cio network sayı 1 aralık / 2014

36

Upload: ersin-akman

Post on 07-Apr-2016

282 views

Category:

Documents


5 download

DESCRIPTION

Türkiye'nin en geniş erişim oranına sahip kurumsal teknoloji dergisi CIO NETWORK'ün ilk sayısı. CIO NETWORK, Para dergisi ile birlikte dağıtılmaktadır....

TRANSCRIPT

SANAL ORTAMLARINIZ İÇİN KÖTÜ AMAÇLI

YAZILIM KORUMASINDA EN ETKİLİ ÇÖZÜM!

AGENTLESS | ARACISIZ GÜVENLİKVMware sanal ortamlarınızın güvenliğini aracısız şekilde sağlayabilmeniz için geliştirilmiştir.

Kaspersky Security Virtual Appliance (KSVA) ile VMware sanal ortamınızı aracısız korumanızı sağlarken,

vShield teknolojisiyle hızlı kurulum gerçekleştiriyor ve sisteminizi yeniden başlatmak zorunluluğunu

ortadan kaldırıyoruz.

Microsoft Hyper-V, Citrix ve VMware sanal ortamlarınızı gelişmiş güvenlik bileşenleriyle korumanız için

geliştirilmiştir. Kaspersky Security Virtual Appliance (KSVA) ile yine merkezi güvenlik sağlanırken,

sanal makinelerin üzerine kurulan hafif aracılar ile zararlı yazılımların ağınıza girmesini engelliyoruz.

Bu yöntem ile kaynaklarınızın kullanımını azaltırken, sistem performansını arttırıyoruz.

KASPERSKY SECURITY FOR VIRTULIZATION (KSV) –AGENTLESS ÇÖZÜMÜ İLE:

• Kaynak kullanımını azaltıp, performansınızı arttırın.

• Ağınıza yapılan saldırılardan etkili şekilde korunun.

• Güncelleme ve tarama anında oluşabilecek açıklıkları yok edin.

KASPERSKY SECURITY FOR VIRTULIZATION (KSV) –

LIGHT AGENT ÇÖZÜMÜ İLE:

• Sisteminizdeki güvenlik açıklarını görüntüleyin.

• Gelişmiş sezgisel koruma yöntemiyle maksimum güvenlik

sağlayın.

• Cihaz, uygulama ve web denetimi ile sisteminizi

kontrol altında tutun.

• IM, mail ve web trafiğini denetleyin ve etkili bir şekilde koruyun.

KSV ürünüyle ilgili bilgi almak ve sistemlerinizde test etmek için bizlerle iletişime geçiniz: [email protected]

Kaspersky kurumsal ürünlerini inceleyebilmek için tıklayınız: www.kaspersky.com.tr

LIGHT AGENT | HAFİF ARACILI GÜVENLİK

İmtiyaz sahibi Yıldıray Gökkaya [email protected]

Yayın Yönetmeni Ersin Akman (Sorumlu) [email protected]

Yayın Koordinatörü Yeşim Kara yeş[email protected]

Haber Müdürü Murat Halilbeyoğlu [email protected]örler Kerem Enginar Alper Uygun Tasarım Volkan AkdumanMuhasebe Yeliz Congara [email protected]

REKLAM REZERVASYONTelefon: 0212 275 22 66 / 0212 275 22 76E-Posta: [email protected]

Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama Tel: 0 (216) 585 90 00Baskı: Turkuvaz Matbaacılık Tel: 0 (216) 585 91 06

CIO NETWORK Dergisi, PARA Dergisi için EMY MEDYA Yayıncılık Ltd. ŞTİ. tarafından hazırlanmıştır.Basım Tarihi: Aralık 2014, Yayın Türü: Aylık, Yaygın, Süreli

YÖNETİM YERİFulya Mah. Ortaklar Cad. Örmeci Sok. Neşe Ap. No: 2 Kat:4 D:9 Mecidiyeköy/İSTANBULTel: 0 (212) 275 22 66 Fax: 0 (212) 275 22 76

NETWORKCIO

ONLINE PERAKENDECİLERE ÖZEL 5 GÜVENLİK TAKTİĞİ

BULUT BİLİŞİM İÇİN ASLA GEÇ DEĞİL!

TEKNOLOJİ TARİHİNİN EN BÜYÜK SATIN ALIMLARI

KOBİ’LERDE İŞ ZEKASI (BI) NEDEN ÖNEMLİ?

CIO NETWORK // EDİTÖR - İÇİNDEKİLER

[email protected]

@ersinakman

tr.linkedin.com/in/ersinakman/tr

10

16

24

28

ünkü Türkiye, teknoloji ile kalkınacak. İster üretim sektörü ister finans olsun Türkiye standartlarının

üzerindeki kârlılık ancak ve ancak IT’nin doğru kullanımı, yenilikçilik ve girişimcilikle yakalanacak.

Günümüzün rekabetçi piyasaları ekonominin bel kemiği KOBİ’lerin de, üretime can veren büyük sanayi kuruluşlarının da modern bir IT altyapısına sahip olmasını şart koşuyor.

Dünyanın diğer ucundaki rakiplerden farklılaşmak isteyen her büyüklükteki kurum, bilgi teknolojilerinin nimetlerinden sonuna kadar yararlanmak zorunda. O nedenle IT yatırımlarına karar veren CIO’lar, aynı zamanda şirketlerin geleceğinden de sorumlular. Yani dünyayı takip eden, doğru çözümleri seçen ve kurumda uygulanmasını sağlayan her CIO, aynı zamanda çalıştığı şirketi başarıya taşıyacak kritik bir karar veren de…

CIO NETWORK olarak amacımız teknolojik yenilikleri, Türkiye’nin lider ekonomi dergisi PARA okurlarıyla paylaşmak. Biliyoruz ki PARA okuru görev yaptığı şirketin “karar verenleri” arasında. Biliyoruz ki PARA okuru kartvizitinde CIO yazmasa bile verimliliğe ve kârlılığa yönelik her türlü fikre açık profesyonellerden oluşuyor. Ve umuyoruz ki PARA okuru, ayda bir kere CIO NETWORK ile olan buluşmasından büyük keyif alacak.

Çünkü CIO NETWORK’teki asıl amacımız, bir yandan IT profesyonelleri için hatırlatıcı nitelikteki konulara yer verirken diğer yandan da “modern dünya vatandaşlarını” en yeni teknolojik trendler hakkında bilgilendirmek. Bunu yaparken de sayfalarımızın büyük kısmını başarılı IT projelerine ayırıp, bu başarının arkasında yatan vizyonu gözler önüne sermeye çalışacağız.Gelecek ay yeni bir CIO NETWORK’te buluşmak üzere…

ÇNEDEN CIO NETWORK?

ARALIK 2014 | 3

03_CNW01_İçindekiler.indd 1 12.12.2014 03:28

4 | ARALIK 2014

EPSON’DAN % 80 ENERJI TASARRUFLU YENI YAZICI SERISI

HUAWEI SIBER GÜVENLIK BILINCINI BIR ADIM ILERI TAŞIYOR

MACARISTAN’DA EĞLENCE SEKTÖRÜNDE DIJITAL DÖNEM

Epson, baskı maliyetleri ve enerjide yüksek

tasarruf sağlayan yeni WorkForce serisi yazıcılarını tüketicilerin beğenisine sundu. Hepsi bir arada özellikleriyle küçük bir ofisin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek WF-5620 ve WF-5690 ile sadece yazıcı özelliği olan WF-5110 ve WF-5190 olmak üzere toplam dört modelden oluşan yeni seri, orta ve büyük işletmeler için ideal bir çözüm

gibi görünüyor. Geliştirilen yeni seri WorkForce yazıcılar yüzde 82 oranında daha hızlı renkli çıkış sağlarken, cihazların ömrü de bir önceki seriye göre yüzde 50 daha uzun. Ayrıca yüzde 18 daha fazla kartuş kapasitesine sahip olan yeni modellerin Ethernet hızları daha yüksekken kablosuz bağlantı özelliği de standart olarak geliyor. Bu seri yazıcılara e-mail ile de çıktı gönderilebiliyor.

Huawei, uçtan uca siber güvenliğin sağlanabilmesi için yetkin iş ortağı seçiminde dikkat edilmesi gereken

noktaların detaylı olarak listelendiği bir tavsiye raporu yayınladı. Geçtiğimiz yıl da benzer bir rapor hazırlayan Huawei’nin yeni raporu bu alanda daha iyi sonuç almak isteyen şirketlere yönelik 100 ayrı başlık altında toplanmış pratik tavsiyeler içeriyor. 11 ana başlık altında toplanmış 100 tavsiye eşliğinde, donanım ve yazılım üreticilerinden servis alan kurumların siber güvenlik bilincini daha da ileri taşıması hedefleniyor. Bu kategoriler arasında strateji yönetişimi ve kontrol, standartlar ve süreçler, kanun ve regülasyonlar, insan kaynakları, araştırma ve geliştirme, doğrulama, üçüncü parti tedarikçi yönetimi, üretim, ürünlerin güvenli aktarımı, hataların tespit edilmesi ve denetim yer alıyor.

2007’den bu yana NFC konusunda çözümler sunan Phaymobile, Avrupa’nın en büyük iletişim

kurumlarından Deutsche Telekom ile küresel servisler kapsamında imzaladığı anlaşma ile TSMxpert sisteminin kurulumunu gerçekleştirdi. Sunulacak hizmet ile kullanıcıların etkinlik girişlerinde artık kağıt bilet kullanma veya onları unuttukları için problem yaşama sorunları ortadan kalkıyor. Cep telefonlarını bilet olarak kullanma imkânı tanıyan proje aynı zamanda çeşitli mağazaların sadakat kartlarının da mobil cüzdanda yer almasını sağlayacak.

CIO NETWORK // HABER

Huawei Küresel Siber Güvenlik Yöneticisi John Suffolk

04_06_CNW01_Haberler_03_m_.indd 4 12.12.2014 12:57

ARALIK 2014 | 5

ŞIRKETLERDE SIBER GÜVENLIĞI ARTIRMANIN 10 YOLU

CMC’DEN BULUT BILIŞIM ÇÖZÜMLERI

LOGO KULLANICILARINA TURKCELL AKILLI BULUT DESTEĞI

MACARISTAN’DA EĞLENCE SEKTÖRÜNDE DIJITAL DÖNEM

Kamu ve özel sektör kurumlarında

bilişim teknolojilerine olan bağımlılığın artmasıyla siber alanda yaşanan riskler de artıyor. Siber suçluların bir yöntem olarak kullandığı sosyal mühendislik gibi insan temelli saldırıların riskini azaltmak için çalışanların siber güvenliğe ilişkin konularda daha fazla bilgilendirilmeleri gerekiyor.ESET Türkiye Genel Müdür

Yardımcısı Alev Akkoyunlu, siber saldırıları önlemek için kurumların dikkat etmesi gereken 10 konuyu sıraladı. ESET, siber güvenliği arttırmanın kriterlerini mobil cihazların kullanımına dikkat, kurum içi güvenlik politikası oluşturulmak, sorumluluk belirlenmesi, çalışanlara eğitim, IT ekibinin eğitimi, güçlü şifreler, yedekleme, iş sürekliliği yönetimi ve güvenlik yazılımı olarak sıralıyor.

CMC, Citrix ile yaptığı işbirliğiyle müşterilerine bulut bilişim alanında

önemli ayrıcalıklar sunuyor. CMC, Citrix’in düzenlediği “Mobil Teknolojilerle Geleceğe” başlıklı etkinliğe katılarak, bulut bilişim alanındaki hizmetlerini, masaüstü sanallaştırma projesinin detaylarını ve başarılı sonuçlarını etkinlik katılımcılarına aktardı.CMC Bilgi Teknolojileri Direktörü Engin Avcı, sadece CMC lokasyonlarında mevcut müşterilere sundukları deneyimi, farklı lokasyonlarda bilgi güvenliği standartlarını koruyarak sunabilir hale getirmek için uzun zamandır bulut bilişim teknolojilerine yatırım yaptıklarını, Citrix ile yaptıkları işbirliğiyle bulut bilişim alanında müşterilerine önemli avantajlar sağladıklarını belirtti.

Turkcell ve Logo Yazılım tarafından geliştirilen entegrasyon

sayesinde, Logo’nun Go Plus, Tiger Plus ve Tiger Enterprise ürünlerini kullanan firmalar, tüm verilerini tek tıkla Turkcell AkıllıBulut’a yedekleyebilecek. Türkiye’deki yazılım sektöründe bir ilk olan işbirliği sayesinde, Logo kullanıcısı firmalar, yazılımlarıyla kayıt altına aldıkları değerli verilerini, Turkcell Veri Merkezleri’nde yedekleyebilecek. Turkcell mühendisleri tarafından

geliştirilen ve Logo’nun yazılımlarına entegre edilen Turkcell Uzaktan Yedekleme Servisi, Logo’nun kurumsal kullanıcılarının verilerinin yedeğini internet üzerinden şifrelenmiş olarak Turkcell AkıllıBulut’a aktarılmasını sağlıyor.

04_06_CNW01_Haberler_03_m_.indd 5 12.12.2014 12:57

6 | ARALIK 2014

SIBER SALDIRILARDA ARTIŞ VAR

ACRON BILIŞIM, SAP FORUM 2014’ÜN ANA SPONSORU OLDU

CANON’DAN “SOSYAL YAZICILAR”

Kaspersky Lab uzmanları, 2014’te

kullanıcıların bilgisayarları ve mobil cihazlarına karşı gerçekleştirilen kötü niyetli saldırıların sayısında dikkate değer bir artış olduğunu açıkladı. Ayrıca uzmanlar finansal zararlı yazılımların gelişimine ve web saldırılarının vektörlerinde değişimlere de dikkat çektiler. Android tabanlı cihazlara yapılan saldırıların sayısında da ciddi bir artış gözlendi.

Şirketin istatistiklerini temel alan 2014 rakamlarına göre kullanıcı bilgisayarlarının % 38’i, bir yıl içinde en az bir web saldırısına maruz kaldı. Kaspersky Lab ürünleri tarafından etkisiz hale getirilen web saldırılarının % 44’ü, ABD (tüm saldırıların % 27,5’i) ve Almanya’da (% 16,6) bulunan zararlı web kaynakları kullanılarak gerçekleştirildi. Hollanda (% 13,4) ise en çok saldırı alan üçüncü ülke oldu.

Farklı sektörlerin bilişim alanındaki ihtiyaçlarını

karşılamaya yönelik danışmanlık servisleri sunan, Türkiye’nin en büyük SAP iş ortaklarından ACRON, SAP Forum 2014’ün ana sponsoru oldu. Yılın en kapsamlı BT etkinliklerinden biri olan SAP Forum İstanbul, bu yıl “BASİT DÜŞÜN, FARK YARAT” temasıyla 31 Ekim’de Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. 2014 yılında hız verdiği sektörel faaliyetleri, art arda hayata geçirdiği projeler ve aldığı kalite sertifikalarıyla adından söz ettiren ACRON Bilişim, bu yıl da SAP Forum’da son derece etkin bir biçimde yerini aldı.

Canon’un yeni hepsi bir arada fotoğraf yazıcıları akıllı cihazlara ve buluta kolayca

bağlanılıyor. Bu yazıcılar olağanüstü kaliteli baskı, fotokopi ve tarama işlevlerini gelişmiş Wi-Fi, Ethernet ve bulut bağlantısıyla birleştiriyor. Böylece kullanıcılar artık PC’ler, Kablosuz LAN, PictBridge, fotoğraf makineleri, hafıza kartları, bulut ve akıllı cihazlar gibi her yerden ve her şekilde, hızlı ve kolay baskı almanın keyfini çıkarıyorlar. Canon’un PIXMA MG7550, MG6650 ve MG5650 adını verdiği bu seri doğrudan sosyal medya üzerindeki bir resmi basabildiği gibi Google Drive, OneDrive ve Dropbox gibi bulut hizmetlerine belge baskı / tarama da yapabiliyor.

CIO NETWORK // HABER

ACRON Bilişim Genel Müdürü Semih Gür

04_06_CNW01_Haberler_03_m_.indd 6 12.12.2014 12:58

Başlıksız-2 1 12.12.2014 03:09

8 | ARALIK 2014

ilişim ve teknoloji denildiğinde akla gelen ilk markalardan biri de kuşkusuz Intel oluyor. Çünkü hayatımızı

kolaylaştıran teknolojilerin birçoğu Intel tarafından geliştirilmiş veya desteklenmiş oluyor. 9 Aralık Salı günü düzenlenen 18. Intel Teknoloji Konferansı’nda da geleceğin teknolojileri konuşuldu. Intel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın’ın

açılış konuşmasını yaptığı etkinlikte, Turkcell CEO’su Süreyya Ciliv ve Alışveriş Merkezi ve Perakendeciler Derneği Başkanı Mehmet Nane de konuşmacı olarak yer aldı.Intel Türkiye Genel Müdürü, konuşmasına başlamadan önce insansı robot Nao ile sohbet etti. Robot önce Tai-Chi yaptı ve ardından da “harman dalı” oynayarak izleyenlerden büyük alkış aldı. “Gelecek Şimdi” temalı etkinlikte

konuşan Burak Aydın, makineler arası iletişimden, nesnelerin internetinin gelecekte nerelerde karşımıza çıkacağına ve hayatımıza neler katacağına kadar birçok farklı konuya değindi. Geçmişten günümüze ve geleceğe teknolojinin nasıl değiştiğini anlatan Aydın, gelecek on yıl içinde nesnelerin internetinin büyük bir öneme sahip olacağını söyledi. Intel’in Ar-Ge yatırımları ile Türkiye’nin bu alanda

Ürettiği çözümlerle dünyayı değiştiren Intel, bugünün ve geleceğin teknolojilerini İstanbul’da düzenlenen 18. Intel Teknoloji Konferansı’nda anlattı.

B

INTEL’DEN GELECEĞIN TEKNOLOJILERI

CIO NETWORK // ETKİNLİKALPER UYGUN

[email protected]

08_09_CNW01_intelgelecek_CIO_m_2.indd 8 12.12.2014 03:30

ARALIK 2014 | 9

AKILLI GIYSILERLE MODA DEFILESIKONFERANS Intel’in olunca etkileyici şovlar da olmazsa olmaz hale geliyor. İstanbul’daki Intel Ar-Ge Merkezi’nin yardımları ile ünlü modacılar Ezra+Tuba’nın tasarladığı giysiler Intel Edison platformu ile akıllı hale getirildi. Mankenlerin kısa bir defile gerçekleştirildiği etkinlikte Burak Aydın, “Gerek ‘akıllı alçı’, gerekse de ‘akıllı giysiler’ konusunda yaptığımız işbirlikleri İstanbul’daki Ar-Ge Merkezimizin örnek alınacak projeleri arasında yer alıyor. Kısa süre içerisinde Türkiye’den ilham veren örneklerin çıkması bizleri ayrıca mutlu ediyor.” dedi.

2020 YILINDA NESNELERİN İNTERNETİ (IOT) TABANLI SERVİSLER PAZARININ 19 TRİLYON DOLAR

DEĞERİNE ULAŞACAĞI ÖNGÖRÜLÜYOR.

öncü olabilmesi için çalışmalarda bulunduklarını ifade eden Aydın, teknolojinin hayatın önemli bir parçası haline geldiğini vurgulayarak “Buhar gücü, elektrik enerjisi ve dijitalleşme ile gerçekleşen sanayi devrimlerinden sonra, dördüncü sanayi devrimi de Nesnelerin İnterneti (IoT – Internet of Things) ile gerçekleşiyor. Intel olarak uzun zamandır üzerinde çalıştığımız nesnelerin interneti, giyilebilir teknolojiler ve bu yönde yapılan Ar-Ge çalışmaları önümüzdeki döneme damgasını vuracak” dedi. Aydın, “2020 yılında Nesnelerin İnterneti (IoT) tabanlı servisler pazarının 19 trilyon dolar değerine ulaşacağı öngörülüyor. Dünya şimdiden bu teknolojiler üzerine odaklanmış durumda. Türkiye’nin de bu alanda önemli atılımlarda olması gerektiğine inanıyor, İstanbul’da bulunan Intel Ar-Ge Merkezimizde bu yönde çalışmalar yapıyor, projelere destek veriyoruz. Türkiye’den çıkan ilham verici örneklerin hızla artacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu.

GELECEĞIN TEKNOLOJILERI TÜRKIYE’DE ÜRETILECEKIntel Ar-Ge Merkezi’nde, giyilebilir teknolojileri hedefleyen Galileo ve Edison platformları üzerinde çalıştıklarını belirten Burak Aydın, bu işlemcilerin kullanıldığı giyilebilir teknolojilerden bahsetti. Nesneleri birbirine bağlayarak akıllı hale getirdiklerini vurgulayan Aydın, İstanbul’da bulunan Intel Ar-Ge Merkezi’nin önemli projelerinden biri olarak, Endüstriyel Tasarımcı Deniz Karaşahin tarafından tasarlanan ve Intel tarafından “akıllı” hale getirilen alçıyı tanıttı. 3 boyutlu baskı teknolojisiyle üretilen, atel ve alçı uygulamasına yeni bir yaklaşım getiren akıllı alçı, hem kullanıcının konforu hem de pratikliği bakımından tüm dünyada büyük ses getirdi. Intel’in Edison platformu ile akıllı hale getirilen alçı, üzerindeki algılayıcılar sayesinde kas spazmına bağlı pronasyon ölçümü yaparak ön kolda meydana gelen istemsiz kasılmaların (Serebral Palsi) varlığının ve şiddetinin tespitinde kullanılacak teknik verilerin toplanmasına imkân sağlıyor.

YENI NESIL TEKNOLOJILER SERGILENDIGünlük yaşamı kolaylaştırarak fark yaratacak teknolojilerin masaya yatırıldığı Intel Teknoloji Konferansı’nda, Intel işlemcilerinden güç alan 2’si 1 Arada bilgisayarlar, tabletler, giyilebilir cihazlar, akıllı telefonlar, RealSense Teknolojisi, kablosuz şarj gibi hayat kolaylaştıran teknolojiler de sunuldu. Intel’in bilgisayar ve tabletleri ultra incelik, üstün performans, pil ömrü ve güvenlik özelliklerine kavuşturacak 14nm teknolojisine sahip ilk işlemci olma özelliğini taşıyan Intel® Core™ M işlemci ile 5. Nesil Intel Core işlemci ailesinin tanıtıldığı etkinliğin bir diğer önemli konusu, teknoloji dünyasının gündeminden düşmeyen bulut teknolojileri oldu. “Bulut”un nesnelerin interneti için büyük bir gereklilik olduğundan da bahsedildi.

Intel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın

08_09_CNW01_intelgelecek_CIO_m_2.indd 9 12.12.2014 03:30

10 | ARALIK 2014

PERAKENDECILER IÇIN 5 GÜVENLIK TAKTIĞI

nümüzde yılbaşı var ve her yıl olduğu gibi bu yıl da gerek fiziksel mağazalar gerekse online mağazalar

müşteri akınına uğrayacak. Geride bıraktığımız yıl içinde yaşananları düşündüğümüzdeyse online tarafta hem müşteriler hem de

perakendeciler oldukça endişeli ve bunda haklılar da. Güvenlik açıkları artık kaçınılmaz bir durum. Üstelik saldırganlar gün geçtikçe daha da gelişmiş yöntemler kullanıyorlar. Müşterilerin belki bu alanda bir alternatifleri var; gidip sokağın köşesindeki mağazalardan alışveriş yapabilirler. Ancak internetten

Yaklaşan tatil sezonu nedeniyle online mağazalar internette en çok ziyaret edilen siteler olacak. Peki, mağazanızı müşterileriniz için daha güvenli bir yer haline getirdiniz mi?

Ö

CIO NETWORK // E-TİCARET

10_11_CNW01_parakendeguvenlik_CIO_02_m.indd 10 12.12.2014 03:31

ARALIK 2014 | 11

de satış yapan perakendeciler, fiziksel mağazaları kadar online mağazalarına da güvenlik yatırımı yapmak zorundalar. İşte şimdi sizlere bu mağazaların korunması için yapılması gereken beş önemli noktayı açıklıyoruz.

5. MÜŞTERI BILGILERININ TAKIBI VE KONTROLÜPerakendecilerin çoğunluğu müşteri verilerini pek çok farklı yerde saklayabiliyorlar. Mesela bu değerli bilgiler firmanın yönetim ofisinde, belli lokasyonlardaki mağazalarda ya da markanın online portalında saklanabiliyor. Bu nedenle firmanın, müşteri verilerinin nerede ve ne şekilde saklandığını bilmesi çok önemlidir. Özellikle müşterilerin ödeme yöntemleri veya kredi kartı bilgileri gibi hassas verilerin nasıl korunduğu çok titizlikle gözlemlenmeli.

4. BIR GÜVENLIK UZMANI ILE ANLAŞINBir veri güvenlik firması ile ortak olmak güvenlik tarafına kendi içinden kaynak ayırmak istemeyen perakendeciler için biçilmiş kaftandır. Bu şekilde perakendeci esas işi ile ilgilenirken veri güvenliğini ve network alt yapısını, işbirliği kurduğu şirket yapar. Bu şirketler online alt yapınızın güvenli kalması için bütün gerekli önemleri sizin adınıza alırlar.

3. IŞLEMEYEN VERILERINIZIN GÜVENLIĞIPerakendecilerin müşteri bilgilerini birden fazla yerde saklamasının başlıca sebebi müşterinin kolay erişim sağlamasına imkân vermektir. Lakin laptop gibi portatif cihazlarda ya da sunucuların arşivlerinde saklanan veriler genellikle zamanla unutulur. Sonuç olarak bu bilgiler hacker’lar için ana hedef konumuna gelir. Bundan dolayı perakendeciler işlemeyen bütün verileri şifrelemek zorundadırlar. Bu şekilde bir cihazın çalınması ya da kaybolması durumunda endişe duymaya gerek kalmaz.

1. HAREKET HALINDEKI VERIYI TAKIP EDINPerakendecilerin dikkat etmesi gereken bir başka nokta da müşteri verilerinin kendi alt yapısında nasıl hareket ettiğidir. Sniffer ya da network trafik kontrol sağlayıcısı gibi yazılımlar perakendecilere müşteri verilerinin nerelerde bulunduğunu, nereye yöneldiğini ve en önemlisi bu yolculuk sırasında şifreli olup olmadığını gösterebilir. Böylece perakendeciler güvenlik ölçeklerini ayarlayıp olası tehditlere karşı hazırlıklı olurlar.

2. ŞIFRELEME POLITIKASINI ZORUNLU KILINPerakendeciler yönetilebilecek bir şifreleme politikasını kendi içinde zorunlu kılmalıdır. Rol tabanlı kontroller de bu alanda kritik bir bileşendir. Bu şekilde sadece belli bireyler bilgilere erişim sağlayıp kontrol edebilirler. Rutin bir şekilde yapılan teftişler de firmanın veri güvenliği ve şifreleme politikalarının takibi açısından oldukça önemlidir.

GÜVENLİK AÇIKLARI ARTIK KAÇINILMAZ BİR DURUM. ÜSTELİK SALDIRGANLAR GÜN GEÇTİKÇE DAHA DA GELİŞMİŞ YÖNTEMLER

KULLANIYORLAR.

10_11_CNW01_parakendeguvenlik_CIO_02_m.indd 11 12.12.2014 03:31

12 | ARALIK 2014

SAP DEVELOPMENT CENTER TURKEY GENEL MÜDÜRÜ CAFER TOSUN

GÖREVİMİZ İNOVASYONTürkiye’deki genç nüfusu bir inovasyon kaynağı olarak gören SAP Development Center Turkey Genel Müdürü Cafer Tosun, ülkemizde yeni fikirlerin çok çabuk hayata geçirilebildiğini söylüyor.

global piyasada yer almalarına destek olmaktır. Programa büyük veri ve gerçek zamanlı analiz alanlarında çalışan işletmeler katılabiliyor. Başvuranlar arasından seçim yapılıyor ve programa katılmaya hak kazananlar, doğrudan SAP uzmanlarından ve alanında önde gelen isimlerden eğitim alıyor. Özetle program, sağlıktan üretime kadar pek çok farklı endüstriye yönelik yenilikçi fikirlerin ortaya çıkarılmasına ve yaygınlaştırılmasına katkıda bulunuyor.Bu programın tüm dünyada 2012’den beri yürütüldüğünü ve SAP’nin yenilikçilik vizyonu sayesinde birçok başarı öyküsü çıkarttığını biliyoruz. 31 Ekim’de düzenlenen SAP Forum İstanbul’da Türkiye için çok yeni olan Startup Focus Programı’nın lokal başarı öykülerinden de bahsedildi. Sizce bu program Türkiye’deki girişimciler için ne anlama gelmeli?CT: SAP Startup Focus Programı’na Türkiye’den katılan genç işletmelerin yaratıcı fikirleri hayata geçmeye başladı bile. Örneğin Trendbox, Inc., sahada gerçek zamanlı satış performansı ölçümü yapan bir çözüm geliştirdi.SAP HANA üzerinde çalışan bu uygulama sayesinde örneğin FMCG’de (hızlı tüketim ürün gurubu) bulunan bir firma, perakende sektöründe hangi üründen ne kadar sattığını, ürün satış performans analizlerini ve rakip ürün satış performans analizlerini anında ve gerçek zamanlı olarak raporlayabiliyor. Analizler sonucunda ileriye dönük

Cafer Bey, çok yakın zamanda SAP Development Center Turkey olarak Startup Focus Programını

duyurdunuz. Bize bu programın amaçlarından bahsedebilir misiniz? CT: SAP Startup Focus Programı, 2012’de ABD’de hayata geçirildi. Program, dünyanın 57 farklı ülkesinde 22 farklı sektörde faaliyet gösteren, bugüne kadar toplam 10 milyon doların üzerinde gelir elde eden 1500’den fazla girişimi destekledi. Desteklenen girişimlerin 120’sinden fazlası, SAP tarafından onaylanmış çözümler üretti. Kademe kademe başka ülkelere de yayılan programın Türkiye’deki ilk adımı da 2014 yılında atıldı. SAP Startup Forum, Teknopark İstanbul’da çalışmalarına başlayan SAP Development Center Turkey’de düzenlenen ilk etkinlik oldu. SAP Startup Focus Programı’nın temel hedefi, inovasyonu teşvik etmek ve programda seçilen şirketlerin çözümlerini SAP HANA’ya taşıyarak

CIO NETWORK // RÖPORTAJ

12_15_CNW01_kapakrop_CIO_4.indd 12 12.12.2014 03:32

ARALIK 2014 | 13

ürün trendi tahminlerinde bulunmak ve pazarlama çalışmalarını daha etkili şekilde yürütmek de mümkün olabiliyor. Geliştirdikleri IoT (internet of things) cihazı ile bugün geleneksel perakende satış noktalarında hızlı kurulup kullanılabiliyor ve anında satış verilerini raporlayabiliyor. Türkiye’deki SAP Startup Focus Programı tarafından desteklenen bir başka proje ise İnfonomi’nin perakende sektörüne yönelik olarak geliştirdiği mobil pazarlama, ödeme ve mağaza içi navigasyon çözümü KURBI. SAP HANA üzerinde çalışan KURBI platformu gerçek zamanlı içerik ve kampanya yönetimi sağlıyor. Alışveriş yapanlara, bu platform üzerinden lokasyon bazlı kişiselleştirilmiş kampanya teklifleri sunulabiliyor. Ayrıca KURBI’yi indiren kullanıcılar ürün katalogları, alışveriş sepeti gibi uygulamalarla çok daha kolay ve keyifli bir alışveriş deneyimi yaşayabiliyorlar. Trendbox, Inc. kurucu Ortağı ve CEO’su Arman Eker, SAP HANA üzerinde geliştirilebilecek yeni ve yaratıcı bir fikri olanlara şu tavsiyede bulunuyor: “Bu fırsatı kaçırmamalarını öneririm. SAP, bu hizmeti firmalardan herhangi bir maddi bedel talep etmeden sunuyor. Bu açıdan bakıldığında da böyle bir destek, yola yeni çıkmış bir startup için çok değerli bir fırsat!”Söz Türkiye’deki girişimlere gelmişken hemen sormak lazım: Siz uzun yıllar Silikon Vadisi’nde yani girişimciliğin beşiğinde görev almış birisiniz. Ardından 2011 yılında Berlin’de açılan SAP Innovation Center’ın kurucusu oldunuz. 2013 Eylül’ün den beri de SAP Development Center Turkey’nin kurucusu ve Genel Müdürü olarak görev yapıyorsunuz. Yenilikçilik kavramının Amerika’da, Almanya’da ve Türkiye’de farklı anlamları var mı? CT: Amerika’da başarılı insanları destekleyen ve riske çok açık bir ortam var. Girişimcilik ve yatırımcılık konusunda uzmanlar. Örneğin; Stanford’da bir profesör ile görüştüğümde bana “Biz bir teknoloji geliştirmek istiyoruz, şu an bir fikrimiz yok ama bir fikir bulduğumuzda merdivenden inip alkışlamak yeterli.

er şeyin akıllandığı ve internet bağlantısına kavuştuğu günümüzde tabii ki otomotiv sektörünün de en

sıcak konusunu internete bağlı otomobiller oluşturuyor. Yurtdışında git gide yaygınlaşan ve ülkemizde de yakın zamanda sektörü ele geçirmesi beklenen bu araçlar, özellikleriyle sürücülerin hayatını kolaylaştırmayı vadediyor. Peki internete bağlı otomobiller neden önemli ve yakın gelecekte sürücülerin sürüş deneyiminde ne gibi bir fark yaratacak?

AKILLI TELEFON ENTEGRASYONUAraç kullanırken akıllı telefonunuzu kullanmak tehlikeli ve tabii ki yasa dışı. Ancak akıllı telefon

12_15_CNW01_kapakrop_CIO_4.indd 13 12.12.2014 03:32

14 | ARALIK 2014

SAP Innovation Center IstanbulTeknopark Istanbul

Istanbul, Turkeywww.careersatsap.com

Mutlaka yatırım yapacak olan bulunur” demişti. Yatırım olunca da daha çok fikir deneniyor ve onların içinden mutlaka başarılı olanları da çıkıyor. Berlin’de de güzel bir girişim ekosistemi mevcut ve girişimciler gelişmekte. Almanya’daki eski mantalite değişiyor. Artık bir şirket battığında bu sizin için bir leke sayılmıyor, aksine, bu sizin girişimciliğinizi simgeliyor, çünkü girişimcinin doğasında riski göğüslemek yatıyor.Türkiye’deki nüfus çok genç olduğundan inovasyona çok açık bir ülke, yeni fikirler çok çabuk hayata geçirilebiliyor. Geçen Nisan ayında düzenlediğimiz Startup Forum’da pek çok genç girişimci ile tanıştım. Çok güzel fikirler ve yetenekli insanlarla karşılaştım; ancak bunları destekleyecek cesaretli yatırımcılara ihtiyaç var..Peki, SAP Development Center Turkey’nin amacı nedir?CT: SAP Development Center’in kuruluş amacı Türkiye’deki yaratıcılık ve Ar-Ge potansiyelini global düzeyde inovasyonlara dönüştürmek. Özellikle kamu ve özel sektörle birlikte çalışarak kurumların büyük veri problemlerine yazılım çözümleri üretmek ve bu çözümleri global ürünler haline getirmek istiyoruz. Biz, ülke dinamiklerini gözeterek Türkiye’nin teknoloji potansiyelini uluslararası seviyeye taşımak amacıyla kurulduk; faaliyetlerimizi de bu vizyon doğrultusunda sürdürmekteyiz. Türkiye kıtaları ve kültürleri birbirine bağlayan bir ülke olarak, bölgedeki ve dünyadaki pazarlarda yenilikçi BT çözümlerinin öncüsü olabileceği ideal bir konumda yer alıyor. İçerisinde yer alan 40 üniversitesiyle İstanbul, çok sayıda yetenekli gençle dolu bir şehir. Türkiye’deki genç nüfus 24 Avrupa ülkesine bedel ve bilişim sektöründe bu genç nüfus oldukça fazla. Buna ek olarak, Türkiye dijitalleşme yolunda çok hızlı ilerlemekte.SAP Development Center, Türkiye’deki ilk yılını tamamladı. Merkezin Genel Müdürü olarak ilk yıl değerlendirmesi yapmanızı istesek neler söylersiniz?CT: İlk yılımız oldukça verimli geçti.

Teknopark’taki ofisimizin inşaatını tamamladık, kendi ofisimize yerleştik. Projelerimizde önemli aşamalar kaydettik. Çekirdek ekibimizi kurduk. Projelerimizle kendimizi Türkiye’de ve SAP içerisinde tanıttık. Önümüzdeki yılda lokal firmalarla pilot çalışmalarımıza hız vereceğiz ve ekibimizi büyütmek üzerine çalışacağız.Türkiye’deki potansiyel çok büyük, yeniliğe açık bir ortam var. Parlak kaliteli gençlerimiz var, fakat bilişim ortamını daha hızlı geliştirmeliyiz. Hep birlikte tüketen toplumdan üreten topluma geçiş için çalışmalarda bulunmalıyız. Merkezin Türkiye’deki hedeflerini öğrenebilir miyiz? Mesela şu an üzerinde çalışılan ve sizi en çok heyecanlandıran projeler neler?CT: En büyük projelerimizden biri “dijital eğitim platformu”. Bu platform dijital dünyanın avantajlarını öğrenci,

öğretmen, idareci ve ebeveynlere taşıyarak onların kendi aralarındaki iletişimlerini kolaylaştıracak. Çok çeşitli dijital eğitim materyaline erişimi mümkün kılarak öğretmenlere çok daha etkin ders içeriği hazırlama olanağı verecek olan platform, öğrencilerin derse ilgilerini ve aktif katılımlarını arttırmak üzere tasarlanıyor. Bir diğer uğraş alanımız ise “akıllı bakım sistemleri”. Bu sistemler gerçek zamanlı sensör bilgilerinin ve geçmiş bakım verilerinin analizi ile uçak arızalarının önceden tahmin edilmesini ve böylece uçakların havada kalma sürelerinin maksimize edilmesini amaçlıyor. Geliştirmekte olduğumuz bu platformun enerji sektöründeki uygulamaları üzerinde de çalışmalarımız var. Tüm bu uygulamalarımızı SAP HANA teknolojisi üzerinde inşa ediyoruz.Dünya’da veri çok hızlı büyüyor. Bu veriyi hızlı şekilde analiz ederek anlamlı hale getirmek için teknolojiler ve araçlar gerekli. SAP’nin HANA ürünü bunu destekliyor. Biz HANA Teknolojisinin gelecek versiyonunu geliştiren ekibin bir ayağını İstanbul’a getirdik. SAP’nin en önemli teknolojileri artık Türkiye’de de üretiliyor. Bu ülkemiz için ve bizim için gurur verici bir durum. Bunların yanında üniversitelerle Ar-Ge konusunda işbirliği ve az önce bahsettiğimiz Türkiye’deki startup’ları desteklemek üzerine Startup Focus Programı çalışmalarımız da var.

TÜRKIYE’DEKI NÜFUS ÇOK GENÇ

OLDUĞUNDAN INOVASYONA

ÇOK AÇIK BIR ÜLKE, YENI FIKIRLER

ÇOK ÇABUK HAYATA GEÇIRILEBILIYOR.

CIO NETWORK // RÖPORTAJ

12_15_CNW01_kapakrop_CIO_4.indd 14 12.12.2014 03:32

SAP Innovation Center IstanbulTeknopark Istanbul

Istanbul, Turkeywww.careersatsap.com

The newly establ ished SAP Development Center Turkey is look ing for top ta lents to he lp develop the next generat ions of sof tware so lut ions. İ t is an addi t ion to our o ther locat ions in : S i l icon Val ley, Bangalore, Germany, France, Israe l , China… And now in İs tanbul . You wi l l become a par t o f the Global network and wi l l have the oppor tun i ty to work wi th ta lented people around the Wor ld

SAP Development Center TurkeyTeknopark Is tanbul

Is tanbul , Turkeywww.careersatsap.com

12_15_CNW01_kapakrop_CIO_4.indd 15 12.12.2014 03:32

|

16 | ARALIK 2014

BULUT BİLİŞİMİÇİN ASLA GEÇ DEĞİL!

ulut bilişimin son birkaç senedeki evrimi hiç şüphe yok ki teknoloji dünyasının en kayda değer gelişmelerinden

biri. Bu teknolojik sürecin tamamlanması ve bulut bilişimin kendi potansiyeline ulaşması için hâlâ yapılması gereken şeyler var. Şu an için araştırmalar teknolojinin kendi içindeki sorunları gidermekle ilgili olsa da bulutun iş modeli kısmında da oldukça etkili gelişmelerin ve evrimleşmelerin yaşandığını göz ardı edemeyiz.

BULUT BİLİŞİMİN KİLİT AVANTAJLARITek tek belirtmek gerekirse bulut bilişimin kilit avantajlarını 5 maddede sıralayabiliriz:1. Her şeyden önce bulut

bilişim küçük firmaların

bilişim yoğunluklu iş analizi gerçekleştirmek için ayırmaları gereken bütçeleri olağanüstü bir şekilde düşürüyor. Bugüne kadar büyük holdinglerin kullanabildiği bu yatırım artık küçük şirketlere de kısa zamanda devasa bir bilişim gücü elde etme imkânı sağlıyor. Üstelik bulutun yararı sadece küçük şirketler değil gelişmekte olan ülkelerin IT alt yapılarının hazırlamasında da etkisini gösteriyor.

2. Bulut bilişim sayesinde donanımsal kaynaklara neredeyse anında erişim sağlayabiliyorsunuz. Üstelik kullanıcılar için önden bir yatırım yapmanıza gerek kalmıyor. Bu da pek çok iş alanında pazara daha hızlı giriş sağlıyor. Tamamen birbirinden ayrı olan kullanıcıların yanında altyapının esnekliği sayesinde yeni gelen kullanıcılar da dengeli bir şekilde işlem yükünü dağıtıyor.

Büyük veriyi yönetme konusunda yaşanan zorluk birçok firmanın düzenli bir IT altyapısı oluşturmasını mecbur kılıyor. Günümüzün popüler trendi bulut bilişim, düşük maliyetle efektif bir altyapı hazırlanmasına da imkân veriyor.

B

CIO NETWORK // ÇÖZÜMMURAT HALİLBEYOĞLU

[email protected]

16_19_CNW01_bulutblisim_CIO_m_4.indd 16 12.12.2014 03:34

ARALIK 2014 | 17

16_19_CNW01_bulutblisim_CIO_m_4.indd 17 12.12.2014 03:34

18 | ARALIK 2014

|

3. Bulut bilişim aynı zamanda IT tarafındaki inovasyonların gelişmesi için bariyerleri de kaldırıyor. Bunun en büyük örneği de startup denilen genellikle internet alanı yoğunluklu yeni şirketler. Örnek vermek gerekirse Facebook ve YouTube bulut bilişimin nimetlerini sonuna kadar kullanarak büyümeyi başarmış iki mükemmel organizasyon.

4. Bulut bilişim büyük firmaların servislerini ölçeklendirmesini de kolaylaştırıyor. Kesin ve doğru bilgiye ihtiyaç duyan bu servisleri müşteri taleplerine göre ölçeklendirmelerini mümkün kılan bulut sayesinde bilişim kaynakları yazılım tabanlı yönetildiğinden servisler gerekli yerlere hızlıca yüklenebiliyor.

5. Bulut bilişim yeni sınıf uygulamalar ve daha önceden imkanı olmayan servislerin de mümkün olmasını sağlıyor. Örneğin yer, çevre gibi mobil interaktif uygulamalar ve içerik bazlı olup gerçek zamanlı şekilde kullanıcıya yanıt veren servisler bu şekilde ortaya çıktı. Müşterilerin satın alım alışkanlıklarını, tedarik zincirlerini ve daha tonlarca veriyi anlamanız için devasa bilgisayar kaynağını kullanan iş analiz araçları bir diğer örnek.

BULUTUN TATLI NEFESİBir organizasyon beklenmedik aşırılıkta kaynak kullanmaya başlayıp kapasitesini aştığında doğal olarak anında daha fazla bilişim kaynağına ihtiyaç duyacaktır. Bulut bilişim ise organizasyona etkin bir zaman-dağıtım bilişim kaynağı kullanma yetisi sunar.2000 yılında firmaların bütçelerinin % 45’inden fazlası IT tarafına harcandı. Nitekim bu sunucu kapasitelerinden sadece ortalama % 6’sı etkin kullanılabildi. Bir sunucunun 3 yıllık ömrü olduğu düşünüldüğünde alt yapı ve enerji maliyetleri sadece başlı başına bir

sunucunun fiyatını geçiyor. Bulut bilişim ise hem altyapı maliyeti hem de enerji tüketimini azaltırken aynı zamanda yükseltme ve bakım maliyetlerini de düşürüyor. Ekonomik açıdan baktığımızda veri merkezleri maliyet tasarrufları anlamında toplam bilişim maliyetlerini 5 ila 7 kat azaltıyor.Misal bakım maliyetlerinden bir tanesi teknolojinin yönetimi. Ki bu işlem bulut bilişim ile çok daha kolay yapılabiliyor. Önceden hazırlanmış olan sunucular ve sanal makinalara uygun uygulamalar, güvenlik ve veri ile yerlerine yerleştirilebiliyor.Bulut bilişim bir firma çalışanının firmanın bilgisayar sistemine nereden, ne zaman ve nasıl bağlanabileceğini kontrol etmesini sağlıyor ve bütün bunları sadece basit bir internet tabanlı bir arayüz ile gerçekleştirebiliyor. Çalışanların da yararına olan bu sistemde onlar da firmanın tüm bilgisayar sistemini akıllı telefon ya da netbook gibi daha güçsüz cihazlardan kullanabiliyorlar.

FIRSATLARBulut bilişimin sunduğu en büyük fırsatlardan bir tanesi onun gelişmekte olan ülkelere sağladığı faydada yatıyor. Gelişmekte olan ülkelerin bilişim teknolojilerinin faydalarını büyük ön yatırımlar yapmadan elde etmesi eskiye nazaran büyük bir ilerleme. Forrester Group’un yakın zamanda yaptığı bir ankete göre SaaS (Software as a service) Çinli firmaların % 74’ü için öncelikli durumda ki bunların % 29’u SaaS projelerini önümüzdeki 12 ay içinde pilot aşamasına geçirmeyi

planlıyor. Lakin ankete göre Amerika ve Avrupa firmalarının SaaS ile ilgili bir planları bulunmuyor. Bu konudaki en etkileyici örnek ise Etiyopya’dan geliyor. Etiyopya hükümeti Full Armor adlı bulut bilişim sağlayıcı firma ile anlaşarak ülkedeki 250 bin öğretmenin dizüstü bilgisayarını uzaktan yönetmeye başladı. Bu bilgisayarlarda hassas öğrenci öğretmen verileri ve ders programı ile sınıf materyali gibi bilgiler merkezi olarak idare edilebilecek. Güvenlik açıkları yaşamamak için ise bilgisayarlar sanal çitin dışına çıktığından bütün bilgiler uzaktan silinebilecek. Bütün bunlar bulut tabanlı bir arayüz ile yapılacak.Gelişmekte olan ülkeler gibi küçük ve orta ölçekli firmalar da bulut bilişim için başka bir önemli fırsat anlamına geliyor. Belki işleyiş ve yapısal olarak farklılıklar gösterse de temel mantık hem bulut sağlayıcısı hem de müşteri tarafı için aslında aynı mekanikte işliyor. Üstelik bulutun sağladığı fayda sadece organizasyonların maliyetini düşürmekle kalmıyor IT altyapılarının karbon ayak izlerini azaltarak bizlere daha yeşil bir gelecek sunuyor. Yine Forrester Group’un yaptığı ankette IT departmanlarındaki çalışanların % 41’i enerji etkinliği ve teçhizat geri dönüşümünün düşünülmesi gereken önemli faktörler olduğuna inanıyor. Aynı ankette % 65’lik bir kitle ise enerji tabanlı operasyon maliyetlerinin azalmasıyla Yeşil IT’yi uygulamaya koymak için olanak sağlandığını düşünüyor. Yani buluta geçiş ile firmalar sadece IT alt yapı maliyetlerini azaltmıyorlar aynı zamanda enerjiyi daha akıllıca kullanıyorlar.

CIO NETWORK // ÇÖZÜM

• Farklı işletim sistemleri üzerinde erişim imkânı• Düşük donanım ve yazılım maliyeti• Otomatik güncelleme• Sınırsız (veya kullandıkça öde) depolama kapasitesi• Grup çalışmasına olanak vermesi• Üstün gizlilik ve güvenlik sunan yapısı

BULUT BİLİŞİMİN KOBİ’LERE SUNDUĞU AVANTAJLAR

16_19_CNW01_bulutblisim_CIO_m_4.indd 18 12.12.2014 03:34

ARALIK 2014 | 19

Bulut tabanlı uygulamalar ve/veya bilişim altyapısı kullanma planları

hala buluta uygun olan operasyonlarını

tanımlamaya çalışıyor

buluta uygun operasyonlarını

tanımlamış durumda

Organizasyonların Organizasyonların

1 ile 3 yıl içerisinde

12 ay içerisinde

BULUTUNMEVCUT DURUMU

Bulut Yatırımları

Doğru Modeli Seçmek

Organizasyonların Bulut Büyümesi

Bulut satın alım sürecine kimler dahil oluyor?

Bulut yatırımlarından beri organizasyonların yaşadığı artışlar

Hangi bulut modelleri kullanılıyor?

Bulut harcamaları nereden çıkıyor?

13

18

69

% 56’si % 38’i

Bulutta en azından bir tane

uygulaması var

Bulut BilişimŞirketlerin kabullenme ve fırsat göstergeleri

%70CIO ya da

üst düzey IT yöneticisi %33

CFO

%55IT/ Network

MGMT

%57CEO

%45IT/Network

çalışanı

%43CIO / Üst düzey IT

yöneticisi1000+ çalışanı

olan şirket

%60Public bulut %57

Private bulut

%19Hibrit bulut

<1000 çalışanı

olan şirket

1000+ çalışan firmalar 3.33 Milyon $

>1000 çalışan firmalar 400.000$

IT çevikliliği

IT inovasyonu

Kritik iş ve uygulamalara erişim

%63

%62

%58

Bulut yatırımları2012’den beri

%19arttı

Ortalama yatırım

1.6 Milyon $Bulut harcamalarının

%28’i 3 yıl içinde IT’den çıkacak

Mevcut durumda CIO/IT yöneticilerinin

%70’i hala bulut satın alımlarında

söz sahibi

Bulutla alakalı projelerin %45’i IT’nin sahipliğine

geri dönüyor

16_19_CNW01_bulutblisim_CIO_m_4.indd 19 12.12.2014 03:34

20 | ARALIK 2014

BIRBIRINE BAĞLI DÜNYADA NASIL KORUNACAKSINIZ?

üvenlik tüm şirketler için önemli bir konu. Globalleşen ve artık teknolojinin sınırlarının belirsiz hale geldiği

günümüz dünyasında, veri hırsızlığı şirketler için çok daha büyük bir tehlike halini aldı. Sürekli olarak medyaya yansıyan güvenlik ihlalleri her firmanın korkulu rüyası oldu. Artık neredeyse haftalık maç sonuçları gibi sıradanlaşan bu saldırılardan, gerekli önlemleri almayan tüm kurumların etkileneceği herkesin hemfikir olduğu bir gerçek. Siber saldırılar global olduğu kadar bölgesel faaliyetler halinde de ortaya çıkıyor. Mesela FireEye Labs ve CyberSquared Inc’s Threat firmalarının son yaptığı

bir araştırma İslamabatlı bir grubun devamlı olarak Hindistan şirketlerini hedef aldığını ortaya çıkarttı. Hedef firmaların büyük çoğunluğu ise para sirkülasyonunun yoğun olduğu finans şirketleri. Özellikle menkul kıymetler konusuyla ilgilenen firmalar siber saldırganların gözdesi konumunda. 46 global finans şirketini kapsayan bir araştırma, bu firmaların % 53’ünün en az bir siber saldırı yaşadığını gösteriyor. Son dönemde hepimizin duyduğu Heartbleed bunun başlıca örneği. Her ne kadar Nesnelerin İnterneti konusunda ilerleme kaydetseler de firmaların bu sırada birbirine bağlı bütün ekosistemi tam bir güvenlik altına alması da şart oluyor. Peki, bu konuda neler yapılmalı?

BIR UZMANA DANIŞMAKGüvenlik konusu kendi içinde bölümlendirilebilse de özellikle siber taraftaki güvenlik adımları mutlaka uzman ekipler tarafından yapılmalı. Bir firmanın odak noktasını her yöne taşıması beklenemez. Bulunduğu pazara ayırdığı eforun aynısını her ne kadar önemli olsa da diğer alanlara ayıramaması muhtemeldir. Bunun içindir ki özellikle siber güvenlik tarafında kurulan şirketler bu tarz konularda müşterilerinin içini rahatlatacak çözümler sunmaktadırlar. Tıpkı şoförünüzün ne kadar iyi olduğunu bilmek gibi güvenlik firmanızın da sizi yüz üstü bırakmayacağından emin olmanız

Kurumların güvenlik ihtiyacı önümüzdeki yıllarda azalmak yerine katlanarak artacak. Önemli olan hem iç hem de dış tehditlerden korunabilmek.

G

CIO NETWORK // GÜNDEM ERSİN AKMAN

[email protected]

20_21_CNW01_korunma_CIO_m_ 2.indd 20 12.12.2014 03:35

ARALIK 2014 | 21

gerekir. Araştırmalar gösteriyor ki yapılan düzenlemelerle önümüzdeki dönemde hem özel hem de kamu sektöründeki pek çok şirket veri ve ağ koruması konularına daha çok önem verecek. Bu da güvenlik çözümü sunan pazarın daha da büyümesine yol açacak.

DOST KAZIĞI Kendi güvenliğini sağlamak global firmalar için maalesef yeterli bir yöntem değil. Bu tarz firmalar birlikte iş yaptıkları üçüncü parti şirketlerin de güvenliğe, en az kendileri kadar önem verdiğinden emin olmak zorundalar. Nitekim firmanın bu satıcılarla paylaştığı veriler, güvenli bir ortamdan daha az güvenli bir ortama aktarıldığında yine sanki hiçbir önlem alınmamış gibi büyük tehlikelerle karşılaşabiliyor. Dolayısı ile yapılması gereken ilk adım ortak iş yapılan diğer firmaların güvenlik unsurlarını da detaylıca kontrol etmek. Dahası outsourcing ve üçüncü parti satıcıların büyük bir güvenlik tehdidi oluşturduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Yani firmalar kendilerini bu anlamda sürekli olarak eğitmek zorundalar. Aynı zamanda benzer bir eğitimi, ortaklık yaptıkları üçüncü partilerin de aldığından emin olmalılar.

SOSYAL MEDYASosyal medya artık firmalar için bir seçenek değil, zorunluluk. Bu alanda yapılan yatırımların ne kadar büyük geri dönüşler sağladığı geçen yıllar içinde defalarca kanıtlandı. Ancak yeni bir altın yumurtlayan tavuk bulmuş olmak, yeni tehditleri de beraberinde getiriyor. Her ne kadar sosyal medya konusunda belli aşamalardan geçiliyor olsa da bu alana girişen firma, güvenlik konusunda kendisine yeni bir cephe daha açmış oluyor. Günümüzün en popüler sosyal medya platformları üst seviye güvenlik hamleleri ile korunuyor olsa da işi şansa bırakmamak şart. Bunun için de firmaların kendi tarafında bir güvenlik protokolü oluşturması gerekiyor. Nitekim mevcut durumda çoğu firma sosyal medyanın

kendi başına en büyük güvenlik tehdidi olduğu konusunda hem fikir.

MOBILITE Firmaların bir diğer odak noktası da mobilite. Bu şekilde firma çalışanlarının, müşterilerin ve ortakların, organizasyonun teknoloji platformuna her yerden güvenli bir şekilde girebilmesi sağlanıyor. MDM ve MAM çözümleri bu alanda hem cihaz kontrolüne hem de bireylerin veya organizasyonun mobil cihazlarına karşı yapılan saldırılara karşı yardımcı oluyor. Bu yüzden gerek Mobile

Device Managment gerekse Mobile Apllication Managment konusu ayrı bir odak noktası olmalı. Mobilite alanında karşılaşılacak sorunlara karşı önceden hazırlıklı olunmak zorunda. Bu da mobil cihaz ve servislerin üst seviye güvenliklerini sağlamaktan geçiyor.

BULUT SERVISI Daha yakın zamanda Apple’ın başına gelen bulut faciası her firmaya bir örnek olmalı. Apple kullanıcıları suçlayarak kendisini akladığını zannetti ancak herkes biliyor ki herhangi bir açık, o firmanın kendi ayıbıdır. Fakat burada bahsettiğimiz bulut hizmeti firmanın sunduğu değil kendisi için kullandığı bir hizmet. Nitekim yine de risk değeri aynı. IT altyapısına ve pazarlama alanına yapılan yatırım maliyetlerini azaltması nedeniyle büyük bir ivme kazanan bulut servisler buna rağmen hâlâ organizasyonlar tarafından tedirginlikle karşılanıyorlar. Bunun temel sebebi ise bulut hizmetiyle girilecek veri güvenliği ve gizlilik riskine karşı firmanın bu servisleri kullanarak edeceği karı hesaplamaktaki zorluğu. Kısacası “Bu kadar uğraşa değer mi?” sorusunun net bir cevabını bulamıyor oluşları. Lakin gerekli güvenlik sağlandığında bulut sistemine taşınmak önemli ölçüde bir yatırım maliyeti azalması sağlayacaktır. Nitekim bu sayımızda bulacağınız “Bulut Bilişim “ başlıklı makalemizde de bulutun doğru kullanıldığında ne kadar faydalı bir yatırım olduğunu da sizlere anlatıyoruz.

2014

Güvenlik sorunlarının olası kaynakları% 11,5

% 15,4

% 32,5

% 32,2

% 40,1

% 19,3

% 21,8

% 10,1

% 15,1

% 23,0

% 21,0

% 22,4

% 38,9

% 47,6

% 3,6

% 9,6

% 34,8

% 19,1

% 19,7

% 17,6

% 16,8

% 10,4

% 15,7

% 14,2

% 15,9

% 24,2

% 32,7

% 40,8

2013

20_21_CNW01_korunma_CIO_m_ 2.indd 21 12.12.2014 03:35

22 | ARALIK 2014

İNTERNETE BAĞLI OTOMOBİLLER

er şeyin akıllandığı ve internet bağlantısına kavuştuğu günümüzde tabii ki otomotiv sektörünün de en

sıcak konusunu internete bağlı otomobiller oluşturuyor. Yurtdışında git gide yaygınlaşan ve ülkemizde de yakın zamanda sektörü ele geçirmesi beklenen bu araçlar, özellikleriyle sürücülerin hayatını kolaylaştırmayı vadediyor. Peki internete bağlı otomobiller neden önemli ve yakın gelecekte sürücülerin sürüş deneyiminde ne gibi bir fark yaratacak?

AKILLI TELEFON ENTEGRASYONUAraç kullanırken akıllı telefonunuzu kullanmak tehlikeli ve tabii ki yasa dışı. Ancak akıllı telefon

entegrasyonuna sahip otomobillerle hem güvenli sürüşe devam etmek hem de ihtiyacınız olan akıllı telefonları kullanmak mümkün. Mobilite alanının iki devi Apple ve Google’ın tanıttığı araç içi sistemlerle bunun ne kadar olası bir şey

olduğunu görmüş olduk.Sesli kontrolle çalışan bu sistem sayesinde gözünüzü yoldan ayırmadan aracınıza komutlar verebiliyorsunuz. Ayrıca bazı modellerde direksiyonun yanında bulunan tuşlar yardımıyla da bu

H

Cep telefonları ve kol saatlerinden sonra sıra internete bağlanan arabalara geldi.

CIO NETWORK // GELECEKKEREM ENGİNAR

[email protected]

22_23_CNW01_internetebagliraca_CIO_m_2.indd 22 12.12.2014 03:35

ARALIK 2014 | 23

kontrolü gerçekleştirmek mümkün. Örneğin Jaguar Land Rover’ın tanıtımında bizlere sunduğu justDrive sayesinde akıllı telefonunuzda yer alan uygulamalar ve servisler araç içerisinde sesle kontrol edilebilir hale geliyor. Bu kontrol sayesinde gitmek istediğiniz yeri sormanın dışında isterseniz sosyal medya hesaplarınıza durum güncellemesi bile yapabiliyorsunuz. Tek ihtiyacınız olan şey konuşmak.

DİJİTAL KONTROL PANELİİnternete bağlanabilen akıllı araç modellerine baktığımızda neredeyse hepsinde dijital bir kontrol panelinin yer aldığını görüyoruz. Bu panel hem sürücü için hem de diğer yolcular için düşünülmüş bir özellik. Örneğin Audi, NVIDIA ile gerçekleştirdiği işbirliği sonrasında araçlarında 12.3 inçlik bir dijital kontrol paneli kullanmaya başladı. Bu panelde yol güzargahınızı ve haritayı görebiliyorken ayrıca sıcaklık, benzin durumu gibi ihtiyacınız olan verilere de ulaşabiliyorsunuz. Audi’nin dışında Apple’ın CarPlay araçlarında da bu kontrol panelini görüyoruz ve iPhone’da kullandığınız birçok uygulamaya sürüş esnasında ulaşabiliyorsunuz.

GENÇ SÜRÜCÜ KONTROLÜ ABD’de yaşanan otomobil kazalarının en çok genç yaştaki sürücüler tarafından yapılması ve kaynağının aşırı hız olması sebebiyle otomotiv üreticileri de bu konuya eğilmiş durumdalar. Hyundai’nin geliştirdiği genç sürücü kontrolü, ebeveynlerin çocuklarının nasıl araç kullandığıyla ilgili anlık geri bildirimler almasına olanak tanıyor. Uygulama yapılan hızdan gidilen yere kadar tüm bilgileri kaydediyor ve istendiğinde anlık olarak mesaj veya e-mail olarak uyarı gönderiyor. 2015 model Hyundai Azera’da yer verilen bu sistemin birçok araçta daha kullanılacağı belirtiliyor.

BİRBİRİYLE KONUŞAN ARAÇLARİnternete bağlı araçlarda bir sonraki sıçramanın birbiriyle konuşabilen otomobiller olması bekleniyor. İlk olarak araçların birbiriyle konuşma özelliği güvenlik konusunda görev yapacak ve daha az kaza yaşanmasını amaçlayacak. Örneğin bir araç buzlu bir zemine geldiğinde bunu algılayarak

yakınlardaki diğer araçlara haber verebilecek. Buna benzer teknolojileri halihazırda BMW 5 serisinde görsek de bu işi şu an internet değil sensörler yapıyor. Gelecekte yine sensörlerin yardımı olacak ancak veri, bir başka otomobile de aktarılabilecek.

SENSÖRLERLE KONUŞAN ARAÇLARBirbiriyle konuşan araçların yanı sıra yerleşik sensörlerle de iletişime geçebilen sistemler mümkün. Örneğin bu sisteme yer verilen bir ambulansta, yakınlardaki trafik ışıklarının ambulansın geçebilmesi için daha uzun süre yeşilde beklemesi mümkün. Günlük kullanımda ise park yerlerinin dolu olup olmadığı bilgisini sensörler aracınıza göndererek park yeri arama sıkıntısından kurtulmak mümkün olacak.

Cep telefonları ve kol saatlerinden sonra sıra internete bağlanan arabalara geldi.

22_23_CNW01_internetebagliraca_CIO_m_2.indd 23 12.12.2014 03:35

24 | ARALIK 2014

TEKNOLOJİ SEKTÖRÜNÜN GÖRDÜĞÜ

eknoloji sektöründe artık satın almalara ve şirket birleşmelerine alıştık. Çok büyük markalar bile milyar

dolarlar karşılığında farklı şirketler tarafından satın alınabiliyor. Bunun

en güzel örneğini yakın zamanda tam 19 milyar dolar gibi astronomik bir rakamla Facebook’un satın aldığı WhatsApp oldu. Ayrıca yine çok yakın bir zamanda Nokia’nın mobil bölümünü satın alan ve şirketin ismini akıllı telefonlardan

silerek Microsoft Lumia’ya dönüştüren Microsoft da çok büyük ses getirmişti. Hazır satın alımlar bu kadar gündemdeyken, biz de teknoloji sektörünün gördüğü en büyük satın alımları derleyelim dedik.

Son 15 yıl içinde birçok teknoloji şirketi el değiştirdi. Çoğu akıllara kazınan milyar dolarlık bu satın almaları kısaca hatırlatalım istedik.

T

EN BÜYÜK SATIN ALIMLAR

CIO NETWORK // AKTÜEL YILDIRAY GÖ[email protected]

24_25_CNW01_tarihisatinalim_CIO_2_m.indd 24 12.12.2014 03:36

ARALIK 2014 | 25

Yıl: 2002Tutar: 25 milyar dolarSatın alan: HPSatılan: Compaq

Yıl: 2012Tutar: 12.5 milyar dolarSatın alan: Google Satılan: Motorola

Yıl: 2014Tutar: 19 milyar dolarSatın alan: FacebookSatılan: WhatsApp

Yıl: 2011Tutar: 8.5 milyar dolarSatın alan: Microsoft Satılan: Skype

Yıl: 2008Tutar: 13.9 milyar dolarSatın alan: HPSatılan: EDS

Yıl: 2014Tutar: 7.1 milyar dolarSatın alan: Microsoft Satılan: Nokia

DONANIM sektörünün gördüğü en büyük satın alma 2002 yılında tamamlanan HP ile Compaq’ın birleşmesiydi. Tamamlanması aylar süren bu anlaşma, iki şirketin de değer kaybetmesine neden olmuştu. Anlaşmanın ardından HP’nin hisse senetleri % 3, Compaq’ınkiler ise % 6 değer kaybetmişti. Ayrıca birleşme sonrası hedeflenen performans gösterilemeyince HP CEO’su Carly Fiorina, 2005 yılı başında hissedarların talebi doğrultusunda istifa etmişti.

GOOGLE yazılımın ardından bir donanım şirketi de olma gayretiyle 2012 yılında 12.5 milyar dolar ödeyerek Motorola’yı satın almıştı. Bugüne kadar Google’ın yaptığı en büyük satın alım olan Motorola, hatırlarsanız geçtiğimiz günlerde yine el değiştirdi ve Lenovo’nun oldu. Satın aldığı fiyattan çok daha azına, 2.9 milyar dolara Lenovo’ya geçen Motorola bugünlerde ürettiği akıllı telefonlarla eski günlerine dönme konusunda oldukça başarılı işler yapıyor.

FACEBOOK, başka bir mesajlaşma uygulaması olan Snapchat’e götürdüğü teklif reddedilince WhatsApp’ı 19 milyar dolara satın aldı. Anlaşma sonrası WhatsApp’ın CEO’su Jan Konum, Facebook’un yönetim kuruluna girdi ve WhatsApp’ın değişmeyeceği, reklam gösterimi konusundaki politikaların aynen devam edeceğini söyledi. Geçen 10 ay sonrası WhatsApp’ın “mavi tık” değişikliği haricinde aynı kaldığını düşünürsek, sözler tutulmuş görünüyor.

BÜYÜK bir kitle tarafından kullanılan hem sesli hem de video görüşmeler yapabildiğimiz Skype, 2011 yılında 8.5 milyar dolar karşılığında Microsoft tarafından satın alındı. Ayrıca Skype’ın geçmişine baktığımızda 2005 yılında eBay tarafından satın alındığını ve şirketin Microsoft’tan önce Silver Lake Partners’a ait olduğunu görüyoruz. Hâlâ Microsoft’un sahibi olduğu Skype, Windows platformununun yanında neredeyse tüm platformlarda yaygın bir şekilde kullanılmaya devam ediyor.

İŞ çözümleri sunan bir teknoloji şirketi olan EDS, HP’nin yeni bir iş kolu kurma gayreti nedeniyle satın alınmıştı. Yapılan açıklamada veri merkezi, iletişim ağı ve yönetilen güvenlik hizmetlerini kapsayan BT dış kaynak kullanımı; sağlık tazminatlarını, finansal işlemleri kapsayan iş süreçleri dış kaynak kullanımı; geliştirme, modernizasyon ve yönetimi kapsayan uygulamalar; danışmanlık ve entegrasyon ile teknoloji hizmetleri konusunda çözümler üretileceğinin altı çizilmişti.

MICROSOFT’UN diğer önemli satın alımı ise telefon üreticisi Nokia’nın mobil bölümüydü. Nokia’nın cihazlar ve hizmetler bölümüyle birlikte sahip olduğu patentlere ve harita hizmetlerinin lisanslarına sahip olan şirket, yoluna Nokia yerine Microsoft Lumia markasıyla devam ediyor. Nokia ise bu satış sonrası yok olmadı. Android ekosistemine göz kırpan Nokia, Android için geliştirdiği Z Launcher uygulamasının yanı sıra bu uygulamaya sahip N1 tabletini de geçtiğimiz günlerde tanıttı.

Yıl: 2002 Yıl: 2008

24_25_CNW01_tarihisatinalim_CIO_2_m.indd 25 12.12.2014 03:36

26 ARALIK 2014

rama motoru devi Google, artık öylesine inovatif bir şirket haline geldi ki geliştirdiği donanım ve yazılımlarla hayatımıza yön veriyor. Ürettiği

akıllı gözlük Google Glass ile “giyilebilir teknoloji” kavramını günlük hayatımıza sokan şirket, bu ürünüyle internete her zamankinden daha fazla bağlı olmamıza olanak tanıyor. Günlük aktivitelerimizle ilgili verileri ve kullanışlı fotoğrafları direkt olarak gözümüze yansıtan Google Glass daha

önce görülmemiş bir teknoloji deneyimi vadediyor. Tüm bu iyi özelliklere karşın Google Glass’ın henüz emekleyen bir bebek olduğunu söyleyebiliriz. Kullanımı için akıllı telefon eşleştirmesine ihtiyaç duyan cihazın gerçek potansiyeli, farklı geliştiricilerin farklı ihtiyaçlar için geliştirdiği yazılımlarla ortaya çıkıyor. Şu an görünen o ki belki Google Glass bir akıllı telefon gibi herkesin kullanacağı bir cihaz olmayacak ama Google Glass’ın kökünden değiştireceği birçok sektör bulunacak.

Google Glass’ın daha şimdiden sağlık alanında kullanılmaya başlandığını ve çok da faydalı olduğunu görüyoruz. Başta cerrahların ameliyat esnasında

hasta ile ilgili bilgileri görmesini sağlayan Google Glass, ayrıca hastanın anlık hayati belirtilerini de gösterebiliyor. Hem bir cerrah hem de araştırmacı olan Andre Chow, yayınladığı makalede Google Glass sayesinde arttırılmış gerçekliğin ameliyatlarda kullanılmasının fark yaratacağının altını çiziyor. Ayrıca makalesinde eğitim konusuna da dikkat çeken Chow, Google Glass’ın ameliyatı yapan cerrahlara olduğu kadar yeni cerrahlara da büyük fayda sağlayacağını belirtiyor.

GOOGLE GLASS’INDEVRIM YAPACAĞI SEKTÖRLER

SAĞLIK

Teknoloji devi Google’ın akıllı gözlüğü yakın gelecekte hangi endüstrileri kökünden değiştirecek, biliyor musunuz?

A

CIO NETWORK // GELECEKKEREM ENGİNAR

[email protected]

26 | ARALIK 2014

26_27_CNW01_Google_Glas_m_2.indd 26 12.12.2014 03:26

ARALIK 2014 27

Google Glass’ın gelecekteki versiyonları kişisel tur rehberi olarak görev alabilir. Kaldı ki Google’ın hali hazırda “Field

Trip” isminde bir tur rehberi uygulaması var ve bu uygulama size bulunduğunuz yerle ilgili bilgiler veriyor. Yakın gelecekte bu uygulamaya ek olarak geliştirilecek uygulamalar sayesinde bir müzeyi gezerken gördüğünüz eser hakkında Google Glass’ın köşesinde belirecek bilgilerden yararlanabilirsiniz.

Sağlık sektörü gibi eğitim sektörü de yakın zamanda Google Glass’ı yaygın

olarak kullanabilecekler arasında. Sınıflarda kullanılacak Google Glass ile isteyen öğrenciler o gün okula gelememiş arkadaşlarına dersi canlı olarak hem de dikkatleri dağılmadan yayınlayabilecekler. Ayrıca tabii ki gözlük üzerinden işlenen konuyla alakalı bilgilere ulaşmak

da pek mümkün. Bu noktada geliştiricilerin eğitim konusunda Google Glass’ın nasıl fark yaratabileceğine dair geliştirdiği uygulamalar ve farklı okulların Google Glass’ı kullanma konusundaki kararları belirleyici olacak.

Bir su tesisatçısı olmanız için bilim adamı olmanız gerekmiyor. Ancak planı okuyup hangi borunun

ayarlanması veya değiştirilmesi gerektiğini bilmeniz gerek. Google Glass ile ilk kez bu planlar insanların gözlerinin önünde olacak. Böylece planlara ulaşmak için ne kağıt ne de iPad’e gerek kalmayacak. Ayrıca bu işte yeni olan bir su tesisatçısı, Google+ üzerinden daha deneyimli olan arkadaşıyla video konferansı yaparak kolaylıkla yardım da alabilecek.

Google’ın hali hazırda bir yüz tanıma yazılımı olduğunu düşündüğümüzde, Google Glass’ın gelecekte polislere

şüphelerin kimliğini saptama konusunda da yardımcı olabileceğini söyleyebiliriz. Ayrıca şu anda sadece bu iş için üretilmiş Google Glass benzeri Golden-i isimli bir cihaz olduğunu da belirtelim. Yüz tanıyabilen Golden-i ayrıca araba plakalarının lisanslarını tarayabiliyor ve farklı cihazlardan da kontrol edilebiliyor.

REHBERLER VE TURLAR

EĞITIM

INŞAAT VE ONARIM

KANUNI YAPTIRIM

REKLAMCILIKGoogle, Google Glass için

herhangi bir reklam çalışması yapmıyor. Ancak Google

Glass reklamcılık sektörü için ileride önemli bir araç olabilir. Google Glass ile bir kahve dükkanının yanından geçerken mağazanın indirim reklamlarının gözünüzde belirdiğini düşünün. Google’ın arama motoru, Gmail, YouTube ve Google+ ile ihtiyacı olan tüm kullanıcı verilerine sahip olduğunu düşünürsek, şu an Twitter’ın yaptığı gibi kişiye özel reklamlar Google Glass ile mümkün.

ARALIK 2014 | 27

26_27_CNW01_Google_Glas_m_2.indd 27 12.12.2014 03:26

28 | ARALIK 2014

ş zekâsının neden önemli olduğunu ve nerelerde kullanabileceğimizi anlatabilmek için öncelikle bu kavramın

ne olduğu anlamak gerekiyor. İş zekâsı (Business Intelligence), aslında İngilizce’den direkt çevirdiğinizde “iş istihbaratı” anlamına geliyor ve tam anlamıyla şirketiniz hakkında her türlü verinin mantıklı bir şekilde raporlamasını sağlayan sistemleri tanımlıyor. Peki, pek çok insanın sadece raporlama olarak bildiği iş

zekâsı sistemi şirketler için ya da büyümek isteyen KOBİ’ler için neden gereklidir? Günümüzde resmi dairelerden özel şirkete kadar kullanılan BI çözümleri, özellikle büyük çaplı veya büyümek isteyen kurumlar için gelecek projeksiyonlarının ayrılmaz bir parçası gibidir. Çünkü şirketin iş yapış süreçleri sırasında oluşan verileri başka yazılımlarla toplamak ve raporlamak mümkün olmayabilir. Anlamlı bir şekilde raporlanan bu veriler, yeni kararların alınma aşamasından uygulama süreçlerine

kadar birçok farklı kısımda şirket yönetimine yol gösterebilir. Yani yeni yatırım yaparken ya da sene içindeki üretimi planlarken nasıl bir yol izlenmesi gerektiği gibi konularda yönetim kadrosuna yol gösterir. Bunun dışında şirketteki atılan adımların ne kadar doğru olduğunu veya kârlılığı da görüntüleyebilir. Elbette şirketiniz küçük çaplıysa bu verileri kendiniz de çıkarıp analiz edebilirsiniz. Ancak çoğu zaman bu bilgileri çıkarırken harcayacağınız süreyi işinize ayırmak daha mantıklı olabilir. Raporlamayı kendiniz

İş zekâsı ile ilgili pek çok şey duyuyoruz. Peki BI çözümlerinin gerçekten şirketimize neler katabileceğini biliyor muyuz?

İ

İŞ ZEKÂSI NEDEN ÖNEMLİ?

CIO NETWORK // ÇÖZÜM ALPER UYGUN

[email protected]

28_29_CNW01_iszekasi_CIO_m_2.indd 28 12.12.2014 03:37

ARALIK 2014 | 29

İŞ ZEKASI ÇÖZÜMLERİ

yapmak isterseniz ilk başta aklınıza gelmediği için araştırmadığınız pek çok veriden de mahrum kalabilirsiniz. Üstelik yapılan hesapların ve çıkarımların doğruluğunu da kontrol etmeniz gerekir ki bu da iş yükünün artması anlamına gelir. İşte bu nedenle şirketlerini daha profesyonel olarak geliştirmek isteyen yöneticiler, iş zekâsı çözümlerinden yararlanmaları gerektiğini bilirler.

KİMLER İŞ ZEKÂSI KULLANABİLİR?İş zekâsı sanıldığı gibi sadece büyük ölçekli şirketlerde değil 5 - 10 kişinin çalıştığı küçük çapta iş yerleri için de kullanılabilir. Burada bir sistem oluşturulurken zaten sizin işletmenizin ölçeklerine göre her şey ayarlanır ve anahtar teslim işverene sunulur. Personelin zamanını daha tasarruflu kullanmasını sağlayan bu sisteme de aslında en çok ihtiyaç duyan büyük firmalardan çok orta ve küçük işletmeler dediğimiz KOBİ’lerdir.

oluşturabilmelerini sağlar. Bu da tahmine dayalı kararlar yerine gerçekçi raporların baz alınıp daha objektif kararların ortaya çıkmasına imkan sunar. Özellikle dağınık durumdaki ve farklı teknolojiler üzerinde bulunan verilerin toplanması, sonrasında ise analiz edilmesi, iş zekası çözümlerinin en çok kullanıldığı yöntemdir. Toplam masrafların azalması için önemli bir adım olan BI, küçük ve orta işletmeler için hayati öneme sahip kaynakları da boşa harcamayı engeller. Doğru zamanda, doğru yerde, doğru yatırımın yapılmasını sağlayan iş zekâsı sistemleri işletmelerin yaptıkları yanlışları gözler önüne serer ve şirkette şeffaflık getirir.

İŞ ZEKÂSI NE GİBİ FAYDALAR SAĞLAR? Veriyi bilgiye, bilgiyi aksiyonlara dönüştüren iş zekâsı ya da diğer bir adıyla “karar destek sistemleri”, pek çok grafikle şirketinizin ya da kurumunuzun işleyişini gözler önüne serer. Şirketler iş zekâsını, çoğunlukla performans yönetimi, risk analizi ve işgücü planlaması gibi konularda kullanırlar ve bu da gelecekteki şirket politikalarını belirlemeye olanak tanır.Firmaların karar verme, maliyet düşürme ve yeni iş fırsatlarını saptayabilmeleri için kullandıkları BI, karar vericilerin, teknik personele ihtiyaç duymadan detaylı raporlar

İş para vermeye gelince elbette herkesin aklında “Karşılığını alabilecek miyim?” sorusu geliyor. Burada işlemi sadece raporlama olarak görmek aslında iş sahiplerini hataya sürükleyebilir. BI konusunda çözüm üreten pek çok firma, Oracle, SAP ve Microsoft SQL gibi dünyaca ünlü iş zekası çözümleri üzerinde geliştirdikleri hazır paketleri kolayca sizin sektörünüze ve hatta şirketinize uyarlayabilir. Burada esas olay size özel bir BI çözümü oluşturulmasıdır. İhtiyaç duyulan bilgilerin nasıl sınıflandırılacağı bulunarak yapılan ön analizlere göre size uygun iş zekası çözümleri oluşturulur. Tek bir alanda toplanılan veriler ve bunlardan ortaya çıkan grafiklerle performansınızı ve diğer pek çok bilginizi gerçek zamanlı olarak takip edebilirsiniz. Hızlı sıçrama yapmak isteyen kurum ve kuruluşlar bu bilgilerden yararlanarak verimliliklerini ve yükselişlerini arttırıyorlar. Bir veri ambarı yaratılan sistemlerde ayrıca veri dağıtımı, iş planlaması ve simülasyonu, strateji yönetimi gibi hizmetler veriliyor.

BI ÇÖZÜMLERI KULLANAN ŞIRKETLER, DAHA ÖNGÖRÜLEBILIR BIR BÜYÜME IVMESI YAKALAYABIYOR

28_29_CNW01_iszekasi_CIO_m_2.indd 29 12.12.2014 03:37

30 | ARALIK 2014

2015’İNIT TRENDLERİYeni bir yıla girerken değişen dünyada yeni akımlar ortaya çıkıyor. Peki sürekli gelişen IT sektörünün 2015’teki trendleri neler olacak dersiniz?

CIO NETWORK // GELECEKMURAT HALİLBEYOĞLU

[email protected]

30_31_CNW01_2015ITAKIM_CIO_m_2.indd 30 12.12.2014 03:38

ARALIK 2014 | 31

eni bir yıla daha girerken 2015’te IT sektöründe de değişiklikler boy gösterecek elbette. Her ne kadar bu

değişikliklerin başlangıcı eskilere dayansa da 2015 yılında bir akıma dönüşecek bazı özellikleri sizlere sunmak istedik. İşte IT sektöründe 2015 yılında akım olacak unsurlar.

NESNELERİN İNTERNETİMobilleşen dünyada artık sadece bilgisayar veya mobil cihazların internet bağlantısı yapmadığını biliyoruz. Uzun bir zamandır yazıcılar, harici diskler gibi farklı nesneler de internet bağlantısını paylaşıyor. Fakat başta Intel olmak üzere pek çok firma bu alanı çok ama çok genişletecek projelere sahip. Akıllı arabalar, akıllı evler, akıllı sokaklar gibi pek çok nesnenin birbiri ile iletişime geçebileceği bir ekosistemde firmalar da kendilerine yer bulmalılar. Her şeyi dijitalize ederek oluşturulan veri akışı ve servis oluşumu karşımıza dört temel kullanım modeli çıkartıyor; yönetim, parasallaştırma, işletme ve yayılma. Bu dört modelin her birisi ayrı bir internet olarak da kullanılabilecek durumda. Firmaların bilmesi gereken şey sadece eldeki makinelerin bu dört modelden faydalanması gibi bir durum olmayacağıdır. Örneğin bazı endüstriyel cihazlara pay-per-use modeli uygulanması mümkün olabilir. Ya da araç sigortası “sürdükçe harca” modeli ile sunulabilir. Dolayısı ile nesnelerin interneti sadece fiziksel varlıklarla değil servis ve programlarla da desteklenecektir.

3D YAZICILARHiç şüphe yok ki modern zamanların en neşeli icatlarından bir tanesi 3D yazıcılar. Bu yazıcılarda basılan ürünlerin dünya üzerindeki perakendecilere gönderim oranının 2015 yılında % 98 büyüyeceği tahmin ediliyor. 2016’da ise bu rakam iki katına ulaşacak. 3D yazıcı kullanımı önümüzdeki üç sene içinde uç noktalara ulaşacak. Bunun sebebi ise bu süreç içerisinde pazarın daha

düşük maliyetle 3D yazıcı üretip endüstriyel alanda kullanımının yaygınlaşacak olması. Yeni endüstriyel, biyomedikal ve tüketici uygulamalar 3D yazıcıların ne kadar gerçek, güvenilir ve maliyet azaltıcı etkenler olduğunu anlatacak. Bu da firmaların geliştirilmiş tasarımları daha az maliyete gerçekleştirmesini ve kısa dönemli üretimler oluşturmasını sağlayacak.

GELİŞMİŞ, KAPSAMLI VE GÖRÜNMEZ TAHLİLLEREntegre sistemlerin oluşturduğu veri yoğunluğu arttıkça ve analiz edilecek devasa büyüklükteki yapılandırılmış ya da yapılandırılmamış veri havuzu ortaya çıktığında tahlil ya da analitik konusu etkin bir rol oynayacak. Artık her uygulamanın analitik bir uygulama olması gerekliliği bulunduğu şu zamanda, organizasyonlar sosyal medyadan, giyilebilir teknolojilerden ve nesnelerin interneti üzerinden gelen devasa verileri en iyi şekilde filtreleyip tam olarak doğru veriyi, doğru zamanda doğru insana göndermenin bir yolunu bulmalılar. Tahliller çok daha derinleşecek olsa da her yerde gizli bir şekilde bulunacak. Her ne kadar bu akımın var olmasını sağlayan şey büyük veriler olsa da ilk önce odaklanılması gereken şey büyük sorular ve büyük cevaplar olacak. Nitekim bu akımın değerleri verilerin değil bulunan cevapların içerisinde yatacak.

WEB ÖLÇEKLİ IT Web ölçekli IT küresel sınıfta bilişim sunan bir şirket IT yapısıdır. Büyük bulut servis sağlayıcılarının yeteneklerini size sunan bu sistemi gün geçtikçe daha fazla organizasyon benimsemeye başlayacak. Tıpkı Amazon, Google, Facebook gibi onlar da bu seviyede uygulamaları düşünüp, hazırlayıp geliştirmeye başlayacaklar. Web ölçekli IT bir anda oluşabilecek bir şey olmasa da zamanla evrimleşecek. Bunun en büyük sağlayıcısı da ticari donanımların yeni model bulut optimizasyonlu ve yazılımla tanımlanmış yaklaşımları standart bir şekilde kabul etmesi olacak. Web ölçekli IT’ler için firmaların ilk adımı DevOps’tan geçiyor. Geliştirme (DEVelopment) ve operasyonu (OPearations) bir araya getiren bu sistem onlara koordinasyonlu bir şekilde hızlı, kesintisiz ve sürekli artan uygulama ve hizmetlerin geliştirilmesini sağlayacaktır.

AKILLI MAKİNELERDerin analizler akıllı makinelerin dünyasını bizlere açıklayan içeriğin anlaşılmasını sağlamak için kullanılır. Bu temel sistemlerin çevrelerini anlamasını sağlayan algoritmalar, kendi kendilerine öğrenme ve otomatik olarak hareket etme özelliklerinin kombinasyonu ile oluşur. Örneğin Tesla firmasının geliştirdiği prototip otomatik araçlar, Intel’in Jimmy’si gibi gelişmiş robotlar, sanal asistanlar gibi sistemler hızlı bir şekilde evrimleşerek yardımcı makineler çağına yol gösterici olacaklar. Akıllı makine çağı IT tarihinin en karmaşa yaratan çağı olacak.

Y

30_31_CNW01_2015ITAKIM_CIO_m_2.indd 31 12.12.2014 03:38

32 | ARALIK 2014

ünümüzde kullanılan tabletler tabii ki zorlu saha çalışmaları veya farklı hava durumları gibi koşullara karşı narin bir yapıya sahip. Ancak Panasonic’in direkt

olarak sahada kullanılması için tasarladığı FZ-M1 tableti her yönden tam bir dayanıklılık sağlarken, aynı zamanda bir mont cebine bile sığabilecek kadar kompakt bir tasarıma sahip. Magnezyum alaşımlı kasasının çevresinde düşmelere karşı koruma sağlayan kauçuk tamponları bulunan Panasonic FZ-M1, bu yönüyle her koşulda içiniz rahat bir şekilde tablet kullanmanıza olanak tanıyor. Ayrıca cihazın IP 65 sertifikasıyla suya ve toza dayanıklı olduğunu da belirtelim. 7 inçlik dokunmatik ekrana sahip cihazın bu ekranı hem eldivenle kontrol edilebiliyor hem de dilerseniz stylus kalemi algılayabiliyor. Ayrıca 10 parmağa kadar dokunmatik desteği sunan ekranı, hem iç mekânda hem de güneş ışığının altında rahatça görüntülenebiliyor.

En yeni ve en hızlı Wi-Fi standardı olan 802.11ac desteğiyle dikkat çeken tablet ayrıca Bluetooth 4.0 bağlantısını kullanıyor. Tablette bir adet USB 3.0 ile ses girişleri yer alıyor. Farklı kurumların ihtiyaçlarına göre esnek yapılandırma bağlantı noktası sunan Panasonic FZ-M1, yer alan dock portu sayesinde seri, LAN, 2D Barkod okuyucu ve NFC desteğine sahip olabiliyor. Ayrıca entegre iş genişletme modülü sayesinde cihaz çalıştırırken

değiştirilebilen batarya, RFID, UHF RFID ve akıllı kart okuyucusundan yararlanabiliyoruz. Intel Core i5 işlemcisiyle ihtiyaç duyduğunuz performansı gösteren Panasonic FZ-M1, Windows 8.1 Pro işletim sistemiyle geliyor. Bir tablet işletim sisteminden ziyade tam teşekküllü bir Windows sürümüne sahip olmasından dolayı, sahada çalışırken Windows’un tüm nimetlerinden faydalanabiliyoruz.

Her koşula ultra dayanıklı tablet

TEKNIK ÖZELLIKLER:Işlemci: Intel® Core™ i5-4302Y vProEkran: 7” WXGA (1200x800) dış mekan için tasarlanmış ekran (500cd/m2’ye kadar)Işletim Sistemi: Windows 8.1 ProBağlantı noktası: (seri, LAN, 2D Barkod Okuyucu, NFC)Entegre iş genişletme modülü: Cihaz çalıştırırken değiştirilebilen batarya, RFID, UHF RFID, Akıllı Kart Okuyucu)Ağırlık: 540 gram

I N C E L E M E M E R K E Z INETWORK

CIO

PANASONIC FZ-M1Panasonic’in zorlu saha çalışmaları için tasarladığı ultra dayanıklı tableti FZ-M1, kompakt tasarımıyla kolayca taşınıyor.

G

32_34_CNW01_İnceleme_03_m.indd 32 12.12.2014 03:39

ARALIK 2014 | 33

İşletmelerin her geçen gün büyüdüğü günümüzde şirketlerin kurumsal ağlarına artık çok daha fazla cihaz, uygulama ve bulut tabanlı servis bağlanıyor. Artan bağlantı sayısı ile büyüyen ağ trafiğinin güvenliği de IT yöneticileri için büyük önem taşıyor. ZyXEL’in

orta ve büyük ölçekli işletmeler için geliştirdiği ve fiyat / performansı oranıyla dikkat çeken Next-Generation USG Extreme Serisi, yüksek güvenlik çözümleri sağlıyor. ZyXEL’in geniş seçenekli web tabanlı servislerini güçlü ve esnek donanımlarla birleştirerek firewall

güvenliğini bir üst seviyeye taşıyan bu serideki ürünler, derin bir anti-malware teknolojisini barındırırken aynı zamanda detaylı sosyal ağ kontrolünü sunarak buralardan gelebilecek tehditleri de yok edip çalışan verimliliğini en üst seviyeye taşıyor.

Zyxel Next-Generation USG Extreme ZyXEL’den yeni nesil güvenlik çözümü

Kaspersky Internet Security – çoklu cihaz 2015Her cihazda güvenlik

Canon PIXMA E404Daha az enerji, daha fazla baskı

TEKNIK ÖZELLIKLER:Baskı Çözünürlüğü: En fazla 48001 x 600 dpiFonksiyonlar: Baskı, Fotokopi, TaramaBoyutlar (G x D x Y): 426 x 306 x 145 mmGüç Tüketimi: Beklemede: Yaklaşık 1,6 W (tarama lambası kapalı) Kapalı: Yaklaşık 0,3 W Fotokopi: Yaklaşık 11 W Siyah Beyaz Baskı Hızı: Yaklaşık 8,0 görüntü/dk.

Mobil cihazlarımızla birlikte artık birden fazla cihazda güvenliğe ihtiyaç duyuyoruz. Tek bir anti virüs yazılımıyla tüm cihazlarda güvenlik sunan Kaspersky Internet Security – çoklu cihaz 2015, her gün karşılaşabileceğiniz yaklaşık 315.000 yeni zararlı yazılıma karşı tam koruma sağlıyor. Saldırganların artık sadece Windows’a değil, aynı zamanda Mac OS X, iOS ve Android platformlarını da hedef aldığı şu günlerde, tüm cihazlarımızı korumamız gerekiyor. Yeni özelliklerle donatılan Kaspersky Internet Security 2015, web kameralarına başkalarının gizlice bağlanıp sizi gözetlemesine engel olan Webcam Protection’ın yanı sıra olası bir saldırıda verilerinizi otomatik olarak yedekleyen Kaspersky Lab System Watcher gibi özelliklerle donatılmış durumda.

Bir yazıcı satın alırken mutlaka uygun baskı maliyetiyle daha çok baskı almak istiyor ve aynı zamanda bunu yaparken enerji tüketimine ve baskı sürecinde oluşan gürültüye dikkat ediyoruz. Canon’un PIXMA ailesinin en yeni üyesi PIXMA E404, tüm bu beklentileri karşılamak için üretilmiş, küçük ölçekli ofisler için ideal bir ürün. Baskı ve taramada yüksek hız sunan cihaz aynı zamanda düşük güç tüketimiyle öne çıkıyor. Canon PIXMA e404’de yer alan Otomatik Açma özelliği baskıya başladığınızda cihazın açılmasını sağlarken, Otomatik Kapatma özelliğiyle yazıcı kullanılmadığı anlarda kendini kapatarak güç tasarrufu sağlıyor. ESET NOD32 Antivrius 8 ve ESET Smart Security 8

ESET’ten üstün güvenlik yazılımı En büyük anti virüs yazılım geliştiricilerinden biri olan ESET, NOD32 ve Smart Security ürünlerinin 8’inci versiyonlarını kullanıma sundu. Geliştirilmiş İstismar Önleyici ve kullanıcıları karanlık ağlardan uzak tutmaya odaklanan Botnet Korumasına sahip yeni yazılımlar kullanıcılara tam bir güvenlik paketi sunuyor. ESET NOD32 Antivirus 8 ve ESET Smart Security 8, bilgisayar sistemlerini hedef alan virüs, truva atı, solucan, rootkit, botnet, oltalama teknikleri ve casus yazılımlar gibi kötü amaçlı yazılımlara karşı en güçlü mücadeleyi vermek üzere hazırlandı. Yeni sürümde dikkat çeken ‘Geliştirilmiş İstismar Önleyici’ internet tarayıcısı, PDF okuyucusu, e-posta uygulamaları ya da Microsoft Office bileşenleri gibi sıklıkla istismara uğrayan uygulamalara yönelik saldırılarda kullanıcıyı koruyor. Herhangi şüpheli bir davranış karşısında koruma süreçlerini devamlı uyanık tutan Geliştirilmiş İstismar Önleyici, Java açıklarından yaralanmak için yapılan girişimleri de ortaya çıkarıyor.

32_34_CNW01_İnceleme_03_m.indd 33 12.12.2014 03:39

34 | ARALIK 2014

Küçük ve orta ölçekli ofisler için ideal bir seçim olacak HP Officejet Pro 251dw, hem baskı maliyetinde % 50’ye varan tasarruf sağlıyor oluşu hem de Ethernet ve WiFi kablosuz teknolojisini destekliyor olmasıyla öne çıkıyor. Ayrıca ürünün üzerinde yer alan USB yuvası sayesinde bilgisayardan bağımsız olarak baskılar alabilmek de mümkün. Lazer yazıcılara oranla baskı maliyetinde yarı yarıya bir tasarruf sağlayan ürün ayrıca az enerji tüketimi, baskı hızı ve kalitesiyle de beklentileri karşılıyor. Üzerinde yer alan4.3 inç büyüklüğündeki dokunmatik ekran sayesinde çeşitli uygulamaları rahatlıkla kullanabiliyoruz. Dakikada 15 sayfa renkli ve 20 sayfa siyah beyaz çıktılar alabilen ürün, 250 sayfalık bir kağıt kapasitesine sahip.

Tüm özellikleriyle iş kullanımları için tasarlanmış bir projeksiyon modeli olan ASUS B1M, portatif yapısıyla her yerde yanınızda kolayca taşıyabileceğiniz bir ürün. 900 gramdan daha hafif olan B1M, kompakt tasarımı sayesinde her türlü çantaya rahatça sığabilecek şekilde tasarlanmış. Ayrıca her ne kadar projeksiyon modellerinin dışarıdan görünümleri çok önemli olmasa da, B1M’in modern görüntüsüyle masanıza şıklık katacağından şüphe yok. Sizi kablolardan kurtaran ASUS B1M’de yer alan Wi-Fi adaptörü, kablosuz olarak projeksiyonu bilgisayarınıza veya iOS ve Android cihazlarınıza bağlayabilmenize olanak tanıyor. Böylece sunum yaparken kablo karışıklığından rahatsız olmuyor hem de iOS veya Android cihazınızı bir kumanda olarak kullanarak büyük kolaylık yaşıyorsunuz. Zamanımızın çok değerli olduğu bu günlerde beş saniye içerisinde hazır konuma gelerek size zamandan tasarruf sağlatan ASUS B1M, sunum sonrasında soğumasına gerek kalmadan anında kapatılabiliyor. Sunumlarınızın en iyi şekilde görüntülenmesine adına otomatik görüntü düzeltme kullanan cihaz, ne şekilde yerleştirilmiş olursa olsun yansıttığı görüntüyü tam bir dikdörtgen şeklinde ayarlıyor.

Lenovo’nun hepsi bir arada PC’si Flex 20, tam teşekküllü bir bilgisayar olmasına karşın aynı zamanda tablet olarak da kullanılabilen ve ofisinizin farklı yerlerinde gezdirebileceğiniz kullanışlı bir ürün. 19.5 inçlik geniş bir ekran boyutuyla gelen bilgisayarın bu ekranı 10 parmağa kadar dokunmatik destek sunuyor. Böylece dilerseniz işlerinizi bilgisayarın kendi faresi ve klavyesiyle ile dilerseniz de dokunmatik ekran aracılığıyla gerçekleştirebiliyorsunuz. Lenovo Flex 20’nin en büyük avantajı dahili bataryası sayesinde ihtiyacınız olduğunda bilgisayarı prizinden çıkartıp başka bir odaya gidebilmeniz. Ürün bu avantajıyla sınırları ortadan kaldırarak istediğiniz an prizden çıkarıp ofisinizde başka bir odaya götürebilmenize olanak tanıyor. Ayrıca yüksek hızlı dosya aktarımı için USB 3.0 portlarına sahip Lenovo Flex 20, dosyalarınızı güvenle bulutta saklamak için Lenovo Bulut Depolama hizmeti sunuyor.

Hp Officejet Pro 251dw Tasarruf sağlatan baskı çözümü

ASUS B1MSunumlarınızın kahramanı

Lenovo Flex 20Çok modlu hepsi bir arada PC

TEKNIK ÖZELLIKLER:Görüntüleme Teknolojisi: 0.45” DLP®

Gerçek Çözünürlük: WXGA(1280x800)Kontrast Oranı: 3500:1 Dahili Hoparlör: 2 W x 2 Net Ağırlık: 900gLens Ömrü: 30000 saatProjeksiyon Mesafesi: 0.6 ~3 metre

TEKNIK ÖZELLIKLER:Siyah baskı hızı: Dakikada 20 sayfaya kadarRenkli baskı hızı: Dakikada 15 sayfaya kadarBaskı teknolojisi: HP Termal Mürekkep PüskürtmeliEkran: 10,92 cm dokunmatik ekran CGD (Renkli Grafik Ekran) Kablosuz yeteneği: EvetMobil baskı yeteneği: HP ePrint, HP ePrint Mobil Uygulamaları, Google Cloud Print, HP ePrint Wireless Direct, Apple AirPrint™

TEKNIK ÖZELLIKLER:Işlemci: 4. Nesil Intel® Core™ i3-4010U İşlemciIşletim Sistemi: Windows 8Sabit Sürücü: Maks. 500GB HDD veya 500GB SSHD Grafik: Intel® HD Graphics 4400Bellek: Maks. 8 GB DDR3-1600 MHzSes: Dolby® Home Theater® Özellikli Stereo Hoparlörler

CIO NETWORK // İNCELEME MERKEZİ

32_34_CNW01_İnceleme_03_m.indd 34 12.12.2014 03:39

Hannover Fairs Turkey Fuarcılık A.Ş.Tel : 0212 334 69 00Fax : 0212 334 69 34

Email : [email protected] [email protected]

Bizi takip edin / Follow us

CeBIT Hannover İçin Geri Sayım Başladı!

New Perspectives in IT Business

16-20 Mart / March 2015Hannover Almanya / GermanyDünya’nın 1 No’lu ICT Platformunda yerinizi Alın!!ICT Sektörünün en son trendlerinin yer aldığı CeBIT bu yıl 16-20 Mart 2015 tarihlerinde Hannover’de kapılarını açıyor.

30 Aralık 2014’e kadar CeBIT Hannover standınızı ayırtın avantajlardan yararlanın!

CeBIT 2015’te öne çıkan konu başlıkları: Digital Business Solutions ECM, Input / Output Solutions ERP, CRM, BI & Commerce Global Business IT / International Business Area Business security Research & Innovation DatacenterDynamics@CeBIT Communication & Networks Special Displays

[email protected] 334 69 00

CeBIT

Hannover

T.C. Ekonomi

Bakanlığı

desteklidir.

Panasonic, Windows ürününü önerir.

MOBİLİTEDE DÖNÜM NOKTASI

Intel, Intel Logosu, Intel Core, Intel vPro, Core Inside ve vPro Inside Intel Corporation’un ABD ve diğer ülkelerdeki tescilli markalarıdır.

OYUNUN KURALLARINI DEĞİŞTİRİYOR.

Dünyanın en ince ve en hafif tam dayanıklı 7” Windows 8.1 Pro tableti, en yeni nesil Intel® işlemcisinin sağladığı olağanüstü güç, cep boyutunda tasarım ve fansız çalışma özellikleriyle “kesintisiz çalışmayı” yeniden tanımlıyor. 10 parmak çoklu dokunmatik dış mekân ekranı ve entegre iş genişletme modülü ile işinizde benzersiz seviyede esnekliğe sahip olun.

Tıklayın: www.toughbook.euArayın: 0216 709 27 24