ve Bayileri için eksikliklerimizi gi-

derme ve doğru stratejiler belirleme planlarıyla

geçecektir. Hedefleri doğru bir şekilde belirleyip,

doğru kişilerle de çalışıldığında başarı kendiliğin-

den gelecektir.

Önümüzdeki döneme ilişkin ne tip

stratejiler geliştirdiniz?

Bu seneki ilk olarak iç pazar da varlığımızı bugünkü

şekli ile korumak ve buna ilave olarak yurtdışına

açılmak istiyoruz. Şu an itibarı ile dört ülke ile

çalışıyoruz ve bu sayıyı 2012 de 10’a çıkarmak

istiyoruz.

İç pazarda ki en büyük stratejimiz ise; müşterileri-

mizin Tora’dan aldıkları doğru ve ihtiyaca yönelik

ürün ve hizmetler sayesinde kendilerin de para

kazanmalarını sağlamak olacak. Rekabetin son

derece arttığı bu ortamda müşteriyi doğru bilgi-

lendirip paralarını sokağa atmamaları için birebir

kendilerine gidip bilgilendirmeler yapacağız.


Söyleşi

Sizi rakiplerinizden ayıran en

büyük özellikleriniz neler?

Bizi rakiplerden ayıran en görünür özelliğimiz;

müşterilerimize özel ve doğru çözümler suna-

bilmemizdir. Tora 120 kişilik büyük bir ailedir.

Müşterilerimiz de kendilerini bu aileden biri gibi

hissederler ve aynı oranda da güvenirler.

Müşterilerinizden gelen

feedbackleri uygulamalarınıza

nasıl yansıtıyorsunuz?

Tora Petrol, çalışmalarını belirli bir sistem ve kural

içerisinde yürütür. Saha çalışmalarından sonra per-

sonelimiz, bayiye ya da istasyon müdürüne mem-

nuniyet anket formu ve Tora’dan beklentileriniz

nedir diye bir form doldurtur. Bu formlar, haftalık

olarak müşteri ilişkileri sorumlumuza teslim edilir.

Müşteri İlişkileri Yöneticimiz, bu formları titizlikle

inceler ve firma içinde ilgili departmanlara müşte-

rilerin talep ve isteklerini bildirir ve aldığı bildirime

göre de müşterileri arayarak talep ve şikayetlerini

çözmeye çalışır.

Sektöre yön vermek ve sektörü bir

üst noktaya taşıma noktasında Tora

Petrol olarak hangi çalışmalara

imza atıyorsunuz?

İşimiz gereği tehlikeli bölgelerde çalışma zorunlu-

luğumuz var. Tabi bu çalışmalar sırasında gerekli

iş ortamını yaratmadan iş yapmamız söz konusu

değil. Bunlar ise ancak eğitim ve bilgi paylaşımı

ile olabiliyor. Bu bağlamda sahada çalışan tüm personele yılda iki kez düzenli olarak SEÇ, ilk yar-

dım, ileri sürüş teknikleri eğitimleri verilmektedir.

Tora Petrol’ün en önemli gayesi sahada çalışan

tüm personelin evlerine ve ailelerine kazasız ve

sağlıklı bir şekilde gidebilmelerini sağlamaktır.

Bunun için elimizden gelenin en iyisini yapmaya

ve kendimizi tehlikelere karşı korumaya sürekli

devam edeceğiz.

petrol plus dergisi -23-

Documents