petrol plus dergisi -21-

52

Upload: odak-yayincilik

Post on 22-Mar-2016

265 views

Category:

Documents


12 download

DESCRIPTION

gas, oil, petrol, gaz

TRANSCRIPT

Page 1: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 2: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 3: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 4: Petrol Plus Dergisi -21-

2 PETROL PLUS - ARALIK 2011

İmtiyaz SahibiOdaklı Yayıncılık Tanıtım ve Sanayi Ticaret Ltd. Şti.

Adına Nurhan SAĞIR

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüAhmet KUT

[email protected]

Yayın Grubu Başkanı Özay SAĞIR

Genel Yayın Yönetmeni

Murat FIRAT

EditörBerna SAN

Art DirektörErsan TOPUZ

Dağıtım Planlama ve KoordinasyonEthem KUT

Reklam KoordinatörüEmin ESER

[email protected]

Hukuk MüşaviriAv. Murat KurtAv. Uğur Kızılca

YÖNETİM MERKEZİ

Odaklı Yayıncılık Tanıtım Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

Tatlısu Mah. Seyhan Sk. Elalmış Cad. No:7 D:1 Şerifali - Ümraniye / İSTANBUL

Tel: (0216) 527 32 62 Faks: (0216) 527 32 [email protected]

Abone ve Okur [email protected]

BASKI ve CİLTİstanbul Basım

0(212) 454 31 71

Baskı Tarihi28.12.2011

Bu dergi tüm Türkiye’de dağıtılmaktadır.

Basın Kanunu’na göre Yerel Süreli Yayın’dır.

Fiyatı: 10 TLYıllık Abonelik: 100 TL

(Fiyatlara KDV Dahildir. Yıllık gönderimlerde kargo fi yata dahil, tek gönderimlerde dahil değildir.)

“Petrol Plus Dergisi’nde yayınlanan yazı ve çizimlerin

her hakkı mahfuzdur. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez”

“Yayımlanan tüm yazılaın sorumluluğu yazarlarına, ilanların sorumluluğu ilan verene aittir.

2 PETROL PLUS - KASIM 2011

Değerli okurlarımız,

Yıllardır enerji sektörünü Ankara’dan takip eden biri olarak, bugüne kadar sektör için çok önemli olan ve hatta tarihi olarak nitelendirilebilecek gelişmelerin tanığı oldum. Bu gelişmeleri de en doğru ve hızlı biçimde sizlere aktarmaya özen gösterdim.

Bu sayısından itibaren de Petrol Plus Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmenliği gibi önemli ve ağır bir görevi üstleniyorum. Yıllardır üzüntü ve mutluluğunu paylaştığım, birlikte nefes alıp verdiğim tüm sektör oyuncularının bu önemli ve zor görevimde de desteklerini benden esirgemeyeceklerine inanıyorum.

Sektör zor bir dönemden geçiyor. Bazı sorunlar kronik bir hal alırken, her geçen gün bu sorunlara bir yenisi daha ekleniyor. Kamu otoritelerinin iyi niyetli çabaları ve sektör temsilcilerinin olumlu yaklaşımları bu sorunların aşılmasında zaman zaman yeterli olamıyor. İşte bu noktada, sektörel yayınların önemi ortaya çıkıyor. Tabii ki; bu yayınların olaylara tarafsız ve doğru yaklaşması gerekiyor. Ben, bugüne kadar bu prensip çerçevesinde mesleğimi icra etmeye çalıştım. Bugün Petrol Plus ailesine katılmamın en önemli sebebi de, bu derginin daima yukarıda değindiğim ilkeler çerçevesinde hareket etmesidir.

Bu duygular içerisinde, 2012 yılında amaçlanan piyasa hedeflerine ulaşılarak sektörün çok daha sağlıklı bir yapıya kavuşmasını diliyor, yeni yılın ülkemize ve sektöre huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum.

Murat FIRAT

Genel Yayın Yönetmeni

Page 5: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 6: Petrol Plus Dergisi -21-

2 PETROL PLUS - KASIM 2011

Tam sayfa: 24x33 / yatay - 1/2: 24x14,5 / dikey - 1/2:12x29 / 1/4: 11,5x14,5Reklam Ebatları

Reklam İndeksi

T Ü R K A K - U G E TA M . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 3 9

M A P F R E . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 4 5

IPAC. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .K APAK ÖN

AYTEMİZ.................................KAPAK ARKA

T I TA N I C . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Ö. K . İ .

T O R A . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . A . K . İ .

S P E E D Y. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 1

U G E T A M . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 3

A R T I M A K İ N A . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 5

T I R S A N . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 7

E A E . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 9

L A S T İ K P A R K . . . . . . . . . . . . . . . . . . 1 1

P O W E R WA X . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 1 5

O K T . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 1 7

K O R U R . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 2 1

I P A C . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 2 3 - 2 4 - 2 5

L Ö S E V . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 3 7

EPDK 10. Yılını

Kutladı10 12

PÜİS heyeti, görüşmede, 10 numaralı yağ sorunu, akaryakıt kaçakçılığı, mevzuat revizyonu gibi sektörün gündemindeki önemli konulara ilişkin önerilerini de iletti.

20

18

30 32

İçindekiler

Bayiler “Uyumlu

Eylem”den ceza

yiyebilir

Kar marjlarının düşüklüğü nedeniyle zor günler geçiren bayilerin bazıları, karlarını arttırmak için, anlaşarak aynı fiyattan satış yapmaya başladı.

EPDK 10. yılı: Enerji Piyasalarında Yatırım, Rekabet, Riskler ve Beklentiler” konulu konferans Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın katılımıyla gerçekleştirildi.

Güner Yenigün: Maliyetin Altındaki Fiyatlarla Yapılan Satışlara İzin Verilmemeli

PÜİS Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Sekreteri Güner Yenigün, “Hemen yanındaki istasyonda maliyetin dahi altındaki fiyatlarla satış yapılırken, normal fiyattan akaryakıt pazarlamak imkansızdır” dedi.

PÜİS Yönetimi,

Meclis Enerji

Komisyonu’nu

Ziyaret Etti

Aytemiz

Akaryakıt’tan

Karaman’da

İstasyon Açılışı

Türkiye genelindeki istasyon yatırımlarını hızla devam ettiren Aytemiz Akaryakıt, Karaman’daki ikinci istasyonu Kurşunlu Petrol’ü görkemli bir törenle hizmete açtı.

İpragaz, Olduğu

Gibi Görünen,

Göründüğü Gibi

Olan Bir Şirket

LPG sektörünün ilk dolum tesisini ve ilk resmi belgeli otogaz istasyonunu kuran İpragaz Otogaz Satış Müdürü Hakan Çelik ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Page 7: Petrol Plus Dergisi -21-

6 Haberler

22 Güncel: BP Türkiye’den Milli Paralimpik Takımı’na Tam Destek

26 Güncel: TPAO ve Shell’den “Ortak İşletme Anlaşması”

28 Güncel: Meclis Enerji Komisyonu Elektrikli Otomobilleri İnceledi

34 Söyleşi: 2012 Yılında İLKGAZ Markası Altında LPG Sektöründe de Faaliyet Göstereceğiz

36 Güncel: Shell’in Konsept Binek Araç Motor Yağı

38 Bilişim: Coğrafi Konumlandırma, Firmaları Harita Üzerinde “Gerçek” Yerlerine Taşıyor

40 Şirket Haberleri

44 Makale-Petrol Müh. Serkan ŞAHİN

3PETROL PLUS - KASIM 2011

Page 8: Petrol Plus Dergisi -21-

6 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Sektörden Haberler

RK, “Satış Tonajı Taahhüdü”

Konusunda EPDK’yı İşaret Etti

EPDK, enerji piyasasında 2012

yılında uygulanacak idari para

cezalarını yeniden değerleme

oranı çerçevesinde yüzde 10,26

oranında artırdı.

EPDK’nın, “Petrol

Piyasası Kanunun

19’uncu Madde-

si Uyarınca 2012

Yılında Uygulana-

cak Para Cezaları

Hakkında Tebliğ”, “Elektrik Piyasası Kanunun-

da Değişiklik Yapılması ve Doğalgaz Piyasası

Hakkında Kanunun 9’uncu Maddesi Uyarın-

ca 2012 Yılında Uygulanacak Para Cezaları

Hakkında Tebliğ”, “Elektrik Piyasası Kanunun

11’inci Maddesi Uyarınca 2012 Yılında Uygu-

lanacak Para Cezaları Hakkında Tebliğ” ve “Sıvı-

laştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve

Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına

Dair Kanunun 16’ıncı Maddesi Uyarınca 2012 Yılın-

da Uygulanacak Para Cezaları Hakkında Tebliğ”i,

Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Petrol piyasasında en düşük ceza 67

bin 962 TL oldu

Petrol Piyasası Kanunun 19’uncu maddesine göre,

lisans almadan lisansa tabi faaliyetlerde bulunan-

lara 815 bin 555 lira, lisans almadan hak konusu

yapılan tesislerin yapımına veya işletimine başlan-

ması ve bunlar üzerinde tasarruf hakkı doğuracak

işlemlerin yapılması ve sahip olunan lisansın verdi-

ği haklar dışında faaliyet gösterenlere 339 bin 814

lira, kanunun getirdiği diğer yükümlülüklere uyma-

yanlara da bin 358 lira ile 67 bin 962 lira arasında

idari para cezası verilecek.

LPG piyasasında lisanssız faaliyete

679 bin 629 TL ceza kesilecek

LPG Piyasası Kanunun ve Elektrik Piyasası Kanu-

nunda Değişik Yapılmasına Dair Kanunun ilgili

maddesine göre de lisans almadan faaliyette bulu-

nanlara 679 bin 629 lira, lisans almaksızın hak ko-

nusu yapılan tesislerin yapımına ve/veya işletimine

başlanması ve bunlar üzerinde tasarruf hakkı do-

ğuracak işlemleri yapanlara 339 bin 814 lira, bunları

ihlal eden sorumlulara 67 bin 962 lira, iki kilogram

üzeri tüp teslimini ve bağlantısını adrese yapmayan

bayilere 134 lira, kanunun getirdiği diğer yükümlü-

lüklere uymayanlara da bin 358 lira idari para cezası

uygulanacak.

EPDK, İdari Para Cezalarını Artırdı

Bayilik sözleşmelerinde yer verilen “minimum satış

sınırı” hükümlerine dayanılarak yapılan uygula-

maların hukuka aykırı olduğu iddiasıyla yapılan

başvuruların artması üzerine Rekabet Kurumu,

söz konusu durumun sektöre menfi veya müspet

etkilerinin EPDK tarafından izlenmesi gerektiği

yönünde bir görüş oluşturarak, bunu EPDK’ya

bildirdi. Rekabet Kurumu, konuya ilişkin EPDK’ya

gönderdiği yazıda, gerekli görmesi halinde

EPDK’nın bu konuda bir düzenleme yapabilece-

ğini kaydetti.

Bayiler “yeniden sözleşme

yapmaya zorlandıklarını”

iddia ediyor

Sözleşmede yer alan satış tonajı taahhüdü hükmüne

dayanılarak yapılan uygulamaların hukuka aykırı

olduğu iddiasıyla Rekabet Kurumu’na başvuran

bayiler, bayilik sözleşmelerindeki satış tonajı taah-

hüdü hükümlerinin, bayilik ilişkisini sona erdirmek

isteyen ve sözleşmede öngörülen satış tonajını ger-

çekleştiremeyen bayilerin tazminat yoluyla yeniden

sözleşme yapmaya zorlandığını savunuyor.

Rekabet Kurumu, daha önce aynı kapsamda ken-

disine yapılan bir başvuruya ilişkin,”Satış tonajı

taahhüdüne ilişkin şikâyetin doğrudan 4054 sayılı

Kanun ve 2002/2 sayılı Tebliğ kapsamında değerlen-

dirilmesinin mümkün olmadığına, ancak sektördeki

etkileri dikkate alınarak Enerji Piyasası Düzenleme

Kurumu’na görüş bildirilmesi hususunda Başkanlığın

görevlendirilmesine” karar vermişti.

ktörden Haberler

Son günlerde, satış tonajı taahhüdü uygulamasına ilişkin bayilerden gelen

şikayetlerin artması üzerine Rekabet Kurumu, konu hakkındaki görüşünü EPDK’ya iletti.

Rekabet Kurumu, EPDK’ya gönderdiği yazıda; söz konusu durumun sektöre menfi veya

müspet etkilerinin EPDK tarafından izlenmesi gerektiğini belirterek, gerekli görmesi halinde

Kurumun konuya ilişkin bir düzenleme yapabileceğini bildirdi.

Haberler

Page 9: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 7

Haberler

Çip sistemi yeniden gündemde

Taslağa göre; sistemin unsurlarından olan taşıt kimlik birimlerinin şu özellikleri taşıması planlanıyordu:

GİB’in, akaryakıt istasyonlarında yazarkasa uygulamasının başlamasının hemen

ardından 2006 yılında hazırladığı fakat yürürlüğe sokulmayan, “Taşıt Plaka Bilgisinin

Ödeme Kaydedici Cihazlar Tarafından Tanınmasına Yönelik Usul ve Esaslar Hakkında

VUK Genel Tebliğ Taslağı”nı da yeniden gündeme getirmeyi planladığı belirtiliyor.

İstasyonlarda ödeme kaydedici cihaza farklı plaka bilgisi girilmesi gerekçe

gösterilerek hazırlanan söz konusu taslak; motorlu kara taşıtlarına, taşıtın plaka

bilgisinin pompalara bağlı yazarkasalara otomatik olarak kaydedilmesini sağlamak

üzere, “Taşıt Kimlik Birimi” takılması ve akaryakıt istasyonlarındaki pompaların

ve yazarkasaların da bu birimlerle iletişimi sağlayacak cihazlarla teçhiz edilmesi

zorunluluğunu öngörüyordu. Taslak, sistemin, akaryakıt alımı sırasında pompa

tabancasının taşıtın yakıt deposunun girişine yaklaştırılmasıyla çalışmaya başlaması

ve taşıt kimlik biriminde programlı bilgilerin, taşıttaki ve pompadaki cihaz vasıtasıyla

doğrudan ve otomatik olarak ödeme kaydedici cihaza aktarılmasını öngörüyordu.

Taşıtın plaka bilgisi ile motor ve şasi numaralarını ihtiva etmesi

Ödeme kaydedici cihazlarla iletişim yapabilecek özellikte olması

Taşıtın depo girişine kolaylıkla çıkartılamayacak tarzda monte edilmesi ve çıkartılmak istendiğinde bir daha kullanılamayacak şekilde tahrip olması

Üzerine kaydedilen bilgilerin silinemeyecek ve yetkili kişiler dışında değiştirilemeyecek olması

Her taşıt kimlik biriminin yurt genelinde bütün ödeme kaydedici cihazlarla iletişim sağlayacak özellikte olması

Taşıt kimlik birimlerinin üzerinde (kolayca çıkartılamayacak veya silinemeyecek tarzda) Bakanlıktan onay alan ilgili üretici veya ithalatçı k u r u l u ş u b e l i r te n b i r i b a re bulunması

7

a re

PEEEEETTRTRTRTRTRTRTRTRRRRRRRRRTTRRRTRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRRTRRRTRRRRRRRRRRRRRRRRTRT OOOOOOOOOOOOOLOLOLOLOLOLOLOLOLOOOOOOOOOOOOLOLOOOOOOLOLOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOLOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOLLLLL P PPPPPLUS - AAARARARARRRRRRRRRRRRRRRRAAAAAAAAAAAAAAALALALALALALLLLLLLAAAAAALALLAAAAAAALAAAAAAAAAAAAALAAAAAAAAAAAALAAAAAAAAAAALAALIIKKKKKKKKKKKKK 22222222 22 222222200000001010101011010000001000001010000001111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111

Petrol Plus’ın edindiği bilgilere göre, bazı akaryakıt

istasyonlarında, yakıt alan araçların plakası yerine

farklı plakalara fiş kesilerek usulsüzlük yapıldığını

tespit eden Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), bunun

önüne geçebi lmek iç in EPDK’dan, istasyon

otomasyon sistemi üzerinden geçen bilgilerin

günlük olarak kendilerine ulaştırılmasını talep

etti. Ancak talebine EPDK’dan olumsuz yanıt alan

GİB, bunun üzerine sektör temsilcilerini toplantıya

çağırdı.

GİB, plaka bazındaki

bilgilere erişim talep ediyor

Vergi Usul Dairesi Başkanı Fahrettin Özdemirci

başkanlığında GİB’de gerçekleştirilen toplantıya ,

ADER ve AKADER temsilcileri katıldı. İstasyonlardaki

akaryakıt satışlarının kayıt altına alınması için

getirilen yazarkasa ve otomasyon uygulamalarının

kötü niyetli kişilerce devre dışı bırakıldığını ifade

eden GİB yetkilileri, bayilerden plaka bazında

gelen bilgilerin dağıtım şirketleri üzerinden GİB’e

aktarılmasını istediler.

Sektör, öncelikle “10 numara yağ”

sorununun çözülmesini istiyor

Sektör temsilcileri ise, sektörün kayıt altına

alınması için bugüne kadar milyonlarca dolarlık

yatırım yaptıklarına dikkat çekerek, bu yatırımlara

bir yenisini ilave etmeden bir an önce kamunun

saha denetimini ar ttır ıp, 10 numara yağ ve

akaryakıt kaçakçıl ığını önlemesi gerektiğini

söylediler. GİB’in, önümüzdeki günlerde konuya

il işk in sektör temsilcileriyle tekrar bir araya

geleceği ifade ediliyor.

GİB ‘Plaka Bilgisi’ PeşindeAkaryakıttaki vergi kaçağını önlemek için bugüne kadar alınan tedbirleri yeterli bulmayan GİB, şimdi de, bazı istasyonlarda yapılan fiş ve fatura ticaretini önlemek için, otomasyon sistemi üzerinden gelen bilgelerin dağıtım şirketleri tarafından kendilerine aktarılmasını istiyor. GİB’in, şirketlere ilave maliyetler yükleyecek bu talebine sıcak bakmayan sektör temsilcileri, öncelikle 10 numara yağ ve akaryakıt kaçakçılığı sorunlarının çözüme kavuşturulması gerektiği görüşünde birleşiyor.

Page 10: Petrol Plus Dergisi -21-

8 PETROL PLUS - ARALIK 2011

“Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı

(2011-2013)” Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe

girdi. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) sorumlu kuruluş

olarak belirlendiği Eylem Planı; Bilim, Sanayi ve Teknoloji

Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çevre

ve Şehircilik Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Enerji ve

Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı,

Maliye Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, BDDK, EPDK, SPK,

SGK, Şeker Kurumu ve Türkiye Noterler Birliği ile koor-

dinasyon içinde yürütülecek, gerek duyulan hallerde

sivil toplum kuruluşlarıyla da işbirliği yapılacak. Eylem

Plânı uygulama sürecinin izlenmesi Gelir İdaresi Baş-

kanlığı tarafından yerine getirilecek, her bir eylem için

belirlenen koordinatör kuruluş eylem gerçekleşmelerini

Gelir İdaresi Başkanlığına üçer aylık dönemler itibariyle

raporlayacak ve Eylem Plânı, izleme ve değerlendirme

kurullarında değerlendirilecek.

Fuel oil, gazyağı ve naftaya ulusal

marker eklenecek

Ağırlıklı olarak birçok farklı alanda veri tabanı oluş-

turulması ve kurumlar arası veri paylaşımına yönelik

hususları içeren Eylem Planı, akaryakıt ve LPG sektörle-

rini yakından ilgilendiren çok önemli projelerin hayata

geçirilmesini öngörüyor. Buna göre; 2013 yılının Ocak

ayına kadar, fuel oil, gazyağı ve nafta türlerinde ulusal

marker uygulamasına geçilecek.

İstasyon satış verileri çevirimiçi olarak

GİB’e gönderilecek

Ayrıca, akaryakıt istasyonlarındaki satış verilerinin çev-

rimiçi olarak GİB’e gönderilmesi için gerekli sistemin

oluşturulacak. Sistemin, GİB ve Maliye Bakanlığı Vergi

Denetim Kurulu Başkanlığı tarafından 2013 yılı sonuna

kadar kurulması planlanıyor. EPDK tarafından, 2013

yılı sonuna kadar, dağıtıcı şirketlerin LPG ithalatına,

ihracatına, alış ve satışına ilişkin verilerin takibine imkân

sağlayacak bir sistemin de kurulması planlanıyor.

Kayıt Dışıyla Mücadelede Yeni Dönem BaşlıyorKayıt dışı ekonomiyle daha etkin mücadele için oluşturulan Eylem Planı ile, akaryakıt ve

LPG sektörlerini yakından ilgilendiren çok önemli projelerin hayata geçirilmesi planlanıyor.

Eylem Planı, akaryakıt istasyonlarındaki satış verilerinin çevrimiçi olarak GİB’e gönderilmesi

için gerekli sistemin oluşturulmasını ve dağıtıcı şirketlerin LPG ithalatına, ihracatına, alış ve

satışına ilişkin verilerin takibine imkân sağlayacak bir sistemin kurulmasını öngörüyor.

1. GİB’in koordinasyonunda, 2012 yılının sonuna

kadar, akaryakıt, madenî yağ, tütün ve alkol

sektörlerinden başlamak üzere elektronik fatura

ve elektronik defter kullanımı yaygınlaştırılacak.

Böylece elektronik fatura uygulamasının ve elekt-

ronik defter kullanımının artırılması hedefleniyor.

2. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı koordi-

nasyonunda, denetim elemanlarının kullanımına

münhasır olmak üzere işyeri ve sektör analizlerine

esas teşkil edecek bilgilerin yer alacağı dijital

ortamda “işyeri elektronik denetim defteri” ile

“işyerleri elektronik sicil merkezi” oluşturulacak.

Uygulamayla; 01.01.2012 tarihinden itibaren

denetim elemanlarının otomasyon programına

sorunsuzca bağlanabilmeleri ve denetlenen işyer-

leri ile ilgili denetim raporları ve işyeri bilgilerinin

güncel bir şekilde bu sisteme girişi hedefleniyor.

3. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile bağlı, ilgili

ve ilişkili kuruluşlarında tutulan verilerden kayıt

dışı ekonomiyle mücadeleye katkı sağlayacak

olanlar tespit edilecek ve bu verilerin takibine

imkân sağlayacak ortak bir veri ambarı sistemi

kurulacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı

ile EPDK’nın müşterek sorumluluğunda olan

sistemin 2013 yılının sonuna kadar kurulması

planlanıyor.

4. Fuel oil, gazyağı ve nafta türlerinde ulusal

marker uygulamasına geçilecektir. EPDK’nın ko-

ordinasyonunda başlayacak uygulamanın 2013

yılının Ocak ayında başlaması planlanıyor.

5. Yine EPDK’nın koordinasyonunda akaryakıt

analizleri için ilave 3 Akredite Laboratuar kurulu-

mu gerçekleştirilecektir. Bu laboratuarların 2013

yılının Ocak ayında devreye girmesi hedefleniyor.

6. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı

ve GİB’in koordinasyonunda; araçların imalat veya

ithalatından, kayıt ve tescil edildiği tüketiciye

ulaşım safhasına kadar takibine imkân veren bir

sistem kurulacaktır.

7. Akaryakıt satış istasyonlarındaki satış verile-

rinin çevrimiçi olarak Gelir İdaresi Başkanlığına

gönderilmesi için gerekli sistem oluşturulacak.

Sistemin GİB ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim

Kurulu Başkanlığı tarafından 2013 yılı sonuna

kadar kurulması planlanıyor.

8. EPDK tarafından, 2013 yılı sonuna kadar, da-

ğıtıcı şirketlerin LPG ithalatına, ihracatına, alış ve

satışına ilişkin verilerin takibine imkân sağlayacak

bir sistem kurulacak.

9. 2012 yılının Mayıs ayına kadar EPDK tarafından,

Dağıtıcı Bayi Denetim Sistemi tamamlanacak, bu

sistemdeki bilgilerin EPDK bilgi sistemi tarafından

alınması sağlanarak ilgili kurum ve kuruluşlarla

paylaşılacak.

10. Tüm kamu kurum ve kuruluşları tarafından

alınan bilgiler analiz edilerek kurumlar arasında

paylaşımı sağlanacak.

Eylem Planı’nda ön plana çıkan hususlar şöyle:

Haberler

Page 11: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 12: Petrol Plus Dergisi -21-

10 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Petrol Piyasası Bilgi Sistemi Yönetmeliği ve Petrol Piyasası Bilgi Sistemi aracılığıyla yapılan bildirimler kapsamında lisans sahibi şirketlerinden istenen ve elektronik ortamda Kuruma intikal eden bilgilerin değerlendirilmesi ve bu bilgilerin sağlıklı bir şekilde EPDK’ya sunulmasına yönelik bilgilendirme toplantıları gerçekleştirildi. 12-15 Aralık 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilen oturumlarda dağıtıcı, ihrakiye teslimi ve rafinerici lisans sahibi şirketlerin yetkililerine 2012 bildirim yükümlülükleri, formları ve açıklamaları hakkında bilgi verildi.

Bildirimlerde kapsamlı

değişiklik yapılacak

B u t o p l a n t ı l a rd a 2 0 1 2 y ı l ı n d a y a p ı l a c a k bildirimlere dönük olarak sağlıklı veri akışının sağlanmasına ilişkin lisans sahibi şirketlerin yetkilileri bilgilendirildi. Bu arada Petrol Piyasası

Bilgi Sistemi Yönetmeliğinde ve Petrol Piyasası Bilgi Sistemi aracı l ığıyla Kuruma i leti len bildirimlerde yapılacak kapsamlı değişiklikler ile ilgili olarak da karşılıklı bilgi aktarımı sağlandı.

2007 yılından bu yana S Oil Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Dr. Ayhan Erdem, S Oil Genel Müdürlüğü’ne getirildi. 1988 yılından beri akaryakıt sektöründe değişik görevlerde bulunan Erdem, sektöre yönelik akademik çalışmalarıyla tanınıyor.

Dr. Ayhan Erdem kimdir?

1970 yılında Gaziantep’in İslahiye ilçesinde doğan Ayhan Erdem, ilk, orta ve lise öğrenimini İslahiye’de tamamlamıştır. 1993 yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi İ.İ.B.F İktisat bölümünde Lisansını, 1998 yılında Marmara Üniversitesi Üretim Yönetimi ve Pazarlama Bilim Dalında “Dağıtım Kanallarında Güç

ve Çatışma İlişkisi: Türkiye’deki Akaryakıt sektörü üzerine bir uygulama” konulu tez ile Yüksek Lisansını, 2005 yılında ise Selçuk Üniversitesi Reklamcılık ve Tanıtım Bilim Dalında “Firmalarda Bütünleşik Pazarlama İletişimi Stratejilerinin belirlenmesinde Tüketici Davranışlarının Önemi: Türkiye’deki Akaryakıt Sektöründe Tüketici Davranışlarının İncelenmesi Araştırması” konulu tez ile Doktorasını almıştır.

Akaryakıt sektöründeki iş yaşamına 1988 yılında Öztürk Ailesi’nin yanında istasyon, muhasebe, pompa ve market görevlisi olarak başlayan Ayhan Erdem; 1993-2007 yılları arasında, sektörün lider firmalarından OPET PETROLCÜLÜK A.Ş. bünyesinde; Madeni Yağlar Üretim Sorumlusu, Akdeniz Madeni Yağlar Bölge Müdürlüğü, Sunpet ve OPET Çukurova Bölge Müdürlüğü, Toptan Akaryakıt Satış Müdürlüğü yapmıştır. 2007 yılından bu yana sektörde hızla büyüyen, genç ve dinamik bir akaryakıt dağıtım firması olan SİYAM PETROLCÜLÜK A.Ş.’de (S OİL) Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görevini sürdüren Dr. Erdem, halen S Oil Genel Müdürü olarak görevini sürdürmektedir.

Dr. Erdem, Türkiye Gaziantepliler Dernekleri

Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı, Mersin Gaziantepliler Derneği Başkanlığı, İslahiye Spor onursal Başkanlığı, TÜRMOB Üyeliği, Mersin İdman Yurdu Spor Kulübü As Başkanlığı ve MESİAD Yüksek İstişare Üyeliği görevlerini yürütmektedir.

2011 yılı Ocak ayında Doçentlik kriterlerini tamamlayan Dr. Erdem, Doçentlik unvanını almak için YÖK’e başvuruda bulunmuştur. Aynı zamanda 2001 yılında Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavir olan Dr. Erdem, 10 yıllık stajını tamamlamış o lup, Yeminl i M al i Müşavirlik sınavına g i r m e y e h a k kazanmıştır.

D i ğ e r t a r a f t a n h a l e n , M e r s i n Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünde “Kültürler Arası İ letişim” dersi vermektedir.

EPDK’dan Petrol Sektörüne ‘Bildirim Eğitimi’

EPDK; Petrol Piyasası Bilgi Sistemi Yönetmeliği ve Petrol Piyasası Bilgi Sistemi aracılığıyla yapılan bildirimler hakkında bilgilendirme toplantıları gerçekleştirdi. Bu kapsamda, dağıtıcı, ihrakiye teslimi ve rafinerici lisans sahibi şirketlerin yetkililerine 2012 bildirim yükümlülükleri, formları ve açıklamaları hakkında bilgi verildi.

S OİL Genel Müdürlüğü’ne Dr. Ayhan Erdem Getirildi

Dr. Ayhan Erdem

Haberler

Page 13: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 14: Petrol Plus Dergisi -21-

12 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Her biten yılın ardından olduğu gibi, 2011’in ardın-

dan da akaryakıt sektöründe meydana gelen önemli

olayları gözden geçirmekte yarar var. Belki böylece

2012’ye ışık tutmak daha kolay olacaktır.

Bu çerçevede akaryakıt sektöründe 2011’e damga-

sını vuran önemli gelişmeleri sıralamak gerekirse,

intifalara ilişkin 18 Eylül 2010 Rekabet Kurulu Kara-

rının piyasaya etkileri, 10 numaralı yağ adı altında

süregelen akaryakıt kaçakçılığı, maliyetin altındaki

fiyatlarla yapılan satışlar nedeniyle piyasada oluşan

haksız rekabet, otomasyon uygulaması, dağıtıcıların

kendi işlettikleri istasyonlardaki satışların toplam

satışlarının %15’ini geçmeyeceğine dair mevzuat

hükmünün ortadan kaldırılması, promosyonlara

getirilen kısıtlamalar ve petrol piyasası mevzuatının

revizyonu için yapılan çalışmalardır.

Ayrıca, tek tip motorine geçiş, katkılı yakıtlar ve buna

EPDK’nın yaptığı müdahale gibi bir çok daha az

önemdeki gelişmeler de 2011 yılında meydana geldi.

Hafızalarımızı tazelemek ve 2012’ye ışık tutabilmek

umuduyla, bu gelişmeleri ve dolayısıyla özellikle ba-

yiler açısından ciddi mağduriyetler yaratan sorunları

irdelemekte yarar var.

18 Eylül 2010 Kararının,

2011 Yılına Yansıması

Rekabet Kurulu tarafından çıkarılan intifalara ilişkin

18 Eylül 2010 kararı, bu tarihte beklenilenden çok

daha yumuşak bir şekilde uygulamaya geçti. 2011

yılında, özellikle EPDK’nın konuya yaklaşımındaki

duyarlılık sonucunda bu geçiş, yine gayet yumuşak

olarak devam etti ve sektörde gerek dağıtıcılar,

gerekse bayiler açısından ciddi herhangi bir soruna

yol açmadı. Bayilerin yüzde 10’una yakınının bu

karar nedeniyle dağıtıcısını değiştirmesine rağmen

herhangi bir sorunun çıkmamış olması, tabi ki sö-

zünü ettiğimiz geçişin ne kadar olumlu olduğunun

göstergesidir. Dileriz ve umut ederiz ki, sektördeki

her önemli karar, aynı anlayışla ve aynı yumuşak

geçişle uygulanabilsin. Ayrıca, bu kararın akaryakıt

sektöründeki rekabetin önünü büyük ölçüde açtığı

da bir gerçektir. Biz inanıyoruz ki, önümüzdeki yıllar-

da kararın sektöre rekabet açısından olumlu katkıları

çok daha üst seviyelerde olacaktır.

10 Numaralı Yağ Adı Altında

Süregelen Akaryakıt Kaçakçılığı

2008 yılından önce piyasaya giren bu olumsuzluk,

2008 yılında Maliye Bakanlığı tarafından yapılan ÖTV

artışı ile iki aylık bir süre için durdurulmuş, ancak

daha sonra Maliye Bakanlığı’nın bu kararı geri alması

sonucunda artarak günümüze kadar gelmiştir.

Her şeyden önce Devlet Hazinesini yılda birkaç

milyar lira vergi kaybına uğratan bu olumsuzluk,

diğer taraftan sektörde ciddi bir

haksız rekabete yol açtığı gibi,

sektörün büyük emek ve feda-

karlıklarla disipline edilmesi

uğraşlarını da baltalamaktadır.

Dolayısıyla çok acilen önlenme-

si gerekir.

Bu konuda PÜİS’in mevzuat re-

vizyonu önerisi içinde yer alan

iki husus çok önemlidir.

Bu iki hususun birincisi, akarya-

kıt harici ürünlerden alınacak

verginin tecil/terkin sistemi ile değil, verginin önce

ödenmesi, daha sonra iadesi şeklinde gerçekleş-

mesidir. İkinci husus ise akaryakıt harici ürünleri

araçlarında yakıt olarak kullanan veya deposunda

bulunduran kullanıcılara getirilecek müeyyidelerdir.

Dileriz, PÜİS’in yaptığı mevzuat önerisi, mümkün olan

en hızlı şekilde yasalaşır ve bu sorun hemen hemen

tamamen akaryakıt sektörünün gündeminden düşer.

Maliyetin Altındaki Fiyatlarla Yapılan

Satışlar Nedeniyle Oluşan Haksız Rekabet

Diğer önemli bir sorun ise akaryakıt sektöründe

özellikle 2010 yılında başlayan ve artan bir hızla

gelişen maliyetin altındaki fiyatlarla yapılan satışlar-

dır. Hangi sektörde olursa olsun, rekabeti kısıtlayıcı

unsurlar, o sektördeki serbest rekabet için ne kadar

zararlı ise, o sektörde yapılan haksız rekabet de en

az o kadar zararlıdır.

Üzülerek ifade etmeliyim ki, petrol piyasasında

yaşanan haksız rekabet, bugün bu piyasayı rekabet

açısından bir uçurumun başına getirmiştir. Ve bu

��������� ���������������������������������

2011’in ArdındanPÜİS Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Sekreteri Güner Yenigün akaryakıt sektörü ve bayiler açısından 2011 yılına damgasını vuran önemli geliş-meleri Petrol Plus Dergisi okuyucuları için kaleme aldı.

Analiz

Page 15: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 13

haksız rekabet mümkün olan en kısa zamanda önle-

nemediği takdirde, sektörün yine rekabet açısından

uçuruma sürüklenmesi an meselesidir. Artık bu

konu ilgili kamu kurumlarınca ve özellikle Rekabet

Kurumu tarafından önemle ele alınmalı ve gerekli

önlemler hiç vakit geçirilmeden uygulamaya geçi-

rilmelidir. Ancak, bir o kadar da gerekli olan, sektör-

deki tüm katmanların bu konuda gerekli hassasiyeti

göstererek, kamu otoritelerinin yapacağı her türlü

düzenleme ve uygulamalara destek vermeleridir.

Zira, inancımız odur ki, sektördeki herhangi bir

olumsuzluk, hangi katmanın başına gelirse gelsin,

sonunda mutlaka diğer katmanlar da bundan zarar

göreceklerdir. Dolayısıyla bugün, özellikle bayileri

olumsuz yönde etkileyen bu olumsuzluğun, yarın

tüm sektöre yansıması kaçınılmazdır.

İstasyonlarda Kurulumu

Tamamlanan Otomasyon Uygulaması

Ülkemizdeki 15 bine yakın akaryakıt istasyonundaki

otomasyon kurulumu, EPDK’nın öngördüğü 30

Haziran 2011 tarihinde, köy pompaları ve tarımsal

amaçlı tankerlerde ise 30 Eylül 2011 tarihinde ta-

mamlanmıştır.

İfade edilen, bu otomasyon sisteminin tamam-

lanması sonucunda, piyasadaki kaçak akaryakıt

önemli ölçüde azalacak, böylece devlet hazinesinin

kaçakçılık dolayısıyla vergi kaybı minimum seviyeye

düşecektir. Ancak, bizlerin bu konuda anlayama-

dığımız ve bunu sürekli olarak ilgili ve yetkililere

sorduğumuz bir yönü vardır. Madem bu otomasyon

sistemi ile kaçakçılık bu denli azalacaktır, o halde

dağıtıcılara ait depoların otomasyon sistemi ile

EPDK ve Maliye Bakanlığı’na bağlanması neden

ihmal edilmektedir? Hem de bu depoların toplamı

100 sayısının biraz üzerinde olmasına rağmen. Biz-

ce istasyonlar sivrisinek, dağıtıcı depoları bataklık

niteliğindedir. Dolayısıyla, bataklığın kurutulması

varken, sivrisineklerle uğraşılması ne kadar yanlış

ise bugüne kadar dağıtıcı depolarının otomasyon

sistemi içine alınmaması da o kadar yanlıştır. Dile-

ğimiz, 2012’de bizce çok önemli olan bu eksikliğin

giderilmesidir.

Dağıtıcıların Kendi İşlettikleri

İstasyonlardaki %15 Sınırının Kaldırılması

Dağıtıcıların kendi işlettikleri istasyonlardaki satış-

ların, toplam satışlarının %15’ini geçemeyeceğine

dair mevzuat hükmü, 2011 yılı içinde bir tanım

değişikliği ile ortadan kaldırıldı. Bayiler açısından

bu uygulama, gerek petrol piyasasında bugünkü

kurulu sistemin temeli olan en önemli yapı taşla-

rından birinin yok edilmesi, gerekse ileride bayilik

sisteminin ortadan kalkmasına kadar gidecek olması

nedeniyle, kabul edilmesi mümkün olmayan bir

uygulamadır. Zaten, mevcut mevzuatın aleyhlerine

olan sayısız haksız hükmün karşısında büyük güçlük-

lerle mücadele eden bayi kesimi, bu değişiklikle çok

önemli bir darbe almıştır. Esasen yargıya da taşınmış

olan bu mevzuat değişikliğinin, 2012 yılı içerisinde

yargıdan dönerek, bayinin bu çok önemli hakkının

tekrar kendisine iade edileceğini umut ediyoruz.

Promosyon Uygulamasına

Getirilen Kısıtlamalar

EPDK’nın aldığı kararlar sonucunda, 2011 yılında

uygulamaya konulan promosyonların kısıtlanması,

sektör açısından olumlu bir gelişme olarak hafı-

zalarımızda kaldı. Sektörün ve özellikle bayilerin

beklentileri ve talepleri promosyonların tamamen

kaldırılması yönünde iken, daha sonra yapılan

değişiklikte bundan uzaklaşılarak promosyonla-

rın kısıtlaması haline dönüştürüldü. Umudumuz

2012’de EPDK’nın bu konuyu yeniden gündemine

taşıyarak, promosyonları tamamen kaldırılmasını

temin etmesidir.

Petrol Piyasası Mevzuatının

Revizyonu İçin Yapılan Çalışmalar

Artık tam manasıyla yılan hikayesine dönmüş olan

petrol piyasası mevzuatının revizyonu konusu, 2011

yılında da sonuçlandırılamadı. Bir ara tamamen gün-

demden çıkan bu konu, daha sonra PÜİS’in yaptığı

ısrarlı girişimler sonucunda, tekrar gündeme alındı.

Petrol piyasasının mevzuat çerçevesine alındığı

tarihten sonra geçen 8 yıllık sürede mevzuat dola-

yısıyla en büyük sıkıntıyı ve mağduriyeti bayi kesimi

yaşadı. Dolayısıyla PÜİS’in bu konuda gösterdiği

çabalar, diliyoruz ki 2012 yılında amacına ulaşır ve

bayiler çoğu kesinlikle haksız ve adil olmaktan uzak

mevzuat hükümlerinden ve böylece 8 yıldan beri

yaşadıkları sıkıntılardan ve mağduriyetlerden büyük

ölçüde kurtulur.

Bu vesileyle, 2012 yılının Ülkemize, akaryakıt sek-

törüne ve bayi camiasına mutluluk, sağlık ve huzur

getirmesini dilerim.

‘‘Petrol piyasasında yaşanan haksız rekabet, bugün bu piyasayı rekabet açısından bir uçurumun başına getirmiştir. Ve bu haksız rekabet mümkün olan en kısa zamanda önlenemediği takdirde, sektörün yine rekabet açısından uçuruma sürüklenmesi an meselesidir.’’

Madem bu otomasyon sistemi ile kaçakçılık bu denli azalacaktır, o halde dağıtıcılara ait depoların otomasyon sistemi ile EPDK ve Maliye Bakanlığı’na bağlanması neden ihmal edilmektedir?

Analiz

Page 16: Petrol Plus Dergisi -21-

14 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Akaryakıt sektörünün önde gelen sivil toplum örgütlerinden PETDER, 15. kuruluş yıldönümünü Ankara’da verdiği bir davetle kutladı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, EPDK Başkanı Hasan Köktaş, TBMM Enerji Komisyonu Başkanı Mahmut Mücahit Fındıklı başta olmak üzere enerji piyasasına yön veren isimlerin buluştuğu gecede bugüne kadar PETDER Yönetim Kurulu Başkanlığı yapmış isimlere de birer teşekkür plaketi verildi.

Sheraton Otel’de gerçekleşen davetin açılış

konuşmasını gerçekleştiren PETDER Yönetim

Kurulu Başkanı Ahmet Erdem “PETDER ne kadar

uğraşsa da tek başına sektöre ve ülkemize

sadece sınır l ı bir katk ıda bulunabil irdi . Bu

anlamda, başta, vizyoner liderliğiyle desteğini

sektörümüzden esirgemeyen Sayın Enerji ve

Tabii Kaynaklar Bakanımız Taner Yıldız olmak

üzere, bu 15 yıllık süre içinde görev yapmış

olan, Enerji Bakanlarımız, Müsteşarları, Bakanlık

yetkilileri, Maliye, Çevre ve Orman Bakanlarımız

ve Müsteşarlarımız, EPDK Başkanımız, Kurul

Üyelerimiz, Kurum çal ışanları , Petrol İş ler i

Genel Müdürlüğü, Rekabet Kurumu Başkanımız,

Kurul üyeleri ve çalışanları, Odalar ve Borsalar

Birliğimize ve diğer kamu kuruluşlarımıza bize

verdikleri destek, çalışmalarımıza tanıdıkları

imkan açısından teşekkürlerimizi sunarız.“ dedi.

Sektör olarak elbirliğiyle 15 senede Türkiye

açısından bir çok yararlı ve önemli gelişmeler

sağlandığının, son 10 senede ciddi yatırımlara

imza atı ldığının alt ını çizen Ahmet Erdem,

PETDER ve üye şirketlerinin ticari faaliyetlerinin

yanı sıra sosyal sorumluluk anlamında da önemli

projeler gerçekleştirmekte olduğunu, tarihimize,

kültürümüze, eğit ime ve sosyal k a lk ınma

projelerine, gençlerimizin, çocuklarımızın ve

özürlü vatandaşlarımızın eğitsel ve spor tif

çalışmalarına sürekli destek olarak toplum için

değer yaratmaya devam ettiklerini vurguladı.

Petrol Sanayi Derneği olarak da kurumsal sosyal

sorumluluk bilinciyle, atık yağ toplama faaliyeti

çerçevesinde Çevre ve Orman Bakanlığı i le

başlatılan “Bir Varil Bir Ağaç Projesi”nin önemli

büyüklükte bir ağaçlandırma faaliyeti olduğunu,

Derneğimizin çevre ve ağaçlandırma alanında

yaptığı katkıları son derece önemsediklerini,

PETDER 15. Kuruluş Yıldönümünü Kutladı

PETDER����� � � � ���� � � � �� �! ��

Güncel

Page 17: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 15

ülkemize değer katan sosyal projeleri yıllardır

severek sürdürdüklerinin de altını çizdi.

Pe t r o l P i y a s a s ı K a n u n u i l e g e r ç e k l e ş e n

serbestleşme sürecinde petrol piyasasının 20

Milyar $’ın üzerinde sermaye hareketi ve yatırımı

yapıldığını vurgulayan Erdem, petrol dağıtım

sektörünün son yıllarda karlılık açısından sorun

yaşadığını vurguladı. Petrol sektörünün rekabet

açısından çok ileri bir düzeye ulaştığını belirten

Erdem, fiyat-ürün çeşitliliği, kalite ve hizmetlerde

tüketicilere sunulan seçenekler gelişmiş Akdeniz

piyasaları ile eş zamanlı ve uyumlu olduğunu

ifade etti.

Daha sonra söz alan EPDK Başk anı Hasan

Köktaş ise PETDER’in sektöre ilişkin çalışmalara

k a t k ı s a ğ l a y a n b i r s i v i l t o p l u m ö r g ü t ü

olduğunu belirterek, “PETDER bugüne kadar

toplant ı lar ımıza son derece i ş t i rak eden

çalışmalarımıza çok üst düzey katkı sağlayan

birs iv i l toplum örgütümüz nitel iğindedir.

Bugüne kadar gerek mevzuat çalışmalarımızda

gerekse sektörü bilgilendirmede bilgi akışını hızlı

bir şekilde sağlamakta, sektörde var olan öneri

ve beklentileri hızlı bir şekilde kurumumuza

iletmektedir” diye konuştu.

Enerji ve Tabii kaynaklar Bakanı Taner Yıldız

ise yaptığı konuşmada, petrol sanayinin gerek

istihdam gerekse de büyüklüğüyle ekonomi

içinde önemli bir yere sahip olduğunu belirterek,

tam rekabetçi ve serbest piyasada sektörün

büyüklüğünün geçtiğimiz yıl 75 milyar lirayı

bulduğunu kaydetti.

Yıldız, akaryakıt sektörünün devletin önemli

gelir alanlarından birisi olduğunu ve 44 milyar

liralık vergiyle toplam vergiler içerisinde yüzde

Güncel

EPDK Başkanı Hasan KöktaşPETDER Başkanı Ahmet Erdem

15’den daha fazla bir payının bulunduğunu

belirterek, böyle büyük bir sektörün işleyişinin

çok dikkatli ve düzenli biçimde yapılabilmesinin

kendilerinin temel hedefleri arasında yer aldığını

ifade etti. Piyasaların sağlıklı ve düzenli bir

şekilde işleyişinin sağlanması için gerekli yasal

düzenlemelerin yapıldığını ve yapılmaya da

devam edildiğini söyleyen Yıldız, “Çıkardığımız

bu kanunlarla asl ında enerj i sektöründeki

rekabete dayalı işleyen piyasalarla beraber

önemli adımlar atıldı. Bu arada köklü yapısal

değişikliklere sektör kendini çok çabuk adapte

etti. Artan yatırımcı sayısı ve yatırım miktarı da

piyasayı oldukça renklendirdi” dedi.

Toplantının sonunda PETDER’in Bir Varil Bir Ağaç

Projesi’ne destek veren kurumlara plaket verildi.

Page 18: Petrol Plus Dergisi -21-

16 PETROL PLUS - ARALIK 2011

PETDER 15. Kuruluş Yıldönümü

Kutlamasından Kareler...

Güncel

Page 19: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 20: Petrol Plus Dergisi -21-

18 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Antalya akaryakıt bayileri TABGİS’in Antalya Ticaret

Sanayi Odası’nda düzenlediği toplantıda bir araya

geldi. Toplantıya TABGİS Genel Başkanı Ferruh Temel

Zülfikar, TABGİS Yönetim Kurulu Üyeleri, EPDK

Enerji Uzmanı Mehmet Özcan, Antalya Vergi Dairesi

Başkanlığı Gelir Uzmanı Özgür Süer, Antalya San.

Tic. İl Şube Müdürü Rıza Alagöz, TSE Antalya Ürün

Belgelendirme Müdürü Nail Aksel, ATSO 16. Meslek

Komitesi Başkanı Ali Yılmaz ve çok sayıda bayi katıldı.

Sektörle ilgili sorunların konuşulduğu toplantıda

bayiler yetkililer tarafından bilgilendirildi.

Toplantının açılış konuşmasını TABGİS Genel Başkanı

Ferruh Temel Zülfikar yaptı. Konuşmasında 2011

yılında akaryakıt sektörü açısından yaşanan

gelişmelere değinen Zülfikar, “2011 yılının ilk

aylarında ağırlıklı olarak; artan petrol fiyatları

nedeniyle ülkemizdeki akaryakıt fiyatlarının,

özellikle benzin fiyatının 4 TL’lik psikolojik

sınırı aşması ve buna paralel olarak gelişen

kamuoyunun tepkisini doğru bir şekilde karşılamaya

ve bilgilendirmeye yönelik çalışmalarımız oldu.

Bu çalışmalarımızın neticesinde kamuoyunun

tepkisi açısından akaryakıt bayileri adına çok önemli

edinimlerimiz oldu. Bildiğiniz gibi fiyatlara zam

geldiğinde bu artışın nedeni olarak ilk önce akaryakıt

bayileri görülür ve bu nedenle kamuoyunun sert

tepkilerine maruz kalırdık.

Ancak sendikamızın hem düzenli olarak

hem de basının ihtiyaç hissederek bize

başvurduğu her an; fiyat artışları konusunda,

fiyata etki eden; Ürün maliyeti, Vergi, Dağıtım

maliyeti ve Brüt karın dağılımına ilişkin doğru

paylaşımlarımız sayesinde kamuoyunun bilgisi ve

kanaati üzerinde önceki yıllara göre bayiler adına

daha fazla olumlu etki sağlamış bulunmaktayız.

Artık, akaryakıt bayilerinin kârlarının sanıldığı kadar

yüksek olmadığını, yüzde 4,5-5 arasında brüt kârları

olduğunu bilmeyen kalmadı” diye konuştu.

Mevcut kar oranlarıyla istasyonların uzun dönem

TABGİS Antalya Bayi Toplantısına Bayilerden Yoğun İlgi

Güncel

10 numara yağın aslında kaçağın kod adı olduğunu belirten TABGİS Yönetim Kurulu Başkanı Ferruh Temel Zülfikar, “Bugün piyasada 10 numara yağ diye satılan ürünlerin birçoğu ya doğrudan kaçak akaryakıt ya da birtakım kimyasal karışımlarla elde edilmiş hileli yakıttır” dedi.

Page 21: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 19

ayakta kalmasının imkansız olduğunu vurgulayan

Zülfikar, “ Biz sendika olarak serbest piyasa koşulları

içinde kimseyle kalkıp da toplu bir pazarlık içine

giremeyiz. Ama bayilerin genel durumunun

ne olduğunu ve piyasanın nereye gittiğini açık

yüreklilikle dile getiriyoruz.

Bizi her defasında AB ülkeleriyle ve Amerika ile

kıyaslayanlara biz de sizin adınıza cevap veriyoruz.

Ne AB’de ne de ABD de bizdeki gibi satışların % 80’ini

kredi kartıyla yapılmıyor.

Avrupa’da insanlar kredi kartıyla akaryakıt alsalar

bile para ertesi gün bayinin hesabına gidiyor. Oysa

biz bankadan 30-40 gün sonra paramızı tahsil

edebiliyoruz. “Yok bana para hemen lazım” diyen

olursa ertesi gün hesabına girmesi için yüzde 1 ile

1,5 arasında bir bedel ödemek zorunda kalıyor” diye

konuştu.

“10 numara yağ kaçağın kod adıdır”

10 numara yağın aslında kaçağın kod adı olduğunu

belirten Zülfikar, “Bugün piyasada 10 numara yağ

diye satılan ürünlerin bir çoğu ya doğrudan kaçak

akaryakıt ya da birtakım kimyasal karışımlarla elde

edilmiş hileli yakıttır.

Ancak ne yazık ki, biraz önce bahsettiğim bu yıl

içinde yaşanan gelişmelere rağmen bu sorunumuz

şu an bile artarak devam etmektedir. Çünkü

bilhassa ÖTV artışı konusunda sektör olarak yıllardır

beklediğimiz çözüm önerimiz bu defa da tecil/terkin

uygulamasının kurbanı olmuştur.

Sorunun çözülmesi için, gerçek üreticilerin üretimden

sonra bu faaliyetlerini belgelemeleri ve buna göre vergi

teşviki ile ÖTV’lerini iade almaları gerekmektedir. Bizler

bu konuda başka çıkar yol bulamıyoruz ve görüşlerimizi

de ilgili makamlara sürekli raporluyoruz.

Bu sorunun bayi satışlarına olan olumsuz etkisinin yanı

sıra ülke ekonomisi içinde çok ciddi bir kayıp olduğunu

bir kez daha buradan tekrar etmek istiyorum. Bakınız,

sadece 2010 yılında gerçekten 10 numara yağ adı

altında satılan akaryakıtlar vergilendirilmiş olsaydı,

bugün şu anda kullandığımız benzinin litresi 50 kuruş

daha ucuz olurdu.

Ama bırakın 10 numaranın bitmesini, her gün buna

yeni bir numara daha eklenerek yasa dışı faaliyetler bir

çığ gibi büyümektedir. Son zamanlarda atık lastiklerin

eritilerek motorine alternatif olarak kullanılmaya

başlaması bunun en yakın örneğidir.

Bu nedenle çalışmalarımızı sadece Maliye Bakanlığı

nezdinde değil, Çevre Bakanlığı tarafında da

sürdürüyoruz. Çevre Bakanlığımız’dan da beklentimiz

nasıl ki araçların emisyon ölçümleri belli periyotlarla

yapılıyorsa, bunun yollarda anlık denetlemeler şeklinde

de yapılması ve emisyon değerleri normal olmayanların

yakıtlarının ne olduğu ile nereden satın alındığını

denetleyecek bir sistemi temin etmeleridir. Hem anlık

denetlemeler için hem de akaryakıt dışı ürünlerin

araçlarda kullanımının engellenmesi için Çevre Kanunu

ve ilgili mevzuatında gerekli değişikliklerin yapılmasına

yönelik çalışmalarımız sürmektedir” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından EPDK Enerji Uzmanı

Mehmet Özcan, Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir

Uzmanı Özgür Süer, Antalya San. Tic. İl Şube Müdürü

Rıza Alagöz, TSE Antalya Ürün Belgelendirme Müdürü

Nail Aksel ve ATSO 16. Meslek Komitesi Başkanı Ali

Yılmaz bayilerin sektörle ilgili sorularını cevaplandırdılar.

Toplantıda konuşulan konular arasında dikkat çeken

başlıklar otomasyon sistemi ve mutabakatlar, saha

denetlemeleri, idari para cezaları, kaçak ve hileli

akaryakıt ile bayilerin karlılık problemleri oldu.

Güncel

Page 22: Petrol Plus Dergisi -21-

20 PETROL PLUS - ARALIK 2011

TABGİS Antalya Bayi Toplantısından Kareler...

Güncel

Page 23: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 24: Petrol Plus Dergisi -21-

22 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Güncel

Türkiye Kalite Derneği (KALDER) ve EnerjİK işbirliğiyle düzenlenen “Enerji Sektörü Paylaşım Paneli”nde, Türkiye enerji sektörünün hızla gelişiminde önemli rol oynayan akaryakıt, elektrik ve doğal gaz piyasalarında faaliyet gösteren özel şirketlerin üst düzey yöneticileri, enerji sektöründe değişim yönetimini nasıl gerçekleştirdiklerini katılımcılarla paylaştı.

Türkiye Kalite Derneği (KALDER) ve EnerjİK

işbirliğiyle düzenlenen “Enerji Sektörü Paylaşım

Panel i ” 9 aral ık 2011 tar ihinde TOBB E TÜ

Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Enerji

sektöründe rekabet, değişim yönetimi ve sektörel

uygulamaların masaya yatırıldığı panelde Türkiye

enerji sektörünün hızla gelişiminde önemli

rol oynayan akaryakıt, elektrik ve doğal gaz

piyasalarında faaliyet gösteren özel şirketlerin

üst düzey yöneticileri, enerji sektöründe değişim

yönetimini nasıl gerçekleştirdiklerini katılımcılarla

paylaştı.

“Enerji sektörü ‘Değişim Yönetimi’ne

gereken önemi vermiyor”

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren EPDK

Başkanı Hasan Köktaş, Türkiye enerji sektöründe

son yıllarda piyasa ve rekabet odaklı olarak,

olumlu yönde çok büyük bir değişim yaşanırken,

enerji sektöründe “değişim yönetimi”ne gereken

önem verilmediğini belirterek, “Sektöre yönelik

gözlemlerimden çık ardığım sonuç; piyasa

katılımcılarının önemli bir kısmı, enerjilerinin

b ü y ü k b i r b ö l ü m ü n ü m e v c u t m e v z u a t

çerçevesinde ve piyasa koşulları içinde iş yapmaya

yöneltmektedirler. Bu nedenle bu kesimlerde

vizyoner bir bakışla bir gelecek öngörüsünde

bulunmak ve i lerde yaşanacak değişimlere

hazırlıklı olmak konusundaki algılarının çok fazla

gelişmediğini gözlemlemekteyim. Bu durumda

yenilik lere uyum sağlamakta geç kalmanın

yanında, sektördeki her yeniliğe karşı sanki hiç

beklenmedik, öngörülmedik bir durum varmış

gibi reaksiyon gösterilebilmektedir. Ya da bu uzak

görüşlü olamama durumu nedeniyle, bu kesimler

her yeni girişime ‘ülkemiz piyasasının kendine özgü

koşulları’ gerekçesiyle ‘erken’ diyerek erteleme

talep edebilmektedir” şeklinde konuştu.

“Sektörel toplantılara

Ocak ayında başlıyoruz”

Kurum olarak , karar alma sürecine piyasa

katılımcılarını davet ettiklerini bildiren Hasan Köktaş,

karar taslaklarını sektörle paylaşıp, görüşlerini aldıktan

sonra karara dönüştürdüklerini söyledi. Bu katılımın,

değişen piyasa koşullarına hızlı adaptasyonu

sağladığına vurgu yapan EPDK Başkanı Köktaş,

“Önümüzdeki aydan itibaren sektör dernekleri ile

yapacağımız toplantı maratonunda da bu değişim ve

yenileşme ihtiyaçlarına yönelik değerlendirmelerde

bulunmaya devam edeceğiz” dedi.

“Nitelikli insan gücüne gereken önem

verilmiyor”

Enerjik Genel Müdürü Av. Ali Niyazi Lüle ise, başta

elektrik sektörü olmak üzere, 2005 yılından itibaren

hızla büyüyen enerji sektörüne insan gücü olarak

aynı oranda bir büyüme sağlanamadığını belirterek,

Enerji sektörü “Değişimi” konuştu

Page 25: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 23

Güncel

“Bu nedenle özel sektör başlangıçta insan kaynağı

olarak kamuyu değerlendirmiştir. Kamuda çalışan

arkadaşlara daha iyi ekonomik imkanlar sunularak

özel sektöre transferler yapılmış, böylece insan

kaynağı problemi çözülmeye çalışılmıştır. Bu

durum, özel sektörün derdine geçici olarak derman

olmuşken, kamuda çalışmaya devam edenlerin

motivasyonunu kalıcı olarak bozmuştur” dedi.

Hızla gelişen piyasada, bu piyasa faaliyetlerini

gerçekleştirecek nitelikli insan gücü yetiştirilmesine

gerekli önem verilmediğine dikkat çeken Lüle,

“Böylece kendi içerisinde nicelik olarak artan insan

gücü niteli kazanamamıştır” diye konuştu.

“Enerji sektörü kuruluşları değişimi

yönetme çabasında”

KALDER Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı

M. Fahir Altan ise, KALDER olarak Türkiye’nin

g e l i ş m e s i n d e, s e k t ö r l e r i n ve k u r u m l a r ı n

gelişmesinin önemli olduğuna inandıklarını ifade

ededek, “Ülkemiz açısından çok önemli bir sektör

olan enerji sektörü kuruluşları bu dönemde yoğun

olarak değişimi yönetme çabasında. Kuruluşlar

sektördeki büyümeyi yakalarken büyümenin

getirdiği riskleri de kurumsallaşarak minimize etmek

yolunu seçiyorlar. Biz de, KALDER olarak enerji

sektörü kuruluşlarının değişim yönetimlerinde

yanlarında olup, destekliyoruz” dedi.

“Piyasaların rekabete açılması bütün

problemleri ortadan kaldırmıyor”

Panelin “Enerji Sektöründe Rekabet” başlıklı özel

oturumunda bir sunum gerçekleştiren Rekabet

Kurumu Baş Danışmanı Erkan Yardımcı, kalite-

rekabet ilişkisine ilişkin değerlendirmelerde

bulundu. Enerji piyasasına yönelik gerçekleştirilen

tüm düzenlemelerin ve yapılan tüm müdahalelerin

toplumsal refaha hizmet etmesi gerektiğini

vurgulayan Erkan Yardımcı, enerji piyasalarında

rekabet eksikliklerinin yüksek enerji fiyatları,

kalitesiz enerji gibi olumsuz sonuçlara yol açtığına

dikkat çekti. Yardımcı, şöyle devam etti:

“Bu bağlamda elektrik ve gaz sektörüne yönelik

çıkartılan 4628 ve 4646 sayılı Yasalar, enerjinin

kendi iç indek i problemlerini , s ık ıntı lar ını ,

depolama maliyeti, iletim sorunları gibi piyasanın

doğal tekel karakterinden kaynaklanan bir takım

problemlerini aşmaya gayret eden ve yine orada

rekabet arayan, rekabetçi arayışlar içeren yasal

düzenlemelerdir. Bütün bunların amacı şüphesiz

piyasaların daha rekabetçi şekilde işlemesi ve nihai

olarak da tüketici refahıdır. Piyasaların otomatik

olarak rekabete açılması bütün problemleri

ortadan kaldırmıyor. Piyasa sorunlarıyla birlikte

yaşıyor. Piyasalar serbestleştikçe kuşkusuz

düzenleme ve müdahalelerin azalması beklenir.

Ancak doğal tekel olarak kalmaya devam eden

alanlarda, özellikle dağıtım ve iletimde, yoğun

biçimde regülasyonların sürdürülürken, üretim,

toptan satış ve perakende gibi rekabete açılan

alanlarda regülasyonun yoğunluğunun azalması

beklenecektir.”

“EPDK, rekabet otoritesinin getirdiği

önerileri dikkate alıyor”

Rek abet Kurumu’nun; elektr ik , doğal gaz,

akaryakıt ve LPG sektörleriyle ilgili karar alırken

öncelikli tüketici refahı, iktisadi etkinlik ve

rekabetçi kaygıların dengelenmesini göz önünde

bulundurduğunu ifade eden Yardımcı, karar

alırken, rekabetçi kaygıları giderirken iktisadi

etkinliği de ortadan kaldırmamak gerektiğini

söyledi. Rekabet Kurumu’nun 2008 yı l ında

hazırladığı “Akaryakıt Sektör Raporu”na ilişkin

de değerlendirmelerde bulunan Erkan Yardımcı,

konuya ilişkin şunları kaydetti:

“Uzunca bir süre kamuoyunun gündeminde

kalan intifa konusu, bu sektör raporunun içindeki

başlıklardan sadece bir tanesiydi. Ancak bu bir

hukuk süreciydi. Bu hukuk sürecinde Danıştay’ın

aldığı karar ile sektör raporunun sonuçları bir

tesadüf eseri aynı döneme denk geldi ama

Danıştay’ın kararı daha önce çıktı. Arkasından

Rekabet Kurulu kararları takip etti bu süreci. Fakat

bu bir bütünün parçasıydı. Esas itibariyle 5015

sayılı Yasanın hükümlerinde yeterince rekabetçi

olmayan bir takım hükümler vardı. Akaryakıt

Page 26: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 27: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 28: Petrol Plus Dergisi -21-

26 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Sektör Raporu, rekabet savunuculuğu anlamında

bunları eleştiren ve ele alan bir rapordu. Bu raporun

içinde yer alan başlıklardan sadece bir tanesi intifa

sürecine ilişkindi. Bugün belki 5015 sayılı Yasa

tekrar gündeme gelecek. EPDK yetkilileri de bu

konuyla ilgili bazı çalışmaların Kurumda devam

ettiğini söylüyorlar. EPDK, rekabet otoritesinin

getirdiği önerileri esas itibariyle dikkate alan

bir toplantı da yapmıştı. Rekabet Kurumu’nun

dağıtıcılara getirilen yüzde 15’lik sınırlamaya,

tonaj ve mesafe tahdidi konularında bir takım

eleştirileri vardı. Sonuçta bütün bu konulara ilişkin

çalışmalar olumlu bir noktaya doğru gidiyor diye

düşünüyorum.”

“Özelleştirmelere serbestleşme yolunda

bir araç olarak bakıyoruz”

Panelin “Enerji Sektöründe Değişim Yönetimi”

başlık l ı oturumu, Enerji ve Tabii Kaynaklar

Bakanlığı Enerji Genel Müdürü Mustafa Çetin’in

başkanlığında gerçekleştirildi. Türkiye’de özellikle

son yıl larda yaşanan ekonomik büyüme ve

sosyal refah artışının çok ciddi bir enerji talep

ar t ış ını da beraberinde getirdiğine dikk at

çeken Mustafa Çetin, Türkiye’nin, OECD ülkeleri

arasında geçtiğimiz 10 yıllık dönemde enerji

talep artışının en hızlı geliştiği ülke konumunda

olduğunu kaydetti. Enerji ve Tabii Kaynaklar

Bakanlığı olarak, rasyonel, daha etkin işleyen ve

rekabetçi bir enerji piyasasının oluşturulması temel

hedefini gerçekleştirmek için ana stratejilerden

bir tanesinin serbestleşme ve özelleştirme

olduğunu bildiren Çetin, “Piyasa serbestleştirilmesi

sürecinde özelleştirmeler, aslında bir amaç olarak

değil, şeffaf ve iyi işleyen liberal bir piyasaya

sahip olmak için önemli araçlardan biri olarak

değerlendirilebilir. Özelleştirmelere gelir odaklı

değil, piyasaların serbestleştirilmesi ve rekabet

ortamının oluşturulmasında bir amaç olarak

bakıyoruz” şeklinde konuştu.

“Zorunluluğumuz olmadığı halde Stratejik

Planımızı hazırladık”

EPDK Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Gülefşan

Demirbaş ise, EPDK’nın 2015 yılını hedefleyen

Stratejik Planı hakkında bilgi verdi. EPDK’nın,

en önemli paydaş olan 73 milyonluk nüfusun

tamamını ilgilendiren elektrik, doğal gaz, akaryakıt

ve LPG sektörlerini düzenleyip denetleyen bir

kurum olduğunu belirterek, “2010 yılı için 80 milyar

dolarlık bir ekonomik büyüklükten bahsedebiliriz.

Enerji piyasasında 25 bin 400 lisanslı oyuncu faaliyet

gösteriyor” dedi. 5018 sayılı Kanun çerçevesinde

stratejik plan hazırlama zorunluluğu getirildiğini

anımsatan Demirbaş, “Fakat bu Kanunda düzenleyici

ve denetleyiciyi kurumlar muaf tutulmuşlardır.

Kurumumuz, böyle bir zorunluluğu olmadığı halde

Stratejik Plan hazırlama kararı almıştır. Bunun

oluşmasında, enerji piyasasının dinamizmi, değişen

koşullara uyum zorunluluğu ve yönetsel karar, istek

ve sahiplenme gibi üç temel faktör etkili olmuştur”

şeklinde konuştu.

“EPDK’nın ikiye bölünmesine gündemden kalkmadı”EPDK’nın ikiye bölünmesi konusunda da açıklamalarda bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Genel Müdürü Mustafa Çetin, Bakanlık olarak EPDK’nın ikiye bölünmesiyle ilgili hazırlıkları sürdürdüklerini söyledi. Elektrik, doğal az ve petrol sektörleriyle ilgili Kurul’un çok yoğun bir gündemi bulunduğuna dikkat çeken Çetin, “Hemen hemen her konu işleyiş açısından Sayın Kurul Üyelerinin gündemine geldiği için oradaki yapıyı biraz daha işler hale getirecek bir takım düzenlemeler yapılacak. Belki de sektörel bazda kurumu ikiye ayıracak bir kanunu düzenleme yapılacak. Bu konuya ilişkin çalışmalar halihazırda devam ediyor. Dolayısıyla EPDK’nın ikiye bölünmesi gündemden kalkmış değil” dedi.

Güncel

Page 29: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 27

Güncel

“Yüksek vergiler nedeniyle ürettiğimiz

benzin ve fuel olin yüzde 60’ını ithal

ediyoruz”

TÜPRAŞ Genel Müdür Yardımcısı Gürol Acar,

TÜPRAŞ rafinerileri enerji durumu, şirkete genel

bakış ve enerji verimliliği projelerine ilişkin bir

sunum gerçekleştirdi. 2010 yılında Türkiye’de 31

milyon ton petrol ürünü tüketildiğini ifade eden

Acar, yapılan hesaplamalara göre 2020 yılında bu

tüketimin 36 milyon tona ulaşacağını kaydetti.

Bu süreçte en dikkat çekici değişimin motorinde

görüldüğünü vurgulayan Acar, 2020 yılında

motorin tüketiminin 14 milyon tondan 18 milyon

tona ulaşacağını söyledi. Türkiye’nin motorin ve

LPG’de net ithalatçı konumunda bulunduğunu

anlatan TÜPRAŞ Genel Müdür Yardımcısı Acar,

şöyle devam etti:

“Benzin ve fuel oil ise ihraç edilmektedir. TÜPRAŞ

ürettiği benzinin, vergilerin yüksek olması

nedeniyle, yüzde 60’ını ihraç etmek durumunda

kalmaktadır. Çalışanlarımızın sağlıklı ve emniyetli

bir ortamda çalışmalarını temin etmek temel

politikalarımızdan bir tanesidir. Rafinerilerin,

rekabetçi ortamda faaliyetlerini sürdürebilmesi

için birim ham petrolden en düşük maliyetle, fiyatı

yüksek LPG, benzin ve motorin ürünlerinin en

verimli şekilde üretebilmesi gerekir. Aksi takdirde

hayatiyetimizi sürdürmemiz mümkün değil. Bunun

için birçok proje geliştiriyoruz. Örneğin, çok kısa bir

süre önce 2.4 milyar dolarlık bir projeyi başlattık.

14 Kasım 2011 tarihi itibariyle projemizin sahadaki

çalışması başlatıldı. Bilindiği gibi fuel oil artık

ülkemizde tüketilmiyor. Fuel oili ihraç ettiğinizde

ise bunu ucuz satmak durumundasınız. Dolayısıyla

amacımız ülkenin motorin açığını kapatmak ve

dolayısıyla ülkeye katkıda bulunmak.”

“İşletme giderlerimizin yarısını enerji

maliyetleri oluşturuyor”

TÜPRAŞ’ın çevre ülkelerdeki rafinerilerle yoğun

bir rekabet içerisinde bulunduğunu ifade eder

Acar, “Biz fiyatımızı bir miktar yüksek tuttuğumuz

taktirde ithalat artıyor. Dolayısıyla ‘TÜPRAŞ tekel’

şeklindeki bir yorum doğru değil. Dolayısıyla

üretim maliyetlerimizi düşürmek durumundayız”

dedi. Enerjinin, TÜPRAŞ’ın işletme giderlerinin

yaklaşık yüzde 47-50’sini oluşturduğuna dikkat

çeken Acar, bu nedenle odaklandıkları konuların en

önemlilerinden bir tanesinin enerji maliyetlerinin

mümkün olduğunca aşağılara çekmek olduğunu

ifade etti.

“Akaryakıt sektöründeki değişim süreci

başarıyla yönetildi”

“Akaryakıt Sektöründe ve Elektrik Üretim-Dağıtım

Değişim Yönetimi” başlıklı oturum ise PETDER

Genel Sekreteri Erol Metin’in moderatörlüğünde

gerçekleştirildi. Akaryakıt sektörünün, özellikle

son 5 yılda çok önemli değişimler yaşadığını

belirten Erol Metin, “Petrol piyasası, Türkiye enerji

piyasalarının en önemlilerinden bir tanesi. Türkiye

yıllık yaklaşık 100 milyon ton petrol eşdeğeri

birincil enerji tüketimine sahip. Bunun 3’te 1’ini

petrol ve petrol türevlerinden karşılıyoruz” dedi.

Petrol piyasasının, 5015 sayılı Petrol Piyasası

Kanunu öncesinde düzenlenmemiş bir piyasa

olduğunu kaydeden Metin, şunları söyledi:

“Kanun sonrasında yasayla düzenlenmiş serbest

liberal bir piyasa yapısına kavuştu. Petrol piyasası

liberalleşme sürecini ilk tamamlayan piyasaların

başında geliyor. 5015 sayılı Yasa ile birlikte, fiyatı ve

aktiviteleri kamu tarafından belirlenen bu piyasa

tamamen özel sektöre devroldu ve serbest bir

piyasa haline geldi. EPDK tarafından da oyunun

ve oyuncuların kuralları belirlendi. Kanun öncesi

kamu şirketi olan TÜPRAŞ artık özel bir şirketimize

ait. Yine Kanun öncesinde kamunun elindeki

piyasanın en büyük dağıtım şirketi olan PO, şimdi

özel bir şirkete ait. Şu anda da 50 civarında dağıtım

şirketi var. Dolayısıyla devlet kontrolündeki bir

piyasadan düzenlenmiş bir piyasaya geçtik. Bu

değişim süreci de bence başarıyla yönetilmiştir ve

yönetilmeye de devam edilmektedir.”

“S ektörün sağlık, emniyet ve çevre

performansı çok üst seviyededir”

Akaryakıt istasyonlarında verilen hizmetler ve

hizmetlerin kalitesi açısından Türkiye’nin dünyanın

gelişmiş ülkelerinden bile daha iyi konumda

olduğunun altını çizen Erol Metin, “Tüketici tercih

hakkını rahatlıkla kullanabiliyor. Dolayısıyla liberal

piyasaya geçişle dağıtım şirketleri de, tüketicilere

daha iyi hizmet sunabilmek için istasyonlara,

terminallerine daha fazla yatırım yapmışlar ve

dağıtım zincirindeki kaliteyi arttırmışlardır”

şeklinde konuştu. Sağlık, emniyet ve çevre

konusunun özellikle akaryakıt sektöründe bir

başka başarı hikayesi olduğunu vurgulayan Metin,

“Sektörün sağlık, emniyet ve çevre performansı çok

üst seviyededir” dedi.

Page 30: Petrol Plus Dergisi -21-

28 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Güncel

Yerli tarım ürünlerinden elde edilecek biyoyakıtların enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasına yardımcı olacağını ifade eden EPDK Petrol Piyasası Dairesi Başkanı Taner Mutlu, “2010 yılı cari açığımız 48 milyar 557 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Yüzde 3 harmanlama zorunluluğu sayesinde, 2010 yılı tüketimleri baz alındığında, yaklaşık 474 milyon dolar cari açığın azalmasına katkı sağlanacaktır” dedi. “Biyoyakıt Politikalarının Gıda ve Yem Sanayine Etkileri” adlı panel TOBB Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirildi. Panelde; EPDK Petrol Piyasası Daire Başkanı Taner Mutlu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdür Yardımcısı Talat Şentürk, Kalkınma Bakanlığı’nda Planlama Uzmanı Taylan Kıymaz ve E.Emrah Hatunoğlu, Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği Başkanı A.Edip Uğur ve Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı Ülkü Karakuş konuşmacı olarak yer aldılar.

“AB’de biyoyakıtların kullanımını

arttırılıyor”

EPDK Petrol Piyasası Dairesi Başkanı Taner Mutlu, “Biyodizel/Biyoetanol Harmanlama Zorunluluğu ve Etkileri” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Avrupa Birliği’nin oluşturduğu yönergeler ve strateji planlarıyla biyoyakıtların kullanımının artırılmasını hedeflediğini belirten Mutlu, Avrupa Birliği’nin; biyoyakıtlara talebin artırılması, çevresel kazanımlar sağlanması, biyoyakıtların üretim ve dağıtım kapasitesinin geliştirilmesi, hammadde üretim kapasitesinin geliştirilmesi, hammadde ve biyoyakıt dış ticaret hacminin (ithalat ve ihracat) geliştirilmesi, gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi, AR-GE çalışmalarının desteklenmesi gibi stratejileri bulunduğunu kaydetti.

“2011’in ilk 9 ayında petrol faturamız 25,2

milyar dolar oldu”

Biyoyakıtların ulaştırmada kullanımına yönelik bazı AB üyesi ülkelerin uygulamaları hakkında bi lgi veren Mutlu, birçok AB üyesi ülkede çeşitl i oranlarda harmanlama yükümlülüğü bulunduğunu belir terek , birçok ülkede de biyodizel ve biyoetanol için mali teşvik ve vergi indirimleri uygulandığını söyledi. Türkiye’nin 2010 yılında ham petrol ve rafine edilmiş petrol ürünleri ithalatı için yaklaşık 23,8 milyar dolar ödediğini, 4,1 milyar dolar da rafine edilmiş petrol ürünleri ihraç ettiğine dikkat çeken Taner Mutlu, “2010 yılı cari açığımızın yaklaşık 48, 5 milyar dolar olduğu dikkate alınırsa, bu rakamın 19,7 milyar doları, yani yaklaşık yüzde 40’ı ham petrol ve rafine edilmiş petrol ürünleri kaynaklıdır. 2011 yılının ilk 9 aylık geçici verilerine göre, ham petrol ve rafine edilmiş petrol ürünleri ithalatı için yaklaşık 25,2 milyar dolar ödenmiş olup, 4,6 milyar dolarlık rafine edilmiş petrol ürünleri ihraç edilmiştir. Net ödenen rakam ise 20,6 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir” dedi.

“Yüzde 3’lük harmanlama için 493 bin

m3 biyodizel, 80 bin m3 biyoetanole

ihtiyaç var”

19.09.2011 tarihli Kurul Kararı i le; piyasaya akaryakıt olarak arz edilen benzin ve motorin türlerine kademeli olarak, yerli tarım ürünlerinden üretilmiş etanol ve yağ asidi metil esteri (YAME) içeriğinin harmanlanmasının zorunlu hale getirildiğini anımsatan EPDK Petrol Piyasası Dairesi Başkanı Mutlu, harmanlama zorunluluğu ile birlikte üretimine ihtiyaç duyulacak tarım ürünleri ve miktarları hakkında da bilgi verdi. Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ürün verimlilikleri dikkate alındığında; benzin ve motorinde yüzde 1’lik bir harmanlama yapılmasının zorunlu hale getirilmesi durumunda; 164.000 m3 biyodizel için 411.243 ton kolza ve aspir ile 27.000 m3 biyoetanol için 315.028 ton şekerpancarı veya 74.382 ton mısır üretimine ihtiyaç duyulacağını ifade eden Mutlu, şöyle devam etti:

“Benzin ve motorinde yüzde 2’lik bir harmanlama yapılmasının zorunlu hale getirilmesi durumunda; 328.000 m3 biyodizel için 822.486 ton kolza ve aspir ile 54.000 m3 biyoetanol için 630.056 ton şekerpancarı veya 148.764 ton mısır üretimine

ihtiyaç duyulacaktır. Benzin ve motorinde yüzde 3’lük bir harmanlama yapılmasının zorunlu hale getirilmesi durumunda ise; 493.000 m3 biyodizel için 1.233.728 ton kolza ve aspir ile 80.000 m3 biyoetanol için 945.083 ton şekerpancarı veya 223.145 ton mısır üretimine ihtiyaç duyulacaktır.”

“Yerli tarım ürünlerinin üretimi 2016’da

harmanlama ihtiyacını karşılayabilecek”

Mutlu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca “Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli” kullanılarak elde edilen 2011-2025 Yılları Üretim Planlamalarına ilişkin veriler dikkate alındığında ve 2010 yılı tüketimi sabit alındığında yüzde 3 oranında harmanlanması gereken biyodizel üretimi için gerekli yerli tarım ürünlerinin üretiminin 2016 yılında karşılanabileceğinin hesaplandığını kaydetti.

“Enerjide dışa bağımlılık azalacak”

Günümüzde Türkiye’nin petrol ihtiyacının çok büyük bir kısmının ithalat yoluyla karşılandığı dikkate alındığında, yerli tarım ürünlerinden elde edilecek biyoyakıtların enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasına yardımcı olacağını ifade eden Taner Mutlu, şöyle devam etti:

“2010 yılı cari açığımız 48 milyar 557 milyon dolar (yaklaşık 19,7 milyar doları petrol ve petrol ürünleri) olarak gerçekleşmiştir. Yüzde 3 harmanlama zorunluluğu sayesinde , 2010 yılı tüketimleri baz alındığında yaklaşık 474 milyon dolar cari açığın azalmasına katkı sağlanacaktır. Ayrıca yerli tarım ürünlerinden biyoyakıt üretiminin teşvik edilmesiyle belirli tarım ürünlerine olan talep artacak ve tarım sektörü için ek gelir ve istihdam imkânı oluşabilecektir. Atıl alanlar kullanılabilecektir. Harmanlama zorunluluğu ile birlikte, ülkemizin sera gazlarının salınımı konusunda bulunduğu taahhütlerde katkı sağlanacaktır. Türkiye’de biyodizel dünyadaki gelişmelerin etkisinde 2000’li yılların başında gündeme gelmiştir. Biyodizelin ilk başlarda ÖTV dışında tutulması nedeniyle yatırımlar dünyaya paralel biçimde hızla artmıştır. Bugün ülkemizde yaklaşık 1,5 milyon ton kurulu kapasite bulunduğu tahmin edilmektedir (mevcut durumda işleme (biodizel) lisansı sahiplerinin üretim kapasiteleri 812.200 ton/yıl’dır). Bütün bunların yanı sına bu zorunluluğun istihdama da önemli katkıları olacaktır.”

“Biyoyakıt Harmanlamasıyla Enerjide Dışa Bağımlılık Azalacak”

EPDK Petrol Piyasası Daire Başkanı Taner Mutlu

Page 31: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 32: Petrol Plus Dergisi -21-

30 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Güncel

Türkiye Petrolleri’nin hızlı bir büyüme eğiliminde olduğunu belirten Türkiye Petrolleri Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Türkoğlu, “2010 yılında EPDK’nın yapmış olduğu pazar sıralamasında 1.8’lik pazar payıyla 8. sıradayız. 2011 yılında 8.’liğimizin devam edeceğini, pazar payımızın da yüzde 2 olacağını öngörüyoruz” dedi.

Türkiye Kalite Derneği (KALDER) ve EnerjİK

işbirliğiyle düzenlenen “Enerji Sektörü Paylaşım

Paneli” TOBB ETÜ Konferans Salonu’nda

gerçekleştirildi. Enerji sektöründe rekabet,

değişim yönetimi ve sektörel uygulamaların

masaya yatırıldığı panelde, Türkiye enerji

sektörünün hızla gelişiminde önemli rol oynayan

akaryakıt, elektrik ve doğal gaz piyasalarında faaliyet

gösteren özel şirketlerin üst düzey yöneticileri, enerji

sektöründe değişim yönetimini nasıl gerçekleştirdiklerini

katılımcılarla paylaştı.

“Sektördeki rekabet ortamı giderek gelişiyor”

“Akaryakıt Sektöründe ve Elektrik Üretim-Dağıtım

Değişim Yönetimi” başlıklı oturumda bir sunum

gerçekleştiren Türkiye Petrolleri Genel Müdür Yardımcısı

Ahmet Türkoğlu, Türkiye Petrolleri’nin temel amacının,

PO’nun özelleştirilmesinden sonra gerek kamu

alımlarında gerekse de tüketiciye tedarik edilen

ürünlerde rekabetin oluşmasına katkı sağlamak

olduğunu söyledi. Akaryakıt sektöründeki değişimlerin

genellikle düzenleyici kurumların almış olduğu

kararlar çerçevesinde gerçekleştiğini ifade eden

Türkoğlu, küresel krizlerin de sektörü etkileyebildiğine

dikkat çekti. 2000 yılından itibaren otomatik fiyat

mekanizmasıyla ilgili alınan karar, 5015

sayılı Petrol Piyasası Kanunu, Rekabet

Kurumu’nun kararları, küresel kriz, tavan

fiyat uygulaması ve 10 ppm motorin

uygulamasının sektörün dinamiklerini

etkilediğini bildiren Türkoğlu, “Bu

sürecin sonuçlarına bakacak olursak; dağıtıcı ve

istasyon sayısı giderek artıyor; bugün itibariyle 52 tane

dağıtım şirketi var. Buna bağlı olarak rekabet ortamı

giderek gelişiyor” dedi.

“İntifa süreci, küçük firmaların pazardan

daha fazla pay almalarını sağladı”

Artan rekabetin iskonto oranlarının artmasına ve

dolayısıyla da tüketicilerin daha uygun fiyatlı ürün

“Türkiye Petrolleri Hızlı Bir Büyüme Eğiliminde”

Ahmet Türkoğlu

Türkiye Petrolleri Genel Müdür Yardımcısı

Page 33: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 31

Güncel

temin etmelerine yol açtığına dikkat çeken Türkiye

Petrolleri Genel Müdür Yardımcısı Türkoğlu, şöyle

devam etti: “Öte taraftan gerek dağıtıcı gerekse

bayilerin kar marjları giderek azalıyor. Bu süreçte pazar

payı bakımından ilk 5 firmanın pazar payları azalmaya

başladı. Yatırım miktarları da bu doğrultuda azalmaya

başladı. Özellikle Rekabet Kurumu’nun kararları

sonrasında sektörde daha önce 15-20 yıl olan bayilik

sözleşmesi ve intifa süreleri 5 yılla sınırlandırıldı. Bu

bağlamda da dağıtıcılar istasyonlara 20 yıllık değil,

5 yıllık yatırım yapmaya başladı. İstasyonlara yapılan

yatırımların azalmasıyla birlikte önümüzdeki yıllarda

istasyon ve istasyonlarda sunulan hizmet kalitesinde

düşüşler olacağını öngörüyoruz. Hem dağıtıcı hem

de istasyon sayısı giderek arttığı için istasyon başı

satışlar da giderek azalıyor. İstasyon sayısı bakımından

Avrupa ortalamasının 3 kat üzerindeyiz. Dolayısıyla da

karlılıklar düşüyor. Pazar payı bakımından ilk 5 sırayı

paylaşan şirketlerin pazar payları yüzde 80’lerden

yüzde 70’lere inmiş durumda. Piyasada ikinci grup

şirketler denilen dağıtım şirketleri ise pazar paylarını

giderek arttırıyorlar. İkinci grup şirketler pazar paylarını

yüzde 7’den yüzde 10’a çıkarmış durumdalar. Üçüncü

grup şirketler ise, pazar paylarını yüzde 9’dan yüzde

16’ya çıkardılar. Dolayısıyla yaşanan bu süreç küçük

firmaların pazardan daha fazla pay almalarını sağladı.”

“İlk 8 firmanın arasında yer alarak fiyat

oluşumuna katkı sağlıyoruz”

Türkiye Petrolleri’nin faaliyetlerine ilişkin de bilgi

veren Ahmet Türkoğlu, Türkiye Petrolleri ’nin

2007 yılında faaliyete başlayan yeni bir şirket

olduğunu belirterek, “31 Ekim 2011 tarih itibariyle

644 milyon TL’lik ciromuz var, yıl sonunu da 750

milyon TL’nin üzerinde bir ciroyla kapatmayı

hedefliyoruz” dedi. Şirket olarak hızlı bir şekilde

büyüme eği l iminde olduk lar ını i fade eden

Türkoğlu, şunları kaydetti: “2010 yılında EPDK’nın

yapmış olduğu pazar sıralamasında 8. sıradayız.

Pazar payımız 1.8. 2011 yılında 8.’liğimizin devam

edeceğini, pazar payımızın da yüzde 2 olacağını

öngörüyoruz. Bu 8.’liğin bizim için özel bir anlamı

var. Pazar payı en yüksek ilk 8 firma aynı zamanda

fiyatın oluşumu belirliyor. Bu 8 firmanın ortalama

fiyatları piyasadaki fiyatı belirlediği için biz de

bu fiyat oluşumuna katkıda bulunmuş oluyoruz.

Özellikle Rekabet Kurumu’nun intifa kararından

sonra, değişimi yönetmek adına, şirketimizde

bazı değişiklikler yapma yoluna gittik. Öncelikle

var olan bayilerimizle tekrar masaya oturarak

değişen şartlara göre anlaşmalarımızı revize ettik.

Bu çerçevede var olan bayilerimizin yüzde 90’ıyla

uzlaşma sağladık. Ayrıca bayilerden intifa bedeli

ödemesi uygulamasından da vazgeçtik. Bayilerden

artık intifa yerine başka teminatlar da alıyoruz.

Böylelikle kendi adımıza bayi edinmeyi daha kolay

bir hale getirmiş olduk. Bu süreçte 57 tane yeni

bayilik protokolü yaptık, 21 tane yeni şehre girdik

ve şehir merkezlerine odaklandık. Dolayısıyla bu

süreçten kendimize bir fırsat çıkarmış olduk.”

“Sektördeki reklam ve tanıtım faaliyetleri

içerisinde yüzde 3’lük bir paya sahibiz”

Bu değişim sürecinde Türkiye Petrolleri olarak

tanıtıma ihtiyaç duyduğunu belirten Türkoğlu, yeni

bir şirket olması dolayısıyla tüketicilerin Türkiye

Petrolleri’ni yeterince tanımadığını söyledi. Kamu

şirketi olmanın tanınmak anlamına gelmediğinin

altını çizen Türkoğlu, “Bu nedenle de bu yıldan

itibaren hızlı bir şekilde marka konumlandırması

yapmak üzere reklam ve tanıtım faaliyetlerimize

başladık. Bu yıl sektörde reklam harcamalarının

yüzde 3’ü bizim tarafımızdan yapıldı. Dolayısıyla

sektörün önde gelen şirketleriyle bu anlamda

rekabet etme aşamasına geldik. Önümüzdeki

dönemde bu faaliyetlerimizi daha da hızlandırarak

marka bilinirliğimizi ve istasyon sayımızı arttırmayı

hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Türkiye Petrolleri Genel Müdür Yardımcı Ahmet Türkoğlu’nun sunumu ilgiyle izlendi.

Page 34: Petrol Plus Dergisi -21-

32 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Türkiye Petrolleri Petrol Dağıtım AŞ’nin yanı sıra Abbott,

Aviva Sigorta, BP, Brisa, Ceva Lojistik, Doğuş Otomo-

tiv, Goodyear, Michelin, Renault Mais, Temsa Global,

Tofaş, Toyota ve TÜVTURK Araç Muayene İstasyonları

temsilcileri, fikir alışverişinde bulunarak trafik güven-

liği alanında yürüttükleri çalışmalardan elde ettikleri

deneyimlerini paylaştı.

“Trafikte her an, sorumlu davran” sloganıyla, Türkiye’nin

en büyük sorunlarından biri olan trafikte farkındalık

yaratmak ve sorumluluk bilinci oluşturmak için Ulaş-

tırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın koor-

dinasyonunda hayata geçirilen Trafikte Sorumluluk

Hareketi, trafik güvenliği konusunda iş dünyasını bir

araya getirdi. Bu kapsamda yapılan toplantıların ilki,

13 Aralık tarihinde İstanbul Point Otel’de gerçekleşti.

2010 yılında başlayan Trafikte Sorumluluk Hareketi,

trafik sorununun çözümünde çoklu paydaş katılımı

yaklaşımıyla hareket ederek kamu kuruluşları, üni-

versiteler ve sivil toplum kuruluşları işbirliğinde ve

TÜVTURK Araç Muayene İstasyonları’nın desteğiyle

pek çok başarılı çalışmaya imza attı. Ulaştırma, Deniz-

cilik ve Haberleşme Bakanlığı, çok katmanlı bir yapıya

sahip olan ve toplumun her kesimini ilgilendiren trafik

sorununun çözümünde iş dünyasını bir araya getirmek

üzere bir girişim başlattı. Şimdiye dek trafik güvenliği

konusunda çalışmalar yürüten özel sektör kuruluşla-

rının temsilcileri, ilk kez aynı amaç doğrultusunda bir

araya gelerek görüş alışverişinde bulundu.

Trafik güvenliği

deklarasyonu hazırlanacak

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı baş-

kanlığında düzenlenen toplantıda Türkiye Petrolleri

Petrol Dağıtım AŞ’nin yanı sıra Abbott, Aviva Sigorta,

BP, Brisa, Ceva Lojistik, Doğuş Otomotiv, Goodyear,

Michelin, Renault Mais, Temsa Global, Tofaş, Toyota

ve TÜVTURK temsilcileri, trafik güvenliği konusundaki

kurumsal politikaları ve uygulamaları hakkında bilgi

verdiler. Yapılan grup çalışmaları sonucunda, katılım-

cılar ortak bir deklarasyon metninin içeriği konusunda

görüş birliğine vardı.

Deklarasyonun hedefleri

Türkiye’de trafik sorununun çözümünde iş dünyasını

ilk kez rekabet üstü bir platformda bir araya getiren ve

ilk kez hazırlanacak olan Trafik Güvenliği Deklarasyonu,

özel sektör kuruluşlarının trafik güvenliğinin artırılması

amacıyla gönüllü olarak üstlenebilecekleri rollerin

çerçevesini belirleyecek. Deklarasyon, kurumlara trafik

sorununun çözümünde ele alabilecekleri öncelikler

konusunda rehberlik edecek, trafik güvenliği konusun-

da kurum içi ve toplumsal faaliyetlerde bulunmalarını

teşvik edecek ve yurt içi ve dışında yapılan başarılı

projeleri temel alarak uygulama modelleri önerecek.

İş Dünyası Trafikte Sorumluluk İçin Güç Birliğine Gidiyorİş dünyası, Trafikte Sorumluluk Hareketi kapsamında düzenlenen platform toplantısında,

Türkiye’de trafik güvenliğinin artırılmasına katkıda bulunmak ve bu çalışmalara yön verecek

ortak bir deklarasyon metni oluşturmak üzere bir araya geldi.

Trafik Güvenliği

Deklarasyonu, özel

sektör kuruluşlarının

trafik güvenliğinin

artırılması amacıyla

gönüllü olarak

üstlenebilecekleri

rollerin çerçevesini

belirleyecek.

Güncel

Page 35: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 36: Petrol Plus Dergisi -21-

34 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Öncelikle kısaca

kendinizden

bahsedebilir misiniz?

2007 yılından bu yana Petrol

Ofisi ’nde çal ışmaktayım.

Distribütör Satışları Müdürü ve Madeni Yağlar

Grup Müdürü pozisyonlarının ardından Madeni

Yağlar Direktörü olarak kariyerime devam

etmekteyim.

Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği

bölümünden mezunum. Yüksek Lisansımı

ise Miami Üniversitesi Makine Mühendisliği

bölümünde yaptım. Bu yıl, madeni yağ sektöründe

20. yılımı doldurmuş bulunuyorum.

Petrol Ofisi’nin madeni yağ alanındaki

ürün ve hizmetleri hakkında bilgi verebilir

misiniz?

Madeni yağ üretimimizi, yılda 140.000 ton ile

kendi alanında en yüksek üretim kapasitesine

s a h i p D e r i n ce M a d e n i Ya ğ Fa b r i k a m ı zd a

gerçekleştiriyoruz. Ürün portföyümüzde yer

alan yaklaşık 370 farklı ürünümüz ile otomotiv,

sanayi ve denizcilik sektörlerinin tüm ihtiyaçlarına

cevap veriyoruz. Ürün gamımızda motorlu araç

yağları, otomotiv özel ürünleri, endüstriyel yağlar

ve gresler bulunuyor. Motorlu araç yağlarımız

kapsamında ise motor yağları, şanzıman ve

diferansiyel yağlarını piyasaya sunuyoruz.

Binek araçlara özel sentetik “maxima” Binek

Araç Motor Yağları Ailesi, yüksek teknoloji

ürünü “Kopmayan yağ molekülleri” içeriyor.

Konvansiyonel yağlarda kullanılan yağ molekülleri

arasındaki bağlar zayıf olduğundan bu yağlarda

hızla kopma yaşanırken, maxima binek araç motor

yağları bu kuvvetli bağlar sayesinde kopmaya karşı

fark edilir derecede yüksek dirençlidir. Kopmayan

yağ molekülü teknolojisi ile kesilme (kopma)

dayanımı yüksek olarak üretilen sentetik maxima

motor yağlar ı , i lk çal ışma

anından itibaren motorun

içini kaplıyor ve zorlu

iklim

v e

yol koşullarına direnç göstererek özelliğini ömrü

boyunca koruyor. Böylelikle de, aşınmaları ve

güç kayıplarını engelliyor, aracın performansını

arttırıyor ve ilk günkü gibi kalmasını sağliyor. Önde

gelen birçok OEM’in (Orijinal Parça Üreticileri)

onayına sahip bulunan maxima motor yağları

ailesi, “Akıllı yağ teknolojisi®” kullanılarak en

gelişmiş katık teknolojileri i le üretiliyor ve

otomobiller için sürekli performans garantisi

sunuyor.

Petrol Ofisi ağır vasıta dizel motor yağı ailesi

“MAXIMUS” da aynı ileri teknolojinin kullanıldığı

bir başka ürün grubumuzu oluşturuyor. Petrol

Ofisi MAXIMUS Dizel Motor Yağları en ağır yükler

altında bile güç kaybını önlüyor ve yakıt tasarrufu

sağlıyor. Türkiye şartlarına göre ayarlanmış yüksek

koruma özellikleri ile araçların kullanım ömürleri

boyunca ilk günkü performansta çalışmalarına

katkıda bulunuyor. Petrol Ofisi MAXIMUS Dizel

Motor Yağları, OEM onayları ve geniş ürün

yelpazesi ile tüm Türkiye araç parkına hizmet

edebilecek güce sahip.

Motosik let motor yağı ai lemiz “maximoto”

ve traktör motor yağı ailemiz “MAXITRAK” da

müşterilerimize sunduğumuz yüksek teknolojili

ürünler arasında yer alıyor. Bunlara ek olarak önde

gelen OEM’ler ile olan anlaşmalarımız kapsamında

10’u aşkın özel markalı ürünün de üretimini

yapıyoruz.

“Takipçi Değil Öncü

Olmayı Amaçlıyoruz”Her yıl ürün portföyüne kattığı yepyeni ürünlerle sektörün bir üst seviyeye çıkmasında ciddi bir rol oynayan PO’nun Madeni Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu ile konuştuk. Pazarda agresif ve yoğun bir rekabet yaşandığını, Petrol Ofisi Madeni Yağlar bölümü olarak, ürünlerin yanı sıra sundukları katma değer yaratan hizmetlerle de sektörde farklılaşmayı hedeflediklerini kaydeden Gürsu, müşterileri için sadece ürün tedarikçisi değil onların ‘çözüm ortağı’ olma felsefesi ile hareket ettiklerini ifade ediyor.

Söyleşi

Page 37: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 35

Petrol Ofisi Madeni Yağlar bölümü olarak, 2010

yılında 10 ve 2011 yılında yine 10 adet olmak üzere

toplam 20 adet farklı Petrol Ofisi markalı yeni ürünü

pazara sunduk. Bunlara örnek olarak, en son pazara

sunduğumuz PO maxima 0W-20 binek araç motor

yağını söyleyebiliriz.

Petrol Ofisi maxima 0W-20’yi, özellikle yeni Nissan

Micra model araçlar başta olmak üzere, modern

binek araç motorlarının gerektirdiği en son

standartları karşılamak için geliştirdik. Tam sentetik

bir motor yağı olan Petrol Ofisi maxima 0W-20, etkin

sürtünme kontrolü sağlayan formülü ile motorda

baştan sona etkili ve sürekli yağlama yaparak daha

fazla yakıt ekonomisi sağlıyor. Bu özelliği sayesinde

değişken sıcaklıklarda motor performans sürekliliği

sağlayan Petrol Ofisi maxima 0W-20, özellikle soğuk

havalarda daha hızlı ilk çalıştırma ve daha az aşınma

ile daha iyi motor korumasını beraberinde getiriyor.

Petrol Ofisi maxima 0W-20’nin yanı sıra son

dönemde pazara sunduğumuz fark yaratan ürünler

arasında, Global anlamda GM dexos2 TM onayına

sahip Türkiye’de üretilen ilk ürün olma özelliği

taşıyan, PO maxima GA 5W-30’u, Renault RN720

performans seviyesine sahip PO maxima RN 5W-30’u

ve dünyanın önde gelen araç üreticileri tarafından

onaylanmış PO maxima VSA 5W-30’u sayabiliriz.

Ayrıca tüm turboşarjlı ve turboşarjsız motorlarda

güvenli kullanım sağlayan MAXIMUS XT 10W-40’ı

ağır hizmet dizel motor yağı ailemize ekledik.

Bunların yanı sıra yüksek basıncın, sıcaklığın,

değişken yüklerin ve suyun olduğu ortamlar da

dahil olmak üzere birçok endüstriyel uygulamalarda

yüksek performans sağlayan Petrol Ofisi Megagres

WR-1, üstün per formanslı PO Hydraulic SAE

10W hidrolik sistem yağı ve suyla karışabilen

kesme ve soğutma sıvıları Cleancut Serisi de ürün

portföyümüzde yerlerini aldılar.

Petrol Ofisi madeni yağlarını rakiplerinden

farklılaştıran özellikleri nelerdir?

Türkiye’nin ve yakın coğrafyanın kendi alanında en

kapsamlı teknoloji üssü olma özelliği taşıyan Petrol

Ofisi Derince Teknoloji Merkezimiz POTEM’de en son

teknolojileri dünya ile aynı anda günü gününe takip

ediyoruz. Gelişen motor teknolojisi ve otomotiv

üreticilerinin talepleri doğrultusunda, pazarda

ön plana çıkan teknoloji ile üretilen ürünlerin

geliştirme ve üretim çalışmalarını yapıyoruz. Ürün

portföyümüzü bu geliştirmeler doğrultusunda

sürekli yeniliyoruz.

Petrol O f is i Madeni Yağlar bölümü olarak ,

ürünlerimizin yanı s ıra sunduğumuz k atma

değer yaratan hizmetlerle de sektörde kendimizi

farklılaştırmayı hedefliyoruz. Müşteri odaklı hizmet

anlayışımız çerçevesinde faaliyete geçirdiğimiz

“maxima Merkezleri” ve “MAXIMUS Merkezleri” ile

yağ kontrolü ve yağ değişim hizmetini akaryakıt

istasyonlarına taşıdık. Hızlı, ekonomik ve çevreci

hizmet prensibimizle oluşturduğumuz yağ değişim

noktaları olan “maxima merkezleri”nin sayısı Türkiye

genelindeki 44 ilde 204’e ulaştı.

Bu merkezlerde, Petrol Ofisi tarafından teknik ve

pazarlama eğitimi verilen profesyonel personel

tarafından, araçlara ücretsiz yağ kontrolü ve yağ

değişimi yapılıyor. Böylece akaryakıt almak üzere

istasyona gelen araç sahipleri, 15 dakika gibi

kısa bir süre içinde, araçlarının yağ kontrolü veya

değişimini temiz ve konforlu bir ortamda yaptırma

fırsatı buluyor.

Yaklaşık üç yıldan beri binek araç sahipleri için

sunduğumuz yağ değişim merkezi hizmetini,

müşterilerimizin talep ve ihtiyaçları doğrultusunda

2010 yılı itibariyle ağır vasıta araçlar için de sunmaya

başladık. Bu doğrultuda ağır vasıta sürücülerine özel

ilk “MAXIMUS Yağ Değişim Merkezi”miz İstanbul

Esenler Otogar’da bulunan Petrol Ofisi istasyonu

Metro Turizm’de açıldı. Bunu İzmit/Çayırova’daki

Petrol Ofisi istasyonu Demirler Petrol’de açılan

merkez takip etti. Yapım aşamasında olan 2 yeni

MAXIMUS Merkezi’mizi yılsonuna kadar hizmete

sunmayı planlıyoruz.

Müşterilerimiz için sadece ürün tedarikçisi değil

onların ‘çözüm ortağı’ olma felsefesi ile nakliye ve

inşaat filo müşterilerimize özel ‘360 Derece Hizmet

Paketi’miz de bizi farklılaştıran hizmetler arasında

yer alıyor. Bu paket ile müşterilerimize erken uyarı

sisteminden teknik saha mühendislik hizmetlerine,

güvenli ve ekonomik sürüş eğitimlerinden uydu

araç takip sistemlerine kadar geniş bir yelpazede

çözümler sunuyoruz. Özellikle nakliye ve inşaat

gibi araç ve makina filoları ile ilgili özel ihtiyaçları

bulunan sektörlere yönelik bu hizmetlerimiz,

operasyonel maliyetlerin, kaza ve arıza risklerinin

düşürülmesine yardımcı oluyor.

2012 yılında Türkiye genelindeki maxima ve

MAXIMUS merkezlerimizin sayısını arttırmaya ve

sunduğumuz hizmetlerin kapsamlarını geliştirirken

katma değer yaratan yeni hizmetler sunmaya devam

edeceğiz.

Yaşanan son gelişmeler ışığında Türkiye’deki

madeni yağ sektörünü değerlendirir

misiniz?

Türkiye madeni yağ pazarı doygun bir pazardır.

Ülkemizdeki toplam madeni yağ talebi ise yaklaşık

500.000 ton/yıl düzeyindedir. 2011 yılı itibariyle

EPDK tarafından 300’ün üzerinde şirkete madeni

yağ üretim lisansı verilmiştir. Bu pazarda yer alan

yerli oyuncuların yanı sıra, 50-60 yıldan bu yana

Türkiye’de faaliyet gösteren büyük global oyuncular

da bulunmakta ve bunların hepsi madeni yağ

üretimlerini Türkiye’de gerçekleştirmektedir. Bu

global oyuncular genellikle sektördeki sıralamanın

üst basamaklarında yer almakta olup, dolayısıyla da

pazarda agresif ve yoğun bir rekabet söz konusudur.

2009 yılında tüm dünyayı etkisi altına alan kriz, her

sektör gibi madeni yağ sektörünü de etkiledi ve bir

Söyleşi

Page 38: Petrol Plus Dergisi -21-

36 PETROL PLUS - ARALIK 2011

önceki yıla göre %9 küçülen Türkiye madeni yağ pazarı,

2010 yılında kayıplarını geri alarak yaklaşık %15 oranında

büyüdü ve yılı 2008 rakamları düzeyinde tamamladı.

2011 yılında pazarın yakaladığı bu büyüme ivmesinin

devam edeceğini ve devam ettirerek Türkiye büyümesine

paralel olarak yaklaşık % 7 civarında gerçekleşeceğini

öngörüyoruz.

Türkiye madeni yağ pazarındaki en önemli

sorunlar nelerdir? Bunlara karşı çözüm

önerileriniz nelerdir?

Pazardaki en büyük sorunlardan biri olarak uygun

standartları karşılamayan ‘merdiven altı üretim’

söyleyebiliriz. Otomotiv üreticileri çok ciddi araştırma

ve geliştirme faaliyetleri sonucunda ürettikleri araçları

pazara sunuyorlar. Bu araçlarda kullanılması gereken

yağların standartları da yine otomotiv üreticileri

tarafından belirleniyor. Petrol Ofisi gibi otomotiv

üreticileri ile beraber çalışan ve onlara destek veren

yağ üreticileri de benzer şekilde araştırma ve geliştirme

faaliyetleri yürüterek bu standartlara uygun yağları

üretiyor. Yağ üreticileri tarafından geliştirilen bu ürünler

araç üreticileri tarafından test edilip onaylandıktan sonra

araç kullanıcılarına sunuluyor. Araçlara uygun olmayan,

araç üreticisi tarafından onaylanmamış ‘merdiven altı’

olarak tabir edilen yağların kullanılması araçlarda geri

dönülmez ciddi hasarlara neden olabiliyor. Araç sahipleri

uygunsuz yağ kullanmaları nedeniyle de üreticilerin

sunduğu hizmet ve avantajları kaybedebiliyor. Merdiven

altı ürünlerin standartlara uygun ürünlerden daha

ucuz satılmasına rağmen uzun dönemde ciddi maddi

kayıplara neden olabiliyor. Bu sorun hem sektör, hem de

tüketici adına büyük bir ciddiyet arz ediyor.

Petrol O fisi ’nin Türk iye pazarındak i

konumundan bahseder misiniz? Petrol

Ofisi’nin 2011 yılı performansını değerlendirir

misiniz? 2012 yılı için madeni yağ konusunda

hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?

2010 yılı Petrol Ofisi Madeni Yağları için başarılarla dolu

bir yıl oldu. 2010 yılında yaklaşık 10 bin tonu ihracata

yönelik olmak üzere 86 bin ton madeni yağ satışı yaptık.

Bu sayede sektör büyümesinin üzerinde bir büyüme

gerçekleştirdik.

Yaklaşık 14.000 tonluk artış ile satış tonajını en fazla

arttıran şirket olarak özellikle hedeflediğimiz ürün

gruplarında yaklaşık 2 puanlık pazar payı kazanımı

sağladık ve 2010 yılını bir önceki yıla oranla %1,4 artışla

%24,1 pazar payı (PETDER verilerine göre) ile sektör lideri

olarak tamamladık.

Kaydettiğimiz büyümenin tüm segmentlerde, özellikle de

hedeflediğimiz yüksek teknolojili ürünlerin bulunduğu

stratejik büyüme potansiyeli olan segmentlerde

gerçekleşmiş olması çok önemlidir. Petrol Ofisi Madeni

Yağları, böylesine doygun bir pazarda, hem sektörün üst

sıralarında yer alıp hem de bu kadar güçlü bir performans

ortaya koyarak, çok zor rekabet koşulları altında büyük

bir başarıya imza atmıştır. Bu başarı, stratejimizin

doğruluğunu ve başarılı bir yolda olduğumuzu gösteriyor.

Yakaladığımız bu büyüme ivmesini 2011’de de devam

ettiriyoruz. 2011 yılı 3. çeyrek sonuçlarına göre %24,8

pazar payı ile madeni yağ sektör liderliğimizi devam

ettiriyoruz. Yılı liderliğimizi koruyarak tamamlamayı

ve 2012’de de bu başarılarımıza yenilerini eklemeyi

amaçlıyoruz.

Petrol Ofisi’nin Ar-Ge çalışmaları hakkında bilgi

verir misiniz? Gerçekleştirdiğiniz çalışmalar

sonucunda önümüzdeki dönemde sektöre

tanıştıracağınız yeni ürünleriniz var mı?

Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi (POTEM), Türkiye ve

bölgedeki en gelişmiş Ar-Ge laboratuarına sahiptir.

Madeni yağ ile ilgili tüm çalışmalar bu merkezde, en

son teknolojiler kullanılarak, gelişen motor teknolojisi

yakından takip edilerek, otomotiv üreticilerinin talep

ve ihtiyaçları doğrultusunda gerçekleştirilmektedir.

POTEM’de hammadde, ürün ve katık performans

değerlendirme çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Aynı

zamanda yağ analizleri ve EPDK tarafından talep edilen

diğer testleri yapıyoruz.

POTEM, sektördeki ilk ve en kapsamlı TS EN ISO / IEC

17025;2005 laboratuar akreditasyonuna sahiptir.

Faaliyetlerimizi de ISO 9001;2000, OHSAS 18001 ve ISO

14001 standartlarına uygun şekilde yürütüyoruz. Ayrıca

2011 yılı içerisinde uluslararası bağımsız belgelendirme

ve denetim kuruluşu olan Deutsche Qualitaets und

Management Systeme (DQS) tarafından yapılan

denetimler sonucunda, ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti

Sertifikası almaya hak kazanarak Türkiye’de madeni yağ

sektöründe bu belgeye sahip ilk ve tek firma olduk. Müşteri

memnuniyeti alanında uluslararası standart olarak kabul

gören söz konusu belge, müşteri beklentilerinin ötesinde

hizmet vermeyi hedefleyen, farklılık yaratmak isteyen,

müşterinin görüş ve düşüncelerini önemseyerek bunları

sürekli gelişme amacıyla kullanan kuruluşlara veriliyor.

En son teknolojileri dünya ile aynı anda günü gününe takip

ettiğimiz Petrol Ofisi Derince Teknoloji Merkezimiz’de

ürün geliştirme ve üretim çalışmaları yaparken Afton

Chemical, Chevron Oronite ve Lubrizol gibi dünyanın

önde gelen katık firmaları ile işbirliği yapıyoruz.

Katık firmalarının yanı sıra OEM’ler de (Orijinal Parça

Üreticileri) AR-GE konusunda işbirliği yapıyoruz. OEM’ler

ile ortak yürüttüğümüz AR-GE faaliyetlerinin yanı sıra

onlarla yaptığımız işbirliklerimizi de arttırmak ve mevcut

işbirliklerinin kapsamlarını genişletmek stratejimizin

önemli bir bölümünü oluşturuyor. 10’un üzerinde OEM

ile farklı kapsamlarda işbirliği anlaşmamız bulunmakta.

Birlikte çalıştığımız seçkin markalar arasında MAN, Karsan,

Opel GM, Wirtgen, Çukurova, Erkunt Traktör, Hidromek,

Linde, Maats, Otokar, Nissan, JCB iş makinaları, Hyundai

İş Makinaları ve Rekarma’yı sayabiliriz.

Pazar payınızı her geçen gün artırmanızda hangi

faktörlerin etkili olduğunu düşünüyorsunuz?

PETDER toplam madeni yağ satış verilerine göre, Petrol

Ofisi 2010 yılı madeni yağ pazar lideri konumunda.

Bizi liderliğe taşıyan en önemli etkenler; detaylı

araştırmalarımız, uzun analizler sonucunda belirlediğimiz

ve pazar liderliğimiz ile doğruluğu kanıtlanan stratejimiz

ile deneyimli ve konusunda uzman Petrol Ofisi Madeni

Yağlar ekibinin uyumlu bir takım olarak disiplinli ve

özverili çalışmaları oldu.

Petrol Ofisi Madeni Yağları stratejimizin temelinde müşteri

odaklılık ve yenilikçilik bulunuyor. Müşterilerimizin

taleplerini dinleyerek, onların ihtiyaç ve beklentileri

konusunda doğru tespitlerde bulunarak, bunları

karşılayan ürün ve hizmetler geliştirmek için çalışıyoruz.

Sadece bugünkü müşterilerimizin değil, gelecekteki

müşterilerimizin de ihtiyaçlarını şimdiden anlayarak

ve teknoloji trendlerini takip ederek yeni projeler

hazırlıyoruz. Mevcut ve potansiyel müşterilerimize en

yeni teknolojileri sunmada takipçi değil “öncü” olmayı

amaçlıyoruz.

Söyleşi

Page 39: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 40: Petrol Plus Dergisi -21-

38 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Interpet İş Geliştirme Müdürü Tüten Aluç, ihracat ağının genişlemesi ve sektöre sundukları hizmetlerin kapsamının genişlemesi nedeniyle 2011 yılının Interpet açısından yeni bir rekor yılı olduğunu belirterek, “Biz de gerek üretimde, gerek ihracatta, gerek mühendislik hizmetlerinde, gerekse de halihazırda satışını sürdürdüğümüz ekipmanlarla ve yeni distribütörlüklerle bu trendi devam ettirmek istiyoruz” dedi.

İnterpet hangi konularda sektöre hizmet

veriyor? Sektörle buluşturduğunuz yeni

uygulamalar var mı?

İnterpet petrol ekipmanları konusunda hem

üretici, hem de distribütör firma olarak faaliyet

gösteriyor. İnterpet olarak istasyonların altyapı

tesisatlarından tüm pompa aksamlarına, LPG pompa

ekipmanlarından alternatif (CNG, Hidrojen) pompa

ekipmanlarına, kreyojenik valflerden kimyasal

temizlik ürünlerine kadar çok geniş bir ürün

yelpazesine sahibiz. Pompa aksamları üretimi yapan

firmalar arasında ATEX sertifikasına sahip tek firmayız.

Bunun yanında bir de distribütörlük kanadımız

var. Dünyada kendi alanında lider OPW, GoodYear,

Durapipe, Gasso, Bestobell, Brevetti Nettuno, Tuthill,

Alemite, Flex-Ing, Westover, Rael gibi 15 tane firmayı

tek yetkili olarak temsil ediyoruz. Mühendislik

hizmetleri alanında birçok yeni teknolojiyi Türkiye’ye

getiren firmayız. Akaryakıt istasyonları için anahtar

teslim altyapı sistemleri kuruyoruz.

Türkiye’de tank testleri oldukça tehlikeli olmasına

rağmen basınç kullanılarak yapılır ve basınç testleri

kontrolsüzdür. Eğer tankta bir delik varsa basınçla

beraber bu toprağa atılır. Kısacası bu yöntem sağlık,

emniyet, güvenlik, çevre bakımından oldukça

sağlıksız bir yöntemdir. Bu nedenle geçen yıl bir know

how anlaşması çerçevesinde Amerikan Tanknology

firmasının akustik ve vakum yöntemi kullanarak

gerçekleştirilen tank testi sistemlerini Türkiye’ye

getirdik. Uygulanan bu yöntemde akustik prob

yardımıyla tankın içindeki tüm sesleri dinliyoruz

ve bu sesleri an be an kaydediyoruz. Bu sistemde

basınç değerleri de verisel olarak sürekli okunuyor.

Sistem bu değerleri dakika dakika kaydediyor ve

o istasyonda altyapıyla ilgili ne varsa bir survey

eşliğinde röntgenini çekip petrol şirketlerine bir rapor

halinde sunuyoruz. Bu yöntem son derece güvenli.

Petrol şirketleri de bu sistemi gördükten sonra hızlı bir

şekilde şartnamelerini değiştirdiler. Şu anda başta BP,

OPET, TOTAL olmak üzere hemen

hemen bütün dağıtım şirketleri

ile çalışıyoruz. Bu anlamda

gerçekleştirdiğimiz çalışmalar

sektör tarafından beğenildi ve

kabul gördü.

Bu süreci altlattıktan sonra

sektör için bir adım öteye

nasıl geçebilirizi sorgulamaya

başladık. Bunun neticesinde

de yine Tanknology firmasının

uyguladığı 4 aşamalı tank test

sisteminin diğer aşamalarıyla

sektörü tanıştırmaya karar

verdik. Tanknology firmasının

uyguladığı 4 aşamalı tank test

sisteminin birinci aşaması

bizim uyguladığımız vakumlu

tank testiydi. İkinci aşaması

ise petroskop adı verilen sony

tarafından imal edilmiş özel

bir kamera ile tank testinin

gerçekleştirilmesi. Bu sistemde

par lamaya ve pat lamaya

izin vermeyecek bir ortam

hazırlamak için tankı yakıttan

arındırıyoruz. Normalde oksijen

oranı yüzde 10-11 civarlarında

olursa patlama oluyor.

Biz oksijeni yüzde 7’nin

altına indiriyoruz. Yüzde

7 olduğunda s istem

otomatikman kendini kapatıyor. Daha sonra özel imal

edilmiş kamera ile tankın içine iniyoruz. Kameranın

Interpet Olarak Sektörü Çözümle Buluşturuyoruz

Tüten Aluç

İnterpet İş Geliştirme Müdürü

Söyleşi

Page 41: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 39

üzerinde yer alan gerçek zamanlı sensörlerimiz

sayesinde de ortamı sürekli kontrol ediyoruz. Kamera

10 metreden 3 mm’lik bir deliği tespit edebilecek

zoomlama kalitesine sahip. Hem kameranın kolu

hem de kendisi hareketli olduğu için tankın her yerini

görebiliyoruz. Bu sistem sayesinde tanktaki kiri, pası,

balçığı v.s. çok net bir şekilde görebiliyoruz. Bir tankın

denetlenmesi yaklaşık 40-45 dakika sürüyor. Bunu

DVD’ye de kaydediyoruz. Şimdi sektörü bu sistemle

tanıştırdık.

4 aşamalı tank test sisteminin 3. aşaması katodik

koruma. Bu sistemi de Türkiye’ye getirdik. Normalde

Türkiye’de LPG tanklarında katodik koruma var.

Öncelikle katodik koruma nedir onu açalım. Metaller

toprakla iç içe oldukları zaman çürüyorlar. Bunun

sürekli denetlenmesi ve çürümesini engellemek

gerekiyor. Engelleme noktasında katodik koruma

devreye giriyor. Bu sistemde tanka sürekli bir akım

veriyorsunuz ve tank çürümemeye başlıyor. Böylece

tankı korumuş oluyorsunuz. LPG tanklarında bu var

ama akaryakıt tanklarında yok çünkü Türkiye’de

zorunlu değil. Biz bu sistemi getirdik. Bu sistemle

hem LPG tanklarını hem de akaryakıt tanklarını

kontrol edebiliyoruz. Bir yerde katodik koruma

var mı yok mu bunun testini yapabiliyoruz.

Katodik koruma varsa yasal seviyede mi, yasal

seviyede değilse yasal seviyeye çıkartmak için ne

kadarlık bir akım gerekir. Bu akımı sağlayabilmek

için ne tür bir katodik sisteme ihtiyaç duyulabilir.

Bunları söyleyebiliyoruz. İstasyonda bir elektriksel

bütünlük olup olmadığını kontrol edebiliyoruz.

4.aşamada ise bütün bu bilgileri Tanknology

firmasına gönderiyoruz. Tanknology firması ise

bu konularda uzman bir

kişi raporunu bize yazıp

gönderiyor. Dolayısıyla

bizim elimizde dünyaca

kabul görmüş çok iyi bir

teknoloji var.

Bunun yanında İnterpet

olarak test faaliyetlerimizi

bunlarla sınırlı tutmayarak

k o m p o z i t d o l u m

hortumlarının iletkenlik

k o n t r o l ü , e s n e m e

kontrolü ve sızdırmazlık

kontrollerini yapıyoruz.

Getirmiş olduğumuz bu

sistemlerle başta petrol

ş i rket ler i o lmak üzere

gaz dağıtım şirketlerine de hizmet veriyoruz.

Müşterilerimize doğru ekipmanlarla daha iyi

hizmet verebilmek adına da dünyada önde gelen

firmalarla iş birlikleri yapıyoruz. Süreç biraz

zaman alabiliyor fakat biz işi doğru yöntemlerle

ve olması gerektiği gibi yapmak istiyoruz. Bunu

sağlayabilmek için de yatırımlarımızı bu yöne

kanalize ediyoruz. Kısa vadede çok fazla kar gelir

getirmeyebilir ancak en azından hem sistemin

sektör tarafından tanınmasını sağlamak için

tanıtımlarını yapmış oluyoruz hem de tecrübe

kazanmış oluyoruz. İnanıyoruz ki zamanla ve de

yasal zorunluluklar uygulanmaya başladıkça petrol

ve gaz dağıtım firmaları bu konuya daha fazla

ehemmiyet göstereceklerdir. Daha da önemlisi

“Türkiye’de bu işi laikiyle yapan, belli bir raporlama

sistemi olan tecrübeli bir firma var” algısının

sektörde yerleşmesini sağlamak istiyoruz. Açıkçası

bizim gelmek istediğimiz konum bu.

Eğitimlere ne zaman başladınız? Eğitimler

nerede yapılıyor?

Vacutech eğitimlerini geçen sene almıştık. Bu

sene ise Eylül ayının son haftasında petroskop ve

katodik koruma eğitimlerini aldık. Ekim ayında ise

yıllık Vakutech denetimlerimizi yaşadık. Ekibimiz

tüm eğitimlerini Türkiye’de alıyor. Çünkü Amerika

veya Avrupa’da istasyonlar çok standart. Orada

herhangi bir istasyona gittiğiniz zaman ne ile

karşılaşacağınızı biliyorsunuz. Burada ise durum

çok farklı. Bu nedenle ekibimize bir eğitim aldırmak

istediğimizde yetkilileri Türkiye’ye davet ediyoruz

ve gerekli eğitimleri burada yerinde almalarını

sağlıyoruz. Öncelikle petrol şirketlerinden demo

istasyonlar rica ediyoruz ve onların mühendisleri

ile beraber gidip yerinde uygulama yapıyoruz

böylece ekiplerimizde işi birebir tecrübe etme

şansı yakalıyorlar. Dolayısıyla eğitmen de bizdeki

şartları görmüş oluyor. Böylece eğitim amacına

hizmet etmiş oluyor.

Getirmiş olduğunuz sistemlere sektörden

gelen talep ne yönde?

İnterpet olarak bu işin şartnamelerini yazmak ve

risk değerlendirme dokümanlarını hazırlamakla

meşgulüz. Yeni bir katalog çalışması da yapacağız.

Şu anda sadece ilk 4-5 petrol şirketi nezdinde

görüşmelerimizi ve tanıtımlarımızı yaptık ve

Söyleşi

Page 42: Petrol Plus Dergisi -21-

40 PETROL PLUS - ARALIK 2011

oldukça iyi geri dönüşler alıyoruz. Zaten ilgi çekmemesi

mümkün değil. Standart tank testi her tanka belli

periyotlarda yapılması gereken bir zorunluluk ancak

Petroskop yani kamerayla denetim, her tanka yapılacak

bir işlem değil. Öncelikle sizin o tanktan şüpheleniyor

olmanız gerekiyor. Örneğin transfer istasyonunuz

olacak ve petrol şirketi transfer etmeden önce bu

istasyonun tankları çok eski bir denetimden geçmesi

gerekiyor diyecek ki bu uygulama yapılabilsin. Bunun

adedi zaten kısıtlı olacaktır. Çünkü bu çok özel bir

uygulama. Zaten işi bilen petrol şirketleri herhangi bir

istasyonu transfer etmeden önce tankı ne durumda,

akaryakıt hattı ne durumda, ben ne alıyorum bilmek

istiyorum diyor. İşte tam da bu noktada İnterpet olarak

biz onları çözümle buluşturuyoruz. Örneğin ikinci el bir

otomobil alırken bildiğimiz, güvendiğimiz bir ustaya

götürüyoruz. Biz de o usta olmaya çalışıyoruz.

Peki, yapmış olduğunuz uygulamayı

müşterilerinize nasıl raporluyorsunuz?

Tamamen ileri teknoloji ile yoruma açık olmayacak

şekilde görüntüsüyle, sesiyle, bilgisayardan çıkan

verileriyle çok detaylı bir şekilde bu istasyonların

surveylerini de çıkartarak bir rapor halinde

müşterimize sunuyoruz. Bu testleri yapınca o

istasyonda altyapı ile ilgili ne var ne yoksa her

şeyi kontrol etmiş oluyoruz. Sahada ne yapıyorsak

resimliyoruz. Formlarımızda acil müdahale edilmesi

gereken durumları özellikle belirtiyoruz ve petrol

şirketlerini bu konuda uyarıyoruz.

Bu şekilde hem bir katma değer yaratmış oluyoruz,

hem de o istasyonla ilgili petrol şirketinin elinde

çok iyi bir veri oluyor. Çünkü artık intifa süreleri 5

yıl. Sonuçta bu veriler 5 yıl sonra da kullanılabiliyor.

Bu raporları biz de kendi arşivimizde tutuyoruz.

Dolayısıyla müşterimiz bizden 3 sene önceki raporun

detaylarını isterse anında kendisine ulaştırırız. Petrol

şirketi ister DVD’yi, ister gönderdiğimiz raporu,

resimleri kaybetsin derhal bir kopyasını bizden alabilir.

İnterpet olarak başarınızı

neye borçlusunuz?

Ö n ü m ü z d e k i d ö n e m d e

yeni distribütörlüklerimiz

o l a c a k . İ y i o r t a k l ı k l a r l a

b ü y ü yo r u z . A n c a k b u n u

yaparken çekirdek işimizden

ç o k f a z l a k o p m a d a n

büyüyoruz. Getirdiğimiz bazı

ürünlerde son kullanıcıya

biz di rekt kendimiz bi le

gitmeyebi l iyoruz. Bugün

sektörde hemen hemen her

firma ile çalışabilen yegane

f i r m a l a r d a n b i r i y i z d i r .

Alanımız olmayan hiçbir işe

girmiyoruz. Bu da başarıyı

beraberinde getiriyor. Biz, ekipman distrübütörlüğü

ve üretimi konsunda uzmanlaştık. Bunun yanına

mühendislik hizmetlerini de eklemeye başladık.

Bizim kapsamımız ve çerçevemiz budur. Kendi

üretimimiz ile ilgili yaptığımız çalışmalar devam

ediyor. İnterpet olarak şu anda Türkiye çapında

30 bayiye hizmet veriyoruz. Ayrıca 20 ülkeye

de ihracatımız var. Görüştüğümüz yeni ülkeler

var. OPW’ye Googyear’e ürün üretmeye devam

ediyoruz. Bunların kapsamını genişletmeye

çalışıyoruz. ATEX’li ürünlerimiz var. Yeni Atex’li

ürünlerimiz çıkacak. Her zaman uluslararası

standartlara sadık kalarak ekipman ve mühendislik

hizmetleri konusunda petrol sektörüne hizmet

edecek şekilde yapılanmamızı

sürdürüyoruz.

2011 yılı İnterpet

için nasıl geçti?

2 0 1 0 b i z i m i ç i n re k o r b i r

seneydi. 2011 yeni bir rekor

sene oldu. Hem ihracatımızın

genişlemesi hem çekirdekten

u z a k l a ş m a d a n y a p t ı ğ ı m ı z

işlerin kapsamının genişlemesi

vasıtasıyla bizim için 2011 yeni

bir rekor yılı oldu. Biz de gerek

üretimde, gerek ihracatta, gerek

mühendislik hizmetlerinde,

gerekse halihazırda satışını

sürdürdüğümüz ekipmanlarla

ve yeni distribütörlüklerle bu

trendi devam ettirmek istiyoruz.

Petrol sektörü ağırlıklı olarak

ithalata dayanan bir sektör.

Dolayısıyla her şey bize bağlı

değil ama biz bize bağlı olan

kısmı ile yapabileceklerimizin

en iyisini yapmaya çalışıyoruz.

‘‘Her zaman uluslararası standartlara sadık kalarak ekipman ve mühendislik hizmetleri konusunda petrol sektörüne hizmet edecek şekilde yapılanmamızı sürdürüyoruz.’’

Söyleşi

Page 43: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 41

Söyleşi

EPDK 27 Eylül’de Resmi Gazete’de yayımlanan

tebliğler ile 1/1/2013 tarihinden itibaren benzine

, 1/1/2014 tarihinden itibaren ise motorine ilave

edilecek Etanol ve YAME oranlarını yayınladı.

Benzine ilişkin tebliğe göre halihazırda en fazla

%2 olarak uygulanan oran en az %2 olarak

belirleniyor ve sonraki yıl ise %3’e çıkarılıyor. Bu

kararın Türkiye ekonomisi üzerinde pozitif etki

yaratıp yaratamayacağı ise şüpheli.

K arara i lk bak ı ld ığında , yer l i tar ım ürün

zorunluluğu getirilmesi ile esasen iyi niyetli

bir plan yapılmış olduğu düşünülebilir. Geçmiş

yıllarda yapılan benzeri bir düzenleme ile yerli

tarım ürünlerinden elde edilen bazyağına ilişkin

ÖTV muafiyeti de aynı şekilde bir amaca yönelik

olarak çıkarılmıştı. Fakat ne yazık ki petrokimyaya

yönelik tarımın gelişmesine her hangi bir katkı

yapamamıştı. Ethanolün üretimi için yüksek

ihtimalle ülkemizde şeker pancarının kullanılması

uygun olacaktır. Arz talep dengesine bakarsak,

2014 yılındaki miktar olan %3 hesaplandığında,

pazara çok yük getirmeyeceği düşünülebilir.

Şeker Kurumunun 2009 yılı verilerine göre 17

milyon ton olan şeker pancarı üretimine 1

milyon ton gibi eksta yük gelecektir. Bu geçişin

de düzgün yönetilerek spekülasyona imkan

tanınmadığı bir durumda şeker fiyatlarını çok

artırmayacağı barizdir.

Karardaki en önemli hedef kuşkusuz çevre.

E t a n o l , b e n z i n e g ö r e

i ç e r i ğ i n d e d a h a f a z l a

oksijen ihtiva ettiği için

daha temiz yanıyor. Bu

sayede başta sera gazı

olmak üzere CO ve NOx

salımlarını azalttığı EPA

(Amerika Çevre Koruma

A j a n s ı ) t a r a f ı n d a n d a

belirtilmektedir.

Şimdi gelelim işin olumsuz

yönlerine, işin en aşikar

yönü f iyat . Dünyanın en pahal ı benzinini

kullandığımız şu günlerde, etanol katkılamasının

benzin fiyatlarının artıracağı kesin. Tarihsel fiyat

seyrine bakıldığında 1980 yılından günümüze

kurşunsuz benzin ile ethanol arasındaki fiyat

farkı benzin fiyatının %11’i ile %65’i arasında

seyretmişt ir. Bu k apsamda, %3’ lük etanol

ilavesinin pompaya yansıması yaklaşık 2 kuruşluk

zam olacaktır.

İkinci en önemli problem enerji verimliliği, ne

yazık ki ülkemizin enerji kaynakları açısından

fakir bir ülke olduğu gerçek. Cornell Üniversitesi

tarafından yayımlanmış verilere göre, etanol

rafinaji i le benzin rafinajı arasındaki enerji

gereksinim farkı oldukça yüksek. Bu da etanol

üretim zincirinin tamamı düşünüldüğünde ülke

için net enerji kaybı olarak düşünülebilir.

Üçüncü nokta, teknoloji uyumsuzluğu. Geçtiğimiz

aylarda EPA’nın E15 (%15 etanol içerikli benzin)

önerisine Ford ve Toyota gibi araç üreticileri

güçlü bir lobiyle karşı çıkmışlardı. Buradaki en

önemli husus motor ve enjeksiyon sistemlerinde

meydana gelen yıpranma ve aşınma. Ülkemizin

araç parkı göz önüne alındığında Amerika’dan

daha kötü durumlarla karşılaşmamız söz konusu

olabilecektir.

Son husus ise ne yazık k i ülkemiz gerçeği.

Türkiye’nin atıl bekleyen aşırı yüksek biyodizel

ü re t i m k a p a s i te s i n i n , b öy l e b i r o r t a m d a

illegal olarak devreye girmesinin kesinlikle

önlenmesi gerekiyor. Aksi taktirde Motorin

kükürt oranlarında yaşanan krizler gibi, oldukça

büyük çapta bir denetim sarmalına girmemiz

işten bile değil.

Akaryakıta ‘Yerli Tarım Ürünleri

Harmanlama’ Zorunluluğu

Ekonomiye Olumlu Katkı Yapar mı?

POWERWAX Genel Müdürü Burak Taranoğlu, EPDK’nın 2013 yılından itibaren

benzin ve motorinde her yıl arttırılmak üzere yerli katkı yapılması zorunlu-

luğu getirmesine ilişkin değerlendirmelerini Petrol Plus Dergisi okuyucuları

için kaleme aldı.

Burak Taranoğlu

PowerWax Genel Müdürü

Page 44: Petrol Plus Dergisi -21-

42 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Güncel

Kuruluşunun 5.yılında 130 bayisi ve toptan satışlarıyla dağıtım şirketleri arasında pazar payı bakımından 8.sırada bulunan Türkiye Petrolleri, yeni istasyonunu Hatay’ın Dörtyol ilçesinde açtı.

D ö r t y o l ’ d a E - 5

K arayolu üzerinde

Tü r k i ye Pe t ro l l e r i

A k d e n i z P e t r o l

T u r i z m N a k l i y a t

Ş i r k e t i ’n i n a ç ı l ı ş ı

ö n c e s i O s m a n i y e M e h t e r a n

Tak ımı ’nın konseri yoğun i lgi

gördü. Açılışa Dörtyol Kaymakamı

H a c ı H a s a n Ö z y i ğ i t , D ö r t yo l

Belediye Başkanı Fadıl Keskin,

İ lçe Emniyet Müdürü Mustafa

Marangoz, Payas Belediye Başkanı

Bekir Altan, Erzin Belediye Başkanı Kasım

Şimşek, Sarıseki Belediye Başkanı Bülent

Özer, Karayılan Belediye Başkanı Mehmet

Yurtman, Kuzuculu Belediye Başkanı Yaşar

Toksoy, Karakese Belediye Başkanı Yusuf

Soylu, Türkiye Petrolleri Petrol Dağıtım

AŞ Genel Müdürü Harun Şahbaz, Genel

Müdür Yardımcıları Ertan Sulayıcı ve Ahmet

Türkoğlu, Tesis ve Teknik Hizmetler Müdürü

Zeki Çelebi, Satış ve Organizasyon Müdürü

Mutlu Uçar, saha müdürleri , uzmanlar,

Dörtyol ve komşu ilçelerin önde gelen iş

adamları ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Açılışta bir konuşma yapanTürkiye Petrolleri

Petrol Dağıtım (TPPD) AŞ Genel Müdürü

Harun Şahbaz, yüzde 100 milli sermaye ile

kurulan Türkiye Petrolleri Petrol Dağıtım’ın her

kuruşunda vatandaşın hakkı olduğunu söyledi.

“Bizi farklı kılan en önemli özelliğimiz,

yüzde 100 kamu sermayesi ile

kurulmuş olmamızdır.”

Genel Müdür Şahbaz, Hatay’ın

ülkemizdeki uluslararası yük

taşımacılığındaki öneminden söz

ederek şunları söyledi: “Türkiye’de

uluslararası yük taşımacılığı yapan taşıtların

yaklaşık yüzde 11’ini bünyesinde barındıran

Hatay, kayıtlı yaklaşık 10 bin aracıyla

Türkiye’nin İstanbul’dan sonra 2. büyük

nakliye filosuna sahip bir ilimiz. Türkiye

Petrolleri Petrol Dağıtım A.Ş. olarak henüz

5 yaşındayız. Ancak Türkiye genelinde hızla

yayılıyor ve büyüyoruz. Bugün itibariyle

130 bayimiz ve toptan satışlarımızla ülke

genelindeki 51 akaryakıt firması içinde

8. sırada yer almanın haklı gururunu

yaşıyoruz. Bizi diğer firmalardan ayıran

en belirgin özelliğimiz, yüzde 100 kamu

sermayesi i le kurulmuş olmamızdır.

Sermayemizde her bir vatandaşımızın

hakkının bulunduğu inancındayız. Böyle

bir sorumluluk, ürünlerimizin güvenilir ve

kaliteli olmasını sağlıyor. Dörtyol’umuzda,

Türkiye Petrolleri Bayi

Ağını Genişletmeye

Devam Ediyor

D ö

K a

A k

T u

Ş i r

ö n

Tak

gör

H a

Be

İ lçe

Mara

Be

Şim

Öz

Yu

To

So

Ze

M

4242 PEPETRTROLOL P PLULUSS - ARARALALIKIK 2 2010111

ad

Pe

Ha

ku

ku

“B

Page 45: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 43PETROL PLUS - ARALIK 2222220010101010101010101011111111000111011010000 1111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111111 4444444444444444343434344444444434444443434434444433333

Güncel

milli kuruluşumuz Türkiye Petrolleri markası

altında açılan bu güzide istasyonumuz, ülkemize

ve halkımıza hayırlı, uğurlu olsun.”

Bakan Ergin, Türkiye Petrolleri’nin Dörtyol

istasyon açılışını tebrik etti

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, programından

dolayı resmi açılışa katılamadığı Hatay Dörtyol’daki

Türkiye Petrolleri istasyonuna, törenden beş saat

sonra gelerek, Türkiye Petrolleri bayii Akdeniz

Petrol Turizm Nakliyat Şirketi’nin sahibi Ali

Bozkurt’u tebrik etti.

Dörtyol’daki Bölge Trafik karşısında bulunan

Akdeniz Petrol’e AKP Hatay Milletvekili Hacı

Bayram Türkoğlu, AKP Hatay eski Milletvekili

İsmail Soylu, AKP İlçe Başkanı Abdullah Arıcan

ve Fourway Hotel’in sahibi Mustafa Özbolat’la

gelen Adalet Bakanı Ergin, Türkiye Petrolleri bayii

Ali Bozkurt’a “Dörtyol’a ve memleketimize hayırlı

olsun, bereketli kazançlar getirsin” temennisinde

bulundu.

MHP Hatay Milletvekili Şefik Çirkin ise açılışa

kutlama telgrafı gönderdi. Çirkin telgrafında şu

ifadelere yer verdi: “Ankara’da olduğumdan dolayı

açılışınıza maalesef katılamıyorum. İstasyonunuz

hayırlı olsun, bereketli kazançlar diliyorum.”

Açılış öncesi dolum tesisine ziyaret

Akdeniz Petrol’ün açılışından önce Türkiye Petrolleri

Petrol Dağıtım AŞ’nin yönetim kadrosu Dörtyol’daki

dolum tesisini gezdi ve yetkililerden bilgi aldı.

Tesislerdeki personel ile sohbet eden Genel Müdür

Harun Şahbaz, faaliyetler hakkında sorular sordu.

Yapılan ve proje safhasındaki işler hakkında bilgi

alan yöneticiler, tesislerin muhtelif alanlarını

gezerek yerinde incelemelerde bulundu.

Page 46: Petrol Plus Dergisi -21-

44 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Petrol Ofisi’nden Bonus

Card sahiplerine 50 TL’lik Bonus Petrol Ofisi, 16 Kasım 2011 - 31 Aralık 2011 tarihleri

arasında Garanti Bankası ile gerçekleştireceği yeni

kampanya ile akaryakıt, otogaz ve madeni yağ

alışverişlerinde Bonus Card sahiplerine 50 TL Bonus

kazanma fırsatı sunuyor.

Kampanyaya katılan Bonus Card üyesi Petrol Ofisi

istasyonlarında, Bonus Card kullanarak 4 kere 100

TL ve üzeri akaryakıt, otogaz ve madeni yağ alışverişi

yapan Petrol Ofisi müşterileri, yine Bonus Card üyesi

Petrol Ofisi istasyonlarından yapacakları akaryakıt,

otogaz ya da madeni yağ alışverişlerinde kullanılmak

üzere 50 TL’lik Bonus kazanabilecekler. Kampanya

dâhilinde kazanılan bonuslar, 5 – 15 Ocak 2012

tarihleri arasında kullanılabilecek.

Kampanyaya katılmak isteyenlerin kampanya sü-

resince PO yazıp 3340’a SMS göndermesi yeterli

olurken, Flexi Card sahiplerinin, EVET PO yazıp kartın

son 6 hanesiyle beraber 3340’a SMS göndermeleri

gerekecek.

BP Club Kart Sahipleri Ford Focus

Comfort KazanacaklarBP Gaz, tanker şoförlerinin ailelerine yönelik düzenlediği

söyleşilere 18 Aralık 2010, Cumartesi günü İstanbul Shera-

ton Maslak Hotel’de start verdi. İzmit, İstanbul ve Ankara

bölgesindeki tanker şoförlerinin eşlerinin katıldığı orga-

nizasyonda çocuklar da aktivite ve oyunlarla hoşça vakit

geçirdiler. Söyleşiye toplamda 75 eş ve 70 çocuk katıldı.

BP Gaz tarafından tanker sürücülerine yol güvenliği ve

yorgunluk ile ilgili konularda bugüne kadar çok fazla

eğitim verildiğini söyleyen BP Gaz Güney Avrupa ve

Afrika Performans Ünitesi Pazarlama ve İş Geliştirme

Müdürü Zümrüt Altay, bundan böyle şoförlere verilen

eğitimin yanısıra ailelerine ve çocuklarına da düzenli

olarak söyleşiler organize etmeyi ve eğitimler vermeyi

planladıklarını belirtti.

Altay, “Düzenlediğimiz eğitim ve söyleşi programlarıyla,

aile yaşamı, uyku düzeni, sağlıklı beslenme ko-

nularına da dikkat çekerek şoförlerin eşlerine,

tanker şoförlerinin yaptıkları işin önemini vur-

guluyoruz. Şoförlerin yol güvenliği konusunda

karşılaşabilecekleri olumsuzlukları, yaşadıkları

sıkıntıları eşlerinin de görmesini hedefliyoruz.

İlkini gerçekleştirdiğimiz şöyleşi, 2011 yılında

Dörtyol/Hatay ve Işıkkent/İzmir bölgelerinde

yaklaşık 50 şoförün eşleri-

nin katılımıyla devam edi-

lecek” diye konuştu.

Güvenli sürüşün ilk adımı-

nın evde başladığını ve bu

ilk adımda en önemli rolün

kadının olduğunu söyleyen

Uzman Klinik Psikolog Ya-

semin Meriç Kazdal, uzun

yol şoförlüğü gibi zorlu ko-

şullarda çalışan erkeklerin eşlerinin, aile içerisinde sahip

oldukları kritik rolün bilincinde olmalarının büyük önem

taşıdığına vurgu yaptı.

Beslenme ve Diyet Uzmanı Yekbu Köseoğlu’nun sağlıklı

beslenmenin dikkat ve konsantrasyonla

ilişkisini aktardığı söyleşide, tanker sürü-

cülerinin eşleri hangi besin gruplarını ne

sıklıkta ve ne porsiyonlarda tüketmek ge-

rektiği, düzenli beslenmenin iş performan-

sı üzerindeki etkileri, tüketilen yiyeceklerin

vücutta yarattığı fiziksel ve ruhsal etkileri

hakkında bilgi aldılar.

TOTAL, DAF

TRUCKS Ve

TIRSAN’dan

Madeni Yağ

Pazarında İşbirliğiTotal ile DAF Trucks ve DAF Trucks

Türkiye distribütörü TIRSAN, made-

ni yağ konusunda işbirliği yapıyor.

Böylece Total ve DAF Trucks ara-

sında Avrupa’nın bir çok ülkesinde

başlayan işbirliği Türkiye’de de

sürdürülmüş oluyor. Total ile işbir-

liği neticesinde TIRSAN Treyler A.Ş. tarafından Türkiye’de

pazara sunulacak DAF markalı madeni yağlar, orijinal

yedek parça statüsüyle ve öncelikli olarak TIRSAN servis-

lerinde kullanılacak.

Total ile işbirliği ne-

ticesinde TIRSAN ta-

rafından Türkiye’de

pazara sunulacak DAF markalı madeni yağlar, orijinal

yedek parça statüsüyle ve öncelikli olarak TIRSAN ser-

vislerinde kullanılacak. İşbirliğini değerlendiren TIRSAN

Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu “TIRSAN olarak

büyümeye devam ediyoruz. Bu yıl 35.yılımızı kutluyoruz

ve 35 yıldır treyler sektör lideriyiz. 2014 yılı hedefimiz olan

Avrupa’nın ilk üç treyler üreticisinden biri olma hedefine

koşuyoruz. Büyük hedeflerimiz var ve bunları gerçekleş-

tirecek iddialı girişimlerimiz var. Hedeflerimize ulaşmak

için her alanda en iyilerle işbirliği yapıyoruz. Total ile

işbirliğimizi de bu anlamda çok değerli buluyoruz” dedi.

Nuhoğlu, yaklaşık 20 yıldır Total’in Avrupa’nın birçok

ülkesinde DAF için farklı ürünler geliştirdiğini ve bunların

gerek fabrika gerekse servislerdea kullanılmakta oldu-

ğunu açıkladı. İki dünya markasının yürüttükleri yakın

işbirliğine vurgu yapan Çetin Nuhoğlu ‘Total ve DAF’ın

ortak teknoloji ve ürün geliştirme çalışmaları, saha testleri

ve teknik eğitimler düzenlediğini belirtti.

Total Oil Türkiye Genel Müdürü Olivier Chalvon-Demersay

“Total ve DAF tarafından Avrupa’da çok uzun yıllardır ba-

şarıyla yürütülen madeni yağ işbirliğini TIRSAN ile birlikte

Türkiye’ye taşıyor olmanın heyecanı içerisindeyiz. Bundan

böyle TIRSAN tarafından Türk tüketicinin hizmetine sunu-

lan DAF marka araçlarda, Total teknolojisi ile geliştirilen

ve aynı zamanda DAF tarafından fabrika ilk dolumlarda

da kullanılmakta olan orijinal DAF marka madeni yağları

kullanılabilecek. Ağır dizel motor yağları alanında TOTAL’in

sahip olduğu ileri teknolojiyi buna benzer stratejik işbirliği

projeleriyle perçinleyerek Türkiye ağır vasıta pazarında

büyümeye devam edeceğiz” diyerek projenin öneminin

altını çizdi.

Sektörden Haberler

Page 47: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 45

Sektörden Haberler

TORA Petrol Deprem Bölgesi’ndeVan’da gerçekleşen depremin ardından harekete geçen Tora Petrol, tarihinde bölgeye tam donanımlı bir mobil ekip göndererek istasyonların SEÇ Emniyet kontrollerini yaptı.Konuya ilişkin Petrol Plus’a açıklama-larda bulunan Tora Petrol, Mühen-dislik Koordinatörü Yiğit Serbes, “Van ilimizde ve çevresinde meydana gelen

elim deprem hadisesi münasebetiyle halkımız ve Devletimiz elinden gelen maddi ve manevi yardımı yapmaktadır. Tora Petrol olarak bizde 31.10.2011 tarihinde bölgeye tam donanımlı bir mobil ekip göndererek istasyonların SEÇ Emniyet kontrollerini yaparak bu üzücü olaya elimizden geldiğince des-tek vermeye çalıştık. Van’a giden mobil

ekibimiz, elektrik teknisyeni, mekanik teknisyeni ve inşaat teknisyeninden oluşuyordu. Yaklaşık bir hafta süren bu kontrollerin ardından istasyonlarla ilgili raporlar ana dağıtım firmalarını gönderildi. Deprem sonrası hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve yaralı olanlara da acil şifalar dilerim” dedi.

TORA Petrol Bayileri Kıbrıs’ta Buluştu

TORA’nın geleneksel bölge

servis toplantısı 05-07 Aralık

2011 tarihleri arasında Kuzey

Kıbrıs’ta bulunan Kaya Arte-

mis Resort Hotel’de gerçekleşti.

05 Aralık Pazartesi günü Kıbrıs’ta buluşan Tora yetkili

servisleri ilk gün Kıbrıs turuna katıldılar. Toplantının

ikinci günü Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Akın’ın açılış

konuşmasıyla başladı. Fatih Akın’ın Tora’nın yapısı

ve bayileri ile ilgili konuşması ile başlayan eğitim ve

toplantılar tüm gün boyunca devam etti.

Toplantının kapanış konuşmasını ise Yönetim Kurulu

Üyesi Ertüm Tüfekçi yaptı. Tüfekçi konuşmasında

piyasa gelişimi hakkında bilgi verirken; bayiler ile

olan işbirliğinin geliştirilmesi ve SEÇ G ‘nin önemine

değindi ve Tora’nın sektöre sunduğu yeniliklerden

bahsetti.

Toplantılar sonunda yapılan gala yemeğinde en

başarılı 3 bayiye ödül verildi. Tora Diyarbakır Bölge

Servisi Güven Pompa adına Alaadin Aslan birinci

olarak Amerika seyahati kazandı. Tora Ankara Bölge

Servisi adına. Özer Tulunay ikinci olarak Avrupa Se-

yahati kazanırken, Tora Bursa Bölge Servisi Akser’den

Nihat Akyüz üçüncü olarak Kıbrıs seyahati kazandı.

Türkiye’nin dört bir yanından gelen bölge servisleri

Tora ailesinin bir ferdi olmasının keyif ve gururu ile

bir kez daha bir araya gelmekten duydukları mem-

nuniyeti dile getirdiler.

Page 48: Petrol Plus Dergisi -21-

Sektörden Haberler

BP Yol Güvenliği Çocuk Tiyatrosu 13’üncü Yılında Ülkemizde yaklaşık 1,5 milyon çocuğa 13 yıldır trafik

eğitimi verilmesine aracılık eden BP Yol Güvenliği Çocuk

Tiyatrosu, Aralık 2011 ve Ocak-Şubat 2012 tarihlerinde 4-8

yaş arası miniklere her Cumartesi günü saat 11.00’de “Ko-

nuşan Trafik” adlı yeni oyununu Profilo Kültür Merkezi’nde

sergileyecek.

Her yıl olduğu gibi, turnelerle tüm Türkiye’yi dolaşacak

ve ücretsiz olarak sergilenecek “Konuşan Trafik” adlı BP

Yol Güvenliği Çocuk Tiyatrosu oyunu, anaokulu ve ilköğ-

retim okulu öğrencilerine temel trafik kurallarını şarkılar

eşliğinde eğlendirerek öğretiyor. Eğitime küçük yaştan

başlanmasının önemini ortaya koyan ve öğrencilere yol

güvenliği bilincini aşılamayı amaçlayan oyun, öğrencilerin

aile bireylerini de yol güvenliği konusunda bilinçlendir-

meye hizmet ediyor.

BP Türkiye Kurumsal İletişim ve Dış İlişkiler Direktörü Murat

LeCompte, tiyatro ile ilgili olarak şu bilgileri verdi: “BP Tür-

kiye olarak, toplumun her bir bireyine yol güvenliği bilinci

kazandırmayı ve ülkemizde trafik kazalarının azalmasına

katkıda bulunmayı amaçlıyoruz. Gerek bu sorumluluğun,

gerekse Sağlık-Emniyet-Çevre (SEÇ) prensiplerimizin

doğal bir parçası olarak ‘yol güvenliği’ alanında birçok

çalışmaya imza atmaktayız. Gezici tiyatro ekibimiz aracılığı

ile bugüne kadar ülkemizin dört bir yanındaki

yaklaşık 1,5 milyon çocuğa ulaştırmayı başar-

dık. Bundan böyle çocukların gündelik hayat-

ta karşılaştıkları trafik öğeleriyle nedensellik

ile düşünsel, özdeşleşme ile de duygusal bağ

kurabilecekleri yeni oyunumuzla miniklerle

buluşacağız. 1997 yılında Emniyet Genel

Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Daire Başkanlığı

işbirliğiyle başlattığımız sosyal sorumluluk

projemizi www.bpcocuk.com web sayfamız üzerinden

de daha çok çocuğa ulaştırmayı amaçlıyoruz.”

BP Türkiye’nin Afajans Görsel ve Sanatsal İletişim danış-

manlığında hazırladığı yeni oyunu “Konuşan Trafik”, 2011-

2012 eğitim öğretim döneminde Türki-

ye’deki turnelerine devam ederken hafta

içi anaokulu ve ilköğretim okullarında

çocuklarla buluşmayı sürdürecek. Oyun,

ilerleyen zamanlarda her Cumartesi günü

Anadolu yakasındaki kültür merkezleri ve

AVM’ler olmak üzere salon gösterimleriyle

çocuklar ve ailelerle buluşacak. Ücretsiz

olan oyun gösterimi için 0212 2194986

telefon numarası ve www.bpcocuk.com

web sayfasından rezervasyon yaptırmak

yeterli olacak. Aylık oyun takvimi www.bpco-

cuk.com/cocuk-tiyatrosu/takvim sayfasından

takip edilebilecek.

BP Yol Güvenliği Çocuk Tiyatrosu’nun gezici

tiyatro ekibi, bugüne kadar 300 bin kilometre

yol katedip, 3.600 okul ve 170 noktada özel

organizasyonlarla 4.200 oyun sahneledi. Tür-

kiye’deki yaklaşık 1,5 milyon çocuğa temel trafik eğitimi

verilmesine aracılık eden BP Yol Güvenliği Çocuk Tiyatrosu,

Türkiye Halkla İlişkiler Derneği’nin (TÜHİD) her yıl düzenle-

diği Altın Pusula Başarı Ödülleri’nde 2008 yılında “Eğitimde

En Başarılı Sosyal Sorumluluk Projesi” dalında ödül kazandı.

Honda Müşterilerine“Shell Hoşgeldiniz Paketi” Sunacak Shell ile Honda, hızla büyüyen otogaz pazarında

farklılık yaratacak büyük bir işbirliğine imza attı.

Yapılan anlaşmaya göre, yeni model çok cazip bir

otogazlı araç sunan Honda Türkiye, otogazlı araçları

tercih eden müşterilerine, sektörün güçlü ve güve-

nilir yakıt markası Shell AutoGas’ı tavsiye ediyor.

İşbirliği kapsamında herhangi bir Honda’nın sahip

olduğu üretici garantisine aynı şartlarda sahip ola-

cak LPG’li Honda Civic satın alan yeni müşterilere,

“Shell Hoşgeldiniz Paketi” sunulacak. Bu paketle

Shell Club Smart Card sadakat programına dahil

olacak müşteriler Shell otogaz alımlarında çeşitli

avantajlardan ve bu özel işbirliğinin ayrıcalıkların-

dan faydalanabilecekler.

İşbirliğiyle ilgili düzenlenen toplantıya Shell & Tur-

cas CEO’su Jacek Dziembaj, Shell Gaz Genel Müdürü

Semih Genç, Honda Türkiye Genel Müdürü Hideto

Yamasaki ve Honda Türkiye Satıştan Sorumlu Genel

Müdür Yardımcısı Kadir Kutluay katıldı.

Toplantıda konuşan Shell Gaz Genel Müdürü Se-

mih Genç, iki güçlü markanın yarattığı sinerjinin,

hızla büyüyen otogaz pazarında örnek bir model

oluşturacağını belirterek, şunları söyledi: “Shell’in

üstün teknolojisi ve kalite anlayışıyla fark yaratan

Shell AutoGas, Türkiye otogaz pazarında büyümeye

devam ediyor. Her geçen gün pazar payını artıran

Shell AutoGas, 2010 yılında yüzde 10 büyüme oranı

yakaladı. Bu yılın sonunda Shell AutoGas hizmeti

veren istasyon sayımızı 650’ye ulaştırmayı hedefli-

yoruz” diye konuştu.

Honda Türkiye Genel Müdürü Hideto Yamasaki ise

toplantıda şöyle konuştu: “1970’lerden itibaren

Blue Skies For Our Children sloganıyla bugüne

kadar çevreyle dost teknolojiler ışığında önemli

aşamalar kaydettik. Karbon emisyonlarının dü-

şürülmesinden Yakıt hücreli (hidrojen ile çalışan)

araçlara kadar geniş bir yelpazede çalışmalarımızı

sürdürüyoruz. LPG de çevreye duyarlı yakıtlardan

birini oluşturuyor. Türkiye’de her üç araçtan birine

LPG dönüşümü uygulanıyor. Biz de Honda olarak

bu talebi karşılamak üzere müşterilerimize Honda

garantili LPG’li araç opsiyonu sunmaya başladık.

LPG dönüşümü yapılan araçlarda da sunulacak 6

yıl 150.000km garanti imkânı ile müşterilerimizin

memnuniyetini arttırmayı hedefliyoruz. Şimdi de

Shell ile yaptığımız anlaşma ile LPG alımlarında

müşterilerimiz ayrıcalığa sahip olacak.

Bu işbirliği sayesinde müşterilerimizi memnun

edeceğimiz için çok mutluyuz. Honda tutkunlarının

daha iyi şartlarda otomobil sahibi olabilmesi için

yaratıcı çözümler geliştirmeye devam edeceğiz.

Shell ile işbirliğimizin taraflara ve Türk otomobil

sektörüne hayırlı olmasını temenni ediyorum.”

Page 49: Petrol Plus Dergisi -21-

PETROL PLUS - ARALIK 2011 47

Sektörden Haberler

Total’den 1 Yıllık Bedava Yakıt

Kazanan İlk 15 Talihli Belli Oldu

OPET’in “Yeşil Yol Projesi”ne İSO’dan Ödül

Total’in 17 Kasım 2011’de

başlattığıve 31 Aralık 2011

tarihine kadar 45 gün bo-

yunca devam edecek olan

kampanya süresince top-

lam 45 kişi 1 yıllık bedava

yakıt kazanırken 45.000

kişiyi de 5, 10 ve 15 TL

değerinde yakıt sürprizleri

bekliyor. Kampanyanın ilk 15 talihlisi Club Total kart sahipleri arasında 5

Aralık 2011 tarihinde Oyuncu ve Sunucu Vatan Şaşmaz’ın da katılımıyla

yapılan çekişle 4.800 TL değerinde 1 yıllık bedava yakıt kazandı.

Kampanyanın diğer talihlileri de 19 Aralık 2011 ve 4 Ocak 2012 tarihin-

de yapılacak ikinci ve üçüncü çekilişle belirlenecek olup Total’in www.

total.com.tr adresindeki internet sitesinde ve Total istasyonlarında

yayınlanacak.

Kampanya kapsamında 31 Aralık 2011 tarihine kadar Total istasyonların-dan Club Total kart ile tek seferde yapılan 45 TL’lik akaryakıt ve otogaz alışverişlerinde Club Total kart sahipleri 4.800 TL değerinde 1 yıllık bedava yakıt kazanma şansı elde ediyor. Kampanyaya katılım konusunda üst sınır getirmeyen Total, 45 TL üzerindeki harcamalara her 45 TL için 1 çekiliş hakkı veriyor. Ayrıca 45.000 Club TOTAL kart sahibi tek seferde yapılacak her 45 TL’lik alışverişe 5, 10, 15 TL değerinde bedava yakıt kazanma şansı yakalayacak. Club Total kart sahipleri kampanya boyunca yapacakları tüm akaryakıt ve otogaz alımları için standart Club TOTAL puanı kazanmaya devam edecek. Club Total kart sahipleri puanlarını akaryakıt veya otogaz

alımında kullanabilecek.

OPET tarafından 2004 yılından bu yana yürütülen “Yeşil

Yol Projesi”, İSO 2010 Yılı Sürdürülebilir Çevre Dostu Ürün

ve Uygulama Ödülleri’nde Kurumsal Sosyal Sorumluluk

(KSS) dalında 3.’lük kazandı.

Bu yıl 16. kez verilen İstanbul Sanayi Odası 2010 Yılı

Sürdürülebilir Çevre Dostu Ürün ve Uygulama Ödülleri,

çevre yönetimi, enerji ve hammaddenin etkin kullanımı,

atıkların azaltılması, geri kazanımı, yeniden kullanımı, çev-

re bilincinin geliştirilmesi ve çevre eğitimi gibi konularda,

diğer firmalara ve kuruluşlara örnek olacak çalışmalarını

ödüllendirmeyi amaçlıyor. Ödülle, İSO üyelerinin çevre

koruma ile ilgili geliştirdikleri, sürdürülebilir kalkınmayı

destekleyen örnek ürün ve uygulamaları teşvik ediliyor.

OPET’e ödülü, düzenlenen törende İstanbul Sanayi Odası

Başkanı Tanıl Küçük tarafından OPET Kurumsal İletişim

Müdürü Ayşenur Aydın’a takdim edildi.

OPET’in sosyal sorumluluk projelerinin lideri, OPET

Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk yaptığı değerlen-

dirmede, 2004 yılından bu yana devam eden Yeşil Yol

Projesinin layık bulunduğu İSO 2010 Yılı

Sürdürülebilir Çevre Dostu Ürün ve Uy-

gulama Ödülü için teşekkür etti. Nurten

Öztürk, Yeşil Yol projesi kapsamında şu

ana kadar birçok ilde gerçekleştirdikleri geniş kapsamlı

ağaçlandırma çalışmalarıyla OPET’in çevreye verdiği de-

ğeri kanıtladığını belirterek şunları söyledi: “Kazandıklarını

yine kendi ülkesinde yatırıma dönüştüren bir şirket olarak,

“Bilinçli Toplum Projeleri” kapsamında başlattığımız Yeşil

Yol projesi ile ülkemizin daha yeşil bir görünüme sahip ol-

ması için yeşillendirme çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tüm

istasyonlarımızın giriş ve çıkışlarını ağaçlandırıyor, pyezaj

çalışmaları yapıyoruz. Kazandığımız ödüller de doğru bir

proje sürdürdüğümüzü kanıtlar

nitelikte. Başta İSO olmak üzere

projemizi bu ödülle buluştu-

ran süreçte emeği geçenlere

teşekkürlerimi yineliyor, “Yeşili

kaybeden, yaşamı kaybeder”

diyerek herkese yeşil bir Türkiye

için çağrıda bulunuyorum.”

OPET akaryakıt istasyonları ve çevresin-deki 1,5 kilometrelik alanın ağaçlandırıl-masını amaçlayan “Yeşil Yol Projesi”, “Yeşili kaybeden, yaşamı kaybeder” sloganıyla

ülkemizdeki yeşil alanların yaygınlaşmasına önemli katkıda bulunuyor. Proje ile 10 yıl içinde yarım milyonun üzerinde ağaç kazandırılması hedefleniyor.

Karayolları Genel Müdürlüğü ve Tema Vakfı’nın da deste-ğiyle gerçekleşen “Yeşil Yol” projesi kapsamında bugüne kadar 613 istasyonda ve belediyeler tarafından belirlenen ağaçsız alanlarda, 503 bin 117 adet bölgenin iklim ve toprak koşullarına uygun bitki dikimi gerçekleştirildi.

CrediTP Kartlarına Yoğun İlgi

Türkiye Petrolleri Petrol Dağıtım AŞ

istasyonlarında akaryakıt alımında

anında yüzde 3 indirim sağlayan

sadakat kartı CrediTP’ye ilgi gün-

den güne artıyor. Kamu kurum ve

kuruluşlarında başlayan tanıtım

faaliyetlerine kamu çalışanları yo-

ğun ilgisi gösterdi. Ankara Oran’da TRT Genel

Müdürlüğü’nde 2 gün süren lansman faaliyet-

leri neticesinde yaklaşık 1500 TRT çalışanına

kart verildi ve başvuru formları alındı. Aynı

şekilde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda Tür-

kiye Petrolleri’ne ait sadakat kartları Bakanlık

çalışanlarına anlatıldı. Burada da yaklaşık 700

kişi CrediTP ile tanıştı.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

(TOBB) Ekonomi ve Teknoloji

Üniversitesi bünyesindeki Kongre

Merkezi’nde düzenlenen ‘Enerji

Sektörü Paylaşım Paneli’ öncesin-

de CrediTP kartları tanıtıldı. TOBB

ETÜ öğrencileri ve panele gelenler

tarafından ilgi gören indirim kartlarından yak-

laşık 700’ü yeni sahipleri ile buluştu. Ağustos

2012’ye kadar CrediTP tanıtım faaliyetlerinin

devam edeceğini ifade eden yetkililer, başta

kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, özel

kuruluş ve alışveriş merkezleri (AVM) olmak

üzere yaklaşık 40 noktada daha tanıtımların

süreceğini söylediler.

Page 50: Petrol Plus Dergisi -21-

48 PETROL PLUS - ARALIK 2011

Starpet’ten İlköğretim Öğrencilerine

Yönelik “Verimli Tüketim Eğitimi”

ANTOİL’den İki Yeni Ürün

Teknotel’den

Akaryakıt

Sektörünün

Erişim İhtiyacına

Uçtan Uca Çözüm

Doğal kaynakların tahribatını engellemek amacıyla

Starpet tarafından başlatılan, sosyal sorumluluk pro-

jesi “Verimli Tüketim Hareketi”ne, şirket çalışanları,

bayiler ve duyarlı vatandaşlardan sonra ilköğretim

öğrencileri de katıldı. Mersin Özel Tarsus Koleji

öğrencilerine 16 Aralık tarihinde Starpet tarafından

verilen çevre bilinci eğitiminde; doğal kaynakların

nasıl korunacağı, çöp ayrıştırma yöntemleri ve enerji

verimliliği konuları anlatıldı.

16 Aralık Cuma günü Mersin’deki Özel Tarsus Koleji

öğrencileri ile buluşan Starpet yetkilileri, genç çevre

gönüllülerine doğal kaynakların nasıl korunacağı ko-

nusunda bilgiler verdi. Öğrenciler tarafından büyük

ilgi ile karşılanan, bir buçuk saatlik eğitim programı

interaktif oyunlarla da desteklendi. Program kapsa-

mında öğrencilere çöpleri nasıl ayrıştırma-

ları gerektiğini uygulamalı olarak gösteren

Starpet yetkilileri, enerji kaynaklarının kul-

lanımı konusunda da çevreci minikleri bilgilendirdi.

Eğitim sonrasında Özel Tarsus Koleji Müdürü Erdinç

Gültepe, Starpet yetkililerine teşekkür plaketi verdi.

Uygulamaya başladık ları “ Verimli Tüketim

Hareketi”nin gelecek nesiller için yapılan bir yatırım

olduğuna değinen Starpet Yönetim Kurulu Başkan

Yardımcısı Murat Okalin, “Starpet olarak tüm insanlı-

ğın bugününü ve geleceğini ilgilendiren bu konuda,

üzerimize düşeni yerine getirmeyi sosyal sorumlulu-

ğumuz olarak kabul ediyoruz. Biz enerji sektöründe

faaliyet gösteren bir firmayız, bu nedenle başta

enerjinin verimli kullanımı olmak üzere, tüm doğal

kaynakların tasarrufu konusunda farkındalık yarat-

manın gerekli olduğunu düşünüyoruz. Starpet çatısı

altında bayilerimize verdiğimiz eğitimleri bir adım

ileri götürerek ilköğretim okullarına taşıdık. Özel

Tarsus Koleji’nde başlayan bu uygulamanın

zamanla diğer okullarda da uygulanacağına

olan inancım tam” dedi.

Akaryakıt sektörünün Antalyalı markası

Antoil, dünyanın en büyük akaryakıt katkı

maddesi üreticilerinden aldığı teknolojik

destek ile yeni dizel grubu ürün ailesi Ant-

power Ecodiesel ve Antpower Superdiesel’i

geliştirdi.

Antoil Genel Müdür Yardımcısı Uğur AK-

ÇAY, bugüne kadar sadece pazar payı en

yüksek olan 6 firmanın ürünlerinde tasarruf

ve performans artırıcı katkıların bulundu-

ğunu ifade ederek, Antoil’ in geliştirdiği

yeni teknolojiye sahip yakıtların sektör için

de bir devrim niteliği taşıdığını söyledi.

Akçay sözlerine şöyle devam etti ; “Antoil

sektörde tasarruf ve performans katkılı

akaryakıtları müşterileri ile buluşturan

7.şirket olarak, kaliteli akaryakıtın sadece

büyük firmalardan alınabileceği ezberini

bozuyor. Sektörde devrim niteliğindeki bu

hamlemizin ardından artık büyüklü küçük-

lü tüm firmaların enerjilerini, müşterilerle

daha kaliteli yakıtı nasıl buluşturabilecek-

lerine harcamaları gerekiyor. Antoil olarak

sektördeki ilk günümüzden bu yana büyük

firma, kaliteli hizmet, kaliteli akaryakıt

algısını değiştirmeye odaklandık. Birinci

yılımızda gelmiş olduğumuz nokta bizler

için gurur vericidir. Antoil bundan sonra da

çevreye ve tüketiciye dost, katkılı ürünler

geliştirmeye yönelik çalışmalarına devam

edecektir.”

Tüketici beklentilerine göre özel olarak

geliştirilen yeni Antpower Ecodiesel ve

Antpower Superdiesel ile yüksek perfor-

mans, düşük yakıt tüketimi mümkün.

Teknotel Telekom, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun

denetim sistemine ilişkin usul ve esasları kapsamında,

akaryakıt dağıtım firmalarının ihtiyacı olan erişim hiz-

metlerini sunuyor.

Teknotel Telekom tarafından akaryakıt dağıtım firmaları

ile bayilerine sunulan çözümler kapsamında, farklı tek-

nolojilerin kullanıldığı T-METRO, T-SDSL, T-DSL, T-SAT ve

T-3G ismi ile beş servis grubu yer alıyor. Fiber optik altya-

pılar üzerinden sunulan, yüksek kapasiteli, paylaşımsız,

simetrik erişim sunan T-METRO, G.SHDSL bakır altyapı

üzerinden 2 Mbps’ye kadar simetrik erişim sunan T-SDSL,

çeşitli kapasite alternatifleri ile xDSL bakır altyapı üzerin-

den, ekonomik ve asimetrik erişim sunan T-DSL, Teknotel

Telekom’un akaryakıt firmalarının farklı ölçeklerdeki kara-

sal iletişim ihtiyaçlarını karşılıyor. Karasal altyapıların eksik

veya yetersiz olduğu bölgeler için ise uydu üzerinden çift

yönlü hizmet veren T-SAT ile GSM ağlarını kullanan T-3G

ile çözüm sunan Teknotel Telekom, akaryakıt firmalarının

EPDK tarafından şart koşulan iletişim standartlarını uçtan

uca, eksiksiz bir şekilde oluşturmalarını sağlıyor.

Sektörden Haberler

Page 51: Petrol Plus Dergisi -21-
Page 52: Petrol Plus Dergisi -21-